#sutyen
Explore tagged Tumblr posts
ckardelen · 1 year ago
Text
Tumblr media
trans-paran
34 notes · View notes
zelzele-hanim · 8 months ago
Text
az önce menemen kelimesini memeler diye okudum kızlar
3 notes · View notes
mert666670 · 2 months ago
Text
Götveren Karım!
Karımı fotoğraf çekimlerinden sonra hafta içinde Hasan abinin bulduğu adam ne kadar sosyal medya varsa, forum sitesi varsa, Eskort reklam sitesi varsa hepsine fotoğrafları ve kısa tanıtım yazılarını, Burcu ablanın telefon numarasını iletişim yazarak yüklemişti. Hasan abi fotoları çekerken karımın yüzü görünmeyecek demişti, ama resimlerde karımın göz bölümünde buğu vardı, kalan kısım belli oluyordu. Dikkatli bakan karımı tanıyan biri güldüğünde yanağındaki gamzeden veya boynundaki benden iyi kötü çıkartabilirdi. Biraz tedirgin oldum, ama zaten bizim akrabalardan bu işe bakacak kimse olmadığı için çok dert etmedim.
Hafta içi işten ne zaman dönsem Burcu abla bizim evdeydi. Yine bür gün eve geldiğimde salonda oturmuşlar gelen mesajlara, yapılan yorumlara bakıp gülüşüyorlardı. Oğlan odasında oyuncaklarıyla oynarken karım ve Burcu abla karımın bedenini satması konusunda eğleniyorlardı. Tabii ben böyle düşünüyordum, karım orospuluk yapmayı kafasında benim kadar büyütmemişti. Burcu ablanın zaten umurunda değildi, sonuçta sikilen onun namusu değildi.
"Nasıl gidiyor?" diye sorduğumda, Burcu abla, birkaç telefon araması geldiğini, ancak rakam ve mekan konusunda Hasan abinin kesin talimatı olduğu için anlaşamadıklarını söyledi. "Neymiş o talimatlar?" dedim. "Mekan sadece sizin ev olacak. Polis ve fuhuş konusu için sizin ev en güvenli yer. Ücret de sadece gecelik olacak, öyle iki saat kısa kısa bir sürü müşteri olmayacak, bu yüzden 1.000 dolar civarı alacağız!" dedi Burcu abla.
Aslında Nalan çalışacak ama kazancı Hasan abiye, borçlara, bankadaki senetlere, karımın kıyafet ve kuaför harcamalarına gidecek, bize yine bir şey kalmayacak diye düşündüm, biraz da moralim bozuldu. Hep orospuların iyi kazandığını sanırdım, ama iş karımın orospuluğuna gelince öyle olmuyordu.
Aynı hafta çarşamba günü akşam 6 gibi eve geldiğimde Burcu abla yine bizdeydi. Karım da giyiniyordu, ama gece kıyafeti, sanki dışarı çıkacak gibi özeniyordu. "Hayırdır, bir yere mi gidiyorsunuz?" dedim. Burcu abla, "Yok, iş çıktı, 8'de gelecek biri var!" dedi. "Aaa, kimmiş?" dedim. Burcu abla, "Nerden tanıyacaksın oğlum dedi, gençten, 20'li yaşlarında biri!" dedi. Telefonunu bana gösterip, "Bak profiline!" dedi. Baktım. Çok toy görünüşlü, beyaz tenli, ufak tefek, paylaştıklarından anladığım kadarıyla babası çok zengin bir gençti. Zaten 1.000 dolar parayı bir gece için zengin olmayan biri veremezdi.
Karım bu arada gözüne kalem çekip dikkatlice rimelini sürüyordu, yine kıpkırmızı parlak ruj sürmüştü. Krem renkli kısa ama yırtmaçsız bir dar etek, üzerinde kolları açık beyaz bir bluz vardı. Bacaklarında da beyaz ince çorap vardı. Bu kıyafetleri de daha önce görmemiştim. "Beyaz konsepti mi var?" dedim şakayla.
Karım çok ciddi makyaj yaptığı için cevap vermedi, ama Burcu abla, "Bu genç dedi daha önce hiç milli olmamış, amı kuyu gibi olmuş orospulardansa ev hanımı, iyi aile kadını diye Nalan'ı seçmiş. İki gündür heryerden iyice araştırmış Nalan'ı. Yani dedi senin anlayacağın bu gece zifaf var, (gülerek) Berkecan'la Nalan gerdeğe girecekler. Gelinlik giy dedim de, Nalan evlendiğinizdeki gelinliği giyemedi, o zaman daha zayıfmış, üzerine olmadı!" dedi.
Karım da bana dönüp eteğini kaldırıp, "Baaak!" dedi, külodunu gösterdi. Beyaz incecik tül gibi dantelli, amına gelen kısmı yarık şeklinde açık, sexy bir külottu. Külotta o açık kısmı, külot çıkmadan Berkecan sikini karımın amına yerleştirebilsin diye yapılmıştı. Bluzun içinde de yine beyaz bir sutyen vardı.
Saat 8'e doğru gelirken oğlanın pijamalarını da alıp Burcu abla ben ve oğlumuz bizim evde karımı yalnız bırakıp Hasan abilere gittik. Burcu abla oğlumu içeri odaya aldı, dünyanın oyuncağı vardı. Şaşırdım, "Aaa abla hazırlık yapmışsınız?" dedim. "Bizim çocuğumuz yok ya, senin oğlan bize çok iyi geliyor!" dedi. Ben de içeri Hasan abinin yanına gittim. Hasan abi, "Hoş geldin!" deyip bir kadeh rakı da bana koydu. Keyfi yerindeydi, piyasa tabiriyle otobüs çalışmaya başlamıştı.
Hasan abi, "Aferin bizim kızlara, aferin Burcu, bulmuşsunuz süt gibi zengin çocuğunu. Hem sevaptır ilk kez milli olacak, hem de bunların çevresi geniştir. Şansımız tutarsa kısa zamanda epey para toparlarız!" dedi. Ben de, "Çok iyi olur abi!" dedim. Hasan abi, "Sana da aferin, herkes karısını orospu yapamaz. Ama sen tabii fındık kadar taşaklarınla zaten Nalan seni donunda sallıyordur (alaycı şekilde gülerek). Oğlan senden mi, emin misin?" dedi sırıtarak. "Aman abi, tabii ki benden, yok daha neler!" dedim.
Burcu abla içeride oğlanı oyalayıp uyuturken biz de tavla oynadık Hasan abiyle. Karımın işi gecelik olduğu için sabaha kadar Hasan abilerde kalacaktık oğlumla. Biz tavla oynarken Hasan abi ha bire boşalan bardağıma rakı koyduğu için epey çarpıldım. "Abi ben bittim!" deyip kanepenin kenarına kıvrıldım, uyumuşum.
Sabah 8 gibi uyandım, baktım Hasan abi de kanepede uyumuş, içerde Burcu abla benim oğlanla sarılmış uyuyordu. İşe gideceğim için üstümü başımı değişmek için bizim eve geçtim. Eve girdiğimde karım ve Berkecan mutfaktaydı. Karımın üzerinde saten şeffaf bir gecelik vardı, içinde külot sutyen hiçbir şey yoktu. Çok pahalı bir geceliğe benziyordu. Bu masraflara dayanmak zordu, karımın gerçekten çok çalışması lazım diye düşündüm. Berkecan giyinikti.
Karım bana, "Hoş geldin!" deyip Berkecan'ın çayını koydu. Berkecan da, "Abi hoş geldin!" dedi. "Hoşbulduk aslanım!" dedim. Biraz Berkecan'la sohbet ettim, karım benim kahvaltımı da hazırlarken. Berkecan nişanlıymış, 6 ay sonra evleneceklermiş. Babasının özel okulu varmış, orada finans bölümünde çalışmaya başlamış. Düzgün, hayırlı, ehlinamus bir kızmış nişanlısı. Anlattığı kadarıyla kapalı bir kızmış. Zaten aslında tutucu bir ailesi varmış...
Kahvaltı bitince Berkecan ayakkabılarını ve montunu giyerken, karım, "Yine gel Berkecan, çok tatlısın!" dedi, dudağına bir öpücük kondurdu. Berkecan biraz mahcup öptü karımı. Karım da, "Çekinme Ersin abinden!" dedi. Ben de gülümseyerek onayladım başımla. Berkecan rahatlamıştı. Karımı tekrar dudağından öperken iki eliyle de götünü avuçlayıp sıktı. Berkecan öyle ateşlenince, karım, "Gel istersen yatağa, gitmeden önce bir psta daha at!" dedi. Berkecan, "Yok abla sağol, çok boşaldım, hakikaten sağol!" dedi. Karım da, "Güzel yorumlar yaz, yine gel!" deyip yolcu etti Berkecan'ı.
Ben de işe gidecektim. Yatak odamıza giyinmeye gidince, yerde ve yatağın üzerinde kullanılmış prezervatifler gördüm. Karım da yanımdaydı, "Berkecan'ın arkadaşları aman prezervatifsiz sikme demiş, hastalık bulaşır demiş, o yüzden prezervatifsiz yapmadı!" dedi. Aslında tüm bu insanlar için karım pis bir orospuydu, ama karım gayet neşeliydi tersine. "Ne oldu, hoşlandın mı Berkecan'la sikişirken?" dedim. "Saçmalama, ne ilgisi var, iş işte!" dedi. "Peki, nasıldı?" dedim. "Ne anlatayım, sikti işte!" dedi. "İyi peki!" dedim. Karım beni yolcu etmeden duşa girdi, ben de işe gittim.
Akşam eve geldiğimde yine Burcu abla bizdeydi ve karım makyaj yapıyordu. İkisi de şarkı söylüyor, bir yandan da bizim oğlan Burcu ablasıyla oynuyordu. "Ne oldu, hayırdır?" dedim. Burcu abla, "Berkecan'ın iki arkadaşı varmış, onlar gelecek birazdan!" dedi. "Oo iki kişi 2.000 dolar ha, vay canına!" dedim. Burcu abla, "Yok, 1.000 dolar. Nalan'ın ücretini yarı yarıya 500-500 ödeyecekler!" dedi. "E Hasan abi ne dedi?" dedim. "Tamam dedi oğlum, gecelik 1.000 dolar işte, bir kişi iki kişi ne fark eder, zaten Nalan bir tabur askeri bayıltır!" dedi gülerek. Karım da, "Aman ablaaa yapma sen de!" deyip kahkaha attı.
Karımın üzerinde dün gece gördüğüm şeffaf saten beyaz gecelik vardı, başka bişey yoktu, ama makyajlıydı yine. Burcu abla, "Hasan abin dedi ki, Ersin evde kalsın, ne olur ne olmaz, iki genç var!" dedi. "Tamam abla!" dedim. Burcu abla oğlumuzu alıp kendi evlerine gitti. Ben de salonda TV açtım, karım içerde makyajına devam etti.
Saat 8 olmadan kapı açıldı, biraz erken gelmişlerdi. İki genç vardı kapıda, aynı Berkecan gibi temiz yüzlü çocuklardı. Biri çok uzun boylu ama zayıftı, diğeri normal ben boylarda, o da zayıftı. Uzun boylu olan Mahir, kısa boylu olan Mete'ymiş. İkisini içeri buyur ettim, biraz tedirginlerdi. Salonda sigara ikram ettim, ikisi de kullanmıyormuş. Uzun boylu Mahir basketbolcuymuş, aslında babası kapıcıymış, Berkecan'ın babasının okulunda burslu okumuş. Kısa boylu Mete'de hacı sakalı vardı, o da Berkecan'la aynı hocadan arapça dersi alıyormuş. Bunlar bayağı sofuydu, ama iş sikmeye gelince biz namussuz oluyorduk. Neyse, tatsızlık çıkartmadan çocukları dinledim.
Biz konuşurken karım içeri girdi, şeffaf geceliği ile memeleri dik, dolgun ve belirgin, bacak araları ışıktan görünür şekilde, "Hoş geldiniz gençler!" dedi. Yaklaşlıp ikinin de dudaklarını hafifçe öptü ve "Hanginiz önce kocam olacak?" dedi. Nalanın bu sözü hoşuma gitti, çünkü ikisi birden aynı anda karımı gurup mu sikecek diye endişeleniyordum, birer birer olması daha iyiydi.
Mete bana parayı ödeyip karımla beraber yatak odasına gitti. Koridorda karımın götünü avuçluyordu Mete yürürken. Yatak odamız girince kapıyı kapattılar. Ben de Mahir'le kaldım salonda. Mahir'in 2 metreye yakın boyu vardı, hayatını basketbola adamış, oradan kazanacağı parayla yaşamayı planlayan, aslında gariban bir gençti. O da kendi payına düşen 500 doları bana verdi ve "Abi hayatımda hiç sevgilim olmadı, ilk olacak, erken boşalırsam diye de korkuyorum, Nalan abla çok çok güzel!" dedi. "Korkma oğlum, boşalırsan Nalan ablan yardım eder tekrar kaldırır, sonuçta sabaha kadar sizin!" dedim. "Teşekkürler abi!" dedi Mahir. Sonra da, "Mete çok kadınla birlikte oldu, o alışkın!" dedi.
Biz konuşurken içerden karımdan, "Ayyy!" sesi geldi, ama alışkındım, hep yapıyordu o sesi amına yarak ilk girince. Fakat bu sefer farklıydı, karımın sesi devam ediyordu. Mahir de gülüyordu. Ben de güldüm, ama endişe de ettim Mete bir kötülük yapıyorsa diye. Karımın sesleri durmadı, ama boğuk boğuk gelmeye başladı. "Ben bir bakayım!" dedim, kalktım yatak odamıza gittim.
Kapıyı açınca karım yatağın üzerinde domalmıştı, Mete de arkasında, ama hafif dizlerinden ayaktaydı, karımın üzerine tırmanmıştı. Karımın yüzü yatakta yan duruyor, Mete bir ayağını öne almış, ayağıyla karımın yanağına bastırıyordu. Ben içeri girince Mete durdu, karım başını kaldırıp bana baktı, "Ne oldu?" dedi. "Çok ses çıkıyor, saat 10 oldu, millet duyacak!" dedim. Dikkatli bakınca Mete'nin sikinin karımın götünde olduğunu gördüm. Ben hiç karımın götünü sikmemiştim, hatta Hasan abi de karımın götünü sikmemişti. Mete'nin haberi yoktu, ama karımın bakire götünü sikiyordu aslında.
Belli ki karım masaj salonundan aldığı sprey jeli iyice sürmüştü götüne, çünkü yağ gibi hareket ediyordu Mete'nin siki karımın götünün içinde. Mete bana dönüp, "Abi bak!" dedi, sikini karımın götünden çıkarttı, sonra hızlıca pat diye soktu. Karım yine, "Ayyy!" dedi. Aslında Mete karımın götünün içinde gidip gelerek sikmiyordu, hep sokup çıkartıyordu. Karımın göt deliği kapanmaz olmuştu sokup çıkartmaktan. Mete iyice genişletmişti karımın götünü.
Karım bana, "Sen git, birşey yok!" dedi. "Tamam, ama bağırma artık!" dedim. Karım da Mete'nin uzattığı ayağının başparmağını ağzına aldı, emzik gibi onu emerek, götünü deldirmekten çıkan sesini azalttı. Ben de odadan çıkıp Mahir'in yanına döndüm. "Abi, Mete Nalan ablayı götten sikiyor, değil mi?" dedi. "Evet, nasıl anladın?" dedim. "Yolda konuştuk, Mete göt hastası. Göte girmek için sikin taş gibi olması lazım diye macun filan yedi. Umarım Nalan ablanın canını çok yakmaz!" dedi. "Yok, merak etme Nalan ablana birşey olmaz!" dedim.
Yarım saate sesler kesildi, Mete ve karım hızlı adamlarla banyoya koştular. Gidip baktım, karım klozetteydi, Mete duştaydı. İçeri yatak odasına geçtim, pencereleri açıp havalandırdım odayı. Çarşafı topladım, yenisini serdim.
Mete ve karım banyodan çıkınca tekrar yatak odasına geldiler, Karım, "Gel devam Meteciğim, lütfen!" dedi. Yatakta domalıp yüzünü çarşafa yaslayıp iki eliyle götünün yanaklarını iki yana açtı. Götü kıpkırmızıydı, tahriş olmuştu. Mete'nin siki halen kazık gibiydi, sanırım macun etkisindendi ve halen boşalmamıştı. Karımın arkasına geçip sikini hızlıca karımın götüne soktu. Karımdan yine, "Ayyy!" sesi çıktı.
Mete sikini çıkartıp kalkıp çekmecelere gidip karımın bir külodunu aldı, karımın ağzına soktu. "Ersin abi haklı, çok ses yapıyorsun!" dedi. Tekrar başladı karımın götüne sokup çıkartmaya. Karım bana başıyla dışarı çık işareti yaptı, çıktım. Salonda Mahir kıyafetlerini çıkartmış, sadece külotla kalmış, TV'deki diziyi izliyor, bir yandan eli külodun içinde sikiyle oynuyordu. "Abi hazırlanıyorum da, kusura bakmazsın değil mi?" dedi. "Rahat ol Mahirciğim!" dedim.
Sanırım yarım saat sonra sesler kesildi. Mete çıktı banyoya girdi. Karım yatak odasından çıkmayınca merak ettim bakmaya gittim. Yatakta yatıyordu, beni görünce, "Baksana kanamış mı?" dedi, ayaklarını kaldırıp götünün yanaklarını açtı. Baktım, "Kızarmış biraz, ama birşey yok gibi!" dedim, o an da döller aktı karımın götünden. Havluyla sildim, "Temiz bak, birşey yok!" dedim. "Biraz tansiyonum düştü herhalde, bir bardak su getirir misin? Ne zormuş yaa. Boşalmadı bir türlü!" dedi.
Biz konuşurken Mahir girdi yatak odasına, "Burası çok kötü kokuyor, ben yapamam burada. İçerdeki odada yapalım!" dedi. Ben hemen, "Olmaz orası, çocuğumuzun odası. Salona geçin!" dedim. Mahir karımı yataktan kollarına alıp rahatça kaldırıp kucağına alıp salona taşıdı. Ben de karıma aspirinli su hazırladım. Mahir salonda karımın memelerini yalayıp ısırırkan bir eliyle de amıyla oynuyordu, aşağı inip ayaklarını yalıyordu arada. Ben aspirinli suyu verdim karıma, içti ama bitkindi.
Mahir karımın tadına bakmayı bitirince boxerini çıkarttı. Siki uzundu, aslında boyuna orantılıydı. Kendi gbi siki de ince gibiydi, ama herhalde 18 cm filan vardı uzunluğu. Karım da sikini gördü Mahir'in, ama bitkinlikten hiç tepki vermedi. Sadece bacaklarını iki yana açtı. Mahir hemen karımın bacak arasına girip sikini soktu, karım yine, "Ayyy!" dedi. Mahir'in bu çok hoşuna gitti. Çok hızlı şekilde kökleye kökleye sikmeye başladı karımı. Karım zorlanacak diye düşünüyordum, ama çok tepkisizdi.
Mahir 5 dakka siktikten sonra, "Abla ölü gibisin ama!" dedi. Karım da, "Yok birtanem, sen devam et, durma lütfen!" dedi. Mete de banyodan çıkıp gelmiş kanepeye oturmuştu. Mete, Mahire, "Sendeki yarak bende olsa var ya ne delerdim bu götü!" dedi. O terbiyeli çocuklar gitmiş yerine piçkuruları gelmişti sanki. Mahir de, "Denesem mi acaba?" dedi. "Tabii oğlum!" dedi Mete. Karımı yüz üstü çevirdiler, karımın domalacak hali yoktu.
Mete yaklaşıp karımın göt yanaklarını ayırıp göt deliğini açığa çıkardı ve "Ben genişlettim zaten!" dedi. Mahir de sikini eliyle tutup karımın götüne soktu. Karımın sesi çıkmadı, ama Mahir, "Offf, haklıymışsın Mete, amdan çok daha güzel bu!" dedi. Mahir itekleye itekleye sikinin hepsini soktu karımın götüne, sonra da üzerine yatıp bir kolunu karımın ensesine yaslayıp sadece belini hareket ettirerek karımın göt deliği içinde gidip gelmeye başladı. Çok sürmeden de vücuduyla iyice karımı ezerek götünün içine akıtmaya başladı ohlaya ohlaya.
Mete, "Aferin lan, milli oldun, hem de hem amdan hem götten!" dedi, sonra da bana, "Abi havluyu bir de şu spreyi getirir misin içerden?" dedi. Havluya karımın götündeki dölleri temizleyip güzelce jelledi. Siki yine taş gbi kalkmıştı. Bu sefer Mahir karımın göt yanaklarını iki eliyle ayırdı, Mete soktu sikini karımın götüne. "Domaltmadan böyle yatarak daha iyimiş lan, hiç yapmamıştım!" dedi. O da aynı Mahir'in yaptığı gibi sadece belini oynatarak karımın götünün içinde kaydırıyordu sikini. Ben de çok tahrik olmuştum, ama karımı böyle ezdikleri için de üzülüyordum. Yine de sikim odun gibi olmuş zonkluyordu.
Mete tüm ağırlığıyla karımın götünü sikerken ensesini öpüyor, kulağının arkasını yalıyordu. "Abla götverensin sen!" diye fısıldıyordu, bana da, "Abi normal sikişler unutulurmuş, ama kadınlar götünü sikenleri hiç unutmazmış. Nalan abla da hep beni hatırlayacak!" dedi. Sonra Mahire dönüp, "Aç iyice ablanın götünü!" dedi, kendi de elleri üzerinde yükselip ağırlığını aldı karımın üzerinden ve bu sefer zıplaya zıplaya kökleye kökleye götünü sikmeye başladı karımın.
Her köklediğinde karım, "Ayyy!" diyordu. O şekilde karımı bağırta bağırta 10 dakika kadar götünden sikti, kendi de ter içinde kaldı ve "Ahhh!" diyerek sikini sıkıca tutarak kalktı karımın üzerinden. Çabuk bir hareketle karımı sırt üstü çevirip başını kendi bacakları arasına alıp yüzüne fışkırttı döllerini.
Karım yüzünü silmedi bile. Bir bana baktı, bir Mete'nin agresifleşmiş yüzüne baktı. Mahir de iyice azmış, siki kalkmıştı yine. Hemen hızlıca karımın bacakları arasına girip amını sikmeye başladı, ama yüzü döllü olduğu için karımın yüzüne yaklaştırmıyordu kendini. Çok uzun sikini karım nasıl o kadar rahat alıyor diye düşündüm bir yandan. 18 cm'lik bu yarak bu kadar kolay giriyorsa karımın amına, benim küçük sikimi hiç hissetmemiş demek evliliğimizden beri diye içimden geçirdim.
Mahir çok hızlı sikiyordu, temposunu ayarlayamamıştı, tahmin ettiğim gibi 3 dakika sürmeden karımın amının içine boşaldı. Mahir karımın üzerinden kalkınca, karım bana kısık sesle, "Havluyu verir misin?" dedi, amından döller akıyordu. Ben de havluyla sildim Mahir'in döllerini karımın amından.
60 notes · View notes
hataysekshikayelerisblog · 1 year ago
Text
Çirkin Baldız! (Cezmi 33 Y., İstanbul)
Tatile karımın ablası da bizimle beraber gelmişti. Karımın ablası evlenmemiş, en son sevgilisinden ayrılalı 10 yıl kadar olmuştu. Benimle yaşıt, zayıf, küçük memeli, küçük popolu, çokta güzel olmayan biri idi. Biraz huysuzluğu olduğu için sevgili işini de beceremiyordu. Aramız fena değildi. Tatilin 3. günü karımı işyerinden çağırdılar. "Biz de gelelim!" dedik, ama karım, "Gerek yok, bari siz tatil yapın, o kadar para verdik!" dedi. Biz de çok ısrar etmedik, karım İstanbul'a döndü. Baldızımla ilk gün standart rutinde geçti. Sabah, deniz, güneşlenme, akşam yemek, sonra ayrı odalara gidip yattık.
Ertesi gün tekrar denize gittik. Öğlen yemeğe giderken resepsiyondan görevli seslendi, "Eşiniz gitti galiba? Sizi aynı odaya alsak, öbür odayı başka aileye versek, size de odanın ücretini iade etsek, olur mu?" dedi. Hem otel hem biz karlı çıkacağımız için kabul ettik. Karım zaten geri gelemeyecekti. Ben baldızın odaya taşındım. Orada iki yatak vardı. Akşam yemek sonrası oteldeki diskoya gittik. Bir yandan içiyor, arada dans ediyorduk. Danslar başta ayrık olsa da yavaş yavaş temaslarımız oluyordu. Ama abartmıyorduk. Etraftaki dans eden, öpüşen, sevişen Rus turistler ikimizin de dikkatini çekiyor, birbirimize gösteriyorduk. Bayağı sarhoş olmuştuk. Odaya geçtik.
Cila için mini bardan Tekila çıkardığımda baldız gülüyordu. Fakat ikinci Shot Tekiladan sonra ağlamaya başladı. "Ben çok çirkinim!" diye ağlıyordu. "Yok değilsin!" falan desem de, "Çok çirkinim, 10 yıldır sevgilim yok, herkes evlendi ben kaldım!" diye ağlıyordu. Ben, "Olur mu! Tamam, çok güzel olmasan da çirkin değilsin. En azından kuzenin gibi şişko değilsin mesela!" deyip elinden tutup ayağa kaldırdım. "Bak burada nasıl giyiniyorsun, mini etek, askılı dekolte. İlgi çekebilecek şekilde. Ama İstanbul'da Kezban gibi. Piyasanı daraltıyorsun. Birçok erkek bunu sever. Şişman değilsin. Bcakların da güzel. Göğüslerin küçük, ama dik gibi, sutyenden belli değil!" dedim.
Baldız, "Cidden öyle mi?" dedi. "Tabi öyle! Sen kendine güvenmiyorsun. Etrafa bak, koca burunlu, koca kaşlı kızların sevgilisi niye var?" dedim. Baldız, "Niye?" diye sordu. "Kezban değiller çünkü!" dedim. Baldız, "Ne yani, ben de yollu mu olayım?" dedi. "Yollu değil, sexy. Bara gidince sutyen takma mesela. Gördün Rusları, hangisinde sutyen vardı? Hadi çıkar sutyeni, nasıl görünecek bakalım!" dedim, attım oltayı.
Baldız Tekiladan bir shot aldı. Arkasını dönüp sutyeni çıkarttı. Üstünde ince triko bir askılı vardı, meme uçları hafif belli oluyordu. Meme çatalı üstünde düğmesi vardı. Onları da ben açtım, dekoltesi ortaya çıktı. "Hah şöyle! Arada frikik vereceksin ki, erkeklerden ilgi göresin. Bak memelerin de dik imiş, ne güzel!" dedim. Baldız güldü, shot için eğildi. Eğilirken eli ile memesini kapatınca, "Olmadı! Özellikle memelerin görünsün!" dedim. Bu sefer elini koymadan eğildi. Memelerin tamamı ortaya çıktı. "Hah şöyle!" dedim, ama memeleri görünce benim yarak da kalkmıştı.
Bunu baldız da fark etmişti, "Ne iş, kalkmış seninki!" dedi. "Kalkar tabi, güzel memeleri gördü, hoşuna gitti!" deyince güldü. Baldıza, "En son en zaman gördün?" dedim, "Ohoo, çok oldu!" dedi. "Görmek ister misin benim aleti?" dedim, evet anlamında kafa salladı. Şortumu indirip çıkardım yarağımı. Baldız, "Hmmm, kızkardeşimin söylediği kadar varmış!" dedi. Ben şaşırmıştım, "Sana sikimi mi anlattı?" diye sordum. Baldız, "Biz konşuruz böyle şeyleri, hem de taaa ilk günden beri! Senin isteklerinin hepsini biliyorum! Dokunabilir miyim?" dedi. "Tabii!" dedim. Uzandı, yarağımı okşamaya başladı. Elleri sıcaktı.
Biraz okşadıktan sonra, "Kızkardeşim emiyormuş?" dedi. "Evet! Sen?" dedim. Baldız, "Ben hiç emmedim. Denedim, ama iğrenç geldi. İkinci sevgilim istedi, ama hoşlanmadım!" dedi. Ben de, "Boşa Kezban demiyorum. Sen emmeyince sevgilin başkasına gitti değil mi?" dedim. "Evet, aynen öyle oldu!" dedi. "Em hadi, öğren!" deyip, elimi ensesine koyup yarağıma doğru bastırdım. Önce yarağımın başını yaladı, sonra ağzına aldı. Baldız yavaş yavaş emerken ben de ensesini bastırıyordum. Acemice başaldı, ama devam ettikçe daha çok zevk verdi. Ayağa kalktım ve "Şimdi kendini bana bırak, ne dersem yap!" dedim. Baldız, "Tamam!" dedi. "Ağzını kocaman aç ve dilini çıkar!" dedim. Dediğimi yapınca yarağımı ağzına soktum. İki elimle kafasını tutup, ağzını am siker gibi sikmeye başladım. Baldız arada böğürüyordu sadece. "Ağzım yoruldu!" deyince bıraktım.
Baldız yatağa uzandı ve "Amımı yalar mısın? Hiç amım yalanmadı. Kızkardeşim anlattı, hep yalıyormuşsun!" diyerek, mini eteğini ve külotunu çıkardı. Denize girerken bikini giydiği için amını temizlemişti. Çok sikilmememişti amı, am dudakları hiç sarkmamıştı. Eğildim amını yalamaya başladım. Yaladıkça baldız titriyor, "Çok güzel, çok güzel!" diye inliyordu. Amını yalarken elimi tişörtün içine sokup memelerini okşadım. Baldız kudurmuş halde idi. Amı sırılsıklam olup orgazm olunca yalamayı nırakıp, üstüne doğru kaydım, memelerine yumuldum. Küçük, fakat sert, dik memeleri vardı. Kızkardeşinin memeleri iri ama biraz sarkıktı.
Boşalmam gerekiyordu. Göğsüne oturup yarağımı ağzına dayadım. Ağzına boşalacağımın farkına vardı ve "Sen uzan, ben boşaltayım. İlk olacak!" dedi. "Tamam!" deyip uzandım. Karşıma geçti, yarağımı kavradı, önce boydan yaladı, sonra emmeye başladı, yavaş yavaş emiyordu. Boşalırken kafasını tuttum ve "Yut!" dedim. Ben boşaldıkça yutkundu. Beni boşalttı, ama suratı kötü idi, ağzında kalan döllerimi banyoya koşarak tükürdü. Ağzını yıkayıp geldi ve "Kötü imiş tadı, kızkardeşim niye seviyor ki?" dedi. Ben de, "Alışırsın. İlkin o da öyle idi!" dedim.
Bir bira açtık, beraber aynı şişeden içmeye başladık. Arda baldızın memelerini elliyordum. Bira bitince, "Hadi duşa girelim!" dedim. Güldü ve "Tamam!" dedi. Zaten çıplaktık, geçtik sarhoş sarhoş duşa. Bir güzel okşaya okşaya yıkadım baldızı. Amını parmakladım. Götünü de parmaklayıp, "Hiç götten siktirmedin değil mi?" dedim. "Hayır, denedik ama çok acıdı, vazgeçtik!" dedi. "Onu da yarın sikerim. O dar götün sikilecek, hiç kaçarın yok!" dedim. Güldü ve, "Ne istersen yap!" dedi. Çevirdim arkasını, domalttım. Yarağımı amına geçirdim. 10 yıldır yarak yemeyen am daracıktı. Baldız derin bir, "Oohhh!" çekti. Yavaş git-geller ile sikmeye başladım. Baldız zevkten kudurmuş halde idi, enik gibi inliyordu.
Duş dardı, zor oluyordu. Duştan çıktık. Kurulandık. Yatağa uzandım, üstüme çıktı. Yarağımı amına yerleştirdi ve kendini siktirmeye başladı. Küçük memeler hafif hafif sallanıyordu. Bir süre sonra üstümden devirdim alta aldım. Bacaklarını belime sardı. Kökledim yarağı. Küçük memelerine yumulup siktim. Arada çevirip köpek pozisyonunda amını uzunca süre siktim. Baldız iki kez orgazm olmuştu. Benim de boşalmam gerekiyordu. "Korunuyor musun?" diye sordum. "Hayır!" deyince çıktım amından. Memelerine doğru oturdum, yrağımı sıvazlayarak memelerine ve yüzüne attırdım. Sonra ağzına verip bir süre emdirdim. Yorgun ve sarhoş olarak uzandım. Baldız da temizlenip geldi. Çıplak yattık.
Sabah yüzü gülüyordu. Baldıza, "Sabah saksosu yok mu?" dedim. "O ne?" dedi. "Al ağzına boşalt beni!" dedim. Eğildi, emmeye başladı. Ben de amını götünü parmakladım. Sonunda ağzına bir güzel boşaldım. Duştan sonra hazırlanıp önce kahvaltıya, sonra denize gittik. İki sevgili gibi idik. Arada okşuyor, öpüyor, arkadan abanıp götüne yarağımı dayıyordum. Tabi baldız da boş durmuyordu. Bu sefer sadece sırtına değil her yerine güneş yağı sürmüştüm. Öğlen yemek yeyip odaya geçtik. Duşa girdik yine beraber. Götünü yıkarken parmaklamaya başladım. Bir parmak, sonra iki, sonra üç oldu. Baldızda zevk ve acı birarada idi. Ona, "Boşver denize gitmeyi, seni götten sikeyim!" dedim. "Olur!" dedi.
Oluru alınca çıkarttım duştan. Yatağın kenarına yüz üstü yatırdım. Bacaklarını yana ayırdım. Dar göt karşımda idi. Götünü yalayınca önce şok oldu, sonra hoşuna gitti. Çantasından krem aldım, götüne sürmeye başladım. Artık 4 parmak götüne giriyordu. Baldız, "O yarak girer mi oraya?" dedi. "Tabii girecek! İstersen den de seyret!" dedim. Baldız, "Nasıl?" deyince, telefonunu önüne koydum. Baldızı görüntülü aradım. Önce götüne giren parmakları gösterdim. Baldız, "Deliğim büyümüş!" dedi. Yarağımın başını deliğe dayadım ve yüklendim. Yarağım götüne ilerledikçe, "Acıyor!" dedi. Yavaş yavaş soktum. Zevk acı karışmıştı ve götüne giren yarağı canlı izliyordu. Bir süre sonra alıştığı için seri sikmeye başladım...
Daracık götüne fazla dayanamayıp içine boşaldım. Baldızın canı yansa da zevkten ölmüştü. Amı da sırılsıklamdı. Banyoda yarağımı yıkadım geldim, yatağa uzandım. Baldız da götünü yıkayıp geldi, yanıma yattı. Yarağımı okşamaya başladı. "Keşke hep siksen beni!" dedi. Ben de, "Bana bel bağlama baldız, biliyorsun ki kızkardeşinle evliyim. Ama böyle benimle olduğun gibi orospu ol, yarak bulursun!" dedim. Eğildi yarağımı yalamaya ve emmeye başladı. Demin boşaldığım halde emdikçe yarağım yeniden sertleşti. Baldız gülerek üste çıktı. Amına yerleştirdi, hafifçe götünü oynatıp siktirdi kendini bir süre. Orgazm olunca da indi. Sarılıp uyuduk yine.
Tatilimiz bitene kadar sürekli baldızın amını götünü siktim. Koruyucu hap aldığı için artık amına da boşalıyordum. Odaya ne zaman gelsek mutlaka bir yerini sikiyordum. Hatta birkez de denizde amını siktim. Artık İstanbul'da da fırsat bulunca sikiyorum!
[Cezmi]
170 notes · View notes
gunesinkeyfininkahyasi · 1 year ago
Text
keske sutyen hic icat edilmeseydi
42 notes · View notes
aynodndr · 6 months ago
Text
Tumblr media
İSRAF…
Binlerce televizyon kanalı, binlerce radyo istasyonu, telefon operatörleri, milyonlarca internet sitesi, binlerce gazete, binlerce dergi, binlerce yayınevi, iki yüz üniversite, on binlerce okul, on binlerce cami şu gerçeklerden hiç bahsetmiyor:
- Dünyanın en zengin 64 kişisinin sahip olduğu para 3,5 milyar kişinin sahip olduğu paraya eşit!
- Dünyada her 6 saniyede 1 çocuk açlıktan ölüyor ama her sene 1,4 milyar ton gıda çöpe atılıyor!
- Türkiye'de nüfusun %1'i paranın %60'ına sahip!
- Müslümanlar her gün ortalama 100 Müslüman öldürüyor!
- 1 milyar insan açlık çekerken 1 milyar insan zayıflamak için trilyonlarca dolar harcıyor!
- 36 milyon Amerikan vatandaşı parasızlıktan sokaklarda/parklarda yatarken Amerika'da 36 milyon kişilik ev boş duruyor!
- Golf sahaları için harcanan su miktarı ile susuzluk çeken 1 milyar insana su sağlanabilir.
- Dünyada silahlanmak (yani insan öldürmek) için harcanan para ile 7 milyar insana sağlık ve eğitim hizmetleri ömür boyu ücretsiz sağlanabilir.
- Victoria's Secret firması kıymetli taşlarla bezenmiş 4 milyon dolarlık sutyen için 190 ülkeden gelen siparişleri yetiştiremediğini bildirdi fakat aynı esnada yüz milyonlarca kadın açlıktan bebeğini emziremiyor!...
Alıntı
6 notes · View notes
kabugukiriktosba · 5 months ago
Text
Yurda gelir gelmez yaptığım ilk şey sutyeni çıkartmak yani aşırı gereksiz ve rahatsız edici bir şey. Okey sutyen takınca meme daha bir güzel duruyor ama sutyensiz de çok güzelllll lütfen normallestirelim ve sutyen bir iç çamaşırı olmaktan kalksın
3 notes · View notes
deliyimbye · 9 months ago
Note
Sutyeninden aldığın desteği ben ailemden almıyorum
sabitli postumda sutyen bile yok geri zekali aglama ayrica ailen sana niye destek versin zaten😘😘
2 notes · View notes
pitorodops · 2 years ago
Text
Şeffaf sutyen askısı çok kötü duruyor ya takmayın
9 notes · View notes
acid-gramma · 2 years ago
Note
nej aynı üst bende de var memelerim küçük olduğu için destekli takıyorum bazen
altina sutyen giyerswm agzima giriyolar benim mk
5 notes · View notes
kalansonkauaikusu · 2 years ago
Note
bendeki meme uclarini gorsen sutyen giyebilirsin demezdin asiri kalin ve buyukler aglicam
gogus pedleri var ablam ya da sporcu atletleri
2 notes · View notes
catlakfistikk · 14 days ago
Text
of cok guzel sutyen
Tumblr media
@fruitylittlelily
3K notes · View notes
selencross14 · 3 days ago
Text
ARKADAŞIMIN ANNESİ BAĞIMLIM OLDU
Tumblr media
İtirafımı yaşarken henüz lise 1 de okuyorduk. Bir arkadaşım evlerinde hem ders çalışalım hemde vakit geçirelim diye davet etti. Babası şehir dışında çalıştığı için yoktu annesi de annanesine gidecekmiş. Ev boş nasılsa rahat rahat çalışırız dedi. Bana da uygun geldi. Topladım kitap, defterleri arkadaşımın evine gittim.
Beni kapıda karşıladı hoş geldin falan içeri geçtik. Ders çalışmaya başladık. Dersler bittikten sonrada hazırladığı çayı içtik. Sohbet etmeye başladık. Karılardan kızlardan konuşuyor birbirimizi azdırıyorduk. Birden yeni bir şey öğrendiğini ve bana da göstermek istediğini söyledi.
Tumblr media
Birlikte odasındaki bilgisayarın başına gittik. pc yi açtı.  Bir sayfanın adresini yazdı. Çıkanlar karşısında dilim tutuldu. Kadın olan erkeklerin sayfasıydı burası. Crossdresser olan erkekleri gösteriyordu. Hadi bizde yapalım dedi. Ama kim kadın kim erkek olacaktı. Bana sen kadın ol dedi bende erkek olayım. İçinden ibnelik geçtiğinin farkındaydım ama yine de meraktan kabul ettim.
Tumblr media
Beni yatak odasına götürdü ve annesinin gardropunu açtı bana eşya bakmaya başladık. Önce çamaşır seçecektik. Sutyen ve kilotlarının olduğu çekmeceyi açtı. Oradan zevkime göre giyinmemi istedi. Ben dantelli mor renkli sadece ağı bez olan transparan kilot seçtim. Üzerine de ona uygun sutyen seçtim. Onları giydim ardından Çok güzel ten rengi ince kilotlu çorapları bacağıma geçirdim. Şimdi elbise seçmeye sıra gelmişti. Likralı diz üstünde biten kalem etek seçtim. Üzerine de yine likralı vücuduma tam oturan bir bluz geçirdim. Artık makyaja sıra gelmişti. Annesinin makyaj masasında ateş kırmızısı tahrik edici bir ruj sürdüm. Diğerlerini kullanmayı henüz bilmiyordum.
Annesi 40 numara ayakkabı giyiyormuş bana stiletto ayakkabılarından birisini verdi. Ten rengi ayakkabıları da ayağıma geçirince tam kadın olmuştum.
Beni öyle görünce arkadaşım başladı asılmaya
-Kız senin sevgilin var mı benim sevgilim olurmusun falan diyerek
Ben kendimi çok tuhaf hissetmiştim ama yine de içimde bir kadının uyandığını hissedebiliyordum.
İşin bu kadarla kalmayacağının da farkındaydım ve sanırım bende istiyordum.
Tumblr media
Tekrar o halde pcnin başına geçtik ve crossdresser ile birlikte olan erkek videolarına bakmaya başladık. İkimizde azmıştık. Ben videoları daha dikkatli izliyordum. Nasıl saxo yapıyor. Nasıl sevişiyor bunları dikkatle izlerken arkadaşım madem bu kadar yaptık hadi devamını da yapalım dedi.
İyice azdığım için duygularıma engel olamıyordum. Artık iyice kadın olmuştum.
Bir şartım var sonrada ben seni yaparım birde annenin kirli sutyen ve kilodunu giyerim dedim. Sonrada onun yapılma fikrini ağız ucuyla peki falan diyerek savuşturdu. Ama annesinin kirli sutyeni ve kilodunu giyme fikrine ise sert bir şekilde
-Saçmalama öyle şey mi olur diyerek sert bir şekilde karşı çıktı. 
-İstiyorsan böyle yada olmaz bu dedim.
İçimdeki kadın arkadaşımın sikini istiyordu. Engel olamıyordum. Ama bu fikir beni daha da tahrik etmişti. Mecburen kabul etti.
-Hadi gel o zaman diyerek elimden tutup banyoya götürdü ve kirli sepetinde annesinin kirli sutyen ve kilotlarına bakmaya başladı. Benim gözüme siyah üzeri kırmızı kalplerin bulunduğu kilot ilişti. Yine siyah dantelli transparan bir sutyen vardı. Sanırım meme uçlarından akıntı yapıyordu birde onu aldım. Yatak odasına geçtim ve onları giymek için soyundum. Kilodu uzun süre giydiği belliydi çünkü annesinin amından baya akıntı olmuştu ve amının olduğu yer hem kremsi renk almış hemde taş gibi sertleşmişti. Onun yanında hemen annesinin kullandığı sutyen ve kilodu giydim.
Tumblr media
Artık hazırım dedim.
Sonra ayağa kalktı ve dudak dudağa öpüşmeye başladık. Birbirimiz öpmüyor adeta yiyorduk. Sonra ellerini kalçalarıma götürdü ve onları sıkmaya başladı bu sırada bende sikini pantolonunun dışından okşuyordum. Öpüşmeye devam ederken pantolonunun düğmesini ,kemerini çözdüm fermuarını indirdim ve pantolonunun açtım elimi kilodunun içine sokup sikini okşamaya başladım. Siki kalkmış kocaman olmuştu. Sonra önünde diz çöktüm ve sikini yalamaya başladım. Başından başlayarak dibine kadar ağzıma alıyor, ucunu dilimle ağzımın içindeyken darbeliyor iyice havaya sokuyordum.
İyice tahrik olduktan sonra ayağa kalktı beni koltuk altlarımdan tutarak ayağa kaldırdı ve yatağa sırtüstü yatırdı. Sonra götümü ve deliğimi yalamaya başladı. Ben iyice tahrik olmuştum.
-Ne olur yavaş bak ilk olacak diyerek uyarıyordum. Sonra sikine azcık bebe yağı döktü benimde de götüme döktü deliğime yedirdi ve yavaş yavaş içime girmeye başladı. Deliğim yumuşamıştı ama halen çok acıyordu. Yavaş yavaş içime giriyor girdikçe de bekliyordu. Sikini birazını sokunca içimde bekleyerek deliğimin alışmasını sağladı. Sonra birden üzerime abandı. Beynimde şimşekler çakmıştı. Çok kötü acıyordu. İçimde git gel yapmaya başladı. Bacaklarım omuzlarında stiletto ayakkabılı ayaklarımı tutmaya çalışıyor bazen de bacaklarımdan destek alıp içime hızla girip çıkıyordu. İkimizde zevkten inliyorduk artık. Kasıkları kalçalarıma çarptıkça ve taşakları kalçalarım arasına girdikçe şap şap diye sesler çıkıyor inlemelerimize karışıyordu. Tam en zevkli yerine gelmiştik ki. Kapıda kıyamet koptu.
Tumblr media
Arkadaşımın annesi gelmiş bizi o şekilde görmüştü. Şaşkınlıkla ne yapacağımız şaşırdık. Arkadaşımın siki götümün içinde bacaklarım omzunda kadının kıyafetlerini giymiş bir oğlan yatakta oğlu tarafından sikiliyordu. 
Kadın basbas bağırıyor
-ne yapıyorsunuz siz. Sapık mısınız. Bunları da mı görecektim. Bir evden çıktım neler yapmışsınız. İnsan bunu yapar mı diye hem bağırıyor hem de dizlerini dövüyordu. Oysa bunu diyen kadın çekmecesinde vibratör tutuyordu.
Arkadaşım hemen içimden çıktı, kilodunu çekip annesini sakinleştirmek için kadının yanına gitti.
Annesi;
-Bırak beni pis sapık, seni oğlum diye severken erkeklerin içinde mi görecektim. Pislikler. Hem şuna bak birde benim giysilerimi giymiş. Pis sapıklar diyerek kızmaya başladı.
Ben çok korktum.
Yakalanmanın verdiği suçlulukla donup kaldım önce sonra kendimi toparladım ve hemen kilodumu yada kadının kilodunu çektim üstüme.
Kadın kendi çıkartığı kirli kilodunu görünce daha da çıldırdı. Oğlunun elinden kurtulup hemen yanıma geldi. Bak şu orospuya birde benim kilodumu giymiş diyerek kilodumu çıkartmaya çalıştı. Ama bende sıkı sıkıya yapıştım kiloda çıkartmasına müsaade etmedim tabi.
Arkadaşım hemen kadına sarılarak odadan dışarı çıkarttı. Sakinleşmesi için salona koltuğa oturttu bende hemen bir bardak su getirdim. Suyu verdim ve hemen salondan çıktım.
Konuşulanları duyayım diye kapıyı aralık bırakmıştım. Arkadaşım yarım saat kadar dil döktü annesine. Olanları bitenleri anlattı. İkimizinde suçu olmadığını sadece ihtiyaçtan dolayı böyle yaptığımızı bunun sır olarak kalacağını ama annesinin yakaladığını falan söyledi.
-Anne ne yapalım daha hiç tecrübemiz olmadı. Zaten şimdiki zamanda kimseye de güvenilmiyor. Birisine yaklaşsak ya taciz etti yada tecavüz etti diye iftira atıyorlar yıllarca bir anlık hevesimiz için hapis mi yatalım hem bak iki güvenilir arkadaşız birbirimize güvendik. Ama ikimizde daha sağlıklıyız bu günleri atlatınca normal zamanımıza döneceğiz dedi.
Tumblr media
Annesi sakinleşmişti.  
Oğluna beni çağırmasını söyledi.
Oğlu yanıma geldi ve annesinin beni çağırdığını söyledi
Bende hemen kadının yanına gittim. Ona bunu hiçbir yerde söylememesi için rica ettim. Kadın iyice sakinleşmişti sanki oğlunun söyledikleri de kadını düşünmeye mecbur bırakmıştı.
Sonrasına
-ben bütün bu gördüklerimi unutacağım ama sizde söz verin ulu orta her yerde bunu yapmayacaksınız. Eğer çok ihtiyacınız olursa gelip burada yapacaksınız dedi.  
Ben bunları duyunca daha da şaşırdım. Ama tamam diyebildim.
Kadın iyice normale dönmüştü artık.
-Hem bir kızım olsun istiyordum oğlumun altında da görsem bir kızım oldu galiba dedi gülerek.
Kadını böyle görünce bizde rahatladık.
1 note · View note
hataysekshikayelerisblog · 2 years ago
Text
Fatma Ablanın Kalçalarından Kayarak Boşalmak! (Adil 40 Y., Giresun)
Fatma abla, ergenlik yıllarıma geçtiğim günlerde bana gösterdiği çocuksu ilgiye karşılık, seksi ilk keşif günlerimin idolüydü adeta. Boyu çok uzun sayılmaz, hatta kısa bile denilebilirdi. Birçokları onu sexy bulmayabilirdi, ama şarkıcı Nilüfer'e benzeyen yüzü, o sıcak tebessümü ve çıtı pıtı hali beni deli ediyordu. Hele o arkaya çokça çıkık biçimli kalçalarını seyretmek ve onun üzerinden kayarak boşaldığımı hayal ederek 31 çekmek müthiş bir keyifti.
Onu en son gördüğümde ben 16, o ise 20 yaşındaydı. Biz o mahalleden taşınalı 20 sene olmuş ve onunla bağlantımız kopmuştu. Fatma ablaların yeni taşındığımız sitede oturduklarını, bize hoşgeldin ziyaretine geldiklerinde öğrenmiştim. O da benim gibi hiç evlenmemişti. Aradan geçen 20 yıla rağmen onu görür görmez sikim yine taş gibi olmuştu. En az 20 yıl önceki kadar çıtır görünüyordu. Babası ölmüş, hayırsız kardeşi onları terk edip Almanya'da bir hayat kurmuş, Fatma abla ise annesiyle yaşıyordu. Benim bilgisayardan anladığımı öğrenince, "Bir gün geleyim de bana öğret!" demesi benim için sanki bir hediyeydi. "Seve seve!" dedim.
O gün Cumartesi idi. Aylardan Mayıs. Annemle babam Karadeniz turuna çıktıkları için evde yalnızdım. Bir haftalık yiyecek stoğum ve ben, ne yapsam diye düşünürken Fatma abla geldi aklıma. Ona telefon edip durumu anlattım ve bize gelirse ona bilgisayar konusunda bilmediklerini öğretebileceğimi söyledim. Telefonda bana annesinin iki günlüğüne teyzesine gittiğini, memnuniyetle gelebileceğini söyledi. Ben bambaşka ümitlerle ve üzerimdeki şort ve kolsuz tişörtle onu beklemeye koyuldum.
Fatma abla, 3 blok ötedeki evlerinden hemencecik gelivermişti. Üzerinde, çiçek desenli, kolsuz bir elbise vardı. Elbise boyu diz altıydı, ama dekoltesinin derinliği göze batıyordu. Elbiseden belli olan meme uçlarına bakılırsa sutyen takmamıştı.
Ona mail hesabı açıp, mail alıp verme konusunda bilgi verdim biraz. Çabuk sıkıldı ve "Adilciğim, içecek birşeyler var mı dolapta?" diye sordu. "Kola var, içer misin?" dedim, istedi. Kolalarımızı içerken eskilerden konuşmaya başladık. Ben onun rahat tavırlarından ve elbisesinin açıklığından iyice azmıştım. Benim gözüm sık sık onun meme uçlarına, onun bakışları ise önümde, an be an artan kabarıklığa takılıyordu. "Hadi ben evin sorumluluğunu yüklenmekten, anneme hayatımı adamaktan dolayı evlenemedim; ya sen Adil, sen niye evlenmedin?" diye sordu. "Biliyorsun durumları be Fatma abla... Önceleri ben istemedim, sonra da beni istemediler... Kaldık işte... Yaş 36 oldu, bu saatten sonra da zor!" dedim. "Olur mu öyle şey?" dedi Fatma abla, 20 yıl önceki gibi göz kırparak; "Daha gencecik adamsın!" diye ekledi.
Onun bu samimi tavrından kuvvet alarak; "Sen de... Sen de çok güzelsin!" dedim. Onun mahçup bakışından cesaret alıp, elimi bacağına koyarak devam ettim, "Biliyor musun, 20 yıl önce de seni çok beğenirdim; hatta laf aramızda, seni düşünerek az mı 31 çekmiştim!" dedim. Biraz utandı gülerken; ama tepki göstermeden de, "Halen masturbasyonla idare ediyorum deme sakın, inanmam!" dedi. "Önceleri kendimi eşime saklıyordum; sonra vazgeçtim, ama bu sefer de gerçekten istemenin ve istenmenin önemli olduğunu görüp kimseyle yatmadım." dedim ve bir an susup, şaşkın gözlerine bakarak güldüm ve devam ettim, "Pratiğim yoktur, ama teorim süperdir!" dedim.
Fatma ablanın ağzından farkında olmadan, "Ben de hiç yaşamadım!" cümlesi çıktı, pişmanlığı uzun sürmedi. Kolumu boyuna attım ve onu kendime çekip, çekingen ve itiraz eden anlık hareketlerine aldırmadan dudaklarından öptüm. Bir 5 saniye kadar direndi, ama sonra kendini saldı. Uzun öpüşmemizin ardından ikimiz de nefes nefeseydik. Kulağına eğilip, "Yaşamadıklarımızı yaşamaya ne dersin? Sana söz; sen istemedikçe bekaretine dokunmayacağım!" dedim.
Kızaran yanakları ve gözleriye onayladı beni...
Onu elinden tutup odanın diğer tarafındaki yatağa sürükleyip uzattım. Bu arada yatağı tam gören açıdaki kamerayı uzaktan kumandayla çalıştırmayı da ihmal etmedim. Hiç konuşmadan ve acele etmeden elbisesinin beline kadar inen fermuarını çekerek elbisesinden kurtuldum. Yaşına göre göğüsleri oldukça diriydi. Ben kendi üzerimdekileri çıkartırken, Fatma abla, kılları yeni alınmış sikime bakmamaya çalışıyordu. Üstüne çıktım, dudaklarından başlayarak boynunu, omuzlarını, memelerini ve göbeğini eme eme aşağıya indim. Pürüzsüz bir cildi ve beni çıldırtan bir kokusu vardı. Ben onu emip koklarken nefesi sıklaşmıştı ve ara ara bacaklarına değen sikim onu ürpertiyordu.
Dantelli külotunu çekip çıkarttığımda kılsız amcığı karşımdaydı. Göbeğinden başlayarak yaladım tekrar, amına indiğimde, geçen kısa süreye nazaran ıslak sayılırdı amı. Dilimle klitorisini her uyardığımda onun yay gibi gerilişi beni iyice heyecanlandırmıştı.
Artık iyice sertleşen sikimi daracık amcığından göbeğine doğru itinayla yerleştirerek usulca üzerine uzandım. Kulağına, "Korkma, sokmayacağım... Amacım senin gelmeni sağlamak! Bunun için de kızlığına erişmeden yavaş yavaş yapacağım!" dedim fısıltıyla. Bir taraftan sikimin uç kısmını hafif hafif amının girişine doğru bastırıyor, bir taraftan da memelerinin ve dudaklarının tadını çıkarıyordum, "Ohh yavrum benim; yıllardır nerdeydin sen? Çok güzelsin bir tanem!" diyordum. O da, "Ihhh, ohhh, ııhhh, çok güzelmiş, nasıl birşey bu, nasıl bir tat, nasıl bir heyecan... Sahip ol bana Adil, ıhhhh, ohhhh... Adil'im!" diyordu. "O da olacak yavrum, sen gelene kadar bozmadan sikecem seni, bozmadan... Ohhh!" diyordum.
Hareketlerim oldukça yavaş ve dikkatliydi. Fatma abla inlemeye başlamıştı. Amına girişim biraz fazla olunca hafif çığlık atıyor, geri çekilmemle normale dönüyordu. Dakikalar sonra bir deprem misali titreyerek orgazm olduğunu hissettiğimde, kızlığına zarar vermemek için göbeğine yasladığım sikimle üzerine yüklenerek ben de deliler gibi boşaldım!
Nefes nefese yana yattım, en çok bir dakika öyle durduktan sonra, hem zevkten, hem de yaşadığı olayın tesirinden yanakları kızarmış Fatma ablaya yan dönüp, küçük bir öpücük kondurduktan sonra, "Dur bekle, temizleyeceğim!" diyerek kalktım yanından. Yandan peçete ve ıslak mendil aldım bol bol. Göbek deliğinden neredeyse memelerine kadar olan bölüm bir sperm gölü olmuştu. Yan yatarak yavaşça önce normal peçeteyle spermlerimi aldım; sonra ıslak mendille spermlerin temizlendiği bölgeleri sildim.
Dizlerimin üstünde durarak, onun gözleri önünde benzer temizliği yapış yapış olmuş sikime de yaparken, Fatma abla konuştu, "Ufalmış... Halbuki demin ne biçimdi!" dedi. "Merak etme Fatma abla, yine olur... Bırakmam seni, bu gece buradasın! Nasılsa annen de yok, bizimkiler tatilde zaten!" dedim. "Ne biçim adamsın be Adil; yarım saattir neler yapıyorsun, halen abla diyorsun. Oldu mu şimdi?" dedi. Yanına uzanıp sarıldım ve "İşin güzelliği orda Fatma abla, işin zevki orda... Nasıldı, hoşuna gitti mi?" dedim. "Hem de nasıl! Tam söylenen gibiymiş, kızgın kumlardan serin sulara atlar gibi!" dedi. "Esas gerçek zevki yaşayınca daha da mutlu olacaksın, emin ol!" dedim.
"Senden birşey istesem..." dedi. "Söyle! Çekinme!" dedim. "Ona dokunabilir miyim?" dedi, gözüyle sikimi işaret ediyordu. "Elbette! Hatta nasıl yapacağını da göstereyim bak..." dedim. Ben sırtüstü yattım, o yanımda bacakları kıvrık duvara yaslandı. Ben 31 çeker şekilde sikimi sıvazlarken ona anlatıyordum, "Bak böyle yapacaksın bir elle, diğer elinle de taşaklarımın altını kaşır gibi okşayacaksın... Beni tekrar hazır et, ben de senden birşey isteyeceğim!" dedim. O işine başlamış bana gülücükler atarken ben de onun memişlerini okşuyordum. Fatma abla, "Elimde büyüdüğünü hissediyorum; hem sert, hem yumuşak... Ne tuhaf!" deyip duruyordu heyecanla.
O an Fatma ablanın cep telefonu çaldı. Arayan annesiydi. Telefonunu açmadan fısıltıyla konuştum; "Bir elle işine devam et, diğeri ile konuş!" dedim. İtiraz etmeden yaptı. "Alo anne, nasılsın? Ben mi? Adil'lerdeyim, bilgisayar öğretti bana. Halen de öğretiyor..." deyip, bana göz kırptı. O konuşurken olayın heyecanıyla sikim ilkinden daha sert ve haşmetli olmuştu. Telefonu kapattığında kahkaha atıyordu, "Annem, (Çocuğu çok yorma, yemek yap, doyur!) diyor. İçimden (Doyuruyorum merak etme!) dedim." dedi. "Deseydin ya; (Anne o da beni doyurdu!) diye!" dedim, gülüştük...
Sikim artık kıvama gelmişti, "Uzan yanıma şöyle!" deyip onu yanıma çektim ve "Şimdi de ben senden birşey isteyeceğim Fatma abla!" dedim. "Nedir?" dedi. "20 yıl önce, o çok beğendiğim kalçalarından kayarak boşalmayı hayal ederdim. Şimdi bunu gerçekleştirmek istiyorum; olur mu?" dedim. "Kayarak boşalmak derken? Götüme sokmayacaksın değil mi?" dedi. "Yok yok, girmeyeceğim! Sadece deminki gibi sürterek boşalacağım, bu sefer sırtına doğru olacak..." dedim. "Peki!" deyip yüzüstü döndü ve "Domalmam gerekiyor mu?" diye sordu. "Yok gerekmez, tam hayal ettiğim şekilde olmalı!" dedim.
Yüzüstü yatınca o muhteşem poposu ortaya çıktı. Nazikçe elimi poposunda gezdiriyordum, "Vay be... Kim derdi ki hayaller 20 yıl sonra gerçek olacak diye!" diyordum. Bir yandan da omzunu öpüyordum. "Biraz beline yük binebilir ağırlığımdan, ama çok sürmez merak etme!" dedim. Yavaşça kalkıp bitişik bacaklarını altıma alarak hafifçe oturdum. Poposunu birkaç dakika okşadıktan ve öptükten sonra sikimi bedenlerimizle paralel bir biçimde göt yanaklarının arasına, poposunun bitip bacakların başladığı yerden yukarı doğru yerleştirerek üstüne yattım. Bu sefer ağırlığımdan dolayı inliyordu. Memelerini avuçlayıp harekete başladım. "Ohh Fatma abla, ikimiz de tazeyken sikişemedik, ama şimdi bak her yola getirdim seni! Tahminimden de yumuşakmış götün! Ohhhh, muhteşem!" diyordum.
Tam 10 dakikalık gitgelden sonra boşalmak üzereydim. "Zevk suyumla yıkayacam seni yavrum, döl manyağı yapacam seni! Ohhh! İşte bu, işte bu! Geliyorum, geliyorum... Geldimmm!" diye çığlık atıyordum. Gelgitlerin şiddetiyle taşaklarım poposunda, sikimse beline paralel havada kalmıştı boşalırken. En çok ta o bölgesini severdim. Beliyle poposu arasında kalan kıvrım öyle derindi ki, (Küçük bir çocuk oturabilir buraya!) derdim eskiden :)
[Adil]
170 notes · View notes
sentetikvampir · 2 months ago
Text
mehallelii! üstüme tanga atın, sutyen atın oglum..
1 note · View note
pazaryerigundem · 3 months ago
Text
Büyük göğüsler, büyük sorunlar... Ameliyata kimler uygun aday?
https://pazaryerigundem.com/haber/201996/buyuk-gogusler-buyuk-sorunlar-ameliyata-kimler-uygun-aday/
Büyük göğüsler, büyük sorunlar... Ameliyata kimler uygun aday?
Tumblr media
Sırt, boyun ve omuz ağrıları, duruş bozuklukları, sutyen askılarının ciltte yarattığı tahrişler ve hatta nefes almada zorluk gibi sorunlarla karşılaşan kadınlar, meme küçültme ameliyatını bir çözüm olarak değerlendirebilir. Peki, kimler bu operasyon için uygun adaydır? Kimler için risk teşkil eder? Op. Dr. Candan Mezili merak edilenleri açıkladı.
İSTANBUL (İGFA) –  Büyük göğüslere sahip olmak dışarıdan bakıldığında bir avantaj gibi görünebilir. Ancak bunun ardında çoğu insanın fark etmediği bir gerçek yatıyor: Günlük hayatı zorlaştıran fiziksel rahatsızlıklar ve duygusal yükler…
Sürekli sırt ve omuz ağrıları, boyun tutulmaları, duruş bozuklukları ve sutyen askılarının omuzlarda bıraktığı acı veren izler, meme altında tekrarlayan pişikler büyük göğüslü kadınların sıkça karşılaştığı sorunlardan sadece birkaçıdır.
Giydiğiniz kıyafetlerin üzerinizde istediğiniz gibi durmaması, sevdiğiniz sporları rahatça yapamamak ve her adımınızda üzerinizde fazladan bir yük taşımak zorunda olmak sosyal zorluklardan bazılarıdır.
Op. Dr. Candan Mezili, toplum içinde maruz kalınan bakışlar, istenmeyen yorumlar ve hatta kimi zaman utanç hissi, bu durumu daha da zorlaştırabildiğine dikkati çekerek, bu nedenle meme küçültme ameliyatı, sadece estetik bir müdahale değil, aynı zamanda konforlu, ağrısız ve özgüvenli yaşamın kapısını aralayan önemli bir adım olduğunu söyledi.
Tumblr media
KİMLERE YAPILABİLİR?
Meme küçültme ameliyatı, büyük ve ağır göğüsleri nedeniyle günlük hayatı olumsuz etkilenen kadınlar için ideal bir seçenek olduğunu ifade eden Op. Dr. Mezili, kronik sırt, boyun ve omuz ağrısı çekenler ve büyük göğüsleri nedeniyle fiziksel aktivitelerde zorlananların yanı sıra sutyen askılarının omuzlarında derin izler ve tahrişler oluşturduğu kişiler, Göğüs altı bölgesinde sık sık pişik veya mantar enfeksiyonları yaşayanlar, Göğüs büyüklüğünden dolayı özgüven kaybı yaşayanlar, Meme gelişimini tamamlamış olan genç yetişkinler ve yetişkin kadınlara bu ameliyatın yapılabileceğini söyledi.
KİMLERE ÖNERİLMEZ?
Her cerrahi müdahalede olduğu gibi, meme küçültme ameliyatı da herkese uygun olmadığını belirten Op. Dr. Mezili, ameliyatın önerilmediği bazı durumlarla ilgili ise şunları kaydetti:
“Hamilelik veya emzirme sürecinde olanlar: Ameliyat süt kanallarına zarar verebileceği için, emzirme sürecini tamamlayan kadınlar için daha uygun bir zamana ertelenmesi önerilir. Kronik hastalıkları kontrol altında olmayanlar: Diyabet, kalp hastalıkları veya iyileşme sürecini etkileyebilecek diğer sağlık sorunları olan bireyler öncelikle doktorlarına danışmalıdır. Sigara kullananlar: Sigara, doku iyileşmesini olumsuz etkileyerek komplikasyon riskini artırabilir. Bu nedenle ameliyat öncesinde sigarayı bırakmak önerilir. Beklentileri gerçekçi olmayanlar: Ameliyat, göğüslerin şeklini ve boyutunu küçültür ancak her hastanın anatomisine bağlı olarak farklı sonuçlar elde edilebilir.”
Meme küçültme ameliyatı genellikle aynı anda meme dikleştirme (mastopeksi) işlemi ile birlikte yapıldığını kaydeden Candan Mezili, “Büyük göğüslerde zamanla sarkma oluştuğu için sadece küçültme işlemi yapmak estetik açıdan yeterli olmayabilir. Bu nedenle cerrah, fazla dokuyu çıkarırken meme başını daha yukarı konumlandırarak daha dik ve doğal bir görünüm sağlar” dedi.
Meme küçültme ameliyatı, plastik cerrahinin sık uygulanan operasyonlarından biri olduğunu ifade eden Mezili, genel anestezi altında yapılan bu işlemin memenin boyutuna ve tercih edilen cerrahi tekniğe bağlı olarak 2 ile 3 saat arasında sürebildiğini, ameliyat sırasında fazla meme dokusu ve deri alınarak göğüs daha küçük ve dik bir form kazandırıldığını ve operasyon sonrası hastalar genellikle 1gün hastanede kaldıklarını, yaklaşık 1 hafta içinde de günlük hayatlarına dönebileceklerini sözlerine ekledi.
Tumblr media
0 notes