yaytekin
yaytekin
Vsio Nie Normalno
69 posts
Kalakaldım oldugum yerde, belki eski bir durakta. Diğer insanlar, diğer eşyalar, diğer bir dünya da kalakalır mı dersiniz benimle ? Devinimi özledim ben.
Don't wanna be here? Send us removal request.
yaytekin · 8 years ago
Text
Ben Kaçtım.
kaybolmadım hala buralarda bi’ yerlerde olduğumu biliyorum gizledim kendimi sandım kaçtım kendimden sandım bedenim bu kadar buradayken gözlerimi kapadığımda kendimi hatırlayamıyorum tek tanıdık gelen hissin mide ağrısı olmasından bıktım hala ağrı varsa çok uzaklaşmış olamam aradım ben’leri hangi ben’i özlediğimi bilmiyorum belki kitapların arasında bulduğum yolculuk bileti o hatırlattı tekrar beni bana kendi kaybolmuşluğumda çırpınmak is-te-mi-yo-rum yeni bulduğum ben’i be-ğen-mi-yo-rum zaten ne zaman beğendin ki kendini en çok kendin, kendini kaçırmadın mı?
1 note · View note
yaytekin · 9 years ago
Text
dahaçoksusmameselesi
Kayıp yerlerde yaşamayı en iyi ben bilirdim, gerçekten kayıp bir yer bulsaydım. Otobüsten en ıssız yerde iniyorum, ıssızlıktan korkmayı da en iyi ben becermeliydim. Biraz daha kendi kaybolmuşluğumda kalmak istediğimden, her zaman hızlı yürüyen ayaklarıma bakıyorum. Anlayıp yavaşlıyor. Hep anladı. Bazen ellerimle konuşuyorum, üşüdünüz yine diyorum. Olsun diyorlar, sen bir kaybol da. Ellerimden izin almanın mutluluğuyla ağır aksak yürüyorum. İzleniyormuş gibi çizgilere basarak yürüyorum. Çünkü normal insanlar normal yürürlermiş. Öyleyse diyorum, normal bi’ insan gibi davranmayı da en iyi ben bilmeliyim. Sonra ayaklarım diyor ki, çizgilere basmadan yürümeye çalışmanın, çizgilere basarak yürümeye çalışmaktan ne farkı var. Söyledikten sonra kahkaha atmasa açıklayacaktım oysa, küsmeyi tercih ediyorum. Kızdırmak da istemiyorum, ceza olsun diye kalabalık yerlere sokabilir beni, birkaç zıplayalım diyorum dans ediyoruz biraz yolun ortasında, nasılsa kayıbız. Bir sokağın kenarında sigarasını yakmış ıslık çalan bi’ adam görüyoruz. En güzel yalnız adamların yalnızlığıdır. Yalnızlığı da en iyi ben bilirim diyemiyorum, o adamların ıslığını duyunca. Bazen demeye yeltenirdim, boyumu aşardı, köşelerde kalmış adamları gösterirdi bana. Evet bazen yalnızlık insanlaşıyor, sorunuz buysa. Yalnız adamdan korkuyorum, herkes gibi korkuyorum. Herkes gibi ötekileştirmeyi de en kötü ben bilirdim. Kötü kokusu geliyor önce adamın. Duyularıma kızıyorum, tam kavga edecekken evren gerekeni yapıp yine beni kalabalığa fırlatıyor. Fırlatılırken acıklı şarkılar söylemekte de en kötü bendim, evrene yine rolünü oynadığı için kızıyorum. Kalabalığa inince ayaklarım yapması gerekeni fark edip hızlanıyor. Bir an eve gelemeyecekmişiz gibi nefes nefese kalıyoruz. Kalbim kalabalıklarda ses vermiyor, bugün de şaşırtmadı. Bazen dinlemeye çalışıyorum. Bazen değil hep. Ses ver diye bağırıyorum, kalabalıktan duyulmuyor. Bazen kalbime bardak koymuşum da duvardan başkasının kalbini duymaya çalışırmış gibi meraklı, biraz da çekingen bekliyorum. Kendi kalbimi ne zaman kapı komşum yaptım da, sabahları sadece merhaba deyip yollarımızı ayırdığımız birine dönüştük bilmiyorum. Onun için masanın üstünde bi’ peçetelik olabilirdim, bakkalda duran bi’ veresiye defteri ya da mutfaktaki kettle. Evet kettle olabilirdim. İşe yarardım ısıtırdım onu, üşüyordu biliyordum ya da yarayıp yaramadığım önemli olmazdı, sadece bir eşya olurdum. Mesela kettle’ın kalbi olsaydı o, neden bu kadar dağınığım diye kızardı. Ama benim kalbimdi ve bana kızmıyordu. Ben de kalbimin sessizliğine obsesiftim artık. Her kadın gibi obsesif sancımın verdiği yetkiye dayanarak kalbimin sessizliğini yine yanımda götürüyordum. Kendi kayıp yerlerime.
2 notes · View notes
yaytekin · 9 years ago
Video
youtube
bakım ve onarım çalışması vardır. 
0 notes
yaytekin · 9 years ago
Audio
(via https://soundcloud.com/rencideruhlar/benim-hic-kalbim-olmadi?utm_source=soundcloud&utm_campaign=share&utm_medium=tumblr)
2 notes · View notes
yaytekin · 9 years ago
Text
Mutsuzluk diyordum bayım
Turgut’un dizelerindeki
Yatay ve dikey mutsuzluk
Almak için tüm sızıları içine
Acı reseptörlerim
İnatla zıplıyorlar beyin hücrelerimde
Çocuklugumun cok bilinmeyenli mutsuzlugunda
Kümülatif olarak büyümek benimki
Ortalığı toza boğup
Büyü(tül)düm ben demek
Saklandıgı yerde daha iyi saklanması için çocuk
Önüm arkam, sagım solum
SOBE
3 notes · View notes
yaytekin · 9 years ago
Photo
Tumblr media
Sonbaharın kıymetini biliniz küçük hanım.
2 notes · View notes
yaytekin · 10 years ago
Audio
Şarkının adı cuk.
(via https://soundcloud.com/baristikmi/ok-derinlerde-o-kadar?utm_source=soundcloud&utm_campaign=share&utm_medium=tumblr)
1 note · View note
yaytekin · 10 years ago
Text
“Yaşayacağımız sadece bir hayat vardır” diye
Kafamdaki böcekleri uyandırıyor bir dost
Yosundan bozma gözlerinin içine bakamazken
Yaşamadıklarımızı öldürmekten korkuyor iç ses
Belki olacakları bekletmemeli Hayat Hanım
Git konuş diyor kahrolası şizofren
Sizce de ‘Merhaba’ sadece cesaretin C’si değil mi Hayat Hanım?
Şimdi geçse karşıma
Yosun rengi gözlerinden taşan hikayelerle
Ah
Gözlerine zaman yolculuğu talep ediyorum Tanrım
Zaman bazen Külkedisi kıvamında
Öğlen vakti kaçabiliyor Hayat Hanım
Bazen bazı şeylere ihtiyaç duyuyorum
Bazı şeyler bazıdır, gözleri bazıdır
Neden susuyorsun Hayat Hanım?
Karşısında korkmuş kalbim vardı
Kalbim her şeyden çok konuşuyordu herkesle
Herkesle konuşma ihtimalinin kırıntılarını bile ondan saklıyordu
Kalbim ne kadar uzaksa benden o kadar acıyordu
Koşar adım uzaklaştım diğer ben’e usulca
Belki biliyorsundur ben en çok kendimden korkuyorum Hayat Hanım.
Kafam bazen ağırlaşıyor
Kıtalar arası vapur yolculukları yaparken
Yolculuklarda gözlerinden öteye gitmek korkutuyor
Hangi ben diğer ben’le konuşmazken
Gitmelerin dönüşleri yolda kalıyor
Belki fark etmişsinizdir gülmeye üşenmek kadar yorgunum bu defa Hayat Hanım.
1 note · View note
yaytekin · 10 years ago
Video
(via https://www.youtube.com/watch?v=uJl2j_4krdA)
0 notes
yaytekin · 10 years ago
Photo
Tumblr media
"Eğer iyimserseniz, derinlerde bir yerlerde her şeyin iyi olacağına inanırsınız. Her şeyin nasıl iyi olacağını bilmeseniz de buna inanırsınız. Bu sizin küçük sırrınızdır." (Tirilye)
1 note · View note
yaytekin · 10 years ago
Audio
(via https://soundcloud.com/ikiyeonkala/bunca-zaman-sonra-nas-ls-n?utm_source=soundcloud&utm_campaign=share&utm_medium=tumblr)
0 notes
yaytekin · 10 years ago
Audio
(via https://soundcloud.com/ikiyeonkala/gel-desem-isin-vardir-falan?utm_source=soundcloud&utm_campaign=share&utm_medium=tumblr)
0 notes
yaytekin · 10 years ago
Audio
(via https://soundcloud.com/deryaulas/bubituzak-bir-ger-ek-var?utm_source=soundcloud&utm_campaign=share&utm_medium=tumblr)
1 note · View note
yaytekin · 10 years ago
Text
“Yalnızlık çağının kalbi kırık çocukları” diye başlayan ve devamını kendim tamamlayacağım bir cümle duyduğumu sandım. Ne kadar kırılmıştık oradan, buradan, şuradan. Güldüm, uykudayken bile kafamı meşgul etmelerinden yoruldum. Uyku sersemi rüyamdan hatırladığım birkaç sözcükle gözlerimi ovuşturdum. Sanki görüntüler netleştikçe cümleler tamamlanacakmış gibi. Sonra tekrar uykunun koruyucu tarafına kendimi bıraktım. Ruhumuzun yükseldiği zamanlar vardır, hiç şahit oldunuz mu ? Ben her gün uykumun kölesi oluyorum, silik düşlerimin arasında, ruhum az biraz yükselmiş, geri gelmesini bekledikçe daha çok uyuyorum, daha çok ve daha çok. Gün içinde uyu(tul)maya başlıyorum, ruhum yükseliyor, yükseldikçe kırıklarımı toplayamıyorum. İnsanlar giriyor, çıkıyor. Hepsi harikulade bir performans sergiliyorlar. Herkes rollerini iyi ezberlemiş. Hazır! Kayıt! ‘Günaydın’la başlayan ve ‘iyi geceler’le biten 24 saatte robotlaşıyorlar. Elini kolunu oynatmakta ustalar artık, yürürken sol ayağım acıyor, onlar hala düz yürüyorlar. Dönüp bakanlar var, yardım etmek için değil, sadece yalpalamamın verdiği merak. İyiyim diyorum dışardan, sonra daha çok yalpalıyorum. Yandan parfüm kokulu insanlar geçmeye devam ediyor, dinlemedikleri insanların yanına gidecekler birazdan ve dudak kıvrımları samimiyetsizlikle hareket edecek. Günümüzde buna gülmek deniyor. Takımdan ayrı düz koşu söylemleri var artık, dahil etsinler beni de istiyorum. C. yolumu kesse aylakça dolaşsak; yalnızlığımızda birilerini takip etsek ?  C. ister miydin; sokaklarda düz yürüyemeyenlere şiirler okusak, bilinç akışımızı birlikte tamamlasak mesela ? Biliyorum, katılanlar da olacak bize, kalbi kırıklarla dolu çocuklarız günün sonunda. Herkes herkesi terk etmiştir bu zamanda, herkes biraz yalnız günümüzün kalabalığında. Melankolik mutlu gülebilenim ben, kendimi tek sanmıyorum, neyseki hala biraz insanım. Deliliğim kendi çevremdeki insanlara mahsus ve biraz C.lere. Değişimden korkuyorum, biraz da suçlanmaktan. Beni şahsiyet olarak nitelendirmeyen insanların, çevresine yaydığı şahsiyetsizlikten korkuyorum. Yavaş yavaş kaplumbağa oluyorum. Bugün 124. gün mesela, kafam kabuğumun altında sol ayağım yalpalıyor hala. Dünyalıları uzaktan seyretmelerim, geriye geriye dönüp bakmalarım var. Hala sendeliyorum. Arada kafamı çıkarıp bulut kümelerini izlemek istiyorum, biliyorum bahar gelecek zamanla. Korkuyorum, daha fazla hissetmekten korkuyorum. Anlıyor musun ? Mesela biri benim kabuğumu temizlese, benimle konuşsa; oysa insanlar yalnız kendi büyüttüğü bitkilerle konuşur. Onlara göre bir kaplumbağa dert dinlemez, bir karnıbahar sadece sebzedir mesela. Ben dinlerdim oysa. Korkuyorum dinlememekten, insan taraflarım kalsın, insan tarafları kalsın, ben sadece kabuğumun sertliğinde kış uykusuna yattığım günlerin hayalini kurayım istiyorum. Sonra kış uykusuna yattığımı anlamayıp ölümü yakıştırırlarsa bana diye korkuyorum. İtirafım var, çok korkuyorum. Yaşadığımı anladıklarında çok geç olacak diye korkuyorum. Bir kez de bunun için kaçıyorum kabuğuma.
2 notes · View notes
yaytekin · 10 years ago
Audio
"haydi sirtaki yapalım palyaço  rakı doldur, yine eksildik biraz”
5 notes · View notes
yaytekin · 10 years ago
Audio
Behzat Ç.: 'Geçmiyor amına kodumun dünyasında, bi sikim geçmiyor! Benim çok güzel bir kızım vardı. Küçücüktü. Canım ne zaman sıkılsa benim onu düşünürdüm hep. Şu dünyada cinayetle uğraşmak dışında üşenmediğim tek şey Berna'nın saçlarını taramaktı. Berna öldü. Şule geldi. Bir gün bana ne dedi biliyon mu Şule? Unutmak kelimesi undan çıkmış. Nasıl unutmak kelimesi undan çıkmış? Bildiğimiz un mu yani hamur işi? Öyleymiş. Unutmak için un ufak etmek gerekiyormuş. Birini bütün olarak unutamazmışsın zaten, öyle pat diye unutamazmışsın. Yavaş yavaş, yavaş yavaş unuturmuşsun. Gözleri, kaşı, burnu..Öyle kulağı, sesini..Yavaş yavaş. Unuttuğun zaman da o kişi olmazmış. Hatırlamazmışsın. Sonra unuttuğunu unuturmuşsun. Ben unutmak istiyorum la!
Her gün ne zaman unutucam diye soruyorum ben kendime. Her sorduğum zaman da her şeyi yeniden hatırlıyorum ben. Daha net. Unutamıyorun ben..'
11 notes · View notes
yaytekin · 10 years ago
Audio
From KIRIKA's new album "Yılların Ettiğini"
2 notes · View notes