#ve ben Beyza ya gideceğim
Explore tagged Tumblr posts
uzaklarasavrulalim · 2 years ago
Text
Günaydın
1 note · View note
yetersizyeter · 1 year ago
Text
İki tane seçeneğim var zaten. Bitmek ve başlamak. Ben ya biteceğim, ya başlayacağım. Sanki bakanlıktan gelen bir zarfla bildirildi bana artık bir karar vermem gerektiği. Nehir dediler, ya doğarsın ya ölürsün. Ya nefes alırsın ya nefes verirsin. Ya yazarsın ya silersin. Ya gidersin ya durursun. Ve ben kararımı verdim. Ben doğacağım. Ben nefes alacağım. Ben yazacağım. Ben gideceğim. Çünkü son birkaç saattir hayatım boyunca üzülmediğim kadar üzüldüm. Ve emin olun, üzülmek beni çok üzdü...🖤
#SINIR
@Beyza Alkoç
1 note · View note
krizantemvekediler · 3 years ago
Text
Merhaba, ben acı...
İçinize kalbinizden girer, oraya yerleşir, uzun süre sizinle kalırım. Bir tedavim yok. Bir kere beni içinize aldığınız zaman, beni içinizden çıkarmanız çok zor olacaktır, bilirsiniz. Beni içinize almanız için kalbinizi açmanız yeterli olacaktır. Bir insana, bir duruma, bir yere kalbinizi açtığınız an sonunuz kaçınılmazdır. Ben, açtiğiniz o kalbinizden içeri girecek sizin en derininize yerleşeceğim. Biliyorum, hepiniz benden nefret ediyorsunuz. Ama aslında ben size zarar vermek için değil, sizi gerçeğinizle buluşturmak için giriyorum kalbinize. Binlerce, hatta yüz binlerce türüm var benim. Şu an hepinizin içindeyim, şöyle bir nefes alin. Acıyı hissedeceksiniz. Elinizi kalbinize koyun, ve selam verin bana. Sonra etrafınızdakilere bir selam verin. Çünkü hepinizin bir ortak noktası var, acı. Hepiniz aslında acı içindesiniz. Acı sizin içinde, siz acı içindesiniz. Ruhunuz hayatında ilk kez dizleri üzerine düşmüş bir çocuk gibi acıyor. Ağlamıyorsunuz, ya da ağlıyorsunuz. Ne olursa olsun dayanıyorsunuz. Çünkü siz dizlerinizin üzerinde değil, ayaklarınızın üzerindesiniz. Binlerce kiloyum ben. İçinizde binlerce kiloluk bir acı taşıyor, yine de düşmüyorsunuz. Miktarım arttıkça kilom da artıyor. Bazen yüz binlerce kilo oluyorum içinizde. Yürürken birden duruyorsunuz, acıdan yürüyemeyeceğinizi hissediyorsunuz. işte o an bilin ki beni çok doyurmuş, kilo aldırmışsınız. İçinize ata ata, biriktire biriktire beni büyütmekten başka bir şey yapmıyorsunuz. Oysa hareket etseniz, konuşsanız, gülümseseniz birikmeyeceğim içinizde. Giderek kilo verecek, kayıp gideceğim içinizden... Siz sustukça ben büyüyeceğim. Siz sustukça acınız artacak.
3391 Kilometre , Beyza Alkoç
1 note · View note
okyanustakibulut969 · 3 years ago
Text
Meral Atmaca'nın kaleme aldığı yaralasar serisine başladığımı duyurmak isterim arkadaşlar.
Benim favori karakterim tabi ki Kuzey Sancak.Keşke öyle biri benim arkadaşım olsaydı ve ekibin geri kalanına da hastayım.
Efe'nin naifliği ve Yiğit'in buna katlanamayışı,Kuzey'in kedicik diyerek Sedefi delirtmesi ile Yiğit'in sürekli ismini değiştirerek Naz'ı delirmesi favorim.Sedef'in Hakan' a bağımlı diye çemkirmesi Araf ve geri kalan diğer ekip üyelerine feci yükseliyorum.
Okurken en çok Kuzey'e Yiğit'e Sedef'e gülüyorum en çokta onlara içim acıyor.En çok Kuzey'in davranışlarına düşüyorum 💙
En çok Öcüye sinir olup sövüyorum.
Böyle yani...
Sedef'in erkeklere gıcık hareketleri ve mizacı ve kafasının çalışma şekli tam olarak bana benziyor.
Kuzey'in kedisi yüzünden Sedef'e sürekli Kedicik demesi...Birinin bana sürekli Kedicik diye seslendiğini düşünemiyorum ama çocuk az bile yapmış yaratıcı güzel bir intikam alma şekli sevdim 😍😅
Evet kitaptaki esas adam olan Alaz'a değil de gidip esas kızın arkadaşı olan adam Kuzey ilgimi daha fazla çekiyor bunun tek sebebide sırf kanlı canlı bir adam değil Kuzey ve karşımda değil ya bu cesaret ordan ahshs.
Ben gerçekten ömrümün sonuna kadar kitap karakterlerine aşık olacağım üstelikte esas adama değil yan karaktere...Gerçekten rezil bir kızım kendimden utanıyorum.
Tabi ki şaka.
Gerçekten birine aşık olacağıma kitap karakterine yan karakter olsa bile vurulmak benim dünyamda hem akıllıca hemde çok daha güvenli
💙♾
Beyza Alkoçtan sonra Meral Atmaca'nın imza gününe gideceğim daha sonra ise sırada Aslı Arslan var belli oldu.
0 notes
uykucudolunay-blog · 6 years ago
Text
"Merhaba,ben acı..İçinize kalbinizden girer,oraya yerleşir, uzun süre sizle kalırım.Bir tedavim yok.Bir kere beni içinize aldığınız zaman,beni oradan çıkarmanız çok zor olacaktır,bilirsiniz.Beni içinize almanız için kalbinizi açmanız yeterli olacaktır.Bir insana,bir duruma,bir yere kalbinizi açtığınız an sonunuz kaçınılmazdır.Ben, açtığınız o kalbinizden içeri girecek,en derininize yerleşeceğim.Biliyorum,hepiniz benden nefret ediyorsunuz.Ama aslında ben size zarar vermek için değil,sizi geleceğinizle buluşturmak için giriyorum kalbinize.Binlerce,hatta yüz binlerce türüm var benim.Şu an hepinizin içindeyim, şöyle bir nefes alın.Acıyı hissedeceksiniz.Elinizi kalbinize koyun ve selam verin bana.Sonra etrafınızdakilere bir selam verin. Çünkü hepinizin bir ortak noktası var, acı.Hepiniz aslında acı içindesiniz. Acı sizin içinizde,siz acı içindesiniz. Ruhunuz hayatında ilk kez dizleri üzerine düşmüş bir çocuk gibi acıyor. Ağlamıyorsunuz ya da ağlıyorsunuz. Ne olursa olsun dayanıyorsunuz. Çünkü siz dizlerinizin üzerinde değil ayaklarınızın üzerindesiniz. Binlerce kiloyum ben. İçinizde binlerce kiloluk bir acı taşıyor,yine de düşmüyorsunuz. Miktarım arttıkça kilom da artıyor.Bazen yüz binlerce kilo ölüyorum içinizde. Yürürken birden duruyorsunuz, acıdan yürüyemeyeceğinizi hissediyorsunuz. İşte o an bilin ki beni çok doyurmuş,kilo aldırmışsınız. İçinize ata ata,biriktire biriktire beni büyümekten başka birşey yapmıyorsunuz.Oysa hareket etseniz, konuşsanız,gülümseseniz birikmeyeceğim içinizde.Giderej kilo verecek, kayıp gideceğim içinizden...Siz sustukça ben büyüyeceğim.Siz sustukça acınız artacak."
Beyza Alkoç-3391 kilometre
2 notes · View notes
zariness · 5 years ago
Text
Beni çok etkileyen bir yazı...
Merhaba, ben acı...
İçinize kalbinizden girer, oraya yerleşir, uzun süre sizinle kalırım. Bir tedavim yok. Bir kere beni içinize aldığınız zaman, beni oradan çıkarmanız çok zor olacaktır, bilirsiniz. Beni içinize almanız için kalbinizi açmanız yeterli olacaktır. Bir insana, bir duruma, bir yere kalbinizi açtığınız an sonunuz kaçınılmazdır. Ben, açtığınız o kalbinizden içeri girecek, en derininize yerleşeceğim. Biliyorum, hepiniz benden nefret ediyorsunuz. Ama aslında ben size zarar vermek için değil, sizi gerçeğinizle buluşturmak için giriyorum kalbinize. Binlerce, hatta yüz binlerce türüm var benim. Şu an hepinizin içindeyim, şöyle bir nefes alın. Acıyı hissedeceksiniz. Elinizi kalbinize koyun ve selam verin bana. Sonra etrafınızdakilere bir selam verin. Çünkü hepinizin bir ortak noktası var, acı. Hepiniz aslında acı içindesiniz. Acı sizin içinizde, siz acı içindesiniz. Ruhunuz hayatında ilk kez dizleri üzerine düşmüş bir çocuk gibi acıyor. Ağlamıyorsunuz ya da ağlıyorsunuz. Ne olursa olsun dayanıyorsunuz. Çünkü siz dizlerinizin üzerinde değil, ayaklarınızın üzerindesiniz. Binlerce kiloyum ben. İçinizde binlerce kiloluk bir acı taşıyor, yine de düşmüyorsunuz. Miktarım arttıkça kilom da artıyor. Bazen yüz binlerce kilo oluyorum içinizde. Yürürken birden duruyorsunuz, acıdan yürüyemeyeceğinizi hissediyorsunuz. İşte o an bilin ki beni çok doyurmuş, kilo aldırmışsınız. İçinize ata ata, biriktire biriktire beni büyütmekten başka bir şey yapmıyorsunuz. Oysa hareket etseniz, konuşsanız, gülümseseniz birikmeyeceğim içinizde. Giderek kilo verecek, kayıp gideceğim içinizden... Siz sustukça ben büyüyeceğim. Siz sustukça acınız artacak. Bir de bazıları var, onların içinde büyümüyorum. Onların içine kocaman bir parça olarak yerleşiyorum zaten. Bilmem tanır mısınız, İzmir diye bir kız var. İzmir'de yaşıyor. Dün akşam saatlerinde göreve çağrıldım. İzmir'in içine yerleşme görevi. Şu an kalbindeyim, üstelik yüz binlerce kiloyum. Annesini ve babasını kaybetmiş duyduğum kadarıyla. Susuyor. Tek kelime etmedi, giderek büyüyorum içinde. Üstelik acısı öyle büyük ki içinde olmaktan ben bile acı çekiyorum. Çaresiz hissediyor, biliyorum. Hayatımda ilk defa birinin kalbini içinden okşamak istiyorum. Dokunuyorum kalbine, iç çekiyor. Biraz daha üzülüyor, biraz daha ve biraz daha büyüyorum. Kalbinden dolup taşmak, tüm vücuduna yayılmak üzereyim. Kıpırdayamayacak hale getirecek kadar büyüyorum içinde. Acıdan hareket edemeyecek hale gelene kadar. İçeride bir savaş başladı sanki, herkes "Hadi İzmir!" diyor, böbrekleri, ciğerleri, kalbi, beyni... Hadi İzmir, kendine gel. Bizi mahvetme, beni büyütme! Hadi! Şunu bilin ki, bir insanın içine yerleşen acısı o insan bu acıyı atlattığında kayıp gider ve yaşamına başka vücutlarda devam eder. Bu zamana kadar hep böyle oldu. Oysa birinin kalbindeyken o kişi bu acıyı atlatamazsa, içinde acısı varken yaşamına son verirse acı da içinde onunla birlikte ölür. Ölüm bir donakalma şeklidir aslında. İçinizde bi dünya var, organlarınız, hücreleriniz her bir noktanız bu dünyanın birer bireyi. Ve siz kendinize yazık ederek onlara da yazık ediyorsunuz. Üzüldükçe üzüyor, ağladıkça ağlatıyorsunuz. Bazen gözünüzden gözyaşı akmaz ama içiniz ağlıyor gibi hissedersiniz ya hani, bilin ki o an içinizdeki bir hücreniz ağlıyor. İçiniz ağlıyor sizin için, bizzat sizin için. Size üzüldüğü için. Şimdi kendinizi üzmeden, toparlanmaya başlamadan önce bir kez daha düşünün. Yalnız değilsiniz, içinizde sizin için endişelenen koskoca bir dünya var... Senin de İzmir. Hücrelerin ağlıyor, görüyorum. Kalbin sırılsıklam. Biliyorum, acın büyük. Ama içindeki dünya ondan da büyük...
- Beyza Alkoç
0 notes
yetersizyeter · 1 year ago
Text
Merhaba, ben acı...
İçinize kalbinizden girer, oraya yerleşir, uzun süre sizinle kalırım. Bir tedavim yok. Bir kere beni içinize aldığınız zaman, beni içinizden çıkarmanız çok zor olacaktır, bilirsiniz. Beni içinize almanız için kalbinizi açmanız yeterli olacaktır. Bir insana, bir duruma, bir yere kalbinizi açtığınız an sonunuz kaçınılmazdır. Ben, açtığınız o kalbinizden içeri girecek sizin en derininize yerleşeceğim. Biliyorum, hepiniz benden nefret ediyorsunuz. Ama aslında ben size zarar vermek için değil, sizi gerçeğinizle buluşturmak için giriyorum kalbinize. Binlerce, hatta yüz binlerce türüm var benim. Şu an hepinizin içindeyim, şöyle bir nefes alın. Acıyı hissedeceksiniz. Elinizi kalbinize koyun, ve selam verin bana. Sonra etrafınızdakilere bir selam verin. Çünkü hepinizin bir ortak noktası var, acı. Hepiniz aslında acı içindesiniz. Acı sizin içinde, siz acı içindesiniz. Ruhunuz hayatında ilk kez dizleri üzerine düşmüş bir çocuk gibi acıyor. Ağlamıyorsunuz, ya da ağlıyorsunuz. Ne olursa olsun dayanıyorsunuz. Çünkü siz dizlerinizin üzerinde değil, ayaklarınızın üzerindesiniz. Binlerce kiloyum ben. İçinizde binlerce kiloluk bir acı taşıyor, yine de düşmüyorsunuz. Miktarım arttıkça kilom da artıyor. Bazen yüz binlerce kilo oluyorum içinizde. Yürürken birden duruyorsunuz, acıdan yürüyemeyeceğinizi hissediyorsunuz. İşte o an bilin ki beni çok doyurmuş, kilo aldırmışsınız. İçinize ata ata, biriktire biriktire beni büyütmekten başka bir şey yapmıyorsunuz. Oysa hareket etseniz, konuşsanız, gülümseseniz birikmeyeceğim içinizde. Giderek kilo verecek, kayıp gideceğim içinizden... Siz sustukça ben büyüyeceğim. Siz sustukça acınız artacak. Bir de bazıları var, onların içinde büyümüyorum. Onların içine büsbüyük bir parça olarak yerleşiyorum zaten.😶‍🌫️
3391 KİLOMETRE
@Beyza Alkoç
0 notes