#usta isim

[pasaizmirlokma]

İzmir Lokma

İzmir'de lokma denince akla gelen isim: Paşa Usta! İzmir lokma hizmetinde uzmanlaşmış ekibimizle, lezzetli ve kaliteli bir deneyim sunuyoruz. Paşa Usta olarak, İzmir'in çeşitli noktalarında yapılan özel günlerden işyeri etkinliklerine kadar her türlü organizasyonda lokma servisi sağlıyoruz. Fırat Mahallesi'nde bulunan merkezimizden hareketle, İzmir genelinde geniş bir hizmet ağına sahibiz.

Paşa Usta İzmir Lokma Hizmeti

Kaliteli malzemeler ve hijyen standartlarına uygun olarak ürettiğimiz lokmalarımızla, müşteri memnuniyetini her zaman ön planda tutuyoruz. Paşa Usta İzmir lokma hizmeti olarak, müşterilerimizin beklentilerini karşılamak ve aşmak için çaba gösteriyoruz. Her bir lokma tadını özel kılan detaylara özen gösteriyor, sizlerin ve konuklarınızın unutulmaz bir lezzet deneyimi yaşamasını sağlıyoruz.

Web sitemiz www.pasalokma.com üzerinden detaylı bilgilere ulaşabilir, İzmir lokma fiyatları ve paket seçeneklerimizi inceleyebilirsiniz. Ayrıca, iletişim bilgilerimizden bize kolayca ulaşabilir, Fırat Mahallesi'ndeki merkezimize ziyarette bulunabilir veya info@pasalokma.com adresinden bizimle iletişime geçebilirsiniz. Paşa Usta olarak, sizlere en lezzetli İzmir lokma deneyimini sunmak için hazırız!

[edapostblog]

"BİR TORBA TOZ ŞEKER...!

Bundan 30 yıl kadar önce,

Gaziantep’te helvacılık yapan Ökkeş usta iflas eder.

Elinde avucunda ne varsa yitirir.

Alacaklarını tahsil edemez, işçilerini çıkarır, iş yerini kapatmak zorunda kalır.

Ama bir yerlerden de tekrar başlaması gerekmektedir.

Helvacı Ökkeş ustanın cebinde beş parası yoktur.

Kalkar,

Hiç tanımadığı şeker satan bir dükkâna gider.

Kendisini tanıtır helvacılık yaptığını iflas ettiğini anlatır.

Parası olmadığını ve iş yerinin tekrar üretim yapabilmesi için acil bir torba şekere ihtiyaç duyduğunu,

ancak

şeker parasını helvayı yapıp sattıktan sonra

ödeyebileceğini söyler.

Şeker satıcısı Bahaddin usta,

Ökkeş ustayı dikkatlice dinler, yerinden kalkar,

yanında çalışanını çağırır

“oğlum bir at arabası çağır, 20 torba şeker yükleyin,

Ökkeş ustamın dükkânına indirin” der.

Şekerci Bahattin usta küçük bir kağıda da, isim, adres belirtmeden, sadece” 20 torba şeker�� yazar,

kâğıdı Ökkeş ustaya uzatır,

ardından da

”Ökkeş usta sıkma canını!...Sen şu şekeri al Kazanını kaynat, helvanı yap, sat!...

Ne zaman elin rahatlarsa o zaman gel borcunu öde! ”der.

Ökkeş usta şaşkındır, ne diyeceğini bilemez.

Bir torba şeker derken, 20 torba şeker bulmuş olmanın heyecanını yaşar.

Hiç tanımadığı biri tarafından kendisine güvenilip

20 torba şeker verilmesi karşısında gözleri dolar,

hıçkırıklara boğulur.

Ökkeş usta şekeri alır, iş yerine döner.

Kısa sürede helva üretimine tekrar başlar. Yaptığı helvaları satar.

Şeker borcunu ödeyecek parayı toparladığında

Bahattin ustanın yanına gider.

Bahattin usta güler yüzle, ayakta karşılar,

çay kahve derken, parayı Bahattin ustaya uzatır;”

Bahattin ustam Allah senden razı olsun,

bizi tekrar ayağa kaldırdın, çark dönemeye başladı ” dediğinde .

Bahattin usta;

“Yok !...

Kazanmanın sebebi ben değilim…

Belki vesile olmuş olabilirim ama..

Ne varsa sendendir “der,

sonra da yanında çalışanlara; “Ökkeş ustama 30 torba şeker yükleyin” talimatını verir.

Ökkeş usta sözünde durmuş, borcunu ödemiş olmanın huzurunu duyarken,

Bahattin usta da karşısında işini tekrar kazanmış,

sözünde duran birini görmenin bahtiyarlığını yaşar.

Merhamet etmek iyidir. Ancak acımak yetmiyor.

Önemli olan

ihtiyaç duyana,

ihtiyaç duyduğunu,

ihtiyaç duyduğu anda verebilmektir.

Ve bir o kadar da önemli olan

yapılan iyiliği unutmamaktır.

Eti kasaptan, balığı balıkçıdan, ekmeği fırından,

meyveyi sebzeyi manavdan alın.

Büyük marketlerin size ihtiyacı yok ama küçük esnafın tamda bugün size ihtiyacı var..

Tam da bugünler

Bir çuval şekerin çok değerli olduğu günlerdir...

UNUTMAYALIM

BİZİ BİZ YAPAN,

BİRLİK BERABERLİĞİMİZDİR...!

(arkadaşlar uzun paylaşımları sevmem ama çok güzel bir hikaye olduğu için sizlerle paylaşmak istedim lütfen okuyun 😊)

[ahhasret]

BUNLARI BILIYOR MUYDUNUZ ?

CAHİT SITKI

Küçükken yaramazlık yaptığı için babası tarafından pencereden aşağı sarkıtılmıştır. O günden sonra ölümden korkmuş ve eserlerinde hep “ölüm” temasını işlemiştir.

NAZIM HİKMET

Nazım Hikmet’in en değişik özelliği devamlı beyaz pantolon giymesiydi. İlham geldiğinde aklındaki sözleri hemen beyaz pantolonuna not alıyormuş. Tüm dünyanın tanıdığı bir şair olmak, böyle değişik özelliklere sahip olmaya bağlıdır belki de.

Bursa cezaevinde ıslak ıslak çok dayak yediği için onun en büyük korkusu su olmuştur.

ÖZDEMİR ASAF

"R" leri söyleyemeyen şair...

Bir gün matbaadan çıkıp Karaköy’e gitmek için bindiği taksinin şoförü sorar:

“Neğeye biğadeğ?” Utancından “Kağaköy” diyemez, “Eminönü” der. İner. Oradan Karaköy’e kadar yürür.

YAHYA KEMAL

Hiç evi olmamıştır. Ölene kadar otelde yaşamıştır. Nazım Hikmet’in annesine aşık olmuştur.

TEVFİK FİKRET

Aynı zamanda iyi bir ressamdır. Evinin planını da kendisi çizmiş ve evine isim veren ilk şairimiz olmuştur. En büyük takıntısı: Sol tarafında kimseyi yürütmemek.

AHMET HAŞİM

Hastalık derecesindeki takıntısı ise: Toprak yemesidir. Haşim’in şiirlerinde hep gün batımı, gece, ay ışığı, hüzün olmasının sebebi çirkin olmasından derler.

TOMRİS UYAR

Üç büyük şairi ( Turgut Uyar, Cemal Süreya, Edip Cansever) kendisine tutsak eden kadın… Bahsi geçen güzel.

CEMAL SÜREYA

Sevgili Cemal soyismindeki iki y’den birini bir iddia sonucu kaybetmiştir. Evet, soyismi tek “y” ile yazılıyor.

ORHAN VELİ

Ölümü belediyenin açtırdığı bir çukur yüzündendir. Çukura düşmesi sonucu başından yara almış ve ölüm sebebi bu olmuştur.

CEMİL MERİÇ

En ünlü sözleri kitap okumak üzerine olan Cemil Meriç gözlerinde oluşan bir rahatsızlık nedeni ile yazıları okumayacak duruma gelmiştir. Gözleri göremez duruma geldiğinde ise yakınlarının yardımı ile yazmaya devam etmiş hatta en verimli eserlerini gözlerinin görmediği dönemlerde kaleme almıştır.

SABAHATTİN ALİ

Sabahattin Ali su gibi Türkçesi ile kitaplarını kaleme almıştır. Kısacık ömründe hayata her daim pozitif düşüncelerle bakan Ali diksiyon takıntısına sahipmiş. Yanlış telaffuz edilen bir söz duyduğunda hemen bunu düzeltme girişiminde bulunurmuş. Hatta bu durumundan eşi Aliye Hanım oldukça rahatsızmış olur bunu da kendisine söylermiş. Sabahattin Ali bu olayı arkadaşlarına “ Aliye hanım bana bu yüzden fena içerliyor. Karı koca ağız tadı ile kavga edemiyoruz. Kavganın ortasında tutup diksiyon yanlışlarını düzeltiyorum” diye anlatırmış.

AHMET ARİF

Türkçeyi en iyi kullanan şairlerimizden Ahmed Arif aynı zamanda Zazaca, Arapça ve Kürtçe dillerini de biliyordu. Ata binmeyi daha küçük yaşlarda öğrenen Arif şahlanmayan ata binmezdi. Yaşamının büyük bir bölümünde günde 4 paket sigara içen Ahmed Arif tam bir sigara tiryakisiydi.

HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR

Kulağa sevimli gelen bir alışkanlık! Unutulmaz filmlerden olan Gulyabani filminin esinlenildiği aynı ismi taşıyan kitabın yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar temizlik hastasıymış. Öyle ki, bu özelliğinden dolayı hiç evlenmemiş ve devamlı eldivenleri ile gezmiş. Kendini sosyal ortamlardan soyutlayan büyük yazar evde örgü örmekten çok hoşlanır. Yurtdışından yeni örgü modelleri getirtirmiş. Aynı zamanda örmediği ve yazmadığı zamanlarda mutfağına kapanır ve ev reçelleri yaparmış.

YAŞAR KEMAL

Yaşamı boyunca Türk edebiyatına sayısız eser bırakan usta kalem Yaşar Kemal çocukluğunda pek bir talihsiz olaylar yaşamış. Babası Van’dan göç ettiği sırada yanına aldığı Yusuf isimli bir çocuğu kendi çocukları ile birlikte büyütmüş. Yusuf’un camide namaz kılarken babasını kalbinden bıçaklayarak öldürülmesine tanık olan Büyük yazar 12 yaşına kadar kekeleyerek konuşmuş. Sağ gözündeki durum ise daha küçük yaşlarda eniştesinin kurban kesmesini izlerken bıçağın bir anda fırlayarak Yaşar Kemal’in gözüne gelmesi ile kör olmasına neden olmuş.

ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN

Söylenenler göre Ümit Yaşar yirmi üç kez, kendi sözlerine göre de üç kez intihara kalkışmıştı.

1973 yılında Ümit Yaşar Oğuzcan’ın on yedi yaşındaki oğlu Vedat Oğuzcan, Galata Kulesi’nden aşağı atlayarak intihar eder. Rivayet odur ki, cansız bedeni yerde yatarken avucundaki kağıtta bir not yazılıdır: “Baba intihar öyle edilmez, böyle edilir!”

Çok acı hikayeleri varmış, hepsini rahmetle ve özlemle anıyorum.

[yagmurun-sesii]

BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ ?

CAHİT SITKI

Küçükken yaramazlık yaptığı için babası tarafından pencereden aşağı sarkıtılmıştır.

O günden sonra ölümden korkmuş ve eserlerinde hep “ölüm” temasını işlemiştir.

NAZIM HİKMET

Nazım Hikmet’in en değişik özelliği devamlı beyaz pantolon giymesiydi. İlham geldiğinde aklındaki sözleri hemen beyaz pantolonuna

not alıyormuş. Tüm dünyanın tanıdığı bir şair olmak, böyle değişik özelliklere sahip olmaya bağlıdır belki de.

Bursa cezaevinde ıslak ıslak çok dayak yediği için onun en büyük korkusu su olmuştur.

ÖZDEMİR ASAF

"R" leri söyleyemeyen şair...

Bir gün matbaadan çıkıp Karaköy’e gitmek

için bindiği taksinin şoförü sorar:

“Neğeye biğadeğ?” Utancından “Kağaköy” diyemez, “Eminönü” der. İner.

Oradan Karaköy’e kadar yürür.

YAHYA KEMAL

Hiç evi olmamıştır. Ölene kadar otelde yaşamıştır. Nazım Hikmet’in annesine aşık olmuştur.

TEVFİK FİKRET

Aynı zamanda iyi bir ressamdır. Evinin planını da kendisi çizmiş ve evine isim veren ilk şairimiz olmuştur. En büyük takıntısı: Sol tarafında kimseyi yürütmemek.

AHMET HAŞİM

Hastalık derecesindeki takıntısı ise:

Toprak yemesidir. Haşim’in şiirlerinde hep

gün batımı, gece, ay ışığı, hüzün olmasının sebebi çirkin olmasından derler.

TOMRİS UYAR

Üç büyük şairi ( Turgut Uyar, Cemal Süreya, Edip Cansever) kendisine tutsak eden kadın… Bahsi geçen güzel.

CEMAL SÜREYA

Sevgili Cemal soyismindeki iki y’den birini bir iddia sonucu kaybetmiştir.

Evet, soyismi tek “y” ile yazılıyor.

ORHAN VELİ

Ölümü belediyenin açtırdığı bir çukur yüzündendir. Çukura düşmesi sonucu başından yara almış ve ölüm sebebi bu olmuştur.

CEMİL MERİÇ

En ünlü sözleri kitap okumak üzerine olan Cemil Meriç gözlerinde oluşan bir rahatsızlık nedeni ile yazıları okumayacak duruma gelmiştir. Gözleri göremez duruma geldiğinde ise yakınlarının yardımı ile yazmaya devam etmiş hatta en verimli eserlerini gözlerinin görmediği dönemlerde kaleme almıştır.

SABAHATTİN ALİ

Sabahattin Ali su gibi Türkçesi ile kitaplarını kaleme almıştır. Kısacık ömründe hayata her daim pozitif düşüncelerle bakan Ali diksiyon takıntısına sahipmiş. Yanlış telaffuz edilen bir söz duyduğunda hemen bunu düzeltme girişiminde bulunurmuş. Hatta bu durumundan eşi Aliye Hanım oldukça rahatsızmış olur bunu da kendisine söylermiş. Sabahattin Ali bu olayı arkadaşlarına “ Aliye hanım bana bu yüzden fena içerliyor. Karı koca ağız tadı ile kavga edemiyoruz. Kavganın ortasında tutup diksiyon yanlışlarını düzeltiyorum” diye anlatırmış.

AHMET ARİF

Türkçeyi en iyi kullanan şairlerimizden Ahmed Arif aynı zamanda Zazaca, Arapça ve Kürtçe dillerini de biliyordu. Ata binmeyi daha küçük yaşlarda öğrenen Arif şahlanmayan ata binmezdi. Yaşamının büyük bir bölümünde günde 4 paket sigara içen Ahmed Arif tam bir sigara tiryakisiydi.

HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR

Kulağa sevimli gelen bir alışkanlık! Unutulmaz filmlerden olan Gulyabani filminin esinlenildiği aynı ismi taşıyan kitabın yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar temizlik hastasıymış. Öyle ki, bu özelliğinden dolayı hiç evlenmemiş ve devamlı eldivenleri ile gezmiş. Kendini sosyal ortamlardan soyutlayan büyük yazar evde örgü örmekten çok hoşlanır. Yurtdışından yeni örgü modelleri getirtirmiş. Aynı zamanda örmediği ve yazmadığı zamanlarda mutfağına kapanır

ve ev reçelleri yaparmış.

YAŞAR KEMAL

Yaşamı boyunca Türk edebiyatına sayısız eser bırakan usta kalem Yaşar Kemal çocukluğunda pek bir talihsiz olaylar yaşamış. Babası Van’dan göç ettiği sırada yanına aldığı Yusuf isimli bir çocuğu kendi çocukları ile birlikte büyütmüş. Yusuf’un camide namaz kılarken babasını kalbinden bıçaklayarak öldürülmesine tanık olan Büyük yazar 12 yaşına kadar kekeleyerek konuşmuş. Sağ gözündeki durum ise daha küçük yaşlarda eniştesinin kurban kesmesini izlerken bıçağın bir anda fırlayarak Yaşar Kemal’in gözüne gelmesi ile kör olmasına neden olmuş.

ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN

Söylenenler göre Ümit Yaşar yirmi üç kez, kendi sözlerine göre de üç kez intihara kalkışmıştı.

1973 yılında Ümit Yaşar Oğuzcan’ın on yedi yaşındaki oğlu Vedat Oğuzcan, Galata Kulesi’nden aşağı atlayarak intihar eder.

Rivayet odur ki, cansız bedeni yerde yatarken avucundaki kağıtta bir not yazılıdır: “Baba intihar öyle edilmez, böyle edilir!..

[aynodndr]

BUNLARI BILIYOR MUYDUNUZ ?

CAHİT SITKI

Küçükken yaramazlık yaptığı için babası tarafından pencereden aşağı sarkıtılmıştır. O günden sonra ölümden korkmuş ve eserlerinde hep “ölüm” temasını işlemiştir.

NAZIM HİKMET

Nazım Hikmet’in en değişik özelliği devamlı beyaz pantolon giymesiydi. İlham geldiğinde aklındaki sözleri hemen beyaz pantolonuna not alıyormuş. Tüm dünyanın tanıdığı bir şair olmak, böyle değişik özelliklere sahip olmaya bağlıdır belki de.

Bursa cezaevinde ıslak ıslak çok dayak yediği için onun en büyük korkusu su olmuştur.

ÖZDEMİR ASAF

"R" leri söyleyemeyen şair...

Bir gün matbaadan çıkıp Karaköy’e gitmek için bindiği taksinin şoförü sorar:

“Neğeye biğadeğ?” Utancından “Kağaköy” diyemez, “Eminönü” der. İner. Oradan Karaköy’e kadar yürür.

YAHYA KEMAL

Hiç evi olmamıştır. Ölene kadar otelde yaşamıştır. Nazım Hikmet’in annesine aşık olmuştur.

TEVFİK FİKRET

Aynı zamanda iyi bir ressamdır. Evinin planını da kendisi çizmiş ve evine isim veren ilk şairimiz olmuştur. En büyük takıntısı: Sol tarafında kimseyi yürütmemek.

AHMET HAŞİM

Hastalık derecesindeki takıntısı ise: Toprak yemesidir. Haşim’in şiirlerinde hep gün batımı, gece, ay ışığı, hüzün olmasının sebebi çirkin olmasından derler.

TOMRİS UYAR

Üç büyük şairi ( Turgut Uyar, Cemal Süreya, Edip Cansever) kendisine tutsak eden kadın… Bahsi geçen güzel.

CEMAL SÜREYA

Sevgili Cemal soyismindeki iki y’den birini bir iddia sonucu kaybetmiştir. Evet, soyismi tek “y” ile yazılıyor.

ORHAN VELİ

Ölümü belediyenin açtırdığı bir çukur yüzündendir. Çukura düşmesi sonucu başından yara almış ve ölüm sebebi bu olmuştur.

CEMİL MERİÇ

En ünlü sözleri kitap okumak üzerine olan Cemil Meriç gözlerinde oluşan bir rahatsızlık nedeni ile yazıları okumayacak duruma gelmiştir. Gözleri göremez duruma geldiğinde ise yakınlarının yardımı ile yazmaya devam etmiş hatta en verimli eserlerini gözlerinin görmediği dönemlerde kaleme almıştır.

SABAHATTİN ALİ

Sabahattin Ali su gibi Türkçesi ile kitaplarını kaleme almıştır. Kısacık ömründe hayata her daim pozitif düşüncelerle bakan Ali diksiyon takıntısına sahipmiş. Yanlış telaffuz edilen bir söz duyduğunda hemen bunu düzeltme girişiminde bulunurmuş. Hatta bu durumundan eşi Aliye Hanım oldukça rahatsızmış olur bunu da kendisine söylermiş. Sabahattin Ali bu olayı arkadaşlarına “ Aliye hanım bana bu yüzden fena içerliyor. Karı koca ağız tadı ile kavga edemiyoruz. Kavganın ortasında tutup diksiyon yanlışlarını düzeltiyorum” diye anlatırmış.

AHMET ARİF

Türkçeyi en iyi kullanan şairlerimizden Ahmed Arif aynı zamanda Zazaca, Arapça ve Kürtçe dillerini de biliyordu. Ata binmeyi daha küçük yaşlarda öğrenen Arif şahlanmayan ata binmezdi. Yaşamının büyük bir bölümünde günde 4 paket sigara içen Ahmed Arif tam bir sigara tiryakisiydi.

HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR

Kulağa sevimli gelen bir alışkanlık! Unutulmaz filmlerden olan Gulyabani filminin esinlenildiği aynı ismi taşıyan kitabın yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar temizlik hastasıymış. Öyle ki, bu özelliğinden dolayı hiç evlenmemiş ve devamlı eldivenleri ile gezmiş. Kendini sosyal ortamlardan soyutlayan büyük yazar evde örgü örmekten çok hoşlanır. Yurtdışından yeni örgü modelleri getirtirmiş. Aynı zamanda örmediği ve yazmadığı zamanlarda mutfağına kapanır ve ev reçelleri yaparmış.

YAŞAR KEMAL

Yaşamı boyunca Türk edebiyatına sayısız eser bırakan usta kalem Yaşar Kemal çocukluğunda pek bir talihsiz olaylar yaşamış. Babası Van’dan göç ettiği sırada yanına aldığı Yusuf isimli bir çocuğu kendi çocukları ile birlikte büyütmüş. Yusuf’un camide namaz kılarken babasını kalbinden bıçaklayarak öldürülmesine tanık olan Büyük yazar 12 yaşına kadar kekeleyerek konuşmuş. Sağ gözündeki durum ise daha küçük yaşlarda eniştesinin kurban kesmesini izlerken bıçağın bir anda fırlayarak Yaşar Kemal’in gözüne gelmesi ile kör olmasına neden olmuş.

ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN

Söylenenler göre Ümit Yaşar yirmi üç kez, kendi sözlerine göre de üç kez intihara kalkışmıştı.

1973 yılında Ümit Yaşar Oğuzcan’ın on yedi yaşındaki oğlu Vedat Oğuzcan, Galata Kulesi’nden aşağı atlayarak intihar eder. Rivayet odur ki, cansız bedeni yerde yatarken avucundaki kağıtta bir not yazılıdır: “Baba intihar öyle edilmez, böyle edilir!”

Çok acı hikayeleri varmış, hepsini rahmetle ve özlemle anıyorum..

_____🖋✍️✍️

[magazinxhaberler]

Halil İbrahim Ceyhan, dizisi değişse de zirveden inmiyor

Halil İbrahim Ceyhan, dizisi değişse de zirveden inmiyor

FOX'ta ekrana gelen Kirli Sepeti dizisinde Murat karakterine hayat veren yakışıklı oyuncu Halil İbrahim Ceyhan, DigiLUP'ın erkek oyuncuların sosyal medya yansımaları araştırmasında zirvede yer aldı.

DigiLUP, erkek oyuncuların sosyal medya yansımalarını belirledi. Dizisi değişse de zirvedeki isim değişmedi. İlk sırada yine Halil İbrahim Ceyhan var. Ceyhan’ı sırasıyla Kerem Bürsin, Engin Altan Düzyatan, İlhan Şen, Burak Deniz, Yiğit Koçak, Engin Akyürek, Recep Usta, Mert Ramazan Demir ve Burak Berkay Akgül takip etti. İşte o liste:

Magazine X Haberler Read the full article

[birkeyifcininanilari]

ivan.2

çok uzun zaman kendi içerisine bakan bir uçurum gibi yaşadım ivan ve artık uzak bir aynanın karşı kıyısından içim de bana bakıyor.

şu arkamızda gördüğün ev kimindir bilmiyorum, benim gibi huzur arayışı içinde kendini bu lanetlenmiş taş yığınlarının arasına atmış ve ölümüne kadar burada kalmış bir aciz kulundur eminim ve sıram geldiğinde ben de kendimi bir uçurumdan atıp bu döngüye hizmet edeceğim.

karşı dağın eteklerinde kurumuş bir ağaç yığını var, ölüler ormanı diyorlar oraya. sanki bütün dünyanın yükünü o ağaçların omuzuna yüklemişler, her ağacın rengi yerdeki kayalardan daha kara bir halde. çok mu ölüm gördüler dersin bunca zaman içinde de , dışları karardı. isimlerinin hakkını veriyorlar oraya disaridan baktığın zaman. ölüler ormanı ne tuhaf.

az ötesine geçtiğinde o ormanın, yukarıdan baktığında dibi görünmeyen sarp uçurum var, adına cehennem demişler, kimler demiş bilmiyorum, hangi aklı havada piç kurusu böyle bir yere gelip de bir uçuruma isim takma cüretinde bulunur ki? kim bu! ; dünyayı ben yarattım edasında takılan ve her şeye bir isim takma zahmetinde bulunan kibirli piç kurusu.

o uçurum benim son şansım, burada huzur diye, yalnızlık arayışıyla çıktığım ebedi yolculuğun ilk başlangıcını gerçekleştireceğim. ama henüz ben bile hazır değilim buna, henüz kafamdaki sahnelerin tümünü tüketmedim, seninle konuşacak çok şeyim var daha. sana yalnızlık esnasında ne kadar usta bir avcı olduğumdan, ateş yakmaktaki hünerlerimden, iki ağacı birbirine bağlamak için gereken ilkel gereçlerden bahsedeceğim.

dün akşam nadya geldi zihnimdeki karanlık ve kuytu köşeye, henüz senin kadar canlı tahayyül edemiyorum onu, sanırım seni en baştan aklımda ben yarattığım için bu kadar canlısın sen ama onun bir çok yeri eksik. sesi yarım yarım geliyor, gözleri soluk ve saçlarını bir türlü denkleştiremiyorum.

sabah uyandığımda saatlerce bunun öfkesiyle didindim, sesini unutuyormuşum neredeyse, ellerini ve gözlerini de. her halini ezberimde sonsuza kadar taşıyabilirim sanıyordum, her anını anlıyor musun her halini.

[birseysoyleyebilirmiyim]

Biraz kafamız dağılsın... ÇİÇEK GİBİ DİZİ

Bazı zamanlar vardır bir türlü kafanızı bir şeye veremezsiniz. Hevesle ayrılan kitaplar, filmler, listelenen sergiler, oyunlar bir kenarda bekler. Aklınıza bile gelmez onlara bakmak çünkü zaten bakacak yerleriniz ağrıyordur… İşte bir süredir böyleyim. Belki bunun nedeni depremin bıraktıklarıdır, belki de seçimin belirsizliğidir (Evet, evet sOğan mevzusu da yarı bir tuz biber oldu), belki de basit bir bahar yorgunluğudur…

İçine düştüğüm bu mücadele etmeye bile değmeyen hafif depresif ruh halinden ise beni yine çıkaran Adana oldu. Şaka şaka; ama birazdan öveceğim diziyi orada izlemeye başladığım için Adana da diyebiliriz.

Efenim, nihayet bayram sırasında memlekete gidebildik. Bolca kebap yerken (biliyorsunuz ki İstanbul’da bulgur pilavlı ya da köfte gibi gelen kebaplarla yürümüyor bu sevda) arada da bir şeyler izleme, okuma fırsatım oldu ve uzun zamandır izlemek istediğim diziyle buluşabildim.

ONLY MURDERS IN THE BUILDING

Steve Martin, Martin Short ve Selena Gomez başrolde. Gomez’e karşı önyargılı ve mesafeli tavrımı (Justin Bieber ile kimin ilişkisi olursa olsun mesafeli olurum) ve dizideki performansıyla ilgili bazı ekşisözlük yorumlarını bir kenara atıp izlemeye başladım.

Gayet tatlı bir dizi olmuş. Uzun zamandı kafamı dağıtan, bana iyi vakit geçirten bir dizi olmamıştı, öncelikle bunu bir yazalım.

Olaylar New York’taki oldukça klas bir apartmanda geçer. Üçlümüz birbirinden son derece alakasız tiplerdir; ancak onları dinledikleri cinayet podcast’i ve tabii ki binada işlenen cinayet bir araya getirir.

Charles-Haden Savage’ın (Steve Martin canlandırıyor) ölçülü ama bir o kadar da komik tavrı, Oliver Putnam’ın (Martin Short) deli dolu hali ve Mable Mora’nın (Selana Gomez) soğuk ancak birleştirici gücü gayet uyumlu görünüyor. İlk sezon sırasında Gomez’in çok tutuk, karakterinin fazla soğuk kaldığı ile ilgili yorumlar gördüm. Ancak hikâye ilerledikçe ‘Mable Mora zaten pek de cıvıl cıvıl bir genç olamazmış’ diye düşündüm. Ayrıca Gomez de bir röportajında Steve Martin ve Martin Short gibi usta iki oyuncu ile çalışmanın ilk başlarda kendisini heyecanlandırıp gerdiğini ancak özellikle de ikinci sezonla beraber buna daha alıştığını söylüyor.

3. SEZON OLACAK MI?

Evet, yeni sezon çalışmalarına başlandı ve hatta tamamlandı diye biliyorum. Üstelik yine sürpriz konuk oyuncular var. İkinci sezonda Amy Schumer, Cara Delevingne ('Selena Gomez kankasını diziye aldırmış' diyenler olmuş, lâkin hatun fena değil ve aksanını da seviyoruz) ve Shirley MacLaine’in konuk olduğu diziye bu defa iki tatlı isim geliyor: Meryl Streep ve Paul Rudd.  İlk sezonda da Sting'i 1-2 sahnede gördüğümüzü söylemeden edemeyeceğim.

Yeni sezonun 8 Ağustos 2023’te yayınlanması bekleniyor. Tanıtımdan anladığımız kadarıyla bu defa apartmanın dışına da çıkıyor ekibimiz.  

Güzel dizi, güzel… Bana güvenmiyorsanız IMDb puanına bakın: Koskoca bir 8! Bu cumartesi ve pazar zaman geçmez, izleyin kafanız dağılsın.

Buraya da üçüncü sezonun tanıtımını bırakalım:

Bir dakika, bir dakika daha bitmedi...

Bu diziyi izlerseniz merakınızı giderebilecek birkaç ufak bilgi de ekleyelim. Meselâ meşhur Arconia gerçekten de var mı? İşte o bina...

Cinayetler, gizemler, birbirinden sıra dışı sakinleri... Aslında Arconia, gerçekten var ve oldukça da meşhur. Asıl adı Belnord olan apartmanın geçmişi ise 1900'lü yıllara dayanıyor.

1908 yılında mimarlık firması Hiss and Weekes tarafından inşa edilen Belnord, 13 kattan oluşuyor. Bu İtalyan tarzı bina,  özel bir avluya ve mükemmel bakımlı bahçelere sahip.

2015 yılında HFZ Capital Group, kapsamlı bir güncelleme yapmadan önce binanın rezidanslarını 575 milyon dolara satın aldı: Binadaki 95 daireyi yenilemek için Mimar Robert A. M. Stern ile anlaşıldı, Hollander Design ise avluyu yeniledi. Yani Arconia New York sakinlerinin gerçekten de gözde binalarından biri.

Bina gerçekten de muhteşem, normalde karşıma böyle bir yapı çıksa "tıpkı filmlerdeki gibi" derim. Ama bence bu binayı bu kadar etkileyici kılan ve diziyi daha da cazip hale getiren bir başka şey de dizideki apartman sakinlerinin dairelerinin tasarımı.

Mesela Mabel Mora'nın dairesindeki şu mural'a sadece ben hayran kalmış olamam:

Variety’nin haberine göre bu mural da jenerikteki illüstrasyonlar da Laura Pérez’e ait.

Oliver'ın renkli evine de diyecek yok. Kendisi sadece meze yiyerek hayatta kalsa da sanat konusunda tutkusu dairesine de yansımış.

Ve tabii ki diziyi izlerken Charles'ın mutfağında olmak istemeyen olabilir mi?

[patlicangil]

Özkan Sagın kimdir? Sosyal medyada fırtınalar estiren, dur durak bilmeden yükselmeye devam eden Özkan Sagın ile karşınızdayız. Sosyal medya fenomenliğinden oyunculuğa ve şarkıcılığa yükselen fenomen isim güzel sesi ile dinleyenleri adeta büyüledi. Sosyal medya platformlarında özgün içerikleri ve espirili kişiliği ile tanınan Sagın yakışıklılığı ile de bir çok kişi'nin gönlünde taht kurdu. Özkan Sagın kimdir? Kaç ... https://www.begonya.com/ozkan-sagin-kimdir/?feed_id=205220&_unique_id=673221a6a58bf

[musispoedmacarsiv]

7 Kasım 2024 Kopenhag Başakşehir Maçı

*Parken Stadyumu'nda saat 23:00'te başlayacak olan UEFA Konferans Ligi Lig Aşaması 3. maçı. Mücadeleyi Hollandalı hakem Joey Kooij yönetecek. Rapid ve Celje yenilgileri ile girdikten sonra Danimarka deplasmanına elimiz zayıf gidiyoruz. Hele ki Slovenya'da Celje'ye karşı aldığımız 5-1'lik yenilgi ile takımın havası da dağıldı ve ligde de sendelemeler başladı. Normal şartlarda buraya 6 veya 4 puanla gelmiş olsaydık en azından bir kredimiz olurdu. Aksine Kopenhag da 1 puanda ve onlar da mutlak galibiyet peşinde olacak. Kuzey bize her zaman ters olmuştur. Artık bir umut bekleyeceğiz. Yürekten başarılar dileriz temsilcimize.

*TRT Spor'dan naklen yayınlanacak olan maç.

*26. dakikada Philippe Keny'nin attığı golle Başakşehir 1-0 öne geçti. Araya müthiş sarktı ve fırsatı kaçırmadı. Çok iyi bulduk bu şansı. Şimdi tutabildiğimiz kadar götürelim.

*İlk yarı sonunda 1-0 üstün olan tarafız. Yürekler ağızlarımıza geliyor belki ama skoru böyle tutmayı başardık. Sabırla geri sayımda olacağız artık.

*79. dakikada Amin Chiakha golü buldu ve Kopenhag 1-1 yaptı. Direncimiz buraya kadardı. Genç isim oyuna girdikten 3 dakika sonra yazdı. Şimdi korumamız gerek.

*80. dakikada Krzysztof Piatek hatayı affetmedi ve Başakşehir 2-1 ile hemen üstünlüğü geri aldı. Uzun top dersi verdik. Savunmada da büyük anlaşmazlık oldu kalecileri ile ve Polonyalı usta bunu geri çevirmedi. Tekrar ipler bizde. Haydi, dayanın!

*83. dakikada yine Amin Chiakha sahnede. Danimarka ekibi 2-2 yaptı. Arkada boş kaldı ve kafayı vurdu. Bu kez hemen gördük golü. İşte bu biçimde olunca sinir bozucu gerçekten.

*2-2 biten randevu. Kopenhag 2, Başakşehir 1 puan oldu. Maçtan önce ilk puanımızı buradan çıkaracağımızı düşünsek süper derdik. 2 kez öne geçip kaptırınca üzücü oldu. Yine de geçmişte Türk takımlarının bu stattaki sonuçlarını düşününce bu puan olumlu. Kalan 3 maç öncesinde en azından adımımızı attık. 9-24 için daha fazla canlanacağız.

[dakikamagazin]

Yeşilçam'ın 'Bayan Bacak'ı yıllar sonra itiraf etti: O isim kibrit çöpü yiyerek intihara kalkıştı

[pasaizmirlokma]

İzmir Lokma Fiyatı

İzmir'in lezzet noktalarından biri olan Paşa Usta Lokma, taze ve enfes tatlarıyla dikkat çekiyor. İzmir lokma fiyatı konusunda kaliteli ve uygun seçenekler sunan işletmemiz, misafirlerine lezzet dolu bir deneyim vadediyor. Paşa Usta Lokma, Fırat Mahallesi'nde hizmet vermektedir ve geleneksel tatları modern bir anlayışla buluşturarak lokma tutkunlarını memnun etmektedir.

Paşa Usta Lokma Fiyatı Kampanyaları

Her damak zevkine hitap eden çeşitleriyle Paşa Usta Lokma, hem günlük taze üretim hem de kampanyalı fiyat avantajlarıyla müşterilerinin beğenisini kazanıyor. İzmir'de lokma keyfi yaşamak isteyenler için ideal bir tercih olan işletmemiz, kaliteli malzemeler kullanarak lezzetinizi zirveye taşıyor.

Web sitemiz www.pasalokma.com üzerinden güncel kampanyaları ve İzmir lokma fiyatı bilgilerini takip edebilir, lezzet dolu anlarınızı planlamak için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Ayrıca, Fırat Mahallesi'ndeki adresimizden bize kolayca ulaşabilir veya info@pasalokma.com adresinden e-posta yoluyla sorularınızı iletebilirsiniz. Paşa Usta izmir lokma, İzmir'de lokma denince akla gelen ilk isim olmaya devam ediyor.

[thekerimkucuk]

Özel Dosya:Trendyol Süper Lig İsim Sezonları

2014-15: Süleyman Seba Sezonu 2015-16: Hasan Doğan Sezonu 2016-17: Turgay Şeren Sezonu 2017-18: İlhan Cavcav Sezonu 2018-29: Lefter Küçükandonyadis Sezonu 2019-20: Cemil Usta Sezonu 2021-22:Ahmet Çalık Sezonu 2024-25:Şamil Ekinci Sezonu Kerim Küçük.

[sondakikamhaber]

Sevil Üstekin Neden Öldü?

Sevil Üstekin neden öldü? Usta sanatçının ölüm nedeni henüz açıklanmadı. 79 yaşındaki sanatçının vefatının ardından çok sayıda isim başsağlığı mesajı yayımladı.

Haber Linki: https://www.sondakikam.com.tr/5n1k-icerikleri/sevil-ustekin-kimdir/6

#SevilÜstekin #KimKimdir #Sondakikam

[aykutiltertr]

Al Al Al - İbrahim Tatlıses ✩ Ritim Karaoke (Uşşak Minör Arap Oryantal B...  ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın  👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ⭐ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/TLjGHNmeqbo ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Al Al Al - İbrahim Tatlıses ✩ Ritim Karaoke (Uşşak Minör Arap Oryantal Beste Yıldız Tİlbe) ❤ ＠ＲｉｔｉｍＫａｒａｏｋｅ Ｍüｚｉｓｙｅｎｌｅｒｉｎ Ｂｕｌｕşｍａ Ｎｏｋｔａｓı．．．． ESER ADI              : AL AL AL SÖZ GÜFTE          : YILDIZ TİLBE BESTE - MÜZİK    : YILDIZ TİLBE USÜL                      : 8/8 DÜYEK ARAP ORYANTAL MAKAM - DİZİ      : UŞŞAK - MİNÖR ARANJÖR             : SUAT AYDOĞAN ENSTRÜMANLAR: YAYLI KEMAN GURUBU, DİLSİZ KAVAL ARABESK KAVAL                             ŞARKI SÖZÜ ve AKORU Tek Tek Tek Tek albüm ön kapağı, kapağın ön ibaresinde Ceketi sağ elinde İbrahim Tatlıses resmi ve resim Tek Tek klibinden alıntıdır. İbrahim Tatlıses stüdyo albümü Yayımlanma 23 Mayıs 2003 Tarz Arabesk Süre 58:12 Dil Türkçe Şirket Karizma Müzik Yönetmen Mustafa Özhan Yapımcı Erol Köse İbrahim Tatlıses kronolojisi Yetmez mi? (2001) Tek Tek (2003) Aramam (2004) Tek Tek, 23 Mayıs 2003 tarihinde İbrahim Tatlıses'in Karizma Müzik firmasından çıkardığı stüdyo albümüdür. Şarkı listesi ŞarkI Söz Müzik Derleyen Düzenleme Süre 1 Tabi Tabi Altan Çetin Altan Çetin  Altan Çetin 4:45 2 Seni Sana Bırakmam Yıldız Tilbe Yıldız Tilbe  Suat Aydoğan 4:23 3 Al Al Al Yıldız Tilbe Yıldız Tilbe  Suat Aydoğan 3:55 4 Su Ver Leylam Bedir Çağlayan Bedir Çağlayan  Mustafa Özhan 3:38 5 Usta İlyas Keçeci İlyas Keçeci  Mustafa Özhan 4:48 6 Süryani Anonim Anonim Bedri Ayseli Mustafa Özhan 3:04 7 Tek Tek Ömer Önder Güney Ömer Önder Güney  Mustafa Özhan 4:28 8 Ne Sevdalar Yaşadım İbrahim Tatlıses İbrahim Tatlıses  Mustafa Özhan 3:24 9 Haram Cengiz Altınsoy Mustafa Beyazkuş  Suat Aydoğan 4:44 10 Adım İbrahim Altan Çetin Altan Çetin  Altan Çetin 4:05 11 Sarhoş (Alın Yazım) Arif Sağ Arif Sağ  Mustafa Özhan 4:40 12 Yanarım İlyas Keçeci İlyas Keçeci  Mustafa Özhan 4:13 13 Bir Oda Yaptırdım Fahri Kayahan Fahri Kayahan  Mustafa Özhan 3:36 14 Gün Ola Harman Ola Erkin Koray Erkin Koray  Suat Aydoğan 4:29 Albüme ait bilgiler Albümünde yer alan şarkılar ağırlıklı olarak pop tarzında olup sanatçı İbrahim Tatlıses tarafından seslendirilmiştir. Albümde aslı şiir olan sözleri şarkıya uyarlanan ve söz, müzikleri Tatlıses'e ait olan "Ne Sevdalar Yaşadım" adlı albümde dokuzuncu sırada yer alan şarkı sanatçıya ait tek şarkıdır. Albümde yer alan diğer şarkıların söz ve müzikleri farklı kişilere ait olup şarkıların düzenlemelerinde Altan Çetin ve Suat Aydoğan yer almıştır. İbrahim Tatlıses diğer albümlerinde olduğu gibi bu albümünde de iki söz ve müziği Yıldız Tilbe'ye ait olan şarkıya yer vermiştir. Ayrıca sanatçı albümünde Bedir Çağlayan'a ait "Su Ver Leylam" adlı türküyü pop ezgileriyle yeniden yorumlamış, albümde adından sıkça söz ettiren Sarhoş isimli söz ve müziği Arif Sağ'a ait şarkıyı albümünde isim değişikliğiyle Sarhoş olarak yer vermiş ve seslendirmiştir. Yine sanatçı albümünde "Usta" ve "Yanarım" isimli söz ve müziği İlyas Keçeci'ye ait iki şarkıya yer vermiştir. Kariyerinde Pop ve arabesk geleneğini bu albümünde yine sürdüren Tatlıses bu albümünde yer alan bazı şarkılarında ara ara arabesk ezgilere yer vermiştir. Albümünde daha önce Gülden Karaböcek tarafından seslendirilen "Su Ver Leylam" ve sözleri ile müziklerinin Bedir Çağlayan'a ait olduğu şarkıyı yeniden yorumlamıştır. Albümde yine Tatlıses tarafından seslendirilen aynı zamanda albüme de adını veren "Tek Tek" adlı şarkı söz ve bestecisi Ömer Önder Güney şarkısı için, kendisine Özcan Deniz'den, Mahsun Kırmızıgül'e dek sayısız ismin teklifte bulunduğunu ancak bu şarkıyı hiç düşünmeden İbrahim Tatlıses'e verdiğini söylemiş ve "İbo benim can dostum Albümde üçüncü sırada yer alan söz ve müziği Yıldız Tilbe'ye, düzenlemeleri Suat Aydoğan'a ait "Al Al Al" ve on birinci sırada yer alan söz, müzik ve düzenlemeleri Altan Çetin'e ait "Adım İbrahim" şarkıları haricindeki tüm şarkılara klip çekilmiştir. Prodüksiyon Yapım: Erol Köse Prodüksiyon Yapımcı: Erol Köse Müzik Yönetmeni: Mustafa Özhan Süpervizör: İbrahim Tatlıses RMS Tonmaister: Çağlar Türkmen Stüdyo Tonmaister: Ulaş Ağce İlyas Keçeci, Fahri Kayahan, Bedir Çağlayan, Ömer Önder Güney - söz yazarı, besteci Yıldız Tilbe, Arif Sağ, Altan Çetin, Erkin Koray - söz yazarı, besteci, aranjör Yayınlanma tarihleri Ülke Tarih Format(lar) Şirket Türkiye 23 Mayıs 2003 CD, kaset Erol Köse Prodüksiyon Dış bağlantılar Tatlıses.com.tr Sarhoş (İbrahim Tatlıses)9 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Youtube