#son hasat
Explore tagged Tumblr posts
japonyamesken · 4 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
🍄 Nature Day 🍄
● Bugün bisikletle yaklaşık (toplamda) 40 km yol yapıp bir çiftliğe gittik. Gidiş yolunda bir sürü kanguru gördük, hayatımda ilk kez bu kadar yakından kanguruların zıplayışını seyrettim sanırım.
● Çiftlikte bizi hangi sebze meyvenin nerede olduğuna dair çok tatlı bi tabela karşıladı. Cafe-marketin içine girdiğimizde ise fiyatlar şok etti. Cherry domatesin kilosu 13,90 euroydu mesela. Ve siz toplasanız da aynı fiyattı. Meğer çiftliğin biologish sertifikası varmış. Biz pestisit çocuğuyuz, ne gereği var böyle şeylerinfkffkf.
● Toplama bölümüne geçmeden cafeden bir şeyler alıp bahçedeki masayı bi ağacın altına çektik ve orada uzun uzun oturduk. Şu böğürtlenli tart var ya Hollanda'da şu ana kadar dışarıda yediğim ennn güzel şeydi.
● Cafedeki kadınla konuşurken bu sene kötü bi hasat geçirdiklerini söyledi. Zaten zamansal olarak pek de bir şey kalmamıştı. Böğürtlen topladık birlikte. Çilek kısmında da çok az çilek vardı, hepimiz bir tane bulup tadına baktık ve mest olduk.
● Serada toplanabilecek durumdaki son salatalığı da ben aldım ❣️ Sabahları bahçeye çıkıp salatalık kopardığım ve salıncakta sallanarak yediğim memleket günleri geldi aklıma.
● Gidiş yolunda cyclingcafe formatında tıngır mıngır giderken dönüş yolunun sıcağı bizi mahvetti. Bir de araya buradaki national parkta kum tepelerini görmeyi sıkıştırdık, iyi ki sadece o tepeler için yol yapmamışız çünkü tamamen hayal kırıklığı olurdu.
● Velhasıl güzel, sakin, bol yeşilli ve bol kahkahalı bi gündü. Şimdi ferah bir akşamüstü esintisi geliyor pencereden, arkada Simon and Garfunkel çalıyor, fırında bu sefer kurutmamayı umduğum somon pişiyor; üstümde tatlı bi yorgunluk var ve sanırım mutluyum.
15 Ağustos 2024
Kuzey Brabant
45 notes · View notes
bahislioncoffee · 3 months ago
Text
Bahislion Coffee: Kahve Çekirdeğinin Tarladan Fincana Yolculuğu
Kahve severler için bir fincan kahvenin tadı ve kokusu, günün en güzel anlarından biridir. Ancak, o mükemmel kahvenin tarladan fincanınıza ulaşana kadar geçirdiği uzun ve özenli bir yolculuk var. Bahislion Coffee olarak, kahve çekirdeklerimizin bu serüvenini sizinle paylaşmak istiyoruz.
1. Tarlada Başlayan Yolculuk
Bahislion Coffee’nin benzersiz kahveleri, dünyanın en kaliteli kahve çiftliklerinden başlar. Çekirdeklerimiz, tropikal iklimin ve verimli toprakların bir araya geldiği bölgelerde, uzman çiftçiler tarafından özenle yetiştirilir. Kahve ağaçlarının yetişmesi, sabır ve ustalık ister. Bahislion, sürdürülebilir tarım yöntemleri kullanarak hem doğaya hem de yerel çiftçilere saygı duyar.
2. Hasat ve Seçim Süreci
Kahve meyveleri olgunlaştığında, Bahislion Coffee’nin çekirdekleri elle toplanır. Bu yöntem, yalnızca en kaliteli ve olgun meyvelerin seçilmesini sağlar. Elle toplama, kahvenin daha zengin ve yoğun bir aromaya sahip olmasını garantiler. Her bir çekirdek, Bahislion kalitesiyle tüketicilere sunulmak üzere dikkatle seçilir.
3. İşleme ve Kavurma
Toplanan kahve meyveleri, Bahislion Coffee’nin özel işleme tesislerinde kurutulur ve çekirdekler ayrılır. Bu işlem sırasında kahvenin doğal aromasını korumak için son teknoloji kullanılır. Ardından, kahve çekirdekleri Bahislion Coffee’nin kavurma tesislerinde titizlikle kavrulur. Kavurma süreci, kahvenin aromasını ve tadını açığa çıkarmak için ustalıkla yapılır. Her çekirdek, Bahislion’un kalitesini yansıtan zengin bir lezzete kavuşur.
4. Taze Paketleme
Bahislion Coffee, tazeliği korumak adına kahve çekirdeklerini özel ambalajlarla paketler. Her paket, kahve çekirdeklerinin taze kalması ve uzun süre aroma kaybı yaşamaması için hava geçirmez şekilde mühürlenir. Taze çekirdekler, kahvenin lezzetini ve kokusunu ilk günkü gibi muhafaza eder.
5. Fincanınıza Ulaşan Bahislion Lezzeti
Bahislion Coffee’nin kahve çekirdekleri, dünya çapındaki kahve severler tarafından özenle demlenip fincana dökülür. Kahve makinenizden çıkan o mükemmel koku, Bahislion’un fincana ulaşan tutkusunu yansıtır. Her yudumda Bahislion Coffee’nin kalitesini ve benzersiz lezzetini hissedersiniz.
Bahislion Coffee: Kahvenin Sanatı
Bahislion Coffee, kahve çekirdeklerinin üretiminden tüketimine kadar geçen her aşamada titizlikle çalışır. Bu yolculuk, kahveye olan tutkumuzu yansıtır ve her fincanda bunu yaşamanızı sağlar. Fincanınızda Bahislion’un sanatıyla buluşmak, her anı özel kılar.
English Version
Bahislion Coffee: The Journey of Coffee Beans from Farm to Cup
For coffee lovers, the taste and aroma of a perfect cup of coffee is one of the best moments of the day. But behind that delicious cup lies a long and meticulous journey from the farm to your cup. At Bahislion Coffee, we want to share the story of our coffee beans’ adventure with you.
1. The Journey Begins at the Farm
Bahislion Coffee’s unique coffees start their journey at some of the world’s finest coffee farms. Our beans are carefully grown in regions where tropical climates and fertile soils come together, nurtured by expert farmers. Growing coffee trees requires patience and skill, and Bahislion values sustainable farming practices that respect both nature and local communities.
2. Harvesting and Selection Process
When the coffee cherries ripen, Bahislion Coffee beans are handpicked. This method ensures that only the highest quality, fully ripe cherries are selected. Handpicking guarantees a richer and more intense flavor profile. Each bean is carefully chosen to meet Bahislion’s standards of excellence before reaching the consumers.
3. Processing and Roasting
Once harvested, the coffee cherries are processed in Bahislion Coffee’s state-of-the-art facilities, where they are dried, and the beans are separated. Advanced technology is used to preserve the natural aroma of the coffee during this process. Next, the beans are roasted with precision in Bahislion Coffee’s roasting facilities. The roasting process is a delicate art that brings out the flavors and aromas, ensuring every bean reflects Bahislion’s high-quality standards.
4. Fresh Packaging
To preserve freshness, Bahislion Coffee beans are packaged in special, airtight bags. This packaging ensures that the beans retain their flavor and aroma over time. Fresh beans mean that each cup brewed from Bahislion Coffee offers the same richness and aroma as the first day.
5. Bahislion Flavor in Your Cup
The coffee beans of Bahislion Coffee are brewed with care by coffee lovers worldwide. The perfect aroma that emerges from your coffee machine reflects Bahislion’s passion that travels from the farm to your cup. With every sip, you can experience Bahislion Coffee’s quality and unique flavor.
Bahislion Coffee: The Art of Coffee
At Bahislion Coffee, we dedicate ourselves to every step in the journey of our coffee beans, from production to consumption. This journey reflects our passion for coffee, and we ensure that you experience it in every cup. Meeting Bahislion’s art in your cup makes every moment special.
7 notes · View notes
kuzularin-efendisi · 1 month ago
Note
nerede yaşıyorsunuz
Anadolu'da fukara bir köyde. Bakkalımız Hikmet amca, kahvecimiz ise Necmi dayı, muhtarımız Muzaffer emmi, köyün bekçisi Muharrem abi ve köyümüzün delisi ise Neriman nine. Hep beraber yaşamaya çalışıyoruz. Cehaletimiz çok ama şehirli cehaleti gördükçe o kadar çok üzülmüyorum artık, en azından şehirliler kadar kötü ve acımasız değiller. Sefaletimiz giderek artıyor. Tarla tapan ya da elde avuçta ne varsa satmaya başladı herkes. Artık çiftçilik ile geçinmek çok zor. O kadar bir sene emek ver bekle ve hasat zamanı şehirde 50 lira olan elmayı bizden 5 liraya almayan bir düzen var. Emeğin hiçbir kıymeti yok. Eskiden karnımız doyardı en azından ama artık mümkün değil. Göç edecek insan bile kalmadı düşünün. Burada kalan birkaç genç dışında hep yaşlı herkes. Bağkur emekli maaşı yetmediği için insanlar 80 yaşında tarlalardan gelecek üç kuruşa umut bağladı. Bu devlet bir ayağı çukurda olan insanları hasat zamanı kapının önünde gözyaşına terk eyledi. Bizi kimse sevmiyor. Son yıllarda köylüleri daha çok hor görüyorlar. Bunda televizyonun ya da modernleşme içinde karşımıza çıkan yozlaşmanın da etkisi var. Cehaletimiz büyük yalan yok ama buralarda devlet de yok. Herkes sahipsiz. Hizmet de yok. Kültürel hiçbir eğitim yok. Gelenek çukuruna terk edilmiş bir Anadolu var.
Anadolu'da kuş uçmaz kervan geçmez fukara bir köydeyim. Tek umudumuz akşama aç kalmamak. Siz neredesiniz?
3 notes · View notes
cimciden · 3 months ago
Text
Organik Arpa Çimi Tozu
Organik Arpa Çimi Tozu: Doğal Enerji ve Sağlık Deposu
Organik Arpa Çimi Tozu, son yıllarda sağlıklı yaşam ve beslenme dünyasında popülerlik kazanan, doğanın sunduğu en güçlü süper gıdalardan biridir. Arpa çimi, genç arpa bitkisinin henüz olgunlaşmadan hasat edilen yeşil yapraklarıyla
Besin Değerleri v
Arpa çimi tozu, vitaminler, mineraller, enzimler ve özellikler açısından son derece zengindir. Özellikle A, C, E ve K vitaminleri ile birlikte demir, kalsiyum, yoğunluk ve bunların gibi mineraller içerir. Ayrıca, zengin bir
Bu mucizevi tozen sağlık üzerindeki faydayı saymakla bitmez:
Detoks Etkisi: Kl
Enerji Verir:İçer
Bağışıklık Sistemini Güçlendirir: Anti
Sindirim Sistemini Destekleyin:Hayat
Nasıl
Kuruluş
Veya
Organik Arpa Çimi Tozu, kimyasal gübreler, pestisitler veya genetik organizmalar (GDO) kullanılarak yetiştirilen arpa bitkilerinden elde edilir. Bu da hem sizin için hem de çevre için sağlıklı bir seçim yapılması
Sonuç olarak, Organik Arpa Çimi Tozu, günlük beslenmenize ekleyebileceğiniz harika bir süper besindir. Sağlıklı bir yaşam tarzını desteklemek, enerji seviyenizi artırmak ve vücudunuzu doğal olarak korumak için bu tozu mutlaka denemelisiniz.
2 notes · View notes
ashabellq · 9 months ago
Text
"Geleneksel inanışlara göre," Duraksadı ve bana bir bakış attıktan sonra boğazını temizledi. "Milyonlarca yıl önce, tanrılar ve tanrıçalar hâlâ aramızdayken, Gökyüzü Tanrıçası ve Yeraltı Tanrısı'nın yasak bir meyvesi dünyaya geldi. Bunu öğrenen Yeraltı Tanrısının sadık eşi sinirlendi ve Yeraltı Tanrısına hak ettiğini vermek için büyük bir deprem yarattı. Bu depremde milyonlarca hasat zarar gördü, yüzlerce insan öldü ama en önemlisi, yeraltına açılan yarıkların birinden yeryüzüne doğru sıcak su akmaya başladı. Yaratılan deprem; suyu, yaşamı, yeniden getirmişti kurak topraklara.
"Depremi yaratan kadın, ceza vermek yerine ödüllendirdiğini fark ettiğinde daha da sinirlendi ama ona yağan övgüler tepki göstermesine engel oluyordu. O, onları yeniden canlandırmıştı. O, çiçekleri açtırmış, toprakları beslemiş ve yeryüzüne yaşamı getirmişti. Tüm bunlara ne diyebilirdi ki? Sadece bekledi. İntikamını almak için doğru zamanı kolladı ve doğru zaman olduğuna inandığı bir anda doğmaması gereken yasak çocuğun kalbine bir ağaç dalı sapladı. Küçük kız oracıkta can verirken kadın telaşlandı ve kaçtı. O gün suyu yeryüzüne taşıyan yarık kapandı. O gün, kuraklık yeniden boy gösterdi ve kadının lanetli olduğuna inanıldı. Asıl yaşam verenin küçük çocuk olduğuna.
"Burası," dedi ve durdu. Yanına gelmemi beklerken gözleri beni bulmuştu. Eliyle tam karşımızdaki ihtişamı göz kamaştıran çeşmeyi gösterdi. Çeşmenin ortasında bir heykel vardı. İnce işlenmiş ufak detayların yanı sıra bir kız çocuğu heykeliydi bu. Gözlerinden akan yaşlarla hüzünlü bir gülümseme takınmıştı suratına. Bir eli kalbinin üzerindeydi. Diğer eli ise bir yeri işaret edercesine uzanmıştı. Bakışlarım parmaklarını takip ettiğinde tapınakları gördüm. Küçük kız tapınakları gösteriyordu.
"Depremin getirdiği suyun vuku bulduğu yer. Yaşamın ve ölümün sıkıştığı yer. Masumluğun ve intikamın karşı karşıya kaldığı yer. Her bir saç telinin güneş gibi parıldadığı, her bir gözyaşının merhem misali yaralara şifa olduğu o küçük kızın son kez gülümsediği yer." Derin bir nefes alarak devam etti. "İnsanlar o öldükten yıllar yıllar sonra her daim onu anmak için bir su kuyusu açtılar. Ona tapındılar. Ondan dilek dilediler ve ona sığındılar." Sonlara doğru sesi kısılmıştı. "İşaret ettiği yeri görüyor musun? Tapınakları gösteriyor çünkü gözlerini yumarken bile annesinin onu kurtaracağına inanıyor." diyerek sözlerini bitirdi.
6 notes · View notes
rayhaber · 4 days ago
Text
8 Bin Yıllık Bahçede Son Hasat: Demeti 6 Lira...
Hevsel Bahçeleri: Doğanın Cennetinde Yılda Dört Hasat Hevsel Bahçeleri, Türkiye’nin en eski yerleşim alanlarından biri olarak bilinirken, aynı zamanda verimli toprakları ile de dikkat çekmektedir. Bu bahçeler, 8 bin yıllık bir geçmişe sahip olup, çeşitli sebze ve yeşillik türlerinin yetiştirilmesi için ideal bir ortam sunmaktadır. Yılda dört defa ekilip hasat yapılabilen bu topraklarda, doğal…
0 notes
mayoliveoil · 7 days ago
Text
MAY Olive Oil Akhisar, 50 yılı aşkın tecrübemizle üstün kaliteli ve lezzetli zeytinyağlarımızı sunmaktan gurur duyuyoruz. Akhisar’ın bereketli topraklarından gelen doğal zeytinlerimiz, son teknoloji üretim tesislerimizde özenle işleniyor. Artık online satış imkanımızla bu eşsiz lezzetleri kolayca sofralarınıza taşıyabilirsiniz. Sağlıklı ve doğal zeytinyağı arıyorsanız, hemen sipariş verin, lezzet yolculuğunuza başlayın! 🌿✨
0 notes
benimgozumde · 9 days ago
Text
2024 Hobi Bahçesi Kurmak İçin En İyi Ekipmanlar ve İpuçları
Doğayla iç içe yaşamak ve kendi yiyeceklerinizi yetiştirmek, son yıllarda daha fazla insanın tercih ettiği bir yaşam biçimi haline geldi. Özellikle pandemi sonrası dönemde hobi bahçeleri, şehir hayatının stresinden uzaklaşmak ve sağlıklı ürünler yetiştirmek isteyenler için popüler bir çözüm sunuyor. Ancak, doğru planlama ve ekipmanlar olmadan bir hobi bahçesi kurmak zorlayıcı olabilir. İşte 2024 yılında hobi bahçesi kurmayı düşünenler için en iyi ekipman önerileri ve ipuçları!
Hobi Bahçesi Nedir ve Kimler Tercih Eder?
Hobi bahçesi, bireylerin küçük ölçekli tarım yapabileceği, sebze, meyve veya çiçek yetiştirebileceği özel alanlardır. Bu alanlar genellikle şehir dışında veya bahçeli evlerde bulunur. Hobi bahçeleri genellikle şu amaçlarla tercih edilir:
Doğal ve organik ürün yetiştirme: Marketten alınan ürünler yerine, tamamen doğal yöntemlerle kendi ürünlerini yetiştirmek isteyenler.
Stres atma: Bahçede vakit geçirmek, doğayla bağlantı kurmak ve fiziksel aktivite yapmak zihinsel sağlığa katkı sağlar.
Aile etkinlikleri: Hobi bahçeleri, ailelerin birlikte vakit geçirebileceği, çocukların doğayı öğrenebileceği harika bir fırsattır.
Eğer siz de bu hedeflerden birine sahipseniz, 2024 yılı, bir hobi bahçesi kurmak için harika bir yıl olabilir.
2024 Yılında Hobi Bahçesi Kurarken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Bir hobi bahçesi kurmadan önce, bazı temel adımları atmanız gerekir. Bu adımlar, bahçenizin verimli ve sürdürülebilir olmasını sağlar.
1. Yer Seçimi
Bahçenizin nerede olacağını belirlemek en kritik adımdır. Yer seçerken şu faktörleri göz önünde bulundurun:
Işık durumu: Çoğu sebze ve meyve bol güneş ışığına ihtiyaç duyar. Günde en az 6-8 saat güneş alan bir yer seçin.
Toprak yapısı: Toprağın verimli ve drenajının iyi olması önemlidir. Ayrıca toprağın pH seviyesini kontrol edin.
Su kaynağı: Bahçenizin yakınında bir su kaynağı olması, bitkilerinizi düzenli olarak sulamanızı kolaylaştırır.
2. Hangi Bitkileri Yetiştireceğinize Karar Verin
2024'te popüler olan bitkiler arasında organik sebzeler (domates, biber, salatalık), aromatik bitkiler (fesleğen, nane, kekik) ve meyve ağaçları yer alıyor. Kendi ihtiyaçlarınıza göre seçim yapabilirsiniz.
3. Planlama ve Zamanlama
İlkbaharda ekim yapılacak bitkileri seçin.
Yaz ve sonbahar için hasat planı yapın.
Sulama ve gübreleme zamanlarını takip edin.
2024 Hobi Bahçesi Ekipmanları Önerileri
Doğru ekipmanlara sahip olmak, bahçecilik işlerini daha verimli hale getirir. İşte yeni başlayanlar ve deneyimliler için ekipman önerileri:
1. Bahçe Eldiveni
Fiyat: 150-300 TL Toprakla çalışırken ellerinizi korumak için mutlaka kaliteli bir bahçe eldiveni kullanın. Eldivenler, hem dikenlerden hem de kimyasallardan koruma sağlar.
2. Küçük El Aletleri
Fiyat: Set halinde 500-1000 TL Bir set genellikle şu aletleri içerir:
Kürek
Tırmık
Budama makası
Bu aletler, toprak hazırlığı ve bitki bakımında işinizi kolaylaştırır.
3. Sulama Sistemi
Fiyat: 1000-2000 TL (otomatik sistemler için) Bitkilerinizi düzenli sulamak, onların sağlıklı büyümesi için şarttır. Otomatik sulama sistemleri zamandan tasarruf etmenizi sağlar.
4. Toprak Test Kiti
Fiyat: 300-500 TL Toprağın pH seviyesini ve besin değerlerini ölçmek için kullanılır. Bu bilgiler, doğru gübre seçimi yapmanıza yardımcı olur.
5. Kompost Kutusu
Fiyat: 500-1500 TL Organik atıklarınızı kompost haline getirerek doğal gübre elde edebilirsiniz. Bu yöntem hem ekonomik hem de çevre dostudur.
6. Bahçe Çitleri
Fiyat: 1000-3000 TL Bahçenizi hayvanlardan ve zararlılardan korumak için çit sistemi kurabilirsiniz. Ahşap veya metal çitler estetik bir görünüm sunar.
7. Seralar veya Mini Tüneller
Fiyat: 2000-5000 TL Özellikle soğuk havalarda bitkilerinizi korumak için küçük seralar kullanabilirsiniz. Bu seralar, yıl boyunca üretim yapmanıza imkan tanır.
2024 Hobi Bahçesi Kurmanın Püf Noktaları
Doğru gübreleme yapın: Bitkilerin ihtiyacına göre organik veya kimyasal gübre kullanabilirsiniz.
Zararlılarla mücadele: Zararlı böceklere karşı doğal yöntemler (örneğin neem yağı) tercih edilebilir.
Toprak düzenli havalandırılmalı: Toprağın verimli kalmasını sağlamak için düzenli olarak çapalayın.
Bitkileri düzenli budayın: Daha güçlü büyümelerini teşvik etmek için budama yapın.
Hobi Bahçesi Kurmanın Faydaları
Hobi bahçesi, yalnızca bitki yetiştirmekle sınırlı değildir; birçok fiziksel ve zihinsel fayda sağlar:
Stres Azaltır: Bahçede çalışmak, günlük stresinizi azaltabilir ve ruh halinizi iyileştirebilir.
Fiziksel Aktivite Sağlar: Bahçede çalışmak, günlük egzersiz ihtiyacınızı karşılayabilir.
Tasarruf Ettirir: Kendi ürünlerinizi yetiştirerek gıda harcamalarınızı düşürebilirsiniz.
Ek Gelir Kaynağı Olabilir: Fazla ürünlerinizi satarak gelir elde edebilirsiniz.
Hemen Şimdi 2024 Yılında Hobi Bahçenizi Kurun!
Bir hobi bahçesi kurmak, hem sağlığınıza hem de yaşam tarzınıza olumlu katkılar sağlayabilir. 2024 yılı için hazırladığımız bu rehber ve ekipman önerileriyle işinizi kolaylaştırabilirsiniz. Unutmayın, doğru planlama ve ekipmanlarla bahçecilik yalnızca bir hobi değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi olabilir. Daha fazla bilgi ve öneri için Milli Toprak sayfasını ziyaret etmeyi unutmayın! 🌱
yeni başlayanlar için bahçe rehberi, amatör bahçıvanlar, şehirde bahçe düzenleme, küçük ölçekli tarım, doğal yaşam tutkusu
bahçe düzenleme ipuçları, organik gübre kullanımı, otomatik sulama sistemleri, zararlılarla doğal mücadele, kompost nasıl yapılır?, küçük bahçeler için öneriler, sebze yetiştirme rehberi.
2024 hobi bahçesi kurma rehberi, hobi bahçesi ekipmanları, ��nerileri en iyi bahçe ekipmanları 2024, hobi bahçesi nasıl kurulur?, hobi bahçesi için gerekli malzemeler, hobi bahçesi planlama ipuçları
1 note · View note
adl1bbed · 18 days ago
Text
Bölüm 146: Hava durumunun arka çıkması ne kadar güzeldi
Nangong Jingnu dönüp Qi Yan'ın sarılışına karşılık verdi, yüz yüzelerdi. Elini kaldırarak Qi Yan'ın yanağına koydu, şefkatle üzerindeki yaşları silerken kendi gözyaşları sessizce süzülmeye devam ediyordu.
Son üç yıl, aralarında çok fazla şeyin birikmesine yol açmıştı. Bu gecikmiş özür ve sarılış, hiç şüphesiz duygusal boşalmanın etkileriydi; fakat sadece bir cümle ile kolaylıkla boş verilemeyecek şeyler vardı. Bunu ikisi de anlıyordu.
Nangong Jingnu Qi Yan'ın yüzünü ellerinin arasına alarak yumuşak bir tonla, "Şu haline bak, yirmi dört yaşında olmana rağmen hala bir çocuk gibi ağlıyorsun," dedi.
Qi Yan dudağını bir miktar ısırdı, ardından asık suratıyla, "Bu kul berbat hissediyor," dedi.
Nangong Jingnu kıkırdamaktan kendini alamadı, fakat bunu hemen üzgünlük izledi: belki son üç yıl bu insan için de zor olmuştu?
"Qi Yan..."
"Bu kul burada."
"Bana biraz daha zaman ver."
"Anlaşıldı."
"Geç oldu, uyu artık."
Qi Yan Nangong Jingnu'nun belinin etrafındaki kollarını biraz sıktırdı, "Bu kul... bu şekilde uyumak istiyor."
"Pekala."
Pencerenin dışında vahşi rüzgarlar ve sağanak yağış sürüyordu. Odanın içindeki iki insan, birbirinin kollarında uyuyakaldı.
Gece rüyasız geçmişti. Üç yıl boyunca meclisin sabah toplantısına katılmak, fazla uyuma alışkanlığını durdurduğu için Nangong Jingnu dışarıda gökyüzü daha aydınlanmadan gözlerini açtı. Belinin üzerinde bulunan kolu hissedip kulaklarının yanından gelen nefes seslerini duyduğunda, bir anlık Nangong Jingnu'nun kafası karıştı.
Başını çevirip derin bir uykuda olan Qi Yan'a baktı. Dün gece olanları hatırladığında, kısık sesle güldü.
Qi Yan çoktan çekilme talebini sunmuştu ve o kendisi de bunu işaretlemişti. Bu sebeple Qi Yan'ın şu andan itibaren başkent sınavının sonuna kadar meclise katılmasına gerek yoktu, fakat kendisi için durum farklıydı.
Nangong Jingnu dikkatle bir saniye daha Qi Yan'a baktıktan sonra onun kendi karnı üzerindeki bileğini dikkatlice alıp kenara bıraktı. Yavaşça kalkarak Qi Yan'ın bacaklarının üzerinden geçti, yataktan indi ve katlanır paravanın üstünde asılı duran kıyafetlerini alıp giyindi. Arkasına dönüp bir kere daha derin uykudaki Qi Yan'a baktı. Kalbini ayrılmaya olan isteksizlik kaplamıştı.
Ses çıkarmadan yatağın kenarına oturdu, ardından battaniyeyi Qi Yan'ın üzerine çekti. Elini kaldırarak Qi Yan'ın alnındaki sıcaklığı ölçtükten sonra oradan ayrılmak üzere ayağa kalktı.
Nangong Jingnu'nun edindiği izlenime göre, Qi Yan'ın sağlık durumu hep zayıf olmuştu. Onun yağmura yakalandıktan sonra hastalanacağından korkuyordu. Neyse ki vücut sıcaklığı normaldi.
Nangong Jingnu eşlik etmesi için kimseyi çağırmadı. Basitçe elini yüzünü yıkadı, ardından kapıyı itip dışarı çıktı.
Kapıların kapatılma sesi geldiğinde "derin bir uykuda" olan Qi Yan gözlerini açtı. Bakışları netti, daha yeni uyanmış birinin görünümüne hiç de benzemiyordu.
... ...
Yağmur, yavaşlamış olsa da hala devam ediyordu. Gökyüzü hala bulutlarla kaplıydı, sanki kara bulutlardaki yağmurun tümü sıkılana dek güneş kendini göstermeyecekti. Avluda epey su biriktiği için birkaç grup saray hizmetkarı çoktan temizlemeye başlamıştı. Çok sayıda bitki şiddetli yağış dolayısıyla yapraklarını kaybettiğinden, taze yeşil yapraklar su birikintilerinin yüzeyinde süzülüyordu. Hiç şüphesiz yazın ortasında olunmasına rağmen avlu biraz ıssız görünüyordu.
Qiuju Nangong Jingnu'nun omuzlarına bir manto bıraktı, "Hava bir gecede soğuyuverdi. Bu hizmetçi birazdan ana odaya dönüp birkaç tane sonbahar saray elbisesi takımı hazırlanmasını sağlayacak."
Nangong Jingnu'nun ince kaşları hafifçe çatıldı. Yeniden yukarıdaki kapalı havaya bakarken içine kötü bir his doğdu.
Bu yağmur fazla olağandışı bir biçimde bastırmıştı, yağmur sezonunun başkente bir ay sonra gelmesi gerekiyordu. Yakında hasat mevsimi gelecekti. Herhangi bir sorun yaşanmasa iyi olurdu.
Nangong Jingnu: "Saray hizmetçilerine Fuma'nın istirahatini bölmemelerini söyle. Birazdan imparatorluk hastanesine birilerini yolla ve Fuma'nın rutin nabız ölçümleri devam etsin."
Qiuju: "Anlaşıldı."
Nangong Jingnu: "Hadi gidelim."
... ...
Odanın içinde, Qi Yan sekiz adımlık yatakta arkasına yaslandı. Brokar battaniye dizlerini örterken o, yağmurun patırtılarını dinliyordu.
Yanındaki yerde kalan sıcaklık artık dağılıyordu. Qi Yan başını çevirip baktığında, yeşimden yastığın parlak kırmızı örtüsünün üzerinde birkaç tane uzun siyah saç teli kaldığını gördü.
Qi Yan elini uzatarak parmak uçlarıyla saç tellerini topladı. Dikkatlice birbirlerine doladı, ardından ayağa kalkıp normalde belinde asılı duran ikiz balık kesesini getirdi. Kıvrılmış saç tellerini bunun içerisine koydu.
Kapının tıklatılma sesleri duyuldu. Qi Yan elindeki ikiz balık kesesini sıktırırken gözlerinden telaşlı bir ifade geçti, "Kim o?"
Qian Tong: "Efendim uyanık mı? Bu basit kimse Qian Tong, efendimin üzerini giyinmesine yardım etmek için burada."
Qi Yan gündelik hayatında birilerinin hizmetine ihtiyaç duymuyordu, Qian Tong da bunu biliyordu. Bunu dediğine göre, acilen iletmesi gereken bir şeyleri olmalıydı.
Qi Yan: "İçeri gel."
Qian Tong Qi Yan'ın yanına geldi. Tek dizinin üzerine çöktü, ardından mumla mühürlenmiş zarfı çıkardı, "Efendim, bir mektup geldi."
Qi Yan kapağında hiçbir yazı bulunmayan mühürlü mektubu aldı. Mektubu çıkarıp bir göz attığında, Qian Yuan'ın el yazısını gördü.
Mektupta şunlar yazılıydı: Gu Feng'in yönlendirmesi sayesinde, Qi Yan'ın gizlice yönettiği Sifang bankası başarıyla başkente girmişti. Fakat Qian Yuan, Sifang bankasının başkentin iyi bilinen bankası olan Tongyuan bankasının çıkarlarına dokunduğundan endişeliydi. Bunun sahibi olan Xie An'ın bu işin peşini bırakmamasından kaygı duyuyordu.
Her ne kadar Xie An bir tehdit unsuru olmasa da, arkasındaki kişi Üçüncü Prens Nangong Wang'dı. Qi Yan'ın, başkentin makam odasına selam vermesi gerekiyordu.
Qi Yan bu sayfayı çıkardığında, arkasında bir mektubun daha olduğunu gördü. Bu da Qian Yuan tarafından yazılmıştı, fakat ötekine kıyasla biraz alelacele yazılmış gibi duruyordu.
Qi Yan'ın kaşları iyice çatıldı. Üzerindeki iki sıra karakteri tekrar tekrar okuyordu: bu basit kimse, Qian Yuan binlerce ölümü hak ediyor. Bu basit kimse dün rutine uyarak genç efendiyi ziyaret etmeye gittiğinde, o ailenin geçen ay çoktan başka yere taşındığını öğrendi. Nerede oldukları bilinmiyor.
Bu basit kimse yüz tane portre resmetmesi için bir ressam tuttu, bunlar da kabiliyetli ve güvenilir astlara gizlice araştırması için iletildi.
Qi Yan mektubu buruşturarak bir top haline getirdi, avucunun içinde sıktırdı. Göğsü belirgin bir şekilde yükselip alçalıyordu.
Üç sene evvel Xiao-Die ikiz çocuklar dünyaya getirmişti. Qi Yan iç meclisin oğlu almak için anneden kurtulunan antik geleneği uygulayabileceğinden endişe ettiği için oğlanın küçük yaşında öldüğünü öne sürmüş, Qian Yuan ise el altından oğlanı başkentin dışına çıkarmış ve bir çiftçi ailenin himayesine vermişti.
Qian Yuan dışında hiç kimse çocuğun bulunduğu adresi bilmiyordu. Çocuğu her yıl dört defa ziyaret ediyor; bu çocuğun güvenle büyümesini teminat altına almak için düzenli olarak biraz yağ, tahıl ve gümüş götürüyordu...
Böylesine avantajlı şartlar altında, o ailenin taşınmak için kesinlikle hiçbir gerekçesi yoktu... Fakat mektupta geçen ay taşındıkları yazıyordu. Vakit hesaplandığında bu... onun başkente giriş yaptığı tarih değil miydi?
Qi Yan yumruklarını gevşetti. Sol elinde ikiz balık kesesini tutarken sağ eli mektubu top haline getirdi.
Çocuğu kim kaçırmıştı?
Nangong Jingnu olabilir miydi? Arkasında Nangong Rang'ın desteği vardı, yani böyle bir şey yapmak için yeterli gücü bulunduruyordu... Lakin davranış ve üslubuna bakılırsa, bu pek olası değildi.
Qian Yuan "bekçiden hırsıza dönmüş" olabilir miydi? Gelecekte pazarlık malzemesi yapmak için çocuğu gizlice uzağa mı götürmüştü?
Qi Yan hala önünde diz çökmekte olan Qian Tong'a baktı, ardından bu fikri eledi.
Qian Yuan'a çoktan özgürlüğünü geri vermesi ve kendi mal varlığını onun idaresine bırakması bir yana, Qian Yuan'ın oğlu Qian Tong ve kızı Qian Bao hala onun ellerindeydi. İki taraf için de büyük zararlarla sonuçlanacak bir şeyi neden yapsındı ki?
Ya da belki...
Qi Yan'ın sessiz olduğunu gören Qian Tong, "Efendimin iletilmesini istediği herhangi bir sözlü mesajı var mı?" diye sordu.
Qi Yan derin bir nefes aldı. Kehribar rengi gözleri dinginliğini geri kazandı, ardından alçak sesle şöyle dedi, "Qian Yuan'a bunu sonuna kadar araştırmasını söyle. Hayattaysa kurtarılmalı, ölüyse bulunmalı. Ve... ödeneği yakın gelecekte telafi etmesini söyle. Bir süre sonra bazı eşyalar getirmesi için birini özel köşke gönder, sonra bunların hepsini Xie An'a getirip hazır gümüşle takas et. Gereksiz bütün nesneler satılabilir, hepsini gümüşe çevir."
Qian Tong: "Anlaşıldı."
Qi Yan biraz düşündükten sonra devam etti, "Gümüşü çeşitli bölgelerdeki tefeci dükkanlarına ulaştırması için birini gönder. İhtiyaçlarını karşılamak için para ödünç almaya gelen herhangi bir çiftçi aile olduğunda ne kadara ihtiyaçları olursa olsun istediklerini versin. Ama, teminat olarak toprak tapularını kullanmak zorundalar. Vadenin dolum tarihi uygun şekilde cömert belirlenebilir, fakat faizi biraz arttırsın. Bu iş tamamlandığında normal durumu korusun ve benden emir beklesin."
Qian Tong: "Anlaşıldı."
Qian Tong oradan ayrıldı. Qi Yan giyinmeyi bitirdi, ardından o da yatak odasından çıktı. Dışarıda yağmur hala yağıyordu. Her ne kadar dünkü kadar şiddetli olmasa da, henüz düzeleceğine dair bir belirti yoktu.
Qi Yan başını kaldırıp yukarıdan bastıran kara bulutlara baktıktan sonra, "Hava durumu arka çıkıyor, hava durumu gerçekten arka çıkıyor..." diye mırıldandı.
Bir gecelik yakınlığın ardından Nangong Jingnu tekrar meşgul olmaya başlamıştı. Qi Yuxiao, her gün Qi Yan'a rahat vermeyerek teyzesinin talimatını yerine getiriyordu.
Gerçi, Qi Yan da zaten Xiao-Die'yi ziyaret etmek için Fuma malikanesine dönmeyi planlamıyordu. Hiç kuşkusuz kız kardeşini özlemişti, fakat üç yıldır serdiği plan ağı artık çekilmek üzereydi. Böyle bir noktadayken Nangong Jingnu'yu daha fazla kışkırtamazdı. İntikamını aldığında, kız kardeşinin yanında olmak için daha onlarca yılı olacaktı. Şimdi ziyaret etmeyerek onu korumuş oluyordu. Nangong Rang'ın yaşamı rüzgarın önündeki bir mum gibi yanıyordu, Nangong Jingnu'nun iyiliği için bir şeyler yapabilirdi.
Qi Yuxiao sayesinde Qi Yan'ın, içinde Ayin Bakanı Gongyang Huai de bulunan büyük bir ziyaretçi grubunu geri çevirmek için yeterli bahanesi vardı.
Böylesi bir zaman diliminde birileriyle görüşmesi yerinde olmazdı. Belki de Nangong Jingnu'nun gözleri çoktan onun yanına yerleştirilmiş, izliyordu. İmparatorluk sınavının sonuçları açıklanana kadar her şey beklemek zorundaydı.
Bu sırada, Nangong Jingnu yoğun iş yüzünden bütünüyle yorulmuştu. Son zamanlarda mecliste yine birkaç adet büyük mesele yaşanmıştı, fakat Nangong Jingnu paravanın arkasında kalmak zorundaydı. Meclis toplantıları sırasında emir verememesi, onun için en büyük kısıtlama halini almıştı.
Tarım Bakanı; çeşitli bölgelerde sel baskınının işaretleri gözleniyor, meclis sonbahar hasadının ve vergi gelirlerinin etkilenmesini önlemek adına erkenden hazırlıkları yapsın, diye rapor vermişti.
Wei Krallığı'nın yağış sezonu olması gerekenden koca bir ay erken gelmişti. Şu anda tahılların olgunlaştığı mevsimdi, fakat Tarım Bakanı çeşitli bölgelere koşturduğunda yakında hasat edilecek olan mahsullerin rutubet yüzünden küflenmeye başladığını görmüştü. Çok sayıda çiftçi aile şimdi iki tercihle karşı karşıya kalmıştı. İlki az miktarda hasat riskini göze alıp mahsulleri erkenden toplamaktı, fakat bir yıllık sıkı çalışma meyvesini yakında bütünüyle verecekti. Kusursuz miktarda tahılı öylece azaltmaya kimin gönlü elverirdi ki?
İkincisi ise göklerle bahse girip bu yağmurun bir an evvel dinmesi için dua etmekti. Bu mevsimde güneş yalnızca birkaç gün içinde biriken suları buharlaştırabilirdi, hala daha iyi bir hasat yapabilirlerdi.
Wei Krallığı'nın kuruluşunun ilk zamanlarında Nangong Rang, halkın belini kıran bir politika yürürlüğe koymuştu— "tuz teyiti ile şartlı notların takası". Artık bu uygulanmaya başlayalı on yıl olmuştu. Fahiş miktarda kârın ve devletin etkisinin büyüsüne kapılarak krallıktaki birçok çiftçi aile ellerindeki kıt sayıda şartlı nota güvenip takas için beklemişti. Bazı aileler yüksek fiyattaki bu şeyleri almak için kendi özel arazilerini bile satmıştı. Lakin Wei Krallığı ailelerin elinde bulundurduğu dönüm miktarına değil, nüfus sayımına göre vergi alıyordu.
Öte yandan tarlaları küçülmüş, ailedeki insan sayısı ise on yıllık zaman diliminde artmıştı. Her aileye düşen vergi miktarının gitgide ağırlaşmasının sebebi buydu. Qi Yan üç yıllık zamanı çeşitli bölgeleri ziyaret edip insanların fikirlerini dinlemek için kullanmıştı. Wei Krallığı'ndaki yüklü miktarda çiftçi aile sayısının çoktan kırılma noktasına erişmekte olduğunu hesapladığı için Qian Yuan'a, Wei Krallığı meclisinde bardağı taşıran son damla olacak bu emri vermişti.
Fakat şimdi değildi. Bu seneki talebeler mecliste sağlam bir tutunma noktası edinip Qi Yan yeterince sözlü otorite kazanana kadar beklemesi gerekiyordu.
Belki de yaşını başını almış Nangong Rang bu "tuz teyiti ile şartlı notların takası" politikasını çoktan unutmuştu. Bu, Wei Krallığı'nın eti ve kemiğine kazınmış zehirli bir yara gibiydi; üstelik bu yara çoktan iltihaplanmıştı. Nangong Jingnu bir kadındı, bundan sonrasında hala sıklıkla Qi Yan'a güvenmesi gerekecekti. "Seçkin güç" ancak "tehlike yakınken" elde edilirdi. O zaman geldiğinde... Qi Yan'ın meclis salonunu kanla yıkama vakti gelecekti.
Qi Yan: Komutanlık mülkü, Merkezi Katipler, Saray önü Muhafızı ve ailesi... o zaman gelene kadar hayatta kalsanız iyi edersiniz.
***
0 notes
cengish05 · 19 days ago
Text
Avokado fiyatı arttı; üretici hırsızlık olaylarından endişeli
Avokado üretiminin en mühim merkezlerinden Alanya’da hasat devam ederken, son günlerde fiyatlar yükselmeye başladı. Önceki haftalarda adedi 15- 18 lira içinde olan avokadonun fiyatı, boyutuna nazaran 23- 25 liraya kadar terfi etti. Alanya Avokado Üreticileri Birliği Başkanı Hilmi Sevilgen, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) yapmış olduğu açıklamada, fiyatların artmasıyla beraber üreticilerin…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
tanitimsposts · 27 days ago
Text
0 notes
cemreninyolculuk · 28 days ago
Text
Tumblr media
0 notes
bursahabermedya · 1 month ago
Photo
Tumblr media
web sitesinde haber muhabirisin bu içeriğe göre dikkat çekici ve 8 kelimeyi geçmeyecek başlık yazar mısın. Html etiketlerini dahil etme
Bir süre önce 5 litrelik iki teneke zeytinyağı aldığını anlatan Ağaoğlu, “Para verip aldım. O zeytinyağlarından birinin 5 litresi 700 liraydı. Bir diğeri 750 liraydı. Beş litrelik bir erken hasat taş baskı natürel zeytinyağı bu fiyata mümkün değil. Bunu biliyorum. İki tenekeyi para verip aldım. Aldıklarımdan birisi Tarım ve Orman Bakanlığının açıkladığı tağşişli ürünler listesinde yer aldı. Öbürünü de Bakanlığın İstanbul İl Laboratuvarına götürdüm. Oraya da para ödeyerek analize bıraktım. Sonuçlarını alınca konuşuruz” diye konuştu.
Yalancı indirimin cezası 550 bin liraya kadar çıkıyor
Tağşiş ve taklitle tüketiciler kandırıldığı gibi büyük markalı firmaların da başka yollarda aldattığını vurgulayan Ağaoğlu, şöyle devam etti: “Gramaj oyunlarıyla bir de gizli zamlar var. Paketli gıdalarda gramajı düşürüyorlar ama paket aynı paket fiyat aynı fiyat. Tüketici bunu aynı fiyat diye alıyor ancak zamlı aldığını bilmiyor. Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’nde ’Tüketicilere sunulan bir malda birim fiyatını farklılaştıracak şekilde adet, uzunluk, ağırlık, alan, hacim ölçüleri ve benzeri unsurlarından birinde değişiklik yapılmasına rağmen, değişiklik yapılmadığı düşüncesi uyandıran yanıltıcı ambalajlama uygulamaları’ maddesi bulunuyor. Bu maddeye göre gizli zamla tüketiciyi aldatanlara 550 bin liraya kadar ceza uygulanabiliyor.”
Yalancı indirime de dikkati çeken Ağaoğlu, şunları kaydetti: “Hakikaten bunu insanlara yeterince anlatamadım. İndirim yapıyorum diyebilmesi için firmanın o ürünün son 30 günde satıldığı en düşük fiyatı baz alması lazım. Yani 100 liraya satmış, 120 ya da 150 liraya satmış. 150 lira üzerinden indirim uygulayamaz. 100 lira üzerinden indirim yapabilir. Bunu fark eden tüketiciler Ticaret Bakanlığına başvurmalı. Otuz gün geriye dönüp satıyorsunuz. 100 liradan satmış en düşük. Yüz liradan daha ucuza satıyorsa indirim diyebilir. Mesela 90 liraya satıyorsa ona indirim yaptın denebilir. Yalancı indirim olduğu takdirde bununla ilgili idari para cezasına muhatap olacaktır. Fiyatı yükseltip sonra indirim yaptık demek tüketiciyi yanıltıcı uygulamalardır ve cezayı gerektirir.”
Tarım ve Orman Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığının her ürünü takip etmesinin mümkün olmadığına dikkati çeken Ağaoğlu, denetimde tüketicilere büyük görev düştüğünü söyledi.
Şikayetle ilgili büyük kolaylıklar sağlandığını dile getiren Ağaoğlu, “2025’te değerlenme oranı da artacaktır ancak bu yıl için 104 bin liraya kadar olan uyuşmazlıklarda Tüketici Hakem Heyetleri yetkili. Cep telefonları, çamaşır ve bulaşık makineleri, buzdolaplarında yaşanan sıkıntılarda bile fiyatları açısından mahkemeye gitmeden bu yolla çözüm yolu aranabilir” dedi.
bu haberi özgün bir içerik olacak şekilde yeniden yaz. Haber dili kullan ve metne bağlı kal. pragraflar arasında boşluk olsun. on paragrafta “sonuç olarak” demeni istemiyorum. sonuç ola https://bursahabermedya.com/web-sitesinde-haber-muhabirisin-bu-icerige-gore-dikkat-cekici-ve-8-kelimeyi-gecmeyecek-baslik-yazar-misin-html-etiketlerini-dahil-etme-bir-sure-once-5-litrelik-iki-teneke-zeytinyagi-aldigini-anlat/ #EkonomiHaberleri #bursahaber #bursasondakika #bursahaberleri #haberler #bursa
0 notes
gundemarsivi · 1 month ago
Text
Tumblr media
Sherry
✍🏻 Edip Kemal Eren
KUVVETLENDİRİLMİŞ ŞARAPLAR
Kuvvetlendirilmiş şaraplar üretim esnasında alkol ilave edilmesi ile güçlendirilmiş şaraplardır. Sofra şaraplarının çoğunluğunun alkol oranı %8 – %15 arasında olmasına karşın kuvvetlendirilmiş şaraplarda bu oran %16 – %21 arasındadır.
Eklenen alkol genellikle şarap veya Marc’tan yapılmış yerli brandy’dir. Brandy’nin şarap ile bağı vardır ve ucuzdur. Ayrıca arta kalan şarap alkol üretmek için damıtılabilir.
Şarap ve brandy üretilen hemen her yerde, tatlı olan Malmsey Madeiras’tan dry Fino Sherry’lere kadar kuvvetlendirilmiş şaraplar üretilir. Bunlar da kırmızı ve beyaz şaraplar olarak ayrılabilir ve sonunda altın renkli veya kehribar şarabı yapılmaktadır.
Dünyadaki kuvvetlendirilmiş şaraplar
Sherry
Port Wines
Madeira
Marsala
Malaga
SHERRY
Eskiden Scheris olarak bilinen Sherry, adını “Jerez” şehrinden almıştır ve İspanya’nın güney batısında yer alan Jerez (de la Frontera) şehrinin etrafındaki bölgelerde üretilmektedir. Bölge içerisinde üç ana üretim merkezi bulunmaktadır.
Jerez de la Frontera
Puerto de Santa Maria
Sanlucar de Barrameda
Sherry Üretimi İçin Üzüm Çeşitleri
Sherry üretiminde kullanılacak üzümler albariza diye adlandırılan beyaz renkli topraklarında yetiştirilmektedir. Üzüm çeşitleri olarak:
Palamino Bianco
Pedro Ximenez
Moscatel Fino üzümleri sayılır.
Bu üç üzüm çeşidinden Palamino Bianco Sherry üretiminde kullanılan ana üzüm çeşididir. Pedro Ximenez ve Moscatel Fino üzümleri Palomino Bianco ile karıştırılarak tatlı sherry üretiminde kullanılmaktadır.
SHERRY ÜRETİMİ
Bölgedeki sıcaklık ve güneş ışını üzümlerdeki şeker oranının artmasına olanak sağlamaktadır. Üzümlerdeki şeker oranı üzümlerin sıcak güneş altında bırakılarak suyunun buharlaşması sonucu elde edilir ve bu tatlı şarap üretiminde kullanılır. Hasat edilmiş üzümler 10-21 gün arasında 12-24 saat güneş altında bırakılır. Geceleri nemden korumak için esparto soleo denilen samanla üzeri kapatılır.
Çok sıcak iklimde yetişen üzümlerde düşük aside neden olur ve şarapların iyi yapılması için asit oranının belli bir dengede olması gerekir. Bundan dolayı üzümler tam hasat zamanında hasat edilmelidir. Şarapların dengeye ulaşması için üzümü ezmeden önce üzüm sapları ve çekirdekleri ayırt edilerek kalan üzüm meyvesinin kendisine tartaric kristalin arttırılması için yeso denilen sıvı madde katılmalıdır.
Genel olarak pişmiş üzümler varile koyularak zapatas de pisar denilen özel tırnak ve botlarla ezilir. Bu süreç akşamdan itibaren gece yarısından sonraki günün öğlesine kadar devam eder.
Üzüm eti ezilerek elde edilen üzüm suyu varillerde toplanır. Mosto denilen bu üzüm suyu çok büyük kutulara koyularak üzerine maya eklenir.
12 saat sonra fermantasyon süreci başlar ve 25-30°C arasında 36-50 saat süreyle bu süreç devam eder. Fermentlenmiş şarapların son olarak küçük meşeden yapılmış fıçılara koyulur. Fermentasyon süreci sonunda şekerler tükenir ve fermentasyon durur. Pedro Ximenez ve Moscatel hariç diğerleri kuru oluncaya kadar fermentlenir. Şarap üreticileri günümüzde şarapları onların aromalarına göre incelerler ve gelişme usullerine göre sınıflandırırlar.
Sonraki aşama, şarap üreticileri şarabın gelişmesi için doğaya açık bırakılır. Flor denilen beyaz mikroskobik mayalar sadece bazı varillere koyulan şaraplar üzerinde doğal olarak incecik köpükler halinde yüzerler. Organizma gibi bu mayalar şarabın oksitleşmesini engelleyerek sonuçta Fino veya Amontillado şarabı gibi dry ve hafif olmasına olanak sağlar. Bu varillerdeki şaraplar koyu ve zengin tada sahip olarak florların gelişmesini engeller ve Oloroso’ya dönüşmesini belirler. Florların kalıplaşmasını sağlayacak çare yokken onların büyümesini teşvik etmesi için şartların yaratılması mümkün olmaktadır.
Alkol oranı %13,5 ve %17,5 arasından optimum alkol oranı %15,3 olan düzeye ulaşır ve bu düzeyde meydana gelen acetobacter’iler ölür.
15-30° C arasındaki sıcaklık.
Kükürtdioksit oranı %0,018 den az olmalı.
Tanen oranı %0,01 den az olmalı.
Fermenttelmiş şekerlerin olmaması.
Şaraplar devamlı olarak capataz’lar tarafından venencia kullanılarak şarapların örnekleri çizilir ve kontrol edilerek sıralanır. Sınıflanması sonucu şaraplar raflara koyulur ve güçlendirilir. Fino veya Amontillado şarapları %15,5 alkol oranına kadar güçlendirilir. Bu alkol oranı florların kendi fonksiyonlarını yerine getirecek Oloroso’nun % 18 alkol oranına kadar güçlendirilmesine olanak sağlar. Capataz’lar her bir varil için altında kalın şarabın çeşit ve özelliğini tebeşirle belirler. Şaraplar çoğu zaman belirli usullere göre çeşidi ve içinde gelişmesine göre sınıflandırılır. Bu şaraplar sonra bodegaya solera sistemiyle yaşlandırmak için yerleştirilir.
SHERRY’NİN TÜRLERİ
Sherry’nin 6 türü vardır:
Fino Sherry
Manzanilla Sherry
Amontillado
Oloroso
Palo Cortado
Pedro Ximenez
Fino Sherry : Doğa şarap üreticilerine kutulardaki florların gelişmesini takdis ettiği zaman Fino Sherry yapılır. Dry’dır ve Palomino üzümlerinden üretilir.Yaklaşık %15.5 oranda alkol içerir. Bu altın renkli solgun ve acıdır fakat hafif, kuru ve hoş aromalıdır. Genellikle Jerezde Frontera ve El Puerto de Santa Maria’da üretilir.
Manzanilla Sherry : Finos kıyı şehri Sanlucar de Barromeda’da bekletilerek ve olgunlaştılılarak yapılır. Finos bildiğimiz Finostan farklı olarak damağımıza tuz tadını verir ve günümüzde Manzanilla olarak bilinir. Manzolina Fino’ya göre hoş aromalı ve hafiftir fakat Finonun aromatik karışımı ve yapısı yoktur. Palomino üzümlerinden yapılır ve alkol oranı yaklaşık %15.5’tir.
Amontillado : Bu tüm tadı finos’lar uzun dönemde olgunlaşır, ceviz ve tam tadıyla hafif koyu şarap haline dönüşür. Bu şaraplara Amontillado denilir.Bunun ismi Jerez şarapları ünlü olmadan önce Montilla bölgesinde aynı özelliklere sahip olan şarapların üretiminden türemiştir. Palomino üzümlerinden yapılır ve yaklaşık %17 alkol oranında olur.
Oloroso : Üzümler açık havaya bırakılınca kolay kolay bozulmaz. Flor tabakaları Finosu şarabın dış görünüşünden korur fakat Oloroso’larda bu avantaj yoktur. Palomino üzümünden yapılır ve yaklaşık %19 alkol oranında olur. Bazı üzümler iyi Oloroso şarabı haline dönüşürken diğerleri bozulur. Bunları sınıflandırarak ve test ederek keşfetmek mümkündür ve diğer taraftan brandy üretiminde kullanılır. Olorosoların genişlemesi diger sherry türlerine göre çok kolaydır ve diğer şaraplara karıştırılarak yapılması mümkündür. PX ve Moscatel şarapları bu amaçla tatlı şaraplar olarak kullanılır.
Palo Cortado : Palo Cortado şans eseri bulunan bir sherry türüdür. Bu çok seyrek üretilen Oloroso kökenli şaraptır. Bu şaraplar Fino özelliklerinin yetiştirilmesiyle yapılır ve bunlar genellikle çok nadir olduğundan pahalıdır. Palomino üzümlerinden yapılır ve yaklaşık %18alkol oranında olur.
Pedro Ximenez : Kehribar ile koyu maun renklidir. Karışık ve tatlı aromalar kendi aralarında küçücük farklara ve kuru üzüm tadına sahiptir. Damakta ağır, kadife ve devamlı bir tat bırakır. Pedro Ximenez üzümünden yapılır ve yaklaşık %17 alkol oranında olur.
SHERRY’nin KULLANIMI VE SERVİSİ
Kuru Finos sherry’leri bazen Tio Pepe ve Dry Sack gibi ticari isimler altında satılır. Bunlar yemekten önce hafif kokteyl ve tapasla birlikte sunulur. Harveys Bristol’dan gelen diğer Bristol Cream ve Bristol Milk çok eski Oloroso ve Amontilados’un karışımıdır.
Bu sherry’ler tatlı ve zengindir ve öğle yemeği sonrası içilir. Sherry’ler Lale biçimli şarap bardaklarının küçük biçimleri olan Sherry Copitas ile servis edilir.
Edip Kemal Eren
Not: Sosyal medya hesaplarımdan bana ulaşabilirsiniz.
http://instagram.com/edipkemaleren/
http://youtube.com/edipkemleren/8043
http://facebook.com/edipkemaleren
http://Twiter.com/edipkemaleren
0 notes
burakurnaz · 1 month ago
Text
bu şirket işlerinden, sistem kurmak ve yönetmekten falan çok yoruldum arkadaşlar. benden dokümanlarımızı bir veri tabanına aktarmam isteniyor. ben de istiyorum aslında çünkü bir düzene girecek, mesela en basitinden en son hangi doküman veya revizyon numarasında kaldığımızı o sistem üzerinden görebiliyoruz ama bu iş herkese çok basit geliyor. bakıyorlar mesela satınalmacıların dokümanları girmesi kolay, insan kaynaklarının dokümanlarını girmesi kolay, benimkini de kolay sanıyorlar ama ben arge'deyim ve hem kalitenin hem projenin hem de argenin işini yapıyorum yani ürünlerin bütün prototip, ön seri ve seri üretim aşamasındaki hikayeleri benim olduğum odada birikiyor. benim aktarmam gereken dokümanlar da bu hikayelere göre dengesiz ve tutarsız şekilde oluşturulmuş excel dokümanları. benim yaklaşık 80 projenin tüm dokümanlarını bu sisteme girebilmem için önce bu tutarsızlıkları gidermem gerekiyor. bunu da hikayeleri dikkate alarak yapmam gerekiyor. yani bir türkü derlemecisi nasıl ki gittiği köyde dinlediği maniyi, o bölgenin yemek veya evlilik veya hasat kültürlerinden, bitki örtüsünden, kiliminden, kumaşından bağımsız düşünemezse benimki de o hesap işte. bunu yapacak kişi sadece ben olduğum için üstlerim büyük bir pişkinlikle akıl veriyor. kimse beni dinlemiyor, bu adam nerede zorlanıyor, nasıl kolaylaştırabiliriz diye dinlemeden benim adıma genel müdüre termin tarihi veriyor. bir yandan da diyorlar ki o veri tabanına çok düzenli şekilde girmeliyiz yoksa çorba olur.
ve bu sırada da sürekli yeni işler çıkıyor. 2 hafta önce aralığın ortasına kadar zamanı var diye gönderilen mail, geçen hafta 21 ekime kadar bitmeli diye güncellendi. aralık nere, ekim sonu nere. bir yandan serideki ürünlerden sürekli şu doküman eksik, bu bilgi yanlış, bu makinede böyle bir sorun yaşıyoruz, bunu açamıyoruz diye telefon geliyor. bir yandan müşterilerin sırf keyfine fiyat sordukları projelerin toplantıları ve hazırlıkları oluyor. yahu büyük bir otobüs ve kamyon üreticisi firmaya öngörü adedini soruyoruz, çok büyük, çok fazla diye cevap veriyor. böyle müşteriye iş yapmaya çalışıyoruz. yapsak mı yapmasak mı kararsızlığı. öte yandan dokümanlar o kadar karışık ki bugün yeni dokümanlar için doküman numarası verecektim ama sırf bunun için bile eski projeleri ayıklamam gerektiğini fark ettim. hangi dokümana hangi kodu vermişiz ve o doküman hangi klasörün içinde, hangi projeye ait falan tek tek çalışıyorum. projelerin hepsinin de ismi müşterinin koduyla kaydedildiği için AAW8Y-QRMYH-KHJRU75M-LKKHU566 gibi isimler sanki keygen'de üretilmiş.
bu veri tabanının da leş bir özelliği var, koyduğun bazı şeyleri bir daha düzenleyemiyorsun ve silemiyorsun. orada öyle yük olarak kalıyor, sürekli karşına çıkıyor, seni yanlışa sürüklüyor.
yeri geliyor "bu fotoğrafta tüy var" diye fotoğrafı tekrar çekip dokümana koymam da isteniyor, yeri geliyor "boşver kılla tüyle ne uğraşıyorsun, sen dokümanları sisteme gir" de deniyor. ikisini de diyen aynı insan. diyor ki "bu bir ekip işi, toplantı at, tek başına yapma", 5 defa toplantı yaptım, hiçbirisine gelmedi.
ya ben bıktım, vallahi bıktım. dengeyi kuramıyorum, herkes sürekli abuk sabuk davranıyor.
akşamüstü servisteki arkadaş gelip, biz servisten akşamları erken inmeyelim, bizi oraya kadar götürsün, dedi. ben inmiyorum da sen iniyorsun olum, niye iniyorsun, sıcacık arabada uyuyarak gidiyoruz işte, bir de inip metroya biniyorsun, dedim. aynen kanka kızlara bakıyorum metroya onun için iniyorum bazen, dedi. akşam ben uyurken bu yine inmiş. bunu yapan kişi 35 yaşında adam.
0 notes
dokumtek · 2 months ago
Text
Metalürji ve Malzeme Dünyası: Geçmişten Günümüze
Tumblr media
Metalürji ve malzeme dünyası, son birkaç on yılda birçok yenilikçi gelişmeye sahne olmuştur. Bu gelişmeler hem bilimsel araştırmalar hem de endüstriyel uygulamalar açısından büyük önem taşımaktadır. İşte geçmişten günümüze kadar olan süreçte metalurji ve malzeme dünyasında öne çıkan bazı önemli gelişmeler: 1. İleri Malzemeler ve Nanoteknoloji - Nanomalzemeler: Nanoteknoloji, malzeme bilimine devrim niteliğinde yenilikler getirdi. Karbon nanotüpler, grafen ve kuantum noktalar gibi nanomalzemeler, elektronik, tıp, enerji depolama ve diğer birçok alanda önemli uygulamalar buldu. - Metamalzemeler: Bu malzemeler, doğada bulunmayan özellikler sergilemek üzere tasarlandı. Özellikle optik ve elektromanyetik alanlarda ışığın yönlendirilmesi ve manipüle edilmesi gibi uygulamalarda kullanıldı. 2. 3D Baskı ve Katmanlı İmalat - Metal 3D Baskı: Katmanlı imalat teknikleri, özellikle metal tozlarının lazerle eritilmesi yoluyla karmaşık metal parçaların üretilmesinde büyük ilerlemeler sağladı. Havacılık, otomotiv ve medikal implantlar gibi sektörlerde kullanımı yaygınlaştı. - Yeni Alaşımlar: 3D baskı teknolojileri, yeni alaşımların keşfi ve geliştirilmesini hızlandırdı. Bu süreç, geleneksel döküm ve işleme yöntemleriyle üretilemeyen karmaşık geometrilerin yaratılmasına olanak tanıdı. 3. Yüksek Performanslı Kompozitler - Fiber Takviyeli Polimerler: Karbon fiber, cam fiber ve aramid fiberler gibi takviye malzemeleri, havacılık ve otomotiv endüstrilerinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu kompozitler, yüksek mukavemet/ağırlık oranlarıyla bilinir. - Seramik Matris Kompozitler: Özellikle yüksek sıcaklıklara dayanıklılığı nedeniyle, gaz türbinleri ve diğer yüksek sıcaklık uygulamaları için geliştirilmiştir. 4. Akıllı Malzemeler ve Sensörler - Şekil Hafızalı Alaşımlar: Bu alaşımlar, belirli bir şekli 'hatırlayarak' ısıtıldıklarında orijinal şekillerine geri dönerler. Medikal cihazlar, robotik ve havacılıkta kullanımları artmıştır. - Piezoelektrik Malzemeler: Basınç uygulandığında elektrik üreten bu malzemeler, sensörler ve enerji hasat sistemlerinde yaygın olarak kullanıldı. 5. Sürdürülebilir ve Yenilenebilir Malzemeler - Biyomalzemeler: Doğada bulunan veya biyolojik olarak parçalanabilen malzemelerin geliştirilmesi, özellikle tıbbi ve çevresel uygulamalarda önemli rol oynadı. - Geri Dönüştürülebilir Malzemeler: Plastik atıkların ve diğer malzemelerin geri dönüştürülebilirliği üzerine yapılan araştırmalar arttı, çevresel etkileri azaltmaya yönelik çözümler geliştirildi. 6. Yüzey Mühendisliği ve Kaplamalar - Sert Kaplamalar: TiN, TiC ve Al2O3 gibi kaplamalar, aşınma ve korozyon direncini artırmak için yaygın olarak kullanıldı. - Kendi Kendini Onaran Kaplamalar: Mikro kapsül teknolojisi ve polimerler kullanarak, yüzey hasarlarını kendi kendine onarabilen kaplamalar geliştirildi. 7. Enerji Malzemeleri - Yüksek Verimli Güneş Hücreleri: Perovskit güneş hücreleri, geleneksel silikon tabanlı hücrelere kıyasla daha yüksek verimlilik ve düşük maliyet potansiyeli ile dikkat çekti. - Gelişmiş Batarya Malzemeleri: Lityum-iyon pillerin performansını artırmak için katot ve anot malzemelerinde önemli ilerlemeler kaydedildi. Ayrıca, katı hal bataryaları ve diğer yeni nesil enerji depolama teknolojileri üzerinde çalışmalar yapıldı. 8. Simülasyon ve Modelleme Teknikleri - Hesaplamalı Malzeme Bilimi: Bilgisayar destekli simülasyonlar ve modelleme teknikleri, yeni malzemelerin keşfi ve mevcut malzemelerin özelliklerinin tahmini için yaygın olarak kullanılmaya başlandı. - Yapay Zeka ve Makine Öğrenimi: Bu teknolojiler, malzeme keşfi ve optimizasyonu süreçlerini hızlandırmak için kullanıldı. Metalürji ve malzeme dünyası ile ilgili bu gelişmeler, malzeme bilimi ve mühendisliği alanında büyük ilerlemeler sağlayarak, birçok endüstriyel uygulamada performans iyileştirmeleri ve yeni fırsatlar yarattı. Read the full article
0 notes