#korucu
Explore tagged Tumblr posts
dipnotski · 5 months ago
Text
Serdar Korucu – Cumartesi Anneleri (2024)
1000 hafta… Bir başka deyişle yaklaşık 10 milyon 80 bin dakika. 168 bin saat. 7 bin gün. 229 ay. 19 yıl… Türkiye’nin tartışmasız en uzun soluklu ve hâlâ devam eden eylemi olan Cumartesi Anneleri, 1000. haftasını geride bırakıyor. Bu çalışma, sesini duyurmak için kendini Galatasaray Meydanı’nda bulanları, bulmak zorunda kalanları konu alıyor. Ve elbette eylem yapmalarının nedeni olan…
0 notes
kisiyeozelbaskilikupa · 2 years ago
Text
Korucu Mah Kişiye Özel Karikatür Kupa Bardak
Korucu Mah Kişiye Özel Karikatür Kupa Bardak kupabardakk firması olarak isterseniz 2000 modelimiz arasından isterseniz sıfırdan kafanızdaki bir şablonu karikatür olarak tasarlayabiliriz. Korucu Mah Kişiye Özel Karikatür Kupa Bardak denilince ilk akla gelen firmaların başında bikups vardır. Diğer ismi ile (kupabardakk.com ) sitesi Korucu Mah Kişiye Özel Karikatür Kupa Bardak olarak en çok…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
kamtarir · 2 months ago
Text
Bir canım var al senin olsun gülüm :')
51 notes · View notes
mariacallous · 1 year ago
Text
ISTANBUL (JTA) — “Jews not allowed,” read the sign in English and Turkish above Rağman Şahaf, a used book store next to Istanbul University and not far from the city’s famed Grand Bazaar.
Even after the sign was taken down on Friday, the store’s owner said he stuck by the message.
“I do not want to buy anything from Jews right now, I do not want to sell anything to Jews right now, this is how I tell them,” Ozkan Mustafa Küçükkural told the Jewish Telegraphic Agency.
“Maybe it should have said Zionist or Israeli, but I was angry and emotional,” he added. “My brothers in Palestine are dying.”
Anti-Israel banners and graffiti, along with Palestinian flags, have become commonplace across Istanbul, as many of its citizens fume over Israel’s response to the Hamas attacks on Oct. 7 that left over 1,400 dead. Images have also circulated of taxis with signs saying that their drivers would not serve Israelis.
Antisemitic incidents have taken place beyond Istanbul, too. In Izmir — a city once home to tens of thousands of Jews now in the midst of a small-scale Jewish revival — a synagogue was defaced with graffiti that read “Murderer Israel” on Saturday.
Turkish President Recep Tayyip Erdoğan, who has had an up and down relationship with Israel over the course of his 20 years as Turkey’s head of state, has come out firmly defending Hamas’ actions on Oct. 7, calling the terrorist group a “a liberation group.” In response, Israel recalled its diplomats from Turkey on Saturday.
It has all amounted to a tense atmosphere for Turkish Jews, who now number around 15,000 and descend mainly from Sephardic families but also include Ashkenazi, Romaniote and Mizrahi communities. That number was close to 80,000 in the founding year of Turkey’s republic in 1923 — exactly 100 years ago on Sunday.
Antisemitic rhetoric has spread throughout Turkish politics, too. A day after a hospital in Gaza was hit by rocket fire on Oct. 17, a politician from Turkey’s ruling AKP party, Süleyman Sezen, representing a small municipality called Atakum in the Black Sea city of Samsun, said at a public hearing that he was praying for the soul of Hitler, adding that the world will find peace when it is cleansed of Jews and that the Holocaust was “unfinished.” Evidence showing that the explosion was likely from a Palestinian Islamic Jihad rocket has not nullified such outbursts.
“The Hitler rhetoric is not new in Turkey,” said Turkish-Jewish publisher and author Rifat N. Bali, who has written about political Islam’s portrayal of Jews. “I cannot say that it comes from ultranationalist political fractions… Why? Because they are fed day in, day out, pictures of ‘babies killed by IDF.’”
On Oct. 10, Huda-Par parliamentarian Şahzade Demir addressed the Turkish parliament, calling to revoke citizenship for Turkish Jews if they volunteer for the Israeli military. Days later, Yeni Akit, a far-right media outlet, called for Turkish Jews to be denaturalized, under the false claim that they all have dual Israeli citizenship. (The Hrant Dink Foundation, a Turkish NGO devoted to minority issues in the country and named after a murdered Armenian-Turkish Journalist, has called out Yeni Akit as among the most prolific publishers of hate speech in Turkish media.)
“This fear scenario is not new. It was also brought up during the Mavi Marmara controversy, and the issue of citizenship of Jews who are citizens of the Republic of Turkey and who served in the Israeli army was brought to the agenda,” said Serdar Korucu, who writes a column on antisemitism in Turkey for the Jewish site Avlaremoz. He was referencing a deadly clash between the Israeli army and a flotilla of pro-Palestinian activists from Turkey in 2010. “There has never been such a practice in the history of the Republic of Turkey. The harshest sanction would be to prevent them from doing military service in the future.”
Several large pro-Palestinian protests have taken place in Istanbul since Oct. 7. In one demonstration, Turkish protesters briefly breached the fence of the Israeli consulate before being dispersed by Turkish police.
Erdogan, who had warmed to Israel in recent years, has regularly met with leaders of Hamas, which is considered a terrorist organization by the United States, the European Union and most Western powers. His foreign ministry said in a statement on Sunday that it rejects the idea that its rhetoric on Israel has been antisemitic.
“We reject the baseless accusations of anti-Semitism, and the slander and insults against our President and our country,” read the statement released on Sunday. “It is known to everyone that Türkiye’s track record on this issue is spotless — unlike many countries that support Israel unconditionally today.
“It is a truth acknowledged by all historians that Türkiye has been a safe haven for all those who were oppressed throughout history, including the Jews,” it added.
In 1492, the Ottoman Sultan, Bayezid II, sent ships to Spain to ferry exiled Spanish Jews to his empire, resulting in the country’s large Sephardic community of today. But Turkish Jews have also faced several periods of oppression, including an infamous tax in the 1940s and pogrom in the 1950s which have become the subject of a popular Turkish Netlfix series.
The local Jewish response to the situation has not been all shock and dismay. Jacob Behar, a Turkish Jew who owns a shop around the corner from the Istanbul shop that had the “Jews not allowed” sign, expressed disappointment at the sign but said it didn’t make him feel insecure.
“It doesn’t represent the general ideals of Turkish society,” he told JTA. “My family has been here over 500 years, we wouldn’t still be here if we didn’t feel safe. Of course, there are individual things, but there are also individual things in Israel.”
17 notes · View notes
venusunruhu · 2 years ago
Text
Giriş Yap
Ayşe Nur
@aysenur0903 · 14 Şubat 22:30
Şiir
Bir Kardeş Mavi
Canı cehenneme rahat uyuyanın Kapısını örtenin perdesini çekenin Yüreği yalnız kendiyle dolu Duvarları ancak çarpınca görenin. Canı cehenneme başkasının yangınıyla Evini ısıtıp yemeğini pişirenin. Bahçesine dek gelen alevleri Şehrayin sanan aptalın. Canı cehenneme, camlarında Parçalanmış cesetler uçarken Bir iğdiş incelikle çiçekleri sulayanın. Mutfakla yatak odası arasında Çarşılarla gövdesi bencillikle hırsı Yılgınlıkla yenilgisi arasında Dünyayı tüketenin canı cehenneme... Orda dağlar bir mezarlık Bulutlar kan salkımı sular toprakta düğüm Orda evler oda oda kanarken Burda yeşerenin canı cehenneme. Ey bir halkın gözyaşıyla ruhunu yıkayan kin Ey zulümle yükselen başarı Ölü sayısına endeksli maaş; Uzun masallar ardında mağrur Boynunda ölüm çanıyla oturan güç Senin de senin de canın cehenneme Ey sultan hamit tuğralı korucu alayları Kardeşi kardeşe kırdıran siyaset. . . Bir gün elbet bir gün elbet Örter üstünü bu ağır yanlışın Sevgiyle, yalnızca sevgiyle işlenen Bir dal incelik, bir simli gülüş Bir kardeş mavi.
11 notes · View notes
okumaodasi · 1 year ago
Text
MALENA İLE KLEPETAN
Bir avcının kurşunlarına hedef olduktan sonra uçamayan dişi leylek Malena ile birlikte olmak için 20 yıl boyunca her yıl Güney Afrika'dan Hırvatistan'a göç eden leylek Klepetan'ın öyküsü.
Tumblr media
Hırvatistan beyaz leylekler için popüler bir yuvalama noktasıdır; Ülkede yaklaşık 1.500 yuva yapan leylek çifti yaşıyor ve bazı köylerde insanlardan daha çok leylek yaşıyor.
Hırvat korucu Stjepan Vokić, Malena'yı 1993 yılında balık tutarken buldu; avcılarca vurulmuştu ve uçamıyordu. Vokić, Malena'yı kurtardı ve onun bakıcısı oldu.
2001 yılında Vokić, Klepetan adını verdiği bir erkek leyleğin Malena'yla buluşmasını gözlemlemeye başladı.
Vokić, erkek leyleğin ertesi yıl ve daha sonraki yıl geri döndüğünü görünce şaşırdı. Klepetan her baharda Malena ile buluşmak için geri geldi.
Radyo takip bandı aracılığıyla Klepetan'ın her yıl eşiyle bir arada olmak için Güney Afrika'dan Hırvatistan'a bir ayda 13 bin km yolculuk ettiği belirlendi.
Vokić, Malena avlanamadığı için civcivleriyle de ilgilendi, onlara bir yuva, barınak yaptı ve onları besledi.
Klepetan son kez Nisan 2021'de geri döndü, çünkü 7 Temmuz 2021'de Malena yaşlılık ve doğal sebeplerden dolayı hayatını kaybetti.
2 notes · View notes
tangomanic · 1 year ago
Text
motora full korucu ekipman + renkli çantayla binince me
Tumblr media
1K notes · View notes
pazaryerigundem · 19 days ago
Text
Siyasette İmralı çağrısı gerginliği!
https://pazaryerigundem.com/haber/191867/siyasette-imrali-cagrisi-gerginligi/
Siyasette İmralı çağrısı gerginliği!
Tumblr media Tumblr media
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bugün MHP Grup Toplantısında yaptığı konuşmada terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan’ın umut hakkı çerçevesinde affını istemesi ve TBMM’de DEM grubuna hitap ederek PKK’nın lağv edilmesini istemesini tekrar gündeme getirmesi siyaseten ortamı gerdi. Bahçeli’nin söylemlerine karşı açıklama yapan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Bahçeli’ye, MHP’ye İmralı’da ilçe başkanlığı açılmasını önerdi. Özdağ’a yanıt MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman’dan geldi.
ANKARA (İGFA) – Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin partisinin TBMM Grup Toplantıs’ında sarfettiği, bebek katili Öcalan’a özgürlük çağrısı olan umut hakkı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tekrar seçilmesi sözlerine cevap verdi.
Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’ın serbest kalması için çalıştığını öne süren Ümit Özdağ, “Türkiye Yüzyılı, süper güç, gibi süslü lafların arkasına saklanarak terör örgütü elebaşısı Öcalan’ı İmralı’dan çıkarmak için mücadele etmektedir. Öcalan’a umut hakkı vermek, Türk Milletinin gelecek umudunu elinden almaktır. Öcalan’a umut hakkı vermek binlerce asker, polis, jandarma, öğretmen, savcı, hakim, korucu şehidinin ailelerinin adalet umudunu ellerinden almaktır. Öcalan’a umut hakkı vermek, bacağını, kolunu gözünü bazen hepsini kaybetmiş şehitlerimizin gazilerimizin adalet umutlarını ellerinden almaktır” diye konuştu.
“Devlet Bahçeli, terörist başının ‘TBMM DEM parti grubuna gelmesine itiraz ediyor da İmralı’da kalmasına niye tepki göstermiyor? Bu ne yaman çelişkidir’ diyor. İnanılır gibi değil” diyen Özdağ, “TBMM Gazi, İstiklal Harbi vermiş milli mabettir. İmralı ise Türk adaletinin terörist başını yolladığı hapishane. Nasıl bir akıl bahçelinin söylediğini söyleyebilir. Bunu Türk Milletinin sağ duyusuna bırakıyorum. Öcalan’ı TBMM’de konuşmaya davet etmek, Türkiye Cumhuriyeti’ni terör örgütü karşısında mağlup etmek demektir” dedi.
ÖZDAĞ’DAN BAHÇELİ’YE SORULAR
Bahçeli’ye çeşitli sorularda yönelten Özdağ, konuşmasında şu soruları yöneltti:
“Bahçeli, Atatürk’ün Şeyh Sait’i TBMM’de konuşmaya davet ettiğini duymuş mu? Bahçeli, Atatürk’ün Seyyit Rıza’yı TBMM’de konuşma yapmaya davet ettiğini duymuş mu? Türk Milleti hiç böyle rezil bir teklif ile karşı karşıya gelmedi. Bahçeli, ‘Zaman Türk ve Türkiye yüzyılı zamanıdır’ diyor. Biz de Bahçeli’ ye soruyoruz, Türk ve Türkiye yüzyılını Öcalan’ı TBMM de konuşturarak mı kuracaksınız? Bahçeli, ‘Osmanlı İmparatorluğu yerel kültürleri ve etnik toplulukları bünyesinde nasıl bir arada tutup barış ve sükunet ortamına tesis etmişse, ecdadımızın ayak izlerini takip ederek Türk barışı devrinde aynısını yaşatabilecektir ’diyor. Türkiye Cumhuriyeti milli- üniter- laik devletinin 101. yılında bahçelinin kafasında gelmiş olduğu yer burası mıdır?”
Özdağ, konuşmasının sonunda MHP’ye İmralı’da ilçe başkanlığı açılmasını önererek, “Bir oy bir oydur. Türk milliyetçilerinden alamadığınız oyu Öcalan’dan alın.” çağrısında bulundu.
ÖZDAĞ’A MHP’DEN YANIT GECİKMEDİ
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümti Özdağ’ın açıklamalarına MHP’den yanıt gecikmedi.
MHP Genel Sekreteri ve aynı zamanda Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, Özdağ’ın Bahçeli’nin açıklamalarını çarpıttığını iddia etti.
Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin, terörü Türkiye’nin gündeminden çıkarmayı hedefleyen açıklamalarını çarpıtarak, tarihi çağrısını sulandırmak için çırpınan Ümit Özdağ şunları aklına iyi soksun; Milliyetçi Hareket Partisi ve Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli en…
— İsmet Büyükataman (@buyukataman) November 5, 2024
Büyükataman sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Ümit Özdağ şunları aklına iyi soksun” diyerek, “MHP ve Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli en başından itibaren terörle mücadeleyi kararlılıkla desteklemiş ve savunmuştur. Ve bundan sonra da aynı kararlılıkta savunacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hiçbir terör örgütü ile masaya oturmasını kabul etmemiş, etmeyecektir. Milliyetçi Hareket Partisi, Ümit Özdağ gibi birkaç bakanlık için Kandil’deki teröristlerin Cumhurbaşkanı adayıyla pazarlık yapmaz. Birkaç bakanlık alacağım diye sizin gibi gizli protokollere imza atarak Türk milletini kandırmaya teşebbüs etmez. 1937-1938’de Tunceli’de Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı isyan eden teröristlere sahip çıkan Kılıçdaroğlu ile gizli protokoller imzalayarak Türk milletinin geleceğini kumar masasında pazarlık konusu yapan Ümit Özdağ’a tavsiyemiz Kılıçdaroğlu’nun ofisinde bir oda talep etmesidir” ifadelerini kullandı.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
yuksekovahaber · 3 months ago
Text
Parlak, Yüksekova’da yaşanan korucu şiddeti iddialarını meclise taşıdı
http://dlvr.it/TC8b2r
0 notes
selim-curukkaya · 10 months ago
Video
youtube
Qandil Arşivi - Jirkiler Nasıl Korucu Oldu?
0 notes
elazigsurmanset · 1 year ago
Text
İddialar üzerinden süreç yönetmek, kişileri ve kurumları hedef tahtasına koymak haksızlık olacaktır..
Tumblr media
Geçtiğimiz gün İl Genel Meclisi Aralık Ayı oturumları beşinci birleşim ile sona erdi. Meclis Başkanlığını İbrahim Şerbet’in yaptığı son oturumda oturumlarda gündem maddeleri ve önergeler görüşüldü. Toplantı sonunda üyelere verilen söz hakkı bölümünde konuşan Meclis Üyesi Osman Dilek, İmar Komisyonunun kendilerini dışladığını ve görüşmelere çağırmadıklarını ifade etti. İmar Komisyonunda kendilerinin dışladığı yönünde sitem eden Dilek’e AK Parti İl Genel Meclis Üyesi Meclis Başkanı İbrahim Şerbet’ten yazılı açıklama geldi. Meclis Başkanı Şerbet, Meclis Üyesi Dilek ve diğer üyelerinin dile getirdiği sorular ve eleştiriler çok önemli ve ciddi bir değerlendirmeye tabi tutulduğunu ifade ederek sorunların şeffaf bir şekilde çözümü için birlikte çalışmaları adına gerekli telkinleri yinelediklerinin altını çizdi. AK Parti İl Genel Meclis Üyesi Meclis Başkanı İbrahim Şerbet yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “İl Genel Meclisimiz, kanunun bizlere tanıdığı yetki ve sınırlar çerçevesinde, Elazığ’ın kalkınması için, İl Özel İdaremize ve dolayısıyla meclisimize ulaşan talep ve başvuruların hakkaniyetle yürütülmesinde gayret sarf etmektedir. Bu minvalde, geride bıraktığımız 5 yılda her bir meclis üyemizin tespit ve düşünceleri dikkate alınmış, itinayla çalışmalar yürütülmüş ve ciddi anlamda birçok dosya oy birliğiyle karara bağlanmış ve meclis üyelerimiz görevlerini layıkıyla ifa etmişlerdir. Bizler, meclisimize gelen ve karara bağlanması gereken konuları, kişi, kurum ve kuruluşların isim ve sıfatlarına bakmaksızın, taleplerin kanun ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesine dikkat ediyoruz. Meclis üyelerimiz bugüne kadar yargıya konu olmuş, denetim mercilerince tenkit edilmiş tek bir kararın altına imza atmamışlardır. Bu vesileyle, Cumhur ittifakının kıymetli bileşeni olan Milliyetçi Hareket Partisine mensup meclis üyemiz Sayın Osman Dilek’in gündeme getirdiği Korucu Köyü sınırlarında yapılacak Güneş Enerji Santrali İmar Planı hakkında, herkesin endişelerini anlıyor,  ortaya çıkan soruların önemini biliyor ve kamuoyunu doğru bilgilendirerek, spekülasyonlara ve yanlış anlaşılmalara meydan vermemek,  amacıyla, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına bu açıklamayı yapmayı kendime sorumluluk addediyorum. İl Genel Meclisinde tartışılan ve yaklaşık 400 dönümlük arazi üzerine planlanan Güneş Enerjisi Santrali (GES) projesi hakkında, kamu kurumları ile yapılan yazışmalar ve konunun muhataplarının açıklamaları, toplumun her kesiminde haklı endişeler duymasına neden olabilmektedir. Bu konuda Sayın Osman Dilek ve diğer meclis üyelerimizin süreç içerisinde dile getirdiği sorular ve eleştiriler, gerek İl Özel İdaremiz ilgili makamları, gerek meclis komisyonlarımız gerekse de meclis başkanı sıfatıyla bizzat şahsım adına çok önemli ve ciddi bir değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Bizler, Adalet ve Kalkınma Partisi adına, konunun tüm detaylarıyla aydınlatılması ve kamuoyuna şeffaf bir şekilde bilgi sunulması gerektiğine inanıyoruz. Bu kapsamda gündemi meşgul eden planla ilgili endişe ve tereddütleri gidermek için, ilgili kamu kurumlarıyla gerekli görüşmeler yapılarak, resmi yazılar plan dosyasına eklenmiştir. Süreç içerisinde tartışmaya konu olan esas hususun, talep sahibinin ve şehir plancıların başvuru safhasında belge noksanlığı ile kurum yazışmalarına neden olduğu, sunulan eksik belgelere istinaden de sehven hatalı verilen resmi yazılardan kaynaklandığı aşikârdır. Planın onanması sürecinde, meclis üyelerimizin çalışmalar esnasındaki dikkati ve hassasiyeti neticesinde, gerekli uyarılar yapılarak müdahale edilmiş ve yazışmalardaki eksik yönler giderilmek suretiyle imar planları yapılmıştır. Bu noktada, GES imar planının imar kanunu ve yönetmeliklerine uygun şekilde yapıldığını açık bir şekilde belirtmek isterim. Kaldı ki, imar planın mecliste onaylanmasının ardından yine kanuni çerçevede, askı sürecine geçilmiş ve askı süreci içerisinde yapılan itirazlar da hem kurum teknik personelleri hem de meclisimiz tarafından hassasiyetle incelenmiş ve plan dosyasında herhangi bir eksik, hatalı ya da yanlışlık olmadığının tespiti üzerine, plan kesinleşmiştir. Bu noktadan itibaren söylemler ve iddialar üzerinden süreç yönetmek, kişileri ve kurumları hedef tahtasına koymak haksızlık olacaktır. Bu çerçeveden baktığımızda, gündemi meşgul eden imar planının, kanuni olduğunun artık netlik kazandığı aşikâr olmuştur. Bu tartışmanın artık bitmesi gerektiği ve kamuoyunun meşgul edilmemesi gerektiği nettir. Sayın meclis üyemiz Osman Dilek’in dile getirdiği komisyonlarımızın çalışma usulleri hususunda ise, bu süreçte ortaya çıkan iletişim eksikliklerini telafi etmek noktasında, sadece imar komisyonu için değil tüm komisyon başkanlarımıza, çalışmaları esnasında bütün paydaşları dinlemek, yapıcı uyarılarını dikkate almak ve sorunların şeffaf bir şekilde çözümü için birlikte çalışmaları adına, gerekli telkinlerimizi yineledik. Bizler İl Genel Meclisinde grubu bulunan, Cumhur İttifakı üyeleri sıfatıyla, Adalet ve Kalkınma Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi olarak şehrimizin sorunlarını bir bir çözmeye ve Elazığ’ın kalkınması için canla başla çalışmaya devam edeceğiz.” Read the full article
0 notes
dipnotski · 2 years ago
Text
Serdar Korucu – Türk Basınında Yahudi Mülteciler (2023)
  Türkiye’nin 1940’lardaki Yahudi mülteci krizine bakışı, dönemin Başbakanı Refik Saydam’ın mecliste sarf ettiği “Türkiye başkaları tarafından arzu edilmiyen insanlar için vatan hizmeti göremez. Bizim tuttuğumuz yol budur” cümlesinde somutlaşır. Yahudi mülteci gemileri dendiğinde ilk akla gelen, 24 Şubat 1942’de, 769 yolcusuyla Karadeniz’de batırılan Struma olsa da, öncesinde ve sonrasında da…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
hetesiya · 1 year ago
Text
Tumblr media
Diyarbakır Ergani'de çiftçilik yapa 54 yaşındaki Nuri Balcı'da Zirki köyünden Sarkis Usta'nın hikayesini anlattı (23 Eylül 2015) "Sarkis Usta'nın 1915'e kadar Zirki köyünde herkesle arası çok iyiymiş . Köylülere hep yardımcı olurmuş. Köylülelere buğday ambarlarının yapımını o öğretmiş.Buğday ambarları nakışlı tahtadan geçmeli, yani çivi kullanılmadan yapılıyormuş.Karasaban başta olmak üzere çiftçilikte kullanılan araç ve gereçlerin yapımını dahi Sarkis Usta köylülere öğretmiş.1915'te olaylar başlayıca korucular (bejikler) var olan Ermenileri öldürmeye başlıyor .Kaçabilenler kaçıyor .Sarkis Usta'yı köylüler bejiklerden korumuş .Bir süre bağ evinde saklanmış .Bejikler bağ evinde onu rahat bırakmamışlar .Bağ evinden gelip köyde yaşlı bir kadının samanlığında barınmaya başlamış.Sonrasında Hıdır İlyas adlı bir bejik Sarkis Usta'nın yerini tesbit ediyor .Gelip yaşlı kadına Sarkis Usta nerede, diye soruyor .Yaşlı kadın nerede olduğunu bilmediğini söylüyor .Sarkis Usta bejikle yaşlı kadının konuşmalarını duyunca samanlıktan çıkıp kaçmaya başlıyor.Bejik Sarkis Usta'nın kaçtığını görünce tabancasını çekip arkasından kurşunlayıp öldürüyor.Ardından da köylülere ; Bunu mezara koymayacaksınız , gömmeyeceksiniz ," diyor.Köylüler bejikten çok korktukları için cesede dokunmuyorlar .Cesedi köpekler parçalıyor . Sonra köyde samanlığında kendisini koruyan Ayşe Nene ,Sarkis Usta'nın parçalanmış kolunu kucağına alıp ; "Bu kol bize neler neler yaptı. Kapı, pencere,karasaban,buğday ambarlarını hep bu kol yaptı " diye ağıtlar yakarak kolu götürüp bir yere gömüyor. 1924'te Şeyh Sait isyanı başlayıncaya kadar bejikler köylülere baskılarını sürdürüyorlar .İsyanda köyün muhtarı Ali Keya, bejik Hıdır İlyas'a Sarkis Usta'dan dolayı baskı uygulamaya başlıyor.Hıdır ilyas korucu olduğu için askerlik bile yapmamıştır.İlyas askeri yetkililere gidip, ben Ermenileri öldürdüğüm için Ali Keya (Muhtar) bana baskı yapıyor diyor .Muhtar askeri yetkililere ;Hıdır İlyas'a baskı yapmadığını , asker kaçağı olduğunu , askerliğini yapması gerektiğini söylediğini açıklar.Bunun üzerine bejik Hıdır İlyas kaçıp kayıplara karışır. Ben bu hikayeyi en az 10 kişiden dinledim .Hepsi de bu şekilde anlattı." Ergani Tarihinin Saklı Sayfası Ermeniler Müslüm Üzülmez
0 notes
nekadarhaber · 1 year ago
Text
Jandarma ilçe komutanı rüşvet parasıyla Umre yapmış
Tumblr media Tumblr media
Jandarma ilçe komutanı rüşvet parasıyla Umre yapmış Jandarma ilçe komutanı rüşvet parasıyla Umre yapmış. Diyarbakır'ın Ergani İlçesi'nde görev yapan Jandarma birliklerinde, güvenlik korucusu alımları sırasında rüşvet aldıkları ileri sürülen 38 sanık hakkında, “Rüşvet ve irtikap” suçlarından dava açıldı. Sanıklar arasında dönemin İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı ve Uzman Çavuş olan ağabeyi ve korucular da bulunmaktadır. İddianamede, 36 farklı olayda rüşvet aldığı tespit edilen tutuklu sanıklar Ahmet Eren, ağabeyi Soner Eren ve bu rüşvete aracılık eden Murat Altın'ın da aralarında bulunduğu 38 sanığın, 20 yıldan 350 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edilmektedir. Binbaşı Eren'in para vermek istemeyenleri görevden almakla tehdit ettiği, ardından terör örgütü PKK ile işbirliği yaptıklarına dair tutanak tuttuğu, tanık ifadelerinde yer aldı. Eren'in maddi menfaat karşılığında ham petrol kaçakçılığına da göz yumduğu, bazı korucu adaylarından ruhsatsız Glock marka tabanca alıp silahı satıp menfaat sağladığı da ortaya çıktı. İddianamede ayrıca, Ahmet Eren'in kan davalı aileden jeep aldığı, kaçak petrol ticaretine göz yumduğu, özel okula iki çocuğunu ücretsiz gönderdiği, delil yok ettiği, alkollü trafik kazasına dair raporu değiştirdiği, tayin karşılığı rüşvet aldığı, paşaların adını kullandığı belirtilmektedir. Bu durum, bölgedeki güvenlik sorunlarının yanı sıra ahlaki değerlerin de zedelenmesine neden olmuştur. Bölgede halkın güvenliği ve refahı için görev yapan askeri birliklerin, bu gibi etik olmayan davranışlarda bulunmaları kabul edilemez. Bu davranışların önlenmesi ve adalete teslim edilmesi, bölgenin istikrarı için son derece önemlidir. Read the full article
0 notes
ozel-buro · 2 years ago
Text
TAZİYE MESAJI :Şırnak'ın Bestler Dereler bölgesinde çıkan çatışmada Bayram Doğan, Gaffar Mayik, Özcan İlhan ve Serkan Ölmez ile güvenlik korucusu Cevher Özgün şehit oldu.
DAĞITIM 1.GENELKURMAY BAŞKANLIĞI 2.KARA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI 3.DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI 4.HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI 5.JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI 6. İÇ İŞLERİ BAKANLIĞI 7. EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Sayın Müdürüm, Sayın Komutanım, Şırnak’ın Bestler Dereler bölgesinde çıkan çatışmada 3 terörist etkisiz hale getirilirken, 4 asker ile 1 korucu şehit oldu. Operasyonda, Uzman Çavuşlar Bayram…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
piyasahaberleri · 2 years ago
Link
[embed]https://www.youtube.com/watch?v=O3DPVlynUM0[/embed] İSLAMABAD: Ülkenin siyasal barut fıçısını ateşe verebilecek bir gelişmede, ağır bir Korucu birliği Salı günü İslamabad Yüksek Mahkemesi'ne (IHC) baskın düzenledi ve Pakistan Tehreek-e-Insaf (PTI) başkanı Imran Khan'ı bilinmeyen bir yere götürdü. Al-Qadir Trust davasında Ulusal Hesap Verebilirlik Bürosu'nun tutuklama emirlerine bakılırsa hareket ediyor. Khan, kolluk kuvvetleri tarafınca tutuklandığında aleyhine kayıtlı birden fazla FIR'de kefalet talebinde bulunmak için IHC'ye gitmişti - bu, siyasal krizi tırmandırmakla tehdit eden bir hareketti.PTI başkanı, kolluk kuvvetleri tarafınca siyah bir Vigo ile götürüldü. Gelişme, ordunun onu üst düzey yetkililerinden birini kendisine yönelik suikast girişimleri düzenlemekle suçlamakla eleştirmesinden ve eski kriket yıldızına mevzuyu mahkemede ele alması için meydan okumasından bigün sonrasında geldi. Kriket oyuncusundan politikacıya dönüşen bu adam, Nisan 2022'de bir itimat oylamasında görevden alındıktan sonrasında erken seçim için ajitasyon yapıyor. Kamuoyu yoklamaları ve mitinglerdeki kuvvetli destekten cesaret alan Khan, hükümete ve orduya karşı geri adım atma emaresi göstermedi ve başlangıç ​​için iki eyalette sandık yapmak için Yüksek Mahkeme'den destek istiyor. 70 yaşındaki Khan, bir takım mahkeme davasıyla karşı karşıya ve vazife süresi süresince devlet hediyelerinin satışından elde etmiş olduğu kazancı muntazam bir halde açıklamadığı iddialarını içeren bir davada Çarşamba günü resmen suçlanacak.Khan tutuklandığında hususi videoBu sırada, Coğrafi Haberler PTI şefinin ne vakit tutuklandığına dair hususi bir video elde etti. Videoda Khan'ın güneş gözlükleriyle sakince oturmuş olduğu ve gelişimleri izlediği görülüyor.Tutuklamayı doğrulayan Polis Genel Müfettişi (IGP) İslamabad Dr Ekber Nasir Khan, Khan'ın Al-Qadir Trust davasında tutuklandığını ve durumun denetim altında bulunduğunu sözlerine ekledi. PTI Kıdemli Başkan Yardımcısı Fawad Chaudhry, Twitter hesabından Khan'ın mahkeme binasından "kaçırıldığını" ve oldukça sayıda avukat ve generalin "işkence gördüğünü" iddia etti."İmran Khan, bilinmeyen kişiler tarafınca bilinmeyen bir yere götürüldü" dedi.PTI lideri Murad Saeed, Khan'ın işkence gördüğünü ve gözaltına alındığını iddia etti. Tüm parti çalışanlarını ve destekçilerini sokaklara çıkmaya çağırdı. Buna bakılırsa Coğrafi Haberler, PTI başkanı gözaltına alındığında ESK'de biyometri için gidiyordu. NAB yetkililerinin tutuklama emirleri vardı.Vakası kınayan PTI lideri Shireen, ülkenin yasalarını sorguladı.“Hangi yasalar? Korucuların işgal altındaki bir araziyi işgal ediyormuş benzer biçimde saldırmış olduğu mahkemeler — avukatlar [and] IHC çalışanı de dövüldü, ”diye yazdı eski insan hakları bakanı.Mazari, Pakistan'ı "Yüksek Mahkeme'nin paramiliter güçler tarafınca saldırıya uğramış olduğu faşist bir devlet" olarak nitelendirdi.IHC dikkat çekiyor Khan'ın tutuklanmasının arkasından, IHC Başkanı Aamer Farooq mevzuyu dikkate aldı ve "15 dakika" içinde İslamabad IG'yi ve içişleri bakanını çağırdı.Ek olarak, Ek Başsavcıya 15 dakika içinde mahkeme huzuruna çıkması emirini verdi ve tutuklamanın arkasında kimin bulunduğunu derhal öğrenmesi emirini verdi.CJ Farooq, "Soruşturma yapılması gerekiyorsa, başbakan ve bakanlar hakkında da işlem yapılacak" dedi. Yargıç Farooq ek olarak sordu: "Tutuklamanın hangi davada yapıldığını bizlere açıklayın?"İslamabad başsavcısı hemen sonra mahkemeden 15 dakikalık süreyi yarım saate uzatmasını talep etti; sadece talep reddedildi ve 15 dakika içinde gelmesi emredildi.Kovuşturmak için daha fazlası...
0 notes