#el-sabunu

[bakimurunleri]

El Sabunu

El sabunu, günlük yaşamımızda sıkça kullandığımız, sağlığımızı koruma ve hijyen sağlama amacıyla önemli bir üründür. Ellerimiz, günlük olarak birçok yüzeye temas eder ve çeşitli mikroplara maruz kalır. Bu nedenle el temizliği, hastalıklardan korunmanın ilk adımıdır. El sabunlarının çeşitliliği inanılmazdır. Sıvı el sabunları, katı sabunlar, antibakteriyel el sabunları ve doğal el sabunları gibi birçok seçenek mevcuttur. Sıvı el sabunları genellikle pratiklikleri ve hijyen sağlama konusundaki etkili performansları nedeniyle tercih edilir. Katı sabunlar ise çevre dostu seçeneklerdir ve ambalaj atığını azaltmaya yardımcı olur. Antibakteriyel el sabunları, bakteri ve mikroplarla daha etkili mücadele edebilir. Ancak, günlük kullanım için gereksiz olabilirler ve normal el sabunları genellikle yeterli hijyen sağlar. Doğal el sabunları, kimyasal içerikler yerine bitkisel yağlar ve doğal bileşenlerle formüle edilir. Hassas ciltlere sahip olanlar için harika bir seçenektir.

[lotusdagundogumu]

eve misafir gelmiş annem el sabunu bitmiş die" benim yüz yıkama jelimi koy" yarısı bitmiş ! (ben kullanmaya kıyamıyorken) 🤦🏻‍♀️

[aynodndr]

İlginç bir yazı!

CanKıraç.

(Sayın Hulusi Üstün'ün bu harika yazısını okumanızı salık veririm ...)

" Dün Fatih'teydim.

Suriçi'nde yürümek benim için tarihin içinde seyahattir.

Tarihi kişiliklerle yoldaşlık, ecdadımla sohbet, ilk gençlik yıllarımı yad etmek, okul dönemlerini hatırlamak, evliliğim, ilk çocuğum...

Her sokağı, her köşe başı ya yaşanmış ya okunmuş ya duyulmuş hatıraların mekanıdır.

. . .

Dün Dülgerzade'den Zeyrek'e, Yavuzselim'den Balipaşa'ya yürüdüm..

Fatih bambaşka bir yer olmuş.

Rayihası değişmiş, yasemin ve öd ağacı kokuyor.

Sokakta Türkçe konuşan kimse yok...

Haleb'in köylüsünden Lübnan'ın Dürzisine, Iraklısından Libyalısına, Tunuslusuna, Ürdünlüsüne kadar Arab'ın envai çeşidi oradaydı.

Entarili, kıfayelisi de var, taytlısı, uzun saçlısı da Marunisi de Nusayrisi de, Mesihisi de...

Hepsi neşeli, hepsi gülümseyen, hepsi yüksek sesle konuşan, hepsi özgüvenli, bir çoğu özgürlüğün rüzgarıyla sermest, hoş görülecek olmanın bilinciyle sarhoş...

Gruplar halinde yürüyorlar.

Aralarında tek başına yürüyen mutsuz yüzlü, suskun, ürkek Türkler fark ediliyor.

. . .

Lokantalarda ful, felafel humus...

Gar sabunu ve zahter yığınları...

Her köşe başında egzotik kokular satan dükkanlar.

İnsanın üstüne üstüne yürüyen, sokaktaki kadınlara aç nazarlarla bakakalan sporcu gençler, halinden tavrından şaşırtıcı bir özgüven dökülen kadınlar, köyündeymişçesine kaşınarak dolaşan entarili yaşlılar, sokak aralarında gürültüyle koşturan çocuklar....

Dedim ki 'Selahaddin'den beri fütuhat görmeyen Arab'ın en son fethi bu.'

Kuşatmayla aldığımız şehri farkında olmadan başkalarına verdik.

. . .

Arapça konuşan kalabalıkların içinden geçip Akdeniz Caddesine döndüm...

İki delikanlı küskün küskün konuşuyorlar birbirleriyle, yanlarından geçerken gülümsedim.

'Caddenin başından bu tarafa yürüyorum. Bir Türkçe söz değmedi kulağıma... Sizi görünce mutlu oldum' dedim.

'Sorma abi, biz Türkçe konuşan biri geçince çevirip öpüyoruz.' diye karşılık verdi esprime gençlerden biri.

. . .

Ara sokaklarda onlarca satılık tabelası.

Fatih'te satılık tabelası görmek nadirattandı.

Arapça 'İcar' tabelaları asılı camlarda.

. . .

Fatih'in eskisi Siirt Arabı bir tanıdığa uğradım.

'Bir binada beş altı daireye Araplar oturunca binada kalan yerli aileler satıp gidiyor. Zaten iç sokaklarda apartman katlarında yaşlı insanlar var. Dışarı çıkamaz oldular. Yerliler buraları terk edip gidiyor' dedi.

Akşemsettin Caddesine Şam Caddesi der olmuşlar.

. . .

Şimdi bu yazdıklarımın altına yorumlar döşenir... Ne ırkçılığım kalır ne imansızlığım ne muhalifliğim...

Hiç biri değil...

Makul olmaya çalışıyorum.

Hiç bir devlet kendi iradesi ve kendi tasarrufu ile ülkesinin demografik, etnik ve sosyal yapısını değiştirmez.

Türkiye'nin etnik yapısı geri dönülemez bir şekilde değişti.

Hiç bir devlet kalbi mesabesindeki tarihi şehri bir başka halkın istilasına açmaz.

Mesela İtalya'ya giden mültecilerin Roma'nın şehir merkezinde, İngiltere'nin Buckingam'ında, şehrin yerlilerini dışarı çıkaracak ölçüde homojen bir şekilde yerleşmelerine izin verilemez.

Hiç bir ülkenin gözbebeği olan şehirde o ülkenin yabancısına yerleşecekleri yerde ezici çoğunluğu oluşturacak şekilde ticari imtiyaz tanınarak orayı ele geçirme imkanı verilmez.

Osmanlı büyük göç dalgaları yaşamıştı.

Ne 1850'lerde Kırım'dan imparatorluğa akan milyonlarca insana, ne 1864 Kafkasya Sürgünlerine, ne 1912 Balkan bozgununda savrulan insanlara ne de mübadillere İstanbul'da topluca oturabilecekleri bölgeler göstermedi.

Devletlerin iskan politikası olmalıdır.

her devletin nazarında göçmenler yeni arı kolonileridir.

doğru yerde petek gösterirseniz balından istifade edersiniz,

doğru yerde yer gösteremezseniz o arılar sizi sokar.

. . .

Demem o ki;

Arap'tan Fars'tan rahatsız olduğum yok.

Ömer Seyfettin'in Efruz Bey'i gibi 'Bila tefrika-i cins ü mezhep' kriterini esas alan bir adamım ben.

Savaş mağduru bir halka yardım etmek, kucak açmak insani bir şeydir.

Ama böyle olmamalıydı...

Böyle olmaz...

. . .

Bu şuna benziyor...

Sokakta karşılaştığınız bir ihtiyaçlı kişiye karnını doyurması için para verebilirsiniz.

Ama onu alıp evinize getirmezsiniz.

Evinize getirseniz de kendisine yatak odanızı vermez, eline kumandayı tutuşturmaz, baba koltuğuna oturtmazsınız.

Eğer bunu yaparsanız her türlü istismara razı olduğunuz anlamına gelir bu.

İhtiyaçlı kişi sizi istismar etmek zorunda kalır.

. . .. . .

Türkiye'ye gelen Suriyeliler, Iraklılar, Libyalılar, Afganlılar, Pakistanlılar, ��ranlılar, Ürdünlüler, Mısırlılar...

'Gelenlerin her biri memnun ki yerinden, çok seneler geçti dönen yok seferinden...'

Bir tek politik tasarrufla içeri alınan bunca insanı hiç bir politik tasarrufla buradan geriye döndüremezsiniz...

Vatanlarından çıkmak için birbirini çiğneyen bu kitle, ülkelerine geri dönmemek için karşılarına çıkan her türlü gücü ezer geçer.

Nitekim duymuşluğum var,

'Allah razı olsun Suriye'de savaşı çıkaranlardan... O savaş çıkmasaydı Türkiye'ye gelemezdik' diyeni...

. . .

Türk, Avrupa ve Asya'nın arasında bin yıldır icra edilen bir görevin adıdır.

Ve Türk dünya politiği açısından varlığı zorunlu bir aktördür.

Şunu rahatlıkla söyleyebilirim...

Türk, bu göç ile kimliğini oluşturan en temel yapıtaşlarını yükselen bir balondan aşağı atmıştır.

Önümüzdeki yüzyıllardan sonra bu topraklarda Türk'ün varlığını koruyup koruyamayacağı tartışılır hale gelmiştir.

BU bir hissiyat değil, çok temel bir sabit delilim var.

İstanbullu kimliği nasıl son otuz kırk yıl içinde hiç var olmamışçasına yok olmuşsa...

Türk kimliği de böylesi bir yok oluş sürecine girmiştir.

Kırk yıl elli yıl değil ama üç kuşak sonra bu kimlik bu topraklarda varlığını bu şekilde sürdüremez.

Tarihin temel aktörlerinden birisi olan bu halk, geçmişte tarihin temel aktörlerinden olan bir çok halk gibi İskitler gibi, Keltler gibi, Hunlar gibi eriyip dönüşür.

Balkanlarda Bulgarlar ne ise Anadolu'da da Türk o olur.

. . .

Tabii biz kimiz ki öngörümüz ne ola...

Onca kitap okuduk da bir şey mi olduk...

Onca kitap yazdık da ne ettik...

Onca mektep medrese tahsil ettik, onca mesele etüt ettik, onca gezdik gördük de ne oldu.

Tabii ki biz bilmeyiz işin doğrusunu...

Konuşuyoruz işte...

. . .

Aylardır karar vermişliğim var; baktığım şeyde olumsuzluğu fark etmeyeceğim diye.

Olumsuzu, eksiği ve endişe verici olanı değil olumlu olanı, Tamam olanı ve güzelliği görmeye çalışacağım,

Bu prensip doğrultusunda bakacak olursak olumlu bir takım yanları da var bu işin.

Artık kakuleli kahveyi her yerde bulmak mümkün.

Eskiden ramazandan ramazana tattığımız humus da felafel de her yerde var...

Tek dilli idik çocuklarımız iki dilli olmak durumunda.

Doğuda mı batıda mıyız belli değildi.

İçinde bu kadar Arab'ın olduğu gemi batıya gidemez gayri.

En azından bir istikamet sahibi olduk.....

[edanarlky]

Broşür dağıtır gibi sorun saçan insanların problemi kafalarına takmaya değecek daha değerli şeylerinin olmayışıdır.Sevgilinizin yeni Facebook profil fotoğrafı, TV’nin uzaktan kumandasının pillerinin çok çabuk bitmesi, bakteri öldürücü el sabununun bir alana bir hediye kampanyasını kaçırmış olmak gibi havadan sudan şeyleri kafanıza takıyorsanız, nedeni hayatınızda kafanıza takacağınız daha önemli bir şey olmamasıdır. Gerçek sorununuz budur, bakteri öldürücü el sabunu değil. TV’nin uzaktan kumandası da değil.

[haziranzede]

bugun oturup ders calısıcam inşallah. biraz yazı yazıp kafamı da sadeleştiricem, bolaltıcam. sonra evden gitmek üzere bir iki deterjan ayırdım. terlik ve çorap ayırdım onlarda gidecekler inşallah. bir tanede kullanmadığım el sabunu vardı onunla labo sılmeyr karar verdim. kutuphaneden yine bir kaç kitap gitti. bu sefer okumadıklarımı da sattım. okursa. kutuphaneden gider alırım..verdikçe ev genişliyor, rhatlıyor. yeni yeni kapılar açılıyor sanki.bakalım Allah sonumuzu hayretsin .birde surda tam karşımda duran bir vazo ve cicekler var onuda anneme goturey6m masasına koyar diye dusundum.bu sekulde azalıyırum. stogu bıraktığım içinde evde dolaplar boş..lazım olunca alıyorum. ev yarım kalmış eşyalarla, anılarla dolu değil artık. birde giymediğim bir ayakkabı var onuda çıkaracağım inşallah.

[ozlemekk]

okul açılmadan kendime erzak mı hazırlasam ya el sabunu tel şehriye gibi koliye koyabileceğim şeylerden

[pazaryerigundem]

Bursa Mudanya'da yerel yönetimden eğitime çifte destek

https://pazaryerigundem.com/haber/195947/bursa-mudanyada-yerel-yonetimden-egitime-cifte-destek/

Bursa Mudanya'da yerel yönetimden eğitime çifte destek

Bursa’nın Mudanya ilçesinde okulların hijyen ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çalışmalarını sürdürerek önemli destek sağlayan Mudanya Belediyesi, okul idareleri tarafından belirlenen ihtiyaç sahibi öğrencilere de kışlık mont ve botları ulaştırdı.

BURSA (İGFA) – Bursa’da Mudanya Belediyesi bünyesindeki Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’ne bağlı Zeytin Dalı Birimi koordinasyonunda yürütülen çalışmalarda, okullardan gelen talepleri dikkate alındı.

31 okula çamaşır suyu, tuvalet temizleyicisi,sıvı el sabunu ve temizlik malzemesi dağıtan ekipler, ayrıca 23 okulda eğitim gören ihtiyaç sahibi öğrencilere de 379 mont ve 369 çift bot yardımında bulundu.

Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, eğitime verdikleri desteğin süreceğini belirterek, çocukların sağlığını en temel mesele olarak gördüklerini söyledi. Çocukların sağlıklı, temiz ve sıcak bir ortamda eğitim almalarını sağlamanın önemine vurgu yapan Başkan Dalgıç, “Mudanya Belediyesi olarak çocuklarımızın iyi bir eğitim alabilmesi için her türlü çabayı gösteriyoruz. Her zaman yanlarındayız” mesajını verdi.

[neyimvar]

Bitkisel Yağlar, Doğal Sabunlar ve Bitki Çaylarının Faydaları

Sağlıklı yaşam arayışında doğal çözümler her zaman ilgi çekmiştir. İnsanlar, hem cilt bakımında hem de günlük tüketim alışkanlıklarında bitkisel ve doğal ürünlere yönelmektedir. Bitkisel Yağlar, Doğal Sabunlar ve bitki çayları bu çözümler arasında öne çıkan ve farklı faydalar sunan ürünlerdir. Hem sağlığı destekleyici etkileri hem de doğayla dost olmaları sayesinde, bu ürünler modern yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir.

Bu makalede, Bitkisel Yağlar, Doğal Sabunlar ve bitki çaylarını detaylı bir şekilde inceleyerek, bu ürünlerin sağlık ve güzellik üzerindeki etkilerini ele alacağız. Hedefimiz, bu doğal ürünlerin neden hayatınıza dahil edilmesi gerektiğini açıklamak ve bu konuda bilgi sahibi olmanıza yardımcı olmaktır.

Bitkisel Yağlar

Bitkisel yağlar, binlerce yıldır insanların mutfaklarında, cilt bakımında ve alternatif tıpta kullandığı çok yönlü doğal ürünlerdir. Zeytinyağı, hindistancevizi yağı, badem yağı gibi yağlar hem yemeklere lezzet katarken hem de cilt ve saç bakımında önemli bir yere sahiptir.

Bitkisel yağların temel avantajı, doğal içerikleri sayesinde vücut tarafından kolayca emilmesi ve yan etkilerinin minimal olmasıdır. Örneğin, hindistancevizi yağı cildi nemlendirirken, zeytinyağı antioksidan özellikleriyle yaşlanma belirtilerini azaltabilir. Ayrıca, bu yağların masaj yağı olarak kullanılması rahatlama ve kas gerginliğinin azalmasına yardımcı olur.

Mutfakta ise bitkisel yağlar, hem yemeklerin besin değerini arttırır hem de tadını iyileştirir. Özellikle soğuk sıkım yağlar, vitamin ve minerallerin korunması açısından tercih edilir. Bu yağların dengeli tüketimi, kalp sağlığını destekleyerek kolesterol seviyelerinin kontrol altında tutulmasına yardımcı olur.

Daha fazla bilgi edinmek için Bitkisel Yağlar bağlantısını ziyaret edebilirsiniz. Bu yağların farklı çeşitlerini keşfederek hayatınıza uyarlayabilirsiniz.

Doğal Sabunlar

Günlük hijyen rutininizin önemli bir parçası olan sabunlar, cildinize temas eden en temel ürünlerden biridir. Ancak, endüstriyel sabunların kimyasal içeriğini düşününce, doğal sabunları tercih etmek cilt sağlığı açısından daha faydalı bir seçimdir.

Doğal sabunlar, bitkisel yağlar ve doğal malzemelerden elde edilerek cildinize zarar vermeden temizlik sağlar. Zeytinyağı bazlı sabunlar, hassas ciltler için ideal bir seçimdir ve cildi hem nemlendirir hem de besler. Bunun yanı sıra, lavanta yağı içeren sabunlar sakinleştirici etkileriyle bilinirken, bıttım sabunu gibi özel türler ise egzama ve mantar gibi cilt rahatsızlıklarında etkili olabilir.

Doğal sabunların bir diğer avantajı da çevre dostu olmalarıdır. Kimyasal içermeyen yapıları sayesinde, hem cildinize hem de doğaya zarar vermezler. Plastik ambalaj yerine kağıt ya da tamamen geri dönüşülebilir ambalajlarda sunulmaları, sürdürülebilirlik açısından da olumlu bir etki yaratır.

Bu konuda daha fazla bilgi almak için Doğal Sabunlar bağlantısına göz atabilirsiniz. Cilt tipinize uygun bir doğal sabun seçerek, hem cildinize hem de çevreye bir iyilik yapabilirsiniz.

Bitki Çayları

Gönül rahatıyla tüketilen bitki çayları, hem ruhsal hem de fiziksel sağlığı destekleyen çok yönlü içeceklerdir. Çok farklı aromalar ve etkiler sunan bitki çayları, kâh bir gün sonu rahatlaması kâh bir enerji artışı için birebirdir.

Papatya çayı, stresi azaltarak uyku kalitesini iyileştirir. Nane çayı sindirimi desteklerken, zencefil çayının anti-inflamatuar özellikleri soğuk algınlığı semptomlarını hafifletebilir. Yeşil çay gibi antioksidanlar bakımından zengin çaylar ise metabolizmayı hızlandırarak kilo kontrolüne yardımcı olur. Rooibos çayı gibi özel türler ise alerji semptomlarını hafifletir ve bağışıklık sistemini destekler.

Bitki çayları, aynı zamanda günlük su tüketiminize katkıda bulunur ve toksinlerin vücuttan atılmasına yardımcı olur. Sabah enerjisi için zencefil çayı, akşam rahatlaması için melisa çayı gibi farklı bitki çaylarını deneyebilirsiniz. Bu çayların düzenli tüketimi, sağlığınız üzerinde olumlu etkiler yaratır.

Bitki Çayları hakkındaki detaylı bilgileri inceleyerek, yaşam tarzınıza uygun olan çayları seçebilir ve bu doğal şifa kaynağından yararlanabilirsiniz.

[pahali]

Sağlıklı Yaşam İçin Doğal Seçimler: Bitkisel Yağlar, Doğal Sabunlar ve Bitki Çayları

Doğal ürünlerin günlük yaşamımızda daha fazla yer alması, hem sağlık hem de çevresel sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşımaktadır. Son yıllarda doğal ve bitkisel içeriklere yönelim artmış, insanlar kimyasal ürünlerden uzaklaşarak doğanın sunduğu çözümleri benimsemeye başlamıştır. Bitkisel Yağlar, Doğal Sabunlar ve bitki çayları bu dönüşümde öne çıkan ürün gruplarından bazılarıdır.

Bitkisel Yağlar

Bitkisel yağlar, sağlıklı yaşamın temel taşlarından biri olarak kabul edilir. Doğadan elde edilen bu yağlar, yemeklerden cilt bakımına kadar birçok alanda kullanılmaktadır. Örneğin, zeytinyağı gibi bazı yağlar, hem mutfakta hem de cilt bakımında harikalar yaratır. Ayrıca, Hindistancevizi yağı, saç ve cilt bakımında sıkça tercih edilen bir diğer bitkisel yağdır. Bitkisel yağların faydaları arasında antioksidan özellikler, cilt yenileyici etkiler ve kalp sağlığını destekleme gibi birçok özellik sayılabilir. Doğal yapıları sayesinde kimyasal içermeyen bir seçenek sunarlar.

Bu sağlıklı yağlar aynı zamanda aromaterapi ve masaj terapilerinde de kullanılmaktadır. Örneğin, lavanta yağı rahatlatıcı etkisiyle bilinirken, çay ağacı yağı antiseptik özellikleriyle öne çıkar. Bitkisel yağların sağladığı bu doğal faydalar, onları günlük yaşamda vazgeçilmez hale getirmektedir. Daha fazla bilgi için Bitkisel Yağlar başlığını inceleyebilirsiniz.

Doğal Sabunlar

Doğal Sabunlar son yıllarda popülerlik kazanarak kişisel bakım rutinlerinde yerini almıştır. Kimyasal içermeyen bu sabunlar, cildi temizlerken aynı zamanda besler. Geleneksel sabunlara göre çok daha sağlıklı ve çevre dostu olan doğal sabunlar, zeytinyağı, Hindistancevizi yağı ve Shea yağı gibi doğal içeriklerle üretilmektedir.

Doğal sabunların faydaları arasında cildi nemlendirme, tahrişi önleme ve cilt sorunlarına karşı koruma gibi özellikler bulunmaktadır. Örneğin, lavanta sabunu cildi yatıştırıcı etkileriyle bilinirken, kükürtlü sabunlar akne problemi yaşayanlar için etkili bir çözüm sunar. Ayrıca, el yapımı sabunlar kişisel bakımın yanı sıra dekoratif amaçlarla da kullanılabilir. Kimyasal maddeler içermediği için çevre dostu bir seçenek olan bu sabunlar, doğanın korunmasına da katkı sağlar.

Kendi cilt tipinize uygun bir doğal sabun seçerek, hem cilt sağlığınızı destekleyebilir hem de çevreye duyarlı bir tercih yapabilirsiniz. Doğal sabunlar hakkında daha fazla bilgi için Doğal Sabunlar bağlantısını ziyaret edebilirsiniz.

Bitki Çayları

Bitki çayları, hem sağlıklı yaşamın bir parçası hem de keyifli bir içecek alternatifi olarak karşımıza çıkar. Doğadan gelen bu özel çaylar, farklı bitkilerin yaprak, çiçek veya köklerinden elde edilmektedir. Papatya çayı, rezene çayı ve ıhlamur gibi popüler bitki çayları, hem rahatlatıcı etkileri hem de sağlık üzerindeki olumlu etkileri ile bilinir.

Bitki çaylarının faydaları oldukça çeşitlidir. Örneğin, yeşil çay güçlü antioksidan özelliklere sahipken, adaçayı bağışıklık sistemini destekler. Papatya çayı ise rahatlatıcı etkisiyle uyku problemleri yaşayanlar için harika bir çözüm sunar. Bu çaylar, doğal yapıları sayesinde kimyasal içermeyen bir sağlık kaynağıdır ve düzenli tüketimleri vücut dengesini korumaya yardımcı olur.

Bitki çaylarının doğru şekilde hazırlanması da önemlidir. Çayların içerdiği faydalı maddelerin korunması için kaynamış suyun hafifçe soğutulması ve çayın demlenme süresine dikkat edilmesi gerekir. Daha fazla bilgi edinmek için bitki çayları sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

[ruhuzehirr]

Sahte dost el sabunu gibidir elini yüzünü temizler ayağını kaydırır*

[bakimurunleri]

Sağlıklı ve Yumuşak Eller İçin Doğru El Sabunu Seçimi

Günlük hijyenin önemli bir parçası olan el sabunu, ellerin temizlenmesinde en etkili ürünlerden biridir. Mikropların ve bakterilerin uzaklaştırılması için düzenli el yıkama alışkanlığı, sağlığımızı korumamıza yardımcı olur. Farklı kokular, renkler ve içeriklerle sunulan el sabunları, cilt tipine uygun seçeneklerle her ihtiyaca cevap verir. Özellikle doğal içerikli sabunlar, ellerinizi temizlerken aynı zamanda yumuşak ve nemli kalmasını sağlar. Gerek sıvı gerek katı formda bulunan sabun çeşitleriyle, hem evde hem de dışarıda hijyeninizi kolayca koruyabilirsiniz.

[finansca66]

Koku makinesi ve sensörlü sıvı sabunluk günümüzün modern yaşam alanlarında hijyen ve konforu artıran yenilikçi ürünlerdir. Bu cihazlar, evler, ofisler ve ticari alanlar gibi birçok ortamda kullanım kolaylığı ve etkili hijyen sağlamaktadır.

Koku makinesi, ortamdaki havanın kalitesini yükseltmek amacıyla tasarlanmış bir cihazdır. Bu makine, odalara hoş bir koku yayarak kullanıcıların daha ferah bir ortamda bulunmasını sağlar. Özellikle kapalı mekanlarda kötü kokuların oluşmasını engellemek için idealdir. Modern koku makineleri genellikle programlanabilir özelliklere sahip olup, belirli zaman dilimlerinde çalışarak koku yayabilirler. Bu sayede sürekli taze ve hoş bir ortam sağlanmış olur.

Diğer yandan, sensörlü sıvı sabunluk hijyen konusunda devrim yaratan bir üründür. Özellikle el yıkamanın önem kazandığı bu dönemde, sensörlü sıvı sabunluklar temassız kullanım imkanı sunar. Kullanıcı ellerini sabunluğa yaklaştırdığında, sensörler devreye girer ve otomatik olarak sıvı sabunu elinize bırakır. Bu sayede, hijyenik olmayan yüzeylere dokunmadan el yıkama işlemi gerçekleştirilebilir. Bu özellik, özellikle toplu kullanım alanlarında çapraz bulaşma riskini azaltır.

Her iki ürün de hijyen standartlarını yükseltmek için geliştirilmiştir. Koku makinesi ve sensörlü sıvı sabunluk, kullanıcıların günlük yaşamlarında konfor ve hijyen sağlamalarına yardımcı olur. Bu yenilikçi cihazlar, modern yaşam alanlarının vazgeçilmezleri arasında yer almakta ve her geçen gün daha fazla tercih edilmektedir.

Özetle, hem koku makinesi hem de sensörlü sıvı sabunluk, hijyen ve konfor arayan herkes için ideal çözümler sunar. Bu ürünler, kullanıcıların yaşam kalitesini artırmakla kalmaz, aynı zamanda sağlıklarını da koruma altına alır.

[pirlantahaberleri]

Markiz Kesim Tektaş Kolyenin Özellikleri Nelerdir?

Markiz kesim tektaş kolye, göz alıcı bir tasarım ve olağanüstü işçiliği bir araya getiren benzersiz bir mücevherdir. Bu kolye, ortada büyük bir beyaz topaz taşı ile merkezde dururken, bu taşın etrafını 0,02 karatlık bir pırlanta süslemektedir. Beyaz topazın markiz kesimi, taşın parlaklığını ve ışıltısını maksimum seviyeye çıkararak, sofistike bir görünüm sunar. 14 ayar altın kullanılan kolye, 2 gram ağırlığında olup, zarif bir zincir ile tamamlanmaktadır. Renk olarak F sınıfı ekstra beyaz ve VS berraklık derecesindeki pırlanta, kolyenin değerini ve çekiciliğini artırır.

Markiz Tektaş Kolye Nasıl Temizlenir?

Markiz kesim tektaş kolye modelinin temizliği, mücevherin ömrünü uzatmak ve parlaklığını korumak için önemlidir. Temizlik için, yumuşak bir diş fırçası ve ılık sabunlu su kullanılması tavsiye edilir. Fırçayla, kolyenin taşlarının arasını ve metal kısımlarını nazikçe fırçalayın. Daha sonra, mücevheri ılık suyla durulayıp, yumuşak bir bezle kurulayın. Kimyasal temizleyiciler ve aşındırıcı maddelerden kaçının çünkü bu tür maddeler taşın ve metallerin yüzeyine zarar verebilir.

Tektaş Kolye Modeli Nasıl Bir Sertifikaya Sahiptir?

Bu tektaş kolye modeli, Thales Pırlanta tarafından verilen özel bir mücevher sertifikasına sahiptir. Sertifika, kolyede kullanılan taşların doğruluğunu, kesimini, renk ve berraklık kalitesini onaylar. Ayrıca, mücevherin sahteciliğe karşı korunmasına ve müşteri güvenliğine olanak tanır.

Bu Tektaş Pırlantalı Kolye İçin Garanti Var Mı?

Evet, bu tektaş pırlantalı kolye, satın alma tarihinden itibaren geçerli olan bir garantiye sahiptir. Garanti kapsamında, üretim hatalarına karşı tamir veya değişim hizmeti sunulmaktadır. Müşteriler, herhangi bir sorunla karşılaştıklarında, kolyeyi Thales Pırlanta'nın yetkili servis merkezine göndererek gerekli desteği alabilirler.

0,62 Karat Tektaş Kolye İçin İade Politikası Nedir?

0,62 karatlık tektaş kolye için, müşteriler ürünü satın aldıktan sonra 14 gün içinde koşulsuz şartsız iade edebilirler. İade işlemi sırasında, müşteriler ödedikleri tutarın tamamını ödeme şekillerine bağlı olarak geri alırlar. Ödeme kredi kartıyla yapıldıysa, tutar kredi kartına; havale ile yapıldıysa, tutar doğrudan müşterinin banka hesabına havale edilir.

Bu Pırlanta Kolyeyi Kimler İçin Uygun Bir Hediye Olabilir?

Bu pırlanta kolye, zarif ve sofistike bir hediye tercihi olabilir. Özellikle yıldönümleri, doğum günleri, mezuniyetler veya herhangi bir özel kutlama için idealdir. Ayrıca, kolyenin zarif tasarımı ve parlak taşları, her yaş ve tarza hitap edebilecek şekilde tasarlanmıştır, bu da onu anneler, eşler veya kız arkadaşlar için mükemmel bir hediye yapar.

Beyaz Topaz Nedir, Bu Taş Kararır Mı?

Beyaz topaz, doğal bir taş olup, saydam ve renksizdir. Pırlanta gibi değerli taşlara ekonomik bir alternatif olarak tercih edilir. Bu taşın kararma riski çok düşüktür, ancak uzun süreli yüksek etkiye sahip kimyasal maddelere (kezzap vb.) maruz kalması durumunda renk değişikliği yaşayabilir. El sabunu, bulaşık deterjanları vb. kimyasal içeren maddeler topaz taşa zarar vermez. Daha detaylı bilgi için bizleri 0212 632 22 70 numaralı telefondan arayarak daha fazla detaylı bilgi alabilirsiniz.

Kaynakça: https://www.thalespirlanta.com/markiz-pirlanta-kolye

[vault-girls]

Halep Sabun ve Cildiniz: Gizemler ve Gerçekler

Halep sabununun yüzyıllardır sağlık ve güzellik için bir mucize olarak kullanıldığı bilinmektedir. Özellikle Orta Doğu ve Akdeniz ülkelerinde bu doğal sabun üretilmekte ve kullanılmaktadır. Halep sabunu, son zamanlarda dünya çapında daha popüler hale geldiğinden, cilt bakımı ve sağlığı konusunda da dikkatleri üzerine çekmiştir. Bununla birlikte, bu benzersiz sabunun gerçekleri ve gizemleri hakkında çok az bilgi var ve çoğu zaman yanlış bilgilerle doludur. Halep sabununun tarihçesi, üretimi, içeriği ve sağlığa olan etkileri gibi konuları ele alarak bu doğal ürünün gerçek yüzünü göstermeye çalışacağız. Ayrıca Halep sabununun cilt üzerindeki faydaları ve nasıl kullanılması gerektiği hakkında daha fazla bilgi vereceğiz. Bu makalede yer alan bilgiler, uzman görüşleri ve araştırmalar yoluyla sunulacak olup, okuyucular

Halep Sabunu'nun oluşumu ve tarihi

Halep Sabunu, bilinen en eski sabunlardan biridir. İsimleri, Suriye'nin Halep şehrinde üretilmesinden kaynaklanmaktadır. Bu eski sabun, doğal ve organik içeriklerden oluşur. Geleneksel yöntemlerle üretilir ve el yapımı olarak yapılır. Halep sabunu, zeytinyağı, defne yağı, su ve lye gibi basit malzemeler kullanılarak yapılır. Bu karışım uzun bir süre bekledikten sonra yumuşak, kremsi ve cildi besleyen bir sabuna dönüşür. Halep Sabunu, geleneksel yapısı ve doğal içeriği sayesinde cildi temizlerken aynı zamanda nemlendirir, rahatlatır ve nemlendirir. Yüzyıllardır sürdürülen bir gelenek olan bu benzersiz sabun cildiniz için idealdir.

Cilt sağlığı için ne tür faydaları vardır?

Cilt sağlığı için Halep Sabunu çok faydalıdır. İçeriğinde bulunan doğal ve organik malzemeler, cildi temizlerken aynı zamanda besleyici ve nemlendirici özelliklere sahiptir. Defne yağı ve zeytinyağı, cildin doğal nem dengesini korumaya yardımcı olan anti-inflamatuar ve antiseptik özelliklere sahiptir. Halep Sabunu, cildinizi derinlemesine temizlerken aynı zamanda kızarıklığı ve hassasiyeti azaltır. Ek olarak, antibakteriyel özellikleri sayesinde sivilce ve akne oluşumunu önleyebilir. Halep Sabunu, gözenekleri temizlerken bir yandan da cildin doğal yağ dengesini korumaya yardımcı olan cildin daha sağlıklı, taze ve genç görünmesini sağlar. Sonuç olarak, Halep Sabunu'nu cilt bakım rutininizde kullanmak, cildinizin sağlığını korumak ve güzelliğini artırmak için mükemmel bir seçenek olabilir.

Gerçekten doğal mı? Yanlış bilinenler

Halep Sabunu hakkında dolaşan yanlış bilgileri düzeltmek çok önemlidir. Öncelikle Halep Sabunu tamamen doğaldır. Kimyasal katkı maddeleri içermez ve içeriği doğal ve organik kaynaklardan oluşur. Sonuç olarak, cildinize zararlı olabilecek toksinlerden kaçınmanızı sağlar. Ek olarak, Halep Sabunu'nun geleneksel üretimi yüzyıllardır sürdürülmektedir. Bununla birlikte, sahte Halep Sabunu satanlar da var. Bu nedenle, güvenilir işletmeler ve satıcılar seçmek önemlidir. Gerçek Halep Sabunu, üzerinde "Halep Sabunu" yazmalıdır ve sodyum lauryl sülfat gibi tehlikeli maddeler içermemelidir. Bu doğal ürünün cilt üzerinde hiçbir yan etkisi olmadığı bilinmektedir. Gerçek Halep Sabunu kullanarak cildinizi doğal ve sağlıklı bir şekilde temizlemek ve beslemek mümkündür.

Halep sabunu kullanmanın cilde bazı faydaları olsa da, içerik maddelerinin dikkate alınması ve olası yan etkilerin farkında olunması çok önemlidir. Yeni cilt bakım ürünlerine başlamadan önce mutlaka bir dermatoloğa danışmalısınız. Halep sabunu ile ilgili bazı gizemler ve efsaneler olsa da, cildimizin sağlığı için bilgili olmak ve doğru seçimler yapmak çok önemlidir.

[samet533453]

Mutfak tezgahı için ekstra ekipman ve aksesuarlar

Mutfak tezgahı için ekstra ekipman ve aksesuarlar ?

Mutfak tezgahı, mutfakta yiyecek hazırlığı ve temizlik gibi pek çok işlevi yerine getiren önemli bir alanı temsil eder. Bu nedenle, mutfak tezgahını daha işlevsel ve kullanışlı hale getirmek için çeşitli ekstra ekipman ve aksesuarlar mevcuttur. Bu ekipmanlar, mutfak organizasyonunu artırabilir, depolama alanı sağlayabilir ve kullanıcıların mutfak işlerini daha verimli bir şekilde gerçekleştirmelerine yardımcı olabilir. İşte mutfak tezgahı için kullanılabilecek çeşitli ekstra ekipman ve aksesuar seçenekleri:

Kesme Tahtası: Mutfak tezgahının üzerinde kullanılan bir kesme tahtası, yiyeceklerin kesilmesi ve doğranması için ideal bir yüzey sağlar. Ahşap, plastik veya taş gibi farklı malzemelerde bulunabilir.

Kesme Tahtası Depolama Rafı: Mutfak tezgahının altında veya yanında bulunan bir depolama rafı, kesme tahtasını düzenli bir şekilde saklamak için ideal bir alan sağlar.

Süzgeç ve süzgeç tutucusu: Mutfak tezgahında kullanılan bir süzgeç, yiyecekleri yıkarken veya süzerken kullanılır. Süzgeç tutucusu, süzgeci saklamak ve kurutmak için uygun bir alan sağlar.

Musluk Filtrasyon Sistemi: Mutfak tezgahında kullanılan bir musluk filtrasyon sistemi, içme suyunun temizlenmesine yardımcı olur ve musluğun yanında konumlandırılır.

Sabunluk ve Sünger Tutucu: Mutfak tezgahında kullanılan bir sabunluk, el sabunu veya bulaşık deterjanını saklamak için ideal bir alan sağlar. Sünger tutucu, süngerin düzenli bir şekilde saklanmasını sağlar.

Çöp Kovası ve Geri Dönüşüm Kutusu: Mutfak tezgahının altında kullanılan bir çöp kovası ve geri dönüşüm kutusu, atıkların kolayca atılmasını ve geri dönüştürülmesini sağlar.

Tencere ve Tava Askısı: Mutfak tezgahının altına monte edilen bir tencere ve tava askısı, tencereleri ve tavaları saklamak için uygun bir alan sağlar ve dolap içindeki alanı artırır.

Baharat Rafı: Mutfak tezgahında kullanılan bir baharat rafı, baharat şişelerini düzenli bir şekilde saklamak için ideal bir alan sağlar ve mutfak tezgahının üzerinde kullanılabilir.

Kaşık, spatula ve kepçe tutucu: Mutfak tezgahında kullanılan bir kaşık, spatula ve kepçe tutucu, pişirme sırasında kullanılan araçları düzenli bir şekilde saklamak için ideal bir alan sağlar.

Çatal, bıçak ve kaşık tutucu: Mutfak tezgahında kullanılan bir çatal, bıçak ve kaşık tutucu, yemek servisi sırasında kullanılan çatal, bıçak ve kaşıkları düzenli bir şekilde saklamak için ideal bir alan sağlar.

Bu ekstra ekipman ve aksesuar seçenekleri, mutfak tezgahının işlevselliğini artırabilir ve kullanıcıların mutfak işlerini daha kolay ve verimli bir şekilde gerçekleştirmelerine yardımcı olabilir. Her bir aksesuarın kullanımı ve yerleşimi, kullanıcının ihtiyaçlarına ve tercihlerine bağlı olarak değişebilir.

[haziranzede]

sadeleşme yolunda Zeynep yörük dinlediğim isim harika anlatıyor.

geöenlerde köşeleri kırık tabakları attım .kitaplık ciftmsırdan tek sıraya düştü ve copu rafta el girmesini geç noş yerler var. evi temizlemek dah akılay evin enerjiside değişti. stok ürün almıyırum.

temizlik mağzemesi çok fazla almışım. dur şu naıslmış bu naıslmış diye dşye bir dolap dolusu olmuş. onları bitirince sadece 4 5 mağzeme ile temizlik yaoabilmeliyim. deterjan, yağ çökücü, Arap sabunu, çamaşır suyu gibi. o rafta baya baya boşalıyor. evd eolan şeyleri alıp stoklamıyırum. bişey ucuz diye almıyırum. almamaya niyet eidyorum, dua ediyorum.. açıyorum kullanıyorum bitince alıyorum. dolabım baklagil dolu onlar bitmeden yenisini almak yok. bu stokculugun değişik bir enerjisi var. insanı boğuyor..eve gelen şeyin kutusunuda hemen atıyorum. çöp poşeti dolmasada çöpüde atıyorum..

sırada yırtıkları dikmek var.evdeki ajandalarsan verdim geçen..bu kadar çom ajandaya da gerek yok.birde vazo çiçek falan var onların ya yeri değişicek yada ortadan kalkacak göz yoruyor. vizeler geçsin bazanın altına da bir el atacagımç.eski üstlerimle kırk yama bişey yapmak istiyorum bakalım. eski bir elbizem var onunla bir bez çanta yapabılırız. onun dışında saklama kaplarının bana fazlamolanalrını toplayıp anneme götürüyorum.

eziyeti kendime yapmışım bu kadar eşya, bunların hamallıgını et, evde bunların enerjisi ile yaşa. gerçekden rahatladım..

bu ay Osmanlıca çalışam lazım. vizeden sonra Osmanlıca kitaplarda satıcam.çok değiller zaten amaçına hizmet edip evden gidecekler. iplerle orgu orucem inşallah.

satılacak kitaplarında bş rafa dizeceğim birazda önümüzdeki aylarda satacagım. çok vaktini alıyor yoruldum PTT gitmgel yapmakdan.

şimdi galeride temizlendi dünyaya civi cakacakmış gibi herşeyi bırıktırelim, herşey dursun aman bişey gitmesin elimizden. asıl bide ayakkabıların elden geçmesi gerekiyor bakalım