Yeni hesabım buradan başka hesabım yok arayış çift ve bayan pasifler uzak durun
Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
The lady blocked the traffic to save a frightened kitten ...
652 notes
·
View notes
Text
Asker Arkadaşımla Karım
Merhaba ben Metin. Ben 34, karım 27 yaşında, evleneli yaklaşık 4 yıl oluyor. Karım kapalı bir kadındır, ama modern kapalılardan. Abartıya yakın makyajı, dar etekleri, hatta amının götünün tüm hatlarını olduğu gibi belli eden taytları, nerdeyse diz kapağına kadar kısalan etekleri ile karım gerçekten teşhiri seven ve bunu bilerek yapan bir kadın. Sadece anne baba baskısı sonucu kapanan bir kadın yani sizin anlayacağınız.
Bu durum ilk başlarda bana garip gelse de, sonraları beni feci şekilde azdırmaya başladı. Tabii zaten renkli olan seks hayatımız bu sayede daha da bir renkleniyordu. Erkeklerin karıma bakışları, karımı gözleriyle sikmeleri acayip tahrik ediyordu beni.
O yaz karımla Bodrum'da iki haftalık bir tatil ayarlamıştık memur maaşımın yettiği kadarıyla, idare eder bir otelde. Karım yine formundaydı, incecik vücudunu saran siyah haşema ile bikinili kadınlardan bile daha azdırıcı bir halde plajda yürürken adeta dans ediyordu. Denizden çıkıp şezlonga uzanmış, ıslak haşema iyice vücuduna yapışmış ve kabaran meme uçları göze batarcasına yatıyordu.
"Keşke şöyle rahat güneşlenebileceğim bir yer olsaydı!" diye dert yandı. Ben de şaka yollu, "Hayatım zaten göstermediğin yerin yok, inan bikini giysen daha az dikkat çekerdi!" dedim. Karım gülerek, "Deli!" dedi. Biliyordum, biraz daha zorlasam sevgili karım valizinde getirdiği ve sadece otel odasında giydiği birbirinden sexy bikinilerini plajda da giyerdi, ama konu orada kaldı...
Tatilimizin son günleri yaklaşmıştı. Karımla alışveriş merkezinde gezerken askerlik arkadaşım Kaan ile karşılaştık. Kaan ile askerde çok yakındık, zengin bir müteahhit aileden geliyordu. Bodrum'da yazlık yaptırmış. Ayak üstü sohbetten sonra bizi akşam için yazlığına davet etti. Sözleşip ayrıldık.
Akşam için hazırlandık. Karım yine her zamanki o sik kaldırıcı haline bürünmüştü. Açık pembe bir eşarbı vardı başında, dudaklarındaki pembe ruj ile güzel bir bütünlük sağlıyordu. Bütün hatlarını belli eden daracak beyaz bir elbise vardı üzerinde. Dikkatli bakınca altındaki kırmızı sütyeni hafif de olsa belli oluyordu. Kıyafetin boyu da dizinin bir karış altında bitiyordu. Bileğinde halhal ve krem rengi topuklusu da pastanın üzerindeki çileğiydi adeta. Dudaklarını öpmek için sokulduğumda, "Dur aşkım rujumu bozacaksın!" diyerek uzaklaştı. Ben de ses etmedim, zaten geç kalmıştık.
Taksiye atladık, adresi söyledim taksiciye. Kaan'ın yazlığı Bodrum'un biraz dışındaydı. Geniş arazinin ortasında lüks bir villaydı. Villanın yüksek duvarlarla çevrilmiş bir avlusu, avluda da geniş bir havuzu vardı. Kaan bizi kapıda karşıladı, benle selamlaştıktan sonra sıra karıma geldi. Alışveriş merkezindeki tanışıklığın verdiği cesaretle karım Kaan'ı yanaklarından öperek selamladı. Olayın şaşkınlığı Kaan'ın yüzünden okunuyordu. Yanaklarında belli belirsiz ruj lekesi bile oluşmuştu. Orospu ruhlu karım anlaşılan bugün havasındaydı, bozulur diye öpmeme izin vermediği dudakları Kaan'ın yanaklarına kendiliğinden yapışmıştı. Ruj izini görmek sikimi uyandırmaya yetmişti.
Olayın şaşkınlığını üzerinden atan Kaan bizi içeri buyur etti. Güzel bir sofra hazırlamıştı ya da hazırlatmıştı. Yüzü kızarmış, kaçamak bakışlarla bir beni bir karımı süzüyordu. Ama daha çok gözleri karımın ışığın altındaki kıyafetten belli olan kırmızı sütyenindeydi. Sikim iyice büyümüş, rahatsızlık vermeye başlamıştı. Kaan'ın durumu benden daha da vahimdi, arada birşeyler getirmek için ayağa kalkıyordu ve önündeki kabarıklık inanılmaz dikkat çekiyordu.
Kaan yemeklerin yanına güzel bir şarap açtı. İkimiz içerken karım meyve suyu içiyordu. Sohbet arasında Kaan karıma bize eşlik etmesini teklif etti. Karım alkole çok dayanıklı değildi, zaten ayda yılda bir içerdi. Biraz nazlandıktan sonra, Kaan'a, "Peki, seni mi kıracağım!" diyerek yarısını içtiği meyve suyu bardağını uzattı. Göz göze bakışırlarken bir taraftan da karımın bardağını ağzına kadar doldurmuştu Kaan, nerdeyse taşıracaktı...
Yemekten sonra hep birlikte salona geçtik. Karım içtiği şaraptan mı, yoksa Kaan'ın sikici bakışlarından mı bilmiyorum, iyice kızarmış, etrafa o sexy gülüşlerini saçar olmuştu. Salondaki L şeklindeki kanepede oturuyorduk. Karım ve ben koltuğun uzun tarafına oturmuştuk, Kaan da benim tarafımdaki kısa yere oturmuştu. Oturduğu yerden karım tam karşısında kalıyordu.
Kaan bu sefer viski açtı. Biz elimizdeki viskileri yudumlayıp sohbet ederken, karım da bize kahkahalarıyla eşlik ediyordu. Kaan gözlerini karımın üzerinden alamıyordu, alkolün de etkisiyle ilk zamanki utangaçlığı kaybolmuştu ve bana da aldırış etmiyordu. Merak edip çaktırmadan karıma doğru baktığımda arkadaşımın neden gözlerini alamadığını anlamıştım. Karımın zaten kısa olan elbisesi oturunca iyice yukarıya sıyrılıp dizinin üzerine kadar toplanmıştı ve o bembeyaz güneş görmeyen bacakları insanı tahrik eden bir görüntü sunuyordu. Benim merak ettiğim karımın ne kadar ileriye gidebileceğiydi, hem de ben yanındayken.
Sohbetimiz ilerledikçe Kaan'ın yaptığı çerez meze falan getirip götürme işini karım üstlenmişti. Tabii her gidişinde o muhteşem götünü Kaan'a izlettiğinden emindim. Kaan'ın kazık gibi siki ve kızaran pempe rujlu yanakları herşeyi anlatıyordu. Hoş ben de ondan farksız değildim. Bu durum nedense beni daha da azdırıyor, bu gösteri hiç bitmesin istiyordum...
Bir ara karım mutfağa gitti ve Kaan'a seslenip, rendenin yerini sordu. Kaan da karımın yanına gitti. Aradan beş dakika geçti, ama ne gelen vardı ne de giden. İçimi merak ve heyecan kaplamıştı. Sessiz adımlarla mutfağa doğru yöneldim ki içerden şapurtu sesleri gelmeye başladı. Elim ayağım heyecandan titreyerek koridordan içeriye bir göz attım. Karım ve Kaan birbirlerine kenetlenmişler ve adeta dudaklarını yercesine öpüşüyorlardı. Kalbim olanca hızıyla atıyor, kulaklarımda şapırtı sesleri yankılanıyordu.
Neden sonra ayrıldılar. Karımın eli Kaan'ın pantolonunun önündeydi, "Bunu istiyorum!" dedi sessizce, sanki beni unutmuşlardı ya da umursamıyorlardı. Kaan birşey demeden derin bir öpücük daha kondurup rendeyi verdi karıma. O sırada ben hızlıca salona döndüm. Az önceki gördüklerimi düşünüyordum. Kaan salona geldiğinde, "Gösterdin mi rendenin yerini?" diye sordum. "Gösterdim gösterdim!" dedi Kaan pembe ruj bulaşmış dudaklarıyla.
Az sonra da karım dağılmış rujuyla geldi. Sanki salondaki fazlalık bendim, kendimi öyle hissediyordum. İkimiz de karımın süzülüşünü izledik. Kendi elleriyle yaptığı mezeyi sehpaya koyduktan sonra geçip yerine oturdu. Artık ikimiz de karıma kilitlenmiş, onun hareketlerini, firikiklerini izler olmuştuk. Karım otururken kendini koltuğa öyle bir bırakmıştı ki, artık eteği nerdeyse baldırlarına kadar toplanmıştı. Bu manzara ikimizi de hipnoz etmişti sanki. Kaan artık başka yere bakamaz olmuştu, eminim oturduğu yerden karımın tangasını görebiliyordu...
Vakit gece yarısına yaklaşınca, "Bize müsaade, kalkalım!" dedim. Ama ikisinin de böyle bir isteği yoktu. Hoş ben de halimden memnundum, ama artık otele gidip karımı sikmek istiyordum. Kaan kalmamızı teklif etti, yatacak yerin sorun olmadığını söyledi. Karım da razı olunca, ben bir iki mırın kırın ettim, ama nafileydi, anlaşılan ikisi de sikişmeyi kafasına koymuştu...
Biraz daha oturup, bir duble daha içtikten sonra, karıma alkolün beni çarptığını ve yatmaya gitmemizi teklif ettim. Karım gönülsüzce kalktı. Kaan da kalktı, kalacağımız odayı gösterdi. Karımla odaya çekilirken Kaan da bizim bir yan odamıza giriyordu. Ben hemen üzerimi çıkarıp sadece boxerle yatağa attım kendimi. Karım da makyajını silmek için banyoya geçti. Karım banyodan çıktığında ben horlama numarası yapmaya başlamıştım bile.
Beklediğim gibi, sevgili karım uyuduğumu sanıp yavaşça odadan dışarı süzüldü. Biraz sonra yan odadaki kapının açılma sesi duyuldu. Ardından da kilitlenen kapı. Vay orospu! diye içimden geçirerek onları izleyemeyecek olmanın verdiği üzüntüyü yaşıyordum. Yataktan kalktım, pencereyi açıp bir sigara içmek istedim. Yan tarafın ışığı yanıyordu ve bingo, iki odanın balkonu birleşikti. Hemen süzüldüm balkondan. Kaan'ın odasının penceresi de açıktı ve sesler olduğu gibi duyuluyordu...
İçeriye baktığımda ikisi de yarı çıplaktı neredeyse. Karım yatağın kenarında, ayakları yerde olacak şekilde yatağa uzanmış. Kaan gömleğini çıkarmış, üstü çıplak, karımın elbisesinin eteğini yukarıya sıvamış, bacaklarını aralayarak önünde diz çökmüş vaziyette, yüzünü karımın bacak arasına gömmüştü. Karımın elbisenin önü açılmış, kırmızı dantel sütyenden taşan memelerini avuçlayan Kaan bir yandan o bıngıl bıngıl memeleri sürekli sıkıştırıp bırakırken, kabarmış meme uçlarıyla oynamayı da ihmal etmiyordu. Sütyenin takımı dantel tanga külot hafif aşağıya indirilmiş, Kaan ağzını karımın kaymak gibi amına gömmüş, yalayıp duruyor...
Karım başını yatağa bırakmış. Etli dudakları zevkten aralanmış, uzun kirpikli gözleri şehvetle kapanmış, iki eli Kaan'ın saçlarını kavramış, kendine çekiyor, daha fazla yalaması için. Tadını çıkararak sevişiyorlar, pek aceleleri yok gibi, boynuzlu koca yandaki odada uyuyor nasıl olsa!
"Ahhh!" diye inledi karım, "Çok güzel... Harika..." diye mırıldandı. Kaan hiç oralı değildi, karımın amcığını yalamaya devam ediyordu. Dili karımın klitorisinde çalışıyor, arada aşağılara kadar iniyor, sonra amının dudaklarını içlerini yalayarak tekrar yukarıya çıkıyordu. Karımsa yatakta kıvranıyor, başını sağa sola çeviriyor, sürekli inliyordu. Karım, "Hadi! Sik artık beni! Dayanamıyorum!" diye mırıldanırken sikim kazık gibi olmuştu. Onları porno izler gibi canlı canlı izlerken elimi boxerimin içine soktum, sertleşmiş sikimi dışarıya çıkardım. Fazla oynayamıyordum, yoksa her an boşalabilirdim.
Kaan ayağa kalktı, bir çırpıda pantolon ve boxerden kurtuldu. Karımın ellerinden tutup ayağa kaldırdı ve dudaklarına yumuldu. Şapurtu sesleri eşliğinde karımın üzerindeki elbise ve dantel tanga sütyen takımından da kurtuldular. İkisi de çırıl çıplaktı şimdi. Kaan'ın heybetli zenci sikine yakın koyu renkli siki kazık gibi olmuş, karımın beyaz bacaklarına sürtünüyordu. Karımın bir eli Kaan'ın sikine gitmiş, onu kontrol altına almaya çalışıyordu. Kaan'ın elleri ise karımın götünde geziniyor, karımı çekebildiği kadar kendine çekmeye çalışıyordu. İnanılır gibi değildi, karım asker arkadaşımla sevişiyordu, hem de kocası yan odada uyurken (!).
Kaan karımın omuzlarına bastırıp yere çömeltti. Kaan'ın siki şimdi karımın dudaklarında geziniyordu. Karım iştahla araladı dudaklarını ve ağzına aldı. Karımın küçük ağzı sikin yarısını ancak alabiliyordu. Siki ağzından çıkarıyor, okşuyor, öpüyor, sıvazlayıp tekrar ağzına alıyordu sevgili karıcığım. Zevkten inleyip duran Kaan, sikini karımın ağzına kökledikçe karımdan duyulan boğuk sesler, nefessiz kalan karımın çırpınmaları. Tüm bunlar benim kendimden geçmeme sebep oluyordu...
Biraz sonra karımın ellerinden tutup ayağa kaldırdı, karımın dudaklarına yumuldu yeniden. Yavaşça yatağa yatırdı. Biraz önce yalaya yalaya zevk sularını akıttığı amcığına bu kez kazık gibi sert sikini dayamıştı. "Ohhh!" diye bir inleme koptu karımdan. Sikin sertliğini ıslak amında hissetmekten müthiş bir zevk aldığını görebiliyordum. Koala gibi Kaan'ın boynuna sarılıp dudaklarını daha bir hırsla öptü. "Hadi!" dedi sonunda, "Ne yapacaksan yap bana, dayanamıyorum, seni istiyorum!" diye inledi.
Kaan hareket ettikçe siki karımın amının girişine sürtünüp duruyordu. Karımın etli dudaklarını öpmüyor, adeta yiyor, somururcasına emiyordu. Dillerinin birbirini okşadığını bile görebiliyordum. Sonra sikini bir eliyle tutup karımın klitorisine bastıra bastıra sürttü biraz. "Ohhhh!" diye inleyerek başını sağa sola sallıyordu karım. Yavaşça doğruldu Kaan, karımı bacaklarından katlayıp iyice altına aldı. Sonunda karımın zevkten açılıp kapanan amcığının girişine dayadı ve olanca gücüyle bastırdı. "Ahhhh!" diye bir çığlık koparan karım Kaan'ın boynuna sarıldı. Oysa ki daha sadece sikin başı girmişti.
"Ohhh! Amcığın daracık güzelim!" diye iltifat eden Kaan'a, karım, "Ahhh! Dur biraz! Bekle! Alışsın biraz! Senin şeyin çok büyük! Çok kalın! Bekle ne olur!" diye cevap verdi. Kaan da, "Beklerim canım! Aşkım! Güzel amcıklım benim!" dedi. Karımın dudakları titriyor, iki eliyle Kaan'ın belini tutmuş, amına köklemesini engellemeye çalışıyordu...
Az sonra Kaan belini oynatmaya, yavaşça ileri geri yapmaya başladı. Kazık gibi siki karımın amında milim milim ilerliyordu. Karımın zevkten gözleri kaymış, Kaan'ın belini tutan elleri kasılmış vaziyetteydi. Dudaklarını ısırarak içine giren yarağa dayanmaya çalışıyordu. Kaan'ın gözleri kaymış, sabrı tükenmişti, bir hamlede kalanını kökleyiverdi karımın amına ve karım bir çığlık kopardı, "Aaahhhh!" diye.
Kaan'ın iri bedeni ağır ağır karımın bacak arasında inip kalkıyor, o koca sikini karımın amına sokup çıkarıyordu. Karımsa bacaklarını açabildiği kadar ayırmış, elleri Kaan'ın sırtında, tırnaklarını batırırcasına kasılmış, sürekli inliyor, minik çığlıklar atıyor, "Ahhh! Yavaş! Yavaş sik ne olur! Ahhh! Amımı dağladı sikin, içim yanıyor!" diyordu. Dakikalarca sürdü bu sahne. Hırsla, vahşice sikişiyorlardı...
Karım bacaklarını Kaan'ın bacaklarına sarmıştı şimdi. Kaan'ın acımasız köklemelerini feryat ederek karşılıyor, içinden çıktığındaysa belini kaldırıp sikin peşinden gitmeye çalışıyordu. Kaan ise sadece zevk homurtuları çıkıyordu...
Kaan karımın amından sikini çıkarmadan yuvarlandı yatakta, karımı da üstüne çekti. karım bu kez sikin üstünde yaylanmaya başladı. Ellerini Kaan'ın geniş göğsüne dayamış vaziyette götünü indirip kaldırıyordu yavaş hareketlerle. Kaan'ın siki bir görünüp bir kayboluyor, her kaybolduğunda karımdan bir inleme sesidir yükseliyordu. Karım, "Ohhh! Dibimde hissediyorum, dibime dayandı, dibimi okşuyor sikin, en derinlerime değiyor!" diye mırıldandı.
Kaan bu kez sımsıkı karımın beline sarıldı, memelerini hırsla emerken, üstten sabitlediği karıma alttan hızlı hızlı köklüyordu şimdi. Karımın gözleri kaydı zevkten, inlemeleri sıklaştı, zevk çığlıkları yükselmeye başladı. Bunca yıllık karımı tanıyordum, orgazmın eşiğindeydi, iyice yükselmişti. Kaan karımın amcığına son sürat girip çıkarken, parmaklarıyla da karımın şişmiş klitorisini okşadığını görebiliyordum. "Aaahhh!" diye bir çığlık kopardı karım, "Dayanamıyorummm, ne yapıyorsun bana öyle, geliyorummm!" diye kıvrandı...
Karım şiddetli bir orgazmla sarsılmaya başladığında Kaan da daha yüksek homurdanmaya başladı. Son bir kez kökleyip durdu. Zevkten üzerine yığılan karımın amının derinliklerine döllerini boşaltmaya başlamıştı. Karımın zevk sıvıları ile karışan döller Kaan'ın taşaklarına sızıyor, ordan da yatağa ulaşıyordu. Birden şimşek çaktı kafamda, karım korunmuyordu, çocuk istediğimiz için kontrol hapını bırakmıştı. Bu düşüncelere ve karşımdaki manzaraya daha fazla dayanamadım ve balkona döllerimi boşalttım...
Kaan'ın odasında bir sessizlik oluşmuş, karım Kaan'ın yanına devrilmişti. Bir hayli genişlemiş amcığından halen Kaan'ın dölleri sızıyordu. Sessizce geldiğim gibi odaya geçtim, yatağa yattım. Yarım saat kadar sonra karım sessiz adımlarla odaya girdi. Ben yine yalandan horlamaya devam tabii. Karım yatağa uzandı, Kaan'la sikişmek karımı çok yormuş olmalıydı ki, hemen uyudu. Bense karmaşık duygular ve düşünceler içinde uykuya daldım...
Ertesi gün kalktığımda mutfaktaydılar, ikisinin de yüzünde güller açıyordu. Kahvaltıyı birlikte hazırlıyorlardı, bana da fırından taze ekmek alıp gelme görevi düşmüştü. Ayaklarım geri geri giderek çıktım evden. Kaan'ın arabasıyla fırına giderken dün gece yaşananları düşünüyordum. Kendime bile itiraf edemiyordum, ama karımın başka bir erkek tarafından, hem de asker arkadaşım olan bir erkek tarafından hoyratça sikilmesinden acayip zevk almıştım ve şimdi yine çifte kumruları evde baş başa bırakmıştım. Bunu ben de onlar kadar istiyordum demek ki!
Fırından ekmek alıp eve döndüğümde ikisi de ter içindeydi. Eminin aceleyle sabah sikişi yapmışlardı ve şu an karımın amının içinde Kaan'ın taze dölleri doluydu. Neşeli bir kahvaltıdan sonra otele gitmek için vedalaşırken, Kaan'dan yeni bir teklif geldi. Tatilimiz bitene kadar onda kalabileceğimizi ve bundan memnun olacağını söyledi. Tabii bu teklifin alt yazısı (Senin orospu karının tadı damağımda kaldı!) idi.
Kabul etmemem gerekiyordu, ama onların dün geceki sikişmesini izlerken yaşadığım o farklı duyguya söz geçiremiyordum. Karım zaten dünden razıydı. Onun için seve seve kabul ettik. Kaan bizi arabasıyla otele götürdü. Çıkışımızı yaptık, eşyalarımız alıp villaya döndük.
Tek sorun karımın korunmuyor oluşu ve bunu hiç sorun etmiyor olmasıydı. Kim bilir belki de bilerek Kaan'dan bir çocuk yapıp sefil memur hayatımızdan kurtulmak istiyordu. Bunları düşünürken havuz kenarındaydık. Karım havuzda yüzüyor, Kaan'la ben de karımı izliyorduk. Üzerinde yine o haşema vardı. Yüzerek havuzun kenarına yaklaşan karıma, "Karıcığım, Kaan yabancı değil, hem zaten duvarlar da yeterince yüksek, bikiniyle gir havuza!" dedim. Ortamın erotizmini elimden geldiğince artırmak istiyordum. Sonra Kaan'a, "Öyle değil mi ortak?" diye pas verdim. Kaan da, "Tabii yenge, rahat ol, biz bizeyiz zaten burda!" dedi.
Karım, Kaan'ın da söylediklerinden sonra sudan çıktı ve içeriye gitti. Kızaran yanaklarından onun da heyecanlandığını anlayabiliyordum. Karımın bikini giyeceğine çok ta ihtimal vermemiştim, ama anlaşılan karım işimi oldukça kolaylaştıracaktı. Kaan'ın canına minnetti zaten, o benden çok istiyordu bunu aslında.
Bikinisini giymiş halde geri geldi yanımıza. Güzel göğüsleri, inanılmaz derecede ince kumaşlı bikini tarafından zar zor gizlenmişti. İki erkeği birden delirtmek hoşuna gidiyordu kahpenin, mankenler gibi birkaç kez etrafında döndü. Bilmiyorum bilerek mi yaptı, ama bikini altının arkası dipdiri götününün yanakları arasına sıkışımış, G-Stringi andıran bir görüntü oluşturmuştu. Neredeyse götü çıplak gibi görünüyordu. Mükemmeldi. Bembeyaz bedenine hayranlıkla baktım. İltifatlar ettim, tabii Kaan da bana katılmıştı karıma iltifat etme konusunda.
Karım iltifatlarımıza teşekkür ederek havuza atladı. Biraz yüzdükten sonra sudan çıkıp havuzun kenarına geldi. Adeta çıplak sayılan bedeni güneşin altında parlıyordu. İkimiz de çadırları çoktan kurmuştuk. Pürüzsüz ve bebeksi vücudundan süzülen su damlacıkları ve zar zor göğüslerinin bir kısmını ve götünü örtmekten aciz bikinisiyle karım Kaan'la benim aramdaki şezlonga uzandı.
Biz iki erkek içkilerimizi yudumluyor, bir yandan da vücuduna güneş kremi süren karımı izliyorduk. Biraz sonra karım, "Kocacığım sırtıma sürer misin?" dedi. "Karıcığım tam da lavaboya gidecektim!" deyip kalktım ve Kaan'a, "Ortak sen sürüversene!" dedim. Biraz absürt olmuştu, ama artık önemi de yoktu, ortamdaki erotizm beynimi iyice uyuşturmuştu. Kaan ikiletmeden doğruldu ve yüz üstü uzanan karımın sırtına krem sürmeye başladı. Ben de yalandan bir lavaboya gidip geldim.
Karımın iki gün önce tanıştığı Kaan'la sikişmesini izlemiştim ve şimdi de hiç itiraz etmeden elin adamının yanında bikiniyle uzanmış sırtına krem sürdürmesini güneş gözlüğümün altından hayretle izliyordum. Karım beğenilmeye, arzulanmaya ve erkekleri tahrik etmeye bayılıyordu. Bu arada Kaan işi iyice ilerletmiş, adeta okşamaya çevirmişti...
Kaan'ın güçlü elleri altında karımın kıvrandığını fark ettiğimde bu işkenceye bir son vermenin vakti gelmişti. Ayağa kalkıp, "Ben bir markete gideyim, sigaram bitti. Bir de bankamatiğe uğramam gerekiyor. Dönmeden önce ararım, akşama birşeyler lazım olursa söylersiniz!" dedim. Karım zevkten çatallanmış sesiyle belli belirsiz, "Peki hayatım!" dedi. Kaan arabasıyla gitmemi teklif etti, ama ben, "Merkezde park edecek yer bulunmaz şimdi, dolmuşla gider gelirim!" dedim.
Onları orda bırakıp evin çıkış tarafına yöneldim. Çıkış tam ters taraftaydı ve geçiş için evin içinden geçmem gerekiyordu. Gittiğimi sanmaları için otomatik kapıyı açıp kapatmam yeterliydi. Koşarak mutfağa geçtim, onları görebileceğim pencereye yanaştım. Sikimi açığa çıkardım, ancak fiziksel provokasyon olmadan bile boşalamaya yakın olduğum için sikime dokunmaya cesaret edemedim.
Kaan'ın okşamaları yerini çoktan öpüşüp koklaşmaya bırakmıştı bile, birbirlerine yumulmuşlardı. Benim vücudumu ise yine o bilindik ateş sarmıştı. Pencereyi açıp seslerini daha net duymak istedim. Az sonra Kaan karımın ağzına haşmetli yarağını sokmuş, gözlerini kapatmış karımın şezlongunun baş ucunda zevkten kendinden geçiyordu. Karım daha önce görmediğim bir iştahla yalıyordu Kaan'ın sikini. Karımın içe hafifçe çökmüş yanaklarından, sanki ağzındaki sikin içini boşaltmak istiyormuş gibi emdiğini anlıyordum. Götünü de artık şezlongun üstünde delice çalkalanmaya başlamıştı...
Kaanın zevk homurtuları ve karımın şapurtuları beni dayanılmaz noktaya doğru itiyordu. Elimi sikime atıp yavaşça okşamaya başladım, onlara eşlik etmek istiyordum. Biraz sonra Kaan karımın bacaklarının arasına çömelmiş, ağzını kocaman açmış, karımın amına yapıştırmıştı. Şapırtılı sesler çıkararak yalıyordu karımın amını. Az önce karımın ağzını sikmişti. Şimdi de amını yalıyor, karımın şezlongun üstünde çırpınıp kıvranmasına neden oluyordu...
Karım, "Ohhh, çok güzel! Ohhh, çıldırtıyorsun beni! Sok dilini içime öyle n'olur! Ohhhhh!" derken, birden, "Oouuvvv!" diye inledi. Beli bükülmüş, vücudunu kasılmıştı, karın kasları dalgalanıyordu. Karım zirveye ulaşmış, orgazm olmuştu.
Kaan dizlerinin üstünde doğruldu. Siki iyice sertleşmiş, kocaman olmuştu, tıpkı gerilmiş bir yay gibiydi. Karımı şezlongta domaltıp arkasına yanaştı. Sikinin morarmış başının, karımın o baş döndürücü yuvarlaklarının arasına daldığını gördüm. Bu temasla karımın tüm vücudu elektrik akımına kapılmış gibi titredi. Karım kendini hırsla geriye itti. Aynı anda Kaan da bastırdı, kocaman siki bir anda kayboluverdi. "Ohhh, ne güzel geçirdin amıma!" diye inledi karım...
Kaan delirmiş gibi sikmeye başlamış, karımın ise inlemeleri giderek küçük çığlıklara dönüşmeye başlamıştı. Zevkten uçmuş gibiydi. Bir süre sonra da, karımın kıvranmaları çırpınma halini aldı. Karımı tanıyordum, an meselesiydi yeniden zevkin doruğuna çıkması. Kendisini hırsla geriye bastırıyor, arkasındaki Kaan'a kendini daha da sunmaya çalışıyordu. Birden derin bir inleme çıktı karımın ağzından, yeniden orgazm olmuştu...
Kaan karımın arkasından çekildi. Kaan daha boşalmamıştı. Kocaman siki, karımın sularıyla sırılsıklam ıslanmış, pırıl pırıl parlıyordu. Karımı tutup sırt üstü çevirdi şezlongta. Sonra da karımın bacaklarını hafif ayırıp üstüne uzanıverdi. Kaan'ın beli ufak hareketler yapıyordu. Sonra birden sert bir hareketle bastırınca, karım, "Ohhh, ne güzel geçirdin!" diye inledi. Karımın kolları Kaan'ın boynuna dolanırken, Kaan şimdi yavaş yavaş, acele etmeden sikiyordu karımın amını. Karım da bacaklarını onunkilere dolamış, götünün yukarı hareketleriyle her hamlesine karşılık veriyordu...
Sikim kazık gibi olmuştu. Onlara katılmak için karşı konulmaz bir istek vardı içimde. Ama yanlarına gidemedim. Birbirlerine dalmış feryat figan sikişen iki bedenin yanında kendimi fazlalık hissedecektim. Karımın yüzündeki o sikilmekten ve zevkten kızarmış kendinden geçmiş yüzüne birkaç metre uzakta gizlendiğim mutfak penceresinden bakıyordum. Ben karıma hiçbir zaman bu kadar zevk verememiştim. Kaan karıma adeta yapışmış, yüzünü karımın boynuna gömüp ısırıp emiyor, aynı anda da olanca gücüyle sikini karımın amına sokup çıkarıyordu. Hırsla sikiyordu karımı, adeta kendisini azdırıp deliye döndürdüğü için intikam alıyordu sanki karımdan...
Birden kasılmaya başladılar. Kaan'ın artan homurtularına karımın kısılan sesiyle inlemeleri eşlik ediyordu. İlk gelmeye başlayan sevgili karımdı. Kaan'ın altında çırpınmaya başladı, bacaklarıyla ve kollarıyla Kaan'ı sarıp olanca gücüyle onu içinde tutmaya, hapsetmeye çalışıyordu. Halen sevgili karımı sikmeye devam eden Kaan da daha fazla dayanamadı, dibine kadar soktu karımın amına. Öylece kaldı...
Ezbere biliyordum, sevgili karımın şimdi amının dudakları titriyor, amının girişi açılıp kapanıyor, içindeki koca sıkı sağıyordu kesin. Kaan da yine döllerini boşaltıyordu karımın içine. Benim biricik karımın amının en dibine fışkırtıyordu. Karımı döllüyordu. Ben de elime aldığım kağıt havluya çoktan boşalmıştım. Yanlarına gidip bu büyüyü bozmak istemedim, fazlalıktan başka birşey değildim. Asker arkadaşımla karımı rahat bıraktım.
Neden sonra sakinleştiler. Kaan karımın bacaklarının arasında birkaç dakika hareketsiz kaldı. Sonra da halen sertliğini koruyan koca sikini karımın amından çıkardı. Yana devrilip sırt üstü yatıp uzandı şezlonga. Karım da bacakları ayrık vaziyette, sırt üstü yatıyordu. Soluk soluğa kalmışlar, göğüsleri inip kalkıyordu nefes alıp verirken. Karım bacaklarını biraz ayırınca, Kaan'ın kökleye kökleye cildini kızarttığı kaymak gibi amının hırpalanmış dudaklarının arasından döller süzülmeye başladı. Koyu beyaz döl damlaları amından çıkıyor, göt deliğinden süzülüp şezlonga damlıyordu...
İlerleyen günlerde de değişen bir şey olmadı. Karım bulduğu her fırsatta Kaan'la sikişti. Daha doğrusu o fırsatları onlara ben yarattım. Yaz tatilimiz uzayabildiği kadar uzadı Kaan'ın villasında. Yaz bitmeden önce karım çoktan hamileydi. Doğacak çocuk sevgili asker arkadaşımdan bize minik bir hatıraydı. Çocuk erkek olursa ismi şimdiden belli :)
60 notes
·
View notes
Text
Lezbiyen Deneyimim! (Sinem 19 Y., Antalya)
Merhabalar ismim Sinem. Size ilk Lezbiyen deneyimimi anlatacağım. O zamanlar 16 yaşındaydım. Lisede okuyordum. Uzun boylu, beyaz tenli, düzgün fizikli kızdım. Ela gözlü, kumraldım. Annemin Alman olmasının avantajı vardı anlayacağınız. Okulda da en iyi arkadaşım, annesi Rus olan Alina'ydı. Evlerimiz çok uzak değildi. Okula beraber gidip geliyor, beraber ders çalışıyorduk. Annelerimiz de tanışmış, onlar da arkadaş olmuşlardı...
İkinci sınıfa geçmiştik. Daha okulun ilk günleriydi. Yani Antalya için yazdan kalma bir gündü. Okuldan öğlen çıkıyorduk, sabahçı olmanın avantajı vardı. Dershanemiz de öğleden sonra başlıyordu. Okul çıkışı ile dershane saati arası 2-3 saatlik bir boşluk oluyordu. Bunu biz de denize gitmek için değerlendiriyorduk. Evlerimiz denize fazla uzak değildi, bisikletle 5 dakika sürüyordu. Evde hızlıca hazırlanıp denize gittik. Bir süre yüzüp güneşlendikten sonra, bize gidip hazırlanıp dershaneye çıkacaktık.
İlk olarak Alina banyoya girecekti. Bikinisinin üstünü çıkarma konusunda benden yardım istedi, ben de arkasını çözdüm. Normalde önünü tutup banyoya gider diye düşünmüştüm, ama öyle olmadı. Üstü serbest bırakınca göğüsleri meydana çıktı. Bu uzun bir süre değildi, belki birkaç saniyeydi, ama aklıma o an kazınmıştı. Alina çoktan girmişti duşa, ama ben halen olayın şokunu atlamamıştım. Daha önce de göğüs görmüştüm, ama en yakın arkadaşımın göğsünü görmek beni heyecanlandırmıştı. Tekrar görmek için anahtar deliğinden baktım, ama bir şey göremedim. Resmen göğüslerini görmek için yanıp tutuşuyordum. Bende de vardı, neden o göğüsleri görmek istiyordum, anlam veremiyordum.
Doğrulurken kafam kapı koluna çarpınca, Alina kapıyı çaldığımı sandı ve "Efendim Sinem?" dedi. Ne diyeceğimi bilemedim. Aklıma, "Bikinini yıkadın mı? Benimkileri yıkayacağım, verirsen seninkileri de yıkayayım!" demek geldi. Belki birkaç saniyeliğine kapının aralığından göğüslerini görebilirim diye düşündüm. Beklediğimden farklı ve beni heyecanlandıran bir cevap geldi, "Lavabonun üstüne koydum, alabilirsin!" dedi. Ellerim ayaklarım titremeye başlamıştı. Girdim, hafif buhar vardı, bu sefer tam çıplak görmüştüm. Amını net göremesem de, çıplak götünü ve göğüslerini görmüş, daha da heyecanlanmıştım. Astım krizine girmiş gibi zor nefes alıyordum.
Alina orada yıkamamı, hem de sohbet edebileceğimizi söylediğinde, sevinçten havaya zıplayacaktım. Onun bikinisini yıkarken biraz lafladık. Kaçamak olarak birkaç kez baktım ona. Bu kadar uzun yıkanmasına gerek yoktu, ama o da kendini teşhir etmeyi seviyor gibiydi. Derken onun bikinisini yıkamam bitince, bana kendiminkini de yıkamam gerektiğini hatırlattı. Ben de, "Duşa girince yıkarım!" dedim. Alina, "Gel hadi, burası ikimize de yeter!" dedi. Resmen orgazm olmak üzereydim. Kendime de şaşıyordum. Ne oluyordu bana?
Bikinimle duşa girince, çıkarmam için uyardı. Artık konuşamıyordum bile, ellerim titreyerek önce üstümü çıkardım. Altımı çıkarırken eğilmem gerekti ve amı ile burun buruna geldim. Tek çizgiden ibaret, kılsız, harika bir görünümü vardı. Ben başıma suyu dökerken, Alina elini benim amıma atıp, "Ya kızım şu kızıl çalılarını kessene!" dedi. İrkildim, heyecan daha bir başka oldu bende. Sadece, "Hı hı, keserim!" deyip kafa salladım. Duş esnasında çarpışmalar dışında öyle bir başka temasımız olmadı. Duştan çıktık, kurulandık, giyindik ve dershaneye gittik. Aklım derslerde değil, Alina'da idi. Bir daha onu çıplak görebilir miydim, o bana dokunur muydu, ben ona dokunabilir miydim, sürekli kafamı bu gibi sorular kurcalıyordu...
Akşam yemekte durgunluğumu İrem abla da fark etmiş (İrem abla benim üvey ablam olur, ama ben ona sadece abla derim), yemekten sonra odama geldi, benimle konuşmak istedi. Oturduk konuştuk. Biz açık fikirli aileydik, ablama durumu anlattım. Bunun ne olduğunu merak ettiğimi söyledim. Ablam vücudumun geliştiğini, kendimi ve başkalarının vücudunu tanımak istememin doğal olduğundan bahsetti. Kendisinin de öyle evreleri yaşadığını anlattı. Bir kızın beni çıplak görmesi, benim kızı çıplak görmemin, birbirimize dokunmamızın normal olduğunu söyledi.
Sonra da ileriye gidip gitmediğimizi sordu. İleri ne demekti? Daha ilerisi ne olabilirdi ki? Öpüşmek miydi sorduğu. Ben öyle sorunca gülümsedi. "Yani hoşuna gidecek bir şey yaptınız mı?" dedi. Resmen ablamın suratına bön bön bakıyordum. "Kızım orgazm olacak bir şey yaptınız mı?" dedi. İyice salak olmuştum. Dediğini anlamıştım, ama ne alakaydı? Cevap vermedim. Onun yerine, "Yarın denize gidebilir miyiz?" diye sordum. Yarın için ısrar etmeme rağmen, "Cumartesi gideriz!" diyerek kabul etmedi. Alina ile aynı şeyleri yaşayabilme planlarım suya düşmüştü. Hafta sonu annem babam bir yere gidecekti, ama evde ablam vardı...
Neyse Cumartesi oldu. Ablam, Alina ve ben denize gittik. Plajda ablam manalı manalı bana bakıyordu, bir ara kulağıma eğilip, "Bugün mutlu edeceğim seni!" dedi. Hemen anlamıştım, yani yine Alina'nın göğüslerini görebilecektim. Çok sevindim, asık suratım bir anda değişti. İki saat kadar plajda kaldıktan sonra, ablam, "Eve gidip, bir şeyler atıştıralım!" diye teklif etti. Eve gittik. Ablam marketten bir şeyler almıştı, onları mutfakta hazırlıyordu. Bize, "Hadi siz banyoya girin, bikininizi de duşa girmeden çıkarın, ben yıkayayım!" dedi. Hayatımdaki en hızlı bikini çıkarmasını yapmıştım, nasıl olduysa Alina'yı bile soymuştum. Alina hayretler içinde bakıyordu. Ablam çırılçıplak halimize bakıp gülümsedikten sonra, "Hadi girin bakalım duşa!" dedi. Girdik duşa. Yine ufak dokunmalar, çaktırmadan bakışlarla dünyanın en mutlu insanı olmuştum...
Ablam köfte kızartmıştı. Pilav salata yapmış, yanına da bize de bira koymuştu. Soran gözlerle baktığımızı görünce, ablam, "Biz bizeyiz, biradan bir şey olmaz!" dedi. İlk alkol deneyimimizin ablamın yanında olması benim için de güven vericiydi. Yemek bitti, biraları içiyorduk halen, ablam birinciyi bitirmiş ikinciyi içiyordu. İlk şişeyi de masanın üstünde çeviriyordu. Bize, "Kızlar hadi şişe çevirmece oynayalım!" dedi. Bize kuralları anlattı, şişenin ucu gelen kişiye doğruluk mu cesaret mi diye soruluyor. Cesaret derse, şişeyi çeviren kişinin dediğini yapıyordu. Doğruluk derse, sorduğu soruya doğru cevap vermeliydi. Dediğini yapmak istemezse, yada soruya cevap vermek istemezse üstünden bir parça çıkaracaktı. Buna sevinmiştim, Alina'nın göğüslerini görme şansım olacak diye.
İlk sorular ve cesaret'lik şeyler basit şeylerdi, kimse soyunmadı. Bu arada biz ikinci birayı açmış, içmeye başlamıştık. Ablamın çevirdiği şişenin ucu bana gelmişti. Bir öncekinde doğruluk seçtiğim için, bu sefer cesareti seçmeliydim. Ablam, "Alina'nın ayağını öp!" dedi. Hafif itirazdan sonra ayağını öptüm. Ablama şaka ile karışık, "Sıra bana gelsin, ben de sana ayağımı öptürmezsem!" dediğimde, ablam da bana, "Dikkat et de, ben sana götümü öptürmeyeyim!" diyerek lafı sokmuştu.
Ben çevirdim, Alina'ya geldi ucu. Onunki doğruluktu. Ben de, "Hiç birisi ile öpüştün mü?" dedim. Alina'nın cevap vermesini beklerken, o bodysini çıkardı ve sutyenle kaldı. Bunu söylemekten neden çekindiğini anlamamıştım. Alina çevirdi, ablama denk geldi. Alina benden yana tavır alıp, "Madem öyle İrem abla, sen öp bakalım Sinem'in götünü!" dedi. Ben de zafer kazanmış komutan edasıyla bastım kahkahayı. Ablam, "Gül bakalım sen, hadi aç götünü, öpeceğim!" dedi. Ayağa kalkıp ablamın önünde arkamı dönüp dikildim, külodumu aşağıya sıyırdım. Ablam götümü öperken yanlışlıkla mı, bilerek mi, amıma elini dokundurunca irkildim, amım karıncalanmıştı. Sonra ablam çevirdi şişeyi, bana geldi ucu. Bana, "Alina'nın götünü öp!" dedi. Çok istememe rağmen renk vermemek için ben de üzerimdeki bodyi çıkardım. Ablam yaptığıma anlam verememişti, adeta (Kızım istediğin bu değil mi, daha ne istiyorsun?) der gibi baktı.
Bir süre bu şişe çevirmece devam etti. Üçüncü biralar bitmiş, dördüncüler açılmış, kafalar güzel olmuştu. Bu arada hepimiz iç çamaşırımız ile kalmıştık. Ablamın sutyeni önü şeffaf olanlardan olunca göğüsleri belli oluyordu. Alina'nın göğüslerinin daha irisiydi. Şimdi ona da takmıştım. Bakışlarımı fark eden ablam (Ne oluyor?) der gibi bakış attı bana. Ben de gözümle göğüslerini gösterdim. Tebessüm etti. Alina bir ara lavaboya gidince, ablam bana, "Devam edelim mi, yoksa bu kadar sana yeter mi, mutlu oldun mu?" dedi. "Yetmez, daha Alina'nın göğüslerini görmek, onlara dokunmak istiyorum!" dedim. Ablam da, "Tamam o iş bende!" dedi.
Alina lavabodan gelince yine başladık. Ablam Alina'ya öpüştüğü kişinin adını sordu. Alina, "Başka soru sorsak?" falan diyerek geçiştirmeye çalıştı. Ablam da, "Ya cevap, ya da bir parça daha çıkar!" diyerek ısrar etti. Ben de ısrar edince, Alina sutyenini çıkardı. Şaşırmıştım, ne olacaktı ki ismi söylese, demek ki bildiğimiz birisi diye düşündüm. Sıra bana gelince, bana öpüştüğüm kişinin ismini sordular. "Ben kimse ile öpüşmedim!" deyince şaşırdılar. Bu sefer, "Yalan söylemek yok!" ısrarı devam etti. Doğru söylediğime inandıklarında devam edildi.
Ablama çok kazık bir sordu Alina. Ablam cevap vermek yerine hemen sutyeni çıkardı. İki çift göğüs önümde, ben bayram ediyordum. Ablam bana cesaret sırası gelince, "Kimi çıplak görmek istersin?" diye sordu. Alina diyeceğimi bile bile sordu bunu ve ben de göğüsleri fora ettim. Sıra bana gelince, ben de ona sordum ilk öpüğtüğü kişinin ismini. Ablam bir kız ile öpüştüğünü söyleyince şaşırdım. "Yani Lezbiyen misin?" diye sordum. Bana, "Bir soru hakkın var, ikinciyi sormak istiyorsan bir parça çıkar üzerinden!" dedi. Bunu atlayamazdım, hemen ayağa kalkıp külotumu çıkardım, külotumu ablama uzattım ve "Çıkardım, hadi cevapla!" dedim.
Ablam, "Hayır, Lezbiyen değilim!" dedi. Ben yine bir soru sordum, "O halde ne diye kız kıza öpüştün?" diye. Ablam, "Korkarım bu soruya cevap verecek durumda değilim, çünkü çıkaracak bir şeyin kalmadı!" dedi. Ben tam yerime oturacakken Alina kalktı ayağa, o da çıkardı külotunu ve "Hadi cevap ver, ben de merak ettim!" dedi. Ablam başının hizasında duran Alina'nın amına bakarak, "Sıran gelince öğrenirsin, boşuna çıkardın külotunu!" dedi.
İkimiz de yerimize oturduk. Alina külotunu giymedi, ikimiz de çırılçıplak kalmıştık. Alina şişeyi bilerek tam ablama denk gelecek şekilde çevirdi ve soruyu tekrarladı. Ablam bu sefer ayağa kalkıp külotunu çıkardı ve "Cevap vermeme hakkımı kullanıyorum!" dedi. Alina bir soru hakkının olduğunu hatırlatıp ayağa kalktı. İkisi ayakta, ben oturduğum yerden ikisinin de amına götüne bakıyordum. "Sor sorunu?" dedi ablam. İkisinin göğüsleri arada bir birbirine değiyordu. Benim çok istediğim şey ablama nasip olmuştu. Alina, "Nasıl bir his bir kızla öpüşmek?" dedi. O sırada ablam, "Sen söyle!" diyerek Alina'nın dudağından öpmeye başladı. Alina da ona karşılık veriyordu.
Hemen zıplayıp ayağa kalktım, şok olmuştum. Ben onlara bakınca, ablam benim ensemden tutup Alina'ya yaklaştırdı. Şimdi Alina ile öpüşüyorduk. Ellerim göğüslerine gitmiş, o hayalini kurduğum göğüsleri elliyordum. Bu arada ablam da ensemden öperek kalçalarımı okşamaya başlamıştı. Dünya umurumda değildi, o göğüsleri elliyordum ya. Dudaklarımız kıpkırmızı oluncaya kadar öpüştük. Alina, "Vay be, böyle olacağını bilmiyordum, ben resmen ıslandım, ya sen?" diyerek daha cevap gelmeden elini amıma attı ve ıslaklığı hissetti. Sonra benim elimi tutup, "Baksana!" diyerek kendi amına götürdü. Rüyada gibiydim, Alina'nın hazinesi avcumun içindeydi...
Ablam, "Sürtsenize birbirinize!" dedi. İkimiz de anlamamıştık. Biz bön bön bakınca, "Hadi odaya gidelim!" dedi. Onlar önde, ben arkada gidiyorduk. Önümde harika iki göt kıvıra kıvıra gidiyordu. Resmen gözüm götlerindeyi. Odaya girdik. Bana yatağa uzanıp bacaklarımı yan açmamı söyledi ablam, sonra kendisi de Makas pozisyonunda, amını amıma sürterek hareket etmeye başladı. İnanılmaz zevk alıyordum. Tam zirvedeyken ablam geri çekilmeye çalıştı. Ben, "Abla lütfen devam et, durma lütfen!" deyince ablam devam etti. Bu arada Alina ayakta dikiliyordu, "Ya ben ne olacağım?" dedi. Ablam, "Yaklaştır amını!" deyince Alina ablama yaklaştı. Ablam Alina'nın amını yalıyordu. Kafam allak bullaktı. Yaptığımız yanlış geliyordu, ama girdiğim zevk girdabından da vaz geçemiyordum...
Çok geçmeden zevk sıvılarımı saldım. Birkaç dakika sonra da Alina orgazm olmuştu. Ablam, "Ee ben ne olacağım?" deyince, bu mutluluğun mimarını ödüllendirmemek olmazdı. Hemen Alina ile aramıza aldık ablamı. Ben soluna, Alina sağına geçtik. Alina hemen elini ablamın amına attı, ben de attım. Aynı anda ablamın memelerini yalamaya başladım. Sonra Alina da bana katılıp o da kendi tarafındaki göğsünü yalamaya başladı. Bir müddet sonra, elimizi ablamın amından çekmeden, Alina bana, "Uzatsana dudağını!" dedi ve ablamın amını okşarken biz de öpüşmeye başladık. Ablam da bizim sırtımızı ve götlerimizi okşuyordu.
Ablam Alina'ya, "Benim yaladığım gibi yalasana!" dedi. Alina emir alan asker gibi hemen eğilip beceriksizce ablamın amını yalamaya başladı. Buna rağmen ablam zevk alıyordu. Ben de nasıl yaptığını resmen izliyordum. İzlerken yine amımdan sular akmaya başlamıştı. Sonra yine Alina ile öpüştük. Ablamın amının tadı da vardı dilinde, dudaklarında. Alina, "Biraz da sen yala!" dedi ve kafamı ablamın amına bastırdı. O da yukarı çıkıp göğüsleri ile meşgul oldu. Ablam da beni yönlendiriyor, "Biraz yukarı, evet işte orası, yavaş, çok emme, dilini kullan..." diyordu. Alina'ya da, "Sen şöyle çık, dön bu tarafa dedi!" ve 69 oldular. Alina ile birlikte ablamın amını yalarken, ablam da Alina'nın amını yalıyordu.
Sonra biz doğrulduk. Ablamın amını okşuyordum ve Alina ile öpüşüyordum. Alina öyle hırslı öpüyordu ki beni, çok zevk aldığını anlamıştım. Çok geçmeden Alina ikinci kez orgazm olmuş ve ablamın yanına atmıştı kendini. Ben de aşağıya kayıp ablamı yalayarak orgazma ulaştırdım. Hepimiz yorulmuştuk. Tükürükler, zevk sıvıları ve terden yapış yapış olmuştuk...
Bir süre sonra Alina eve gitmek için izin istedi. Biz kalmasında ısrar ettik, ama yarın sabahtan geleceğini söyleyip ayrıldı. Kapıya kadar çırılçıplak uğurladım Alina'yı, kapıda biraz daha öpüştük ve gitti. Ablamın yanına gittim. Beraber o şekilde biraz uyuduk. Uyandığımda ablam banyodaydı su sesi geliyordu. Ben de banyoya gidip katıldım yanına. Duştan çıkarken ablama, "Sana nekadar teşekkür etsem azdır, bu kadarını beklemiyordum!" dedim. Ablam da, "Ben biliyorum nasıl teşekkür edeceğini, ablanı ihmal etmeyeceksin o kadar!" diyerek popoma şaplak attı. Bu davranışı hoşuma gitmişti, yeni gelin gibi kırıtarak odama gittim giyinmeye. Bana seslendi, "Sakın giyinme, ben de giyinmiyorum, hafta sonu çıplağız, gözümüz bayram etsin!" dedi.
O gün evde hep çıplak dolaştık, birbirimize baktık, sohbet ettik. Bol bol bana öpüşmeyi ve oral seksi öğretti. Sabaha kadar dört kere daha orgazm oldum :)
[Sinem]
69 notes
·
View notes
Text
Kocamı Genç Komşumla Aldatıyorum
Merhabalar, ben Mersin'den Neriman. 32 yaşında bir ev kadınıyım. Kocamla 12 yıllık sıradan bir evliliğimiz var. Siz de tahmin edersiniz ki yıllar geçtikçe evlilikler monotonlaşıyor ve bununla birlikte seks hayatı da heyecanını kaybediyor. En azından bizimkisi öyle bir hale geldi 12 yıl süresince.
Hele son üç dört senedir kocamla neredeyse hiç sikişmiyoruz. Cinsel yönden ihtiyaç duyunca kendi kendimi tatmin ediyorum. Son zamanlarda sekse olan isteğim iyice arttı ve öyle bir hale geldi ki, her gün internetten porno izlemeye başladım. Filimlerde sikişen bir çift gördüğüm zaman elim ister istemez amıma kayıyor ve kendi kendimi parmaklamaya başlıyorum. Bunu yaparken gözlerimi kapatıp genç ve yakışıklı bir erkek olan komşumuzla sikiştiğimi hayal ediyorum hep. Karşı komşum (Murat 24 Y.), aylardan beri aklımdan hiç çıkmıyordu.
Bir gün kocam kahveye okey oynamaya gitmişti ve her zamanki gibi kahvehane kapanmadan eve gelmeyeceğini biliyordum. Kararımı verdim, uzun zamandan beri kafamı meşgul eden komşumla seks fantazimi bu gün gerçekleştirecektim. Tüm cesaretimi topladım ve zile bastım. Murat kapıyı açıp beni içeriye davet ettikten sonra salona geçtik. Salonda laptopu açıktı ve ekranda yarak yalayan bir kadının pornosu oynuyordu. Murat, benim laptopu gördüğümü farkedince utancından renkten renge girdi ve hemen laptopun önüne dikildi, ekrandaki filmi saklamak için. Bir elini arkaya götürdü ve el yordamıyla laptopu kapatacak tuşu arıyordu.
Ben hemen müdahele ettim, "Kapatma kapatma, ne güzel film canım, niye kapatıyorsun, bırak açık kalsın gözümüz gönlümüz açılsın biraz!" dedim ve kolundan tutup kendisini ekranın önünden çektim ve filme dikkatlice bakmaya başladım. Murat kem küm etmeye başladı: "Bekarlık işte... yalnız yaşayınca böyle oluyor işte..." gibisinden. Ben de hemen, "Ben evliyim de ne farkı var sanki?" gibi laflar ettim.
Murat biraz rahatlamıştı ve seks konusundaki muhabbetimiz iyice koyulaşmıştı. Murat'tan rica ettim ve güzel bir porno buldu, birlikte izlemeye başladık. Elim ister istemez yine yavaşça amıma kaydı ve amımı okşamaya başladım. Gülümseyerek Murat'a ve önüne bakıyordum. Eşofmanın altından siki kıpırdamaya ve sertleşmeye başlamıştı. O da benim amıma ve elimin hareketlerine bakıp sikini ovalamaya başladı. Siki kazık gibi olmuştu, nerdeyse eşofmanını yırtacaktı.
Daha fazla dayanamadım, hemen Murat'a yaklaştım ve eşofmanını boxeriylea birlikte aşağıya indirdim. Sikini ve taşşaklarını biraz okşadıktan sonra ağzıma aldım ve emmeye başladım. Gırtlağıma kadar sokup sokup çıkarıyordum. Murat bir heykel gibi dikiliyor ve boşalmamak için kendisini tutuyordu. "Rahat ol, ağzıma boşalabilirsin!" dedim. Birkaç saniye sonra öyle bir boşaldı ki, dölleri ağzımın kenarlarından taşmaya başladı. Yutabildiğim kadarını yuttum, kalanlarını son damlasına kadar dilimle bir güzel yaladım.
Murat iyice bir kendinden geçmişti, "Ben de senin amını yalamak istiyorum!" dedi ve eteğimi yukarıya kaldırıp külodumu aşağıya indirdi ve çıkardı. Beni kanepeye sırt üstü yatırdıktan sonra bacaklarımı ayırdı ve amımı yalamaya başladı. Sonra parmağını amıma sokup çıkarmaya başladı. Parmağını öyle bir kullanıyordu ki, neredeyse orgazm olmak üzereydim. Bileğini tuttum ve artık durmasını söyledim, durdu.
Doğruldum ve sikini tekrar ağzıma alıp yaladım, emdim. Aradan iki saniye geçmeden siki yeniden kazık gibi oldu. "Beni sikmeni istiyorum!" dedim. Beni yere yatırıp bacaklarımı ayırdı ve yavaşça sikini nemlenmiş amıma soktu ve girip çıkmaya başladı. Heyecandan ölecek gibiydim. Yaklaşık yarım saat kadar sikti beni ve amıma boşaldı. Bu yarım saatte ise ben ardı ardına üç defa orgazm oldum. Her saniyesinden devasa zevk aldım. Ardından birer keyif sigarası içtikten sonra oradan ayrılıp kendi dairemize geçtim. Banyo yapıp yatağa uzandım ve kocamın eve dönmesini bekleyerek uykuya daldım...
O günden sonra, kocam ne zaman kahvehaneye gitse, ben de ardından karşı komşum Murat'a geçiyorum ve kendimi siktiriyordum. Kocamın yine kahveye gittiği bir akşam üzeri karşı komşum Murat'ı aradım, nasılsın gibilerden. O da bana bir süprizi olduğunu, acilen gelmemi istediğini” söyledi. Ben hemen üzerime fıstık yeşili badi, içime sütyen giymedim dolgun göğüslerim belli olsun diye, altıma da siyah tayt’ımı giydim. Tayt’ın altına da nasılsa sikişeceğim diyerek külot giymedim. Karşıya geçtim, Murat'ın ziline bastım. Murat kapıyı açtı, "Sevgilim hoşgeldin!" deyip dudaklarımdan öptü. Salona girdiğimde, içeride iki erkek daha vardı...
Ben şaşırdım, "Murat hayrola, kim bunlar?" diye sordum. Murat, "Sevgilim, bunlar arkadaşlarım Mehmet ve Ali!" dedi. Gençler ayağa kalkıp, "Memnun olduk!" diyerek ellerini uzattılar. "Ben de memnun oldum." dedim. Murat arkadaşlarına, "Siz oturun biz geliyoruz." deyip, bana da, "Sevgilim benimle biraz mutfağa gelir misin?" dedi. Beraber mutfağa gittik. "Sevgilim merak etme, sırdaş arkadaşlar! Seni bu gün yarrağa doyuracağız hep birlikte!" dedi.
Sanki içimde bir yangın vardı, nasıl olacak diye düşünürken salona geçtik. Yere büyükçe sünger bir yatak serdiler. Ali bana yaklaştı ve dudaklarımdan başladı öpmeye. Murat memelerimi okşuyordu. Mehmet ise götümü okşamaktaydı. Ben bir yandan seviniyorum, bir yandan da halen, nasıl olacak diye düşünüyordum. Ali badimi ve taytımı sıyırdı. Mehmet çoktan soyunmustu, yarağı fazla büyük değildi, ama damarlıydı. Ben hemen eğilip Mehmet'in yarağını ağzıma aldım. Beni yere yatırdılar. Mehmet çömelik bir vaziyette ağzıma yarağını vermiş yalatıyor, Ali amımı yalıyor, Murat ise sikini elime vermişti. Durum çok nefisti, aynı anda üç tane yarak. Ohhh!
Mehmet'in sikini, mantar gibi başını dişleye dişleye yalıyordum, ağzıma sığıyordu. Mehmet iyice kasılmaya başlamıştı ve ağzımdan sikini çıkarıp yere yattı, ben de hemen sikinin üzerine oturdum. Bir yandan altımda sikiyor, bir yandan da memelerimi avuçluyordu ben zıplarken. Ali, "Bak bakalım Neriman, bunu beğenecek misin?" diyerek ağzıma sikini uzattı. Aman Tanrım, o ne? Bu Murat'ın sikinden hem kalın, hem de büyüktü! Hiç böyle bir yarak görmemiştim. Başını dahi ağzıma zor aldım, dilimle sikinin etrafını yalıyordum. Mehmet ise hızlı hızlı zıplatıyordu, götümden kavrıya kavrıya alttan amıma sokuyordu. Sonra, "Geleceğim galiba!" diyerek beni üzerinden indirdi. Bacaklarım açık bir vaziyette, tekrar sikini ağzıma verdi, sikini yalıyordum.
Boş kalan amıma bu sefer Ali soktu o büyük yarrağını. Bir müddet sonra amım parçalanıyordu sanki, o acıyla Mehmet'in sikini ısırmamla beraber Mehmet ağzıma patladı. Ali hızlı hızlı amıma köklüyordu büyük yarağını, o yüzden kaçamıyordum da. Ağzım dölle dolmuştu, ama ben halen emiyordum ki, çekti sikini ve ağzım boş kaldı. Ali halen öyle seri sikiyordu ki, bağırmamam için ağzımı eşarpla bağlamışlardı. Az sonra Ali yere uzandı ve beni üstüne oturttu. Zor alıyordum. Zaten tamamıyla oturamıyordum sikinin üzerinde.
Bu arada Murat göt deliğimi yalıyordu. Niyetini anladım, kesin beni götten sikecekti. Ağzımdaki eşarba rağmen, "Lütfen, dayanamam yapma!" dedim. Ama ne mümkün, çoktan sikiyle göt deliğime masaj yaptırıyordu bile. Ali'nin üzerine iyice yattım, götümü dışarı iyice çıkarttım. Boşuna direnemezdim, kendi kendime (Kendin ettin kendin buldun kızım!) dedim. Murat sikini göt deliğime hızlıca yerleştirdi. Canım çok yanıyordu. Ağzım eşarpla kapalı olduğundan onlar ne dediğimi anlamıyordu ve ben mahvoluyordum. Hem amım, hem götüm aynı anda ve hemen hemen aynı tempoda sikiliyordu. Mehmet ise kanepeye oturmuş sikiyle oynuyordu.
Ali'nin bir işaret etmesiyle Murat götümden çıktı. Beni domalttılar. Ali, "Bunu götüne sokacağım, hayatın boyunca beni unutamayacaksın!" diyerek göt deliğime sokmaya çalışıyordu. Murat götümün yanaklarını elleriyle ayırıyor, Ali ise halen yerleştirmeye çalışıyordu. Ama zar zor ucu ancak girdi ve çok canım yanıyordu. Tanrım neydi bu? Ali'nin siki insan siki değil, sanki at siki idi. Ali işini bilir edası ile yavaş yavaş, çeke soka, sikiyordu ve hızlanmaya başladı. Bir yandan da götümün yanaklarını tokatlıyordu, sanırım götüm iyice kızarmıştı. Biraz sonra, "Geliyoruuum!" diyerek içime bir volkan gibi akıttı ve sikini çıkardı. Tam ben bitti derken, Murat yerleştirdi sikini götüme, o başladı pompalamaya. Murat'la daha evvel çok sikiştiğimiz için beni nasıl sikeceğini biliyor, seri sikiyordu. Aynı anda da memelerimi okşuyordu ve biraz sonra sarsılmaya başladı ve sikini götümden çıkartıp belime döllerini boşalttı.
Harikaydi ama götüm yanıyordu. Bir numara yapmam lazımdı, yoksa bu üç genç beni sike sike pert edecekti. Onlara, “Banyoda temizlenip geleyim!” dedim. Banyoya giderken cebimi de yanıma aldım. Amımı götümü temizlerken, kendi cebimden, sanki beni arıyorlarmış gibi müzik çaldırdım ve sanki kocamla konuşur gibi yaptım. Telefonu kapatıp banyodan çıktım ve "Ya kocam olacak bu adam delirtecek beni!" dedim. Murat, "Hayırdır sevgilim?" dedi. "Ya kocam eve geliyormuş, bir isteğimin olup olmadığını soruyor. Benim artık eve gitmem lazım, bana müsaade!" dedim. O sırada Mehmet ayağa kalkıp, "Nereye gidiyorsun, dur hele, o güzelim götünden bana da bir kez ver!" dedi. "Verirdim ama vaktim yok hayatım, başka sefere!" deyip kandırdım ve oradan ayrıldım. Ne yapay��m, canım çok yanıyordu...
Götümün acısı 10 günde geçmedi, çok feci sikmişlerdi. Ha bu arada, zaman zaman yine veriyorum, ama aynı anda üç kişiye değil, öyle anlaşma yaptım Murat'la. Vaz geçemiyorum, yarak yemesine bayılıyorum
84 notes
·
View notes
Text
Sarışın Bakire Kuzenim! (Ahmet 27 Y., İstanbul)
Merhaba. Adım Ahmet, 27 yaşındayım. Anlatacağım hikaye geçen yıl yaşandı. Ben Makine mühendisiyim. Okul sonrası memleketimde kalmaya devam ediyordum, ama bir iş teklifi alınca İstanbul'a taşınmaya karar verdim. Ev bulana kadar da teyzemlerde kalacaktım. Teyzemlerle aram çok iyidir. Teyzem sarışın, beyaz tenli, bebek gibi bir kadındır. Onu düşünerek çok 31 çeker, sonrasında pişman olmama rağmen o güzelliği karşısında dayanamayıp tekrar tekrar 31 çekerdim. Kızı Ela da, Armut dibine düşermiş misali, teyzeme benziyor, hatta teyzemden çok daha güzel diyebilirim. Sapsarışın saçları, bembeyaz teni ve sütün gibi bacakları var. Kendimi bildim bileli bacak ve ayaklara karşı fetişim var. Daha önce bir kere üniversiteden bir kız arkadaşımla birlikte olmuştum, ama isteğim fantaziyi onunla yaşayamamıştım.
Herneyse, Ela 16 yaşındaydı ve lise öğrencisiydi. Ben teyzemlere taşınalı birkaç gün olmuştu. Akşam oldu eve geldiğimde Ela okuldan gelmiş ve halen lise kıyafetleriyle duruyordu. Saçlarını açmış, sarı saçları beline kadar uzanıyordu. Eteği dizkapaklarının biraz yukarısında, altına da külotlu çorap giymişti. Gözlerimi bacaklarından alamıyordum, hele ayaklarına bitiyordum. Onu öyle görünce sikim hemen kalkmıştı. Beni gören Ela hemen boynuma sarılmış, "Hoşgeldin Ahmet abi!" demişti. Pantolonumun içinde kalkık duran sikim Elan'ın göbeğine temas ediyordu, hissetmemesi imkansızdı... Teyzem Ela'ya halen üstünü değiştirmediği için kızınca, Ela da odaya gidip üstünü değiştirip geldi. Ben de üstümü değiştirmek üzere odaya geçtim. Bana Ela'nın odasını vermişlerdi, Ela da kardeşiyle aynı odada kalıyordu. Sonuçta geçici bir süre olacağından Ela'nın eşyaları dolabında duruyordu.
Ben geleli bir hafta olmuştu. Ela hep gerekli kıyafetlerini kardeşinin odasına götürür, orada üstünü değiştirirdi. Ama bu sefer bütün kıyafetlerini yatağın üstünde bırakmıştı. Sütyeni dahil! Yatağın üstünden kıyafetleri alırken elim külotlu çorabına gitti. Zaten yarım saattir söz geçiremediğim sikim, zonklayıp bana 31 işareti veriyordu. Hemen kapıyı kilitleyip, Ela'nın sütyeni ve külotlu çorabını koklayarak 31 çekmeye başladım. Anca 2 dakika sürdü, hemem boşaldım. Fakat okadar çok fışkırdı ki, döllerin birazı külotlu çorabın üstüne geldi. Hemen çarşafın kenarıyla temizledim ve yere koydum bütün eşyalarını. Odadan çıktım.
Yemek hazırdı. Mutfakta Ela'yı gördüm, üstünde bir tişört ve altında minicik bir şort vardı. Bacakları çok güzel görünüyordu. Pürüzsüz değillerdi, ama tüyleri sarı olunca çok belli olmuyor, halen çok sexy görünüyordu kuzenim. Yemekten sonra teyzemlere, "Çok yorgunum, yatacağım!" diyerek odaya geçtim. Ela sanırım eşyalarını almıştı, yerde yoklardı. Her nekadar çok yorgun olsam da Ela'yı aklımdan çıkaramıyordum. Kendime (Öyle şeyler düşünme, o senin kuzenin!) diyordum, ama sikime söz geçiremiyordum. Bir posta daha 31 çekip uyudum.
Sabah kapının açılma sesine uyandım. Saat çok erkendi. Gelen Ela idi. Ben uyanmamış gibi yatıyor, uyuma numarası yapıyordum. Ela dolabından sütyen alıp değiştirdi ve o bunu yaparken ben onun daha avcumun içini tam doldurmayacak büyüklükteki memelerini görmüştüm. Ela kıyafetleri alıp çıktı odadan. Ben dayanamaz halde elimi sikime atıp 31 çekmeye başladım. Yorganın altında 31 çekerken kapı tekrar açıldı. Yine Ela idi gelen. Ben tabii hemen toparlandım. Ela, "Abi pardon, uyanık olduğunu bilmiyordum, birşeyler alacağım dolaptan..." deyip girdi içeri. Lise kıyafetlerini giymişti, okula gidecekti. Ama dolabından alacağı şeyleri arar gibi yapıp, sürekli domalır gibi eğilip firikik veriyor, bunu da sanki bilerek yapıyordu. Sonra alacağı şeyleri buldu ve "Görüşürüz abiciğim!" deyip odadan çıktı. Ben acaba 31 çektiğimi anladı mı diye düşünürken sikim az önceki manzaralar karşısında dayanamamış, elimi atar atmaz boşalmıştım...
Dışarda sürekli Ela'yı düşünerek akşamı etmiş, eve dönmüştüm. Ela TV izliyor, teyzem de yemek hazırlıyordu. Eniştem ise arkadaşlarıyla buluşmaya gitmişti. Ela yine dünkü kıyafetleriyle idi. Ayağını sehpaya uzatmış TV izliyordu, o duruşu çok sexy idi. Ben odama geçtim üstümü değiştirmek için. Bir de ne göreyim, yatağımın üstünde Tanga külot vardı. Ela'nın külotuydu. Evet, bilerek bıraktığı kesindi. Hemen külodu yastığımın altına koyup, üzerimi değiştirdim ve salona Ela'nın yanına gittim. Ela ben gelince toparlanıp ayaklarını benim yanıma doğru çekip oturmaya başladı. Arada TV'deki programa tepki gösterip ayağını bacağıma değdiriyordu. Ben artık dayamamaz hale gelmiştim, sikim de yine taş gibi olmuştu. Kalkıp odadan yastığın altındaki külodu alıp banyoya girdim ve 31 çektim. Artık Ela'nın bilerek ve isteyerek beni azdırdığının farkındaydım...
Hafta sonu gelmişti. Teyzemler dışarı gezmeye gideceklerdi. Ben ek işler için evde kalacaktım. Son dakika Ela da vazgeçip gezmeye gitmemişti. Ben salonda TV izlerken aklım Ela'daydı, önce duş almış, sonra odasına geçmişti. Yanıma geldiğinde mis gibi kokuyordu. Yanıma oturup bacaklarını kucağıma uzatttı. O an kalbim duracak gibiydi. Ela hiç yüzüme bakmıyor, hafif gülümseyerek TV izliyordu. Arada ayaklarını oynatıp beni iyice azdırıyordu. Sikim bu duruma dayanamayıp yine kalkmıştı ve Ela da bunu hissediyordu...
Ela birden sırt üstü uzanıp, "Ahmet abi bugün çok yoruldum, ayaklarıma masaj yapar mısın?" dedi. Ben artık bu işin sonunun ne olacağının farkındaydım. Kalktım ayağa ve şortumun içinde dimdik duran sikime aldırış etmeden başladım masaja. Önce ayaklarına masaj yaptım, sonra da bacaklarını okşamaya başladım. O an dikkatimi çekti, bacakları kaymak gibi pürüzsüzdü, o geçen gördüğüm sarı tüyler de yoktu. Sanki bugün birşeylerin olacağını bilerek veya bekleyerek hazırlık yapmıştı. Kendimden geçmiştim, sadece Ela'dan bir hareket daha bekliyordum.
Bacaklarına (güya) masaj yaparken, "Abi ben güzel miyim, beni beğeniyor musun?" diye sordu. Ben yutkunarak, "Evet, çok güzelsin! Seni her erkek beğenir!" dedim. "Peki sen?" diye sordu bu sefer. Ben artık çıldırmak üzereydim, ayağını tutup sikimin üstüne koydum ve "Sence de belli değil mi?" dedim. Ela doğrulup şortumun içinde kalkmış sikimi görünce, "Ohaaa!" deyip güldü. Ayağını şortumun üzerinden sikime sürterek, "Demek çorabıma bıraktığın lekeler bu beyfendiden çıktı ha?" deyip güldü tekrar.
Ben de, "Evet, seni görünce dayanamıyor, çok güzelsin!" dedim. Ayağıyla şortumu indirip sikimi serbest bıraktı. Ben artık dayanamayıp, Ela'nın üstüne atlamış, dudaklarına yapışmıştım. Ela çok acemice öpüşse de, deliler gibi öpüşüyorduk. Bir ara durdu, beni ayağa kaldırdı ve "Hadi gel odama gidelim, doğru dürüst sevişelim!" dedi. Hayatımın en mutlu günüydü. Odasına girer girmez Ela'yı kucaklayıp yatağa bıraktım ve önce dudaklarından öpmeye başladım. Dudaklarından sonra bacaklarından ayaklarına kadar öpüp yaladım. Heyecana ve zevke dayanamayan sikimden döller akmaya başladı. Ben mutfağa peçete almaya giderken Ela tişörtünü ve sütyenini çıkardı. Döndüğümde minicik şortunu ve külodunu da çıkarmış, yatakta beni bekliyordu.
Direkt atladım üstüne, tekrar öpüştük ve yaladım heryerini. Amcığı kayısı kadardı ve zevk suları akıyordu. "Bakire misin?" diye sorduğumda, "Evet, ama beni bozmanı istiyorum!" dedi. Ben de, "Olmaz, yapamam!" deyince, "Ne yani, hep böyle mi yapacağız, sadece öpüşecek miyiz? Beni sikmek istemiyor musun?" dedi. Kendime hakim olamadım ve bacakarasına yanaştım. Sikimi amcığına sokacaktım ki, "Dur! Yatak kan olmasın!" dedi ve hemen bir havlu alıp altına koydu. Sonra çantasından açılmamış bir kutu prezervatif çıkarıp bana verdi. Okadar hazırlıklıydı ki, inanamıyordum!
Kondomu sikime taktım ve yavaşça amına sokmaya başladım. Ela, "Dur, acıyor, yavaş!" dese de, bende dayanma gücü kalmadı ve birden kökledim. Öyle bir çığlık attı ki, anlatamam! Hemen çektim sikimi. Kan olmuştu. O da kalktı, havluyla amını ve sikimi temizledi. Havluyu gösterip, "Artık karın oldum, sen de benim kocam oldun!" dedi ve yumuldu dudaklarıma. Bir süre öpüşme sonrası ben yine girdim amına ve sikmeye başladım. Önce yavaş yavaş siktim, sonra hızlandım. Misyoner pozisyonunda Ela'yı sikerken, "Çok güzelsin karıcığım, aşkım benim!" dedikçe, o da, "Sik beni! Geldiğinden beri bekliyordum beni sikmeni! Hadi, daha hızlı sik!" diyerek azdırıyordu. Ela kaç kez orgazm oldu hatırlamıyorum, ama sürekli inleyerek titriyordu. Dinlene dinlene 3 posta siktim Ela'yı. Sonra yatakta birbirimze sarılıp, öpüşerek uzandık. Ela'nın ayakları halen sikimde dolanıyor, sikimin tekrar kalkmasını sağlamaya çalışıyordu. Ama çok yorulmuştum ve pilim bitmişti. Ayrıca kuzenime sadece sarılıp, öperek, uzanmak istiyordum.
O günden sonra Ela'yla birçok kez sikiştik. Bazen gece herkes uyuyunca sessizce odama geliyor, kendini çabucak bir posta siktirip gidiyordu!
[Ahmet]
84 notes
·
View notes