#yol hikayeleri
Explore tagged Tumblr posts
Text
Webdramaturkey - Platin
Kore ve Asya dizilerinin popülaritesi ve çekiciliği
Kore ve Asya TV dizileri son yıllarda büyük bir popülerlik ve ilgi kazandı ve benzersiz hikayeleri ve karakterleriyle dünya çapındaki izleyicileri büyüledi. Bu diziler genellikle karmaşık ve çok boyutlu karakterler içerir; aşk, arkadaşlık, aile ve kişisel gelişim temalarını her yaştan ve her kökenden izleyicide yankı uyandıracak şekilde araştırır. Pek çok Batılı TV şovunun aksine, Kore ve Asya dizileri hikaye anlatımlarında risk almaktan korkmuyor ve sonuçta gerçekten orijinal ve büyüleyici anlatılar ortaya çıkıyor. Kore ve Asya dizileri ilgi çekici anlatımlarının yanı sıra yüksek kaliteli prodüksiyon değeriyle de tanınıyor. Çarpıcı sinematografiden karmaşık set tasarımına kadar bu şovlar, gerçekten sürükleyici bir izleme deneyimi yaratmak için hiçbir masraftan kaçınmıyor. Müzik ve ses efektlerinin kullanımı aynı zamanda Kore ve Asya dizilerinin de ayırt edici özelliğidir; pek çok şov, kendi başlarına çılgınca popüler hale gelen orijinal müzikleri içerir. Kore dizileri konusundaki popülaritesinin bir başka nedeni de küresel erişimleri ve hayran kitleleridir. Webdramaturkey web sitesi gibi yayın hizmetlerinin yükselişi sayesinde, dünyanın her yerinden izleyiciler bu programların keyfini kendi dillerinde çıkarabiliyor. Bu, en sevdikleri dizileri tartışmak, hayran çalışmalarını paylaşmak ve hatta canlı etkinliklere ve buluşmalara katılmak için çevrimiçi bağlantı kuran, giderek büyüyen bir hayran topluluğuna yol açtı. Kore ve Asya dizilerinin, her gün yeni programların ve hayranların ortaya çıkmasıyla birlikte herhangi bir yavaşlama belirtisi göstermiyor. Kore dizisi izle ve bu gibi kategoriler için dizi, film izleme seçeneklerini sorunsuz ya da kesintisiz şekilde web sitemiz ile izleyebilirsiniz.
1K notes
·
View notes
Text
*geyik muhabbeti*
Bu deyimin nereden türediği bilinmemekle birlikte her biri akla yatan çok tatlı hikayeleri var. Örneğin;
- Avcılığın yaygın olduğu dönemlerde avcılar “ben şu kadar geyik avladım,” “oo sen o kadarcık mı, ben de şu kadar geyik avladım” gibi abartılı ve gerçeği yansıtmayan muhabbetler döndürürmüş kendi aralarında. Bu nedenden ötürü o günlerden bugüne boş muhabbete geyik muhabbeti denirmiş.
- Ren geyikleri kışın çok üşüdüklerinde birbirlerine sokulmak ve ısınmak isterlermiş ama boynuzları buna engel olurmuş. Isınamadıkları için birbirlerine yakın mesafede dursalar da çeneleri titrermiş. Uzaktan bakılınca konuşuyorlarmış gibi göründükleri ama aslında ortada kayda değer bir muhabbet olmadığı için geyik muhabbeti buradan türemiş.
- Geyiklerin çiftleşme dönemi gelince erkek geyikler kendi dişilerini korumak için diğer erkek geyiklere böğürürlermiş. Çoğu zaman iki erkek geyiğin karşı karşıya gelip gün boyunca sergiledikleri bu boş boş bağırma olayı, insanlar arasındaki boş konuşmalara da geyik muhabbeti denmeye başlamasına yol açmış.
- 1909’da Bulgar ve Sırp çetelerinin isyanlarını bastıran Resneli Niyazi’ye kutsanmış dişi bir geyik hediye edilmiş. Sonra Resneli’yi ve geyiği görme şansına erişen vatandaşlar, henüz görememiş olanlara bu olayı anlatırken üstüne binbir türlü hikayeler eklemiş, abartmışlar. Geyiği doğaüstü bir varlık gibi betimlemişler. Bu da zamanla altı dolu olmayan muhabbetlere geyik muhabbeti denmesine neden olmuş.
Böyle böyle bir sürü hikayesi var, çeşitli kaynaklarda en çok ağırlık verilenleri bunlar. Sizce hangincisidir, bence ilkincisidir 😅
27 notes
·
View notes
Text
Yabancı Dizi İzle Full: Dizi Keyfini Kesintisiz Yaşa!
Yabancı diziler, farklı kültürleri ve hikayeleri keşfetmek için harika bir yol. Ancak kesintili izlemeler keyfi bozabiliyor. İşte bu yüzden yabancı dizi izle full seçeneği, aralıksız bir izleme deneyimi sunarak senin için mükemmel bir çözüm! Artık reklamlara, donmalara veya kesintilere takılmadan favori dizilerini baştan sona keyifle izleyebilirsin.
Kesintisiz Dizi Keyfi
Yarım kalan bölümler ya da duraklayan akışlar seni sinir ediyor mu? Yabancı dizi izle full sayesinde tüm bu problemler geride kalıyor. Tek seferde, diziye tam anlamıyla odaklanarak hikayenin içine dalabilir, olayları kaçırmadan soluksuz bir izleme deneyimi yaşayabilirsin. Kesinti yok, sadece sen ve dizi!
#Ücretsiz Yabancı Dizi İzle#Bedava Yabancı Dizi İzle#yabancı#yabancı dizi#dizi#tv#tv series#dizi replikleri#dizifilm#film
44 notes
·
View notes
Text
MASALABİ - PLATİN
Masallar, çocukluğumuzun en değerli anılarına dokunan, hayal gücümüzü besleyen ve dünyayı anlamamıza yardımcı olan büyülü hikayelerdir. Kültürel mirasımızın önemli bir parçası olan masallar, sadece eğlenceli birer öykü değil, aynı zamanda dersler, değerler ve hayata dair önemli mesajlar taşır. Bu blog yazısında, masal okuma alışkanlığının yararlarından hikaye okuma deneyiminin önemine kadar zengin bir içerik sunacağız.
Masal
Masal, geçmişten günümüze iletilen ve genellikle çocuklara yönelik olarak yaratılan hayali hikayelerdir. Bu masallar, yalnızca eğlenceli bir hikaye sunmakla kalmaz, aynı zamanda dersler ve hayat bilgileri de içerir. Masalların içsel yapısı, zengin bir hayal gücü ve karakterler barındırır. Bu karakterler sıklıkla iyiliğe, cesarete ve adalete ulaşmaya çalışan kahramanlar, kötü niyetli yaratıklar ya da bilge kişiler olabilir.
İlk masallar, sözlü kültürün bir parçası olarak nesilden nesile aktarılmıştır. Zamanla bu masallar yazılı hale getirilmiş ve birçok farklı kültürde kendine yer bulmuştur. Örneğin, ünlü masal yazarlarından olan Grimm Kardeşler, Almanya'dan derlediği masallarla bu alana önemli katkılarda bulunmuştur.
Masal okumanın çocuklar üzerindeki etkisi büyüktür. Bu hikayeler, hayal gücünü geliştirirken, aynı zamanda ahlaki değerler ile de çocuklara yol gösterir. Küçük yaşlardan itibaren masal dinleyen çocuklar, merak duyguları gelişir ve empati kurma yetenekleri artar. Böylece, sadece eğlenmekle kalmaz, aynı zamanda hayata dair önemli bilgileri de öğrenmiş olurlar.
Sonuç olarak, masallar, hem eski hem de yeni nesiller için önemli bir kültürel miras olarak değerlendirilmektedir. Bu hazineleri korumak ve gelecek nesillere aktarmak, hepimizin ortak görevidir.
Masal Oku
Her bireyin hayatında önemli bir yere masallar sahiptir. Masallar, sadece çocukları eğlendirmekle kalmaz, aynı zamanda onlara hayatı, değerleri ve hayal gücünü öğretir. Masal oku, çocukların zihinsel gelişimine katkıda bulunur ve hayal dünyalarını genişletir.
Hikaye Oku
Günümüzde hikaye oku geleneği, çocukların hayal güçlerini geliştirmek ve onları eğitmek için oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Her bir hikaye, bir dünya açar ve okurları bambaşka serüvenlere götürür. Özellikle çocuk hikayeleri, çocukların empati kurmalarına, hayal güçlerini genişletmelerine ve dil becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur.
Hikaye oku kültürü, sadece çocuklar için değil, aynı zamanda yetişkinler için de geçerlidir. Yetişkinler de bazen bir molaya ihtiyaç duyar ve bir hikaye okuyarak stresten uzaklaşabilirler. Farklı konulardaki hikayeler, insanlara farklı bakış açıları kazandırır ve hayatın anlamına dair önemli dersler verir.
Çocuklara erken yaşta masallar ve hikaye oku seçenekleri, onların dil gelişimlerini desteklerken aynı zamanda sosyal becerilerini de arttırır. Bir hikaye, karakterlerin yaşadığı olaylar ve bu olaylara verdikleri tepkiler üzerinden çocuklara değerleri öğretmek için harika bir yol sunar. Örneğin, cesaret, dostluk, sevgi ve paylaşma gibi değerler, hikayelerle daha anlaşılır ve çekici hale gelir.
Bazı anneler ve babalar, çocuklarına yatmadan önce masal okuma geleneğini benimsemekte ve bu vakti nitelikli bir şekilde değerlendirmektedirler. Bu şekilde, çocuklar hem keyifli zaman geçirir hem de uyku öncesi rahatlama yaşarlar. Bu aile bağlarını güçlendirirken çocukların evrensel hikaye anlayışını genişletir.
Sonuç olarak, hikaye oku alışkanlığı, hem çocuklar hem de yetişkinler için önemli bir kültürel değerdir. Okunacak her yeni hikaye, yeni bir deneyim ve öğrenme fırsatı sunar. Siz de ailenizle birlikte hikayeler okuyarak bu güzel geleneği yaşatabilirsiniz.
Hikayeler
Hikayeler, küçük yaştaki çocuklardan yetişkinlere kadar herkesin ilgisini çeken önemli bir edebi türdür. Hikaye anlatımı, tarih boyunca dinletilen veya okunan öyküler şeklinde varlık göstermiştir. Her kültür, kendine özgü hikayeler üreterek toplumsal değerlerini ve geleneklerini yaşatmıştır.
Hikayeler, sadece eğlenceli birer anlatım değil, aynı zamanda dersler ve öğretici öğeler barındıran yapılar olarak da karşımıza çıkar. Birçok hikaye, çocuklara hayatta önemli dersler vermenizi sağlayabilecek unsurlar taşır. Örneğin, Aesop Masalları gibi klasik eserler, her biri bir ders içeren farklı karakterler ve olaylar etrafında şekillenir.
Çocuklar için yazılan hikayeler ise, onların hayal gücünü geliştirir, dil becerilerini artırır ve sosyal değerleri öğrenmelerine yardımcı olur. Özellikle masalların, çocuk gelişimi üzerine büyük bir etkisi bulunmaktadır. Onlar, çocukların yapılarını ve bakış açılarını şekillendirmek için mükemmel bir araçtır.
Bazı hikayeler ise belirli bir dönemle sınırlı kalmaz, yüzyıllar boyunca anlatılagelmiştir. Bu da, onları nesilden nesile aktarılabilir kılarak kültürel bir miras oluşturur. Ayrıca, hikaye okuma alışkanlığı bir çocukta empati duygusunu geliştirmeye yardımcı olur; karakterlerle bağ kurmayı ve başkalarının duygularını anlamayı teşvik eder.
Netice olarak, hikayeler hayatımızın vazgeçilmez parçalarından biridir. İster çocuk masalları olsun, ister yetişkinlere yönelik anlatılar, her biri bizi farklı dünyalara götürür ve hayal gücümüzü serbest bırakmamızı sağlar. Bu nedenle, düzenli olarak hikaye okumak ve dinlemek, hem kendimiz hem de çocuklarımız için son derece faydalıdır.
Çocuk Masalları
Çocukların hayal dünyasını zenginleştiren masallar, her nesilde önemli bir yer tutar. Küçük yaşlardan itibaren dinledikleri veya okudukları hikayeler, onların hayal gücünü geliştirirken aynı zamanda değerler kazandırır. Özellikle çocuk masalları, eğlenceli anlatımları ve öğretici içerikleriyle little ones için vazgeçilmezdir.
Çocuk masalları, çeşitli karakterler ve olaylarla doludur. Genellikle sabırlı bir kahraman, sürekli mücadele eden bir canavar ya da bilge bir hayvan gibi zıt karakterler üzerinden oluşturulan öyküler, çocukları düşündürürken eğlendirir. Bu masallar, sadece eğlence değil, aynı zamanda çocukların yaşam becerilerini geliştirmelerine de yardımcı olur.
Birçok çocuk masalları, evrensel temalar barındırır; cesaret, dostluk, sevgi ve adalet gibi. Bu temalar üzerinden çocuklarına hayat dersleri verilmekte ve onların karakter gelişimlerine katkı sağlanmaktadır. Örneğin, Kırmızı Başlıklı Kız masalı, çocuklara güvenlik ve yabancılara dikkat etme konusunda önemli mesajlar verir.
Bunun yanı sıra, masal oku gibi aktiviteler, çocukların dinleme becerilerini geliştirmek için harika bir yoldur. Ebeveynler, çocuklarına hikaye okurken onlarla etkileşimde bulunarak, sorular sorarak ve olayların gidişatını tartışarak, onların düşünme becerilerini de destekleyebilirler.
Sonuç olarak, çocuk masalları yalnızca okuyup dinlemek için değil, aynı zamanda aile ile geçirilen kaliteli zamanın bir parçası olmalıdır. Ailelerin çocuklarına masal okuma alışkanlığı kazandırmaları, hem çocukların eğitimine hem de aile bağlarına katkı sağlar. Unutmayın ki, her masal yeni bir dünya kapısıdır!
1K notes
·
View notes
Text
Eylül'lerin müjdelediği sonbahara bıraktım umutlarımı. İçimdeki, o ilkbahar çiçeklerinin rayihasıyla beliren güzellikler kaybolup gitti. Irmak kenarında oturup yeşilliklerine doyamayacağım bu tabiatın da tahtının devrilme vaktidir. Leyla gibi nice bakmaya kıyılamayan yüzlerin katledilmesi mecnun yaptı beni. Bir Nisa bir Nur'a kavuşup gitti, gökyüzünün o uçsuz bucaksız maviliğinde... En değerli Ecrin bir kalbi avuç içlerinde taşımak olduğunu anlatamadığım ve yaşananları atlatamadığım zamanlardayım. Ufuk'ta Yusuf-i hüsn ile bakan gözleri göremiyorum. Neye baksam karanlıklarda vücut bulmuş. Yeniden, bir ilkbahar ile güneşin aydınlatacağı nuPelda'ların hazanla kavuşmasının hüznü sarıyor beni. Mert insanlarla ve Aydın'lıklarla dolu bir geleceği ön göremiyorum. Belki Medine'ye düşerse yolum, şikayetlerimi ileteceğim ve "Bıraksaydın da hepsi toprak olsalardı en azından bunları yaşamazlardı!" diyeceğim birine, onun bilmediği hikayeleri anlatırken büyük bir mahcubiyetle... Ben artık gerçek Sıla'ma gitmek istiyorum diye isyan edebilirim. İkra emrinin değiştirilip "koru" olarak güncellenmesini isteyeceğim ulu mimardan, kalbimin Hirasında bir hırsla... Gizem'li Akdeniz sahillerinde tenimi ısıtan o sıcaklıkların üzerine, gölgesi düşmüş binlerce vahşetin ruhumu tırmalayışlarını sezinliyorum. Narin düşlerle büyüyemeyen çocukların olduğu coğrafyayı cehennemin nârı sarmalı... Müslüme'lerin yerini dolduramayan müslümanların azabı çok daha çetin olmalı...
1 note
·
View note
Text
🗣️ Bozgunculuk
Bozgunculuk yapanların dünya üzerinde ki planlarını dine yamamak isteme amaçları nedir?
Bunun yanıtı çok basittir. Bilmediğimiz farklı hiçbir konudan bahsetmeyeceğim. Sadece yaşanan gerçekleri tarihi akışı içinde sizlere sunuyorum. Biraz uzun bir derleme olmakla birlikte farkındalık düzeyimizi değiştirecek bir yazı hazırladım.
Herkesin bildiği bir konuda alışık olmadığımız bir tarzda yazı kaleme almak zorunda hissettim kendimi.
İnsanları din dışında dini kullanmadan kandırmak mümkün olmadığı için yaşıyoruz bu zulmü.
Bunu neden en çok Yahudi ve Hristiyanlar yapmaktadır?
Bunun yanıtını da Kur'an veriyor aslında.
Maide suresi 51. ayette diyor ki;
✓ Ey iman edenler. Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdır. İçinizden kim onlarla dost olursa bilin ki onlardandır. Muhakkak ki Allah o zalimleri hidayete doğru yola iletmez.
Bunu siyasi planlara ve o planlara uygun hareket edenlere göre değerlendirme yapalım. Kim kimin neden dostu olduğu ortaya çıksın.
Birileri ne derece doğru olduğu bilinmeyen Tevrat ile planlar yapıyor, birileri İncil ile planlar yapıyor.
Kur'an en son kitap ise bütün bunların hükmünün bittiği anlamına geldiği halde hem müslüman olduğunu iddia eden hemde Yahudi ve Hristiyan dinlerine atfedilerek anlatılan siyasi planların bir parçası olan hikayelere neden inanırlar?
Asıl sorun şu;
Bugün gerçek müslümanın kalmamış olması ve İslam dininin gerçeklerinin yaşanmıyor olmasından kaynaklanıyor.
Peygamber ve soyunun yok edilmesi Emevi zulmü ile dinin değiştirilmesi İbrahim ve onun hikâyelerinin dinin başlangıcı gibi anlatılması vb sebepler buna alan açmıştır.
Neden Yahudi ve Hristiyanlar planlarını Anadolu üzerinde yapmaktadır?
Bunun yanıtı da çok basittir.
İlk insan Adem'in ve eşi Havva'nın el ruha (Urfa) da yere ayak basmaları ve adam oğullarının Anadolu'da insanlığı, uygarlığı kurmuş olmalarıdır.
İlk kut verilmiş insanın Zulkarneyn olarak geçen Türk Oğuz Kağan'ın olmasından kaynaklanır.
Urfa, Balıklıgöl, İbrahim, İsmail ve kurban hikayeleri ve Nemrut ile İbrahim hikayelerinin amacı bu gerçeği gizlemektir.
Türklerin farkı şudur.
Kut verilmiş kişiler verilen görevi yapmaları gereken bir şekilde insanlığın huzuru ve yararına yapmış olmalarıdır.
Yahudiler ve Hıristiyanlar ise bütün bunları eğip bükerek kendi işlerine geldiği gibi yorumlamak ve uygulamak peşinde koşmalarından kaynaklanır.
Adam oğulları zamanında insanlığın ulaştığı seviyeye insanlık hiçbir zaman ulaşamamıştır.
Bugün ki bütün gelişmeler sömürgeye hizmet ettirmeye yönelik olup sonlarını getiren de bu olacaktır.
Dine dayanarak vaadedilmiş toprak yalanları, Mehdi, Mesih ve Deccal gelecek yalanları ile insanları kendi yanlarına çekme amacı Mehdi ve Mesih'in Anadolu'da ortaya çıkacağı yalanını tarikat ve cemaatler aracılığıyla yayma amacı budur.
Bütün bunların yalan olduğunu ve deşifre edileceğinin de Anadolu'nun gerçek sahibi Türkler tarafından gerçekleşecek olacağını planlarının içinde olmamış olması onları şaşkına çeviren tek sebeptir.
Türk'ü satın almak ve kullanmak mümkün olmayacağına göre karşısına hangi yalan ve hile konsa bile sonsuza kadar hiçbir işe yaramayacaktır.
Aldatanlar ve aldananlar yüzünden savaş, kan, gözyaşı dinmiyor.
1948 yılında bölgede israil adında bir şer yapının devlet olarak ilk kabul eden ülkenin Türkiye Cumhuriyeti olmasını sağlayan hileyi bugün herkes öğrenmek zorunda kalacak.
O gün ki o ihanet bugün başımıza başka belaların açılmasına yol açmıştır.
Yahudiler ve Hıristiyanlar kendilerine hizmet edenleri ülkemizde kritik görevlere getirterek bugüne kadar kullanmışlardır.
Bunun sonu geldi artık.
Son kozlarını Mehdi, Mesih ve Deccal ortaya çıkararak oynayacak ve o savaşı kaybederek bitecekler.
Atatürk son kut verilmiş adam (Adem) oğludur.
Ona ve eseri Cumhuriyet ve o eserin Anadolu ile birlikte sahibi ve bekçisi Türklere düşmanlığın sebebi budur.
Birinci dünya savaşı ve ikinci dünya savaşı birer ateşkesti. O savaş devam ediyor.
Ülkemizi yönetenleri 1938'den bu yana kullandıkları halde bizi bugüne kadar yenebilmiş değiller.
Yenemezler! Atatürk'ün askerleri ve orduları görevlerinin başındadır.
Dinin siyasete alet edilmesinin sebebi de Yahudilerin ve Hıristiyanların planlarının bir parçasıdır. Ilımlı İslam bu anlamda emperyalist bir proje olarak uygulanmak istendi. Sonucu buna umut bağlayanlar için hüsran olacak.
Fitne, fesat ve bozgunculuk ile ilgili Kur'an da geçen ayetler ile bu yanıtı destekleyelim.
► Onlara: “Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın.” denildiğinde: “Biz sadece ıslah edicileriz.” derler. (2/Bakara 11)
► Dikkat edin! Onlar bozguncuların ta kendileridirler. Lakin farkında değillerdir. (2/Bakara 12)
► O (fasıklar) ki sağlamlaştırıldıktan sonra Allah’ın sözünü bozar, Allah’ın birleştirilmesini istediği (bağları) koparır, yeryüzünde bozgunculuk yaparlar. İşte bunlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir. (2/Bakara 27)
► Hani Rabbin meleklere: “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım.” demişti. Dediler ki: “Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birini mi (halife) kılacaksın? Oysa bizler seni tüm eksiklerden tenzih ederek sana hamd etmekte ve seni takdis etmekteyiz.” (Allah) dedi ki: “Şüphesiz ki ben, sizin bilmediklerinizi biliyorum.” (2/Bakara 30)
► (Hatırlayın!) Hani Musa kavmi için su talep etmişti. Dedik ki: “Asanı taşa vur.” (Asanın taşa değmesiyle) sular fışkırmış ve on iki pınar/çeşme oluşmuştu. Onlardan her bir topluluk kendilerine ait olan kaynağı bilmişti. Allah’ın rızkından yiyin, için ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık/düzensizlik/taşkınlık çıkarmayın. (2/Bakara 60)
► (Bir işin başına yönetici olduğunda ya da) yanınızdan ayrıldığında yeryüzünde bozgunculuk yapmak, ekini ve nesli yok etmek için çalışır. (Oysa) Allah, bozgunculuğu sevmez. (2/Bakara 205)
► Ey iman edenler! Kendi dışınızda (sırlarınızı paylaşıp iç işlerinizden haberdar edeceğiniz kâfir) bir çevre edinmeyin. (Çünkü kâfirler) size zarar vermekten geri durmaz, sizin zora düşmenizi isterler. Kinleri ağızlarında belirmiştir. Sinelerinin sakladığı (kin) ise çok daha büyüktür. Şayet aklediyorsanız gerçekten size ayetlerimizi açıkladık. (3/Âl-i İmran 118)
► (Bir diğer gayesi ise) münafık olan kimseleri açığa çıkarmaktır. Onlara: “Gelin! Allah yolunda savaşın yahut müdafa yapın.” denildiğinde dediler ki: “Şayet savaşmayı biliyor olsaydık size tabi olur (sizinle beraber savaşa çıkardık).” (Bu sözü söyledikleri) o gün, imandan daha çok küfre yakındılar. Ağızlarıyla kalplerinde olmayanı (inanmadıkları şeyi) söylüyorlar. Allah, onların gizlediklerini en iyi bilendir. (3/Âl-i İmran 167)
► Bundan dolayı, İsrailoğullarına (şöyle) yazdık: Kim bir nefsi başka bir nefse ya da yeryüzünde bozgunculuğa karşılık olmaksızın öldürürse, bütün insanlığı öldürmüş gibi olur. Kim de (meşru bir sebep olmadığı için öldürmeyi terk ederek) onu ihya ederse, bütün insanlığı ihya etmiş gibi olur. Andolsun ki, resûllerimiz apaçık delillerle onlara geldi. Bundan sonra onların birçoğu, bunun ardından yeryüzünde taşkınlık etmektelerdir. (5/Mâide 32)
► Yahudiler: “Allah’ın eli bağlanmıştır/eli sıkı bir cimridir.” dediler. Söyledikleri (bu çirkin söz) nedeniyle elleri bağlandı ve lanetlendiler. (Hayır, öyle değil!) Bilakis, Allah’ın iki eli de açıktır ve dilediği gibi harcar. Andolsun ki Rabbinden sana indirilen (bu Kur’ân), onların birçoğunun azgınlık ve küfrünü arttıracaktır. Biz, onların arasına kıyamete dek sürüp gidecek bir düşmanlık ve kin atmışızdır. Her ne zaman savaş ateşi yakmışlarsa Allah onu söndürmüştür. Yeryüzünde bozgunculuk için çabalarlar. Allah, bozguncuları sevmez. (5/Mâide 64)
Kâfirlerin Allah tasavvuru: Kâfirler iki gruba ayrılır. İlki; hiç bir kitaba ve nebiye müntesip olmayan Kureyş müşrikleri gibi toplumlardır. Bunlar Allah’a (cc) dair kitabi bir bilgiye sahip olmadıkları için, krala/meliğe benzettikleri bir Allah’a inanırlar. (bk. 2/Bakara, 186; 10/Yûnus, 18; 39/Zümer, 3; 71/Nûh, 23)
İkincisi; bir Kitab’a ve nebiye müntesip olmakla beraber, Kitap’tan ve nebiden yüz çevirmiş Yahudi, Hristiyan ve onları adım adım izleyen ümmeti Muhammed’in (sav) sapkınlarıdır. (bk. Buhari, 7320; Müslim, 2669) Vahiyden yüz çeviren bu toplumlar, zamanla kendilerine benzeyen bir Allah tasavvuru oluştururlar. Kendileri gibi cimri (5/Mâide, 64), dostlarını yardımsız bırakan (48/Fetih, 6, 12), fakir düşebilen (3/Âl-i İmran, 181), torpil yapıp adam kayıran (3/Âl-i İmran, 24; 5/Mâide, 18), ölünün ardından ıskat yapılarak kandırılabilen, telkin verilerek sorgusundan kopya çekilebilen bir Allah...
► Yeryüzü (Allah tarafından düzenlenip) ıslah edildikten sonra orada bozgunculuk yapmayın. O’na korkarak ve umarak dua edin. Elbette ki Allah’ın rahmeti, muhsinlere/kulluğunu en güzel şekilde yapmaya çalışanlara pek yakındır. (7/A'râf 56)
► “Hatırlayın! Hani (Allah) Âd Kavmi'nden sonra sizleri halifeler kılmış ve sizi yeryüzüne yerleştirmişti. Ovalarında saraylar inşa ediyor, dağlarından evler yontuyordunuz. Allah’ın nimetlerini hatırlayın ve bozgunculuk yaparak karışıklık/düzensizlik/taşkınlık çıkarmayın.” (7/A'râf 74)
► Medyen’e de kardeşleri Şuayb’ı (yollamıştık). Demişti ki: “Ey kavmim! Allah’a ibadet/kulluk edin. Sizin O’ndan başka (ibadeti hak eden) bir ilahınız yoktur. Şüphesiz ki size Rabbinizden apaçık bir mucize geldi. Ölçü ve tartıyı tam tutun. İnsanların eşyalarını (değerini düşürerek) eksiltmeyin. (Allah) yeryüzünü düzenledikten sonra orada bozgunculuk yapmayın. Şayet inanmışsanız bu sizin için en hayırlı olandır.” (7/A'râf 85)
► “(Allah’ın yolunun) çarpık/eğri olmasını isteyerek ve O’na iman edenleri Allah’ın yolundan alıkoymak için tehditler savurarak her yolun başına oturmayın. Hatırlayın! Siz az iken sizi çoğalttı. Bozguncuların akıbetinin nasıl olduğuna bir bakın.” (7/A'râf 86)
► Onların ardından Musa’yı, Firavun ve önde gelen avanesine ayetlerimizle yolladık. Onlar (ayetlerimizi inkâr edip, alaya alarak) zulmettiler. Bozguncuların akıbetinin nasıl olduğuna bir bak. (7/A'râf 103)
► Firavun’un kavminden önde ► Firavun’un kavminden önde gelenler demişlerdi ki: “Sen, Musa’yı ve kavmini yeryüzünde bozgunculuk yapsınlar, seni ve ilahlarını terk etsinler diye mi bırakacaksın?” (Firavun terk etsinler diye mi bırakacaksın?” (Firavun onları yatıştırmak için) demişti ki: “Erkek çocuklarını öldüreceğiz, kadınlarını sağ bırakacağız. Şüphesiz ki biz, onların üzerinde kahredici bir güce sahibiz.” (7/A'râf 127)
► Kâfirler de birbirlerinin dostudur. Şayet yapmazsanız (kendi aranızda dostluk edip, onları düşman edinmezseniz) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozgunculuk olur. (8/Enfâl 73)
► (Allah’ın onları savaşa çıkmaktan alıkoyması şu hikmete mebnidir:) Şayet sizinle savaşa çıkmış olsalardı, size zarar vermekten başka bir artıları olmayacak ve aranızda fitne çıkarmak için uğraşacaklardı. Sizin içinizde de onlara kulak verenler vardır. Allah, zalimleri bilmektedir. (9/Tevbe 47)
► İçlerinden kimisi ona inanır, kimisi de inanmaz. Rabbin bozguncuları en iyi bilendir. (10/Yûnus 40)
► Onlar (ellerindekileri) atınca, Musa demişti ki: “Bu yaptığınız büyüdür. Şüphesiz ki Allah, onu iptal edecektir. (Çünkü) Allah, bozguncuların yaptığını ıslah etmez.” (10/Yûnus 81)
► (Demek) şimdi ha! (Oysa) daha önce isyan etmiş ve bozgunculardan olmuştun. (10/Yûnus 91)
► “Ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle kullanın. İnsanlara eşyalarını eksik vermeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık/düzensizlik/taşkınlık çıkarmayın.” (11/Hûd 85)
► Sizden önceki nesiller arasında -kurtardığımız azınlık dışında- yeryüzünde fesadı engelleyecek birileri olmalı değil miydi? Zalimler ise (yeryüzündeki fesadı ortadan kaldırmak yerine) şımartıldıkları rahat hayatın peşine düştüler. Ve onlar suçlu günahkârlardı. (11/Hûd 116)
► “Allah’a yemin olsun ki sizin de bildiğiniz gibi bizler bu yere bozgunculuk için gelmedik. Ve biz hırsız da değiliz.” demişlerdi. (12/Yûsuf 73)
► Pekiştirdikten sonra Allah’ın ahdini (tevhid sözleşmesini) bozan, Allah’ın birleştirilmesini istediği bağları koparan ve yeryüzünde bozgunculuk yapanlar (var ya); böylelerine lanet ve (ahiret) yurdunun en kötü (akıbeti) vardır. (13/Ra'd 25)
► Kâfir olup da (insanları) Allah’ın yolundan alıkoyanlara (gelince); onların bozgunculuklarına karşılık, azaplarının üstüne bir azap daha katarız. (16/Nahl 88)
► Kitap’ta İsrailoğullarına şu hükmü de verdik: Hiç şüphesiz, yeryüzünde iki defa bozgunculuk yapacak ve büyük bir kibirle azgınlaşacaksınız. (17/İsrâ 4)
► Dediler ki: “Ey Zulkarneyn! Şüphesiz ki Ye’cuc ve Me’cuc (topluluğu), yeryüzünde bozgunculuk yapmaktadır. Sana bir vergi versek, sen de bizimle onlar arasına bir set yapsan (olmaz mı)?” (18/Kehf 94)
► “İnsanların eşyalarını eksiltmeyin! Yeryüzünde bozgunculuk yaparak, karışıklık/düzensizlik/taşkınlık çıkarmayın.” (26/Şuarâ 183)
► İşte (bu) ahiret yurdudur. Biz, onu yeryüzünde üstünlük taslamayan ve bozgunculuk istemeyenlere veririz. (Güzel) akıbet muttakilerindir. (28/Kasas 83)
► Dedi ki: “Rabbim (şu) bozguncu topluluğa karşı bana yardım et.” (29/Ankebût 30)
► Medyen’e kardeşleri Şuayb’ı (gönderdik). Demişti ki: “Ey kavmim! Allah’a ibadet edin! Ahiret Günü (Allah’tan sevap almayı) umun. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık/düzensizlik/taşkınlık çıkarmayın.” (29/Ankebût 36)
► İnsanların elleriyle kazandıkları (günahlar) sebebiyle, karada ve denizde bozgunculuk baş gösterdi. Belki (İslam’a) dönerler diye (Allah), yaptıklarının (cezasının) bir kısmını onlara tattırmaktadır. (30/Rûm 41)
Yıllarca camiye giden biriydim. Son yıllarda camide siyaset yapılmaya başlandı ve camiye gitmeyi bıraktım. Yukarıda anlattığım ayetler ile ilgili camide neden konuşma yapılmadığını bir gün imama sordum aynen şunu söyledi bizim ne konuşacağımızı her hafta diyanet belirliyor. Niyeti o gün net olarak anladım.
Son sözleri yaşadığımız bazı bozgunculuk örneklerini vererek ve bir kez daha uyarılarımızı yaparak tamamlayalım.
Dinlerin insanlık yararına kullanılma tarihi aleyhine kullanılma tarihinden daha kısadır.
İsrail denen son bozgunculuk devlet olduğu günden bugüne insanlık adeta zulüm yaşamaktadır. Irak'ta, Suriye'de, Libya'da ve dolayısıyla 1938 sonrası ülkemizde yaşanan terör, askeri darbeler, özelleştirme talanı Cumhuriyet devrimlerinin özellikle laikliğin hedef alınmış olması bu bozgunculuğun bir ürünüdür.
Çünkü laiklik dinin insanlık aleyhine kullanılmasını önleyen en büyük devrimdir.
Bu son bozgunu bertaraf ettiğimiz de insanlık sonsuza kadar huzur içinde yaşayacak ve dinlerin farklı siyasi amaçlarla kullanılması tarih olacak.
Metafizik alanda ki gelişmeleri herkesin bilmesi ve anlaması mümkün olmadığı için şeytani planlar oradan yürümekte ısrar ediyor. Bunu bertaraf etmekte haliyle metafizik gelişmeler ile aşılacaktır.
Anayasa'dan Türklüğü çıkarmak isteyenler bir bozguncudur. Cumhuriyet devrimlerine düşmanlık yapanlar bozguncudur, Türk ulusunun sahip olduğu üretim ve hizmet araçlarını satanlar ve satın alanlar bozguncudur. Onların peşinden gitmeyin. Onlar sizi bugüne kadar yukarıda inandıkları dinin gerçeklerine aykırı davrananlar olduklarını ve dini sizi aldatmak için kullandıklarını artık görün.
Türklüğü unutturmak ve Türklerin araplaşmasını sağlamaya yönelik tüm çabalar Anadolu'yu Ortadoğu coğrafyasına benzeterek bu topraklarda israil benzeri bir şer devlet kurmaktır.
Arap coğrafyasında Atatürk sonrası kurulmuş hileye ve bozguna hizmet etmeyin.
Göç ile ülkenin demografik yapısının bozulmasına yönelik çabalar bozgunculuktur.
İnsanları borçlanmaya mahkum etmek adına düşük gelirli olmalarını dayatmak ve para toplayarak para satıp yasayla korunan satın alma gücünü ele geçiren tefeciliğin müşterisi olmaya zorlanmak bir bozgunculuktur.
Toplumu ırk ve mezhep üzerinden ayrımcılık yaparak bölmek bozgunculuktur.
Devlet yok şirketler var demek bozgunculuktur.
Ganimet olmak istemiyorsan önce direneceksin sonra gerekir ise savaşacaksın. Savaşmak son çaredir. Yurtta barış dünyada barış sözünün anlamını da yeniden idrak etmek gerekiyor. Ne demektir yurtta barış dünyada barış? Anadolu da barış ve huzur yoksa dünyada da olmayacak demektir. Bu kadim bir mesajdır. Kurt ulus olmak için kurtuluş savaşı vermiş bir ulusun dünyaya ve insanlığa mesajıdır. Batı çetesinin kan akıttığı her yere demokrasi ve barış getireceğiz yalanlarına benzemez. Önü arkası altı üstü doludur. Dobra bir duruştur. Osmanlıyı yıkan Atatürk değildi. Batının liberal işbirlikçi yazar, siyaset, gazeteci vb kullanılan kişiler tarafından uydurulmuş bir iftiradır. Osmanlıyı yıkan petrolü paylaşan ve Osmanlıyı borca sokarak esir alan yahudi tefecileridir. Onlar bugün yine aynı kılıkta başka yöntemler ile yine aynı oyunu oynuyorlar. Atatürk fitne ve fesadın planlarını bozduğu için bozgunculuk yapanları bir asırdır çılgına döndürmüştür. Bu sebeple çok yivli ve çok tetikli bir şekilde karşımıza dikilmeye yelteniyorlar. Yine aynı akıbeti yaşayarak son derslerini alarak yok olacaklar.
Atatürk sınır tanımayan arsızlığa sınır tanımayı öğretmiştir. Bugün bunun yeniden hatırlatılmasına ihtiyaç vardır.
Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızda ki asil kanda mevcuttur.
Topluma karşı gizli düşmanlık yapmak hainliktir.
] Önder KARAÇAY [
#önderkaraçay#mobbingbank#önder karaçay#mobbing bank#insan#atatürk#devrim#mahşer tufanı#zulüm#türk fırtınası#bozgunculuk#fitne#fesat#dede korkut#dini niyete alet etmek
15 notes
·
View notes
Text
Başarıya Giden Yolculuk: İpuçları ve İlham Verici Hikayeler
Başarıya giden yolculuk herkes için farklı olsa da, bu yolculuğu daha etkili ve tatmin edici hale getirmek için kullanabileceğiniz bazı ipuçları vardır. Aşağıda, başarıya ulaşmak isteyen herkesin uygulayabileceği bazı stratejileri ve ilham verici hikayeleri paylaşacağım.
Hedeflerinizi Belirleyin ve Plan Yapın: Başarılı olmanın ilk adımı, net hedefler belirlemek ve bu hedeflere ulaşmak için bir plan yapmaktır. Hedeflerinizi açık, ölçülebilir, ulaşılabilir, gerçekçi ve zamana bağlı (SMART) hedefler olarak belirleyin. Ardından, bu hedeflere ulaşmanızı sağlayacak adımları belirleyin ve bir yol haritası oluşturun.
Azim ve Kararlılık: Başarıya ulaşmak kolay değildir. Başarılı insanların ortak noktası, azim ve kararlılıkla hedeflerine doğru ilerlemeleridir. Engellerle karşılaştığınızda pes etmeyin, aksine bu engelleri aşmak için yeni stratejiler geliştirin ve yolunuza devam edin.
Kendinizi Sürekli Geliştirin: Başarılı insanlar, kişisel ve profesyonel gelişimlerine önem verirler. Yeni beceriler öğrenmek, kendinizi geliştirmek ve sürekli olarak bilgi edinmek için zaman ayırın. Kitaplar okuyun, seminerlere katılın, online kurslara kaydolun veya bir mentordan destek alın. Kendinizi sürekli olarak yenileyerek ve büyüterek başarıya daha hızlı ilerleyebilirsiniz.
Risk Almaktan Korkmayın: Başarılı insanlar, büyük düşünmeyi ve risk almaktan korkmamayı bilirler. Korku ve belirsizlikle karşılaştığınızda, sizi rahatsız eden sınırlarınızı zorlamak için adımlar atın. Büyük başarılar genellikle büyük riskler gerektirir, bu yüzden cesaretinizi toplayın ve risk almaktan çekinmeyin.
İlham Verici Hikayeler: Başarıya giden yolda ilham verici hikayeler, size motivasyon sağlayabilir ve yolculuğunuzu daha anlamlı hale getirebilir. Başarıya ulaşmış insanların yaşadığı zorluklar, engelleri nasıl aştıkları ve hedeflerine nasıl ulaştıkları hakkında okuyun. Steve Jobs, Oprah Winfrey, Elon Musk ve diğer...
2 notes
·
View notes
Text
Yol'a çıktığımda...
Rüzgar beni taşıyacak denizin köle olmadığı yerlere...
Bir gün...
Evet...
Bir gün...
Seveceksin...
Bavulumda taşıdığım o suskun hikayeleri...
Deniz beni bekler...
Güneşi kucaklamak...
Yanan yüreğimin kollarında denizler kadar büyük damlalı gözyaşlarımla...
Uzak kadar yakın...
Yakın kadar uzak...
Ve burası...
Kör bir tuzak...
Ve inan ki...
Bana fersahlarca yol yaptırsa bile...
Kalmam yasak...
0 notes
Text
Feminizmin Öncü Kadınlarının Mücadelesi ve Hayat Hikayeleri
Feminizmin öncü kadınları, tarih boyunca toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinde önemli roller üstlenmişlerdir. Bu kadınlar, yalnızca kendi hayat hikayeleriyle değil, aynı zamanda toplumsal değişim üzerindeki etkileriyle de dikkat çekmektedir. Onların mücadeleleri, birçok kadına ilham kaynağı olmuş ve toplumsal normların sorgulanmasına yol açmıştır. Örneğin, Simone de Beauvoir ve Virginia Woolf…
0 notes
Text
Keşfedin: Bahis Sitelerinin Heyecanı ve Para Kazandıran Slot Oyunları
Dünya genelinde bahis siteleri ve casino platformları hızla popüler hale geldikçe, online kumar sektörü de büyük bir gelişim gösterdi. Pokerden slot makinelerine kadar geniş bir oyun yelpazesi sunan bu platformlar, kullanıcılara evlerinin rahatlığında oyun oynama fırsatı tanıyor. Özellikle para kazandıran slot oyunları, hem eğlence hem de büyük ödüller kazanma şansı sunarak oyuncuların ilgisini çekiyor. Bu makalede, online casino dünyasını ve slot makinelerinin hem eğlence hem de kazanç arayanlar için neden ideal bir seçenek olduğunu inceleyeceğiz. Bahis Sitelerinin Yükselişi ve Popülerliği
İnternet, birçok sektörde olduğu gibi kumar dünyasını da dönüştürdü. Bahis siteleri ve casino platformları, sundukları kolaylık, esneklik ve geniş oyun seçenekleriyle dünya genelindeki oyunculara kumarı daha erişilebilir hale getirdi. Bu online casinolar, ister slot makineleri çeviriyor olun ister blackjack gibi geleneksel kart oyunları oynuyor olun, her türden oyuncuya hitap ediyor. Ayrıca, bonuslar, promosyonlar ve ücretsiz dönüşler, hem yeni oyuncular hem de deneyimli kumarbazlar için cazibesini artırıyor. Para Kazandıran Slot Oyunlarının Neden Bu Kadar Popüler Olduğu
Kumar dünyasında slot makineleri her zaman bir favori olmuştur; online versiyonları da farklı değil. Para kazandıran slot oyunları, basitliği ve büyük ödüller kazanma olasılığıyla dikkat çekiyor. Diğer strateji ve beceri gerektiren oyunların aksine, slot oyunları tamamen şansa dayalı olduğu için her seviyeden oyuncuya hitap eder. Canlı temaları, ilgi çekici hikayeleri ve progresif jackpotlar ile büyük ödüller sunma fırsatları, oyuncuları tekrar oynamaya teşvik eder. Bahis Sitelerinde Çeşitlilik ve Güvenlik
Bahis sitelerindeki casino platformlarının sunduğu geniş oyun çeşitliliği, oyuncular için en büyük çekim noktalarından biridir. Klasik slot oyunlarından, film temalı ya da macera hikayelerine dayanan oyunlara kadar, oyuncuların farklı zevklere hitap eden birçok seçeneği vardır. Ayrıca, bu platformlar güvenliğe büyük önem verir ve kişisel bilgilerinizi ve mali işlemlerinizi korur. Gerçek parayla oynarken, güvenlik altında olduğunuzu bilmek, para kazandıran slot oyunlarını gönül rahatlığıyla oynamanıza olanak tanır.
Slot Oyunlarıyla Kazancınızı Maksimize Etme
Her ne kadar slot oyunları şansa dayalı olsa da, bazı stratejiler kazanma olasılığınızı artırabilir. Geri Dönüş Oranı (RTP%) gibi önemli unsurları bilmek, zaman içinde daha fazla kazanç sağlayan oyunları seçmenize yardımcı olur. Ücretsiz dönüşler veya çarpanlar sunan para kazandıran slot oyunlarını seçmek, oyun deneyiminizi geliştirir ve kazançlarınızı artırır. Bahis deneyiminizi en üst düzeye çıkarmak isteyenler için doğru slot oyununu seçmek oldukça önemlidir. Bahis Sitelerinde Sorumlu Kumar
Bahis siteleri ve casino platformları büyük ödüller ve heyecan sunsa da, sorumlu bir yaklaşımla oynanmalıdır. Zaman ve para limitleri koymak, kumarın keyifli bir etkinlik olarak kalmasını ve finansal sorunlara yol açmamasını sağlar. Çoğu saygın online casino, oyuncuların harcamalarını kontrol etmelerine yardımcı olmak için özellikler sunar ve bu sayede güvenli ve eğlenceli bir oyun ortamı sağlar. Sorumlu kumar, para kazandıran slot oyunlarının olumsuz etkilerden uzak, keyifli bir deneyim sunmasını garantiler. Sonuç
Bahis siteleri, casino platformları ve para kazandıran slot oyunları, online casino dünyasında sınırsız eğlence ve büyük ödüller sunar. Daha fazla bilgi almak ve güvenilir bahis sistemlerini keşfetmek için trbetandyou.com adresini ziyaret edin. Online slot oyunları, evinizin rahatlığında hem eğlence hem de kazanma fırsatı sunarak oyunculara büyük kazançların kapısını aralıyor.
Daha Fazla Bilgi İçin:-
casino siteleri güvenilir
casino oyunlari siteleri
0 notes
Text
Yazar Sami Gültekin’in Başarı ve Sağlıklı Yaşam Üzerine Yol Gösteren Kitabı Yayımlandı
“Yeter ki İste, Başarırsın” kitabının yazarı Sami Gültekin 85 yaşında ömrünü ülkesine ve topluma adayan Sami Gültekin’in dördüncü kitabı “Yeter ki İste Başarırsın” yayımlandı. Bu eser, başarı hikayeleri ve sağlıklı yaşamın önemine dair genç nesillere ders niteliğinde öğütler sunuyor. Emekli Astsubay ve eski iş insanı, eski gazeteci Sami Gültekin, 85 yaşında yazdığı ve nihayet basımı gerçekleşen…
#başarı hikayeleri#Cengiz Bey#Cengiz Gültekin#emekli astsubay#genç nesillere öğütler#Mehmet Ali Arslan#Sabe Yüyıncılık#sağlıklı yaşam#Sami Bey#Sami Gültekin#sigara zararları#Tekirdağ Yörük Mahallesi#yeni kitap
0 notes
Text
Gazzeliler anlatıyor: 'Burası artık sadece her yere dağılan mezarlıklardan ibaret'
7 Ekim 2024, 09:49 +03
BBC, savaş boyunca veri topladı ve sayıların ötesindeki hikayeleri ortaya çıkartabilmek için savaştan etkilenenlerle görüştü.
Fatma Edaama ve ailesi hep Gazze'nin kuzeyinde yaşadı. Aylar süren cinayelere, yıkıma ve açlığa tanık oldular.
Fatma yaşam koşullarını "aşağılayıcı ve utanç verici" diye tanımlyıor.
Bir yıldır derin bir komada uyuyormuş da bir gün bir zamanların "güzel ve canlı" Gazzesine uyanacakmış gibi hissediyor.
Fatma umutlu. Kararlılıkla "Yeniden inşa edip, hayata döndüreceğiz" diyor.
Gazze şehrindeki plajın İsrail'in işgalinden önceki ve sonraki hali
Gazze'de yaşam ve ölüm
Savaş, Eşref el Attar'ın hayatını ebediyen değiştirdi.
Eşref, Gazze'nin güneyindeki Han Yunus şehrinde bulunan Avrupa Hastaesi'nde hemşire olarak çalışıyor.
BBC'ye yaptığı açıklmaada eşi ve altı çocuğunun, Gazze'nin orta kesimlerindeki Deyr el Bala'da İsrail hava saldırısı sonucu öldüklerini anlattı:
"Saniyeler içinde, hepsi birden..."
Eşref'in eşi Hala Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'nda (UNRWA) çalışıyordu.
En büyük erkek çocukları İhsan 15 yaşındaydı. En küçük çocuğu, Wateen adını verdikleri kızı sadece 20 aylıktı.
Eşref ve Hala'ın ayrıca 10 yaşında, ikisi erkek, ikisi kız dördüzleri vardı. Eşref ve Hala onlar için "Allah'ın hediyeleri" diyordu.
Hava saldırısında ölen Eşref'in eşi Hala ve çocukları.
İsrail ordusu, tek tek hava saldırıları hakkında nadiren yorum yapıyor ve Eşref ile ailesinin 18 Ağustos gününün ilk saatlerinde ölümlerine yol açan saldırıyla ilgili hemen bir açıklama yapılmadı.
Bir gün sonra gelen yazılı açıklamada ise, ordunun Deyr el Bala'nın dışında "teröristleri etkisiz hale getirmek ve yeraltı ve yerüstündeki karargahların yok etmek" için bir operasyon düzenlediği belirtildi.
Hala ve altı çocuğu, Gazze'deki savaşın başlamasından bu yana ölen 40 binden fazla Filistinli'nin sadece bir kısmıydı.
7 Ekim'den sonra, İsrail işgali altındaki Batı Şeria'daki şiddet de tırmandı.
Birleşmiş Milletler'e göre 23 Eylül 2024 itibarıyla, işgal altındaki Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da 693 kişi öldürüldü. Bunların 676'sı İsrail güçlerince, 12'si de Yahudi yerleşimcilerce öldürüldü.
İsrail, Batı Şeria'daki baskınların İsraillilere karşı Batı Şeria ve İsrail'de düzenlenen ölümcül saldırılara engel olmayı amaçladığını söylüyor. Şu an görevdeki İsrail hükümeti döneminde buralardaki yasa dışı Yahudi yerleşimleri daha da genişledi.
Filistililer, aşırı sağcı İsrail hükümetinin Batı Şeria'daki yerleşimleri geri dönülemez bir hale getirmeye çalıştığından korkuyor.
Gazze'de sürülen halk: 'Gidecek güvenli bir yer yok'
BM, 30 Eylül 2024 itibarıyla Gazze nüfusunun 2,1 milyon kişi olduğunu tahmin ediyor. Bunların yüzde 90'ı evlerinden edildi.
Son bir yılda, İsrail ordusu tahliye emirleri verdi ve insanları "güvenli alanlara" yönlendirdi.
Ağustos 2024'teki bir Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) raporunda, Gazze'deki 1,7 milyon kişinin 48 kilometrekarelik bir alana gönderildiğini belirti. Bu da kilometrekareye 35 binden fazla kişinin düşmesi anlamına geliyor.
31 yaşındaki Njoud Ebu Kaloub, Gazze'de yerlerinden edildiğ tahmin edilen 1,9 milyon kişiden biri.
Njoud ve dört çocuğu, İsrail'in tahliye emirleri ve saldırıları nedeniyle 11 kez yer değiştirmek zorunda kaldı.
Bazen de aşırı kalabalık ve hastalıklardan kaçıyorlardı.
Şu an El Mawasi'deki derme çatma bir çadırda yaşıyor. Han Yunus yakınlarındaki kumlu bir çöl alanı. Daha önce İsrail tarafından güvenli alan ilan edilmesine karşın saldırıya uğramıştı. Njoud artık yer değiştirmeyi planlamıyor.
Gazze'deki pekçok evinden olmuş insan gibi Njoud Ebu Kaloub'un savaş sona erdiğinde gidecek bir yeri yok.
Bu yılın Mart ayında BM uzmanları Gazze'deki tüm evlerin yüzde 70'inin ya tamamen yıkıldığını ya da hasar gördüğünü açıkladı.
İsrail Hava Kuvvetleri savaşın sadece ilk altı gününde, Gazze'ye 6 binden fazla bomba attı.
İsrail'in Gazze'deki saldırıları, bölgenin kuzey kısmında başladı ve güneyde Mısır sınırındaki Refah'a gelene kadar Gazze'nin tamamında dev boyutlarda yıkım ve hasara neden oldu.
Temmuz başında BM, Gazze'deki yapıların yıkımı nedeniyle 40 milyon tondan fazla enkaz biriktiği tahmininde bulundu.
Bu da, Gazze'deki her bir metrekarenin 115 kilo enkazla kaplandığı anlamına geliyor.
BM, patlamamış mühimmat ve zararlı maddeler taşıyabileceğinden Gazze halkına tehdit oluşturan enkazı temizlemenin 15 yıl sürebileceğini ve 500 milyon dolara mal olabileceğini tahmin ediyor.
BM Kalkınma Programı'nın Mayıs 2024'teki raporunda "Sadece savaş sırasında tamamen yıkılan barınma amaçlı binaların yeniden yapılması en az 2040'ı bulacak, ki bu da iyimser senaryo" denildi.
Asil, savaşta ağabeyini yitirdi. Ailenin kanser hastası annesini Gazze dışına gönderme çabaları sonuç vermedi.
Babasında da ciddi bir böbrek hastalığı var.
BBC'ye konuşan Asil, zorlu günlerde artık yaşamaya değecek hiçbir şey kalmadığını düşündüğünü söyledi.
Daha iyimser günlerindeyse, babasının ve annesinin tedavi görebilmesini ve Gazze'den ayrılıp, Kıbrıs'taki nişanlısıyla buluşabilmeyi umuyor.
Çatışmadan zarar görenlerin çaresizce umduğu, bu savaşı kalıcı bir ateşkesle sonuçlandırma umudu giderek uzaklaşıyor.
Bunun yerine durum giderek daha da karmaşıklaşıyor ve şiddet hızla artıp, Orta Doğu geneline yayılıyor.
Kaynak: BBC TÜRKÇE
Ağlama duvarına gitmeyi reddeden Amerika başkanı Kennedy'yi de yok etti Siyonizm...
🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸
#türkiye#doğa#travel photography#travel destinations#travel#manzara#view#natural#europe#africa#free gaza#free palestine
36 notes
·
View notes
Text
Şirket Haberleri İş Stratejilerini Nasıl Etkiler?
Şirket haberleri, bir şirketin stratejilerini doğrudan etkileyen kritik bir unsurdur. Olumlu haberler marka imajını güçlendirir, müşteri güvenini artırır ve yatırımcılar ve paydaşlar için olumlu bir algı yaratır. Örneğin, yeni ürün lansmanları veya başarı hikayeleri şirketin büyüme stratejisini destekler ve pazar payını artırma fırsatları sunar. Öte yandan, olumsuz haberler müşteri kaybına yol…
0 notes
Text
Kameraların Toplumsal ve Kültürel Etkileri
Kameralar, toplumsal ve kültürel yaşam üzerinde derin bir etkiye sahiptir. Fotoğraf ve video çekimleri, anıları saklamanın ve hikayeleri paylaşmanın güçlü bir yolu haline gelmiştir. Bununla birlikte, kameraların yaygın kullanımı, mahremiyet ve dijital güvenlik konularında yeni zorluklar doğurmuştur. Özellikle sosyal medya platformları, bireylerin kendilerini ifade etmeleri için bir araç sunarken, aynı zamanda mahremiyetin korunması konusunda endişelere yol açmaktadır. Kültürel olarak, kameralar, sanat, haberleşme ve hatta politika gibi alanlarda önemli bir rol oynamaktadır. Kameraların toplumsal hayata etkisi, teknolojinin gelişimiyle birlikte artarak devam edecektir.
0 notes
Text
En iyi arkadaş, senin tüm hikayelerini bilen, senin hakkındaki bütün detaylara sahip olan arkadaştır..
Ama dost, o hikayeleri birlikte yazdığın ve sana yol arkadaşı olandır.
Ahmet Kaya’nın da dediği gibi dostum dostum güzel dostum..
0 notes
Text
Eski Yunanlıların tanrıları asla ortadan kaybolmadı. Modern dünyada hala etrafımızı sarıyorlar. Samhain'de bizi sevgili ölülerimizle yeniden buluşturmaları için Hekate ve Persephone'yi çağırıyoruz. Derinleşen bir aşkı düşünürken kalplerimiz biraz daha hızlı attığında Afrodit'in dokunuşunu hissederiz. Cadılar olarak, mükemmel büyüyü yapmak için uğraşır, çabalarımız başarılı olduğunda Athena'nın el emeğinin tadını çıkarırız. Ve bir athame veya kılıçla bir büyü çemberi oluşturduğumuzda, Hephaistos'un dehasının sonucunu ellerimizde hissederiz.
Yağmurlu gecelerde Zeus'un fırtınaları başımızın üzerinde kopar ve okyanus kıyılarında Poseidon'un gücünü çarpan dalgalarda hissederiz. Şarabın her yudumunda Dionysos'un sarhoş edici özünü hissederiz ve her hatada Eris'in varlığından haberdar oluruz. Demeter her sonbaharda büyüsünü örer, hasadın cömertliğini ve Gaia'nın, Toprak Ana'nın gücünü bizimle paylaşır. Apollon'un müziği bizi büyüler, Artemis ve Pan'ın ormanları bizi çağırır. Hayatlarımızın çarkı dönerken, bu dünyaya yeni bir hayat getirdiğimizde veya yeni bir birlikteliğe girdiğimizde Hera bize yardım eder. Ve son nefesimiz dudaklarımızdan döküldüğünde, Hermes bizi selamlayacak ve ölüler diyarı Hades'e götürecektir.
Tanrılar nasıl yorumlanırsa yorumlansın, her zaman mevcutturlar. Bazıları için onlar antropomorfik güçlerdir: doğal dünyada bulunan güce şiirsel göndermelerdir. Diğerleri içinse majikal alanların sık ziyaretçileri ve Cadılar olarak ördüğümüz büyülerdeki ortaklarımızdır.
Bazıları onları daha büyük bir bütünün parçaları olarak görürken, diğerleri bireyselliklerini tanımlayıcı bir özellik olarak görür. Olimpos Dağı'nın tanrıları dört bin yılı aşkın bir süredir şu ya da bu şekilde bizimle birlikteler ve antik Atina ya da Roma İmparatorluğu günlerinde olduğu kadar bugün de hayati önem taşıyorlar.
Mitoloji kitapları tanrıların hikayesinin sona erdiği izlenimini vermektedir, ancak hiçbir şey gerçeklerden daha farklı olamaz.
Tanrılar her zaman değişmiş ve adapte olmuşlardır ve olmaya da devam edeceklerdir. Sanata, şiire ve bağlılığa ilham verdikleri sürece hikayeleri de devam edecektir. Tanrılar kehribar içinde muhafaza edilen varlıklar değildir; onlar sürekli evrim geçiren güçlerdir ve değişme kabiliyetine sahiptirler. Geçmişi anlamak önemlidir, ancak şimdiki anı ve geleceği kucaklamak da aynı derecede önemlidir.
Bir yazarın üstlendiği her kitap bir yolculuktur. İfşaatlar ve keşifler vardır ve bazen beklenmedik şeyleri ortaya çıkarırsınız. Bu kitabı yazarken edindiğimiz bilgiler ikimizi de (Astrea ve Jason) çok sevdiğimiz tanrılara daha da yakınlaştırdı. Ancak antik Yunan tanrılarıyla yaşadığımız en değerli anları hiçbir zaman okuduğumuz bir kitabın sayfalarında bulmadık. Onlar, biz çalışırken ve kendimizden çok daha büyük güçlerle etkileşime girerken ortaya çıktılar.
Tanrıların çağrısını hissediyorsanız, bu kitabın yolculuğunuzda size yardımcı olacağını umuyoruz, ancak belki de daha da önemlisi, onlarla maji veya adanmışlık yapmanıza yol açmasını umuyoruz. Bu kitapta profili çizilen tanrıların çoğu yüce Olimpos'ta yaşarken, tanrılar sunaklarımızda ve ritüel alanlarımızda da yaşamaktadır. Bir sabbat kutladığınızda onları çağırın. Bir büyü yaparken onları çağırın. Ve belki de en önemlisi, koşullar böyle şeyler gerektirdiğinde onlarla konuşun.
Bazen tanrılar bizi seçmez, biz onları seçeriz ve bu sorun değildir. Eğer bir tanrıyı tanımak istiyorsanız, onlara adaklar ve libasyonlar bırakın, onlar için şiirler yazın ve onlara övgüler sunun. Tanrılar pohpohlanmayı severler ve isimleri söylendiğinde dinlerler. Tanrılara verilen hediyelerin maddi şeyler olması gerekmez; çoğu zaman samimi bir kalp yeter de artar bile.
Bu kitaptaki amacımız Antik Yunan tanrılarını dürüst ve düşünceli bir şekilde sunmak, geçmişlerini ve kökenlerini paylaşmak ve ayrıca günümüz Cadılığında etkilerini nasıl hissettirdiklerini anlatmaktı. Antik Yunan tanrıları çok uzun zamandır insanlıkla yeni ilişkiler geliştiriyor ve bu muhtemelen biz yok olduktan sonra da devam edecek. İnsanlık ve tanrılar arasında yeni bağlar kurulmaya devam ettiği sürece, hepimizin yürüyeceği yeni yollar olacaktır.
Tanrılara selam olsun!
Jason Mankey
Ağustos 2021
Modern Witchcraft with the Greek Gods: History, Insights & Magickal Practice - Jason Mankey and Astrea Taylor.
0 notes