#Ramazandaformdakalmanınipucları
Explore tagged Tumblr posts
Text
Ramazanda formda kalmanın ipuçları
İftardan sonra hafif tempolu egzersiz yapılmasını öneren Diyetisyen Nursena Altunsu, “Ramazan’da beslenme düzeni, sahur ve iftar olmak üzere iki ana öğün, iftar ardından bir ya da iki ara öğün olacak şekilde planlanmalı. İftardan 45-60 dakika sonra yarım saat ile bir saatlik hafif tempolu egzersiz gerçekleştirmek sindirime yardımcı olmakla birlikte karantina sürecinde sıhhatli(sağlıklı) ve formda kalmamıza yardımcı olur” dedi. Medipol Üniversitesi Vatan Kliniği’nden Diyetisyen Nursena Altunsu, koronavirüs salgınında ehemmiyeti giderek yükselen kuvvetli bağışıklık sisteminin, Ramazan ayında da korunması amacıyla iftar ve sahurda ilgi edilmesi gerekenleri açıkladı. Dyt. Altunsu, dünyayı etkileri altına alan koronavirüs salgını sebebiyle hâlihazırda değişen beslenme düzeninin, Ramazan ayının gelmesi ile yine değişime uğrayacağını söyleyerek “Bu amaçla oruç tutarken uzun süreli açlık durumunun getirebileceği sıhhat sorunlarına karşı alınabilecek en etkili önlem gıda çeşidi ve miktarına daha çok ilgi etmektir. Ramazan ayı süresince beslenme düzeni, sahur ve iftar olmak üzere iki ana öğün, iftar ardından bir ya da iki ara öğün olacak şekilde planlanmalıdır” diye konuştu.
HEMEN UYUMAYIN
Sahurda hem aç olmama zamanını artıracak hem de protein ihtiyacını karşılayacak yumurta, peynir, süt gibi yiyeceklerin kesinlikle yer alması gerektiğine işaret eden Dyt. Altunsu, şu verileri paylaştı: “Ayrıca sıhhatli karbonhidrat kaynakları olan ve yüksek lif içeriği ile bağırsak sağlığımızı koruyacak tam tahıllı ekmek, yulaf ezmesi, mevsim meyve ve sebzeleri de porsiyona ilgi edilerek tüketilmelidir. Bilişsel sıhhat denetimi ve bağırsak hareketlerinin düzenlenmesi amacıyla ceviz, çiğ badem/fındık, zeytin kullanımına de ehemmiyet verilmelidir. Mideyi rahatlatmak amacıyla hekim ya da diyetisyene danışarak 1-2 kupa rezene, melisa, papatya, ıhlamur, hibiskus çayları tercih edilebilir. Sahur ardından 30-45 dakika beklenmeli, anında yatılmamalıdır.”
HAMUR İŞİ, BAL, REÇEL VE PEKMEZİ ABARTMAYIN
Dengeli bir öğün amacıyla, iftar zamanı bir-iki bardak su ile açılan oruç ardından karbonhidrat kaynağı olan unsuz ve kremasız çorbaların tercih edilmesi gerekliliğini dile getiren Dyt. Altunsu, “Mideyi yormamak adına ana yemekte az yağla pişirilmiş sebze yemekleri ya da yağsız ızgara, mevsim sebzeleri ile yapılmış salata, kalsiyum ve sıvı ihtiyacını karşılamak amacıyla yoğurt/ayran/cacık tüketilebilir. Pilav/makarna ya da pide/ekmek grubundan bir tanesi tercih edilmeli ve abartıya kaçılmamalıdır. Uzun süreli açlık etkileri ile yemeklere yüklenilmemeli; çorba ardından yemek yemeye 5-10 dakika ara verilebilir ve bütün yemek zamanı en az 20 dakika olmalıdır. İftar ve sahurda yağlı yemekler, kızartma, kavurma, beyaz ekmek, hamur işi, fastfood, şekerli ve gazlı içecekler, yüksek miktarda bal, reçel, pekmez kullanımına yüksek tuz ve şeker içeriği sebebiyle mide rahatsızlıklarına ve kan şekerinde ani yükselme/düşüşlere yol açabileceğinden ilgi edilmelidir” ifadelerini kullandı. KURUYEMİŞTEN KAÇININ İftar ardından çay, kahve kullanımı amacıyla 45-60 dakika beklenmesi gerekliliğini bildiren Dyt. Altunsu, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü: “Çay ile şerbetli tatlı, kavrulmuş kuruyemişler, cips, bisküvi/ kraker gibi paketli besinler tüketilmemelidir. Bunun yerine 1-2 porsiyon taze ya da kuru meyve, ceviz, çiğ badem/fındık ya da haftada 1-2 kez olacak şekilde ev yapımı az şekerli sütlü tatlılar tercih edilmelidir.” SADE MADEN SUYU İÇİN Bu dönemde hareket etmenin ve su kullanımının son derece mühim olduğuna değinen Dyt. Nursena Altunsu, “Artan sıcaklık ve gün boyu susuzluk ile ortaya gelebilecek mineral kayıbı 1 şişe yalın maden suyu tüketilerek dengelenebilir. İftardan 45-60 dakika sonra yarım saat ila bir saatlik hafif tempolu egzersiz gerçekleştirmek sindirime yardımcı olmakla birlikte karantina sürecinde sıhhatli ve formda kalmamıza yardımcı olacaktır. Uzun süreli açlık ile susuzluk süresinin de uzaması bundan dolayı Ramazan ayı süresince su kullanımına daha çok ilgi edilmelidir. Bu bağlamda şahıstan şahsa farklılık göstermekle birlikte iftar ve sahur arasında paylaştırarak günlük 10-12 bardak su kullanımı sıhhat amacıyla gereklidir. Dengeli bir beslenme planı ve yeterli su kullanımı ile bağışıklık dengesini koruyarak sıhhatli bir Ramazan ayı geçirmek mümkündür” şeklinde konuştu. Read the full article
0 notes