#ziraat fakültesi
Explore tagged Tumblr posts
Text
İLK TÜRK TRAKTÖRÜ: HSG
Türk yapımı traktör 1963 yılında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makineleri Bölümü’nde yani o zamanki adıyla Zirai Kuvvet Makineleri Kürsüsü’nde Prof. Dr. Hamit Demirtaş önderliğinde, Doç. Dr. Süleyman Kadayıfçılar ve Asistan Dr. Gazanfer Hazardın tarafından yapıldı.
Üç başarılı Türk mühendisin kendi olanakları ile finanse ettiği HSG traktörleri uzun uğraşlar sonucunda tamamlandı. Yapımını üstlenen mühendislerin isimlerinin baş harfini taşıyan HSG traktöründen yalnızca iki adet üretilebildi.
‘Devrim’ arabaları ile aynı kaderi paylaşan HSG traktörleri seri üretimleri yapılamadığı için tıpkı ‘Devrim’ gibi Türk sanayine kazandırılamadan yapıldığı yerde yıllarca bekledi.
#ankara#traktör#ankara üniversitesi#ziraat fakültesi#tarım#tarım ve orman bakanlığı#tarım makinaları
15 notes
·
View notes
Text
Mudanya Belediyesi ve Bursa Uludağ Üniversitesi'nden Tarımsal İşbirliği
Mudanya Belediyesi ile Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi, tarımsal verimliliği artırmak amacıyla önemli bir işbirliğine imza attılar. Bu işbirliği sayesinde Mudanya’nın tarım alanlarında verimliliği artıracak ve çiftçilerin daha bilinçli üretim yapmalarını sağlayacak bir proje hayata geçiriliyor. Projenin temel hedefi, Mudanya’daki tarım arazilerinin verimlilik durumunu belirlemek ve…
#Bursa Uludağ Üniversitesi#çiftçi eğitimi#Deniz Dalgıç#Ferudun Yılmaz#Mudanya#sürdürülebilir tarım#tarım projeleri#tarım verimliliği#tarımsal işbirliği#toprak analizi#Ziraat Fakültesi
0 notes
Text
Akdeniz Üniversitesi'nden Yerel Üretimi Desteklemek Adına Önemli Bir Adım
ANTALYA- Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi çiftliğinde ve seralarında üretilen ürünlerin satışının yapıldığı Yeni Ürün Satış Yeri Açılışı gerçekleştirildi. Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi çiftliğinde ve seralarında üretilen ürünlerin satışının yapıldığı satış mağazası yeni yerine taşındı. Yeni Satış Yeri Açılışına Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Rektör Yardımcıları…
View On WordPress
0 notes
Text
50 tane Tarım Araştırma Enstitüsü var,
30 tane de Ziraat Fakültesi var.
Türkiye tohumunu dışardan ithal ediyor
_//N e d e n.?
28 notes
·
View notes
Text
.
Travel Ankara 198 / Keçiören - Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Müzesi:
11 notes
·
View notes
Text
NKÜ Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Kariyer Günleri Kapsamında “ERASMUS Bilgilendirme Sunumu” Gerçekleştirildi
Üniversitemiz Türk Müziği Devlet Konservatuvarı tarafından Kariyer Günleri kapsamında 23.10.2024 tarihinde “ERASMUS Bilgilendirme Sunumu” gerçekleştirildi. Ziraat Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleşen ve Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Haluk BÜKÜLMEZ’in koordinatörlüğünü üstlendiği etkinlikte Üniversitemiz Dış İlişkiler Uygulama ve Araştırma Merkezi (NAKDİM)…
0 notes
Text
Zehirsiz Sofralar – İşlevsel Ormanlar -IV- Nevzat Hami
Çürük Elma “Tarım zehirlerinin 95%’ i, hatta daha fazlası Türkiye’ ye yurt dışından geliyor, 2020 yılında Türkiye bu tarım ilaçları için bir yılda 600000000 (Altı Yüz Milyon) $ ödedi.” diyor Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cem Özkan. Tarım Zehirlerinin yoğun olarak kullanılması, çiftçinin maliyetinin de artmasına sebebiyet veriyor. Çiftçilerin en büyük girdi maliyeti,…
0 notes
Text
Harran Ovası’nda ikinci rejeneratif pamuk hasadı
https://pazaryerigundem.com/haber/189027/harran-ovasinda-ikinci-rejeneratif-pamuk-hasadi/
Harran Ovası’nda ikinci rejeneratif pamuk hasadı
Türkiye’nin ilk TÜBİTAK destekli, üniversite ve sanayi iş birliği içerisinde yürütülen rejeneratif pamuk hasadı, organik pamuk üretimindeki pozitif etki potansiyelini ortaya çıkardı.
ŞANLIURFA (İGFA) – Maritaş Denim’in rejeneratif pamuk projesi, moda tüketimi, kumaş üretimi, hammadde temini ve doğa ile insan arasındaki ilişkiye çözüm sunan bütüncül bir yaklaşım sergiliyor.
Toplamda 340 şirkete kumaş üreten, ulusal ve global denim markalarının en önemli çözüm ortaklarından biri olan Maritaş Denim, 2023 yılında başlattığı rejeneratif pamuk projesinin ikinci hasadını gerçekleştirdi.
Yerel çiftçilerin desteklenmesi ve ulusal çapta yenileyici tarım uygulamalarına dikkat çekilmesi amacıyla başlatılan projede, Maritaş Denim, Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ve Gaziantep Üniversitesi Tekstil Mühendisliği Bölümü ile iş birliği yapıldı.
Pamuğun topraktan başlayarak giysiye dönüşme sürecinde çevreye zarar vermeden, sürdürülebilir yöntemlerle üretim yapılmasının sağlandığı projenin başarısının sadece hammadde temininde değil, aynı zamanda kumaşın üretimi ve nihai moda tüketimi üzerinde de köklü bir değişim oluşturmasının hedeflendi.
Geleceğe yürürken geçmişin faydalarını bütün ile birleştiren bir proje.” olarak tanımlayan Maritaş Denim Genel Müdür Yardımcısı Fatih Kesim, “Rejeneratif pamuk yolculuğuna 2022 yılında “yakın tedarik mümkün” diyerek üniversitelerle ve çiftçilerle el ele çıktıklarını, bu yıl yanlarına sürdürülebilir değişime ve yöntemlere inanan ortaklar katarak büyüyerek yol aldıklarını söyledi.
“Yapılan işte yalnızca toprağı ve süreçleri onarmak değil, baştan aşağı bir yenilenmeden bahsediyoruz” diyen Kesim, “Konvensiyonel tarım gibi kökleşmiş alışkanlıkları, yerleşmiş davranışları değiştirmekten, hammadeleri yeniden gözden geçirmekten, ürünlerimizi doğaya uygun üretebilmek için gerekirse en baştan tasarlamaktan bahsediyoruz. Ancak bunu tek başımıza başarmamız imkansız. Değişimi, bizim gibi süreci en başından sonuna kadar ele alıp bilgiyi doğru anlatabilecek, moda endüstrisine tercüme edecek yol arkadaşlarıyla yapmak istiyoruz. Projede bize yol gösteren Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Osman Çopur’a, Doç. Dr. Hasan Haliloğlu ve ekibine, Gaziantep Üniversitesi Tekstil Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cem Güneşoğlu’na teşekkür ediyoruz.” diye konuştu.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Video
youtube
Erkek Güzeli - Sezen Aksu ✩ Ritim Karaoke (Nihavend Minör 4/4 C Sebare B... ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın 👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ⭐ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/DiQcRvCVCUA ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Erkek Güzeli - Sezen Aksu ✩ Ritim Karaoke (Nihavend Minör 4/4 C Sebare Beste Sezen Aksu) ❤ @RitimKaraoke Müzisyenlerin Buluşma Noktası.... ➤ SANATÇININ DİĞER ŞARKILARI İÇİN OYNATMA LİSTESİNE BAKABİLİRSİNİZ... https://www.youtube.com/playlist?list=PL9SktAtLVupNVp1dXdaL8m4NcHAEKTLFbv=N0yyJfVTvK0&list=PL9SktAtLVupNVp1dXdaL8m4NcHAEKTLFb&pp=gAQBiAQB8AUB ➤ ESER ADI : ERKEK GÜZELİ (SENİ PAMUKLARA SARMALAR SARARIM) ➤ SÖZ GÜFTE : SEZEN AKSU ➤ BESTE - MÜZİK : SEZEN AKSU ➤ USÜL : 4/4 C SEBARE (AĞIRCA 2/4) ➤ MAKAM - DİZİ : NİAVEND - MİNÖR ➤ ARANJÖR : ? ➤ ENSTRÜMANLAR : KANUN, YAYLI GRUP KEMAN Erkek Güzeli (Adı Bende Saklı, 1998) ŞARKI SÖZÜ ve AKORU ''Erkek Güzeli'' şarkı sözleri: Gözlerim gözlerine kitlenir Doyamam seyretmelere seni Özlerim, birkaç saat fazla gelir Yağızım, yiğidim, erkek güzeli Gel de eğ, eğ şu asi başını Kaçırma, gel şu olgun yaşımı Anladım, korkunu telaşını Görünce çakmak çakmak yeşillerini Seni pamuklara sarmalar, sararım Ne bedel isterim, ne hesap sorarım Ne sitemle güzel kalbini yorarım Sakınma tatlı dillerini Ben yazdım Ben bozdum Kaç sevdayı gezdim Aşkın aslını sezdim Hadi gel al sonuna kadar Sonuna kadar Sonuna kadar al, al Seni pamuklara sarmalar, sararım Ne bedel isterim, ne hesap sorarım Ne sitemle güzel kalbini yorarım Sakınma tatlı dillerini Sezen Aksu Resmi YouTube Kanalına Abone Olun: https://goo.gl/xPnZlA Resmi Web Sitesi - http://www.sezenaksu.com.tr Facebook - / sezenaksu #sezenaksu #türkçepop #minikserçe #sezenaksuşarkıları #turkishpop #eniyitürkşarkılar #sezenaksusongs Sezen Aksu Doğum Fatma Sezen Yıldırım 13 Temmuz 1954 (70 yaşında) Sarayköy, Denizli, Türkiye İkamet Kanlıca, Beykoz, İstanbul Diğer ad(lar)ı Sezen Seley Eğitim Kız Lisesi, İzmir Ziraat Fakültesi, İzmir (bıraktı) Meslek Şarkıcı-şarkı yazarı · yapımcı · oyuncu Evlilik Hasan Yüksektepe (e. 1972; b. 1972) Ali Engin Aksu (e. 1974; b. 1978) Sinan Özer (e. 1981; b. 1983) Ahmet Utlu (e. 1993; b. 1997) Çocuk(lar) Mithat Can Özer Resmî site sezenaksu.com.tr Müzikal kariyeri Tarzlar Pop Etkin yıllar 1974-günümüz Müzik şirketi Hop · Kent · Kervan · Sembol · Fono · Coşkun · Foneks · Karma · Raks · PolyGram · Post · DMC · Seyhan · SN İlişkili hareketler Onno Tunç İmza Sezen Aksu, doğum adıyla Fatma Sezen Yıldırım, (d. 13 Temmuz 1954, Denizli), Türk şarkıcı-şarkı yazarı ve yapımcı. Çıkış yaptığı 1970'lerin ortalarından itibaren şarkılarıyla etkili bir figür hâline gelerek Türk pop müziğine yön verdi. Diskografi Ana madde: Sezen Aksu diskografisi 1975: Haydi Şansım 1977: Allahaısmarladık 1978: Serçe 1980: Sevgilerimle 1981: Ağlamak Güzeldir 1982: Firuze 1984: Sen Ağlama 1986: Git 1988: Sezen Aksu'88 1989: Sezen Aksu Söylüyor 1991: Gülümse 1993: Deli Kızın Türküsü 1995: Işık Doğudan Yükselir 1996: Düş Bahçeleri 1997: Düğün ve Cenaze 1998: Adı Bende Saklı 1999: Sarı Odalar 2000: Deliveren 2002: Şarkı Söylemek Lazım 2003: Yaz Bitmeden 2005: Bahane 2008: Deniz Yıldızı 2009: Yürüyorum Düş Bahçeleri'nde... 2011: Öptüm 2017: Biraz Pop Biraz Sezen 2018: Demo 2022: Demo 2 Filmografi 1978: Minik Serçe 1989: Büyük Yalnızlık 2005: Crossing the Bridge: The Sound of Istanbul 2008: Osmanlı Cumhuriyeti Eserleri Yıl Yapıt Yayın Kaynak ISBN Notlar 2006 Eksik Şiir Birinci Kitap Metis Yayınları [53][53][54] ISBN 9789753425889 İlk Basım: 9 Eylül 2006 - İkinci Basım: 11 Mayıs 2007 2016 Eksik Şiir İkinci Kitap [55][56] ISBN 9786053160434 Kasım 2016
0 notes
Text
ANMA:
FİKİR VE KÜLTÜR HAYATIMDA ÖNEMLİ YERİ OLAN; TÜRK MİLLİYETÇİSİ, TURANCISI
AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU'NUN 19 MAYIS ÖLÜM YIL DÖNÜMÜ..
BÜYÜK İNSANI,HAYIRLA YAD EDİYOR, RABBİMDEN MAKAMINI CENNET ETMESİNİ DİLİYORUM.
GENÇ ARKADAŞLARIMA ÖNEMLE TAVSİYE EDERİM ESERLERİNİ OKUMALARINI:
ÇAĞLAYANLAR, GÖNÜL HANIM OKUNMASI GEREKEN BAŞ UCU KİTAPLARDANDIR. AŞAĞIDA HAYATI İLE İLGİLİ BİLGİ YER ALMAKTADIR
AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU
• Çağlayanlar
• Gönül Hanım
• Haristan ve Gülistan
• Leyla yahut Bir Mecnunun İntikamı
• Bir Tesadüf
• Beliren Simalar
• Bir Safha-i Kalb
• Bir Damla Kan
• Alparslan
(d. 3 Haziran 1870, İstanbul - ö. 19 Mayıs 1927), Türk yazar ve diplomat.
Diplomat olarak görev yaparken bir yandan da edebiyatla uğraşmış olan Ahmet Hikmet Bey, başlangıçta Servet-i FünunTopluluğu içinde yer almış, daha sonra bu toplulukla bağlarını kopararak Türkçülük akımını benimsemiş bir yazardır. Hikâyelerini topladığı "Çağlayanlar" adlı kitabı, uyandırdığı milliyetçilik duyguları ile milli edebiyatta önemli yere sahiptir.
1870'de İstanbul'da dünyaya geldi. Babası şair Yahya Sezai Efendi idi[1]. Ailesi dönemin ulema sınıfındandı; dedesi Mora Müftüsü Abdülhalim Efendi idi. Babasını yedi yaşında iken kaybetti, ağabeyinin himayesinde büyüdü. Eğitimine Soğukçeşme Askerî Rüşdiyesi’nde başladı; Galatasaray Sultanisi’nde devam etti. Bu okulda Tevfik Fikret ile tanışıp arkadaşlık kurdu. Edebiyat merak lise yıllarında başladı. İlk eseri olan “Leyla Yahut Bir Mecnun’un İntikamı” lisede iken yayımlandı[2]. 1888'de eğitimini tamamladıktan sonra Hariciye Nezaretinde çalışmaya başladı; bir yandan da Galatasaray Sultanisi’nde öğretmenlik yaptı.
Pire (Yunanistan) ve Poti (Kafkasya) şehbenderliğine vekalet etme göreviyle bir süre İstanbul’dan uzakta bulundu; 1896'da İstanbul'a geri döndü ve eski işine devam etti.
Edebiyata olan ilgisini çeviri yaparak sürdüren Ahmet Hikmet, Fransızca’dan iki çeviri eser yayımladı (tarımla ilgili “Patates”; kadın güzelliği ve cilt bakımıyla ilgili “Tuvalet yahut Letâfet-i Aza” adlı çeviriler). 1896'den itibaren Servet-i Fünun adlı edebiyat topluluğuna katıldı. İkdam ve Servet-i Fünun dergilerinde yayımladığı yazıları “Haristan” ve “Gülistan” adlı iki eserde topladı. Bu eserlerde hayal ürünü konular işlemekte, anlaşılması güç ağır bir dil kullanmaktaydı.
1898-1908 arasında Galatasaray Sultanisi’nde ders verdi; bir yandan da Hariciye Nezareti’ndeki görevine devam etmekteydi. Bu yıllarda Ahmet Haşim’in öğretmeni oldu.
II. Meşrutiyet’in ilanından sonra Ticaret ve Ziraat Nezareti’nde yeni bir göreve başladıysa da kısa süre sonra tekrar Hariciye Nezareti’ne döndü. Galatasaray Sultanisi’ndeki hocalık görevini ise Tevfik Fikret bu liseye müdür olunca bıraktı. Darülfünun’da Edebiyat Fakültesi Fransız ve Alman edebiyatları hocalığına başladı. Bu dönemde dil ve konu yönünden eskisinden çok farklı eserler verdi. Artık Türkçülük ve yeni lisan hareketini benimsemişti. 1908 yılında Türk Derneği’nin 1911’de Türk Yurdu Derneği’nin kurucu üyesi olarak hizmet verdi. Türkçülük akımına bağlı öykülerini arı Türkçeciliğe yöneldiği “Çağlayanlar” (1922) adlı kitapta topladı. Tek romanı olan “Gönül Hanım” (1970) Tasvir-i Efkar Gazetesi’nde tefrika edildi. Bu eserde Turancılık ülküsünü savundu.
1913-1918 arasında Peşte Başşehbenderi idi; mütareke döneminde İstanbul'a döndü. Harp malzemeleriyle ilgili bir komisyonun başkanı sıfatıyla Peşte, Viyana veBerlin'de bulundu. 1924 yılında Halife Abdülmecid Efendi’nin baş mabeyinciliğini yaptı.
1926’da Ankara'da Hariciye Müsteşar vekaletini üstlendi, aynı yıl içinde bakanlığın müsteşarı oldu. 1927 yılında İstanbul’da karaciğer kanseri nedeniyle hayatını kaybetti. Maçka Mezarlığı’na defnedildi[3].
Edebi Kişiliği ve Sanat Anlayışı
Ahmet Hikmet Müftüoğlu, ilk defa, 1896'da Servet-i Fünûn dergisinde yayımladığı bir hikâye ile bu gruba dâhil olmuştur. Daha sonra Türkçülük ve Yeni Lisan akımı etkisinde yazılar yazmaya başlamıştır. Yerli ko¬nuları millî bir dille, sade bir üslupla yazmıştır. Bu ba-kımdan Ahmet Müftüoğlu'nun edebî kişiliğini iki dö¬nemde incelemek mümkündür: Servet-i Fünûn Döne¬mi ve Millî Edebiyat Dönemi.
Ahmet Hikmetin edebiyat merakı daha lise yıllarında başlar. Bu alandaki merakının, aileden gelen bir haslet olduğunu ifade eder. İlk olarak Asır Kütüphanesi neş¬riyatı arasında çıkan "Leyla yahut Bir Mecnunun İntika¬mı" yayımlanır. Daha sonra Fransızcadan Tuvalet ve Letafet ve "Bir Riyazinin Muaşakası" adlarında iki eser tercüme ettiyse de, Doğu ile Batı kültürünün çok fark¬lı olduğunu görerek bir daha eser çevirmez.
Servet-i Fünûn devrinde, İkdam ve Servet-i Fünûn der¬gilerinde yazdığı hikâye ve nesirlerini 1901 yılında Haristan ve Gülistan adlı eserlerde toplar. Bu iki eserinde Ahmet Hikmet Müftüoğlu, daha iyi tesir yapmak, gö¬nülleri heyecanlandırmak için mübalağalı bir üslup kullandığını, ağır ve anlaşılması güç Servet-i Fünûn di¬lini işlediğini ve hayal ürünü konular anlattığını bizzat kendisi söyler. Kendisinin de ifade ettiği sebeplerden dolayı bu iki eseri fazla ilgi görmemiştir.
İkinci Meşrutiyetten sonra, zamanın modasına uyarak o da Millî Edebiyat akımına uyar. Bu akıma bağlı ola¬rak yazdığı yazıların büyük kısmını Çağlayanlar (1922) adlı eserinde toplar. Bu eserinde yazar arı Türkçeciliğe yönelmiş fakat bu defa da kelime uydurma ve Servet-i Fünûn'dan kalma hayalcilikten kendini kurtaramamıştır.
Gönül Hanım adlı romanı Tasvir-i Efkâr gazetesinde tefrika edilmiş ve 1970'te kitap olarak bastırılmıştır. Ah¬met Hikmet, yazılarında daha ziyade kelime bulmaya ve üsluba dikkat ettiği için, konulara dikkat etmemiş ve bu yüzden çağdaşları düzeyinde bir edebiyatçı olamamıştır.
Ahmet Hikmet Müftüoğlu, millî duyguları güçlü bir sanatçıdır. 1908'den sonra başlayan Türkçülük hareketlerinin kurucuları arasında yer almıştır. Türk Ocağı gibi oluşumların kuruluşunda görev almış, Türk Yurdu dergisinin yazı kadrosuna girmiştir.
Bu dönemde Türk dili ve Türk milliyetçiliği için yazılar yazar, edebî incelemeler yaptı, konferanslar verir. Darülfünun ve Galatasaray'daki derslerinde hep bu konuları işleyerek öğrencilerini yönlendirme çabası içinde olur.
Ahmet Hikmet, edebiyatımızdaki asıl yerini yazı hayatının ikinci devresinde yazdığı Türkçü ve milliyetçi hikâyeleri ile sağlar. Bu hikâyelerin bir kısmını Çağlayanlar isimli kitabında toplar fakat bir kısmı bazı dergilerde dağınık kalır. Hikâye, roman, makale, monolog türlerinde eserler verir.
0 notes
Link
0 notes
Text
Fındık Kozalak Akarlarıyla Kimyasal ve Mekanik Mücadele Yapılması Uyarısı
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sebahat Sullıvan, fındık kozalak akarlarıyla mücadelenin önem taşıdığını belirtti. Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sebahat Sullıvan, dünyada fındık yetiştiriciliğinde Türkiye’nin ilk sırada yer aldığını ancak birim alandan elde edilen verimin…
View On WordPress
0 notes
Text
Sahte gıda ürünlerinin sağlık üzerindeki olumsuz etkileri Kıbrıs'ta ele alındı
KKTC- Yakın Doğu Üniversitesi, Dünya Gıda Güvenliği Günü’nde düzenlediği “Gıdalarda Taklit ve Tağşiş” etkinliği ile sahte gıda ürünleri ile mücadele yöntemleri ele alındı. Yakın Doğu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü’nün 7 Haziran Dünya Gıda Güvenliği Günü’nde düzenlediği “Gıdalarda Taklit ve Tağşiş” etkinliğinde sahte gıda ürünlerinin sağlık üzerindeki olumsuz etkileri ele…
View On WordPress
0 notes
Link
Tarım ilaçsız, çekirdeksiz üzümler geliyor Karadeniz'e özgü 'kokulu üzüm', çekirdeksiz üzüm haline getirilecekSAMSUN - Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Bülent Köse tarafından yürütülen proje ile hastalıklara dayanıklı, üzerinde tarım ilacı kalıntısı olmayan, çekirdeksiz üzümler geliştirilecek. Karadeniz'e özgü 'kokulu üzüm' de çekirdeksiz üzüm haline getirilerek ticarileştirilecek. OMÜ Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Bağ Yetiştiriciliği ve Islahı Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Doç. Dr. Bülent Köse'den alınan bilgilere göre; 'mildiyö' ve 'külleme' bağcılıkta ekonomik kayıplara yol açan en önemli iki hastalık olarak ön plana çıkıyor. Bu hastalıklar Türkiye'nin hemen her bağ bölgesinde sıklıkla görülüyor. Bu hastalıklarla mücadelede en yaygın yöntem ilaçlama olarak gösteriliyor. İlaçlama sıklığının artması beraberinde kalıntı problemlerini ve ilerleyen dönemlerde kanser vakalarında artışı getiriyor. Tarım ilaçlarının kullanımı insan ve çevre sağlığını tehdit ediyor. İlaç masraflarının yüksek olması, üreticinin maliyet yükünü artıyor. Zaman zaman yurtdışına ihraç edilen tarım ürünlerinde kabul edilebilir seviyenin üzerinde tarımsal ilaç kalıntısı çıkması durumunda Türkiye'nin imajı kötü etkilendiği gibi, o ülke pazarına uzun süre ürün gönderilememe tehlikesi yaşanıyor. Bu tip sorunların yaşanmaması için proje yürüten Doç. Dr. Bülent Köse, TÜBİTAK destekli projesinde hem ilaç kalıntıları olmayan hem de hastalığa dayanıklı çekirdeksiz üzümler geliştirecek."Çocuklarımızın severek tükettiği bu ürünlerde zirai ilaç kalıntısı olmasını istemiyoruz""Külleme ve Mildiyö Hastalıklarına Dayanıklı, Çekirdeksiz Üzüm Geliştirme Projesi" hakkında bilgi veren Doç. Dr. Bülent Köse, "Projemizin asıl amacı özellikle külleme, mildiyö hastalıklarına dayanıklı ve çekirdeksiz özellikli üzüm çeşitlerinin geliştirme projesidir. Bu bağlamda biz Karadeniz Bölgesinde yetişen ve yöre halkınca sevilen, kokulu üzümlerden daha önceden tescil ettirdiğimiz 2 çeşidi ana ebeveyn olarak kullanıyoruz. Kokulu üzümler yapısı gereği mantari hastalıklara son derece dayanıklı. Bu yüzden Karadeniz Bölgesi sahil kuşağında ilaçlamaya gerek kalmadan rahatça yetişiyor. Ancak sofralık üzümlere göre yeme kalitesi oldukça düşük. Biz bu kokulu üzümleri ülkemizin milli çekirdeksiz çeşidi olan 'sultani çekirdeksiz', Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirilmiş olan 'Tekirdağ çekirdeksizi' ve uluslararası kaliteli bir çeşit olan 'crimson seedless' çeşitleri ile melezliyoruz. Melezleme ile elde edilen üzüm çekirdekleri çimlendiriliyor. Elde edilen melez bitkilerde daha sonra mantari hastalık gelişimini kontrol ediyoruz. Bitkilere külleme ve mildiyö etmenlerini bulaştırıyoruz. Hastalık gelişmeyen ya da zayıf gelişenleri biz dayanıklı ya da tolerant olarak kabul ediyoruz. Hassas olanları elemine ediyoruz. Hastalıklara dayanıklı olarak tespit edilen genotiplerde DNA izolasyonu yapılarak, biyoteknolojik yöntemlerle markörle tarayarak henüz daha meyvelerini görmeden yaprağından bunların çekirdekli ya da çekirdeksiz olma durumuna belirleyebiliyoruz. Sonraki aşamada da bunların meyve özellikleri incelenecek ve ticari değer taşıyan adaylarda tescil çalışması başlatılacak. Hepimiz malumu üzerine tarım sektöründe tarım ilacı kullanımı çok yaygındır. Kullanmadığımız takdirde ürün alma şansı oldukça zordur. Külleme ve mildiyö hastalığı, bağcılıkta 2 önemli hastalık söz konusudur. Bu hastalıklara karşı biz ilaçlama yapmadığ��mız takdirde ürün almamız çok zordur. Özellikle gelişim yaşındaki çocuklar ve insan sağlığı yönünden daha az riskli olan ve sağlıklı üzümler elde edebilmek için bu projeyi önerdik" dedi.'Kokulu üzüm' çekirdeksiz olacakProje kapsamında kokulu üzümleri çekirdeksiz üzüm haline getireceklerini belirten Doç. Dr. Bülent Köse, "Projenin ana ürünü olan 'kokulu üzüm' Karadeniz Bölgesi sahil kesiminde yaygın olarak yetişmektedir. Nemli ve yüksek iklim şartlarına bağlı olmasına rağmen bu bölge mantar hastalıklarına karşı oldukça dayanıklıdır. Bu sebeple biz kokulu üzümleri çekirdeksiz üzüm çeşitleriyle melezleyerek daha iyi tüketilebilir, ticari değeri yüksek çeşit elde etmek istiyoruz. Çocuklar çekirdeksiz çeşitleri çok seviyor. Onların severek tükettiği bu ürünlerde biz zirai ilaç kalıntısı olmasını istemiyoruz" diye konuştu.
0 notes
Text
Ayhan Barut Kimdir, Hayatı
Siyasetçi ve Ziraat Mühendisi Ayhan Barut, 1964 yılında Adana’da dünyaya geldi. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makineleri Bölümünden mezun oldu. Adana Ticaret Odasında 13 sene meclis üyeliği, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubesinde İkinci Başkanlık (1994-1996) ve Şube Başkanlığı (2000-2008) görevlerinde bulundu. Çukobirlik, Karataş Ziraat Odası, Adana Ticaret Odası (Meclis…
View On WordPress
0 notes
Text
NKÜ Rektörü Prof. Dr. Mümin ŞAHİN’den Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Uygulama Bahçesine Ziyaret
Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Mümin ŞAHİN, Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümüne ait Uygulama Bahçesine ziyarette bulundu. Rektör Prof. Dr. Mümin ŞAHİN, Ziraat Fakültesi Eğitim, Araştırma ve Uygulama Çiftliği Bahçe Bitkileri Uygulama Arazisinde gerçekleşen ziyarette incelemelerde bulundu ve yerinde bilgi aldı. Ziraat Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Murat DEVECİ, Bahçe Bitkileri Bölüm…
0 notes