#başkent fırsatı
Explore tagged Tumblr posts
caninbabasi · 22 days ago
Text
Bu haftaki yazımız:
"Gazze Tefsiri"
Takriben 20 yıla yaklaştı, İstanbul’da AKDAV Vakfı’nda pazar günü tefsir sohbetleri yapmaya çalışıyorum… Bu derslerin hedef kitle üzerindeki etkilerinden daha ziyade şu boyut ile ilgileniyorum… Kendi açımdan bu vesileyle düzenli tefsir kaynaklarına ulaşma, araştırma ve okuma fırsatı bulmuş oluyorum... Bana katkı boyutu ile anlamlı ve gerekli bir program…
Zaman zaman dostlarım soruyor; daha çok hangi tefsirlerden yararlandığımı? Bu soruya verdiğim cevabı şimdilik erteliyorum… Son bir yıldır benim için başvuru tefsiri: Gazze Tefsiri… Evet, yanlış okumadınız, Gazze Tefsiri diyorum… En muteber, en mükemmel, en müstesna, en dinamik tefsir… Belki de son asrın en etkileyici tefsiri… On binlerce şehidin kanıyla yazılmış diri ve duru bir tefsir…
Gazze özelinde tecelli eden rahmani mevhibeler ile bulanıklıklar, belirsizlikler yok oluyor… Temel kavramlar, konular, kuramlar, kurumlar netleşiyor, berrak ve pak bir zihniyet inşa oluyor… Gerçekleri çarpıtma, yanıltma, karartma tuzaklarını deşifre eden, hakikati tüm güzelliği ile gündemleştiren Çağdaş Gazze Tefsiri’nden bahsediyorum... Gazze sadece tarih yazmıyor, tefsir de yazıyor… Bu tefsirin müfessiri kim diye soracak olursanız… 7’den 77’ye tüm Gazze halkı… Destan yazıyorlar demiyorum, tefsir yazıyorlar… Ruhumuza şifa, yüreğimize derman, yarınlarımıza ufuk ve umut olacak bir tefsir…
Sahteliklerle sahiciliği, ihanetlerle samimiyeti, çarpıklıklarla gerçekliği ayrıştıran muhteşem bir tefsir… Maskeleri düşürüyor, makyajları söküyor… Herkesin insanlık kalibresi, Müslümanlık kalitesini gün yüzüne çıkaran bir başyapıt… Zirve bir eser…
Buruc Suresi‘ne bakıyorum… Ashâb-ı Uhdudu nazarlarımıza sunuyor… Sonra dönüp Gazze’yi düşünüyorum… Kahrolası Ashâb-ı Uhdudun bugün de tüm vahşeti ile iş başında olduğunu görüyorum… Anlıyorum ki, Ashâb-ı Uhdud tarihte bir dönem yaşanmış, kapanmış, bitmiş bir olay değil… Tüm şiddetiyle hâlâ yaşıyor… Hem de “Kuud ,,ve “Şuhud,, ile…
Aylardır iki Dünya Savaşı’nda kullanılan bombalardan daha fazla ateşe maruz kalmış bir Gazze var karşımızda… Dünya kör ve sağır… Onun için diyorum ki Buruc suresini Gazze’den daha net izah eden başka bir tefsir bilmiyorum…
Fil Suresi’ne bakıyorum… Ashâb-ı fili anlamaya çalışıyorum, Gazze beni uyarıyor; filcileri okurken, Doğu Akdeniz‘de konuşlanmış olan filoculardan gafil olma… Ve de umudunu yitirme… Ebabiller bugün de devrede… Biz gökyüzünde ebabilleri beklerken, Gazze sokaklarında minik ellerdeki, minicik taşlarla Gazzeli çocukların nasıl ebabilleştiklerine tanık oluyoruz… Ellerindeki “siccil’’ değil de nedir?
Yusuf Suresini Gazze tekrardan tefsir ediyor… Yusuf’un kuyuya terk edildiği topraklarda, Gazze 57 kardeş(!) başkent tarafından yalnızlığa terk edilmedi mi? Kuyuya itilmedi mi?
Üzüntüden gözlerini kaybeden Yakup’un gözlerinin tekrardan görmesine Yusuf’un gömleği vesile olmadı mı? Bugün de ümmetin gözlerindeki gaflet ve kasvet perdesini kaldıran, basiret ve ferasetini açan Gazze değil midir? Hâlâ görme bozukluğu yaşayanlar varsa ellerini tez tutsunlar Gazze’den gömlek siparişi versinler…
Evet, Gazzeli çocuklar değil midir? “Hasbunallah ve ni’mel vekil /Allah bize yeter o ne güzel vekildir” diyerek teslimiyet şuurunu, tevekkül bilincini, yüreklere ve idraklere nakşeden…
Meryem Suresi‘ndeki sır perdelerini aralayan, mucizevi mesajlar sunan Gazze… Aynı topraklarda itibar suikastine maruz kalan iffet abidesi Meryem’i zor durumdan kurtaran kundaktaki çocuk İsa aleyhisselamdı…
Bugün de zor ve zelil durumda olan iki milyarlık ümmetin onur ve itibarını kurtaran Gazzeli masum sabiler değil mi?
Yahya Sinvarın‘ın şehit olurken elindeki değneği düşmana fırlatışındaki ihtişam, asalet ve şecaat bize asayı Musa’yı hatırlattı değil mi? O sopa ile Siyonizm’in sihir, büyü ve tılsımı bozulmaya başladı… Nehirden denize özgürlük koridorunun açıldığını görüyoruz…
Evet, Gazze’de Rahman’ın ayetleri tecelli ediyor… Bu ayetleri doğru okumak durumundayız… Tefsir ve tefekkürünü ciddiye almak mecburiyetindeyiz…
Âcizane tavsiyem o ki, Gazze Tefsiri tüm tefsirlerin önüne geçti… Diriltici ruhu, sürükleyici rüzgârı ile…
Alıntı
31 notes · View notes
anonimusmisterius · 1 year ago
Text
İtalya'ya seyahat ederseniz bunlara dikkat edin:
İtalya, tarih, sanat, mutfak ve doğal güzellikleri bir araya getiren eşsiz bir destinasyondur. Birçokları için bu ülke, düşlerin gerçeğe dönüştüğü bir yerdir. Roma İmparatorluğu'nun kalıntıları, Michelangelo'nun eserleri, lezzetli makarnalar ve pizza ile tanınır. Bu seyahat rehberi, İtalya'nın büyüleyici yerlerini keşfetmek isteyenlere kapsamlı bir yol haritası sunacak. İtalya'nın zengin tarihini, muhteşem manzaralarını, nefis lezzetlerini ve benzersiz kültürünü yakından deneyimlemek için rehberimize katılın.
İtalya, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dolu bir ülke olup her köşesinde keşfedilmeyi bekleyen benzersiz yerler bulunmaktadır. İşte İtalya'nın görülmesi gereken en etkileyici yerler:Roma: Ebedi Şehir olarak bilinen başkent, tarihi kalıntıları, Vatikan'ı ve Colosseum'u barındırır.Floransa: Sanatın ve kültürün merkezi olarak ünlüdür; Uffizi Galerisi ve Michelangelo'nun Davut heykeli gibi önemli eserlere ev sahipliği yapar.Venedik: Kanalları ve büyüleyici atmosferiyle ünlüdür. San Marco Meydanı ve Burano Adası görülmeye değer yerler arasındadır.Napoli: İtalyan mutfağının merkezi ve Pompeii antik kenti burada yer alır.Milano: Moda ve tasarımın başkenti olan Milano, ünlü Duomo Katedrali ve Leonardo da Vinci'nin Son Akşam Yemeği tablosuyla ünlüdür.Sicilya: Taormina'nın güzellikleri, Etna Yanardağı ve muhteşem plajlarıyla ünlü bu büyüleyici adada keşfe çıkın.Verona: Romeo ve Juliet'in hikayesinin geçtiği şehir olarak ünlüdür. Arena di Verona, büyük bir Roma amfitiyatrosu olan ve konserlerin düzenlendiği bir mekandır.Bologna: İyi yemekleriyle ünlüdür. Yüksek kuleleri, tarihi çeşmeleri ve San Petronio Bazilikası gibi önemli yapılara sahiptir.Cinque Terre: Bu beş küçük sahil kasabası, renkli evleri ve nefes kesen manzaraları ile ünlüdür. Yürüyüşçüler ve doğa severler için harika bir yerdir.Amalfi Sahili: Muhteşem deniz manzaraları, limon bahçeleri ve pitoresk kasabaları ile ünlüdür. Positano, Amalfi ve Ravello gibi kasabaları ziyaret edebilirsiniz.Siena: Ortaçağ atmosferi ve ünlü Palio at yarışlarıyla tanınır. Piazza del Campo, şehrin merkezi bir meydanıdır.Torino (Turin): Sanat, kültür ve ayrıca çikolata ile ünlüdür. Mole Antonelliana, Museo Egizio (Mısır Müzesi) gibi önemli mekanları ziyaret edebilirsiniz.Puglia Bölgesi: Beyaz taşlı kasabaları, güzel kumsalları ve geleneksel trulli evleri ile ünlüdür.Umbria: Orta İtalya'da bulunan bu bölge, Assisi, Perugia ve Orvieto gibi şehirleri içerir. Tarihi ve doğal güzellikleri ile çekicidir.Lake Como: Göller bölgesinde yer alan bu göl, muhteşem manzaralar, villalar ve etkileyici doğa ile ünlüdür.
---
**3. Otel ve Konaklama Seçenekleri**
İtalya'da konaklama seçenekleri çeşitlilik gösterir ve her bütçeye uygun seçenekler sunar. İşte İtalya'da konaklama ile ilgili bazı önemli bilgiler:
- **Lüks Oteller**: İtalya'da birçok lüks otel bulunmaktadır. Özellikle büyük şehirlerde ve tatil beldelerinde bulunan bu oteller, yüksek standartlarda konfor sunar. Özel spa tesisleri, restoranlar ve eşsiz manzaralar sunan oteller bu kategoridedir.
- **Butik Oteller**: İtalya'nın tarihi şehirlerinde ve küçük kasabalarında şık butik oteller bulunur. Bu oteller genellikle tarihi binalarda bulunur ve benzersiz bir atmosfer sunar.
- **Hosteller**: Daha bütçe dostu bir seçenek arıyorsanız, İtalya'da gençler ve gezginler için uygun fiyatlı hosteller mevcuttur. Genellikle dormitory tarzı odalar sunarlar ve diğer gezginlerle sosyalleşme fırsatı sunarlar.
- **Agriturismo**: Kırsal bölgelerde, özellikle Toskana gibi bölgelerde, çiftlik konaklamaları olan agriturismo seçeneği vardır. Burada yerel ürünlerle beslenilen çiftliklerde konaklama yapabilirsiniz.
- **Airbnb**: İtalya genelinde Airbnb, ev sahibi tarafından sunulan daireler ve odalar sunar. Bu, daha yerel bir deneyim yaşamanıza olanak tanır.
- **Köy Evleri (Villa, Agroturizm)**: İtalya'da tatil köyleri ve villalar kiralanabilir. Bu, büyük gruplar veya aileler için mükemmel bir seçenek olabilir.
- **Kamp ve Karavan Siteleri**: Eğer doğada konaklamayı tercih ediyorsanız, İtalya'da birçok kamp ve karavan sitesi bulunmaktadır.
Her bütçeye uygun konaklama seçenekleri sunan İtalya'da, konforlu bir konaklama deneyimi yaşayabilirsiniz. Konaklama rezervasyonlarınızı erken yapmak, özellikle yaz aylarında popüler bölgelerde ziyaret ediyorsanız, önemlidir.
---
**4. Yemek Kültürü ve Mutfak**
İtalya, dünya mutfak kültürünün en önemli temsilcilerinden biridir ve İtalyan mutfağı, lezzetli yemekleri ve zengin tatlarıyla ünlüdür. İşte İtalya'nın yemek kültürü ve mutfak hakkında bilmeniz gerekenler:
- **Pizza**: Pizza, Napoli'de doğdu ve dünyanın her yerinde popülerdir. Gerçek bir Napoli pizzası (Pizza Margherita), ince hamur, domates sosu, mozzarella peyniri ve fesleğenle yapılır.
- **Pasta Çeşitleri**: İtalyan mutfağının ayrılmaz bir parçası olan makarna, farklı şekil ve tatlarda gelir. Tagliatelle, ravioli, lasagne ve spaghetti gibi çeşitlerle denemek isteyeceğiniz birçok seçenek bulunur.
- **Antipasti**: İtalyan yemeklerinin başlangıcında, genellikle peynir, zeytin, salam gibi atıştırmalıklar sunulur. Bu, ana yemekler öncesinde tadını çıkarmanızı sağlar.
- **Dolce (Tatlılar)**: İtalya'da tatlılar büyük bir öneme sahiptir. Tiramisu, panna cotta, cannoli gibi tatlılar denemelisiniz.
- **Kahvaltı: İtalyanlar genellikle hafif bir kahvaltı tercih ederler. Kruvasan (cornetto) ve espresso popüler seçeneklerdir.
- **Şarap ve Kahve**: İtalya, dünyaca ünlü şarapları ile ünlüdür. Sangiovese, Barbera, Nebbiolo gibi üzümlerden yapılan şarapları tatmalısınız. Ayrıca, İtalya'da espresso kültürü oldukça önemlidir.
- **Restoranlar ve Trattorie**: Yerel lezzetleri tadabileceğiniz restoranlar ve trattorie, İtalya'da keyifli yemek deneyimleri sunar.
- **Pazarlar ve Yerel Ürünler**: İtalya'da pazarlar, taze meyve, sebze, peynir, zeytinyağı ve şarap gibi yerel ürünlerin bulunduğu harika yerlerdir. Yerel pazarları ziyaret etmek yerel mutfakla daha fazla tanışmanıza yardımcı olabilir.
İtalya'da yemek, sosyalleşmenin ve ailenin önemli bir parçasıdır. Yerel lezzetleri denemek, İtalya seyahatinin ayrılmaz bir parçasıdır ve kesinlikle tatmalısınız.
---
**5. Ulaşım ve Gezinme**
İtalya'da seyahat etmek oldukça kolaydır ve farklı ulaşım seçenekleri sunar. İşte İtalya'da ulaşım ve gezinme ile ilgili bazı önemli bilgiler:
- **Tren Yolu Ağı**: İtalya'nın her yerini bağlayan geniş bir tren yolu ağı bulunur. Trenler, şehirler arası seyahat etmek için harika bir seçenektir ve manzaraları keşfetmek için idealdir. Tren biletlerinizi önceden rezerve etmek, özellikle yaz aylarında önemlidir.
- **Şehir İçi Ulaşım**: İtalya'nın büyük şehirlerinde, tramvaylar, otobüsler ve metro sistemleri şehir içi ulaşımı kolaylaştırır. Roma, Milano, Floransa ve Napoli gibi şehirlerde toplu taşıma kullanılabilir.
- **Araç Kiralama**: İtalya'nın kırsal bölgelerini keşfetmek için araç kiralama popüler bir seçenektir. Ancak şehirlerde araba kullanımı trafiğe bağlı olarak karmaşık olabilir.
- **Vapur ve Feribotlar**: İtalya, birçok güzel adaya sahiptir ve deniz yolculuğu yapmak isteyenler için feribotlar ve vapur seçenekleri vardır.
- **Özel Turlar**: Tur şirketleri, İtalya'nın önemli turistik yerlerine geziler düzenler. Bu turlar, yerel rehberler eşliğinde kültürel deneyimler sunar.
- **Havaalanları**: İtalya, birçok uluslararası havaalanına sahiptir. Roma, Milano, Venedik ve Floransa gibi büyük şehirlerdeki havaalanları, İtalya'ya gelen ziyaretçilere kolay ulaşım sağlar.
- **Yürüyüş ve Bisiklet**: İtalya'nın tarihi şehirlerinde yürüyerek veya bisikletle keşfe çıkabilirsiniz. Bu, şehirlerin sokaklarını ve gizli köşelerini keşfetmek için harika bir yol olabilir.
İtalya'da seyahat etmek istediğiniz bölgelere ve planladığınız aktivitelere bağlı olarak farklı ulaşım seçeneklerini değerlendirebilirsiniz. Her bir ulaşım türü kendine özgü avantajlara sahiptir.
---
**7. Kültürel Deneyimler**
İtalya'nın tarihi ve kültürel zenginliklerini deneyimlemek için birçok farklı fırsat sunar. İşte İtalya'da yaşayabileceğiniz kültürel deneyimler:
- **Müze ve Galeriler**: İtalya, birçok önemli müze ve galeriye ev sahipliği yapar. Roma'daki Vatikan Müzeleri, Floransa'daki Uffizi Galerisi, Milano'daki Pinacoteca di Brera gibi yerleri ziyaret edebilirsiniz.
- **Opera ve Bale Gösterileri**: İtalya, opera ve bale sanatının doğduğu yerdir. La Scala Opera Evi (Teatro alla Scala) gibi ünlü sahnelerde gösterilere katılabilirsiniz.
- **Tarihi Festivaller ve Etkinlikler**: İtalya'da birçok tarihi festival ve etkinlik düzenlenir. Örneğin, Floransa'da ünlü Renaissance Festivali (Calcio Storico) veya Siena'daki Palio at yarışları gibi etkinliklere katılabilirsiniz.
- **Dil ve Yemek Dersleri**: İtalya'da yerel yemeklerin nasıl yapıldığını öğrenmek veya İtalyanca dersleri almak, kültürel bir deneyim yaşamak için harika bir yoldur.
- **Klasik Tiyatro ve Sanat Gösterileri**: İtalya, klasik tiyatro ve sanat gösterilerine ev sahipliği yapar. Özellikle Roma ve Milano gibi büyük şehirlerde bu tür etkinliklere katılabilirsiniz.
- **Çeşitli Din ve İbadet Yerleri**: İtalya, çeşitli dini inançlara sahip insanlar için önemli ibadet yerlerine sahiptir. Vatikan'daki Aziz Petrus Bazilikası, Assisi'deki Aziz Francis Bazilikası gibi yerler ziyaret edilebilir.
- **Tarihi ve Arkeolojik Siteler**: İtalya, birçok antik Roma kalıntısı, tarihi şehirler ve arkeolojik sitelere ev sahipliği yapar. Pompeii, Roma Forumu ve Ercolano gibi yerleri ziyaret edebilirsiniz.
İtalya'da kültürel deneyimler, ülkenin zengin tarihini, sanatını ve kültürünü yakından tanımanıza olanak tanır. Bu deneyimler, İtalya seyahatinizi daha anlamlı kılabilir.
---
**8. Alışveriş ve Hediyelik Eşyalar**
İtalya, alışveriş yapmayı sevenler için cazip bir destinasyondur. Ünlü markaların modasından el yapımı sanat eserlerine kadar her türlü ürünü bulabileceğiniz yerler vardır. İşte İtalya'da alışveriş ve hediyelik eşyalara dair bazı öneriler:
- **Moda ve Tasarım Ürünleri**: Milano, İtalya'nın moda başkentidir ve birçok lüks mağaza ve tasarım butiği sunar. Ünlü markaların en son koleksiyonlarını bulabileceğiniz yerlerdir.
- **Deri Ürünler**: İtalya, kaliteli deri ürünleriyle ünlüdür. Deri ceketler, çantalar, ayakkabılar ve cüzdanlar gibi ürünleri almak için özellikle Floransa ve Milano gibi şehirleri ziyaret edebilirsiniz.
- **Takı ve Mücevherler**: İtalyan takı tasarımı, dünya çapında beğenilen bir sanattır. Gümüş veya altından yapılan takıları ve mücevherleri alabilirsiniz.
- **Seramik ve Porselen Ürünler**: İtalyan seramik ve porseleni ünlüdür. Ravello, Amalfi Sahili ve Sicilya gibi bölgelerde güzel seramik eserler bulabilirsiniz.
- **El Yapımı Sanat Eserleri**: İtalya, el yapımı sanat eserleriyle doludur. Özellikle Floransa ve Venedik gibi şehirlerde, yerel sanatçılardan yapılmış resimler, cam işleri ve heykeller bulabilirsiniz.
- **Yerel Ürünler ve Gıdalar**: İtalyan zeytinyağı, balsamik sirke, peynir ve makarna gibi yerel ürünleri alabilirsiniz. Ayrıca, taze kahve ve şarap da popüler hediyelik eşyalardır.
- **Antika Eşyalar**: İtalya'da birçok antika dükkanı bulunur. Eski mobilyalar, saatler, kitaplar ve diğer antika eşyaları almak isteyenler için harika bir seçenektir.
İtalya'da alışveriş yaparken, yerel pazarları, butikleri ve mağazaları keşfetmek, benzersiz hediyelik eşyalar ve anılar bulmanıza yardımcı olacaktır.
---
**10. Şairin İtalya'daki İzleri**
İtalya, birçok ünlü şaire ilham kaynağı olmuş bir ülkedir. İşte İtalya'da gezerek ünlü şairlerin izlerini sürmek isteyenler için bazı öneriler:
- **Dante Alighieri**: İtalyan edebiyatının babası olarak kabul edilen Dante, "Cehennem," "Araf" ve "Cennet" gibi ünlü eserlerinin büyük bir kısmını yazdığı Floransa'da doğmuştur. Dante'nin evini ziyaret edebilir ve onun şehrine olan katkılarını daha yakından tanıyabilirsiniz.
- **Petrarca**: Rönesans döneminin önde gelen şairlerinden Petrarca, Floransa ve Venedik'te yaşamıştır. Venedik'teki Petrarca Müzesi, onun yaşamı ve eserleri hakkında bilgi sunar.
- **Boccaccio**: Decameron'un yazarı Giovanni Boccaccio, Floransa'da doğmuş ve eserlerinin birçoğunu bu şehirde yazmıştır. Floransa'da Boccaccio'nun anısına yapılmış yerleri ziyaret edebilirsiniz.
- **Shelley ve Byron**: İngiliz şairler Percy Bysshe Shelley ve Lord Byron, Pisa'da yaşamışlardır. Byron, Pisa'daki meşhur Campo Santo mezarlığında gömülüdür. Aynı zamanda, Shelley ve eşi Mary Shelley'nin mezarı Livorno'da bulunur.
- **Keats ve Shelley: Roma'da bulunan Campo Cestio Mezarlığı, ünlü İngiliz şair John Keats'in mezarına ev sahipliği yapar. Aynı zamanda Percy Bysshe Shelley'nin de Roma'da yer alan Pyramus Mezarlığı'nda bir anıtı vardır.
- **Milton**: İngiliz şair John Milton, Cuma Adası'nda yaşamıştır. Onun adını taşıyan bir müze ve anıt Cuma Adası'nda ziyaret edilebilir.
- **Shakespeare**: İngiliz yazar ve şair William Shakespeare, Romeo ve Juliet hikayesine ilham veren Verona şehrine gitmek isteyebilirsiniz.
İtalya, birçok büyük şairin eserlerini yazdığı ve ilham aldığı bir ülke olmuştur. Bu şairlerin izlerini takip etmek, edebiyatseverler için özel bir deneyim olabilir.
2 notes · View notes
adl1bbed · 1 month ago
Text
Bölüm 267: Çektiği en ufak sıkıntı için dahi intikam peşine düşen Jiya
Nangong Shunu pişmanlıkla dolu ve içine ağırlık çökmüş bir halde Ganquan Sarayı'ndan ayrıldı. Xiao-mei'sinin tavrı kesindi ve verdiği kararda ciddi olduğunu kabul etmişti. Geçici bir önlem değildi. Ama nasıl sorarsa sorsun bunun ardındaki sebeplere dair bir ipucu vermeyi reddetmişti. Bu da Nangong Shunu'yu pes etme noktasına getirmişti. Xiao-mei eski xiao-mei değildi. Kardeş olarak aralarındaki ilişki değişmemiş olsa da hükümdar ile kulu arasındaki ayrım mevcuttu ne de olsa. Burada dengeyi tutturmak zorundaydı; tek bir hata dahi yapamazdı.
Ama... Xiao-Die hâlâ Prenses malikanesinde haber bekliyordu. Geri dönünce bunu Xiao-Die'ye nasıl açıklayacaktı? Daha yeni iyileşmişti. Şoktan bir kez daha yatağa düşer miydi?
Ne olursa olsun Nangong Shunu böyle bir şeyin olmasını istemiyordu, fakat Xiao-Die'ye yalan söylemek de istemiyordu. Tam bir çıkmaza girmişti. Bu meseleyi ne kadar erteleyebilirsem kârdır diye düşündüğünden, imparatorluk sarayının iç avlusunda amaçsızca dolaştı. En sonunda Qi Yuxiao'yu ziyaret etmek için doğruca Mingzhu Odası'na gitti.
... ...
Eski bir deyişe göre: kişi dar görüşlü birini gücendireceğine bir centilmeni gücendirse yeriydi.
Başka bir eski deyişe göre de: sadece dar görüşlü kişilerle ve kadınlarla uğraşmak bir çileydi.
Nehir akıntısıyla devasa buz kütleleri yavaş yavaş süzülüyordu. Beşinci aya gelindiğinde donmuş Luo Nehri nihayet çözülmüştü, yani Çimenli Ovalar halkı saldırıya geçmek için o yılki en iyi fırsatı kaçırmıştı. Nangong Jingnu elindeki piyonları iyi oynamış; Jiya eli kulağında olan bir savaşı başarıyla ertelemişti.
Bir süre önce Jiya ile Bayin bir anlaşma yapmıştı. Hemen sonra Jiya Nangong Jingnu'ya mektup yazarak meclisten onu yeni Kuzeyin Dokuz Vilayetinin Genel Valisi olarak atamasını talep etmişti.
Ne var ki... Jiya hep çektiği en ufak sıkıntı için dahi intikam peşine düşen biri olmuştu. Zamanında Qi Yan'dan çok sayıda soğuk laf işitmişti. Jiya o esnada saygıyı elden bırakmamış olsa da, bundan dolayı kin tutmayacağı anlamına gelmiyordu.
Jiya göreceği her hesabı tüm detaylarıyla aklına yazıyordu.
Kadın imparatorun güvenini kazanmış ve de Çimenli Ovalara dönmüştü. Bu sırada Qi Yan tek bir günde soylu İmparatorluk Eşi mevkisinden düşerek bir mahkum olmuştu. Bu iki insanın "konumlarının tersine döndüğü" söylenebilirdi, Jiya böyle müthiş bir fırsatı kaçırmazdı.
Bir yandan Agula'nın hayatını koz olarak kullanıp Bayin'le pazarlık etmiş, diğer yandan Nangong Jingnu'ya mektup yazmıştı. Kuzeyin Dokuz Vilayetinin Genel Valisi ve Çimenli Ovaların Prensesi olma statüsünü kullanarak ciddiyetle güney Wei Krallığı'nın meclisinden Chengli kabilesinin Kağanı Qiyan Agula'yı serbest bırakmalarını talep etmişti.
Jiya samimiyetini göstermek adına Nangong Jingnu'ya on bin sığır ile koyunluk bir vergi sözü vermekle kalmayıp Nagsi Anujin'in en büyük oğlunu, yani kendi "öz yeğeni"ni bu takas için rehin olarak sunmuştu.
Jiya bu mektubu özellikle hem Wei Krallığı mandarini ile hem de Çimenli Ovaların dilinde yazmıştı. Bir kez daha üzerinden geçtikten sonra okusun diye Bayin'e verdi. Okudukları Bayin'i tatmin etmişti, böylelikle Jiya'ya derhal Anujin'in kellesini alacağının sözünü verdi.
Jiya kendi ölçülerine göre parlak kırmızı bir giysi takımı dikmesi için bir terzi getirtti. Giysinin tasarımı Wei Krallığı'ndaki gelinliklere benziyordu...
Çimenli Ovaların gelenekleri Wei Krallığı geleneklerinden farklıydı. Kırmızı renk kullanımı konusunda sıkı yönetmelikleri yoktu. Kişinin hoşuna gidiyorsa, her gün parlak kırmızı renk kıyafetler bile giyse kimse bir şey demezdi...
Jiya Jing Krallığı'na dönerken şahsi hizmetçilerinden birkaçını da getirmişti ve o kişiler Nangong Jingnu'nun Jiya'nın yanına yerleştirdiği casuslardandı. Jiya'nın her yaptığı, ağzından çıkan her laf o hizmetçiler tarafından gizlice kaydediliyor ve Nangong Jingnu'ya bildirilmek üzere posta güvercinleriyle başkente yollanıyordu.
Jiya bir çadıra geldi ve kafasını arkaya çevirip iki saray hizmetçisine baktı, "Beni dışarıda bekleyin."
Jiya çadıra girdi. Terzi kadın içeride onu bekliyordu. Ölçüm aletini kaldırıp Jiya'nın ölçülerini aldı ve, "Hanımefendinin gerçekten harika bir fiziği var..." diyerek övdü.
Jiya gülümseyerek, "Sana zahmet elbiseyi daha da alımlı hale getir, çünkü bunu büyük bir kutlama gününde giyeceğim," dedi.
Jiya'nın ses tonu tam kararındaydı, sadece çadırın yakınındakiler duyabilirdi.
Terzi kadının yüz ifadesi değişti ve elleri titremeye başladı. Ama şu anda Çimenli Ovalar topraklarında bulunuyordu. Bu elbiseyi yapmazsa canından olabilirdi. Wei Krallığı'ndan gelip de Jiya'nın başka bir kimliği daha olduğunu— Kıdemli Dul Ya unvanını bilmeyen mi vardı?
Daha önce halkın dünyasında tekrar evlenen dullar olduğunu duymuştu ama o kişiler başkaları tarafından kınanırdı! İmparatorun kadınlarından birinin tekrar evlenmesi, resmen tarihte duyulmamış bir şeydi!
Jiya'nın gülümsemesi büyüleyiciydi. Özellikle de çadırın giriş kanadında açıklanamaz bir şekilde açıklık oluştuğunu görünce gülümsemesi daha da parlak bir hal aldı.
Jiya'ya göre Genel Valilik mührünü elde edişi başlı başına "büyük bir kutlama günü"nü hak ediyordu.
Beklendiği üzere, o gece Jiya uykuya daldığında Nangong Jingnu'nun casusu bu önemli bilgiyi bir posta güvercininin bacağına bağlayıp güvercini saldı...
Bu sırada çok sayıdaki paha biçilemez hazinenin etkisiyle Qi Yan'ın durumu gitgide iyileşiyordu. Ama öncekinden bile daha karanlık bir ruh haline girmişti. Odanın kapılarından dışarı tek bir adım dahi atmıyordu. Korkunç derece solgun ve hasta görünüyordu.
Ama, Qi Yan'da bir gelişme varsa o da artık ara sıra Gu Rolan'la birkaç cümle konuşuyor olmasıydı. Gerçi kurduğu cümlelerin çoğu tarihin ne olduğuyla ilgili sorulardı sadece.
Bu da Gu Rolan'ın, Qi Yan'ın hangi günde olduklarının hesabını yapamadığına dair bir hisse kapılmasına neden oldu. Çeşitli yollarla Qi Yan'ı neşelendirmeye çalışıyordu; her gün ona halktan insanların dünyasında işittiği ilginç şeyleri anlatıyordu. Anlattıklarının çok az bir etkisi olsa da, ilgi çekici bir kısma geldiğinde Qi Yan'ın ciddiyetle dinlediğini fark ediyordu.
Mecliste, Nangong Jingnu üç rapor almıştı. Bunlar Jiya'nın belirli bir sırayla Nangong Jingnu'nun imparatorluk masasına ulaşmasını itinayla planladığı raporlardı.
İlkini Jiya hizmetçilerden birine yazdırmıştı. Majestelerine bildiriyorum: Luo'nun kuzeyinde her şey pürüzsüzce ilerliyor. Nagsi Jiya Majestelerinden ciddiyetle yeni Kuzeyin Dokuz Vilayetinin Genel Valisi seçimini duyuran bir imparatorluk fermanı çıkarmasını talep ediyor.
Bu raporu okuduğunda Nangong Jingnu'nun yüz ifadesi rahatladı. Kaç gündür eline ulaşan ilk iyi haberdi, böylelikle bu meseleyi tartışmak için altı bakanı gizlice bir araya topladı. Hemen ortak bir fikre varılmıştı.
Tıpkı Jiya'nın dediği gibiydi: bu saltanatın Majeste'si bir kadındı, yani ekstradan bir de kadın Genel Vali olsa sorun olmazdı.
Ve daha kısa bir süre önce toplu gerçekleştirdikleri "imparatoru zorlama" işinden ötürü o yüksek yetkililer tüm gün ince bir buzun üzerinde yürüyor gibi hissediyordu. Kadın imparatorun her şey bittiğinde ödeşmeye kalkacağından korktukları için yaltaklanarak kadın imparatorun gözüne girmeyi ve bu şekilde kesinlikle sadakatsiz olmadıklarını ispat etmeyi istiyorlardı.
Nangong Jingnu iç meclise yeni bir imparatorluk emri taslağı çıkarmalarını emretti, ardından üzerine büyük bir mühür bastı. Gizlice Jiya'ya ulaştırılmak üzere hızlı bir at ile Luo'nun kuzeyine doğru yola çıktı.
Bu imparatorluk emri gönderildikten sadece iki gün sonra Luo'nun kuzeyinden ikinci rapor geldi.
Jiya bunu kendisi yazmıştı ama Çimenli Ovalar dilindeki kısım içerik bakımından Wei Krallığı mandarini ile yazmış kısımdan biraz farklıydı. Jiya başta Nangong Jingnu'ya iltifatlar yağdırmış, sonra itaatinin göstergesi olarak mümkün olan en kısa sürede on bin sığır ve koyunluk bir vergi ödeyeceğini belirtmişti.
Ardından incelikle ve hünerle Majestelerinin kaygılarını paylaşma ricasında bulunmuştu. Qi Yan'ın asıl kimliği ortaya çıkmış ve adına leke sürülmüştü. Qi Yan'ı başkentte tutup Majestelerini sıkıntıya sokmaktansa neden geri Luo'nun kuzeyine yollamıyordu?
Chengli kabilesi yok edilmiş olsa da Çimenli Ovalarda hâlâ Chengli kabilesinden kalmış çok sayıda güç bulunuyordu. Buna Qi Yan'ın yeminli kardeşi: Guqi Bayin de dahildi.
Bu kişi Qiyan Agula'nın adını kullanarak ayaklanma çıkarmış azılı generaldi. Eğer Qi Yan Çimenli Ovalara dönebilirse Majestelerinin endişelerini azaltmakla kalmaz, Çimenli Ovaların Majestelerinin samimiyetini görmesini sağlamış da olurdu.
Jiya inanıyordu ki: Qi Yan'ın zekası ve kabiliyeti düşünüldüğünde muhakkak Çimenli Ovalardaki genel durumu çabucak kontrol altına almaya yardım eder ve Luo'nun kuzeyinde on yıllar sürecek barışı temin ederdi.
Jiya mektubun sonunda Anujin'i öldürme planından da bahsetmişti. Anujin ölürse Jiya büyük bir savaş vermeden Çimenli Ovalar üzerinde kontrol sahibi olurdu. Üstelik Qi Yan'a karşılık Anujin'in en büyük oğlu Rubaha'yı rehin vermeye hazırdı.
Nangong Jingnu bu mektubu okuduktan sonra uzunca bir süre ağzını açamadı.
Elini vicdanına koyup kendine sorduğunda, aklında Qi Yan'ı serbest bırakma fikri hep vardı. Özellikle de Qi Yan'ın Soğuk Saray'daki yatakta bir başına otururken ona nasıl baktığını gördüğünde...
Ve Qi Yan'ın son zamanlardaki hastalık dönemiyle Nangong Jingnu'nun içindeki, eğer bu böyle devam ederse Qi Yan'ın gerçekten de onun ellerinde can verebileceğini söyleyen ses güçlenmişti.
Her şeyden önce, o buraya ait değildi. Başkent onun için artık daha çok kişiye özel hazırlanmış bir kafes gibiydi; zaten Nangong Jingnu da açıklamasını yapabileceği bir şekilde onu serbest bırakmanın fırsatını kollamıyor muydu?
Ama şimdi o fırsat nihayet eline ulaşmışken, hem de meclis yetkililerini de ikna etmeye yetecek bir fırsatken, Nangong Jingnu tereddüt ediyordu.
Luo'nun kuzeyi...
Orası daha önce adımını bile atmadığı bir yerdi. Sadece birkaç kitapta okumuştu. Sığır ve koyunlarla kaplı, yabani ve gözü pek gelenekleri olan bir yerdi. Uygarlaşmamış bir yer.
"Uygarlaşmamış" sözcüğü kulağa Qi Yan'ın tarzıyla alakasız gibi geliyordu, ama orası Qi Yan'ın gerçek yuvasıydı...
Geçenlerde dokuz vilayeti çevreleyen evren haritası getirildiğinde Nangong Jingnu haritanın geri arşive kaldırılmasını emretmemişti. Onun yerine doğruca imparatorluk çalışma odasına taşınmıştı.
İmparatorluk çalışma odasına sık sık gelip giden önemli yetkililer bunu görünce kadın imparatorun krallık için plan yaptığını düşünmüşlerdi. Bundan son derece hoşnut olmuşlardı ama işin aslını bir tek Nangong Jingnu biliyordu.
Son birkaç gündür çeşit çeşit kitap karıştırmış, fakat ateş kurbağasıyla ilgili hiçbir kayıt bulamamıştı. Nangong Sunu'nun bıraktığı neredeyse bütün You vilayeti askerlerini ateş kurbağasını aramaları için Gu Rolan'ın söylediği yerlere yollamıştı. Rapor işaretlemekten yorulduğunda haritanın yanına gidiyor ve o yerlere bakıyordu. Bu onun için yeni bir stres atma yöntemi olmuş gibiydi.
Nangong Jingnu elindeki raporu bıraktı, ardından bir kez daha haritanın önüne geldi. Ama bu sefer, haritanın kuzeyine bakıyordu. Luo Nehri'nin kuzey tarafına... Qi Yan'ın memleketine.
Çok büyük bir yerdi ve Wei Krallığı topraklarının hemen hemen iki katı büyüklüğündeydi. Ayrıca başkentten çok uzaktaydı.
Nangong Jingnu parmağını başkentin olduğu yere koydu, ardından yukarı doğru çıkmaya başladı. Luo Nehri'ni aşıp Luo'nun kuzeyine varması epey vakit aldı.
Haritada bile çok uzaktı. Gerçek hayatta gitmek, büyük bir hızla yol alınsa dahi bir ay kadar sürerdi, değil mi? Kaldı ki toprakları ortadan yatay bir biçimde bölen doğal hendek vardı. Meclis yetkilileri asla Nangong Jingnu'nun kendini tehlikeye atmasına izin vermezdi...
Nangong Jingnu güçsüzce iç geçirdi. Önündeki haritaya bakarken sessizliğe büründü.
Ejder cübbesinin geniş kol yenlerinin altında ellerini sıkarak yumruk yaptı. Nangong Jingnu Qi Yan'a fikir danışmaya karar verdi. Eğer o da aynı şekilde düşünüyorsa... Meclis yetkilileri ne derse desin, bu fırsattan yararlanarak onu gönderecekti.
Belki de Qi Yan gittikten sonra bir daha asla birbirlerini görmeyebileceklerini düşündüğünden, bu sefer Soğuk Saray'a olan yolculuğunda zihni düşüncelerle doluydu.
... ...
Gu Rolan Qi Yan'la konuştuğu sırada normalde güçsüz ve bitap halde olan bu insanın birdenbire sırtını dikleştirdiğini ve hemen ardından pencereye doğru baktığını gördü...
Bir hadım: "Majesteleri teşrif ettiler."
Gu Rolan Qi Yan'a bir bakış attı, "Kalkmana yardım edeyim."
Qi Yan gönüllü bir şekilde kolunu Gu Rolan'a uzattı, "Teşekkürler."
Gu Rolan Qi Yan'ın kalkmasına yardımcı oldu. Daha birkaç adım atmışlardı ki Nangong Jingnu içeri girdi. Qi Yan Gu Rolan'a tutunmayı bıraktı, ardından bedeni bir miktar sallandı. Ama tam diz çökmeye hazırlandığı sırada Nangong Jingnu'nun, "Formalitelere gerek yok," dediğini duydu.
Qi Yan bir anlığına şaşıp kaldı, sonra onun yerine ellerini birleştirerek eğildi, "Majestelerine selamlar."
Gu Rolan: "Majestelerine selamlar."
Nangong Jingnu başını aşağı yukarı salladı, "Siz çekilebilirsiniz."
Hadım: "Anlaşıldı."
Gu Rolan da gerisin geri çıktı. Başını arkaya çevirip bakmak istedi, ama bunu yapmamak için kendini tuttu.
— — 
0 notes
tripuck · 3 months ago
Link
0 notes
pazaryerigundem · 5 months ago
Text
PTT'nin kalbine yakın mercek
https://pazaryerigundem.com/haber/186047/pttnin-kalbine-yakin-mercek/
PTT'nin kalbine yakın mercek
Tumblr media
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, PTT Ankara Kargo İşleme Merkezi (KİM) ve Kargo Dağıtım Müdürlüğü ile TÜRKSAT Veri Merkezi ve TÜRKSAT Kablo TV genel merkezinde incelemelerde bulundu.
ANKARA (İGFA) – Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, PTT ve TÜRKSAT’ın Ankara Macunköy’de bulunan yerleşkelerini ziyaret ederek incelemelerde bulundu.
Macunköy’de bulunan yerleşkelerde yaptığı incelemelerde, PTT ve TÜRKSAT’ın operasyonel süreçleri ve güncel durumu hakkında bilgi alan Bakan Uraloğlu, tesislerin performansını, verimliliğini ve mevcut altyapısını değerlendirdi.
PTT ANKARA KARGO İŞLEME MERKEZİNDE GÜNDE 190 BİN GÖNDERİ İŞLENİYOR
Bakan Uraloğlu, 25 bin metrekare yerleşkede, 361 personel ile günlük 20 bin gönderi kabulü yapılan ve 190 bin gönderinin de işlendiği Kargo İşleme Merkezi (KİM) ve Kargo Dağıtım Merkezi hakkında PTT Genel Müdürü Hakan Gülten’den dağıtım ve postalama işleme alanlarında bilgi aldı. Uraloğlu, burada yaptığı incelemelerin ardından operasyonel sürece dair bilgi vererek, “Ankara KİM’de toplam kapalı alanımız 2 bin 250 metrekare, kargo dağıtım alanımız ise 2 bin metrekare. Burada toplam 229 personelimiz çalışıyor. Günlük 190 bin gönderi işlenerek büyük bir operasyonel yük başarıyla yönetiliyor. Başkent Kargo Dağıtım Müdürlüğümüzde ise 109 kargo dağıtım aracımız ve 132 dağıtıcımız ile 15 ayrım sevk personelimiz çalışıyor. Buradan ortalama günlük dağıtılan gönderi sayımız ise 9 bin 500.” dedi.
İncelemelerin ardından PTT personeli ile de görüşen ve onlarla simit yiyerek çay içen Bakan Uraloğlu, özverili çalışmalarından dolayı çalışanlara teşekkürlerini ifade etti ve çalışmalarında kolaylıklar diledi.
Tumblr media
Bakan Uraloğlu, Türksat Kablo TV’yi de ziyaret ederek kurumun çalışmaları hakkında yetkililerden bilgi aldı. Ziyareti sırasında Uraloğlu, Türksat Kablo TV’nin Türkiye’nin haberleşme sürecinde oynadığı kritik rolü vurguladı ve kurumun sunduğu hizmetlerin kalitesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Uraloğlu, “Türksat Kablo TV, ülkemizin haberleşme altyapısını güçlendirme konusunda önemli bir misyona sahip. Burada yapılan çalışmaların ne denli kapsamlı ve ileri teknolojiye dayalı olduğunu bir kez daha görme fırsatı bulduk. Türksat Kablo TV ekibi, büyük bir özveriyle ülkemizi geleceğe taşımak için çalışıyor.” dedi.
Bakan Uraloğlu, Keçiörengücü Spor Kulübü Tesisini de ziyaret ederek, yönetim, futbolcular ve teknik ekiple de bir araya geldi. Uraloğlu Ankara Keçiörengücü’ne yeni sezonda başarılar diledi.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
aykutiltertr · 9 months ago
Video
youtube
Gülü Susuz Seni Aşksız Bırakmam - Baha - Ritim Karaoke Orijinal Trafik (...  Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın: https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join Şarkının Orijinal Versiyonunu Linkten Dinleyip Ritim Karaokesiyle Çalışabilirsiniz. https://www.youtube.com/watch?v=FUsZVxc7_sk Aykut ilter Ritim Karaoke Kanalıma Abone Olun Beğenip Paylaşın Aboneler İstek Şarkı İsteyebilirler. Gülü Susuz Seni Aşksız Bırakmam - Baha - Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Kürdi Fantazi Şarkı TSM) Bm                 F#m         Em Seninle tattım ben her mutluluğu Bm               F#m         Bm Bırakıp gidersen bil ki yaşamam     D                 A           G  Em Ömrümden canımdan ne istersen al Bm         G Em A           F#m Gülü susuz seni aşksız bırakmam Bm                       F#m Üşüdüm diyorsan güneş olurum Bm                       F#m Yanarım sevginle ateş olurum D              G        Em Dolarım havaya nefes olurum Bm         G Em A           F#m Gülü susuz seni aşksız bırakmam Bm               F#m       Em Gönlündeki derdi siler atarım Bm             F#m       Bm Ümit pınarıyla coşar akarım         D                  A           G Em Kış göstermem sana ben hep baharım Bm         G Em A           F#m Gülü susuz seni aşksız bırakmam Bm                       F#m Üşüdüm diyorsan güneş olurum Bm                       F#m Yanarım sevginle ateş olurum D              G        Em Dolarım havaya nefes olurum Bm         G Em A           F#m Gülü susuz seni aşksız bırakmam Lise Üniversite Koroları Müzisyenler Solistler Vokalistler Yorumlara isteklerini Yazabilirler. Beste : Zekâi Tunca Güfte : Aşkın Tuna Makâm : Kürdî Usûl : Düyek Seslendiren: Zekâi Tunca sayfasını ziyaret edin. İçindekiler gizle Giriş Biyografi Albümleri Baha Madde Tartışma Oku Değiştir Kaynağı değiştir Geçmişi gör Araçlar Vikipedi, özgür ansiklopedi Bu madde hiçbir kaynak içermemektedir. Lütfen güvenilir kaynaklar ekleyerek madde içeriğinin geliştirilmesine yardımcı olun. Kaynaksız içerik itiraz konusu olabilir ve kaldırılabilir. Kaynak ara: "Baha" – haber · gazete · kitap · akademik · JSTOR (Şubat 2011) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) Baha Doğum adı Bahattin Gündoğdu Doğum 17 Eylül 1969 (54 yaşında) Bünyan, Kayseri, Türkiye Başladığı yer Türk Tarzlar Pop Meslekler Şarkıcı Çalgılar Gitar, ud, bağlama, keman, viyola, piyano Etkin yıllar 1999-günümüz Bahattin Gündoğdu ya da bilinen ismiyle kısaca Baha (d. 17 Eylül 1969; Bünyan, Kayseri), Türk pop müzik sanatçısıdır. 1999 yılı Haziran ayında tanındı. Biyografi Asıl Adı Bahattin Gündoğdu'dur. 17 Eylül 1969'da Kayseri'nin Bünyan ilçesinde dünyaya gelmiştir. Tüm çocukluğu ve okul hayatı Ankara'da geçmiştir. Başkent Lisesi mezunudur. Gazi Üniversitesi Müzik Eğitimi Fakültesi'nden anadal viyola eğitimi alarak, 1991 yılında mezun olmuştur. Gazi Üniversitesi tarihinde bir ilki gerçekleştirerek kurmuş olduğu grup KDV ile ilk pop konserini gerçekleştirmiştir. Daha sonra müzik öğretmenliği yapmış ve özel dersler vermiştir. Aynı zamanda o dönemde profesyonel bir futbolcu olan Baha Galatasaray'a transfer olacakken ani bir kararla futbolu bırakıp tamamen müziğe yönelmiştir. Albüm çıkarıncaya kadar, yurdun değişik yerlerinde çok değerli müzisyenlerle çalışma fırsatı bulmuştur. Aynı zamanda besteci kimliği olan Baha'nın birçok şarkısı diğer sanatçılar tarafından seslendirilmiştir. Kadife sesli sanatçı olarak gönüllerde taht kurmuş, Romantik prens olarak anılmıştır. Öyle ki aşk şarkıları denince ilk akla gelen isim olmuştur. Sanatçı, 1999 Haziran ayında Aşkın Tebessümü adlı ilk albümünü çıkarmıştır. Aşkın Tebessümü albümü yakaladığı yüksek satış grafiğinden dolayı birçok ödül almıştır. Aynı zamanda Baha'yada yılın sanatçısı ödülünü getirmiştir. 2000 Aralık'ında Aşk Olmazsa adlı 2. albümünü çıkarmış ve bu albümde makamsal öğeler içeren "Canım Sevgilim" adlı hit şarkısı ile dinleyici kitlesini genişletmiştir. 23 Ocak 2003 günü Aşk Acısı adlı üçüncü albümünü çıkararak kendi tanımıyla üçlemesini tamamlamıştır. 2003 yazında "Aşkın Tebessümü", "Aşk Olmazsa" ve "Aşk Acısı Konserleri" adı altında Türkiye ve Avrupa turnesi gerçekleştirmiştir. Daha sonra sırasıyla; 13 Nisan 2005'te Aşk Rüzgarı, 14 Mart 2007'de Aşk Yemini, 16 Mayıs 2008'de Firari Aşk, 2010 yılında Aşkı Duymak İstediğin Her Zaman, 2013 yılında Aşk Baha'ne ve son olarak 2017 yılında çıkardığı Aşk'a Devam albümlerinin ardından müzik kariyerine devam etmektedir. 22 Mayıs 2017 tarihinde, Yunanistan'ın Rodop ilindeki, 17. Yassıköy Belediyesi Kiraz Festivali'ne katılmıştır. Albümleri Aşkın Tebessümü (Haziran 1999) Aşk Olmazsa (Aralık 2000) Aşk Acısı (23 Ocak 2003) Aşk Rüzgarı (13 Nisan 2005) Aşk Yemini (14 Mart 2007) Firari Aşk (16 Mayıs 2008) Aşkı Duymak İstediğin Her Zaman (2010) Aşk Baha'ne (2013) Aşk'a Devam (2017) Kategori: 1969 doğumlularBünyan doğumlularPoll Production sanatçılarıSindoma Müzik sanatçılarıEsen Müzik sanatçılarıDMC sanatçılarıTürk erkek pop şarkıcıları1990'ların şarkıcıları2000'lerin şarkıcıları2010'ların şarkıcıları2020'lerin şarkıcıları
0 notes
meadam · 11 months ago
Text
İzmir Çıkışlı Vizesiz Yurt Dışı Turları: Eğlence ve Keşif İçin Fırsatlar
Türkiye'nin batısında yer alan ve tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan İzmir, sadece yerli turistler için değil, aynı zamanda yurt dışı seyahatlerine de ideal bir başlangıç noktasıdır. İzmir çıkışlı vizesiz yurt dışı turları, seyahat severlere sınırları aşmanın keyfini çıkarma fırsatı sunuyor. Bu turlar, Balkan ülkeleri, Kıbrıs, Azerbaycan gibi vize gerektirmeyen destinasyonlara odaklanarak seyahat tutkunlarının büyük ilgisini çekiyor.
Balkanlar, İzmir'den kolayca ulaşılabilen ve tarihi zenginlikleriyle göz kamaştıran bir bölgedir. Yunanistan'ın Selanik ve Arnavutluk'un başkenti Tiran gibi şehirler, sadece birkaç saatlik bir yolculukla keşfedilebilir. Renkli kültürleri, lezzetli mutfağı ve tarihi yapılarıyla Balkanlar, her gezginin ilgisini çeken cazip bir seyahat rotasıdır.
Kıbrıs, sıcak iklimi, muhteşem plajları ve tarihi dokusuyla unutulmaz bir tatil deneyimi sunar. İzmir'den kalkan vizesiz turlar, tatilcileri Kıbrıs'ın güzelliklerini keşfetmeye davet ediyor. Eski şehirler, antik kalıntılar ve canlı gece hayatıyla Kıbrıs, her yaş grubundan gezgin için keyifli bir seyahat noktasıdır.
Azerbaycan, Orta Doğu'nun gizemli ve renkli bir ülkesidir ve İzmir'den düzenlenen vizesiz turlar, bu benzersiz destinasyonu keşfetmek isteyenler için idealdir. Başkent Bakü'nün modern silueti ile tarihi Şehrin İçi, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunar. Azerbaycan'ın zengin kültürel mirası, muhteşem manzaraları ve lezzetli mutfağı, seyahatseverler için eşsiz bir macera vaat eder.
İzmir çıkışlı vizesiz yurt dışı turları, seyahat ederken vize süreciyle uğraşmak istemeyenler için mükemmel bir seçenektir. İzmir çıkışlı vizesiz turlar 2024 yılı Fiyatları genellikle 7.699 TL ile 60.760 TL arasında değişmektedir ve tur paketlerine göre konaklama, yemek ve turistik aktiviteler içerebilir. Bu turlar, seyahatseverlere sınırları aşmanın heyecanını yaşatırken, unutulmaz anılar biriktirme fırsatı sunar.
0 notes
darinme · 11 months ago
Text
İzmir Çıkışlı Kış Turları: Keşif Dolu Anıların Başlangıcı
İzmir çıkışlı kış turları, serin mevsimin büyüsünü keşfetmek isteyenler için muhteşem bir seçenek sunuyor. İzmir çıkışlı kış turu fiyatları 2024 yılı itibariyle 2799 TL ile 26500 TL arasında değişen fiyatlarla geniş bir yelpazede sunulmaktadır.
Bu kış turları, doğa harikası Pamukkale'den başlayarak, kayak tutkunlarının cenneti Uludağ'a uzanıyor. Burdur'un mistik atmosferi ve tarihi zenginliğiyle dikkat çekerken, Eskişehir'in modern dokusu ve kültürel mirası da unutulmaz anılar bırakıyor. Başkent Ankara'nın tarihi ve politik önemi, turun rotasına derinlik katarken, Kayseri'nin eşsiz doğal güzellikleri ve lezzetli mutfağı da unutulmaz deneyimler sunuyor.
Turun devamında ise Güneydoğu'nun incisi Mardin'in eşsiz mimarisi ve tarihî dokusu, ardından Diyarbakır'ın surlarıyla çevrili eski şehri ve zengin kültürel mirası keşfedilmektedir. Her bir durak, katılımcılara benzersiz bir deneyim sunarken, Türkiye'nin çeşitli yönlerini keşfetme fırsatı sağlıyor.
İzmir çıkışlı kış turları, doğa, tarih, kültür ve eğlenceyi bir araya getirerek, unutulmaz bir seyahat deneyimi sunuyor. Tur fiyatlarındaki geniş yelpaze, her bütçeye uygun seçenekler sunarken, rotadaki çeşitlilik ise her zevke hitap ediyor. Katılımcılar, bu turlarla Türkiye'nin kışın da benzersiz güzelliklerle dolu olduğunu keşfederken, unutulmaz anılarla dolu bir yolculuğa çıkma fırsatını yakalıyorlar.
0 notes
ankara-rehberi · 1 year ago
Text
Sertab Erener Konseri (Ücretsiz)
Tumblr media
Ankara'nın Başkent Oluşunun 100. Yıldönümü Coşkusu: Sertab Erener Konseri Türkiye'nin başkenti Ankara, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle 100 yıllık başkentlik serüvenini kutluyor! Bu özel dönemin vurgulandığı etkinliklerin arasında, ünlü sanatçı Sertab Erener'in ücretsiz konseri büyük bir heyecanla bekleniyor. 13 Ekim'de Atatürk Spor Salonu'nda gerçekleşecek olan Sertab Erener konseri, Ankara'nın başkent oluşunun simgesi haline gelmiş bir sanatçıyı ağırlayacak olmanın gururunu yaşatıyor. Sertab Erener, Türkiye'nin müzik dünyasına kattığı özel bir isim ve Eurovision Şarkı Yarışması'nda ülkemizi temsil ederek büyük bir başarı elde etmiş bir sanatçı olarak biliniyor. Ayrıca, kendine özgü sesi ve sahne performansıyla müziğin ötesine geçen bir sanatçı olarak tanınıyor. Ankara halkı için unutulmaz bir geceye dönüşmesi beklenen bu konser, başkentin 100. yıl coşkusunu müziğin büyüleyici dünyasıyla birleştirecek. Atatürk Spor Salonu, bu büyük etkinliğe ev sahipliği yaparak binlerce müzikseveri ağırlayacak ve Sertab Erener'in unutulmaz performansına tanıklık edecektir. Konserin ücretsiz olması, Ankara'nın tüm sakinlerine, gençlerden yaşlılara kadar herkese bu özel kutlamaya katılma fırsatı sunuyor. Ankara'nın tarihini ve kültürünü daha yakından tanıma, müziğin sihirli dünyasında bir gece geçirme şansı bulacak olan herkes için bu etkinlik kaçırılmayacak bir fırsat. Sertab Erener'in güçlü sesi, dokunaklı şarkıları ve sahne enerjisiyle dolu performansıyla, Ankara'nın 100. yıl kutlamalarına renk katacağı şüphesiz. Unutulmaz anlar yaşamak, bu tarihi kutlamayı müzikle taçlandırmak için 13 Ekim'de Atatürk Spor Salonu'nda buluşmayı unutmayın. Ankara'nın başkent oluşunun 100. yıldönümü, tarih ve kültür dolu bir şehrin gururunu ve kimliğini yansıtıyor. Bu anlamlı dönemi Sertab Erener konseri ile taçlandırmak, müzikseverler için unutulmaz bir deneyim olacak. 13 Ekim'de bu büyük etkinliğe katılarak Ankara'nın başkentlik serüvenini kutlamaya siz de katılın. Read the full article
0 notes
fiyatinedir · 1 year ago
Text
Burundi Ülke Rehberi
Tumblr media
Burundi, Doğu Afrika ve Büyük Göller Bölgesi'nin kesiştiği bir noktada bulunan, denize kıyısı olmayan bir ülkedir. Kuzeyde Ruanda, doğu ve güneydoğuda Tanzanya, batıda Kongo ve güneybatıda Tanganika Gölü ile çevrilidir. Ülkenin başkenti Gitega, ekonomik başkenti ise Bujumbura'dır. Burundi, kırsal bir topluma sahiptir ve nüfusun yaklaşık 'ü kentlerde yaşamaktadır. Her bir ailenin ortalama 6,7 çocuğa sahip olması, ülkenin km² başına 315 kişi düşmesine neden olur ve bu, Burundi'yi dünyanın yoğun nüfuslu ülkelerinden biri yapar. Ülkenin resmi dilleri Rundice, Fransızca ve İngilizce'dir. İngilizce 2014 yılında resmi dil olarak kabul edilmiştir. Dünya Açlık Endeksi'ne göre Burundi, dünyanın en fakir ülkelerinden biridir ve Dünya Mutluluk Raporu'na göre de en mutsuz ülke olarak bilinir. Ülke Künyesi Ülke: Burundi Bilinen İsimleri: - Vize: Gerekli Dil: Fransızca, Kirundi, İngilizce Nüfus: 11.89 milyon Tel Kodu: +257 Zaman Dilimi: GMT+2 Konsolosluk: - Para Birimi: Burundi frangı
Tumblr media
Burundi
Genel Bilgiler / Rehber
Burundi, Doğu Afrika ve Büyük Göller Bölgesi'nin kesiştiği bir noktada bulunan, denize kıyısı olmayan bir ülkedir. Kuzeyde Ruanda, doğu ve güneydoğuda Tanzanya, batıda Kongo ve güneybatıda Tanganika Gölü ile çevrilidir. Ülkenin başkenti Gitega, ekonomik başkenti ise Bujumbura'dır. Burundi, kırsal bir topluma sahiptir ve nüfusun yaklaşık 'ü kentlerde yaşamaktadır. Her bir ailenin ortalama 6,7 çocuğa sahip olması, ülkenin km² başına 315 kişi düşmesine neden olur ve bu, Burundi'yi dünyanın yoğun nüfuslu ülkelerinden biri yapar. Ülkenin resmi dilleri Rundice, Fransızca ve İngilizce'dir. İngilizce 2014 yılında resmi dil olarak kabul edilmiştir. Dünya Açlık Endeksi'ne göre Burundi, dünyanın en fakir ülkelerinden biridir ve Dünya Mutluluk Raporu'na göre de en mutsuz ülke olarak bilinir.
Ne Zaman Gidilir?
Burundi'ye seyahat planlamadan önce ülkenin iklimini göz önünde bulundurmak önemlidir. Burundi, ekvator yakınında yer aldığı için hafif nemli tropikal bir iklim gösterir. Ülkede farklı bölgelerde ortalama sıcaklıklar değişiklik gösterir. Orta bölgedeki ortalama sıcaklık yaklaşık 20°C iken güneybatıdaki Tanganika Gölü çevresinde ortalama sıcaklık 23°C ve dağlık bölgelerde ortalama sıcaklık 16°C'dir. Ülke genelinde yılda iki kez yağış sezonu görülür. Uzun olan yağış sezonu şubat-mayıs arasında, kısa olanı ise eylül-kasım arasında gerçekleşir. Yağış ortalaması 1.000 mm civarındadır, ancak bazı bölgelerde bu miktar 1.600 mm'ye kadar çıkabilir. En uygun zaman Burundi'yi ziyaret etmek için yağışların sona erdiği ve hava koşullarının uygun olduğu mayıs-haziran dönemini tercih edebilirsiniz.
Nasıl Gidilir?
Burundi'ye seyahat etmek için ülkenin Bujumbura şehrinde bulunan Melchior Ndadaye-Bujumbura International Airport'u kullanabilirsiniz. Ülkeye direkt uçuşlar mevcut değildir, genellikle tek veya çift aktarmalı uçuşlarla ulaşım sağlanır. Uçuşlar genellikle Kigali, Addis Ababa, Nairobi gibi şehirler üzerinden Bujumbura'ya yapılır.
Ne Yenir, İçilir?
Burundi mutfağı, lezzetli ve özgün tatlar sunar. İşte denemeniz gereken bazı yemekler: - Brochette: Et şişleri, farklı baharatlarla marine edilir ve közde pişirilir. - Nyama: Kırmızı et yemeği, sote edilmiş et parçaları ile hazırlanır. - Bugali: Mısır unundan yapılan sert bir ekmek türüdür. - Renga Renga: Fasulye, sebze ve baharatlarla yapılan bir yemektir. Burundi'de en popüler içecek biradır. Yemeklerinizi yerel biralarla denemeyi unutmayın.
Yapılacaklar Listesi
Burundi'yi keşfederken yapabileceğiniz bazı aktiviteler: - Tanganika Gölü: Bu büyüleyici gölde yüzme, su sporları yapma ve güzel manzaraların tadını çıkarma fırsatı bulacaksınız. - Kültürel Dans Gösterileri: Burundi'nin geleneksel danslarına tanık olun ve yerel kültürü yakından deneyimleyin.
Gece Hayatı
Burundi'de gece hayatı, özellikle başkent Bujumbura'da canlıdır. Şehirdeki üniversite çevresinde bulunan mekanlar, eğlenceli bir gece geçirmek için idealdir. Fun Top Fun Brundi ve Toxic Bar, sabaha kadar dans edebileceğiniz ve eğlenebileceğiniz mekanlar arasındadır. Ayrıca otellerin barlarında da keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Alışveriş / Ne Alınır
Burundi'ye seyahat ettiğinizde alabileceğiniz bazı ürünler: - Kahve: Ülkenin en önemli ihraç ürünlerinden biridir. Lezzetli ve aromatik Burundi kahvesini denemelisiniz. - Tütün: Burundi, tütün üretiminde önemli bir yere sahiptir. Yerel tütün ürünlerini satın alabilirsiniz. - Deri Ürünleri: Burundi'de üretilen deri çantaları ve ayakkabıları tercih edebilirsiniz.
Festivaller ve Fuarlar
Burundi'de katılabileceğiniz bazı önemli etkinlikler: - Burundi Uluslararası Film Festivali (Temmuz)
Tatiller / Önemli Günler
Burundi'deki bazı tatil ve önemli günler: - Yeni Yıl (Ocak) - Birlik Günü (Şubat) - İşçi Bayramı (Mayıs) - Ramazan Bayramı (Mayıs) - Yükseliş Günü (Mayıs) - Bağımsızlık Günü (Temmuz) - Kurban Bayramı (Temmuz) - Tüm Azizler Günü (Kasım) - Noel (Aralık)
Dikkat Edilmesi Gerekenler
Burundi'ye seyahat ederken dikkat etmeniz gereken bazı önemli hususlar: - Nakit Para: Ülke genelinde ATM bulunmamaktadır, bu nedenle yanınıza nakit para almalısınız. - Saygı Gösterme: Ülke halkına saygılı davranmalısınız, özellikle yaşlılara karşı kibar olmalısınız. - Güvenlik: Ülke içinde zaman zaman karışıklıklar yaşanabilir, bu nedenle seyahatten önce güncel bilgilere göz atmalısınız. - Sağlık: Sıtma riski nedeniyle seyahatten önce sıtma aşısı olmalısınız. - Aşı Belgesi: 1 yaşın üzerindeki tüm yolculara aşı belgesi talep edilmektedir. - Böcek Isırıkları: Böcek ısırıklarından korunmak için ilaçlar almalısınız. - Hava Koşulları: Yağışlı dönemde şemsiye ve yağmurluk, kurak dönemde güneş kremi yanınızda bulundurmalısınız. - Sabah Koşusu: Sabah koşusu, eyleme hazırlık olarak yorumlanabilir, bu nedenle dikkatli olmalısınız. - Pazarlık: Alışveriş yaparken pazarlık yapmayı unutmayın. - Taksi: Taksi kullanmadan önce fiyatı pazarlıkla belirlemelisiniz.
Ulaşım
Burundi'nin ulaşım altyapısı sınırlıdır. Ülkede 8 havaalanı bulunsa da bunlardan sadece Bujumbura Uluslararası Havaalanı'nda asfalt pist vardır. Diğer havaalanları toprak pistlere sahiptir. Ülkenin toplam karayolu uzunluğu 12.322 kilometredir, ancak sadece 1.286 kilometresi asfaltla kaplıdır. Geri kalan yollar yerel yollar olarak kabul edilir. Tanganika Gölü, ülkenin ulaşım için önemli bir su yolu olarak kullanılmaktadır. Feribot seferleri sınırlıdır ve ülkenin ihraç ürünlerini taşımak için kullanılır. Ülkede demiryolu bağlantısı yoktur, ancak Tanzanya ve Ruanda'yı birbirine bağlayacak bir demiryolu projesi planlanmıştır.
Kültür
Burundi, geleneklerine sıkıca bağlı bir kültüre sahiptir. Yerel dinler için önemli olan danslar ve müzikler, ülkenin kültürünün önemli bir parçasını oluşturur. Abatimbo ve abanyagasimbo gibi geleneksel danslar, Burundi kültüründe önemli bir yere sahiptir. Müzik de kültürde önemli bir rol oynar. Şarkılar, kaç kişinin söylediğine ve söyleyen grubun özelliklerine göre farklılık gösterebilir. Ailelerin birlikte söylediği şarkılar "imvyino," yalnızca erkeklerin söylediği şarkılar "kwishongora," ve sadece kadınların söylediği şarkılar "bilito" olarak adlandırılır. İkembe, indonongo, urukayamba, umuduri, inanga ve inyagara, ülkenin kendine özgü müzik aletleridir. Sözlü anlatım, Burundi kültüründe önemli bir yer tutar. Hikayeler ve masallar genellikle ağızdan ağıza aktarılır ve sonraki nesillere aktarılır.
Ekonomi
Burundi ekonomisi büyük zorluklarla karşı karşıyadır ve Dünya Açlık Endeksi'ne göre son 25 yılın verilerine göre dünyanın en fakir ülkesi olarak sınıflandırılır. Ülkenin ekonomisinde tarım büyük bir rol oynar. Çalışan nüfusun 'i tarım sektöründe çalışır. Ancak iklimin dengesizliği, tarımın istikrarlı olmasını zorlaştırır. Ülke genelinde bazı dönemlerde yağış yetersizliği veya kuraklık nedeniyle tarım sorunları yaşanabilir. Manyok, kahve, tatlı patates, muz ve mısır ülke genelinde en çok üretilen ürünler arasındadır. Hayvancılık da ekonomide önemli bir yer tutar, ancak hayvanlar tam verimle kullanılmaz. Ülke, yer altı madenleri bakımından zengindir. Nikel, kobalt, uranyum, bakır, platin, vanadyum, altın, kalay, kaolin, niyobyum, tantal, tungsten ve kireç gibi çeşitli madenler ülke genelinde bulunur. Ancak ülkenin denize kıyısı olmaması, bu madenlerin başka ülkelere taşınmasını zorlaştırır. Aylık gelirin 10 dolar civarında olduğu Burundi'de, geçimini sağlamak için bazı insanlar bisikletle şehirlerarası taşımacılık yaparlar.
Vize Nasıl Alınır?
Burundi'ye seyahat etmek isteyenler Diplomatik (Siyah), Hizmet (Gri), Hususi (Yeşil) ve Umumi (Bordo) pasaporta sahip kişilerin vize alması gerekmektedir. Seyahatin amacına göre turistik vize, ticari vize, aile veya arkadaş ziyaret vizesi veya transit vize alınabilir. Vize başvurusu için gereken belgeler şunlar olabilir: - Pasaport (En az 2 boş sayfa, en az 6 ay geçerlilik süresi, 10 yıldan eski olmamalı) - 2 adet biyometrik fotoğraf (son 6 ay içinde çekilmiş) - Burundi Vizesi başvuru formu - Kimlik fotokopisi - Konaklama ve uçuş bilgileri (otel ve uçak rezervasyonları) - Sarıhumma aşı kartı - Ticari vize almak isteyenler için imza sirküleri - Vize ücretinin ödendiğini gösteren dekont - Aile veya arkadaş ziyaret vizesi için davet mektubu - Seyahat sağlık sigortası Burundi vizesinin yaklaşık 15 günde çıkması muhtemeldir, bu nedenle seyahatten en az bir ay önce başvurmanız tavsiye edilir.
Türkiye Temsilcilikleri
Türkiye'nin Burundi'de bir büyükelçiliği bulunmaktadır. Büyükelçi Serap Ataay'dır. Bu rehber, Burundi hakkında temel bilgileri ve seyahatle ilgili önemli detayları içermektedir. Burundi'yi ziyaret etmeyi düşünüyorsanız, seyahatinizi planlamadan önce güncel bilgilere ve vize gereksinimlerine dikkat etmeniz önemlidir. Ülke Rehberlerini Fiyatı Nedir üzerinden takip edebilirsiniz. Burkina Faso Ülke Rehberi Bermuda Ülke Rehberi Angola Ülke Rehberi Kıbrıs Ülke Rehberi Angola Ülke Rehberi Kıbrıs Ülke Rehberi Bosna-Hersek Ülke Rehberi Endonezya Ülke Rehberi Read the full article
0 notes
karadagdayatirim · 1 year ago
Text
Tumblr media
Karadağ, doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel zenginlikleri, benzersiz iklimi ve stratejik konumuyla yatırımcılar için çeşitli fırsatlar sunmaktadır. Ülkenin ekonomisi istikrarlı bir şekilde büyümekte ve yabancı yatırımcılara cazip olanaklar sağlamaktadır.
Birinci sınıf turizm sektörü, Karadağ'da yatırım yapmanın önde gelen fırsatlarından biridir. Ülkenin muhteşem sahil şeridi, eşsiz plajları ve doğal güzellikleri, tatil köyleri ve lüks oteller için mükemmel bir ortam sunar. Karadağ, Avrupa'da hızla popülerlik kazanan bir turistik destinasyon haline gelmiştir ve bu da yatırımcılar için büyük bir fırsat anlamına gelmektedir.
Diğer bir yatırım fırsatı da gayrimenkul sektöründe bulunmaktadır. Karadağ, düşük maliyetli konut ve ticari emlakların yanı sıra cazip kira getirisi sunan yatırım projelerine ev sahipliği yapmaktadır. Özellikle başkent Podgorica ve sahil şehirleri Budva ve Kotor, yabancı yatırımcılar için çekici gayrimenkul fırsatları sunmaktadır.
Karadağ aynı zamanda enerji sektöründe de önemli yatırım fırsatları sunmaktadır. Ülkenin hidroelektrik potansiyeli yüksektir ve yenilenebilir enerji projeleri için ideal bir ortam sağlamaktadır. Karadağ ayrıca kömür, petrol ve doğal gaz gibi enerji kaynaklarına da sahip olup, bu kaynakların araştırılması ve çıkarılması için yatırımcılara büyük potansiyel sunmaktadır.
Ayrıca, tarım, gıda işleme, lojistik, otomotiv ve bilgi teknolojileri gibi sektörlerde de yatırım fırsatları bulunmaktadır. Karadağ hükümeti, yatırımcılar için çekici teşvikler ve düşük vergi oranları sunmaktadır.
Ülkenin stratejik konumu, AB ve Balkan pazarlarına yakınlığı, güçlü altyapısı ve yatırım dostu politikaları, Karadağ'ı yatırımcılar için cazip bir seçenek haline getirmektedir. Potansiyel kazançlar ve büyüme fırsatlarıyla dolu Karadağ yatırım fırsatları için keşfedilmeyi bekleyen bir hazine olarak görülmektedir.
0 notes
talhaaeqo273 · 4 years ago
Text
Haber  Sitesi Nasıl Olmalı
Bir yüklem düşkünü müsünüz ? ve fazla ziyade çaba harcamadan işaret bitimi ruzname haberlerini almanın bir yolunu mu arıyorsunuz? Harika çünkü sağlam çok âdem evladı güncel ve başlıca salık almayı istiyor. Pek fazla salık sitesini izleme etmekten ve tükenmek bilmeyen reklam gösterimlerinden sıkıldıysanız web sayfamız anında size göre.
Tamamen ibdai ve asıl haber üretmeye odaklanmış memleket ve dış gündeminde neler olup bittiğini tarafsız ve gösterişsiz bir dille okuyabileceğiniz bir web sayfasından bahsediyorum sizlere
Web sayfamızı incele şansınız olduğunda göreceksiniz ki ruzname haberlerinin yanı düzen sefahat ve magazin okunuşu tutum haberlerine rüyet fırsatı da elde edersiniz.
Bugünün dünyası bilgiye hevesli bir dünya. Siyaset, spor, ekonomi, sefahat ya da afiyet vb. Olsun, herkes dünyadaki genişlik sınır haberler ve gelişmelerden bilgili olmayı ve şimdiki kalmayı sever. Birkaç dinleyen sabahları sabahları gazeteyi rutin olarak okur. Yoğun okunuşu aceleci programları nedeniyle, birtakım insanlar bunu yapacak zamanları olmadığı yoluna gazete kıraat rutinlerini atlamak zorunda kalıyorlar. Bu cins insanlar her devir bazen şiddetle ve sorunsuz salık kaynaklarının peşindedirler.
Sitemiz ruzname siyaset okunuşu Ankara Gündemini bellemek konusunda işaret iyi ve genişlik hovarda çevrimiçi haber portallarından biri olarak kabul edilir. Haber siteleri arasında tanınmayan olmasına rağmen, saygınlık kazanmıştır okunuşu eksiksiz yüklem endüstrisinde kendine saygın bir ülke edinmiştir.
Çevrimiçi bilgi ağlarının matbu haberlere nazaran ehil olduğu işaret önemli avantajlardan biri, \"flaş haberleri\" yayınlayabilmesidir. Gazeteler güncel okunuşu bilerek haberleri okuyucularına ulaştırmak hakkında ellerinden gelenin genişlik iyisini yapsalar da, gazeteci ile okuyucular arasında hala ehemmiyetli bir dönem gecikmesi var. Çevrimiçi haberlerle birincil amaç, ayrıntıları okuyuculara muhtemel olan işaret kısaca sürede iletmektir - bugünün olaylarını kavramak ayrılmış yarın sabaha ölçüsünde beklemenize icap yok! Ayrıca, gazetelerden değişik olarak, çevrimiçi haberler onların bilgilerini kalıcı güncelleme yeteneğine sahiptir; bu, okuyuculara her bir hadise üzerine daha hakikat ve güncel bir bakış açısı getirmeye yaver olur.
Çevrimiçi bir salık kaynağı kullanmanın bir özge yararı da çeşitliliğidir; İstediğiniz yalnız çabucak eksiksiz belirli çevrimiçi yayınlara erişebilirsiniz - ancak yerel gazete bayiindeki seçimlerle sınırlanmış değilsiniz. Çevrimiçi içerik, baskıdan fazla daha ceninisakıt Medya Başkent bir maliyetle yayınlanabildiğinden, halka açık fazla henüz aşkın ün okunuşu konsept çeşidi vardır. Ö
eğin, politikacı bilgi kaynakları, gazetecileri uzaktaki / durumunda konumlardan ötümlü olarak bilgi gönderip güncelleyebildikleri düşüncesince çevrimiçi deprem altında gelişti. Bu artan tenevvü okunuşu erişilebilirlikle, okuyucular daha çok ancak kavramak istediklerini çok daha büyük bir kaynarca havuzundan okuma seçeneğine sahiptir.
Günümüzde, aralarından kanunlar yapabileceğimiz fazla sayıda kitle duygu araçları var; yani televizyon, radyo, bilgisayar, gazete okunuşu cep telefonları. Mevcut pek fazla medya seçeneği arasında, insanlar akil telefonlar, tabletler, bilgisayarlar okunuşu dizüstü bilgisayarları içeren dijital yüklem okuma seçeneklerine henüz fazla sapmış durumda. Bu ergonomik okunuşu taşınır cihazlar, günün her çabucak her yerde ülke gündemi ile ilgili en döl eşi haberleri almayı mümkün kılmıştır. Teknolojideki ilerleme, coğrafi pozisyon yahut çalışma şekli yahut zaman gibi tamamı zincirleri kırdı okunuşu tradisyonel matbu gazete okunuşu televizyonu sayısal medya seçenekleriyle değiştirmeyi olası kıldı. Birkaç salık sitesi dışında, haberlerin gerçekleştiği anda yanıp sönmeye bitmeme eden fazla sayıda bilgi uygulaması vardır.
Bölgenizde meydana istikbal olaylar, sonuçsuz durumu, spor, politika, ustalık veya özge ilgi alanları üzerine bilim kullanmak istediğinizde, çevrimiçi haberleri aramalısınız. Günümüzde çoğu insan, dünyanın henüz az gelişmiş bölgelerinde dahi kolaylık İnte
et erişimine sahiptir. İnte
ete vabeste bir bilgisayarı yahut cep telefonu olan herkes, gerek Kanada\'daki afiyet haberleri veya bir futbol maçıyla ilgili olsun, az düğmeye tıklayarak çabucak vukuf edinebilir. hem de İnte
et, istihdam haberlerini okuma okunuşu meslek bulma yöntemini de değiştirdi.
Dünyanın işaret uzak köşelerinden güncel olayları yahut haberleri öğrenmeye hevesli müteaddit insan var. Genellikle uzak bir yerde meydana gelen olaylar, derinlemesine vadede ekonomileri okunuşu mütenevvi emtiaları etkileyebilir. Bu, bu çeşit bilgilere erişimin, yatırımcıların yatırımlarını neyin etkilediğini henüz yararlı anlamalarına ve buna nazaran aksülamel vermelerine yaver olabileceği anlamına gelir.
Basılı gazeteler gibi, dijital yüklem uygulamaları ve web siteleri okunuşu eğlence, spor, lokal haberler, beynelmilel haberler, emek vb. Gibi belirli seçeneklere sahiptir. Bu nedenle, her istekli bilgi okuyucusunun istediği her konuda güncellemeler alması mümkündür. Arama seçeneklerini kullanarak bir web sitesinde gezinmek, rastgele bir kategoriyi ararken ananevi gazetelere kıyasla henüz kolaydır.
1 note · View note
adl1bbed · 1 month ago
Text
Bölüm 227: Ilık yağmur ve nazik esinti kışın etkisini kırar
Ç/N: 李清照 Lǐ qīng zhào《蝶恋花 dié liàn huā - Çiçeklere Aşık Kelebekler》den alıntı.
Ganquan Sarayı'nın ikincil odasının içinde, Maliye Bakanı'nın ince bir buzun üzerinde yürüyor gibi bir hali vardı. Süreç boyunca çok nadiren ağzını açmıştı. Xing Jingfu, Gongyang Huai ve Jin vilayetinden gelen yedek Vekil Savaş Bakanı Qin De dışında diğer efendilerin yüzünde biraz gergin ifadeler vardı. Geçmişte Nangong Da ile az ya da çok özel münasebetleri olmuştu, bu yüzden yeni saltanat başladığında meziyet sahibi meclis yetkilileri arasında yerlerini alacaklarını düşünmüşlerdi. Sonucun bu olacağı, akıllarına gelmemişti. Neyse ki Nangong Da çoktan ölmüştü. Meclis detaylı araştırma yapmadığı sürece bu mesele de kapanmış olacaktı.
Sadece şu vardı ki, bir türlü çözemiyorlardı. Nangong Da bariz bir şekilde galibiyeti elinde tutuyordu, öyleyse neden gelip böyle ahmakça bir şey yapmıştı? Sabırlı bir şekilde merhum imparatorun nihai emrini bekleyip doğru düzgün tahta çıksa daha iyi olmaz mıydı?
Gongyang Huai elbette Nangong Da'nın neden ayaklandığını biliyordu. Şu anda Qi Yan'a inanılmaz büyük bir minnet duyuyordu. Qi Yan'ın devamlı hatırlatmaları ve buruk tavsiyeleri olmasa Gongyang Huai'nin mevcut durumu, muhtemelen odanın içindekilerden çok da farklı olmayacaktı.
Baş Katip Xing Jingfu da yavaş yavaş işi çözüyordu. Nangong Da niye ayaklanmıştı? Bunun sebebi merhum imparatorun nihai emriyle bağlantılı olsa gerekti. Nangong Da gücün kaynağına kendisinden daha yakın olduğu için dezavantajlı bir şeyler sezmiş ve çaresizce bunun önünü kesmeye çalışmaya karar vermiş olmalıydı. Gelgelelim Nangong Da'nın karşısındaki kişi, ya da belki zümre, sahiden maharetli hamlelerde bulunmuştu. Nangong Da bu durumu anca yakın zamanda sezmiş, bu yüzden de ilk fırsatı kaçırmış olsa gerekti. Aceleye gelen bir hamle de tüm oyunu kaybettirmişti.
Xing Jingfu bunu Nangong Da için üzücü bir şey olarak görmüyordu. Antik çağlardan beri kralı ve isyancıyı hep galibiyet ve mağlubiyet tanımlamıştı. Tahta giden yolda can vermek bir prensin kaderiydi.
Fakat Xing Jingfu merhum imparatorun nihai emrinde yazan yeni imparator tercihi Nangong Da değilse başka kim olabileceğini sahiden bulamıyordu. Yedinci Prens yalnız biriydi ve Sekizinci Prens henüz yirmisine girmemişti. Her ne kadar İkinci ve Dördüncü Prens'in göze çarpan yetenekleri olsa da, büyü kullanımı davasına bulaştırılmışlardı. Öz anneleri Baş Cariye Hui bile suça dahildi, onca şeye rağmen tahtı devralmaları kesinlikle imkansızdı.
Xing Jingfu'nun aklına prensesler hiç gelmiyordu. Bir kadının imparator olarak tahta çıkması tümüyle duyulmamış bir şeydi, hele de merhum imparatorun önceden dokuz oğlunun olduğu bir durumda sıra asla bir prensese gelmezdi.
Xing Jingfu'nun aklında Qi Yan'ın görünümü belirdi. Bu anlaşılmaz derinlikteki Fuma'nın, bu meseleyle tam olarak ne kadar bağlantısı bulunuyordu?
Qi Yan'a yönelik, Xing Jingfu hem burukluk hem de korku hissediyordu...
Saray törenleri uyarınca, hiçbir kadının gece yarısından sonra yas salonunda kalmasına izin verilmezdi. Üç prenses ile prens cariyeleri birbiri ardına izin isteyerek çıktı, tabutun başında nöbet tutması için dört prensi bıraktı.
Nangong Shunu Lu Zhongxing'den kalanları geri Komutan mülküne götürmek zorundaydı, bu yüzden bugün sarayda kalamazdı. Sol Danışman da onunla beraber çıkarken muhafızlar çoktan acı haberi vermek için Krallığı Kuran Dük'ün adı altındaki topraklara gitmek üzere yola çıkmıştı.
Nangong Sunu ve Nangong Jingnu Weiyang Sarayı'na döndü. Lu Zhongxing'in ölümü kadın imparatorluğun aslında aydınlık olan yoluna gölge düşürdüğünden dolayı ikisi karşı önlemleri tartışmak için Nangong Sunu'nun saray odasına geldi. Bu olay onları tamamen hazırlıksız yakalamıştı. Askeri görevliler yazınsal yetkililer gibi değildi, ellerinde askeri güç bulunduruyorlardı. Ve fazla baskıya maruz kaldıklarında ayaklanırlarsa eğer, krallığın işi bitmiş olurdu.
Nangong Sunu: "Şimdilik plan, Fuma'nın başkente girip işlerin sorumluluğunu yüklenmesi için Chen Chuansi'ya benim işaretimi başkentin dış çevresine götürme emri vermek. Zhenbei General hanesinin halihazırda yüz yıl kadar bir geçmişi var, askeri görevliler arasında mutlaka bir sözlü otoriteye sahiptir."
Nangong Jingnu: "Da-jie'nin dediği gibi yapalım."
Nangong Sunu xiao-mei'sine derin anlamlı bir bakış attı, ardından bir iç çekerek şöyle düşündü: xiao-mei'nin bana böyle güvenebilmesi ve gerçekte Zhenbei General hanesine yönelik hiçbir şüphe taşımaması ne kadar harika. Fakat Nangong Sunu'nun öyle yapmaya cesaret edebilmesinin sebebi Fuma'sını tanımasıydı; Shangguan Wu'nun peşinde olduğu bir tek sonsuza kadar You vilayetinde ikamet etmek amacıyla, babadan oğula geçen mevkiyi korumaktı. Başka da bir niyeti yoktu.
Nangong Sunu: "Şu anki problem... bir an evvel yeni bir Komutan'ın seçilmek zorunda oluşu. Komutan, askeri görevlilerin duygularını yatıştıran kişidir ve bu şekilde meclisin üstündeki baskıyı azaltmış olur. Ama..." Nangong Sunu'nun aklına şu anda sahiden uygun bir insan gelmiyordu. Ve Komutan askeri görevlilerin lideri olduğuna göre imparator tarafından atanmalıydı. Sorunun kaynağı da işte buradaydı: durumu kontrol altında tutan bir Komutan olmadan kadın imparator tahta sorunsuzca çıkamayabilirdi. Fakat eğer kadın imparator henüz tahta geçmediyse, bir Komutan nasıl göreve atanacaktı ki?
Nangong Jingnu: "Qi Yan önceden bana birini önermişti. Gongyang hanesinin ikinci genç efendisi, Ayin Bakanı Gongyang Huai."
Nangong Sunu: "İmparatorluk Ailesi Bakanı'nın hanesindeki kişi mi?"
Nangong Jingnu: "Evet, o."
Nangong Sunu: "Mm... Gongyang Huai gerçekten de iyi bir seçim. İmparatorluk Ailesi Bakanı en eski soylu ailelerden biridir, bu yüzden eğer Gongyang Huai Komutanlık mevkisine geçerse soyluların direnişini büyük ölçüde azaltır. Fakat... hatırladığım kadarıyla o Jingjia sekizinci yıldaki Kurul'un Gözü'ydü, değil mi? Geçmişte bir yazınsal yetkilinin Komutan mevkisini devralışının hiç örneği bulunmuyor."
Nangong Jingnu: "Geçmişte bir kadın imparatorun da hiç örneği bulunmuyor. Her şeyin bir ilki vardır."
Nangong Sunu: "Komutan mevkisine geçmesi için Lu hanesinin büyük genç efendisi Lu Boyan'ı davet etmeye ne dersin? Askeri görevliler arasındaki bağ ve altyapı açısından Lu ailesi her zaman Gongyang ailesinden daha güçlüdür."
Nangong Jingnu başını iki yana salladı, "Qi Yan kafa patlatarak nihayet Komutan hanesini böldü. Lu Boyan Lu mülkünün meşru ilk oğlu; eğer o da Komutanlık mevkisine geçerse daha önce sarf ettiğimiz onca eforu boşa çıkarmış olmaz mı?"
Nangong Sunu: "Ama sonrasında ne yapılmalı?"
Nangong Jingnu'nun aklına ilk gelen Qi Yan'dan yardım istemek oldu, fakat tekrar düşündüğünde: bir ömrü Qi Yan'la geçirecekse bile her şeyde onu endişeye sokamazdı. Ayrıca daha hızlı olgunlaşması gerekiyordu. Eğer kendisi yeterince yetenekli olsaydı, Nangong Da'nın aklındakileri daha erkenden fark edebilseydi, Qi Yan bugün kendini tehlikeye atmak zorunda kalmayacaktı.
Bunu etraflıca düşünen Nangong Jingnu, Qi Yan'dan yardım isteme fikrinden vazgeçti. Ama Qi Yan'ın onca yıldır kendisine öğrettiği şeyler hâlâ aklındaydı ve Qi Yan'ın düşünme şeklini kullanarak bir karşı önlem bulmaya çalıştı.
Uzunca bir sürenin ardından Nangong Jingnu nihayet cevapladı, "İlk önce büyük eniştemin birlikleri başkente getirmesini beklememiz lazım. Askeri güce sahip olmak demek konuşacak güce sahip olmak demek. Yedi ve sekiz numaranın daha İmparator babamın son emrine uyarak İmparatoriçe annemin tabutunu atalara ait mozoleden başkente getirmesi gerekiyor. Bu gidiş-dönüş en az bir aylık süre etse gerek, yani biz de biraz zaman kazanmış olacağız. Bence..."
Nangong Sunu: "Yedi ve sekiz numara başkentten uzaktayken mi İmparator babamın nihai emrini duyurmayı istiyorsun?"
Nangong Jingnu: "Aynen öyle. Olabilecek en uygun durumda olmasak da, eğer çok fazla beklersek umulmadık değişiklikler meydana gelebilir. İşi uzatıp durursak neler olacağını kimse bilemez; wu-ge da buna en iyi örnek. Meclis yetkilileri ve halktan insanlar ne düşünürse düşünsün, İmparator babamın nihai emrinde açık ve net bir şekilde yazıyor, ben kesinlikle haklı taraftayım. Tıpkı dedikleri gibi, makamda olmayan kişi siyaset düşünemez. Tahta geçmediğim sürece bir prenses olma kimliğim tarafından kısıtlanıp duracağım. Ayrıca ilgilenmemin hiçbir yolunun olmayacağı pek çok var."
Nangong Sunu: "Ama... yine de biraz endişeliyim. İşler bir kez içinden çıkılmaz bir hal alınca meclis ve hatta tüm krallık kaos içinde olacaktır."
Nangong Jingnu: "Anlıyorum ama aklıma gerçekten daha iyi bir fikir gelmiyor. Bu bahsi oynayacağım o halde."
Nangong Sunu: "Pekala öyleyse. Fuma hâlâ tahtın varisinin sen olduğundan bihaber, bu yüzden başkente girdiğinde ona ayrıntılı bir şekilde anlatacağım. Şimdilik bekle sadece."
Nangong Jingnu: "Da-jie... minnetimi ifade etmeye kelimeler yetmez."
Nangong Sunu: "Biz aynı kalpteniz, öyle mesafeli şeyler demenin ne manası var? Hem hiçbir tutkum ve talebim yok değil. Elbette bu bahsin sonuna kadar seni yalnız bırakmayacağım."
... ...
Nangong Jingnu yorgun bedenini yatak odasına sürükledi. Böylesine kritik bir zaman zarfındayken daha ölçülü davranmalıydı fakat bugün çok fazla şey yaşanmıştı. Üstelik az önce büyük resmi ilgilendiren bir ölüm kalım kararı vermişti, bu nedenle bir an evvel Qi Yan'ı görmek istiyordu. Sanki bu huzursuz kalbi sırf Qi Yan'ı görerek rahatlayabilecekti.
Qi Yuxiao çoktan uyuyakalmıştı, Qi Yan ise yatağın kenarında yere yatak malzemelerini hazırlamayı yeni bitirmişti. Her ne kadar Qi Yan bir kadın olsa da, bu dünyada hâlâ erkek kimliğiyle geziyordu. Yuxiao'ya büyürken herhangi bir sıkıntı yaşatmak istemiyordu.
Bunu gören Nangong Jingnu, "Ne yapıyorsun?" diye sordu.
Qi Yan işaret parmağını dudaklarının önüne getirdi, "Yuxiao daha yeni uyudu, Ekselansları biraz daha kısık sesle konuşmalı."
Nangong Jingnu anca o zaman sekiz adımlık yatakta pembe bir yüzle uyuyan küçük birinin yattığını fark etti.
Qi Yan: "Yuxiao bugün büyük bir korku deneyimlediği için kabus görmüş. Saray hizmetçileri ne kadar denerse denesin onu teskin edememiş, bu yüzden seni aramak için buraya getirmişler. Ekselansları burada olmadığı için Yuxiao'nun kalması yönündeki kararı ben verdim."
Nangong Jingnu: "İkincil odanın altında uyku levhası yok, yerde uyursan üşütürsün. Öyleyse bu gece Yuxiao'ya ben eşlik edeyim ve biraz sonra ana odada uyuman için seni götürecek birilerini yollayayım."
Qi Yan ayağa kalktı. Giysilerini omuzlarının üzerine astı, ardından Nangong Jingnu'yla beraber masanın yanına oturdu, "Ekselanslarının kafası hâlâ acıyor mu? Neden bu saatte geldin?"
Nangong Jingnu iç geçirdi ve son derece kısık bir sesle karşılık verdi, "Lu Zhongxing öldü. Kurtarma birliklerini istemeye gittiğinde imparatorluk askerleriyle karşılaşmış. Hem o hem de Liu Ziyu sert bir çatışmanın ardından bozguna uğramış, Liu Ziyu'nün kurtulup kurtulamayacağı da belirsiz."
Qi Yan kaşlarını çattı ve bir "tch" sesi çıkardı.
Nangong Jingnu biliyordu ki Qi Yan neyi ifade etmeye çalıştığını anlamıştı, bu yüzden doğrudan, "Ne yapılmalı?" diye sordu.
Qi Yan işaret parmağını iki defa masanın yüzeyine vurdu, "Bu kul biraz düşünsün."
Zifiri karanlık gecede, sessiz yatak odasının içinde.
Qi Yuxiao son derece huzurlu bir şekilde uyuyordu. Yuvarlak masanın üzerinde bir kandil duruyor, soya fasulyesi büyüklüğündeki ateşi ise yatak odasının bir köşesini aydınlatıyordu. Ayrıca odanın içindeki döşemelere hafif koyu turuncu bir parıltı düşürüyordu.
Nangong Jingnu ve Qi Yan karşı karşıya oturuyordu. Oda oldukça sessizdi ve arada bir Qi Yuxiao'nun uykusunda konuştuğunu duyabiliyorlardı.
Nangong Jingnu itimatla dolu gözleriyle dikkatli bir şekilde Qi Yan'a bakıyordu. Sabırla bekliyor ve Qi Yan'ın da kendininki gibi bir cevap vermesini umuyordu.
Bu durgun gecede, uzun zamandır meşgul olan bu iki kişi nihayet baş başa vakit geçirebiliyordu. Yarın muazzam tehlikeler ve güçlüklerle karşılaşma ihtimalleri olsa da bu an, yalnızca o ikisine ait olan bir huzur ve rahatlıktı.
Qi Yan düşünmeyi bitirdiğinde sadece ikisinin duyabileceği bir tonda, "General Shangguan şu anda nerede?" dedi.
Bunun üstüne Nangong Jingnu'nun ruhu sarsıldı. Bu sadece başlangıç cümlesi olsa da, düşünme şekillerinin kendiliğinden uyuştuğunu aşağı yukarı kanıtlamıştı!
Nangong Jingnu: "Halihazırda başkentin dış çevresinde, onu çağırması için biri çoktan yollandı."
Qi Yan başını salladı, "Ekselansları yarın Sijiu gonggong'u aracılık etmeye davet etsin, iki Ekselans ne olursa olsun son emir için başkentten gönderilmeli. General Shangguan'ı durumu kontrol altına alması için öne çıkar, devamını o zaman tartışırız."
Nangong Jingnu: "Devamını mı?"
Qi Yan Nangong Jingnu'nun aklından geçenleri anladığı için, "Ekselansları tahta çıkışı öne almayı düşünüyor olabilir mi?" diye sordu.
Nangong Jingnu başını salladı.
Qi Yan: "O da mümkün... Fakat Ekselansları sadece askeri görevlilerin tarafını düşünüyor. Yazınsal yetkililerin tarafını da düşündün mü?"
Nangong Jingnu'nun yüzü kızardı, "Vakit dar... Tahta çıktıktan sonra yargı yetkisiyle onun icabına yavaş yavaş bakmayı planlıyordum."
Qi Yan: "Eğer Ekselansları bu kula güvenebilirse, bu kul bir kere denese?"
Nangong Jingnu: "Sana tabii ki güveniyorum. Ama ne yapmayı düşünüyorsun?"
Qi Yan: "Ekselansları, endişen olmasın. Bu kulun aklında bir şey var elbette."
Qi Yan Xing Jingfu'nun ihtiyar annesini ve meşru oğlunu hâlâ göz hapsine tutuyordu. Aslında onları zamanı gelince Xing Jingfu'yu teslim olmaya mecbur bırakmak için kullanmayı ve bu düşmanını ortadan kaldırmayı planlamıştı. Fakat şimdi... Qi Yan elindeki bu kaynağı Nangong Jingnu'ya vermeye karar verdi.
Lakin Qi Yan yine de böylesine adi ve kirli yöntemlerin Nangong Jingnu'nun kulağına gitmesini istemiyordu.
İkisi biraz daha samimi şeyler konuştuktan sonra Qi Yan ana odada uyumaya gitti.
Ertesi sabah gün aydığı gibi Qi Yan bir saray hizmetçisinin rapor verişini duydu, "Hanımefendi Cariye Li ziyarete geldi."
Cariye Li, Sekizinci Prens Nangong Bao'nun öz annesiydi. Görünüşe göre o "Li" unvanını, krallıkları ve şehirleri devirebilecek güzellikte oluşundan dolayı almıştı, fakat bu Hanımefendi her zaman gösterişten uzak olmuştu. Alışılagelmiş ziyafetlerden mümkün olduğunca kaçınırdı ve nadiren yüzünü gösterirdi. Qi Yan Nangong Jingnu ile evlendikten sonraki sekiz senedir onu ilk defa şimdi görecekti.
Qi Yan çoktan kalkıp hazırlanmıştı, bu yüzden üstüne çeki düzen verdikten sonra Cariye Li'yi salona davet etti.
Cariye Li içeri girip de Qi Yan'ı gördüğünde bariz bir şekilde şaşıp kaldı. Qi Yan da bunu algıladı, bu yüzden kendi isteğiyle açıkladı, "Hanımefendi Cariye Li'ye selamlar. Yanyang Prensesi dün gece rüya iblisleriyle uğraşmış ve bu kulu aramak için ikincil odaya geldi. Ekselansları Zhenzhen ve prenses ikincil odada uyudu, onun için bu kul gelip ana odada kaldı."
Cariye Li'nin yüz ifadesi rahatladı, ardından şu şekilde karşılık verdi, "Dün olanı ben de duydum. Ekselansları Zhenzhen'in yaralandığını öğrenince ziyaret etmeye geldim. Saray hizmetçileri yatak odalarınızı değiştirdiğinizi bilmiyor olabilir, beni yanlışlıkla buraya getirdiklerine göre."
Qi Yan: "Hanımefendi Cariye Li'ye ilgisi için teşekkürler. Bu kul hemen gidip Ekselanslarını çağıracak."
Cariye Li hafifçe başını salladı ve daha fazla bir şey söylemedi. En yüksek ikinci koltuğa geçip oturdu.
Qi Yan ikincil odaya girdi. Önündeki manzarayla karşılaştığında, gözlerine nezaket akın ederken yüzüne bir gülümsemenin yerleşmesine engel olamadı.
Qi Yuxiao sekiz adımlık yatakta dikilirken Nangong Jingnu onun üzerini giydiriyordu. Qi Yuxiao'nun gözleri parladı ve sevimli bir şekilde, "Baba!" diye seslendi.
Qi Yan oraya doğru gelip yatağın kenarında durdu, ardından yüzünde bir gülümsemeyle Nangong Jingnu'yu inceledi. Onun ise ince yüzü kızararak bir miktar utangaçlık ortaya koydu. Arka tarafta dikilen Qiuju'nun yüzünde bile bilmiş bir gülümseme belirdi. Bu sahne tıpkı halktan insanların dünyasındaki üç kişilik bir aile gibi görünüyordu. Onca yılın ardından Ekselansları ve Lord Fuma nihayet...
Qi Yuxiao yüzünü asarak sızlandı, "Baba, yalan söyledin. Uyandığımda gitmiştin."
Nangong Jingnu nazikçe Qi Yan'ın yerine açıklamada bulundu, "Annenin eşlik etmesi senin için yeterli değil mi?"
Qi Yuxiao iki kez güldü, ardından Qi Yan başını çevirip Qiuju'ya bir bakış attı. O ise Qi Yuxiao'yu dışarı çıkardı.
Qi Yan kısık bir sesle, "Hava aydınlandığı gibi Hanımefendi Cariye Li geldi," dedi.
Nangong Jingnu'nun ince kaşları hafifçe çatıldı, "Ne için gelmiş?"
Qi Yan: "Seni ziyaret etmek için olduğunu söyledi, gerçi sırf iyi niyetten olmayabilir."
***
Ç/N: Sıradaki iki bölüm epey uzun, ayrıca beklenen o bölüme geldik, 228~~~~
0 notes
tripuck · 6 months ago
Link
0 notes
hevalenroje · 4 years ago
Text
Rus Basını: Türkiye Libya’dan sonra Ermenistan’a da çete gönderecek
Rus resmi haber ajansı TASS, Türkiye'nin, Ermenistan'a karşı savaştırmak için Azerbaycan’a Suriye’de denetimindeki çeteleri göndermeyi planladığını yazdı. İddiaya göre Efrîn’de paralı asker toplama noktaları açıldı ve cihatçı savaşçılarla bunun için 6 aylık sözleşme imzalandı.
Azerbaycan ile Ermenistan sınırında 12 Temmuz’da başlayan çatışmalar konusunda uluslararası kamuoyunda hala çok fazla soru işareti yorumu yapıldı. Çatışmayı ilk kimin başlattığı, anlaşmazlığın büyümesi ile gelişebilecek bir savaşın bölgedeki hangi güçlerin işine yarayacağı tartışılmaya devam ediliyor.
Diğer yandan, Türkiye’nin Bakü’ye destek verdiği bu çatışmada, hızlı ve sert çıkışlar yapmasını kimi çevreler, Rusya ile Libya ve Suriye’de kurulan dengeleri değiştirme fırsatı olarak yorumluyor.
Rusya’nın Güney Kafkasya’daki ‘kalesi’ olarak nitelendirilen Ermenistan’da, 2018 Kadife Devrim ile eski “Karabağ Klanının” devrilmesi sonrası iktidara gelen Başbakan Nikol Paşinyan’ın Batı yanlısı siyasetine bir “uyarı” olduğu yorumları da var. Ermenistan-Rusya arasındaki halihazırdaki güçlü askeri ve stratejik ortaklık düşünülürse bu yorumlar pek de gerçekçi gözükmüyor. Çatışmaların Tovuz’da cereyan etmesi ise, Azerbaycan-Türkiye arasındaki temel enerji hatlarının geçiş rotası olması nedeniyle ilgi çekiyor. Bazı uzmanlar, Rusya’nın Ermenistan’ı kullanarak, gaz alımının oldukça kısan Türkiye’ye bu şekilde gözdağı verdiği fikrini de dile getiriyor.
Tüm bu senaryolara paralel olarak, Rus basınında yer alan “Türkiye, Suriye’deki paralı askerleri Azerbaycan’a gönderiyor” iddiası oldukça ilgi çekici. Bu iddia, Türkiye’nin Libya ve Suriye’deki paralı asker stratejisi ile ilgili yeni raporlar ve bilgiler ışığında analiz edilmeli.
İDLİB’DEN TOVRUZ’A PARALI ASKER
“Türkiye, Suriye’deki paralı askerleri Azerbaycan’a gönderiyor” iddiası Türkiye basınında yer bulmadı. Rus TASS haber ajansı, Türkiye’nin Suriye’deki “Esad rejimini yıkmak için kurulan” Özgür Suriye Ordusu militanlarını Ermenistan’a karşı destek olması için Azerbaycan’a göndereceğini iddia etti. Haberde, Azerbaycan ordusuna katılmaları için, Efrîn’de paralı asker toplama noktaları açıldığı, militanlarla 6 aylık bir süre için sözleşme imzalandığı ve aylık maaşın 3 bin 500 dolar olduğu iddia edildi. Kaç militan gönderileceği bilgisi yok. Haber Rus gazetelerinde de yayınlandı.
Ermenistan basını bu iddialar üzerine Ermenistan-Azerbaycan savaşının ilk yıllarında Afganistanlı mücahitlerin Bakü yönetimine desteğe geldiklerini hatırlattı. Dönemim Rus raporlarında, yaklaşık 3 bin paralı Çeçen ve Afganistanlı askerin savaşa katıldığı, ancak düzenli ödeme alamadıkları için Azerbaycan’dan ayrıldıkları belirtilmişti.
PENTAGON: TÜRKİYE PARALI ASKER TOPLUYOR
Pentagon raporu da Türkiye’nin, yılın ilk üç ayında 3 bin 500 paralı Suriyeli askeri Libya’ya gönderdiği bilgisine yer vermişti. Rapor, petrol zengini Libya’daki çatışmanın ülkeye silah ve paralı asker döken yabancı güçlerin körüklediği bölgesel bir vekâlet savaşına dönüşmesinden ABD’nin kaygı duyduğunun altını çizmiş, yüzlerce Rus paralı askerin ülkenin batısındaki başkent Trablus’u ele geçirmek için çalıştığı, Rusya’nın Libya’daki artan etkisi hakkında giderek daha fazla endişe duyulduğu belirmişti. Pentagon ayrıca ABD’nin Afrika’daki güçlerinin Nisan ayından bu yana asker gelişinin artarak çoğaldığı ve asker sayısının şu an tam olarak bilinmediği bildiriyordu.
SOHR: TÜRKİYE 2 BİN 500 TUNUSLU DAİŞÇİYİ LİBYA’YA TRANSFER ETTİ
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) de Pentagon ile benzer bilgilere yer veriyor. Raporda, Türk istihbarat birimlerinin son birkaç ay içinde Suriye’den Libya’ya farklı yabancı uyruklu çete üyeleri ve DAİŞ’lileri aktardığını öne sürdü.
2 bin 500’den fazla Tunuslu IŞİD üyesinin Türkiye tarafından Libya’ya aktardığını belirtilen raporda, Libya’ya gelen 16 bin paralı asker arasında 18 yaşın altında 340 çocuk olduğu iddia ediliyor. SOHR kaynaklarına göre, Türk destekli grupları örgütleyen “Süleyman Şah” (El Amshat) çetebaşları, her savaşçı için her ay 8 bin Türk lirası ödüyor.
Kaynak: AHVAL
(hb)
22 Temmuz 2020, Çarşamba
2 notes · View notes
firsatabak-blog · 6 years ago
Text
Eryaman Sini Gurme' de Serpme Kahvaltı Keyfi! 2 veya 3 Kişilik Kahvaltı Fırsatı!
Eryaman Sini Gurme’den Sabahlarınızı Şenlendirecek Fırsat!
2 KİŞİLİK Sini Gurme Süper Kahvaltı 50 TL yerine 37,50 TL!          
3 KİŞİLİK Sini Gurme Süper Kahvaltı 70 TL yerine 51,50 TL! 15 Ekim 2018 tarihine kadar haftanın her günü 09:00-14:00’a kadar geçerlidir. (Özel Günler HARİÇ)
0 notes