#mikael stanne
Explore tagged Tumblr posts
astralbondpro · 3 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Dark Tranquillity // Hedon
8 notes · View notes
stoneoferech · 7 months ago
Text
Tumblr media
Dark Tranquillity
8 notes · View notes
metal-stills · 7 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Dark Tranquillity - Forward Momentum
Century Media Records
2016
Director Harri Haataja Cinematographer Vesa Ranta Editing Harri Haataja, Vesa Ranta Executive producer Tapani Launonen Vfx artist Joonas Nieminen
Official Video
5 notes · View notes
spader7 · 1 year ago
Text
Tumblr media
fanart of Mikael Stanne :')
34 notes · View notes
thisnoise · 9 months ago
Text
It's burning from the inside out.
2 notes · View notes
slrmagazine · 10 months ago
Text
THE HALO EFFECT drop video for brand new single "Become Surrender"
THE HALO EFFECT drop video for brand new single "Become Surrender". #thehaloeffect @thehaloeffectse
Gothenburg´s Finest are back! THE HALO EFFECT present a brand new single to their fans with ´Become Surrender´. The track has been a staple of their live shows for a while now, and has quickly become a fan-favourite. It´s a multi-faceted song with neck breaking riffs, grooving drums and beautiful melodies which will leave you spellbound. Mikael Stanne comments: “´Become Surrender´ was written…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
blxckv3il · 2 years ago
Text
We are of the persuasion
We are of the cause
That fail within our systems
We are the nothingness
Uphold the courtesy
While taking the crown
Rise from the inside
Rise from the norm
We are the blindness
We are the blind
Gateways to the fear among you
Lifelong race to leave behind
Deep inside the violence rages
Till the fear within you dies
Gateways to the fear among you
Lifelong race to leave behind
Deep inside the violence rages
Till the fear within you dies
It takes a moment
It extracts moments out from time
Where you alter the course
That leads to the end of denial
And do you give up?
Or do you give in?
Gateways to the fear among you
Lifelong race to leave behind
Deep inside the violence rages
Till the fear within you dies
Gateways to the fear among you
Lifelong race to leave behind
Deep inside the violence rages
Till the fear within you dies
Do you give up?
Or do you give in?
Do you give up?
Or do you give in?
Gateways to the fear among you
Lifelong race to leave behind
Deep inside the violence rages
Till the fear within you dies
Gateways to the fear (We are the cause)
Race to leave behind (Do you give in?)
This violence rages
Till the fear (Till the fear, till the fear)
Within you dies
1 note · View note
born-to-lose · 2 years ago
Text
Welcome to my Dark Tranquillity lockdown
2 notes · View notes
astralbondpro · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Dark Tranquillity // Lost To Apathy
35 notes · View notes
stoneoferech · 7 months ago
Text
Tumblr media
Dark Tranquillity "The Pitiless"
3 notes · View notes
thisismyobsessionnow · 3 months ago
Text
The halo effect, fucking legends
1 note · View note
nihiltism · 7 months ago
Text
Tumblr media
i dont think i can do that spotify
spotify's little "you'll have to guess the lyrics for this one teehee!" is a lot funnier when its metal i think
31 notes · View notes
deloomiere · 2 years ago
Text
youtube
1 note · View note
thisnoise · 8 months ago
Text
youtube
I can see me running headlong into night.
0 notes
miseryscrowned · 8 months ago
Text
i find it kinda funny that rykard lord of blasphemy looks uncannily similar to one of my favorite metal musicians (mikael stanne), who has completely opposite vibes
9 notes · View notes
inside-thecityof-glass · 8 months ago
Text
05.04.2024 DARK TRANQUILLITY KONSERİ (BEŞİKTAŞ IF)
Tumblr media
“Dark Tranquillity”, 2024 yılının aylar öncesinden “Sold Out” olan etkinlikler serisi kapsamında önce 4 Nisan Ankara, sonra 5 Nisan günü İstanbul Beşiktaş IF’te konserlerini verdi. İstanbullular olarak konsere bir, bir buçuk saat kala (Aylar öncesinden açıklanan saat 21.00 idi.) IF’in sokağında yerimizi aldık. Garip bir durum vardı, “Sold Out” olan bir konsere göre dışarıda fazla bir yoğunluk yoktu. Bu durumu kapının erken açılmasına bağladık fakat aksine, etkinlik alanını gören camlı bölümün önüne oturduğumuzda alanın içinin de fazla kalabalık olmadığını gördük. Bu insanlar neredeydi? Cevabı; grup sahneye çıktıktan sonra aldık. “DT”nin ilk üç şarkısı boyunca insanlar mekana giriş yapmaya devam etti, içerisi hınca hınç doldu.
Tumblr media
Mekanın nispeten geç dolmasının sebepleri; organizasyonun etkinlik saati, kapı açılış saati gibi bilgileri sosyal medya üzerinden geçmemesi, etkinlik gününün uzun bayram tatili öncesi son mesaiye denk gelmesi, Kadir gecesi günü konserin olması vs. olabilir. Sonuç olarak biz mekana girerken kapıda çok uzun bir kuyruk vardı ve dediğim gibi ilk üç şarkıdan sonra içeride nefes alacak yer kalmamıştı. Halimizden memnunduk, hatta epey memnunduk. Konser tek kelimeyle inanılmazdı. Bu yazıda konserden bahsederken ve “DT”nin inanılmaz performansını överken aynı zamanda muhteşem solistleri Mikael Stanne için ayrı bir parantez açacağım. Mikael; tavırları, güler yüzü, sosyalliği ve sosyal zekası, naifliği ve asla düşmeyen enerjisi ile bu parantezi hatta yazıyı, kocaman sayfaları, belki kitapları hak ediyor!
Tumblr media
Konserin benim nazarımda inişleri ve çıkışları vardı. Hoş bir giriş introsundan sonra (“Iron Man-Black Sabbath”) “Encircled” “Treason Wall” “Hours Passed in Exile” şarkıları başta dediğim gibi ısınma turları olarak geçti. “DT” İstanbul’da verdikleri bir önceki konserlerinden bu yana yeni bir albüm çıkarmadı. (Son olarak “The Last Imagination” isimli güzel bir Single yayınladılar. Önceki ziyaretlerinde 2020 çıkışlı “Moment” albümü ağırlıklı bir “Setlist” izlemişlerdi.
Tumblr media
Benim şahsen çok başarılı bulduğum bu albümden “Phantom Days” şarkısıyla konsere devam ettiler. Seyirci ciddi manada kıpırdanmaya başladı. “Terminus (Where Death Is Most Alive) ve az önce bahsettiğim yeni singleları “The Last Imagination” sonrası çalınan “Atoma” ile seyirci resmen ateşlendi. Artık geriye dönüş yoktu. Nispeten genç Bassçılarının performansı çok iyiydi. Tecrübeli klavyecileri atmosferi canlandırıyordu. (Davul ve klavyenin sesini hafif düşük bulsam da ses genel olarak iyiydi.) Gitaristleri ve Sololarına diyecek hiçbir şeyim yok, kaybolup gittim ama artık İsveçli sevilen dostlarımız “DT”nin enstrüman ekibini çok güzel bir noktaya koyup, Frontman’leri Mikael Stanne’den bahsetme zamanımız geldi çattı!
Biraz alakasız olacak ama sizlere yıllar yıllar önce İş Sanat’ta gittiğim bir “Fado” (Portekiz halk müziği.) konserinden bahsetmek istiyorum. Mariza isimli “Fado” sanatçısı konserin ortasında, uzun enstrümantel bir şarkıda sahneden seyircinin arasına inip herkesin elini tek tek sıkmıştı. (Herkesin!) Oturmalı bir seyirci düzeninde, bütün seyircilerin koltuklarının yanına gidip, gülümseyip onların ellerini sıkmak takdir edersiniz ki epey vakit almıştı. Kimse şikayetçi değildi, inanılmaz duygusal anlardı. Zaten enstrümantel bölüme geçmeden önce bu şarkıyı ve Portekiz ülkesi hakkında ki, Portekizli insanlar, Dünya insanları hakkında ki duygusallığını uzun uzun anlatmıştı. Herkes sakince, tek tek elinin sıkılmasını beklemişti. “Mariza”nın elini sıkarken onun yüzünde gördüğüm duygusallığı, insanlığı, güler yüzü ve naifliği daha önceden birçok defa karşılaştığım ve önceki yazılarımda bahsettiğim “Katatonia” grubundan Jonas Renkse dışında Mikael Stanne’de gördüm. (İsveç alçakgönüllülüğü bu olsa gerek :) Bu adam bir önceki konserleri sonrası “Dorock HMC”ye gidip sabaha kadar bütün insanlarla fotoğraf çektirmiş, muhabbet etmiş, bira içmiş, suratından bir saniye olsun gülümsemesini esirgememişti. Bu konser boyunca ve sonrasında da aynısı oldu. Dünya bir yana Mikael Stanne’in iyi niyet enerjisi bir yana! Sen Çok yaşa!
Tumblr media
“Nothing To One” “The Dark Unbroken” “What Only You Know” ve yine 2020 albümlerinden “Identical To None” ile “DT” ara vermeden tam gaz devam ediyor. Mikael’in bir dakika duracak hali yok, sadece bazen seyircinin aşırı reaksiyonu karşısında nutku tutulup sahneden iniyor, önde ki seyircilerle hoşbeş ediyor, seyirciye inanamaz bakışlar atıp yüzlerine gülümsüyor. Konser boyunca buna benzer birçok görülmeye değer an yaşandı. Bazı şarkılarda arka planda şarkı sözlerinin aşırı iyi görseller eşliğinde verilmesi seyirciyle etkileşimi arttırdı. (Bence daha fazla grubun daha fazla konserde kullanması lazım gerçekten hoş bir detay oluyor.) Başlarda ki görsellerde neredeyse hipnotize oluyordum, zor toparladım.
Tumblr media
“Sold Out” olan bir Metal müzik konserinde bir sürü arkadaşınızı, dostunuzu görüyorsunuz. Bu konserde onlardan biriydi, gerçekten keyifli muhabbetler yapıldı, eskiler yad edildi, abilerimiz, ablalarımız anıldı. (RIP BARON-Çağlan Tekil.) Birçok farklı duygu yaşandı... Konsere dönersek eğer, “Forward Momentum”la birlikte işler artık duygusal bir şekilde sertleşiyor. “Cathode Ray Sunshine” “State Of Trust” “Final Resistance” (Pek severim.) ve “Therein” sonrası grup yoğun alkış kıyamet eşliğinde sahneden kısa süreliğine iniyor. Herkes hep bir ağızdan grubu sahneye geri çağırmak için avazı çıktığı kadar bağırıyor ve nihayet zurnanın ZART! dediği yere geliyoruz…
Tumblr media
Melodiyi duyar duymaz beyninizde atom bombası gibi patlayan, sizi bir anda ayağa kaldıran, “Hassiktir” dedirten şarkılar vardır. Konu “DT” olunca yine birçok şarkı insanın aklına gelir tabi ama bir tanesi vardır ki zannetmiyorum herhangi bir Metal müzik dinleyicisi buna kayıtsız kalabilsin. “Lethe” ile “DT” sahneye dönüyor, ortalık… Pek anlatabileceğim gibi değil... Çakmak çakıp eşlik eden mi dersin? Alkış tutan mı? Kendinden geçen mi? Bağırıp çağıran mı? Bütün bu hezeyanlar geçtikten sonra tabiki yekvücut olup “Lethe” diye hep bir ağızdan grubun efsane şarkısına eşlik ediliyor.
Ne önceki konserde ne de uzun zamandır “DT” bu şarkıyı canlı çalmamıştı ve bu gecenin çalınan tek “Lethe” şarkısı bu olmayacaktı! Kendimizi özel hissediyoruz, “DT” Türkiye’yi, bizde onları gerçekten çok seviyoruz. “Lost To Apathy” tamamda artık “Misery’s Crown”da (Sanırım en sevdiğim “DT” şarkısı olabilir.) iyice dağılıyorum, artık ne olacaksa olsun! İyice kabarmış saçlarım ve koca bedenimle “Headbang” yaparken sanıyorum arkada en az on kişinin manzarasını sahil şeridine dikilen gökdelen gibi kapatmışımdır. Bunun için özür dilerim, yaradılış işte. Mağdur arkadaşlara saygılar, sevgiler.
Tumblr media
Konser bitiyor, bende bitmişim. Saçımı sakalımı toplamam on dakika falan sürmüştür. Dışarıya çıkabildiğimiz zaman biraz daha mekanın restoranında oturuyoruz. Muhabbetler, kritikler, şu konser var, bu albümü dinle vs. Bakıyoruz adamlar içeriden yavaş yavaş çıkıyor. Önceki konserden bol bol fotomuz olsa da fazlası göz çıkarmaz, koştur koştur Mikael’i yakalıyoruz. Tabiki bizi kırmıyor, ayaküstü hoş beş bile ediyoruz. (Arka fonda gülen bir dayı ve Tekel dükkanı manzaralı şahane bir Mikael’li fotoyu koleksiyona ekliyorum.) Ben bu naifliğe tekrardan hayran kaldım. Adam uçakta olsa “abi foto çektireydik” desen, herif uçaktan rahmetli Zeki Müren gibi atlar, seninle fotoyu çekilir sonra uçağa geri biner. O derece… Helal olsun sana Mikael, iyi ki bu Dünya’da senin gibi insanlar var!
Konser bitti, adamlar yorgundur şimdi otele geçerler, haydi bizde dağılalım saçmalığı içerisinde evlere gidiyoruz. Adamlar ne dağılması Dorock HMC’yi dağıtmaya gidiyor! Yetmiyor, Mikael sahnede “Razor INC.” ile birlikte iki tane “DT” şarkısı söylüyor, bunlardan biri “Lethe” oluyor. Ben böyle şey ne duydum, ne gördüm. Sabah olunca evde pişmanlıktan kendimi yedim yedim, duvara attım! Bir önce ki konserleri sonrası da yazının başında dediğim gibi Dorock HMC’de sabaha kadar oturmuşlardı. (Ah benim aptal kafam bok vardı evde.) “Razor INC.” den Başer’in Mikael’le olan sarılma görüntüleri bana teselli oluyor. Bu dostluk, bu anlayış, bu sevgi… Önceki gelişlerinde de şimdi de gözlerimi dolduruyor. Bize harika bir gece yaşatan, emeği geçen herkese çok teşekkürler! Çok yaşa “Dark Tranquillity” çok yaşa “Razor INC.” çok yaşa “Dorock HMC” Nice nice konserlerde Görüşmek üzere!
DOROCK OR DIE!
Tumblr media
3 notes · View notes