#kumbaralar

[egitim-ve-is-hayati]

Bendevi Palandöken, “Tasarruf Alışkanlığı Çocukken Kazandırılmalı” ANKARA- Çocuklara erken yaşlarda tasarruf ve birikim bilincinin öğretilmesi için kumbara kullanımının teşvik edilmesi gerektiğine vurgu yapan TESK Genel Başkan...

[hediyerengi]

Kumbara Modelleri

Birikim yapmanın en keyifli ve eğitici yollarından biri hiç şüphesiz kumbaralarla tasarruf etmektir. Çocukluk anılarımızda önemli bir yer tutan bu küçük kutular, bugün çeşitli kumbara modelleri ile hem yetişkinlerin hem de çocukların ilgisini çekiyor. Farklı şekillerde, renklerde ve boyutlarda bulunan bu tasarruf dostları, birikim yapmanın eğlenceli bir hobiye dönüşmesini sağlar. Her biri kendi hikayesini anlatan bu kumbaralar, hem evinizi süsler, hem de geleceğe yönelik finansal hedeflerinizi gerçekleştirmenize yardımcı olur. Özellikle çocuklara para biriktirme ve tasarruf etme alışkanlığını öğretmek için harika bir araç olan kumbaralar, aynı zamanda çocukların hayallerini gerçekleştirme motivasyonunu da artırır. Unutmayın, her tasarruf edilen kuruş, gelecekte daha büyük hedeflere ulaşmanın temelini oluşturur.

[cayircimengezegezeoy]

Kuyruklu dostlar...

[habergecesi]

Bayrampaşa Belediyesi, dünya için dünyanın atığını topluyor

Bayrampaşa Belediyesi, dünya için dünyanın atığını topluyor

Ülkemizdeki ‘sıfır atık’ uygulamasının öncülerinden Bayrampaşa Belediyesi, ilçenin 289 noktasına yerleştirdiği kumbaralar ile geri dönüştürülebilecek her şeyi toplayarak ekonomiye kazandırıyor ve çevrenin korunmasına katkı sağlıyor.   Bayrampaşa Belediyesi, daha temiz ve daha yaşanabilir bir dünya için geri dönüştürülebilecek her şeyi topluyor… İlçe genelinde 160 Geri Kazanım Ünitesi, 79 Atık…

[kadinruhu]

Bayrampaşa Belediyesi, dünya için dünyanın atığını topluyor

Bayrampaşa Belediyesi, dünya için dünyanın atığını topluyor

Ülkemizdeki ‘sıfır atık’ uygulamasının öncülerinden Bayrampaşa Belediyesi, ilçenin 289 noktasına yerleştirdiği kumbaralar ile geri dönüştürülebilecek her şeyi toplayarak ekonomiye kazandırıyor ve çevrenin korunmasına katkı sağlıyor.   Bayrampaşa Belediyesi, daha temiz ve daha yaşanabilir bir dünya için geri dönüştürülebilecek her şeyi topluyor… İlçe genelinde 160 Geri Kazanım Ünitesi, 79 Atık…

[listemakale]

Bayrampaşa Belediyesi, dünya için dünyanın atığını topluyor

Bayrampaşa Belediyesi, dünya için dünyanın atığını topluyor

Ülkemizdeki ‘sıfır atık’ uygulamasının öncülerinden Bayrampaşa Belediyesi, ilçenin 289 noktasına yerleştirdiği kumbaralar ile geri dönüştürülebilecek her şeyi toplayarak ekonomiye kazandırıyor ve çevrenin korunmasına katkı sağlıyor.   Bayrampaşa Belediyesi, daha temiz ve daha yaşanabilir bir dünya için geri dönüştürülebilecek her şeyi topluyor… İlçe genelinde 160 Geri Kazanım Ünitesi, 79 Atık…

[avrasyahediyelik]

Ahşap El Yapımı Fıçı Tasarımlı Kumbara - Tip Box . . . . . . . #kumbara #kumbarahediyesi #kumbaralar #tipbox #ahşapkumbara #fıçı #fıçıkumbara #ahşap #ahşapürünler #otantikhediyelik #ağaç #ağaçkumbara #money #moneybank #moneybox #piggybank #kumbarakutu #parakutusu #parakasası (Avrasya El Sanatları) https://www.instagram.com/p/CWQ8ZfVM7sz/?utm_medium=tumblr

[alkolvarmidayi]

guzel insanlar biriktirdigim kumbaralar yok

[reiralea]

Merhabalar!

O büyük gün geldi sonunda... Çok önemli bir şeymiş gibi başladım ama sadece evi toparladım jsjhjsd. Bir haftadır eve gelip yemek yedikten sonra hemen yatıyordum yalnızca. Akşam sekiz buçuk, dokuz buçuk gibi uyuduğum günler oldu. Ona rağmen hâlâ iyileşmiş değilim. Baktım kendimi toparlayamıyorum bari evi toparlayayım dedim. Bir artı bir evi, bir haftada nasıl sekiz artı üçmüş gibi dağıtmışım inanın hiç bilmiyorum. İyi ki bugün canıma tak etmiş. Şimdiki hali nasıl şirin, nasıl çiçek. Nihayet gerçek yaşam alanıma benzedi. Bugünkü pozitifliğimde güne güzel bir ses ve güzel bir şiir ile başlamış olmamın etkisinin büyük olduğunu söylemeden edemeyeceğim. <3

Taşınırken aldığım katlanır masam terastaydı. Havalar bu kadar soğumamışken terasta oturmak çok güzel geliyordu. Artık terasa pek çıkmıyorum. Öyle olunca masamı yatak odama taşıdım. Hayalim hep çalışma masamı yatak odamda pencerenin önüne yerleştirmekti, öyle yaptım. Eski taş evler, karşı komşumun tavukları, arada bir koşturan koyunları ve ağır ağır yürüyen ineği, canı sıkılınca uçan kuşlar, en güzeli de gün doğumu manzaralı bir pencere. ^^ Her ne kadar yalnızca temel ihtiyaçlarımı karşılayabildiğim küçük bir ilçede yaşıyor olsam da ev konusunda şanslıyım. Sabah gün doğumunu, akşam gün batımını doya doya izleyebildiğim romantik bir evde yaşıyorum. Terasım ve çiçek evlatlarım da var. Tek başına yaşarken insan daha ne ister diye düşünüyorum, "bir insan daha" cevabından başka cevap gelmiyor aklıma sjhsjdh.

Geçen gün okula misafir bir yavru kedi gelmişti. Öğrencimin kedisiymiş. O kadar güzel bir yavruydu ki o kedinin annesi olmak istedim. Eğer sahipli olmasaydı alıp onu eve getirecektim. Evcil hayvan konusunda çok temkinliyim aslında. Daha önce beş masumu kaybedince kolay kolay bir tane daha sahiplenemiyorum. Bir şey olacak diye, ona bir şey olursa bu kez kendimi toparlayamazsam diye korkuyor insan. Ama bu kez o yavru kediyle duygusal bir bağ kurduğuma yemin edebilirim. Kaç gün oldu hâlâ aklımdan çıkmıyor. ��nşallah mutludur.

Bu hafta öğrencilerimle kumbaralar yaptık. Kumbara yaparken aklınıza gelen birçok malzemeden yararlanabilirsiniz diye örnekler vermiştim. Süt kutusu, pet şişe, şurup kutusu, şekerleme kutusu, turşu ve reçel kavanozu, kavanoz kapakları ve karton kutuyla kendi kumbaralarını yapmıştı hepsi. Hem çocuklar hem de velileri güzel uğraş verdiler. Tasarruflu olmayı, para biriktirmenin önemini anlattım. Kumbaraları dolduktan sonra aileleriyle parayı sayacaklar ve o parayla kitap alacağız. Keşke coin alsalar jhdkjsdh. Çocuklara imkanı olan dolar biriktirsin dememek için zor durdum jkhdkjsd. Bir de keşke çocuklara okuma yazma öğretirken grafik okumayı da öğretebilseydim. Yeni ekonomik düzensizliğimiz bunu gerektiriyor sonuçta. Neyse bu konular hakkında çok fazla konuşmak istemiyorum. Post birden karamsar bir hâl almaya başlayacak yoksa.

Bir öğretmen topluluğunda gönüllü olmak için başvurmuştum. İki çevrimiçi toplantısına da katılıp yüksek verim almıştım. Geçtiğimiz hafta bulunduğum il için iletişime geçtiler ama henüz herhangi bir haber yok. Az önce ilin koordinatörüne mesaj attım. İnşallah olumlu bir dönüş yaparlar.

Uzun zamandır hiç bıkmadan Emre Fel dinliyorum. Çocukluğumu hatırlatan bir tat var şarkılarında. Biraz Barış Manço, biraz Cem Karaca, biraz da kendi tarzında. Yazının sonuna bir tane şarkısını bırakmak istiyorum ama hangisini ekleyeceğime karar veremedim hâlâ. Yazının girişine "Merhabalar" yazıp bir şarkısını oraya ekleyeyim. Kapanışı da "Göç" ile yapalım o zaman. Şarkıdan sonra biz bazı soruları soralım yine de en çok da kendimize.

cumartesi, bugün de evde geçti, ne çok konuştum böyle ve göç.

[bulutlarmiisalii]

Evde 3 adet kumbara var birine babam para koyar birine ben sonra oradan çıkan paraları da bütünler bir yerde biriktiririz (para biriktirme amacımız bizde kalsın ben farklı bir şey anlatacağım.) Babam sürekli sayar kumbarada ki paraları. Ben pek sevmem yani bütünleştirmek için sayarım ama unuturum kafamda yer etmez. Neyse o sürekli 1 TL'lik atar kumbarasına. Bende 5 TL 10 TL bazen 20 TL bazen de bozukluk atarım işte ama kumbaram 2 aydır hafiftir. Babamın kumbarası dolar böyle ağırdır. Arada gelir şuna bak der arkamdan duyarım. Şuna bak hiç para biriktirmiyor anca yiyor parasını. Oysa ki bilmiyor ben onun attığı paralardan fazla fazlasını atıyorum. Ve ben o kumbarayı kırıp açtığım zaman (göstermeyeceğim ama) gördüğü zaman şok olacak. Şimdi diyeceksiniz la ne diyor bu bir saattir ne söyleyeceksen söyle. Evet arkadaşlar insanlar belki de bazen aileniz bile dünyada olan ağırlığınıza bakıyor. Yani bu dünya da ne kadarsın? Ona bakıyor. Oysa ki kumbaralar kırıldığında yani biz öldüğümüzde gerçekler ortaya çıkacak işte size manevi ağırlığınız, içinize attığınız o büyük paralar, tabiri caizse kimsenin beğenmediği dünya da zerre kadar değeriniz yokken içinize atmış olduğunuz büyük küçük ibadetler, yapmış olduğunuz iyilikler hepsi her şey orada kat kat karşınıza çıkacak. Arkadaşlar dünyada ki ağırlığınıza bakan sizinle alay eden insanları bırakın. Siz içinize iyilikler yerleştirin. Çiçekler büyütün içinizde. Onlar ağaç olsun yeşersin dallarınız. İnsanlar size bakıp halinize gülse de bir gün o kumbara kırılacak unutmayın. İçinizdekilerin hepsi dışarı çıkacak küçük büyük.

[hediyerengi]

Kumbara Çeşitleri

Birikim yapmanın ve tasarruf etmenin önemini anlamak, geleceğimizi şekillendiren önemli bir adımdır. Bu bilinci erken yaşlardan itibaren kazanmak, çocukların finansal farkındalıklarını geliştirir. İşte tam bu noktada kumbara çeşitleri devreye girer. Geleneksel domuz şeklindeki kumbaralardan, çeşitli hayvan figürlerine, çizgi film karakterlerinden, hatta dijital sayıcıya sahip modern tasarımlara kadar geniş bir yelpazeye sahipler. Her biri, birikim yapmanın heyecan verici bir deneyim olabileceğini gösterir. Kumbaralar, çocuklara paranın değerini ve sabırla bir şeyler için beklemenin önemini öğretir. Ayrıca, çocuklarınıza hedef belirleme ve bu hedeflere ulaşmak için çalışma becerilerini de kazandırır. Kumbaralar, sadece bir tasarruf aracı olmanın ötesinde, hayatın önemli derslerini öğreten bir eğitim aracıdır. Yani, bir kumbara seçerken, çocuğunuzun ilgi alanlarını ve öğrenme stilini göz önünde bulundurun ve onlara bu değerli dersi öğretin.

[arjinliblog]

Sana söyleyemediğim şeyler var

Borsalar iflas ediyor kuşlar intihar edince çoktan seçmeli ölüyoruz yani hiçbir şey

Ekonomi haberlerinden de anlamıyor ki kapıcılar, ne ekmek ne de süt belki de hepten!

Hiçbir şey diyorum evet biraz gökyüzü biraz çarpım tablosu biraz da yoksul gramofon

Matematiğe inanmıyorum, coğrafya defterime şiir dökülünce yalnız gelen ilhama

Vergiden düşülen hayr’lara çokça âmin, topraksız Nişantaşı köylüsü, viva Latin Amerika!

Kızılderililere inanıyorum, biraz sonbahara, göç edemeyen kuşlara ve kırık kumbaralar

Yüzüne ayet çarpılmış bir çocuk kadar hayretkar, incinmelere doymuyoruz zaten, nasılsın?

Sana söyleyemediğim şeyler var, ortaçağ ve karıncalar üstüne eski ve usulsüz

Ajanslara düşen cesetlerden muzdariptir kaç zamandır içimizdeki mezarlık

Kızımın ismi Eylül olabilir, senin ismin ya da herhangi bir filmin

-Bu şiirde ikiz kulelere rastlanmayacaktır, holdinglere ve uyum yasalarına-

Ne çok vuruluyoruz gitmediğimiz yerlerde beklenmediğimiz her saat, itina ile mutlaka!

Vuruluyoruz, adım başı heykellerden kalma ayinlere yaslanırken bekamız

Sıralar boyunca çizik içinde kalbimiz, denize paralel uzanmak bile iyi gelmiyor dağlara

-Orta Asya’yı terk ettiği günden beri huzursuzdur kavmim

Huzur uzak bir ülkedir, bankalar, hisse senetleri, Riyad ve borsalar kahrolsun!

Sana söyleyemediğim şeyler var

Bakkal mahallemizin simgesidir tayyör dirliğimizin, geri kalanları da takrir-i sükûna yaz

Elif deyince gökler yağdırıyor şarkısını nasılsa, yağmur diyoruz insan aklımızca ki, olsun.

Elif bahsi geçince yağmur söylüyoruz ‘be’ deyince ölenlerdeniz, ölesi değilse de canlar

Laiklik elden gidiyor, muhallebiciler kapanıyor birer birer ya da Neşet Ertaş’tır ipucun

Cinayet romanları söze erken başladı Habil’in hakkı Kabil’den sorulmadı zaten, unutun!

Sana söyleyemediğim şeyler var, aklın Nepal’de kalmış romantik bir 68’lidir

Ruhun Slovakya’nın kurtuluşuna çoktan asker yazılmış

Ve oda numarasından başka kaybedeceği bir şeyi olmayan sahipsiz anahtarlar gibi

Kapılar arkasında hiç durmadan İslamcılık öldüren elma kurdunun hikâyesi gibi histerik ya da

Terk ettiği günden beri göçebe ruhunu bu kadar zamansız, ey kavmim!

Elma kurdu dediysek, elma çürüktür mutlaka ve tüm kurtlar anarşist.

Sana söyleyemediğim şeyler var,

Kocaman bir mevsim devrilirdi içimize, dünya hafta sonları da anlaşılmazdı

Üçüncü sınıf yazarların bohem tavırları çay bardakları kadar hatırlanmazdı

İşten kovulmalarım çok şiirsel değildi baştan anlaşalım Nato üyeliğimiz de öyle

Ali’nin gel’mediği günler kekelerdi öğretmenimiz, eğitim kadar milli, devlet kadar uzaktı

-İkinci yeni’den hiç etkilenmiyordu üstelik tebememe-

Fiş’lendiğimiz doğrudur, gözlerin altıpatlar, sana söyleyemediğim şeyler var

Kanun önünde eşittir öyleyse tüm karıncalar!

Sana söyleyemediğim şeyler var

Sana söyleyemediğim şeyler bahsi, dünyanın yenilmiş tüm çocuklarını da kapsar

-Bakkala veresiye yazdıran Meksikalı bir gerillanın

Sigarasını yakmak üzere gökyüzüne bakması da şiirdir, mesela-

Seni, seviyorum.

[hediye-dropshipping]

Orijinal hediyelerin dropshipping

Orijinal hediyeler ve gadget'lar kategorisi her türlü ürünü içerir. Buna ek olarak, orijinal hediyeler, ev veya ofis eşyalarından elektronik eşyalara, cep telefonu aksesuarlarına veya çocuklar için cihazlara kadar her yaşta ve tüm kitlelere yöneliktir.

Alıcıların ihtiyaçlarını karşılamak için onlara büyük ve çeşitli bir katalog sunmak gerekir. Bir dropshipping e-hediye işine sahip olmak, depolama ve envanter hakkında endişelenmenize gerek olmadığı anlamına gelir. İstediğimiz kadar ürün sunabiliriz. Orijinal kupalar, kül tablaları, kumbaralar, çalar saatler, hesap makineleri veya saatler, orijinal hediyeler ve araçlar için bir dropshipping dükkanında bulabileceğiniz öğelerden bazılarıdır. Ayrıca dropshipping'de parfüm veya farklı ürünler satabilirsiniz!

Orijinal hediyelerin ve aletlerin dropshippingini uygulamak için nelere dikkat edilmelidir?

Dropshipping ile ürün satmaya başlarken göz önünde bulundurmanız gereken bazı ipuçları.

Orijinal hediyelerin dropshipping tedarikçisi daha kısa teslimat süreleri sunmalıdır: Bu kategori için teslimat süresi çok önemlidir. Ülkenizde bir dropshipping toptancısı seçmeniz ve teslimat süresinin 24 ila 48 saat arasında olmasını sağlamak şiddetle tavsiye edilir. Bu tür ürünler genellikle son anda birine teklif etmek için satın alınır, bu nedenle teslimatın kısa sürede yapılmasını garanti etmek önemlidir.

Dropshipping toptancısı orijinal hediyeler konusunda uzman olmalıdır: En iyilerle ilişki kurmak her zaman iyi bir garantidir. Orijinal hediyelerin dropshippingini uygularken, size en orijinal ve şaşırtıcı makaleleri sunabilen ve pazar trendlerini takip eden bir tedarikçiyi seçmelisiniz, böylece kataloğunuzda her zaman gadget'lardaki en son yeniliklere sahip olursunuz.

Tedarikçi senkronize bir dropshipping mağazası sunuyorsa, bu büyük bir artı: Senkronize ve otomatik bir dropshipping orijinal hediye dükkanı seçmek, günlük işleri çok daha kolay hale getiriyor, çünkü artık stokları güncellemek ve sipariş vermek zorunda değilsiniz. Bu nedenle çalışma zamanınızın bir kısmını web sitenizi arama motorlarına yerleştirmeye ayırabilirsiniz.

Son olarak, kendinizi sadece hediye ve cihazların satışına adamak istemeseniz bile, diğer ürün kategorilerini sunan bir dropshipping tedarikçisi seçmek her zaman avantajlıdır. Böylece her zaman işinizi geliştirebileceksiniz.

[baybaykus]

Parası ödenmiş F35 savaş uçaklarımızı vermez bunlar.

Huyları pistir.

490 Ton altınımızı da geri vermezler.

En önemlisi ise bize ait el koydukları bir şeyler varsa yakında bize savaş da açabilir bunlar.

Savaş açmak var ise akıllarında, Türkiye'nin çevresinde dost bildiği ülkeler ile geçici düşmanlıkları olur o dönemde, sanki desaadüf gibi.

Sultan Osman ve Reşadiye Gemilerimizin hazin hikayesini bilir misiniz?

Genç kızlarımızın, uğruna tek varlıkları olan saçlarını feda ettikleri, Sultan Osman ve Reşadiye Gemileri'nin hikayesi.

1903 yılında İngiltere’ye Osmanlı Donanması hakkında bilgi veren Kraliyet Armadası Birinci Lordu Earl Selbourne, Türk donanması için “Mevcut bile değil.” demişti.

Osmanlı Devleti’nin donanma açısından güçlenmesi gerekiyordu.

1900’lerin başında denizlerde üstün olmak her şeyden önemliydi.

Çünkü kara yolları henüz o kadar gelişmiş değildi.

1911 yılı baharında, Arjantin ile yaşanan amansız deniz çekişmesi yaşanırken, Brezilyalılar dünyanın en büyük savaş gemisine sahip olmak istiyorlardı.

Bu amaçla Brezilya; İngiltere, Newcastle’daki Armstrong şirketine bir drednot siparişinde bulundu ve adını Rio de Jenerio koydu.

1913’e gelindiğinde Brezilya ile Arjantin arasındaki sorunlar giderilmiş, 1913 Temmuzuna kadar Brezilya’nın yaptığı düzenli ödemeler bu tarihten sonra kesilmiştir.

Brezilya gemiyi almaktan vazgeçmişti.

Armstrong Şirketi çok fazla telaşlanmamıştı çünkü gemiyi alacak biri mutlaka bulunacaktı.

Osmanlı Devlet’i İngiltere’ye kırka yakın irili ufaklı gemi siparişinde bulunmuştu.

Başlangıç için o günün parasal karşılığı dört milyon Pound'a iki drednot ısmarlanmıştı.

Biri Reşadiye olacak drednotlardan diğeri ise Sultan Osman I adıyla alınacaktı.

Sultan Osman gemisi, Yunanlıların da katıldığı ihalede Osmanlı Devleti tarafından alınan Rio adlı gemiydi.

Süvarisinin kimliği bile saptanmıştı: Hamidiye’nin efsanevi kahramanı Rauf Bey...

Bu gemilerin alınabilmesi için yeterli bütçe olmadığından geniş çapta bir bağış kampanyası düzenlenmiş, o zamanın olanaklarıyla kahvelerde, halkın toplu olarak bulunduğu yerlerde, müsamere ve eğlencelerde sürekli olarak para toplanıyordu.

Bayram gibi vesilelerle öğrencilerin ellerine kumbaralar veriliyor ve bu kumbaralarla para topluyorlardı.

Önemli para yardımlarında bulunanlara “Donanma İane Madalyası” adı altında bir de madalya veriliyordu.

Gelinlik genç kızlar tek varlıkları olan saçlarını bu gemilerin satın alınabilmesi uğruna kesip, bağışladılar...

27 Temmuz 1914’te Reşit Paşa vapuru ile Sultan Osman’ı teslim almak üzere, Bahriye Nazırlığı’nı ve Osmanlı Devleti’ni temsilen Rauf Bey Newcastle’ a varmıştır.

Churchill Sultan Osman’a el koymanın çok büyük bir diplomatik karmaşaya neden olacağını bilmektedir ama İngiliz Armadasının önüne çıkabilecek böylesi bir gemiyi teslim etmek de istememektedir.

Ve 3 Ağustos 1914’te Churchill’in açıklaması ile Sultan Osman ve Reşadiye’ye el konduğu resmi olarak açıklanmıştı.

Rauf Bey anılarında şöyle diyordu:

“Geminin son taksiti olan yedi yüz bin Lira da ödenmişti.

İşleri bir an önce bitirmek için denemelerin bir kısmından vazgeçerek fabrika ile 2 Ağustos 1914 günü geminin, bize teslimi konusunda anlaşmıştık.

Fakat parayı verişimizin ertesi günü için kararlaştırılan sancağımızı çekme töreni zamanından yarım saat önce İngilizler Sultan Osman’a el koydular.”

“Gerektiği şekilde şiddetle protesto edildiyse de kimse oralı olmadı”

Bu gemiler paraları ödendiği halde teslim edilmemiş, paraları ise iade edilmemiştir.

Sultan Osman gemisi derhal İngilizleştirildi ve ismi “Agincourt” olarak değiştirildi.1924'de hurdaya çıktı.

Reşadiye ise Erin ismini aldı.

Fakat kaderi oldukça hazin oldu.

22 Ağustos’ta seyre hazır olan geminin denenmesinde görülür ki inşasında bilinçli olarak kalitesiz, çürük malzemeler kullanılmıştır.

Yeterince randıman alınamamış, sık sık arıza çıkartmış ve bu nedenle 1922 gibi erken bir tarihte hizmet dışı kalmıştır.

490 Ton altını da F35 leri almanın da yolu vardır aslında.

Atatürk gibi biri gerek.

Oğuz Ersöz .

[ssstsessizlik]

Hani bankaların çocuklara verdiği kumbaralar vardır ya demirden ve ağırdır,kilitlerini sadece bankaya gittiğinde açabilirsin. Heh işte ben,bütün ay boyunca harçlığından arttırıp arttırıp kumbarasını doldurmaya çalışan ve bankaya gittiğinde dört gözle bankacıya bakıp ne kadar olmuş diye bekleyen o çocuğum. Sen o kumbarasın. Ama senin altını çoktan biri gelip açmış ve içindeki paraları hak etmeden çalmış. Sen sahibin o sanıyorsun ama durum çok başka.

[oraetc]

Türkiye Emlak Kredi Bankası - T.C. Ziraat Bankası Saatli Kumbaralar. | 1650TL | #oraetc #vintage #retro #popart #eski #eskici #eskiesya #antik #antika #antique #old #obje #design #klasik #classic #dekorasyon #nadir #koleksiyon #koleksiyoner #koleksiyoncu #tasarım #tasarımcı #dekor #dekorasyon #70ler #80ler #vintageobje #vintagemobilya #kumbara #nadirkumbara #saatkumbara (at Ora Etc.) https://www.instagram.com/p/CfUBYHDIsw9/?igshid=NGJjMDIxMWI=