#ses telinde polip
Explore tagged Tumblr posts
drhaldunoguz · 5 years ago
Text
Ses Telinde Polip
Ses Teli Polibi hakkında notlar... #sestelipolibi #sesameliyatı #sescerrahisi #sestedavisi #sesterapisi
Polip Nedir?
Ses teli polibi,  sınırları normal dokudan ayırt edilebilen bir kütle olarak tanımlanabilir. Genellikle ses tellerinden birinde ya da her ikisinde, ses tellerinin birbirine çarptığı iç yüzeyde görülür. Beyaz, pembe ya da kırmızı renkli olabilir. Genellikle ses tellerinin en çok titreştiği orta bölgesinde yer alır. Ses teli polibi, sesin aşırı ya da yanlış kullanımına (fonotravma)…
View On WordPress
0 notes
alternatif-tip · 8 years ago
Link
Seste oluşan geçici veya kalıcı bir değişim olarak adlandırılan ses kısıklığı genellikle nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında geliştiği için daha çok kış aylarında görülüyor. Bu nedenle de çoğu zaman “Nasıl olsa griptendir” düşüncesiyle hafife alıyor ve doktora başvurmakta gecikebiliyoruz. Oysa ses kısıklığının altında ses tellerinde polip veya nodülden reflüye kadar birçok neden yatabiliyor. “Bu yüzden sık sık tekrarlayan veya uzun süren ses kısılmalarında mutlaka bir hekime başvurmak çok önemli. Aksi halde altta yattan hastalığın tedavisi zor bir hale dönüşebiliyor” uyarısında bulunan Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. İsmet Emrah Emre ses kısıklığına yol açan 7 nedeni anlattı. 1.Larenjit Larenjit ses kısıklığının en sık görülen sebebini oluşturuyor ve çoğunlukla nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında ortaya çıkıyor. Bazen ateş ve boğaz ağrısıyla birlikte görülse de, çoğu zaman ağrısız bir ses kısıklığı olarak gelişiyor. Larenjit nedeniyle görülen ses kısıklığında temel problem enfeksiyonun ses tellerinde oluşturduğu ödem oluyor. Ancak bazen üst solunum yolu enfeksiyonunda ikincil gelişen geniz akıntıları ve boğazda gıcıklanmalara bağlı yoğun öksürük ve boğaz temizleme hareketi de ses tellerinde ödeme yol açabiliyor. Larenjit tanısı konulduktan sonra ses istirahati, üst solunum yolu enfeksiyonunun tedavisi ve bol su içilmesi hastalığı geriletiyor. Hastalık gerilemezse hekimi mutlaka bilgilendirmek gerekiyor. 2.Sesin yanlış kullanımı Sesin yanlış kullanımına bağlı olarak gelişen ses kısıklığı genellikle öğretmen ve çağrı merkezi çalışanı gibi sesini çok kullanan bir işte çalışanlarda görülüyor. Uzun süreli veya sık tekrarlayan durumlarda bir K.B. B uzmanına başvurmak gerekiyor. Hekim hastayı sesini daha iyi kullanmayı öğrenmek üzere ses terapisi almak için yönlendirebiliyor. Ayrıca çok fazla bağırarak konuştuktan sonra (maçlarda, yüksek sesli yerlerde) veya çok uzun süre ve sesi dinlendirmeden konuşulduğunda da sesin yanlış kullanımına bağlı ses kısıklığı ortaya çıkabiliyor. Bu tarz ses kısıklıkları geçici oluyor ve bol su ile birlikte ses istirahati ses kısıklığının düzelmesine yardımcı oluyor. 3.Ses tellerinde polip yada nodül İyi huylu ve yayılma göstermeyen kitleler olan polip ile nodüller ses tellerinde gelişiyor ve bu ses tellerin doğru kapanmasına olanak vermiyor. Ağrısız olan bu tarz kitleler bazen öksürükle birlikte kan gelmesiyle kendini gösterebiliyor. Küçük kitlelerde ses kısıklığı geçici ancak tekrarlayıcı olabiliyor. Özellikle sesin yorulduğu, üst solunum yolu enfeksiyonu geçirildiği veya yüksek sesle konuşulduğu zaman ortaya çıkan tekrarlayıcı ses kısıklıklarında polip veya nodül akla gelmeli. Daha büyük kitlelerde ise ses sürekli olarak kısık oluyor veya kalitesi bozuluyor. Her iki durumda da hemen bir K.B.B hekimine başvurmak gerekiyor. Bu gibi durumlarda hekim ses istirahati, reflü tedavisi, ses terapisi veya daha büyük kitleler için cerrahi önerebiliyor. 4. Reflü Mide asidinin yemek borusundan yukarı doğru çıkmasına deniliyor. Genellikle reflüsü olan hastaların göğüs ve boğaz bölgesinde yanma ile acıma şeklinde şikayetleri oluyor. Böyle durumlarda asidin yukarı çıkıp ses tellerinde hasar oluşturmasına bağlı olarak ses kısıklığı gelişebiliyor. Ancak şikayeti olmayan hastalarda da reflüye bağlı ses tellerinde hasar gelişmiş olabiliyor. Ses kısıklığı sabahları genellikle daha kötü oluyor ve gün içerisinde düzelme eğilimi gösteriyor. Yağlı, baharatlı yemekler, kahve, çay ve asitli içeceklerin tüketilmesi sonrasında reflüye paralel olarak ses kısıklığında artış olabiliyor. Reflü tedavisinde mide asidi düzenleyicileri ve diyet düzenlenmesine başvuruluyor. 5. Sigara Sigara içmek ses tellerinde birçok hasara neden olabiliyor. Sigaranın içerdiği toksinler ve yüksek ısıya bağlı ödem, ses tellerini örten dokuda kalınlaşma ve kanser, nodül ile polip gibi kitlelerin oluşumunu kolaylaştırma gibi etkileri mevcut. Sigara aynı zamanda reflüyü de arttırabildiği için ek olarak ses tellerinde reflü hasarı da gelişiyor. 6. Ses tellerinde felç gelişmesi Ses telinde felce bağlı gelişen ses kısıklıkları nadir olarak görülüyor. Cerrahi girişim sonrası gelişebildiği gibi, darbeye bağlı olarak tiroit bezine ait kitlelerde, boyun, akciğer ve beyinde ortaya çıkan kitlelerde de gelişebiliyor. Bazı enfeksiyonlar sinir harabiyeti yaratıp, ses tellerinin hareketinden sorumlu olan sinire hasar verip, ses kısıklığına yol açabiliyor. Aynı zamanda parkinson, alzheimer, ALS gibi nörolojik hastalıklarda da ses telinde felç oluşabiliyor. Ancak ses teli felcinde çoğunlukla hiç bir sebep bulunamıyor. Bu gibi durumlarda ses telinin bir müdahale yapılmadan tekrar hareket etmesi için 12-18 ay bekleniyor. Bazı hastalarda hareketin geri geldiği görülüyor, ancak gelişme olmayanlarda nefes darlığını ortadan kaldırmak veya ses kalitesinde düzelme sağlamak için cerrahi girişim yapılabiliyor. 7. Kanser Kanser ses kısıklığının en ciddi sebebini oluşturuyor. Ses tellerindeki kanserlerin hemen hepsi sigara içen veya yoğun ikinci derece sigara dumanına maruz kalan kişilerde görülüyor. Sigara içen bir kişide tekrarlayıcı veya sürekli hale gelmiş ses kısılması veya sesin kalitesinde değişme saptanması durumunda hemen bir K.B.B. hekimine başvurulmalı. Ek olarak kansere bağlı ses kısıklıklarında nefes darlığı, boğazda özellikle öksürük ile birlikte kan gelmesi, ağız kokusu ve yutkunma güçlüğü görülebiliyor. Kış aylarında ses kısıklığın yaygın olması, dolayısıyla sigara içen kişinin dikkate almaması nedeniyle tanıda gecikme olabileceği için kanserin büyüme veya yayılma riski olabiliyor. Bu nedenle sigara içen ve sürekli veya tekrarlayan ses kısıklığı sorunu olan hastalarının mutlaka bir hekime danışmaları gerekiyor. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
gdfg5345-blog · 8 years ago
Text
Ses kısıklığı kanser belirtisi olabilir
Ses kısıklığı kanser belirtisi olabilir Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Akdağ, ses kısıklığının basit bir boğaz enfeksiyonunun belirtisi olabileceği gibi gırtlak kanseri gibi önemli hastalıkların da habercisi olabileceğine dikkat çekti. Akdağ, vatandaşları 2 haftayı aşan ses kısıklıklarında mutlaka uzman bir doktora başvurulmaları yönünde uyardı.Ses kısıklığı kanser belirtisi olabilir Memorial Diyarbakır Hastanesi Kulak Burun Boğaz Bölümü’nden Doç. Dr. Mehmet Akdağ, ses kısıklığı, nedenleri ve tedavisi hakkında bilgi verdi. Enfeksiyon, alerji, sigara, reflü, öksürük, yüksek ses ile konuşma gibi etkenlerin ses kısıklığına neden olabileceğini belirten Akdağ, “Guatr, kalp ve göğüs cerrahisi gibi ameliyatlar sonrası ses kısıklığının gelişmesi kaçınılmazdır. Bunların yanı sıra nörolojik bozukluklar, psikolojik hastalıklar, genetik sendromlar, ergenlik dönemi, hipotiroidi, gebelik, yaşlılık, hipertansiyon ilaçları, hormonlar, doğum kontrol hapları, nodüller, polipler ve kötü huylu tümörler de ses kısıklığına yol açabilir” dedi. “UZUN SÜRÜYORSA NEDENİ ARAŞTIRILMALI” Ses kısıklığının başlangıcı ve süresinin, daha önce ses kısıklığı olup olmadığının, sigara kullanımı gibi etkenlerin yanı sıra hastanın mesleği, sistemik hastalıkları, genetik özellikleri, geçirdiği cerrahi girişimler ile psikolojik durumu da değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Akdağ, şunları kaydetti. “Seste değişikliğe neden olabilecek burun tıkanıklığı, bademciklerde büyüklük, farenjit, sinüzit, alerjik rinit gibi hastalıkların varlığı araştırılmalıdır. Poliklinik şartlarında endoskopik yöntemle ses tellerinde nodül, polip ya da reflü olup olmadığına bakılmalıdır. Ses kısıklığının tedavisinde ‘ses istirahati’ oldukça önemlidir. Enfeksiyon, alerji, reflü gibi durumlarda ilaç tedavisi verilebilir. Ses telinde oluşan nodül ve polibin tedavisinde, tek taraflı ses telinin çalışmadığı durumlarda, nörolojik ses kısıklıklarında, ses teli cerrahisi öncesinde ve sonrasında ses terapisi egzersizler hastaya fayda sağlayabilir. Bu egzersizler özellikle polip, nodül ve fonsiyonel ses hastalıkları tedavisinde uygulandığında bazen ameliyata bile gerek kalmayabilir. Hastalığın durumuna göre botoks tedavisi de seçenekler arasındadır. Ses teline cerrahi işlem gerekliyse geciktirilmemeli ve mutlaka yapılmalıdır.” “GIRTLAK KANSERİ BELİRTİSİ OLABİLİR” Ses kısıklığının, gırtlak kanserinin belirtisi olabileceğine de işaret eden Akdağ, şu ifadelerde bulundu: “Bu nedenle 15 günden fazla süren ses kısıklığı durumu varsa mutlaka bir kulak burun boğaz uzmanına başvurulmalıdır. Son dönemlerde kadınlarda giderek artan sigara kullanımı nedeniyle yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda gırtlak kanseri erkeklere göre kadınlarda yaklaşık 7 kat artmış olduğu ortaya çıkmıştır. Ses kısıklığının nedenine ve durumuna göre tedaviye olabildiğince erken başlanmalıdır. Erken evre gırtlak kanseri tedavisinde trakeotomi denilen boğazda kalıcı delik gerektirmeyen ameliyat yapılırken ileri evrelerde trakeotomi ile birlikte gırtlağın alınması gerekebilir, bazen de ameliyat şansı tamamen yitirilmiş olabilir. Hastanın durumuna göre radyoterapi ve kemoterapi tedavi seçenekleri arasındadır. Bu yüzden erken tanı ve tedavi oldukça önemlidir. Şikayetler oluştuğunda hemen doktora başvurmak gerekir.” 
0 notes
eavb33-blog · 8 years ago
Text
Ses kısıklığı kanser belirtisi olabilir
Ses kısıklığı kanser belirtisi olabilir Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Akdağ, ses kısıklığının basit bir boğaz enfeksiyonunun belirtisi olabileceği gibi gırtlak kanseri gibi önemli hastalıkların da habercisi olabileceğine dikkat çekti. Akdağ, vatandaşları 2 haftayı aşan ses kısıklıklarında mutlaka uzman bir doktora başvurulmaları yönünde uyardı.Ses kısıklığı kanser belirtisi olabilir Memorial Diyarbakır Hastanesi Kulak Burun Boğaz Bölümü’nden Doç. Dr. Mehmet Akdağ, ses kısıklığı, nedenleri ve tedavisi hakkında bilgi verdi. Enfeksiyon, alerji, sigara, reflü, öksürük, yüksek ses ile konuşma gibi etkenlerin ses kısıklığına neden olabileceğini belirten Akdağ, “Guatr, kalp ve göğüs cerrahisi gibi ameliyatlar sonrası ses kısıklığının gelişmesi kaçınılmazdır. Bunların yanı sıra nörolojik bozukluklar, psikolojik hastalıklar, genetik sendromlar, ergenlik dönemi, hipotiroidi, gebelik, yaşlılık, hipertansiyon ilaçları, hormonlar, doğum kontrol hapları, nodüller, polipler ve kötü huylu tümörler de ses kısıklığına yol açabilir” dedi. “UZUN SÜRÜYORSA NEDENİ ARAŞTIRILMALI” Ses kısıklığının başlangıcı ve süresinin, daha önce ses kısıklığı olup olmadığının, sigara kullanımı gibi etkenlerin yanı sıra hastanın mesleği, sistemik hastalıkları, genetik özellikleri, geçirdiği cerrahi girişimler ile psikolojik durumu da değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Akdağ, şunları kaydetti. “Seste değişikliğe neden olabilecek burun tıkanıklığı, bademciklerde büyüklük, farenjit, sinüzit, alerjik rinit gibi hastalıkların varlığı araştırılmalıdır. Poliklinik şartlarında endoskopik yöntemle ses tellerinde nodül, polip ya da reflü olup olmadığına bakılmalıdır. Ses kısıklığının tedavisinde ‘ses istirahati’ oldukça önemlidir. Enfeksiyon, alerji, reflü gibi durumlarda ilaç tedavisi verilebilir. Ses telinde oluşan nodül ve polibin tedavisinde, tek taraflı ses telinin çalışmadığı durumlarda, nörolojik ses kısıklıklarında, ses teli cerrahisi öncesinde ve sonrasında ses terapisi egzersizler hastaya fayda sağlayabilir. Bu egzersizler özellikle polip, nodül ve fonsiyonel ses hastalıkları tedavisinde uygulandığında bazen ameliyata bile gerek kalmayabilir. Hastalığın durumuna göre botoks tedavisi de seçenekler arasındadır. Ses teline cerrahi işlem gerekliyse geciktirilmemeli ve mutlaka yapılmalıdır.” “GIRTLAK KANSERİ BELİRTİSİ OLABİLİR” Ses kısıklığının, gırtlak kanserinin belirtisi olabileceğine de işaret eden Akdağ, şu ifadelerde bulundu: “Bu nedenle 15 günden fazla süren ses kısıklığı durumu varsa mutlaka bir kulak burun boğaz uzmanına başvurulmalıdır. Son dönemlerde kadınlarda giderek artan sigara kullanımı nedeniyle yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda gırtlak kanseri erkeklere göre kadınlarda yaklaşık 7 kat artmış olduğu ortaya çıkmıştır. Ses kısıklığının nedenine ve durumuna göre tedaviye olabildiğince erken başlanmalıdır. Erken evre gırtlak kanseri tedavisinde trakeotomi denilen boğazda kalıcı delik gerektirmeyen ameliyat yapılırken ileri evrelerde trakeotomi ile birlikte gırtlağın alınması gerekebilir, bazen de ameliyat şansı tamamen yitirilmiş olabilir. Hastanın durumuna göre radyoterapi ve kemoterapi tedavi seçenekleri arasındadır. Bu yüzden erken tanı ve tedavi oldukça önemlidir. Şikayetler oluştuğunda hemen doktora başvurmak gerekir.” 
0 notes
drhaldunoguz · 6 years ago
Text
Ses Telinde Polip
Ses Teli Polibi hakkında detaylı bilgiler...
Polip Nedir?
Ses teli polibi,  sınırları normal dokudan ayırt edilebilen bir kütle olarak tanımlanabilir. Genellikle ses tellerinden birinde ya da her ikisinde, ses tellerinin birbirine çarptığı iç yüzeyde görülür. Beyaz, pembe ya da kırmızı renkli olabilir. Genellikle ses tellerinin en çok titreştiği orta bölgesinde yer alır. Ses teli polibi, sesin aşırı ya da yanlış kullanımına (fonotravma)…
View On WordPress
0 notes
drhaldunoguz · 6 years ago
Text
Çocuklarda ses kısıklığı
Çocuklarda ses kısıklığına yol açan en sık nedenler...
Çocukluk çağı ses problemlerinin değişik çalışmalarda % 4 – 30 oranında görüldüğü ifade edilmektedir. 2000 adet çocuk ve ailesi ile yapılan yeni bir çalışmaya göre 4-12 yaş arasında ses problemleri, ailelere göre %6 oranında mevcut iken, klinisyen değerlendirmeleri ile oranın %11 olduğu belirlenmiştir. Bu yaş grubundaki çocuklarda en sık görülen ses problemleri olarak sırasıyla ses teli nodülleri
View On WordPress
0 notes
drhaldunoguz · 6 years ago
Text
Ses Telinde Polip
Ses teli iyi huylu hastalıklarından ses teli polibi hakkında kısa bilgi...
Polip Nedir?
Ses teli polibi,  sınırları normal dokudan ayırt edilebilen bir kütle olarak tanımlanabilir. Genellikle ses tellerinden birinde ya da her ikisinde, ses tellerinin birbirine çarptığı iç yüzeyde görülür. Beyaz, pembe ya da kırmızı renkli olabilir. Genellikle ses tellerinin en çok titreştiği orta bölgesinde yer alır. Ses teli polibi, sesin aşırı ya da yanlış kullanımına (fonotravma)…
View On WordPress
0 notes
alternatif-tip · 8 years ago
Link
Seste oluşan geçici veya kalıcı bir değişim olarak adlandırılan ses kısıklığı genellikle nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında geliştiği için daha çok kış aylarında görülüyor. Bu nedenle de çoğu zaman “Nasıl olsa griptendir” düşüncesiyle hafife alıyor ve doktora başvurmakta gecikebiliyoruz. Oysa ses kısıklığının altında ses tellerinde polip veya nodülden reflüye kadar birçok neden yatabiliyor. “Bu yüzden sık sık tekrarlayan veya uzun süren ses kısılmalarında mutlaka bir hekime başvurmak çok önemli. Aksi halde altta yattan hastalığın tedavisi zor bir hale dönüşebiliyor” uyarısında bulunan Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. İsmet Emrah Emre ses kısıklığına yol açan 7 nedeni anlattı. 1.Larenjit Larenjit ses kısıklığının en sık görülen sebebini oluşturuyor ve çoğunlukla nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında ortaya çıkıyor. Bazen ateş ve boğaz ağrısıyla birlikte görülse de, çoğu zaman ağrısız bir ses kısıklığı olarak gelişiyor. Larenjit nedeniyle görülen ses kısıklığında temel problem enfeksiyonun ses tellerinde oluşturduğu ödem oluyor. Ancak bazen üst solunum yolu enfeksiyonunda ikincil gelişen geniz akıntıları ve boğazda gıcıklanmalara bağlı yoğun öksürük ve boğaz temizleme hareketi de ses tellerinde ödeme yol açabiliyor. Larenjit tanısı konulduktan sonra ses istirahati, üst solunum yolu enfeksiyonunun tedavisi ve bol su içilmesi hastalığı geriletiyor. Hastalık gerilemezse hekimi mutlaka bilgilendirmek gerekiyor. 2.Sesin yanlış kullanımı Sesin yanlış kullanımına bağlı olarak gelişen ses kısıklığı genellikle öğretmen ve çağrı merkezi çalışanı gibi sesini çok kullanan bir işte çalışanlarda görülüyor. Uzun süreli veya sık tekrarlayan durumlarda bir K.B. B uzmanına başvurmak gerekiyor. Hekim hastayı sesini daha iyi kullanmayı öğrenmek üzere ses terapisi almak için yönlendirebiliyor. Ayrıca çok fazla bağırarak konuştuktan sonra (maçlarda, yüksek sesli yerlerde) veya çok uzun süre ve sesi dinlendirmeden konuşulduğunda da sesin yanlış kullanımına bağlı ses kısıklığı ortaya çıkabiliyor. Bu tarz ses kısıklıkları geçici oluyor ve bol su ile birlikte ses istirahati ses kısıklığının düzelmesine yardımcı oluyor. 3.Ses tellerinde polip yada nodül İyi huylu ve yayılma göstermeyen kitleler olan polip ile nodüller ses tellerinde gelişiyor ve bu ses tellerin doğru kapanmasına olanak vermiyor. Ağrısız olan bu tarz kitleler bazen öksürükle birlikte kan gelmesiyle kendini gösterebiliyor. Küçük kitlelerde ses kısıklığı geçici ancak tekrarlayıcı olabiliyor. Özellikle sesin yorulduğu, üst solunum yolu enfeksiyonu geçirildiği veya yüksek sesle konuşulduğu zaman ortaya çıkan tekrarlayıcı ses kısıklıklarında polip veya nodül akla gelmeli. Daha büyük kitlelerde ise ses sürekli olarak kısık oluyor veya kalitesi bozuluyor. Her iki durumda da hemen bir K.B.B hekimine başvurmak gerekiyor. Bu gibi durumlarda hekim ses istirahati, reflü tedavisi, ses terapisi veya daha büyük kitleler için cerrahi önerebiliyor. 4. Reflü Mide asidinin yemek borusundan yukarı doğru çıkmasına deniliyor. Genellikle reflüsü olan hastaların göğüs ve boğaz bölgesinde yanma ile acıma şeklinde şikayetleri oluyor. Böyle durumlarda asidin yukarı çıkıp ses tellerinde hasar oluşturmasına bağlı olarak ses kısıklığı gelişebiliyor. Ancak şikayeti olmayan hastalarda da reflüye bağlı ses tellerinde hasar gelişmiş olabiliyor. Ses kısıklığı sabahları genellikle daha kötü oluyor ve gün içerisinde düzelme eğilimi gösteriyor. Yağlı, baharatlı yemekler, kahve, çay ve asitli içeceklerin tüketilmesi sonrasında reflüye paralel olarak ses kısıklığında artış olabiliyor. Reflü tedavisinde mide asidi düzenleyicileri ve diyet düzenlenmesine başvuruluyor. 5. Sigara Sigara içmek ses tellerinde birçok hasara neden olabiliyor. Sigaranın içerdiği toksinler ve yüksek ısıya bağlı ödem, ses tellerini örten dokuda kalınlaşma ve kanser, nodül ile polip gibi kitlelerin oluşumunu kolaylaştırma gibi etkileri mevcut. Sigara aynı zamanda reflüyü de arttırabildiği için ek olarak ses tellerinde reflü hasarı da gelişiyor. 6. Ses tellerinde felç gelişmesi Ses telinde felce bağlı gelişen ses kısıklıkları nadir olarak görülüyor. Cerrahi girişim sonrası gelişebildiği gibi, darbeye bağlı olarak tiroit bezine ait kitlelerde, boyun, akciğer ve beyinde ortaya çıkan kitlelerde de gelişebiliyor. Bazı enfeksiyonlar sinir harabiyeti yaratıp, ses tellerinin hareketinden sorumlu olan sinire hasar verip, ses kısıklığına yol açabiliyor. Aynı zamanda parkinson, alzheimer, ALS gibi nörolojik hastalıklarda da ses telinde felç oluşabiliyor. Ancak ses teli felcinde çoğunlukla hiç bir sebep bulunamıyor. Bu gibi durumlarda ses telinin bir müdahale yapılmadan tekrar hareket etmesi için 12-18 ay bekleniyor. Bazı hastalarda hareketin geri geldiği görülüyor, ancak gelişme olmayanlarda nefes darlığını ortadan kaldırmak veya ses kalitesinde düzelme sağlamak için cerrahi girişim yapılabiliyor. 7. Kanser Kanser ses kısıklığının en ciddi sebebini oluşturuyor. Ses tellerindeki kanserlerin hemen hepsi sigara içen veya yoğun ikinci derece sigara dumanına maruz kalan kişilerde görülüyor. Sigara içen bir kişide tekrarlayıcı veya sürekli hale gelmiş ses kısılması veya sesin kalitesinde değişme saptanması durumunda hemen bir K.B.B. hekimine başvurulmalı. Ek olarak kansere bağlı ses kısıklıklarında nefes darlığı, boğazda özellikle öksürük ile birlikte kan gelmesi, ağız kokusu ve yutkunma güçlüğü görülebiliyor. Kış aylarında ses kısıklığın yaygın olması, dolayısıyla sigara içen kişinin dikkate almaması nedeniyle tanıda gecikme olabileceği için kanserin büyüme veya yayılma riski olabiliyor. Bu nedenle sigara içen ve sürekli veya tekrarlayan ses kısıklığı sorunu olan hastalarının mutlaka bir hekime danışmaları gerekiyor. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
alternatif-tip · 8 years ago
Link
Seste oluşan geçici veya kalıcı bir değişim olarak adlandırılan ses kısıklığı genellikle nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında geliştiği için daha çok kış aylarında görülüyor. Bu nedenle de çoğu zaman “Nasıl olsa griptendir” düşüncesiyle hafife alıyor ve doktora başvurmakta gecikebiliyoruz. Oysa ses kısıklığının altında ses tellerinde polip veya nodülden reflüye kadar birçok neden yatabiliyor. “Bu yüzden sık sık tekrarlayan veya uzun süren ses kısılmalarında mutlaka bir hekime başvurmak çok önemli. Aksi halde altta yattan hastalığın tedavisi zor bir hale dönüşebiliyor” uyarısında bulunan Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. İsmet Emrah Emre ses kısıklığına yol açan 7 nedeni anlattı. 1.Larenjit Larenjit ses kısıklığının en sık görülen sebebini oluşturuyor ve çoğunlukla nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında ortaya çıkıyor. Bazen ateş ve boğaz ağrısıyla birlikte görülse de, çoğu zaman ağrısız bir ses kısıklığı olarak gelişiyor. Larenjit nedeniyle görülen ses kısıklığında temel problem enfeksiyonun ses tellerinde oluşturduğu ödem oluyor. Ancak bazen üst solunum yolu enfeksiyonunda ikincil gelişen geniz akıntıları ve boğazda gıcıklanmalara bağlı yoğun öksürük ve boğaz temizleme hareketi de ses tellerinde ödeme yol açabiliyor. Larenjit tanısı konulduktan sonra ses istirahati, üst solunum yolu enfeksiyonunun tedavisi ve bol su içilmesi hastalığı geriletiyor. Hastalık gerilemezse hekimi mutlaka bilgilendirmek gerekiyor. 2.Sesin yanlış kullanımı Sesin yanlış kullanımına bağlı olarak gelişen ses kısıklığı genellikle öğretmen ve çağrı merkezi çalışanı gibi sesini çok kullanan bir işte çalışanlarda görülüyor. Uzun süreli veya sık tekrarlayan durumlarda bir K.B. B uzmanına başvurmak gerekiyor. Hekim hastayı sesini daha iyi kullanmayı öğrenmek üzere ses terapisi almak için yönlendirebiliyor. Ayrıca çok fazla bağırarak konuştuktan sonra (maçlarda, yüksek sesli yerlerde) veya çok uzun süre ve sesi dinlendirmeden konuşulduğunda da sesin yanlış kullanımına bağlı ses kısıklığı ortaya çıkabiliyor. Bu tarz ses kısıklıkları geçici oluyor ve bol su ile birlikte ses istirahati ses kısıklığının düzelmesine yardımcı oluyor. 3.Ses tellerinde polip yada nodül İyi huylu ve yayılma göstermeyen kitleler olan polip ile nodüller ses tellerinde gelişiyor ve bu ses tellerin doğru kapanmasına olanak vermiyor. Ağrısız olan bu tarz kitleler bazen öksürükle birlikte kan gelmesiyle kendini gösterebiliyor. Küçük kitlelerde ses kısıklığı geçici ancak tekrarlayıcı olabiliyor. Özellikle sesin yorulduğu, üst solunum yolu enfeksiyonu geçirildiği veya yüksek sesle konuşulduğu zaman ortaya çıkan tekrarlayıcı ses kısıklıklarında polip veya nodül akla gelmeli. Daha büyük kitlelerde ise ses sürekli olarak kısık oluyor veya kalitesi bozuluyor. Her iki durumda da hemen bir K.B.B hekimine başvurmak gerekiyor. Bu gibi durumlarda hekim ses istirahati, reflü tedavisi, ses terapisi veya daha büyük kitleler için cerrahi önerebiliyor. 4. Reflü Mide asidinin yemek borusundan yukarı doğru çıkmasına deniliyor. Genellikle reflüsü olan hastaların göğüs ve boğaz bölgesinde yanma ile acıma şeklinde şikayetleri oluyor. Böyle durumlarda asidin yukarı çıkıp ses tellerinde hasar oluşturmasına bağlı olarak ses kısıklığı gelişebiliyor. Ancak şikayeti olmayan hastalarda da reflüye bağlı ses tellerinde hasar gelişmiş olabiliyor. Ses kısıklığı sabahları genellikle daha kötü oluyor ve gün içerisinde düzelme eğilimi gösteriyor. Yağlı, baharatlı yemekler, kahve, çay ve asitli içeceklerin tüketilmesi sonrasında reflüye paralel olarak ses kısıklığında artış olabiliyor. Reflü tedavisinde mide asidi düzenleyicileri ve diyet düzenlenmesine başvuruluyor. 5. Sigara Sigara içmek ses tellerinde birçok hasara neden olabiliyor. Sigaranın içerdiği toksinler ve yüksek ısıya bağlı ödem, ses tellerini örten dokuda kalınlaşma ve kanser, nodül ile polip gibi kitlelerin oluşumunu kolaylaştırma gibi etkileri mevcut. Sigara aynı zamanda reflüyü de arttırabildiği için ek olarak ses tellerinde reflü hasarı da gelişiyor. 6. Ses tellerinde felç gelişmesi Ses telinde felce bağlı gelişen ses kısıklıkları nadir olarak görülüyor. Cerrahi girişim sonrası gelişebildiği gibi, darbeye bağlı olarak tiroit bezine ait kitlelerde, boyun, akciğer ve beyinde ortaya çıkan kitlelerde de gelişebiliyor. Bazı enfeksiyonlar sinir harabiyeti yaratıp, ses tellerinin hareketinden sorumlu olan sinire hasar verip, ses kısıklığına yol açabiliyor. Aynı zamanda parkinson, alzheimer, ALS gibi nörolojik hastalıklarda da ses telinde felç oluşabiliyor. Ancak ses teli felcinde çoğunlukla hiç bir sebep bulunamıyor. Bu gibi durumlarda ses telinin bir müdahale yapılmadan tekrar hareket etmesi için 12-18 ay bekleniyor. Bazı hastalarda hareketin geri geldiği görülüyor, ancak gelişme olmayanlarda nefes darlığını ortadan kaldırmak veya ses kalitesinde düzelme sağlamak için cerrahi girişim yapılabiliyor. 7. Kanser Kanser ses kısıklığının en ciddi sebebini oluşturuyor. Ses tellerindeki kanserlerin hemen hepsi sigara içen veya yoğun ikinci derece sigara dumanına maruz kalan kişilerde görülüyor. Sigara içen bir kişide tekrarlayıcı veya sürekli hale gelmiş ses kısılması veya sesin kalitesinde değişme saptanması durumunda hemen bir K.B.B. hekimine başvurulmalı. Ek olarak kansere bağlı ses kısıklıklarında nefes darlığı, boğazda özellikle öksürük ile birlikte kan gelmesi, ağız kokusu ve yutkunma güçlüğü görülebiliyor. Kış aylarında ses kısıklığın yaygın olması, dolayısıyla sigara içen kişinin dikkate almaması nedeniyle tanıda gecikme olabileceği için kanserin büyüme veya yayılma riski olabiliyor. Bu nedenle sigara içen ve sürekli veya tekrarlayan ses kısıklığı sorunu olan hastalarının mutlaka bir hekime danışmaları gerekiyor. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
alternatif-tip · 8 years ago
Link
Seste oluşan geçici veya kalıcı bir değişim olarak adlandırılan ses kısıklığı genellikle nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında geliştiği için daha çok kış aylarında görülüyor. Bu nedenle de çoğu zaman “Nasıl olsa griptendir” düşüncesiyle hafife alıyor ve doktora başvurmakta gecikebiliyoruz. Oysa ses kısıklığının altında ses tellerinde polip veya nodülden reflüye kadar birçok neden yatabiliyor. “Bu yüzden sık sık tekrarlayan veya uzun süren ses kısılmalarında mutlaka bir hekime başvurmak çok önemli. Aksi halde altta yattan hastalığın tedavisi zor bir hale dönüşebiliyor” uyarısında bulunan Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. İsmet Emrah Emre ses kısıklığına yol açan 7 nedeni anlattı. 1.Larenjit Larenjit ses kısıklığının en sık görülen sebebini oluşturuyor ve çoğunlukla nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında ortaya çıkıyor. Bazen ateş ve boğaz ağrısıyla birlikte görülse de, çoğu zaman ağrısız bir ses kısıklığı olarak gelişiyor. Larenjit nedeniyle görülen ses kısıklığında temel problem enfeksiyonun ses tellerinde oluşturduğu ödem oluyor. Ancak bazen üst solunum yolu enfeksiyonunda ikincil gelişen geniz akıntıları ve boğazda gıcıklanmalara bağlı yoğun öksürük ve boğaz temizleme hareketi de ses tellerinde ödeme yol açabiliyor. Larenjit tanısı konulduktan sonra ses istirahati, üst solunum yolu enfeksiyonunun tedavisi ve bol su içilmesi hastalığı geriletiyor. Hastalık gerilemezse hekimi mutlaka bilgilendirmek gerekiyor. 2.Sesin yanlış kullanımı Sesin yanlış kullanımına bağlı olarak gelişen ses kısıklığı genellikle öğretmen ve çağrı merkezi çalışanı gibi sesini çok kullanan bir işte çalışanlarda görülüyor. Uzun süreli veya sık tekrarlayan durumlarda bir K.B. B uzmanına başvurmak gerekiyor. Hekim hastayı sesini daha iyi kullanmayı öğrenmek üzere ses terapisi almak için yönlendirebiliyor. Ayrıca çok fazla bağırarak konuştuktan sonra (maçlarda, yüksek sesli yerlerde) veya çok uzun süre ve sesi dinlendirmeden konuşulduğunda da sesin yanlış kullanımına bağlı ses kısıklığı ortaya çıkabiliyor. Bu tarz ses kısıklıkları geçici oluyor ve bol su ile birlikte ses istirahati ses kısıklığının düzelmesine yardımcı oluyor. 3.Ses tellerinde polip yada nodül İyi huylu ve yayılma göstermeyen kitleler olan polip ile nodüller ses tellerinde gelişiyor ve bu ses tellerin doğru kapanmasına olanak vermiyor. Ağrısız olan bu tarz kitleler bazen öksürükle birlikte kan gelmesiyle kendini gösterebiliyor. Küçük kitlelerde ses kısıklığı geçici ancak tekrarlayıcı olabiliyor. Özellikle sesin yorulduğu, üst solunum yolu enfeksiyonu geçirildiği veya yüksek sesle konuşulduğu zaman ortaya çıkan tekrarlayıcı ses kısıklıklarında polip veya nodül akla gelmeli. Daha büyük kitlelerde ise ses sürekli olarak kısık oluyor veya kalitesi bozuluyor. Her iki durumda da hemen bir K.B.B hekimine başvurmak gerekiyor. Bu gibi durumlarda hekim ses istirahati, reflü tedavisi, ses terapisi veya daha büyük kitleler için cerrahi önerebiliyor. 4. Reflü Mide asidinin yemek borusundan yukarı doğru çıkmasına deniliyor. Genellikle reflüsü olan hastaların göğüs ve boğaz bölgesinde yanma ile acıma şeklinde şikayetleri oluyor. Böyle durumlarda asidin yukarı çıkıp ses tellerinde hasar oluşturmasına bağlı olarak ses kısıklığı gelişebiliyor. Ancak şikayeti olmayan hastalarda da reflüye bağlı ses tellerinde hasar gelişmiş olabiliyor. Ses kısıklığı sabahları genellikle daha kötü oluyor ve gün içerisinde düzelme eğilimi gösteriyor. Yağlı, baharatlı yemekler, kahve, çay ve asitli içeceklerin tüketilmesi sonrasında reflüye paralel olarak ses kısıklığında artış olabiliyor. Reflü tedavisinde mide asidi düzenleyicileri ve diyet düzenlenmesine başvuruluyor. 5. Sigara Sigara içmek ses tellerinde birçok hasara neden olabiliyor. Sigaranın içerdiği toksinler ve yüksek ısıya bağlı ödem, ses tellerini örten dokuda kalınlaşma ve kanser, nodül ile polip gibi kitlelerin oluşumunu kolaylaştırma gibi etkileri mevcut. Sigara aynı zamanda reflüyü de arttırabildiği için ek olarak ses tellerinde reflü hasarı da gelişiyor. 6. Ses tellerinde felç gelişmesi Ses telinde felce bağlı gelişen ses kısıklıkları nadir olarak görülüyor. Cerrahi girişim sonrası gelişebildiği gibi, darbeye bağlı olarak tiroit bezine ait kitlelerde, boyun, akciğer ve beyinde ortaya çıkan kitlelerde de gelişebiliyor. Bazı enfeksiyonlar sinir harabiyeti yaratıp, ses tellerinin hareketinden sorumlu olan sinire hasar verip, ses kısıklığına yol açabiliyor. Aynı zamanda parkinson, alzheimer, ALS gibi nörolojik hastalıklarda da ses telinde felç oluşabiliyor. Ancak ses teli felcinde çoğunlukla hiç bir sebep bulunamıyor. Bu gibi durumlarda ses telinin bir müdahale yapılmadan tekrar hareket etmesi için 12-18 ay bekleniyor. Bazı hastalarda hareketin geri geldiği görülüyor, ancak gelişme olmayanlarda nefes darlığını ortadan kaldırmak veya ses kalitesinde düzelme sağlamak için cerrahi girişim yapılabiliyor. 7. Kanser Kanser ses kısıklığının en ciddi sebebini oluşturuyor. Ses tellerindeki kanserlerin hemen hepsi sigara içen veya yoğun ikinci derece sigara dumanına maruz kalan kişilerde görülüyor. Sigara içen bir kişide tekrarlayıcı veya sürekli hale gelmiş ses kısılması veya sesin kalitesinde değişme saptanması durumunda hemen bir K.B.B. hekimine başvurulmalı. Ek olarak kansere bağlı ses kısıklıklarında nefes darlığı, boğazda özellikle öksürük ile birlikte kan gelmesi, ağız kokusu ve yutkunma güçlüğü görülebiliyor. Kış aylarında ses kısıklığın yaygın olması, dolayısıyla sigara içen kişinin dikkate almaması nedeniyle tanıda gecikme olabileceği için kanserin büyüme veya yayılma riski olabiliyor. Bu nedenle sigara içen ve sürekli veya tekrarlayan ses kısıklığı sorunu olan hastalarının mutlaka bir hekime danışmaları gerekiyor. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
alternatif-tip · 8 years ago
Link
Seste oluşan geçici veya kalıcı bir değişim olarak adlandırılan ses kısıklığı genellikle nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında geliştiği için daha çok kış aylarında görülüyor. Bu nedenle de çoğu zaman “Nasıl olsa griptendir” düşüncesiyle hafife alıyor ve doktora başvurmakta gecikebiliyoruz. Oysa ses kısıklığının altında ses tellerinde polip veya nodülden reflüye kadar birçok neden yatabiliyor. “Bu yüzden sık sık tekrarlayan veya uzun süren ses kısılmalarında mutlaka bir hekime başvurmak çok önemli. Aksi halde altta yattan hastalığın tedavisi zor bir hale dönüşebiliyor” uyarısında bulunan Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. İsmet Emrah Emre ses kısıklığına yol açan 7 nedeni anlattı. 1.Larenjit Larenjit ses kısıklığının en sık görülen sebebini oluşturuyor ve çoğunlukla nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında ortaya çıkıyor. Bazen ateş ve boğaz ağrısıyla birlikte görülse de, çoğu zaman ağrısız bir ses kısıklığı olarak gelişiyor. Larenjit nedeniyle görülen ses kısıklığında temel problem enfeksiyonun ses tellerinde oluşturduğu ödem oluyor. Ancak bazen üst solunum yolu enfeksiyonunda ikincil gelişen geniz akıntıları ve boğazda gıcıklanmalara bağlı yoğun öksürük ve boğaz temizleme hareketi de ses tellerinde ödeme yol açabiliyor. Larenjit tanısı konulduktan sonra ses istirahati, üst solunum yolu enfeksiyonunun tedavisi ve bol su içilmesi hastalığı geriletiyor. Hastalık gerilemezse hekimi mutlaka bilgilendirmek gerekiyor. 2.Sesin yanlış kullanımı Sesin yanlış kullanımına bağlı olarak gelişen ses kısıklığı genellikle öğretmen ve çağrı merkezi çalışanı gibi sesini çok kullanan bir işte çalışanlarda görülüyor. Uzun süreli veya sık tekrarlayan durumlarda bir K.B. B uzmanına başvurmak gerekiyor. Hekim hastayı sesini daha iyi kullanmayı öğrenmek üzere ses terapisi almak için yönlendirebiliyor. Ayrıca çok fazla bağırarak konuştuktan sonra (maçlarda, yüksek sesli yerlerde) veya çok uzun süre ve sesi dinlendirmeden konuşulduğunda da sesin yanlış kullanımına bağlı ses kısıklığı ortaya çıkabiliyor. Bu tarz ses kısıklıkları geçici oluyor ve bol su ile birlikte ses istirahati ses kısıklığının düzelmesine yardımcı oluyor. 3.Ses tellerinde polip yada nodül İyi huylu ve yayılma göstermeyen kitleler olan polip ile nodüller ses tellerinde gelişiyor ve bu ses tellerin doğru kapanmasına olanak vermiyor. Ağrısız olan bu tarz kitleler bazen öksürükle birlikte kan gelmesiyle kendini gösterebiliyor. Küçük kitlelerde ses kısıklığı geçici ancak tekrarlayıcı olabiliyor. Özellikle sesin yorulduğu, üst solunum yolu enfeksiyonu geçirildiği veya yüksek sesle konuşulduğu zaman ortaya çıkan tekrarlayıcı ses kısıklıklarında polip veya nodül akla gelmeli. Daha büyük kitlelerde ise ses sürekli olarak kısık oluyor veya kalitesi bozuluyor. Her iki durumda da hemen bir K.B.B hekimine başvurmak gerekiyor. Bu gibi durumlarda hekim ses istirahati, reflü tedavisi, ses terapisi veya daha büyük kitleler için cerrahi önerebiliyor. 4. Reflü Mide asidinin yemek borusundan yukarı doğru çıkmasına deniliyor. Genellikle reflüsü olan hastaların göğüs ve boğaz bölgesinde yanma ile acıma şeklinde şikayetleri oluyor. Böyle durumlarda asidin yukarı çıkıp ses tellerinde hasar oluşturmasına bağlı olarak ses kısıklığı gelişebiliyor. Ancak şikayeti olmayan hastalarda da reflüye bağlı ses tellerinde hasar gelişmiş olabiliyor. Ses kısıklığı sabahları genellikle daha kötü oluyor ve gün içerisinde düzelme eğilimi gösteriyor. Yağlı, baharatlı yemekler, kahve, çay ve asitli içeceklerin tüketilmesi sonrasında reflüye paralel olarak ses kısıklığında artış olabiliyor. Reflü tedavisinde mide asidi düzenleyicileri ve diyet düzenlenmesine başvuruluyor. 5. Sigara Sigara içmek ses tellerinde birçok hasara neden olabiliyor. Sigaranın içerdiği toksinler ve yüksek ısıya bağlı ödem, ses tellerini örten dokuda kalınlaşma ve kanser, nodül ile polip gibi kitlelerin oluşumunu kolaylaştırma gibi etkileri mevcut. Sigara aynı zamanda reflüyü de arttırabildiği için ek olarak ses tellerinde reflü hasarı da gelişiyor. 6. Ses tellerinde felç gelişmesi Ses telinde felce bağlı gelişen ses kısıklıkları nadir olarak görülüyor. Cerrahi girişim sonrası gelişebildiği gibi, darbeye bağlı olarak tiroit bezine ait kitlelerde, boyun, akciğer ve beyinde ortaya çıkan kitlelerde de gelişebiliyor. Bazı enfeksiyonlar sinir harabiyeti yaratıp, ses tellerinin hareketinden sorumlu olan sinire hasar verip, ses kısıklığına yol açabiliyor. Aynı zamanda parkinson, alzheimer, ALS gibi nörolojik hastalıklarda da ses telinde felç oluşabiliyor. Ancak ses teli felcinde çoğunlukla hiç bir sebep bulunamıyor. Bu gibi durumlarda ses telinin bir müdahale yapılmadan tekrar hareket etmesi için 12-18 ay bekleniyor. Bazı hastalarda hareketin geri geldiği görülüyor, ancak gelişme olmayanlarda nefes darlığını ortadan kaldırmak veya ses kalitesinde düzelme sağlamak için cerrahi girişim yapılabiliyor. 7. Kanser Kanser ses kısıklığının en ciddi sebebini oluşturuyor. Ses tellerindeki kanserlerin hemen hepsi sigara içen veya yoğun ikinci derece sigara dumanına maruz kalan kişilerde görülüyor. Sigara içen bir kişide tekrarlayıcı veya sürekli hale gelmiş ses kısılması veya sesin kalitesinde değişme saptanması durumunda hemen bir K.B.B. hekimine başvurulmalı. Ek olarak kansere bağlı ses kısıklıklarında nefes darlığı, boğazda özellikle öksürük ile birlikte kan gelmesi, ağız kokusu ve yutkunma güçlüğü görülebiliyor. Kış aylarında ses kısıklığın yaygın olması, dolayısıyla sigara içen kişinin dikkate almaması nedeniyle tanıda gecikme olabileceği için kanserin büyüme veya yayılma riski olabiliyor. Bu nedenle sigara içen ve sürekli veya tekrarlayan ses kısıklığı sorunu olan hastalarının mutlaka bir hekime danışmaları gerekiyor. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
alternatif-tip · 8 years ago
Link
Seste oluşan geçici veya kalıcı bir değişim olarak adlandırılan ses kısıklığı genellikle nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında geliştiği için daha çok kış aylarında görülüyor. Bu nedenle de çoğu zaman “Nasıl olsa griptendir” düşüncesiyle hafife alıyor ve doktora başvurmakta gecikebiliyoruz. Oysa ses kısıklığının altında ses tellerinde polip veya nodülden reflüye kadar birçok neden yatabiliyor. “Bu yüzden sık sık tekrarlayan veya uzun süren ses kısılmalarında mutlaka bir hekime başvurmak çok önemli. Aksi halde altta yattan hastalığın tedavisi zor bir hale dönüşebiliyor” uyarısında bulunan Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. İsmet Emrah Emre ses kısıklığına yol açan 7 nedeni anlattı. 1.Larenjit Larenjit ses kısıklığının en sık görülen sebebini oluşturuyor ve çoğunlukla nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında ortaya çıkıyor. Bazen ateş ve boğaz ağrısıyla birlikte görülse de, çoğu zaman ağrısız bir ses kısıklığı olarak gelişiyor. Larenjit nedeniyle görülen ses kısıklığında temel problem enfeksiyonun ses tellerinde oluşturduğu ödem oluyor. Ancak bazen üst solunum yolu enfeksiyonunda ikincil gelişen geniz akıntıları ve boğazda gıcıklanmalara bağlı yoğun öksürük ve boğaz temizleme hareketi de ses tellerinde ödeme yol açabiliyor. Larenjit tanısı konulduktan sonra ses istirahati, üst solunum yolu enfeksiyonunun tedavisi ve bol su içilmesi hastalığı geriletiyor. Hastalık gerilemezse hekimi mutlaka bilgilendirmek gerekiyor. 2.Sesin yanlış kullanımı Sesin yanlış kullanımına bağlı olarak gelişen ses kısıklığı genellikle öğretmen ve çağrı merkezi çalışanı gibi sesini çok kullanan bir işte çalışanlarda görülüyor. Uzun süreli veya sık tekrarlayan durumlarda bir K.B. B uzmanına başvurmak gerekiyor. Hekim hastayı sesini daha iyi kullanmayı öğrenmek üzere ses terapisi almak için yönlendirebiliyor. Ayrıca çok fazla bağırarak konuştuktan sonra (maçlarda, yüksek sesli yerlerde) veya çok uzun süre ve sesi dinlendirmeden konuşulduğunda da sesin yanlış kullanımına bağlı ses kısıklığı ortaya çıkabiliyor. Bu tarz ses kısıklıkları geçici oluyor ve bol su ile birlikte ses istirahati ses kısıklığının düzelmesine yardımcı oluyor. 3.Ses tellerinde polip yada nodül İyi huylu ve yayılma göstermeyen kitleler olan polip ile nodüller ses tellerinde gelişiyor ve bu ses tellerin doğru kapanmasına olanak vermiyor. Ağrısız olan bu tarz kitleler bazen öksürükle birlikte kan gelmesiyle kendini gösterebiliyor. Küçük kitlelerde ses kısıklığı geçici ancak tekrarlayıcı olabiliyor. Özellikle sesin yorulduğu, üst solunum yolu enfeksiyonu geçirildiği veya yüksek sesle konuşulduğu zaman ortaya çıkan tekrarlayıcı ses kısıklıklarında polip veya nodül akla gelmeli. Daha büyük kitlelerde ise ses sürekli olarak kısık oluyor veya kalitesi bozuluyor. Her iki durumda da hemen bir K.B.B hekimine başvurmak gerekiyor. Bu gibi durumlarda hekim ses istirahati, reflü tedavisi, ses terapisi veya daha büyük kitleler için cerrahi önerebiliyor. 4. Reflü Mide asidinin yemek borusundan yukarı doğru çıkmasına deniliyor. Genellikle reflüsü olan hastaların göğüs ve boğaz bölgesinde yanma ile acıma şeklinde şikayetleri oluyor. Böyle durumlarda asidin yukarı çıkıp ses tellerinde hasar oluşturmasına bağlı olarak ses kısıklığı gelişebiliyor. Ancak şikayeti olmayan hastalarda da reflüye bağlı ses tellerinde hasar gelişmiş olabiliyor. Ses kısıklığı sabahları genellikle daha kötü oluyor ve gün içerisinde düzelme eğilimi gösteriyor. Yağlı, baharatlı yemekler, kahve, çay ve asitli içeceklerin tüketilmesi sonrasında reflüye paralel olarak ses kısıklığında artış olabiliyor. Reflü tedavisinde mide asidi düzenleyicileri ve diyet düzenlenmesine başvuruluyor. 5. Sigara Sigara içmek ses tellerinde birçok hasara neden olabiliyor. Sigaranın içerdiği toksinler ve yüksek ısıya bağlı ödem, ses tellerini örten dokuda kalınlaşma ve kanser, nodül ile polip gibi kitlelerin oluşumunu kolaylaştırma gibi etkileri mevcut. Sigara aynı zamanda reflüyü de arttırabildiği için ek olarak ses tellerinde reflü hasarı da gelişiyor. 6. Ses tellerinde felç gelişmesi Ses telinde felce bağlı gelişen ses kısıklıkları nadir olarak görülüyor. Cerrahi girişim sonrası gelişebildiği gibi, darbeye bağlı olarak tiroit bezine ait kitlelerde, boyun, akciğer ve beyinde ortaya çıkan kitlelerde de gelişebiliyor. Bazı enfeksiyonlar sinir harabiyeti yaratıp, ses tellerinin hareketinden sorumlu olan sinire hasar verip, ses kısıklığına yol açabiliyor. Aynı zamanda parkinson, alzheimer, ALS gibi nörolojik hastalıklarda da ses telinde felç oluşabiliyor. Ancak ses teli felcinde çoğunlukla hiç bir sebep bulunamıyor. Bu gibi durumlarda ses telinin bir müdahale yapılmadan tekrar hareket etmesi için 12-18 ay bekleniyor. Bazı hastalarda hareketin geri geldiği görülüyor, ancak gelişme olmayanlarda nefes darlığını ortadan kaldırmak veya ses kalitesinde düzelme sağlamak için cerrahi girişim yapılabiliyor. 7. Kanser Kanser ses kısıklığının en ciddi sebebini oluşturuyor. Ses tellerindeki kanserlerin hemen hepsi sigara içen veya yoğun ikinci derece sigara dumanına maruz kalan kişilerde görülüyor. Sigara içen bir kişide tekrarlayıcı veya sürekli hale gelmiş ses kısılması veya sesin kalitesinde değişme saptanması durumunda hemen bir K.B.B. hekimine başvurulmalı. Ek olarak kansere bağlı ses kısıklıklarında nefes darlığı, boğazda özellikle öksürük ile birlikte kan gelmesi, ağız kokusu ve yutkunma güçlüğü görülebiliyor. Kış aylarında ses kısıklığın yaygın olması, dolayısıyla sigara içen kişinin dikkate almaması nedeniyle tanıda gecikme olabileceği için kanserin büyüme veya yayılma riski olabiliyor. Bu nedenle sigara içen ve sürekli veya tekrarlayan ses kısıklığı sorunu olan hastalarının mutlaka bir hekime danışmaları gerekiyor. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes