#bardak çekmek

[ays9l]

Hayat uzun zamandır boş geliyor. Ne tadı kaldı ne tuzu. Kendimi geliştirsem bile, diğer yarımla paylaşamadıktan sonra hayatıma kattığım gelişmelerin hiçbir anlamı kalmıyor. Ağlasam, sızlasam yine boş. Her şey boş. Albert Camus’nün bir sözü var: "Kendimi mi öldürsem yoksa bir bardak kahve mi içsem?" E, kahveyi içtik Camus abi; içimiz dışımız kahve oldu. Kendimi öldürsem aynı hesap. En azından her gün kahve yapmakla uğraşmam. Açıkçası bazen küçük bir kafede kahve ısmarlıyorum ve bence benim ölmek isteme sebebim, kötü kahve yapmamdan kaynaklanıyor. Kahve yerine yürüyorum, koşuyorum, yatıyorum, kalkıyorum, sigara içiyorum, yere tükürüp sigaradan iğreniyorum... Ne yapsam boş işte. Düşünüyorum, acaba acı çekmek yaşanmaya değer mi? Hayır. Zaten geldiğim hal acı çekmekten. Boşver. Canım Anthony Bourdain'ı açtım, Vietnam ve İtalya maceralarını izledim. Bu arada aklımda tabii ki o var; ben ne kadar sevsem ve yakın hissetsem de, Anthony onun idolüydü. Uzaklara içten bir selam yollayıp izlemeye devam ediyorum. Uzun zamandır ne yemek yaptığımı ne de ağız tadıyla bir şey yediğimi fark ettim. Aaa doğru ya, diyet falan yaparken kilo verdim ama bu süreçte hayata bağlantım kopmuştu. Kendimi geliştireceğim; kimsenin karşısına eksik çıkmak istemiyorum derken... Ama ben bu değilim ya. Canım Anthony Bourdain'a yukarıya öpücük yolladım ve son 10€ ile kendime Fransız peyniri "brie", bacon, spagetti ve pahalı bir çikolata aldım. Açtım son ses Deftones ve mutfağa geçtim. Bir yandan fındıklı çikolataya ah uh derken, diğer yandan aldıklarımı tavada harika bir sos haline getirdim. Hayatın boşluğu, havadaki güzel kokularla dolmaya başladı ve içimde kalbimin atışını hissettim. Keşke bu anı onunla paylaşabilseydim ama olsun, yukarıdan Anthony abim misafirdi ve kesin bu görselliğe sevinmiştir.

[gunncem]

günün fotoğraflarıyla birlikte direkt konuya giriş yapıyorum: hem çok seviyorum hem de çok yabancılaşıyorum. bodrum'a gittik işte merkezde yürüyorduk yani dayım orada bıraktı bizi, tam olarak Cevat Şakir caddesinde. yürüdük sahile doğru falan “hadi bi çay içelim” dediğimiz noktada ilk gördüğüm yerde çay 45tl idi. gerçekten ondan sonra saldım zaten dedim noluyo ya?! neyse ki sonradan belediyenin yerinde uygun şeyler bulduk çay 15tl idi, oh dedim yani bi zahmet! bazı yerler € ile falan çalışıyorlardı, 1 tane magnetin 2€ olduğu bile vardı hatta ve hatta şey yazmışlar “dolaba yapışan şeyler!!! X € ” falan yazıyordu 🤭 o kadar güzel bir yer ki ama işte hâl böyle olunca insan kendini yabancı bir ülkede hissediyor, ne acı...

liman tarafına gitmişiz yürürken, tekne turlarının olduğu yere. gerçekten bazen insan bir yerde zengin olmak istiyor ama asıl zenginlik parayla olmadığını anladığında zenginliğine zenginlik katmış oluyor diye düşünüp yoluma devam ettim. bu arada bunu yazarken de o yolda yürürken de bi deniz taşıtım olsa adını ne koyarım diye düşünüp duruyorum, daha önce bulmuşsam bile şimdi aklıma gelmiyor. bazı anlarda böyle yaratıcı sorular bulabiliyorum evet. ve siz bunu okurken siz de düşünün, ne koyardınız adını tekneniz geminiz yatınız olsa falan?

sonradan işte akşamüstü gezimize devam ederiz diye teyzemin bi arkadaşının evine gittik. yeni taşındı o da bodrum'a eskiden anneannemin alt komşusuydu, anneannemin oğlu gibidir de diyebiliriz. onun evi benim çok hoşuma gider hep. yani yalnız yaşıyor fakat küçüklüğümden beri hep şey diye düşünürdüm “ben de kendi evim olunca böyle bi ev düzeni istiyorum” gerçekten temiz, düzenli, içinde tiyatro olan yeşilçam olan, film dizi kitap dolu 🫠 hayallerimdekinden biraz az diyebiliriz(?) 5. fotoğraf onun buzdolabından. 4. fotoğraftaki mumları aşşırı beğendim aslında mumdan çok o bardak mı diyeyim onu çok beğendim. çizimler muhteşem yani. acaba ben de çizebilir miyim düşüncesiyle çektim. doğum günümde boyadığım bibloyu hatırlattı bana.🫶🏻🫶🏻

istediğim camdan yapılmış eşya alamadım, daha denize falan da girerim diye düşünüyordum ama o da yattı, dayımın işi erken bittiği için. normalde 9da 10da işi bitip eve dönen adam bugün erkencecik işi bitti. şans işte! o yüzden ne yapacaksanız yapın ertelemeyin💁🏻‍♀️

geçen sene 8 ağustosta gelmişiz ilk defa bodrum’a, anneannemin endoskopi işi sağolsun (mu desem bilemedim) bir fotoğraf çekmişim bi geminin önünde ondan yine çekmek istedim ama tabiki üst paragrafta anlattığım gibi nafile. zeki müren’in evine de gitmiştik, tam anlamıyla harikuladeydi yine olsa yine giderim. türk sanat müziği havasını seviyorum. belki iki gün sonra fotoğrafları koyarım kim bilir... bu sene de gitmek istiyordum ama araba veya motor şart oldu. EHLİYETİ ALALIM ARTIK YA!

bugün evde işte ot’un temmuz sayısıydı sanırım ona bakıyordum, zeki müren ile ilgili bi sayfanın ilk cümlesi: demişler, desinler, diyecekler.. evet... tam, tam, tammm olarak öyle. günün sözü mü yapsak ne yapsak?

demişler, desinler, diyecekler...

[yazan-kalem-siyah06]

Yorgunsun dinlenemiyorsun.

Kırgınsın kırıklarını toplayamıyorsun..

Hayallerin var kuramıyorsun..

Yalnızsın

Yalnızlığını paylaşamıyorsun..

En acısıda

Çekip gitsen

Arkanda bıraktığın kırgınlıklarını unutamıyorsun.......❤️🐬🤗🌺♥️🥰

bugün pazar ve sen yoksun kurban olduğum

ve ben seni çok özledim

dışarı çıkmak istiyor canım

tek başına haytalık etmek

ıslanmak pazar sabahında yağmurda

boş caddelerde dolaşmak

vitrinlerine bakmak mağazaların.

sinemaların afişlerine,sokakların isimlerine

telefon kulübelerinde uyuyan çocuklara

bir merhaba demek sessizce

sahilde martılara simit atmak

otobüslerin ilk seferlerine binmek

gitmek istiyor canım

hayatın gittiği yere

islık çalıp şarkılar uydurmak kendi kendine

fırından taze ekmek alıp

buğusunu çekmek içine

ve ben seni çok özledim

tam böyle bir şey

çiçeğe su yürümesi

bebeğin ağlaması

toprağın uyanması

yağmurun yağması

ateşin sıcağı

bu pazar sabahı

tam böyle bir şey

bir sabahçı kahvesine uğramak

bir bardak çay

taze dem kokusu

hayatın atardamarlarında dolaşmak

bölmeden şehrin uykusunu

bir siir yazmak

pazar bulmacasının boş karelerine

şiirde tam da bunu anlatmak delice

tam böyle bir şey

hesapsız gölgesiz bedelsiz kimsesiz

bir şiir yazmak

bir bardak çay içmek

sokaklarda gezmek

yağmurda ıslanmak

ve ben seni çok özledim..

[aynodndr]

Bugün Pazar Ve Ben Seni Çok Özledim

Yağmur da var

Çok sevdiğim rüzgar da

Bugün Pazar

Daha uyanmadı komşular

Damların üzerinde kuşlar

Daha rahatlar

Radyolarda eski şarkılar çalıyorlar bu saatlerde

Gönül penceresinden ansızın bakıp geçenlere doğru

Yağmur da var

Çok sevdiğim rüzgar da

Daha uyanmadı komşular

Bugün Pazar

Ve ben seni çok özledim

Dışan çıkmak istiyor canım

Tek başına haytalık etmek

Islanmak Pazar sabahında yağmurda

Boş caddelerde dolaşmak

Vitrinlerine bakmak mağazaların

Sinemaların afişlerine

Sokakların isimlerine

Telefon kulübelerinde uyuyan çocuklara

Bir merhaba demek sessizce

Sahilde martılara simit atmak

Otobüslerin ilk seferlerine binmek

...

Islık çalıp şarkılar uydurmak kendi kendine

Fırından taze ekmek alıp

Buğusunu çekmek içine

Ve ben seni çok özledim

Tam böyle bir şey

Çiçeğe su yürümesi

Bebeğin ağlaması

Toprağın uyanması

Yağmurun yağması

Ateşin sıcağı

Bu Pazar sabahı

Tam böyle bir şey

Bir sabahçı kahvesine uğramak

Bir bardak çay

Taze dem kokusu

Hayatın atardamarlarında dolaşmak

Bölmeden şehrin uykusunu

Bir siir yazmak

Pazar bulmacasının boş karelerine

Şiirde tam da bunu anlatmak delice

Tam böyle bir şey

Hesapsız gölgesiz bedelsiz kimsesiz

Bir şiir yazmak

Bir bardak çay içmek

Sokaklarda gezmek

Yağmurda ıslanmak

Ve ben seni çok özledim!...

İbrahim SADRİ

[gundem7]

ÇEVRE ŞENLİĞİ VE KAHVE FESTİVALİ RENKLİ GÖRÜNTÜLERE SAHNE OLDU

    Beylikdüzü Belediyesi tarafından düzenlenen Çevre Şenliği ve Kahve Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Etkinliğe katılanların çeşit çeşit kahveleri deneyimleme fırsatı bulduğu festivalde;kahvenin gelişim süreci, sağlığa ve ekonomiye olan etkilerinin de ele alındığı söyleşiler de düzenlendi. Beylikdüzü Belediyesi tarafındandüzenlenen Çevre Şenliği ve Kahve Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Yaşam Vadisi 1. Etap Çanakkale Rölyef Alanı’nda düzenlenen festivale vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Eğitmen veYazar Attilla Yılmaz’ın “Türk Kahvesinin 500 Yıllık Öyküsü ve Yeni Nesil Yapım Teknikleri” söyleşiyle başlayan etkinlikte Coşkun Sezer “BeanTo Bar ve Aşamaları”, Dr. Dyt. Şefika Aydın Selçuk ve Uzm. Dyt. Pınar Kural Enç“İki Dost Diyetisyenle Kahve Keyfi”, İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nüket Sivri “İçecek Sektörüne Çevresel Bakış”, Sam Çeviköz“Coffee, Hayat ve Lifestyle”, Hasan İskender ise “Barista Nedir ve Ne İş Yapar” konulu söyleşileriyle kahve severlerle buluştu. Festivale katılanlar geleneksel Türk Kahvesi’nin yanı sıra çeşitli sıcak ve soğuk kahve türlerini deneyimleme fırsatı buldu.   Geri dönüşümün önemine dikkat çekildi   2 gün süren festivalde;kahve üretimi yapan firmalar, termos üreticileri, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve eğitim kurumları da festivale katılarak çevreyi korumanın önemine dikkat çekmek için çalışmalar yaptı. Kahve tüketilirken kullanılan kağıt bardak, plastik şişe ve pipetlerin geri dönüştürülmesine yönelik atölyelerin yapıldığı festivalde kurulan spor alanlarında vatandaşlar spor yaparak temiz havanın tadını çıkardı.   Read the full article

[pazaryerigundem]

Çevre Şenliği ve Kahve Festivali'nde renkli anlar

https://pazaryerigundem.com/haber/176391/cevre-senligi-ve-kahve-festivalinde-renkli-anlar/

Çevre Şenliği ve Kahve Festivali'nde renkli anlar

Beylikdüzü Belediyesi tarafından düzenlenen Çevre Şenliği ve Kahve Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Etkinliğe katılanların çeşit çeşit kahveleri deneyimleme fırsatı bulduğu festivalde; kahvenin gelişim süreci, sağlığa ve ekonomiye olan etkilerinin de ele alındığı söyleşiler de düzenlendi.

İSTANBUL (İGFA) – Beylikdüzü Belediyesi tarafından düzenlenen Çevre Şenliği ve Kahve Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Yaşam Vadisi 1. Etap Çanakkale Rölyef Alanı’nda düzenlenen festivale vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Eğitmen ve Yazar Attilla Yılmaz’ın “Türk Kahvesinin 500 Yıllık Öyküsü ve Yeni Nesil Yapım Teknikleri” söyleşiyle başlayan etkinlikte Coşkun Sezer “Bean To Bar ve Aşamaları”, Dr. Dyt. Şefika Aydın Selçuk ve Uzm. Dyt. Pınar Kural Enç “İki Dost Diyetisyenle Kahve Keyfi”, İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nüket Sivri “İçecek Sektörüne Çevresel Bakış”, Sam Çeviköz “Coffee, Hayat ve Lifestyle”, Hasan İskender ise “Barista Nedir ve Ne İş Yapar” konulu söyleşileriyle kahve severlerle buluştu. Festivale katılanlar geleneksel Türk Kahvesi’nin yanı sıra çeşitli sıcak ve soğuk kahve türlerini deneyimleme fırsatı buldu.

GERİ DÖNÜŞÜMÜN ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKİLDİ

2 gün süren festivalde; kahve üretimi yapan firmalar, termos üreticileri, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve eğitim kurumları da festivale katılarak çevreyi korumanın önemine dikkat çekmek için çalışmalar yaptı. Kahve tüketilirken kullanılan kağıt bardak, plastik şişe ve pipetlerin geri dönüştürülmesine yönelik atölyelerin yapıldığı festivalde kurulan spor alanlarında vatandaşlar spor yaparak temiz havanın tadını çıkardı.

BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.

[bursatrvvvv]

Bursa travesti Nadia

Bursa travesti Nadia nefes alması değişiyordu ve yavaş yavaş onun klitorisini alay ederken küçük göğüsleri Bursa TRAVESTİ ağırlaşıyordu. Bursa travestileri Birkaç saniye durdum, içeride çok ıslandığını hisseden sonra geleceğini biliyordum. Bursa travestileri Onu parmaklamaya devam ettim ve dilim tekrar klitorisine Bursa travesti çarptığında inlemeye başladı. Bursa travestileri “Geliyorum,” diye bağırdı. Nadia birkaç kez homurdandı, Nadia inledi ve parmaklarımın etrafında sıkıldı. Bursa travestileri Göğüslerinin arasına biriken aşk terini izledim. Bursa travesti Adam çıkardı ve odadan çıktı, ben tamamen doyuncaya kadar Nadia okşadı.

Bursa travestileri Ben gittim, saatimi kontrol ettim ve Nadia, ayrılmak için giyinirken Bursa travesti bardağımı güzel şampanyayla yarıya kadar doldurdu. Bir seferde içtikten sonra, ayna camına daha fazla bakmadan Londra gecesine ayrıldım.Seksi burlesque kıyafeti giymiş, müvekkilim Roger, Bursa travestileri sandalyesine geri oturdu, elinde tek bir Malt viski Bursa travesti üzerine bir bardak.

Bursa travestileri Şimdi tüm Burlesque derslerimi bitirdim ve terk edip dans ettim. Bursa travestileri Roger’ın eğildiğimi pert kıçımı izlemesini sağladım, sadece sarışın eskortları sevdi ve çeşitli kıyafetleri çıkardığımda, sadece büyük tüylerin arkasındaki varlıklarıma bir göz atabildiğinden emin oldum.Kontrol altında olma hissini beğendim. Bursa travesti Ereksiyonuna stiletto bir topuk yerleştirdim Bursa travesti ve topuğun keskin ucunu yavaşça iç uyluğuna Bursa travestileri çekerek titremesine neden oldum. Bursa travesti Neredeyse örtülü göğüslerimin son hareketimde ileriye doğru düştüğünü izlerken bakışlarını açarken görebiliyordum. Bursa travestileri Müzik bittiğinde bardağını boşalttı ve tüyleri bırakmamı istedi.

Bursa TRAVESTİLERİ Bacaklarının yanında dururken gülümsedim. Roger kot pantolonunun düğmelerini açıp dizlerinin üstüne indirdi. Bursa travestileri “Kasık kendin aç, bir popper var,” diye önerdim ve parmaklarının traşlı kedimi ince ipekten geçirdiğini hissettim. Titreydiğini hissettiğinde Bursa travesti durdu ve ipeğin altına bir parmak koydu. Yavaşça okşayarak, kasık açık çekti ve sarışın höyüğüm bir öpücük vermek için öne doğru eğildi.

Bursa travesti Sadece becer beni, olur mu? Düşünce kafamdan geçti, beni alay etti.Grigory’un öpmek için elimi Bursa TRAVESTİ kaldırdığını fark ettim. Bursa travestileri Öpüştükten sonra durdu. Bursa travestileri “Yaramaz eskort küçük Londralı bir kız mıydın?” Grigory, kalın Rus aksanıyla çekildi. Bursa travestileri Kokuya aşina olduğunu biliyordum, ama hemen cevap vermedim. Bursa travesti Benim adım Nadia,” dedi güzel kız. Bursa travestileri “Ben Tia,” diye karşılık verdim gülümsemeyle. Bursa travesti “Senin için işe yararsa dil ve parmaklar düşünüyordum.

Başını salladı ve gözlerini yarı kapalı olarak bıraktı, Londralı kadınların profesyonel eskort saflarına katıldığından beri öğrendiğim Bursa travestileri bir şey kendinden emin bir sevgiliyi tercih ediyor. Dilini klitinin yanına yerleştirmeden ve kaputun etrafında yuvarlayarak her seferinde bir dokunuşla yavaşça ona dokunmaya başladım. Bursa travesti Bacaklarını daha da açarken bundan zevk alıyordu. Bursa travestileri Parmaklarımı içeri ittim ve nemli sıcaklığını hissettim ve kalçaları hareket etti, böylece tatlı yerine ulaşabildim. Bursa travestileri Onun üzerinde çalışırken her seferinde durdum. Bursa travesti İlk durduğumda, ağzını öptüm, kendi cinsiyetini tatmasına izin verdim ve sonra dikkat Bursa travesti çekmek için ağlayan bir meme ucunu emdim. Bursa travestileri Dile devam ettim ama bir kapının açıldığını ve tereddüt ettiğini duydum.

Batı Londra aksanı olan derin bir erkek sesi, devam etmemi ve hiçbir zaman dönmememi istedi. Bir prezervatif açıldığını duydum, bu yüzden kız arkadaşımı yalama beni Bursa travestileri izlerken o Bursa travesti kolayca benim kedi erişebildi, böylece kendimi konumlandırılmış. Bursa TRAVESTİLERİ Zaten onun kız arkadaşı olduğunu varsaydım. Bursa travesti İçindeki büyük çevresini hafifletti ve tamamen benim pislik içinde olana kadar yavaşça yukarı ve yukarı itti. Bursa travestileri Nadia’nın tadını çıkarıyor musun,” diye sordu sessizce ve uzun, Bursa travestileri çıplak, kahverengi bir kol belirdi ve yüzünü nazikçe okşadı. Hassasiyeti görmek güzeldi, Bursa travesti ama şimdi içimde hareket ediyor ve ikincisi tarafından daha heyecanlanıyor.Bebeğim, gelmek üzereyken söyle, böylece aynı zamanda gelebilirim.” Nadia demek istiyordu, ben değil.

Bursa travesti Müvekkilim benim için hazırdı!Parmak ucumu Grigory’nin beline geri koydum ve vücudunun sıcaklığını Bursa TRAVESTİ benimkine çok yakın hissederek tekrar okşadım. Kalçasında, kalçasının eğrisini okşadım ve kalçamın Bursa travestileri hemen hemen tamamen kavranmasına kadar elimde kalçasının altındaki Bursa travesti kırışıklığı okşayarak bıraktım. Bursa travestileri Onu dizimin üzerine eğdirme vizyonum vardı, Bursa travesti bu yüzden ona şaplak atabilirim.

Kalçasının hafif kırmızıya döndüğünü izlerdim. Bursa travestileri Sonra onun ereksiyon benim sıcak uyluk Bursa travesti iterek, inkar edilemez şaplak zevk gibi hissetti, o bir eskort kiraladı ve güçlü bir fikirli Bursa travestileri kadın istedi! Kendimi daha sönümlediğini hissediyordum ve muhtemelen bir süre uyanmayacağını biliyordum.

Bursa travestileri Bunun yerine, bacaklarımın arasında bir parmağımı ittim ve klitimin ne kadar sıcak ve uyanık hissettiğini Bursa travesti hissettiğimde neredeyse inledim. Bursa travesti Benim gibi eskort Londra kızları düzenli olarak lanet gerekiyor, hafifçe ovuşturdum ve altını inmeye devam ettim, hala vahşice yakışıklı Bursa travestileri yüzü bakarken beni yatağa fırlattığını ve bana doğru sert ve hızlı sürdüğünü hayal edebileceğimi düşünüyordum. Bursa travestileri göğsümün göğsünde içiyorum. Böyle olduğumda neredeyse ilk baskıya gelebilirdim.Kendimi zevkle titrediğini hissedebildim. Bir müşteri istemeden kendime dokunduğumdan bu yana bir süre geçmişti. Bursa travesti Ben onun kalça üzerine diğer elimi yerleştirdi ve onun horoz inç uzak yumuşak içi boş tekrar okşadı. Bursa travesti Grigory yumuşak bir şekilde bahsettiğinde neredeyse atladım. “Sanırım o zaman kalçamı ve tabanımı hissetmeyi seviyorsun.” Sinirli görünmektense, eğlendirildi.

Hemen kendime dokunmayı bıraktım. “Sanırım. Bursa travestileri Altınız harika bir şekil. Eğrisini seviyorum. ” Bursa travesti Aramızdaki cinsel elektrik kaçarken nefesimi tuttuğumu fark ettim.Dönmedi ama cevap verdi. “Öyleyse şu an okuduğunuz yere geldiğinizde, penisime dokunmak istemiyor musunuz? Bursa travestileri Çok yakın. Bursa travesti Bunun yerine parmakların beni kızdırır ve altımı vurur. Bursa travesti Bunu sevdim, ama sen bana hiç samimi bir şekilde dokunmadın. Bursa TRAVESTİLERİ Neden?”Yanaklarımın ısındığını hissedebildim. “Sen uyuyordun. Bursa travestileri Çapraz olabileceğini düşündüm. ” Kendime dokunan elin şimdi göğsüne kenetlendiğini, büyük eli göğüs kaslarına tuttuğunu fark ettim.

[kih7un]

Lahanadan Lezzet Şöleni: Çubuk Turşusu Tarifi ve Pratik Kurulum Rehberi

Lahanadan yapılan turşular, kış aylarının vazgeçilmez lezzetlerinden biridir. Bu turşular, soğuk günlerde sofralarımıza renk ve lezzet katar. Bu yazımızda, YouTube üzerinde paylaşılan bir videoyu temel alarak, çubuk turşusu nasıl yapılır konusunu detaylı bir şekilde ele alacağız. Videoda anlatılan adımları yazılı bir rehberle takip ederek, lezzetli bir lahana turşusu yapabilirsiniz.

Çubuk Turşusu Nedir?

Çubuk turşusu, genellikle çubuk şeklinde doğranan lahanaların turşu haline getirilmesiyle elde edilen bir lezzettir. Turşu, sebze ve meyvelerin özel bir sıvı içinde fermantasyon sürecine bırakılmasıyla yapılır. Bu süreç sonucunda ortaya çıkan turşular, sağlıklı bir besin kaynağı olmanın yanı sıra sofralarımıza farklı bir tat ve aromatik zenginlik katmaktadır.

Video İncelemesi

YouTube'da paylaşılan videoda, ev yapımı çubuk turşusu hazırlanışı adım adım anlatılmaktadır. Videonun başında sunucu, izleyicilere hoş geldiniz dileklerini ileterek, lahana turşusu yapımını paylaşacağını belirtiyor. Videonun başlangıcında yapılan bu nazik karşılama, izleyiciyi içeriğe çekmek için etkili bir başlangıç oluşturuyor.

Sunucu, bir başlangıçta aldığı lahananın büyüklüğünden bahsederek, izleyicilere alışveriş detaylarından ve kullanılan malzemelerden bahsediyor. Bu, izleyicinin videonun geri kalanında nelerle karşılaşacağını anlamalarına yardımcı oluyor.

Malzemelerin Hazırlanışı

Videoda, lahananın doğranışıyla başlanıyor. Sunucu, lahananın doğranma işinde eşinin yardımını aldığını ve bu aşamada kolaylık sağlandığını belirtiyor. Lahananın doğranma işlemi, izleyiciye adım adım gösteriliyor. Videoda dikkat çeken bir diğer nokta ise malzemelerin taze ve kaliteli olmasına önem verilmesidir.

Videonun devamında, doğranan lahananın göbeği ayrılarak, turşu için uygun hale getiriliyor. Sunucu, lahana turşusunun kış aylarının güzelliklerinden biri olduğunu vurgulayarak, turşu hazırlığının keyifli bir aile aktivitesi olduğunu ifade ediyor.

Turşu Kurma Aşaması

Lahananın doğranmasının ardından, turşu kurma aşamasına geçiliyor. Sunucu, lahananın doğranma aşamasında kullanılan büyük bir bidonu göstererek, bu miktarın 5 litrelik olduğunu belirtiyor. Bu noktada, izleyiciye evdeki malzemelerle kolayca uygulanabilir bir tarif sunuluyor.

Videonun devamında, doğranan lahananın küçüklüğü ve büyüklüğü konusunda esneklik olduğu vurgulanıyor. Herkesin damak zevkine göre bu detayları ayarlaması gerektiği belirtiliyor. Sunucu, lahananın doğranmasının ardından bir bardak kaya tuzu ekleyerek, lahananın suyunu salmasını sağlıyor. Bu adım, lahananın turşu içinde daha iyi fermente olmasına yardımcı oluyor.

İç Malzemelerin Eklenmesi

Videonun bir diğer önemli aşaması iç malzemelerin eklenmesidir. Nohut, defne yaprağı, sarımsak, havuç, karabiber ve limon gibi malzemelerin kullanılması, turşuya özgün bir lezzet katmaktadır. Sunucu, her bir malzemenin turşuya nasıl eklenmesi gerektiğini ayrıntılı bir şekilde gösteriyor.

Özellikle sarımsak ve limonun turşuya eklenmesi, turşunun karakteristik lezzetini oluşturuyor. İzleyicilere, iç malzemelerin seçiminde taze ve kaliteli ürünlerin tercih edilmesi konusunda önerilerde bulunuluyor.

Suyun Eklenmesi ve Fermentasyon

Videonun sonraki aşamasında, iç malzemelerin üzerine suyun eklenmesi konusu ele alınıyor. Sunucu, suyun turşu içinde eşit bir şekilde dağılması için dikkatli bir şekilde eklenmesi gerektiğini belirtiyor. Bu aşamada, izleyicilere 5 litrelik bir bidon için ölçü veriliyor ve bu ölçülerle turşu yapmanın kolaylığı vurgulanıyor.

Suyun eklenmesinin ardından, turşunun fermantasyon sürecine bırakılması gerektiği konusunda bilgi veriliyor. Sunucu, turşunun kış aylarında daha lezzetli olacağını ve 10-15 gün sonra tüketilebileceğini belirtiyor. Bu aşamada, turşunun kapalı bir ortamda hava almadan bekletilmesi gerektiği vurgulanıyor.

Püf Noktalar

Videonun son bölümünde, sunucu izleyicilere turşu yapımındaki püf noktalardan bahsediyor. Özellikle, turşunun fermente olması için hava almadan kapatılması gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, turşunun el ile alınmaması gerektiği ve metal kullanılmaması gerektiği konusunda önemli bilgiler paylaşılıyor. Bu püf noktalar, izleyicilere evde sağlıklı ve lezzetli turşular yapma konusunda rehberlik ediyor.

Sonuç

Çubuk turşusu yapımı, sağlıklı ve lezzetli bir alternatif arayanlar için harika bir seçenektir. Videoda anlatılan adımları takip ederek, evinizde kolayca bu lezzeti hazırlayabilirsiniz. Her aşamada kullanılan malzemelerin kalitesine dikkat etmek ve püf noktalara uygun hareket etmek, turşunuzun başarılı bir şekilde fermente olmasını sağlayacaktır.

Evde turşu yapmak, aynı zamanda ailece keyifli bir aktivite olabilir. Videoda izleyicilere aktarılan bilgiler, bu lezzetli turşunun evde nasıl yapılacağı konusunda detaylı bir rehber sunuyor. Sağlıklı beslenme ve ev yapımı lezzetlerden keyif alma arzusuyla, çubuk turşusu tarifini deneyerek sofralarınıza doğal bir lezzet katabilirsiniz.

[asikedendua]

Aşk ve Bağlama Tılsımı Nedir?

Aşk ve Bağlama Tılsımı Nedir?

Aşk ve Bağlama Tılsımı Nedir? insanların hayatında önemli bir yere sahip olan aşk konusunda yardımcı olmak için kullanılan bir tekniktir. Bu tılsımın yapılış amacı, aşkı çekmek ya da mevcut bir ilişkiyi güçlendirmektir. Bu tılsımı yapmak için birçok yöntem vardır. Bunlardan bazıları; mum yakma, dua etme, özel sözler söyleme gibi ritüellerdir. Her yöntemin kendine özgü bir formülü bulunmaktadır. - Mum Yakarak Bağlama Tılsımı : - Mum rengi seçimi önemlidir. - Belirli bir zaman diliminde mum yakmak gerekmektedir. - Özel sözler söylenerek tılsım yapılabilir. - Dua Ederek Bağlama Tılsımı : - Dua ederken, konsantrasyon önemlidir. - Mevcut bir ilişkiyi güçlendirmek için dua edilebilir. - Özel duaların kullanımı da mümkündür. Aşk ve Bağlama Tılsımının sonuçları, kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Ancak, genellikle tılsım yapıldıktan kısa bir süre sonra sonuçlar alınır. İlişkilerin daha sıcak ve güçlü hale geldiği, aşkın arttığı fark edilir. Bu tılsımın asıl amacı, insanların hayatındaki aşkla olan problemlerini çözmek ve onlara yardımcı olmaktır. Ancak, her zaman doğru kullanılmalı ve etik değerlere uygun olmalıdır.

Aşk ve Bağlama Tılsımı Nasıl Yapılır?

Aşk ve bağlama tılsımı yapmak, uzun yıllardır meşhur olan bir uygulamadır. Bu tılsımın amacı, kişinin sevdiği kişiyi kendine bağlamak ve aşkın etkisini artırmaktır. Aşk ve bağlama tılsımı yapmak için bazı yöntemler vardır. - Birinci yöntem; sevdiğiniz kişinin bir parçasından (örneğin saç, tırnak veya giysi) alınan bir öğe, asla özgün şekliyle kullanılmamalıdır. Bu nedenle, bir süre bekletildikten sonra külleştirilir. Sonra, kül bir mendile sarılarak, 3 gün boyunca uygun bir yerde saklanır. Üç gün sonra, bu koruyucu mendili sevdiğiniz kişiye yakın bir yere koyarsınız. - İkinci yöntem; 7 tane kırmızı mum alınır. Bu mumlar yanar durumda iken, iki küçük bardak suyun içine düzenli olarak damlatılır. Sonra, her bir muma sevdiğin kişinin ismi yazılır. Mumlar, yatağın iki tarafına konur ve uygun bir zaman belirlenir. Bu şekilde aşk tılsımı yapılır. - Üçüncü yöntem; ipe dizilmiş 7 tane kahverengi fındık alınır ve ardından bu fındıklar tellerle sarılır. Bu fındık telleri 7 gün boyunca bekletilir ve her akşam yatmadan önce "sevdiğin kişinin adını daha çok düşüneceksin" ifadesi tekrarlanır. Aşk ve bağlama tılsımının temel amacı, ikinci kişiyi kendinize aşık etmek ve etkilemek için büyü amacıyla kullanılmaktadır. Bu nedenle, insanların bu tılsımları kullanmadan önce son derece dikkatli olmaları gerekmektedir. Ayrıca, bu tür büyülerin yapmak yasal bir suçtur ve kesinlikle kaçınılması gerekmektedir.

Aşk ve Bağlama Tılsımı Amacı Nedir?

Aşk ve bağlama tılsımı yüzyıllar boyunca farklı kültürlerde kullanılmış bir uygulamadır. İnsanlar, sevdikleri kişileri kendilerine bağlamak ya da aşk hayatlarında huzur ve mutluluğu yakalamak için bu tılsımlara başvururlar. Ancak, bu uygulamanın amacı sadece bu kadar basit değildir. Aşk ve bağlama tılsımı, kişinin kendisini daha iyi hissetmesi ve içsel bir uyum yakalaması için de kullanılabilir. Bu tılsım, sadece dış dünyadaki kişileri etkilemekle kalmaz, aynı zamanda kişinin kendi iç dünyasında da iyileşme sağlayabilir. Bu sayede, kişi kendisiyle barışık hale gelir ve daha sağlıklı bir ilişki kurabilir. - Başka bir kişiye ait olmak - Aşk hayatında huzur ve mutluluk - İçsel uyum ve dinginlik Aşk ve bağlama tılsımının en temel amacı, kişinin kendine ve yaşamına karşı daha olumlu bir bakış açısı kazanmasını sağlamaktır. Bu sayede, kişi kendini sevmeyi ve saymayı öğrenir. Kendisiyle barışık olan bir kişi, etrafındaki insanlarla daha sağlıklı ve mutlu ilişkiler kurabilir. Aşk tılsımı, karanlık günlerde umut ve ışık sağlayarak kişiyi aydınlık bir geleceğe doğru yönlendirebilir.

Aşk ve Bağlama Tılsımı Sonuçları Nelerdir?

Aşk ve bağlama tılsımı yüzyıllar boyunca insanlar tarafından kullanılan bir yöntemdir. Tılsımın amacı, bir kişinin başka bir kişiye bağlanmasını veya aşkı çekmesini sağlamaktır. Bu tılsımın sonuçları oldukça etkilidir ve kişinin hayatında önemli değişikliklere neden olabilir. Aşk ve bağlama tılsımı yapmak oldukça kolaydır, ancak dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Öncelikle, tılsımı yapacak kişinin samimi bir niyetle hareket etmesi gerekmektedir. Ayrıca, tılsımı yapmadan önce doğru malzemeleri seçmek de önemlidir. - Kaşık: Kişilerin arasındaki bağı kuvvetlendirmek için kullanılır. - Mum: Aşk ve bağlama tılsımında kullanılan en önemli malzemelerden biridir. Seçilen rengi kişinin niyetine göre seçmek gerekmektedir. - Kırmızı kurdele: Sevdiğiniz kişiyi bağlamak için kullanılır. Aşk ve bağlama tılsımının sonuçları oldukça etkilidir ve kişinin hayatında büyük değişikliklere yol açabilir. Yapılan tılsım sonucunda, kişi için önemli olan biri ile karşılaşabilir veya var olan ilişkisinde olumlu değişiklikler gözlemleyebilir. Ancak, tılsım sonucunda kötü niyetli kişilerle karşılaşmak da mümkündür. Bu nedenle, tılsım yapmadan önce iyi düşünmek ve doğru malzemeleri seçmek önemlidir.

Aşk Tılsımı İle Duygusal İyileşme Sağlayın

Aşk tılsımı, insanların hayatındaki en önemli duygusal ve ruhsal deneyimlerden biridir. Bu tılsım, sevdiğiniz biriyle derin bir bağ kurarak mutlu bir ilişki yaşamanıza yardımcı olur. Aşk tılsımını oluşturmaya başlamadan önce, amacınızı belirlemek önemlidir. Belli bir kişiye bağlanmak için mi yoksa ilişkilerinizin zayıf olduğu durumlarda daha genel bir tılsım oluşturmak mı istiyorsunuz? - Aşk tılsımı, duygusal iyileşme için harika bir araçtır. - Tılsımın oluşturulması için doğru malzemeler ve doğru niyet gereklidir. - Aşk tılsımının yoğunlaştırma formülleri ile sonuçlarını artırabilirsiniz. Bu tılsımın beş elementi vardır; toprak, hava, su, ateş ve akasha. Her element belirli bir niyeti temsil eder ve bu niyetleri kombine ederek güçlü bir tılsım oluşturabilirsiniz. Elementlere ek olarak, tılsımı oluşturmak için bazı temel malzemelere de ihtiyacınız var. Bu malzemeleri bir araya getirerek tılsımın yapımına başlayabilirsiniz. Aşk Tılsımı Malzemeleri Açıklama Beyaz Mum Pozitif enerjiyi artırır ve sevgiye odaklanmaya yardımcı olur. Gül Yaprakları Aşkı sembolize eder ve romantik enerjileri çeker. Kristal Enerji akışını güçlendirir ve niyetinizi yoğunlaştırır. Özel bir obje Sevdiğiniz kişiyle özel bir bağı sembolize eder. Aşk tılsımı oluşturduktan sonra, bir ritüel gerçekleştirerek enerjiyi harekete geçirmeniz gerekiyor. Entelektüel fizik, tılsımların niyetinizi güçlendirmenize, enerjinizi yoğunlaştırmanıza ve isteklerinizi gerçekleştirmenize yardımcı olabileceğini doğruluyor.

Aşk Tılsımının Beş Elementi Nelerdir?

Aşk, insanların hayatında önemli bir yer tutar. Kimi insanlar için, aşkın bir tılsıma dönüşebileceğine inanılır. Bu tılsımın, beş farklı elementi vardır. - Hava: Hava elementi, zihin, iletişim ve düşüncelerle ilgilidir. Aşk tılsımında, hava elementi genellikle, aşkın karşılıklı paylaşıldığı ve çiftin birbirine duygusal olarak bağlandığı anları temsil eder. - Su: Su elementi, duygular ve hassasiyetle ilgilidir. Aşk tılsımında, su elementi sıklıkla, romantik duyguların ve hayallerin sembolüdür. - Ateş: Ateş elementi, tutku ve enerjiyle ilgilidir. Aşk tılsımında, ateş elementi sıklıkla, aşkın tutkulu ve yoğun olduğu anları temsil eder. - Toprak: Toprak elementi, sabır, dengelilik ve dayanıklılıkla ilgilidir. Aşk tılsımında, toprak elementi genellikle, aşkın sağlam ve güvenilir olduğu anları temsil eder. - Boşluk: Boşluk elementi, potansiyel ve fırsatlarla doludur. Aşk tılsımında, boşluk elementi genellikle, aşkın gelecekteki olası potansiyellerini temsil eder. Aşk tılsımı, temelde farklı elementleri birleştirerek oluşturulan bir tılsımdır. Elementlerin kendi aralarında uyumlu hareket etmesi için, aşk tılsımının yoğunlaştırma formülleri kullanılır. Aşk tılsımı kullanırken, amacınızın doğru bir şekilde belirlenmesi ve kullanımının etkilerini iyi bir şekilde anlamak önemlidir. Son olarak, aşk tılsımının doğru bir şekilde yapılması ve kullanılması, olumlu sonuçlar doğurabilir. Ancak, her tılsım gibi, aşk tılsımının da kötüye kullanılması, olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu sebeple, her tılsım gibi, aşk tılsımını kullanırken dikkatli olunmalıdır. Aşk Tılsımının Yoğunlaştırma Formülleri Aşk tılsımı yapmak isteyenlerin sık sık sorduğu sorulardan biri de, tılsımın nasıl yoğunlaştırılabileceğidir. Yoğunlaştırma işlemi, tılsımın etkisinin güçlenmesini ve istenen sonucun daha hızlı gerçekleşmesini sağlamaktadır. İlk olarak, tılsımın yoğunlaştırılması için doğru zamanın seçilmesi gerekmektedir. Bu genellikle Yeni Ay veya Dolunay dönemleri gibi enerjik olarak güçlü zamanlara denk getirilir. Ayrıca, kişinin kendisi de enerjik olarak yüksek olmalıdır. - Birinci adım, tılsım için kullanılacak malzemelerin seçimidir. Malzemeler, tılsımın amacına göre değişebilir. Örneğin, aşk tılsımı yapılıyorsa pembe bir mum, kuvars kristali veya gül yaprakları kullanılabilir. - İkinci adım, tılsım yapılırken meditasyon yapılmasıdır. Meditasyon, kişinin zihinsel durumunu dengeleyerek enerjisini yoğunlaştırmasına yardımcı olacaktır. Meditasyon sırasında, tılsımın amacı ve istenen sonuç görselleştirilmelidir. - Üçüncü adım ise, tılsımın getireceği etkiyi artırmak için, tılsım sırasında yapılabilecek bazı uygulamalardır. Örneğin, mum yakan kişi, mumun alevinin önünde oturabilir ve gözlerini alevin içine dikerek meditasyon yapabilir. Tılsımın yoğunlaştırılması için dikkat edilmesi gereken diğer noktalar şunlardır: - Tılsım yapıldığı sırada, telefona veya bilgisayara bakılmamalıdır. Elektronik cihazların dağıttığı elektromanyetik enerji, kişinin enerjisini bozabilir ve tılsımın etkisini azaltabilir. - Tılsım sonrası, tütsü yakmak veya hava alan bir yerde açık havada meditasyon yapmak da enerjik olarak yükselmeye yardımcı olur. - Tılsımın uzun süreli etkisi, kişinin inancına ve niyetine bağlıdır. Tılsım yaptıktan sonra, sonucun gerçekleştiğine inanıp, isteklerine odaklanan kişiler daha başarılı olabilirler. Doğru zamanlamayla ve dikkatli uygulama yöntemleriyle yapılan aşk tılsımı, etkisini hızlandırarak istenen sonuca daha kısa sürede ulaşmayı mümkün kılar. Aşk Büyüleri ve Bağlama Büyüleri ile ilgili yazılarımızı da inceleyebilirsiniz. Read the full article

[saglikevreni]

Hıçkırık Nasıl Geçer?

Hıçkırık, birçok kişinin bildiği bir rahatsızlıktır ve sıklıkla aniden ortaya çıkar. Ancak endişelenmeyin, çoğu durumda hıçkırık geçici bir sorundur ve evde uygulayabileceğiniz basit yöntemlerle tedavi edilebilir. Hıçkırığın nedenleri birçok faktöre bağlı olabilir. Bunlar arasında hızlı yemek yeme, fazla yemek yeme, karbonasyonlu içecekler tüketme, heyecan veya stres, aşırı alkol tüketimi, mide yanılması, sinir uyarımı veya bazı ilaçların yan etkileri bulunur. Hıçkırığı hızlı bir şekilde geçirmenin birkaç etkili yöntemi vardır. Birincisi, nefes tutma yöntemidir. Derin bir nefes alın, sonra nefesinizi tutun ve ardından yavaşça nefesinizi verin. Bu, diyafram kaslarınızı kontrol altına alarak hıçkırığı durdurabilir. Bir diğer etkili yöntem ise su içmektir. Bir bardak soğuk suyu yavaşça yudumlayarak içmek, diyaframınıza baskı yaparak hıçkırığı durdurabilir. Aynı zamanda, ani sıcaklık değişiklikleriyle şaşırtmak da hıçkırığı durdurabilir. Örneğin, biraz limon suyu almak veya bir dilim limon yemek gibi. Masaj yapmak da hıçkırığı geçirmekte yardımcı olabilir. Boynunuzun arkasını parmaklarınızla nazikçe ovalayarak veya hafifçe bastırarak masaj yapabilirsiniz. Ayrıca, şekerli bir karışım olan çörek otu tohumunu yavaşça çiğnemek de etkili olabilir. Son olarak, derin bir nefes alıp yavaşça sayarken tamamen odaklanmak ve zihninizi rahatlatmak da hıçkırığı durdurmanıza yardımcı olabilir. Hıçkırık, genellikle kısa süreli ve zararsızdır. Ancak, hıçkırık kronikleşirse veya uzun süre devam ederse, bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir. Eğer bu basit yöntemler hıçkırığınızı geçirmezse veya sürekli olarak tekrarlıyorsa, altta yatan bir sağlık sorunu olabilir ve uzman bir doktor size uygun tedaviyi önerebilir. Unutmayın, hıçkırık yaygın bir rahatsızlık olsa da genellikle geçicidir ve evde uygulayabileceğiniz basit yöntemlerle kontrol altına alınabilir. Kendinizi rahatlatacak teknikleri deneyin ve hıçkırığınızın hızla geçmesini sağlayın.

Doğal Yöntemlerle Hıçkırığı Geçirmek

Hıçkırık, birçoğumuzun zaman zaman deneyimlediği rahatsız edici bir durumdur. Ani ve istemsiz kas seğirmeleri nedeniyle ortaya çıkar ve sıklıkla bizi mahcup eder. Neyse ki, hıçkırığı geçirmenin doğal yöntemleri vardır. İşte size bu can sıkıcı durumu etkili bir şekilde sona erdirmek için bazı ipuçları: 1. Su içmek: Bir bardak suyu yavaşça içmek, hıçkırığın durmasına yardımcı olabilir. Su, boğazınızda yoğunlaşan uyarıcıyı temizlemeye ve kasları rahatlatmaya yardımcı olur. 2. Nefes almak: Derin nefes alarak vücudunuzu rahatlatabilirsiniz. Nefesinizi yavaşça alın, kısa bir süre tutun ve ardından yavaşça verin. Bu sakinleştirici bir etki yaratır ve hıçkırığı geçirmeye yardımcı olur. 3. Öksürmek veya hapşırmak: Boğazınızdaki kasların dikkatini başka yöne çekmek için öksürmek veya hapşırmak deneyebilirsiniz. Hıçkırığı tetikleyen kas seğirmelerine farklı bir uyarıcı sağlayarak durumu sonlandırabilirsiniz. 4. Nane veya limon tüketmek: Nane yağı veya taze limon suyu, hıçkırığı geçirmek için etkili doğal çözümlerdir. Birkaç damla nane yağını dilinizin üzerine veya bir dilim limonu yavaşça emebilirsiniz. Bu, boğazınızdaki kasları sakinleştirir ve hıçkırığın durmasına yardımcı olur. 5. Yavaşça su içmek: Hızlıca su içmek yerine, yavaşça küçük yudumlar alarak hıçkırığı geçirebilirsiniz. Bu, midenizin hızlı bir şekilde doldurulmasını önler ve sindirim sisteminizin dengesini geri kazanmasına yardımcı olur. 6. Nefes egzersizleri yapmak: Derin nefes almak, nefes tutmak ve yavaşça vermek gibi basit nefes egzersizleri, hıçkırığı sona erdirmek için etkili olabilir. Nefesinizin ritmini düzenlemek, vücudunuzu rahatlatır ve hıçkırığı durdurur. Bu doğal yöntemleri deneyerek hıçkırığı hızlı bir şekilde geçirebilirsiniz. Ancak, hıçkırık uzun süredir devam ediyorsa veya ciddi bir sağlık sorunuyla ilişkilendiriliyorsa, bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir.

Hıçkırığın Süresini Kısaltan İpuçları

Hıçkırık, birçoğumuzun hayatında zaman zaman rahatsız edici bir durum olabilir. Aniden başlayıp sık sık tekrarlayan bu kasılmalar, insanların günlük aktivitelerini etkileyebilir. Neyse ki, hıçkırığın süresini kısaltmak için basit ve etkili ipuçları bulunmaktadır. İşte hıçkırığınızın daha hızlı bir şekilde sonlanmasına yardımcı olabilecek birkaç öneri: 1. Nefes Teknikleri: Hıçkırık genellikle nefes kontrolünün kaybedildiği durumlarda ortaya çıkar. Derin bir nefes alıp ardından yavaşça nefes vermek, diyaframı rahatlatarak hıçkırığın durmasına yardımcı olabilir. Bu teknik, vücudunuzdaki karbondioksit seviyelerini düzenleyerek hıçkırığın geçmesine katkıda bulunur. 2. Su İçme: Bir bardak soğuk su içmek, hıçkırığı durdurmak için etkili bir yöntem olabilir. Yutma eylemi, boğazı uyarır ve hıçkırığı tetikleyen kasılmaları durdurabilir. Aynı zamanda suyun soğukluğu da sinir uçlarını etkileyerek hıçkırığı sonlandırmaya yardımcı olabilir. 3. Yutkunma Manevrası: Hıçkırığın hızlı bir şekilde sonlanmasına yardımcı olan bir başka yöntem, yutkunma manevrasıdır. Bu manevra sırasında, ağzınıza bir kaşık şeker alarak yavaşça yutkunun. Şekerin yapışkanlığı, yutkunmayı tetikleyerek hıçkırığın durmasını sağlayabilir. 4. Nefes Tutma: Biraz daha ileri bir yöntem olarak, nefesinizi tutmak da hıçkırığı durdurabilir. Derin bir nefes aldıktan sonra nefesinizi tutun ve mümkün olduğunca uzun süre tutmaya çalışın. Bu süreçte diyaframınızda bir baskı hissedebilirsiniz, bu da kasılmaların geçmesine yardımcı olabilir. 5. Rahatlama Teknikleri: Stres ve heyecan hıçkırığı tetikleyebilir. Bu nedenle, rahatlama tekniklerini kullanmak, hıçkırığın süresini kısaltabilir. Derin nefes alma, meditasyon veya masaj gibi yöntemler, vücudunuzun rahatlamasını sağlayarak hıçkırığı sonlandırmaya yardımcı olabilir. Hıçkırık zaman zaman can sıkıcı olabilir, ancak bu basit ipuçlarını deneyerek süresini kısaltabilirsiniz. Unutmayın, herkesin hıçkırıkla baş etme yöntemleri farklı olabilir. Eğer hıçkırığınız uzun süre devam eder veya rahatsızlık verici bir seviyeye ulaşırsa, bir sağlık uzmanından yardım almanız önemlidir. Bu ipuçları genel olarak hıçkırıkla baş etmeyi kolaylaştırabilir ve günlük hayatınızı kesintiye uğratmadan hareket etmenizi sağlayabilir.

Acil Durumlarda Hıçkırığı Nasıl Durdurabilirim?

Hıçkırık, bazen istemsiz ve rahatsız edici bir durum haline gelebilen bir reflekstir. Hemen hemen hepimiz yaşamımızın bir noktasında hıçkırık sorunuyla karşılaşmışızdır. Neyse ki, pek çok etkili yöntemle hıçkırığın hızlı bir şekilde durdurulması mümkündür. İşte acil durumlarda hıçkırığı hemen durdurmanızı sağlayacak bazı pratik yöntemler: 1. Su içmek: Bir bardak soğuk su içmek, hıçkırığı durdurmak için etkili bir yöntem olabilir. Yavaş yavaş küçük yudumlar alarak suyu içmek, diyafram kaslarınızı sakinleştirebilir ve hıçkırığı sona erdirebilir. 2. Nefes tutma: Derin bir nefes alın ve ardından havayı tutun. Nefesi tutarken, diyafram kaslarınızı kontrol altına alır ve hıçkırığı durdurabilirsiniz. Bu yöntem genellikle hıçkırık sorununu hızla çözer. 3. Valsalva manevrasını uygulama: Bu yöntemde burun deliklerinizi sıkıca kapatın ve ağzınızı kapatarak teneffüs yapmaya çalışın. Buna karşılık, hava basıncı diyafram kaslarınıza etki eder ve hıçkırığı durdurabilir. 4. Nane yağı kullanma: Birkaç damla nane yağını bir bardak suya ekleyin ve bu karışımı yavaşça için. Nane yağının spazmları rahatlattığı ve hıçkırığı durdurduğu düşünülmektedir. 5. Şeker yeme: Bir çay kaşığı şekeri dilinizin üzerine koyun ve yavaşça yutun. Tatlılık, boğazdaki sinirleri uyarır ve hıçkırığı durdurabilir. 6. Öksürme veya hapşırma: Derin bir nefes alın ve ardından şiddetli bir şekilde öksürün veya hapşırın. Bu, diyafram kaslarınızı etkileyerek hıçkırığı sonlandırabilir. Acil durumlarda hıçkırığı durdurmak için deneyebileceğiniz birkaç etkili yöntem vardır. Su içmek, nefes tutma, Valsalva manevrasını uygulama, nane yağı kullanma, şeker yeme veya öksürme gibi pratik adımlarla hıçkırığı kontrol altına alabilirsiniz. Unutmayın, her bireyin farklı olduğunu ve bazı yöntemlerin diğerlerine göre daha etkili olabileceğini unutmayın. Deneyerek sizin için en iyi sonuçları elde edebilirsiniz.

Hıçkırık Önlenmesi İçin Evde Yapılabilecekler

Hıçkırık, birçok insanın zaman zaman yaşadığı rahatsız edici bir durumdur. Ani ve tekrarlayan kasılmalarla kendini gösteren hıçkırık, genellikle aniden başlar ve belirsiz bir süre devam eder. Neyse ki, evde uygulanabilecek bazı yöntemlerle hıçkırığı önlemek mümkündür. 1. Su İçmek: Bir bardak suyu yavaşça içmek, hıçkırık kasılmalarını durdurmanın etkili bir yoludur. Su, boğazınızı rahatlatır ve diyaframınızın normal ritmine dönmesine yardımcı olur. 2. Nefes Kontrolü: Derin nefes almak ve ardından yavaşça vermek, hıçkırığı durdurmak için etkili bir tekniktir. Bu, vücudunuzun oksijen seviyelerini düzenlemesine yardımcı olur ve kasılmaları azaltır. 3. Boğaz Tahriş Ediciyi Uyarıcı: Boğazınıza tahriş edici bir madde uygulamak, hıçkırığı durdurmanın hızlı bir yoludur. Bunun için limon, sirke veya şeker gibi maddeler kullanabilirsiniz. Ancak, bu yöntemi kullanırken dikkatli olmalı ve gereğinden fazla tahrişe yol açmamalısınız. 4. Nefes Tutma: Derin bir nefes alın ve ardından mümkün olduğunca uzun süre nefesinizi tutun. Bu, diyaframınızı kontrol etmenize yardımcı olur ve hıçkırığı durdurabilir. 5. Şaşkınlık Yaratmak: Hıçkırık, vücutta bir tür dikkat dağıtıcısıdır. Bu nedenle, ani bir şekilde şaşırmanız veya sizi şaşırtacak bir şey yapmanız hıçkırığı durdurabilir. Örneğin, bir arkadaşınızın ansızın bağırması veya soğuk suya dalmanız gibi durumlar hıçkırığı geçirebilir. 6. Pozisyon Değiştirme: Hıçkırık, vücut pozisyonunuzla ilişkili olabilir. Öne eğilmek, dizlerinizi göğsünüze doğru çekmek veya başınızı yavaşça sağa sola sallamak gibi hareketler hıçkırığı durdurabilir. Bu evde yapılabilecek basit yöntemler, hıçkırığın kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Ancak, hıçkırık sürekli ve rahatsızlık verici bir hal alıyorsa veya diğer sağlık sorunlarına yol açıyorsa, bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir.

Hıçkırıkla İlgili Yanlış Bilinenler

Birçoğumuzun hayatında en azından bir kez hıçkırık deneyimi olmuştur. Hemen hemen herkesin karşılaştığı bu rahatsızlık, genellikle kısa süreli ve zararsızdır. Ancak hıçkırığın ne olduğu, neden ortaya çıktığı ve nasıl durdurulabileceği konusunda birçok yanlış bilgi dolaşmaktadır. İşte hıçkırıkla ilgili yaygın yanlışlardan bazıları: 1. Hıçkırık sadece sindirim sorunlarından kaynaklanır: Birçok insan hıçkırığı sadece sindirim sorunlarına bağlar. Aslında, hıçkırığın birden fazla nedeni olabilir. Sindirim sistemi ile ilişkili olabileceği gibi sinir bozuklukları, stres, heyecan, gaz birikimi veya hava yutma gibi faktörler de hıçkırığa yol açabilir. 2. Hıçkırık, nefes alıp vermeyle kontrol edilebilir: Hıçkırığı durdurmak için nefesinizi tutmanız veya torbanın içine nefes alıp vermeye çalışmanız önerilir. Ancak bu yöntemler genellikle etkisizdir ve hıçkırığı tamamen durdurmak için yeterli olmayabilir. Bunun yerine, farklı nefes alma tekniklerini denemek, su içmek veya biraz şeker yemek gibi farklı stratejiler kullanmak daha etkili olabilir. 3. Hıçkırık, zararsızdır ve tedavi gerektirmez: Çoğu hıçkırık durumu kendiliğinden geçer ve tedavi gerektirmez. Ancak bazı durumlarda hıçkırık uzun sürebilir ve kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Kronik hıçkırık yaşayan kişilerin tıbbi yardım araması ve altta yatan nedeni belirlemek için bir doktora danışması önemlidir. 4. Hıçkırık bulaşıcıdır: Bu yanlış bilgi, hıçkırığın bulaşıcı olduğunu düşünenler arasında yaygındır. Ancak hıçkırık, bir kişiden diğerine geçmez. Hıçkırık, kişinin kendi vücudunda ortaya çıkan bir tepkidir ve başka bir kişiye bulaşmaz. Hıçkırıkla ilgili yanlış bilgilerin çoğu mitlere dayanır ve gerçeklikten uzaktır. Hıçkırık genellikle geçici bir rahatsızlık olsa da, uzun süren veya kronik hıçkırık durumlarında bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir.

Hıçkırık Tedavisi İçin Doktora Ne Zaman Başvurmalıyım?

Hıçkırık, birçok insanın hayatında zaman zaman ortaya çıkan rahatsız edici bir durumdur. Ani kas kasılmaları sonucu solunum yollarının kontrolsüz bir şekilde kapanmasıyla meydana gelir. Hıçkırığın genellikle zararsız olduğunu söylemek mümkündür, ancak bazen altında daha ciddi bir sorun yatabilir. Bu durumda, doktora başvurmak önemli olabilir. Birincil olarak, hıçkırık durumu çok sık ve uzun süreli ise, bir doktora danışmanız gerekebilir. Eğer hıçkırık nöbetleri haftalarca devam ediyorsa veya günlük yaşantınızı etkiliyorsa, doktorunuz size uygun tedavi yöntemlerini önerebilir. Doktora başvurmanın bir diğer nedeni de, hıçkırığın sebep olduğu aşırı rahatsızlık hissidir. Şiddetli hıçkırık nöbetleri, mide ekşimesine, boğulma hissi ve uykusuzluğa yol açabilir. Bu belirtiler varsa, bir sağlık uzmanı hıçkırık tedavisinde yardımcı olabilir. Ayrıca, hıçkırık normalden farklı bir şekilde başladıysa veya başka semptomlarla birlikte geliştiyse, bir doktora görünmek önemlidir. Örneğin, hıçkırık nefes darlığı, göğüs ağrısı, ateş veya kilo kaybı gibi diğer sağlık sorunlarına eşlik ediyorsa, altta yatan bir rahatsızlığın belirtisi olabilir ve bu durumda erken teşhis önemlidir. Son olarak, bazı özel durumlarda, hıçkırık ilaç tedavisi gerektirebilir. Bunlar arasında epilepsi gibi nörolojik bozukluklar, geçmez hıçkırık (inatçı hıçkırık) veya psikolojik faktörler yer alır. Bu tür durumlarda, doktorunuz size uygun ilaçları reçete edebilir ve tedavi sürecini yönlendirebilir. Hıçkırığın normal sınırların ötesine geçtiğini düşünüyorsanız veya endişeleriniz varsa, en iyisi bir doktorla görüşmektir. Uzman tavsiyesi, hıçkırık problemlerini anlamada ve etkili bir şekilde tedavi etmede size yardımcı olabilir. Hastalıklar ile ilgili diğer yazılarımıza Hastalıklar bölümünden göz atabilirsiniz. Read the full article

[akinci]

Yağmur da var

çok sevdiğim rüzgar da

bugün pazar

daha uyanmadı komşular

gazetelerini açıp bakmadılar daha

damların üzerinde kaldırımların üzerinde kuşlar

henüz rahatlar

eski şarkıları çalıyor bu saatlerde Radyolar

yağmur da var

çok sevdiğim rüzgar da

bugün pazar

ve ben seni çok özledim

Dışarı çıkmak istiyor canım

tek başına haytalık etmek

ıslanmak pazar sabahında yağmurda

boş caddelerde dolaşmak

mağazaların vitrinlerine bakmak

sinemaların afişlerine

sokakların isimlerine

telefon kulübelerinde uyuyan çocuklara

bir merhaba demek, sessizce

sahilde martılara simit atmak

otobüslerin ilk seferlerine binmek

gitmek istiyor canım

hayatın gittiği yere

islık çalıp şarkılar uydurmak kendi keyfince

fırından taze ekmek alıp

buğusunu çekmek içine

ve ben seni çok özledim

Belki eski bir dosta rastlamak

bir selam vermek

konuşmak eski güzel günlerden

böyle birşey işte

sabahçı kahvesine uğramak

bir bardak çay

taze dem kokusu

hayatın atardamarlarında dolaşmak

bölmeden şehrin uykusunu

bir siir yazmak

pazar bulmacasının boş karelerine

böyle bir şey işte

hesapsız gölgesiz bedelsiz kimsesiz sensiz

bir şiir yazmak

sokaklarda gezmek

yağmurda ıslanmak

ve ben seni çok özledim

Yağmur da var

çok sevdiğim rüzgar da

bugün pazar

daha uyanmadı komşular

gazetelerini açıp bakmadılar daha

damların üzerinde kaldırımların üzerinde kuşlar

henüz rahatlar

eski şarkıları çalıyor bu saatlerde Radyolar

yağmur da var

çok sevdiğim rüzgar da

bugün pazar

ve ben seni çok özledim

_ İbrahim SADRİ

[maksurat]

Seramikte hoca büyük parçalar çalışalım artık dedi ama ben kafamda bardak tabak yapmaya odaklandığımdan başka bir şey yapmak istemedim ve hatta çok küçük şeyler yaptım. evvela pinterestte bulduğum bardağı yapayım dedim ama ovalliği sağlayamadım, bir türlü güzel bir bardak yapamadım . moralim bozuldu onu bıraktım, tabak yapayım dedim. üç tane tabak yaptım. kardeşime bardak yapamayınca bari bardak altlığı yapayım dedim, yaptım. kızçocuklarına hediye bileklik ve magnet olarak danimarka evleri gibi üç küçük ev yaptım . moralim bozuk olduğu için foto çekmek aklıma gelmedi sadece bu ikisini fotoğrafladım.

öğlen arasında da faslı turistlerle komik bisiler oldu ama yazmaya üşeniyorum:/

[gundem7]

ÇEVRE ŞENLİĞİ VE KAHVE FESTİVALİ RENKLİ GÖRÜNTÜLERE SAHNE OLDU

    Beylikdüzü Belediyesi tarafından düzenlenen Çevre Şenliği ve Kahve Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Etkinliğe katılanların çeşit çeşit kahveleri deneyimleme fırsatı bulduğu festivalde;kahvenin gelişim süreci, sağlığa ve ekonomiye olan etkilerinin de ele alındığı söyleşiler de düzenlendi. Beylikdüzü Belediyesi tarafındandüzenlenen Çevre Şenliği ve Kahve Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Yaşam Vadisi 1. Etap Çanakkale Rölyef Alanı’nda düzenlenen festivale vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Eğitmen veYazar Attilla Yılmaz’ın “Türk Kahvesinin 500 Yıllık Öyküsü ve Yeni Nesil Yapım Teknikleri” söyleşiyle başlayan etkinlikte Coşkun Sezer “BeanTo Bar ve Aşamaları”, Dr. Dyt. Şefika Aydın Selçuk ve Uzm. Dyt. Pınar Kural Enç“İki Dost Diyetisyenle Kahve Keyfi”, İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nüket Sivri “İçecek Sektörüne Çevresel Bakış”, Sam Çeviköz“Coffee, Hayat ve Lifestyle”, Hasan İskender ise “Barista Nedir ve Ne İş Yapar” konulu söyleşileriyle kahve severlerle buluştu. Festivale katılanlar geleneksel Türk Kahvesi’nin yanı sıra çeşitli sıcak ve soğuk kahve türlerini deneyimleme fırsatı buldu.   Geri dönüşümün önemine dikkat çekildi   2 gün süren festivalde;kahve üretimi yapan firmalar, termos üreticileri, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve eğitim kurumları da festivale katılarak çevreyi korumanın önemine dikkat çekmek için çalışmalar yaptı. Kahve tüketilirken kullanılan kağıt bardak, plastik şişe ve pipetlerin geri dönüştürülmesine yönelik atölyelerin yapıldığı festivalde kurulan spor alanlarında vatandaşlar spor yaparak temiz havanın tadını çıkardı.   Read the full article

[thefeith]

Hayır, tabiki amaç dikkat çekmek değil. Binlerce düşünceyi bir kaç kelime ile ifade etme cabası...

Bir bardak suyun verdiği o serinlik hissini anlatmak kadar zor bazı şeyleri dile getirmek. Açıkçası insan her ne kadar bir şeyleri düşünse de, Bazı şeylere anlam veremez. Bir çiçeği mum ışığında büyütmek her ne kadar mümkün olsa da - güneşe olan bağlılık ve sadakati söz konusu bile olamaz.

[tumitutscanlation]

Heavenly Blessing – 196. Bölüm

Mega // Drive // Wattpad

Bölüm 196: Cehennemdeki Adam Yağmur Altında Bambu Bir Şapka Alıyor

Xie Lian sertçe azarladı. “Kimsenin gelmeyeceğini biliyorum, ama hiçbiri seni alakadar etmiyor.”

Yüzü Olmayan Beyaz tembelce sordu. “O zaman neden kendinde bir delik açtın? İlgi çekmeye mi çalışıyorsun? Artık kimse senin için gözyaşları dökmez.”

Xie Lian karşı çıktı. “Bunu istediğim için yapıyorum. Seni hiç ilgilendirmez.”

“Eğer birisi gelip sana yardım ederse ne yapacaksın? Ve eğer yardım etmeye kimse gelmezse, o zaman ne yapacaksın?”

“…”

Xie Lian küfretmeye başladı. “NE DİYE SÜREKLİ BOK ATIP DURUYORSUN??? KUSACAĞIM! SENİ HİÇ İLGİLENDİRMEZ, SENİ İLGİLENDİREN HİÇBİR BOK YOK!!!”

Kelimeleri gittikçe daha batağı ve kaba oluyordu, sesi de gittikçe öfkeleniyordu, ama ne kadar küfrederse etsin, bildiği sadece birkaç kelimeydi.

Yüzü Olmayan Beyaz kahkahalar atarken çok eğlenmişe benziyordu, ardından iç çekti. “Saf çocuk.”

Arkasını döndü. “Sen bilirsin. Her şekilde geriye sadece bir gün kaldı. Bir süre aptal aptal debelenmene izin verebilirim. Her şekilde, kimse sana bir bardak su vermeyecek ya da siyah kılıcı çekmene yardım etmeyecek. Unutma –”

Yüzü Olmayan Beyaz tekrar hatırlattı. “Yarın gün batımında, eğer hala İnsan Yüzü Hastalığını serbest bırakmadıysan, lanet senin üzerine düşecek.”

Xie Lian sessizce dinledi, tek bir uzvu kımıldamadı.

Üçüncü gün, Xie Lian hala kavşağın ortasında insan şeklindeki derin çukurda yatıyordu; duruşu bile değişmemişti.

Kalabalık ise bir önceki günden çokta farklı değildi. Hepsi uzaktan etrafından dolaşıyor, hayatlarına devam ediyorlardı. Her ne kadar gökyüzünden düşen bir adamın tuhaf hikayesi yetkililere aktarılmış olsa da, bu kişinin Talihsizlik Tanrısı olduğunu ve hiçbir sorun çıkartmadığını, sadece ölü gibi öylece yattığını duyunca, uğraşmak istememiş ve öylesine ‘birkaç gün içinde inceleyeceğiz’ deyip geçiştirmişlerdi. Kim bilir, o birkaç günde neler olacaktı.

Birkaç meraklı çocuk koşarak geldi, yatan adama bakmak için çukurun yanına çökmüşlerdi. Bir dal parçası aldılar, gizlice onu dürttüler ama Xie Lian hiçbir tepki vermeyen bir ölü gibiydi. Hayrete düşmüşlerdi ve ona herhangi bir tepki verdirecek bir şey var mı diye görmek istiyorlardı, ama aileleri onları fark etmiş ve sert bir şekilde azarladıktan sonra eve kapatmışlardı.

Önceki günkü su satıcısı hala ona doğru bakıyordu. Xie Lian tüm bir gün ve gece boyunca bir damla su içmemişti ve kurumuş, çatlamış bir deri tabakası dudaklarını kaplamıştı. Küçük tüccar üzgün hissetti ve bir kepçe su doldurdu, ona götürmek ister gibi görünüyordu ama karısı ona bir dirsek atarak kaseyi düşürmesine neden oldu ve böylece geri çekildi.

Kim bilir, belki cennet de eğlenceye katılmak istiyordu, çünkü günün yarısından sonra gökyüzünde yağmur çiselemeye başladı.

Sokaktaki satıcılar hızla mallarını topladılar ve yoldan geçmekte olanlar da hızla evlerine gitmek üzere hareketlendiler. Bir süre sonra yağmur gittikçe şiddetlendi ve Xie Lian’ın yüzü yıkanmıştı, daha da solgun görünüyordu ve tüm bedeni sırılsıklamdı.

Hiç ses çıkartmadan, beyaz giysili bir adamın gölgesi Xie Lian’ın yanında belirdi.

Sokakta, bu tuhaf şekli fark edecek başka hiç kimse yoktu. Yüzü Olmayan Beyaz lütufkar bir şekilde ona bakıyordu.

“Güneş batmak üzere.”

Xie Lian sessizdi.

“Sen Talihsizlik Tanrısı değilsin, onlar buna inanmayı, olmadığına inanmamayı tercih ediyorlar.” Dedi Yüzü Olmayan Beyaz. “Bir zamanlar, Cennet’e karşı gelmiş ve Yong An için yağmur yağdırmıştın, ama şimdi sana bir damla suyu bile çok görüyorlar. Sana yüz kılıç saplamaları belki çaresizliktendi, ama şimdi, üzerindeki kılıcı çekmek gibi basit bir şeyi yapmaya bile gönüllü değiller; hepsi bu görevi çok zor buluyor.”

Acırcasına devam etti. “Sana daha önce de söyledim. Kimse yardımına gelmeyecek.”

Xie Lian’ın kalbinde histerik bir şekilde çığlık atan bir ses vardı.

Kabul et. Söyledikleri doğru. Yok, yok, yok! Sahiden yok! Sana yardım edecek tek bir kişi bile yok!

Sanki Xie Lian’ın kalbindeki çaresiz haykırışları duymuş gibi, sanki Yüzü Olmayan Beyaz biraz gülümsemişti, uzandı ve siyah kılıcın kabzasını tuttu. “Ama, sorun değil. Onlar sana yardım etmeyecek, ama ben edeceğim.”

Ardından, güçle elini geriye çekti ve kılıç Xie Lian’ın karnından kurtulmuştu ve hemen yanına bir çınlamayla düştü.

Kısa bir süre sonra, beyaz giysili gölge sanki bir şey başarmış gibi hafifçe güldü, ardından geriledi, Xie Lian’ı kendi haline bırakarak ortadan kayboldu.

Siyah kılıç çekildikten sonra, Xie Lian’ın yarası gözler önüne serilmişti ve yağmur altında yıkanırken, çoktan uyuşmuş acı bir kez daha yayılmaya başladı. Ancak, şu anda hissedebildiği tek şey de oydu.

Şıp şıp, şıp şıp, suya basan aceleci ayak sesleri yükseldi, yağmur altında hızla koşmakta olan birisi vardı. Ancak, Xie Lian önceki gibi gizlice umutlanmıyordu.

Yavaşça oturdu, ancak beklenmedik bir şekilde tam o doğrulurken yüksek bir “AH!!!” haykırışı duydu ve adam ağır bir şekilde yanına düştü.

Adamın sırtında büyük bir sepet vardı ve yağmurdan korunmak için bambu bir şapka takmıştı. Muhtemelen yağmur yüzünden çukurda birisinin olduğunu görmemişti ve yaklaştığı zaman Xie Lian aniden doğrulmuştu. Ayrıca adam sahiden çok hızlı koşuyordu ve zorla kendisini durduğu için de dengesini kaybederek ağır bir şekilde yere düşmüştü. Tökezleyip, insan şeklindeki çukurun yanına düşerken, hemen küfretmeye başlamıştı.

“HASİKTİR!!!”

Bambu şapkası düştü, sırtındaki sepet devrildi ve tüm beyaz pirinç yere saçıldı. Adam yerde oturdu ve sinirle bağırdı, yere vuruyordu ve ıslak çamurla pirinç parçaları Xie Lian’ın yüzüne sıçradı. Adam öfkeden köpürüyordu, havaya zıpladı ve Xie Lian’ın suratına sağlam bir yumruk indirdi.

“BU NEYDİ ŞİMDİ?! BU ATA PİRİNÇ ALACAK PARA KAZANABİLMEK İÇİN KIÇINI YIRTTI VE ŞİMDİ HEPSİ BÖYLECE GİTTİ, BU KAÇ YAŞAMA YETECEK BİR TALİHSİZLİKTİR?? GERİ ÖDE!! ORADA ÖLÜ GİBİ OTURUP DURMA VE BANA GERİ ÖDE!!!”

Xie Lian ona bakmaya tenezzül etmedi ve onu görmezden gelmeyi planladı. Ancak adam pes etmiyordu ve Xie Lian’ın yakasına yapıştı.

“SEN CANINA MI SUSADIN? HEY? SENİNLE KONUŞUYORUM!”

“Evet.” Diye cevapladı Xie Lian soğuk bir sesle.

Adam cıkladı. “EĞER GEBERMEK İSTİYORSAN, GİT KENDİNİ BİR YERDEN AT VE KENDİ BAŞINA SESSİZCE ÖL, NE DİYE İNSANLARIN GEÇTİĞİ YOLU KAPATIYORSUN? HUZURLA ÖLEMİYORSUN BİLE, NE BELASIN!!!”

Xie Lian yakasından tutulmuş vahşice sallanıyordu, metin ve ifadesizdi, son derece miskindi.

Küfret. İstediğin kadar küfret. Artık hiçbir şeyin önemi yok, bu yüzden dilediğince küfredebilirsin.

Her şekilde, yakında hepsi bitecekti.

Güneş batmak üzereydi.

Adam taşlaşmış Xie Lian’ı tutmuş, ona geri ödemesi için baskı yapıyordu ve dilediğince söverken Xie Lian hiçbir karşılık vermiyordu, ama hala yatışmıyordu. Bir süre daha onu itip kaktıktan sonra yerdeki bambu şapkasını almaya uzandı, başının üzerine geçirdi ve mızmızlanarak uzaklaşmaya başladı. Xie Lian boş bir patırtı sesiyle çukura geri atılmıştı ve yavaş yavaş feryat sesleri yağmurun sesini bastırmaya başlıyordu.

Siyah kılıca mühürlenmiş milyonlarca ölü ruhun çığlıklarıydı bunlar.

Batıdan parça parça batmakta olan güneşle birlikte, onlar da Xie Lian’ın zihninde delirmiş gibi bağırmaya ve ulumaya başlamışlardı, yaklaşan özgürlük ve intikamı karşılıyor ve kutluyorlardı.

Xie Lian elini kaldırdı ve yüzünü örttü.

Tam titreyen elleri yerdeki siyah kılıcı tutmak üzere uzanırken aniden bir tuhaflık fark etti.

Yağmur durmuştu.

Hayır.

Yağmur durmamıştı. Başının üzerinde bir şey vardı ve yağmura karşı onu koruyordu.

Xie Lian görmek için başını kaldırdı ve önünde diz çökmüş birisini gördü, kendi başını üzerindeki bambu şapkayı Xie Lian’ınkine koyuyordu.

…Bu adam ona bağıra çağıra küfreden adamdı!

Ona ters ters baktı, adam da ona aynı şekilde bakıyordu.

“Ne diye bana öyle bakıyorsun? Ne, sadece küfrettim diye sahiden ölecek misin?” Adam konuşurken yere tükürdü. “Acınası bir haldesin, tıpkı ölülere ağlıyor gibi, ne şanssızlık!”

“…”

Adam öncesinde kaba ve sinirliydi ama şimdi biraz suçluluk hissederek geri dönmüşe benziyordu. Bir süre mırıldandıktan sonra kendisini açıklamaya başladı. “Tamam, tamam, öncesinde hata bendeydi. Ama o azarı hak ettin. Kim sana git delir dedi? Ayrıca, daha önce kimse sana sövmedi mi?”

Xie Lian gözleri yerinden fırlayacak gibiydi, konuşamıyordu.

Adam sabırsızlanıyordu. “Tamam, tamam, peki, bugün şans benden yana değildi, pirincin parasını ödemene gerek yok. Neden hala yerde yatıyorsun? Koca adamsın, çocuk değilsin ya, annenle baban gelip seni yerden kaldırsınlar mı diye bekliyorsun? Kalk, kalk, kalk.”

Onu çekerken bir yandan da cesaretlendiriyordu, Xie Lian’ı kaldırdı ve güçle sırtına iki şaplak attı.

“Kalk bakalım. Evine git hadi!”

Ve böylece, Xie Lian insan şeklindeki çukurundan kaldırılmıştı ve neredeyse o iki şaplakla tekrar yere düşüyordu, şaşkına dönmüştü. Kendisine geldiği zaman ise adam çoktan gitmişti.

Geride sadece başındaki bambu şapka kalmıştı, ona hatırlatıyordu: sahiden birisi onu kaldırmıştı, hayal görmüyordu.

Kim bilir ne kadar zaman geçmişti ki, Yüzü Olmayan Beyaz tekrar arkasında belirdi.

Bu kez gülümsemiyordu ve sesi önceki gibi umursamaz değildi, ama belli belirsiz hoşnutsuz ve endişeli gibiydi. “Ne yapıyorsun?”

Yağmur hala göklerden boşalırcasına yağıyordu, ama Xie Lian ona bir başka tarafından verilen bambu şapkayı takıyordu, bu nedenle de her ne kadar bedeni sırılsıklam olsa da, en azından artık başı ve yüzü kurtulmuştu.

Ama, yine de, yanakları ıslaktı.

Xie Lian’ın cevap vermediğini görünce, Yüzü Olmayan Beyaz karanlık bir şekilde ekledi. “Güneş batmak üzere. Kılıcını al, yoksa, neler olacağını biliyorsun.”

Xie Lian başını çevirmedi, sadece yumuşak bir sesle konuştu. “Siktir git.”

“Ne dedin sen?” Yüzü Olmayan Beyaz’ın sesinde bir buz tabakası vardı.

Xie Lian ona döndü ve sakince konuştu. “Biraz önce duyamadın mı? O zaman tekrar söyleyeyim.”

Aniden bacağı vahşice havalandı ve fırtına gibi bir tekme Yüzü Olmayan Beyaz’ı metrelerce geriye uçurdu!

Ayağı yere indi. Xie Lian bir eliyle yarasını tutmuş diğer eliyle Yüzü Olmayan Beyaz’ın gittiği yönü işaret ediyordu. En yüksek sesini kullandı, bağırmak için her şeyini veriyordu:

“SANA SİKTİR GİT DEDİM!!! SEN KİM OLDUĞUNU SANIYORSUN DA BENİMLE BÖYLE KONUŞMAYA CÜRET EDİYORSUN! BEN VELİAHT PRENSİM!!!”

Yüzünde, gözlerinden akmakta olan iki sıra gözyaşı vardı.

Bir kişi. Sadece bir.

Sahiden.

Sadece tek bir kişi yeterdi!

 Çevirmen: Nynaeve

[orgeneraleren]

Yağmur var çok sevdiğim rüzgar da. Bugün pazar daha uyanmadı komşular. Damların üzerinde kuşlar daha rahatlar. Radyolarda eski şarkılar çalıyorlar bu saatlerde. Gönül penceresinden ansızın bakıp geçenlere doğru. Yağmur da var çok sevdiğim rüzgarda. Daha uyanmadı komşular bugün pazar. Ve ben seni çok özledim. Dışarı çıkmak istiyor canım. Tek başına haytalık etmek, Islanmak pazar sabahında yağmurda. Boş caddelerde dolaşmak. Vitrinlere bakmak sinemaların afişlerine. Sokakların isimlerine. Telefon kulübelerinde uyuyan çocuklara. Bir merhaba demek sessizce. Sahilde martılara simit atmak. Otobüslerin ilk seferlerine binmek. Gitmek istiyor canım hayatın gittiği yere. Islık çalıp şarkılar uydurmak kendi kendine. Fırından taze ekmek alıp buğusunu çekmek içine. Ve ben seni çok özledim. Tam böyle bir şey çiçeğe su yürümesi. Bebeğin ağlaması toprağın uyanması. Yağmurun yağması ateşin sıcağı. Bu pazar sabahı tam böyle bir şey. Bir sabahçı kahvesine uğramak. Bir bardak çay taze dem kokusu. Yani hayatın atardamarlarında dolaşmak. Bölmeden şehrin uykusunu. Bir şiir yazmak pazar bulmacasının boş karelerine. Tam böyle bir şey hesapsız gölgesiz bedelsiz kimsesiz. Bir şiir yazmak bir bardak çay içmek. Sokaklarda gezmek yağmurda ıslanmak. Ve ben seni çok özledim. Yağmur var çok sevdiğim rüzgarda. Bugün pazar daha uyanmadı komşular. Damların üzerinde kuşlar daha rahatlar. Radyolarda eski şarkılar çalıyorlar bu saatlerde. Gönül penceresinden ansızın bakıp geçenlere doğru. Yağmur da var çok sevdiğim rüzgarda. Bugün pazar ve ben seni çok özledim.