haribonunayicigi

[haribonunayicigi]

‪i wonder what version of me exists in your mind

[haribonunayicigi]

duvarmışsın gibi hep. kendinden içeri kimseyi alma.

[haribonunayicigi]

iyileşeceğiz sözü verdiğim herkesten özür dilerim. ben asla iyileşmeyeceğim.

[haribonunayicigi]

çok aniden ama çok aniden. her şeye susmak istiyorum. silip defolup gitmek istiyorum. 

[haribonunayicigi]

[haribonunayicigi]

[haribonunayicigi]

ben bu dünyanın tepesine de çıksam, seni unutamıyorum

[haribonunayicigi]

[haribonunayicigi]

“durduk yere düşüncelere dalmak diye birşey var. hayatına aldığın insanlar geliyor aklına, keşkelerin çoğalıyor o an yine.”

—

[haribonunayicigi]

[haribonunayicigi]

“kendimi çok fazla dinlediğim zamanlar bağırarak koşmak istiyorum”

[haribonunayicigi]

“hem saatlerce konuşabilicek kadar doluyum hem de tek bi kelime bile edemiycek kadar yorgun.”

[haribonunayicigi]

[haribonunayicigi]

içki için sarhoş olun küfredin sevişirken gürültü yapın çığlık atın kimyasallardan uzak durun muslukları açın gece uyumayın sebepsiz öpüşün ağlayın ağlatmayın yalan söylemeyin başkaldırın isyan edin mum yakın şarabı şişeden sigarayı filtresizinden için jim morrison dinleyin olmadı tom waits kedileri okşayın birbirinizi okşayın beraber duş alın evde çıplak gezin insanları takmayın tadını çıkarın.

Charles Bukowski (via sokaktakiyazar)

[haribonunayicigi]

her şeyden uzaklaşmak istiyorum. ayrıntılardan uzak bir balkonda karanlığa kıvrılmak

[haribonunayicigi]

“çöküp ağlasam kaldırımlara, kaldırımların bile kaldıramayacağı yüklerle doluyum.”

[haribonunayicigi]