#maden kanunu
Explore tagged Tumblr posts
pazaryerigundem · 7 months ago
Text
TBMM'nin haftalık gündemi yine yoğun
https://pazaryerigundem.com/haber/180245/tbmmnin-haftalik-gundemi-yine-yogun/
TBMM'nin haftalık gündemi yine yoğun
Tumblr media
TBMM Genel Kurulunda, ulaştırma alanında düzenlemeler içeren kanun teklifinin görüşmelerine başlanacak.
ANKARA (İGFA) – Haftalık çalışmasına 2 Temmuz Salı günü başlayacak Genel Kurul, Türk Sivil Havacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni ele alacak. Teklife göre, demirleme ücret tarifesi, bir günlük demirde kalma süresi için, geminin seferi, demirde kalma süresi, aylık veya yıllık toplu ödeme, demirleme nedeni, demirlediği yer gibi unsurlar göz önünde bulundurularak geminin grostonu başına 2 lirayı geçmemek üzere Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından belirlenecek.
İstanbul ve Çanakkale Boğazlarından geçiş esnasında verilecek kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetleri, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının belirlediği usul ve esaslar dahilinde Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü tarafından yürütülecek.
Denizlerde kılavuzluk ve römorkörcülük hizmeti verenler, belirlenen yükümlülüklere aykırı hareket etmeleri halinde ihlalin niteliğine göre 100 bin liradan 2 milyon liraya kadar idari para cezasına çarptırılacak.
Havacılık güvenlik tedbirleri, can ve mal güvenliğini sağlamak, hava araçlarına, havacılık tesislerine ve kişilere yönelik yasa dışı eylemleri önlemek amacıyla genel kolluğun gözetiminde özel güvenlik görevlileri tarafından da yerine getirilecek.
Yolcular, havalimanlarında teknik cihazlarla yapılan kontrollerin sonuçlandırılamaması durumunda kendisinin ve eşyasının elle aranmasını kabul etmediği takdirde havaalanı ve hava aracına kabul edilmeyecek.
Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda, AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi’nin görüşmelerine başlanacak.
Bu teklife göre de Milli Eğitim Akademisi kurulacak. Öğretmenlik mesleği yeterlikleri çerçevesinde belirlenen teorik ve uygulamalı derslerden oluşan hazırlık eğitimi, Milli Eğitim Akademisince verilecek. Öğretmen adaylarına, hazırlık eğitimi sürecinde belirlenen gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda her ay ödeme yapılacak.
Üç yıllık çalışma süresini tamamlayan sözleşmeli öğretmenler talepleri halinde görev yaptıkları yerde öğretmen kadrolarına atanacak. Öğretmen kadrolarına atananlar mazerete bağlı olarak yapılacak yer değiştirmeler hariç olmak üzere 1 yıl süreyle yer değiştiremeyecek.
Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, kullanılmasını kolaylaştırma, kabul etme, bulundurma, kullanma suçları ile hayasızca hareketler, müstehcenlik, fuhuş suçları ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan mahkum olanların öğretmenliği sona erecek.
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı resmi ve özel eğitim kurumlarındaki öğretmenlere karşı görevleri sebebiyle “kasten yaralama”, “tehdit”, “hakaret” ve “görevi yaptırmamak için direnme” suçlarının işlenmesi halinde cezalar yarı oranında artırılacak ve hapis cezasının ertelenmesi hükümleri uygulanmayacak. Görevde olan öğretmen ve uzman öğretmenlerden, 20 yıllık çalışma süresini tamamlayan ve uzman öğretmenlikte en az 10 yıl hizmeti olma şartı dışındaki koşulları sağlayanlar başöğretmen ünvanı için başvurabilecek.
KOMİSYON GÜNDEMLERİ
İhtisas komisyonları da toplanarak gündemdeki konuları ele alacak. Dilekçe Komisyonu, itiraza uğrayan Başkanlık Divanı kararları ile Genel Kurula sevk edilen dilekçeleri görüşecek.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Bakanlığın çalışmaları hakkında Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunu bilgilendirecek.
TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu başkanlığında toplanacak. Komisyonda, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), TMMOB Maden Mühendisleri Odası, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, TMMOB Kimya Mühendisleri Odası ile TMMOB Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası yetkilileri sunum yapacak. Ayrıca Komisyonda Dokuz Eylül Üniversitesi ile Hacettepe Üniversitesinden akademisyenler dinlenecek.
Salı ve çarşamba günleri Mecliste grubu bulunan siyasi partilerin grup toplantıları yapılacak.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
cemakkilic · 1 year ago
Text
Tumblr media
Atatürk Cumhuriyeti kurar kurmaz MADEN KANUNU çıkarttı. Yabancılar misaki millî sınırları içinde her türden maden ARAYAMAZ, ÇIKARTAMAZ!
2005 Yılında AKP bu kanunu ortadan kaldırdı. Tüm madenlerimizi emperyalizme peşkeş çekti, çekiyor, çekecek!
AKP İsrail projesidir!..
0 notes
ramazanserdar · 1 year ago
Text
SUSURLUK BELEDİYESİNİN KURULUŞU (1)…
Osmanlı Devleti'nde şehirlerde;
Aydınlatma ve temizlik işleri,
Köprü, lağım, kaldırım inşaatı,
Yolcu ve seyyahlar için barınacak yerlerin yapılması,
Ölüler için gömülecek yerler ayrılması gibi belediye hizmetlerinin idaresini o şehrin kadısı yönetiyordu.
Bugünkü anlamda belediye teşkilatı ilk olarak 1855 yılında İstanbul'da kurulmuş, ülkenin diğer şehir ve kasabalarında belediye kurulması ise 1876'da çıkarılan “Vilâyet-i Belediye Kanunu” ile mümkün olmuştu.
Bu kanuna göre şehir veya kasabaların nüfusuna göre dört yıl için 6-12 kişilik bir belediye meclisi seçiliyor,
Üyelerin yarısı iki yılda bir kura ile değiştiriliyor,
Reis ise bu üyelerin arasından hükümet tarafından seçilip tayin ediliyordu.
9 Mart 1879 tarihinde Ömerköy, Karesi Valiliğine bağlı Fırt nahiyesinin merkezi olmuş,
Susurluk köyü de Ömerköy’e bağlanmıştı.
Oysa bor, cıva, alçıtaşı gibi maden işletmeleri sayesinde Susurluk göç alıyor, Susurluk Çayında gemi nakliyeciliği yapılıyor, şehir hızla büyüyor, gelişiyordu.
Osmanlı Devleti, 11 Kasım 1886 tarihinde,Vilâyet‐i Belediye Kanunu’na istinaden içinde Susurluk’un da yer aldığı bazı yerleşim bölgelerinde belediye kurulmasıyla ilgili ek kanun yayımladı.
Susurluk, birkaç ay sonra bu kanun maddesi uyarınca Karesi Vilayetine başvurarak “Belediye dairesi teşkili" talep etti.
Tarihler 10 Ağustos 1887’yi gösteriyordu…
Talebi yerinde gören Karesi Vilayet Meclisi, “Susurluk’ta belediye dairesi teşkiline müsaade olunmasına dair” ilgili mazbatayı Dahiliye Nezâreti’ne iletti.
Dahiliye Nezâreti de 21 Ağustos 1887 tarihli yazıyla Susurluk’ta belediye teşkiline ilişkin vilayetin teklifinin uygun bulunduğunu belirterek konu hakkında Sadaretten (Başbakanlık) görüş ve onay istedi.
Sadaret makamında oturan Sadrazam Kıbrıslı Mehmet Kâmil Paşa, ince eleyip sık dokuyan birisiydi.
Kurulması istenen belediye için ne kadar masraf gerekeceğini Karesi Vilayetine yazı ile sordu.
Karesi Valiliği en ince ayrıntısına kadar bir çalışma yaptı.
Belediyenin aylık tahmini gelir ve gideriyle diğer teferruata dair yaptığı araştırmasını, 23 Aralık 1887 tarihinde Sadaret’e bildirdi.
Susurluk büyüyordu.
Susurluk gelişiyordu.
Belediye için gerekli ortam hazırdı.
Halk belediye hizmetlerine ulaşacağı için sevinçliydi.
Artık Susurluk için heyecanlı bekleyiş başlamıştı…
Haftaya;
-Sadaret’ten gelen yazıda ne cevap verilmişti?
-Susurluk’ta belediye kurulacak mıydı?
Ramazan S.TOPRAKTEPE
0 notes
isguvenligikursublog · 1 year ago
Text
A Sınıfı İş Güvenliği Kursu
Tumblr media
A SINIFI İŞ GÜVENLİĞİ KURSU
A Sınıfı İş Güvenliği Kursu, B sınıfı iş güvenliği kursu, C sınıfı iş güvenliği kursu almak istiyorsanız doğru adrestesiniz. İş Güvenliği Kursu eğitimlerinde öncü isim Yeni Uzman Akademi başarıya giden yolda sizinle beraber.
Güvenli bir çalışma alanı oluşturmak işverenin en önemli görevlerinden biridir. Üretim için güvenli bir yer, çalışanların mesaideyken yaralanma veya hastalık geliştirme riskinin çok az olduğu veya hiç olmadığı anlamına gelir. Güvenli bir iş ortamı “işverenlerin çalışanlarına bilinen tehlikelerden arınmış çalışma koşulları sağlamasını” gerektirir.
Güvenli olmayan bir üretim yapılıyorsa, sonuçları üzücü, hatta ölümcül dahi olabilir.
Çalışan personelin güvende tutmak sadece kanuni bir zorunluluk değil, aynı zamanda ahlaki bir sorumluluktur. Bir tesiste veya şantiyede çalışan kişilerin aileleri, arkadaşları ve istihdam dışında da yaşamları vardır. Güvenlikleri ve sağlıkları asla bir maaşla sınırlı değildir. Bu nedenle, güvenliği birinci öncelik haline getirmek ve tüm çalışanların her gün eve güvenli bir şekilde dönmesini sağlamak çok önemli bir görevdir.
İş Güvenliği Nedir?
İş sağlığı ve güvenliği genel olarak çalışanlara sağlıklı ortam sağlamak, çalışma ortamının olumsuz etkilerinden çalışanları korumak, oluşabilecek riskleri belirleyip tamamen ortadan kald��rmak veya zararlarını asgari seviyeye çekmek,, oluşabilecek maddi ve manevi zararları ortadan kaldırmak, çalışma ve üretim verimini artırmak adına yapılan çalışmaların tümüne denir.
İş sağlığı ve güvenliği,  herhangi bir firmanın üretiminden etkilenen tüm insanların sağlığına ve güvenliğine etki eden faktörleri ve koşulları ayrıntılı bir biçimde inceleyen disiplindir.
İş güvenliği birçok nedenden dolayı önemlidir. Her şeyden önce, bir çalışan bir işi tamamlamak için sağlığından ve vücut güvenliğinden asla ödün vermemelidir. Bunun yerine, işverenlerin bilinen tehlikelerden arınmış bir iş yeri sağlama konusunda hem yasal hem de ahlaki yükümlülüğü vardır.
6331 Sayılı Kanun ve Ülkemizde İş Güvenliği
Ülkemizde 6331 Sayılı “İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Kanunu” ile iş güvenliği ilk kez kanun şeklinde hayatımızda yer almıştır.  29 Mart 2013 Tarih ve 28602 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan iş sağlığı ve güvenliğine (İSG) ilişkin “Tehlike Sınıfları  Listesi Tebliği” ne göre tüm işletmeler tehlike sınıflarına göre aşağıdaki gibi 3 sınıfa ayrılmıştır:
Az Tehlikeli Sınıf: Büro işletmeleri, perakendecilik, restoran, otel,pansiyon okullar vb.
Tehlikeli Sınıf: Ayakkabı, mobilya, deterjan, et üretimi, orman sanayi, deniz ürünlerinin yetiştirilmesi vb.
Çok Tehlikeli Sınıf: Yapı sektörü, ağır Sanayi, hastaneler, petrol istasyonları, maden işletmeleri vb. düşünülebilir.
İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerinin Yürütülmesi
Ülkemizde İş Sağlığı ve Güvenliği Kursu eğitimleri Çalışma Bakanlığı, iş Güvenliği Genel Müdürlüğü tarafından denetlenir.
İş güvenliği hizmetleri, kurum bazında ise firma yetkilisi ( işveren) – işçi işbirliği ile yapılır. Firma bazında iş güvenliği hizmetleri işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ( tehlike sınıfına göre A Sınıfı, B Sınıfı veya C sınıfı olabilir.), diğer sağlık personeli ( işyeri hemşiresi) gözetiminde gerçekleştirilir.
İş Güvenliği Uzmanlığı Nedir?
İş güvenliği uzmanlığı, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin yerine getirilmesini sağlayan meslek dalıdır ve iş güvenliğinin tanımında bulunan teknik tehlikelerle alakalı tedbirlerin alınmasını sağlamak ve tehlikelere karşı tavsiyeleri işverene vermekle yükümlüdür
İş güvenliği uzmanı bu kapsamda, üretim sahasını inceler ve üretim sahasının denetimini yapar. Yaptığı saha denetimleri sonucunda iş yerinde yapılan işin tamamı ile alakalı ne kadar tehlike varsa; var olan tehlikelerin tamamının listeler.  Bunların gerçekleşme olasılıkları ve olduktan sonra oluşturacakları zarar görme şiddetinin dereceleri hakkında birrisk analiz raporu hazırlar.
Raporda ayrıca bu risklerin nasıl giderileceğini de ayrıntılı olarak listeler ve bunu da işverene sunar.  İş güvenliği uzmanı ayrıca personelin eğitimleri ile de yükümlüdür.  Çalıştığı yerde temel iş sağlığı güvenliği eğitimi verir.  Çalıştığı yerdeki risk etmenlerine göre eğitimlerini planlar ve uygulanmasını sağlar.
Kimler İş Güvenliği Uzmanı Olabilir?
İş sağlığı ve güvenliği bölümlerinde lisans veya ön lisans düzeyinde mezun durumda olanlar Teknik Eğitim Fakültelerinden mezun durumda olanlar
Fen Edebiyat Fakültelerinin fizik, kimya, biyoloji bölümlerinden mezun durumda olanlar Mühendislik veya mimarlık fakültelerden mezun durumda olanlar
Güzel Sanatlar Fakültelerinin, İç Mimarlık bölümlerinden mezun durumda olanlar
Yukarıda belirtilen fakülte, bölüm ve programlardan mezun olanlar, Çalışma Bakanlığınca yetkilendirilmiş eğitim kurumlarınca yapılan eğitimleri bitirmeleri ve devamında ÖSYM tarafından düzenlenen iş sağlığı ve güvenliği sınavında başarılı olmaları halinde iş güvenliği uzmanlığı belgesini almaya hak kazanırlar.
A Sınıfı İSG Uzmanı Olabilmek İçin;
B sınıfı İSG Uzmanı olarak 4 yıl (1460 gün) çalışmış olmaları ve bu çalışmalarını İSG Katip sözleşmeleri ile veya İSG Katip fiili çalışma raporu ile belgeleyebilmelidir. Kursiyerlerimizin kurs evraklarının bakanlığa bildirimi yapılma döneminde yukarıdaki sürenin tamamlanmış olması gerekiyor.
A Sınıfı İSG Uzmanlığı Eğitimleri
Çevrimdışı Eğitim: Asenkron  / offline isimleri ile de bilinen bu program Yeni Uzman Akademi sayfasına daha önceden yüklenmiş olan eğitimlerin kursiyerlerimiz tarafından diledikleri saatlerde derslere katılmaları ile gerçekleşir. Bu eğitimlerin süresi 90 saattir. Eğitimler 15 günlük bir periyotta gerçekleştirilir.
Çevrimiçi Eğitim: Senkron / online isimleri ile de bilinen bu program Yeni Uzman Akademi eğiticileri tarafından ‘‘Zoom’’ programı üzerinden verilir. Yeni Uzman Akademi’de canlı dersler günde en fazla 6 saat olacak şekilde düzenlenir. Bu eğitimlerin toplam süresi 90 saattir. Eğitimler 15 günlük bir periyotta gerçekleştirilir. Eğitimler 09/15 saatleri arasında ve 15/21 saatleri arasında olmak üzere iki farklı grupta gerçekleştirilir. Kursiyerlerimiz kayıt esnasında hangi saatler arasında eğitim almak istediklerini kendileri belirleyebilirler.
Staj Eğitimi: Pratik eğitim olarak da adlandırabileceğimiz bu eğitimler; Yeni Uzman Akademi İş Güvenliği Kursu eğiticileri tarafından uygun görülen işyerlerinde iş güvenliği uzmanlarının kontrolünde gerçekleştirilir.
Yeni Uzman Akademi’de A Sınıfı Eğitimler
A Sınıfı İSG Uzmanlığı eğitimleri eğitim kurumlarımız tarafından alanının en iyisi eğiticilerin rehberliğinde gerçekleştirilir.
Yeni Uzman Akademi’de A Sınıfı İSG eğitimlerine özel Nurullah Acar tarafından hazırlanmış konu anlatım ve deneme kitabından oluşan setin yanında, Hakan Erdoğan tarafından hazırlanmış üçlü kitap seti hediye ediyoruz.
Eğitim kurumumuz tarafından sınavlar öncesi soru çözüm ve ders tekrarı programları ile kursiyerlerimizin başarı seviyelerinin yükselmesine katkıda bulunur. Bu eğitimler kursiyerlerinin birçoğunun sahada çalışmaları nedeni ile mesai saatleri sonrasında yapılır. Yeni Uzman Akademi İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinde Türkiye’nin marka ismi olmak yolunda emin adımlarla ilerken siz de kariyer yolculuğunuzda bir dönüm noktası olan B sınıfı İSG eğitimlerinizi Yeni Uzman Akademi farkıyla alarak; farkınıza farklılık katabilirsiniz.
Yeni Uzman Akademi eğitimlerini altı farklı şube aracılığıyla gerçekleştirmekle beraber pandeminin olumsuz etkilerinden daha az etkilenmeyi sağlamak amacıyla bu dönem de eğitimlerine ‘‘ Uzaktan Eğitim Modeli’’ ile devam ediyor.
Eğitimciliği ticari bir işletmenin ötesinde gören eğitim kurumumuz https://yeniuzmanakademi.com/is-guvenligi-ders-notlari sayfasından dijital ders notlarını ücretsiz paylaşarak İSG sınavlarına hazırlanan tüm adaylara destek olmaya çalışıyor. İSG’ye yönelik sınavlara hazırlanan tüm adaylar dijital ders notlarımızdan ücretsiz yararlanabileceği gibi online denemeler ile sınavlara hazırlanabilir. Ayrıca youtube kanalımızdan ders videolarımızı da takip edebilirsiniz. İSG eğitimleri ile ilgili tüm gelişmeleri de Yeni Uzman Akademi’nin instagram adresini takip ederek öğrenebilirsiniz.
‘‘A’’ sınıfı İSG uzmanlığı için ‘‘A’’  kalite bir eğitim için sizi Yeni Uzman Akademi’ye bekliyoruz.
1 note · View note
elazigsurmanset · 1 year ago
Text
Milletvekili Keleş: “Aile ve Gençlik Fonu Türkiye’ye ve Tüm Gençlere Hayırlı Olsun”
Tumblr media
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), aile ve gençlik yapısını güçlendirecek tarihi bir adım attı. Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu'nda, Elazığ Milletvekili Prof. Dr. Erol Keleş'in de aralarında bulunduğu üyelerin imzasıyla, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı olarak Aile ve Gençlik Fonu'nun kurulması teklifi Genel Kurul'da kabul edildi. AK Parti Elazığ Milletvekili Prof. Dr. Erol Keleş, fonun, gençlerin umutlarına ve hayallerine can suyu olacağını belirtti. “Güçlü aile, güçlü gelecektir” diyen Keleş, aile müessesesinin güçlü temeller üzerine kurulmasının, toplumun ve ülkenin gelişmişlik düzeyini yükselteceğinin altını çizdi. Ayrıca, fonun genç girişimcileri ve yeni evlenecek çiftleri destekleyerek toplumsal refahın artırılmasını hedeflediğini vurguladı. Bu kapsamlı girişim, aile yapısını korumayı ve gençleri sosyo-ekonomik açıdan güçlendirmeyi amaçlıyor. Fon, mevcut destek programlarının etkinliğini artırmanın yanı sıra, hizmetlerin çeşitlendirilmesi ve yaygınlaştırılmasıyla aile kurumunu güçlendirmeyi hedefliyor. Kaynaklar, Türk Petrol Kanunu ve Maden Kanunu kapsamında toplanan devlet paylarının yanı sıra, Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenen fon gelirleri ve bağışlar gibi çeşitli yollardan sağlanacaktır. Milletvekili Keleş, beyin göçüne dikkat çekerek, bu fon ile gençlerin ülkeleri için daha fazla emek harcamalarını ve üretime katkı sunmalarını sağlayacaklarını ifade etti. "Ülkemizin genç ve dinamik nüfus yapısının korunması ve evlenecek genç kardeşlerimizin desteklenmesi bu fonun öncelikli hedeflerindendir" diyerek ekledi. Fonun kabul edilmesi, Türkiye'nin toplumsal yapısını ve gelecek nesillerin sağlıklı gelişimini destekleyen bir dönüm noktası olarak görülmektedir. Şeffaflık ve hesap verilebilirlik ilkeleri çerçevesinde, Fonun mali verileri düzenli olarak kamuoyu ile paylaşılacaktır” diyen Milletvekili Keleş, “Aile ve Gençlik Fonu'nun Türkiye'ye ve özellikle tüm gençlere hayırlı olmasını” diledi. Cumhurbaşkanımızın Desteğiyle; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, bu projenin hayata geçirilmesindeki kararlı tutumu ve verdiği destek, bu önemli adımın atılmasında büyük rol oynadı. Ayrıca, bu fonun kurulmasının, AK Parti’nin seçim vaatlerinden biri olduğunu ve halkımıza verdiğimiz sözleri yerine getirme konusundaki kararlılığımızı gösterdiğini vurguladı. “Bu vesileyle, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, gençlerimiz ve ülkemiz için bu önemli projeye verdiği destekten dolayı şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. Read the full article
0 notes
karaca2508-blog · 1 year ago
Text
İş Güvenliği Uzmanları ve İşyeri Hekimlerinin Süreleri Nasıl Belirlenir?
Tumblr media
İş Güvenliği Uzmanları ve İşyeri Hekimlerinin Süreleri ilgili yönetmeliklerde belirtilen saatler çerçevesinde belirleniyor. Şöyle ki;
İş Güvenliği Uzmanları ve İşyeri Hekimlerinin Süreleri Nasıl Belirlenir?
20.7.2013 tarihli ve 28713 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik ile 29.12.2012 tarihli ve 28512 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik uyarınca iş güvenliği uzmanları ve işyeri hekimlerinin işyerlerine sunacağı hizmete ilişkin sürelerin belirlenmesinde işyerinin çalışan sayısı ve tehlike sınıfı esas alınmaktadır. Eğer işyeri belli bir büyüklüğün üstünde ise yine tehlike sınıfı ve çalışan sayısına göre tam süreli iş güvenliği uzmanı veya işyeri hekimi görevlendirmesi gerekmektedir. Bu süreler iş güvenliği uzmanları için çalışan başına ve tehlike sınıfına göre 10 dakika, 20 dakika ve 40 dakika şeklinde belirlenmiştir. İşyeri hekimleri için ise süreler çalışan başına ve tehlike sınıfına göre 5 dakika, 10 dakika ve 15 dakika şeklindedir. Vardiyalı çalışma yapılan işyerlerinde işveren tarafından vardiyalara uygun şekilde görevlendirme yapılır. 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde hizmetlerin verilmesinin kolaylaştırılması için aylık hizmet sürelerinin birleştirilmesi mümkün olup hizmet verenin işveren ile anlaşması hâlinde hizmet süreleri birleştirilerek verilebilir. Örnek olarak işyerinde iş güvenliği uzmanının işyerini her sene 2 saat veya her altı ayda bir 1 saat ziyaret etmesi yeterlidir.  
Tumblr media
Kamu Kurumlarında kadrosu başka bir birimde olup görevlendirmeyle farklı birimlerde çalışanlar, İSG profesyonellerinden alacakları hizmet bakımından, kadrosunun yer aldığı birimdeki toplam çalışan sayısına dâhil edilmesi gerekmektedir. 9.12.2012 tarihli ve 28512 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren "İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği"nin 5 inci maddesi üçüncü fıkrasında yer alan "(3) İşveren, işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanının tam süreli görevlendirilmesi gereken durumlarda İSGB kurar. Tam süreli işyeri hekimi görevlendirilen işyerlerinde, diğer sağlık personeli görevlendirilmesi zorunlu değildir. Birden (Ek cümle:RG-30/6/2016-29758) fazla iş güvenliği uzmanı görevlendirilen kamu, maden, inşaat, metal, tekstil, sağlık, ulaşım, taşımacılık, ticaret, imalat, bakım, onarım, kurulum, enerji, kimya, tarım, ziraat, hayvancılık, mobilya, ormancılık, gıda, matbaa, atık yönetimi, su temini, temizlik, ilaçlama sektörlerine ait işyerlerinde, tam süreli iş güvenliği uzmanlarından sadece birisinde uygun belge sınıfı aranır." hükmü uyarınca kamu işyerlerinde görevlendirilen tam süreli iş güvenliği uzmanlarından sadece birisinde uygun belge şartı aranır. Diğer taraftan aynı düzenlemenin "Görevlendirme belgesi ve sözleşme" başlıklı 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan; "(2) İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunulması amacıyla işyerlerinde görevlendirilen kişilerin, doğum, hastalık ve yıllık izin gibi zorunlu nedenler sebebiyle değiştirilmesi ve değişiklik süresinin 30 günü geçmesi hâlinde, durum Genel Müdürlüğe bildirilir. İş Kanunundaki çalışma süreleri saklı kalmak kaydıyla, kamu kurum ve kuruluşları hariç diğer işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmetinin sunulması için hesaplanan zorunlu süre bölünmek suretiyle birden fazla kişi görevlendirmesi yapılamaz." hükmü uyarınca kamu işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmetinin sunulması için zorunlu süreler bölünmek suretiyle görevlendirme yapılması mümkündür. İşyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve diğer sağlık personelinin görevlendirilmesine ilişkin zorunlu çalışma sürelerinin hesabında; 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu ile 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu kapsamındaki öğrenci statüsünde olan çırak ve stajyerler, toplam çalışan sayısına dâhil edilmez. İSG Karikatürleri
Neden İş Güvenliği
Yapılan analizlerde dünyada son yıllarda iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili gözlemlenen olumlu gelişmeler neticesinde iş kazalarında ve iş cinayetlerinde hissedilir azalmalar yaşanırken, maalesef ülkemizde iş kazaları/iş cinayetleri artmaktadır. Ekonomik boyutu ile incelendiğinde ise, çalışanın iş yaparken aklının sadece işte olması gerekirken, asgari ücretle geçinmeye çalışan arkadaşlardan ne kadar verim alınabilir ki? Ülkemizde yaşanan ve giderek artan iş kazaları, iş cinayetleri ne yazık ki bu konudaki ilgisizliği, insana verilen önemin yok denilecek kadar az; çağdaş çalışma ve yaşam koşullarına ulaşmak için daha çok uzun yıllara ihtiyacımızın olduğunu aşağıdaki analizleri incelediğimizde ortaya koyduğu aşikardır. Bir güvenlik açığının ölçülebilen en büyük maliyeti, sadece çalışan olmaz. Kaybedilmiş bir beden veya zihinsel rehabilitasyon yılları, çalışanı tamamen yeni bir yaşam tarzına zorlayabilir. Bu tür olaylara nasıl fiyat koyacağımızı tanımlamak gerçekten zor olsa gerek. Görevlerini yerine getirirken yaşamını yitiren ya da  uzun soluklu yaralanmalar da kuşkusuz ekonomik olarak ölçülebildiğimizin ötesindedir. Yaşamını yitiren kişinin yanı sıra aile ve iş arkadaşları  da diğer paydaşlardır. Bu kazalar aynı zamanda şirketleri de etkilemektedir. İş kazası geçiren bir çalışan kayıp adam/saat anlamına gelmektedir. O nedenle bir şirket için bakıldığında giderler yalnızca verimlilik kaybı olarak ölçülmez, aynı zamanda kayıp iş gücü ve artan sigorta maliyetleri de etkilidir. Şirketler için bir diğer önemli kayıp ise, iş kazalarının çokluğu nedeniyle oluşacak olan motivasyon bozukluğudur. Çalışanlar kendilerini güvende hissetmezlerse iş moralleri azalır ve çalışma istekleri düşecektir. Bu da işveren için olumsuz sonuçların doğmasına sebep olacaktır. Bu nedenle çalışanlar mümkün olan en iyi işi yapmaya konsantre olabilmek için işlerini güvenli bir ortamda yapmak isterler. Sorumlu işverenler, güvenli bir işyerinin şirketin ana hattını geliştirdiğini kabul etmelidir. Hangi yönden bakarsanız bakın işi güvenli bir şekilde yürütmenin avantajları çoktur. İş Sağlığı ve Güvenliğinin Amacı : - Çalışanlara en yüksek seviyede sağlıklı ortam sağlamak, - Çalışma şartlarının olumsuz etkilerinden onları korumak, - İş ve işçi arasında mümkün olan en iyi uyumu temin etmek, - İşyerlerindeki rizikoları tamamen ortadan kaldırmak veya zararları en aza indirgemek, - Oluşabilecek maddi ve manevi zararları ortadan kaldırmak, - Çalışma verimini arttırmak. İş Sağlığı ve Güvenliği önlemlerinin her ne sebeple olursa olsun ertelenmesi; iş kazalarına, meslek hastalıklarına ve iş cinayetlerine ORTAK OLMAKTIR!… Read the full article
0 notes
cozumavukatlik · 1 year ago
Text
Maden İşçisi Kıdem Tazminatı
Maden işçisi kıdem tazminatı 4857 sayılı İş Kanunu’nda belirtilen şartların yerine getirilmesi halinde söz konusu olmaktadır. Maden işçinin işten haksız çıkarılması veya kendi haklı sebebi ile işten ayrılması durumunda alınan maden işçisi kıdem tazminatını ödeyen taraf işverendir.
Maden işçisinin kıdem tazminatı alması için bazı şartlar bulunmaktadır. bu şartlardan en önemlisi ise maden işçisinin aynı iş yerinde en az bir yıl çalışmış olması gerekmektedir. İşçinin bu tazminatı talep edebilmesi için; iş sözleşmesini haklı neden ile fesih etmiş veya işverenin haksız neden ile işten çıkarmasıdır.
Maden işçisi veya işverenin iş sözleşmesini feshetmesi için haklı nedenleri İş Kanunu 24. Ve 25. Maddelerinde yer almaktadır. Kanunda maden işçisinin kıdem tazminatını kazanabilmesi için; haklı sebeple iş akdini feshedebileceği durumlar üç ana başlıkta toplanmıştır;
Sağlık sebepleri
İyi niyet ve ahlaka uymayan sebepler
Zorlayıcı sebepler
Maden işçisi kıdem tazminatı için zamanaşımı süresi bulunmaktadır. Ancak maden işçileri için zamanaşımı konusu birtakım farklılıklar göstermektedir. 25 Ekim 2017 tarihi öncesi haksız işten çıkarılan işçilerin zamanaşımı 10 yıldır. 25 Ekim 2017 tarihinden sonra haksız işten çıkarılan işçiler için ise zamanaşımı 5 yıldır.
Maden ve Yeraltı İşlerinde Çalışan İşçilerin Hakları
Yıllık izin süreleri diğer işçilere göre 4 gün daha fazla olmaktadır.
Yer altında çalışan işçiler, iş güvencesi kapsamına alınırken 6 aylık kıdem şartı aranmaz.
Haftalık olarak 37,5; günlük olarak 7,5 saatten fazla çalıştırılamaz. Daha fazla çalıştırılması için olağanüstü durum olmalı ve her saat dilimi için %100 zamlı ödeme yapılmaktadır.
Maden işçilerinde geçici iş ilişkileri kurulamaz.
Ücretleri, asgari ücretin en az 2 katı olmalıdır.
Emeklilik hak edişlerinde fiili hizmet zammı uygulanmaktadır.
Yer Altı Maden İşlerinde Çalışan İşçilerin Fazla Çalışma Ücreti Nasıl Hesaplanır?
Maden işçilerinin çalışma saatleri haftalık 37,5 günlük ise 7,5 saat olması gerekmektedir. Bu işçilerin belirlenen çalışma saatlerinden fazla çalışması için ise kanun gereği olağanüstü şartların bulunması gerekmektedir. Ancak yer altı ve maden işçileri belirlenen saatlerinden fazla çalışıyorsa; mesai saatleri dışında olan her saat için %100 zamlı ödeme almaktadır.
Örneğin 18.000 TL maaşı olan yer altı veya maden işçisinin günlük normal mesai ücreti 600 TL’dir. Saatlik ücreti ise 80 TL’ye tekabül etmektedir. Buna karşılık olarak fazladan çalıştığı her saat için 80 TL’yi % 100 zamlı olarak almaktadır.
Tumblr media
0 notes
sahrahaber · 4 years ago
Text
Tumblr media
Enerji alanında düzenlemeler içeren kanun teklifi TBMM’de https://sahrahaber.com/enerji-alaninda-duzenlemeler-iceren-kanun-teklifi-tbmmde/?utm_source=dlvr.it&utm_medium=tumblr
0 notes
haberajanstk · 4 years ago
Photo
Tumblr media
Köylüleri ve çevrecileri ayağa kaldıran yasa neler getiriyor? TBMM'ye iktidar partisi milletvekilleri tarafından 5 Ekim tarihinde sunulan “Elektrik Piyasası Kanunu ile Birtakım Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, ilgili komitelerden süratle geçirilerek TBMM Genel Heyeti'nde Salı akşam Azerbaycan tezkeresinden sonra görüşülmeye başlandı.
0 notes
pazaryerigundem · 8 months ago
Text
Yeni haftada TBMM gündeminde neler olacak?
https://pazaryerigundem.com/haber/176299/yeni-haftada-tbmm-gundeminde-neler-olacak/
Yeni haftada TBMM gündeminde neler olacak?
Tumblr media
TBMM Genel Kurulunda, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) personeline ilişkin kanun teklifinin görüşmelerine devam edilecek.
ANKARA (İGFA) – Haftalık çalışmasına 11 Haziran Salı günü başlayacak Genel Kurul, Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşmelerini sürdürecek. Teklife göre, terör örgütleriyle eylem birliği içerisinde olan, bu örgütlere yardım eden, kamu imkan ve kaynaklarını bu örgütleri desteklemeye yönelik kullanan ya da kullandıran, bu örgütlerin propagandasını yapan uzman erbaşların sözleşmeleri feshedilerek TSK ile ilişiği kesilecek.
TBMM’nin resmi internet sitesinde yer alan gündeme göre Milli Savunma Bakanlığınca yapılacak sınavlarla ilgili her türlü açıklama, başvuru ve sınav sonuçlarının adaylara duyurulması, bakanlığın internet sayfasından yapılacak. Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneğine, şehitlerin anne ve babaları da üye olabilecek.
Sözleşmeli erbaş ve erler, mesai sonrası görev yerlerinden ayrılırken, mesaiye gidiş ve gelişlerinde subay ve astsubay servislerini kullanabilecek.
1999 yılı sonrası sigortası başlayan ve 1 Şubat 2018 yılı sonrası Yüksek Askeri Şura kararı ile kadrosuzluk nedeniyle emekliye sevk edilen personele, yaş şartı aranmaksızın kadın ve erkek 25 hizmet yılının tamamlaması halinde emekli aylığı bağlanacak.
Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlıklarında görevli sözleşmeli erbaş ve erlere aylık ücretleri, yapmakta oldukları iş güçlüğü ve iş riski açısından yüzde 5 artırımlı olarak ödenecek.
KOMİSYON GÜNDEMLERİ
Ayrıca TBMM İhtisas Komisyonları da toplanarak gündem konularını ele alacak. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Bakanlığının çalışmaları hakkında Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunu bilgilendirecek. TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, akademisyenleri dinlemeye devam edecek. Komisyonda, Gümüşhane Üniversitesi jeoloji, jeofizik ve maden mühendisliği bölümlerinin öğretim üyeleri sunum yapacak.
Dilekçe Komisyonu ile İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyelerinden Oluşan Karma Komisyon ise Kamu Denetçiliği Kurumunun “2023 Yıllık Raporu”na ilişkin Alt Komisyon Raporu’nu ele alacak.
AK Parti milletvekillerince hazırlanan Öğretmenlik Mesleği ve Milli Eğitim Akademisi Kanunu Teklifi ile yargı alanında düzenlemeler içeren, kamuoyunda “9. Yargı Paketi” olarak bilinen teklifin Meclis Başkanlığına sunulması bekleniyor.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
cemakkilic · 1 year ago
Text
Tumblr media
Atatürk Cumhuriyeti kurar kurmaz MADEN KANUNU çıkarttı. Yabancılar misaki millî sınırları içinde her türden maden ARAYAMAZ, ÇIKARTAMAZ!
2005 Yılında AKP bu kanunu ortadan kaldırdı. Tüm madenlerimizi emperyalizme peşkeş çekti, çekiyor, çekecek!
AKP İsrail projesidir!..
0 notes
onhaber · 4 years ago
Text
Köylüleri ve çevrecileri ayağa kaldıran yasa neler getiriyor?
Köylüleri ve çevrecileri ayağa kaldıran yasa neler getiriyor?
Tumblr media
TBMM’ye iktidar partisi milletvekilleri tarafından 5 Ekim tarihinde sunulan “Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, ilgili komisyonlardan hızla geçirilerek TBMM Genel Kurulu’nda Salı akşam Azerbaycan tezkeresinden sonra görüşülmeye başlandı.
Dün akşama kadar 44 maddelik düzenlemenin 24 maddesi Genel Kurul’da kabul edildi. Teklif üzerindeki…
View On WordPress
0 notes
yusufserkan · 5 years ago
Text
Atatürk’ün Vasiyeti ve İş Bankası’ndaki CHP Hisseleri – Sözcü Gazetesi
Geçtiğimiz hafta, FETÖ'nün siyasi ayağı tartışması alevlendiği sırada, birden bire, 2018'de ve 2019'da AKP'li Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan'ın gündeme getirdiği “İş Bankası'ndaki CHP hisselerinin Hazine'ye devri” konusu yeniden ısıtılıp gündeme getirildi.
Bu vesileyle bugün, İş Bankası'nın kuruluşu, Atatürk'ün vasiyeti ve İş Bankası'ndaki CHP hisseleri konusundaki belli başlı 13 soruya cevap vereceğim.
1 – ATATÜRK, İŞ BANKASI'NI HANGİ PARAYLA KURDU?
Milli Mücadele'de “Hint Hilafet Komitesi”, Hint Müslümanlarından yardım toplayıp Türkiye'ye gönderdi. Atatürk, Milli Mücadele sonrasında bu paradan elinde kalanın bir kısmıyla İş Bankası'nı kurdu.
2 – HİNDİSTAN'DAN MİLLİ MÜCADELE'YE NE KADAR PARA GELDİ?
Hint Hilafet Komitesi, Milli Mücadele sırasında Türkiye'ye 14 seferde toplam 675 bin 494 Türk lirası gönderdi.
3 – HİNT HİLAFET KOMİTESİ PARAYI OSMANLI HALİFESİNE Mİ GÖNDERDİ?
Hayır! Hint Hilafet Komitesi parayı doğrudan Atatürk'ün şahsi hesabına Ankara'ya gönderdi. Atatürk bu parayı Osmanlı Bankası'nın Ankara şubesine yatırdı.
4 – ATATÜRK, HİNDİSTAN'DAN GELEN BU PARAYI NASIL KULLANDI?
Hint Müslümanları gönderdikleri paranın –nasıl kullanılacağı konusunda hiçbir şart koşmadan– Türkiye'nin bağımsızlığı için göndermişlerdi. Atatürk, bu paranın her kuruşunu Türkiye'nin bağımsızlığı için kullandı. Şöyle ki, paranın 500 bin lirasını, Milli Mücadele'de savaş giderlerinin karşılanması için Milli Savunma Bakanlığı'na verdi. 110 bin lirasını, Yunan ordusunun yenilip kaçarken yakıp yıktığı şehirlerdeki aç insanlara dağıttı. Böylece Milli Mücadele sonrasında Atatürk'ün elinde sadece 65 bin 494 lira kaldı. Ancak savaştan sonra Bakanlar Kurulu, Atatürk'ün savaş giderlerinin karşılanması için Milli Savunma Bakanlığı'na verdiği 500 bin liranın 380 bin lirasını Atatürk'e geri verdi. Böylece Milli Mücadele sonrasında Atatürk'ün elinde (380 bin+65 bin 494 = 445 bin 494 lira) kaldı.
Atatürk, Türkiye İş Bankası'nın Yeni Cami Şubesi'ni ziyareti sırasında, şubeye asılacak fotoğraflarını imzalıyor.
(16.06.1928)
5 – ATATÜRK MİLLİ MÜCADELE SONRASINDA ELİNDE KALAN PARAYI NE YAPTI?
1924'te halifelik kaldırıldı. Hint Hilafet Komitesi, halifeliğin kaldırılmasına tepki duyarak gönderdiği parayı Atatürk'ten geri isteyebilirdi. Bu nedenle Atatürk, geri istenme ihtimaline karşı parayı bir süre daha Osmanlı Bankası'nda tuttu. Hint Hilafet Komitesi parayı geri istemeyince Atatürk, elinde kalan parayı Türkiye'nin bağımsızlığı için nasıl kullanacağını düşünmeye başladı.
Atatürk, 445 bin lirayı şöyle kullandı:
– 120 bin liraya, tarım ve hayvancılığı geliştirmek için örnek çiftlikler kurdu.
– 65 bin liraya İş Bankası'ndan Maden TAŞ hisseleri satın aldı.
– 250 bin liraya da İş Bankası'nı kurdu.
Atatürk, Hindistan Müslümanlarının gönderdiği paranın tek kuruşunu bile şahsı için harcamadı. Hasan Rıza Soyak'ın da ifade ettiği gibi örnek çiftliklerin ürünlerini bile kendi parasıyla satın aldı.
Atatürk, Hint Müslümanlarının gönderdiği parayla yaptığı bu yatırımları tamamen “milletin malı” olarak gördüğü için 12 Haziran 1933'te 2307 Sayılı özel bir kanun çıkarttırdı. Bu kanuna göre Medeni Kanun gereği yakınlarına kalması gereken “mahfuz hisse” dâhil, üzerinde görünen tüm bu mal varlığını, son kuruşuna kadar millete bağışlamanın yolunu açtı.
Nitekim örnek çiftlikleri, içindeki tüm varlıklarıyla birlikte 12 Haziran 1937 tarihli bir vasiyet mektubuyla millete bıraktı. İş Bankası hisselerini ise 5 Eylül 1938 tarihli bir vasiyet mektubuyla yıllık gelirleri TTK ve TDK'ya verilmek üzere CHP'ye bıraktı.
6 – ATATÜRK'ÜN CİHAT PARASIYLA BANKA KURMASI DOĞRU MUYDU?
Daha önce de ifade ettiğim gibi Hint Müslümanları, gönderdikleri parayı –hiçbir şart koşmadan– Türkiye'nin bağımsızlığı için göndermişlerdi. Atatürk, bu parayı son kuruşuna kadar Türkiye'nin bağımsızlığı için kullandı. Milli Mücadele'de “siyasi bağımsızlık”, Milli Mücadele sonrasında ise “ekonomik bağımsızlık” için harcadı. Milli Mücadele sonrasında elinde kalan parayı Hint Hilafet Komitesi geri isteseydi, parayı geri verecekti. Ancak parayı isteyen olmadı. Bunun üzerine Atatürk elinde kalan parayı tamamen milli çıkarlara uygun olarak kullandı. Ülkenin kalkınması için örnek çiftlikler inşa etti ve İş Bankası'nı kurdu.
Atatürk'ün 5 Eylül 1938 tarihli vasiyetinin, vasiyette adı geçen Atatürk'ün yakınları hariç üç tarafı var:
1. CHP, 2. İş Bankası, 3. TTK ve TDK. Hazine, bu taraflardan biri değil.
7 – ATATÜRK ÖLÜRKEN BANKA HESAPLARINDA NE KADAR PARASI VARDI?
Atatürk, 10 Kasım 1938'de öldüğünde İş Bankası 2 numaralı hesabında 1.446.872 lira 3 kuruş ile 114.891 adet hisse senedi vardı. (Hindistan'dan gelen paradan kalan, örnek çiftliklerin gelirleri ve Abbas Hilmi Paşa'nın CHP'ye bağışladığı 900 bin lira) İşte Atatürk'ün milletin parası olarak görüp vasiyetinde CHP'nin yönetimine ve denetimine bıraktığı para buydu. Atatürk ölürken emekli hesabında 19.566 lira 80 kuruş, 4 numaralı şahsi hesabında ise 53.453 lira 18 kuruş olmak üzere toplam 73.019 lira 98 kuruşu vardı. Atatürk'ün tüm şahsi mal varlığı buydu: 73.019 lira 98 kuruş!
8 – ATATÜRK VASİYETİNİ NE ZAMAN HAZIRLADI, KİME TESLİM ETTİ?
Atatürk, 5 Eylül 1938'de Dolmabahçe'de vasiyetine son şeklini verdi. El yazısıyla hazırladığı vasiyetini 6 Ekim 1938'de İstanbul 6. Noteri İsmail Kunter'e teslim etti. Atatürk'ün vasiyeti, 28 Kasım 1938'de Ankara 3. Sulh Hakimliği'nde açıldı.
9 – ATATÜRK VASİYETİNDE KİMLERE NE BIRAKTI?
Atatürk, tüm mal varlığını -belli şartlarla- CHP'ye bırakıyor. Nakit ve hisse senetlerinin “İş Bankası tarafından nemalandırılmasını” istiyor. Her yıl nemadan elde edilecek gelirin TTK ve TDK'ya paylaştırılmasını istiyor. Her yıl nemadan, “yaşadıkları sürece” kız kardeşi Makbule'ye ayda 1000, manevi kızlarından Afet'e 800, Sabiha Gökçen'e 600, Ülkü'ye 200 lira, Rukiye ve Nebile'ye o zamanki gibi 100'er lira verilmesini istiyor. Sabiha Gökçen'e ayrıca bir ev alabilecek para verilmesini istiyor. Makbule yaşadığı müddetçe “Çankaya'da oturduğu evin emrine kalmasını” istiyor. İsmet İnönü'nün çocuklarına da yüksek tahsillerini tamamlamaları için gerekli yardımın yapılmasını istiyor. (İnönü bu yardıma ihtiyaç duymamıştır.)
10 – ATATÜRK, İŞ BANKASI'NDAKİ HİSSELERİNİ KİME BIRAKTI? BU HİSSELER HAZİNE'YE DEVREDİLEBİLİR Mİ?
Atatürk vasiyetine şöyle başlıyor: “Malik olduğum, bütün nukut (nakitler) ve hisse senetleriyle Çankaya'daki menkul ve gayrimenkul emvalimi Cumhuriyet Halk Partisi'ne atideki şartlarla terk ve vasiyet ediyorum.” Dolayısıyla Atatürk, yoruma ve şüpheye yer bırakmayacak biçimde İş Bankası'ndaki hisselerini -belli şartlarla- CHP'ye bırakıyor. Atatürk, vasiyetinin 1. maddesinde aynen şöyle diyor: “Nukut ve hisse senetleri, şimdiki gibi, İş Bankası tarafından nemalandırılacaktır.” Yine yoruma ve şüpheye yer bırakmayacak biçimde Atatürk, CHP'ye bıraktığı hisselerinin -daha önceden olduğu gibi, bundan sonra da- İş Bankası tarafından nemalandırılmasını istiyor. Dolayısıyla Atatürk'ün vasiyetinde CHP'ye bıraktığı ve İş Bankası'nda nemalandırılmasını istediği hisselerinin CHP'den ve İş Bankası'ndan alınıp Hazine'ye devredilmesi açık bir “hukuksuzluk” olur. Böyle bir girişim “Atatürk'ün vasiyetinin iptal edilmesi” anlamına gelir ki, bu durum hem “miras hukukuna” aykırı olur, hem de Atatürk'ün maddi ve manevi mirasına yönelik büyük bir saygısızlık olur.
DP, 14 Aralık 1953 tarihli 6195 Sayılı kanunla Atatürk'ün vasiyetini hiçe sayarak CHP'nin tüm mallarına el koyup Hazine'ye devretmişti. Anayasa Mahkemesi 11 Ekim 1963 tarihli ve 963/124 sayılı kararla 14 Aralık 1953 tarihli ve 6195 sayılı kanunu iptal etti. Anayasa Mahkemesi yukarıdaki gerekçeli kararında Atatürk'ün vasiyetiyle CHP'ye bıraktığı malların CHP'den alınıp Hazine'ye devredilmesinin “mülkiyet haklarına”, “miras hukukuna” ve “anayasaya” aykırı olduğunu belirtmişti.
11 – CHP, İŞ BANKASI'NDAKİ HİSSELERDEN BİR GELİR ELDE EDİYOR MU?
Atatürk, vasiyetinin 6. maddesinde şöyle diyor: “Her sene nemadan mütebaki miktar yarı yarıya Türk Tarih ve Dil Kurumlarına tahsis edilecektir.” Yani İş Bankası'ndaki Atatürk hisselerinin yıllık geliri yarı yarıya TTK ve TDK'ya veriliyor. CHP, bu nemadan herhangi bir maddi gelir elde etmiyor. Vasiyet gereği CHP, yüzde 28.09 oranındaki Atatürk hissesi nedeniyle İş Bankası yönetim kurullarına 3-4 üye sokabiliyor.
12 – GEÇMİŞTE İŞ BANKASI'NDAKİ CHP HİSSELERİNİ HAZİNE'YE DEVRETMEK İSTEYENLER OLDU MU?
Evet! 1950'de Demokrat Parti (DP) iktidara gelir gelmez, İş Bankası'ndaki CHP hisselerini Hazine'ye devretmek için çalışmaya başladı. DP, bunun için Atatürk'ün vasiyetini tartışmaya açtı.
DP, 14 Aralık 1953 tarihli 6195 Sayılı bir kanunla CHP'nin -Atatürk'ün vasiyetiyle CHP'ye bıraktığı tüm varlıklar dâhil- menkul, gayrimenkul tüm mal varlığını Hazine'ye devretti. Böylece Atatürk'ün vasiyeti iptal edilmiş oldu.
Bunun üzerine CHP, “Vasiyetin iptalinin iptali” isteği ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi, 11 Ekim 1963 tarihli ve 963/124 sayılı kararıyla Atatürk'ün vasiyetini iptal eden 14 Aralık 1953 tarihli 6195 sayılı kanunu iptal etti.
Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararında şöyle diyordu: “(CHP'nin) Atatürk'ten vasiyet yoluyla iktisap ettiği bütün malları, para, hak ve alacakları hiçbir ayrım yapmaksızın ve bedelini peşin ödemeksizin toptan Hazine'ye geçirtmekle mülkiyet hakkını tamamıyla yok eden bir durum yaratılmış ve Atatürk'ün vasiyeti iptal edilmiştir. Vasiyet de mülkiyet ve miras haklarının tabi sonucu olmak itibarıyla bu hal anayasanın 36. ve 11 maddelerine açıkça aykırılık teşkil eder.”
1963'te Anayasa Mahkemesi, CHP'nin tüm mallarını CHP'ye iade etti. Bunun üzerine, İş Bankası'ndaki Atatürk hisselerinin temsili de yeniden CHP'ye verildi.
13 – KENAN EVREN'İN DE CHP HİSSELERİNİ HAZİNE'YE DEVRETTİĞİ DOĞRU MU?
Doğru! 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra 16 Ekim 1981'de çıkarılan 2533 sayılı bir kanunla tüm partiler gibi CHP de kapatıldı. Bu sırada İş Bankası'ndaki Atatürk hisseleri de Hazine'ye devredildi. Böylece ikinci kez Atatürk'ün vasiyeti iptal edildi. 1992'de siyasi partilerin açılmasına izin verilince CHP de açıldı. İş Bankası'ndaki Atatürk hisselerinin yönetimi de yeniden CHP'ye verildi.
Sözün özü şu ki; Atatürk, 5 Eylül 1938'de, el yazısıyla hazırladığı vasiyetiyle İş Bankası'ndaki hisselerini, belli şartlarla, CHP'ye bıraktı. Nakit ve hisse senetlerinin İş Bankası'nda nemalandırılmasını ve bu nemadan elde edilen gelirin de her yıl yarı yarıya TTK ve TDK'ya ödenmesini istedi. Bu nedenle İş Bankası'ndaki CHP hisselerinin Hazine'ye devredilmesi “hukuken” mümkün değildir. Böyle bir devir, “Atatürk'ün vasiyetinin iptali” anlamına gelir. 11 Ekim 1963 tarihli, 963/124 sayılı Anayasa Mahkemesi kararı, Atatürk'ün vasiyetinin iptalinin “anayasaya aykırı olduğunu” tescilleyen “emsal bir karar” olarak elimizdedir.
6 notes · View notes
kiliminisekiz · 5 years ago
Text
Dosdoğru luktan başka yolbulucumu sandın kendini
İsrail'i parsellefigi yerlere bizim sirtumizdan Yusufeli barajı Hatay'da yuzde60 tan fazla İsrail'e satıldı 6 baraj yapıldı aminessek şoka akit faresi sen bu ülkede gazetecilikten ekmek yiyen nankor gozundikemi bakıyor onu görmedim beni gördün sikilipli yilansoyu Yahudi Ermeni Rum fareleri kim kimi yargilayabilirse maden orman kanunu kaçma
1 note · View note
memurilkhaber · 6 years ago
Text
Memurdan işçiye 81 milyonu ilgilendiriyor! İşte madde madde yeni değişiklikler
Memurdan işçiye 81 milyonu ilgilendiriyor! İşte madde madde yeni değişiklikler
81 milyonu ilgilendiren yeni düzenlemeler Meclis Genel Kurulunda kabul edildi.
Kamuda iki grup personele yeni kadro,
Sendikalara toplu iş sözleşmesi yapma ve yetki hakkı,
İlçe isim değişikliği,
Vergi muafiyeti,
Maden kanunu,
Mahkeme kararlarının icrası,
15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden kaçak geçiş yapanlara kesilen idari para cezalarının tahsilinden vazgeçilmesini,
Hurda araçlarda uygulanan ÖTV…
View On WordPress
0 notes
turkudostu61 · 2 years ago
Text
Altılı Masa'nın 244 sayfalık programındaki "flaş" icraatlar sıralı tam liste:
1* Başkanlık sistemine son verilecek 2* Kur Korumalı Mevduat tarih olacak 3* Kanal İstanbul projesi iptal edilecek 4* Tank Palet Fabrikası millileştirilecek. 5* GATA/askeri hastaneler yeniden açılacak.
6* Seçim barajı %3 olacak 7* Varlık Fonu tarihe karışacak 8* Geçiş garantili sistem tarih olacak 9* Atatürk Havalimanı yeniden açılacak 10* Festival yasaklama devri bitecek 11* YÖK kaldırılacak 12* Askeri liseler ve harp akademileri yeniden açılacak
13* Parayla vatandaşlık satma devri bitecek 14* Sığınmacılar gönderilecek 15* Atatürk Orman Çiftliği diriltilecek 16* Kamuda çoklu maaş dönemi sona erecek 17* Çakarlı araç uygulaması bitecek 18* Cumhurbaşkanı Beştepe'de kalmayacak 19* Türkiye Şeker Kurumu yeniden kurulacak
20* Kamuda işe alımlarda mülakat devri sona erecek 21* Kamuda taşeron sistemi tarih olacak 22* İtibardan tasarruf olacak 23* Cumhurbaşkanı uçak sayısı azaltılacak 24* Cumhurbaşkanı uçakları satılıp yangın söndürme uçakları alınacak 25* Kalıcı yaz saati uygulaması sona erecek
26* Dış politikada ihvancılık bırakılacak ve Yurtta Sulh, Cihanda Sulh devri başlayacak 27* Sınırlar korunacak ve kaçaklar engellenecek 28* AB'yle imzalanan Geri Kabul (Sığınmacı) Anlaşması gözden geçirilecek 29* Ortadoğu'da Osmanlıcılık politikası terk edilecek
30* Atatürk'ün "Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü" yeniden açılacak 31* Türk Devletleri Teşkilatı güçlendirilecek 32* Ege'de Türk hakları korunacak 33* Kritik askeri kurumlar asla özelleştirilmeyecek 34* Türk Telekom ve Turkcell millileşecek 35* Devlet yurtları çoğalacak
36* Geçiş garantili ihalelerden doğan kamu zararları, vurguncu şirketlerden geri alınacak 37* Kanal İstanbul projesi iptal edilecek ve bu projeye harcanacak para GAP gibi projelere yönlendirilecek 38* Muharip Uçak, Altay Tankı, Fırkateyn gibi milli üretimler hayata geçirilecek.
39* Doğu Akdeniz'de doğalgaz ara faaliyetleri artırılacak. 40* 8 Mart'ta tüm kadınlar izinli sayılacak 41* Kamuda akraba kontenjanlarına son verilecek 42* İlkokul öğrencilerine insan hakları, adalet, sağlık, çevre, hayvan hakları gibi dersler öğretilecek
43* Cumhurbaşkanı kararnameleri tarihe karışacak 44* Çoklu Baro sistemi kaldırılacak 45* Kamu İhale Kanunu gözden geçirilecek 46* Merkez Bankası bağımsızlaştırılacak 47* TÜBİTAK aslına dönecek 48* İnternette fiber devrim yapılacak 49* İnternetteki vergiler azaltılacak
50* Savunma sanayii alanında özel sektörün önü açılıp rekabet sağlanacak 51* Yerli motor ve %100 yerli tank üretimi projesi başlatılacak 52* Aselsan, Havelsan, TAI, MKE, TUSAŞ gibi kamu şirketlerine her türlü destek sağlanacak 53* İşsizlik Fonu, sadece işsizler için kullanılacak
54* Cumhurbaşkanı partisiz olacak, görevi bittikten sonra siyasi yasak uygulanacak 55* Ülkeyi ilgilendiren projeler e-devlet üzerinden oylanacak 56* Yabancıya maden hammadde satışı sınırlanacak 57* Tarımda zehirli ilaçlarla mücadele edilecek 58* İmar afları sınırlandırılacak.
59* TOKİ, zenginler için değil evsizler için çalışacak 60* Kadına şiddet sorunuyla mücadele edilecek 61* Ped vb ürünlerde vergiler azaltılacak 62* Çocuk evlilikleriyle mücadele edilecek 63* KKTC, Doğu Akdeniz ve Azerbaycan politikaları güçlendirilecek
64* Kuvvet Komutanlıkları yeniden genelkurmaya bağlanacak 65* Terörle mücadele kesin şekilde sürdürülecek 66* Yurt dışına kaçan teröristlerin iadesi sağlanacak 67* Uyuşturucu ve mafya baronlarıyla mücadele edilecek 68* Afet vergileri sadece afetlerde kullanılacak
0 notes