Photo

Son okur yazar anketimde kimler Nilgün Bodur okudu diye sordum. 138 kişi katıldı ankete ve bunların %88'i okumamış, %12'si okumuş. (1'i pişman 👊) . . . Size yazardan bahsedemem , çünkü ben son kitabını 10 sayfa kadar okuyup benim tarzıma uygun olmadığına karar verip bırakmıştım. Anketimin amacı zaten yazarı tanıtmak değildi, kitabı birkaç ay 1 numarada tutan fanatikliğin sebebini merak etmiştim. O sebebi öğrenemedim elbette. Ama bir fikrim var artık. Ülkemizde iktidarı %35 yirmi yıldır belirliyorken , %12 herhangi bir kitabı birkaç aylığına zirvede tutabilir ve yüzbinlerce satılmasına sebep olabilir, bu normal. Normal olmayan şu; o esnada %88'in ilgisini çeken başka bir kitap yok muydu? Başyapıt niteliğinde nice kitap çıktı o aylarda. Değil 1 numara , ilk 40'a giremediler. Gündemleri bitti , karakterli kitapçılar raflarında yer vermeye devam etti, diğerleri iade ettiler satmayan kitaplar diye. Burada mesele %12 değil, %88 bence. Bir diğer detay da, kitabın zirvedeki sarsılmaz yerini , sağdan soldan alıntılarla yazıldığı haberleri çıkınca kaybettiği. Hatta ilk 40'ta bile kendine yer bulamaması. Yani okuyanlar içerisinde detayları fark edebilen okurlar var. 💃 Ama en nihai gerçek şu ; Yazar artık zengin 😂 . . Muhteşem diyebileceğim yazarların %99'unun hayal bile edemeyeceği bir satış başarısı göstermiş bir yazar var karşımızda. Gerçek bu. Yeni bir kitap yazsa , aynı yayınevinden yine bastırır, yine büyük satar. Yine bestseller olur. . . Söylesem mi söylemesem mi emin değildim ama söyleyeceğim ; Biz kitap sektöründe emekçiler için kitaplar iyi ve kötü kitap diye ikiye ayrılmaz. Sayısız değerlendirmesi vardır kitapların ve bu başlıklardan biri de "Herkesin okuduğu kitaplar'dır. Efendim biz onlar hakkında pek konuşmayız. . . İyi geceler , yeni anket birazdan hikayede... Gören herkes katılsın lütfen. (Etiler) https://www.instagram.com/p/BsTkJlil_qesGt17ch4OllXkzDjj2iyuEqnuOo0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=hwyo5rvsmyw1
5 notes
·
View notes
Photo

"Benim çocuğum üstün zekalı." . . Ben bunu bin kişiden duymuşumdur. Rakam böyleyken insan merak ediyor , benim ülkemde bu kadar üstün zekalı varken niye NASA yok diye. Hatta yokluktan falan herhalde en son Tübitak'a Hayvanat bahçesi müdürü atanmıştı. Kargaya yavrusu şahin gibidir derler, eyvallah ama bu biraz çocuğu değil de ebeveynin kendini beğenmişliği oluyor bence. 'ONU BİZ YAPTIK ! NORMAL OLMASI MÜMKÜN DEĞİL KESİN ÜSTÜN ZEKALI BU ÇOCUK KESİN ! " Kafa böyle çalışıyor yani. Üstün zekalı olduğu iddia edilen çocuk da yanında oluyor çoğu zaman, 😂 Hani tam o esnada "Ah canııım sen üstün zekalı mısın ?" diye sorsan bakar suratına mal mal. Bildiğin çocuk çünkü. Normal çocuk yani. Herhangi bir çocuk ne kadar salaksa o kadar salak, ne kadar zekiyse o kadar zeki. Ama üremiş yetişkin, çocuğun ağzından salyalar akıyor ve etrafa eblek eblek bakıyor olsa; "Salya değil o AKIL, akıyor işte her yerinden canım yavrumun" der. Neyse, öyle yani. Çocuğu kandırmayın kardeşin. Üstün zekalı olduğunu zannederek salak olduğunu anladığı o vakit illa gelir çünkü ve sizden nefret eder. Mesela benim ileride bir çocuğum olsa , salaksa salaksın sen derim. Potansiyellerine bakarım falan. Bir gün çıkıp ; "Baba ben astronot olacam." derse , sende o g*t yok yavrum" diyebilirim dürüst bir ebeveyn olarak. . . . Çocuklarınızı kandırmayın efendim. Üstün zekalı çocuk diye bir çocuk tipi yoktur. Çocuk çocuktur be işte saçmalamayın. https://www.instagram.com/p/BsQZJsRFjZuhSViSGcCIJEOL0o46sCK_ZDWMkU0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=1xi9yb93v79b2
3 notes
·
View notes
Photo

Anne Frank'ın Hatıra defteri kitabını kimler okudu anketine 96 kişi katıldı. Ve okuyan %50. . . Bu çok üzücü bir oran. Tam oturup ağlamalık bir oran. . . Bu kitabı neden okumalısınıza değinmek istiyorum. Biraz kitaptan bahsedeyim. Bu zahmete girmeye değer diye düşünüyorum çünkü bana 'ölmeden önce okumam gereken 20 kitap söyle deseniz bu kitabı o listede görürsünüz. . . Anne Frank yahudi bir ailenin, Yahudi ne demek onu bile bilmeyen ve hatta merak da etmeyen en küçük kızıdır. Hitler iktidara gelip, yahudi kıyımına başladığında ailesi ile birlikte bir çatı katına sığınır. Ve orada daha sonra kitap haline getirilen bu günlüğü tutar. Tüm olup bitenleri nadir zamanlarda onlara gizlice erzak taşıyan adamdan ve minik radyosundan dinler. Fazla detay vermek istemiyorum. . . Okumalısınız. . . Çünkü bu kitabı savaştan, kıyımdan, katliamdan, esareti yıllarca bir çatı katında ailesiyle hapis kalmaya tercih eden, bu zaman zarfında, kısacık hayatını gözden geçiren, herşey normalken kendinden hoşlandığını bildiği ama hiç haz etmediği için yüz vermediği okul arkadaşını dahi özleyen küçük bir kız çocuğu yazdı. . . Yıllardır Hitler'in KAVGAM kitabını isteyene bu kitabı da veriyorum. Döneme bir de Frank'ın gözünden bakıp daha iyi anlayabilmeleri için. Aklını ve insanlığını yitirmiş , resmen lanetlenmiş bir dünyada çocuk olmak... . . Bu kitabı Anne Frank bizlere yazmadı. O çatı katında akranı olan kimse olmadığından, en yakın dostu defteri ve kalemi olduğu için yazdı. Buna tutundu. Yalnızlığını, isyanını, beklentilerini, umutlarını döktü o deftere. Günümüze kadar gelişine sebep olanlar bile başlı başına ders niteliğindedir. . . Okuyun, okuduktan sonra okumamış başka birine hediye edin ki o da okusun. . . İyi geceler. https://www.instagram.com/p/BsOdWhClKERPbaMaYiw860LOGQ2LCpXmiNSOUI0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=1xsu1m34ibpey
2 notes
·
View notes
Photo

Düşünsene çocuk ilk defa konuşuyor ve evde herkes mutsuz. Çünkü ne Bab-ba diyor ne an-ne. Ay-gaz diyor 😂 Neyse işte aile yaşadığı tüp şokundan sonra bir pedagoga başvurmuş ve pedagog yüreklere su serpen bir açıklama yapmış ; Zamane çocukları meğer anne ve babasının sesinden çok sussun diye önüne koyulan tabletlerin sesini duyduğundan , ilk kelime olarak anne veya baba değil , çok daha acayip şeyler söyleyebiliyormuş ve bu normalmiş. Çok daha acayip derken, bence anne veya baba demesi de gayet acayip. Seçme şansım olsa 'Noluyor lan !" falan derdim ben. Sonuç olarak aygaz diyen çocuk gerçek ama geri kalanını ben uydurdum. Tablet çocuklarına bir gönderme olsun diye... Tabletlerle birlikte emziğe kardeş geldi yani. İki korkunç şey. Bebeğe ilk bağımlılığını bizzat anne ve baba aşılıyor bile olabilir düşünürseniz. Çünkü ben 7 yaşında emziği hala bırakamamış Veletler gördüm. Tiryaki çünkü. Dudak tiryakisi. Cok cok emerek geziyor salak. 😂 Ağzında emzik olduğu için konuşamıyor da olabilir. Emziği çıkarıp tableti koyuyorsan o da sürekli aynı aygaz reklamına denk geliyorsa ilk kelimesi aygaz olacak tabii Mahmut diyecek hali yok ya. Bir de çocuğun önüne koyduğu tabletle kendi takip ettiği dizi olan How i met your mother'i açan anne vardı. Çok zekiceydi 👍 Hem bebeği dizginliyor hem de kendine vakit ayırmış oluyordu falan. O çocuğun ilk kelimesinin ne oldu diye merak ediyorum sürekli. Muhtemelen 'Awesome' ya da "LEGEND' demiş ve azıcık büyüyünce DARY'İ eklemiş olabilir. 👊 . . . Mutlu günler. https://www.instagram.com/p/BsKwgWkFAs1y2TRF9eJ3CFE8RHN_XH5p4b1B1s0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=8t9r0ro3usgj
0 notes
Photo

J.K.Rowling'i kimler okudu anketim sonuçlandı. 103 kişi katıldı. %57 okumuş, %43 okumamış. Doğrusu çok şaşırdım. Düşünsenize İncil'den sonra dünyanın en çok satan kitaplarının yazarını, çoğunlukla düzenli kitap okuduğunu bildiğim takipçilerimin bile neredeyse yarısı daha okumamış. 👊 ilginç gerçekten. Harry Potter kitaplarının filmlerini izleyip kitaplarını okunmaya gerek görmüyorsanız yanılıyorsunuz bence. Kitapları bambaşka güzeldir. Hatta size bir anımı anlatayım. Askere giderken yanıma 4 tane kitap almıştım. Ve bir kavanoz fıstık ezmesi. Fıstık ezmesinin yanında bir sürü de abur cubur vardı çantamda. Arkadaşların hazırladığı bir piknik sepetiydi resmen. Nizamiyeden girerken kontrol ettiler çantamı. En başta fıstık ezmesini ayırdılar bir kenara sonra diğer yiyecekler. Yasak bunları sokmak dediler. Kitapları aldılar ve incelemeye başladılar. Cengiz Özakıncı'nın Dil ve Din kitabı, Michael Ende'nin Momo kitabı, Rowling'in Ateş Kadehi kitabı ve Firuzan'ın Parasız Yatılı kitabı. Ateş Kadehi dışında hepsine el koydular. Yasak dediler. Nedenini sordum , 'yasak kardeşim uzatma' dediler. Peki fıstık ezmesi? Diye sordum içeri sokamazsın dediler. Arkama döndüm baktım sırada 200 kişi falan var. Ver kardeşim dedim fıstık ezmemi, ben bu kavanozu komple yer içeri öyle girerim. Gerçekten de aldım kavanozu sıranın tekrar en arkasına geçtim. Kitaplar ve diğer her şeyle beraber. Sıra yeniden bana gelene kadar bütün fıstık ezmesini yedim. Sıra gelince bu defa Ateş Kadehi ve Momo kitabını bıraktılar. Sesimi çıkarmadım Momo'dan olmak istemedim. İşte öyle. Momo'yu 1 kere, Ateş Kadehi'ni 3 kere okudum. 😊 Her gece ranzamda. Herkes uyuyorken ve heyecanla. İnsanlığını unutmana ayarlı bir yerde, sadece insanlığına değil, içindeki çocuğa da iyi gelen , içeriğinde anlatılanlardan daha kadim ve güçlü bir sihirin eseriydi o kitaba orada sahip olmak. Bir ayrıcalık gibiydi. Herkesin sahip olamadığı, bana özel bir ayrıcalık. O kitabı okuyorken kışladan Hogwarts'a yaptığım her yolculuk bana her şeyi daha katlanılır kıldı. Bu yüzden de Potter kitapları benim kıymetlimdir. Her kitabı ilk alanlardan oldum. Çalıştığım şirket dünya ile aynı anda satışa başlayan bir kitabevi idi çünkü.... https://www.instagram.com/p/BsJPDpQl0PPZfvLk0a-lrwRuVkKrz-J4wM8vrM0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=1xgq0eg6hqcy0
0 notes
Photo

Ev sahibi kiraya 100 TL zam yaptı. Mahalle bakkalım muhtarlığa adaylığını koydu. Balkon bahçeciliği ile ilgileniyorum ve bir kaç hafta önce kış aylarında da yeşil bir şeyler görebilmek için maydonoz tohumları ekmiştim. O tohumlardan ilk filizler bugün itibariyle çıktı. Bir şeyler yetiştirmek , büyüdüklerini görmek bende dizginleyici ve çoğu zaman rahatlatıcı bir etkiyle hayatıma nüfuz ediyor. Mutlu oluyorum. O yüzden de bakamayacağım , ya da habitatı bu coğrafya olmayan bitkiler alarak birileri sırf para kazansın diye alışveriş yapmıyorum. Maydonozların ilk filizleri onlara arkadaş bakmak için Bauhaus'a gitmeme sebep oldu. Bahçe reyonundan bir biberiye saksısı ile ayrıldım. Biberiye sevdiğimden değil. Bonsai ağaçlarına pek benziyor ondan. Estetik bir duruşu ve canlılığı var. Her mevsim yeşil kalıyor falan... Gülriz Sururi'nin öldüğü haberini aldım bugün. Vasiyeti üzerine toprağa verildikten sonra öldüğü haberi basına açıklanmış. Nurlar içinde uyu, alkış sesleri ile uyan, o bilinmez dünyada... Haberler Taksimde taciz haberleri ile devam ediyordu ve daha fazla bakmak istemedim. Dün gece üst komşumlar sabaha kadar bağır çağır eğlendiler. Eğlensinler. Genelde kavga ediyorlar çünkü. Dilerim yıl boyunca eğlensinler. Bu yıl okuduğum ilk şey bir öykü oldu. Poe'nun "Şehrazatın 1002.masalı" öyküsü. Kimler Jack London okudu sorusunun anketi %93 okumuş şeklinde sonlandı. 113 kişi katıldı. Bu güzel bir oran. En azından size London kitapları pazarlamak zorunda değilim. 👊 Bu yıl da Erdoğan ve diğer siyasetçileri görüp tiksinmemek için haber kanallarını izlemeyeceğim. Bir kaç iyi köşe yazarı bütün gündemi öğrenmek için gayet yeterli oluyor benim için. Üstelik güvenilir ve tarafsız. Yaklaşık 3-4 aydır Whatsup kullanmıyorum. Telefonum Casper marka ve yer açmam gerekiyordu. Sildim. O yüzden de yeni yıl mesajı gönderen dostlar varsa ki vardır, görmedim ben o mesajları. Bende sizin yeni yılınızı kutlarım efendim. . . . Yeni anket birazdan hikâyelerde olacak. Gören herkes katılım da göstersin lütfen. . . . İyi akşamlar. https://www.instagram.com/p/BsGn9oGFJWp8zTlJQwUalx6MDFEfBqTjjaltk80/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=nlmp7omfz26b
0 notes
Photo

Her yıl olduğu gibi bu yılın da son fotoğrafı elbette kadim dostum Stark. 😊 . . . Herkese mutlu , sağlıklı , huzurlu , kazançlı bir 2019 yılı diliyorum. https://www.instagram.com/p/BsEEE5oFJFTHlDKCa5yeVvFuv5Wltmsaml64700/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=1g411b2z5fe1u
1 note
·
View note
Photo

Kimler Edgar Allen Poe okudu diye sormuştum. 116 kişinin katıldığı anketin sonucunda %68 okumuş ,%32 okumamış. OKUMAMIŞ olanlara tavsiyem yazarın "Kuzgun" şiirini okuyarak başlamaları olacak. Bu şiir gelmiş geçmiş en iyi şiirlerden biri kabul edilir. Benim içinse şimdiye dek okuduğum en iyi şiirdir. Anlamı derindir. Ruhuma dokunan nadir şeylerden biridir. . . "Quote the Raven ;" Nevermore" . . Sanki ağırlaştı hava, çınlayan adımlarıyla melek geçti, ellerinde görünmez bir buhurla. . Aptal, dedi. Dön hayata ! . . Tanrın sana acımış da , meleklerini yollamış. Kurtul diye o anıdan. . . İç bu iksiri ve kurtul artık o anıdan. . . Dedi Kuzgun ; "Hiçbir zaman" . . . Yazar bu şiiri Charles Dickens'ın papağanından ilham alarak yazmıştır. Yazdığında henüz basılmış bir kitabı yoktu. Şiiri bir gazeteye gönderdiğinde yayımlandı ve öyle çok beğenildi ki ülkedeki bütün gazeteler sırayla yayınlamaya devam ettiler. Poe artık meşhur bir yazardı. Bir şiir kitabı hazırladı ve elbette yayıncı seve seve bu kitabı bastı. Fakat tek baskı yapan kitap satılmadı. Çünkü bütün ülke bu şiiri zaten gazetelerde okumuş ve ezberlemişti. Neşriyat yasaları gereği , gazetede yayımlanan eser anonim değerindeydi ve isteyen herkes yayımlayabiliyordu. Poe meşhur bir yazar olmuştu olmasına ama tek kuruş kazanamamıştı. Ben Poe'yu Mary Shelley'nin erkek versiyonu olarak görüyorum. . . Yazarların yaşadıkları mekanlar, dönemler eserlerine yansır demiştim ya, en güzel örnektir aslında Poe. O bir mezarlıkla aynı arazi içine kurulmuş yatılı bir okulda okudu. Bu okulda öyküler yazdı. Ceza aldığında mezar kazdı. Dünyanın gri perdesine çoğu insandan farklı olarak korkarak değil merakla baktı. O perdeyi araladı. Kuyu ve Sarkaç öykülerini bitirdiğinde dünya muhteşem bir yazar kazanmış oldu. Bu kitap 2 hafta önce Can yayınları tarafından yeniden basıldı. 12 TL. Neye vermiyorsunuz ki bu parayı. Alın size bir sürü Poe öyküsü. Mutlaka alın okuyun efendim. . . Başlıca önerilerim ; . . Kuzgun şiiri (Google'a yaz oku. Bir daha sorulursa 'evet Poe okudum diyebilirsin.) . . KÖRLER Ülkesi (Uzun Hikaye) . . Kara Kedi (Öykü) . . Poe'nun yazdığı her kitabı tavsiye ederim. Bunlar benim en beğendiklerim. İyi geceler . https://www.instagram.com/p/BsBqmsJF2S2b79WBcaa5FJ5CqOEd-So4A5Fis80/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=18etq3ygde9au
1 note
·
View note
Photo

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, "emeklilikte yaşa takınlarla" ilgili bir çalışmanın gündemlerinde olmadığını söyledi. Selçuk, bir kavram karmaşası olduğunu, yaş sınırının emekli olabilmek için gerekli şartlar arasında yer aldığını dile getirdi. . . Efendim mezarda emekliliği savunan bu bakan, mecliste yemin ettiği anda emekli oldu. Kendilerini anında emekli yapan yasayı bir gecede onayladılar. Ama sıradan vatandaş neden emekli olduğunda 'EMEKLİ OLABİLSİN Kİ?" Ne gereği var öyle değil mi? . . Sonra neymiş efendim Müjdat abi küfür etmiş. Daha mı etmesin be !! Adam görüyor, duyuyor, yaşıyor yozlaşmışlığı, haksızlığı, adaletsizliği , yolsuzluğu.... Daha mı etmesin. . . Lafı uzatmaya gerek yok. Halkın önüne atılan o Müjdat abiye , "sen kimsin" diye atarlanan mahluklara sözüm ; Müjdat abi benim. . . Tanıdığım daha çok Müjdat var hatta. . . Tanımadıklarımı da sayarsak milyonlarcayız. . . . İyi akşamlar. https://www.instagram.com/p/BsBKqM1lhBf4zxqIuOm6PVxOdTjdkJeLa0TW4I0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=9svyb7mrouxn
0 notes
Photo

Beni takip eden insanların %58'i Jose Saramago kitabı okumuş , %,42'si okumamış. Bu yazarı okumayanların çok şey kaybettiğini düşünüyorum. Bu durumu derhal düzeltmemiz gerekiyor. 👊 . . Size Jose'den bahsedeyim. Artistlik olsun diye soyadını söylemedim. Zira benim idöl yazarlarımdan biridir. Kelimelerle yapamayacağı şey yoktur bu adamın. Portekiz'lidir efendim. Onun çocukluğunun bazı evrelerini kendi çocukluğuma çok benzetirim. İnanılmaz yoksul bir ailenin üyesidir. Çok erken yaşta çalışmak zorunda kalmıştır ve kardeşlerinden birini bakımsızlıktan kaybetmiştir. İlk kitabını 24 yaşındayken yayımladı. Çoğu edebiyat eleştirmeni başyapıtı olarak 'Körlük" kitabını gösterir ama bana sorarsanız onun hayatını değiştiren ve Nobel Edebiyat ödülü almasına yol açan kitabı "İsa'ya göre İncil' kitabıdır. Bu kitap sayesinde Katolik kilisesi tarafından aforoz edilmiştir. Kendi yurdunda kitabı toplatılmış, basımı ve okunması yasaklanmıştır. Nobel böyle şeylere bayırılır, bilen bilir. Bana göre de başyapıtı bu kitaptır. KÖRLÜK kitabını küçümsemiyorum, muazzam bir eserdir fakat, İsa'ya göre İncil kitabı bence bir edebiyat şaheseridir. Eğer bir Saramago kitabı aldıysanız her şeyin en cüretkarını umabilirsiniz. Bir bakmışsınız tüm dünya kör olmuş, bir bakmışsınız ölmek rafa kalkmış, ölemiyorsunuz. Saramago yaratıcılıkta doruk yazarlardan biridir. Başlamak için Körlük iyi bir tercihtir. Her kitabını okuyun da diyemem çünkü gerçekten tahammül edilmez kitapları da var. Bunların çoğu yazarın ölümünden sonra basıldı. Örneğin Çatıdaki Pencere kitabı yazarın ilk kitabı ve en beğenmediği eseri olduğunu bir röportajda belirttiğidir. Bu yüzden yayımlatmamıştı ama ölümünden sonra yayımlandı. . Başlıca önerilerim ; . . Körlük . . ÖLÜM bir varmış bir yokmuş . . Bilinmeyen bir adanın öyküsü . . Kabil . . Fil'in yolculuğu . . İsa'ya göre İncil . . Bütün isimler ve mağara dışında diğerlerini de okudum ama benim bir romanda aradığım akıcılıktan uzak kitaplardı bunlar , bu yüzden tavsiye edemiyorum. . . . O %42 için derim ki ; Zararın neresinden dönülürse kardır. Okuyun. Adamı hasta etmeyin 👊 💃 https://www.instagram.com/p/Br--YSxlmGwLaTraF9t3pwCGDKFgzy3oNb86xA0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=movbrq4j9ktn
0 notes
Photo

Efendim okur yazar anketimin ilki Franz Kafka okudun mu sorusuyla başladı. Düşündüğümden daha iyi bir katılım oldu ve sonuç %90 okumuş, %10 okumamış. Bu vesileyle belki size onu cazip hale getirebilirim diye düşünüp biraz Kafka'dan bahsetmek isterim. Zira benim işim kitap ve edebiyat ama okurların pek çoğu her şeyini okuduğu yazarlar hakkında pek de bir şey bilmezler. 💃 . . FRANZ KAFKA aslen Çek bir yazardır. Ailesi ile birlikte Almanya da yaşamış ve Hitler Almanyasının kıyımında acı çekenlerden biri olmuştur. İki kız kardeşi Yahudi toplama kampı olan Holocoust'ta ölmüştür. Yahudi olduğu için Almanlar, ana dili Almanca olduğu için Çekler onu asla sevmemiştir. Hiçbir Edebiyat ödülüne layık gösterilmemiş olsa da , bana son derece komik gelen bir şekilde dünyanın pek çok ülkesinde yazarlara verilen ödüllere onun adı verilir. Kafka Roman ödülü, Kafka öykü ödülü, Kafka kitap ödülü vs vs vs 😊 Fakat kendisi tıpmı Mozart gibi asla ödül almamıştır. Hatta 1915'te Carl Sternheim kendisine verilen Fontane ödülünün Kafka'ya verilmesini talep etmiştir. Kafka en büyük aşkını Milena Jesenska ile yaşamıştır. Ona yazdıkları mektuplar ;"Milena'ya mektuplar " adıyla kitaplaştırılmıştır. Bana göre iç daraltıcı bir kitaptı. 😒 Zira Milena tıpkı Göethe'nin Genç Werther'in acıları kitabının başrolündeki kadın kahraman gibiydi. Evliydi. Kocasına aşıktı. Kafka'nın aşkı umutsuzdu yani. Dönüşüm kitabı başyapıtı sayılsa da bence en iyi kitabı Şato'dur. Günümüzde ismi marka olmuş yazarlardan olan Kafka, yaşadığı dönemde bunu hayal etmiş midir diye sorarsanız bence etmemiştir. Şöhret denilen şeyin yaşarken kendisine uğramadığı yazar , bence 20. Yüzyıl edebiyatının önemli modernist yazarlarından biridir. Bana kalırsa yaşadıkları dönem , yazarların eserlerine doğrudan yansıyor. En azından benim gözlemim öyle ve aramızda kalsın ben hiç de fena bir okur değilim 👊 Neyse, KAFKA'Nın eserleri de yaşadığı dönemi oldukça net bir biçimde yansıtır. Hatta babasından gördüğü ağır baskıyı bile eserlerinde hissedersiniz. . . Okunması gereken yazarlardan biridir. Ki her zaman söylerim, klasikleri beğenmeniz gerekmez, okumanız gerekir. . . . https://www.instagram.com/p/Br8cDUOF5DHhze48vDwrzAT6-nK10S1Rt6YV9w0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=s3mz61kbi5wr
0 notes
Photo

Kinder süpriz yeni koleksiyonlar yapmış. Yımırtalardan DC karakterleri çıkıyormuş. En sevdiğim şey 💃 https://www.instagram.com/p/Br5hUFql9TQEltKjy913xtpmyDuLWA-UNk_QMo0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=8pv7ww215f1f
0 notes
Photo

Ne aradığını bilen bir müşterinin muzaffer edasıyla satış temsilcisine yaklaşan kadın sordu ; "Susan Miller'in 2019 astroloji rehberi kitabı nerede?" . . Yaptığı işe hakim olduğuna inanan adam cevap verdi ; "Susan Miller 4-5 yıldır kitap çıkarmıyor." . . "Ne demek çıkarmıyor? Her yıl çıkıyor kitabı yahu ! Sizde aradığım bir şeyi hiç bulamıyorum ben." . . "Yanılıyorsunuz yıllardır çıkmıyor Miller'ın kitabı çünkü web sitesi kurdu." . . "Ne sitesi?" . . "Web sitesi. Günlük yorumlarınızı okumak için o siteye abone oluyorsunuz belli bir ücretle." . . "Ben kitabını istiyorum ne yapayım siteyi?" . . "?..." . . . "Geçen yılda gelmiştim bulamamıştım. Aradığım hiçbir şeyi bulamıyorum burada !" . . "?..." . . . "Arkadaşlar sürekli mail atıyor yorumları nereden atıyorlar o zaman?" . . "Siteye üyeler demek ki." . . "Bir dakika ya... " Telefon açar kitabı sorar birine... Heee , hıııı, haaaa, tamam gibi ifadelerden sonra telefonu kapatır. "İsteyene yıllık yorum yazıyormuş ama..." . . . "?..." . . . "Bir kere de aradığım bir şeyi bulayım ama ya... . . . "?.." https://www.instagram.com/p/Br29CGbljb__BwXgL3wweqbiZLpp_dfeSxSD2Q0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=1vtn22oegqzgt
0 notes
Photo

O sıralar epey iş görür bir macro lensim vardı. Bu fotoğrafı öyle uzaktan çektim ki, kadrajın içinde bir kuşun olması bile güzel. Çok uzaktı. Hani evinde yorganın altındasındır ve avayip sarmış bir kitaba dalmışsındır ya, yanında da bir fincan filtre kahvenin mis gibi kokusu... Dışarısı kar kış kıyamet ve trafik... İşte tam böyle bir anda bakkala gitmek zorunda olduğunu fark edersin ya, işte psikolojik olarak o bakkal kadar uzaktı bu kuş bana. Fiziksel olarak da .... Amaaan bunu da tasvir edecek gücüm yok şimdi 👊😊 Şuraya 5 dk.lık yazı yazıyorum hepi topu ve fazlasına hiç gerek yok. Uzaktı işte. 💃 O macro lense ne mi oldu? Evime giren hırsız o lensi ve makinemin kendisini çaldı. Muhtemelen gidip bir yerlere 50 liraya lensi, 250 liraya da makineyi okutmuştur diye düşünüyorum. Halbuki bana getirseler , makine sende kalsın içindeki fotoğraflara bir maaşımı vereyim derdim. Gerizekalılar işte. Neyse yıllar oldu. Sanırım bir hafta sonra yeni bir Canon almıştım. Fotoğraf makinelerinin böyle bir büyüsü var. Kıyamet kopuyor olsa telefonla fotoğrafını çekmek istemiyorsun 😂 Pörtlek bir ışık, saçma sapan bir kadraj falan... Bu işin trajik yanıysa şu, fotoğrafı nerenle çekersen çek dönüp dolaşıp geldiği yer telefon oluyor. 😒 . . . Fotoğraftaki kuş bir Atmaca'dır. Ehlileştirilebilir doğanlardan biridir. Yüksek rakımlı dağlık yerlerde yaşar. Bir av gördüğünde girdiği dalışlarla meşhurdur çünkü bunu izliyorsanız, onu düşüyor sanabilirsiniz. Zemine metreler kala kanatlarını açar. Sesi muhteşemdir. Yani eğer favori kuş sesinin bülbül falansa size bir çığlık gibi gelebilir. Benim için muhteşem demek istedim. Sahibini benimser. Onun için avlanır. Sadakati inanılmaz kuşlardan biridir. Onu evcilleştirmek kolay değildir ama. O sabrı gösterebilen insan , aslında aynı ölçüde uğraşsa belki bir gergedanı falan da ehlileştirebilir bilemiyorum. Denemedi kimse sonuçta. 💃 . . . İyi geceler. https://www.instagram.com/p/Br0uDJkl1IyUIhRLWF6bl82krjiHGQacdgcolQ0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=tm5cp00zwdvb
0 notes
Photo

Demiş ki Aldous Huxley ; "İnsanlar hakkında psikolojik romanlar yazmak istiyorsan , yaoabileceğin en iyi şey evinde iki kedi beslemektir..." . . Neredeyse hergün bir şeylerin 'günüdür.' Pek çoğu bilinmez çünkü hiçbir zaman popüler olamadılar. Bu günlerden öyle bir tanesi var ki, aklıma her geldiğinde , acaba bu güne katılım nasıl sağlanır? Ne yapılır? Nasıl yapılır? Niye yapılır?... gibi şeyler düşünüyorum. O gün ; 10 Ekim Dünya Ruh sağlığı günü. Düşünsene, varlığını ispat edemediğin, gözlerinle görmediğin , hakkındaki her bilgi teolojik veya mitolojik kaynaklarca ortaya koyulmuş bir "şey" in sağlığına kafa yormak... Halihazırda su gibi berrak ve ortada olan psikolojik veya bedensel farkındalıktan uzak insan için bu gün ; ÇOK LÜKS BE !!! 😂 . . DÜNYA-Ruh sağlığı - GÜNÜ ! . . Vay be. . . . Oturup kendi kendimize mi konuşacağız ne yapacağız o gün? Akıl sağlığı ile karıştırılmasın , ruh sağlığından bahsediyorum. Ruhla konuştuğunu ve sağlığını sıhhatini sorduğunu hayal etsene. Bunu sesli yaparsan şizofren falan sanırlar. Ruh sağlığı gününü kutlarken akıl sağlığından olabilmen mümkün. Hani öyle bir şey ki , dünya Jüpiterlileri tanıma ve anlama günü olsa en fazla bu kadar tuhaf olurdu. . . . Bir de merak ediyorum, ruh mu bedene sahip, yoksa beden mi ruha sahip? Yani daha basit anlatırsak ; o hazin gecede iki kişinin sevişmesi sonucu peydah olan ruh mu yoksa beden mi? İkisi birden mi yoksa? 😊 . . Yuh. Acaba ruh annenin kendinde olandan bebeğe devrettiği bir parçası mı yoksa lan. Anaaam çok karışık. 😂 . . . Bir de günü var bunun ; 10 ekim. . . Ruhu bulduk da sağlıklısını arıyoruz. . . . https://www.instagram.com/p/BrzeA8XFxvAeFZaW7mJ9wya6-h5sPt-KO4pqHM0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=16615sa4q4okc
0 notes
Photo

Müjdat ve Metin abi'ın ifadesini alıp , yurtdışı yasağı koyarak yargılamak ve gözlerini korkuttum zannetmek... Gerçekten çok gerizekalı olmalılar 😂 Şimdilerde saraylarda yaşayan bazılarının gecekondu evinde yaşadığı , kendinden güçlü olanların dizinin dibinde oturup elini öptüğü vakitlerde Müjdat abi karakolda ifade veriyordu. Hatta tarih kitaplarının bahsini ettiği, çoğumuzun seksenler dizisinde izlediğimiz kadarını bildiğimiz Evren darbesi zamanında Müjdat abi neredeydi biliyor musunuz? Karakolda ifade veriyordu. Beşiktaş - Altay'ı 10-0 yendiğinde Müjdat abi yine karakolda ifade veriyordu ya da karakolda bir sonraki ifadesinde kimlere hangi anayasayı öğretsem acaba diye düşünüyordu. Sonra birileri gecekondudan saraya transfer olup her kamera öncesi yüzüne fondoten sürdürmeye evrildiğinde Müjdat abi yine karakolda ifade veriyordu. Ne yüzünde fondoten vardı zamanın izlerini saklayan ne de elinde yazılı bir metin... Sıradan bir vatandaşın vakur sıfatını taşıdığı yüzünde korku falan da yoktu... Onun işi buydu, 9 köyü aşıyor, 10. Köyün karakolunda ifade veriyordu. Hatta ben kuşlardan da küçüktüm bir gece vaktiydi, Müjdat abi karakolda ifade veriyordu. . . KAPİŞ !!! . . . Neyse , bir amerikan filminde doğduran ABD başkanının adını vererek "O g*t oğlanına 3 kere oy verdiğimi düşünüyorum da..." diye pişmanlığını dile getiren adamın repliği bir tarafınıza küpe olsun dilerim. Çünkü kim olursa olsun onun hakkında düşündüğünü açıkça ifade edemiyorsan demokratik bir ülkede yaşamıyorsun demektir. Ha, ifade edip şimdi terörist ya da dış mihrak ajanı falan derler mi diye düşünüyorsan, senin yaşadığın yer bir ülke bile olamamış demektir ve sen özgür bir vatandaş olduğuna inandırılmış korkağın tekisindir. . . . Bu masalda anlatılan Müjdat asla korkak değildir. Metin de öyle. Aksine , ondan korkuluyordur. Çünkü 10. Köy korkakların köyüdür ve tarihin sayfalarında yok olup gitmeye mahkumdurlar. Tarih , kişilerin saldığı korku güdümüyle eğilip bükülüp isteyene istediği gibi sunulur yalakalarca, hala o korkuyu salan yaşıyorken... Sonra muhteşem bir şey olur ve bu kaçınılmazdır ; Her şey aydınlanır. Tarih nihai halini alır ve işte o zaman masal gerçek bile olabilir... 👊 https://www.instagram.com/p/BryMf56lEIY/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=qipp0lob5hx2
0 notes
Photo

5 saatlik bir yazar özverisi... Hem de 2 dakika bile mola vermeden. En küçük tahammülsüzlük belirtisi de göstermeden, daima güler yüzle ve samimiyetle okurlarını ağırladı. Yılmaz Özdil. Bugün yılın son etkinliğinde hem ulu önderimiz Mustafa Kemal'i andık, hem de yalnız olmadığımızı, çok fazla olduğumuzu derinden hissettik. 👊 Mutlu olduk. . . Başta organizasyona katılım sağlayan, 5 saat boyunca artarak çoğalan yüzlerce okura, sonra soğukkanlılıkla ve profesyonelce işini yürüten ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkürler. 🙏🌼 . . . . Okuyun. Çünkü bence okuyarak büyümeyen insan gerçekten 'yetişkin' bir birey olamaz. . . Selamlar , saygılar... . . . #karabatak #sezonfinali #yılmazözdil #remzikitabevi #mustafakemal #kırmızıkedi #imzagünü #okur #yazar #türkyazarlar #kitap #kitabevi #akmerkez #blogger #tuncayrenklikurt #kitapçı #kuşlar #fotoğraf #kültür #sanat #edebiyat #niceimzalara https://www.instagram.com/p/BrvqLGXFNGZ/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=1r7ux3o8row09
#karabatak#sezonfinali#yılmazözdil#remzikitabevi#mustafakemal#kırmızıkedi#imzagünü#okur#yazar#türkyazarlar#kitap#kitabevi#akmerkez#blogger#tuncayrenklikurt#kitapçı#kuşlar#fotoğraf#kültür#sanat#edebiyat#niceimzalara
0 notes