#yarışın

[metbuat]

Lunyov Portuqaliyada medal qazandı

Lunyov Portuqaliyada medal qazandı

Atıcılıq üzrə Azərbaycan yığmasının lideri Ruslan Lunyov Portuqaliyada keçirilən Avropa kubokunun final mərhələsində mükafat qazanıb. Metbuat.org xəbər verir ki, 33 yaşlı idmançı 25 metr məsafəyə atəşaçmada ikinci olub. Qeyd edək ki, Lunyov iyul ayında Estoniyanın paytaxtı Tallində keçirilən yarışın üçüncü təsnifat mərhələsində bir qızıl və iki gümüş medal qazanıb. Metbuat.org

[foggyconno]

REDPSCAFE - GOLD

Red PS Cafe'e hoş geldiniz - burası sadece bir kafe değil, aynı zamanda oyun dünyasının merkezi. PlayStation tutkunlarının buluşma noktası olan Red PS Cafe, benzersiz atmosferiyle birleşen son teknoloji PlayStation heyecanını sunuyor. Bizimle tanışın ve en güncel PlayStation konsolları, özellikle de çok arzulanan PS5 ile bir adım öne çıkın.

Ultimate PlayStation Cenneti'ni Keşfedin:

Red Playstation cafe, her oyun severin rahatlık, teknoloji ve topluluk duygusunun mükemmel bir kombinasyonunu yaşayacağı bir cennet. Kafemiz, tüm oyun tercihlerine hitap eden geniş bir oyun koleksiyonu sunan en yeni PlayStation konsolları ile donatılmıştır. Adrenalin dolu aksiyon oyunlarından etkileyici hikayelerle dolu maceralara kadar her şeyi bulabileceğiniz bir yer.

PS5 Cafe – İnovasyonla Oyunun Buluşma Noktası:

Geleceğin oyun deneyimini yaşamak mı istiyorsunuz? Red PS Cafe, PS5 cennetinizdir. PS5'in sunacağı çarpıcı grafikler, hızlı yükleme süreleri ve eşsiz oyun performansıyla kendinizi kaybedin. Red PS Cafe olarak, sizi her zaman oyunun keskin ucunda tutmak için en yeni ve en harika deneyimleri sunuyoruz.

Red PS Cafe'nin Farkı:

Modern ve Rahat Ortam: Ps cafe, en yeni PlayStation konsolları ve aksesuarları ile donatılmış modern ve konforlu bir oyun ortamına sahiptir.

Geniş Oyun Seçenekleri: Klasiklerden en son çıkanlara kadar çeşitli oyun koleksiyonunun tadını çıkarın, her oyun sever için bir şey bulun.

Topluluk Havası: Red PS Cafe, sadece bir kafe değil, aynı zamanda bir oyun tutkunu topluluğudur. Diğer oyuncularla bağlantı kurun, yarışın ve kalıcı anılar biriktirin.

Özel PS5 Deneyimleri: PS5'in yeteneklerini sergileyen özel PS5 deneyimleri ile oyunun geleceğine dalın.

Red PS Cafe'yi Ziyaret Edin:

Ps5 cafe, deneyimli bir oyuncu veya Playstation cafe dünyasını keşfetmeye yeni başlayan biri olun, sizi kapılarımız arasında bekliyor. https://www.redpscafe.com/ adresinde bulunan kafemiz, rahatlamak, sosyalleşmek ve oyun maceralarına çıkmak için mükemmel bir mekan. Red PS Cafe'de her bir tuşa basışınız sizi oyun cennetine bir adım daha yaklaştırıyor!

[s4fuck]

Her geceden sonra gün doğmadı mı? Mesela bırak insanlar ne istiyorsa yapsın ne düşünüyorsa düşünsün sen vicdanınla anlaş onunla uyumlu ol yarışın kendinle olsun savaşın kendi yanlışlarınla olsun negatif, kötü enerjili, insanlardan uzaklaş ama kendini yeterince gelişmiş ve güçlü hissettiğinde o insanlar için geri dönüp iyi şeyler yapmayı ihmal etme.. mutluluk huzur ve yaşadığını hissetmek işte böyle bir şey olsa gerek. Çünkü zaten hayat devam ettiği sürece problemler de olacaktır. Gece-gündüz gibi, gecenin karanlığı olmasa, günün aydınlığını bilemezdik.. bu hayatın düzeni böyledir önemli olan şey bunların farkında olmak ve aydınlığın daima karanlığa galip geleceğini unutmadan aydınlığın tarafında yer almaktır. Her geceden sonra gün doğmadı mı? O halde her ölümden sonra yaşam da devam eder ki her gece ve ardından uyandığımız sabahlar bu ölüm ve dirilişin provası olsa gerek.

ne kafa sikmişsin

[vazgectimwagnerden]

samatya'da hayvanlar.

kuleli'nin sokağından banliyö hattına yürüyorum. samatya meydanı. önümde kan ter içinde bir adam var, koşturuyor, meyhanenin şef garsonu sokağı suluyor. 32. selsiyus.

koşturan adamın kocaman kolları, kocaman dövmeleri, yağlı saçları, devir daim yaptığı nefesin ancak kendine yettiği akciğerleri ve kaygılı, fakat titremeyi kendine yediremeyen kabadayı bir sesi var, sesleniyor: coşkun! coşkun! buradan kucağında iguanayla geçen bir adam gördün mü? coşkun anlamadan bakıyor. adam açıklıyor: coşkun! böyle yeşil bir hayvan! kertenkelenin büyüğü!

telefonumu çıkarıyorum. e.'ye yazıyorum: adamın birinin evcil hayvanı çalınmış, samatya meydanı'nda insanlara iguananın ne biçim bir hayvan olduğunu anlatmaya çalışıyor.

görmedim abi- diyor coşkun, sabahtan beri buradayım ben, öyle bir adam görmedim.

biraz yürüyor, duruyorum. acaba birisi ben gördüm! der mi diye adamı izliyorum. boncuk boncuk terliyor ve göğsü her nefesle hırıldıyor. durduğum için dikkatini çekiyorum.. göz göze geliyoruz. panikliyor başımı çeviriyorum, iguanayı ben çalmışım ve suçüstü yakalanmışım gibi bir his.

.

meydana inen merdivenlerin başında tarçın renginde bir sokak köpeği var. geçerseniz mutlaka karşılaşırsınız. ismi de tarçın, çünkü defalarca tarçın diye seslenirseniz bu seslenişlerden birinde kafasını çevirip size baktığı oluyor. tarçının tüyleri ve gözleri aynı renkteler.

m. diyor ki, hocam, bu hayvan çok huylu. hiç kimseye ses etmez, böyle kulakları düşük, uyuklar durur. ama geçen gün buradan bir oğlan geçti, belli ki üzerinde bir şeyler vardı, tarçın kendini kaybetti, havladı, uludu ve çocuğu kovaladı.

üzerinde ne vardı? diyorum.

işte, hocam, gayri meşru işler.

vay canına diyorum. gerçekten huylu hayvan. tarçın. emekli bir narkotik köpeği.

.

meydandan denize doğru yürüyorsunuz, eski banliyö hattı. samatya. yeni mahalle. hipodrom. veli efendi.

n. ile at yarışı izliyoruz. çünkü at yarışı izlemek muhteşem derecede tuhaf bir iş -ve hayatta böyle muhteşem derecede tuhaflıklara yer olmalı diyor n. atlar yarışın bittiğini nasıl anlıyorlar diye soruyor. anlamıyorlar diyorum, onlar sadece koşuyorlar. bu ilk koşu- bağırış, çağırış, ve usturuplu bir delilik.

son dönemeçten sonra, kuponlarındaki at kazansın diye bağıran insanların tümü, bir anlığına iç çekiyor, bu iç çekme ile tribün sessizleşiyor, sonra da karanlık ve sevimsiz bir uğultu beliriyor. eyvah diyor n. eyvah diyorum. atlardan biri tökezledi... jokeyi de yerde.

üç ambulans sayıyorum, iki de traktör, traktörlere bağlı kabinler. ambulanslar jokeyler için, ama diğerleri? diyor n. at diyorum, şu al rengi olan. at da yerde. traktörler onun için. atın adı neymiş diyor n. fısıltılardan duyuyoruz, atın ismi 'turbodizel'.

bu nasıl bir at ismi diyor n.

dizel motor gibi mi? evet diyorum, sanırım öyle. rudolf diesel'in icadı bir at. az önce burada insanlar için koşuyordu.

çok kötü düştü, kesin uyutacaklar! diyor birisi, duymamaya çalışıyoruz. elimizdeymiş gibi.

.

zihnen bir antrakt.

(sakatlanan atları neden öldürüyorlar?)

(çünkü) sakatlanan atlar iyileşemiyorlar, ortopedik ameliyatlar sonrası istirahat, o bacağı kullanmamak, sakınılması gereken şeyler.. atlara göre değil. o sakatlanmış bacaklarını sakatlamaya devam ediyorlar.

buraya eklediğim fotoğraf barbaro isimli bir yarış atının. 2006 yılında bir koşu sırasında sakatlanıyor, ayağında çok parçalı bir kırık. fakat hemen uyutulmak yerine seyisi ve sahipleri -atlarını çok seviyorlar- o zamana kadar pek de düşünülmeyen bir işe kalkışıyorlar, bacağı kırılan bir atı ameliyat ettirmek, fizik tedavi uygulamak.

fotoğrafta barbaro'nun gözleri kendine zarar vermemesi için kapatılmış halde. ve vücuduna bağlanmış kayışlarla fizyoterapi havuzunun üzerinde uçuyor. yadırganacak çok şey var. atlar kör değildirler. ve uçamazlar. bunları-çocuklar-bile-bilir.

barbaro iyileşememiş.. 2007 yılında uyutulmuş.

barbaro'yu, turbodizel'i uyutanlar ve rudolf diesel'i yolculuk yaptığı geminin güvertesinden aşağı atanlar aynı insanlar diyorum. aynı vahşi kabilenin insanları.

.

yüreğimiz kırık. dönüş yolunda kedileri ve köpekleri severek günah çıkarmaya çalışıyoruz, fakat gördüklerimizin ağırlığı bizimle. coşkun abi! diyorum, kertenkele bulundu mu? evdeymiş zaten, çalındı sanmış anafor! diyor.

anafor neymiş diyorum n.'ye. -küfür gibi bir şey sanırım...

tarçın tarçın rengi gözleriyle bakıyor. tarçın! diyorum. sakın bana havlama. sonra adımı asla temize çıkaramam. siz hayvanların muhteşem dünyasının dengelerini bozmakta ve sizleri öldürmekte üstümüze yok. ama sakın bana havlama...

bir daha buradan geçtiğimde yeterince sarhoşsam senin boynuna sarılacağım... söz.

[bir-devrin-tarihcisi]

السلام عليكم

(Dinleyemeyenler için yazılı halini bırakıyorum. Video 1 dk 29s. Rabbim istifadeli eylesin🤲)

"Bİr kere evleniyoruz" Öyle Mi?

Ne olur nede olsa bir kez evleniyoruz diye her şeyimiz tam ve özel olsun kuruntusundan vazgeçin. Eğer bir kez oluyor ya hayatımızda bir defa evleniyoruz şu da olmalı, bu da olmalı,şöyle yapmalıyız, böyle yapmalıyız diye kendimizi bir baskının bir külfetin altına sokarsak işte bazı şeyler ne yazık ki israfa sebebiyet verebilir.Bazı şeyler de o israftan dolayı başka yerlere gidebilir.

Ne olur her şeyinizi ifşa etmekten ve sosyal medyada insanların nazarlarına sunmaktan vazgeçin.İnanın bugün israfın en önemli sebeplerinden bir tanesi de o.Çünkü gösteriş var yani orda bir ifşa edilecek.O nişan merasimi mesela ifşa edilecek başkaları da görecek. Böyle olunca da şu da işte iyi olsun,şu da böyle olsun bu da böyle olsun diye o ifşanın getirdiği külfetlerle karşı karşıya kalınıyor.

Ne olur hayatınızı bir başkasının hayatıyla kıyaslamayın ve kimse ile bu alanda yarışmaya kalkışmayın.Çünkü bizim başkalarıyla işimiz yok ki.. işte amca oğlu böyle yaptı,teyze kızı böyle yaptı,ben mecbur muyum ya öyle yapmaya?

Ben bir şahsiyetim ben nasılsam imkanlarım ne kadar el veriyosa o kadarını yaparım.Kimseyle bu manada bir kıyas yapmaya ya da bir kıyasadan dolayı işte bazı şeyleri çekiştirmeye gerek yok.

Ben takvada, iyilikte,güzellikte yarışırım birisiyle yarışacaksam. Yoksa asla günahta kötülükte düşmanlıkta bu manada yarış yok. Bu manada yarışın insanı nereye vardıracağı da belli zaten...

[hattabi]

هذا اليوم يجتمعُ فيه :

• | شرَفُ الزَّمانَيْن : جُمعةٌ ورمضان

• | شرَفُ القولَيْن : الصّلاةُ علىٰ النَّبِيّ ﷺ والقُرآن

• | شرَفُ الدَّعوات: ليلة الجمعة و عندَ الإفطار وآخر ساعةٍ منَ الجُمُعة!

﴿ فَٱسْتَبِقُوا الخَيْرَات ﴾

Bugün şu (değerleri) bir arada toplar:

| İki vaktin değeri: Cuma ve Ramazan,

| İki sözün değeri: Nebî'ye ﷺ salât ve Kurân,

| Duaların değeri: Cuma gecesi, İftar vakti ve Cumanın son saati.

﴾ (Öyleyse) hayırlarda yarışın. ﴿

[visalilall]

sosyal medyada gördüğünüz kansızlar yüzünden gündeminizi değiştirmeyin arkadaşlar. olur ki biz unuturuz ama Allah unutmaz. şu zor dönemde nasıl yardımcı olurum diye düşünün. hayırda, duada, infakta cimri olmayın. Allahla yarışın galibi yine Allahtır. siz bir verin o bin ile karşılık versin. Rahman O'dur, Rezzak O'dur, Kerim O'dur...

[kadir-tr2569]

Bir Ayet:

Ey iman edenler! Sabredin, kararlılıkta yarışın, düşmana karşı hazırlıklı olun (birbirinize dayanıp bağlanın), Allah'a karşı gelmekten sakının ki başarıya ulaşabilesiniz.

(Âl-i İmrân, 3/200)

[bungoustraydogs-tr]

Merhabaa, umarım her şey yolundadır :3

Sayfanı düzenli olarak takip eden bir ghost takipçinim ve yaptığın emeği gerçekten takdir ediyorum (Eğer bir yardıma ihtiyacın olduğunu duyurursan mutlaka sana yardım ederim, manga vesaire çeviri yazılarını ve panel temizleme konusunda deneyimim yok ama elimdeki bilgisayar gayet güçlü, elimden geleni yaparım ^^)

Aylardır bsd mangasına çok kısa kısa bölüm atılıyordu, gerçi ben sırf bu kısalık yüzünden bırakıcam bırakıcam diyip yine de devam ettim ama o ayrı konu gerçi, neyse bu ayki manga bölümü cidden güzeldi, benim çok hoşuma gitti ama bir sürü kayıp ay var ve ben bunca ay esnasında ana hikayeyi çok unuttum, detaylar vesaire ve ben bu sefer okuduğumda dumur oldum bir tık (Umarım bu şekilde devam ederler, tempo yakalamaları lazım)

Sadece şunu söylemek istedim, şu an yan karakterlerin ne yaptıklarını çok merak ediyorum ve herkes iyi olacak mı?, Fukuichi'yi yenme planları nasıl olacak ve işe yarayacak mı (Fukuzawa o yerde kanlı yatandı dimi?) ve Fukuichi'nin tuttuğu kutu ne, eğer içinden yıkıcı bir güç çıkacaksa ne etkisi olacak? Fukuichi'yi de etkilemeyecek mi?, üstelik vampire dönen herkes (Özellikle Chuuya, Akutagawa, Higuchi ve Kara Kertenkele'nin normale dönmesini istiyorum :'c) tekrar eski haline nasıl döner kara kara düşünüyorum. Açıkçası sorduğum sorular seninde tam cevabına sahip olmadığın sorular ama sen bsd ile çok nasır neşirsin aklında hazır olan bir takım fikirler var ise, paylaşırsan çok mutlu olurum :3, ve senin fikirlerini, görüşlerini ayrı bir önemsiyorum ondan sana sormak istedim.

Biraz uzun yazdım kusura bakma, zamanını ayırdığın için teşekkür ederim <3 iyi ki varsın! Seviliyorsun :3

Öncelikle teşekkür ederim, uzun zamandır beni takip edenleri görünce ister istemez mutlu oluyorum, seviliyorsunuz 💛

Olayların biraz karıştığı doğru, ayrıca hikâyede çok fazla dallanmalar olduğu için karıştı. Kısaca şu anda mangada:

A. HAPİSANEDEKİLER

1. Dazai ile Dostoyevski hala hapisaneden çıkma yarışındalar.

2. Sigma Dostoyevski ile karşı karşıya.

3. Dostoyevski, Chuuya'yı Dazai'yi öldürmesi i için gönderdi. Chuuya vampir olduğu için bilinçli değil.

4. Gogol yarışın bitmesini bekliyor ve herhangi bir müdahalede bulunmadı.

B. HAVA LİMANINDA

1. Akutagawa vampir, Atsushi ile savaşıyor.

2. Bram ile Aya hala birlikteler. Rehin olarak kullanılıyorlar.

3. Fukuchi Tek Emiri'i ele geçirdi ve mührü açtı.

4. Kenji Tetcho ile savaştıktan sonra baygın düşmüştü. İkisi bir anlaşmaya varmıştı, savaş kötü bitmedi yani.

5. Teruko Atsushi'ye gerçekleri anlattıktan sonra Atsushi'yi serbest bırakmıştı.

6. Fukuchi; Tanizaki, Kunikida ve Ranpo'yu rehin aldıktan sonra Fukuzawa ile savaştı. Fukuzawa yenildi, yerde kanlar içinde kaldı.

7. Jouno Fukuchi'nin yanında yer almadığı için yenildi .

C) MAFYA

1. Akutagawa vampir olduktan sonra Higuchi'yi de vampir yaptı.

2. Salgın mafyaya yayıldığı için birimlerinin çoğunu kaybettiler, mafya zor durumda.

3. Mori Tachihara'nın Av Köpeği olduğunu öğrendikten sonra onu ajanı olarak aldı.

4. Tachihara Fukuchi ile yuzlestikten sonra yenildi.

Özet olarak bunlar oldu.

Fukuchi'nin tuttuğu kutu Tek Emir adlı bir silah. Telsiz şeklinde ve emiri veren kişinin astlarına emiri sorgulatmadan uygulatıyor. Fukuchi tüm dünyanın komutanı olarak tanindigindan eğer bu silâhı kullanacak olursa istediği kişilere hükmedebilir. Silâh çok tehlikeli sayıldığından normalde mühürlü haldeydi ama Fukuchi mührü açabildi.

Sonuç olarak iyi sonla biteceğini düşünüyorum ama açıkçası ne nasıl olur hicbir fikrim yok. Mangada çok fazla ters köşe var. Belki vampir isini Dazai'nin yeteneğiyle halledebilirler.

[ismail-im-kurbanim]

Hak yolcusu, Allah’a olan yolculukta gevşeklik göstermemelidir. Allah’ın rızâsının O’na yönelişte acele etmekte olduğunu bilmelidir. Bu sebeple dinin emirlerini yerine getirme ve yasaklarından kaçınmada acele davranmak övülmüştür. Nitekim bu hususa delâlet eden âyet-i kerîmelerde şöyle buyrulur:

“O halde Allah’a koşun!” (Zâriyât 51/50)

“Rabbinizin bağışlamasına ve genişliği göklerle yer kadar olup takvâ sahipleri için hazırlanmış bulunan cennete yarışırcasına koşuşun.” (Âl-i İmran 3/133)

“Siz hep hayırlı işler yapmada birbirinizle yarışın!” (Bakara 2/148)

[munzevisuriide]

Kur'an-ı Kerim'de, Hedefin Değerine Göre Hareketin Hızlanma Türleri:

فَامْشُوا !Rızık İçin: Yürüyün

Mülk, 15

فَاسْعَوْا !Namaz İçin: Koşun

Cuma, 9

وَسَارِعُوا !Cennet İçin: Yarışın

Âl-i İmran, 133

فَفِ��ُ��وا الى الله !Allah İçin: Firar edin

Zariyat, 50

[biliyorsansoyle]

Hadid Suresi 21. Ayet /Muhammed Al Kurdi

Rabbiniz tarafından büyük bir mağfirete ve öyle değerli bir cennete doğru yarışın ki onun eni bile gökle yerin eni gibidir. O, Allâh’a ve rasûllerine inanmış olan o kimseler için hazırlanmıştır! İşte bu, ancak Allâh’ın fazlıdır ki, onu dilediği kimseye verir. Zaten Allâh pek büyük fazlu kerem sahibidir.

[ayten-ali]

:::::‎‏بِسْــــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ.

Gerçek Rabb''inden gelendir..

Sakın kuşku duyanlardan olma..

Herkesin yöneldiği bir yönü vardır..

Öyleyse siz de yararlı işler yapmada birbirinizle

yarışın..

Nerede olursanız olun Allah hepinizi bir araya

getirir..

Kuşkusuz Allah Her Şeye Güç Yetiren''dir..

_____________Bakara Sûresi 147▪148

صدق الله العظيم

[lcerimbenbuaksam]

Hayatı bir kadına benzetmek fikri, Kayra'yla, aramızda sık kullanılan bir teşbih olarak kaldı uzun zaman. Ve bir kadına benzediği için de bazı talepleri olduğunu düşünürdük hayatın. Becerilmek gibi! Ve bunu eğer biz yapmazsak, mutlaka başka birilerinin gelip hayatımızı becereceği sonucuna varırdık. Dolayısıyla hayatlarımızı becermek, daha doğrusu mahvetmek için birbirimizle yarışır hale gelmiştik. Tabii ki yarışın bir galibi yoktu. Böyle bir müsabakanın katılanlarına verilecek herhangi bir ödül de yoktu. Sadece, insanın kendine acı çektirmesi, başkalarının ona çektirmesinden biraz daha iyi bir duygu veriyordu. Kimse bakire bir hayatla ölmeyecekti. Bari en az tecavüze uğrayanlardan olalım istedik!

[zehhr]

Neyim ben, bu olanlar ne, ya kimdir tüketen isteklerimi

Tüketen kim? - Hani bir yarışın sonuna varmış gibi

Hani görmeden daha, sezmeden her şeyin bittiğini