Tumgik
#yüksek zeka testi
hcagla · 2 years
Text
Üstün Yetenekli Çocuğun 10 Belirtisi
Üstün Yetenekli Çocuğun 10 Belirtisi
Üstün zekalı çocuk, ebeveynler için genellikle kafa karıştırıcı ve karmaşık bir kavramdır. Üstün yetenekli ne demek? Genel olarak terim, IQ’su 130’un üzerinde olan ve bu nedenle nüfusun ilk yüzde 2’sinde yer alan çocukları veya yetişkinleri ifade eder. Bununla birlikte, üstün zekalı ve üstün zekalı olmayan çocuk arasında kesin bir ayrım yoktur; çocuklar farklı hızlarda olgunlaşır ve farklı…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
dolunay66 · 2 years
Text
Tumblr media Tumblr media
23 Haziran 1912 tarihinde, Londra’da bir erkek çocuğu doğar. Alan Mathison Turing adındaki bu çocuk yıllar sonra dünya tarihinin akışını değiştirecek işler yapacaktır.
Daha küçük yaşlardayken öğretmenleri, Turing’in oldukça zeki, öğrenme isteğiyle dolu ve özellikle de matematik konusunda çok yetenekli olduğunu fark ederler.
Küçük yaşta, özellikle de okul hayatında dışlanmalara maruz kalmak onun hayatının bir parçası olmuştur.
Ona destek olan tek kişiyse Christopher Marcom adındaki bir arkadaşıdır. Alan, zamanla ona hissettiği yakınlıkla aslında eşcinsel olduğunu fark edecektir.
Daha sonra Alan, arkadaşının okulun bitimine birkaç hafta kala tüberkülozdan ölmesi üzerine hayata olan inancını kaybedecektir
Bu çöküntüye rağmen eğitim hayatı boyunca kendini geliştirir ve matematik alanında bir dahi olarak anılmasının ilk adımlarını atar.
Okullarında yaptığı derecelerin ve dikkat çeken makalelerinin ardından Turing makinesi kavramını ortaya atar. Bugün modern işlemcilerin yaptığı her tür hesaplama bu makine ile yapılabilmektedir.
Matematik ve kriptoloji(şifrebilim) üzerine çalıştıktan sonra, ABD'den II. Dünya Savaşının göbeğindeki İngiltere’ye döner. Döner dönmez de İngiliz ordusu tarafından kriptoloji ekibine dahil edilir.
Naziler, savaş sırasındaki haberleşmelerinde değişen şifreli mesajlar kullanmaktadır ve bu şifreleri Enigma adı verilen bir makine ile oluşturmaktadırlar.
İngiliz hükumetinin savaş iletişim üssünde Alman deniz kuvvetlerine ait şifrelerin kırılımı için çalışan kriptoanaliz ekibinin başına getirilir.
Bu görevdeyken farklı yöntemler geliştirir ve Enigma cihazı tarafından üretilen şifreleri kırmaya yarayan Bombe isimli bir elektromekanik makinenin tasarımına katkıda bulunur.
Uzun uğraşlar sonunda Bombe cihazları, Nazilerin şifreli mesajlarını deşifre ederek Nazi Almanyası karşısında çok büyük bir avantaj sağlar ve savaşın gidişatını değiştirir.
Tarihçilerin tahminine göre Enigma'nın kırılması savaşı iki yıldan fazla kısaltarak "14 milyon" hayatı kurtarmıştır.
“Bilgisayar Mekanizması ve Zeka” isimli makalesinde yapay zeka konularına değinen Turing, bir makinenin “akıllı” sayılabilmesi için gereken standartları belirleyen bir deney tasarlar.
Turing testi adı verilen bu test, makinenin karşısındaki deneğin, görmeden iletişime geçtiği şeyin makine mi yoksa insan mı olduğunu tahmin etmesi esasına dayanmaktadır.
Eğer denek, karşısındakinin makine olduğunu anlayamazsa, makinenin bir nevi “düşünme” yetisine sahip olduğu söylenebilir.
Geçtiğimiz yıl yazılan bir bilgisayar programı 13 yaşındaki bir çocuğu taklit etmek için hazırlandı ve Turing testi ilk defa geçildi.
Bu bilgisayar yazılımı, Turing’in söylediği gibi 5 dakikalık bir yazışmada, sorgulayan insanların yüzde 30’una kendisinin bir insan olduğuna inandırmayı başardı.
Bugün, esası Turing testine dayanan ve CAPTCHA adı verilen bir uygulama, internetteki kullanıcıların insan mı yoksa makine mi olduğunu anlamakta kullanılıyor.
Avrupa’da derin yaralar açtıktan sonra biten savaştan kısa süre sonra Alan Turing, eşcinsel olduğunu açıklar.
O yıllarda eşcinsel olmanın ve bunu açık açık ifade etmenin cezası acımasızcadır.
1885 ve 1967 yılları arasında Britanya Hukuku gereğince yaklaşık olarak 49.000 homoseksüel erkek ahlaksızlık nedeniyle mahkum edildi.
Eşcinsel olduğu için “ahlaksızlık” yasasından hüküm giyer ve uzun bir hapis cezası ile kimyasal hadım edilme arasında bir seçim yapması istenir.
Hadım edilmeyi seçen Turing’e mahkeme kararı ile yüksek dozda kadınlık hormonları enjekte edilir.
Bu uygulama sonucunda cinsel istekleri ortadan kalkar, göğüsleri büyür ama belki de kendisi için en önemli olarak düşünme yetisi sekteye uğrar.
Ve bu dâhi bilim insanı, henüz 42 yaşındayken intihar eder.
Cesedinin yanında tek bir ısırık alınmış bir elma bulunduğunda elmanın içine siyanür enjekte ederek intihar ettiği anlaşıldı.
26 notes · View notes
yigodijitalcom · 3 months
Text
Makale Satın Al, Sıralamanı Yükselt!
Tumblr media
Yigo Dijital'den makale satın al, kaliteyle tanış. Uygun fiyatlar, zamanında ve eksiksiz teslimat. 08503046280 No'lu whatsapp hattımıza yazın, cevaplayalım. Yigo Dijital, 5 seneyi aşkın zamandır SEO uyumlu içerik alanında faaliyet göstermektedir. Sayısız firma ile çalışan ekibimiz, binlerce makale teslimatı sağlamıştır. Bu başarımızın arkında işimize verdiğimiz değer yatmaktadır. Ekip olarak tüm web yeniliklerine ayak uyduruyoruz. Kendimizi sürekli geliştirerek ekibimizin başarma güdülerini arttırıyoruz. Müşteri memnuniyetini her zaman ön planda tutuyor ve kaliteden asla ödün vermiyoruz.
Makale Yazma ücreti ne kadar?
Yigo Dijital içerik ajansında fiyatlar her senenin başında güncellenir ve sene sonuna kadar devam eder. Şu anda 2 adet farklı paketimiz mevcuttur. Bunlar; 1- Standart Makale 2- Ekspress Makale Standart makale 24 saat içerisinde teslim edilir ve 100 kelimesi 20 TL'dir. Ekspress makale ise 12 saat içerisinde teslim edilir ve 100 kelimesi 30 TL'dir. İçeriklerimizde kalite farkı yoktur. Yalnızca zaman farkı vardır.
SEO Uyumlu Ne Demek?
SEO, arama motoru optimizasyonu anlamına gelir. SEO uyumlu demek, arama motorları ile uyumlu demektir. Bunun için çeşitli teknikler kullanılır. Anahtar kelime kullanımı, başlık seçimi, meta açıklamalar, resimler, akıcı anlatım, özgünlük vb. öğeleri kapsamaktadır.
SEO Uyumlu Makale Satın Almak Neden Önemlidir?
Tumblr media
Yigo Dijital'den makale satın al, kaliteyle tanış SEO uyumlu makaleler, bir web sitesinin arama motoru sonuç sayfalarında (SERP) daha yüksek sıralamalara ulaşmasını sağlamak amacıyla optimize edilen içeriklerdir. Bu tür makaleler, belirli anahtar kelimeler ve SEO teknikleri kullanılarak hazırlanır. Kaliteli içerikler sadece arama motorları için değil, aynı zamanda kullanıcılar için de optimize edilir. Bu tür içerikler, kullanıcıların aradıkları bilgiyi kolayca bulmalarını sağlar ve iyi bir kullanıcı deneyimi sunar. Mutlaka deneyimli kişiler tarafından yazılmalıdır. Ayrıca akıcı, anlaşılır ve kesinlikle özgün olmalıdır. Kopya içerik barındıran makaleler Google'ın gözünde değersizdir. Bu da sıralamalarınızı olumsuz etkiler.
SEO Uyumlu İçeriklerde Özgünlüğün Önemi
Özgünlük, bir makalenin kalitesini gösteren en önemli unsurlardan biridir. Kopya içerikler, spin içerikler ya da yapay zeka ile yazılan içerikler hem arama motorları açısından hem de kullanıcı deneyimi açısından olumsuz etki yaratır. Google, Bing ve Yandex gibi popüler arama motorları artık tamamen kullanıcılara fayda sağlayan makalelere odaklanıyor. Dolayısıyla özgün makalelerin önemi her geçen gün daha da katlanıyor. Eğer bir makalenin özgünlüğünden şüphe ediyorsanız aşağıdaki özgünlük testi sitelerinde tarama yaptırabilirsiniz: - Duplichecker - Plagiarism Detector Yukarıdaki sitelerden herhangi birine girdikten sonra makalenizi ilgili alana yapıştırıp tarama butonuna basmanız yeterli olacaktır. Özgünlük problemleri ile uğraşmak istemiyorsan sende Yigo Dijital'den makale satın al ve arkana yaslan. İdeal Bir Web Makalesi Nasıl Olmalıdır? İdeal bir web makalesi, okuyucunun ilgisini çekmek, bilgilendirmek ve harekete geçirmek için belirli özelliklere sahip olmalıdır. Bunun yanında SEO standartlarını da karşılamalıdır. Dikkat edilmesi gereken başlıca noktalar şunlardır: - Dikkat çekici başlıklar kullanılmalıdır. - Giriş kısmı kısa ve öz olmalıdır. - İçerik, akıcı ve anlaşılır bir yapıda yazılmalıdır. - En az 2 altbaşlık kullanılmalıdır. - Basit ve anlaşılır bir dil kullanılmalıdır. - Anahtar kelimeler vurgulanmalıdır. - Konu, gittiği yere kadar yazılmalı ve kesilmemelidir. - Anahtar kelimeler zorlama yolu ile değil doğal bir şekilde yerleştirilmelidir. - İçerik mutlaka özgün olmalıdır. - Yapay zeka kullanılmamalıdır. İçerik Hizmetlerinde Bizi Farklı Kılan Noktalar Yigo Dijital için para her zaman ikinci plandadır. Önemli olan müşteri memnuniyetidir. Ayrıca etkili bir iletişim kurmak ve destek sağlamak gerekir. Yılların getirdiği tecrübe ile bu alana öncülük eden markalardan biriyiz. Disiplinli, özenli ve titiz çalışmalarımız ile anılmaktan gurur duyuyoruz. Her geçen gün daha da fazla büyüyerek yolumuzda emin adımlarla ilerliyoruz. Tüm bu ayrıcalıklardan yararlanmak için sende makale satın al, web sitene hak ettiği değer kazandır. Yigo Dijital Akademi’yi Ziyaret Ettiniz Mi? Yigo Dijital Akademi, içerik, seo, backlink ve eğitim odaklı bir platformdur. Burada profesyonel ekibimiz tarafından hazırlanmış e-kitaplar, SEO uyumlu makale eğitimi, editörlük eğitimi, checklist’ler ve backlink arşivleri bulunur. Üstelik tüm bunları oldukça uygun fiyatlarla sunuyoruz. Daha önce ziyaret etmediyseniz çok şey kaçırmış olabilirsiniz. Sıkça Sorulan Sorular 1- 100 kelime metin kaç TL? 100 kelime makale ücreti 2024 itibarıyla Yigo Dijital'de 20 TL'dir. Bu makaleler genellikle 24 saat içerisinde teslim edilir. Eğer daha acil ihtiyaçlarınız varsa Eksprees makale hizmetimiz mevcuttur. 12 saat içerisinde teslim edilir ve 100 kelimesi 30 TL'dir. 2- 1 makale kaç sayfa? 500-600 kelimelik bir makale genellikle 1 sayfayı doldurmaktadır. SEO uyumlu makale kaç kelime olmalı? Bu konudan konuya değişir. Ancak içeriklerin minimum 300 kelime olması önerilmektedir. Ancak konunun kapsamı genişse 300 kelimede kesmemek gerekir. WHATSAPP HATTIMIZ Read the full article
0 notes
teknolojihaber · 6 months
Text
Snapdragon X Elite dizüstü bilgisayar oyunlarını sorunsuzca oynayabilecek
Tumblr media
Qualcomm'un ARM tabanlı Snapdragon X Elite çipine sahip Windows dizüstü bilgisayarların bu yaz gelmesi planlanıyor ancak cihazların oyun için ne kadar iyi olacağına dair şimdiden fikir sahibi olabileceğimiz bir örnek paylaşıldı. En popüler bilgisayar oyunlarından biri olan Baldur's Gate 3'ün  Qualcomm referanslı dizüstü bilgisayarda nasıl çalışabildiğini gösteren yeni bir video internette ortaya çıktı ve oldukça etkileyici görünüyor. Devin Arthur'un X'te paylaştığı üzere Qualcomm bu oyunu örnek bir dizüstü bilgisayarda 1080p çözünürlükte çalıştırdı. Demo halka açık bir ortamda yapıldı ve bunun ötesinde başka nelerin değiştiği belli değil, ancak çok az gecikmeyle veya hiç gecikme olmadan kararlı görünüyor. https://twitter.com/Lexcyn/status/1772295505524973783 Bu, dizüstü bilgisayarın entegre Adreno GPU çipinin işlemesi için çok sayıda ani hareketin ve çerçevenin bulunduğu sıra tabanlı bir oyundur, bu yüzden gerçekten etkileyici. Ekranın sol üst köşesindeki kare hızı sayacı saniyede 30 karenin (fps) altına düşmüyor gibi görünüyor. Bu, PC oyuncularını etkilemeyebilir ancak standart entegre grafiklerin geçmişte başarabildiklerinden kesinlikle daha iyidir. Karşılaştırma yapmak gerekirse, aynı testi M3 çipli üst düzey bir MacBook Air'de yaptığımızda , değişen grafik ayarlarında ve daha yüksek ekran çözünürlüğünde yaklaşık 40 fps ila 50 fps'ye ulaştık. Yani Qualcomm, GPU performansı konusunda Apple'ı yakalamış olabilir. Açık olmak gerekirse, bu oyun Qualcomm'un referans dizüstü bilgisayarında emülasyon altında çalışıyor, dolayısıyla yeni GPU'nun gücünü gösteriyor. Qualcomm daha önce söz vermişti PC oyunlarının herhangi bir ekstra hazırlık veya taşıma gerektirmeden emülasyon altında çalışacağının sözünü vermişti ve bunu şimdi uygulamada görüyoruz. Ayrıca bu oyunların AMD Radeon 780M GPU ile elde edeceğiniz performansla aynı seviyede performans göstermesi gerektiğinden de bahsetti. Oyun ve GPU gücü, Qualcomm'un Windows dizüstü bilgisayarlara yönelik eski ARM tabanlı çiplerinin her zaman zayıf noktasıydı, bu geilşme işleri yeni bir seviyeye taşıyor. Bu, entegre GPU'nun ne kadar güçlü olduğunu gösteren, gördüğümüz ilk kıyaslama değil. Çipin yapay zeka işlevlerini ilerleten testler söz konusu olduğunda, Snapdragon X Elite, Intel'in Core Ultra CPU'larındaki entegre Intel Arc grafiklerinden neredeyse iki kat daha hızlıydı . Daha fazla test yapılması gerekecek, ancak Qualcomm burada bir şeylerin farkına varabilir ve oyun dizüstü bilgisayar endüstrisini sarsabilir. Read the full article
0 notes
patlicangil · 1 year
Text
Alan Turing Kimdir? Alan Turing Hayatı Bu yazıda, II.Dünya Savaşı'nın seyrini değiştiren ve yapay zekanın temelini atan bir bilim adamı olan Alan Turing'in hayatı hakkında yazıyoruz. Alan Turing kimdir, hayatı nasıl geçmiştir, Alan Turing tanındığı alan, Turing testi ve Turing makinesi nedir bu yazımızda sizlere aktaracağız. Bilgisayar biliminin öncüsü sayılan Alan Turing'in hayatı , II. Dünya Savaşı sırasında, hazırlayan... https://www.begonya.com/alan-turing-kimdir/?feed_id=163017&_unique_id=6515c69855691
0 notes
promptpazarcom · 1 year
Text
ChatGPT İntihal Oranı
Tumblr media
Günümüz dijital dünyasında, içerik üretimi hızla artmakta ve birçok web sitesi, ChatGPT gibi yapay zeka tabanlı araçları kullanarak özgün içerikler üretmektedir. Ancak, bu tür içeriklerin intihale uğrama riski de beraberinde gelmektedir. Bu içeriğimizde, ChatGPT intihal oranı, nedenlerini ve bu oranı azaltmak için alınabilecek önlemleri ele alacağız.
ChatGPT Nedir ve Nasıl Çalışır?
ChatGPT, OpenAI tarafından geliştirilen ve büyük dil modellerini temel alan bir yapay zeka aracıdır. Dilin yapısını öğrenerek, insan benzeri içerikler oluşturabilen etkileyici bir sistemdir. İçerik üretimi, kod yazımı, soru sorma ve daha onlarca işleve sahiptir.
Makale İntihali Nedir?
Makale intihali, bir içeriğin başka bir kaynaktan izinsiz şekilde kopyalanması veya çalınmasıdır. Bu, hem arama motorları tarafından cezalandırılır hem de web sitesinin güvenilirliğini düşürebilir. Dolayısıyla ChatGPT intihal oranı da merak edilen konulardan biri haline geldi. Herkesin bildiği üzere artık ChatGPT içerik üretiminde en sık kullanılan yapay zeka araçlarından biri olarak faaliyet gösteriyor. Web site içerikleri, sosyal medya açıklamaları vb. alanlarda yoğun bir şekilde kullanılıyor. Ancak kullanıcılar yazılan bu içeriklerin intihal olup olmadığı konusuna cevap arıyor. ChatGPT genel olarak yüksek özgünlük oranına sahiptir. Hatta büyük çoğunlukla tamamen özgün içerikler üretmektedir. Ancak nadiren de olsa düşük miktarda intihal çıkabilir.
ChatGPT ile Yazılan Makalelerin İntihale Uğrama Nedenleri
ChatGPT ile yazılan makaleler, çeşitli nedenlerle intihale uğrayabilir. Bunun kesin bir sebebi yok. ChatGPT, tüm internet verilerini tarar ve istediğiniz bilgiyi kendi çerçevesinde harmanlayarak sizlere sunar. Genel olarak ChatGPT intihal oranı son derece düşüktür, fakat zaman zaman az miktarda intihal çıkabilir.
İntihale Uğramayı Azaltmak için Yapılması Gerekenler
ChatGPT ile yazılan makalelerin intihale uğrama riskini azaltmak için alınabilecek önlemler vardır. Bunlardan bazıları şunlardır: 1- İçeriği yazdırın. 2- Özgünlük testlerinden geçirin. 3- İntihal çıkan bölümleri tespit edip bir kenara not edin. 4- Manuel olarak müdahale ederek intihal olan cümleleri değiştirin.
Makale Özgünlük Testi Araçları
Makalelerin özgünlüğünü korumak için kullanılabilecek bazı önemli kontrol yöntemleri ve araçlar bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır: https://plagiarismdetector.net/ https://www.duplichecker.com/ https://www.grammarly.com/plagiarism-checker
ChatGPT Kullanırken İntihale Karşı Sorumluluklar
ChatGPT kullanıcıları, içerik üretirken intihale karşı sorumluluklarını anlamalı ve bu sorumlulukları yerine getirmek için gerekli adımları atmaktan çekinmemelidir. Makalenin bu alt başlıklarla zenginleştirilmesi, içeriğin SEO açısından optimize edilmesine ve okuyuculara daha fazla değer sağlamasına yardımcı olacaktır. ChatGPT intihal oranı düşürmek için direkt olarak sonucu kopyalamak yerine altbaşlık değişimi, alıntılar eklemek, önemli cümleleri değiştirmek, anahtar kelimeleri yerleştirmek ve önemli kelimeleri vurgulamak gibi ufak dokunuşlarda bulunabilirsiniz. Bu işlem intihal oranını düşürmenin yanında içeriğinizi de daha zengin bir hale getirecektir. Read the full article
0 notes
sonfecigalaksimiz · 4 years
Note
Sevgili beyni olmayan anonimcikler. Siktir olup gitmeye ne dersiniz? Tek vasfınız iki gramlık beyninizle millete anonimden yazmak olmasa sizi birazıcık kaale alabilirdik fakat yazdıklarınıza sadece gülüp geçmekle karşılık verebiliyoruz. Ciddiye alınmıyorsunuz. Onedio IQ testi çözebilirsiniz çünkü zeka seviyeniz ancak orada yüksek çıkar. Hadi Yallah kötünüze. :** Gülcüm seni seviyorum bebeğim
Tuçe'm yine cok haklı:dd
2 notes · View notes
kanal369-blog · 5 years
Text
Yapay Zeka Hukuku
Öncelikle herkese merhaba!
Ben Burak. Lisans eğitimimi İstanbul Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesinden aldım. Küçük yaşlardan itibaren Hukuk Fakültesi hayali kuruyordum. Hukuk, sanat ve teknolojinin; zihnimin ve dolayısıyla hayatımın büyük bir bölümünü kapladığına siz de bu blog vesilesi ile şahit olacaksınız. Her zaman iyi bir dinleyici ve okuyucu olmaya çalıştım. Sanırım anlatma vakti geldi.Herhangi bir menfaat kaygısı gütmeden yalnızca tutkularımın peşinden gidiyorum. Kemerlerinizi takın. Başlıyorum.
Bu yazıda
yapay zeka, android, otonom araçlar, yapay zeka hukuku, yapay zekaların hukuki statülerini belirleme ve bunlarla ilişkili kavramları açıklamak ve bu kavramların “hukuk” özelinde değerlendirilmesi adına yapmış olduğum araştırma faaliyetlerimin çıktılarına ulaşacaksınız.
Tumblr media
Robot, yapay zeka, otonom araçlar ve androidler henüz gelişimini tamamlamamakla birlikte, hala gelişen kavramlardır. Bu kavramlarla tanışmamız, çeşitli bilim kurgu romanları, piyesleri ve filmlerle olmuştur. Bu kavramlar, çeşitli ütopik toplumlar veya distopyaların işlendiği bu kurgusal eserlerde kullanılmıştır.
Diğer kavramlara nazaran, halk arasında daha yaygın ve oldukça sık işlenen “robot” kavramından başlamak faydalı olacaktır.
Robot Nedir?
Şuan kullandığımız tabiriyle, “robot” kavramı ilk olarak 1920 yılında Karel Čapek tarafından “R.U.R. — Rossum’s Universal Robots” adlı eserinde dile getirilmiştir.
Sözlük anlamı olarak ise “Belirli bir işi yerine getirmek için manyetizma ile kendisine çeşitli işler yaptırılabilen otomatik araç” olarak tanımlanmıştır.
Ancak “robot” kavramını “hukuk” özelinde incelemek ve hukuku ilgilendiren noktalarına temas etmek suretiyle araştırmaya devam etmemiz durumunda “Isaac Asimov” ismi bizim için son derece mühimdir. Zira Isaac Asimov, 1950 yılında yazmış olduğu “I Robot(Ben Robot) adlı eserinde robotların yapabileceklerinden bahsetmenin yanında robot yasalarından ve robotların yaptıkları eylemler neticesindeki ahlaki sorumluluklarından bahsetmiştir.
Bu eserinde yer verdiği “Robot Yasaları” şunlardır;
Tüm hikayeler birlikte, Asimov’un robot yasalarının tarihini anlatırlar. Bu yasalar:
Yasa, Bir robot bir insana zarar veremez. Ya da hareketsiz kalarak bir insanın zarar görmesine neden olamaz. 2. Yasa, Bir robot insanların verdikleri emirlere uymak zorundadır. Ancak bu tür emirler birinci yasayla çeliştiği zaman durum değişir. 3. Yasa, Bir robot birinci ve ikinci yasalarla çelişmediği sürece varlığını korumak zorundadır.
Android
Tumblr media
Eski Yunanca insan kelimesinden türetilmiştir. İnsansı anlamını ifade etmektedir. Temel anlamda zeki varlıklar olarak varsayılan insanlar tarafından yapılmış insansı makinelere denir. (Ben Robot, Blade Runner vs gibi filmlerde görmüş olduğumuz insansı görünümdeki robotlara android diyoruz.)
Yapay Zeka
İdealize edilmiş bir yaklaşıma göre yapay zekâ, insan zekâsına özgü olan, algılama, öğrenme, çoğul kavramları bağlama, düşünme, fikir yürütme, sorun çözme, iletişim kurma, çıkarımsama yapma ve karar verme gibi yüksek bilişsel fonksiyonları veya otonom davranışları sergilemesi beklenen yapay bir işletim sistemidir. Bu sistem aynı zamanda düşüncelerinden tepkiler üretebilmeli (eyleyici yapay zekâ) ve bu tepkileri fiziksel olarak dışa vurabilmelidir.
bir sorunun kavramı daha iyi anlamamıza vesile olacağını düşünüyorum;
“Makineler Düşünebilir mi?”
Tumblr media
Bu sorunun sahibi, birçok kişinin Benedict Cumberbatch’in olağanüstü oyunculuğu ile süslenen “The Imitation Game, Enigma” filminde yaşamının bir kesitinin anlatıldığı Alan Turing’ten başkası değildir. Bilginin, keşfin ve beraberinde ilhamın en önemli aracı olduğunu düşündüğüm merak, bu soru vasıtası ile bu makalenin meydana gelmesine büyük ölçüde vesile olmuştur. Alan Turing, bu makalesinde yıllarca konuşulacak “Turing Testi”ni ortaya koymuştur.
Nedir bu Turing testi?
Tumblr media
Robot Sophia ve Will Smith
Basitçe açıklamak gerekirse, bir insan ve bir bilgisayar etkileşimde bulunduklarında, insan etkileştiği bu varlığın bir bilgisayar olduğunu anlamadığı durumunda bunun bir “yapay zeka” olduğu fikrine ulaşırız. Peki bu bilgisayar, fiziksel anlamda insansı bir görüntüye sahip olması dışında kendisinin en az bir insan kadar zeki olduğuna ve karşısındakine amiyane tabirle “bilgisayar olmadığı” hususuna nasıl ikna edecektir? Bilişim uzmanları veya hukukçular için önemi nedir? Bu soru “yapay zeka hukukunun” gelişmesinde büyük bir öneme sahiptir. (İnsanoğlunun bitmek bilmeyen merakı… Adem’den beri…)
Biz hukukçular, yalnızca insan olmak şartının mevcut olması ile belirli haklara sahip olunacağının ve de bazı eylemlerden ötürü yükümlülüklerimizin olacağı şeklinde yıllarca sınıflandırma yaptık, yapıyoruz. Ülkemiz hukukunda hak ehliyeti şu ifadelerle hüküm altına alınmıştır;
Türk Medeni Kanunu Madde 8.- Her insanın hak ehliyeti vardır.
Buna göre bütün insanlar, hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eşittirler.
Hukuk için “insan olmak”, hak ehliyetine sahip olmak için tek başına yeterli bir sebeptir. Ancak biz insanlar bu konsensusa uzun yıllar sonra ulaştık. Zira Roma’da insanlar hürler ve köleler olarak ikiye ayrılıyorlardı. Hürler hak sahibi olabilirken, köleler ise bir mal statüsünde bu hakların konusunu teşkil ediyorlardı.
Hak ehliyeti kişinin hak sahibi olabilme ve borç altına girebilmesi anlamını işbu Medeni Kanun (m.8) hükümlerinden açıkça anlıyoruz. Hak ehliyeti aynı zamanda Usul Hukuku özelinde değerlendirildiğinde “taraf ehliyeti” olarak karşımıza çıkabilir.
Hak ehliyetini takiben bir diğer önemli husus yazımızda kendine yer buluyor; Fiil ehliyeti… Türk Medeni Kanunu’nun 10. maddesine göre ayırt etme gücüne sahip, her ergin kişinin fiil ehliyeti bulunmaktadır. Fiil ehliyeti ile kişi “kendi fiilleriyle” borç altına girebilir ve hak edinebilir(TMK m.9).Kanun, hak ehliyetinde borç ve haklara ehil olmadan bahsederken fiil ehliyetinde “kendi fiilleriyle” bu hak ve borçlara sahip olabilme hususundan bahsediyor.
Doktrinler, içtihatlar, kanun maddeleri, uluslararası sözleşmeler ve komisyonlar kişilerin eylemlerinden sorumlu tutulabilmesi için asgari anlamda hangi yeterliliklere sahip olması gerektiği hususunda gerek sosyoloji gerekse de biyoloji gibi birçok bilim dalından da yararlanmak suretiyle farklı cevaplar buldu. Bugün sorduğumuz sorular aynı temelde olmakla birlikte farklı şekilde dallanıp, budaklanıyor.
Bu varlıklara yani yapay zekalara“humanoid” yani insansı yakıştırması yapmak veya insana benzetmeye çalışmamız bir anlamda robotların ve bunları geliştirenlerin başını ağrıtacak mevzular. Bir dostum insanın gördüğü her varlığı insana benzetmeye çalışması ve insansı detaylar aramak gibi bir zaafı olduğunu söylemişti. Hatırlayın, küçükken bazı şekilleri insana benzettiğiniz hiç olmadı mı?
Bu benzetmeden bahsetmemizin elbette bir sebebi var. Zira temeli şu hususa dayanıyor; yapay zeka doğrudan eylemleri ile veya dolaylı komutlarıyla somut anlamda sonuçlar ortaya çıkarabiliyor. Bu sonuçlar sanal veya reel olarak anlam ifade edebiliyorlar. Peki insan? İnsanoğlu boş bir tuvale karalama yapınca fikri sınai haklar özelinde bazı haklara sahip olmuyor mu? Bedri Baykam’ın bir eserini kopyalayıp satmak başınızı belaya sokmuyor mu? Peki ya bunu yalnızca bir insan mı yapabiliyor? Örneğin iOS ve AndroidOS cihazlarında çalışan “Prisma” adında bir aplikasyon var. Geliştiricileri onu Picasso’nun fırça darbeleri ve sanat anlayışıyla beslemiş(Picasso filtresi için). Mevcut bir fotoğrafınızı bünyesindeki bu yapay zeka ile illustre edip birkaç saniye içinde bir Picasso tablosuna dönüştürebiliyor. Peki sırf kaşı ve gözü olmadığı için bu yapay zekaların haklarını korumayacak mıyız? Elbette eksik bir soru. Ancak başlangıç için yeterli bir soru sayılabilir. Zira “humanoid” kavramı bizim için önemli. Kafanız karıştıkça Turing Testi’ni hatırlayın.
Biz insan olmanın hak ehliyetine sahip olma hususunda tek başına yeterli olduğunu biliyoruz. Humanoid kavramı işte burada anlamlanıyor. Zira hukuk, kaşımızın gözümüzün rengi, insansı sıcaklık, ten gibi unsurlarla değil bizzat hukuki anlamda sonuçlar meydana getirecek eylemlerle ilgileniyor. Yapay zeka kavramı ise hukuk özeline girmediğimiz takdirde bambaşka okyanuslarda seyir ediyor. Ancak her şeyde olduğu ucu sonunda hukuka dayanıyor.
Turing Testi, bir başka ifadeyle “Imitation Game yani Taklit Oyunu”dur. Zira makine insanı taklit etmeli ki “insan” olduğuna ikna edebilsin…
Burak Ete
Kaynaklar
Asimov, Isaac (September 1979). “The Vocabulary of Science Fiction”. Asimov’s Science Fiction.
tdk.gov.tr Türk Dil Kurumu
Doç. Dr. Murat Volkan Dülger, Bir Hukuk-Kurgu Denemesi: Yapay Zekalı Varlığın Hukuki Sorumluluğu (Olabilir Mi?), Hukuk+ Dergisi
Isaac Asimov, Ben Robot
NTV Bilim Dergisi, sayı:1,2009
Prof. Dr. Serap Helvacı — Kişiler Hukuku
Türk Medeni Kanunu
Hukuk Muhakemeleri Kanunu
Vikipedi
1 note · View note
aydinrehberi · 2 years
Text
Kesinlikle çok farklı bir bakış açısı ve etkileşimde bulunduğunuz bir kişinin doğal mı yoksa gösterişli mi olduğunu merak ediyorsanız düşünmek isteyebileceğiniz bir şey. Bununla birlikte, birinci etkileşim sırasında bile bir kişi hakkında mümkün olduğunca çok... Kesinlikle çok farklı bir bakış açısı ve etkileşimde bulunduğunuz bir kişinin doğal mı yoksa gösterişli mi olduğunu merak ediyorsanız düşünmek isteyebileceğiniz bir şey. Bununla birlikte, birinci etkileşim sırasında bile bir kişi hakkında mümkün olduğunca çok şey öğrenmek, birçok baş ağrısından kaçınmamıza yardımcı olabilir. Bu bilgi, insanların birinci etkileşimde en âlâ özelliklerini göstermeye çalıştıkları flört durumlarında nitekim işe fayda. Yüz biçimine nazaran karakter özelliklerinizi öğrenmek istiyorsanız okumaya devam edin. ELMASElmas biçimindeki yüzlere sahip beşerler, otoriter oldukları ve tıpkı vakitte ayrıntılara inanılmaz derecede dikkat ettikleri bilinmektedir. Görünüşe nazaran bu yüz işverenler için hakikaten uygun. İşvereninizin da keskin yüz özellikleri var mı? Bu form için tipiktir. DAİREÇocuksu, yuvarlak yüzlü beşerler, açıklamalara nazaran çarçabuk manipüle edilebiliyor. Bu çok mantıklı! Bu beşerler çocuksu bir görünüme sahip olduklarından, daha fazla insan onları manipüle etmeye çalışma eğiliminde oluyor zira bir “bebek suratının” ardında çocuksu bir insan olduğunu düşünüyorlar. Sonuçta, çocukları manipüle etmek de çok kolaydır. Yuvarlak yüzlü şahısların genç görünümlerinden ötürü kendilerine palavra söylenmemesi için bunun çok uygun bilinmesi gerekmektedir. OVALBu bir tesadüf değil! Oval halli yüzler dışa dönük kişilikleri gösterir ve bu nedenle ekseriyetle ünlülerde bulunur. Oval formlu yüzlerin cazip ve toplumsal göründüğü bilinmektedir. Öte yandan, bu hale sahip beşerler, oburlarının kendileri hakkında ne düşündüğü konusunda çok şuurlu olma eğilimindedir. Yeniden, birçok ünlünün de paylaştığı bir özellik! DİKDÖRTGENBu formun, fazla düşünmeye meyilli kişilik tiplerini gösterdiği bilinmektedir. Açıklamalara nazaran bunun nedeni, yüzü bu halde olan şahısların alınlarının çok büyük olmasıdır. Alınlar yalnızca çok düşünmekle bağlı değildir, tıpkı vakitte yüksek seviyede zeka ve mantıklı düşünme ile de temaslıdır. Bu yüz kategorisine ilişkin olmak katiyetle berbat bir şey değil! YUMURTABu hal baş aşağı bir yumurtaya çok benziyor ve inatçı özellikleri gösterdiği biliniyor. Bu durum birebir vakitte bu yüz formuyla bağlantılı diğer bir özelliğe de yol açabilir: güç. Bu hale ekseriyetle kalp biçiminde de denir, zira bu açıkça kulağa çok daha beğenilen geliyor. KAREGücün ve otoritenin göstergesi olan bir öteki biçim de kareyi andıran haldir. Bu büyük ölçüde kare kalpli insanların çalışkan ve hırslı yapısından kaynaklanmaktadır. Ayrıyeten açıklamara nazaran çok rekabetçi olma eğilimindedirler. Bu hal, kendi meslek basamaklarında çok ilerlemiş beşerler için tipiktir, bu yüzden bir daha bu cins bir yüze sahip tanımadığınız biriyle karşılaştığınızda, dikkatli olmalısınız, bir sonraki işvereniniz olabilir! https://rehberaydin.com/yuz-sekliniz-karakter-ozelliklerinizi-ortaya-cikariyor-iste-yuz-seklinize-gore-karakter-analizi-yapan-kisilik-testi/
0 notes
hozducom · 3 years
Text
Türkiye'nin en zeki illeri belli oldu! İşte IQ ortalaması en yüksek iller
Türkiye’nin en zeki illeri belli oldu! İşte IQ ortalaması en yüksek iller
Zeka Testi Merkezi, kendi internet sitesinde bir IQ testi geliştirdi. Bu test, kullanıcılara bulundukları kenti ve cinsiyetlerini sorarak başlıyor. Akabinde kullanıcıların yanıtlarına nazaran bir puana ulaşılıyor. İnternet üzerinden yapılan bu IQ testi, 30 dakikalık müddet içerisinde sona eriyor. Verilen müddette sorulan sorulara yanlışsız yahut yanlış karşılık veren bireyler, evvelce…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
onlinesertifika54 · 3 years
Link
Disleksi Nedir? Aynı zamanda öğrenme güçlüğü olarak bilinen disleksi, bir bireyin normal zeka düzeyinde olmasına rağmen dil, okuma, ve yazma becerilerinde sorunlar yaşamasına neden olan bir özel öğrenme bozukluğudur. Disleksisi olan bir birey, konuşma seslerini tanısa bile, bunların harfler ya da kelimeler ile olan ilişkilerini öğrenmede zorluk çeker. Genellikle okuma bozukluğu şeklinde gözlemlenen disleksi, aynı zamanda dikkat ve hafızayı da etkileyebilir ve beynin dili işleyen bölgelerini etkiler. Disleksi olan bireyler normal zekaya sahiptir ve genellikle görüşleri ile ilgili bir sorun yaşamazlar. Disleksi olan çocukların çoğu özel ders veya özel bir eğitim programı ile okulda başarılı olabilir. Duygusal destek disleksi ile başa çıkma sürecinde oldukça önemli bir rol oynamaktadır. Disleksi için belirli bir tedavi olmamasına rağmen, erken teşhis ve müdahale en iyi sonucu verir. Ancak bazı vakalarda disleksi yıllarca teşhis edilmez ve yetişkinliğe kadar tanınmaz, Yine de disleksi için yardım ve destek almak için asla çok geç değildir.
Disleksi Kaça Ayrılır?
Disleksi semptomları yaşa ve kişiye bağlı olarak değişiklik gösterebilmektedir. Küçük çocuklarda geç konuşma, yeni kelimeler öğrenmede zorluk çekme ve oyun oynarken sorunlarla karşılaşma gibi durumlar yaşanabilir. Disleksi semptomları, genellikle çocukların okula başlamasıyla birlikte daha da belirgin hale gelir.
Disleksinin 6 farklı tipi bulunmaktadır. Bunlar;
Fonolojik Disleksi: Bu disleksi türünde kişiler bazı kelimeleri seslendirmede zorluk çekebilir. Disleksinin bu türünde işitselden daha çok görsel işleme sorunu ön plana çıkar.
Yüzeysel Disleksi: Sözcüklerin tanınması ve yazılmasında zorluk çekilen türüdür.
Görsel disleksi:  Görsel problemlerden (fiziksel nedenlere bağlı) veya görsel işleme bozukluklarından (bilişsel / nörolojik nedenler) kaynaklanan okumada güçlük çekilmesidir.
Birincil Disleksi: Disleksinin en yaygın türüdür. Beynin sol beyin kabuğu (serebral korteks) tarafında gerçekleşen işlevsel bir bozukluktur ve yaşla değişmez.
İkincil (Gelişimsel) Disleksi: İkincil disleksi, fetal gelişimin erken aşamalarında beyin gelişiminde yaşanan problemlerden kaynaklanır. Gelişimsel disleksi, çocuğun büyümesiyle birlikte azalabilir.
Travma Disleksisi: Yetişkin veya çocuklarda, travma veya hastalık nedeniyle beyinde meydana gelen hasara bağlı gelişir.
Disleksi Ne Zaman Ortaya Çıkar?
Disleksinin en erken belirtileri, çocukluk çağında gelişir. Özellikle çocukların ses çıkarmayı öğrendikleri 1-2 yaşlarında ortaya çıkar. Bununla birlikte, konuşma gecikmesi olan her insana disleksik denilemez. Geçmişinde okuma güçlüğü öyküsü veya disleksisi olan ailelerin çocukları da yakından izlenmelidir.  
Disleksik  Bir Çocuğa Sahip Aileler Neler Yapmalı?
Çocuğunun disleksik olduğunu öğrenen aileler, doğal olarak ona yardım etmek için elinden gelen her şeyi yapmak ister. Disleksiye sahip olan kişilere yardım etmenin en iyi yollarından biri de öğrenme güçlüğü hakkında olabildiğince çok fazla şey öğrenmektir. Çocuğunuz veya sevdikleriniz için ne kadar çok şey yapabileceğinizi gördüğünüzde, hem onun hem de kendi korkularınızı hafifletebilirsiniz.
Disleksi hakkında öğrendiğiniz her şey daha bilinçli seçimler yapmanız için size rehberlik edebilir. Çocuğunuz için daha iyi bir eğitim planı oluşturabilirsiniz. Planlı bir eğitim öğrenmeyi kolaylaştırırken aynı zamanda sınıfta arkadaşlarıyla iletişimini de kolaylaştıracaktır.
Çocuğunuzun öğrenmesini desteklemek için disleksi öğrencilerine özel tasarlanmış okulları araştırabilirsiniz ve eğitimini bu yönde almasını sağlayabilirsiniz. Çocuğunuzun okulda aldığı eğitimin yanı sıra evde verilen eğitim ve ilgi de hayatının kolaylaşmasına yardımcı olacaktır.
Diğer çocukların kolayca öğrendiği konuları, disleksiye sahip bir çocuğun aynı şekilde öğrenmesi oldukça zordur. Bu zor süreçte hem okulda hem de evde desteğiniz ve sabrınız oldukça önemlidir.  Bu zorlu süreçte çocuğunuza sevgi, destek ve sabırla yaklaşmanız gerekecektir.
Nedenleri
Disleksinin Sebepleri Nelerdir?
Disleksi, genellikle aynı ailenin bireylerinde görülür. Beynin okumayı ve dili yöneten bölümünü yöneten genler ile çeşitli çevresel faktörler ile bağlantılı olduğu düşünülmektedir.
Ailede disleksi veya diğer öğrenme güçlükleri görülmesinin yanı sıra erken doğum veya doğumda düşük ağırlık, hamilelik sırasında fetüsün beyin gelişimini değiştirebilecek nikotine, ilaçlara, alkole veya enfeksiyona maruz kalma ile beynin okumayı sağlayan çeşitli bölümleri arasındaki uyumsuzlukları disleksi riskini yükseltebilir.
Disleksi, öğrenme zorluğu dahil olmak üzere çeşitli sorunlara yol açabilir. Okuma, diğer okul derslerinin çoğu için temel bir beceri olduğundan, disleksi olan bir çocuk çoğu derste dezavantajlıdır ve akranlarına ayak uydurmakta zorlanabilir.
Disleksi tedavi edilmediği takdirde, çocuklarda küçük yaştan itibaren özgüven sorunlarına, davranış sorunlarına, kaygıya, saldırganlığa, arkadaşlardan, ebeveynlerden ve öğretmenlerden kaçınmaya yol açabilir.
Okuma ve yetersizlik bir çocuğun büyüdükçe kendi potansiyeline ulaşmasını engelleyebilir. Bu nedenle yetişkinlerde disleksinin uzun vadeli eğitimsel, sosyal ve ekonomik sonuçları olabilir.
Disleksi olan çocuklar aynı zamanda dikkat eksikliği / hiperaktivite bozukluğu, yani kısaca DEHB riski altındadır. Bunun tersi de geçerlidir. DEHB, hiperaktivite ve dürtüsel davranışlar nedeniyle disleksiyi tedavi etmeyi zorlaştırabilir.
Belirtiler
Disleksi Belirtileri Nelerdir?
Çocuklarda okula başlamadan önce disleksinin fark edilmesi zor olabilir, ancak böyle bir sorunun varlığına işaret eden bir takım ipuçları önceden fark edilebilir. Bununla birlikte çocuklar okul çağına ulaştığında bir problemi ilk fark eden kişi genellikle öğretmeni olacaktır.
Disleksinin şiddeti bireyden bireye değişir, ancak durumun ağırlığı genellikle çocuk okumayı öğrenmeye başladığında belirginleşir. Okul öncesi küçük bir çocuğun disleksi riski altında olabileceğine dair işaretler arasında:
Geç konuşma,
Yeni kelimeleri öğrenmede yavaşlık,
Kelimeleri söylerken ses sırasını karıştırma ya da birbirleri ile benzer kelimeler arasında ayırt etmede zorluk çekme,
Harfler, renkler ve sayıların isimlerini hatırlamada zorluk çekme,  
Tekerleme söylemede ya da kafiyeleri öğrenmede zorluk çekme bulunur.
Okul çağı gelmiş bir çocukta disleksi belirtileri ve semptomları daha belirgin hale gelebilir. Bunlar arasında:
Yaşına göre beklenen seviyenin altında okuyabilme,
Duyduklarını anlama ve kavramada sorunlar yaşama,  
Doğru kelimeyi bulma veya sorulara cevap oluşturmada zorluk çekme,
Çeşitli nesnelerin sıralamasını hatırlamada zorluk çekme,
Harfler veya kelimeler arasındaki benzerliklerle farklılıkları görmede / işitmede zorluk çekme
Yabancı bir kelimeyi telaffuz ederken güçlük yaşama,
Heceleme ve imlada zorluk yaşama,
Okuma ödevlerini normalden uzun sürede tamamlama,
Okuma içeren faaliyetlerden kaçınma bulunur.
Gençler ve yetişkinlerde disleksi emareleri, çocuklukta görülen belirtiler ile benzerdir. Gençler ve yetişkinlerde görülen bazı yaygın disleksi belirtileri ve semptomları arasında:
Okuma ya da yüksek sesle okuma sırasında güçlük çekme,
Yavaş ve zorla okuma/yazma
Hecelemede zorluk,
Okuma içeren faaliyetlerden kaçınma,  
İsimleri veya kelimeleri telaffuz edememe veya hatırlama zorlukları,  
İçindeki kelimelerden kolaylıkla anlaşılamayacak şaka ya da ifadeleri anlama zorlukları,
Okumayı veya yazmayı içeren faaliyetleriçin beklenmedik sürelere ihtiyaç duyma,
Hikaye özetlemede zorluk,
Yabancı bir dili öğrenmede zorluk,
Ezberlemede zorluk,  
Matematik problemlerini çözmede zorluk bulunur.
Çoğu çocuk anaokulu veya birinci sınıf başında okumayı öğrenmeye hazır olsa da, disleksi olan çocuklar genellikle o zamana kadar okumanın temellerini kavrayamazlar.
Eğer bir çocuğun okuma seviyesi yaşı için beklenenin altında ise veya diğer disleksi belirtileri fark edildiyse, bir doktora başvurulması tavsiye edilir. Disleksi teşhis ve tedavi edilmezse, çocukluk döneminde başlayan okuma güçlüğü yetişkinliğe kadar devam edecektir.
Tanı Yöntemleri
Disleksi Teşhisi Nasıl Konulur
Disleksi teşhis edebilecek belirli ve tek bir test yoktur, ancak teşhis esnasında bir dizi faktör göz önünde bulundurulur:
Başvurulan doktor çocuğun gelişimi, eğitim sorunları ve tıbbi geçmişi hakkında sorular sorarak, aile üyelerinin herhangi bir öğrenme özrü olup olmadığı da dahil olmak üzere, ailede mevcut herhangi bir tıbbi durum hakkında bilgi edinmek isteyecektir.
Doktor evde strese yol açacak herhangi bir sorun olup olmadığını belirlemek üzere aile ve ev yaşamı hakkında sorular sorabilir.
Doktor çocuğun, aile üyelerinin veya öğretmenlerin cevaplaması için yazılı sorular içeren bir anket verebilir. Çocuğun okuma ve dil becerilerini belirlemek için bazı testleri yapmasını isteyebilir.
Doktor tarafından gerçekleştirilecek görme, işitme ve nörolojik testler başka bir tıbbi bozukluğun çocukta zayıf okuma yeteneğine neden olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir.
Doktor çocuğunuzun zihinsel sağlığını daha iyi anlamak için çocuğa ve ebeveynlerine psikolojik testlerde bulunan soruları sorabilir. Bu sayede sosyal sorunların, kaygı veya depresyonun çocuğun yeteneklerini sınırlayıp sınırlayamadığını belirlemeye yardımcı olabilir.
Okuma ve diğer akademik becerileri test etmek üzere çocuğa bir dizi eğitim testi yapılabilir. Bu testler sayesinde bir okuma uzmanı tarafından çocuğun okuma becerisinin seviyesi ve kalitesi analiz edilebilir.
0 notes
hmdedektor · 4 years
Photo
Tumblr media
İnvenio Pro Dedektör YENİ
Sıfır Cihaz Adınıza Faturalı
Kredi Kartına 12 Taksit İmkanı
Kapıda Kontrollü Teslimat Seçeneği
Hemen Sahip Olmak İçin 0531 230 28 24
7/24 Online Alışveriş için ; https://www.hmdedektor.com/urun/invenio-pro-dedektor
Invenio Pro Dedektör 
 Dedektör sektöründe bip seslerinin ötesine geçen İnvenio Pro dedektör teknolojinin en başarılı ürünlerinden biridir.
 İnvenio Pro dedektör sektöründe devrim yaratan bir yeniliğe imza atmıştır. Özellikle yeni özellikleri ve kolay kullanımları bulunan bu ürün, sesli uyarı vermenin ötesine geçemeyen eski model ürünlerden çok farklıdır. Bir dedektörden beklenen en temel şey, hedeflerin gerçek derinliği ve şeklidir. Bu cihaz da derinlik ve boyutları gösterme konusunda bir ilke imza atmıştır.
 İnvenio Pro Özellikleri
 Hedef tespit edilerek 3 boyutlu şekilde görüntülenmeye başlanan buluntu, mükemmel bir şekilde tespit edilir. İnvenio pro dedektör özellikleri  yapay zeka teknolojisinin kullanılması ve yüksek performans özelliğidir. 3 statik arama modu sayesinde zemin anomalilerinin tespit edilmesi mümkün olmaktadır. Tam 17 dil desteği bulunan ve Türkçe arayüze de sahip olan bu ürün, internet üzerinden yazılım güncelleme imkanı sağlar.
  İnvenio Pro Paket İçeriği
 Gerçek sahalarda yapılan çalışmalarla ortaya çıkan birçok sonuç İnvenio pro dedektör modelinin ne kadar etkin olduğunu göstermektedir. Çok amaçlı olan bu ürün, verdiğiniz paranın karşılığını en iyi şekilde almanızı sağlayacaktır. Kablosuz bağlantıyla kullanılan ve haberleşme imkanı sağlayan bu ürünlere özellikleri çok yüksek metal algılama hızı olduğundan dolayı profesyonel talepler iletilebilir. LED ışık ve ekran aydınlatma özelliğiyle farklı bir tasarıma sahip olan ürün, ekran görüntülerinin de kaydedilmesini sağlar.
 METAL DEDEKTÖRÜ TEKNOLOJİLERİNDE YENİ BİR ÇAĞIN BAŞLANGICI! İNDENİO DEDEKTÖR İLE BİP SESLERİNİN VE RAKAMLARIN ÖTESİNE GEÇİN Invenio dedektör, metal dedektör sektöründeki bir hayalin gerçeğe dönüşmesinde atılmış devrim yaratıcı ilk ve tek adımdır.
Klasik metal dedektör lerinin ortaya çıktığı 1930’lardan günümüze kadar metal dedektörleri, teknolojideki gelişmelere paralel olarak birçok yeni özelliği sunmuş olmayı başarmakla beraber, kullanıcıların beklentilerini tam anlamıyla karşılamakta yetersiz kalmışlardır.
Bakıldığında, sektördeki diğer rakip firmalar yıllardır metal dedektör teknolojilerinde birçok patentin altına imza atmış, ancak bugün gelinen noktada bile hedefe sesli uyarı vermenin ve hedef ID sayıları ile metal ayrımı yapmanın ötesine geçememiş ve benzer noktalarda tıkanmışlardır.
 Oysa kullanıcılar günümüze kadar bir dedektör den hep daha fazlasını beklemişlerdir:
1. Daha derindeki hedefleri keşfetmeyi 2. Tespit edilen hedefin ne tür bir metal olduğunu bilmeyi 3. Hedeflerin gerçek derinliğini ve 4. Hedeflerin şekillerini veya formlarını görmeyi 5. Hedeflerin boyutlarını tespit etmeyi 6. Zemin farklılıklarını/boşlukları bulmayı.
 Nokta Dedektör kurulduğu ilk günden beri kullanıcıların bu hayalini gerçeğe dönüştürmek adına adımlar atmaya başlamış ve uzun yıllar süren yoğun ARGE ve yüksek mühendislik çalışmaları sonucu, tüm teknolojisi kendine ait olan ve 3 ayrı konuda patent başvurusu yapılmış, dünyanın ilk akıllı dedektör ve görüntüleme sistemi Invenio’yu geliştirmeyi başararak bugün gururla kullanıcılarına sunmuştur.
invenio dedektör geliştirilmeye açık bir platform olarak tasarlanmış olup, gelecekte tüm hobi dedektörlerinin (tek para ve buluntu dedektörleri) yanı sıra doğal altın parçacıklarını tespit eden altın dedektörlerine de uygulanması amaçlanmaktadır.
 TOPRAK ALTINDAKİ METALLERİN VE ZEMİN FARKLILIKLARININ/BOŞLUKLARIN ŞEKİLLERİNİ, DERİNLİĞİNİ VE BOYUTLARINI GÖSTEREN, AYRIM YAPABİLEN, DÜNYANIN İLK GERÇEK ZAMANLI AKILLI DEDEKTÖR VE GÖRÜNTÜLEME SİSTEMİ
 ARAMA VE SONUÇ EKRANLARI Gerçek Sahada Toprak Altı Testi
 Çok Amaçlı
Invenio ile bulabileceğiniz hedefler: Derindeki büyük hazineler, tek paralar, metalden yapılmış eski eserler, zemin farklılıkları / yer altındaki mağara, tünel gibi boşluklar… kısacası toprak altında aradığınız her şey!
Mükemmel Ayrım Kabiliyeti
Sadece aradığınız hedefleri bulun ve istemediğiniz metalleri kazmak için zaman harcamayın.
Yüksek Performans ve Eşsiz Derinlik
Diğer dedektörlerin tespit edemediği derinlerdeki hazineleri siz keşfedin.
Çok Yüksek Metal Algılama Hızı
Diğer dedektörlerin demir ve atıklar arasında kaçırdıklarını bulmaya hazır olun!
3 Statik ve Dinamik Arama Modu
Statik: Temel / Uzman / Zemin Anomalisi & Boşluk Dinamik: Tüm Metal / Hızlı / Derin
Arşiv
Tüm 3D grafikleri ve ekran görüntülerini kaydedebilir, dilerseniz PC’nize aktarabilirsiniz.
15 Dil
Türkçe / İngilizce / Almanca / Yunanca / Fransızca / İtalyanca / Rusça / Arapça / İspanyolca / Çince / Farsça / Bulgarca / Sırpça / Romence / Felemenkçe / Portekizce
2.4GHz Kablosuz Bağlantı
Invenio sistem kutusu ve arama kolu kablosuz olarak haberleşir. Ayrıca, kablolu kulaklık tercih etmeyen kullanıcılar, harici olarak satılan 2.4GHz kablosuz kulaklığı satın alabilirler.
İnternetten Yazılım Güncelleme
Dedektörünüzü her zaman güncel tutarak (PC üzerinden USB bağlantısı ile) en iyi performansı alın.
Titreşim
Bu özellik aktifken Invenio bir hedef bulduğunda titreşim ile uyarı verir. İşitme engelli kullanıcılar ve yüksek gürültülü ortamlar için vazgeçilmez bir özelliktir.
LED Işık ve Ekran Aydınlatma
Invenio’nun ekran aydınlatması ve arama yaptığınız alanı aydınlatan LED ışığı sayesinde karanlıkta da arama yapabilirsiniz.
PRO PAKET İÇERİĞİ
 1.Sistem Kutusu 2.Arama Kolu 3.IPTU Sensör 4.INV40 Arama Başlığı 5.INV56 Arama Başlığı 6.INV28 Arama Başlığı 7.Kulaklık 8.Sistem Kutusu Taşıma Kılıfı 9.Ekstra 9500 mAh Lipo Batarya 10.Şarj Aleti 11.Araç Şarjı 12.USB Kablo 13.Taşıma Yeleği/Kemeri/Askısı 14.Arama Başlığı Bağlantı Kiti 15.Arama Kolu Koruyucu Kılıfları 16.IPTU Sensör Taşıma Çantası 17.INV56 Arama Başlığı Taşıma Çantası 18.Taşıma Çantası
İNVENİO DEDEKTÖR TEKNİK ÖZELLİKLER
Arama BaşlığıINV28 Su Geçirmez DD 28x18cm, INV40 Su Geçirmez DD 40x35cm, INV56 Su Geçirmez DD 56x49cm (Sadece Pro pakete dahildir)Ekran7″ 800×480 18 Bit RGB TFT EkranEkran AydınlatmaVarLED AydınlatmaVarAğırlıkSistem Kutusu: 1.7kg (5500 mAh batarya ile) Arama Kolu: 2.4kgUzunluk121cm -152cm ayarlanabilirArama Kolu Bataryası7.4 V 5400 mAh LiPoSistem Kutusu Bataryası7.4 V 5500 mAh LiPoYedek Sistem Kutusu Bataryası7.4 V 9500 mAh LiPo (Sadece Pro pakete dahildir)Arama Kolu Batarya ÖmrüSensörsüz – 20 saate kadar, Sensörlü – 10 saate kadarSistem Kutusu Batarya Ömrü7 saate kadarYedek Sistem Kutusu Batarya Ömrü13 saate kadarGaranti2 yılPatentlerMetalin Şeklini ve Boyutlarını Verme, Metalin Derinliğini Verme, Zemin Anomalisi / Boşluk Gösterme
0 notes
aybeyaz-akademi-54 · 4 years
Photo
Tumblr media
Üstün Zekalılar Eğitimi Atölyesi Amacı
Üstün zekalı çocuk ABD eğitim bakanlığı’na göre aynı yaş, deneyim veya çevre şartlarına sahip akranlarına göreüstün performans gösteren veya yüksek düzeyde başarı elde eden çocuk ve gençlerdir. Üstün zekalı çocuk seçkin yeteneklerinden dolayı üstün zekalı çocukları belirleme konusunda yeterliliği olan, bu alanda profesyonel olarakbilinen kişiler tarafından belirlenmiş ve standart zeka testlerinden yaklaşık 130 ve üzeri puan alan çocuktur.
Bu özellikteki çocuklar genellikle okul tarafından sağlanmayan eğitim hizmeti veya faaliyetlerine ihtiyaçduyarlar. Bu çocuklarla ilgili en yaygın yanlış inançlardan biri ise ‘bu çocuklar zaten üstün onlar için fazladan eğitime ihtiyaç yoktur’ inancıdır. Ve maalesef zaman içinde bu tarz yanlış yargı kalıplarından dolayı özel eğitim alanının en çok ihmal edilen alanı üstün zekalı veya özel yetenekli çocuklar olmuştur. İlk, orta ve bir dereceye kadar lise programları öncelikli olarak çocukların çoğunun sahip olduğu olağan yeteneklere göre düzenlenir. Bu durumüstün zekalı çocukların kapasitesinin çok azını kullanarak ilk okul, orta okul ve lisede başarılı olmasını sağlamaktadır. Bunun sonucu olarak ilkokula başlayan bu çocuklar programa ilgisiz kalmakta, edindikleri bilgi düzeyi, zihinsel düzeyine uygun olarak olabileceğinin çok gerisine düşmektedir. Böylece çocuğun gizil gücünün büyük bir bölümünü öğrenim yerine başka alanlara kaydırabileceği söylenebilir.
Aynı zamanda üstün yetenekli çocukların büyük bir çoğunluğu yüksek enerjiye sahiptir ve akranlarından farklıolarak sürekli yenilik isterler. Bugünkü eğitim sisteminde uygulanan müfredat programları, normal öğrencilerin öğrenme kapasitesi göz önünde bulundurularak hazırlandığı için, programın kapsadığı alanlar ve konular üstün yetenekli öğrencilerin ihtiyaçlarına cevap verememektedir.
Uygarlık düzeyi dediğimiz, insanlığı daha iyiye, daha güzele doğru götüren, birikimleri, buluşları ve yaratılarıortaya koyanlar şüphesiz sıradan insanlar olmamıştır. Dünyayı geliştiren ve ileriye götüren, olağanüstü özellikleri bulunan, bu bir avuç özel gereksinimli üstün nitelikli kişilere yönelik önlemler, önemlerine rağmen yeterince alınamamıştır. Kurumumuz bu eksikliği gidermek adına, alanda eğitimli profesyonelleri ile üstün yeteneklilere özel eğitim hizmeti sunmaktadır.
Üstün Zekalı Çocuklar Eğitimi Programına Öğrenci Seçimi:
Programa öğrencilerimizi seçerken öncelikli olarak üstün zekalı olup olmadığını tespit etmek adına alanda yeterliliği bulunan bir profesyonel tarafından uygun zeka testi yapılmaktadır. Güvenirliği sağlamak adına ülkemizde kullanılan güvenilirliği ve geçerliliği en yüksek iki zeka testi uygulanmaktadır. Değerlendirme sonucunda üstün zekalı olduğu tespit edilen öğrenciler ailelerin de onaylaması ile programa alınmaktadır.
Üstün Zekalı Çocuklar Eğitimi Programın İçeriği Program üstün yetenekli çocuklara özel düzenlenmiş 7 ders ve biranne-baba eğitim programından oluşmaktadır. Bu dersler;
Düşünme Becerileri: Bu ders ile sorunlara ve durumlara farklı açılardan bakarak bir şeyi herkesten farklı çözebilmeyi, problem çözme ve stratejiler geliştirip, başkalarının birleştirmeyi düşünemedikleri noktaları birleştirmeyi, eğlenirken düşünerek, özgün çözüm yolları oluşturmayı, fikirler arasında gezinip düşüncelerimizi esnekleştirmeyi başaracağız.
Dikkat ve Hafıza geliştirme: Bu ders ile çocukların dikkat ve konsantrasyon becerilerini geliştirici, teknolojik cihazlar ve kullanımı, farklı materyallerin kullanımı, gerçek ve sanal oyunlar uygulamalı olarak verilecektir.
Akıl ve Zeka Oyunları: Satranç, mangala, hedef 5, tik tak bom, riverse, tangram, hanoi kulesi, jenga, paradux … gibi onlarca oyunla çocuklar hem eğlenmekte hem de dikkat ve konsantrasyon, mantık yürütme, stratejik düşünme, görsel algı, sosyal ve duygusal becerileri gelişmektedir.
Üstün Yeteneklilerle Matematik: Bu matematik bildiğiniz matematik değil! Bu ders ile çocuklara analitik düşünme, akıl ve mantık yürütme, problem çözme, matematiksel işlemleri hızlı bir şekilde yapma gibi becerilerinkazandırılması amaçlanmaktadır.
Yazılım Geliştirme: Telefonumda olmazsa olmaz dediğimiz uygulamaları yapmak için günümüz vazgeçilmezlerinden olan yazılımı çocuklarımızla buluşturuyoruz. Teknolojiyi kullanan taraf değil geliştiren taraf oluyoruz! Kod Yazın, derleyin, neler yapabileceğinizi kendiniz görün!
Sanatta Yaratıcılık: Tasarım dersleri sadece çocukların hayal gücünü geliştirmez, aynı zamanda onların yaratıcılıklarını da geliştirir. Bizimle yaratıcı zekân sayesinde etkileyici, eşi benzeri olmayan sanat eserleri için düşünceler üretmeye var mısın? Her gün bir sanatçı gibi düşünmeyi öğreneceğiz ve çizim, resim, seramik, baskı, ambalaj tasarımları vb. sanatsal alanlarda yaratıcılık sınırlarını zorlayacak çalışmalarla ortaya sanat açısından zengin malzemeler çıkaracağız.
Üstün Değerler: Üstün yetenekli çocuklar, fiziksel, duygusal ve entelektüel gelişimleri yanında ahlaki gelişimleri ile de yaşıtlarına göre üstünlük gösterirler; küçük yaşlarda iken yüksek ahlaki duyarlık sergilerler.  Diğer gelişim alanlarının olduğu gibi, duygusal ve ahlaki alanın da sağlıklı ve istikrarlı bir gelişim gösterebilmesi için eğitim ve rehberliğe ihtiyaç duyacağı bir gerçektir. Üstün yetenekli çocuklar bu ders ile adalet, özgürlük, cömertlik, yardımseverlik vb. değerleri öğrenmekte ve yaşantı olarak kazanmaktadırlar.
Üstün Yetenekli Çocukların Anne-Babalarına Danışmanlık: Program sürecinde sadece üstün yetenekli çocuklarımızla değil onların anne babaları ilede ilgileniyoruz. ebeveynlere üstün yetenekli çocukları ile nasıl iletişim kuracakları, karşılaşacağı ve yaşamakta oldukları zorluklar ve bu zorluklarla nasıl başa çıkacakları, şuan ve gelecekte neler yapabilecekleri ile ilgili danışmanlık hizmeti sunuyoruz. belirli periyotlarla bu çocuklarımızın aileleri ile görüşmeler yapıyoruz.
0 notes
millisura-blog · 4 years
Text
Türkiye'nin taarruz sınıftaki ilk insansız hava aracı 'Akıncı'nın belgeseli izleyiciyle buluştu
YENİ HABER https://millisura.com/turkiyenin-taarruz-siniftaki-ilk-insansiz-hava-araci-akincinin-belgeseli-izleyiciyle-bulustu/
Türkiye'nin taarruz sınıftaki ilk insansız hava aracı 'Akıncı'nın belgeseli izleyiciyle buluştu
Tumblr media
Akıncı TİHA’nın geliştirme aşamalarının görüntülendiği Akıncı belgeseli, Baykar Technologies’nin YouTube kanalında yayımlandı. Baykar Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar, belgeselin yayımlandığını sosyal medya hesabından duyurdu. Yönetmenliğini Altuğ Gültan ve Burak Aksoy’un yaptığı belgesel için İstanbul’da bulunan Baykar Milli S/İHA Ar-Ge ve Üretim Tesisleri ile Bayraktar AKINCI TİHA’nın test faaliyetlerinin yürütüldüğü Çorlu Hava Meydan Komutanlığı’nda aylarca çekim yapıldı. Şubat 2019’da başlayan belgesel projesi yaklaşık 15 ayda tamamlandı. Belgesel, Bayraktar AkıncıI’nın ilk uçuşunu gerçekleştirdiği 6 Aralık 2019’a kadar olan zorlu ve yoğun çalışma döneminin yaşandığı son 6 aylık süreci mercek altına alıyor. Belgeselde Baykar Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar ve mühendislik birimlerinin liderleri, kendileriyle gerçekleştirilen röportajlarda yapılan çalışmaları anlatıyor. Belgeselle Türkiye’de ilk kez yüksek teknolojiye sahip bir hava aracının geliştirilme süreci ele alınıyor. 🐳 Kalkışa Hazır! 🛫Kemerlerinizi bağlayın.Koltuklarınızı dik pozisyona getirin.💺😉#AkıncıBelgeseli birazdan;@ntv @TRTBelgeselve Baykar YouTube kanalında yayında!👇https://t.co/rqlV01jYDv#MilliTeknolojiHamlesi ✈️🐳🚀🇹🇷 pic.twitter.com/DVGyovvUK5 — Selçuk Bayraktar (@Selcuk) May 24, 2020 ​ Bayraktar AKINCI’nın ilk prototipi olan PT-1 ikinci uçuşunu 10 Ocak 2020’de Sistem Doğrulama Testi kapsamında gerçekleştirdi. Entegrasyonu tamamlanan ve PT-2 olarak adlandırılan ikinci Bayraktar AKINCI da test faaliyetlerinin sürdüğü Çorlu Hava Meydan Komutanlığı’na gönderildi. Bayraktar AKINCI TİHA’nın hava ve yer testleri bundan sonra iki prototiple yürütülecek. Türkiye dünyadaki 3 ülkeden biri olacak Baykar’ın insansız hava aracı geliştirmedeki tecrübe ve teknolojisiyle geliştirilen Bayraktar Akıncı TİHA, Türkiye’yi dünyada bu sınıfta insansız hava aracı geliştiren ilk 3 ülkeden biri yapacak. 24 saat havada kalabilen ve 40 bin feet servis tavanına sahip olan Bayraktar AKINCI, 400 kilogram dahili ve 950 kilogram harici olmak üzere toplam 1350 kilogram faydalı yük taşıma kapasitesiyle ön plana çıkıyor. 5 bin 500 kilogram kalkış ağırlığı bulunan Bayraktar AKINCI TİHA, 2 adet 450 HP gücünde turboprop motorla gökyüzüne yükseliyor. Bayraktar AKINCI TİHA aynı zamanda 2×750 HP ve TEI tarafından yerli imkanlarla geliştirilen 2×240 HP güç üreten motorlar için farklı konfigürasyonlarla da uçabilecek şekilde tasarlandı. Yapay zeka ile uçacak Kendine özgü bükümlü kanat yapısıyla 20 metre kanat açıklığına sahip olan hava aracı platformu tam otomatik uçuş kontrol ve 3 yedekli oto pilot sistemi sayesinde yüksek uçuş güvenliği de sağlayacak. Faydalı yük kapasitesi sayesinde taşıyacağı milli mühimmatlarla görev icra edebilecek olan Bayraktar Akıncı, SOM seyir füzesi gibi stratejik hedefler için geliştirilen milli mühimmatları da atabilme yeteneğiyle büyük bir güç çarpanı olacak. Burun kısmında bulunacak yerli üretim AESA radarı ile yüksek durumsal farkındalığa sahip olacak olan Bayraktar AKINCI, kanat altında taşıyacağı TÜBİTAK SAGE tarafından milli olarak geliştirilen Gökdoğan ve Bozdoğan hava-hava mühimmatları ile harekat icra edebilecek. EO/IR kamera, AESA radarı, Görüş Hattı Ötesi (uydu) haberleşme ve elektronik destek sistemleri gibi kritik yükler taşıyacak olan hava aracı gelişmiş yapay zeka özelliklerine de sahip olacak. Bünyesinde bulunduracağı 6 adet yapay zeka bilgisayarı vasıtasıyla sensörlerden ve uçak üzerinde bulunan kameralardan aldığı verileri kaydederek bilgi toplayabilecek. Hiçbir dış sensöre veya Küresel Konumlama Sistemine (GPS) ihtiyaç duymadan hava aracının yatış, dikilme ve yönelme açılarını tespit edebilecek olan bu yapay zeka sistemi, aynı zamanda coğrafi bilgileri kullanılarak çevresel farkındalık sağlayacak. Gelişmiş yapay zeka sistemi elde ettiği verileri işleyerek karar verme özelliğine sahip olacak. İnsan gözüyle tespit edilemeyen kara hedeflerini tespit edebilecek olan bu yapay zeka sistemi Bayraktar Akıncı’nın daha etkin kullanımını sağlayacak. Yerli olarak geliştirilen AESA radarla yüksek durumsal farkındalıkla görev icra edebilecek olan Bayraktar Akıncı TİHA, Sentetik Açıklıklı Radar ile elektro optik sistemlerin görüntü almakta zorlandığı kötü hava koşullarında dahi görüntü alarak kullanıcıya aktarabilecek. Meteoroloji radarı ve çok amaçlı hava radarını bünyesinde barındıracak olan hava aracı platformu, bu kabiliyetleriyle sınıfında lider olacak.
0 notes
yararliabi · 4 years
Text
DOWN SENDROMU HAKKINDA BİLİNMEYENLER
Tumblr media Tumblr media
DOWN SENDROMU NEDİR? Down sendromu, genetik bir farklılık, bir kromozom anomalisidir. En basit anlatımı ile sıradan bir insan vücudunda bulunan kromozom sayısı 46 iken Down sendromlu bireylerde bu sayı üç adet 21. kromozom olması nedeniyle 47 olmaktadır. Down sendromu tedavi edilmesi gereken bir hastalık değil, genetik bir farklılıktır. Hücre bölünmesi sırasında yanlış bölünme sonucu 21. kromozom çiftinde fazladan bir kromozom yer alması ile meydana gelir. Down sendromuna sebep olduğu bilinen tek etmen hamilelik yaşıdır, 35 yaşüstü hamileliklerde risk artar. 40 yaşında, bir kadının Down sendromlu bir çocuğa sahip olma şansı her 100 doğumda 1'dir. Ancak genel olarak genç kadınlar daha fazla bebek sahibi olduğundan Down sendromlu çocukların %75-80'i genç annelerin bebekleridir. Ülke, milliyet, sosyo-ekonomik statü farkı yoktur. Ortalama her 800 doğumda bir görülür. Tüm dünyada 6 milyon civarında Down sendromlu birey yaşamaktadır. Hafif veya orta seviye zihinsel ve fiziksel gelişim geriliğine sebep olur. 47 KROMOZOM NASIL OLUR? İnsan vücudunu oluşturan kromozomların 23 tanesi anneden, 23 tanesi ise babadan gelmektedir. Down sendromunda 21. kromozom 2 değil 3 adet olmaktadır (Bu sebepten dolayı Down sendromu Trisomy 21 diye de bilinmektedir). Bunun sonucu olarak toplam kromozom sayısı 46 değil 47 olmaktadır. DEĞİŞİK TİPLERİ VAR MI? 3 tip Down sendromu vardır; 1-Trisomy 21: Down sendromlu nüfusunun %90-%95'ini oluşturan standart tiptir. Bu tipte fazladan bir adet 21.kromozom yumurta veya sperm hücresinden gelmekte veya döllenmenin daha ilk aşamalarındaki bir noktada yanlış bölünme nedeniyle (yani kromozomlar bölünürken birbirine yapışık kalması ve bu yapışıklığın bir taraftan 2 diğer taraftan da 1 kromozom gelmesine yol açması nedeniyle) yeni hücreler 3'er adet kromozom ile toplam 47 kromozom olarak oluşurlar. 2- Translokasyon: Down sendromlu nüfusunun %3-%5'ini oluşturan tiptir. Bu tipte 21.kromozomun bir parçası koparak başka bir kromozoma (örn. 14.kromozom gibi) yapışmaktadır. Birey adet olarak 46 kromozoma sahiptir ama genetik bilgi olarak 47 kromozom bilgisi vardır. Burada da 21.kromozom 3 adet olduğundan birey standart tipteki aynı özellikleri gösterir. Down sendromunun diğer tipleri kalıtımsal değildir. Yalnız translokasyon tipte ebeveynlerden bir tanesinin taşıyıcı olması durumunda Down sendromu kalıtımsal olmaktadır. Bu oran %33'dür. Eğer taşıyıcı anne ise translokasyon Down sendromlu çocuk doğurma olasılığı %20, taşıyıcı baba ise %5-%2 arasındadır. Translokasyon tipte ileriki doğumlardaki risklerin bilinmesi açısından genetik danışmanlık daha önemli olmaktadır. 3- Mozaik: Down sendromlu nüfusunun %2-%5'ini oluşturan tiptir: Bu tipte bazı hücreler 46 kromozom taşırken bazıları 47 kromozom taşımaktadır. Yanlış bölünme döllenmenin ileri aşamalarında gerçekleştiğinde bir hat 46 kromozom diğer hat ise 47 kromozom olarak devam eder ve mozaik bir yapı oluşturur.
Tumblr media
DOWN SENDROMU TANI TESTLERİ NELERDİR? Hamilelik sırasında, Down sendromunun erken teşhisine izin veren iki tip test vardır.Fetüsün Down sendromuna sahip olup olmadığını kesin olarak tahmin edemezler. Çoğunlukla, bu testler doktor ve gelecekteki ebeveynlere sendromu tanımlamak için daha fazla tanı testinden geçmenin gerekli olup olmadığına karar vermede yardımcı olur. Tarama testleri arasında Nukal Yarı Saydamlık Tarama testi (11-14 haftada gerçekleştirilir), Alfa-Fetoprotein (AFP) kan testi (15-20 haftada yapılan "üçlü ekran testinin bir parçası olarak da bilinir) ve fetüste Down sendromu olasılığına dair ipuçları verebilecek sistem taraması ve büyüme değerlendirmesi ultrason testleri vardır. DOWN SENDROMUNUN FİZİKSEL VE ZİHİNSEL ÖZELLİKLERİ NELERDİR? Down sendromlu çocuklar bir takım ortak özellikleri paylaşır, ancak bunların hepsini veya hatta çoğunu Down sendromlu tek bir kişide de bulabilirsiniz.  Daha yaygın fiziksel özelliklerden bazıları; Yüz özellikleri: Düz bir yüz profili, burun nispeten küçükken çoğunlukla düz ve geniş bir burun köprüsü, nispeten yuvarlak bir kafa, eğimli gözler, küçük kulaklar ve işitsel kanalın dar bir yapısı, pürüzsüz saç, genişliğini geçen bir çizgi avuç içi, küçük bir ağız ve nispeten büyük bir dil.Genel özellikler: küçük kafa, düşük kas tonusu ve kas güçsüzlüğü, eklem kayışlarında genel gevşeklik, küçük eller, kısa parmaklar, yedekte ve ayaktaki ikinci parmak arasında büyük bir boşluk.                 Bunlar ve diğer fiziksel özellikler, Down sendromlu çocuklarda yaygın olarak görülen bazı sorunlara yol açabilir, örneğin: Düşük kas tonusu ve eklemlerin belirgin zayıflığı harekette önemli kısıtlamalara yol açar ve bu nedenle Down sendromlu çocuklar, özellikle bebekler, kusurlu motor geliştirebilir. Hareket kontrolü ve yaşlarının diğer çocuklarına göre hafif motor becerilerin ve daha kaba motor becerilerin (emekleme, oturma, ayakta durma, yürüme) yavaş gelişmesine neden olabilir. Bugün, mesleki terapi ve fizyoterapi kullanarak, bu yetenekler önemli ölçüde geliştirilebilir. Doğum sırasında Down sendromlu bebeklerin büyüklüğü çoğunlukla ortalamadan küçüktür, ancak yaşıtlarından daha yavaş bir oranda büyüme eğilimindedir. Bu da yaşlarına göre daha küçük olmalarına neden olur. Down sendromlu bebekler için özel büyüme eğrileri vardır.
Tumblr media
Down sendromu bireylerin klinik özellikleri; Down sendromlu hastalar, doğumdan sonra, büyüme ve gelişmeleri sırasında ve hatta daha büyük yaşlarda sağlıklarını riske atabilecek vücutta çeşitli sistemleri içeren tipik tıbbi problemlere sahiptir. Örneğin, Down sendromlu çocukların yaklaşık% 40'ında kardiyak doğum kusurları vardır ve solunum problemleri geliştirme riski vardır. Down sendromlu çocukların çoğu görsel ve işitsel problemlerden muzdariptir: işitme problemleri, orta kulakta sıvı birikmesinden ve bu sendromun benzersiz kulak yapısından kaynaklanabilir. Görsel sistemdeki karakteristik problemler arasında "Tembel Göz" (Ambliyopi / Şaşılık) ve Katarakt sayılabilir. Bu nedenlerle, işitme testleri ve göz testleri doğumdan kısa bir süre sonra, bu sistemlerin işleyişini iyileştirmek ve kusurları ve bozuklukları olabildiğince erken keşfetmek için gereklidir. Down sendromlu çocuklarda yaygın olarak bulunan ek tıbbi problemler arasında hipotiroidizm (gelişmede ve obezitede gecikmeye neden olabilir), kısa vücut yüksekliği, sindirim sorunları (iç tıkanıklıkların nispeten yaygınlığı, kabızlık, Çölyak), enfeksiyona karşı yüksek duyarlılık, karakteristik ortopedik problemler ve cilt problemleri. Yukarıda açıklanan tıbbi koşulların çoğu, tıbbi, gelişimsel ve fonksiyonel durumu iyileştirmek için erken tanı ve erken ve sürekli tedavi gerektirir.           Down sendromlu hastalar, doğumdan sonra, büyüme ve gelişmeleri sırasında ve hatta daha büyük yaşlarda sağlıklarını riske atabilecek vücutta çeşitli sistemleri içeren tipik tıbbi problemlere sahiptir. Örneğin, Down sendromlu çocukların yaklaşık% 40'ında kardiyak doğum kusurları vardır ve solunum problemleri geliştirme riski vardır. Down sendromlu çocukların çoğu görsel ve işitsel problemlerden muzdariptir: işitme problemleri, orta kulakta sıvı birikmesinden ve bu sendromun benzersiz kulak yapısından kaynaklanabilir. Görsel sistemdeki karakteristik problemler arasında "Tembel Göz" (Ambliyopi / Şaşılık) ve Katarakt sayılabilir. Bu nedenlerle, işitme testleri ve göz testleri doğumdan kısa bir süre sonra, bu sistemlerin işleyişini iyileştirmek ve kusurları ve bozuklukları olabildiğince erken keşfetmek için gereklidir. Down sendromlu çocuklarda yaygın olarak bulunan ek tıbbi problemler arasında hipotiroidizm (gelişmede ve obezitede gecikmeye neden olabilir), kısa vücut yüksekliği, sindirim sorunları (iç tıkanıklıkların nispeten yaygınlığı, kabızlık, Çölyak), enfeksiyona karşı yüksek duyarlılık, karakteristik ortopedik problemler ve cilt problemleri. Yukarıda açıklanan tıbbi koşulların çoğu, tıbbi, gelişimsel ve fonksiyonel durumu iyileştirmek için erken tanı ve erken ve sürekli tedavi gerektirir. Down sendromu ile doğan bir çocuğun yaşam beklentisi son birkaç yılda önemli ölçüde artmıştır ve şu anda 55 yıldır. Modern tıbbın ilerlemesi ve sağlık hizmetlerindeki genel iyileşme ile yaşam beklentisinde bir artış olacağını tahmin ediyoruz. Down sendromlu yetişkinler hakkında, sadece demans, Alzheimer ve Osteoporoz gibi tipik yaşlılık problemlerinin genel popülasyona göre nispeten erken ve yüksek yaygınlıkta göründüğünü söyleyeceğiz. Sendrom ayrıca çocukların zihinsel işlevlerini de etkiler - dil, konuşma, telaffuz, ifade, anlama, iletişim, okuma ve yazma ve daha fazlası. Down sendromlu hastaların farklı derecelerde zihinsel gerilik yaşadığını söylemek kabul edilebilir. Bununla birlikte, birçok zeka testinin çoğunlukla deneklerin ifade edici yeteneklerine bağlı olduğunu ve Down sendromlu hastaların bu alanda tipik bir problemi olduğundan, IQ derecelerinin hak ettiklerinden daha düşük olabileceğini hatırlamak önemlidir.
Tumblr media
Down sendromlu çocukların özel karakteri Tipik olarak, Down sendromlu çocuklar hoş ve kullanışlı bir mizacına sahiptir ve arkadaş canlısıdır ve kolayca arkadaş edinirler. Buna ek olarak, saf oldukları, iyi bir geniş kalpleri olduğu ve duygusal zeka ile ilgili her şey için keskin duyuları olduğu bilinmektedir.  Bu özellikler Down sendromlu hastaların kendilerini eğitim sistemine, işgücüne ve topluma entegre etmelerini sağlar. Down sendromlu çocuklar gizli potansiyellerini tamamen çıkarmak için erken müdahale hizmetlerinden yardım alabilirler. Çeşitli nedenlerden dolayı, iyi tıbbi bakım alan ve çevrelerinden destekleyici tedavi gören çocukların şanslarını daha kolay sosyal beceriler geliştirebilir, farklı çerçevelere (okul, toplum, iş) sığdırabilir ve bağımsız kararlar verebilir. Hayatlarını etkiler. Down sendromlu insanların öğrenme güçlükleri hakkında şaşırtıcı bir açı Tipik olarak Down sendromlu çocuklar çocukluklarında önemli öğrenme güçlüklerinden mustariptir. Okullarında başarılı olan ve bağımsız yaşam, iş, sosyal yaşam ve aile hayatı da dahil olmak üzere bağımsız yetişkin yaşamına ilerleyen Down sendromlu çocuklar vardır. Ne kadar başarılı oldukları tıbbi durumlarına, zihinsel ve fiziksel yeteneklerine ve ailenin, tıbbi sistemin ve toplumun desteğine bağlıdır. Down sendromlu çocuklar arasındaki büyük benzerlik yanıltıcı olabilir. Zamanla, bu çocukların birbirlerinden çok farklı oldukları ve her birinin özel olduğu ve bireysel tedavi ve bakım gerektirdiği anlaşılacaktır.
Tumblr media
 ONLAR HASTA YA DA ENGELLİ DEĞİLLER. SADECE BİZDEN FARKLILAR BİZLER 46 KROMOZOMLUYKEN ONLAR 47 KROMOZOMLULAR. Read the full article
0 notes
hepsibahis259 · 6 years
Photo
Tumblr media
Barcelona’nın başarısı dünya çapında kabul edilen altyapı sistemi La Masia son senelerde bir hayli becerinin çıkış noktası oldu. FC Barcelona futbol okulları isimi altında tüm dünyada etkinlik göstermeye başlayan bu sistemi mercek altına aldık.
La Masia, ‘Mes que un club’ başka bir deyişle ‘Bir kulüpten daha fazlası’ sloganıyla yola çıkan Barcelona’nın başarısını borçlu olduğu sistem olarak kabul ediliyor. Çiftlik hanesi mananına gelen bu eğitim merkezinde çocuklar küçük yaşlardan itibaren sporla iç içe yaşıyor ve takım ruhuyla beraber büyüyor.
La Masia’da kendi yetiştiği katalan ideolojisi ile yetiştirdiği çocuklardan kurduğu takımla adım adım yükselen tanınmış kişi teknik adam Guardiola; aralarında Victor Valdez, Carles Puyol, Gerard Pique, Andres Iniesta, Xavi ve Lionel Messi’nin bulunduğu efsane kadro ile Barcelona’yı doruğa çıkarmayı muvaffak oldu.
Peki bu sistemin sırrı ne?
6-7 yaşından itibaren La Masia’ya kabul edilen çocuklar hep beraber spora ve eğitimlerine başlıyorlar, yurt hayatında da birlikte yaşamayı öğreniyorlar. Yalnızca futbol oynamayı değil; akıllı oynamayı, içsel değerleri, yardımlaşmayı da küçük yaştan itibaren çocuklara aşılamak bu sistemin en temel hedefi. 
Sözgelimi ne kadar becerili olursa olsun, arkadaşını düşürdükten sonra yerden kaldırmayan çocuklar bu tavırlarına devam ederse takıma kabul edilmiyor. Küçük yaşlardan itibaren birlikte büyümüş, birlikte öğrenmiş bu çocuklar ligde oynamaya başladıklarında akılalmaz bir iş birliği içinde oynayarak rakiplerine fark atıyor natürel olarak.
Türkiye’de de bulunan FC Barcelona spor okullarında da La Masia kadar olamasa da çocuklara bu ideoloji aşılanmaya çalışılıyor. Paslaşma ve iş bölümü ile muvaffakiyet sağlama görevi ve tamamiyle topla yapılan idmanlar (ısınma dahi) ile bir fark yaratmak amaçlanıyor. Çocuklar, okuldan çıkıp idmana gelmeleri ve akşamları yetiştirmeleri şart olan ödevleri nedeniyle La Masia disiplini ile eğitilemiyor doğal olarak, ancak bu bile takım ruhunun oluşması için yeterli olabiliyor. Bu spor okullarında öne çıkan becerili çocuklar La Masia’ya önerilebiliyor.
Son senelerde Guardiola’nın gidişiyle La Masia’nın ehemmiyeti azalmış gibi görünse de genç becerilerin yetiştirilmesi için çalışmaya devam ediliyor. Umuyoruz bu sistemle daha nice düş takım yetişir, biz de zevkle izleriz!
Ajax’ın ‘futbolcu fabrikası’ De Toekomst Türkçe’ye “gelecek” olarak çevriliyor. Mananına uygun olarak da hedefleri, her iki senede kulübün A takımına en az 3 oyuncu yetiştirmek.
Bu hedefi gerçekleştirmek için Hollanda’da 50, Hollanda dışında 5 scout, her yıl futbolcuları izliyor, kabiliyetli oyuncular arıyor. Scoutlar tarafından izlenen veya kulüpte bulunmak için müracaat eden oyuncular kabiliyet seçmesinden geçiriliyor. Kulüp için uygun bulunan çocuklar 5 yaşından itibaren De Toekomst’da eğitim görmeye başlıyor.
Ajax antrenörleri; seçecekleri oyuncularda temel olarak top kontrolü, pozisyon alma içgüdüsü, hareket alışkanlığı gibi özellikler arıyor. Bunlara ek olarak T.I.P.S isimi verilen; teknik, çabukluk, zeka ve karakter dörtlüsüne oldukça fazla ehemmiyet veriliyor. Hey sene nihayetinde değerlendirme neticeleri izah ederek sistemdeki oyuncuların bir sonraki sene devam edip edemeyecekleri deklarasyonluyor, böylelikle oyuncuların daimi kendilerini geliştirmesi teşvik ediliyor.
10 yaşın üzerindeki takımlar için antrenörler deneyimli futbolcular arasından seçiliyor. Yalnızca 10 yaş altı kategorisi için genç antrenörler seçenek ediliyor. Ajax altyapı sistemi, hemen hemen tüm antrenörleri genç isimler arasından seçilen La Masia’dan bu noktada keskin bir şekilde ayrılıyor.
İdman sıklığı ve muhtevası yaş grubuna göre değişmekle birlikte, günümüz futboluna en uzak olduğu nokta, salon çalışmalarına hiç önem verilmemesi. Bu da danışmanlık yaptığı dönemde Johan Cruyff’a göre Ajax ve Barcelona altyapı sistemlerinin son zamanlardaki verimsizliğinin başlıca nedenlerindendi.
Ajax altyapısından yetişmiş futbolcular arasında Wesley Sneijder, Ryan Babel, Dennis Bergkamp, Johan Cruyff, Frank Rijkaard, Maarten Stekelenburg gibi isimler bulunuyor.
Vaktinde bu yıldız isimleri ve çok daha fazlasını yetiştirmiş olan bu akademinin daha önceki günlerine dönüp dönemeyeceğini hep birlikte göreceğiz.
Guardiola Klopp’a karşı. Manchester City Liverpool’a karşı. Futbolun sokak çocuğu burjuva çocuğuna karşı…
Bir dönemin disiplinli ve oyuncularıyla arasına mesafe koyan teknik patronlarının aksine, son zamanlarda futbolcularla iyi iletişim kuran ve onlara birer arkadaş gibi yaklaşan hocalar kulüpler için birer hazine değeri taşımaya başladı. Bunun başlıca sebebi ise günümüzde çok yüksek yıllık fiyatlar ve müthiş sponsorluk veya reklam anlaşmaları yapan oyuncuların egolarını kontrol altında tutacak hocalara ihtiyaç duyulması aslında. Tabii buna ek olarak yeni nesillerle birlikte oyuncuların psikolojileri ve egolarını tatmin etme şekilleri de değişiyor. Bu nedenledir ki kurt hocalar bir bir sahneden çekiliyor ve yerini yeni neslin dilinden daha iyi anlayan genç teknik hocalara bırakıyorlar. İşte bu değişimin lider hocalarından ikisini bu yazıda değerlendireceğiz.
Guardiola Klopp Rekabetinin Başlangıcı
Bu iki teknik adamı karşılaştırırken birinin taşlı yollarda bisikletle gitmeyi, diğerinin ise yeni asfalt yollarda son model arabasıyla hız testi yapmayı tercih ettiğini söylemek gerekir. Bu tanımlardan hangisinin bazı temsil ettiğini az çok düşünmüşsünüzdür. Klopp kariyeri süresince hep büyük mücadeleleri kucaklamayı (Kötü günler yaşayan Borussia Dortmund ile 2 yıl peş peşe Bundesliga şampiyonu olmak gibi) tercih ederken Guardiola büyük bütçeli ve daha oturmuş takımları yönetmeyi tercih etti. Tabi bu vaziyetten Guardiola’nın strateji ve mental maharetlerinin kısıtlı olduğu neticenini çıkartmamak gerekli, kulüplerin ve hocaların beklentilerine göre şekilleniyor kariyerleri neticede.
Bir diğer kıyas noktası ise takımlara tesir müddetleri. Guardiola takıma geldiği andan itibaren mentalitesini diretmeyi ve oyun anlayışını alana yansıtmayı seçenek ediyor. Bu uğurda stratejinine uygun olmayan oyuncuları takımdan dolaysız kesmeyi ve kadroda büyük farklıklara gitmeyi seçenek edip, kendi oyun anlayışına en uygun oyuncuları parasal yükünü pek düşünmeden kadrosuna katmaktan çekinmiyor.
Guardiola Klopp ayrımı burada başlıyor. Klopp bu konuda Guardiola kadar katı değil, tabii bunda yönettiği kulüplerin parasal kaygıları da tesirli. Ancak 2016/17 yaz transfer sezonunu 5 milyon euro karla,  geçtiğimiz yaz sezonunu 200 milyon pounddan fazla bütçeye sahip olmasına karşın yalnızca 40 milyon euro zararla bitirmesi muslukları fazla açmayı sevmediğinin en büyük göstergesi sanırım. Geçtiğimiz yaz transfer dönemini Guardiola’nın 153 milyon euro zararla kapattığını da belirtelim.
Ayrı olarak Klopp stratejinini ilk anda diretmek yerine sürece yaymayı seçenek edenlerden. İlk etapta elindeki kaynakları en yüksek verimle kullanmayı ve giderek doğru transferlerle stratejinini empoze etmeyi seviyor. Bu yüzden takımın onun oyununu tam manasıyla oynaması 1-1,5 yılı bulabiliyor. Klopp şapkadan tavşan çıkartma konusundaki mahareti ile de dikkat çekiyor. Vasati futbolcular üzerinde tesirleri ve onlardan sağladığı yüksek verim, alkışı hak ediyor sahiden. Bunun yararını en çok görenlerden biri netlikle Philippe Coutinho.
Taktik Anlayış
Taktik anlayış olarak Guardiola daha çok pas üzerine heyeti ve kalabalık orta alanlı düşünceyi benimserken, Klopp hızlı oynanan ve topun rakip kaleye tez taşındığı atak futbolu tercih ediyor. Klopp’un oyun tarzında forvetin arkasındaki hücuma dönük orta alanların skora katkılarındaki artış dikkat çekiyor. Guardiola’nın da bir medya toplantısında onayladığı üzere, Klopp, forvet arkası dörtlüyü en efektif kullanan hoca olarak gösteriliyor. Hızlı kanatlar ve orta alandan devşirme forvetleriyle hücum futbolunun en iyi örneklerinden birini ortaya koyuyor.
Manchester City
Tabii bunların hepsini bir kenara koyup Guardiola idarenindeki Manchester City’nin bu sezon Premier Lig’in ilk 11 haftasında 10 galibiyet, 1 beraberlikle yenilgisiz ve en yakın rakibine 8 puan fark atmış vaziyette olduğunu da unutmamak gerekir. Guardiola’nın yönettiği takımların hem mücadele içinde hem sezon genelinde bu şekilde üstünlük kurması alışıldık bir vaziyet aslında.
Uzun lafın kısası bir tarafta futbolun peri masallarına yenilerini ilave eden ve taraflı tarafsız herkesin saygısını, sempatisini kazanmış bir teknik hoca, diğer tarafta ise erken yaşta büyük sorumluluklar almış, kupalara doymayan bir taktik zeka.
Bu mukayese etmeyi tam manasıyla yapabilmek için Klopp’un bir dünya devi yönetmesi veya Guardiola’nın doruktan biraz inip vasati üstü kimi çalıştırması gerekecek. Sonunda kim futbol üzerinde daha derin izler bırakırsa o kazanm
0 notes