#içerenköy
Explore tagged Tumblr posts
zirkon-suit-otel-hakkinda · 7 months ago
Text
Tumblr media
ATAŞEHİR OTEL, ZİRKON SUİT OTEL,
Ataşehir, İstanbul‘un Anadolu yakasında bulunan bir ilçedir. İstanbul’un doğu yarısında, Kocaeli Yarımadası‘nın batı kısmında yer alan ilçenin denize kıyısı yoktur. 2008 yılında Kadıköy, Kartal, Ümraniye ve Üsküdar‘dan bâzı mahallelerin içine katılmasıyla ilçe statüsü kazanarak, İstanbul’un 39 ilçesinden biri olmuştur. Güneybatıdan Kadıköy, batıdan Üsküdar, kuzeyden Ümraniye, doğudan Sancaktepe ve güneydoğudan Maltepe ilçeleriyle çevrilidir.İlçenin 2022 itibarıyla nüfusu 423.127’dir ve 17 adet mahalleye
 sahiptir.
İnşaat şirketlerinin Ataşehir’in batı tarafındaki arazilerin uygunluğundan dolayı konut ve ofis projelerini bu bölgede gerçekleştirmesiyle Batı Ataşehir kavramı ortaya çıkmıştır. Varyap Meridian, Uphill Court gibi yapılar ilçenin batı kısmında bulunmaktadır. Ayrıca 2012 yılında kurulan Ülker Sports Arena da Batı Ataşehir’de yer almaktadır.
Ataşehirdeki zirkon suit otel, Sizlere en uygun otel, hizmetini En iyi fiyatlarla sunmaktadır. Zirkon Suit Otel bulunduğu konum itibariyle, Hastane lokasyonlarına, Finans Merkezine, Boğaz Köprüsüne, Kadıköy, ‘e, Maltepe’ye, çok yakındır. 
REZERVASYON İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ
KADIKÖY OTEL, ZİRKON SUİT OTEL,
        Kadıköy‘ün tarihi çok eski yıllara dayanmaktadır. Kuruluş tarihi olarak M.Ö. 675 yılı kabul edilir. M.Ö. 1000 yılları civarında Fenikeliler tarafından Fikirtepe’de çeşitli kaynaklarda Harhadon adıyla anılan bir ticaret kolonisi oluşturulduğu bilinmektedir. Fikirtepe’ deki ilk yerleşmenin karşısında Moda Burnu ile Yoğurtçu arasında Halkedon (Bakır Ülkesi) adıyla ikinci bir yerleşme daha oluşur. Halkedon (Kalkedon) bu dönemde Apollon Tapınağı ile ün salar. Haydarpaşa Çayırı ise Halkedonlular tarafından at yarışları için kullanılır. M.Ö. 658’de Sarayburnu’na yerleşerek Bizans şehrinin nüvesini atan Bizans, yörenin güzelliğine hayran kalır ve bu güzel yer dururken  karşı tarafta (Kadıköy’de) yerleşen insanları körlükle vasıflandırarak, Kadıköy’ü “Körler Diyarı” olarak adlandırır. Bu sebeple çeşitli kaynaklarda bu adla da anılmıştır.
Tumblr media
atasehir-otel
        İstanbul’un fethi sonrası Fatih Sultan Mehmet Halkedon’u, meşhur Nasrettin Hoca’nın kızının torunu olan ilk İstanbul Kadısı Celalzade Hızır Bey’e verir. Buna izafeten yerleşme adının da Kadıköy olarak değiştiği söylenir.Kadikör otel, konumuna 15 dakika mesafededir. 18. yüzyıl, özellikle Lale Devri boyunca Kadıköy çevresinin mesire yeri olarak öneminin attığı bir dönem olur. Haydarpaşa, Yoğurtçu, Moda ve Kuşdili çayırları ile Uzun Çayır halkın rağbet ettiği gezinti alanlarıdır. 18. yüzyılda o zamana kadar Türklerin ve Rumların yaşadığı Kadıköy’e Ermenilerin de yerleşmeye başladığı görülür.Kadıköy ve çevresi 19. yüzyılın ikinci yarısında kararlı bir gelişme göstermeye başlar. Selimiye Kışlası ve Hardarpaşa Askeri Hastanesi gibi önemli yapıların inşasıyla asıl gelişmeler başlar. Bu gelişmeleri takip eden diğer iki önemli olgu da şunlardır: Şehir içi vapur işletmeciliği ve Haydarpaşa-İzmit demiryolunun açılması.
        19. yüzyılın sonlarına doğru Moda çevresinde gayrimüslim ve Levantenlerin yerleşmeye başladıkları gözlenirken, Göztepe, Erenköy, Bostancı çevresinde de II. Abdülhamid döneminin (1876-1909) önde gelen devlet görevlilerinin geniş araziler içinde köşkler yaptırdıkları görülür. Fenerbahçe’ye doğru da varlıklı Levanten ve gayrimüslimler geniş araziler satın alarak sayfiye amaçlı köşkler inşa ettirirler. 1892’de Hasanpaşa Gazhanesi’nin yapılmasıyla havagazına, 1894��te şehir suyuna kavuşan Kadıköy’e 1928’de elektrik gelir. Kadıköy’de kurulan Onuncu Belediye Dairesi’nin ilk başkanı Osman Hamdi Bey olur.
Kadıköy en uygun otel, kadıköy otel, kadıköy apart, kadıköy otelleri, konumlarına yakınlığı olan Zirkon Suit Otel Önemli Bir konumda Yer Almaktadır.
REZERVASYON İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ
MALTEPE OTEL, ZİRKON SUİT OTEL,
Tumblr media
İlçede Akdeniz iklimi özellikleri görülür. Yazları sıcak ve kurak, kışlar yağışlı ve serindir. İlkbahar serin ve yağışlı, sonbahar ılıman ve yağışlıdır. En çok esen rüzgarlar poyraz ve lodostur. Lodos deniz fırtınası yapar, kışın keşişleme ve kıble rüzgarları da eser. Yıldız ve karayel rüzgarları fırtına getirir. İlçe topraklarının doğal bitki örtüsü ormandır. Orman olmayan yerler makiler ve otsu bitkilerle kaplıdır. Günümüzde düzlük alanlardaki bağ ve bahçeler, tepelerin yamaçlarını saran yeşil ormanlar azalmış, tarla ve otlakların yerine yerleşme alanları, iş yerleri, atölyeler ve fabrikalar kurulmuştur.
REZERVASYON İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ
0 notes
yemekta-blog · 8 months ago
Text
Ataşehir İçerenköy Boyacı Ustası
Ataşehir İçerenköy'de bulunan boyacı ustası olarak, uzmanlık alanımızda en kaliteli hizmeti sunmak için buradayız. Deneyimli ve profesyonel ekibimizle, evinizin veya işyerinizin her türlü boyama ihtiyacını karşılıyoruz.
Müşteri memnuniyetini her zaman ön planda tutarak, projelerinizi zamanında ve özenle tamamlıyoruz. İster iç mekanları yenilemek isteyin, ister dış cepheyi güzelleştirmek; Ataşehir İçerenköy boyacı ustası olarak size en uygun çözümleri sunuyoruz.
Bizimle çalışarak yaşam alanlarınızı renklendirin ve kaliteli bir boyama deneyimi yaşayın.
0 notes
icerenkoykarot2017 · 10 months ago
Text
Bakırköy Karot, Beşiktaş Karot, Levent Karot, Anadolu yakası Karot, Karotçu Halit,
Karot, Beton delme, Beton kesme, karot, karotcu, karot delme, Karot Kesimi, karot fiyat, duvar delme, duvar kesme, karot servis,
0 notes
ozyurttesisat · 1 year ago
Text
İçerenköy Tesisatçı kaliteli ve hızlı İçerenköy Su Tesisatçısı 7/24 profesyonel su tesisat hizmetleri.
0 notes
eminsoydandogru · 14 days ago
Text
Bayındır İçerenköy Hastanesi'nden "diyabet hayati organlara zarar verebilir" değerlendirmesi
0 notes
hurdacifirma · 3 months ago
Text
hurda alimi
İstanbul hurdacı firmaları arasındayız.
Şirketimiz, geri dönüşüm sektöründe uzun yıllara dayanan deneyimi ve profesyonel hizmet anlayışıyla tanınmaktadır. İstanbul’da hurda metal alımı konusunda güvenilir bir partner arıyorsanız, doğru yerdesiniz.
üsküdar hurdacı
şile hurdacı
beylikdüzü hurdacı
beşiktaş hurdacı
bayrampaşa hurdacı
başakşehir hurdacı
bakırköy hurdacı
bahçelievler hurdacı
bağcılar hurdacı
arnavutköy hurdacı
beyoğlu hurdacı
esenyurt hurdacı
esenler hurdacı
eyüpsultan hurdacı
kağıthane hurdacı
güngören hurdacı
gaziosmanpaşa hurdacı
fatih hurdacı
küçükçekmece hurdacı
sarıyer hurdacı
silivri hurdacı
şişli hurdacı
sultangazi hurdacı
zeytinburnu hurdacı
hadımköy hurdacı
güneşli hurdacı
çatalca hurdacı
büyükçekmece hurdacı
avcılar hurdacı
sultanbeyli hurdacı
maltepe hurdacı
beykoz hurdacı
Hurda Metal Çeşitleri
Demir Hurda: İnşaat sektöründen çıkan demir ve çelik hurda malzemeler. Genellikle inşaat atıkları, demir çelik ürünleri ve eski makinelerden oluşur. Bu tür hurdalar, demir ve çelik üretiminde yeniden kullanılabilir.
Bakır Hurda: Kablolar, borular ve elektrikli aletlerden çıkan bakır hurdalar. Bakır, yüksek değeri nedeniyle geri dönüşümde önemli bir yer tutar ve birçok endüstride kullanılır.
Alüminyum Hurda: Genellikle mutfak eşyaları, otomobil parçaları ve çeşitli endüstriyel ürünlerden çıkan alüminyum hurdalar. Alüminyumun geri dönüşümü, enerji tasarrufu sağlar ve çevreye olan etkisini azaltır.
Kurşun Hurda: Batarya, kablo kaplamaları ve çeşitli endüstriyel uygulamalardan elde edilen kurşun hurdaları. Kurşun geri dönüşümü çevre koruma açısından kritik bir öneme sahiptir.
Paslanmaz Çelik Hurda: Genellikle mutfak eşyaları, endüstriyel ekipmanlar ve inşaat malzemelerinden elde edilir. Paslanmaz çelik, dayanıklı ve uzun ömürlü olduğundan, geri dönüşümünde önemli bir değer taşır.
ferhatpaşa hurdacı
esatpaşa hurdacı
ümraniye hurdacı
tuzla hurdacı
sancaktepe hurdacı
pendik hurdacı
kadıköy hurdacı
çekmeköy hurdacı
ataşehir hurdacı
kurtköy hurdacı
kaynarca hurdacı
güzelyalı hurdacı
bostancı hurdacı
dudullu hurdacı
hurdacı
çamlıca hurdacı
küçükbakkalköy hurdacı
kayışdağı hurdacı
içerenköy hurdacı
Firmamızın Hizmetleri
Hurda Alım-Satım: İstanbul genelinde çeşitli hurda metallerin alım-satımını yapıyoruz. Geniş bir müşteri ağına hitap eden firmamız, hem büyük ölçekli projeler hem de bireysel müşteriler için hizmet vermektedir.
Ücretsiz Nakliye: Hurdalarınızı yerinden alıyoruz. İstanbul’un her köşesinden hurda metallerinizi uygun koşullarda topluyor ve size zaman kazandırıyoruz.
Adil Fiyatlandırma: Hurda metallerinizin değerini doğru bir şekilde tespit ediyor ve piyasa koşullarına uygun fiyatlarla alım yapıyoruz.
Çevre Dostu Geri Dönüşüm: Geri dönüşüm süreçlerimiz, çevreyi koruma odaklıdır. Hurda metallerin tekrar kullanımına olanak tanıyarak doğal kaynakları koruyoruz.
Profesyonel Danışmanlık: Hurda metal alım satımı konusunda sizlere en iyi hizmeti sunmak için uzman ekibimizle danışmanlık yapıyoruz. Her türlü sorunuz ve talebiniz için bize ulaşabilirsiniz.
İstanbul’da hurda metal alımı ve geri dönüşüm hizmetlerinde güvenilir bir ortak arıyorsanız, bizimle iletişime geçebilirsiniz. Amacımız, çevreye olan katkımızı artırırken, sizlere en iyi hizmeti sunmaktır.
0 notes
istanbul-teknik-servisleri · 3 months ago
Text
1 note · View note
villa-kapisi-modelleri · 4 months ago
Text
İçerenköy Çelik Kapı Modelleri
Evinize değer ve güvenlik katacak bir kapı mı arıyorsunuz? Boss Çelik Kapı, estetik tasarımı ve sağlam yapısıyla mükemmel bir seçim! Yüksek güvenlik sağlayan Kale merkezi kilit sistemi maksimum güvenlik sunar. Çeşitli kaplama seçenekleri ile estetik tasarım sunar. Kapı kanatlarının iç kısmındaki 150 dansite taş yünü üstün ısı ve ses yalıtımı sağlar. 2 mm Ereğli çelikten üretilen kapılarımız son derece dayanıklıdır. Ayrıca, özel ihtiyaçlara yönelik kişiye özel çözümler sunuyoruz.
📍 Adres: Topçular Mahallesi Eyüpsultan Bulvarı No:59/B Eyüpsultan, İstanbul 📞 Tel: 0212 674 58 39 📱 WhatsApp: 0542 114 52 74 🌐 Web: www.bosscelikkapi.com
Tumblr media
0 notes
gundemarsivi · 5 months ago
Text
Tumblr media
TSİP Ali Abisini Kaybetti…
✍🏻 Osman Akyol
https://www.gundemarsivi.com/tsip-ali-abisini-kaybetti/
TSİP (Türkiye Sosyalist İşçi Partisi) Genel Sekreteri ve aynı zamanda sıkı bir hayvan dostu olan Ali Öner kaldırıldığı Dr. Nazif Bağrıaçık Kadıköy Hastanesi’nde bu sabah 72 yaşında yaşamını yitirdi. (8/07/2024)
74’ten bu yana TSİP’li olan Öner, uzun zamandır çoklu organ yetmezliği tedavisi görüyordu. TSİP Genel Başkanı Turgut Koçak’tan alınan bilgiye göre evinde düştükten sonra dört ay hastanede tedavi gören Öner’de yüksek tansiyon, solunum yetmezliği ve idrar yolu iltihabı gibi yaşlılığa bağlı pek çok hastalık tespit edilmişti. Yoğun partili siyasal yaşam koşuşturmacası içinde kendine yeterince bakamayan Ali Öner ölmeden önce yatalak hastaydı ve Darülacaze’de kalıyordu.
Öner’in cenazesi yarın Ataşehir İçerenköy Cemevi’nde saat 12.00’de yapılacak törenin ardından Çekmeköy Yukarı Baklacı Mezarlığı’na defnedilecek.
Ali Öner kimdir?
Sevgili Ali Öner’le 2012 Kasım’ında yaptığım ve Ekin Sanat dergisinin Ocak 2013 sayısında “Erdemli Bir savaşçıdan İzler” başlığıyla öykü tadında yayımlanan özel bir röportaj:
Onu ilk kez 2012 1 Mayıs’ında, tsip’in kortejinde tanıdım. Partinin pankart, döviz ve bayraklarını, siyah bir poşetin içerisinde son anda yetiştirebilmişti Beşiktaş Vapur İskelesi önündeki toplanma yerine. O anda anlamıştım onun partinin her şeyi olduğunu. Partinin hizmetlisi, çaycısı, bekçisi hatta başkanı oydu. Yalnız bunu bir yerlere doğrulatmam gerekiyordu. Vikipedi’de hakkında araştırma yapmayı aklımın bir köşesine yazdım. Ali Abi getirdiği malzemeleri tıpkı bir işçi başı edasıyla gelenlere dağıtmaya başladı. Partililer ona “Ali Dayı” diye hitap ediyordu. Partinin gençlik kolundan biri gelip heyecanla bir şeyler söyledi Ali Abi’ye. Elinde takip edilecek güzergahı gösteren bir kroki vardı. Daha sonra parti korteji olarak diğer örgütlerle birlikte Gümüşsuyu’ndan Taksime doğru yürüyüşe geçtik. Ali Abi’nin eşi Sermin’de kortejdeydi.
Kortej boyunca yan yana yürüyorduk Ali Abi’yle. İlginç bir ikili oluşturmuştuk: Ali-Osman. “Yaşasın 1 Mayıs!” sloganları arasında ayaküstü sohbet ettik. Adana Alevilerindenmiş. Yirmi iki yaşında gelmiş Adana’dan İstanbul’a, bir daha da dönmemiş.
“Emekli misin Ali Abi?” diye sordum.
“Emekliyim” dedi.
“Nerden?”
“Ambalaj fabrikasından.”
“Yaşasın devrim ve sosyalizm!”
Kendisini yakından tanıyanların anlattığına göre, Ali Abi, gençliğinden beri partiliymiş. Partide verilen her görevi yapmış büyük bir özveriyle. İstanbul’a doğalgazın henüz gelmediği yıllarda parti binasında kütür kütür yanan sobaya odun atan gizli kahraman oymuş. Fakat soğukta üşüyüp de sobaya yumulanlardan hiç biri sormamış, yahu bu sobaya odunu kim atıyor, diye. Tıpkı sadık bir derviş gibi parti dergahından hiç ayrılmamış. Parti; kurulduğunda, dağıldığında, başka bir partiyle seçim ittifakı yaptığında, 12 Eylül’de kapatıldığında, tekrar açıldığında, kendini feshettiğinde o hep oradaymış. Partinin demirbaşı olarak kalmış. Yaşamı boyunca sınıfsal olmayan hiçbir ayrılığa pirim vermemiş Ali Abi, solda birlik mücadelesinin hep en önünde yürümüş.
Bu bilgiler, sağdan soldan edindiğim bilgilerdi fakat benim Ali Abi hakkında daha fazlasına ihtiyacım vardı. Daha fazlasını da ancak kendisinden öğrenebilirdim elbette. Ama nasıl? Telefon açtım bir gün.
“Ali Abi müsaitsen gelip bir konuda fikir danışacağım sana” dedim.
“Gel” dedi, “partideyim.”
Atladım vapura Kadıköy’ün yolunu tutum. Yol boyunca kafamda hep soracağım sorular vardı. Bu yüzden çok dalgındım. Vapurda açık alana çıkıp sigara içmeyi bile unutmuşum. Aklıma geldiğinde ise artık çok geçti. Bir insan seline kapılıp ben de indim vapurdan. Kafamdaki tasarladığım soruları direkt sorsam, samimi cevaplar alamazdım Ali Abi’den. En iyisi bir mizansen uydurmak, diye düşündüm.
Gittiğimde partide beni bekliyordu. Çay yapmış ben gelene kadar. Kucaklaştık. Ayağında paçası eskimiş açık kahverengi pantolonu ve üzerinde hiç çıkarmadığı kırmızı kazağı vardı. Olmayan saçlarını ıslatıp yana taramış ve hiç aksatmadığı günlük tıraşını olmuştu. Beyaza çalan gür pos bıyıklarıyla Yeşilçam filmlerinin kötü adamlarını andırıyordu. Delici bakışlarıyla sizi olduğunuz yere çivileyecek bir görüntüsü vardı.
Görüntüsüne inat babacan bir gülüşle karşıladı beni.
“Hoş geldin Osman’ım, nasılsın?”
“Saol abi, seni sormalı?”
“Bildiğin gibi, iyi olmaya çalışıyoruz. Çocuklar nasıl?”
“İyiler Allah’a şükür.”
“Otur, ayakta kalma. Çayın nasıl olsun?”
“Demli olsun abi, zahmet olmazsa.”
Doldurduğu çayları masaya koyup karşıma oturdu. Cebinden meşhur uzun Samsununu çıkarıp önce bana tuttu, ardından da bir tane kendisi aldı. Yeşil Tokai çakmağıyla yaktı sigaraları.
“Eee Osmanım, anlat bakalım nedir derdin?”
Her zaman geçer, sıkı bir yalan bulmuştum vapurdayken. Hemen uygulamaya koydum. Oflayıp poflamaya başladım.
“Abi, senin de değerli zamanını çaldım, kusura bakma. Aslında önemli bir şey yok, sadece biraz dertleşmek istedim, o kadar. Çok bunaldım abi. Yalnız, konuşacağımız şeylerin partiyle falan bir alakası yok.”
“Parti senin benim için var Osman’ım, rahat ol sen” dedi.
Yaşlı kurt zokayı yutmuştu.
“Ben onursuz bir şey yaptım abi.”
Bunu söyledikten sonra yalanımın etkisini ölçmek için bir süre sustum. Meraklandığını görünce:
“Gelinini aldattım abi.”
Sonra Oscarlık numarama başladım. Efkarlanmış gibi yapıp elimi saçlarıma götürüp kafamı karıştırdım. Sağ avucumla bıyığımı sıvazlayıp tekrar önümde duran sigara paketine saldırdım. Bir sigara daha yakıp derin bir nefes çektim içime. Boşta kalan elimi çeneme dayayıp pişman triplerine girdim. Bu kadar gaz Ali Abi’yi harekete geçirmek için yetmişti de artmıştı bile. Sinirlendi.
“Yanlış yapmışsın Osman!” dedi. “Kız biliyor mu bunları?”
“Osman” lafını öyle bir tonda söyledi ki: Osmancık gibi…
“Yok abi” dedim, “bilmiyor. İlk sana açıyorum konuyu.”
“Bak sana ne anlatayım” dedi. Sandalyesini biraz daha öne çekip iyice yerleşti üzerine. Tam konuşacaktı ki masa üzerinde unutulup kalmış TSİP parti programını görünce, sinirlendi, bir kutsalı yerinden kaldırır gibi aldı, özenle götürüp kitaplıktaki yerine koydu.
“74’de İstanbul’a geldim. O zaman ortalık karışık tabi, sağ sol davasına her gün yirmi kişi ölüyor.”
“Sen aslen Ceyhanlıydın dimi abi?”
“Yok. Saimbeyli’denim. Ceyhan’a sonradan göçtük biz. 52 senesinde Saimbeyli’de doğmuşum. Ben ilkokul ikinci sınıfta iken ailecek göçmüşüz Ceyhan’a. Zaten orda aile dağıldı. Beni Adana Yetiştirme Yurdu’na verdiler.
Yurtta terzi atölyesinde çalıştım. Sonra, bando takımında trompet çaldım. Müzik kulağım iyidir.”
“Şimdi saz falan çalabiliyor musun abi?”
“Denemedim ama biraz uğraşsam çalarım herhalde. Yurtta Afşinli bir hoca vardı. Şerefsiz, Alevi olduğum için sürekli döverdi beni. Şimdi gebermiştir büyük bir ihtimalle. On sekiz yaşına gelince bizi kapı dışarı ettiler tabi. Kendimi bir anda sokakta buldum. Bir yıl falan çok sıkıntı çektim. Sokaklarda yattım. Eski otogarın, tren istasyonunun dili olsa da konuşsa… Bilirsin eski terminali?”
“Bilirim. Şimdi yerinde Sabancı Merkez Camisi var.”
“Derken askere gittim ben. İzmir Menemen’e çıktı askerliğim. Askerlik şubesinde muayene olurken mesleğimi ‘trompetçi’ olarak yazdırmama rağmen askerde beni boru takımına verdiler. Askerde de Alevi olduğum için çok ayrımcılığa uğradım. Balıkesirli bir başçavuş vardı: Raşit Mandacı. Bana akşama kadar tuvalet temizlettirirdi o*** çocuğu.
Sonra askerlik bitti, memlekete döndüm. Adana Belediyesi Bando Takımı’nda işe başladım. Bir gün baktım ki, itfaiyenin karşısına TSİP büro açmış. O zaman belediyenin bando takımı itfaiye bünyesindeydi. Gidip üye oldum. Sene 74.”
“O zamanlar İstanbul hayaliniz yok tabi?”
“Yok. Adana’da çok aktiftim o zaman. Düşün. Küçüksaat Meydanı’nda tek başıma partinin yayınlarını satıyorum. Olacak iş değil. Tabi sürekli polis bana diş biliyor, açığımı kolluyor. Bir gece 15-16 Haziran afişlerini asarken mahalle bekçisine yakalandık. Bekçi, Nuh diyor, peygamber demiyor. ‘İlle sizi karakola götüreceğim’ diyor. ‘Yahu arkadaş, partiler böyle şeyler için izin almak zorunda değil!’ desek de anlatamıyoruz. İyi, dedim beni götür o zaman. Haksız yere on iki gün Adana Emniyeti’nin altındaki atış poligonunda işkence gördüm Osman. İşkence yapanların başında da Birinci Şube’den Başkomiser Ümit vardı. İşkence sonrasında belediyeye çıkışımı veremeden Adana’dan ayrılmak zorunda kaldım. Can güvenliğim tehlikedeydi.”
“Ver elini İstanbul?”
“Hayır. Önce Mersin’e gittim. Orda DİSK’e bağlı Hürcam-İş Sendikası’nda iki ay falan çalıştım. Çalışırken arkadaşlardan, İstanbul’da Kitle dergisine eleman aranıyormuş, diye duydum. Bizim partinin yayın organı… Atladım İstanbul’a. Gündüz dergi bürosunda çalışıyorum, akşamda Vezneciler’de bir yurtta kalıyorum.”
“Cemaat yurdu mu?”
“Yok. Öğrenci yurdu. Karıştırma şimdi. Neyse… 76’da partinin birinci kongresi oldu. Kongreden sonra ben Eminönü İlçe Başkanı oldum. İlçe başkanlığı binasıyla Kitle dergisi iç içeydi o zaman.”
“77 1 Mayıs’ında Taksim’de miydin abi?”
“Tam Kemal Türkler’in konuşma yaptığı kürsünün önündeydim, dergi satıyordum.”
“Naptın, silahlar patlayınca kaçabildin mi?”
“Ne kaçması yav, dağılan dergileri topluyordum yerden.”
“78’de yapılan ikinci kongrede genel yönetim kuruluna seçildim. Nerden nereye… Sonra partide ayrışmalar başladı. Turgut Başkan’la biz terk etmedik partiyi, mirasa sahip çıktık.
Yengenle, 79’da partinin Ankara Atatürk Spor Salonu’nda yaptığı bir toplantıda tanıştık. Sermin, o zaman Sakarya İl Yönetim Kurulu üyesiydi.
12 Eylül Darbesi’nden dokuz gün önce gözaltına alındım ben. Darbe olduğunda Selimiye Kışlası’nda cezaevindeydim. Daha sonra Sağmalcılar Cezaevi’nde kaldım bir süre. Toplam dört ay falan hapis yattım. 12 Eylül’den sonra yengen ‘Darbe Anayasasına Hayır’ kampanyasına katıldığı için tutuklandı, işkence gördü. Çok sancılı süreçlerdi. Ancak 85’te tekrar bir araya gelebildik, 92’de de evlendik.”
Bana biraz daha yaklaşıp gözlerini üzerime dikti, ses tonunu sertti.
“38 yıldır bu partiye hizmet ediyorum Osman. Bir kere olsun karımı da aldatmadım, partime de sırtımı dönmedim. Çocukları çok sevmeme rağmen çocuk yapmaya vaktimiz bile olmadı, anlıyor musun?”
Tekrar arkasına yaslandı. Boşalmıştı. Yaşaran gözlerini eliyle sildi. Eskiden yaşadığı travmalar hafızasında canlanınca o kötü günleri yeniden yaşamıştı belli ki.
“Bütün çocuklar senin sayılır abi” dedim çaresizce.
“Elbette. İnancımıza göre çocuklar hepimizin ortak değeridir. Sağ olsun yengen çocuk eksikliğini hiç hissettirmedi bana. Hem çocuğum oldu, hem annem, hem babam, hem sevgilim; her şeyim yani.”
“Çok şanslısın abi. Biz de yaptık işte bi eşeklik.”
“Git konuş kızla, özür dile.”
“Tamam abi. Topak nasıl?”
“Topak öldü Osman’ım geçen yıl. Oluşumu gömdük. Şimdi iki yavru kangalımız var, onlarla özlem gideriyoruz işte.”
Ali Abi’nin üzüntüsünü paylaşmak için cebimdeki Marlboro paketini çıkarıp uzattım. Ters ters baktı, almadı. Kendi sigarasından yaktı.
“O boğazımda gıcık yapıyor Osman.”
Ses tonundan kızdığını anlamıştım. Böyle küçük burjuva alışkanlıklarına kızardı Ali Abi.
“Hayvanları Koruma Derneği kuruyordunuz bi ara, n’oldu o iş abi?”
“O iş yattı Osman Kardeş. Şimdi bir yasa çıkarıyor hükümet, onu engellemeye çalışıyoruz hayvan dostlarıyla. Barınak lazım. Sokaktaki o hayvanların suçu yok. Onları sömürmek için biz evcilleştirdik. Şimdi de yüz üstü bırakıyoruz. Bende iki tane var, ama nereye kadar, hepsine yetemiyorum. Valla iki maaşla ay sonunu zor getiriyoruz. Biliyorsun benim ev kira. Geçen ay bayağı zorlandık. İki de kredi kartı var bana mısın demiyor.”
“Abi şimdi kira öder gibi ev sahibi oluyosun…”
“Keşke Marx, Das Kapital’in bir kenarına ‘Özel mülkiyet edinebilirsiniz yoldaşlar’ diye yazsaydı olurdu belki ama…”
Konuştuğuma pişman olmuştum. Durumu kurtarmak için gereksiz bir manevra yaptım.
“Apartmandakiler köpek beslemenize kızmıyor mu abi?”
“Başlarda biraz tuhaf karşıladılar ama şimdi alıştılar. Bazen onlar da yemek getiriyor. Facebook’ta ‘Dünya Yalnız Bizim Değil’ diye bir grubumuz var, beğen, sayfasında paylaşımda bulun. Senin de bir aidiyetin olsun.”
Parti binasından çıktığımda hemen vapura binmek yerine bir süre sahilde yürümeye karar verdim. Çok sarsıcı bir hikayesi vardı Ali Abi’nin. Ondan çok ben dağılmıştım. Biraz toparlanmaya ihtiyacım vardı. Yakında yıkılacak olan Haydarpaşa Tren Garı’na doğru yürüdüm. Hava kararmıştı. Karşı taraf uzaktan ışıl ışıl görünüyordu. Sahilde bir banka oturup deniz üzerinde oluşan yakamoz eşliğinde boğazın eşsiz güzelliğini seyretmeye başladım. Sigaramı içerken bir an gözüm uzaklara daldı. Neden her hikayede karşımıza çıkan kötü karakter faşist cunta, bizim kuşağın da karşısına çıkıp “ölüm” ya da “işkence” kusmamıştı? Kim bilir, belki de bu sorunun cevabı yine kendi içinde gizliydi. Ama açık olan şey, bu günlere kolay gelinmediğiydi. Anlaşılan bizden önce birileri hesabı ödeyip çıkmıştı.
Ben Eminönü vapuruna binip Kadıköy’den uzaklaşırken, o, koca yüreğiyle tek başına kötülüklerle savaşmaya devam ediyordu…
(Osman Akyol, “Erdemli Bir Savaşçıdan İzler”, Ekin Sanat, Sayı 83, Ocak 2013)
0 notes
laptopsat · 5 months ago
Text
Ataşehir
Ataşehir İçerenköy, Barbaros, Kayışdağı'nda laptop sat diyorsanız, en iyi fiyat garantisi ile laptopunuzu hemen satın alıyoruz. #laptopsat #ataşehir #laptopalanyerler
0 notes
enginhurdacilik · 6 months ago
Text
Bana Yakın Hurdacı
Hadımköy Hurdacı
Han Hurdacı
Harmancık Hurdacı
Havran Hurdacı
Havsa Hurdacı
Hayrabolu Hurdacı
Hendek Hurdacı
Hisarcık Hurdacı
Hurda Alüminyum Fiyatları
Hurda Bakır Fiyatları
Hurda Demir Fiyatları
Hurda Fiyatları
Hurda Kablo Fiyatları
Hurda Krom Fiyatları
Hurdacı
Hurdacılık Hizmetleri
İçerenköy Hurdacı
İkitelli OSB Hurdacı
İnegöl Hurdacı
İnhisar Hurdacı
İnönü Hurdacı
İpsala Hurdacı
İstanbul Hurdacı
İvrindi Hurdacı
İzmir Hurdacı
İzmit Hurdacı
İznik Hurdacı
0 notes
turizm-konaklama-hizmetleri · 7 months ago
Text
Tumblr media
Konforlu ve Temiz Bir Otel Deneyimi Arıyorsanız: Zirkon Suit Otel
İstanbul'un kalbinde, Ataşehir Otel ve Bostancı Otel, lokasyonlarında sizlere en uygun, en iyi otel deneyimini sunmayı hedefleyen Zirkon Suit Otel, Ataşehir ve Kadıköy'de ekonomik, standart, family oda konseptleriyle günlük kiralık daire rahatı seçenekleriyle konuklarına rahat ve huzurlu bir konaklama deneyimi sunmaktadır. Hem iş Hem de turistik amaçlı seyahate çıkan konuklar için ideal bir otel deneyimini sizlere sunmaktadır. Ev konforunda bir konaklama sunarak İstanbul'un tadını çıkarmak isteyenlere mükemmel bir seçenek haline gelmektedir.
Tumblr media
Ataşehir Otel - Zirkon Suit Otel
Ataşehir Otel - Günlük Kiralık Daire: Modern tasarımları ve donanımlarıyla Ataşehir bölgesi ve içerenköy otel, bölgelerinde dikkat çekmektedir. Misafirler, iş seyahati, uzun dönem veya kısa süreli ziyaretler için konforlu rahat temiz bir konaklama deneyimi yaşayabilirler. Ataşehir otel, Zirkon Suit olarak ihtiyaç duyulan tüm olanaklarla donatılmıştır ve konuklarına günlük kiralık daire tadında otel rahatlığı sunmaktadır. Bostancı sahil'e 12 dakika mesafesiyle akşam hoş bir tur fırsatını yakalayabilirsiniz. Estetik ve güzellik merkezlerinin merkezinde olmasından dolayı, Estethica ataşehir, esteworld, dentopia, ataşehir saç ekim merkezi, gibi bilindik lokasyonlara 3 - 5 dakika yürüyüş mesafesindedir. Akasya avm'ye 15 dakika, TepeNatilus avm'ye 15 dakika mesafededir.
Tumblr media
Kadıköy Otelleri - Zirkon Suit Otel:
Kadıköy Otel - Zirkon Suit Otel, Şehrin enerjisini ve canlılığını yaşamak isteyen konuklar iiçin mükemmel ve harika bir konumda hizmet vermektedir. Kadıköy otel, Kadıköy'ün merkezi noktalarına çok yakındır ve ayrıca ulaşım konusunda metro, marmaray, otobüs ve minibüs gibi seçenekleriyle çok rahat ulaşım yapmanızı sağlamaktadır. Ayrıca restoranlara, kafelere ve alışveriş merkezlerine kolay erişim sağlar. City's İstanbul avm'ye 3 dakika mesafededir. Yenisahra Optimum Avm'ye 10 dakika mesafededir. Akasya avm'ye 10 dakika mesafesi vardır. Maltepe sahil lokasyonuna yakınlığıda bir hayli fazladır.
Zirkon Suit Otel'de Sunulan Ayrıcalıklar:
Zirkon Suit Otel, Konuklarına konforlu, güvenilir ve huzurlu bir konaklama deneyimi sunmasının yanı sıra çeşitli hoş olanaklarıda mevcuttur. Günlük temizlik hizmeti, ücretsiz sınırsız Wİ-Fİ erişimi, 24 Saat resepsiyon hizmetleri, ve daha birçok imkanlarıyla konukların ihtiyaçlarına 7 gün 24 saat aralıklık cevap vermektedir.
İstanbul Anadolu Yakası'nda Konaklama Deneyimi:
Zirkon Suit Otel, Ataşehir ve Kadıköy'deki Otel konseptleriyle sizlere istanbulda günlük kiralık daire, rahatında konuklarına Otel hizmeti sunmaktadır. Turistik veya İş seyahat'leri için oldukça ideal olan Otel, Sizlere günlük kiralık daire rahatı verirken, misafirlerine evlerindeki konforu sunmayı hedefler. İstanbulu Keşfederken rahat bir konaklama deneyimi yaşamak isteyenler hemen Zirkon Suit Otel'i ziyaret etmelilerdir.
Aşağıdaki Gözde noktalar sizleri Ataşehir Otel Zirkon Suit'de Konaklama yaparken, İstanbul Anadolu Yakası'nda Gezebileceğiniz tarihi ve hoş yerler sıralanmıştır. Haydi gelin bir göz atalım...
Anadolu Yakasında Gezilebilecek Tarihi Mekanlar
Her tarafı hayat dolu olan İstanbul hem gezenler için hem de yaşayanlar için birçok fırsat sunuyor. Gezilecek yerleri saymakla bitmeyecek olan İstanbul, Nish Suite ile yeni bir gezi deneyimine kapılarını açıyor. Rahatça gezebilmeniz için İstanbul’un en gözde yerlerinin bulunduğu bu liste, size en iyi İstanbul deneyimini yaşatacaktır. Anadolu yakasını gezerken de Zirkon Suit Otel, ‘de konaklayabilir ve rahat bir tatil geçirebilirsiniz.
Kız Kulesi
İstanbul’u simgeleyen en önemli yapılardan birisi Kız Kulesidir. Zarifliği ve güzelliği ile İstanbul’un en önemli tarihi mekanlarından birisi haline gelmiştir. Hakkında birçok efsanenin dönmesinin yanı sıra, tarihi 2500 yıl öncesine kadar uzanmaktadır. Restorasyon çalışmaları sayesinde hem görünüşünü hem de sağlamlığını korumaktadır.
Hem bir restoran hem de müze olarak kullanılmakta olan Kız Kulesi, haftanın her günü ziyarete açık. Romantik bir akşam yemeği için en uygun lokasyonlardan birisi olan Kız Kulesi, Anadolu Yakasında mutlaka görmeniz gereken yerlerden biridir. Kız Kulesine ulaşım ise tekneyle olmaktadır. Güzel bir deniz yolculuğunun ardından Kız Kulesinde vakit geçirmek, İstanbul’da unutamayacağınız anılardan birisi olacaktır.
Beylerbeyi Sarayı
Sultan Abdülaziz döneminde inşa edilen Beylerbeyi sarayı mimari özellikleriyle beraber görkemli bir görünüşe sahiptir. Mimari yapıları ve tarihi mekanları seviyorsanız mutlaka görmeniz gereken bir yerdir. İç dekorasyonunda bulunan askeri gemi çizimleri ve gemi halatlarıyla beraber, tasarım olarak da oldukça etkileyici. Dış mimarisinde ise doğu ve batı mimarisinin sentezini hissedebilirsiniz. Özenli işçiliği, görkemli duruşunu öne çıkaracaktır.
Günümüzde Beylerbeyi Sarayı’nın sadece belirli bölümleri açık. Pazartesi hariç her gün ziyarete açık olan Beylerbeyi Sarayı’nı gezmekten, kesinlikle keyif alacaksınız.
Çamlıca Tepesi
İstanbul’un manzarası, her neresinden bakılırsa bakılsın etkileyicidir. Her manzarası altın değerinde olan İstanbul’u gökyüzünden izlemek isteyenler için en iyi seçenek Çamlıca Tepesidir. İstanbul’un en yüksek noktasından şehri izlemek için Çamlıca Tepesine gidebilirsiniz. Küçük ve büyük olmak üzere iki tane Çamlıca Tepesi mevcuttur. Küçük Çamlıca Tepesi denizden 230 metre, Büyük Çamlıca Tepesi ise deniz seviyesinden 268 metre yüksekliktedir. En yüksek noktadan bakıldığında Marmara Denizi, Haliç, Prens Adaları ve Karadeniz’i görebilirsiniz.
Temiz ve ferah havayla ciğerlerinizi doldurabileceğiniz Çamlıca Tepesi, İstanbul’un en ihtişamlı manzaralarına ev sahipliği yapmaktadır. Güzel manzara fotoğrafları çekmek isteyenler için bolca fırsat sunan Çamlıca Tepesi aynı zamanda güzel vakit geçirmenizi de sağlayacaktır. İçerisinde kahve içip, yemek yiyebileceğiniz tesislere sahiptir. Manzara eşliğinde hoş bir akşam yemeği yemek için Çamlıca Tepesini mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Polonezköy
Polonezköy Tabiat Parkı, İstanbul’un en büyük parklarından biri olmanın yanı sıra en güzel manzarasına da sahiptir. Güzel bir kahvaltı ya da mangal için en ideal yerlerden birisi olan Polonezköy Tabiat Parkı, şehirden uzaklaşmak isteyenler için en ideal yerlerden birisidir.
İstanbul’un en etkileyici doğal yerlerinden biri olan Polonezköy, yemyeşil bir manzara ve temiz bir havayla tüm ziyaretçilerine rahatlığı yaşatacaktır. Doğa yürüyüşleri, kamp ya da bisiklet gibi çeşitli etkinlikleri gerçekleştirebilirsiniz. Ya da basitçe piknik yapıp tüm gün ağaçların altında uzanabilirsiniz.
İstanbul Oyuncak Müzesi
Sunay Akın tarafından 2005 yılında açılan İstanbul Oyuncak Müzesi, şehrin en etkileyici ve en yaratıcı müzelerinden bir tanesidir. Neredeyse 300 yıllık oyuncaklara sahip olan müze, yaklaşık olarak 4000 oyuncağı sergilemektedir.
İstanbul Oyuncak Müzesi sadece İstanbul değil, tüm Türkiye için önemli bir müzedir. Dünya oyuncak müzeleri başkenti unvanını alan İstanbul, Avrupa Oyuncak ve Çocuk Müzeleri’nin ilk buluşmasına da ev sahipliği yapmıştır. Kendi başarısından sonra Antalya ve Gaziantep gibi farklı şehirlerimizde de Oyuncak Müzelerinin açılmasına öncü olmuştur. Ülkemizin kültürel açıdan ilerlemesinde büyük katkısı olan İstanbul Oyuncak Müzesini mutlaka gezmelisiniz. Belki de kendi çocukluğunuzdan oyuncaklara denk gelebilirsiniz.
Zirkon Suit Otel ile İstanbul’u Sonuna Kadar Yaşayın
Her yerini gezebileceğiniz İstanbul, her saniye size farklı deneyimler yaşatacaktır. Birçok farklı yeri ve mekânı keşfedip yaşayacağınız İstanbul’da tatilinizi en güzel şekilde yaşamak içinse Zirkon Suit Otel, ‘e gelebilirsiniz. Ev konforunu yaşayacağınız Nish Suit içerisinde çeşitli hizmetlerimizle size en güzel konaklama hizmetini sağlıyoruz. İstanbul tatilinizin her açıdan mükemmel olması için Zirkon Suit Otel’i tercih edebilirsiniz.
0 notes
icerenkoykarot2017 · 11 months ago
Text
HER DAİM, MAVİ KAROT, İSTANBUL İNSAATLARINDA, ŞANTİYELERİNDE, KAROTCU, 0537 920 40 25
MAVİ KAROT, İSTANBUL İNSAATLARINDA, İSTANBUL ŞANTİYELERİNDE, İstanbul karot, Karot, karotcu, karotçu, beton delme, beton kesme, duvar delme, duvar kesme, kapı yeri açma, tesisat delikleri açma, işlerinde her daim yanınızdayız.
0 notes
camtamircisi · 7 months ago
Text
ATAŞEHİR İÇERENKÖY CAMCI ( 0533 562 65 07 )
ATAŞEHİR İÇERENKÖY CAMCI ( 0533 562 65 07 )ATAŞEHİR İÇERENKÖY AYNA YAPANLAR ( 0533 562 65 07 )ATAŞEHİR İÇERENKÖY AYNACI ( 0533 562 65 07 )ATAŞEHİR İÇERENKÖY CAM BÖLME YAPANLAR ( 0533 562 65 07 )ATAŞEHİR İÇERENKÖY CAM MASA TAMİRİ ( 0533 562 65 07 )ATAŞEHİR İÇERENKÖY CAM TAMİRİ YAPANLAR ( 0533 562 65 07 )ATAŞEHİR İÇERENKÖY CAM TAMİRİ ( 0533 562 65 07 )ATAŞEHİR İÇERENKÖY AYNA TAMİRİ,ATAŞEHİR…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
mejesus · 7 months ago
Text
Reform Çilingir: Şerifali, İçerenköy ve Kayışdağı'nda Güvenli Çözümler
Reform Çilingir adıyla faaliyet gösteren şirket, Şerifali, İçerenköy ve Kayışdağı bölgelerinde güvenilir çilingir hizmeti sunmaktadır. Firmanın amacı, müşterilerinin acil çilingir ihtiyaçlarını en kısa sürede ve profesyonel bir şekilde karşılamaktır.
Şerifali, İçerenköy ve Kayışdağı gibi yoğun nüfusa sahip bölgelerde yaşayan insanlar için güvenlik her zaman önemli bir konudur. Kapılarının güvenlik açısından sağlam olması, ev veya iş yerlerinin güvenliğini sağlamak için ilk adımdır. Ancak bazen beklenmedik durumlarla karşılaşabiliriz; anahtarlarımızı kaybedebilir, kapılarımızı kilitleyebilir veya kilitlerimiz bozulabilir.
Tam da bu noktada Reform Çilingir devreye girer. Şirket, Şerifali çilingir, İçerenköy çilingir ve Kayışdağı çilingir hizmetleri sunarak müşterilerinin güvenlik sorunlarını çözmeyi amaçlar. Eğitimli ve deneyimli ekibi sayesinde, acil durumlarda bile kaliteli hizmet sunmayı garanti eder.
Reform Çilingir'in sunduğu hizmetler arasında acil çilingir servisi, anahtar yapımı ve değiştirme, kilit değiştirme, kapı açma ve güvenlik sistemleri kurulumu bulunmaktadır. Şirket, müşterilerinin ihtiyaçlarını anlamak ve onlara en uygun çözümü sunmak için her zaman çaba gösterir.
Şerifali, İçerenköy ve Kayışdağı çevresinde Reform Çilingir ile çalışmanın avantajlarından biri, hızlı yanıt süreleridir. Acil durumlarda bile telefonun diğer ucunda bekleyen bir ekip bulunur ve müşterilerin taleplerine en kısa sürede cevap verilir. Ayrıca, şirketin müşteri memnuniyetine olan önemi sayesinde, işlerini titizlikle yerine getiren uzman kadrosuyla güvenilir bir hizmet sunar.
Reform Çilingir, Şerifali, içerenköy çilingir hizmetlerinde güvenilir bir isim olmuştur. Müşterilerine kaliteli hizmet sunmanın yanı sıra, adil fiyatlandırma politikasıyla da öne çıkar. Şirket, her müşteriye uygun çözümler sunarak, bütçeye uygun seçenekler sunmaktadır.
Reform Çilingir, Şerifali, İçerenköy ve Kayışdağı bölgelerinde güvenliğe önem veren kişiler için güvenilir bir çilingir hizmeti sunmaktadır. Acil durumlarda bile hızlı yanıt süreleri, deneyimli ekibi ve adil fiyatlandırma politikasıyla öne çıkan şirket, müşteri memnuniyetini her zaman en üst düzeyde tutmayı hedeflemektedir.
0 notes
hurdacifirma · 3 months ago
Text
istanbul hurdaci firmasi
İstanbul Hurdacı Firması Olarak Hizmetlerimiz:
İstanbul'da uzun yıllardır hurda metal alımı ve geri dönüşüm hizmetleri sunan firmamız, sektörün liderlerinden biridir. Profesyonel ekibimizle birlikte, çeşitli metal hurdaları alarak çevreye katkıda bulunuyor ve geri dönüşüm süreçlerine destek veriyoruz. Müşteri memnuniyetini ön planda tutarak hızlı ve güvenilir hizmet sunmaktayız.
ferhatpaşa hurdacı
esatpaşa hurdacı
ümraniye hurdacı
tuzla hurdacı
sancaktepe hurdacı
pendik hurdacı
kadıköy hurdacı
çekmeköy hurdacı
ataşehir hurdacı
kurtköy hurdacı
kaynarca hurdacı
güzelyalı hurdacı
bostancı hurdacı
dudullu hurdacı
hurdacı
Hizmetlerimiz:
Hurda Metal Alımı: Her türden hurda metal alımı yapıyoruz. Alım sürecinde hızlı ve adil fiyatlandırma ile sizlere en iyi hizmeti sunmayı hedefliyoruz.
Yerinde Toplama: İstanbul genelinde hurda metallerinizi yerinde toplayarak zahmetsiz bir şekilde elden çıkarılmasını sağlıyoruz.
Ayrıştırma ve Sınıflandırma: Metal hurdalarınızı ayrıştırıp, türlerine göre sınıflandırarak daha verimli geri dönüşüm sağlıyoruz.
Geri Dönüşüm: Topladığımız metal hurdaları, çevre dostu yöntemlerle geri dönüştürüyoruz. Bu sayede doğal kaynakların korunmasına katkıda bulunuyoruz.
çamlıca hurdacı
küçükbakkalköy hurdacı
kayışdağı hurdacı
içerenköy hurdacı
üsküdar hurdacı
şile hurdacı
beylikdüzü hurdacı
beşiktaş hurdacı
bayrampaşa hurdacı
başakşehir hurdacı
bakırköy hurdacı
bahçelievler hurdacı
bağcılar hurdacı
arnavutköy hurdacı
beyoğlu hurdacı
esenyurt hurdacı
Hurda Metal Çeşitleri:
Bakır Hurda: Yüksek iletkenlik özelliği ile bilinen bakır hurdalar, elektrik kablolarında ve çeşitli elektronik cihazlarda bulunur. Bakır hurdalar genellikle yüksek değerli olup, geri dönüşümü ekonomik olarak avantaj sağlar.
Alüminyum Hurda: Hafif ve dayanıklı bir metal olan alüminyum, genellikle otomotiv sektöründe, inşaat malzemelerinde ve ambalajlarda kullanılır. Alüminyum hurdalar, geri dönüşüm sürecinde enerji tasarrufu sağlar.
Demir ve Çelik Hurda: İnşaat ve otomotiv sektöründe yaygın olarak kullanılan demir ve çelik hurdalar, geri dönüşüm yoluyla yeniden işlenerek kullanıma sunulur. Bu metal türleri genellikle daha düşük fiyatlıdır ama büyük miktarlarda toplanabilir.
Paslanmaz Çelik Hurda: Dayanıklı ve korozyona karşı dirençli olan paslanmaz çelik hurdalar, genellikle mutfak eşyaları ve endüstriyel ekipmanlarda bulunur. Bu tür hurdalar, özel işleme ve geri dönüşüm süreçleri gerektirir.
Kurşun Hurda: Genellikle bataryalar, kablolar ve bazı endüstriyel ürünlerde bulunur. Kurşun hurdalar özel bir geri dönüşüm sürecine ihtiyaç duyar çünkü toksik olabilirler.
esenler hurdacı
eyüpsultan hurdacı
kağıthane hurdacı
güngören hurdacı
gaziosmanpaşa hurdacı
fatih hurdacı
küçükçekmece hurdacı
sarıyer hurdacı
silivri hurdacı
şişli hurdacı
sultangazi hurdacı
zeytinburnu hurdacı
hadımköy hurdacı
güneşli hurdacı
çatalca hurdacı
büyükçekmece hurdacı
avcılar hurdacı
sultanbeyli hurdacı
maltepe hurdacı
beykoz hurdacı
Firmamız, İstanbul'da hurda metal alımında güvenilir bir ortak arayan tüm müşterilerimize en iyi hizmeti sunmayı hedeflemektedir. Bizimle iletişime geçmek için telefon numaramız veya e-posta adresimiz üzerinden bize ulaşabilirsiniz. Hurda metallerinizi en iyi fiyattan alarak, çevre dostu geri dönüşüm sürecine katkıda bulunmak için buradayız!
0 notes