#kadın asla unutmaz
Explore tagged Tumblr posts
kitapvesayre · 3 days ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Kadın Asla Unutmaz (1968)
2 notes · View notes
yurekbali · 11 months ago
Text
Tumblr media
Yaşar Abi’yle anılar... anılar... Yaşar Abi aslında çocuk gibidir. Çabuk kırılır, çabuk küser. Ama içinde kötülük yoktur. Fakat kendine yapılanı da hiç unutmaz. Zaten hiçbir şeyi unutmaz ya, neyse. Şimdi sizlere bu konuyla ilgili birkaç anekdot anlatmak istiyorum. (...) Aziz Nesin, Yaşar Kemal ve Çiçek Arif Madem konu küslükten, dargınlıktan açıldı, o zaman bir de Yaşar Kemal Aziz Nesin hikâyesi anlatmalıyım size. Aziz Abi bir yazısında mı, yoksa bir sohbette mi ne Yaşar Abi’yle ilgili bir laf söylemiş. Yaşar Abi de bunu duymuş ve selamı sabahı kesmiş onunla; konuşmuyorlar. Türk edebiyatının ve kültürünün tepesinde oturan, uluslararası ünleri olan bu iki devin küslüğünden herkes rahatsız. Özellikle de dostları, arkadaşları tabii. Kimse de cesaret edip onları bir araya getiremiyor. Böyle de sürüp gidiyor bu durum. Bir akşamüstü Yaşar Abi, ben, Karanlık Cengiz ve Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın hem danışmanı hem basın sözcüsü, Büyükelçi Kaya Toperi dostumuzla Çiçek Bar’da muhabbeti kurmuşuz. Gülmecenin, fıkranın bini bir para. Erken bir saat olduğu için barda kimseler yok. Biz gülmekten kırılıyoruz. Tam tanımıyla yerlerdeyiz. Biz kahkahalara boğulurken bahçe kapısından Aziz Nesin girdi içeri. Yanında, son zamanlarda beraber olduğu kadın arkadaşı. Ölümünden üç beş ay önce olsa gerek. Artık, barda yalnız değiliz. Seslerimize çekidüzen verip biraz kısarak sohbetimize devam ettik. Ne de olsa barın sahibiyiz. İşin gereği bile olsa, ki o yüzden değil, gerçekten saygı duyduğum bir abi olarak Aziz Abi’ye hoş geldiniz demek için masadan kalktım. Aziz Abilerin masasına gidip, “Hoş geldiniz” dedim. Kısa bir süre için de olsa masalarına oturdum. Hoşbeşten sonra, lafı da döndürüp dolaştırıp, Yaşar Abi’yle olan dargınlıklarına getirdim ve niye konuşmadıklarını sordum. Aziz Abi de dargın olmadığından, bir konuşmasından dolayı Yaşar Abi’nin alınganlık gösterdiğinden söz etti. Aziz Abi’nin beni sevdiğini bildiğimden de cesaret alarak sordum: “O zaman Yaşar Abi’yi alıp masanıza getirsem bana kızmazsınız değil mi abi?” “Niye kızayım ki canım. O bizim küçük kör ayıcığımızdır” dedi. Bunun üzerine masadan izin isteyerek kalktım. Kafamda acele bir plan geliştirdim. O zamanki Çiçek Bar’ın şefi Cafer’i çağırıp, soğukluktan bir şişe Cordon Rouge şampanya çıkarıp, servise hazır hâle getirmesini söyledim. Çalışanlardan birinden de fotoğraf makinesini hazır etmesini istedim. Ben işaret ettiğimde hemen harekete geçersiniz, dedim. Sonrasında da gidip kendi masamıza oturdum. Oturur oturmaz da Yaşar Abi, “Aziz ne anlatıyor?” diye sordu. Ben de, o anda yazdığım senaryoyu okudum Yaşar Abi’ye. “Diyor ki Aziz Abi, ‘Ne o, bir şey mi var da Yaşar bana selam vermiyor. Hoş geldin demiyor? Sen bilirsin Arif?’ diye sordu” diyorum. “Peki sen ne dedin?” “Ben de bilmediğimi söyledim tabii.” “Hadi lan ordan. Aziz böyle şeyler söylemez. Düpedüz yalan söylüyorsun.” “Ben niye yalan söyleyeyim abi. Niye uydurayım ki? Ben, bana ne söylediyse onu söylüyorum.” “Beni kandırmaya kalkmıyorsun değil mi?” “Haddime mi düşmüş abi sizi kandırmak.” Yalandan kim ölmüş? Yemin billah ederek doğru söylediğimi, hatta, vakit geçirmeden masasına gitmemiz gerektiğini, yoksa çok ayıp olacağını söyledim. Kaya Abi de Karanlık Cengiz de beni desteklediler. Bana inanmasa da Aziz Abi’ye bir merhaba deme gereği duydu sanırım. “Hadi o zaman, yürü. Beraber gidiyoruz ulan” dedi. Masadan kalkarken bizim şef Cafer’e işareti çakıyorum. Bana tam inanmamış, ikircimli bir hâlde yürürken;
“Bak Arif, yanlış bir şey olursa seni asla affetmem. Bunu bilesin” dedi. “Bilmez olur muyum abi? Tamam, affetme” diyerek yüreklendirdim onu. Ama onun bu konularda bana pek güvenmediğini de biliyordum. Bu yüzden beni tehdit ederek, giderayak işin doğru olup olmadığını öğrenmeye çalışıyordu. Ne kadar yalan söylemeyen adamı oynasam da Yaşar Abi yine de benim işgüzarlık yapabileceğimi biliyor. Benim yaptığım da riskli bir iş ya, neyse. Aslında ben, Aziz Abi’nin sevgisine ve bilge kişiliğine güvenerek buna yeltenmiştim. Yapacak bir şey yoktu artık. Aziz Abi’nin masasına gelmiştik bile... Arkamızdan şef, garsonlar, komiler eşliğinde şampanya tepsisi geliyordu. Yaşar Abi; "Vay Aziz! Hoş geldin!” deyince, Aziz Abi de, "Nasılsın Yaşar?” dedi ve kucaklaştılar. Aynı anda şampanya da bütün gürültüsüyle “bom” diye hemen arkamızda patladı. Onların ürkmüş, şaşkın bakışları arasında bizim masadan bir alkış koptu. O sırada bir yandan da fotoğraflar çekiliyor. Daha sonra Kaya Toperi de gelerek Aziz Abi ile Yaşar Abi’yi kutladı. Şampanyalar içtik. Böylece uzun zamandır süren küskünlük de son bulmuş oldu. Bu işe en çok sevinenin ben olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Neyse bu kez, kazasız belasız çıktık işin içinden. Bu olaydan üç beş ay sonra Aziz Abi’yi kaybettik. Türkiye büyük bir değerini yitirmişti. Yaşar Abi, Aziz Abi’nin ölüm haberini alır almaz bana geldi. Üzgün... "Aferin ulan Arif. Ne iyi ettin de Aziz’le beni barıştırdın. O gün söylediklerinin hepsinin yalan olduğunu biliyordum. Ama bak Aziz öldü. Sen bizi o gün barıştırmasaydın, bugün birbirimize küs gidecektik. Bu da benim için daha büyük bir acı demekti. Sağ ol lan Hasan Emmimin oğlu. Yalan malan ama iyi ettiğin belli” deyip boynuma sarıldı. Dokunsalar ağlayacak hâldeydi. O an yüreğinden kopmuş gelen iki damla gözyaşı, kirpiklerinin arasından yere düşmek için sabırsızlanıyordu... Aziz Abi’nin yokluğuna alışmak hepimiz için zor oldu. Hâlâ ülkenin çözümsüz sorunlarına, ondan gelecek çözüm önerilerini bekler dururum. Kimsesiz çocuklar için kurduğu vakfının bahçesinde, nerede yattığı bilinmeyen mezarında, ışıklar içinde yat Aziz Abi! Tüm çiçekler üstüne açsın. Yıldızlar üstüne yağsın! - Arif Keskiner, Yaşar Kemal’li Anılar / Binbir Renk Binbir Çiçek - Fotoğraf: Yaşar Kemal, Aziz Nesin, Arif Keskiner
24 notes · View notes
sapkalikedii · 8 months ago
Text
Kadın unutur ama neyi unuttuğunu asla unutmaz
7 notes · View notes
by-hulusi · 1 year ago
Text
Aşağıdaki yazılan olay, 14 Ekim 1998’de kıtalar arası bir uçuş esnasında gerçekleşir..
***
Bir kadın, uçakta siyah bir adamın yanında oturmaktadır. Durumdan rahatsızlığını belli edercesine, hostesten başka bir yer bulmasını ister; zira böylesine antipatik birinin yanında oturamaz. Hostes, tüm uçağın dolu olduğunu fakat birinci sınıfta yer olup olmadığına bakacağını söyler.
***
Diğer yolcular şaşkınlıkla olayı izlemektedir. Bu kadının sadece terbiyesizliğine değil, bir de birinci sınıfta yolculuğa devam edeceğine şahit olunmaktadır. Bu yüksek tansiyon durumundaki kadın, birinci sınıfta ve o adamdan uzak uçabileceğinden tatmin olmuş şekilde, hostesin dönmesini bekler. Zavallı adamcağız ise çok kötü bir durumda olmasına rağmen cevap vermemeyi tercih eder.
Birkaç dakika sonra geri gelen hostes, kadına: Çok özür dilerim geciktim. Birinci sınıfta bir yer buldum. Bu yeri bulmak biraz zamanımı aldı. Sonrasında, yer değişikliği için pilottan izin almam gerekiyordu. Pilotumuz, 'Hiç kimse sorun yaratan bir diğerinin yanında oturmak mecburiyetinde tutulamaz' dedi ve bu izni verdi.
***
Diğer yolcular kulaklarına inanamaz. Bu esnada kadın da bir zafer kazanmış gibi yerinden kalkmaya hazırlanmaktadır. Aynı anda hostes, oturmakta olan siyahi adama dönerek: ‘Beyefendi, sizi uçağın birinci sınıfındaki yeni yerinize götürmem için beni takip eder misiniz lütfen? Seyahat şirketimiz adına kaptan pilotumuz, böylesine nahoş bir olay yaratan bir kimsenin yanında oturmak mecburiyetinde bırakıldığınız için sizden çok özür diliyor.’ Tüm yolcular, bu olayı iyi bir biçimde sonuçlandıran uçak personelini alkışlayarak tebrik eder. O yıl kaptan pilot ve hostes, uçaktaki davranışlarından dolayı ödüllendirilir. Aşağıdaki mesaj ise tüm ofislere, tüm çalışanların görebileceği bir biçimde iletilir:
İnsanlar, onlara ne söylediğinizi unutabilir.
İnsanlar, onlara ne yaptığınızı da unutabilir.
Ama insanlar, onlara kendilerini nasıl hissettirdiğinizi asla unutmaz.
Irkçı doğulmaz; sonradan öğretilir.
• Alıntı
Tumblr media
10 notes · View notes
wolfblackwhiskey · 1 year ago
Text
Bir kadın aşıksa her şeyi affeder,
Ama asla unutmaz.
10 notes · View notes
judasizm1 · 2 years ago
Text
Tumblr media
Anayasa!
Bizim için mili mutabakat. Ve Bu mutabaktı koruyan Anayasa Mahkemesi var.
Sen kimsin ki kapatılsın diyebiyorsun? Atatürk'ün kurduğu ülkenin ortak mutabaktını korumakla görevli bir kuruma "KAPATILSIN" diyebiliyorsun? Sen kimsin hadsiz?
Senin sesin neden devlet, cumhuriyet, Atatürk ve laiklik düşmanı hatta kadın düşmanı hizbullahçı hüda-par denilen terörist severlere sesin çıkmıyor?
Neyi bekliyorsun? İlla kaçak saraydan eline bir kağıt tutuşturulup "bunu okuyacaksın" demelerini mi bekliyorsun?
Ülkücülerin yüz karası olarak tarihe geçtin bile, gerçi sen Alparslan Türkeş'e göre ülkücü değil, ajanmışsın..
Sen MEB'de "Türkçe öldü.." diyen arap kıçı yalayan bakan yardımcısına sessiz kalıyorsun yıllardır?
Sen gerçekten kimsin? diye sormuyorum, sen zaten rengini belli ettin..
"Bağımsız" Yüce divanda el-pençe ifade verirken görmek istiyorum seni.. Af mafda olmasın. Hukuk devletinde af olmaz.. Bu yaşında o koltukta oturuyorsan yaş haddi de olmamalı.. Sana hesap soracak çok insan var; milliyetçiler ilk sıradalar..
Unutmayacağız, Unutturmayacağız..
Sinan Ateş önce insandı.. Ülkesini seviyordu.. Konuşursan ortak noklarının çok olduğunu görebileceğin vatanseverdi. .. Birileri konuşmak yerine silaha sarıldı. Çakma mafyaların arkasına kim saklanıyorsa hesap verecek.. Özellikle özel af çıkartıp mafyaya biat edenler hesap verecekler..
Devlet unutmaz.. Çünkü devlet biziz; 84 milyon yurtdaş... (Suriyeliler başta olmak üzere, ıraklılar, afganlar, afrikalılar, pakistanlılar vs vs hariç. Parayla insanlık alamayacağınıza göre Türk Vatandaşlığını asla alamazsınız. Size vatandaşlık verenleri yargılayıp sizin vatandaşlığınızı da iptal edeceğiz. Kimin ülkesinde yaşıyorsunuz lan siz? Bu ülkenin vatandaşından önce muayene olanları önce göndereceğiz; hiçbiriniz bu ülke vatandaşından daha öncelikli değilsiniz ve değerli değilsiniz..)
.. ..
Evet #başladık
15 notes · View notes
senahavanurzehra · 2 years ago
Text
Bir kadın hayatının 2 döneminde ona nasıl davranıldığını asla unutmaz -hamileliğinde ve loğusalığında-🥺😒
0 notes
ucretsizreklam · 2 years ago
Text
Kötü Vajinal Kokunun 15 Farklı Şekli Ve 41 Adet Nedeni
Vajinal kötü koku, kadınların karşılaşabileceği yaygın bir sorundur ve genellikle vajinal enfeksiyonlar veya diğer sağlık sorunlarıyla ilişkilendirilir. Vajinanın kötü kokmasını kadınlar yaşar ama erkekler şikayet eder. - Meslek hayatımda vajinasının kötü koktuğunu belirten kadın yok denecek kadar azdır. Hatta inkar eden kadınlar çok sayıda mevcuttur. - Genellikle erkek eş / partner tarafından bu durum bildirilmektedir. - Bu vajinal kötü kokuyu kadının dert edinmemesi, sorun olarak görmemesi nedeniyle, çok sayıda birlikteliğin ilerlemediği hatta aile içi geçimsizlik başta olmak üzere sadakatsizlik problemlerine neden olduğunu vurgulayarak ikazda bulunmak istiyorum. - Üzülmemeniz için bu probleminizi eş/partneriniz size söylemeyebilir ! Fakat; - Vajinal Kötü Kokuyu Erkek Beyni Asla Unutmaz. - Direkt Alt Beyin Uyarılmaktadır. - Alt Beyinde; Ahlak Olgusu Güçlü Değildir; Kaçma, Arayışa Girme Baskındır! - Alt beyin, temel dürtüleri, hayatta kalma ve çiftleşme gibi temel biyolojik ihtiyaçları kontrol eder. İnsanların hayatta kalma ve güvenlik ihtiyaçlarına yanıt verme, saldırganlık ve cinsel dürtüler gibi temel dürtüleri bu bölge tarafından yönetilir. Uygunsuzluklar durumunu da burası algılamaktadır. Vajinal kokuya ilişkin şikayetler, bireyin kişisel tercihleri, cinsel eğitimi veya sağlık konularındaki farkındalığı gibi birçok faktörden etkilenebilir. Ayrıca, bazı erkeklerin vajinal kokuyu daha fazla fark etme veya dile getirme eğilimi, toplumsal normlar, cinsiyet rolleri veya iletişim tarzları gibi faktörlere de bağlı olabilir. Kadınlar vajinal kötü kokuya çok hızlı adapte olabilmektedirler. Bu vajinal kötü koku ile aylarca – yıllarca yaşayabilmekteler. Hatta bazı kadınlarda erkek partner şikayet etmese sorun dahi olmayabilir. Bunun sebepleri - Doğal vajinal kokunun farkında olma yanlılığı: Kadınlar, vajinanın doğal olarak hafif bir kokuya sahip olduğunu düşünürler ve bu durumu kendilerince normal olarak kabul ederler, herkesi böyle bilirler, hatta konuştuğu bir başka bahtsız kadın arkadaşında aynı durum varsa, kendilerini (toplumsal kanıt kuramı nedeniyle) normal kabul eder. Doğal vajinal kokunun değişiklikleriyle ilgili farkındalık düşük olabilir (insanın kendi kokusuna alışması nedeniyle ). - Başka bir referans noktası olmaması: Kendi vajinal kokularını başkalarıyla karşılaştırma şansı olmadığında, kadınlar kendi kokularına alışabilirler. Partnerleri tarafından da herhangi bir şikayet gelmediğinde, sorun olmadığı düşünülebilir. Çoğu erkek partner ise üzmemek, kırmamak için bu durumu söylemeye bilir. - Toplumsal tabular ve utanma: Vajinal kokuya ilişkin konuşmalar, toplumsal tabular nedeniyle sınırlı olabilir ve kadınlar kendilerini bu konuda rahat hissetmeyebilirler. Bu nedenle, kötü kokuyla yaşamayı tercih edebilirler. - Doktora başvurma çekincesi: Vajinal kötü koku gibi sorunları doktorlarına bildirmekte çekingenlik yaşayabilirler. Utanma, mahremiyet kaygısı veya maliyet gibi nedenlerle doktora gitmek yerine sorunu kendi başlarına çözmeye çalışabilirler. Günlük hijyenik pedler ile kokuyu hapsetme salgını ! - Vajinal kokunun normal olabileceğine dair yanlış bilgilendirme: Medya veya yanlış bilgilendirme sonucu, bazı kadınlar vajinal kokunun normal olduğunu düşünebilirler ve bu nedenle sorunu çözmek için bir ihtiyaç hissetmeyebilirler. - Başka semptomların yokluğu: Kötü koku dışında diğer vajinal semptomların (kaşıntı, yanma, ağrı, kızarıklık vb.) olmaması, kadınların sorunu ciddiye almamasına veya çözüm aramamasına neden olabilir. Kokunun olabilmesi için akıntının da olması gereklidir, bu akıntının en büyük semptomu kokudur, kadın bunu yani vajinal akıntıyı dahi göz ardı etmektedir. Bu faktörler, kadınların vajinal kötü kokuyla uzun süre yaşamalarına neden olabilir. Ancak, vulvar & vajinal kötü koku normal bir durum değildir ve altta yatan bir sorunun belirtisi olabilir. Erkekler tarafından bildirilmiş, yazılmış ve de meslek hayatımda tespit ettiğim vajinal koku çeşitleri genellikle şu şekildedir (vajina ne kadar kötü kokarsa koksun, malasef cinsel market değeri nedeniyle kadınlar bunu, aşağıdaki listeyi kabul etmemektedirler ); - Paslı balkon demiri kokusu - Çürük soğan kokusu - Ölü fare kokusu - Çürük peynir kokusu - Peynirli cips kokusu - Çürümüş balık kokusu - Çürük yumurta kokusu - Kesif yanık kablo kokusu - Yanık balata kokusu - Ekşimiş turşu kokusu - Mayalı ekşimsi koku - Rutubetli hamam kokusu - Beyazlatıcı veya klor kokusu - İdrar kokusu - Dışkı kokusu Minimum 15 adet vajina koku şekli yazdım. Peki bunlardan hangisi vajinanın gerçek kokusudur? Bunlardan hiç biri vajinanın olması gereken , gerçekte olan doğal kokusu değildir. - Vajina Kokusuz Bir Organdır - Vajinal Problemlerde Koku En Son Ortaya Çıkar. - Koku Son Semptomdur ! - Sıfır Vajinal Koku, Sağlıklı Olandır.
Tumblr media
Tüm çocukluğu, gençliği ve üreme yılları vajinal koku ile geçmiş bir kadına; vajinanın kokmadığını, bu durumun kronikleşmiş bir hastalık olduğunu, bu patolojik duruma uzun süren maruziyeti nedeniyle normalleştirme – adaptasyon – duyarsızlaşma geliştirdiğini anlatmak gerçekten çok zordur. Birde fantezi aleminde hissedilen vajinal kokular vardır; - Misk kokusu - Portakal çiçeği kokusu - Gül kokusu - Hoş kokular Ortada aşk +/- şehvet varsa vajinanın bu şekilde koktuğu; erkek beyni tarafından algılanabilir. Fakat bir gerçek vardır; - Vajina kokusuz bir organdır ! - Sağlıklı vajina kokmuyor ! - Sıfır kokuludur ! , Sıfır akıntılıdır Basit bir kural: Güzel kokular unutulabilir ama kötü kokular unutulmaz ! Genellikle kötü kokular hafızada daha belirgin ve daha kalıcı��olabilir. Bunun birkaç nedeni vardır: - Evrimsel tepki: Kötü kokular, tıpkı acı veya tehlike ile ilişkilendirilen diğer hoş olmayan duyular gibi, evrimsel olarak önemli bilgiler taşır. Bu nedenle, beynimiz kötü kokuları daha belirgin bir şekilde işleyebilir ve hafızada daha uzun süre tutabilir. Bu, tehlikeli veya zararlı maddeleri tespit etme ve kaçınma yeteneğimizi geliştirmemize yardımcı olur. Vajinası kötü kokan bir kadın erkek alt beyni tarafından hoş karşılanmamaktadır, kaçma, başka partnere yönelme… - Duyusal yoğunluk: Kötü kokular genellikle güzel kokulardan daha yoğun ve rahatsız edici olabilir. Yoğunluk, beynin o kokuyu daha fazla dikkate almasına ve daha güçlü bir hatıra oluşturmasına yol açar. Kötü vajinal koku partnere karşı seksüel isteksizlik veya seksüel aktiviteden kaçış, yeniden başlamasında güçlüğe neden olabilir. - Sosyal etkileşim: Kötü kokular, toplumsal normlara veya kişisel hijyen algısına aykırı olduğunda, sosyal etkileşimleri ve hatıraları etkileyebilir. Bu nedenle, bir kötü koku deneyimiyle ilişkilendirilen bir sosyal olay veya kişi, daha belirgin ve unutulmaz hale gelebilir. İş yerinizde sizden sonra tuvaletin kesif – ağır , yoğun bir koku ile kaplanması size yönelik hijyensizlik ön yargılarını güçlendirecek, hatta yıllarca bahsi açılan , bu şekilde hatırlanılan bir kişi olarak kalmanıza neden olabilecek potansiyelde önemli bir konudur. - Koku-bellek ilişkisi: Koku, diğer duyusal deneyimlerle daha güçlü bir şekilde ilişkilendirilebilir. Beyin, kokuları belleğin derinliklerinde depolar ve kokuyla ilişkili diğer deneyimleri hatırlamak daha kolay olabilir. Bu nedenle, kötü bir koku deneyimi, diğer anıları tetikleyebilir ve daha kalıcı olabilir. İşte bu yüzden kendinizde hiç bir şikayet olmasa bile; adaptasyon – alışma sergileyebilmeniz nedeniyle, vajinal kötü kokuyu bilemeyebilirsiniz. Bu yüzden mutlaka jinekolojik muayene hayatınız boyunca bir rutin olmalıdır. Vajinal kötü kokuyla ilgili yaygın nedenler şunlar olabilir: Sizde aşağıdaki vajinal kötü koku sebeplerinden 1 veya daha fazlası olabilir. Genellikle tek sebep yoktur ! - Bakteriyel Vajinozis: Vajinanın normalde bulunan bakterilerin dengesinin bozulması sonucunda oluşan bir enfeksiyondur. Bu durumda, çürük , ölü balık benzeri bir koku olabilir ve genellikle beyaz veya gri renkte akıntı meydana gelir. - Mantar Enfeksiyonları: Candida türü mantarların neden olduğu enfeksiyonlar, vajinal kaşıntı, tahriş ve kötü kokuyla ilişkilendirilebilir. Mantar enfeksiyonları genellikle yoğun bir ekşi veya maya benzeri kokuyla ilişkilendirilir. - Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar (CYBE): Chlamydia, gonore gibi bazı cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar vajinal kokuya neden olabilir. Bu enfeksiyonlarda genellikle ağrılı idrar yapma, yanma hissi ve anormal akıntı gibi diğer belirtiler de görülebilir. - Hijyenik uygulamalar: Vajinanın doğal dengesini bozan parfümlü pedler, duş jelleri veya spermisitler gibi bazı ürünlerin kullanımı kötü koku sorununa neden olabilir. Aşırı yıkama veya genital bölgeyi sert temizlemek de doğal bakteri dengesini bozabilir. - Trichomoniasis: Trichomonas vaginalis adlı parazitin neden olduğu bir enfeksiyondur. Bu enfeksiyon, kötü kokulu sarı-yeşil akıntı, cinsel ilişki sırasında ağrı ve idrar yaparken yanma gibi belirtilerle birlikte olabilir. - Pelvik İnflamatuar Hastalık (PID): PID, rahim, tüpler ve yumurtalıkların enfeksiyonuna verilen genel bir isimdir. Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar gibi nedenlerden kaynaklanabilir ve vajinal kötü koku, karın ağrısı, ateş, pelvik bölgede hassasiyet gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Bazı cerrahiler ( kürtaj, histerektomi, miyom ameliyatı, ...) sonrasında bu PID durumunun yeterince tedavi edilmemesi nedeniyle de koku oluşabilir. - Uriner Sistem Enfeksiyonu: İdrar yolunda (üretra) veya idrar kesesinde (mesane) oluşan enfeksiyonlar, kötü koku ve idrar yaparken yanma hissi ile ilişkilendirilebilir. Bu enfeksiyonlar bazen vajina bölgesindeki kokuya da yol açabilir. - Hormonal Değişiklikler: Hormonal değişiklikler, özellikle menopoz döneminde, vajinanın pH dengesini etkileyebilir ve kötü koku sorununa neden olabilir. - Hijyenik olmayan cinsel ilişki: Hijyenik olmayan veya korunmasız cinsel ilişki, vajinada enfeksiyonlara yol açabilir ve kötü koku sorununa neden olabilir. - Anal ilişki: Vajina florası rektum florasından farklıdır ve rektal floranın (dışkının) vajinaya bulaşması direkt enfeksiyon ve ağır kokuya neden olacaktır - İdrar Kaçırma Problemleri: Üriner inkontinansla birlikte kötü koku genellikle idrar kaçırmanın bir sonucu olarak ortaya çıkar. İdrarın uzun süre vajinal bölgeyle temas etmesi, bakteri üremesine ve kokuya neden olabilir. - Tamponun uzun süreyle kullanılması: Bir tamponun uzun süreyle (genellikle 8 saatten fazla) vajinada kalması, bakteri üremesine ve kötü koku oluşumuna yol açabilir. - Allerjik reaksiyonlar: Bazı kadınlar, vajinal dokuya temas eden parfümlü pedler, sabunlar, deterjanlar veya prezervatifler gibi maddelere karşı alerjik reaksiyonlar geliştirebilir. Bu durumda, kötü koku da eşlik edebilir. - Vajinal atrofi: Menopoz döneminde, vajinal dokuların incelmesi ve kuruması olan vajinal atrofi, bazen kötü koku sorununa neden olabilir. - Diyabet: Diyabet, vücuttaki kan şekeri seviyelerinin düzenlenmesinde sorunlara neden olabilir. Vücuttaki yüksek kan şekeri seviyeleri bazı kadınlarda vajinal enfeksiyon riskini artırabilir ve kötü kokuyla ilişkili olabilir. - Kişisel hijyen eksikliği: Yetersiz genital hijyen veya uygun temizlik alışkanlıklarının olmaması, bakteri üremesine ve kötü koku oluşumuna yol açabilir. - Ektropiyon: Ektropiyon, serviksin (rahim ağzının) iç yüzeyinin dışarı doğru uzanması durumudur. Bu durumda, servikal mukus salgıları vajina ile temas edebilir ve kötü koku sorununa yol açabilir. - Doğum Hasarları: Doğum sırasında meydana gelen yırtıklar veya travmalar, vajinal dokuların hasar görmesine neden olabilir. Bu durumda enfeksiyon riski artabilir ve kötü koku oluşabilir. - Regl Problemleri: Regl dönemi sırasında hijyenik ürünlerin yeterli sıklıkta değiştirilmemesi veya uygun hijyenin sağlanmaması, vajinada fazla ve uzun süre boyunca kan bulunması bakteri üremesine ve kötü koku oluşumuna katkıda bulunabilir. - Kronik Vajinal Akıntı: Kronik vajinal akıntı, vajinanın doğal florasında bir dengesizliğe veya bir enfeksiyona işaret edebilir ve bu da kötü koku sorununa neden olabilir. - Vajinal Fistüller: Vajinal fistüller, vajina ile diğer organlar arasında anormal bir bağlantının oluştuğu durumlardır. Bu durum genellikle travma, enfeksiyon, cerrahi komplikasyon veya doğum gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Vajinal fistüller, idrar veya dışkı gibi vücut sıvılarının vajinadan kaçmasına ve kötü koku oluşumuna yol açabilir. - Sigara: Sigara içmek, vücuttaki dolaşımı etkiler ve vajinal dokuların sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Sigara kullanımı, vajinal dokuda kuruluğa, enfeksiyon riskinde artışa ve kötü koku sorununa neden olabilir. - Pelvik Organ Prolapsusu: Pelvik organ prolapsusu, pelvik organların (rahim, mesane, rektum) zayıflamış pelvik kaslar ve bağ dokusu nedeniyle yerinden kaymasıdır. Bu durumda, organların yer değiştirmesiyle vajinal koku ve rahatsızlık oluşabilir. - Hijyenik Olmayan Deniz, Havuz, Jakuzi: Hijyenik olmayan yüzme alanlarının kullanımı, vajinal enfeksiyon riskini artırabilir ve kötü koku sorununa yol açabilir. Bu tür ortamlarda bakteri veya mantarların vajinal bölgeye bulaşması mümkündür. - Yoğun Klorlanmış Havuzlar: Bazı havuzlarda yoğun klor kullanımı, vajinal pH dengesini bozabilir ve bakteri üremesine neden olabilir. Bu da kötü koku sorununa yol açabilir. - Vajinal Duş: Vajinal duş, vajina içini temizlemek için kullanılan sıvıların vajinaya püskürtülmesi işlemidir. Ancak, vajinal duş kullanımı vajinal floranın dengesini bozabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir. Bu da kötü koku sorununa yol açabilir. - Vajina İçerisine Su veya Hava Kaçması: Banyo yaparken veya su aktiviteleri sırasında vajina içine su veya hava kaçması, vajinal mikrofloranın bozulmasına ve kötü koku oluşumuna katkıda bulunabilir. - Çoklu Partner: Cinsel aktiviteyi paylaşmak ve çoklu partner ilişkileri, vajinanın doğal florasında dengesizliklere neden olabilir. Farklı cinsel partnerlerle temas, bakteri veya mikroorganizmaların bulaşma riskini artırabilir ve enfeksiyonlara yol açabilir. Bu enfeksiyonlar kötü koku sorununa neden olabilir. - İmmünolojik Bozukluklar: Bağışıklık sistemi zayıflığına sahip olan bireylerde, vajinal enfeksiyon riski artabilir ve bu da kötü koku sorununa neden olabilir. - Sık Antibiyotik Kullanımı: Antibiyotikler, bakteriyel enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılır. Ancak, sık ve gereksiz antibiyotik kullanımı, vajinal floranın dengesini bozabilir ve kötü koku sorununa yol açabilir. - Vajinaya Parfüm, Deodorant Tatbik Etmek: Vajinal bölgeye parfüm, deodorant gibi ürünlerin uygulanması, vajinanın doğal pH dengesini bozabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir. - Vajinayı Sabun, Deterjanlar İle Yıkamak: Vajinanın iç kısmının sabun veya deterjanlarla yıkanması, vajinal floranın bozulmasına ve pH dengesinin altüst olmasına yol açabilir. Bu da enfeksiyon riskini artırarak kötü koku oluşumuna neden olabilir. - Oral Seks: Oral seks sırasında bakteri transferi mümkündür. Ağız florasındaki bakterilerin vajinaya bulaşması, vajinal floranın bozulmasına ve enfeksiyon riskinin artmasına yol açabilir. - Hijyenik Olmayan Seks Oyuncakları: Hijyenik olmayan seks oyuncaklarının kullanımı, bakteri veya mantarların vajinal bölgeye bulaşmasına neden olabilir. Bu da enfeksiyon riskini artırabilir ve kötü koku sorununa yol açabilir. - Jinekolojik Problemleri Önemsememek: Jinekolojik problemlerin ihmal edilmesi, enfeksiyonların veya diğer rahatsızlıkların ilerlemesine ve kötü koku sorununa yol açabilir. - Obezite: Obezite, vücutta terleme ve nem birikimi gibi faktörleri artırabilir. Bu da vajinal bölgede bakteri üremesine yol açabilir ve kötü koku sorununu tetikleyebilir. - Vajinal Laksisite: Vajinal laksisite, vajina dokusunun gevşemesi veya esnemesi anlamına gelir. Bu durum, vajinal bölgede hava birikmesine veya bakteri üremesine yol açabilir ve kötü koku sorununa neden olabilir. - Besin Eksikliği, Kansızlık: Vücuttaki besin eksiklikleri veya kansızlık durumları, vajinal dokuların sağlığını etkileyebilir ve kötü koku sorununa katkıda bulunabilir. - Hipoksi: Yetersiz oksijen alımı veya doku oksijenasyonu sorunları, vajinal dokularda enfeksiyon riskini artırabilir ve kötü koku oluşumuna yol açabilir. - Kronik Debilizan Hastalıklar: Bazı kronik hastalıklar, vücutta enfeksiyon riskini artırabilir veya vajinal dokuların sağlığını etkileyebilir. Bu da kötü koku sorununa neden olabilir. - Genital Kanserler: Bazı genital kanser türleri, vajinal dokuların etkilenmesine ve enfeksiyon riskinin artmasına yol açabilir. Bu durumda, kötü koku sorunu ortaya çıkabilir.
Tumblr media
Kadın Hasta İse Evde Huzur Yoktur Read the full article
1 note · View note
morkedisblog · 2 years ago
Text
Özlem Zengin Akp parti başkanı mıdır nedir akit kendisine"karı"demişti şimdi de menzil ve hüdapar yeniden refah partisi ve onların trolleri tehdit ediyorlarmış,onlar kadını koruyan yasaları istemiyorlar "kadınlar değişti bizim mahalle anlamıyor"demiş hanımefendi valla bacım"başörtülü kadın önemli kişilerin eşi olamıyordu ben başımı örttüğümde annem ağladı Akp'den önce kadın hakkı adı yoktu"diyerek o makama geldin Meclise başı açık girdin sonra birilerine yaranmak için onlara benzemek isteyip böyle 90'yılların katalatik soba tüpgazlarına döndün hani tüplere işlemeli dantelli örtüler örtülürdü bizde de vardı çoşmayın hiç kimse kızı kapandı diye bu ülkede ağlamaz annelerimiz veya büyükannelerimiz başı örtülü pardesülü kadınlardı ama insan gibi kapanırlardı turşu bidonuna çevirmezlerdi kendilerini işte davalı da davacı da sensin Atatürkün 100 yıl önce kadına tanıdığı hakları o hakları alabilmek için mücadele veren feminist kadınları yok sayıp o saçmalıkları söylemiştin hakkın oldu şimdi git şeyhinin elini öp kafamızı şişirme haa anladım senin meramını Akp gidici 3 defa milletvekili olma süren doldu mu?Deva-Gelecek-Saadete geçip gine Meclise gireceksin uğurlu olsun orda 2 yıl kalırsın sistem değişir bazı yasalar konulur veya kaldırılır sonra erken seçime gidilir halk hiç birşeyi unutmaz ne yapılan hoşluğu ne de puştluğu hele Merâl hanımın çoşkuyla attığı kazığı asla unutmaz yani beni şikayet mi edersin polis mi yollarsın ne yaparsan yap 😴söyleyeyim de ortada kalma eskiden bir siyasi istifa edince sadece çekirdek ailesi etkilenirdi şimdi öyle değil 7 göbek sülalesi tanıdığı yandaşı candaşı hepsi işsiz rantsız kalıyor çünkü her devlet kurumu onlarla dolu bulunduğun oluşumdan memnun değilsen fikrin değiştiyse ayıp değil şerefli istifa denen şey var örnek:İskoçya kadın başbakanı/Yunan ulaştırma bakanı /Yeni Zellanda kadın başbakanı hem pastam dursun hem karnım doysun dersen sessiz ol halk olarak bıktık ne başkanı bakanı olursan ol hükmün yok herşey tek adamın kararına bakıyor depremzedeye eşya yardımı yapılacak İçişleri bakanı Cumhurbaşkanının talimatını bekliyor durum budur uzatmaya gerek yok👈 bakanlık icraâtini yapar Cumhurbaşkanına sunar bunlar emir bekliyorlar😠
instagram
0 notes
hitabet · 2 months ago
Text
"Valla ben dışarıdan görmüyorum kendimi. (gülüyor) zaten nasıl olduğumu bilseydim, sanırım daha olgun, daha hayatı beceren biri olurdum. daimi bir çocukluk halinde yaşadığımı biliyorum sadece. aslında o kadar da içine kapanık biri değilim. muhabbetçi bir insanım ben. muhabbetçiliğim, rakı içtiğim zaman tutuyor tabii. hayatta en sevdiğim şey, masa donatmak, güzel mezeler eşliğinde içki içmek. çok imrenirim, dostlarını arayıp soran, dost teşkilatı halinde yaşayan insanlara. dünyanın öbür ucuna gitse bile bağını koparmaz, yaş gününü falan unutmaz, kutlar. benim hayatım arkadaş öğütmekle geçti. ben onları öğüttüm, onlar da beni. çok sevdiğim dostlarım oldu, ama sürmedi. onlardan çok özlediklerim var, ama dönüp dolaşıp kendi içime kapanıyorum. profesyonel olamamak, daimi çocukluk, daimî bir amatörlüğe yol açtı bende. daimî bir acemilik yani. pazarlık yapamam, paramın üstünü isteyemem, yöneticilik yapamam, borç isteyemem… hasan ali toptaş’ın kitaplık dergisine verdiği bir röportajda söylediği sözler beni göçertmişti: “ben muzaffer edayla gezen, bir yere kendinden emin giren, hayata tepeden bakabilen, daimî komutan ya da daimî şövalye edasıyla gezen kadın ve erkekleri gördüğümde gözlerime inanamıyorum…” diyordu. çok fazla neşeden ve çok fazla üzüntüden kaçmaya eğilimliyim, hemen panik oluyorum. toptaş aynı röportajda, halk dansları topluluğunun gösterisine gidişini anlatırken aynen şunu söylüyor: “sahneye çıktılar, ortalığı öyle bir neşeye boğdular, öyle bir şenlik yarattılar ki, yumruklarımı dişlerime bastırdım ve ağlamaya başladım.” yani hiçbir zaman sahip olamayacağın ve o yüzden de asla inanmadığın bir neşe… böyle bir şey. hep bir bıçağın sırtında yaşıyorum yani. ağız dolusu gülemiyorum, ulan amma ağladım, dibine kadar ağladım şeklinde ağlayamıyorum. tam bir kasılma hali. tutulma, felç durumu..“
kendini aşırı seven insanlar uzaylıdır benim gözümde çok imkansız bi olay çünkü benim için
10 notes · View notes
kitapvesayre · 4 days ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
🎶Nisan yağmuru kadar ‎ ‎Kısa süren hayatımız ‎ ‎Nisan yağmuru kadar ‎ Kısa süren hayatımız ‎ ‎‎‎‎Durmaz bir saadet arar ‎ ‎‎Bir sevgiye canı adar ‎ ‎Durmaz bir saadet arar ‎ ‎‎Bir sevgiye canı adar🎶
Kadın Asla Unutmaz (1968)
2 notes · View notes
hitabet · 1 year ago
Text
"Valla ben dışarıdan görmüyorum kendimi. (gülüyor) zaten nasıl olduğumu bilseydim, sanırım daha olgun, daha hayatı beceren biri olurdum. daimi bir çocukluk halinde yaşadığımı biliyorum sadece. aslında o kadar da içine kapanık biri değilim. muhabbetçi bir insanım ben. muhabbetçiliğim, rakı içtiğim zaman tutuyor tabii. hayatta en sevdiğim şey, masa donatmak, güzel mezeler eşliğinde içki içmek. çok imrenirim, dostlarını arayıp soran, dost teşkilatı halinde yaşayan insanlara. dünyanın öbür ucuna gitse bile bağını koparmaz, yaş gününü falan unutmaz, kutlar. benim hayatım arkadaş öğütmekle geçti. ben onları öğüttüm, onlar da beni. çok sevdiğim dostlarım oldu, ama sürmedi. onlardan çok özlediklerim var, ama dönüp dolaşıp kendi içime kapanıyorum. profesyonel olamamak, daimi çocukluk, daimî bir amatörlüğe yol açtı bende. daimî bir acemilik yani. pazarlık yapamam, paramın üstünü isteyemem, yöneticilik yapamam, borç isteyemem… hasan ali toptaş’ın kitaplık dergisine verdiği bir röportajda söylediği sözler beni göçertmişti: “ben muzaffer edayla gezen, bir yere kendinden emin giren, hayata tepeden bakabilen, daimî komutan ya da daimî şövalye edasıyla gezen kadın ve erkekleri gördüğümde gözlerime inanamıyorum…” diyordu. çok fazla neşeden ve çok fazla üzüntüden kaçmaya eğilimliyim, hemen panik oluyorum. toptaş aynı röportajda, halk dansları topluluğunun gösterisine gidişini anlatırken aynen şunu söylüyor: “sahneye çıktılar, ortalığı öyle bir neşeye boğdular, öyle bir şenlik yarattılar ki, yumruklarımı dişlerime bastırdım ve ağlamaya başladım.” yani hiçbir zaman sahip olamayacağın ve o yüzden de asla inanmadığın bir neşe… böyle bir şey. hep bir bıçağın sırtında yaşıyorum yani. ağız dolusu gülemiyorum, ulan amma ağladım, dibine kadar ağladım şeklinde ağlayamıyorum. tam bir kasılma hali. tutulma, felç durumu..“
0 notes
hissizbirkedi · 4 years ago
Text
Kadın her şeyi affeder fakat asla unutmaz.
- Konfüçyus.
56 notes · View notes
leylands · 3 years ago
Text
Leyla; o gelip senin elinden tutmasaydı, sen hayatında ki tek eksiğin öyle birisi olduğunu asla bilmeyecktin. Sen hep sanacaktın ki; en çok seven taraf sen olmalısın, en çok veren, ilmek ilmek emek verip hor görülen insan sen olmalısın. Ama o gelip, ellerinden tutup, yüzüne ufak bir tebessüm kondurdu. Nasıl bir insan olmak istediğini hatırladın onunla. Neşeli ve rengarenk olmak istediğini hatırladın. Oldun da. İlk kez hiçbir şey yapmadan sadece sevgiyi hissettin, mutluluğu, huzuru. İlk kez parladı gözlerin belkide. İnsanlar sana hep böyle dedi. Gözlerin parlıyor ve artık hep gülüyorsun. Onun sayesinde insanlardan ilk kez böyle cümleler duymak bile seni büyülemişti Leyla. Ona nasıl, ne ara, neden bu kadar aşık oldum diye her sorduğunda aklına gelen onca şey sana cevap aslında. Aynada gördüğün kadın seni gülümsetmiyor. Hayatında ilk kez ben mutsuzum diyorsun. Çünkü siyah beyaz hayatının tek eksiğinin öyle rengarenk birisi olduğunu gördün. Renkleri bir kez gören birisi asla unutmaz. Ve bir gün yeniden siyah beyaz görmeye başlarsa bu onun felaketi olur belkide. Elinden tutup seninle yıldızların altında dans eden o adamı çok özledin biliyorum. Kendine bile itiraf edemeyecek kadar çok özledin. Ama eğer sen ayağa kalkıp tek başına dans etmeseydin, o seni görüp, gülümseyip, elinden tutup seninle dans edecek cesareti bulamazdı. İşte tam bu yüzden yeniden ayağa kalkmalısın. Sen delicesine dans ederken bi gün, yine gelip elinden tutar diye. O seni yer altında ki harikalar diyarında bulamaz Leyla.
2 notes · View notes
kalpherzamansoldanatar · 5 years ago
Text
Tumblr media Tumblr media
Işığın peşinde bir kadın: Marie Sklodowska – Curie
Marie Sklodowska – Curie Çarlık Rusyası’nın sömürgesi haline gelmiş Polonya’da 7 Kasım 1867 ayaklanmalarının içine doğar. Aydın fikirlere sahip iki öğretmenin beş çocuğundan en küçüğüdür. Bu dönemde ayaklanmalar bastırılsa da Çarlık'tan kurtuluş, bu ev dâhil gizli saklı köşelerde konuşulmaya devam edecek, çocuklar da bu ortamda büyüyecektir.
Marie bütün eğitimin Rusça olduğu Polonya okullarında okurken ülkesinin esaretine öfkelenir, Çar’ın hükümranlığında yaşamaya karşı olan arkadaşlarıyla öğretmenleriyle duygudaşlık geliştirir, ama bunlar onun okulunu çok başarılı olarak bitirmesine engel olmaz. Hayatına büyük etkisi olan bir diğer olay ise daha küçük yaştayken annesini kaybetmesidir. Marie zamanla insanlar ve uluslar için zalim olabilen bir tanrının varlığını sorgulamaya başlar.
Mezun olduğunda çoğu öğrenci gibi özel ders vermeye başlayan Marie, aynı zamanda gizlice kurulan “Gezici Üniversite”deki üniversite hocalarının derslerini takip eder ve bu yeraltı faaliyetlerinde başka kadınlara, gençlere ve çocuklara okuma yazma öğretmek, kitap okumak için gönüllü olur. Ülkesinin içinde bulunduğu koşullar ve halkına karşı duyduğu sorumluluk Marie’nin yurtseverlik duygularını besler.
Ancak “Gezici Üniversite” Marie için kuvvetli bir derinleşme sağlayamamaktadır. Polonya’da kadınların üniversiteye alınmaması sebebiyle Marie Paris’te okumak ister ve ablasıyla bir anlaşma yaparlar. Anlaşmaya göre ablası Bronya, Paris’te okurken Marie öğretmenlik yapacak ve ablasına maddi destek verecek sonra da Marie okumaya gidince ablası ona destek verecektir. Sonunda Marie, 24 yaşına geldiğinde Sorbonne’da okumaya başlayabilir.
Paris’te uzun ve yoğun bir şekilde çalıştığı yıllar sonunda Marie başarıyla üniversiteyi bitirir. Ama üniversiteden mezun olduğunda ne yapacağı belirsizdir. Polonya’ya dönüp öğretmenlik yapmayı istemektedir, fakat Fransa’da kalması bilimsel araştırmalara devam edebilmesinin tek yoludur. O sıralarda karşılaştığı Pierre Curie, sade bir yaşam süren ve bilimsel çalışma titizliği olan Marie’ye aşık olur. Marie bir süre taşıdığı hislerle yüzleşmese de sonunda bu tutkuya kendisini bırakır. En azından kızlarına böyle anlatır.
Marie ve Pierre için birlikte geçirilen yıllar boyunca yürütülen araştırmalar, akılla süzülen tartışmalar, bisiklet gezilerinde dahi eksik olmayan sohbetler sevgilerini derinleştiren bir yaşam yaratır. Ancak bu üretken, mütevazı birliktelik 1906 yılında Pierre Curie’nin şansız bir şekilde at arabasının altında kalıp ölmesiyle son bulur.
Radyoaktivitenin keşfi
1896 yılında Henri Becquerel'in uranyum tuzlarının ışımasını tespit etmesi ve ardından yayınladığı makalesi mevcut teorilerle çelişiyor görünmekteydi. Ancak bu çelişki bilimcilere incelemek için pek çekici gelmiyordu. Marie ise doktora araştırması için bu ilginç ışınımın peşinden gitmeyi seçer, anlaşılması gerektiğini düşündüğü bir doğa olayıyla çarpışma cesaretini gösterir. Yokluklar içinde ahşap bir barakaya kurulan laboratuvarda ilk önce ışıma gözlemleri tekrarlanır ve Pierre’in ilerlettiği elektrik yükü ölçüm yöntemiyle uranyumun “iyonlaşma gücü” ölçülür. Sonuçlar yeni ve detaylı soruları doğurur. Işıma yeteneği olan madde neden sadece uranyum olsun ki? Neden bu bir atomik özellik olmasın? Toryumun da ışıdığını tespit eden Marie, bu ışıma olgusu için “radyoaktivite” adını öneriyor.
Hızlı ilerleyen süreçte Pierre’in ilgisi bütünüyle Marie’nin çalışmalarına kayar ve artık kimin, neyi, nasıl formüle ettiğinin pek ayırt edilemeyeceği keşif dönemi başlar. Araştırmalar için Bohemya Bölgesi’nde çıkarılan, uranyumu alınmış pekbilent minerali artığından bir ton kadar Paris laboratuvarına getirtilir. Bu atıkta kalan, kırıntı miktardaki ışıma yapan maddeyi ayırmak yıllar sürer.  Büyük oranda Marie bir kazan başında kararlılıkla, inatla balçığın içindeki maddeyi süzmek için çaba sarf eder. Emekler boşa gitmez, polonyum ve radyum maddeleri tespit edilir, maddelerin özellikleri ortaya çıkarılır. Bu ve daha sonraki çalışmalar iki Nobel Ödülü getirmiştir (1903 Fizik ve 1911 Kimya ödülleri). Böylece Marie bir kadın olarak Nobel ödülü alan ilk bilim insanı olmasının yanı sıra iki dalda birden, biri fizik biri kimya, iki Nobel ödülü alan ilk kişi olmuştur.
Bu maddelerin etkileri henüz bilinmiyorken ilk etkileri Curie çiftinin vücutlarında görülür, ama bu radyoaktif maddelerin etkileri de onlar için bir araştırma nesnesidir. Sonuç oldukça şaşırtıcıdır; radyum maddesi tümörleri ve kanser hücrelerini yok etmektedir. Radyumun tıp alanında tedavi edici olarak kullanılabilmesi, bu elementi çok değerli bir hale getirir ve insanlar Curie çiftinin radyumu elde etme yöntemini öğrenmek için tekliflerde bulunur. Çifte, bilimsel araştırmaları için patent alarak zengin olma seçeneği sunulmuştur. Marie ise düşüncesinde nettir: “Radyumun kimseyi zengin etmemesi gerekir. O bir elementtir, herkesin malıdır.”
Toplumsal hareketin içindeki bilimciler
Pierre 1906 yılında öldükten sonra Marie yalnız kalmayacaktır. Paris Üniversite'sinde Pierre’in kürsüsü, zaten ortak çalıştığı Marie’ye verilir. Ancak bu ilk kadın profesör Fransız Bilim Akademisi için üyelik yarışına sokulduğunda bir oyla üyeliği kaybeder; karşıtları bir kadını akademi üyesi olarak düşünemediklerini beyan ederler. Bu dönemde Marie'nin yanında hem kız kardeşleri hem Pierre'in kardeşi Jacques hem de düşünce ve eylem alanında ortaklaştıkları dostları bulunmaktadır. Einstein ara ara mektuplaştığı, birlikte gezilere çıktığı, benzer sürgünlüğü paylaştığı bir arkadaşıdır. Yine bir dönem aynı laboratuvarı paylaştıkları Pierre'in parlak öğrencisi Langevin ile birbirlerine karşı, insanlığa dair aynı ülküleri taşımaktan doğan büyük bir saygı ve sevgi beslerler. Paul Langevin Komün barikatlarında büyüyen bir işçi çocuğudur ve bir meslek lisesi mezunu olarak; ancak Pierre'in sınıfına kabul edilebilmiştir.
Marie’nin insanların ona ihtiyacı olduğunda, asla onları yalnız bırakmayacak kişiliği, bu mücadele dolu yıllar içinde oluşmuştur. O, insanın kendi başına bir hiç olduğunu bilir ve kolektif yaşanan tarihin dışında kalmaması gerektiğini düşünür. Birinci Dünya Savaşı sırasında Marie laboratuvarını ardında bırakır; hastaneler ve gezici sağlık araçları için röntgen makinası toplamaya başlar. Aynı zamanda makinayı kullanan teknisyenleri yetiştirir; savaş hastanelerinde makine ile yaralı askerlerin röntgen çekimlerini ülkeyi karış karış gezerek yapar.
Savaş sonrası yıllarda Radyum Enstitüsü laboratuvarında kızı Irène ve diğer doktora öğrencileriyle birlikte çalışmalarına yeniden başlar. Bu sırada çeşitli üniversitelerden gelen istekler doğrultusunda bilimsel konferanslar vermek için yurtdışı gezilerine başlar, birçok ülkeyi ziyaret eder. Marie ülkesini de unutmaz ve Varşova’da bir radyum enstitüsünün kurulmasını sağlar.
Kendini bilimin ve insanlığın umutlu ışığına adamış Marie Sklodowska – Curie, 4 Temmuz 1934 günü tarihin kolektif hafızasında büyük bir iz bırakarak hayata gözlerini yumar.
Nazım, Münevver ve Iren...
Marie’nin Irène’den sonra ikinci asistanı ve kızının eşi olacak Frederic Joliot Curie 1925 yılında büyük aileye katılır. El ele insanlık adına yeni keşifler yapılacak, güncel toplumsal sorunlarla mücadele edilecek. Ve yapılanlar tüm dünyada yankılanmaya devam edecek...
Nazım ile Münevver’in mektuplaşmaları sırasında ajanslara bir haber düşer ve haber mektuba şöyle yansır:
“Iren Jolio Küri için ağladım bu akşam. Ne tuhaf, Iren deselerdi, Iren öldüğün zaman deselerdi, İstanbul'lu bir kadın hem de hiç tanımadığın, ağlayacak arkandan deselerdi, şaşardı. Kocası geldi aklıma, bir mektup yazsam, başsağlığı dilesem diye düşündüm. Adresini bilmiyorum ama Paris, Frederik Jolio Küri desem, gider miydi?”
Evet, muhtemelen mektup Frederic’in eline ulaşırdı. Çünkü Nazilere karşı direnişin başladığı yıllardan itibaren Paris'teki Direniş Cephesi öderliğini Frederic üstlenir. 1950'li yıllarda da Dünya Barış Konseyi’nin “nükleer silahların kullanılmamasına” yönelik başlattığı imza kampanyasında toplanan imzalar, Konsey Başkanı olan Frederic’e ulaştırılmaktadır. Dünyanın dört bir yanında 500 milyon imza Paris, Frederic Joliot Curie ismine gelmiştir.
Biyolojik Hareket ve Evrim BA (soL)
9 notes · View notes
bbigee · 4 years ago
Text
insan sanıyor ki bir yolunu bulup döneceksin. şimdi dönsen bile çok kırgınlık girmedi mi aramıza, çok öfke ve çok nefret. nasıl bakacağım ki gözlerine sanki o hep sevdiğim adammışsın gibi. ben de suçluyum. sen bu kadar kin doluyken eskiye dönsek de yeniden bana dokunabilecek misin aşık olduğun kadınmışım gibi. belki gerçekten çok vakit gerekiyordur. yıllar geçse ve biz birgün hatta bir gece hiç bilinmeyen bir sokakta göz göze gelsek. tüm o öfkeler nefretler son bulmuş olsa. sen o ilk gün ki sessiz adam. ben o hayalperest kadın. benim seni ilk gördüğüm an gözlerim dolardı. sen tanımazdın beni. tanımak istemezdin. ben sana söz verdim. hatırlıyor musun o günü. bana bakarak ağlamıştın. bana söz ver sevmeye çalışacaksın demiştin. sözümü tutamıyorum. herkes boş. herkes fazla. bak ben iyiyim. ben gerçekten iyiyim. ağlamıyorum ve üzülmüyorum da. bazen boğazım düğümleniyor. en başa dönmek istiyorum. hiç olmamış gibi davranıyorum. seni hiç tanımamışım gibi. ama tanıdım işte. tek bir koku basit bir şarkı herhangi bir kelime yerle bir ediyor tüm duvarlarımı. ben hep mahvolduğum noktaya geri dönüyorum. senin tarafından önemsenmeyi özlüyorum. benim şimdi gözlerim doluyor. ama ağlamak yok. o da bir sözdü çünkü. içkiyi de bıraktım. bak ben ağzımdan çıkan her cümlenin arkasındayım. ben hala sözlerimi tutuyorum. ama sen kaybolmuşsun. sen bile tanıyamıyorsun kendini. uzaklaşmışsın benliğinden. sen seni sen yapan herşeyden kaçmışsın. birileri girmiş aklına yazık olmuş. o birileri asla yanında kalmayacak çiçeğim. sen herşeyini kaybettiğinle kalacaksın. ben nasıl bitiyorsam şimdi, günden güne eriyeceksin sende. geç olacak belki ama emin ol güç olmayacak. gidişinin dönüşü elbet olacak. insan yaraladığı birinden gördüğü şefkati unutmaz.
5 notes · View notes