Tumgik
#istanbul düğün fotoğrafları
fisiltihaberleri · 5 months
Text
Tumblr media
Sakarya’da Yabancı Üniversite öğrencileri 15 Temmuz Demokrasi Meydanında Kültürlerini Tanıttı
Sakarya'da yabancı üniversite öğrencileri, Yöresel kıyafetleriyle etkinliğe katılan uluslararası öğrenciler, kültürel giyisileri, kültürel oyunları, yöresel yemekleri ile Sakaryalıların gönüllerine girmeyi başardılar. Stantların bulunduğu alanlarda Sakaryalılar öğrenciler ile hatıra fotoğrafları çektirdiler... İŞTE GÜNÜN ÖNE ÇIKAN FOTOĞRAFLARI.. https://www.fisiltihaberleri.com/haber/sakaryada-yabanci-universite-ogrencileri-15-temmuz-demokrasi-meydaninda-kulturlerini-tanitti-10879.html
#etkinlik #istanbul #konser #event #eğlence #organizasyon #turkey #ankara #festival #izmir #müzik #antalya #music #sahne #sanat #takip #art #follow #followme #türkiye #workshop #butik #instagood #like #yorum #canlıperformans #düğün #giyim #gt #moda
0 notes
muratdutlu · 9 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Sarıyer korusu plato düğün fotoğrafları, dış çekim istanbul düğün fotoğraf çekimi, düğün hikayesi
0 notes
ugurdoyduk · 7 years
Video
vimeo
DÜĞÜN KLİBİ ANKARA
Ebru Hüseyin Düğün Öncesi Çekim
Yönetmen ve fotoğrafçı Ugur Doyduk @ugurdoyduk​
2 notes · View notes
magazindunyasi · 2 years
Text
Yaptığı programlarla izleyicinin gönlünde taht kuran başarılı sunucu ve gazeteci Müge Anlı geçen hafta canlı yayında İstanbul Asayiş Şube Müdürü Şinasi Yüzbaşıoğlu ile evleneceğini açıkladı.
Fotoğraf açıklaması
Ünlü çift açıklamanın ardından hafta sonu sade bir törenle evlendi. Ancak büyük bir merakla beklenen düğün fotoğrafları yerine çiftten bir açıklama geldi.
Önce sahte hesaplar kapatılacak
Müge Anlı'nın eşi Şinasi Yüzbaşıoğlu, Instagram hesabından yaptığı paylaşımla sevenlerini bilgilendirdi.
Şinasi Yüzbaşıoğlu paylaşımında sahte hesapların olduğunu kapatıldıktan sonra düğün karelerinin paylaşılacağını duyurdu.
1 note · View note
Video
Bursa'da Bir Düğün Hikayesi Mine + Hakkı Bursa Düğün Teaser from Serhat Serkan Guzelsoy SSG Team on Vimeo.
Ben Kimim? * * * Fotoğrafçı Serhat Serkan Güzelsoy Biyografi * * * ”20.09.1982 Ankara Doğumlu ve Halen Bekar ” * * * Sınırlı sayıda fotoğrafların çekildiği 2000 li yılların başında filmli bir fotoğraf makinesi ile başladı fotoğraf yaşantım. O sıralar dijital fotoğrafçılık Türkiye’de yeni yeni talep görmeye başlamıştı. Üstelik pahalı bir tercihti. İnternet üzerinden yeni teknolojiler için sürekli araştırma yapıyor, portre fotoğrafçılığında daha fazla ne öğrenebilirim diye çabalıyordum. Fakat bu teknolojilere ilk etapta ulaşmak hem maddi yönden hem de zaman bakımından mümkün değildi. 2007 yılında kardeşim Serhat Güzelsoy‘un bir dijital fotoğraf makinesi almasıyla tüm bildiklerim gitti ve yerine inanılmaz keyifli, heyecanlı ve birçok kareyi aynı anda yakaladığım anlar geldi. Verileri web-sitelerine yüklüyor ve çoğunun birinci seçildiği sonuçlar alıyorduk. Portre fotoğrafçılığının yanında kardeşim Serhat Güzelsoy ile Türkiye genelindeki modifiyeli araçların fotoğraflarını çekip ‘’TR Tunning, Tunning Türkiye’’ başta olmak üzere bir buçuk milyon tirajlı dergilerin kapak sayfalarına koyuyorduk. * * * * * * * * * * * * * * * El birliği ile başarıya ulaşmaya başladığımız günlerde, 16 Ağustos 2009’da kardeşim “Serhat Güzelsoy” u elim bir trafik kazası sonucunda kaybettim. Yaşadığım derin acımı ve kazadan sonra kenara savrulan Serhat’ın fotoğraf makinesi sırtlayıp büyüdüğüm topraklardan İstanbul’a gelmeye karar verdim. Canımın parçası kardeşim Serhat’ın emanetine iyi bakacak, O’nu anılarla her an yaşatacaktım. Dindirmesi zor bu sızıyı tolere edebilmenin tek yolu, bir ömür onun makinesini taşımak, onun gözlerinden en güzel fotoğrafları çekmek, onun parmaklarından deklanşöre basmaktı. Serhat’ın yarım kalan hayallerini hayata geçirmek için Dış Mekân Düğün Konsept çekim çalışmalarına başladım. Hem İnternetten işime yarayacak bilgilere ulaşıyor, hem farklı makinelerin modellerini araştırıyor, hem de fotoğraf programlarını yükleyip üzerlerinde çalışıyordum. Fakat bu iş sadece teknik kısımdan ibaret değildir. * * * * * * * * * * * * * * * Sosyal ilişkilerinizin de çok kuvvetli olması gerekir. Fotoğrafçılıkta usta olan profesyonellere ulaşmak için koşturmaya başladım. Bir çok üst düzey fotoğrafçı ile tanıştım. Onların destekleri ile, bilinen fotoğrafçıların bazı çekimlerine katıldım. Su gibi akan zamana ayak uydurabilmek için, gece gündüz hiç bıkmadan yenilikler peşinde koştum. Artık fotoğrafçılığı bir meslek olarak yapabilecek seviyede kendimi yetiştirmiş ve referans göstereceğim işlere imza atmıştım. Konsept düğün çekimleri ile alışılmışın dışında, bilindik karelerden uzak, özgün tasarımlarla binlerce farklı kare çektim. Coşkuyu resmetmek zordur! Mutluluğu da… Çektiğim fotoğraflara baktığımda konseptin dışında fotoğraflarını çektiğim dostlarımın gülüşlerinin canlılığı, coşkularının sesini gördüm. Dostlarım diyorum çünkü fotoğraflarını çektiğim her çiftle müthiş dostluklar kurmaya başladım. Artık her şehirde bir evim var. Devamı için lütfen buraya tıkla serhatserkanguzelsoy.com/biyografi/ * * * * * * * * * * * * * * * * Evlilik hazırlığı yapan gelin ve damatların en güzel gününe kendi gözünden bakarak onlara harika düğün video çalışması ve düğün fotoğraf çalışması teslime den Profesyonel İstanbul düğün fotoğrafçısı * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * SOSYA MEDYA HESAPLARIM * * * * * * Instagram ► instagram.com/serhatserkanguzelsoy Facebook ► facebook.com/serhatserkanguzelsoy Web ► serhatserkanguzelsoy.com WhatsApp ► +90 506 225 85 67 * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *
2 notes · View notes
onurozercomtr · 7 years
Text
İstanbul Düğün Fotoğrafçıları
Hayatınızdaki en mutlu günlerden birisi kuşkusuz evlilik gününüzdür, bu günü ileriye anı olarak taşımak isteyeceksiniz ve bir fotoğrafçı ayarlayıp düğün fotoğrafları çektirmek isteyeceksinizdir eğer istanbul da yaşıyorsanız oldukça şanslısınız demektir, hem dış mekan çekimleri için oldukça çok seçenek olması hemde fotoğrafçı yönünden oldukça profesyonel fotoğrafçıların olması size bir artı sunmaktadır.
İstanbul Düğün Fotoğrafçıları yönünden oldukça fazla seçeneğe sahiptir, çok fazla seçenğin olması da dikkatli seçim yapmanıza işaret etmektedir, seçim yaparken dikkat etmeniz gereken konular referans fotoğraflar,
Sanatçının çekmiş olduğu fotoğraflar hayallerinizi yansıtıyor mu?
Çekim cihazı ve ekipmanları üst düzey profesyonel cihaz ve ekipmanlar mı?
Asistanı var mı?
Bu işi profesyonel olarak yapıyor mu?
Sunmuş olduğu "düğün fotoğraf paketleri" içeriğinde neler var?
Kristal albüm, panoramik albüm gibi seçenekler de baskı kalitesi nedir?
vb. gibi sorgulamaları mutlaka yapmanız gerekmektedir.
Onur ÖZER Profesyonel olarak düğün fotoğrafçılığı hizmeti sunmaktadır, istanbul ve tüm türkiye de hizmet vermektedir.
Sizde seçiminizi Onur ÖZER'den yana kullanıp harika bir düğün hikâyesi veya düğün fotoğraflarına sahip olabilirsiniz.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
1 note · View note
fisiltihaberleri · 5 months
Text
Sakarya’da Yabancı Üniversite öğrencileri 15 Temmuz Demokrasi Meydanında Kültürlerini Tanıttı Sakarya'da yabancı üniversite öğrencileri, Yöresel kıyafetleriyle etkinliğe katılan uluslararası öğrenciler, kültürel giyisileri, kültürel oyunları, yöresel yemekleri ile Sakaryalıların gönüllerine girmeyi başardılar. Stantların bulunduğu alanlarda Sakaryalılar öğrenciler ile hatıra fotoğrafları çektirdiler... İŞTE GÜNÜN ÖNE ÇIKAN FOTOĞRAFLARI.. https://www.fisiltihaberleri.com/haber/sakaryada-yabanci-universite-ogrencileri-15-temmuz-demokrasi-meydaninda-kulturlerini-tanitti-10879.html #etkinlik #istanbul #konser #event #eğlence #organizasyon #turkey #ankara #festival #izmir #müzik #antalya #music #sahne #sanat #takip #art #follow #followme #türkiye #workshop #butik #instagood #like #yorum #canlıperformans #düğün #giyim #gt #moda
0 notes
handsometoulousain · 5 years
Text
Davetiye Kartları
Davetiye Kartları
Toplantı, düğün, nişan ve benzeri özel organizasyonların ilk önemli aşaması davetiyedir. Sıradan davetiyelerle özel davetiyeler farklı özelliklere sahiptir. Bu özel gününüzde her şeyin mükemmel olması için işe profesyonel davetiye ile başlamalısınız. Firmamız, sade ve ekonomik seçeneklerden, özel tasarım seçeneklerine kadar yüzlerce davetiyeyi sizler için baskıya hazırlıyor. Zarflı, zarfsız, ipli, kutulu, ferman ve sade özelliklere sahip davetiyeleri sorunsuz bir şekilde hazırlıyoruz. Göz kamaştırıcı birbirinden harika modellerimiz, istediğiniz sayıda problemsiz bir şekilde baskıya veriliyor.
Tumblr media
Göz Kamaştırıcı Renkler Bir Arada
Tasarımlarımızın en önemli özelliği renk ve font uyumudur. Bu konuda profesyonel olan elemanlarımız, koyu ve açık renk tasarımları sizler için tasarlıyor. Tercih edilen yazı stilleri, renklerle uyumlu olacak şekilde hazırlanıyor. Kalpli, çiçekli, gelin-damat figürlü, ev figürlü ve İstanbul manzaralı tasarımlar en çok tercih edilen tasarımlardır. Kız kulesi, İstanbul köprüsü ve benzeri resim seçenekleriyle hazırlanan tasarımlarımızı uygun fiyatlarla sipariş edebilirsiniz.
Tumblr media
Kişiye Özel Baskı Seçenekleri
Özel resim, figür ve grafik baskı işlemlerini sorunsuz bir şekilde gerçekleştiren firmamız, istediğiniz yazıları davetiyeye ekleyebiliyor. Güzel sözler ve aşk sözleri, davetiyenin renkleriyle uyumlu fontlarla hazırlanıyor. Uygun fiyat seçenekleriyle adresinize sipariş edilen ürünlerimizi görmeden davetiye konusunda karar vermeyin. Yüzlerce modeli bir araya getiren firmamız, mutluluğunuza mutluluk katacak mükemmel tasarımları bir araya getiriyor.
Kişiye özel tasarımlarımızda istediğiniz resimleri, grafikleri ve fotoğrafları baskıya hazırlıyoruz. İstediğiniz özelliklere sahip tasarım seçeneklerimiz sizler için satışa sunuluyor. Renk seçenekleri, font seçenekleri ve özel grafik seçenekleri, istediğiniz gibi davetiyelere uygulanabilmektedir.
Tumblr media
Organizasyona Özel Tasarımlar Sizler için Hazırlanıyor
Düğün ve nişan için kalpli, çiçekli ve gelin-damat figürlü tasarımlar ön planda tutuluyor. İftara özel tasarımlarda, dini motifler ön plandadır. Toplantı, seminer ve benzeri organizasyonlarda, günün anlam ve önemini belirten resim ve grafikler tercih ediliyor. Firmamız, istediğiniz resim, fotoğraf ve fontları problemsiz bir şekilde uyguluyor. Baskılarımız dijital özelliklere sahiptir. Özel baskı seçenekleriyle hazırlanan tasarımlarımızda aradığınız bütün etkili özellikler bir arada bulunuyor. Kişiye ve firmalara özel baskı seçeneklerimiz, sizler için özel hazırlanıyor.
youtube
https://www.aleynadavetiye.com/
0 notes
neffotografcilik · 6 years
Photo
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
(Düğün Fotoğrafçısı | Dış Mekan Düğün Fotoğrafları Çekimi ve Fiyatları gönderdi)
Düğün fotoğrafçısı,düğün fotoğraf çekimi,düğün fotoğrafçısı İstanbul,düğün fotoğrafçısı fiyatları,düğün fotoğrafları
0 notes
ugurdoyduk · 7 years
Text
Tag Cloud
 bebek ve çocuk fotoğrafları çekmek ben kimim? damatdoğum fotografı düğün düğün fotografı Düğün Fotoğrafları düğün fotoğrafçısı düğün sonrası çekim dış çekim evlenme evlilik fotoğraf fotoğrafa başlamak Fotoğraf için hazırlık fotoğraf malzemeleri fotoğraf saklamak fotoğraf yedekleme gelin gelin fotoğrafları gelinlik HDR istanbul couples photography ankara düğün fotoğrafçıları Işıkla Boyama Kıbrıs düğün Kıbrıs Düğün Fotoğrafçısı macro makro makyaj manken moda nikah nikah sonrası panning Pronovias spor ve dans fotoğrafları Vakko Wedding wedding photographer wedding photographer Turkey yedek yemek fotoğrafları yüzük
1 note · View note
biviskiver · 4 years
Text
İsmail Saymaz ‘damatlığını’ tanıttı
İsmail Saymaz ‘damatlığını’ tanıttı
T24 Haber Merkezi
Covid-19 salgını nedeniyle İstanbul Hilton’da planladığı düğünü iki kez ertelenen gazeteci İsmail Saymaz, 16 Ağustos Pazar günü yapılacak düğün töreni için yaptırdığı ‘damatlığını’ tanıttı.
İsmail Saymaz, Instagram’daki hesabından paylaştığı üç fotoğraf için damatlığıyla poz verdi. Saymaz, fotoğrafları şu mesajla paylaştı:
“Damatlığımı ve gömleğimi arkadaşım Kağan Gökalp’in…
View On WordPress
0 notes
yusufserkan · 5 years
Text
Asrın liderimiz, Meclis çatısı altında konuştu.
“Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden rahatsız olanlar var, biliyorum. Bu sistem bizim geleneğimize ters bir yapı diyorlar. Acaba Gazi, parlamenter sistemle mi yönetmişti bu ülkeyi?” diye sordu.
Akp milletvekilleri alkışladı.
Birincisi, evet, bu sistem bizim geleneğimize ters bir yapıdır.
Bunu söyleyen de bizzat asrın liderimizdir.
1993 yılında Erbakan'ın yanında siyaset yaparken, bizzat kendi ağzıyla “başkanlık sistemi bir özentinin sonucudur, Amerikan emperyalizminin bize tavsiyesidir” diyen, kendisidir.
İkincisi, evet, Atatürk bu ülkeyi parlamenter sistemle yönetti.
Meclis binasının pencerelerinde cam yoktu, çatısında kiremit yoktu, iç sıvası bile yapılmamıştı, elektrik yoktu.
Başkanlık kürsüsünün arkasındaki duvarda yarık vardı, soğuk giriyordu, Ali Fuat paşa'nın seccadesi oraya çivilenmişti.
Bir okuldan sıralar getirilmişti, soba kurulmuştu, kahvelerden toplanan gaz lambaları tavandan sarkıtılmıştı.
Ankara'da kiralık ev yoktu, zaten para da yoktu, milletvekilleri öğretmen okulunda 25 kişilik koğuşlar halinde kalıyorlardı, karyolalar yetmemişti, yer yataklarını bitiştirip yatıyorlardı, battaniye benzeri örtü ayarlayıp açık arazide, çayırlarda, ağaç altlarında yatanlar bile vardı, çoğu sıtmaya yakalandı.
Yemek ciddi sorundu, adam başı 55'er kuruş toplayıp, tabldot sistemi kurmuşlardı, bakkalın manavın malına çökmüyorlardı, veresiye talep etmiyorlardı, parasını ödemeden ekmek bile almıyorlardı.
Meclis tutanakları dilekçe kağıtlarının arkasına yazılıyordu, hatta kese kağıtlarına bile yazılıyordu.
Milletvekillerinin çoğu fiilen cephede vuruşuyordu, şimdiki gibi “bedelli asker milletvekili” yoktu!
Mustafa Kemal her zaman, kapıdan girince sol tarafta Diyap ağa'nın yanına otururdu.
Önünde daima bir defter, elinde bir kurşun kalem olurdu, kürsüde dile getirilenleri not alırdı.
Konuşmak için söz istediğinde kaleminin tersiyle sıraya üç defa vururdu.
Tek tip düşünce yoktu.
Biat yoktu.
Meclis, Mustafa Kemal'i sevenlerden çok, sevmeyenlerden oluşuyordu, kıyasıya fikir mücadelesi verilirdi.
Kavgalar çıkardı.
Hatta bir gün… Resmi nikah için tıbbi muayene şartı tartışılıyordu, gelin ve damat adaylarının mutlaka doktor kontrolünden geçirilmesi önerilmişti, muhalif bağnaz grup “kızlarımızı muayeneden geçirtmeyiz” diye bağırıyordu.
Mustafa Kemal tıbbi muayene önerisini desteklemek için kürsüdeydi, konuşma yapıyordu.
İlk günden beri Mustafa Kemal'e karşı olan Erzurum milletvekili Hüseyin Avni, kendini tutamadı, sobanın önünde yığınla duran odunlardan birini kaptı, kürsüye doğru hışımla fırlattı!
Zabıt katiplerinden Hamdi'nin suratına denk geldi, dişleri kırıldı, adamcağız bayıldı.
Mustafa Kemal soğukkanlılığını kaybetmedi, bu çirkin saldırı hiç yaşanmamış gibi, bilimsel verilerle anlatmaya devam etti.
Hüseyin Avni utandı, Meclis'ten özür diledi, sonra da oturdu, sustu.
Karşıt fikirlere engin hoşgörülüydü.
Muhalif bir milletvekilini kendisine şikayet ettiklerinde “namus kriteri”ni izah ediyordu…
“O mebusun muhalefetine katlanın, çünkü namuslu adamdır, diyelim ki onu bertaraf ettiniz, yerine hem muhalif hem namussuz biri geldi, ne yapacaksınız?” diye soruyordu.
Meclis'te muhalefet olmasını özellikle teşvik ediyordu.
“Meclis'i oyun olsun diye mi kurduk? Bilakis, fikir ve kanaatlerini açıkça söylesinler diye kurduk. Elbette tenkit edecekler, tenkit de vazifedir, niçin sinirleniyorsunuz, yoksa kendinizden emin değil misiniz, icraatınızda müdafaa edemeyeceğiniz noktalar mı var?” diyordu.
TBMM'de az daha öldürülecekti!
Aralarında milletvekillerinin de bulunduğu suikast şebekesi, Laz İsmail ve Gürcü Yusuf isimli tetikçileri İstanbul'dan Ankara'ya getirtmişti, ceplerine bol miktarda para konulmuş, Parabellum marka tabancalar verilmişti.
Tetikçiler misafir davetiyesiyle Meclis'e girip, dinleyici sıralarında oturumları izliyormuş gibi görünürken, keşif yapıyorlardı.
Dinleyici sıralarından Gazi'nin oturduğu yere olan mesafeyi ölçüyor, fırlatacakları bombaların etki alanını hesaplıyorlardı.
Silahlı pusu planı da yapmışlardı. Çankaya Köşkü'nün etrafında, Mustafa Kemal'in sık sık geldiği Ankara Kulübü'nün etrafında, sürekli kullandığı güzergahlarda inceleme yaptılar. Saldırıdan sonra kaçıp saklanacakları çiftliği bile belirlemişlerdi.
Neyse ki kuvvacıların kulağı delikti…
Bu iki tuhaf kişinin habire Meclis'e gelmeleri, bazı milletvekilleriyle fısır fısır konuşmaları, hep aynı milletvekillerinin evlerine girip çıkmaları şüphe uyandırdı. Gölge gibi takip başlatıldı.
Suikast şebekesi huylandı, baskın yiyeceklerini anladılar, planı iptal ettiler. Tetikçiler apar topar İstanbul'a gönderildi.
(Aynı ekip altı yıl sonra İzmir'de sahneye çıktı… Mustafa Kemal'in içinde bulunduğu makam otomobiline İzmir Kemeraltı'da bombalı saldırı planladılar, karşılıklı iki dükkandan bombaları atacaklar, üstüne çapraz ateş açacaklar, yan sokakta bekleyen otomobille Urla tarafına kaçıp, balıkçı motoruyla Sakız adasına geçeceklerdi. Gene beceremediler.)
Amerikalı gazeteci Clarence Streit, Public Ledger gazetesinin muhabiriydi, ki aslında, Amerikan ordusunun istihbarat elemanıydı.
Mustafa Kemal'le direksiyon binasında röportaj yaptı, gözlemlerini detaylı rapor haline getirdi, gazetesinde haberleştirdi.
Aynen şu cümleleri kullandı…
“Diğer devlet başkanlarında gördüğümüz şaşaa ve merasimin hiçbiri Mustafa Kemal Paşa'da yoktu.
Çok az insan beni bu kadar etkilemiştir.
İnsanların onun uğrunda ölmek isteyeceği tipte bir adam.
Samimi bir demokrat.
Batı ona diktatör gözüyle baktı, bu adamla karşılaşmak ve onu Ankara'daki gündelik hayatın içinde görmek, diktatör iddiasının saçmalık olduğunu fark etmek için yeterlidir.
Meclis'in yasalarına bağlı.
ABD Başkanı'nın veto hakkına bile sahip değil.
Bütün gücünü demokratik temeller için kullanıyor.
Nasıl diktatör?
Ankara sokaklarında yalnız şekilde yürüyebiliyor, halkın arasında, rastlaştığıyla konuşuyor, şakalaşıyor.
Sakin bir özgüvene sahip, gücünün farkında ama kibirli değil.
Onunla görüştükten sonra yurttaşlarının ona neden bu kadar inandığını, sözlerinin neden bu kadar itibar gördüğünü anladım.”
O dönemde, Ankara'dan Washington'a gönderilen Amerikan istihbarat raporlarında, TBMM'nin tek blok olmadığı, üç gruba ayrıldığı açıkça ifade ediliyordu.
Birinci grup, Mustafa Kemal'e gönülden bağlı olan, Mustafa Kemal gibi düşünen kuvvacılardı.
İkinci grup, padişahın maşası, saltanatın devamını isteyenlerdi.
Üçüncü grup, aslında demokrasi ve padişahlık arasında herhangi bir tercihi olmayan, sadece maddi menfaat için mebus olanlardı.
1921… İngiliz hükümeti aracılar gönderdi, Anadolu direnişinden vazgeçmesi karşılığında, Mustafa Kemal'e dilediği miktarda para ve İtalya'da villa teklif etti.
1923… Şubat ayıydı, henüz cumhuriyet ilan edilmemişti, padişahçı milletvekilleri TBMM başkanlığına önerge verdi, “memleketin yönetiminden uzaklaşması, bir kenara çekilmesi koşuluyla, Mustafa Kemal'e özel bir saray tahsis edilmesini ve ayda 10 bin lira maaş bağlanmasını” teklif etti!
Mustafa Kemal acı acı gülümsedi…
Meclis'teki padişahçı milletvekillerinin bu utanç verici teklifi, İngiliz hükümetinin iki yıl önceki teklifiyle birebir örtüşüyordu.
Lozan görüşmeleri devam ederken, aynı milletvekili grubu “seçim yasası teklifi” verdi.
Bu teklife göre “doğduğu şehir ülke sınırları dışında kalanlar ve göçmen olarak yerleştirildiği şehirde sürekli olarak beş yıl oturmamış olanlar milletvekili seçilemeyecek”ti.
Gayet açıktı…
Selanik artık ülke sınırları dışındaydı.
Kurtuluş Savaşı boyunca cepheden cepheye koştuğu için hiçbir şehirde beş yıl sürekli oturamamıştı.
Mustafa Kemal'in milletvekili olması istenmiyordu.
Bizzat kurduğu TBMM'den atılmak isteniyordu!
Bu ahlaksız teklif reddedildi ama, en başta Mustafa Kemal tüm kuvvacılar biliyordu ki, İngiliz zihniyeti TBMM'deydi.
Mustafa Kemal'in erkek kardeşi yoktu.
Ama, kardeşten öte arkadaşı vardı.
Nuri Conker.
Çocukluk arkadaşı, mahalle, okul, silah arkadaşıydı.
Annesi ve eşinden başka “Kemal” diye hitap edebilen tek kişiydi.
Can yoldaşıydı, sırdaşıydı.
Nuri'siz sofraya oturmazdı.
Sadece Nuri'nin nazını çekerdi.
Sadece Nuri'nin sesini yükseltme imtiyazı vardı.
Zaten davudiydi, gümbür gümbür bağırırdı, çok kafası bozulduğunda masaya yumruğunu vura vura konuşurdu.
Hareket ordusu, Trablusgarp, Çanakkale, Muş cephesi, Kurtuluş Savaşı… Mustafa Kemal nerede, Nuri oradaydı.
Paşa olabilirdi.
Bakan olabilirdi.
Başbakan olabilirdi.
TBMM başkanı olabilirdi.
İstemedi.
Teklif bile etmedi.
Arkadaş kalmayı tercih etti.
Arkadaşlığını hiç suistimal etmedi.
Mustafa Kemal, kızkardeşini milletvekili yapabilirdi, yapmadı.
Kızkardeşi Makbule, 1935 yılında ikinci defa evlendi, Edirne milletvekili Mecdi Boysan'la nikahlandı.
Düğün yapılmadı.
Nikah fotoğrafları basında yeralmadı.
Mecdi Boysan'ın İstanbul Mecidiyeköy'de fabrikası vardı, Makbule'yle evlenir evlenmez müteahhitliğe başladı, dikkat çekici hızla zenginleşiyordu.
Mustafa Kemal'in kulağına tatsız laflar geliyordu.
Bir akşam sofradayken maliye bakanı Abdülhalik Renda'yı hemen yanındaki sandalyeye oturttu, “ne yapıp yap, bizim enişteye iltimas geçilmesine mani ol, benim namıma iş yaptığı zannedilebilir, kendisinin öyle niyeti olmasa bile öyle zannederler” dedi.
Lisanı münasiple “defterini dür” demişti!
Çok geçmeden fabrika kapandı.
Mecdi Boysan'ın iflas ettiği duyuldu.
1939'da milletvekilliği sona erdi.
Aynı yıl boşandılar.
Mustafa Kemal, manevi çocuklarını milletvekili yapmadı.
“Politikaya girmeyeceksiniz” diye vasiyeti vardı.
Rahmetli olduktan sonra, siyasi partiler manevi çocuklarına teklif üstüne teklif götürdü, CHP dahil, her defasında “hayır” cevabı aldılar.
Mustafa Kemal, akrabalarını milletvekili yapmadı.
Baba tarafından akrabaları, amcasının çocukları İstanbul'da yaşıyordu, onca işinin arasında kuzenlerini ihmal etmezdi, hepsiyle yakından ilgilenirdi, ihtiyaçları olursa, Makbule üzerinden haberdar olurdu, nişanlarını yaptırdı, düğünlerini yaptırdı, davetiyelerini bile bizzat hazırlattı. Hiçbirini milletvekili yapmadı.
Mustafa Kemal'in akrabaları, Mustafa Kemal'e yaraşır bir hayat sürdüler. Ne menfaat talep ettiler, ne şöhret gayreti sarfettiler.
Son derece mütevazı, sıradan yurttaşlar olarak yaşadılar.
Dördüncü beşinci kuşaklar da bugün aynı böyle devam ediyorlar.
“Liyakat aşığıyım” diyen Mustafa Kemal, asla adam kayırmazdı.
Asla torpil yapmazdı.
Yağcılıktan, yalakalıktan, dalkavukluktan tiksinirdi.
“Hayatta en kötü şey riyakarlıktır” diyordu.
Dürüst cevapları seviyordu.
“Birbirimize daima hakikati söyleyeceğiz, felaket veya saadet getirsin, iyi veya fena olsun, daima hakikatten ayrılmayacağız” diyordu.
“Hakikatin ta gözünün içine bakmak lazımdır” diyordu.
Methedilmekten hoşlanmazdı, konuyu değiştirirdi.
Sırıta sırıta pohpohlayanları çevresinden uzaklaştırırdı.
“Şunu yanıma sokmayın, fena muamele yaparım” diye uyarırdı.
1923… Bazı işgüzar milletvekilleri, vatana hizmetinden ötürü para ödülü vermeye kalkıştı.
“Hidemat-ı vataniyesine mükafaten Gazi Mustafa Kemal Paşa hazretlerine bir milyon lira ihdas edilmiştir” diye kanun teklifi bile hazırlandı. İmzaya açıldı.
Mustafa Kemal'in haberi oldu…
“Küstahlık etmişler, ayıptır” dedi.
Söz konusu kanun teklifini getirtti, bizzat yırttı attı.
Yalakalığından sıkıldığı kişiler için çok çarpıcı bir benzetme yapıyordu.
“Çöp tenekesine her türlü süprüntüler konur, ne kadar boşaltsanız da, dibinde yapışık bir şeyler kalır, işte bunlar o şeylerdendir” diyordu.
1928-1933 yılları arasında Ankara'da bulunan Fransa büyükelçisi Charles de Chambrun “mütevazı lideri” şöyle tarif etmişti:
“Mustafa Kemal hükümdar, halife, diktatör olabilirdi. Fakat büyük adam olmak için parlak unvanlara ihtiyacı yoktu. Hiç şüphesiz tahta çıkabilirdi, basireti buna mani oldu. Kibirsizdi. Gösterişi sevmez, övünmesini bilmezdi. İhtiraslarını tahdit etmesini biliyordu. Hergün biraz daha filozoflaşıyor, halk arasında kıymeti artıyordu. Orijinal adamdı.”
1932-1933 yılları arasında Ankara'da görev yapan ABD büyükelçisi Charles Sherrill “muhalefete hoşgörü”sünü şöyle anlatıyordu:
“Mustafa Kemal akıl, mantık, hakkaniyetle hareket ediyordu. Fikirlerine iştirak etmediğiniz zaman, bu ayrılığınızın sebeplerini araştırıyordu. Sizi, kendisinden başka türlü düşündüren şeyi öğrenmek istiyordu.”
Mustafa Kemal, menfaat odaklı yandaşları sevmezdi.
Hem özel yaşamında, hem TBMM'de kendisinden uzak tutardı.
“Bana muhalif olanlara bir şey diyemem, bunlar kendi görüş ve düşüncelerinde serbesttirler, hatta böylelerini takdir bile ederim. Fakat hiçbir fikre dayanmayarak, beni seven halka karşı güya benimle berabermiş gibi göstermeye kalkanların ikiyüzlü siyasetlerine müsamaha gösteremem” diyordu.
“Birbirimizi tenkit etmekte yalnızca fayda vardır.
Bundan asla zarar gelmez.
Fakat aksinden çok zarar görüleceği tecrübelerle sabittir” diyordu.
Evet…
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bu ülkeyi parlamenter sistemle yönetti.
Hem de işte böyle yönetti.
0 notes
maksatbilgicom · 5 years
Text
Tam adı: Eşref Kolçak Doğum tarihi: 28 Ocak 1927 Doğum yeri:   İspir, Erzurum / Türkiye Ölüm tarihi ve yeri: 26.5.2019 / Gemlik , Bursa -92 yaşında Burcu: Kova Ailesi:  Hateme Kolçakoğlu, Harun Kolçakoğlu Eşi:  Özcan Kolçak (1955’den 2010’a kadar) Çocukları: Harun Kolçak Mesleği: Oyuncu Aktif Yılları: 1949 yılı ile 2018 yılları arası
 Başlıklar
Hakkında Bilgi
Videoları
Fotoğrafları
Hakkında
26.5.2019 tarihinde aramızdan ayrılan Yeşilçam ‘ın unutulmaz usta oyunlarından biri olan Eşref Kolçak Kimdir? Nerelidir? Eşref Kolçak’ın kaç filmi var? Eşref Kolçak’ın biyografi sayfasında bütün bu soruları en geniş ve bol içerikle sizlere sunacağım. Şimdiye kadar 150 ‘nin üstünde filmi ve 50 ‘ye yakın oynadığı dizilerle unutulmazlar arasında olan ve aynı zamanda şarkıcı Harun Kolçak’ın da babasıdır.
Eşref Kolçak, 28 Ocak 1927 tarihinde İspir,Erzurum -Türkiye’de dünyaya geldi. Babası Harun Kolçakoğlu İspir’lidir. Annesi Hateme adını alan Rus kökenli Katya‘dır. 1941 yıllarında İstanbul’a yerleştiler. İstanbul , Kasımpaşa’da oturmuşlardır.
Eşref Kolçak eğitimini, Tesfiyecilik ve marangozluk okuyarak tamamlamış ve yine marangozluk ve ayakkabı tamirciliği işlerinde çalışarak okuldaki öğrendikleriyle iş hayatına atılmıştır. Hatta Kasımpaşa’da o sıralar marangoz ve mobilya dükkanı vardır.
Oyunculuk kariyerinin ilk adımını 1944 yılında Atilla Revü Operende tiyatroda başlamıştır. Ardına bir yıl sora ise Ses tiyatrosuna geçiş yapmıştır. Tiyatrodaki oyunculukla kendini donanımla haline getiren genç Kolçak, figüranlık oyunculuğuna geçişi de çok zaman almadı.
1947 yılında figüran oyuncu olarak ilk filmi Fedakar Ana filmi olmuştur.
Eşref Kolçak, 1950’li ve 1960’lı yıllarda karşımıza kahramanlık ve melodram filmlerindeki jönü ile tanır olduk. Bu filmler sayesinde ününe ün katmayı başarmıştır artık.
Eşref Kolçak’ın en bilindik filmleri ise Namus Uğruna,Bir Şoförün Gizli Defteri,Düşman Yolları Kesti bazılarıdır.
2015 yılında Muğla ‘nın Menteşe ilçesine bağl�� Göktepe mahallesinde Yağmur Ünal‘ın yapımcılığını üstlendiği Uzaklarda Arama filminde rol aldı. Bu filmin yönetmen koltuğunda Yeşilçam’ın sultanı Türkan Şoray yapmıştı. Diğer oyunlar ise Sevda Erginci, Pınar Göktaş, Fırat Tanış,Doğa Konakoğlu, Mehtap Bayri,Sercan Badur,Ekin Türkmen‘dir.
Yukarıda da bahsettiğim gibi yazarken ellerimin ağrımasına neden olan oynadığı filmlerin ve dizilerin sayısı 200’ü aşmıştır. 200’ü aşkın filmde ve dizide rol alan bir usta.
Eşref Kolçak, 1955 tarihinde Özcan Kolçak ile dünya evine girdi. Eşi 10 Ocak 2010’da vefat etti. Şarkıcı Harun Kolçak oğullarıdır. Ne yazık ki genç yaşta 19 Temmuz 2017’de aramızdan ayrılmıştı .
Eşref Kolçak, 1982 yılından öldüğü 26 Mayıs 2019 tarihine kadar, Bursa’nın Gemlik ilçesinde yaşamıştır.
26 Mayıs 2019 tarihinde 92 yaşında Bursa Gemlik Devlet Hastanesi yoğun bakım servisinde hayata gözlerini kapadı. 
Eşref Kolçak Aldığı Ödüller
1961 – Türk Filmleri Yarışması, “En İyi Erkek Oyuncu” Ödülü, Namus Uğruna
2000 – Antalya Altın Portakal Film Festivali, “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu” Ödülü, Güle Güle
2003 – Antalya Altın Portakal Film Festivali, Yıldırım Önal Anı Ödülü
Eşref Kolçak, Filmleri 
2018- Elim sende
2016 – Temel ile Dursun İstanbul’da (Keskin Eşref)
2015- Uzaklarda Arama
2013- Sürgün İnek (Mikail Dede)
2013- Kayıp (Kısa Film)
2013- Karınca Kapanı (Güven’in Babası)
2010- Newyork’ta Beş Minare (Fırat ın Dedesi)
2006- Kınalı Kuzular: Nişanlıya Veri… (Salim Bey) (TV Filmi)
2004- Kimsesiz Zaman Tasvirleri (TV Filmi)
2004- Kayıp Aşklar (Nusret) (TV Filmi)
2003- Çanakkale: Son Kale
2003- Yeşilçam Denizi (Tv Programı)
2001- Yeşil Işık
2000- Ağaçlar Ayakta Ölür (Asım)
1999- Güle Güle (Celal)
1993- Hüdayi Yolu / Aziz Mahmud Hüda… (Üftade Hz.)
1993- Berlin in Berlin (Ekber)
1988- Yaşamak (Ahmet Gümüş)
1988- Meçhul Tohum (Nilgün’ün Babası / Orhan)
1988- Hanım (Necip Bey)
1988- Acılar
1987- Yavrumu Kurtarın (Komiser) (Video)
1987- Bomba
1987- Benim Olsaydın (Abuzer)
1986- Yarın Ağlayacağım / Erkekler d… (Mazmanoğlu)
1986- Dikenli Yol (Aziz)
1986- Bir Bayram Sabahı (Video)
1985- Yaranamadım
1985- Suçlu Gençlik (Avukat Sedat Ilgaz)
1985- Kahreden Gençlik (Emniyet Amiri)
1985- Domdom Kurşunu
1985- Altar (Zodiak)
1983- İkimiz De Sevdik
1983- Kahır (Kadir)
1983- Esir
1982- Kelepçe (Eşref)
1982- Dört Yanım Cehennem (Komiser)
1981- Öğretmen Kemal (Dayı Bey)
1981- Önce Hayaller Ölür
1981- Unutulmayanlar (Eşref )
1981- Takip (Mazhar)
1980- Yarabbim (Kemal Bey)
1979- Süpermen Dönüyor (Prof. Çetinel)
1979- Hayat Harcadın Beni (Kadir)
1979- Fırat (Yahya)
1978- Kaybolan Yıllar (Aslan Bey)
1978- Görünmeyen Düşman (Haldun)
1977- Şeref Sözü (Eşref Bey)
1977- Yıkılmayan Adam (Nadir)
1977- Yuvanın Bekçileri (Nazım)
1977- Lanet / İlenç
1977- Hedefteki Adam
1977- Hain (Saffet)
1977- Bedia (Halil)
1977- Avrupa Macerası
1977- Akrep Yuvası (Kadırgalı Tahir)
1976- Örgüt
1976- Tek Başına
1976- Seni Sevmekle Suçluyum (Emniyet Amiri Halit)
1976- Mikrop (Ahmet)
1976- Gurbetçiler Dönüyor (Necmi)
1976- Bizim Düğün Ne Zaman
1975- Cemil (Tahsin Erkoç)
1974- Şehitler (Emin)
1974- Kanlı Sevda (Turgut)
1974- Kalleş (Komiser Reha Kasabalı)
1974- Eski Kurtlar (Baba)
1974- Alo Polis
1973- Topal (Ömer Gaffar)
1973- Susuz Yaz (Salih)
1973- Soğukkanlılar (kemalin babası)
1973- Kurt Kapanı (Salih Komutan)
1972- Son Duanı Et
1972- Cezanı Çekeceksin (Ayhan)
1971- Üç Öfkeli Adam
1971- Silahlar Affetmez
1971- Kartallar (Şeref / Sedat)
1970- Ölüm Pazarı
1970- Bu Yumruk Sana
1970- Bela Çiçekleri
1969- Şeytanın Oyunu (Kemal)
1969- Satılık Gelin
1969- Kardeş Kurşunu (Ahmet)
1969- Günahlarını Kanları İle Ödedil..
1969- Eşkiya Aşkı
1969- Emmioğlu
1969- Beyaz Mendilim
1968- Mekansız Kurtlar
1968- Kızgın Adam
1968- Kurşun Yolu
1968- Dertli Pınar (Ali Ekinci)
1968- Cehennemde Boş Yer Yok
1968- Bir Mahkum Kaçtı
1967- Kurt Kapanı
1967- Kocadağlı
1967- Kara Kartal (Kara Kartal)
1967- Kadın Parmağı (Ali)
1966- İslamoğlu (İslamoğlu)
1966- Namus Borcu (Ahmet)
1966- Kıran Kırana (Kamil)
1966- Kanlı Pazar (Ali)
1965- Yumruk Yumruğa (Eşref)
1965- Kanunsuzlar (Murat)
1965- Düşman Kardeşler (Eşref)
1965- Dalgacı Mahmut (Dalgacı Mahmut)
1964- Yalnız Efe – Memet Efe (Yüzbaşı Me(h)met/Yalnız Efe)
1964- Filinta Kadri (Filinta Kadri)
1964- Erkek Ali (Ali)
1963- Öksüz Hasan
1963- Zoraki Milyoner (Konuk Oyuncu)
1963- Yarın Bizimdir (Kerim)
1963- Rüzgarlı Tepe
1963- Korkusuz Kabadayı (Fikret)
1963- Hancının Kızı (Ahmet)
1963- Gecelerin Hakimi
1963- Cilalı İbo Perili Köşkte (Konuk Sanatçı)
1963- Beyoğlu Piliçleri (Şimşek Süleyman)
1963- Başımı Belaya Sokma (Demir)
1962- Ümitler Kırılınca (Nejat Erdilek)
1962- Çıkar Yol (Vedat)
1962- Çöpçatan (Orhan)
1962- Silah Arkadaşları (Yüzbaşı Doğan)
1962- Kurşun Yağmuru
1962- Dağlar Bulutlu Efem (Yalnız Mehmet Efe)
1962- Boşver Doktor (Dr. Kamil Pınar)
1962- Beş Kardeştiler (Ömer)
1962- Bardaktaki Adam
1962- Aşk Bekliyor
1961- Şoför Ahmet (Ahmet)
1961- Kaderin Önüne Geçilmez
1961- Düğün Alayı (Erol)
1960- Namus Uğruna (Eşref)
1960- Gece Kuşu (Ali)
1960- Ayşecik Şeytan Çekici (Orhan / Ayşecik’in Babası)
1959- Hayatım Sana Feda
1959- Düşman Yolları Kesti (Yzb. Nazmi)
1959- Dağlar Şahini Yörük Efe (Yörük Efe)
1959- Beklenen Bomba (Yüzbaşı Kudret)
1959- Zeynebim / Unutulmayan Aşk
1958- Sokak Çocuğu
1958- Ninni Talihsiz Yetime
1958- Kumpanya
1958- Civan Ali (Ali)
1958- Bir Şoförün Gizli Defteri (Şoför Erol)
1957- Öksüz Ayşe
1957- Kin
1957- Ceylan Emine
1956- Şehir Yıldızları (Ali)
1956- Zeynep’ın İntikamı
1956- Yangın (Murat)
1955- Yetim Yavrular (Fikret)
1955- Kanlarıyla Ödediler (Turgut)
1954- Ölüme Giden Yol
1954- Çılgınlar Cehennemi
1954- Çalsın Sazlar Oynasın Kızlar /… (Ali)
1954- Gülnaz Sultan
1953- Drakula İstanbul’da (Dansçı)
1953- Affet Beni Allahım
1949- Fedakar Ana
Eşref Kolçak Dizileri
2011- İnsan Aldandı (İsmail Baba)
2011- Hayat Devam Ediyor
2011- Farklı Boyut (Celal)
2009- Kırık Kalpler – Ritmini Arayan… (Turgut)
2010- Kollama
2008- Goncakaranfil (Paşa Dede)
2007- Yalan Dünya (Nezih)
2006- Tutkunum Sana (Şeref)
2005- Zeynep (Seyfi Bey)
2005- Beşinci Boyut (Hüsnü)
2004- Yadigar (Ethem Albay)
2004- Büyük Buluşma
2003- Umutların Ötesi
2002- Sırlar Dünyası / Sır Kapısı
2002- Kınalı Kar (Hulusi)
2001- Derman Bey (Menzir Ağa)
2000- Aşk Hırsızı
1998- Sırılsıklam
1998- Aynalı Tahir
1998- Affet Bizi Hocam
1997- İntizar (Baba)
1997- Böyle mi Olacaktı
1997- Bir Umut
1996- Hüzün Çiçeği
1996- Beyaz Show (Kendisi) (Tv Programı)
1995- Çiçek Taksi (Fırtına Murat )
1995- Sahte Dünyalar (Tacettin Karadağ)
1995- Aşk ve Gurur (Cahit)
1994- Zirvedekiler
1994- Kanayan Yara – Bosna Mavi Kara…
1993- Solan Gül
1993- Rüyalara Gelin
1992- Yağmur Beklerken
1992- Polis (Adli Tabip)
1991- Köroğlu (Halil Paşa)
1991- Aile Bağları (Hüsamettin)
1990- Yuva (Sadri)
1990- Vurguna İnmek (Ramiz Kaptan)
1989- Kanun Savaşçıları
1987- Çatallı Köy
1987- Kuruluş / Osmancık (Gündüz Bey )
1986- Çalıkuşu (Şeyh Yusuf Efendi)
1983- Küçük Ağa (Binbaşı Hamdi )
1978- Denizin Kanı (Aşır Reis)
Videoları
youtube
youtube
youtube
youtube
Fotoğrafları
Eşref Kolçak Biyografisi / Eşref Kolçak Hayatını Kaybetti! #eşrefkolçak Tam adı: Eşref Kolçak Doğum tarihi: 28 Ocak 1927 Doğum yeri:   İspir, Erzurum / Türkiye Ölüm tarihi ve yeri:
0 notes
bilcoddseo-blog · 6 years
Text
İstanbul düğün fotoğrafçısı
Düğün, en özel günlerden bir tanesi olmak ile birlikte çoğu insanın sadece bir kez tadacağı bir güzelliktir. Düğün hazırlıkları her zaman için tam ve eksiksiz olarak yapılmaktadır. En önemli kısım ise fotoğraf kısmıdır. En mutlu günlerin anılarını ilelebet taşımak amacıyla çiftler düğün fotoğraf çekimlerine büyük önem vermektedirler. İstanbul düğün fotoğrafçısı açısından oldukça önemli bir şehrimizdir. Bunun nedeni ise diğer şehirlerden daha fazla gelişmiş olmasıdır. Bu nedenle düğün fotoğrafları en fazla İstanbul da çekilmektedir. Bunun diğer sebebi ise İstanbul da ki tarihi mekanların çok fazla olmasıdır. Örnek olarak verece olur isek Yerebatan sarnıcını örnek gösterebiliriz.
Düğün fotoğrafçılığında en bilindik nokta asılana bakılırsa yapılan çekimlerin kalitesi olacaktır. Kaliteli bir fotoğrafçı her zaman kaliteli anıların kalmasına yardımcı olacaktır. İstanbul düğün fotoğrafçıları da bu hususu dikkate aldığından çok fazla tercih edilmektedir. En büyük sebebi budur.
İlk zamanlara bakıldığını fotoğrafçılık çok daha küçük bir kitleye hitap ediyordu. Fakat bu durum artık oldukça değişmiş durumda gelişmiş olan fotoğraf makineleri çekim alanlarının hızlı artışı ve buna benzer bir çok teknik fotoğrafçılık konusunda ilerlemelere yol açmıştır. Artık fotoğrafçılar bir çok teknikten yararlanarak ortaya çok farklı işler çıkarabilmekte. İlk olarak yeni nesil düğün fotoğraflarında genel olarak tarihi yerler sıkça tercih edilmektedir. Bunun  nedeni ise geçmişte kapalı iç mekan çekimleri oldukça sık tercih edildiğinden artık bu yeni çiftleri sıkmış ve açık alanlara itmiştir. Bu neden ile açık alanlar da özellikle tarihi eser yerlerde çekim yapmak hem çok daha doğal hem de çok daha kolay olacaktır. Düğün fotoğrafçısı İstanbul değerlendirebileceğiniz iller arasındadır.
0 notes
Video
İstanbul'da Bir Düğün Hikayesi Gül + Ersin Wedding Teaser İstanbul from Serhat Serkan Guzelsoy SSG Team on Vimeo.
Ben Kimim? * * * Fotoğrafçı Serhat Serkan Güzelsoy Biyografi * * * ”20.09.1982 Ankara Doğumlu ve Halen Bekar ” * * * Sınırlı sayıda fotoğrafların çekildiği 2000 li yılların başında filmli bir fotoğraf makinesi ile başladı fotoğraf yaşantım. O sıralar dijital fotoğrafçılık Türkiye’de yeni yeni talep görmeye başlamıştı. Üstelik pahalı bir tercihti. İnternet üzerinden yeni teknolojiler için sürekli araştırma yapıyor, portre fotoğrafçılığında daha fazla ne öğrenebilirim diye çabalıyordum. Fakat bu teknolojilere ilk etapta ulaşmak hem maddi yönden hem de zaman bakımından mümkün değildi. 2007 yılında kardeşim Serhat Güzelsoy‘un bir dijital fotoğraf makinesi almasıyla tüm bildiklerim gitti ve yerine inanılmaz keyifli, heyecanlı ve birçok kareyi aynı anda yakaladığım anlar geldi. Verileri web-sitelerine yüklüyor ve çoğunun birinci seçildiği sonuçlar alıyorduk. Portre fotoğrafçılığının yanında kardeşim Serhat Güzelsoy ile Türkiye genelindeki modifiyeli araçların fotoğraflarını çekip ‘’TR Tunning, Tunning Türkiye’’ başta olmak üzere bir buçuk milyon tirajlı dergilerin kapak sayfalarına koyuyorduk. * * * * * * * * * * * * * * * El birliği ile başarıya ulaşmaya başladığımız günlerde, 16 Ağustos 2009’da kardeşim “Serhat Güzelsoy” u elim bir trafik kazası sonucunda kaybettim. Yaşadığım derin acımı ve kazadan sonra kenara savrulan Serhat’ın fotoğraf makinesi sırtlayıp büyüdüğüm topraklardan İstanbul’a gelmeye karar verdim. Canımın parçası kardeşim Serhat’ın emanetine iyi bakacak, O’nu anılarla her an yaşatacaktım. Dindirmesi zor bu sızıyı tolere edebilmenin tek yolu, bir ömür onun makinesini taşımak, onun gözlerinden en güzel fotoğrafları çekmek, onun parmaklarından deklanşöre basmaktı. Serhat’ın yarım kalan hayallerini hayata geçirmek için Dış Mekân Düğün Konsept çekim çalışmalarına başladım. Hem İnternetten işime yarayacak bilgilere ulaşıyor, hem farklı makinelerin modellerini araştırıyor, hem de fotoğraf programlarını yükleyip üzerlerinde çalışıyordum. Fakat bu iş sadece teknik kısımdan ibaret değildir. * * * * * * * * * * * * * * * Sosyal ilişkilerinizin de çok kuvvetli olması gerekir. Fotoğrafçılıkta usta olan profesyonellere ulaşmak için koşturmaya başladım. Bir çok üst düzey fotoğrafçı ile tanıştım. Onların destekleri ile, bilinen fotoğrafçıların bazı çekimlerine katıldım. Su gibi akan zamana ayak uydurabilmek için, gece gündüz hiç bıkmadan yenilikler peşinde koştum. Artık fotoğrafçılığı bir meslek olarak yapabilecek seviyede kendimi yetiştirmiş ve referans göstereceğim işlere imza atmıştım. Konsept düğün çekimleri ile alışılmışın dışında, bilindik karelerden uzak, özgün tasarımlarla binlerce farklı kare çektim. Coşkuyu resmetmek zordur! Mutluluğu da… Çektiğim fotoğraflara baktığımda konseptin dışında fotoğraflarını çektiğim dostlarımın gülüşlerinin canlılığı, coşkularının sesini gördüm. Dostlarım diyorum çünkü fotoğraflarını çektiğim her çiftle müthiş dostluklar kurmaya başladım. Artık her şehirde bir evim var. Devamı için lütfen buraya tıkla serhatserkanguzelsoy.com/biyografi/ * * * * * * * * * * * * * * * * Evlilik hazırlığı yapan gelin ve damatların en güzel gününe kendi gözünden bakarak onlara harika düğün video çalışması ve düğün fotoğraf çalışması teslime den Profesyonel İstanbul düğün fotoğrafçısı * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * SOSYA MEDYA HESAPLARIM * * * * * * Instagram ► instagram.com/serhatserkanguzelsoy Facebook ► facebook.com/serhatserkanguzelsoy Web ► serhatserkanguzelsoy.com WhatsApp ► +90 506 225 85 67 * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *
3 notes · View notes
kenalp · 6 years
Photo
Tumblr media
@oguz.photography Düğün, nişan, gelin damat, sünnet, mezuniyet, ürün çekimleri, çocuk fotoğrafları, özel fotoğraf ve kamera çekimleri yaparak siz değerli müşterilerimizin tüm mutlu günlerine ortak oluyoruz. www.oguzhanfidan.com (Göktürk, Istanbul, Turkey) https://www.instagram.com/p/Boqq415BqVQ/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=2boi2qsx7skn
0 notes