darkenyess
DARKENYESS
116 posts
İnsan soyunu anlamlandıramayan, kafayı yemiş, düşüncelerinde boğulan bir deli...
Don't wanna be here? Send us removal request.
darkenyess · 2 years ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
6 notes · View notes
darkenyess · 4 years ago
Text
Tumblr media
Ne zaman
Gökyüzüne bakmayı ne zaman bıraktım? Ne zaman bıraktım kendimi aramayı, hayal kurmayı, kurduğum hayallerin peşinden fütursuzca koşmayı.
Ne zaman yolda olmaktan vazgeçip sığındım bir barakaya?
Ne zaman vazgeçtim sevmekten, sevilmekten, anne şevkatinden, dostlarımın desteğinden?
Neden uzaklaştım hepsinden ve kendimden?
Nasıl fark etmedim zamanın getirdiği güzellikleri de, zamanın getirdiği yorgunluğa saplanıp kaldım?
3 notes · View notes
darkenyess · 4 years ago
Text
Ne Dersin?
Bitiş çizgisi, başlangıç noktasına çok yakınsa eğer; başladığın noktada aramalısın kendini. En başa dönmeli, en baştaki sana bakmalısın. Hayat sana bir şeyler öğretmek ister. Bazı fırsatlar sunar ve sen bazı yanlışlar yaparsın. Eğer bu hatalarından ders alırsan, yoluna devam edersin. Eğer dersi anlamaz reddedersen, hayat tekrar tekrar aynı fırsatları sunar sana, ta ki sen dersini alana kadar. Tarih bu yüzden tekerrür eder. Bu yüzden savaşlar hiç bitmezler, dersi kimse anlamamışken hayat devam edemez...
5 notes · View notes
darkenyess · 4 years ago
Text
BAŞLAYAMAMIŞLIKLAR
Alaycı tavırlarla canımı nasıl yaktığının farkında değildi. Oysa, gerçekten bir beklenti içinde değildim ondan. Ne sevgili olmak, ne arkadaş olmak, hiçbir talebim yoktu. Olması gereken olurdu nasılsa. Kafasında her şeyi bildiğini sanardı o. Benimle konuşurken yerime de konuşurdu. Tüm ihtimalleri yaşardı zihninin içinde. Bana bir şey kalmazdı söyleyecek. Doğruları bildiğinden değil, doğruları asla kabul etmeyeceğinden. Bu yüzden sözlere gerek duymuyordum onunlayken. Hiç susmadığım kadar sustum yanındayken..
Bakışlarıma anlam yüklerdi. Düşüncelerimde ki tahminleri gibi, onlar da yanlıştı. Ben onu izlemeyi severdim. O kendini anlatmayı. Böyle kaybettik aramızdaki enerjiyi. Birden bitmesi gereken şey, yavaş yavaş çürüdü gözlerimizin önünde. İlk gün bitseydi hikaye; sonunu kafamızda kendimiz tamamlar, tatlı bir tebessümle hatırlardık. Şimdi hem hikaye hem karakterler çirkinleşti gözümüzde, yazara söver olduk..
2 notes · View notes
darkenyess · 4 years ago
Text
...
Başladığımız noktanın bir tık ötesinden fazla yol almışız. Dönüp bakınca, hatırladığımız her anıyı bir buruk tebessümle karşılıyoruz. Kimilerine göre akıllanmışız, kimilerine göre asla akıllanmazmışız. Gecenin puslu yanlızlığından sıkılıp, güneşin sıcaklığına bırakmışız kendimizi. Reddetmişiz Dolunay’ın olmadığı her geceyi. Gündüzün kollarında kendimizi baştan yazmışız.
Eskileri gömüp toprağın en alt katmanına, üstüne betondan evler inşa etmişiz. Gökyüzüne bakmaz olmuş, yine de başından beri eksik olmayan umudu yanımıza almış beklemekteyiz; sıradan hayatımıza renk katacak siyah kişilikleri...
4 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
Neden
Neden hep olmadık erkeklere tutuluruz. Olmayacağını bile bile yolumuzdaki engelleri göre göre neden hep en zoru seçeriz. Acı çekmeye mi meyilliyiz..
Sanatı körükleyen de bu acı mıdır? Yoksa sanat; karakterden doğar da acıyla mı beslenir. Nasıl bir çıkmazdır bu. Bizi sevmeyeceğini bile bile neden hep en olanıksız olanı severiz.
Her şeyi aştık. İş bulduk, okulu bitirdik ama şu gönül meselesini bir türlü çözemedik. 80 yaşına geldik, aklımız hala beraber olamadığımız gençlik aşkımızda. Hiç olmayacak, hiç sevmeyecek. Zaten olsaydı, sevseydi eğer biz böyle sevmezdik onu. Yaşardık aşkı, üç beş gün sonrası geçerdi kör hevesimiz.
Kaç yaşında olursak olalım, beynimizin değil kalbimizin ve ruhumuzun saplanacağı kişi hep o olacak. Takıntı haline getirmek beyne özgü değildir. Kalp çarpar, ruh arzular. Beyin ise sessiz kalır...
Yan not: Soru işareti koyulmayan tüm cümlelerim soru değil, kabullenemediğim ünlemlerdir.
1 note · View note
darkenyess · 5 years ago
Text
Tumblr media Tumblr media
Ağaçtan yapılmış ağaçlar defteri
9 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
Tumblr media
448 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
Tumblr media
8 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
Tumblr media
Sun rise
7 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
Tumblr media
8 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
İçimizdeki Gölgeler
Ne lanet bir yıl ama! Tüm dünya, tüm insanlık bunca yıldır yaptıklarının bedelini ödüyor sanki. Yüzyıllardır insanlık birbirlerini farklı şekillerde katletti. Şimdi ise tüm insanlığı katledebilecek bir hastalıkla karşı karşıya. İnsanlar, kendilerini, inşa ettiği beton sığınaklara kapatmış durumda. Gökyüzüne artık umutla bakamıyoruz… Ölüm; herkese, her zaman çok yakındır. Ölüm; zengin veya fakir, yaşlı veya genç ayırt etmez. Ölüm her zaman yanımızdadır. Biz sadece yaşamın içine o kadar dalarız ki onun varlığını unuturuz. Fakat şuan küresel çapta bir krizdeyken, kolaylıkla bulaşabilen bir salgın hastalıkla yüz yüzeyken, hepimiz ölümün yanı başımızda olduğunu hatırladık. Nasıl unutabiliriz ki şuan bunu? Her gün, her haber kanalında, her sosyal medya merceğinde artan ölü sayısını dinlerken, görürken nasıl unutacağız? Savaş haberlerini izlerken böyle değildi tabi. Evlerimizden uzakta yaşanan olayları dinlerken böyle değildi. Ölüm bu kadar içimizde, kapımızın önünde değildi. Çok yakın bir dönemde yaşanacak ekonomik kriz bu kadar tahmin edilebilir değildi. Yaşama arzumuz şuan ki kadar belirgin de değildi. Kolayca alırdık ağzımıza kendi ölümümüzün isteğini. Şimdi korkudan evlerimize sığınmışken, bir zamanlar aşk acımızdan canımızı alması için dua ettiğimiz tanrımızdan, canımızı bağışlamasını diliyoruz. Yeryüzünde yaşayan tüm insanların ortak noktası olan nefes almak şuan kıymete biniyor. Sigara dumanıyla doldurduğumuz akciğerimiz, şimdi bizim en değerli organımız oldu. Akıl sağlığımızı kaybediyoruz çünkü kimse kendiyle baş başa kalmaya katlanamıyor. Unuttuğumuz her şey, geçiştirdiğimiz her şey, birer birer ortaya çıkıyor yalnızken. En büyük korkularımızla ve umutsuzluğumuzla baş başayız artık. Dünya kararıyor ve herkes tek başına kendi karanlığında boğuluyor…
9 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
ÂŞIK BÖLÜM-1
Kurabiyesini kahveye batırıp, ağzına götürdü. Böylece tarçın tadını daha az alacağını düşünüyordu. Kız arkadaşının yaptığı kurabiyeleri sevmemesine rağmen yiyordu. Aşkın anlamının fedakârlık etmek olduğunu düşünen insanlardan biriydi ve adı dışında her şeyinden fedakârlık etmişti. Sırf Arya istemiyor diye ailesiyle görüşmeyi bırakmış, arkadaşlarıyla konuşmayı kesmiş ve çok sevdiği arabasını satmak zorunda kalmıştı. Arya ikisi içinde kararlar verebiliyordu ve onun düşünmeye ihtiyacı kalmıyordu. İkisi de bu durumdan şikâyetçi değildi, en azından biri durumun farkında değildi. Arya bütün gün koşuşturmacayla süren işinden döndükten sonra, onun ilgisine ihtiyacı olduğunu söyler ve hizmet beklerdi. Ama o da tüm gün koşuşturmuş ve yorulmuştu. Birkaç kez itiraz etmeye çalışmış ve asıl ilgiyi isteyenin o olduğunu söylemişti. Arya bu duruma sinirlenmiş ve artık çocuk olmadığını, şımarmaması gerektiğini söylemişti. Sonra omuzlarını gösterip, bir çocuk edasıyla masaj istediğini dile getirmişti. Arya çelişkilerle doluydu ama o bunu hiç fark edemiyordu. Gece her şeyin üstünü örttüğünde, o Arya ’ya usulca yanaşır, tenini hissetmek istediğini söylerdi ama Arya her defasında bir bahane bulup onu geçiştiriyordu. Artık en son ne zaman seviştiklerini bile hatırlamıyordu. Ne zaman bu hale gelmişlerdi? Nasıl fark edememişti?
7 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
Uzaydan Gelen Bölüm-1
Uzayın en karanlık noktasında gözümü açtığım zamanı net olarak hatırlıyorum. Boşlukta sürüklenirken bitkin bedenim, gözlerimi ne zaman açsam, bir ışık süzmesi belirmesi için dua ederdim. Asırların etkisiyle sürüklendiğim gezegenlerin, soğuk yıldızlardan daha soğuk varlıklarıyla tanıştım zamanla ama en soğuk yıldızın bile erişemediği, yalnızlığın doruklarını yaşayan bir yaşam formu kurtuluşum olmuştu. İnsanoğlu. Tedirgince yaklaştım her birine. Ayrı ayrı inceledim hepsini. Ölümsüzlüğün bir lütfu olduğunu düşündüğüm zamanlarımın çoğunu onlarla harcadım. Bedenlerine büründüm. Duygularını anlamak için her iki cinsiyetini de gözledim. Burada her şey zıttıyla vardı. Hem bu kadar bir hem de bu kadar binler oluşları dikkatimi çekti. Dev bir kaya parçasının, sonsuza yakın mavilikle buluştuğu noktada kendim gibi birini buldum. Tuhaf olanı onu gördüğümde hissetmiştim, benden olduğunu. O inkâr ederken unuttuğu benliğini, ben her çabamda hatırlatmaya çalıştım. En büyük korkusu yalnız kalmaktı. Bunun yalnız başına boşlukta sürüklendiği zamanlardan kalma bir korku olduğunu söyledim. İnanmak istemedi. Tüm kozmosun dışında, akıl ve duygudan uzak, soğuk ve sıcak tüm yıldızlardan daha ulaşılmaz bir yerde var olmuştuk. Yaratılma amacımızı hiçbir zaman tam bilemeyecektik. Tüm evreni sırf yalnız kalmamak uğruna gezmiş, içimizdeki o eksikliği bir türlü tamamlayamamıştık. Bir süre sonra itiraflar süzüldü birbiri ardına, yumuşak dudaklarından. Kelimelerle bir oyuncak gibi oynayabiliyordu. Ay’a götürmek istedi beni. Çok puro içen, torunlarını umutsuzca bekleyen, rakı sofrasından hiç kalkmayan Ay’a…
5 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
VAROLUŞUN OLUŞUMU
Yaşadığınız süreç boyunca, hayat sizden bir kez bir şey götürdüğünde, bir daha ardı arkası kesilmeden götürmeye devam edecektir. Bazılarımızda ufak bir şey götürmekle başlayabilir. Fakat hayatı kontrol edemediğinizi fark ettiğinizde, sizden en büyük şeyi götürmüş demektir. Bana da öyle oldu…
Ben hep zihnimin veya enerjimin gücüyle bir şeyleri oldurabildiğimi düşünmüştüm. Hep iyisine odaklanır, en iyisini ister ve elde ederdim. Sonra ‘ben planlar yaparken, hayat devreye girdi’  ve benden çok büyük bir şey koparıp götürdü. Bir süre inkar, debeleniş ve işte kabulleniş…
Bu sefer, öylesine bir şeyi kabullenip yoluma devam etmek değil bu. Bu sefer ki ben; dengesiz duygularından, sosyetik kaygılarından, varoluşsal korkularından tamamen arınmış bir ben. Yeni, yep yeni bir şeyi fark ediş. Bu sefer ki; hayata boyun eğmek, üstünlüğünü kabullenmek, ilahi bir güç tarafından oluşturulmasa da bir şekilde var olmuş bir sistemin parçası olmayı kabullenmek, özel olduğunu düşünmekten vazgeçmek…
‘Artık hayatın getirdiklerini kabul ediyor, götürdüklerini kabulleniyorum.’
Bir plan var veya yok, olması gereken olmuş ya da olmamış, artık bunların bir önemi yok…
2 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
Bastırdığım bir benliğim var Ve çocukluğunu yaşayamayan kişiliğim, Sorumluluklarım var ama bencil ve tembelim. Kendimi suçluyorum çünkü; Suçlamaktan en az üzülecek kişi kendimim...
4 notes · View notes
darkenyess · 5 years ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Oblomov-Kadıköy
11 notes · View notes