Text
sana dair bir şeylerden bu çiçeğim. bulutlarımı üzerine alabilirsin, sorun yok. bir yatakta sana bahşettiğim sırrı sakla ama uyurken. bulaşmasın hiçbir rüyana. çünkü bu rengin acı bir tonu var. bir sırrı, incisini saklayan istiridye gibi saklayacağını bilmenin huzrunu aldım ben üzerime. sorun yok. üşümek yok çiçeğim artık üşümek yok. bu dünyanın çağları hep kıymık gibi batmıştır ya insanların vicdanına. sen de benim öyle bir şeylere kırgın kırgın bakmama kızma. olur bazen öyle şeyler. çocuklar gülümsemelerini parklarda bırakır bazen. anneler dualarını seccadelerde. babalar kırk yılda bir kere gelen şefkatlerini ceplerinde. öyle işte çiçeğim sen anlıyorsun aslında beni. gülümse. gülümsemene dair bir şeylerden bu çiçeğim. anlatacaklarımın olmasıyla ağlanacaklarımın olması arasında. ağlayacaklarımın, ağlatacaklarımın olması arasında. bir yerlerde sıkışıp kalmış içimi al da örülü saçlarınla bir ninni çığır ona. yorgunluğunu alır biraz uyku ve alsın. buralarda biraz karmakarışıklaşıyorsa cümleler, sen benim biraz yolu kaybetmiş olmamdan mütevellit anlayışla karşılarsın bunca olup biteni. biliyorum. bunun huzuru da üzerimde. eylemler çiçeğim. seni alıp bir kutsal gibi üç kere öpmek bunların en güzeliydi. bunlar da zaten güzelliğine dair bir şeyler. sorun yok. sorun hiç olmadı. çünkü her zaman açmıyor ya sapsarı çiçekler, bu da öyle. yolun sonu her zaman istediğin manzarayı bağışlamıyor ya sana, bu da öyle. bir şeyler oldu ve olanlar hiç güzel olmadıya ağlayışımı anlarsın sen. bu bir sancıya parmak basmakla öpmek arasında. kanatmakla kapatmak arasında. o yüzden ince ince sızlayan parmakların yuvasını özlemesini anlayışla karşılayacağını biliyorum. sana bir sırrı yanında yatarken verdim ya, hafifleyişimi ağlayışla karşıla. öpeyim ve bitsin.
789 notes
·
View notes
Text
ben iyiyim. kötüyüm. doğruyum, yanlışım. anlamsız bi cümle, isimsiz bi şiirim. ben tamamen yarım, kısmen tamamım. ben yokuşum, yokuşun zirvesindeki ağacın kuşuyum. ben düz bir yol, düz yolda açılan çukurum. ben itilmeden devam etmeyen, yakılmadan tütmeyenim. istenmeden gelmeyen ve asla istenmeyenim.
695 notes
·
View notes
Text
Hiç alışamadım gülmeye, hüzün vicdanıma daha uygun.
19 notes
·
View notes
Text
hiçbir zaman eğrildiğim yerden doğrulmadım. bulunduğum yerin şeklini alıp uyum sağlamadım. kamburumu onarmadım. dik durmak için çabalamadım. bırakın dedim. neresinden eğrildiyse öyle eğri kalsın omurgam.
259 notes
·
View notes
Text
Bir çift gam çiçeği sanki gözlerin;
öyle yumuşak, öyle içli, öyle derin.
0 notes
Text
Bando gelse de gelmese de çocuklar gelecek yanıma, meraklıdır ölülere çocuklar.
19 notes
·
View notes
Text
‘İnsan’ diyordu, ömründe ancak bir kez aşık olurmuş. O vakit kalbi kanatlanıp semaya havalanır, yıldızların arasına karışırmış. Sevdikçe ve sevildikçe ışıldarmış kalbi. Bizim yıldız kayması sandığımız şey, sevdiğini kaybedenlerin intiharıymış.
Nermin Yıldırım.
1 note
·
View note
Text
Bir çöp gibi buruşturulup kenara atılan bütün kalplerin ahı mahvetsin sizi, siz de gecenin bir vakti uykunuzdan uyanın.
1K notes
·
View notes
Text
Yanımdasın ama ne zaman ayrı kalsak sana okumak için altını çiziyorum satırların.
1K notes
·
View notes
Text
Ve Tanrım, ölüler sevebilir mi bilmiyorum ama nerede olursa olsun, kiminle ne yaparsa yapsın her zaman onu koşulsuz bir biçimde seveceğim. Onu sevmek yıldızlarla bile karşılaştırılamaz. Nefret etmek istediğim her an yeniden aşık oldum. Bu kocaman bir galaksi de kaybolmak ya da okyanusun dibini boylamak gibi. Tanrım, ölüler sevebilir mi bilmiyorum ama ben yine aynı cam kenarında bir fincan kahve eşliğinde onu koşulsuz seviyorum. Tanrım, ölü bir insana kimi sevdiği sorulmaz değil mi?
165 notes
·
View notes
Text
“ben kötü bir insan mıyım?” diye düşündürttünüz bana. hem de sona kalan tüm gücümle iyi olmaya çalışırken. iyi olmaya çalışırken kendimi kendi dertlerimi unuturken. suçum yokken.
7 notes
·
View notes
Text
Ben her şeyi hallettim sayılır. Senin hiçbir yangınımda sızlamayan kalbin nasıl?
0 notes