#ziraat fakültesi
Explore tagged Tumblr posts
Text
İLK TÜRK TRAKTÖRÜ: HSG
Türk yapımı traktör 1963 yılında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makineleri Bölümü’nde yani o zamanki adıyla Zirai Kuvvet Makineleri Kürsüsü’nde Prof. Dr. Hamit Demirtaş önderliğinde, Doç. Dr. Süleyman Kadayıfçılar ve Asistan Dr. Gazanfer Hazardın tarafından yapıldı.
Üç başarılı Türk mühendisin kendi olanakları ile finanse ettiği HSG traktörleri uzun uğraşlar sonucunda tamamlandı. Yapımını üstlenen mühendislerin isimlerinin baş harfini taşıyan HSG traktöründen yalnızca iki adet üretilebildi.
‘Devrim’ arabaları ile aynı kaderi paylaşan HSG traktörleri seri üretimleri yapılamadığı için tıpkı ‘Devrim’ gibi Türk sanayine kazandırılamadan yapıldığı yerde yıllarca bekledi.
#ankara#traktör#ankara üniversitesi#ziraat fakültesi#tarım#tarım ve orman bakanlığı#tarım makinaları
15 notes
·
View notes
Text
SUBÜ 53 Akademik Personel Alacağını Duyurdu
SUBÜ; profesör, doçent, doktor öğretim üyesi ve öğretim görevlisi kadrolarına 53 akademik personel alımı için ilana çıktı. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ); Rektörlük, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Spor Bilimleri Fakültesi, Teknoloji Fakültesi, Uygulamalı Bilimler Fakültesi, Ziraat Fakültesi, Akyazı Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Arifiye Meslek Yüksekokulu, Bilişim…
#Akademik Personel Alımı#Akyazı Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu#Arifiye Meslek Yüksekokulu#Bilişim Teknolojileri Meslek Yüksekokulu#Denizcilik Meslek Yüksekokulu#Ferizli Meslek Yüksekokulu#Geyve Meslek Yüksekokulu#Hendek Meslek Yüksekokulu#Kaynarca Seyfettin Selim Meslek Yüksekokulu#Marmara#Pamukova Meslek Yüksekokulu#Rektörlük#Sağlık Bilimleri Fakültesi#Sakarya#Sakarya Meslek Yüksekokulu#Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi#Sapanca Meslek Yüksekokulu#Sapanca Turizm Meslek Yüksekokulu#Spor Bilimleri Fakültesi#SUBÜ#SUBÜ 53 Akademik Personel Alacağını Duyurdu#Teknoloji Fakültesi#Uygulamalı Bilimler Fakültesi#Ziraat Fakültesi
0 notes
Text
SUBÜ 53 Akademik Personel Alacağını Duyurdu
SUBÜ; profesör, doçent, doktor öğretim üyesi ve öğretim görevlisi kadrolarına 53 akademik personel alımı için ilana çıktı. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ); Rektörlük, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Spor Bilimleri Fakültesi, Teknoloji Fakültesi, Uygulamalı Bilimler Fakültesi, Ziraat Fakültesi, Akyazı Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Arifiye Meslek Yüksekokulu, Bilişim…
#Akademik Personel Alımı#Akyazı Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu#Arifiye Meslek Yüksekokulu#Bilişim Teknolojileri Meslek Yüksekokulu#Denizcilik Meslek Yüksekokulu#Ferizli Meslek Yüksekokulu#Geyve Meslek Yüksekokulu#Hendek Meslek Yüksekokulu#Kaynarca Seyfettin Selim Meslek Yüksekokulu#Marmara#Pamukova Meslek Yüksekokulu#Rektörlük#Sağlık Bilimleri Fakültesi#Sakarya#Sakarya Meslek Yüksekokulu#Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi#Sapanca Meslek Yüksekokulu#Sapanca Turizm Meslek Yüksekokulu#Spor Bilimleri Fakültesi#SUBÜ#SUBÜ 53 Akademik Personel Alacağını Duyurdu#Teknoloji Fakültesi#Uygulamalı Bilimler Fakültesi#Ziraat Fakültesi
0 notes
Text
Mudanya Belediyesi ve Bursa Uludağ Üniversitesi'nden Tarımsal İşbirliği
Mudanya Belediyesi ile Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi, tarımsal verimliliği artırmak amacıyla önemli bir işbirliğine imza attılar. Bu işbirliği sayesinde Mudanya’nın tarım alanlarında verimliliği artıracak ve çiftçilerin daha bilinçli üretim yapmalarını sağlayacak bir proje hayata geçiriliyor. Projenin temel hedefi, Mudanya’daki tarım arazilerinin verimlilik durumunu belirlemek ve…
#Bursa Uludağ Üniversitesi#çiftçi eğitimi#Deniz Dalgıç#Ferudun Yılmaz#Mudanya#sürdürülebilir tarım#tarım projeleri#tarım verimliliği#tarımsal işbirliği#toprak analizi#Ziraat Fakültesi
0 notes
Text
50 tane Tarım Araştırma Enstitüsü var,
30 tane de Ziraat Fakültesi var.
Türkiye tohumunu dışardan ithal ediyor
_//N e d e n.?
28 notes
·
View notes
Text
.
Travel Ankara 198 / Keçiören - Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Müzesi:
11 notes
·
View notes
Text
Prof. Dr. İsmail Can Paylan, "Geleceğin sürdürülebilir dünyası için 'tarım eğitimi' çok önemlidir"
Türkiye’de Mekteb-i Zirai Şahane’nin açılması ile başlayan tarım eğitiminin 179’ncu yıl dönümü hasebiyle Ege Üniversitesinde “Tarım Bayramı” programı düzenlendi. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanlık Toplantı Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe EÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Can Paylan, EÜ Hoş Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alev Fatoş Parsa, İzmir…
0 notes
Text
Ahi Evran Üniversitesi Biyokütle Alanında Uzman Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Arıyor!
Bir Finansçı – Ahi Evran Üniversitesi, Ziraat Fakültesi bünyesine biyokütle konusunda uzmanlaşmış doktor unvanına sahip bir öğretim üyesi alımı gerçekleştirecek. Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektörlüğü, Ziraat Fakültesi içerisinde yer alan Biyosistem Mühendisliği Bölümü’ne bağlı Tarımsal Enerji Sistemleri Anabilim Dalında çalışacak bir doktor unvanlı öğretim üyesi arayışındadır. Adayların,…
0 notes
Text
Üniversiteli kız kardeşler Buca'da hayvancılık yapıyor!
İzmir Buca'da yaşayan yüksek lisans mezunu kız kardeşler Duygu Aygün (32) ve Esin Güleç (27), Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 'Uzman Eller Projesi' kapsamında iki yıl arayla gebe düve hibesi aldı. Kendi topraklarında hayvancılık yapan kardeşlerin inek sayısı 40'a yükseldi. Farklı şehirlerde okudukları üniversitelerden mezun olduktan sonra doğup büyüdükleri Buca ilçesinin Kırıklar Mahallesi'ne dönen kız kardeşler Duygu Aygün ve Esin Güleç, ata topraklarına sahip çıktı. Duygu Aygün 2020 yılında, kardeşi Esin Güleç ise 2022 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 'Uzman Eller Projesi' kapsamında verdiği gebe düve hibe desteğiyle hayvancılığa başladı. Aynı çatı altında hayvancılık yapan ve sürüsünü büyüten kız kardeşlerin, inek sayısı 40'a ulaştı.
'BESİCİLİĞE DÖNMEYİ DÜŞÜNÜYORUZ'
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü'nden 2016 yılında mezun olan ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nde yüksek lisans yaptıktan sonra köyüne dönen Duygu Aygün, "Köyün yerlisiyiz. Babam devlet memuruydu ama köylü olduğu için tarımsal üretim de yaptık. Zeytinlerimiz, kirazlarımız vardı. Hayvanımız, ineklerimiz, koyunlarımız olurdu. Hayvancılığı seviyoruz, ilgimiz hep vardı. Evlendikten sonra da köyümde ya��amayı tercih ettim. Eşim kendi mesleğimi yapmam konusunda destekledi. 2020 yılında ‘Uzman Eller Projesi’ni duyduk. Gençleri üretime yönlendirmek için böyle bir proje yapılmış, başvuru yaptım ve hibe almaya hak kazandık. 13 gebe düve aldık. Dişileri sürümüze katarak çoğaltmaya çalıştık. Erkek inekler zamanı geldiğinde kesime gitti. Bu şekilde büyütmeye, sürdürmeye çalıştık. Sütü kendimiz perakende satmaya çalışarak ayakta kaldık. Üretim maliyetleri her geçen yıl artıyor. O yüzden şu anda sürdürmekte çok zorlanıyoruz. 40 hayvanımız var. Besiciliğe dönmeyi düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. Türkiye'de çiftliklerin genellikle küçük aile işletmesi olduğunu ifade eden Aygün, "Ailenin birlikte bu işi yapması çok güzel. Kardeşimle sütü birlikte satıyorduk. Kardeşim de seviyor ve destek oluyordu. Pazarlama işini birlikte yapıyorduk. Sevdiği ve büyütelim istediği için zaten o da bir hibe aldı. Kardeşim, ‘Hep beraber yapalım hem de büyütelim, birlikte olursak daha büyük bir işletme oluruz! düşüncesiyle başladı" diye konuştu.
'ABLAMDAN CESARET ALDIM'
Avrasya Üniversitesi'nde Gastronomi Bölümü okurken, ikinci üniversite olarak Anadolu Üniversitesi'nde Tarım Teknolojisi Bölümü’nü okuduğunu dile getiren Esin Güleç ise "2022'de mezun olunca yüksek lisansa başladım. Lisanstan mezun olduktan sonra 2022 yılında Uzman Eller Projesi ile hayvancılığa başladım. 5 tane gebe düveyle bu işe başlamış oldum. Bu projeyi öğrenmemde en büyük katkı ablamın. Onunla bu işi yapıyordum, zaten işin içerisindeydim. Kendi ineklerimi alarak dahil olmuş oldum. Babam memur, annem ev hanımıydı ancak çocukluğumdan beri hep birkaç tane ineğimiz oluyordu. Babam çalıştığı için hep birlikte ilgileniyorduk. Herkesin yem koymak, inekleri temizlemek gibi görevi vardı. En büyük örneğim babam ve annem. Bu işi onlardan öğrendik. Ablam da onların sayesinde cesaret edebilmişti. Ben de ablamı gördükten sonra cesaret bulabildim" dedi.
'YÜKSEK LİSANS MEZUNU BİR SÜTÇÜYÜM'
İneklerin sütlerini kendilerinin sattığını ifade eden Güleç, "İzmir'de iki üniversite mezunu olarak süt satıyoruz. Okuduğumuzu düşünmeyenler dahi oluyor, öğrendiklerinde çok şaşırıyorlar. Mutluyum. Kendi aramızda 'Yüksek lisans mezunu bir sütçüyüm', 'Okumuş çobanım' diye takılıyoruz. Ben çok memnunum. Ablam başlamasaydı cesaret edemezdim, muhtemelen köye de geri dönmemiş olurdum. Bu sayede köye döndüm. En büyük motivasyonum kendi işimi yapmaktı. Biraz da cesaret istiyor. Devam ettirmeyi istiyorum. Bu işi sürdürmeyi istiyorum. Bulunduğumuz çiftliği, damı bütün aile sıfırdan yaptık. Demirlerine kadar aile bireyleri yaptı. O yüzden kıymetli ve bırakmak istemiyorum" ifadelerini kullandı. kaynak :https://www.sonmuhur.com/universiteli-kiz-kardesler-bucada-hayvancilik-yapiyor https://www.youtube.com/watch?v=Rw3yFl3diFs&t=241s Read the full article
#AvrasyaÜniversitesi#Buca#bucahaberleri#DuyguAygün#EsinGüleç#Hayvancılık#kırklarköyü#UzmanEllerProjesi
0 notes
Text
TÜRKTOP ve TAGEM’den İşbirliği
https://pazaryerigundem.com/haber/194797/turktop-ve-tagemden-isbirligi/
TÜRKTOP ve TAGEM’den İşbirliği
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın katılımıyla gerçekleşen 8. Uluslararası Tohumculuk Kongresi’nde TÜRKTOP ile TAGEM arasında işbirliği protokolü imzalandı.
ANKARA (İGFA) – Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) tarafından 8. Uluslararası Tohumculuk Kongresi, Antalya’da gerçekleştirildi.
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi işbirliği ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nın destekleriyle düzenlenen kongreye Tarım ve Orman Bakanıİbrahim Yumaklı da katıldı.
Sektöre yönelik önemli açıklamalarda bulunan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye’nin tohumculukta kendi kendine yeterli bir ülke olduğunu ve 1,3 milyon ton tohumluk üreterek milli ekonomiye 500 milyon dolarlık katkı sağladığını ifade etti. Bakan Yumaklı, TİGEM ve özel sektörün yerli ve millî tohum üretimi için ortak bir üretim modeli projesi uygulanacağını da açıkladı.
Kongreyle ilgili açıklamada bulunanTürkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Ömer Güler, şunları kaydetti: “Kongremize 20 ülkeden konuşmacı, 100 sözlü sunum, 30 poster çalışması yer aldı. 3 panelin gerçekleştirildiği kongremize yaklaşık 1700 sektör temsilcisi katıldı.Küresel organizasyonlarımız Türkiye’nin uluslararası rolünü güçlendirmeye devam edecek. Yerli ve millî tohumlarımızla Türk tohumculuğunu dünya ilk 5’ine hep birlikte taşıyacağız. Tohumculuğun gelişimini sessiz devrim diye niteliyorduk. Sessiz devrim ses getirmeye başladı. Emek veren herkese sonsuz teşekkür ediyoruz.”
Kongrede tohumculuğun gelişimi için AR-GE noktasındaTÜRKTOB Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Ömer Güler ve TAGEM Genel Müdürü Dr. Mustafa Altuğ Atalay arasında işbirliği protokolü imzalandı.
0 notes
Text
NKÜ Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Kariyer Günleri Kapsamında “ERASMUS Bilgilendirme Sunumu” Gerçekleştirildi
Üniversitemiz Türk Müziği Devlet Konservatuvarı tarafından Kariyer Günleri kapsamında 23.10.2024 tarihinde “ERASMUS Bilgilendirme Sunumu” gerçekleştirildi. Ziraat Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleşen ve Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Haluk BÜKÜLMEZ’in koordinatörlüğünü üstlendiği etkinlikte Üniversitemiz Dış İlişkiler Uygulama ve Araştırma Merkezi (NAKDİM)…
0 notes
Text
Akdeniz Üniversitesi'nden Yerel Üretimi Desteklemek Adına Önemli Bir Adım
ANTALYA- Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi çiftliğinde ve seralarında üretilen ürünlerin satışının yapıldığı Yeni Ürün Satış Yeri Açılışı gerçekleştirildi. Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi çiftliğinde ve seralarında üretilen ürünlerin satışının yapıldığı satış mağazası yeni yerine taşındı. Yeni Satış Yeri Açılışına Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Rektör Yardımcıları…
View On WordPress
0 notes
Text
Zehirsiz Sofralar – İşlevsel Ormanlar -IV- Nevzat Hami
Çürük Elma “Tarım zehirlerinin 95%’ i, hatta daha fazlası Türkiye’ ye yurt dışından geliyor, 2020 yılında Türkiye bu tarım ilaçları için bir yılda 600000000 (Altı Yüz Milyon) $ ödedi.” diyor Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cem Özkan. Tarım Zehirlerinin yoğun olarak kullanılması, çiftçinin maliyetinin de artmasına sebebiyet veriyor. Çiftçilerin en büyük girdi maliyeti,…
0 notes
Video
youtube
Erkek Güzeli - Sezen Aksu ✩ Ritim Karaoke (Nihavend Minör 4/4 C Sebare B... ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın 👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ⭐ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/DiQcRvCVCUA ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Erkek Güzeli - Sezen Aksu ✩ Ritim Karaoke (Nihavend Minör 4/4 C Sebare Beste Sezen Aksu) ❤ @RitimKaraoke Müzisyenlerin Buluşma Noktası.... ➤ SANATÇININ DİĞER ŞARKILARI İÇİN OYNATMA LİSTESİNE BAKABİLİRSİNİZ... https://www.youtube.com/playlist?list=PL9SktAtLVupNVp1dXdaL8m4NcHAEKTLFbv=N0yyJfVTvK0&list=PL9SktAtLVupNVp1dXdaL8m4NcHAEKTLFb&pp=gAQBiAQB8AUB ➤ ESER ADI : ERKEK GÜZELİ (SENİ PAMUKLARA SARMALAR SARARIM) ➤ SÖZ GÜFTE : SEZEN AKSU ➤ BESTE - MÜZİK : SEZEN AKSU ➤ USÜL : 4/4 C SEBARE (AĞIRCA 2/4) ➤ MAKAM - DİZİ : NİAVEND - MİNÖR ➤ ARANJÖR : ? ➤ ENSTRÜMANLAR : KANUN, YAYLI GRUP KEMAN Erkek Güzeli (Adı Bende Saklı, 1998) ŞARKI SÖZÜ ve AKORU ''Erkek Güzeli'' şarkı sözleri: Gözlerim gözlerine kitlenir Doyamam seyretmelere seni Özlerim, birkaç saat fazla gelir Yağızım, yiğidim, erkek güzeli Gel de eğ, eğ şu asi başını Kaçırma, gel şu olgun yaşımı Anladım, korkunu telaşını Görünce çakmak çakmak yeşillerini Seni pamuklara sarmalar, sararım Ne bedel isterim, ne hesap sorarım Ne sitemle güzel kalbini yorarım Sakınma tatlı dillerini Ben yazdım Ben bozdum Kaç sevdayı gezdim Aşkın aslını sezdim Hadi gel al sonuna kadar Sonuna kadar Sonuna kadar al, al Seni pamuklara sarmalar, sararım Ne bedel isterim, ne hesap sorarım Ne sitemle güzel kalbini yorarım Sakınma tatlı dillerini Sezen Aksu Resmi YouTube Kanalına Abone Olun: https://goo.gl/xPnZlA Resmi Web Sitesi - http://www.sezenaksu.com.tr Facebook - / sezenaksu #sezenaksu #türkçepop #minikserçe #sezenaksuşarkıları #turkishpop #eniyitürkşarkılar #sezenaksusongs Sezen Aksu Doğum Fatma Sezen Yıldırım 13 Temmuz 1954 (70 yaşında) Sarayköy, Denizli, Türkiye İkamet Kanlıca, Beykoz, İstanbul Diğer ad(lar)ı Sezen Seley Eğitim Kız Lisesi, İzmir Ziraat Fakültesi, İzmir (bıraktı) Meslek Şarkıcı-şarkı yazarı · yapımcı · oyuncu Evlilik Hasan Yüksektepe (e. 1972; b. 1972) Ali Engin Aksu (e. 1974; b. 1978) Sinan Özer (e. 1981; b. 1983) Ahmet Utlu (e. 1993; b. 1997) Çocuk(lar) Mithat Can Özer Resmî site sezenaksu.com.tr Müzikal kariyeri Tarzlar Pop Etkin yıllar 1974-günümüz Müzik şirketi Hop · Kent · Kervan · Sembol · Fono · Coşkun · Foneks · Karma · Raks · PolyGram · Post · DMC · Seyhan · SN İlişkili hareketler Onno Tunç İmza Sezen Aksu, doğum adıyla Fatma Sezen Yıldırım, (d. 13 Temmuz 1954, Denizli), Türk şarkıcı-şarkı yazarı ve yapımcı. Çıkış yaptığı 1970'lerin ortalarından itibaren şarkılarıyla etkili bir figür hâline gelerek Türk pop müziğine yön verdi. Diskografi Ana madde: Sezen Aksu diskografisi 1975: Haydi Şansım 1977: Allahaısmarladık 1978: Serçe 1980: Sevgilerimle 1981: Ağlamak Güzeldir 1982: Firuze 1984: Sen Ağlama 1986: Git 1988: Sezen Aksu'88 1989: Sezen Aksu Söylüyor 1991: Gülümse 1993: Deli Kızın Türküsü 1995: Işık Doğudan Yükselir 1996: Düş Bahçeleri 1997: Düğün ve Cenaze 1998: Adı Bende Saklı 1999: Sarı Odalar 2000: Deliveren 2002: Şarkı Söylemek Lazım 2003: Yaz Bitmeden 2005: Bahane 2008: Deniz Yıldızı 2009: Yürüyorum Düş Bahçeleri'nde... 2011: Öptüm 2017: Biraz Pop Biraz Sezen 2018: Demo 2022: Demo 2 Filmografi 1978: Minik Serçe 1989: Büyük Yalnızlık 2005: Crossing the Bridge: The Sound of Istanbul 2008: Osmanlı Cumhuriyeti Eserleri Yıl Yapıt Yayın Kaynak ISBN Notlar 2006 Eksik Şiir Birinci Kitap Metis Yayınları [53][53][54] ISBN 9789753425889 İlk Basım: 9 Eylül 2006 - İkinci Basım: 11 Mayıs 2007 2016 Eksik Şiir İkinci Kitap [55][56] ISBN 9786053160434 Kasım 2016
0 notes
Text
ANMA:
FİKİR VE KÜLTÜR HAYATIMDA ÖNEMLİ YERİ OLAN; TÜRK MİLLİYETÇİSİ, TURANCISI
AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU'NUN 19 MAYIS ÖLÜM YIL DÖNÜMÜ..
BÜYÜK İNSANI,HAYIRLA YAD EDİYOR, RABBİMDEN MAKAMINI CENNET ETMESİNİ DİLİYORUM.
GENÇ ARKADAŞLARIMA ÖNEMLE TAVSİYE EDERİM ESERLERİNİ OKUMALARINI:
ÇAĞLAYANLAR, GÖNÜL HANIM OKUNMASI GEREKEN BAŞ UCU KİTAPLARDANDIR. AŞAĞIDA HAYATI İLE İLGİLİ BİLGİ YER ALMAKTADIR
AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU
• Çağlayanlar
• Gönül Hanım
• Haristan ve Gülistan
• Leyla yahut Bir Mecnunun İntikamı
• Bir Tesadüf
• Beliren Simalar
• Bir Safha-i Kalb
• Bir Damla Kan
• Alparslan
(d. 3 Haziran 1870, İstanbul - ö. 19 Mayıs 1927), Türk yazar ve diplomat.
Diplomat olarak görev yaparken bir yandan da edebiyatla uğraşmış olan Ahmet Hikmet Bey, başlangıçta Servet-i FünunTopluluğu içinde yer almış, daha sonra bu toplulukla bağlarını kopararak Türkçülük akımını benimsemiş bir yazardır. Hikâyelerini topladığı "Çağlayanlar" adlı kitabı, uyandırdığı milliyetçilik duyguları ile milli edebiyatta önemli yere sahiptir.
1870'de İstanbul'da dünyaya geldi. Babası şair Yahya Sezai Efendi idi[1]. Ailesi dönemin ulema sınıfındandı; dedesi Mora Müftüsü Abdülhalim Efendi idi. Babasını yedi yaşında iken kaybetti, ağabeyinin himayesinde büyüdü. Eğitimine Soğukçeşme Askerî Rüşdiyesi’nde başladı; Galatasaray Sultanisi’nde devam etti. Bu okulda Tevfik Fikret ile tanışıp arkadaşlık kurdu. Edebiyat merak lise yıllarında başladı. İlk eseri olan “Leyla Yahut Bir Mecnun’un İntikamı” lisede iken yayımlandı[2]. 1888'de eğitimini tamamladıktan sonra Hariciye Nezaretinde çalışmaya başladı; bir yandan da Galatasaray Sultanisi’nde öğretmenlik yaptı.
Pire (Yunanistan) ve Poti (Kafkasya) şehbenderliğine vekalet etme göreviyle bir süre İstanbul’dan uzakta bulundu; 1896'da İstanbul'a geri döndü ve eski işine devam etti.
Edebiyata olan ilgisini çeviri yaparak sürdüren Ahmet Hikmet, Fransızca’dan iki çeviri eser yayımladı (tarımla ilgili “Patates”; kadın güzelliği ve cilt bakımıyla ilgili “Tuvalet yahut Letâfet-i Aza” adlı çeviriler). 1896'den itibaren Servet-i Fünun adlı edebiyat topluluğuna katıldı. İkdam ve Servet-i Fünun dergilerinde yayımladığı yazıları “Haristan” ve “Gülistan” adlı iki eserde topladı. Bu eserlerde hayal ürünü konular işlemekte, anlaşılması güç ağır bir dil kullanmaktaydı.
1898-1908 arasında Galatasaray Sultanisi’nde ders verdi; bir yandan da Hariciye Nezareti’ndeki görevine devam etmekteydi. Bu yıllarda Ahmet Haşim’in öğretmeni oldu.
II. Meşrutiyet’in ilanından sonra Ticaret ve Ziraat Nezareti’nde yeni bir göreve başladıysa da kısa süre sonra tekrar Hariciye Nezareti’ne döndü. Galatasaray Sultanisi’ndeki hocalık görevini ise Tevfik Fikret bu liseye müdür olunca bıraktı. Darülfünun’da Edebiyat Fakültesi Fransız ve Alman edebiyatları hocalığına başladı. Bu dönemde dil ve konu yönünden eskisinden çok farklı eserler verdi. Artık Türkçülük ve yeni lisan hareketini benimsemişti. 1908 yılında Türk Derneği’nin 1911’de Türk Yurdu Derneği’nin kurucu üyesi olarak hizmet verdi. Türkçülük akımına bağlı öykülerini arı Türkçeciliğe yöneldiği “Çağlayanlar” (1922) adlı kitapta topladı. Tek romanı olan “Gönül Hanım” (1970) Tasvir-i Efkar Gazetesi’nde tefrika edildi. Bu eserde Turancılık ülküsünü savundu.
1913-1918 arasında Peşte Başşehbenderi idi; mütareke döneminde İstanbul'a döndü. Harp malzemeleriyle ilgili bir komisyonun başkanı sıfatıyla Peşte, Viyana veBerlin'de bulundu. 1924 yılında Halife Abdülmecid Efendi’nin baş mabeyinciliğini yaptı.
1926’da Ankara'da Hariciye Müsteşar vekaletini üstlendi, aynı yıl içinde bakanlığın müsteşarı oldu. 1927 yılında İstanbul’da karaciğer kanseri nedeniyle hayatını kaybetti. Maçka Mezarlığı’na defnedildi[3].
Edebi Kişiliği ve Sanat Anlayışı
Ahmet Hikmet Müftüoğlu, ilk defa, 1896'da Servet-i Fünûn dergisinde yayımladığı bir hikâye ile bu gruba dâhil olmuştur. Daha sonra Türkçülük ve Yeni Lisan akımı etkisinde yazılar yazmaya başlamıştır. Yerli ko¬nuları millî bir dille, sade bir üslupla yazmıştır. Bu ba-kımdan Ahmet Müftüoğlu'nun edebî kişiliğini iki dö¬nemde incelemek mümkündür: Servet-i Fünûn Döne¬mi ve Millî Edebiyat Dönemi.
Ahmet Hikmetin edebiyat merakı daha lise yıllarında başlar. Bu alandaki merakının, aileden gelen bir haslet olduğunu ifade eder. İlk olarak Asır Kütüphanesi neş¬riyatı arasında çıkan "Leyla yahut Bir Mecnunun İntika¬mı" yayımlanır. Daha sonra Fransızcadan Tuvalet ve Letafet ve "Bir Riyazinin Muaşakası" adlarında iki eser tercüme ettiyse de, Doğu ile Batı kültürünün çok fark¬lı olduğunu görerek bir daha eser çevirmez.
Servet-i Fünûn devrinde, İkdam ve Servet-i Fünûn der¬gilerinde yazdığı hikâye ve nesirlerini 1901 yılında Haristan ve Gülistan adlı eserlerde toplar. Bu iki eserinde Ahmet Hikmet Müftüoğlu, daha iyi tesir yapmak, gö¬nülleri heyecanlandırmak için mübalağalı bir üslup kullandığını, ağır ve anlaşılması güç Servet-i Fünûn di¬lini işlediğini ve hayal ürünü konular anlattığını bizzat kendisi söyler. Kendisinin de ifade ettiği sebeplerden dolayı bu iki eseri fazla ilgi görmemiştir.
İkinci Meşrutiyetten sonra, zamanın modasına uyarak o da Millî Edebiyat akımına uyar. Bu akıma bağlı ola¬rak yazdığı yazıların büyük kısmını Çağlayanlar (1922) adlı eserinde toplar. Bu eserinde yazar arı Türkçeciliğe yönelmiş fakat bu defa da kelime uydurma ve Servet-i Fünûn'dan kalma hayalcilikten kendini kurtaramamıştır.
Gönül Hanım adlı romanı Tasvir-i Efkâr gazetesinde tefrika edilmiş ve 1970'te kitap olarak bastırılmıştır. Ah¬met Hikmet, yazılarında daha ziyade kelime bulmaya ve üsluba dikkat ettiği için, konulara dikkat etmemiş ve bu yüzden çağdaşları düzeyinde bir edebiyatçı olamamıştır.
Ahmet Hikmet Müftüoğlu, millî duyguları güçlü bir sanatçıdır. 1908'den sonra başlayan Türkçülük hareketlerinin kurucuları arasında yer almıştır. Türk Ocağı gibi oluşumların kuruluşunda görev almış, Türk Yurdu dergisinin yazı kadrosuna girmiştir.
Bu dönemde Türk dili ve Türk milliyetçiliği için yazılar yazar, edebî incelemeler yaptı, konferanslar verir. Darülfünun ve Galatasaray'daki derslerinde hep bu konuları işleyerek öğrencilerini yönlendirme çabası içinde olur.
Ahmet Hikmet, edebiyatımızdaki asıl yerini yazı hayatının ikinci devresinde yazdığı Türkçü ve milliyetçi hikâyeleri ile sağlar. Bu hikâyelerin bir kısmını Çağlayanlar isimli kitabında toplar fakat bir kısmı bazı dergilerde dağınık kalır. Hikâye, roman, makale, monolog türlerinde eserler verir.
0 notes
Link
0 notes