#ne ölmüştür ne sağdır
Explore tagged Tumblr posts
maestroalabastron · 1 year ago
Text
Evinde patlayan bu maytabın fitilde ben
Yerel bir gazete yazdı görmedin mi lütfen?
O parkta ben şiir tabanca parlatırken
Gözetleyen biriydi maalesef senin çocuk
Ulan bu tahminimden öteye çıkmışın ki sen
Kaydırakta dak'kalarca dertleşildi resmen
2 notes · View notes
kaenove · 2 years ago
Text
4 notes · View notes
cicekcinurten · 22 days ago
Text
Hislerim var, ne ölmüştür ne sağdır
1 note · View note
ibokumus · 1 year ago
Text
Osmanlı Devleti dönemi Anadolu'da, İslam'a ve Türklüğe bakış acısı nasıldı? Şevket Süreyya Aydemir Suyu Arayan Adam kitabında şöyle bir hatırasını anlatıyor:
''Yedek subay olarak geldiğim Anadolu'da bizim bu makineli bölüğünde, İstanbullu bir başcavuştan başka okuma yazma bilen yoktu. Daha ilk derste belli oldu ki bu bölükte hangi dinden olduğumuzu doğru dürüst ve kesin olarak bilen kimse de yoktu.
Askerlere sordum:
-Bizim dinimiz nedir? Biz hangi dindeniz?
Hepsi birden:
- Elhamdü-l-illah Müslümanız, diye cevap verecekler sanıyordum. Fakat öyle olmadı. Cevaplar karıştı. Kimisi ''İmamı azam dinindeniz'' dedi. Kimisi ''Hz.Ali dinindeniz'' dedi. Arada islamız diyenler çıktı ama, Peygamberimiz kimdir? diye sorunca onlarda puslayı şaşırdılar. Akla gelmez peygamber isimleri ortaya atıldı. Hatta birisi ''Peygamberimiz Enver Paşa'dır''' dedi.
- Peygamberimiz sağ mı? Ölü mü? diye sorunca iş gene çatallaştı. Herkes akla gelen ilk cevabı veriyordu. Dakat birisinin kuvvetle konuştuğunu, yahut bir tarafın daha ağır bastığını görünce, diğer tarafın da kolayca o tarafa kaydığı görülüyordu. Peygamberimiz sağdır diyenlere:
- O halde peygamberimiz hangi şehirde oturur? diye sordum. Onu İstanbul'da, Şam'da yahut Mekke'de yaşatanlar oldu. Hiçbir yer tayin edemeyenler daha çoktu. Peygamber ölmüştür diyenlere de ''ne zaman nerede ölmüştür? denildiği zaman bu sefer onlar şaşırdılar. Yüz sene, beş yüz sene önce, bin sene önce diye gelişigüzel cevaplar verenler oluyordu. Fakat çoğu, tayin edemiyordu.
Dinimizin adı ve peygamberimiz bilinmeyince de, din ilkelerini ve ibadetleri doğru dürüst bilen hiç kimse çıkmadı. Ezan dinlemişlerdi. Fakat ezan okumayı bilen yoktu. Namaz kılan bir iki kişi çıktı. Fakat onların da hiçbiri, namaz surelerini yanlışsız okuyamadı. Daha garibi, niçin namaz kıldıklarını bir türlü anlatamadılar. Sonra ''köyünde camii olanlar ayağa kalksın'' dedim. Gerçi köylerinde camii olan birkaç kişi kalktılar. Fakat onlar da bayramlarda, cumalarda adet yerini bulsun diye camiye gitmişlerdi. Köylerinde mektep olan bir tek kişi çıkmadı.
İlk ders beni şaşırtmıştı. Bu bölük, o zamanki milletin bir parçasıydı. Hepsi de Anadolu köylüleriydiler. Biz Anadolu köylüsünü dindar, mutaassıp bilirdik. Halbuki bu gördüklerim sadece cahildiler.
Fakat asıl şaşkınlığım ikinci derste oldu. Daha ilk sual cevaplarda anlaşıldı ki, bu askerler yalnız hangi dinden olduklarını değil, hangi milletten olduklarını da bilmiyordu.
- Biz hangi milletteniz, deyince her kafadan bir ses çıktı.
-Biz Türk değil miyiz? deyince de hemen:
- Estağfurullah!... diye cevap verdiler.
Türklüğü kabul etmiyorlardı. Halbuki biz Türk'tük. Bu ordu Türk ordusu idi. Türklük için savaşıyorduk. Asırlarca süren maceralardan sonra son sığınağımız ancak bu Türklük olabilirdi. Fakat ne çare ki, bu ''Biz Türk değil miyiz'' diye sorunca ''Estağfurullah'' diye cevap verenlerin görüşüne göre, Türk demek Kızılbaş demekti. Kızılbaşlığın ise ne olduğu bilinmiyordu. Ama, onu herhalde kötü bir şey sayıyorlardı.
Tumblr media
0 notes
farewellttsaint · 2 years ago
Text
0 notes
bitarafbeyaz · 6 years ago
Text
her bişeyler oldu da hala yaşıyor kodumun oğlu
17 notes · View notes
seerendipity · 2 years ago
Text
soran olursa söyle, ne ölmüştür ne sağdır
4 notes · View notes
lancelotsir · 3 years ago
Text
sen de söyle kim bu ciğeri kaç yerinden deldi?
3 notes · View notes
fecrimazi · 5 years ago
Text
SOYLU'NUN İSTİFASI VE RASULULLAH’IN (SAV) VEFATI: Bir gecenin yaşattıkları ve ibretlik iki olay
Sokağa çıkma yasağının kaldırılmasına yaklaşık iki saat kala Süleyman Soylu’nun istifa haberi basında ve sosyal medyada bir anda gündem oldu. 85-86 yıllarında okuldan arkadaşım olan, o zamanlarda hatta kardeş gibi olduğum biri de sosyal medya dan Soylu’nun istifa haberini paylaşmış. Ben de sadece “Etti mi ettirildi mi?” diye sordum. Bana Kemalistlerin Müslümanlara olan kini gibi bir yaklaşımla “Şeytanın avukatlığını yapma, kına yak, konuşma!” diye cevap yazmış. Bu ülkede öyle ya sadece samimi Müslümanların konuşmaması, fikrini söylememesi gerekiyor. Onun haricindeki her kesim, fikrini açıklamada serbesttir. Yani iktidarda Kemalistler de komünistler de muhafazakâr demokratlar da olsa durum bu. Sanki Soylu’yu ben görevden aldım ya da istifa ettirdim. Bilmiyor ki savunduğu laik demokrat kapitalist düzende biri görevden de alınır, istifada eder, eceli geldiyse de ölür. Bunlar gayet normal, olağan şeyler. Onlar için normal olan başka bir şey ise bunların savunacakları bir fikirleri olmadığından, kişiye bağlılıkları ve bu kişilerin siyaset sahnesinden çekildiklerinde dava diye bir şeylerinin kalmaması. Giden Kel Ali, gelen Ali Kel hesabı yine kişiye bağlılık. Onlar için önemli olan lider, liderin taşıdığı ve onlara bırakacağı fikrin olup olmaması değil. Sosyal medya âdeta yıkıldı bu istifa haberi üzerine. Kimi istifa ettirenlere korona virüs bulaşsın, kimi kına yakın demiş, kimi de cuma gecesi sokağa çıkanlara lanet okumuş. Kimse, kamuoyunu ve muhalefeti susturma vs. operasyonu olabilir diye bakmamış. Bu gece yaşananlar bana başka bir olayı hatırlattı. Haklı bir davada Müslümanın yaşanan bir olaya fikirleri ve davası açısından nasıl bakması gerektiğini. Peygamber Efendimiz (sav) vefat ettiğinde onu kendi nefsinden daha çok seven Hz. Ömer (ra) şöyle haykırıyordu: “Resûlullah ölmemiştir ve sağdır! Kim Muhammed öldü derse onu kılıcımla iki parça ederim.” Halkı teskin eden ve Hz. Ömer'in bu sözlerini işiten Hz. Ebubekir (ra) minbere çıkarak şöyle dedi: "Kim ki Muhammed’e (asm) tapıyorsa bilsin ki Muhammed (asm) ölmüştür. Kim ki Allah’a ibadet ve kulluk ediyorsa bilsin ki Allah, Hayy’dır, ölümsüzdür.” Ve şu ayeti okudu. “Muhammed ancak bir peygamberdir. Ondan önce de nice peygamberler gelip geçti. Şimdi o ölürse veya öldürülürse siz gerisin geriye mi döneceksiniz? Her kim geri dönecek olursa kesinlikle Allah’a bir zarar veremeyecektir.” (Âli İmran 144) Hz. Ömer (ra) diyor ki “Vallahi Ebubekir’in, bu ayeti okumasıyla yere çömelmem bir oldu, artık ayaklarım beni taşıyamıyordu. Anladım ki Rasûlullah (sav) vefat etmiş.” (Buhari – Kitabu’l-Megazi - 4454). Şimdi bu iki olaya baktığımızda Müslüman olduğunu söyleyen laik, demokratik kapitalist muhafazakâr demokratlarla Allah’ın dini hayata hâkim olsun diye, peygamber metodunu takip eden ve İslami fikirlerle davet taşıyanlar ayrı ayrı vadilerdeler. Lidere tabi olunsaydı Peygamber Efendimiz (sav) vefat ettiğinde herkes Hz. Ömer’in ilk tepkisi gibi davranırdı ve Hz. Ebubekir gibi fikir taşıyıcı bir kimse olmasaydı İslâm bu günlere kadar gelmezdi. Evet, o bir liderdi ama insanlara bir fikirle (İslâm) gelmişti ve insanlar o fikre şeksiz şüphesiz tabi oldular. Bu vahşi laik, demokratik kapitalist nizam üzerimizden kalkmadığı ve Hilâfet Devleti kurulmadığı sürece bize sevinmek yok. Yoksa sizin Soylunuz ya da bir başkası gitmiş ya da gelmiş, bizim üzüntü ya da sevinç mevzumuz olmaz. Biz Müslüman katili cani Süleymani gebertildiğinde de birileri gibi kahraman, şehit ilan etmediğimiz gibi ne kına yaktık ne de onu geberten ABD’ye teşekkür ettik. Sadece bir zalimi onun hamisi olan kâfir bir devlet eliyle öldüren Allah’a hamt ettik. (Mahşerde) insanların hepsi Allah’ın huzurunda ortaya çıkarlar da zayıf olanlar, büyüklenenlere şöyle der: “Biz dünyada iken size tabi idik. Şimdi siz, Allah’ın azabından bir şeyi bizden def edebilecek misiniz?” Onlar da derler ki: “Eğer Allah bize hidayet etseydi biz de size hidayet ederdik. Şimdi biz, sızlansak da sabretsek de birdir, bizim için kaçıp sığınacak bir yer yoktur.” (İbrahim 21) 
1 note · View note
agacinayetvar · 8 years ago
Link
Listen to Ne Ölmüştür Ne Sağdır (Instrumental) by Vinyl Obscura #np on #SoundCloud
3 notes · View notes
lancelotsir · 5 years ago
Text
kafamda net mekan yok evler hep soğuk, kafamda net zaman yok aylar hep kasım.
soran olursa söyle, ne ölmüştür ne sağdır.
4 notes · View notes
maestroalabastron · 11 years ago
Video
youtube
DJ Argub & Kayra - Ne Ölmüştür Ne Sağdır bana müsade karnımızda bin kılıç kafamda net mekan yok evler hep soğuk kafamda net zaman yok aylar hep kasım soran olursa söyle 'ne ölmüştür ne sağdır'
4 notes · View notes