mervepakkan-blog

[mervepakkan-blog]

Bu vaziyetler.

Birazdan çığlık atabilirim. Yavaş yavaş düşüyor jeton bende. Kendine gel Merve saçmalıyorsun diyorum. Sonra bunda saçmalamaya göre bi'şey yok diye avutuyorum kendimi. Bana biraz alkol lazım diyorum, susuyorum. Su içiyorum. Pişmanlık da yok. Sersemlik var sanırım biraz. Yoğurt kafam ayran oldu. Nerelerde ne yaşadığımı, ne yaşayacağımı kestiremiyorum. O yüzden düşünceleri kestirip atıyorum. Hayır ben aşık olmayı da bilmem, hala da kimseye aşık olmuş değilim, bir sürede olmak istemiyorum. Ama artık korkmaya başladım. Ki hasbelkader düşersem o dalgaya, bunca zamanın acısını fena çıkaracak felek benden onu anladım. Yanlış bi'şeyler yapıyorsak, birilerinin ardından, alengirliyse sobelemelerimiz, o zaman baltayı taşa vurur, kendimizi baştan çıkarır bir daha toplayamayız diye de korkuyorum. Sadece kendim için değil, onun için, bunun için, şunun için de korkuyorum. Neyse olduk ya şimdi biz. Onu bunu geçtim, demek o kadar güvenmişim. En azından arada güvenebileceğim insanlar karşıma çıkıyormuş. Bu yüzden karında uçuşan kelebekler "in", pişmanlık "out", güven "şut", aşk "gol"!

[mervepakkan-blog]

Senin tam sol yanın

Attı mı çocuk ? 

Sen bilmiyorsun o işleri 

Şakaya gelmiyor o işler çocuk

Dağlıyor yürekleri 

Sızlatıyor da bir tek

Hisseden anlıyor 

Hisseden biliyor o yaşlar niye döküldü 

Sen bilmezsin çocuk

Neler yaşandı, 

Ne fırtınalar koptu da

Söyleyemedik kimselere 

Onların çırpınışları bunlar 

Sessizce, içten içe, haykırışlar

Kimse duymuyor çocuk 

Sen de anlamazsın ya...

Büyü de gel çocuk...

Yaşadığın da anlayacaksın,

Ellerin titreyecek, 

Yüreğin çırpınacak, 

Kalbini kemirecekler de ses edemeyeceksin..

Büyüyeceksin çocuk, 

Bunlar zor işler...

Kelepçeli ellerin, yüreğin tutuklu...

Dilsizsin de adeta,

Bunlar ya aşktan ya gariplikten oluyor işte...

Ben hem aşığım hem bi garibim çocuk... 

Darısı sana.. 

*Selam ve muhabbetle, aşkla, sevgiyle...

[mervepakkan-blog]

Düş'eş.

Bazen kaçmak istersin, ondan ya da bundan değil, bizzat kendinden!

Korkma adam ! ne geçmişinden ne geleceğinden.

Kaybettiklerin seni güçlendirir aslında.

Çocukluğundan çalınanları dert olarak katma ders olarak kat hayatına.

Kaybettiğin en yakının olsa bile..

Hiç birimiz pamuklara sarılıp sarmalanmadık.

Gülüşlerimizin sebebi varlığımız, yaşıyoruz bak bi şekilde.

Kaybetmek kazanmaktır bazen, düşmeden doğrulmak, kaybetmeden kazanmak yok bu hayatta.

Ödediğimiz bedeller, bizim en sadık dostumuz.

Kimse bilmese de, görmese de.. Düştüğümüzde bizi kaldıran da geçmişimiz.

Biz yine ödediğimiz bedellere inat kalkalım çıkalım yola, daha gidilecek kilometreler var fütursuzca.

[mervepakkan-blog]

Can Bonomo - Aşktan ve Gariplikten

Can Bonomo öyle bi albüm yapmış ki dinlemeye doyum olmuyor açıkçası. Döndürüp döndürüp dinleyebileceğiniz bir albüm "Aşktan ve Gariplikten". Hafif aşk varsa yüreğinizin bir köşesinde ve gariplik de mevcutsa bünyede az ucundan tam size göre bu albüm. Bi şarkıda neşeli çocuklar gibi dans ederken, diğer şarkıda oryantal oynayabilir, bir başkasında çiftetelliye kaptırabilirsiniz. Ama "Derda"ya gelince "Koy bi rakı şişeden, gülümse bize köşeden..." derken göz yaşlarınızı da salabilirsiniz ortaya. Kısacası her telden çalmış çocuklar. (hatta her sazdan da diyebiliriz ki gerçekten trombonundan kemanına klarnetine.. her enstrümanla renklendirilmiş şarkılar var albümde) Şarkılar üzerine tek tek minik bir değerlendirme yapacak olursam : 

Başkan : Okul sıraları arasında koşuşturan, haylaz çocuğun tenefüs zili, neşeli çığlığı.

Maşrapa : Gelmişin-geçmişin üzerine bir maşrapa dolusu suyu döküp, uzaktan selam çakma şarkısı.

Basması Pembe : Bıcırlık türküsü. Başta şarkının sahibesi Ece Çelebioğlu ve tüm güzel ruhlu, gülümseyen, gülümseten kadınlara armağan olasıca.

Defol : Adı yetmez mi ? Gitmesi gerekenlere.

İyi ki doğdun : İyi ki var olan uzaktakilere kokulu öpücük mırıltısı.

Abla : Emekleyenlere, ilk koşuşturmacalara, düşmecelere kalkmacalara, rengarenk bir cıvıltı. 

Derda : Uzaklara baktıran, hatıraları eşen, kalbi tatlı tatlı kemiren bir fasıl.

Min El-Aşk ve Min El-Garaib : Bazılarının duymaya bile caseret edemediği, işine gelmeyenin kulaklarını tıkadığı Can Bonomo'nun ise cesaretle haykırdığı, günümüz dünyasının muğlak fısıltısı.

Olmaz Sensiz : Hayal dünyasını coşturan, insanı rengarenk bir dünyaya fırlatan gerçek aşk şarkısı.

Ali Baba : Sadri Baba desek yeter herhalde.

Son : Sonsuzluk tekerlemesi.

Haberler İyi Paşam : Dökmeden, saçmadan, korkmadan söylenesi. "Güneşi zaptedeceğiz !" marşı. 

Veysel : Bu dünyada bizlere çok güzel eserler bırakan tüm güzel insanlara bir saygı duruşu.

Kısacası yarın gidin alın şu albümü.

[mervepakkan-blog]

Sonbahar şarkısı mı istediniz bunu bi dinleyin o zaman. Nil Karaibrahimgilden geliyor - İstanbuldayım.

[mervepakkan-blog]

Merhaba, bir şey sorabilir miyim?

tabii ki sorabilirsin.

[mervepakkan-blog]

Son mu bahar ?

Sonbahar geldi ya bak, yapma işte girme usulca o manasız hallere

Yağmur da güzeldir ıslanırsın

Bi güzel arınırsın dertlerinden

Söndürür fırtınalar yüreğindeki alevleri

Sen girme o manasız hallere

Sonsa bahar değil ki bu son kötü

Yapraklar kederlerini döktü.

[mervepakkan-blog]

Bayram ertesi tarifesi !

Bayram dediğin bence = yorgunluk, mide ağrıları, gezmece, tozmaca, +iyiyim sen nasılsın -ben de iyiyim sen nasılsın +o da iyi sen nasılsın muhabbetleri... vs. Evet bayramın özeti bu bence. Kalabalık ortamlarda en sevmediğim muhabbet "nasılsın? iyi misin? sen nasılsın?" muhabbetidir. 1 kişiye toplam evdeki kişi sayısı kadar nasıl olduğu sorulur. 1 kere iyiyim dedi o şahıs zaten, ev ahalisi olarak iyi olduğu biliniyor, niye tekrar sen nasılsın diye sorulur anlamam ! Bir de o aslında çok sevdiğimiz tatlılardan, böreklerden bıktığımız gündür bayramlar. 1-2 derken kusma noktasına geliyor insan bazen, bakıyorsunuz sokaklarda penguen yürüyüşlü insanlar e denge sağlanamıyor o mideyle. E çocuklar için harçlık muhabbeti iyi bir de güzel çikolata-şeker toplanıyor tabi ama... Dışarıdan nefis görünen çikolatayı ağzınıza attığınızda bir önceki bayramdan kaldığını anlarsınız ya.. hani bayattır... o çikolata ağzınızda büyümüyor mu sizin de ? Çevir çevir çiğne... gözünü kapat en yakın "sarı gazoz"a saldır. Bir de benim bayramlarda gördüğümde pek memnun olmadığım bir çikolata vardır ki o da şudur bu da ağızda büyür de büyür : 

[mervepakkan-blog]

Çok şanslıymışsın o zaman ne diyelim darısı başımıza

teşekkürler. inşallah :)

[mervepakkan-blog]

Ne çekimi için Can'la buluştun ve biraz daha söz etsene ondan :)

Bi program için, yakında paylaşırım tanıtımlarını.. Can'dan söz etmek mi ? Hadi... yaşamak lazım derler ya öyle bir şey gerek işte. Ben böyle bir adam olduğunu tahmin etmiyordum ama gerçekten sıcacık bir kalbi var emin ol. Ne bileyim pek güzel adam ya, yüreği güzel, muhabbeti güzel, gülüşü güzel kocaman gülüyor insana.. Kocaman gülüyor ve bir bakmışsın kardeşin olmuş, dostun olmuş. :)

[mervepakkan-blog]

Can Bonomo ile bir gün!

Can Bonomo adındaki adamı tanırmısınız bilmem ama ben tanıdım. Dün bir çekim için bowling oynadık muhabbet ettik kendisiyle bu sayede oldu tanışmamız iyi ki de tanıdım. Çünkü öyle bir adam ki sanki arka sokağınızdan fırlayıp gelmiş bakkal amcanın çırağı. Sizle bowling oynuyor, muhabbet ediyor, muhabbetler de 40 yıldır tanıyormuş edasıyla öyle bi içten. Hani kardeşim, kuzenim filan olsa sarıp sarmalar yanaklarından mıncırırım. Bir de felaket enerji veriyor karşısındaki insana şahsen ben ondan aldığım enerjiyle lunaparka gidip yaklaşık 10 oyuncağa bindim. Mide mi ? Hadiii... Pek sevecen bu adama burdan da teşekkürlerimi sunuyorum. İyi varsın güzel insan. Hep böyle güzel kal ki bizim de seveceğimiz, yaptığı işlerle gurur duyacağımız bir arkadaşımız olsun kenarda. Hadi muhabbetle, sevgiyle... 

[mervepakkan-blog]

Yaşasın yağmur !

Merhaba merhaba bugün yağmur yağdı ve ben çok mutlu oldum sevimli zirzop dostları. Kesinlikle "acayip şeyler" oluyor. Böyle toprak kokusunu içime çekiyorum, müzik dinliyorum falan. Hatta deli gibi yağmur yağdığı an kafamı camdan uzatıp bir güzel ıslandım bile. Tüm mahalle camlara koşuşturdu camdan cama selam söyledim amcama. Özlemiş komşusporlar yağmuru. Pek sele filan karışma insanlar mağdur olmasın, kedilere köpeklere filan sığınma-kaçışma fırsatı vererekten hep böyle yağ ara ara tamam mı canım ?

[mervepakkan-blog]

[mervepakkan-blog]

İşte şimdi size Knidos, geçen çektim dedim ya.

[mervepakkan-blog]

Valiz'dir.

Yaz geldi tatil vaktidir. Önce düşünürsün nereye gideceğini, yazlık mı otel mi ayarlanır bir şey. Eşe dosta haber salınır belki, onlar da dahil olur kafileye. Gününü kararlaştırırsın, yıllık iznini alırsın. Otobüs/uçak biletini de alırsın koyarsın bir kenara beklersin o gün gelecek de yola çıkacağım diye. O gün gelesiye tatillik alışverişler, falanlar filanlar. Hatta eğer kuzen/arkadaş vb. birileriyle gidiyorsan tatile dair hayaller kurulur. "Oğlum bak kesin ... yapıyoruz, şuraya da gidelim he, geçen sene nasıldı ama bu sene de öyle olsun bak... vs." diye. Tamam iyi onlar da hoş da valizdir işte. Ne koyacağını bilemezsin. Mavi şort mu, beyaz mı ? İkisi birden mi yoksa ? Şunu da alsam mı ? Çok mu yer kaplar ? Giyer miyim ki ? Diye dolduruverirsin işte ama pek bi kararsız dönemdir o işte. Pek çoğu da giyilmeden gelir ya zaten. Ya da gidince ah şunu alsaydım ya ! denmez mi bazen. Denir denir.. Size sözüm o dur ki gençler, siz siz olun "o nu mu alsam bunu mu alsam"a düşmeyin döndüğünüzde zaten "anaa ne çabuk geçti lan, geçen hafta bu saatlerde yüzüyorduk" diyeceksiniz hatta biraz daha abartayım okul açılınca "oğlum 2 ay önce şu an denizdeydim ben ya dün gibi" diyeceğiniz olacak o yüzden kasmayın sadece anı yaşayın. Hadi size iyi çanta dizmeler, valiz hazırlamacalar, iyi kurbağalamacalar... İyi değerlendirin her geçen saniyeyi, sonunda " ya daha dün gibi.." diyecek olsanız bile. Varsın olsun, yüzün gari.

[mervepakkan-blog]

Sadece gülümse yeter.

Sanki bir şeyler eksik hayatımda

Gelecek gibi mi? yok !

Sessiz, derinden ve serinden

Gelse ya..

Gelmez artık

Vazgeç, unut..

Seni ancak seven anlar.

Bilmiyorsun değil mi ?

Nasıl sevdiğimi seni ? 

Nasıl hayal kurduğu mu gecelerce ?

Öyle işte.. Belki bir yerde okursun.

Okursun da gülümsersin bu şiire.

O bile yeter..

Gülümsedin ya..

O bile ısıtır içimi.

Ama dayanamam bensiz güldüğüne..

Olsun sen yine gülümse..

Bir sen gülümse.

Bana gerek yok belki de.

[mervepakkan-blog]

Nerelere gitsek, ne dinlesek ?

Sevgili gençler, yaz geldi, havalar ısındı, kan kaynar. Güzel konserler var bu aralar. Ben size tavsiyeler gelsin o zaman.

Öncelikle;

15 Haziran Cuma, Ortaköy İskele Meydanı - 1oo Derece ve Duman konseri (e beleş tabii)

Salı günleri işiniz yoksa Taksim Leyla Teras Bar'a gidin Rembetiko dinleyin (Tatavla Keyfi)

23 Haziran Cumartesi Nişantaşı Parkında Festival Karaborsa var. Çok eğleneceksiniz.

Sahne Alacak gruplar:

Abdal, Entu, Eski Bando, Feryal Öney (Kardeş Türküler), Luxus, Teneke Trampet.

27 Haziran ey Vodafonelular sözüm size Park Ormanda Athena, Mor ve Ötesi ve Can Bonomo sizi bekler.

***Güzel etkinlikler bulursam daha eklerim araya, hadi iyi eğlenceler. ;)