#harika di mi

[shipperisi]

Herkesin manitasi vaar benimse baby gibi suratim

Aman canım napacaksın manitayı fuzuli dert bebek gibi cildin varsa fondoten bile sürme

[aykoza]

iltifat duymak için zorla soru soruyorum

[esinperisi]

bir evin içinde birbirinden habersiz 5 kişi yaşıyor :')

[sertsiken0606]

aslının aynısı 2

biri amımı sikerken diğeri götüme sokmaya başladı avukat hanımı sikende geldi ağzı boş kalmasın deyip ağzıma verdi diğer adamda avukat hanımı domaltıp kalçasına sert tokatlar atarak sikmeye başladı ben artık bitmiştim orgazm üzerine orgazm oluyordum amım götüm birde ağzım ilk defa aynı anda sikiliyordu ağzıma veren bu orgazm ı tattı artık hep sikeriz orospumuz avukat hanım bir tane daha bulur Handan Didem avukat ve bulacağı karıyla birlikte değişe değişe sikişiriz olmazmı avukat hanım dedi ben hallederim diye cevap verdi telefon çalmaya başladı amımı siken çıktı telefon u açtı konuştu kapatırken emredersiniz komutanım dedi belli ki askerdi elbiseleri alıp çıktı diğerleri de giyinmek için elbiselerini topladı biz avukat hanım ile kala kaldık beni ilk siken ilçe emniyet müdürüymüş diğerleri ilk telefon gelip giden jandarma komutanı patron dedikleri adam avukat hanımın eski kocasının ortağı diğer kişi işe ilçede bulunan mağazaların sahibiymiş avukat hanım banyo yapıp çıkalım dedi birlikte banyo yapıp çıktık arabada yarın da sikişmek istermisin diye sordu güldüm olur dedim sabah erkenden noteri aç çay demle saat 9 da ben gelir seni alırım dedi evime bıraktı kocam olacak şerefsize hiç bakmıyordum yemek söylemiş ben direkt olarak yatak odasına gittim yattım uyudum ertesi gün avukat hanım dediği gibi yaptım saat 9 da geldi bana Didem aslının aynısıdır kaşesini ve numaratörü al il merkezine git noterler Birliğinde Hasan Hüseyin bey gideceğin yeri sana tarif edecek dedi ben hazırlanırken avukat hanım ben de kaymakam ile görüşeceğim seni otogar a bırakayım dedi birlikte araca binip yola çıktık bu sefer başka bir eve gidiyorduk dün güzel sikiştin bugün de senden aynı performansı bekliyorum dedi çok lüks bir villanın bahçesine girdik tripleks bir villaydı içeri girdik kapıyı kapatınca avukat hanım kim var kim yok diye seslendi kimse ses vermedi mutfağa gidip 2 bira ve leblebi getirmiş ilk defa içecektim tadını hiç beğenmedim içmedim bir araç geldi park edip eve girdiler aman Allahım eşimin amcası ve amcasının kaynı kahraman bey di gelenler amca bey korkma kızım sen o salağa çok bile sadık kaldın merak etme artık biz seni doyururuz bol da para veririz dedi bu arada avukat hanım soyunmuş kahraman bey in sikini yalamaya başlamıştı amca ben diyebildim beni öyle bir öpmeye başladı ki ister istemez karşılık verdim ömrümde hiç bu kadar güzel öpüşen birini daha görmedim çok sevgilim oldu evlenmeden önce hepsiylede öpüştük seviştik ama arkadan ve ağzımdan başka bir yerimi siktirmeden kocamla evlendim Vedat bey derdim amca ya o zamana kadar Vedat beni ben Vedat ı soydum eğilip sikini ağzıma aldım kocamın sikinin yanında bu resmen kazma sapıydı rahat 25 cm vardı 69 pozisyonuna geçtik o kadar sevişmeyi iyi biliyordu ki diliyle beni orgazm etmeyi başardı. Didem şarıl şarıl akıyor kız suyun hiç mi sikmedi bu şerefsiz seni bu ne kız dedi doğruldum sikinin üzerine oturdum offf harika bir sikiş başlıyordu 10 15 dakika bu pozisyonda sikiştik sonra bir sandalya çekti oturdu beni sırtım yüzüne gelecek şekilde sikinin üzerine oturttu zıplamaya başladı bu arada kalçama tokat atıyordu canım yanıyordu ama zevk inlemelerim ve küfürlü konuşması beni daha çok sikilmek istiyordum 3 kez orgazm oldum kahraman bey benim önüme geldi sikini ağzıma verdi domaldım arkamdan Vedat bey önümde kaynı kahraman bey beni sikiyordu avukat hanım eğilip ellerini memelerime dilini amıma attı o zamana kadar tüm orgazmları bitirdim avukat hanımın emmeleri beni titreterek resmen bağırarak boşalmaya başladım . Avukat hanım altımdan çıktı telefon etti biz villadayız bekliyoruz dedi demek ki sikecek adamlar gelecekti Vedat amımdan çıktı götüme sokmaya başladı 3 dakika geçmeden götüme bütün döllerini boşalttı kahraman bey arkama geçti amımı yalamaya başladı o yaladıkça götümdeki döller amıma doğru akıyor o dölleride yalıyordu birden beni sikinin üzerine oturttu zıplamaya başladı bende tekrar zıplamaya başladım birden beni kucakladı oturttu sikinin üzerine bu sefer amım döllerle buluştu beni bıraktı kalktı altımdan avukat hanımı öpüp ben onlar gelmeden gideyim dedi giyinip çıktı

[benmisim]

bana benim gibi bir arkadaş lazım. benimle aynı şeylerin içinden geçmiş ya da geçmekte olan… mevcut arkadaşlarım çok başka yerdeler. onlarla konuşamıyorum, konuşmak istemiyorum. hâlâ flört anlatıyorlar bana. sevgililik problemleri ya da. “ah yavrum, seni bekleyen şeylerden nasıl da bir habersin” hissiyatı oluşuyor içimde. ne bileyim. ilişki heyecan aşk flört bu konular sanki çocukla beraber gündem olmaktan çıkıyor. artık işin gücün derdin sevgilin/kocan değil çocuğun, anneliğin, fiziksel ve duygusal yüklerin oluyor. kadınlarla daha ilgili hale geliyorsun. anneni falan anlıyorsun, onunla yakınlaşıyorsun. seninle aynı yollardan geçmiş başka kadınların hikayelerini dinlemeye, onlardan destek almaya ihtiyaç duyuyorsun. hemcinslerinle o zamana kadar hiç hissetmediğin kadar birlik içinde hissediyorsun kendini. o güne kadar içinde taşıdığın tüm o soyut yalnızlık hissini dağıtacak kadar bir birlik hissi.

hele bugün yakın ilişkiler dansı’ndan -tekrar- okuduğum cümleler, beni erkeklerle ilgili konuşmaktan iyice soğuttu. -biricik aşkım- harriet lerner diyor ki, “erkekler kariyer peşinde koşmalıydı, kadınlar erkeklerin peşinde. erkekler biri olmak zorundaydı, kadınlar ise birini bulmak. üniversitedeyken kız arkadaşlarımla erkekler hakkında yaptığımız konuşmalar akademik çalışmalarımızı gölgede bırakıyordu”. yani erkeklerin bir araya geldiklerinde gündemlerinin kadınlar hakkında, kadınları anlamakla ilgili, kadınları etkilemekle ilgili olmaması, buna karşın kadınların yatıp kalkıp erkeklerle ilgili konuşması, erkeklerin dominant grup kadınların ikincil grup olmasından (bu vurgu da lerner’ın) kaynaklanıyor. siyahilerin beyazların kültürüne daha hakim olmaları gibi, kadınlar da erkekleri öğrenmeleri anlamaları ayak uydurmaları gerektiğini hissediyor. onay merciimiz erkekler. bu yüzyıllardır yerleşmiş bir kalıp. hepimizde silip atamayacağımız şekilde izi var. kadınların erkeksiz, bekar olmaları halinde değersiz olacaklarına inanmaları çok can sıkıcı. kötü de olsa bir kocan olmalı yani, hiç olmamasından iyidir. kocasından çok çekmiş, çok mutsuz kadınlar var mesela, onlar dahi evlenmemiş ya da boşanmış bir kadına “sorunlu” gözüyle bakıyor. ablacım sen kendi evliliğinde “mecburiyetten” kalan bir insansın, sabah akşam evliliğini kocanı kötülüyorsun, şu kadına bakıp “ne güzel, özgür” diyeceğine neden ah vah edip yüz ekşitiyosun :D işte, sinek kadar kocam olsun başımda bulunsun hikayesi. bir erkeğin gölgesini, varlığını, himayesini arzuluyoruz. bir erkek bize ne kadar -tövbe haşa- tapıyosa o kadar değerliyiz gibi bir halimiz tavrımız var. bence kadınlar bu yüzden sevgilileri veya kocalarıyla ilgili her şey yolundaymış gibi davranıyor, sorunları asla konuşmuyorlar. erkeklerin dilinden “kadın dırdırı” şikayeti düşmezken, kadınlar kocaları ya da sevgilileri ne kadar işe yaramaz da olsa “kimin kocası buu” şovunda. erkekler için eşlerinden sevgililerinden dert yanmak şikayet etmek meziyet (okey patron sensin easy boy) kadınsa erkekle değer bulduğu için o erkekle olan ilişkisini ne kadar kabartırsa kendi imajını parlatıyor aslında güya. kocam harika, sevgilim beni çok seviyor, kocam bana çiçekler çikolatalar alıyor, bakın sevgilim bana ne mesajlar yazıyor. yani anladınız di mi, first ladylik olayı, güç erkekte ve artık dolayısıyla bende olayı :D

(şunu da belirtmek gerek: bekarlar horlanıyor derken, bekarlığın daha iyi olduğu erkeklerin ve evliliğin tu kaka olduğu söylenmiyor kesinlikle. kitapta da belirtiyor lerner, yakın ilişkiler kurmak sürdürmek çok önemli, bu yakın ilişkiyi de “kendimizi olduğumuz gibi ifade edebildiğimiz ve karşımızdakine de kendisini olduğu gibi ifade etme izni verdiğimiz ilişkiler” olarak tanımlıyor. yakın ilişkilerin -sadece evlilik değil, akrabalık arkadaşlık bağlarının da- bizim kendimizi tanımamızda en önemli aracılar olduğunu falan söylüyor. ya zaten anlatmaya gerek var mı, ilişkisiz hayat olur mu? insanı depresyona götüren en önemli etken ilişkisizlik, sosyal desteksizlik, yalnızlık. burada, yani yukarıda eleştirilen şey bir kadının bir erkekle olan ilişkisine yüklenen ideolojik anlam.)

yani artık böyle şeyleri gördüğüm yerde kaçmak istiyorum. ben artık erkekleri konuşmak istemiyorum. bana flört anlatmasınlar, “ne demek istiyo sence” diye sormasınlar, tek tek mesajlaşmalara falan hele hiç girmesinler rica ediyorum. oturalım maddi manevi bağımsızlığımızı kazanmaktan konuşalım, sindrella kompleksinden konuşalım, duygularımızı konuşalım, öfkemizi konuşalım, korkularımızı konuşalım. erkekler yokmuş gibi davranmıcaz erkek düşmanı olmıcaz tabi ki :D sadece kendi sesimizi kendi gücümüzü bulalım ya. ezik miyiz olm biz ahshs neyse sabah beşe geliyor saat… bu saate kadar otururken kocama güvendim <3 yarın (yani bugün) evde olduğu için çocuğa bakacak biri var (oley) ben de yatar uyurum azıcık (oleyy).

[musmutsuzz]

sosyalleşeyim diye geldik bi yere oturduk aldım elime beyefendinin fotosunu oturuyorum. harika di mi

[sanadonmemimkansiz]

arkadaşlar yılbaşı çekilişi yapıyorum. bu postu beğenenler arasından seçtiğim iki kişi bana hediye alacak, nasıl harika di mi hadi beğenin ahkqkjska

[kurtlukiraz]

Aktör Di Angelo, RadioTimes.com da dahil olmak üzere basın mensuplarına geri dönmesinin gerçek nedeni ve değişmiş bir adam olup olmadığı hakkında konuştu.EastEnders'ta en son göründüğünüzden bu yana yedi yıldan fazla zaman geçti. Geri dönmek nasıl bir duygu? Geri dönmek harika bir duygu. EastEnders'a neredeyse 18 yıl önce başladım, bu artık bir ömür gibi geliyor. Yedi yıldır geri dönmedim, bu yüzden insanları ve gösteriyi sevdiğim için üçüncü kez tekrar sorulduğum için çok heyecanlandım.Elstree'de çekimler nasıldı? Son görevinden bu yana çok şey değişti mi?Tamamen aynı görünen tamamen yeni bir Kare olduğu için pek çok fiziksel değişiklik var [laughs]ama tüm girişler ve çıkışlar eskisi gibi.Dean'i Meydan'a geri getiren şeyin ne olduğunu anlatabilir misin?Dürüst olmak gerekirse Walford'a geri dönmek istemiyor. Kızı Jade çok hasta olduğu için oraya geri dönmek zorunda kaldı. Kistik fibrozisi var ve yakındaki bir hastanede yapılması gereken bir nakile ihtiyacı var. Dean'in orada yaşaması gerekiyor, bu yüzden randevuları için hazır bulunuyor ve nakil gerçekleşirse hızlı hareket etmeleri gerekiyor. Geri dönmenin sonuçlarını bildiği için isteksizdir ama sonuçta ailesine yardım etmesi gerekir. Dean'in oradayken geçimini de sağlaması gerekiyor, bu yüzden yeni bir işe yatırım yapıyor ve bu iş Cindy ve Ian'ın yeni turta ve püre dükkanı Beale's Eels olarak ortaya çıkacak.Bilgilerinizi girerek şunları kabul etmiş olursunuz: Şartlar ve koşullar Ve Gizlilik Politikası. Aboneliğinizi istediğiniz zaman iptal edebilirsiniz.Geri dönüşünüz s��klıkla speküle edildi. Bu hikayede geri dönmek istemenize neden olan şey neydi?Hem benim için hem de Dean için doğru zamanmış gibi geldi. Mick hayattayken Dean Meydan'a geri dönmeye cesaret edemezdi çünkü Mick'in bunu desteklemesine imkân yoktu. Haklıydı çünkü Dean'in Linda'ya yaptığı affedilemezdi ve hatta ebeveynleri Shirley ile Buster bile ona sırt çevirmişti. Ama şimdi Mick öldü, sanırım Dean'in geri dönmesine izin vermek için o kapı açıldı, çünkü Linda'nın orada ona destek olacak biri yok. Mick olmadan Dean hikayeyi çarpıtabilir ve bundan kurtulma şansı artar.Walford'daki son görevi sırasında Dean, Linda'ya tecavüzünün sorumluluğunu hiçbir zaman üstlenmedi ve suçsuz olduğunu iddia ettikten sonra Roxy'ye tecavüz girişiminden dolayı ekran dışında beraat etti. Dean değişti mi, yoksa daha önce gördüğümüz intikamcı karakterin aynısı mı? Dean söz konusu olduğunda, Linda'ya tecavüz ettiği gerçeğini kabul mü ettiğini yoksa yanlış bir şey yaptığını düşünmeyecek kadar kör mü olduğunu bilmek zor. Onu izliyorsun ve düşünüyorsun ki, 'Nasıl bu kadar yanılgıya düşebiliyor?' Ama sanırım bir oyuncu olarak benim işim, Linda'ya tecavüz ettiğini derinlerde kabul edip etmediğini görmek için onun iç ruhunu parçalamaya çalışmak. Onu son gördüğümüzden bu yana fikrinin değiştiğini sanmıyorum ve geçen zamanın onu yalnızca konumuna ikna ettiğini düşünüyorum. Onu bu kadar karmaşık kılan da bu.İzleyiciler, flashforward bölümünden bu yana geri dönüşünüz hakkında spekülasyon yapıyor. Dean'in Noel'e katılmasını bekleyebilir miyiz? Linda'nın Noel hikayesinde yer aldığını biliyoruz ve ayrıca Meydan'daki çoğu insanın Dean'in arkasını görmek istediğini de biliyoruz. Ama cesedin Dean'in Vic katında olup olmadığını öğrenmek için herkesin beklemesi gerekecek çünkü hiçbir ipucu vermiyorum!Buna benzer daha fazlaTanıdık ve yeni yüzlerle çalışmak nasıldı? Natalie Cassidy ve Lacey Turner gibi bazılarını 18 yaşımdan beri tanıdığım eski dostlarla bir araya gelmek harika. Adam Woodyatt'la yeniden çok yakın çalışıyorum, bu da gerçekten harika çünkü o gerçekten harika bir adam. Tabii ki çok fazla detay vermeden Dean'in yolları Linda ve birlikte çalışması muhteşem olan yeni ailesi Knights'la epeyce kesişecek.Çok fazla detay vermeden, karakterinizi neyin beklediğini anlatabilir misiniz?Dean, kızı Jade'e yardım etmek için Walford'a geri döndü, ancak bunu yapabilmek için geçimini sağlaması ve topluluğun bir parçası olması gerekiyor. Herkesin Dean hakkında çok güçlü fikirleri olduğundan, en büyük zorluğun Walford sakinleriyle karşı karşıya kalacağını düşünüyorum ve haklı olarak da öyle.Linda'nın hikayesinden etkilenen herkes Tecavüz Krizi'ni ziyaret ederek veya 0808 500 2222 numaralı telefondan 7/24 Tecavüz ve Cinsel İstismar Destek Hattını arayarak destek bulabilir.Devamını okuEastEnders pazartesiden perşembeye saat 19.30'da BBC One'da ve sabah 6'dan itibaren BBC iPlayer'da yayınlanıyor. Özel EastEnders'ımızı ziyaret edin sayfa En son haberler, röportajlar ve spoiler için. Daha fazlasını izlemek istiyorsanız bölümümüze göz atın TV Rehberi ve Yayın Rehberi.Radio Times dergisini bugün deneyin ve yalnızca 10 £ karşılığında 10 sayı edinin; şimdi abone olun ve Doctor Who'nun 60. yıl dönümünü Radio Times'ın özel sayısıyla kutlayın. TV'nin en büyük yıldızlarından daha fazlası için The Radio Times Podcast'ini dinleyin.

[gundemburadadedim]

Aktör Di Angelo, RadioTimes.com da dahil olmak üzere basın mensuplarına geri dönmesinin gerçek nedeni ve değişmiş bir adam olup olmadığı hakkında konuştu.EastEnders'ta en son göründüğünüzden bu yana yedi yıldan fazla zaman geçti. Geri dönmek nasıl bir duygu? Geri dönmek harika bir duygu. EastEnders'a neredeyse 18 yıl önce başladım, bu artık bir ömür gibi geliyor. Yedi yıldır geri dönmedim, bu yüzden insanları ve gösteriyi sevdiğim için üçüncü kez tekrar sorulduğum için çok heyecanlandım.Elstree'de çekimler nasıldı? Son görevinden bu yana çok şey değişti mi?Tamamen aynı görünen tamamen yeni bir Kare olduğu için pek çok fiziksel değişiklik var [laughs]ama tüm girişler ve çıkışlar eskisi gibi.Dean'i Meydan'a geri getiren şeyin ne olduğunu anlatabilir misin?Dürüst olmak gerekirse Walford'a geri dönmek istemiyor. Kızı Jade çok hasta olduğu için oraya geri dönmek zorunda kaldı. Kistik fibrozisi var ve yakındaki bir hastanede yapılması gereken bir nakile ihtiyacı var. Dean'in orada yaşaması gerekiyor, bu yüzden randevuları için hazır bulunuyor ve nakil gerçekleşirse hızlı hareket etmeleri gerekiyor. Geri dönmenin sonuçlarını bildiği için isteksizdir ama sonuçta ailesine yardım etmesi gerekir. Dean'in oradayken geçimini de sağlaması gerekiyor, bu yüzden yeni bir işe yatırım yapıyor ve bu iş Cindy ve Ian'ın yeni turta ve püre dükkanı Beale's Eels olarak ortaya çıkacak.Bilgilerinizi girerek şunları kabul etmiş olursunuz: Şartlar ve koşullar Ve Gizlilik Politikası. Aboneliğinizi istediğiniz zaman iptal edebilirsiniz.Geri dönüşünüz sıklıkla speküle edildi. Bu hikayede geri dönmek istemenize neden olan şey neydi?Hem benim için hem de Dean için doğru zamanmış gibi geldi. Mick hayattayken Dean Meydan'a geri dönmeye cesaret edemezdi çünkü Mick'in bunu desteklemesine imkân yoktu. Haklıydı çünkü Dean'in Linda'ya yaptığı affedilemezdi ve hatta ebeveynleri Shirley ile Buster bile ona sırt çevirmişti. Ama şimdi Mick öldü, sanırım Dean'in geri dönmesine izin vermek için o kapı açıldı, çünkü Linda'nın orada ona destek olacak biri yok. Mick olmadan Dean hikayeyi çarpıtabilir ve bundan kurtulma şansı artar.Walford'daki son görevi sırasında Dean, Linda'ya tecavüzünün sorumluluğunu hiçbir zaman üstlenmedi ve suçsuz olduğunu iddia ettikten sonra Roxy'ye tecavüz girişiminden dolayı ekran dışında beraat etti. Dean değişti mi, yoksa daha önce gördüğümüz intikamcı karakterin aynısı mı? Dean söz konusu olduğunda, Linda'ya tecavüz ettiği gerçeğini kabul mü ettiğini yoksa yanlış bir şey yaptığını düşünmeyecek kadar kör mü olduğunu bilmek zor. Onu izliyorsun ve düşünüyorsun ki, 'Nasıl bu kadar yanılgıya düşebiliyor?' Ama sanırım bir oyuncu olarak benim işim, Linda'ya tecavüz ettiğini derinlerde kabul edip etmediğini görmek için onun iç ruhunu parçalamaya çalışmak. Onu son gördüğümüzden bu yana fikrinin değiştiğini sanmıyorum ve geçen zamanın onu yalnızca konumuna ikna ettiğini düşünüyorum. Onu bu kadar karmaşık kılan da bu.İzleyiciler, flashforward bölümünden bu yana geri dönüşünüz hakkında spekülasyon yapıyor. Dean'in Noel'e katılmasını bekleyebilir miyiz? Linda'nın Noel hikayesinde yer aldığını biliyoruz ve ayrıca Meydan'daki çoğu insanın Dean'in arkasını görmek istediğini de biliyoruz. Ama cesedin Dean'in Vic katında olup olmadığını öğrenmek için herkesin beklemesi gerekecek çünkü hiçbir ipucu vermiyorum!Buna benzer daha fazlaTanıdık ve yeni yüzlerle çalışmak nasıldı? Natalie Cassidy ve Lacey Turner gibi bazılarını 18 yaşımdan beri tanıdığım eski dostlarla bir araya gelmek harika. Adam Woodyatt'la yeniden çok yakın çalışıyorum, bu da gerçekten harika çünkü o gerçekten harika bir adam. Tabii ki çok fazla detay vermeden Dean'in yolları Linda ve birlikte çalışması muhteşem olan yeni ailesi Knights'la epeyce kesişecek.Çok fazla detay vermeden, karakterinizi neyin beklediğini anlatabilir misiniz?Dean, kızı Jade'e yardım etmek için Walford'a geri döndü, ancak bunu yapabilmek için geçimini sağlaması ve topluluğun bir parçası olması gerekiyor. Herkesin Dean hakkında çok güçlü fikirleri olduğundan, en büyük zorluğun Walford sakinleriyle karşı karşıya kalacağını düşünüyorum ve haklı olarak da öyle.Linda'nın hikayesinden etkilenen herkes Tecavüz Krizi'ni ziyaret ederek veya 0808 500 2222 numaralı telefondan 7/24 Tecavüz ve Cinsel İstismar Destek Hattını arayarak destek bulabilir.Devamını okuEastEnders pazartesiden perşembeye saat 19.30'da BBC One'da ve sabah 6'dan itibaren BBC iPlayer'da yayınlanıyor. Özel EastEnders'ımızı ziyaret edin sayfa En son haberler, röportajlar ve spoiler için. Daha fazlasını izlemek istiyorsanız bölümümüze göz atın TV Rehberi ve Yayın Rehberi.Radio Times dergisini bugün deneyin ve yalnızca 10 £ karşılığında 10 sayı edinin; şimdi abone olun ve Doctor Who'nun 60. yıl dönümünü Radio Times'ın özel sayısıyla kutlayın. TV'nin en büyük yıldızlarından daha fazlası için The Radio Times Podcast'ini dinleyin.

[shipperisi]

Hayatım en haklı olduğumuz konu bu bir de anonimcim rakı beyazı harika olur cnm

Di mi heyatım💅🏻💅🏻💅🏻 rakı beyazından yanayım ben de şarap kırmızısı cok klasik olur

[dilperisanimmmm]

Yaww dedemin anlattığı hikayeleri bayiliyorum yaaaaaaawww. Var ya bi telefon alsınlar her gün gidecem yanına sesine kayda alıcam. Hakkatten harika gzuel anıları. Bir de bunu çocuklarına oğluna fakan anlayamıyor ki kuşaktan kuşağa ani kalsın. Neyse bana anlattı bugün.

Yemek götürdüm aşağıya dedi gel yanıma otur neyse öyle böyle konu fedilaya geldi. Tanımadığım dayımın tanımadığım kızı. Dedi annen demiş hasan dauinin kızını vermişler ibikalı birine dedim he. Dedi annene sormuştum kimin oğluna vermiş annen demiş tanımıyorum. Sordum soruşturulması öğrendim. Bilmem kimin kızıymış. Vallah bıkmıyorum dedi zekonnın mu kim unuttum bilmiyorum öyle bir isim işte dedi o adamın oğluna vermişler. Dedi o adamla aramizız yoktu pek sevmezdim birbirimizi dedim niye. Dedi 13 ay hapiste kaldığım süre boyunca işimizi bozuyordu dedi. Dilekçe falan yazıyormuş dedem ve dedemin diğer üç arkadaşıyla ilgili. Velhasıl şikayet yani hükumete. Dedi çıkmışız mahkemeye vallahi mahkemede savgıcın avukatın dediği her bir kelimeyi söyledi aklında kalmış eskerinin dehşet gzuel müthiş bir hafızası var ha yemin ederim öyle böyle değil çok çok gzuel. Bilmem hangi kanunun kaçıncı Bilmem şeyi niza çi niza çi... Bir sürü şey her kelimesiyle söyledi.

Neyse dedim bizim İbrahim söz hakkı için elini kaldiriyordu. Vêdor Îbo çep bu xwadêgirt. Bi dest xwu nê çep ra dikir. Biz de diyroyk ibo ibo e elini kolunu kaldırma o teröristlerin hareketidir teröristler dest xwenê çep bilidik i. Dedim o neden niye teröristler o elini mi kaldırıyor ne alaka. Ahshhshs aklıma gelmedi ki ahshhshshhshzhahhz dedem diyor tabi ya teröristler o elini kaldır. Solcular ha :D ahshshhshshhshshhs öyle demedi mi ben koptum tani ahshshhahahhahahhanshhajsbjahshshjanan alllammmm yaaa. Dedem diyor bir kaldırdı iki kaldırdı de adam solaktı her seferinde sol elini kaldırıyor. Dedi diyor artık bi sol kolunu zorla götünün arkasına koyduk ki söz hakkı isterken kaldırmasın ahhshs dedm de anlatırken gülüyor :D

Neyse ibo ya söz hakkı veriyorlar. Ibo diyor bu adamın ailesiyle benim ailemin arasında kan davası var. Bu arada dayımın kızını verdiği adamın babası yani dilekçe yazan adam aynı zamnda dedemler yani o dörtlü arkadaş grubunun hapse dusmesinin sebebiymis o istipiyornlamis bunlar "teröristlere " yemek veriyor diye. Aynı zamnda dilekçede de demiş yemek veriyor yok arada hapisten mu çıkıp veriyor ne?... öyle bsiey yani sürekli sürekli sürekli dilekçesinde hala daha şikayet ediyormuş. Neyse ibo aramızda kan davası var deyince dedem hakim mi mübaşir mi ikisinden biri eski dosyaları falan biseyler yapıp getirmişler. Demişler bilmem kim aydın senin heyin oluyor dilekçeyi yazan adam demiş benim amcam sormuşlar yine demiş bilmem kim senin neyin oluyor demiş amcam demiş ali aydın senin neyin oluyor demiş amcamı oğlu. Hakim mi savcı mi mubaşir artık her kimse demiş hani ula ibo senin akrabalar adam öldürmüş işte hapisteler sen ne diye habere dilekçe yazıp hukumeti rahatsız ediyeousn hani senin amcam aktaran kimdir û sen kimsin. Neyse demişler 10 dakika mola. Mola gelmiş gitmiş bunlar gene içeri girmiş hakim demiş mahkumlar ayakta kalsın neyse ebikmem ne olmuş bisyler dmeis hakkatten niye bu kadar çabuk unuttu yav dedemin dediklerini ufff. Neyseeee velhasıl iki taraf da bi boka varamamis sanırım. Ama dedim dedi biz yine hapis yatmışz diğer adam da beraat mi edilmiş dedi sanki. Karar verilmiş mahkemeden çıkmışlar dedem salonda demiş ker di diya wenni.

Sonra dedi mahkemede xok anılarım. Hapislerde avukatlarla savcılarla... Hele bir de babanın hapise girdiği zaman bilmem kimin evini bombaladığı zaman hapise girdiği vakit.. Bir de o zmanlar öyle anılarım var ki çok var. Bunu biraz gülerken de söylüyordu. Yani geldi yaşadık o zman kızgındik şimdi düşününce gülümsüyorum öyle bir gülümsemeydi.

Her neyse :)

[bugunbirazleylayim]

Kuzenim gelecek birazdan harika bir sofra ve mükemmel bir müzik listesi hazırladım kızkıza eğleniriz di mi dedim tabii abla dedi

İkinci kadehten sonra toksit erkek arkadaşına saracağına ve beni yalnız bırakacağına adım gibi emin olarak süper dedim

Tüm gece dashde hafif çakır takılacak bir Berra istemiyorsanız sessizce takibi bırakabilirsiniz

:')

[andythemightymouse]

Tumblr nedir hiç bilmiyordum. Bir arkadaşım dedi ki bir dene. Kim kaç yaşında kestiremedim ama küçükler galiba. Benim yaşım 31 ama yani yaşlı hissetmiyorum. Özellikle son iki aydır aldığım yanlış tedavi yüzünden kararan düşüncelerim yani şuan daha iyi. Ben hem çocukken de aşağı yukarı aynı insandım. Şuan daha akıllı bir çocuk, daha yorgun bir ergenim, ya da enerji buldukça gençlik iddiasında bulunan bir bergenim bilmiyorum.

Buradakilerin bir çoğunun kendisini anlayacak kimsesi yok anlıyorum. Ölme isteği bazen ölmek istiyorum dediğinde azalan birşey. Onu bu şekilde bir yere yazmak bir nevi yaşamaya devam etmek için gerekli. Bu kadar derin depresyonları gördüğümde anlıyorum. Rolse bile iyi yapıyorlar, üzülüyorum. Benim suçum değil ama.

Am yalama anlarının resimlerini, sarılma öpüşme, gençlerde cinsel azgınlık tetikleyici ufak anıştırmalı resimleri anlıyorum. Sevişmek harika bir şey, ama yani çok karmaşık bir şey çoğu zaman benim için, çünkü insan kendisini tanıdıkça daha çok neyin hoşuna gittiğini farketiyor ve daha az ihtimal ona yönelik oluyor ve bu ihtimal lafı bilmiyorum aslında sosyal baskılardan ötürü kullandığım bir kurgu, ihtimal neyin ihtimali di mi? Benim hayattan beklentim olan tek bir şey var kaliteli iletişim. Bilmiyorum belki bu bir kuşak farkı, belki sizin için hiç bir zaman hiç bir şey bu kadar komplike olmayacak.

Bir yandan kıskanıyorum. Ben kendimi, nasıl hissettiğimi düşünmeye çok geç başladım. Benim için tek farklı his vardı sınav heyecanı. Bunun dışındaki anlarda kabadayılık mağduru, heran dayak yiyebilecek insan tedirginliği yaşıyormuşum. Ben böyle düşünmüyorum demeyi öğrendiğimde çok genç değildim. Birçok kitabın içinde ne yazdığını belki geçen sene öğrendim. Ama kendi hayatını kurmuş ayakları üzerinde duran birisi olarak küçüklerin bu kadar çok şey istemesini ve beklemesini anlamıyorum. Yiyicen, uyuyacan akıllıysan ve şansın varsa güvenli bir ortamda olacak bu. Bu kadar. Kendi ayakların üzerinde durmak basit değil çünkü insan bu kadar az şeye ihtiyacı olduğunu anlayamıyor. Ve elinde bu kadar çok şeyi olan bir insan olduğum için bu kadar az şeye ihtiyacım var. Bilmiyorum. Kitaplarım var. Rahatsız yatağım var. Eski çirkin koltuklar var. Mutfakta başkalarından topladığım eşyalar var. Ama yetiyorlar. 3 yıl daha yetmeliler. Yalnızken bana yetiyor.

Birilerinin sizi gece vakti düşünmesi bence tekin bir şey değil. Birbirinizi bu kadar çok önemsemeyin. Bu kadar çok düşünmeyin. Vıcık vıcık yani cidden çok fazla şey istiyor herkes birbirinden. Herkes birbirine ne kadar çok şey verdiğini ve ne kadar az aldığını konuşuyor. Öyle o kadar çok şey vermeyin ve istemeyin. Yani ortada buluşup muhabbet edin. Sonra vıcık vıcık yani cidden sümük gibi oluyor hayat. Siktir edin. Yani biraz anlatın biraz dinleyin. Yalnız kalmak o kadar da kötü bir şey değil. İnsan yalnızken çıplak oturabiliyor ya da alakasız anlarda dil çıkartabiliyor. Korkmayın, siz vermeyi kesince kimse sizi o kadar da terk etmiyor. Ha ne istediğinizi iyi bilirseniz ve bunu haddiniz kadar isterseniz etrafınızda daha kaliteli bir destek grubu oluyor.

Çoğu hesap ne cidden hiç bilmiyorum. Onları hiç anlamadım. Çok karmaşık paylaşımlar, binlerce tepkiler, anonim birşeyler ama yani ne diyorsunuz neden gülüyorsunuz. Nasıl anlaşıyorsunuz hiç bir fikrim yok. Yani önemli de değil.

[benmisim]

ahlaksız foucault'nun "kendilik girişimi" diye harika bir kavramı var. günümüzde insanların kendilerini şirket gibi yönetmesini, kendisini bir teşebbüs bir girişim bir şirket gibi düşünüp yönetmesini anlatıyo. kendi kendimizi mükemmelleştirmeye, iyileştirmeye çalışıyoruz ve bunu kendimizi diğerleriyle (diğer şirketlerle) karşılaştırarak, kıyaslayarak yapıyoruz. girişimci ve rekabetçi özneleriz. nesnemiz kendi hayatımız. kendi hayatımızın girişimcisi, geliştiricisiyiz. kâr-zarar hesabı yapıyoruz, maliyet hesaplıyoruz, programlamalar, planlar... "çalışmak" öyle mecbur olduğumuz için yaptığımız bir şey değil, para karşılığı emek/zaman satma işi değil artık; "çalışmak" bizim "kendimizi gerçekleştirmemizin" biricik aracı. yaptığımız işte ne kadar başarılıysak, hayatımızı o kadar başarılı sayıyoruz.

bu bir iktidar tekniği. modern güç biçimi. artık yukarıdan aşağıya hiyerarşik bir güç uygulaması yok. zor ile, ceza ile, yaptırım ile güç uygulaması yok. rıza ile güç var: "sevinçli itaat". kapitalizm de artık öyle burjuvazinin işçi sınıfının sırtına basarak, onu sömürerek yükseldiği vahşi bir sistem değil. bizi "ne kadar ekmek o kadar köfte"ye inandıran, herkesin emeği ölçüsünde ödüllendirildiğini düşündüğümüz bir sistem; bize fırsatlar veren, bizi özgürleştiren bir sistem. dolayısıyla artık kendi kendimizi yönetiyoruz. esasında şirketlerin kârı için çalışan, üreten bir dişli iken, yaptığımız şeyin kendimizi gerçekleştirmek olduğunu düşünerek bunu memnuniyetle yapıyoruz. arzuluyoruz: "bir şey yapma arzusu".

bu konular niyeyse kafamda hep pelin dilara çolak'ı canlandırıyor sdfgsdf takmışım kıza. bir videosu vardı çalışmak kölelik mi diye. orada tam da bu girişimci/rekabetçi neoözne'nin resmini çiziyordu kendi varoluşuyla :D çalışmak "kendi doğasına uygun hareket ederken sürdürdüğü etkinliklerden bir tanesi"ymiş falan. heh işte tam olarak böyle bir şey bu yeni girişimci özne :D pdç aslında ne yapıyor, youtube'a para kazandırıyor di mi, esasında youtube diye bir şirket var ve ona kazandıran bir çalışan kendisi. ama o bunu böyle görmüyor. onun kendisi bir şirket, o kendisini yönetiyor, kendisini geliştiriyor, kendisini gerçekleştiriyor, ve bu esnada yan-etki olarak hem youtube kazanıyor hem kendi cebine para giriyor, böyle görüyor yani :D hepimiz böyleyiz işte, pdç bir örnek sadece. iyi bir örnek :D okuduğum kitapta onun gibileri müthhhhiş tarif eden bir kavram var "performans çilecileri" :D

bugünlük bu kadar ders yeter, life is strange'de üçüncü bölüme geçtim gidim de onu oynıyım.....

[acid-gramma]

OHA kim bu Susa bu el şaka mııı

evet harika di mi

[kucukadrian]

ŞARKI ÖNERİSİ

Cem Adrian hastası olaraktan fnkghjfkc tüm şarkılarını öneriyorum kesinlikle

Ayçin Asan - Tüm şarkıları mükemmmellll

Beyza Doğuç - Acıtmıyor Sevdan / Ben Her Kasım’da Öğrendim

Lucia - Silence

Ne Jüpiter - Gökyüzüm Siyah Olsa Da

Perdenin Ardındakiler - Beni Kendinden Kurtar / Kendime / Ankara’yla Bozuşuruz

Eskitilmiş Yaz - Uyursam Geçer Mi ?

Çağan Şengül & Lalfizu - Yıldızlara

Dilar - Derin

Aziz Piyade - Uzak Durun / Bi’ Mucize Gerek

Yaşlı Amca - Giderdi Hoşuma

Saudade - Soğumuş Tenin / Beni Unutma / Son Dans / Parçalansın Zaman

Tuğkan - Aşkın Kanunu / Seni Çok Özlüyorum / Belki De / Kırmızı / Aylar Olmuş

Çağan Şengül - Papatya / Kırlangıç / Küçüğüm / Bir Deli Hasret

Ayça Özefe - Olmuyor Bak / Fikrimden Geceler

Suzan Hacıgarip - Kül / Yağmur / Bir Adam

Elyas & Taha - Nisan / Yanıma Gel

Gökşin Derin - Gökyüzüm Sen / Romeonun Kırık Kalbi / Benimle Kalsan / Unutturmaz Uyuşturur Zaman / Ay Işığında / Neredesin Bu Akşam / Aynı Yıldızın Altında / Dolunay / Köhne

Aspova - Eskimiş Senelere

Cem Çınar - Vazgeçtik Biz’de / Bir Sigara

Kahraman Deniz - Garezi Var / Lapa Lapa / Böyle Sever / Suç Mahalli

Cihan Mürtezaoğlu - Bir Beyaz Orkide

Kaan Şen - Sen Beni Öpersen Belki De Ben Fransız Olurum / Bu Ev

Ufomuo - Yıldızlar

Hiçlikten Gelen - Kadın

Tuhaf - Bizim Şarkı

Eksi II - Bu Şarkılar Hala Sana

Rakı Plaki - Sorular

Fora - Meçhulden Gece

Serhat Albamya - Bi’ Kahve / Onu Buldum

Mavi Huydur Bende - Aşık Olunan

Tucinella - Hey / Beni Sen İnandır / Ankara

Teoman - Mavi Kuş İle Küçük Kız / Çoban Yıldızı

Bu Kadar İnsan Yanlızken - Kaybeden / İz

Kaan Boşnak - Benimle Kayboldun / Kalbin Yok Mu ?

Fatih Ermetin - Çünkü Sen

Can Ozan & Deniz Tekin - Baktın Olmuyor

Furkan Halıcı - Yaban Çığlığı

Eda Baba - Gitme Kal Bu Şehirde

Doğanay Temurkan - Seni Arıyorum

BU ŞARKILAR Bİ’ HARİKA Dİ Mİ YA GJHFKGHKFJG