#mobbingin bankası

[onderkaracay]

🔖 Psikolojik Şiddet Terörü

Kurumsal bir bankada psikolojik şiddet görerek işini kaybetmiş biri olarak yaygın bir yıldırıya dönüşerek kurumsallaşan ve emperyalizmin uyguladığı bu zulüm bugün şirketleri bırakın devletlerin bile devletleri yönetenlerin bu gücü kötüye kullanarak buna alet oldukları yaşanan ve çok farkında olmadığımız bir durumdur.

İktidarın istediği biçimde kararlar almayan bir yargıcın başka bir göreve veya yere tayin edilmesi, siyasi bir davanın sürekli hakim değişimi ile adalete müdahale edilmesi bunun en bariz örneğidir.

Nitekim son yirmi yıldır ülkemizi yöneten iktidarın üyesi geçmişte vekillik yapan birisi geçenlerde kimin şikayetçi olup olmadığına göre kararlar veriyorduk diye adeta bunu deşifre ederek itiraf ediyordu. Yani kendi görüşlerinden olana başka olmayana başka davranıyorduk diye suçlarını itiraf etmiştir Hukuk devleti bunu bir ihbar kabul etmesi gerekir.

Tepeye çıkmış psikolojik şiddete faşizm zulmü denir. Halk temsili kimseyi ayırmadan adil davranmayı gerektiren bir vekalettir.

Ülkemizde hukuk adına yasalar bunu çok iyi anlatamadığı için yargıçlar da durumun farkında olup duyunç düzeyi ile adaleti sağlamakta yetersiz kalarak adeta zulüm yaşatmaktadır. Çünkü ispatı çok zor bir durumdur. Mobbinge maruz kalmayan bunu anlayamaz.

Mobbing yapanın yanına kâr kalıyor. Ayrımcılık zulmüne uğrayan herkes yalnız.

Bunu tiyatro ve filmi yapılmış bir hikaye ile anlatmak daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır.

🔎 Jack, her gece evdeki gaz lambasını bir önceki güne göre giderek daha fazla kısar.

Karısı Bella ışığı onun kıstığını bilmez ve devamlı kocasına sorar:

Gaz lambası giderek daha mı az ışık veriyor.?

Jack ona sinirlenir, sana öyle geliyor der.

Bella ne olduğunu anlayamaz.

Işığın her gün biraz daha azaldığından emindir ama kocasının tepkisi yüzünden ışığın azalmadığına inanır.

Kendisinden şüphe duymaya başlar...

Bu şekilde karısını delirtmeye çalışan Jack’in uyguladığı bu yöntemi ,

Gaslight isimli bir tiyatro oyununda izleriz. Oradan bir filme aktarılır. Ve nihayetinde psikiyatride bir terime evrilir.

Gaslighting, ikili ilişkilerde bir tarafın diğer tarafa uyguladığı psikolojik şiddeti tarif eden bir terim.

Karşısındakini çeşitli hileli tavırlar ve ithamlarla güçsüz, muhtaç, sorunlu ve hatalı olduğuna inandıran taraf, onu bu yöntemle yönetir, özgüvenini zedeler ve kendine bağımlı hale getirir.

Aslen bir egemen ve mağdur ilişkisinin tanımıdır.

Kadın erkek ilişkisinde sıkça rastlanır.

Aynı zamanda dini ve sivil tüm iktidarların en güçlü silahı da budur.

Devletler de halklara gaslighting uygular.

En iyi devlet de en kötü devlet de bu yöntemi sever.

Otoritelerin hepsi, karşılarındaki bireyleri tek başlarına değersiz, hatalı, tehlikeli, günahkâr olduklarına ve başlarında güçlü bir kontrol mekanizması olmazsa felakete sürükleneceklerine inandırırlar.

Oysa dünyada ki bütün savaşların, yoksulluğun, sefaletin, sömürünün sebebi halktan yetki alıp devleti halkın aleyhine yinetenlerdir.

Kendinden şüphe duyan insan, o yüzden devlete kayıtsız şartsız güvenir ve güçlü olmakla kötü olmak arasındaki ayrımı yapamaz hale gelir.

Mevcut devletten memnun olmadığı durumlarda bile bir benzerinin daha iyi olamayacağına ikna olur.

✓ O yüzden yıkar, yıkar ve yerine hep bir benzerini kurar.

✓İnsanlar devletsiz bir toplum hayal edemezler. Lidersiz bir hareket, babasız bir aile, kırbaçsız bir mutluluk düşünemezler.

✓Otoritenin toplumda düzeni sağladığına, dünyayı daha yaşanır kıldığına ve olmadığı takdirde büyük bir kaosun ortasında bir başına kalacağına kanarlar.

✓Böylece babadan devlete, iktidarların baskıcılığını sorgulamaz, saldırganlığından şüphelenmez, yargılama ve cezalandırma yöntemlerini eleştiremezler.

✓Devlet ya da baba şiddetiyle yüzleşmek bile onları uyandırmaz. Oysa bizim kültürümüzde baba ve devlet şevlati bir geleneğimiz vardı. Sömürgeci yozlaşmanın organizasyonuna dönüşen devlet şefkatini de kaybetti. Babalar ise tüketim ve sömürü düzeninin içinde kaldılar. Yürekleri yettiği kadar şefkati yaşatabiliyor.

✓ Işığı, otorite kısar onlar ışığın kısıldığını zannettiklerini sanırlar.

✓ İnsanlar, iktidarların zulmünde bile suçu hep kendilerinde ararlar. Ya da çevre bu suçu bir türlü o zulmü yaşayanların üzerine yıkarlar. Devlete, şirketlere, adalete asla toz konduramadıkları için bu zulmün sonu gelmez. Devlet din gibi kutsanır. Oysa dinde devlette insanın huzurlu, mutlu, sağlıklı yaşaması için değil mi?

✓ İkili ilişkilerden toplumsal ilişkilere kadar irili ufaklı iktidarların çeşitli manipülasyonlarına kolayca kurban giden insan aklı korkularla ve çaresizlikle donatıldığı bireysel hapishanesinden kurtulmak için, ya hırçınlaşıp büyük bir savaşı ölümüne göze alması gerektiğini ya da her şeyden vazgeçip erkenden kendi mezarına kendi kendine girmesi gerektiğini zannedecek kadar aklını kaybeder.

Oysa yapması gereken tek şey vardır.

~ İnsanların oturduğu yerden kalkması,

~ Gaz lambasının düğmesini yoklaması gerekir.

~ Gerçekten kısılmış mı yoksa tamamen açık mı bakması gerektiğini görmesi zulmü bitirmeye yetecektir.

Hepsi bu kadar.

✓ Şiddete başvurmadan, büyük savaşlara girmeden, dünyayı yakıp yıkmadan sadece sorunun merkezine odaklanıp, gerçeği görebileceği hamleyi yaparak kendi kaderini de dünyanın kaderini de değiştirebilecek olan insandır.

✓ Her seçim döneminde kendi iradesiyle seçtiğini zannettiği ama aslen ona dayatılan korkularının ve özgüvensizliğin rehberliğinde tercih ettiği iktidarların baskısı ve zulmü karşısında yaşadığı kısırdöngüden çıktığı gün gerçeği görecek.

✓ Toplumlar delirmez, devletleri, kurumları yönetenler toplumun içinde kendileri için tehdit olarak gördükleri insanları ayrımcılık ve güç baskısı ile delirtirler.

[] Önder KARAÇAY []

[onderkaracay]

Mobilin Bankası olacağım derken Mobbingin Bankası olan Akbank'ın sinsi amacı da buydu. Aşağıdaki işten çıkarma gerekçesi yabancı ortaklık yapan bir bankaya ait. BDDK, Bankalar Birliği ve Devlet hep birlikte buna göz yumdular, göz yummaya devam ediyorlar. Tek dertleri var. Yeter ki kanunla korunan tefeci bankacılık çok kazansın. Emek sermaye ile eşit haklara sahip olması gerekirken emek sermaye için bir maliyet kalemi olarak benimsendi. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bu zihniyeti bu ülkede yaşatmayacagız. Tefeci kodamanlar ve onları koruyanlarla hukuk savaşımız devam edecek.

Önder Karaçay

#önderkaraçay #mobbigbank #tefecilik #bankacılık #akbank #mobilinbankası #mobbinginbankası

[onderkaracay]

~ Akbank; mobilin değil, Mobbingin bankasıdır. ~

Önder Karaçay

[onderkaracay]

✓ İnsafsız Bankacılık

Yıllardır mobilin bankası olacağım diye mobbingin bankası olarak anılmak durumuna düşen Akbank geçtiğimiz günlerde dijital olarak çöktü.

Akbank kurulduğu günden iki binli yıllara kadar 'güveninizin eseri' ile hareket eden kendi çalışanını ve yönetim kadrolarını kendi yetiştiren bir kurumdu. Kendine özgü bir kültürü vardı.

Ne oldu da bu kültür yok edildi.

İki binli yıllarda o güne kadar halktan topladığı parayı devlete satarak çok para kazanan bu banka bu tarihten sonra direk halktan para kazanmak için değişim projesi başlattı.

İşe üst yönetim ve onların kadrolarını diğer banka çalışanları ile değiştirdiği zaman bankada eski yeni kavgası karamaşa kültürüne dönüştü.

Gelenler; güveniniz eserini yok ederek işe başladılar. Yeni ufuklar dediler, neden olmasın dediler, sizin için dediler, mobilin bankası olacağız derken eski yeni kavgası sonucu mobbingin bankası oldular.

Mobilin bankası olamadıklarını da geçtiğimiz günlerde ne kadar doğru olduğu teyide muhtaç ana bilgisayar da yaşanan bir sorun ile iki güne yakın hizmet veremedikleri için adeta çökerek gösterdiler.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu ise yine seyretti. Bugün ki banka yönetimi yirmi yıla yakındır çalışanlarına mobbing uygularken BDDK bu bankayı yine seyretmişti.

Oysa bu tedbirsiz sorumsuzluğun ağır bir şekilde cezalandırılmasını gerekirdi.

BDDK ve Bankalar Birliği bankaları koruma ve kollama güçleri olduğu bir kez daha tescillendi.

Banka hala mobbing uygulayan ve bunca yanlışlar yapan bu zihniyet tarafından yönetilmeye devam ediyor.

İki günlük kesintinin cezasını hiç suçu olmayan şube çalışanları çekti. Ne olduğunu anlamadıkları için müşterilerine doğru bilgiyi veremediler.

Dijital mobil bankacılığın çöktüğünü ve kimlerin yüzünden çöktüğünü anlayamayan bir kurum ileride çok daha kötüsünü yaşayacaktır.

Ne demiş atalarımız alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste.

Bizlere çalışırken yapmadıkları eziyeti bırakmayan kendilerine ve yaptıkları yanlışlara bankayı korumak adına sahip çıktığımız için sebepsiz işten çıkartanlar bugün sebepli işten çıkarılmıyor.

Demek ki daha kötüsünü yaşadıklarında ikna olacaklar.

Sahipleri MaltaSA vatandaşı oldukları için umurlarında olmayabilir. Nasıl olsa batan her bankanın bedelini halk ödüyor.

Bunu tarihe bir not olarak düşüyorum. BDDK'yı bir kez daha sorumlu davranmaya davet ediyorum.

Bankaya el koymaya varacak kadar durumun vahim olduğunu yirmi yıla kadar bu bankada çalışan biri olarak öneriyorum.

Bu yaşananlar sahiplik ve kötü yönetimin sonucudur. Bu sahipliğe banka emanet edilemez.

Mobbing Bank Sakandal Bank'ın Sakandalları kitabım da bu ibreti anlatmak için yazılmıştı.

Dijital mobil bankacılık ne demek; robotlar ile müşterileri maaşsız memur yaparak bankaya daha fazla para kazandırmak demektir. İnsansız dijital mobil bankacılık başlamadan çökmüştür.

Nasıl alındığı şüpheli her ödül çöp olmuştur. Bu bankaya dijital bankacılık ödülü verenler kendilerini sorgulanmalıdır. Bankanın kendini sorgulama ve çözüm bulma yeteneği şu yönetimle mümkün değildir.

Dijital mobil bankacılık sadece insansız bankacılık değil aynı zamanda insafsız bankacılıktır.

Önder KARAÇAY

[onderkaracay]

Mobbingin Bankası Akbank emekli çalışanlarınada sanki bu ülkenin kanunlarını tanımıyorum tavrı ile promosyon vermeme kararı almış. Bu bankanın ciddi bir tedbirle hizaya gelmesi ve insanların hakkına el uzatmaması gerektiğini hatırlatması gereken bir iradeye ihtiyaç var. Akbank emeklileri bu ülkenin insanı değil mi? Akbank bu ülkede kanunlara saygı duyarak faaliyet göstermesi gereken bir banka değil mi? Neden korunuyor?

#akbank #mobbingbank #emeklipromosyonları #hak #hukuk #adalet #önderkaraçay @akbanksxsw2014 https://www.instagram.com/p/B-wSzGKAL2h/?igshid=1n231nsd4pd3p