#yeni doğmuş bebek
Explore tagged Tumblr posts
sunsblogs · 1 year ago
Text
ANNEOKULU - DEVASA+
Tumblr media
Anne adaylarının ve babaların sıklıkla hamilelik ve doğumla ilgili birçok sorusu ve endişesi vardır. Yeni ve bebek bekleyen anneler için değerli kaynaklardan biri de doğum öncesi bakım, emzirme ve bebek bakımı gibi konularda çeşitli dersler ve atölye çalışmaları sunan anne okuludur. Bu dersler, annelerin kendilerini daha güvende hissetmelerine ve annelik yolculuğuna hazırlıklı olmalarına yardımcı olacak değerli bilgiler ve destek sağlayabilir. Ek olarak, anne okulu, yeni anneleri kendi toplumlarındaki diğer ebeveynlerle buluşturarak bu heyecan verici ve zorlu dönemde bir topluluk duygusu ve destek sağlayabilir. Bebek gelişimini anlamak ebeveynler için çocuklarının düzgün bir şekilde büyüyüp gelişmesini sağlamak açısından çok önemlidir. Bebek gelişim tablosu, bebeğin zaman içindeki büyümesini ve gelişimini izlemek için kullanılan bir araçtır. Bebeğin boyunu, kilosunu ve baş çevresini düzenli aralıklarla ölçülerek olası sorunlar tespit edilebilir ve uygun müdahaleler sağlanabilir. Ebeveynler ayrıca bebeklerinin ilerlemesini izlemek ve gelişimsel dönüm noktalarını karşıladıklarından emin olmak için büyüme çizelgelerini kullanabilirler. Her bebeğin kendi hızında geliştiğini ve bazı değişikliklerin normal olduğunu unutmamak önemlidir. Ancak ebeveynlerin bebeklerinin büyümesi ve gelişmesiyle ilgili endişeleri varsa çocuk doktorlarıyla konuşmaları gerekir. Hamilelik, anne adayları için heyecan verici ve zorlu bir dönem olabilir ve semptomlar açısından ne beklenmesi gerektiğini ve ne zaman tıbbi yardım alınması gerektiğini bilmek önemlidir. Yaygın hamilelik belirtileri bulantı, yorgunluk ve sırt ağrısını içerir. Bu belirtiler genellikle normal olmakla birlikte, daha ciddi bir soruna işaret edebilecekleri zamanlar da vardır. Örneğin hamile bir kadın vajinal kanama, şiddetli karın ağrısı veya fetal harekette ani bir azalma yaşarsa derhal tıbbi yardıma başvurmalıdır. Anne adayları bilgi sahibi olarak ve gerektiğinde tıbbi yardıma başvurarak sağlıklı bir hamilelik ve doğum sağlamaya yardımcı olabilirler. Yeni doğmuş bebeğe su verilir mi? İki isimli erkek isimleri, İkili kız isimleri gibi konularda daha fazla yardıma ihtiyacınız var ise web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.
2K notes · View notes
kayipizge · 1 year ago
Text
sen o gece saçlarımı severken ben yeni doğmuş bir bebek kadar huzurlu ve dünyanın kirinden uzaktım
73 notes · View notes
tanrininyalnizligi · 1 month ago
Text
Yeni doğmuş bebek güzelliği 🥹
19 notes · View notes
yazan-kalem-siyah06 · 3 months ago
Text
Sen Gitmeyeceksin Yüreğimden...!!!
Aşığım Sana! Hem En Masum... Hem En Akıl Almaz, Hem En Çılgın Biçimde!
Aşığım Sana! Hem En Çocuksu, Hem En cılgın. Hem En Deli Biçimde, Hem de Ölesiye...
Aşığım Sana! Aralıksız... Duraksız... Sınırsız... Yapmacıksız... Aşığım Sana! İnan Ölesiye, Tarifi İmkansız... Özden ve Gönülden Aşığım Sana...! ...
Aşığım Sana! Hesapsız... Riyasız... Çıkarsız...
İnan Ölesiye Aşığım Sana Ölesiye Sevdim Seni! Bunun Tarifi İmkansız...
Sevdim Ben Seni! Gözümden Akan Yaş Misali...
Tumblr media
Seni ben öylesine değil, ölesiye sevdim!
Seni birdenbire değil, usul usul, içime çeke çeke sevdim...
Ben seni aç bir insa...nın, tokluğa özlemi gibi sevdim...
Ben seni öylesine değil, ölesiye sevdim !
Ben seni görmeyen bir insanın, ışığa hasreti gibi sevdim...
Seni ben yeni doğmuş bebek gibi, masum ve günahsız
ve de çıkarsız sevdim !
Seni öylesine sevmedimki ben !
Seni ölümüne,
Ölünce toprak altında bile hala,
Senin kokunu içime çekecekmiş gibi,
Bir tek o zaman sana yakın olacakmış gibi sevdim..
Seni öylesine değil be aşkım, ölesiye sevdim!!!
Tumblr media
EY AŞK
kim çağırdı seni, gel diye
nedir bu ansız gelişin
nedir bu eziyet edişin
nedir bu yokluklarda varlığın
Sen yürek, nedir bu suskunluğun
nedendir önünde hep başın
kimlere küskünsün, kimlere dargın
kaldır başını utanma sevdandan
haykır, haykır ki cümle alem duysun sevdanı
kim demiş sen yasaksın, yasaklımsın diye
yasaktınsa neden geldin
neden sevdim ölesiye
Vatan kadar sevdim
Bayrak kadar sevdim
Sevdim seni ölesiye....
8 notes · View notes
leeyll · 4 months ago
Text
En son sana ne zaman yazdım hatırlamıyorum ama sanırım buna ihtiyacım var... Gelemedim mezarına bir süredir. Keşke elimde olsa da hep gelebilsem yanına. Çok yorgunum, nefes almak bile yorar oldu şu sıralar beni. Aslında sakinleşmiştim, durgundum yani en azından ağlamayı bırakmıştım lakin çok sürmeden yine ağlamalarım başladım, durduramıyorum. Hoş değil biliyorum, kabullenmem gerekiyor onu da biliyorum ama olmuyor. O eveher gittiğimde seni görememek çok gücüme gidiyor. Dardayım Ne yapacağım, nasıl yapacağım bilmiyorum. Ağlamamı durduramaz oldum, sanki tek çözüm yolum buymuş gibi... Sen olsan kızardın, güldürmeye çalışır sonrasında çözüm yolu arardın. Şimdi ben bunları nasıl yapacağım bilmiyorum. Yeni doğmuş bebek misali hiçbir şey bilmez oldum... 4 ay oldu hâlâ rüyama girmedin. Çok özlüyorum, bir kez görsem belki bunların hepsi geçer, sadece bir kez o bile yeter... Huzurla uyu meleğim, mekanın cennet olsun. Seni çok seviyorum.
14 notes · View notes
kalemineiyibak · 5 months ago
Text
Şey ve Hiçlik Arasında
Sonsuzluk, var oluşun budanıp elle tutulmuş öznel bir yapıyla karşılaşırken kendine çarpması gibi bir şey mi?
‘Şey’ olarak nitelendirirken sonsuzluğu, var oluşun yok oluştan geldiğini unutmadan, herhangi bir şeyin içinde birden fazla şey mi, bir tek şey mi olmamız gerektiğini bize anlatmaya çalışan asıl sorumluluk ve gerçek, sonsuzluğun acılarımızda serin ve derin olması mı? Duygulara kaftan giydirip zamanı kendimize bölerken, kendimizden neyi saklamamız gerektiğini bilmiyoruz. Sorular ve sorunlar arasında bir girdapta, var oluşun yaşamsal faaliyetlerin yerine getirilip eylemsel bir çığlıkta akıp gittiği sanrısında kendimize garip dedikodular türetiyoruz.
İnsan, kendi iç sesiyle de dedikodular yapabilir: pekala. En fazla ünlüler ile ünsüzlerinin yer değiştirmesine izin verirsin; kendi var oluşunun.
Ölmek, yeniden doğmak ile bir zıtlık içerisindeyse, ölürken mi doğmuş oluruz? Hangisi daha gerçek ve evrensel bir parantezde açılıyorsa yaşama; orada mı gerçek vardır? Kendimize ‘şey’ diye nitelendirdiğimiz isimli isimsiz her şey, bir ünlem ve soru işaretine bakıyor aslında. Altını çizdiklerimize soru işareti, üstünü çizdiklerimize ünlem bırakıyoruz.
Her birimizin beden denilen kıyafeti farklıyken, bize yakıştırılanı mı giydik, bize yakıştığını düşündüğümüz kıyafeti mi? Açık uçlu sorularla ömrü uzatıp saçlarımızı kestiğimizi sandık; aslında çoğu zaman.
Kim için var oldum, kim için yaş alırken kim için daha yeni doğan bir bebek oldum? Kayıplarımız bir ecza dolabına atılan reçetesiz ilaçlarla dolu. Sabır deseninde şükrederek çoğumuz var oluşumuzun kilitli kapısına dokunmayıp o kapının önünde yaşanacakları bekler olduk.
‘Kader, nasip, kısmet’ ipliğiyle bağlanan derin yaşamın, mayasına ne çalındı? Sazlar sustu, güfteler tenor adamların elinde ezberlenen bir keşke oldu. Zaman, durduğunu sandığımız yerde aktı, aktığını sandığımız yerde aslında belki de hiç yoktu.
Neredeyiz biz? Yaşam nerede? Özgür ruhların kanalizasyonda bir nefret ile geçirdikleri tenha yollara sıfatı şifacı zannedilen nazarları değerken unuttuğumuz dualar nerede? Hangimiz iyi, hangimiz daha iyiyiz? Her sebepten.
Var oluşumun ikonik zaman çizelgesinde saate bakmadan da akıp giden bir yaşam varsa önümde, duvar saatlerinin kol saatime çelme takmasına izin vermemek niye?
Her soru gurme olur yaşamda. Yediği içtiği ise ayrı gitmez aklınla. Sonra ne olur? Düşündüğüm bir an. An, şu an. Peki beş dakika önce de bir an değil miydi? Yağacaksa beş dakika sonra yağmur, engellenir mi? Batacaksa her gün güneş, hep aynı yerden. Bu ezberden vazgeçilir mi? Hangisinin adı yaşam, hangisinin ezberi külliyen yalan?
Şu an da az önce bir şu an. Dahi anlamındaki ekleri ayıracağım diye ettiğim şu çaba kadar, hayatıma gül saçmadım. Sorarsan hepsi hüsnü-zan...
Tencere kapağa der ki: Kapak olmazsa tencere açık olur ve üşür. Kapak tencereye der ki: Tencere olmazsa Kapak boş kalır ve üşür.
Her sebepten doğma büyüme sorgu meclisi başkanıyız sanırız, kendimizi. Halbuki en çok kendimize yabancıyız. Sor sana, sen kimsin? Var oldun da mı oldun? Yok oldun da mı var oldun? Çokken mi azsın? Azken mi daha çok varsın? Müptela gecenin ışıkları açıldı.
Dila VARLI
5 notes · View notes
gulnarsultan · 8 months ago
Note
RC Göklerin Sırrı hakkında bahsetmek istediğim bir kaç şey var birincisi, 1. ve 2. Hikayede de yazarın inatla Eragon'u asla love interest yapmaması hayır benim anlamadığım şu, ilk kitapta yazarın Andy ve hatta Loy'u bile love interest yapıp onu yapmaması, hadi bu ilk kitap ve bu serafların olayına çok dalış yapmamış olmasına ve oyunda çok geç tanışmış olmamıza verebilirim (onunla 3. sezonda tanışıyorduk sanırım) çünkü Eragon rotası o zaman çıksaydı olaylar daha karmaşık hale gelirdi (ki bunu Eragon'un kişiliğinin tam derinliğine inemediğimize sayıyorum) o yüzden bunu 1. Kitapta olayların hikayeden çok sapmaması için yapılmadığına verebilirim, fakat ikince kitapta gerçekten hayal kırıklığına uğradım. Sebebi ise 2. Kitapta bizim toplayıp dönüştürdüğümüz şeyin yeniden yıkılmasına ve her anlamda herşeye yeniden başladığımızı görüyoruz, biz herşeyi yeniden bir araya getirmeye çalışıp buluduğumuz durumu kavramaya çalışırken uçurumun eşiğinden aşağı itilmeyi ve senin tarafında olması gereken insanların bir anda sana sırtlarını dönmesini en iyi o anlardı, o kadar yeni love interest gelirken Eragon'a gelmemesini ben oturtamıyorum çünkü bence Eragon her açıdan ilginç bir karakter. Prestijli bir ailede melek olarak doğmuş ve ailesinin ihtişamını bile geride bırakarak şepfa'ya en yakın olan seraf olmayı başarmış, dokunulmazlık yasası yüzünden kız kardeşinden olmuş ardından yine malbonte'ye karşı dururken güvendiği kişiler tarafından ihanete uğrayarak öldürülen ve yeniden dirildiğinde yine boyun eğmeyen birisi. Hikayedeki en belki de en ilginç karakter olabilirdi o genç görünüşünün ve soğuk kişiliğinin gölgesinde kalmış bir sürü şey ilginç olduğuna eminim, ayrıca Eragon estetik açıdan da çok hoş bir karakter tüm bunlara rağmen yazarın Eragon'u love interest yapmaması bence çok hayal kırıklığına uğratıcıydı. Bu konuda ayrıca seninde ne düşündüğünü bilmeyi çok isterim (gözümden kaçan yazım hatası varsa üzgünüm).
Tumblr media
Merhaba canım. Düşüncelerini paylaştığın için teşekkürler. Bende bu konuda sana katılıyorum. Eragon karakteri için aşk rotasının olmamasına hem üzüldüm hemde sinirlendim. Belki ilk kitapta rotanın olması kafa karıştırıcı olurdu.Bu konuda sana katılıyorum. Ancak ikinci kitapta olmaması gerçekten çok kötü. Hiç bir karakteri küçümsemiyorum ancak bazı karakterlerin rotası olması yerine Eragon'un rotasının olmasını isterdim. Eragon gerçekten ister görünüşü, ister kişiliği ve isterse geçmişi konusunda gerçekten bir çok karakterden daha ilginç ve dikkat çekici. Keşke Eragon'un rotası olsaydı. Üstelik herkesin bize sırt çevirmesi ve oynadığımız karakterin yeni yürümeye başlayan bir bebek gibi gösterilmesi bana saçma geldi. Sanki yazarın Eragon ile bir sorunu varmış gibi bu karaktere için rota yapmaması çok büyük haksızlık. Doğrusu ikinci kitabı oyanamadım. İlk kitabı oynamıştım. Dokunumazlık yasası konusunda beni aydınlatırmısın ? Eragon'un kız kardeşi Malbontenin ailesi tarafından öldürülmemişmiydi ?
◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇
Hello dear. Thanks for sharing your thoughts. I agree with you on this too. I was both saddened and angry about the lack of a love route for the character Eragon. Maybe having the route in the first book would have been confusing. I agree with you on this. But it's really too bad it's not in the second book. I'm not belittling any character, but I wish Eragon had a route instead of some characters having a route. Eragon is truly more interesting and remarkable than many characters, whether in terms of his appearance, personality or past. I wish Eragon had a route. Moreover, it seemed ridiculous to me that everyone turned their backs on us and the character we played was portrayed as a toddler. It's very unfair that the author didn't make a route for this character, as if he had a problem with Eragon. Honestly, I couldn't play the second book. I played the first book. Can you enlighten me about the immunity law? Wasn't Eragon's sister killed by Malbonte's family?
9 notes · View notes
purgatoireau · 11 months ago
Text
Bir gün, kurduğum tüm hayallerin gerçek olduğu ve pişmanlıklarımdan arındığım bir gün. İşte o gün, benim yaşama başlangıcım olacak. Henüz yeni doğmuş bir bebek olacağım. Gökyüzüne ulaştıysam yıldızları arzulayacağım. O gün kendim için baştan yazacağım tarihi. İkinci bir şans vaadedilmiş gibi önüme, her hamlemi yenisiyle değiştirip tekrarlayacağım. Aşık olduğum okyanuslardan korkmayıp en derinlerine dalacağım. Balıklarla tanışıp, yıldızlarla ninniler söyleyeceğim. Mum ışıkları eşliğinde terastan geceyi izleyeceğim. Ayın nasıl da güzel parladığından bahsedeceğim belki gri bir kediye. Gözlerimi kapatacağım, sadece bir kabustan uyanmışım gibi davranacağım. Gözlerimi kapatacağım ve aklımda dönüp duran melodileri mırıldanacağım. Omuzlarımdaki battaniyeye biraz daha sokulacağım. Önümdeki sayfaya birkaç cümle daha ekleyeceğim. Hepsi de mutluluğum hakkında olacak. Bir gün işte, bir gün bunların her biri gerçek olacak. O güne kadar çabalamam gerek. Yıldızlarca mutlu olmak için, yıldızlarca çaba gerek.
24 notes · View notes
derbeeder · 5 months ago
Text
yeni doğmuş bebek kokusu > tüm pahalı parfümler
6 notes · View notes
golge-gezgin · 1 year ago
Text
Tumblr media
Çimenler Yayılmadan
İyi Düşünün
Bu yılınızı iyi geçirdiniz mi?
Sağlıklı olduğunuz için hiç sevindiniz mi?
Bu yıl hiç gün ışığı ile uyandınız mı?
Kaç kez güneşin doğuşunu izlediniz?
Bir neden yokken kaç kişiye hediye aldınız?
Kaç sabah yolda bir kediyi okşadınız?
Bu yıl yeni doğmuş bir bebek parmağınız sıkıca tuttu mu hiç?
Ve siz onu hiç kokladınız mı?
Yaz gecelerinde ne çok yıldız olduğuna hiç şaşırdınız mı?
Kendinize bu yıl kaç oyuncak aldınız?
Kaç kez gözlerinizden yaş gelinceye kadar güldünüz?
Yaşlı bir ağaca sarıldınız mı bu yıl?
Çimlere uzandığınız oldu mu?
Çocukluğunuzdan kalan bir şarkıyı söylediniz mi hiç?
Hiç suda taş kaydırdınız mı bu yıl?
Kaç kez kuşlara yem attınız?
Bir çiçeği dalındayken kokladınız mı?
Bu yıl kaç kez gökkuşağı gördünüz?
Ya da hediye alan bir çocuğun gözlerindeki ışığı?
Kaç kez mektup aldınız bu yıl?
Eski bir dostunuzu aradınız mı hiç?
Kimseyle barıştınız mı bu yıl?
Aslında mutlu olduğunuzu kaç kez farkettiniz bu yıl?
İyi bir yılın, bunlar gibi birçok “küçük şey”e
bağlı olduğunu hiç düşündünüz mü bu yıl?
Yayılın çimenlerin üzerine.
Acele edin!
Er veya geç
Çimenler yayılacak üzerinize…
( Jaques Prevert )
.
.
.
.
.
[ Çanakkale, Eceabat, Kilitbahir, 23.09.2023 ]
14 notes · View notes
falaanfilaan · 1 year ago
Text
Yeni doğmuş bebek kokusu>>>>>
11 notes · View notes
etaali · 8 months ago
Text
İmam Zamana (a.s.) ile ilişkimiz.
İmam Zamana (a.s) ile yeni doğmuş bir bebek ile annesi arasındaki ilişkinin aynısı gibiyiz. Varlığımızı iyice düşünmeliyiz ki, varlığımızda imama olan ihtiyacımızı ve ona olan bağlılığımızı bulalım, sonra gidip onu bulalım. İmamın huzurunda olmadığımız sürece kararsız kalacağız ve ne kadar kendimizi kandırırsak kandıralım kesin bir huzura ulaşamayız.
Selamün aleyküm ya Baqiyatallah
4 notes · View notes
sonsuzlukbiziz · 10 months ago
Text
Seni ozledim... Sen bunu bilemezsin... Bana verdiği acıyı... yanında olsam dokunsam sakallarına oksasam yine yüzünü... hiç bir şey anlatmasan özür dilemene de gerek yok. Hiç bir şeye gerek yok aslında. Öpsen alnımdan. Desen ki kadınım seninim. Sarsam sarmalasam seni. İzin versem sonsuzlukta kaybolmamiza. Meydan okusam dünyaya elini tutup. Özür dileme benden adam .. pişmanım deme... sadece öp alnımdan kadınım de yine. Söz veriyorum unutacağım o zaman... yeni doğmuş bir bebek gibi yeniden öğreneceğim hayatı senden....
Bu sefer söz..
2 notes · View notes
yazan-kalem-siyah06 · 4 months ago
Text
Tumblr media
♥ ♥ ♥ Seni birdenbire •♥•değil,•♥• usul usul,
•♥• içime•♥• çeke çeke
•♥•sevdim•♥•nefesim.
Ben seni•♥• aç bir
•♥• insanin •♥•tokluğa özlemi•♥• gibi sevdim.•♥• Ben seni•♥• öylesine değil,•♥• ölesiye•♥• sevdim nefesim!
•♥• Ben seni•♥• görmeyen •♥•bir insanın ışığa
•♥• hasreti gibi•♥• sevdim.•♥• Seni ben•♥• yeni doğmuş•♥• bebek gibi, masum ve•♥• günahsız vede•♥• çıkarsız sevdim!•♥• Korkuyorum •♥•unutacak...sın beni diye,
Korkuyorum •♥•zamana yenilip,•♥• el sözüne kulak asıp•♥•, korkuyorum•♥• kendini düşünüp,•♥• beni yarı yolda bırakmandan•♥•,
Vede korkuyorum•♥• aşkının sahte olmasından..•♥•.
Seni öylesine •♥•sevmedimki ben,
•♥•Seni, ölümüne•♥• dek, ölünce toprak•♥• altında bile hala
•♥•Senin kokunu •♥•içime çekecekmiş•♥• gibi sevdim nefesim.•♥•
Tek o zaman ••sana yakın•• olacakmış gibi,•• çok sevdim••. Seni öylesine değil,seni,•• ölesiye sevdim.. ♥ ♥ ♥
7 notes · View notes
vallahisenbiliyorsun · 2 years ago
Text
hocam ordan yeni doğmuş bebek kokusu alabilir miyim
12 notes · View notes
matteberrybell · 1 year ago
Text
Ne tuhaf, yeni bir başlangıç yapmak. Tuhaftır ki birşeyleri geride bırakıp kendini yeni doğmuş bir bebek gibi yeniden bütün hayatını şekillendirmeye çalışmak. Zor evet zor ama kolay birşey mi var sanki..
2 notes · View notes