#Mastürbasyon tedavisi
Explore tagged Tumblr posts
seoozgunmakale · 2 years ago
Text
Mastürbasyon ve Sağlık
Mastürbasyon, birçok insanın cinsel tatminini sağlamak için kullandığı bir yöntemdir. Mastürbasyonun sağlık faydaları, stres azaltma, uykuyu düzenleme, cinsel işlev bozukluklarını önleme ve cinsel sağlık üzerinde olumlu etkiler gibi birçok avantajı vardır.
Mastürbasyonun sağlık faydaları arasında, vücudun endorfin ve dopamin gibi mutluluk hormonları salgılaması, cinsel organlardaki kan dolaşımını arttırması, prostat kanseri riskini azaltması ve stresi azaltması yer alır.
Ayrıca, mastürbasyon yapmak, uyku kalitesini artırabilir. Ancak, aşırı mastürbasyon yapmak veya mastürbasyon bağımlılığı geliştirmek, cinsel işlev bozukluklarına, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlara ve hatta psikolojik sorunlara neden olabilir.
Mastürbasyon yaparken sağlıklı sınırlar içinde kalmak önemlidir. Aşırı mastürbasyon veya mastürbasyon bağımlılığı belirtileri fark edildiğinde, kişinin profesyonel yardım almaları önemlidir.
Sonuç olarak, mastürbasyonun sağlık faydaları olduğu gibi, aşırı yapılması durumunda zararlı olabileceği unutulmamalıdır. Mastürbasyon yaparken sağlıklı sınırlar içinde kalmak ve mastürbasyon bağımlılığı belirtileri fark edildiğinde profesyonel yardım almaya özen göstermek önemlidir.
Mastürbasyon faydaları
Mastürbasyon zararları
Mastürbasyon bağımlılığı belirtileri
Mastürbasyon tedavisi
Yukardaki makalenin devamı okumak için lütfen aşağıdaki linkten sayfamızı ziyaret edebilirsiniz!
Mastürbasyon Faydaları Zararları Tedavisi - (introduce.site)
0 notes
backlinkci · 2 years ago
Text
Erkeklerde Cinsel İsteksizlik Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi
Erkeklerde Cinsel İsteksizlik Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi Cinsel isteksizlik nedir? Erkekte cinsel isteksizlik, en az altı ay süre ile cinsel fantezilerin olmaması ile birlikte tüm cinsel ilişki ve mastürbasyon gibi cinsel aktiviteden uzaklaşma şeklinde tanımlanabilir. Yaşam koşulların ağırlığı, iş hayatındaki stres ve sağlık sorunları, aşırı alkol ve tütün tüketimi cinsel hayatımızı olumsuz yönde etkileyebilir. Kısa süreli cinsel isteksizlik normal kabul edilebilir, uzun süre devam eden cinsel isteksizlik ciddi sağlık sorunları ile birlikte olabilir. Erkeklerde cinsel isteksizlik genel olarak az görüldüğü düşünülür ama aslında sık görülen bir sağlık problemidir ve erkeklerde %20 oranında görüldüğü tahmin edilmektedir. Cinsel isteksizliği olan erkeklerin yaşam beklentisinin daha az olduğu gösterilmiştir.
Cinsel isteksizlik belirtileri Erkekte yaşanan cinsel isteksizlik; cinsel istek azalması, cinsel soğukluk, azalmış cinsel dürtü, azalmış cinsel arzu ve isteksizlik, yetersiz ereksiyon, gece ereksiyonlarının kaybolması şeklinde ortaya çıkar. Ayrıca vücut kıllarında ve sakal çıkmasında azalma, sürekli aşırı yorgunluk ve halsizlik hissi, vücut kas kitlesinde azalma, depresyon belirtilerinin görülmesi duygudurum değişiklikleri, uyku bozuklukları, unutkanlık, hafızada azalma, konsantrasyonda bozulma, düşük enerji, çabuk yorulma, iş performansında azalma buna eşlik eder. Kişinin yaşam kalitesinde azalma belirgin olur.
Cinsel isteksizlik yüksek oranda psikolojik nedenlerle de ortaya çıkabilir. Depresyon, evlilik sorunları, aldatma/aldatılma, performans anksiyetesi, eşini mutlu edememe korkusu, eşle olan uyumsuzluk ve çatışmalar, çocukluk döneminde yaşanan cinsel travmalar, ilişkiye gerekli özenin gösterilmemesi bu nedenler arasındadır.
Organik nedene bağlı cinsel isteksizlikte; cinsel ilişkiye girme isteğinde ve sıklığında azalma olur. Cinsel içerikli söz, görüntü ve dokunma bile cinsel istek bakımından uyarıcı olmayabilir. Cinsel düşünce fantazilerde azalma olur. Cinsel isteksizlik durumunun uzun süreli olması kişide ve partnerinde rahatsızlık hissi yaratır.
Erkekte cinsel isteksizlik nedenleri Depresyon, kronik alkol ve tütün kullanımı, madde bağımlılığı, hareketsiz yaşam ve stres, fazla kilo, tiroid fonksiyon bozukluğu, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kalp rahatsızlıkları, böbrek ve karaciğer yetmezliği, bazı tansiyon ilaçları, prostat rahatsızlıkları, testis fonksiyon bozuklukları, hipofiz hastalıkları cinsel istekte azalmaya neden olur.
Antidepresanlar, kolesterol ilaçları, kellik ilaçları, anti androjenler, kanser ilaçları, prostat kanserinde kullanılan ilaçlar, tansiyon ilaçları ve bazı kalp ilaçları da cinsel istekte azalmaya neden olabilirler.
Çiftler arası iletişim bozukluğu ve sık tartışma yaşanması, güven problemleri cinsel isteksizliğe neden olabilir. Cinsel ilişkide soruna yol açabilecek yetersiz ereksiyon, erken boşalma, peniste eğrilik, vajinal kuruluk gibi nedenler cinsel isteksizliğe neden olabilir.
Cinsel isteksizlik nasıl teşhis edilir? Genellikle hastalar cinsel isteksizlikten yakınma şikayeti ile müracaat ederler. Cinsel isteksizlik tanısı için hastanın cinsel durumunun sorgulanması gerekir. Ayrıca geçirmiş olduğu hastalıklar, kullandığı ilaçlar, alışkanlıkları, kilo durumu, psikolojik durumları ve ilişki durumları ayrıntılı şekilde sorgulanır.
Ayrıntılı ürogenital muayene yapılması gerekir. Fizik muayene ile prostat hastalıkları ve testosteron eksiklik belirtileri saptanabilir. İleri derecede varikosel testis boyutlarında küçülme ve testiküler fonksiyon bozukluğuna neden olabilir. Varikosel testosteron sentezini azaltarak cinsel isteksizliğe neden olabilir. Prostat büyümesi ile ilgili şikayetleri olan kişilerde gece uyku düzeni bozulur. BPH şikayetleri olan hastalarda cinsel isteksizlik gelişebilir. Şeker hastalığı kronik bir hastalık olması ve prostat üzerine etkileri nedeni ile cinsel isteksizliğe neden olabilir. Hasta metabolik olarak değerlendirilmeli, kanda böbrek fonksiyon testleri, PSA, testosteron, prolaktin, kan şekeri profili ile lipit profili, D vitamini düzeyleri tamkan sayımı araştırılmalıdır.
Testosteron düzeyi 22-25 yaşında en üst düzeydeyken daha sonraları tedricen azalmaya başlaması fizyolojik bir durumdur. Testosteron hormonu seviyesi genellikle sabah 7-11 arası aç karına olarak bakılmalıdır. Tek ölçüm yeterli olmayabilir. Çoğunlukla iki kez ölçüm yapılması tercih edilir. Tespit edilen değerin 280 nanogram/dl altında olması, kişide testosteron hormon seviyesinin normalin altında olduğunu gösterir
Erkekte cinsel isteksizlik tedavisi Tedavi cinsel isteksizliğe neden olan sorun tespitine göre yapılır. Hastalarda detaylı metabolik değerlendirme sonucu saptanan sebebe yönelik tedavi yapılır. Genellikle prostata yönelik sebepler gözden kaçar ve detaylı bir muayene gerektirir. Prostatitler önemli derecede cinsel istekte azalmaya neden olabilirler. BPH nedeni ile kullanılan 5-alfa redüktaz inhibitörü kullanımı cinsel istekte azalmaya neden olabilir. Yaşam tarzı değişiklikleri tedavide önemli yer tutar.
Hastalara sigara ve alkol kullanımının azaltılması, kilo verilmesi, diyet uygulanması, egzersiz yapılması, düzenli uyku ve dengeli beslenme önerilir.
Düzenli uyku en önemli cinsel uyarıcılardan biridir.
Cinsel gücü artırmak için sporun yaşamın bir parçası yapılması önerilir. Egzersiz yaparak cinsel isteğinizi artırabilirsiniz. Vücudunuzu çok fazla zorlayan sporlardan kaçınmalısınız.
Kilo vererek kandaki testosteron düzeyini artırabilirsiniz.
Ginseng, rezene, karanfil, polen, zencefil, tarçın, hardal, meyan kökü, vanilya, roka, maydanoz, kekik, arı sütü gibi bitkilerle, çilek, istridye, muz, çikolata, fındık, keçiboynuzu, kakao yağı gibi yiyecekler hormon ve öncü maddelerini tetikleyerek cinsel isteği artırmaktadır. Bu yiyeceklerin dengeli ve düzenli olarak tüketilmesi cinsel isteği artırmakta önemli rol oynamaktadır.
Stres, cinsel isteğinizi azaltabilir. Yaşanılan güçlü stresler cinsel isteksizliğe neden olabilir. Stresi azaltmaya ya da kontrol etmeye yardımcı davranışlar cinsel istekte artışa neden olabilir.
Sauna, hamam, buhar banyosu kan dolaşımını hızlandırarak vücutta ısı artışına neden olarak cinsel enerjinin ve cinsel isteğin artmasına neden olur.
Antidepresan gibi cinsel isteksizlik yaratacak ilaç kullananlarda, ilaç dozunun azaltılması ya da ilaç değişimi planlanabilir.
BPH nedeni ile 5-alfa redüktaz kullananlarda ilaç değiştirilebilir.
Hastanın psikolojik problemleri varsa psikiyatrik yardımı, ilişki problemleri ya da eş problemi varsa çift terapisi yararlı olabilir.
Cinsel isteksizlik tedavisi nedeni ile afrodizyak ilaçlar da kullanılmaktadır. Bunlar cinsel gücü ve cinsel isteği artırma özellikleri nedeni ile tercih edilen ilaçlardır. Çeşitli bitki ve kimyasalların karışımı ile elde edilen afrodizyaklar sürekli kullanımda uykusuzluk, baş ağrısı, çarpıntı gibi yan etkilere neden olabilirler. Doktor önerisi olmadan kullanılmamalıdır.
Cinsel isteksizliğin en sık nedeni testosteron eksikliğidir. Testosteron eksikliğinin nedeni araştırıldıktan sonra hastalara testosteron eksikliği için tedavi önerilebilinir. Testosteron eksikliğinin yanı sıra prolaktin, TSH ve estradiol düzeyleri araştırılmalı gerekli tedavi uygulanmalıdır. Ancak genç erişkin ve çocuk sahibi olmak isteyenlere testosteron tedavisi hemen başlanmamalıdır. Testosteron tedavisine başlanmadan önce prostat kanseri ve eritrositozis yönünden araştırma yapılmalıdır. Testosteron kısa etkili ve uzun etkili enjeksiyon şeklinde uygulanabildiği gibi kılsız bölge cildine sürülecek jel formları da mevcuttur. Testosteron tedavisinin izlenmesi ve oluşabilecek yan etkilerinin takibi çok önemlidir. Uygulanan hormon tedavisi karaciğer fonksiyon bozukluğuna, kan tablosunda değişikliklere, kalp sorunlarına, prostat şikayetlerinin artmasına neden olabilir. Yakından takip edilmelidir.
Doç. Dr. İzak Dalva Bayındır Söğütözü Hastanesi Üroloji Bölüm Başkanı
16.07.2021
0 notes
drcemkece · 2 years ago
Video
instagram
🗣 ERKEK CİNSELLİĞİ VE ERKEK CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARI WORKSHOPU 👉 "MetaSeks Cinsel Terapi" 👉 "Örgün ve Özgün Eğitim" 🧿 İSTANBUL 🧿 2-3 TEMMUZ 2022 🧿 "HEKİMLER ve RUH SAĞLIĞI PROFESYONELLERİ İÇİN 2 GÜNLÜK ÖRGÜN VE ÖZGÜN VİDEO TEMELLİ EĞİTİM..." 🧿 EĞİTİM VEREN KURULUŞ 👉 "ULUSLARARASI ENTEGRATİF KOGNİTİF PSİKOTERAPİ ENSTİTÜSÜ (INTERNATIONAL INTEGRATIVE COGNITIVE PSYCHOTHERAPY INSTITUTE - IICPI) 👉 WEB: www.iicpi.org 👉 IICPI ONAYLI VAJİNİSMUS VE DİSPARONİ ULUSLARARASI BELGELENDİRME EĞİTİMİ 🧿 KESİN KAYIT 🎯 0.555.274 41 97 numaralı IICPI Whatsapp hatlarını arayarak veya MESAJ atarak eğitimimiz hakkında bilgi alabilirsiniz ve kayıt yaptırabilirsiniz. 🎯 Eğitime neden katılmak istediğinizi, lisans, yüksek lisans ve doktora eğitimlerinizi, aldığınız diğer eğitimleri, TC kimlik numaranızla birlikte adınızı ve soyadınızı bize kısa MESAJ olarak atın, “kesin kaydınızı” yapalım. 🎯 TÜRK PDR DERNEĞİ üyelerine özel İNDİRİM yapılmaktadır. 🧿 EĞİTİM HAKKINDA 🎯 EĞİTİMDE İŞLENECEK KONULAR 👍 Erkek cinselliği ve erkek cinsel işlev fizyolojisi 👍 Erkek cinselliği 👍 Erkeklerde görülen cinsel işlev bozuklukları 👍 Erkeklerde cinsel isteksizlik 👍 Sertleşme sorunu nedir? 👍 Sertleşme sorunlarının nedenleri 👍 Sertleşme sorunlarında tedavi seçenekleri 👍 Sertleşme sorunlarında cinsel terapi  👍 10 adımda sertleşme sorunlarının tedavisi 👍 Zor ve çatışmalı çiftlerde sertleşme sorunlarının tedavisi 👍 Sertleşme sorunlarıyla ilgili vaka sunumları ve analizi 👍 Erkeklerde boşalma bozuklukları 📌 Penis boyu sorunları 👍 Travmatik mastürbasyon sendromu 👍 MetaSeks Cinsel Terapi'de temel cinsel tedavi protokolünün uygulanması 👍 Uygulamalar ve role-playıngler (Danışan + Terapist + Gözlemci) (Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği) https://www.instagram.com/p/CfR_RI7IalU/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
gazetelinkmedya · 3 years ago
Text
'Cinci hoca', 'Sana eşcinsel cin musallat olmuş' diye kandırdığı gence mastürbasyon yaptırdı
‘Cinci hoca’, ‘Sana eşcinsel cin musallat olmuş’ diye kandırdığı gence mastürbasyon yaptırdı
‘Cinci hoca’, ‘Sana eşcinsel cin musallat olmuş’ diye kandırdığı gence mastürbasyon yaptırdı… ‘Cinci hoca’, ‘Sana eşcinsel cin musallat olmuş’ diyerek mastürbasyon yaptırdı. ‘Cinci hoca’nın hacamat ve sülük ‘tedavisi’ uyguladığı, İstanbul’da da kliniği olduğu anlaşıldı. Kocaeli Gölcük’te bir genci “Sana eşcinsel cin musallat olmuş” sözleriyle kandırarak, gence mastürbasyon yaptıran ‘cinci hoca’…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
bebekocomtr · 5 years ago
Photo
Tumblr media
👼🏻Tüp Bebek Tedavisi Kimlere Uygulanır? . https://www.bebeko.com.tr/blog/tup-bebek-tedavisi-kimlere-uygulanir-748 . 👼🏻Tüp bebek hangi durumlarda ve kimlere yapılır? . 1 ) ICSI yöntemi ile tüp bebek tedavisi hangi durumlarda yapılır? . Çok fazla oligo-astheno-teratozoospermi  yani, ciddi sperm sayısı ve hareket bozukluklarının bulunması;   . Bu durumlarda erkek mastürbasyon ile yeterli miktarda sperm veremez. Spermler, mikro TESE yöntemi sayesinde erkekten alınır. Daha önce denenen  klasik tüp bebek yöntemi ile hamileliğin elde edilememesi durumunda . Antisperm antikor mevcut olması halinde, . Ejakulatuvar disfonksiyonlar (retrograd ejakülasyon) durumunda . Bilateral vas deferenslerin yani, sperm kanalları yokluğu halinde, . Bilateral ejakulatuvar duktus obstrüksiyonu . 🍀Yazının tamamı için profilimizdeki linke tıklayabilir ve www.bebeko.com.tr adresine girip, diğer uzman görüşlerine de ulaşabilirsiniz. . #tüpbebek #tüpbebekfiyatları #tüpbebektedavisi #bebek #hamile #hamilelik #gebe #gebelik #kadındoğum #drserdarkocunmelekleri #tüpbebekteyeniteknikler #tüpbebekhakkında #tüpbebektedavisiistanbul #tüpbebektelazer #tüpbebekmaliyet #tüpbebekbeslenme #bebekocomtr #tüpbebekmerkezleri #tüpbebekdestek #tüpbebekdoktorlari #tüpbebekistanbul #aşılamatedavisi #tüpbebektedavisininbaşarısı #tüpbebekdoktoru #tüpbebekuzmanı #tüpbebekmerkezi #aşılama (Istanbul, Turkey) https://www.instagram.com/p/B0Yw0MzDZq4/?igshid=10w228w6lhbd6
0 notes
trendywatches · 5 years ago
Text
Tüp Bebek Tedavisi Nedir? Prosedürleri Nelerdir?
Her çift bir noktada bir çocuğa sahip olmayı hayal eder. Bazı çiftler evliliklerinin ilk yıllarında çocuk sahibi olmak için çok erken olduğunu düşünebilir ve bu kararı evliliklerinin ileri aşamalarına taşıyabilir. Ancak her şey planlandığı gibi gitmeyebilir ve çift, gebe kalmaya çalışırken sağlık sorunları nedeniyle ciddi komplikasyonlarla karşılaşabilir. Bu şartlarda uygulanan tedavi IVF'dir. Tüp bebek tedavisini destekleyen bir çocuğa sahip olmak mümkündür . Günümüzde çoğu çift IVF (tüp bebek) tedavisi için başvurmakta ve başarılı sonuçlar almaktadır.
Modern tıp, çocuk sahibi olmak isteyenler için birçok fırsat sunmaktadır. IVF tedavisi yardımcı üreme yöntemidir. Tüp bebek tedavisi sırasında döllenme işlemi, dişi üreme hücrelerinin ve erkek üreme hücreleri laboratuarda döllenir.
Dünya’da İlk Tüp Bebek
Modern IVF tedavisinin kurucusu Bob Edwards. Tüp bebek tedavisi sonucu dünyaya gelen ilk çocuk, 1978 yılında İngiltere'de doğan Louise Brown'dur. 1971'den beri gerçekleşen her tedavi günümüz IVF yöntemlerinin temelini oluşturmaktadır.
Tüp Bebek Tedavisinde En Son Teknolojik Gelişmeler
Tüp bebek tedavisi teknikleri her gün gelişiyor ve birçok yönden hayatımıza entegre oluyor. Bu yeni teknikler IVF tedavisinin başarı oranını arttırmaya dayanmaktadır. Kısaca açıklamak gerekirse;
Yüksek döllenme oranlarına ulaşmak için en iyi kalitede sperm seçmemizi sağlayan IMSI mikroenjeksiyon tekniği.
Mikroskop altında yapılan bir testis biyopsisi (mikro-tese).
Sağlıklı embriyoyu seçmek için çiftlerin genetik muayenesini sağlayan PGD embriyoları (pregenetik diagnozis).
Sperm ve yumurtaların daha sonra embriyo kullanımı için dondurularak muhafaza edilmesini sağlayan donmuş teknik
Sürekli olarak görüntüleri yakalayan ve embriyonik gelişimin bir videosu olarak kaydeden bir kameraya sahip olan bir zaman atlamalı sisteme sahip olan embriyoskop.
Bağışıklık sistemi ile ilgili Bağışıklık tedavileri.
Tüp Bebek Tedavisi Kimlere Uygulanır?
Kısırlık öyküsü olmayan insanlarda,
Her iki borunun da tıkalı olması durumunda,
Ovum bozuklukları
Spermde sperm bulunmadığı durumlarda,
Sperm kalitesi bozuklukları varsa,
İmmünolojik durumlarda,
Servikal faktörler söz konusu olduğunda,
Fallop tüpleri cerrahi olarak alınmışsa,
Sperm veya yumurta sayısında yetersizlik olması durumunda,
İnfertiliteye neden olan yumurtalıklarda kist varlığı,
Hormonal bozukluk yaşayan hastalar,
Sperm hareketliliği ile ilgili bir sorun varsa,
Tekrarlanan düşüklerde, IVF uygulanabilir.
Tüp Bebek Tedavisi Kimlere Uygulanamaz?
Sperm üretimi olmayan erkekler
Yumurta üretim fonksiyonunu kaybetmiş kadınlar
Menopozda olan kadınlar
Hormonal dengesizliği olan kadınlarda
Uterusun çıkarıldığı ameliyat olan kadınlarda.
Yukarıdaki koşullara sahip hastalara IVF uygulamak mümkün değildir.
Tumblr media
Tüp Bebek Prosedürleri Nelerdir?
İlk Adım (Tüp bebek tedavisi için başvuran çiftlerin ilk muayenesi)
Çiftin gördüğü önceki tedaviler ve problemler uzmana bildirilmelidir. Tedaviye başlamadan önce varsa önceki testler uzmanınıza teslim edilmelidir,
Her türlü önceki ameliyat rapor edilmeli,
Sperm analizi
Kadınların hormon analizleri,
Histerosalpingogram,
Kromozom analizi
Tedaviyi etkileyebilecek diğer hastalıklar rapor edilmelidir,
Bu verilere göre, tüp bebek  tedavisi planlanmış ve tedavinin uygulanacağı gün belirlenmiştir.
İkinci Adım (Yumurtalıkların uyarılması ve yumurtalığın yaratılması)
Rahim içine yerleştirilecek en iyi embriyoların seçilmesi için çoklu yumurta üretimi gereklidir. En iyi kalitede yumurta elde etmek için, iğne tedavisi gibi ilaçlar uygulanır.
Üçüncü Adım (Ovum OPU'sunun Koleksiyonu)
Bu aşamada, gelişen yumurtalar gübreleme için laboratuvar koşullarında toplanmış ve depolanmıştır. Bu süre zarfında erkek bir sperm örneği vermesi gerekecektir. Spermler mastürbasyon yoluyla alınır. Bu yöntemle sperm veremeyen hastalarda mikro-ton yöntemi uygulanır. Ortalama olarak, bu işlem yaklaşık yarım saat sürer.
Dördüncü Adım (Döllenme (IVF veya ICSI yöntemi))
Toplanan yumurtalarla sperm döllenme işlemi, döllendikten sonra yumurtaların depolanacağı laboratuvarda yapılacaktır. (Döllenmiş yumurtalar kuluçka makinesinde saklanır)
Beşinci Adım (Embriyo transferi)
Laboratuar şartlarında 2-3 gün bekletilen döllenmiş yumurtalar rahim içine yerleştirilir. Bu işlem sırasında hasta herhangi bir ağrı hissetmez ve yaklaşık 5 ila 10 dakika sürer. İlk gebelik testine kadar cinsel ilişki önerilmemektedir. Transferden sonra dişi ılık bir duş alabilir.
Altıncı Adım (Hamilelik Testi)
Hamilelik testi embriyo transferinden 12 gün sonra yapılabilir. Bu test, her hastanede yapılabilecek düzenli bir testtir.
Tüp Bebek sırasında neler yapılmalı?
Hasta sigarayı bırakmalı
Folik asit içeren günlük 0.4-1 mg A vitamini kullanılmalıdır
Sağlıklı bir diyet
Lifli gıdalar tüketin
Günlük 6-8 bardak su için
Düzenli egzersiz yapılmalı
Enfeksiyon varsa bu durum kesinlikle doktorunuzla tartışılmalıdır.
Antibiyotikler gibi yeni bir ilaç varsa, bunu doktorunuzla konuşmalısınız.
Enjeksiyon ilaçlar buzdolabında saklanmalıdır
Tüm iğneler bildirilen tam zamanda ve miktarda uygulanmalıdır.
Doktorun reçete ettiği ilaçları belirli hormonları baskılamanın amacı düzenli olarak kullanılmalıdır.
Hep B ve C ön tedavisi, HIV, Rubella IgG, kan sayımı, kan gruplarının belirlenmesi yapılmalıdır.
Tüp Bebeklerin Başarı Oranları Nelerdir?
Tüp bebek başarısı hastanın yaşına bağlı olacaktır.
30 yaşın altında:% 60
35 yaş civarında:% 40
40 yaş civarında? % 15
Ancak, bu oranlar sadece bir kez tüp bebek denemiş olan hastalar için geçerlidir. 4 kez daha önce tedavi görmüş hastalarda tüp bebek başarı oranı% 90'ın üzerinde olacaktır.
0 notes
kocaalihaber · 5 years ago
Text
Erken Boşalma Tedavi Yöntem ve Teknikleri
“Erken” sözcüğü yetersiz ve yanlış bir sıfat
Erken boşalma nedir?
“200 dolar verdim ama 2 dakika içeride kalamadım”
Boşalma denetiminin öğrenilmesi işeme ve dışkılamayı kontrol etmeye benzer
Boşalma denetiminin öğrenilmesi için düzenli bir cinsel hayat gerekir
Erken boşalmanın tedavisi: Cinsel terapi
Silah ateşlendikten sonra kurşunu kontrol etmek imkansızdır
Erken boşalma tedavi yöntem ve teknikleri
Bir başvuru kitabı: “Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı”
Oldukça sık rastlanan ama en kolay tedavi edilebilen cinsel sorunların başında yer alan erken boşalma hakkında, basın açıklamalarıyla ve anket çalışmalarıyla gündem yaratan Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği “erken boşalma cinsel terapisi” hakkında çarpıcı bir basın açıklaması yaptı. “Erken” sözcüğü yetersiz ve yanlış bir sıfat Boşalmadaki denetimsizliği tanımlamak için erken sözcüğünün yetersiz ve yanlış bir sıfat olacağının altını çizen Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Cem Keçe; “Denetimsizliği tanımlamada erken sözcüğü uygun olmadığından erken boşalma yerine denetimsiz boşalma ya da istemsiz boşalma terimlerinin kullanılması daha uygun olacaktır.” dedi. Erken boşalma nedir? Türk erkeklerinin %70″nin erken boşaldığının altını çizen Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Cem Keçe; “Aslında tıp literatürlerinde sürekli olarak ya da yineleyici biçimde, çok az bir cinsel uyarılma ile ve erkeğin istemesinden önce, vajinaya girme öncesi, girer girmez ya da hemen sonra boşalmanın olması olarak tanımlanan erken boşalma, kişiden kişiye değişebilen bir kavramdır.” dedi. “200 dolar verdim ama 2 dakika içeride kalamadım” Türk erkeğinin ortalama sevişme süresinin 5 dakika civarında olduğunu söyleyen Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Cem Keçe; “Ülkemizde erken boşalma konusunda yeterli bir bilinç düzeyi yoktur. Erken boşalma, sertleşme sorunuyla kıyaslandığında daha fazla görülmesine rağmen, erkeklerin cinsel işlev bozuklukları kliniklerine başvuru sıralamasında ikinci sırada yer almaktadır. Yani Türk erkeği sertleşmesini önemsemekte, erken boşalmasını ve partnerini tatmin etmeyi ise yeterince önemsememektedir. Genellikle yasak aşk yaşayıp “200 dolar verdim ama 2 dakika içeride kalamadım” dediğinde veya başka bir erkekle kıyaslandığında Türk erkeği erken boşalmasını sorun etmekte ve tedavi arayışına girmektedir. Bu nedenle çok fazla sayıda erkek veya çift, cinsel doyumsuzluklarının nedenini bile anlayamadan yaşamlarını sürdürmektedir.” dedi. Boşalma denetiminin öğrenilmesi işeme ve dışkılamayı kontrol etmeye benzer Boşalmanın nörofizyolojisinin henüz tam olarak bilinmediğinin altını çizen Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Cem Keçe; “Genital ya da diğer duyusal yollar aracılığıyla beyne gelen bütün cinsel uyarılar burada yorumlanarak anlam kazanır, desteklenir ya da bastırılır. Bu anlamlandırma ve yorumlama kuşkusuz erkeğin biyolojik ve hormonsal dengeleri ile toplumsal, kültürel, dini ve ahlaki değer yargıları ve geçmişteki cinsel deneyimleri tarafından belirlenir. İşte erken boşalmada en temel özellik, boşalma refleksinin hızlılığı değil, refleks üzerinde istemli beyin denetimin olmamasıdır. Boşalma denetiminin öğrenilmesi, refleks boşalma olan işeme, dışkılama gibi diğer biyolojik işlevler üzerinde denetim kazanılması süreciyle benzerlik gösterir. Yeni doğan çocuklar altlarını ıslatırlar, sinir sistemi geliştikten sonra, idrar torbalarının dolu olduğunu fark etmeye başlarlar ve idrar yapmayı erteleyebilirler. Erken boşalan erkekler de boşalma öncesi hissettikleri cinsel duyumları yeterince algılayamazlar, cinsel uyarılma arttığında refleks olarak boşalma ortaya çıkar, yani beynin yüksek merkezlerinin istemli denetimi henüz kurulamamıştır.” dedi. Boşalma denetiminin öğrenilmesi için düzenli bir cinsel hayat gerekir Düzenli bir cinsel yaşamı ve sürekli bir cinsel partneri olmayan erkeklerde erken boşalma tanısı koymakta acele edilmemesi gerektiğini söyleyen Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Cem Keçe; “Boşalma denetiminin öğrenilmesi için düzenli bir cinsel hayat gerekir. Ancak düzenli bir cinsel hayatı olan erkek; penisini kafasına takmadan dokunmanın verdiği hazza odaklanmayı, anın tadını çıkarmayı ve en büyük cinsel organının bacaklarının arasında değil iki kulağının arasında yani beyni olduğunu öğrenebilir. Çünkü penis ve vajina figürandır, baş rol oyuncusu beyindir. Figüranların baş rol oynadığı filmler vasatın üzerine çıkamaz.” dedi. Erken boşalmanın tedavisi: Cinsel terapi Oldukça sık rastlanan cinsel sorunların başında yer alan erken boşalmanın cinsel terapi ile kolayca tedavi edilebildiğinin altını çizen Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Cem Keçe; “Erken boşalma sorunu yaşayan erkekler, cinsel terapi ve bir kaç basit teknikle erken boşalma endişesinden sıyrılıp, sevişmenin verdiği hazza odaklandıklarında cinselliğin doğal bir zevk halini almasını sağlayabilirler. Erkek bedenini partneriyle uyum içinde hareket ettirmeli, şimdiye yoğunlaşmalı, o anı duyumsamalıdır ve cinsel birleşmenin ansızın son bulacağı kaygısı kafasından atmalıdır. Çünkü her cinsel sorun gibi erken boşalmada bu kaygıdan ya da bir rahatsızlıktan kaynaklanabilir. Asıl sorun erkeğin cinsel işlevlerinde değil, cinsel işlevlerini nasıl yerine getirmesi konusundaki düşüncelerindedir. Aklını düşüncelerden arındıramayan, özgür ve doğal bir şekilde cinselliği yaşayamayan erkek tedirginlik duygusundan uzaklaşamaz ve boşalma konusunda sorun yaşar. Bu nedenle erken boşalmada tedavinin esası, boşalma öncesi cinsel duyumların tekrar tekrar ve uzatılmış olarak yaşatılması ve erkeğin dikkatinin yüksek uyarılma düzeyindeki duyumlarına odaklanmasıdır. Erkek boşalmak üzere olduğunu uygun zamanda fark etmeyi öğrendiğinde, boşalmayı da erteleyebilecektir.” dedi.
Op. Dr. Osman Çelik
Silah ateşlendikten sonra kurşunu kontrol etmek imkansızdır Cinsel ilişki sırasında, erkeğin kendi kritik cinsel heyecan düzeyine ya da diğer deyişle dönüşü olmayan noktaya ulaştığında boşalmasının kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Cem Keçe; “Çoğu durumda, erken boşalma sorununu yaşayan sağlıklı erkeklerdir, ancak bunların boşalma kasları cinsel deneyimler boyunca çok az bir cinsel heyecanda bile boşalmayı başlatmaya koşullanmışlardır. Bu kassal davranış düzeltilebilir. Erken boşalma sorununa katkıda bulunan ve aynı zamanda tedavisindeki en önemli unsur da, erkeğin cinsel aktivite sırasında penisinden yayılan zevk verici cinsel duygulara dikkatinin yetersizliğidir. Silah ateşlendikten sonra kurşunu kontrol etmek imkansızdır, ancak erkek cinsel heyecanını kontrol ederek dönüşü olmayan noktaya istemeden ulaşmayı engelleyebilir. Cinsel ilişki sırasında erkek penis uyarılarını etkili bir biçimde yöneterek cinsel heyecanını kontrol edebilir, ta ki cinsel heyecanı penisinden aldığı uyarılma derecesinde bağımsız hale gelene kadar. Penisten yayılan zevk verici duygular cinsel heyecanını kontrol ederken erkeğin en iyi yol göstericisi olacaktır, çünkü bu duygular bir cinsel aktivite sırasında erkeğin uyarılma düzeyini yüksek oranda belirler.” dedi. Erken boşalma tedavi yöntem ve teknikleri Erkeğin partneriyle olan genel ve cinsel iletişimi geliştirilmeye çalışılır. Cinsel terapilerin ilk basamağında genellikle ev ödevi olarak okşama çalışmaları adı verilen sensate focus yani duyumsal keşif ödevi verilir. Sonra düzenli bir partneri olan erkekten sevişmesi, tam bir sertleşme olduktan sonra erke¤in sırtüstü yatması ve bütün dikkatini penisten aldığı duyumlarda odaklaması istenir. Bu sırada partneri ilk aşamada kuru elle, ikinci aşamada ise bebe yağı ile erkeğin penisi uyararak mastürbasyon yapmaya başlar. Penisine odaklanan erkekten, boşalmak üzere olduğunu hissettiğinde partnerine “dur” demesi istenir. dur-başla tekniği adı verilen bu uygulamada erkekten acil boşalma isteği geçene kadar bir dakikadan kısa bir süre beklemesi ve sonra, “başla” diyerek partnerinden yeniden penisini uyarmaya başlamasını istemesi beklenir. Bu şekilde 3 kez durdurduktan sonra dördüncüde boşalmaya izin verilir. Burada boşalmadan hemen önceki duyumların tekrar tekrar uzatılmış olarak yaşatılmasıyla, boşalmadan hemen önceki yüksek uyarılma düzeyleri boşalma ortaya çıkmadan yaşanabilir hale gelir. Bu şekilde boşalma denetimi sağlandıktan sonra, aşamalı olarak kadının üstte olduğu bir pozisyonda cinsel birleşmeye izin verilir. Cinsel birleşme aşamasında da “dur” deyince penis içerde hareketsiz tutularak beklenir, sonra “başla” denerek yeniden uyarıma başlanır. Düzenli bir cinsel partneri olmayan veya herhangi bir nedenle cinsel terapiye partneriyle katılamayan erkeklerde ise tedaviye mastürbasyon çalışmalarıyla başlanır. Erkekten rahat ve huzurlu bir ortamda önce kuru elle, sonra bebe yağı ile mastürbasyon yapması, boşalacağını hissettiği zaman uyarıyı durdurması, acil boşalma isteği geçtikten sonra yeniden başlatması, böyle 3 kez durdurduktan sonra dördüncüde boşalması istenir. Mastürbasyonda boşalma denetimini kazanan erkeğe yukarıdaki şekilde partneriyle ilişkiye girmesine izin verilir. Ayrıca dur-başla tekniği ile senkronize bir şekilde kasıklardaki kasları kasma ve gevşetme, ritmik nefes alıp verme metotları da kullanılmalıdır. Bu egzersizler ile sadece uzun süreli boşalma kontrolü sağlanmakla kalmaz, aynı zamanda penisin sertleşmesinin ve orgazmın kalitesi de yükseltilir.” dedi. Bir başvuru kitabı: “Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı” Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı adlı kitabının alanında ilk ve mutlaka okunması gereken bir başyapıt olduğunu söyleyen Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Cem Keçe; “Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı; başta erken boşalma sorununu yaşayan erkekler, erken boşalmaktan endişe duyan genç erkekler, çocuklarının erken boşalmaması için neler yapılması gerektiğini öğrenmek isteyen ebeveynler olmak üzere; cinsel terapistlere, cinsel danışmanlara, medya mensuplarına ve konuyla ilgilenen herkese sesleniyor. Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı; hastalar için oku ve cinsel sorunlarını anla, erken boşalmanı kontrol et; cinsel terapistler, hekimler, psikologlar ve psikolojik danışmanlar için oku ve iyi et; anne ve babalar için oku ve çocuğunu cinsel hastalıklardan koru; gençlerimiz için oku ve cinsel sorun yaşama; medya mensupları içinse oku ve cinsel sorunlar hakkında doğru bilgilendir mantığı hazırlanmış bir başvuru kaynağıdır. Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı; erken boşalma sorunu yaşayan erkeklerin kendi kendilerine veya eşleriyle birlikte sorunun üstesinden nasıl gelebileceklerine odaklanmış bir rehber kitaptır, büyük bir bilgelikle ve empatiyle yazılmış bir başucu eseridir, herkesin anlayabileceği bir ��slupta yazılmış bir cinsel tedavi kitabıdır. Özellikle boşalma refleksi üzerinde denetim kazanmayı hedefleyen erkeklerin evde yapabilecekleri egzersizlerin işe yararlılığını kanıtlayan tavsiyeler ve vaka örnekleriyle doludur” dedi. “Sevgili partnerinizle birliktesiniz. Kokulu Bahçe”de özellikle Hintliler tarafından uygulanan bazı cinsel birleşme pozisyonlarını okuyup pratik yapmak istediniz. Sakız ağacının meyvelerini ezip, bal ve zeytinyağı ile iyice karıştırdıktan sonra sabahları yataktan kalkar kalkmaz partnerinize yedirdiniz. Devenin hörgücünde bulunan yağı alıp sevişmeye başlamadan o yağı sürdünüz. Gece, mum ışığı, biraz kırmızı şarap, romantik müzik vb. her şey olması gerektiği gibi. Bakışmalar, yakınlaşmalar, öpüşmeler. Arzulu, mutlu ve heyecanlısınız. Fakat her şey düşlediğiniz gibi olmuyor, cinsel hazzın doruğundayken, birden durmak zorunda kalıyorsunuz. Çünkü partneriniz hiç beklemediğiniz bir anda erken boşalıyor ve sevişmeniz tam başlamışken bitiyor. Ve sen kayboluyorsun, sende; sevdiğin düşler kalır yalnızca, beyninde!” ERKEN BOŞALMA Bir kurt sürüsü düşleyin. Bu kurt sürüsünde bolca dişi kurt varken bir tek erkek kurt var olsun. Ve bu erkek kurt tüm dişileri dölleme zorunda kalsın. Erkek kurt kısa sürede menisini dişi kurda aktarıp sürünün devamını sağlamak için cinsel ilişkiyi çok kısa tutmak zorundadır. Bu nedenle erken boşalma doğada bir avantajken insanda cinsel hayatında ise bir dezavantajdır. ERKEN BOŞALMANIN TANIMI Cinsel arzuları normal olan erkeğin isteğinden önce boşalmasına veya boşalmanın penisin vajinaya girmesinden 3.5-4 dakikadan daha kısa bir sürede olmasına Erken Boşalma yani Premature Ejaculation denir. Erken boşalan kişi genellikle “o an geldiğinde kendini tutamadığını” söyler. Bu nedenle erken boşalma gerçekte bir cinsel uyumsuzluktur. Çünkü cinsel ilişkide en önemli şey uyumdur ve çözümü de basittir. Çünkü kime veya neye göre erken boşaldığınız değişecektir. Kadınlar genellikle 10-15 dakikadan önce orgazm olamazlar. Normal ilişki süresi penis vajinada iken 5 dakika ve üstüdür. İdeali ise 5 ila 15 dakika arasıdır. ERKEN BOŞALMANIN GÖRÜLME SIKLIĞI Erkeklerin cinsel sorunları arasında en yaygın olanı erken boşalmadır. 25 yaşın altındaki genç erkeklerin üçte birinde ve 40 yaşın üzerindekilerin % 10 unda görüldüğü sanılmaktadır. ERKEN BOŞALMANIN TEMEL BELİRTİLERİ
Kontrolsüz bir şekilde boşalma,
Cinsel tatminde azalma,
Suçluluk,
Utanç duyma,
Hayal kırıklığı hissi,
Zamanla meydana gelen cinsel isteksizlik,
İlk boşalmadan sonra ikinci cinsel birleşme için ısrarcı olma vb.
ERKEN BOŞALMANIN NEDENLERİ Çoğu erkek soluk soluğa bir telaşla cinsel zevkin peşinden koşarken boşalmanın kontrol edilmesi, durdurulması veya sabitlenmesini başaramaz. Bedenini partneriyle uyum içinde hareket ettiremeyen erkekte şimdiye yoğunlaşmak, o anı duyumsamak olanaksızlaşır ve cinsel birleşmenin ansızın son bulacağı kaygısı olur. Bu nedenle her cinsel sorun gibi erken boşalmada bu kaygıdan ya da bir rahatsızlıktan kaynaklanır. Ama asıl sorun erkeğin cinsel işlevlerinde değil, cinsel işlevlerini nasıl yerine getirmesi konusundaki düşüncelerindedir. Çünkü aklını düşüncelerden arındıramayan, özgür ve doğal bir şekilde cinselliği yaşayamayan erkek tedirginlik duygusundan uzaklaşamaz ve boşalma konusunda sorun yaşar. Kısaca erken boşalmanın başlıca nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
Gençlik çağlarında uygunsuz ortamlarda yapılan mastürbasyonlar,
Cinsel mitler yani hurafeler,
Cinsel ilişki konusunda tecrübesizlik,
Yorgunluk, sıkkınlık, kızgınlık ve tedirginlik,
Cinsellikle ilgili gerçekçi olmayan beklentiler,
Cinsel uyarım eksikliği,
Gerekli koşulların sağlanamaması,
Sertleşmiş penise verilen orantısız önem,
Cinsel açıdan baskı altında yetişme,
Aşırı cinsel isteğin verdiği gerginlik,
Günah işleme veya suçluluk duygusu,
Hastalık kapma korkusu,
Partnerin anlaşılamayan korkusu veya reddetmesi,
Gebe bırakma korkusu,
Kastrasyon anksiyetesi,
Partnerin hayal kırıklığı korkusu,
Vajinanın aşılamama korkusu,
Kadına karşı isteksizlik,
Partnerle çatışma,
Başkaları tarafından mahrem yerlerinin keşfedilme korkusu,
Partnere aşırı ilgi, bağlılık ve sevgi,
Para karşılığı kurulan ilişkiler veya genelev alışkanlığı,
Cinsel uyumsuzluk,
Bilinçaltında yatan cinsel ilişki ile ilgili olumsuz düşünceler,
Prostatit, üretrit vb. hastalıklar,
Penil hipersensitivite,
T12-L1 düzeyindeki nörolojik yaralanmalar,
Narkotik veya antipsikotik tedavinin aniden kesilmesi vb.
ERKEKLERİN BOŞALMASINI HIZLANDIRAN NEDENLER
Genç olmak,
Romantik, içgüdüleri zayıf ve mantığıyla hareket eden erkekler,
Heyecanlanmak,
Uzun süren cinsel perhizler sonrası kurulan cinsel ilişkiler,
Partnerinin daha istekli olması,
Yeni evlenmiş veya hiç cinsel ilişkide bulunmamış olmak,
Cinsel ilişki yoğunluğunun azalması,
Cinsel birleşme esnasındaki gidip gelmelerin hızlanması,
Kaygılı ve sinirli ruh hali,
Aşırı istekli olmak veya aşırı cinsel isteğin verdiği gerginlik,
Eve günün stresinden bunalmış, yorgun ve sıkıntılı bir halde gelmek,
Performans anksiyetesi yani aşarısızlık korkusu,
Partner olarak seçilmiş kadının cinsel isteksizliği,
Cinsel zevke önem vermeyen kadınlarla, hayat kadınlarıyla veya yakalanma korkusu olan bir ortamda kız arkadaşlarla yaşanan erken cinsel deneyimler,
Devamlı alışılmış partnerle değil de ek olarak başka bir partnerle ilişkiye girme,
Sorunlu veya bozuk giden evlilikler,
Sertleşme bozukluğu olacağı endişesi vb.
ERKEN BOŞALAN ERKEKLERİN ORTAK ÖZELLİKLERİ
Hızlı yemek yerler,
Hızlı araba kullanırlar,
Her konuda aceleci davranırlar,
Çabuk sinirlenirler,
Kontrolsüz davranışları vardır,
Ya çok çabuk güvenirler ya da güven duymada zorlanırlar,
Kaygılı ruh halleri vardır,
Çocukluklarında babalarıyla sorunları vardır,
Çocukluklarında yataklarını ıslatmışlardır,
Genellikle eğitim düzeyleri yüksektir,
A tipi kişilik yapısına sahiptirler. Yani rekabetçi, sosyal alanda ve mesleğinde hırslı, dakik, güçlü ve etkileyici, sabırsız, aynı anda birkaç iş yapmayı seven, insanlara ve olaylara çabuk sinirlenen, onaylanmayı bekleyen, sorunlu bir dinlenme tarzı olan, daima telaşlı, ev ve iş dışında çok az ilgi alanı olan, duygularını saklayan, kendini ve başkalarını işlerini bitirmeye zorlayan vb. özellikleri vardır.
ERKEN BOŞALMANIN TANISI Hastanın şikayetlerine ve anlattıklarına dayanılarak konur. Psikolojik herhangi bir etken saptanamamışsa fiziksel muayene gerekli olabilir. Bazı laboratuar tetkikleri gerekebilir. ERKEN BOŞALMANIN TEDAVİSİ Yüzyılımızın başında dünyanın en önde gelen cinsel bilimcisi olan Havelock ELLIS”in yaşamı boyunca erken boşalma sorunundan kurtulamadığını bilirsek, tedavinin ne denli anlamlı bir süreç olduğunu da görebiliriz. Sonu belirsiz ve zaman sınırlaması olmayan bir cinsel aktiviteye erkekler yönlendirilmelidir. Böylece çiftler arasındaki yakınlık en yüksek düzeye çıkar ve bu yakınlık süreklilik kazanır. Örneğin buz pateniyle dans ederken, buz pistini sınırlayan hiçbir başlangıç ve varılacak son nokta veya bir işaret yoktur. Çiftler özgürce dans ederler. Önemli olan o anı yaşamaktır. Cinsellikte de önemli olan son noktayı düşünmeden telaşsız bir şekilde şimdiye ve duygularımıza yoğunlaşmaktır. Ayrıca yoğunlaşırken bedenimizin serbestçe hareket etmesine olanak tanırsak, cinsellik doğal bir şekilde gerçekleşir. Aksi taktirde “nasıl cinsel birleşme olmalıdır” kavramını tanımlayan toplumun genelinde kabul görmüş cinsel mitlere uygun bir şekilde hareket edersek, ani bir boşalma kaçınılmaz olacaktır. Bu nedenle erken boşalmanın tedavisinde boşalma süresini uzatmak değil, kişiyi telaşsız bir birleşmenin getireceği sonsuz yakınlık duygusuna ulaştırmak, zamansız bir şekilde cinsel birleşme becerisini ve kalıcı olarak boşalma refleksi üzerinde istemli denetim sağlamayı öğretmek esas olmalıdır. Erkeğin ne kadar sürede boşaldığından çok, boşalmanın istendiği zamanda olması için; düşük uyarım ve heyecan düzeyinde cinsel aktiviteye devam edilmeli, aşırı heyecanlanıldığında sakinleşene kadar beklenmeli ya da yavaşlamalı ve sakinleştikten sonra yeniden cinsel aktiviteye başlanmalıdır. Bu sayede cinsel heyecanı arttırıp azaltma becerisini kazanıp, istemeden doruğa ulaşılan o noktadan uzak durma öğrenilebilir. Ama bu süreç içinde boşalmayı kontrol etmeyi öğrenirken “sabırsız” olunmamalıdır. Çünkü önemli olan heyecan düzeyi arttığında geri çekilmek gerektiğini anımsamaktır. Erken geri çekilmek, geç kalmış olmaktan her zaman daha iyidir. Boşalmayı kontrol etmeyi değil, boşalmanın istem dışı bir şekilde gerçekleştiği kaçınılmazlık noktasına ulaşmamak için heyecan düzeyimizi kontrol etmeyi öğrenmeliyiz. Bu durum üzerinde şelale bulunan bir ırmakta kayıkta kürek çeken bir kişiye benzetilebilir. Tecrübeli kayıkçı ırmağın durgun sularında kalır, şelaleye fazla yaklaşmaz. Tecrübesiz kayıkçı şelaleye fazla yaklaşırsa kayığın üzerindeki kontrolünü tamamıyla yitirebilir. Eğer kayıkçı şelaleyi aşmayı amaçlamıyorsa yani henüz boşalıp orgazm olmak istemiyorsa, deneyimleri ona, ırmağın durgun sularında kalmayı yani heyecan seviyesini kontrol etmeyi öğretecektir. Bu yöntemin, heyecan seviyesini kontrol etme yeteneğini ortaya çıkarıp geliştirebilmek için cinsel aktivitenin yeterince uzatılmasına olanak tanır. Tedavide;
sebebin açığa çıkarılması,
endişelerin giderilmesi,
sık cinsel ilişkide bulunarak cinsel gerilimin azaltılması,
cinsel birliktelikte birden fazla ilişki sayısı,
ilişki öncesi mastürbasyon yapılması,
erkeklerin boşalma olmaksızın en az bir saat süreyle sevişmeye motive edildiği carezza yöntemi,
cinsel ilişki sırasında prezervatif kullanılması,
soluk almanın kontrol edilmesi esasına dayanan pranayama tekniği,
lokal anestezikli kremlerin penis başına sürülmesi bazen işe yarayabilir.
BOŞALMAYI GECİKTİREN CİNSEL POZİSYONLARI KULLANMA Cinsel birleşme anında erkeğin pozisyonunun boşalma üzerine etkisi vardır. Bu yüzden bazı pozisyonlarda boşalma daha hızlı olmaktadır. Erkeğin üstte olduğu klasik cinsel birleşme pozisyonu (misyoner pozisyonu) boşalmanın geciktirilmesi için elverişli bir pozisyon değildir. Erkeğin daha rahat olduğu, kolay gevşeyebildiği ve efor harcamadığı kadını kucağına aldığı veya sırt üstü yerde yattığı pozisyonda erkek boşalmasını daha rahat kontrol edebilir. Ayrıca bu pozisyonlarda kadınlar daha hızlı ve rahat orgazma ulaşabilirler. ÇİN TEKNİĞİ Eski çağda Çinli erkekler tarafından bulunan bir yöntemdir. Erkek boşalacağını anladığı zaman sol elin baş ve orta parmaklarıyla, testis ve anüs arasında kalan bölgeye derince bastırır. Bu arada nefesini ona kadar sayarak tutar ve verir. Bir iki kez tekrarlandığında bu yöntemle boşalma ertelenebilmektedir. DÜŞÜNCELERİ KULLANMA Zamansız bir boşalmayı engellemek için o an başka şeyler düşünmeye çalışılmasıdır. Örneğin ona kadar sayın, o gün kahvaltıda ne yediğinizi düşünün ya da günlerden hangisi olduğunu hatırlamaya çalışın. Yukarıdaki yöntemler denenmesine rağmen erken boşalma eşlerin biri veya her ikisi için dayanılmaz bir cinsel sorun halini gelirse aşağıdaki tedavi seçeneklerine geçilmelidir: CİNSEL TERAPİ Cinsel Terapiler; bir terapistin kontrolünde eşlerin birlikte yerine getirebileceği uygulamalardır. Bu uygulamalar eşlere tarif edilerek “ev ödevi” şeklinde yapmaları istenir. En sık olarak Sıkıştırma veya Sıkma Tekniği yani Masters ve Johnson Tekniği kullanılmaktadır. Kadın penisi boşalma yaklaşana kadar uyarır. Boşalma oluşacağını anladığı anda kadın, erkeğin penisini ereksiyonun bir kısmı kayboluncaya dek sıkar. Bu uygulamaya Lokal Baskı Uygulama Tekniği de denir. Dur-Başla veya Start-Stop Tekniği: Bu teknikte kadın erkeğin penisini 3 kez ardı ardına boşalma olasıya kadar uyarır, ancak boşalma olmadan önce uyarıyı keser. Dördüncü denemede ise boşalmaya izin verilir. Haftada 3 kez erkek boşalmasını kontrol edesiye değin tekrar edilir. Boşalmanın kontrol edildiğinden emin olunduğunda bu işlem kayganlaştırıcı bir kremle denenir. Daha sonraki aşamalarda kadının üstte olduğu pozisyonda hareketsiz olarak, kadının üstte olduğu pozisyonda hareketli olarak ve son olarak yan yana pozisyonda dur-başla tekniği uygulanır. Bu teknikle erkek uyarılma sona erdirilmediği takdirde boşalacağı zamanı öğrenir. Bu tekniği uygulayanların % 90-95’inde boşalmanın 10-15 dakikalara uzayabildiği bildirilmiştir. Psikoterapi ve depresyon tedavisi: Bazı vakalarda erken boşalma derinlerdeki bir ruhsal çatışmadan veya depresyondan kaynaklanıyor olabilir. Bunların açığa çıkarılması, psikoterapi uygulanması veya depresyonun tedavisi erken boşalmayı da engelleyebilmektedir. Cinsel terapi ile tedavinin erken boşalmada başarı oranı çok ama çok yüksektir. Cinsel terapide danışanlara, temel hedefi, erkeği heyecanını kontrol etmeyi öğrenmeye yönlendirmek olan 12 haftada toplam 24 saatlik “cinsel heyecan üzerinde istemli kontrol kazanma” eğitim programında aşağıdaki tavsiyelerde bulunulur:
Partnerinizle birbirinize önce cinsel olmayan beden masajı yapın. Daha sonra cinsel masaj yapın.
Ön sevişme, cinsel birleşme yada kendi kendini uyarma gibi istediğiniz cinsel aktiviteyi yapmakla başlayın.
Ön sevişmeyi uzun tutun.
Cinselliğin bir başlangıcı, ortası veya sonu olduğu düşüncesinden uzak durun.
Yavaşça soluk alıp verin.
Ruhunuzu kemiren “telaş” duygusunu tamamıyla dağıtın.
Öpüşme ve sevişme gibi cinsel aktivitelerin ve hareketlerinizin yavaş olmasına çok dikkat edin.
Düşük uyarım ve heyecan düzeyinde cinsel aktiviteye devam edin.
Aşırı heyecanlandığında kontrolünü yitirmemek için gerektiğinde sakinleşene kadar bekleyin ya da yavaşlayın.
Yavaşladığınızda veya durduğunuzda derin soluklar alın, gevşeyin, sakinleşene kadar bekleyin.
Rahatlayıp gevşedikten ve sakinleştikten sonra, daha fazla yavaş olmaya özen göstererek yeniden cinsel aktiviteye başlayın.
Sevişme pozisyonu, cinsel uyarım şekli, bedenlerin birbirine dokunuş şekli, sevişme deviniminin ritmi gibi uyguladığınız hareketleri değiştirin.
Bedeninizi partnerinizle uyum içinde hareket ettirmeye çalışın.
Şimdiye yoğunlaşın ve o anı duyumsayın.
Duyumsadığınız cinsel heyecanın tamamıyla kontrolünüz altında olduğuna eminseniz, hızınızı kademeli olarak yavaşça arttırın.
Eğer yeniden çok fazla heyecanlandığınızı hissederseniz, tereddüt etmeden durun. Gerektiğinde durup yeniden başlayın.
Hiç durmanızı gerektirmeyecek bir hız yakalamaya çalışın. Ama dönüşü olmayan boşalma noktasına yaklaştığınızı hissettiğiniz anda durmaktan kaçınmayın.
Cinsel heyecanı arttırıp azaltma becerisini kazanıp, istemeden doruğa ulaşılan o noktadan uzak durmayı öğrenin.
Boşalmayı kontrol etmeyi öğrenirken “sabırsız” olmayın. Çünkü zamanla sezgilerinizle bunu otomatik olarak yapmaya başlayacaksınız. Örneğin futbol maçında her atakta bir gol atılsa, bu durum, ne denli eğlenceli ve heyecan verici olurdu ki? Benzer bir şekilde cinsel deneyimlerimizi de kusursuz bir şekilde kontrol edebilseydik, cinsellik, var olan bütün doğallığını ve heyecanını yitirirdi. Kontrol hiçbir zaman kusursuz olmayacaktır. Unutmayın cinsel heyecanı kontrol etme becerisi bir sanattır.
Boşalmayı kontrol etmeyi değil, boşalmanın istem dışı bir şekilde gerçekleştiği kaçınılmazlık noktasına ulaşmamak için heyecan düzeyimizi kontrol etmeyi öğrenmeliyiz.
Uygulama becerisini ise; duygularınızı bastırarak, engelleyerek veya göz ardı ederek değil, tam tersine duygularınızın farkına vararak kazanacaksınız. Çünkü duygularınızı göz ardı etmek veya fethetmeye kalkışmak, insanın kendini kontrol etme yeteneğini ve özgürlüğünü yok edebilir. Aksine cinsel aktivitelerin ortaya çıkardığı güzel duyguları ve cinsel hazzı ne denli içimizde hissedersek, kendimizi o denli kontrol edebiliriz. Ne zaman yavaşlayıp ne zaman da hızlanacağımızı daha iyi anlarız.
Bununla birlikte, bir erkek, boşalmayı kontrol etmeyi yüksek bir uyarım düzeyinde öğrenmeye kalkışırsa, yaşadığı deneyimin boşalma ile yarıda kalması tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir. Çünkü her erkek boşalmanın olduğu kaçınılmazlık noktasında duygularını kontrol edemez. Cinsel heyecan üzerinde istemli kontrol kazanma eğitim programıyla eşler; kendilerini kontrol etme becerilerini arttırabilir, birbirlerinin cinselliklerini keşfedebilir, cinsel tepkilerini öğrenebilir, eğlenebilir, gerginliklerini hafifletebilir, cinsel yaşamlarına ayrı bir tat katabilir, birbirlerini kızdırıp şaşırtabilir, güven kazanabilir ya da aralarındaki yakınlığı ve iletişimi arttırabilirler. Ayrıca erkeklerin fiziksel ve zihinsel duyumlara duyarlılığı azalır ve boşalma refleksinin gerçekleştiği eşik düzeyi yükselir. Böylece boşalmanın gerçekleşmesi için çok daha fazla cinsel uyarıma gereksinim olur. ÖNERİLER Bu egzersizler veya tedaviler sonucunda boşalmada yeteri kadar geciktirme sağlanınca, “ben iyileştim ön yargısı” ile hareket etmek doğru değildir. Israrla vurguladığımız gibi erken boşalma bir hastalık olmadığına göre, boşalmanın geciktirilmesi, bir hastalıktan kurtuluş değildir. Böyle bir yargı, ardından gelen cinsel ilişkilerde öğrenilenlerin ihmal edilmesiyle heyecanın artmasına ve sorunun tekrarlamasına yol açabilir. Aslında en doğru olanı, erkeklerin boşalma kontrolü sağlamayı öğrenmesi ve bu tecrübelerini her cinsel ilişkide kullanmaya çalışmasıdır. Ayrıca erken boşalmayı önlemek için aşağıdaki önerilere de kulak asılmasında fayda vardır:
Açık havada dolaşmak,
heyecanlardan ve önyargılardan uzaklaşmak,
sık banyo yapmak,
Sinir sistemini dinlendirici ortamlarda bulunmak,
Hafif alkol alın,
Eşinize karşı daima sağlıklı ve uyumlu düşünceler besleyin,
Psikoterapik yardım almaktan çekinmeyin,
Herkesin cinsel sorunlar yaşayabileceğini unutmayın,
Kendinizi yetersiz veya suçlu hissetmekte aceleci olmayın,
Eşinizle sorunlarınızı konuşun ve kesinlikle iletişim eksikliği gelişmesine izin vermeyin.
Erken veya geç olmasın, vaktinde olsun vuslat diyelim şair gibi ve yazıtımızı tamamlayalım
source https://saglik.kocaali.com/erken-bosalma-tedavi-yontem-ve-teknikleri/
0 notes
devinlvcz697-blog · 5 years ago
Text
Erken Boşalma Tedavisi Hakkında Açıklayıcı Bilgi
Erken Boşalma
Cinsel birleşme başladıktan sonra 60 saniye süresince olan boşalmaya erken rahatlama denir. Daha geniş anlamıyla tekrarlayıcı biçimde devamlı olarak evet da yinelemek, fazla az seksüel bir uyarıyla, seksüel birleşme başlamadan evet da başladıktan kısa bir süre sonra kişinin zat kontrolü evet da partnerinin talebi dışında meydana gelen boşalmadır. Burada özen edilmesi gereken en ekonomik nöbetçi boşalmanın ne büyüklüğünde sürdüğü değildir. Erkeğin zat denetimi sayılmazsa boşalmadır. Kişinin zat kontrolü ya da partnerinin talebi sayılmazsa gelişir. Cinsel birliktelik sırasında duyulan çok heyecan karşıt tarafı memnun edememe gibi ruhsal sorunlarda erken boşalmaya neden olabilmektedir.
Erkekte Boşalma Nedenleri Hakkında Bilinmeyenler Nelerdir?
Boşalma erkekte iki şekilde olur. Erkeğin ilk cinsî deneyimi ile yanında başlayan boşalmaya Primer erken deşarj denir. Primer erken boşalmanın nedeni henüz çok psikolojiktir. Erkeğin boşalma denetiminin sağlanması sonradan öğrenilebilir bir beceridir. Hayatının zahir bir döneminde olan boşalma türüne sekonder erken boşalma denir.
ERKEK NEDEN ERKEN BOŞALIR?
Erkekte mühim şekilde endişeye illet olan seksüel ilişkide performansın az olma düşüncesi haysiyetiyle koca zat kontrolü dışında boşalmaya niçin Erken Boşalma Nedenleri olabilir. Özellikle partnerinin cinsellikten beklentisinin etkili olması, erken boşalmayı tetikleyen etkenler arasındadır. Cinsel birliktelik sırasında duyulan çok coşku partnerine yetememe gibi düşünceler kişide erken boşalmaya neden olabilmektedir. Böyle durumlarda kişiler alanında kompetan bir psikologdan muavenet almalı ve bu durumun geçici olduğunu unutmamalıdır.
Erken Boşalmayı Tetikleyen Psikolojik Etkenler Nelerdir?
Eşi ya da partneri arasında meydana gelen çatışmalar kişinin kendini psikolojik baskı altında hissetmesi erken rahatlama sebebidir. Kişinin kendini sıkıntı hissetmediği durumlarda maddeye olarak ta huzur olamaz. Bu da erkeğin disiplinsiz bir şekilde yani kendi isteğinin dışında boşalmasına illet olur. Mümkün olduğu büyüklüğünde stresli ortamlardan uzak durulması gerekir. Ayrıca partneri ile yaşanılan bu durumun çözülebilmesi özgü bir uzmandan bağış yutmak kişinin sağlam bir seksüel yaşaması yönünde önem sunma eder.
Mastürbasyon Cinsel Hayatı Sekteye Uğratır Mı?
Gençlikte ya da sonradan edinilen mastürbasyon alışkanlıkları erkeğin eşeysel hayatını sekteye uğratabilir. Uzun müddet ama yaşayan erkeklerde daha çok görülür. Bu henüz çok partnerine ahenk sağlama yönünde geçen süreçle ilgilidir.
0 notes
guncelpdfindir-blog · 6 years ago
Text
Parafili & Cinsel Bozukluklar ve Parafili
Parafili & Cinsel Bozukluklar ve Parafili — Temel cinsel anatomi, fizyoloji — Normal cinsellik — Kadın ve Erkeklerde cinsel fonksiyon bozuklukları — Cinsel fonksiyon bozukluklarının tedavisi — Cinsel Nesne, Fantezi, Varyasyon, Mastürbasyon — DSM-5 ve PARAFİLİLER — Sadomazohizm (BDSM) — Stockholm Sendromu — Klitoridektomi, İnfubilasyon — Kişilik Bozuklukları ve PARAFİLİ — Psikiyatrik Bozukluklar ve PARAFİLİ — Cinsel suçlar — Sınav Soruları   + 21 yaş sınırlaması vardır…
Parafili & Cinsel Bozukluklar ve Parafili
0 notes
healthilondon-blog · 6 years ago
Text
IVF (Tüp Bebek) ile ilgili sıkca sorulan sorular
IVF (Tüp Bebek) ile ilgili sıkca sorulan sorularla alakalı olarak bır takım bilgileri Health İstanbul London olararak sizler icin IVF alanında çok yetkin ve tecrübeli doktorumuzdan derledik.
Tüp bebek tedavisi sıkça sorulan sorular:
  1. Tüp bebek tedavisinde cinsel ilişkiye girilebilir mi?
  Tüp bebek tedavisi esnasında belirli dönemlerde cinsel ilişkide bulunulmasında bir sakıncayoktur. Ancak yumurta keseleri belli bir boyuta ulaştıktan sonra cinsel birliktelikte bulunulması tavsiye edilmemektedir. Bunun nedeni yumurtalık boyutunun artmasına bağlı olarak hastanın kasık ağrısı hissetmesi, yumurta keselerinin erken çatlaması ya da yumurtalıkların kendi etrafında dönmesi gibi bir risk oluşmasına neden olabilir. Ayrıca yumurta toplama günü eşten sperm örneği alınmaktadır. Bu nedenle işlemden en az 2 en çok 6-7 gün öncesinde baba adayının cinsel perhize girmesi gerekmektedir. Bu süre erkeğin semen analizi değerlerine göre tedaviyi takip eden doktorun tavsiyesine göre planlanmaktadır. Eğer embriyo transferi yapılmayacak ise yumurta toplama işlemi sonrasında en az 2 gün cinsel birliktelikönerilmemektedir. Eğer embriyo transferi işlemi planlanıyor ise de transferden en az 2 gün sonrasında yeniden cinsel ilişkide bulunulabilir.
  2. Tüp bebek tedavilerinde dış gebelik olur mu?
  Tüp bebek tedavisinde embriyo transfer edildikten sonrasında hekiminizin tavsiye ettiği günde kanda gebelik testi yapılır ve hamileliğin gerçekleşip gerçekleşmediği anlaşılır. Gün aşırı gebelik testi değerinde yaklaşık 2 kat kadar bir artış olması sağlıklı bir gebelik oluştuğunun göstergesidir. Gebelik testi değeriniz belli bir seviyeye ulaştığında ultrasonografik olarak gebelik kesesinin yerleşim yerinin kontrol edilmesi gerekir. Ancak yapılan ultrasonografide rahim içinde gebelik kesesinin izlenmemesi halinde, kanda gebelik testiniz tekrarlanmalıdır. Döllenmiş yumurtanın rahim içinden ayrı bir yerde yerleşmesine dış gebelik denilmektedir.
Tüm gebeliklerin yaklaşık olarak % 1-2 ′sinde dış gebelik ile karşılaşılmaktadır. Tüp bebek tedavilerinde de dış gebelik riski bulunmaktadır ve tüp bebek tedavilerindeki genel gebelik oranlarına bakıldığında bu risk %1’in altındadır. Ancak bu durum, tüp bebek tedavileri ile direk ilgili değildir. Çocuk sahibi olunmasına engel olan diğer sebepler yüzündendir.
  3. Tüp bebek tedavilerinde genetik tarama kimlere önerilir?
  Tüp bebek tedavilerinde embriyolara uygulanan genetik tarama yöntemleri ile hem sayısal kromozom bozuklukları hem de kromozomlardaki belirli bazı yapısal değişiklikler incelenebilmektedir. Deneyimli bir embriyoloji ekibi tarafından gerçekleştirilen biyopsi uygulamaları sonrasında, embriyonun zarar görme riski genellikle %1’in altındadır.
Doğacak bebekte olabilecek kromozomal bozukluklar tespit edilerek; genetik açıdan bozuk olan embriyolar seçilir ve böylece gebelik şansı arttırılırarak başarısız tüp bebek denemelerinin önüne geçilmeye çalışılır. Genetik tarama ile desteklenen tüp bebek tedavileri; tekrarlayan gebelik kayıpları, anomali veya metabolik hastalıklı bebek öyküsü, tekrarlayan başarısız tüp bebek denemesi, ileri kadın yaşı, kadın veya erkekte kromozomal bir bozukluk, açıklanamayan kısırlık, kötü sperm kalitesi ve sperm DNA hasarı olan durumlardaönerilmektedir.
  4. Tüp bebek tedavisini kaç kez deneyebilirim?
  Çocuk isteyen çiftlerde günümüz tıp teknolojisi koşullarında en başarılı sonuçlar verebilen üremeye yardımcı tedavi yöntemi tüp bebek tedavisidir. Çiftler ön muayenelerden geçirilip değerlendirildikten sonra kendilerine uygun tedavi protokolü belirlenerek işlemlere başlanılır. Yeni geliştirilen uygulamalar sayesinde gebelik oranları giderek artmakla birlikte maalesef % 100 değildir.
Yardımcı üreme tedavilerinde bir sayı sınırlaması bulunmamaktadır. Tedavi neticesinde başarısız bir sonuç elde edilebilir fakat bu noktada pes edilmemelidir. İlk denemesinde başarısız sonuç elde edilen pekçok hasta, takip eden süreçlerde gebelik elde edebilmektedir. Çiftlerin sağlık durumunda bir sıkıntı olmadığı sürece tedavi periyotları arasında dinlenme süreleri bırakılarak tüp bebek tedavisinin tekrarlanmasında bir sıkıntı bulunmamaktadır.
  5. Tüp bebek tedavisinde kaçıncı gün embriyo transferi yapılır?
  Tüp bebek tedavilerinde labaratuvarda oluşturulan embriyoların anne rahmi dışında hayatta kalabilmeleri için embriyonun gelişimine destek olacak solüsyonların içinde bulunması, uygun ısı, nem ve asit-baz (pH) dengesinin sağlanması gerekmektedir. Tüp bebek tedavisindeki enönemli basamak bu nedenle embriyo gelişiminin sağlanmasıdır. Döllenme sağlandıktan sonra embriyo gelişimi takip edilerek uygun olan günde transfer işlemi gerçekleştirilir.
Ancak embriyonun kaçıncı günde transfer edileceği ile ilgili kesin bir kural yoktur. Tüp bebek merkezinde hastaya uygulanan tedavi protokolüne, kadından elde edilen yumurta sayısına ve kalitesine, gelişmekte olan embriyonun sayısına ve kalitesine göre embriyonun transfer edilme günü değişim göstermektedir. Ancak genel olarak blastokist gelişiminin gerçekleştiği 4., 5. ve 6. günler embriyo transferi uygulamasında daha yüksek gebelik oranları getirmesi nedeniyle tercih edilmektedir.
  6. Sperm vermekte zorlanan hastalara ne önerilir?
  Kadının yumurta toplama işlem gününde erkekten de ICSI işleminde kullanılmak üzere spermörneği alınması gerekmektedir. Bu örnek kliniklerde kişinin kendisini rahat hissetmesinin sağlandığı özel odalarda, mastürbasyon vasıtası ile alınmaktadır. Ancak yine de bazı durumlarda eşler strese bağlı bu örneği vermekte zorlanabilirler. Bu tip durumlarda örnek verme işlemine bir süre ara verilerek erkeğin stresi azaltılır. Bazı durumlarda ise numune verme odasında eşin bu sürece eşlik etmesine izin verilir.
Erkekte ereksiyon problemi varsa ereksiyona yardımcı olabilecek bazı ilaçlar da hastaya verilebilir. Mastürbasyonla sperm elde edilememesi halinde, geriye boşalma veya menide hiç sperm olmaması durumunda ise erkeklerden bazı cerrahi işlemler ile sperm elde edilebilmesi mümkündür(mikro TESE, TESA, MESA, PESA). Daha detaylı bilgi için aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz.
  7. Tüp bebek tedavilerinde erkek yaşı önemli midir? Sperm sayısı yaşa göre değişir mi?
  Erkeklerde sperm üretimi her yaşta devam etmektedir. Ancak erkeğin yaşının ilerlemesiyle birlikte, sperm kalitesinde bir düşüş söz konusudur. 55 yaş ve üzeri erkeklerde ise sperm hareketliliği %54 oranında azalır. Burada etken ise yaş ilerledikçe spermin DNA’sında bazı bozulmaların olmasıdır. Bu değişimlere bağlı olarak da spermin yumurtayı dölleme kabiliyeti azalmakta ve embriyoların kalitesinde ve genetiğinde bazı bozulmalar oluşmaktadır. Erkek yaşı ne kadar genç olur ise bir kadının gebe kalabilme ihtimali o kadar artmaktadır. Ancak genel olarak hem doğal yollardan hem de yardımcı üreme tedavilerinde kadın yaşı, erkek yaşına kıyasla daha büyük bir öneme sahiptir.
  8. Hiç spermi olmayan erkeklere tüp bebek tedavisi yapılabilir mi?
  Erkeklerde menide hiç sperm görülmemesi durumuna azospermi denilmektedir. Azospermi, infertilite problemi olan erkeklerin ortalama %15’inde, tüm erkeklerin ise %1’ inde görülür. Spermin taşındığı kanallarının tıkalı olması halinde görülen azospermide, sperm üretimi olmasına rağmen menide sperm olmaz. Doğuştan olabildiği gibi sonradan (cerrahi, travma) da bu tıkanıklık oluşabilir. Bu duruma obstrüktif azospermi denilmektedir ve tüm hastaların %40’ ında saptanmaktadır.
Kanallar açık olmasına rağmen azospermi varsa, bu testis yetmezliğidir (hormonal bozukluk, yapısal bir bozukluk). Bu duruma nonobstrüktif azospermi denilmektedir. Bu gruptaki azospermi vakalarına sıklıkla kromozom kusurları eşlik edebileceği için erkeğe genetik inceleme önerilmelidir. Öncelikle azosperminin nedeni araştırılmalı ve tedavi çıkacak nedenlere göre planlanmalıdır. Azospermi tanısı konulan kişilere öncelikle detaylı bir öykü alındıktan sonra fiziki muayene yapılmalı, sonrasında skrotal doppler ultrasonografi ve laboratuvar tetkikleri değerlendirilmelidir. Azospermiye neden olan sağlık sorununun giderilmesi, GnRH, FSH ve testosteron hormonlarıyla tedavi yapılması halinde bazı hastalarda sperm üretiminin sağlanması mümkün olabilmektedir.
Genel olarak obstrüktif azospermi hastalarında cerrahi sperm elde etme yöntemleri ile sperm bulma olasılığı %100’e yakın iken; nonobstrüktif azospermide bu oran %65 civarındadır. Yardımcı üreme tedavilerinde kullanılan sperm elde etme yöntemleri MESA PESA( Perkutan Epididimal Sperm Aspirasyonu), PTESA( Perkutan Testiküler Sperm Aspirasyonu), TESE( Testiküler Sperm Ekstraksiyonu), Mikro TESE( Mikroskop altında Testiküler Sperm Ekstraksiyonu).
  9. Anne babada genetik sorun varsa çocuğa geçer mi?
  Sperm ve yumurtada 23 kromozom bulunmaktadır. Bu kromozomlar döllenme yoluyla bir araya geldiği zaman vücudumuzdaki 46 kromozomlu yeni hücreleri oluştururlar. Dolayısıyla kromozomlarımız ve genlerimiz anne ve babamızdan gelmektedir. Bu nedenle anne ve babadaki genetik sorunların bazıları bebeğe de geçebilmektedir. Bu genetik bozuklukların bazıları bebeklerde hastalığa neden olabildiği gibi, bazıları bebekte hastalık olmaksızın sadece hastalığın taşıyıcılık durumu taşımaktadır. Ancak yardımcı üreme tedavilerinde genetik taramalı tüp bebek tedavisi yapılarak genetik açıdan sağlıklı embriyolar seçilebilmekte ve bu genetik bozuklukların bebeğe aktarılması önlenerek gebelik şansı arttırılabilmektedir.
  10. Tüp bebek tedavisinde başarı oranı neye göre değişir?
  Tüp bebek tedavilerinde başarıyı etkileyen, tedaviye giren çifte ve merkeze ait pek çok faktör bulunmaktadır.
• Tedaviye alınan hastaların genel sağlık durumu ve kullandıkları ilaçlar
• Çiftin tüp bebek tedavisi öncesinde sahip oldukları üreme sorunları
• Başarısız yardımcı üreme tedavisi öyküsü olması ve bunun nedenleri
• Çiftin üreme hücrelerinin sayısı ve kalitesi, hormon tahlilleri, rahim tüp filmindeki bulguları, ultrasonografi verileri ve spermiogram testi değerleri
• İleri kadın ve erkek yaşının olması
• Transfer edilen embriyonun kalitesi ve sayısı
• Genetik taramalı tüp bebek tedavisindeki embriyoların kalitesi ve genetik özellikleri
• İmmun sistem bozuklukları
• Çiftin tedavi sürecine uyumu
• Tüp bebek merkezindeki doktorların, hemşirelerin, embriyolog ve biyologların deneyimleri,
• Tüp bebek merkezinin teknik donanım ve denetlenmesi bunlardan sadece bir kaçıdır.
  11. Eşimde Turner Sendromu var tüp bebek yaptırabilir miyim?
  Turner sendromu dişilerde en çok görülen kromozomal anomalilerden biridir. Ailevi veya kalıtsal bir hastalık değildir. Toplumda görülme sıklığı 1/2500‘ dür. Sadece kız çocuklarında görülen genetik bir bozukluktur. X kromozomunun bir kısmının veya tamamının yokluğu veya yapısal bir bozukluğu nedeniyle oluşan bu hastalık tüm dişi fetüslerin %3’ünü etkilemektedir ve düşüklerin %9‘undan sorumlu tutulmaktadır. Ancak oluşan bu embriyoların yaklaşık %1’ i doğum evresine kadar ulaşabilmektedir. Bu aşamaya ulaşan bebeklerde ilerleyen yaşlarda kısa boy, lenfödem, yele boyun, düşük saç çizgisi, kardiyovasküler hastalıklar, hipertansiyon, üriner sistem bozuklukları, işitme ve duyma problemleri, primer amenore, erken yumurtalık yetmezliği ve infertilite ile karşılaşılmaktadır.
Zeka gelişimleri normal olsa da öğrenme güçlükleri, sosyal alanlarda ve arkadaş ilişkilerinde bir yetersizlik söz konusudur. Turner sendromlu kadınlarda doğurganlık 45, XO genetiğine sahip olan kadınlarda nadir olarak görülürken; kromozomlarında mozaik veya X delesyonu olan hastalarda doğurganlık daha sıktır ancak bu durum sadece ergenliğe kendiliğinden girebilen kız çocuklarında mümkün olmaktadır. Bu hastalarda genetik taramalı tüp bebek tedavileri ile gebelik elde edilebilir.
  12. Tüp bebek öncesi Rahim tüp filmi (HSG) çekimi gerekli mi?
  Yardımcı üreme tedavisi olarak yumurtlatma- çatlatma- cinsel ilişkiye bırakma ya da aşılama tedavisi planlanan hastalarda tedaviye başlamadan önce rahim içinin ve tüplerin yapısal ve işlevsel özelliklerinin değerlendirilebilmesi için rahim tüp filminin çekilmesi önerilmektedir.
Tüp bebek tedavisine başvuran hastalarda ise doğum, tekrarlayan gebelik kayıpları, başarısız tüp bebek denemeleri, geçirilmiş karın içi enfeksiyonlar, karın içi ameliyatlar veya rahim içi ameliyatlar, myomektomi gibi öykülerin olması halinde ya da muayene esnasında ultrasonografide rahim içinde düzensizlik, perde, polip ve miyom benzeri görünümlerin olması ya da tüplerde hidrosalpinks benzeri yapıların izlenmesi halinde tedaviye başlamadan önce rahim tüp filmi çekilmesi önerilmektedir. Ancak ilk tüp bebek tedavisi öncesinde rahim tüp filmiçekilmiş ise ve bunun üzerinden 2-3 yıldan daha az bir süre geçmiş ise bu süreçte herhangi bir enfeksiyon ya da cerrahi işlem ve gebelik öyküsü olmamış ise rahim tüp filminin tekrarlanmasına gerek olmayabilir. Hekim muayene bulgularına ve çiftin öyküsüne göre bu filmin gerekli olup olmadığına tedavi sürecinde karar verecektir.
  13. Tüp bebek öncesi Histeroskopi ameliyatı gerekli mi?
  Rahim tüp filminde rahim içinde bir problem saptanması, ultrasonografide rahim içinde düzensizlik, polip, myom benzeri oluşumların izlenmesi veya başarısız tüp bebek denemelerinin olması halinde embriyo transferi ya da aşılama tedavisi öncesinde Histeroskopi işlemi yapılarak rahim içinin gebeliğe hazır hale getirilmesi önem taşımaktadır. Ancak hiçbir bulgusu ya da öyküsü olmayan hastalarda tüp bebek tedavisi öncesinde histeroskopi ameliyatının yapılması zorunlu değildir.
14. Tüp bebek tedavilerinde tüplerin açık veya kapalı olması önemli midir?
  Kadın ve erkekten alınan üreme hücreleri laboratuvar ortamında bir araya getirilerek embriyo elde edilir. Bu embriyolar daha sonra anne adayının rahmine yerleştirilir. Dolayısıyla tüp bebek tedavilerinde tüplerin açık ya da kapalı olmasının bir önemi bulunmamaktadır. Ancak embriyonun rahim iç zarına tutunabilmesi ve gebeliğin rahim içinde devam edebilmesi adına tüplerin sağlıklı olması ya da rahime giriş yerinden kapalı olmaması önem taşımaktadır. Aksi takdirde başarısız tüp bebek denemesi, gebelik kayıpları ve dış gebelik gibi sonuçlar ile karşı karşıya kalınabilir.
  15. Miyom ya da yumurtalıkta kist varsa tüp bebek tedavisi uygulanır mı?
  Her myom ve her yumurtalık kisti tüp bebek tedavisine engel olmadığı gibi, gebe kalamamaya ya da gebelik kaybına da neden olmamaktadır. Myomun türü, myomun yerleşim yeri, myomun boyutu, myomların sayısı, gebelik kayıp öyküsü ve başarısız tüp bebek denemesi varlığı değerlendirildikten sonra myoma yönelik olarak bir cerrahi işlem gerekip gerekmediği hekim tarafından hastaya anlatılır.
Yumurtalık kistlerine ise kötü huylu olmadıkları sürece herhangi bir cerrahi işlem yapılması önerilmemektedir. Zira yapılan her cerrahi işlem yumurtalık rezervinin azalmasına neden olabilir. Cerrahi işleme gerek duyulmayan hastalarda tüp bebek tedavisi ya da embriyo transferi öncesinde myomların ve kistlerin bazı medikal tedaviler ile baskılanması gerekebilir.
Kanser tedavilerinde uygulanan kemoterapi ilaçları ve radyoterapiler hem yumurtalıklara hem de testislere ciddi zararlar verebilmektedir. Bu tedaviler yumurtalık ve testiküler yetmezliklere neden olabildiği gibi, üreme hücrelerinin genetik yapısını bozarak genetik açıdan hatalı embriyoların oluşmasına ve gebe kalamama ya da tekrarlayan gebelik kayıplarına neden olabilmektedirler. Bu çiftlerde genetik taramalı tüp bebek tedavileri ile genetik açıdan sağlıklı embriyolar bulunması halinde gebelik elde edilebilmektedir.
Bazı ilaç protokolleri ise üreme hücrelerine zarar vermemekte ancak bu hastalıklarla mücadele eden çiftlerin belirli süreler gebe kalmasına izin verilememektedir. Bu hasta grubunda ise tüp bebek tedavisi ile embriyolar oluşturulur ve dondurularak saklanması gerçekleştirilir. Hasta kanser tedavisinin bitmesi ve hekimi tarafından gebeliğe onay verilmesi halinde dondurulmuş embriyolarını kullanarak gebelik elde edebilir. Bekar kadın ve erkeklerde ise kanser açısından bu tip tedavilere başlamadan önce üreme hücresinin veya dokusunun dondurulması işlemi yapılarak ileriki yaşantılarında çocuk sahibi olabilmeleri için bir şans tanınabilir.
  16. Tüp bebek tedavisi için sperm sayısı kaç olmalıdır?
  Sperm sayısı, hareket ve morfoloji problemi olan çiftlerin çocuk sahibi olabilmeleri yardımcı üreme tedavi yöntemleri ile sağlanabilmektedir. Sperm sayısı bireyler arasında ve aynı birey tarafından verilen örnekler arasında değişkenlik göstermektedir. Cinsel birliktelik ile gebelik elde edilebilmesi için baba adayının sperm konsantrasyonun en az 15 milyon, toplam sperm sayısının da en az 39 milyon olması gerekmektedir. Bundan daha az olan değerlerde doğal yollarla gebelik elde edilebilme şansının azalması nedeniyle yardımcı üreme tedavilerinden destek alınması önerilmektedir. Ancak unutulmaması gereken nokta kadın ve erkeğin bir çift olarak değerlendirilmesidir. Semen analizi normal olan çiftlerde de pek çok nedenle gebelik elde edilemeyebilmektedir.
  17. Sperm sayısını yükseltmek mümkün müdür?
  Erkeklerde sperm üretimi ileri yaşlara kadar devam etmektedir. Ancak erkeklerin de yaşla birlikte üreme potansiyellerinde bir azalma oluşmaktadır. Sperm analizi sonuçları maruz kaldıkları çevresel etkenlere, yaşam kalitelerine, genetik mirasa göre değişim göstermektedir. Bu nedenle öncelikle sperm sayısını düşüren faktörlerden uzak durulması gerekmektedir. Sigara, alkol, uyuşturucu, aşırı kilo hem genel sağlık açısından zararlıdır, hem de spermin sayı ve kalitesinde azalmaya neden olmaktadır. Ancak bunların dışında dar giysi ve iç çamaşırları, uzun süreli bisiklet kullanımı, aşırı egzersiz, sauna gibi sıcak mekanlarda uzun süreli yüksek ısıya maruz kalınması, uzun süreli oturarak çalışılması, inmemiş testis, kanser tedavisi, RT, KT, kalp-damar hastalıkları, şeker hastalığı, ağır ilaçlar, bazı vitamin eksiklikleri, varikosel, geçirilmiş cerrahi müdahaleler, geçirilmiş enfeksiyonlar-ateşli hastalıklar, genital bölge travmaları, sperm sayısı, hareket ve morfolojisinde değişimlere neden olabilmektedir.
Sperm sayısının artmasını sağlamak için piyasada sperm çoğaltıcı olarak satılan ürünlerden kesinlikle kaçınmak gerekmektedir. Bununla birlikte gıda takviyesi olarak geçen ve antioksidanözelliği olan bazı ilaçların semen analizi üzerinde iyileştirici etkilerinin olduğu bazı yayınlarda gösterilmiştir. Ancak öncelikle sperm analizindeki sorunun belirlenmesi, bu sorunun düzeltilebilmesi adına önlemlerin alınması ve bu soruna yönelik tedavinin planlanması için infertilite ile ilgilenen bir üroloji doktorundan ve yine infertilite ile ilgilenen bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanından destek alınması gerekmektedir.
  18. Spermler hareketsiz ise tüp bebek yaptırabilir miyim?
  Doğal yollardan cinsel ilişki ile, yumurta arttırma ve çatlatma tedavileri ile gebelik elde edilebilmesi için spermlerin belirli oranlarda hareketli olması gerekmektedir. Çünkü düşük hızda spermin yumurtaya ulaşması zaman alır ve bu süreçte sperm canlılığını kaybedebilir. Sperm hareket problemlerinin varlığında yardımcı üreme tedavilerinden (aşılama, tüp bebek) destek alınması gerekmektedir. Bu amaçla kullanılan sperm seçim yöntemleri bulunmaktadır (mikroçip,IMSI), MSOME, Birefringence, PICSI, Magnetic Activated Cell Sorter (MACS).Öncelikle hareket problemine neden olan etkenler araştırılmalı ve düzeltilebilecek olanlara hem yaşam tarzı anlamında hem de cerrahi yöntemler anlamında müdahale edilmelidir. Yine bazı gıda takviyeleri ve ilaç tedavileri ile sperm hareketlerinin kısmen düzeltilmesi mümkün olabilir.
Tüm spermler hareketsiz ancak canlı ise ya da tedavi ile harekette ve elde edilen embriyo kalitesinde bir düzelme olmuyor ise MESA, PESA (Perkutan Epididimal Sperm Aspirasyonu), PTESA (Perkutan Testiküler Sperm Aspirasyonu), TESE (Testiküler Sperm Ekstraksiyonu), Mikro TESE (Mikroskop altında Testiküler Sperm Ekstraksiyonu) gibi kullanılan sperm elde etme yöntemleri ile yardımcı üreme tedavilerinde başarı elde edilebilir. Bunun dışında cinsel perhiz süresini uzatmak, testislerin ısıya olan maruziyetini azaltmak, sıcak küvet-sauna-hamamdan kaçınmak, dar giysileri tercih etmemek, sigara kullanmamak, beslenme alışkanlıklarını değiştirmek, stres ve kötü yaşam koşullarından uzak durmak da sperm sayısının arttırılmasında yardımcı olabilmektedir.
  19. Sperm sayısının çok az olması durumunda tüp bebek tedavisi yapılabilir mi?
  Tüp bebek tedavisinde erkeğin sperm, kadınınsa yumurta kalitesi ve sayısı elbette çokönemlidir. Ancak döllenme ve embriyo elde etme olayları uzmanlar tarafından gerçekleştirildiği için sperm sayısı az da olsa tüp bebek tedavisi gerçekleştirilebilmektedir. Fakat sperm sayısı az olduğunda elde edilecek embriyo sayısı da az olacaktır ve dolayısıyla da rahme yerleştirmek için en sağlıklı embriyoyu seçmek için çok fazla seçenek bulunamayacaktır. Zaten spermiyogram sonucu sperm sayısının çok az olduğu tespit edildiğinde mikroenjeksiyon uygulanacaktır. Erkeğin verdiği menide hiç sperm bulunamadığında ise cerrahi yöntemle testis kanallarında ve dokusunda sperm aranır.
  20. Tüp bebek tedavisi sonucu yumurtalık rezervi tükenir mi?
  Doğum sırasında kız bebeklerde her iki yumurtalıkta toplamda 1-2 milyon arasında yumurtaöncüsü hücre bulunmaktadır. Doğumdan ergenlik dönemine kadar geçen sürede bu yumurtaların bir kısmı vücut tarafından yok edilir ve ilk adetin görülmesi ile birlikte sayı 250-400 bin civarına kadar geriler.
Adet başlaması ile birlikte her ay belirli sayıda yumurta kesesi seçilir ve 1-2 tanesi olgunlaşırken, diğer yumurta keseleri vücut tarafından yok edilir. Yumurtalıkta üç çeşit yumurta evresi vardır: olgunlaşmamış yumurtalar, belirli bir döngü içinde olgunlaşan ve yumurtlamak üzere hazırlanan yumurtalar ve atrofik/ölü yumurta havuzu. Tüp bebek tedavisi uygulamalarında o ay içinde seçilen yumurta keselerinin çoğu olgunlaştırılmaya çalışılarak elde edilen yumurta sayısı arttırılmaya çalışılır, yani vücudun onları yok etmesine engel olunur. Bu nedenle tüp bebek tedavileri ile kadının yumurta rezervinin azalması ya da tükenmesi söz konusu değildir.
  21. Tüp bebek tedavisi öncesi bir beslenme planı gerekli mi?
  Tüp bebek tedavisi öncesinde özel bir beslenme programına uyulması gerekmez, ancak dengeli beslenme hem genel vücut sağlığı hem de hamileliğin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için önemlidir. Bu da tüp bebek tedavisinde başarı elde edilmesine yardımcı olur. Bu nedenleöncelikle çiftin sağlık durumları ve hastalıkları değerlendirilmeli ve ona göre bir beslenme programı önerilmelidir.
Sağlıklı bir hamilelik için öncelikle vücut kitle indeksine göre uygun bir kiloda olunması gerekir. Aşırı kilolu olmak ya da aşırı zayıf olmak da gebelik ve tüp bebek başarı şansını azaltabilir. Yardımcı üreme tedavilerine başlarken genel olarak karbonhidrattan fakir ancak mineral, protein, omega 3′ den zengin bir beslenme programı tercih edilmelidir. Folik asit, potasyum, magnezyum açısından zengin yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler, ve baklagiller yine bu süreçte önemlidir. B ve C vitamini içeren meyve ve sebzeler günlük olarak tüketilmelidir. Tedavi sürecinde en az 2- 3 litre su tüketilmelidir. Yine bu süreçte suni tatlandırıcılardan, konserve gıdalardan, katkı maddesi içeren hazır gıdalardan uzak durulması önerilmektedir. Çay, kahve, asitli içeceklerin tüketimi azaltılmalıdır. Düzenli bir yaşam ve uyku düzeni sağlanmalıdır.
  22- Tüp bebek sonrası beslenme planı gerekli midir?
  Tüp bebek tedavisi öncesindeki hazırlıklar, tedavi esnası ve tedavinin sonrası olmak üzere 3 aşamalı şekilde düşünülmelidir. Bu üç aşama da birbirine bağlı ve birbirini etkiler durumdadır. Bu bakımdan tıpkı tedaviye başlamadan önce olduğu gibi tedavi sonrasında da yukarıda bahsi geçen sağlıklı beslenme kuralları takip edilmelidir. Embriyo transferi sonrasında gebelik elde edilmesinden doğuma kadar olan süreçte de sağlıklı ve doğru beslenmek eve canlı bebek götürebilme şansını olumlu etkileyecektir.
Tüp bebek tedavisi sonrasında hastaların tüp bebek tedavisi öncesinde olduğu gibi beslenmeye devam etmeleri önerilmektedir. Gebelik döneminde ise günlük kalori ihtiyacı artmaktadır. Bu dönem alınması gereken sıvı, protein, vitamin, mineraller, temel ve eser elementlerin ihtiyacının arttığı bir dönemdir. Bu süreçte önerdiğimiz beslenme şekli tüm temel besin maddelerinin her birinden, ama şeker ve yağ miktarı yüksek gıdalar hariç, yeterince ve düzenli olarak alınması şeklindedir. Bu konuda bir diyetisyenden de destek alabilirsiniz.
  23. Doğum kontrol yöntemlerinden biri olan bağlanan tüpler daha sonra açılır mı?
  Bir kadının gebe kalabilmesi için sperm ile yumurtanın tüplerde bir araya gelmesi gerekmektedir. Daha fazla çocuk sahibi olmayı istemeyen çiftler, sistemik bir hastalık nedeniyle gebe kalmasına izin verilmeyen kadınlar, doğum kontrol yöntemi olarak tüplerini bağlatmayı tercih edebilmektedir. Bunun dışında geçirilen enfeksiyonlar, karın içi ameliyatlar ya da endometriozise bağlı olarak tüplerde oluşan hasar nedeniyle de tüplerin bağlanması söz konusu olabilir.
Tüplerin açılması ameliyatı tüplerin bağlanması kadar kolay ve pratik bir ameliyat değildir. Bu ameliyatlarda laparoskopi ile veya açık ameliyat ile bir operasyon mikroskobu veya büyüteç (lup) kullanılarak mikrocerrahi ile tüpün bağlı olan iki ucu bulunur ve daha sonra bu uçlar kesilerek uç uca getirilip yeniden dikilir. Ancak genel olarak tüp eski haline tam olarak geri getirilemez ve buna bağlı olarak da dış gebelik oranlarında bir artış gözlenir. Bu nedenle yumurtalık rezervi azalmış yaşı ilerlemiş kadınlarda, kısırlık açısından tüpler dışında başka nedenler saptanmış çiftlerde, tubal koterizasyon yöntemi kullanılan hastalarda, erkekte sperm hareket morfoloji ve sayı problemi varlığında, tüplerindeki hasar enfeksiyon veya dış gebelik nedeniyle oluşmuş olan hastalarda, tubal sterilizasyon yapıldıktan sonra geriye kalan sağlam tüplerin 4 cm’den kısa olduğu bireylerde tubal reanastomoz cerrahileri yerine tüp bebek tedavileri önerilmelidir.
  24. Polikistik overim var tüp bebek yapabilir miyim?
  Polikistik over sendromu (PCOS) bayanlarda sıklıkla görülen, nedeni tam olarak belli olmayan hormonal bir yumurtlama bozukluğudur. PCOS’lu hastalarda yumurtlayamamaya bağlı gebe kalmakta sıkıntı görülebilmektedir. Bu hastalarda yardımcı üreme tedavileri ile gebelik elde edilme şansı oldukça yüksektir( ilaç ya da iğne tedavileri ile yumurtlamanın uyarılması, aşılama, tüp bebek). Ancak bu tedavilerde yakın bir takip ve ilaç dozlarının hassas bir şekilde ayarlanması gerekmektedir. Zira kontrolsüz yapılan tedaviler sonucunda aşırı uyarım sendromu gelişme riski olabilmekte ve bu tablo hayatı tehdit edecek sağlık problemlerine neden olabilmektedir.
  25. Tüp bebek tedavisi adetin kaçıncı günü başlar?
  Tüp bebek tedavilerine adetin 2-5. günleri arasında başlanabilmektedir. Daha önce yapılan tahlil sonuçları ve ultrasonografi muayene bulguları değerlendirilerek yumurtalık rezervinize, rahim ve tüplerinizin durumuna ve sperm analizi sonuçlarınıza göre çifte özel bir tedavi planı yapılır.
  26. Kaç defa tüp bebek tedavisi yapılabilir?
  Günümüzde yeni ilaç protokolleri ve uygulamalar sayesinde tüp bebek tedavilerinde başarı oranları giderek artmaktadır. Ancak gebelik elde etme oranlarının % 100 olmadığı unutulmamalıdır. Tüp bebek tedavisinde kaç defa deneme yapılabileceği ile ilgili bir kısıtlama bulunmamaktadır. Çiftlerin isteği göz önünde bulundurularak sağlık problemleri olmaması halinde her tedavi denemesi arasında belirli bir süre bırakılarak yeni denemeler yapılabilir.
  27. HSG (rahim-tüp filmi) ne zaman çekilir?
  Adet kanaması aktif bir şekilde devam ederken HSG filmi çekilmesi önerilmemektedir. Zira kullanılan ilaçlar hem kan dolaşımına geçebilir hem de adet kanı ile beraber tüpler aracılığı ile karın içine geçebilir. Rahim tüp filmi en erken adet kanaması bittikten sonraki 7-10 günlük süreçte çekilebilir. Yumurtlama zamanı geçtikten sonraki süreçte yapılan çekimlerde ise gebelik ile ilgili değerlendirmeler yapılmalıdır.
  28. Rahim filmi ağrılı bir işlem midir?
  Pek çok hasta internetteki paylaşımlardan ya da arkadaş çevrelerinden bu işlemin çok ağrılı bir işlem olduğu şeklinde ön bilgiler ile hekime başvurmaktadır. Eskiden kullanılan yöntemlerde bu filmler esnasında ağrı şikayeti olabilmekteyken günümüzde Hsg filminin çekilmesi için üretilen modern aletler sayesinde bu işlem esnasında hissedilen rahatsızlık hissi en az seviyeye indirilmiştir. Ancak hastanın strese girmesi, işlem esnasında panik olması ya da vajinismus gibi bir durum söz konusu olması halinde bu işlem esnasında anestezi uygulanabilir. İşlemin kendisi hazırlık sonrasında 5 dakika sürmektedir. HSG filmi çekildikten sonra hastalar günlük hayatlarına dönebilmektedir.
  29. Rahim tüp filminin sonuçları ne ne kadar sürede verilir?
  HSG filminin çekim işi bittikten 10-15 dakika sonrasında filminizi alabilirsiniz. Çekilen filmler bazen siyah röntgen kağıtlarına basılır bazende CD’ lere yazdırılır. Çekilen filmin yazılan raporu ise merkezin yoğunluğuna göre hastaya teslim edilir.
  30. Sperm dondurma işlemi hangi durumlarda yapılır?
  Sperm sayı hareket ve morfolojisinde problemleri olan ve daha ileri yaşlarda çocuk sahibi olmak isteyen erkeklerde, testis dokusundan ya da kanallardan cerrahi yöntemle sperm elde edildiğinde, kanser tedavileri öncesinde, spermlerin gelişimini olumsuz yönde etkileyebilecek tedavilerden önce, testislere zarar verebilecek bir ameliyat öncesinde, vasektomi ameliyatı öncesinde, tüp bebek tedavisi esnasında yumurta toplama günü eşin olmaması durumunda, sperm sayısının az olması durumunda yumurta toplama günü yeterli sperm elde edebilmek adına havuzlama amaçlı ve sperm verme güçlüğü olan kişilerde yardımcı üreme tedavileri esnasında sperm dondurulabilir.
  31. Hangi durumlarda yumurta dondurma işlemi önerilir?
  Yumurtalık rezervinin azaldığı hem ultrasonografi hem de yapılan hormon tahlilleriyle( AMH, FSH, LH) anlaşılan kadınlarda, erken menopoz riski olan kadınlarda, kanser tedavileri öncesinde, yumurtaların gelişimini olumsuz yönde etkileyebilecek tedavilerden önce, yumurtalıklara zarar verebilecek bir ameliyat öncesinde yumurtaların dondurulması işlemi önerilmektedir.
  32. Yumurta toplama işlemi anestezi altında mı yapılır?
  Yumurta toplamı işlemi hastanın ağrı hissetmemesi için anestezi altında yapılır. Üç farklı anestezi uygulaması vardır. Bunlardan biri bilinçli sedasyondur, çeşitli ilaçlar kullanılarak hasta hafif bir uyku haline geçer. İkinci olarak genel anestezi uygulanabilir ve bu işlemde kadın tamamen uyutulur. Üçüncü olarak ise lokal anestezi ile yumurta toplama işlemi yapılır. Ancak bu işlem diğer iki yönteme göre daha ağrı vericidir.
  33. Başarısız bir tüp bebek tedavisinden sonra ne kadar süre ara verip ikinci deneme yapılır?
  Tüp bebek tedavilerindeki başarı oranı günümüz koşullarında maalesef %100 değildir. Bu nedenle başarısız bir tüp bebek tedavisinden sonra hekim ve çift tedavide başarısızlığa neden olabilecek faktörlerin değerlendirilmesi amacıyla bir görüşme yapar ve yeni bir tedavi planı oluşturulur. İki tedavi arasında en az 2 ay en fazla 6 ay kadar beklenmesi yeterli olur. Daha uzun bekleme süreleri kadının rezervi, tedaviye olan inancı ve motivasyonu açısından olumsuz etkiler yaratabilir.
  34. MESA nedir?
  Mesa (Mikroskop Altında Epididimal Sperm Aspirasyonu), Obstrüktif Azospermi gibi menide hiç sperm bulunmaması durumunda ya da ejekülat verme güçlüğü olan hastalarda ya da hareketli spermi olmayan hastalarda erkeğin kanallarından lokal ya da genel anestezi ile mikro- cerrahi yöntemi ile yapılan bir işlemdir.ya da ciltten iğne ile sperm elde edilmesidir.
  35. Mikro- TESE nedir?
  TESE(Testiküler sperm ekstraksiyonu), Menide sреrm bulunmayan azospermі hastalarında ya da sрerm saуısı nоrmal olѕa bile hareketli spermi olmayan hastalarda ya da ejekülat verme güçlüğü olan hastalarda teѕtiѕlerden meni taşıyan tüpler bulunarak çıkarılır ve daha sonra laboratuvarda bazı işlemlere tabi tutularak elde edilen sperm hücreleri ICSI yöntemi ile yumurtaların içine yerleştirilir. Ameliyathane ortamında ve mikroskop altında yapılan bir işlemdir. Ağrılı bir işlem olması nedeniyle genel anestezi altında yapılması önerilmektedir.
  36. PESA nedir?
  PESA(Perkutan Epididimal Spеrm Aspirasуonu), Sperm testislerde bulunan epididim adı verilen kanallar boyunca ilerlerken olgunlaşmaya başlar ve hareket edebilme kabiliyeti kazanır. Testislerin içinde bulunan skrotum iѕmi verilen keѕe аçılmаdаn bu kanalların içine ince bir іğne іlе girеrеk içerisindeki sрermlerin alınması işlemine PESA denilmektedir. Obstrüktіf azospermі оlgularında yаpılаbilir.
  37. TESA nedir?
  TESA(Testiküler Sperm Aspirasyonu), Lokal anestezi altında testise iğne ile girilerek sperm kanallarından sperm elde edilmesi işlemidir. İşlem sonrasında hastanede yatış gerektirmemektedir. Sperm kanallarının doğuştan yokluğu/tıkanıklığı veya ameliyat, iltihap gibi nedenlere bağlı olarak sonradan tıkandığı obstrüktif tip azoospermi hastalarında, retrograd ejakülasyon varlığında, hareketli spermi olmayan hastalarda tercih edilebilen bir yöntemdir.
  38. Dondurulan embriyolar farklı bir merkeze taşınır mı?
  Dondurulan embriyolar gerektiği durumlarda istenirse farklı bir merkeze taşınabilir. Hastalar genel olarak embriyoların taşınma esnasında zarar göreceğinden çekinmektedirler. Embriyolar tüp bebek merkezlerinde azot gazı ile dolu tanklarda muhafaza edilmektedirler ve bu tank içindeki gaz miktarı azalmadığı sürece embriyolar zarar görmezler. Taşıma esnasında ise termos boyutundaki tanklara azot gazı konulmakta ve embriyolar bu tankın içine başka bir merkeze çift tarafından nakil edilmektedir. Bu taşıma esnasında embriyoların zarar görmeyeceği koşulların sağlanması bu nedenle önemlidir.
  39. Mikroçip tüp bebek tedavisinde başarı oranını etkiler mi?
  Sperm sayı ve hareket bozuklukları doğal yollardan gebelik şansını azaltmakla birlikte yardımcı üreme tedavilerindeki başarı oranlarını da azaltmaktadır. Mikroçip yöntemi mikro akışkan çip teknolojisi ile spermler arasından DNA yapısı en iyi olan spermleri seçmek adına kullanılan bir yöntemdir. Bu sayede daha iyi kalitede embriyolar oluşturulabilmektedir.
  IVF (Tüp Bebek) ile ilgili sıkca sorulan sorular
0 notes
kitapindiroku · 7 years ago
Text
Parafili & Cinsel Bozukluklar ve Parafili Kitabı pdf indir pdf indir
Parafili & Cinsel Bozukluklar ve Parafili — Temel cinsel anatomi, fizyoloji — Normal cinsellik — Kadın ve Erkeklerde cinsel fonksiyon bozuklukları — Cinsel fonksiyon bozukluklarının tedavisi — Cinsel Nesne, Fantezi, Varyasyon, Mastürbasyon — DSM-5 ve PARAFİLİLER — Sadomazohizm (BDSM) — Stockholm Sendromu — Klitoridektomi, İnfubilasyon — Kişilik Bozuklukları ve PARAFİLİ — Psikiyatrik Bozukluklar ve PARAFİLİ — Cinsel suçlar — Sınav Soruları   + 21 yaş sınırlaması vardır…
Parafili & Cinsel Bozukluklar ve Parafili Kitabı pdf indir pdf indir oku
0 notes
drcemkece · 5 years ago
Photo
Tumblr media
🤔 HAYATINIZIN PATRONU KİM? Siz mi? Eşiniz mi? İşiniz mi? Yoksa bağımlılıklarınız mı? Toplumun felaketi sayılabilecek BAĞIMLILIK; kişinin bedensel, ruhsal ve sosyal hayatını olumsuz etkiler. Ülkemizde ve dünyada hızla tütün, alkol ve uyuşturucu madde alım oranları artmakta, maddeye başlama yaşları gittikçe düşmektedir. Diğer bağımlılıklar gibi cep telefonu, sosyal medya, bilgisayar, teknoloji, porno, mastürbasyon veya kumar bağımlılığı da kişiye, aileye ve topluma psikolojik, sosyolojik ve ekonomik zararlara yol açmaktadır. Psikiyatrik ve psikolojik bir sendrom olan bağımlılık, ciddi bir hastalıktır. Bağımlılığa ilişkin beyinde birçok nörokimyasal, nörofizyolojik değişimler saptanmıştır. Bağımlılık tedavisi, belirli şemaları ve ilkeleri içeren kapsamlı bir İLAÇ TEDAVİSİ ve PSİKOTERAPİ protokolü ile sağlanabilir. Bilgi ve randevu için bize ulaşın‎: ANKARA - 0.533.234 72 08 İSTANBUL - 0.549.314 69 12 #Bağımlılık #SosyalMedyaBağımlılığı #alkolbağımlılığı #maddebağımlılığı #bağımlılıklamücadele #maddebağımlılığı #sağlıkprogramı #maddebağımlılıgı #bağımlılıkyapıcı #bağımlılıkmı #maddebağımlılığınahayır #bağımlılıkyaptı #alkolbağımlısı #uyusturucuhaberleri #bağımlılıkyapar #uyuşturucu https://www.instagram.com/p/Bxjt4TPJAL4/?igshid=e8u220x7y4o6
0 notes
feminenn-blog · 7 years ago
Text
Magazin, Sağlık ve Kadın'a dair her şey...
http://feminenn.com/erken-bosalma-nerdenleri-nelerdir/ Erken Boşalma Nerdenleri Nelerdir?
Diğerleri, nedenin endişe ya da erotik uyarılara aşırı duyarlılık oldu­ğunu ileri sürüyor. Seksologlar, sorunun temelinde erkeğin or­gazmdan hemen önceki duygularını ayırt edememesi, dolayısıyla da de­netim altına alamamasının yattığına inanıyor. Birçok seks terapistinin de desteklediği bu teoride sorun çocu­ğun idrarını tutmayı öğrenmesine benzetiliyor; nitekim çocuklar dolu bir idrar kesesinin nasıl bir duygu olduğunu anlamadan, buna alışmadan ve bunun üzerinde kontrol sağlama­dan idrarlarını tutamazlar.
Fiziksel nedenler çok seyrek gö­rülür, ama bir erkek böyle bir sorunu daha önce hiç yaşamadıysa ve ko­şullarda (örneğin eş değiştirme gibi) hiçbir değişiklik olmadıysa, dokto­run prostat sorunu ya da nörolojik bir hastalık olasılığını dışlaması ge­rekir.
Tedavi Standart tedavi seks terapisidir, ama ilaç tedavisi de uygulanabilir. Araş­tırmacılar yeni antidepresanlardan bazılarının (örneğin sertralin) boşal­mayı geciktirerek her iki eş açısın­dan da doyumu artırabildiğini belir­lemiştir. İlacın aralıklı kullanılması da sürekli kullanım kadar etkili görünü­yor. Bununla birlikte, bulantı ve cin­sel istek azalması gibi yan etkileri vardır.
Erken boşalma vakalarının ço­ğunda seks terapisi başarılı sonuç veriyor ve bazen birkaç haftada so­nuç alınıyor. Ama bu yaklaşım eşler arasında iyi bir iletişim olmasını ve disiplinli bir yaklaşımı gerektiriyor.
Birçok çift için bir seks terapisti­nin yardımını almak yararlıdır, çünkü önceden belirlenmiş bir programı ve bir “yetkili” tarafından dile getirilen yapılacaklar’ ile ‘yapılmayacaklar’ı uygulamak daha kolaydır.
Ayrıca seks terapisti eşleri kendi cinselliklerini keşfetme konusunda eğitebilir, bu sorun nedeniyle birik­miş olabilecek endişe ve öfkelerin giderilmesini sağlayabilir ve eşleri destekleyip teşvik edebilir. Bazen seks terapisti erken boşalma sorunu ele alınmadan önce, bir danışmanla ilişkinin ele alınmasını önerebilir.
Bununla birlikte, eşlerin ikisi de gerçekten istekliyse, kendi cinsellik­leri konusuna rahat yaklaşıyorlarsa ve bu sorun nedeniyle ilişkileri çok zarar görmediyse, bu egzersiz dizi­sini evde kendi başına uygulamak da mümkün olabilir.
Tedavide neler yapılır ? Terapistlerin çoğu “beş duyuya odaklanma” egzersiziyle “durup-başlama” tekniğini ya da “sıkma” tekniğini birlikte kullanıyor. Beş duyuya odaklanma, ünlü seksologlar Masters ve Johnson ta­rafından geliştirilen bir yöntemdir. Bu yöntem, uyarılma ve orgazma ulaşma baskısı olmaksızın, dolayı­sıyla cinsel ilişkide başarılı olma en­dişesinin bulunmadığı rahat bir or­tamda, eşlerin yeniden birbirlerine dokunma ve okşamanın hazzına varması için tasarlandı.
Birçok çiftte cinselliğe ilişkin duygular esas olarak orgazma ve birbirlerine haz verip veremeyecek­lerine odaklanmıştır. Beş duyuya odaklanma yöntemi çifte her şeye yeniden başlama fırsatı veriyor.
Durup-başlama tekniğinde kadın erkeğe mastürbasyon yaptırmaya başlıyor, erkek orgazma yaklaştığını hissettiği anda işaret edince duruyor ve erkeğin orgazma ulaşma dürtüsü geçene kadar bekliyor. Sonra bir kez daha eşini uyarmaya başlıyor ve bu süreç birkaç kez tekrar edildikten sonra orgazma izin veriliyor. Sıkma tekniğinde kadın orgazma yaklaşan erkeğin penisini 15-20 saniye sıka­rak orgazma ulaşma dürtüsünün geçmesini ve penisteki sertleşmenin biraz azalmasını sağlıyor. Bu teknik­te de orgazma izin verilene kadar aynı süreç birkaç kez tekrarlanıyor.
Bu iki tekniğin etkili olmasının nedeni, erkeği orgazmdan hemen önceki duygulara alıştırarak, bunlar üzerinde adım adım denetim kurmasına olanak vermesidir. Bazı er­kekler bu denetimi bir kez öğrenin­ce artık sürdürdüklerini söylerken, diğer bazıları belli aralıklarla bu eg­zersizi tekrarlama gereği duyabilir.
Kaldı ki, cinselliği sadece bir or­gazm aracı olarak değil, gevşeme ve karşılıklı haz alma yöntemi olarak ele almanın bütün ilişkilerde göz önünde tutulması gereken iyi bir il­ke olduğu unutulmamalıdır. Burada tanımlanan egzersizin izleyen aylar­da belli aralıklarla tekrarlanması ge­rekebilir.
Başarı oranı çok yüksektir ve seks terapistleri 3-4 ay sonra “tam düzel­me” oranının %90′ın üzerinde oldu­ğunu bildirmektedir
#ErkenBoşalma, #ErkenBoşalmaNedeni, #ErkenBoşalmaNedenleri, #ErkenBoşalmaNedenleriNelerdir, #ErkenBoşalmak Magazin, Sağlık ve Kadın'a dair her şey...
0 notes
goygoytv · 7 years ago
Link
Erken Boşalmanın Nedenleri ve Tedavisi ? Erkeklerin Kabusu Erken Boşalma ! Erken boşalmanın tedavisini anlatmadan önce birkaç oluşum nedeni üzerinde duralım. Mastürbasyon yapmak; Mastürbasyon yapan kişi bir an önce hazza ulaşmak için boşalmaya çalışır. Sık mastürbasyon yapan kişinin metabolizması erken boşalmaya programlanır.
0 notes
blackleech1-blog · 7 years ago
Text
Erken Boşalıyorum Ne Yapabilirim?
Erkeklerde en çok görülen cinsel rahatsızlıklardan bir tanesi de erken boşalma diğer adı ile denetimsiz boşalmadır. Bu sorun yüzünden evlilikler ve ilişkiler bitme noktasına gelebilmekte ve bitmektedir de. Çünkü cinsel yaşam insanın doğası gereği çok önemlidir. Erkeklerin en belirgin sorunlarından olan erken boşalma kadınların cinsel ilişkiden zevk alamamasına neden olmakta. Bazı TV programlarında, bazı gazete köşelerinde cinsel problemler üzerinde uzman kişilere şu soru hep sorulur erken boşalıyorum ne yapabilirim
Tumblr media
Uzmanlara Göre Erken Boşalma Nedenleri
Bireyler cinsel kimliklerini ergenlik döneminde kazanırlar ve cinselliğe merak duyarlar. Bu dönemde rüya görmeler, fantezi kurmalar ve nihayetinde mastürbasyon yapma işlemi başlar. Kişi bundan suçluluk da duyabilir. Kimse görmesin ister ve kaygıyla hızlı bir şekilde yapar ve rahatlar. Eğer mastürbasyon bu şekilde çok sık yapılırsa erken boşalmaya alışılır ve bu sorun hayat boyu devam eder. 
Erkek karşı cinsi görür görmez sadece bir öpüşme ile bile boşalabilir. Bir başka erken boşalma problemi ise; daha önce böyle bir sorun olmamasına rağmen penisin vajina girdiği an bir dakikalık bir zaman dilimi içerisinde boşalması ve sertliğini koruyamamasıdır. 
Bunun nedeni ise kişinin hayatındaki olaylar, kullandığı ilaçlar, yaşadığı rahatsızlıklar olabilir. Aşırı stres, yorgunluk, uykusuzluk, kalp damar hastalıkları gibi rahatsızlıklar, hormonsal bozukluklar olabilir. Ancak sevindirici olan şudur: erken boşalma tedavisi vardır. Bu rahatsızlık iyileştirilebilir.
Tumblr media
Tedavisi Mümkün
Sorunun kaynağı tespit edildikten sonra çözüm için ilaç, hap, egzersiz veya bitkisel ürünler kullanılabilir. Black Leech doğal bir üründür ve yüzde yüz fayda sağlar. Hiçbir yan etkisinin olmadığı ispatlanmıştır. Kullanan kişiler çok memnun kalmıştır.
Tumblr media
Black Leech Penis büyütmesinin yanısıra ereksiyon (sertleşme), kısırlık, erken boşalma, venöz kaçak gibi cinsel problemlerinizi de çözerek sizlere uzun vaade de sağlıklı bir cinsel yaşam sunuyor.
0 notes
kocaalihaber · 5 years ago
Text
Prostat kanseri nedir? Prostat kanserinin tanısı ve tedavisi
Prostat kanseri, erkeklerde bulunan prostat bezinde oluşur. Prostat bezi, mesanenin tam altında ceviz büyüklüğünde bir bez olup, meni sıvısının yapısına katkı sağlar.
Erkeklerde, akciğer kanserinden sonra en fazla görülen ikinci kanser türüdür. Prostat kanserinin bazı tipleri, yavaş gelişme gösterir ve ciddi zararlar vermeyebilir. Ancak bazı türleri, özellikle genç yaşta başlayanlar daha agresif olup, hızlı bir şekilde yayılabilir.
Prostat Kanserinin Nedenleri Bu kanser türü ağırlıklı olarak, yaşlı erkekleri etkiler. Vakalar, yaklaşık % 85 civarında 65 yaş üstü erkeklerde kendini göstermektedir. Ailesinde prostat kanseri geçmişi olan kişilerde, olasılık artmaktadır. Günümüzde dahi, prostat kanserinin oluşma nedenleri tam bir kesinlikle bilinmemektedir. Kişinin diyet sistemi, önemli etmenlerden birisidir. Yağlı kırmızı et yiyenlerde, risk yükselmektedir. Yine yüksek sıcaklıkta pişirilen etler de bu kanser türünü artırmaya katkı yapabilecek bir takım yanma ürünleri meydana getirir. Hastalık bu verilere bağlı olarak, et ve mandıra ürünleriyle ağırlıklı beslenen ülkelerde, pirinç, soya fasülyesi ve sebzeyle beslenenlere göre çok daha fazla yaygındır.
Hormonlar da, bu hastalıkta önemli bir rol oynar. Özellikle katı yağların aşırı tüketimiyle, vücuttaki testosteron miktarı yükselir. Bu da prostat kanseri büyümesini hızlandırır.
Prof. Dr.Mustafa SOFİKERİM
Bazı meslek gruplarında da, bu konu açısından iş tehlikeleri bulunmaktadır. Örneğin, kaynakçılar, pil üretiminde, ve lastik üretiminde çalışanlar, ve kadmiyum metali içeren işlerde çalışanlar, yine prostat kanserine daha çok açık durumdadırlar.
Kişinin günlük hayattaki hareketsiz yaşam tarzı da prostat kanserine davetiye çıkarmaktadır.
Aspirin, finasteroid, kolesterol düşüren ilaçlar ve trigliserid düşüren ilaçlar, kullanan kişilerde risk azaltıcı olarak etki yapabilir. Ancak, kesinlikle bilinmesi gerekir ki, diğer hastalık durumlarında olduğu üzere, hekime danışılmadan, herhangi bir kişinin kendi başına bu amaçla bu ilaçları kullanması düşünülemez… Domates sosu, brokoli, karnabahar ve lahana gibi bazı sebzelerin tüketilmesi ise, riskin azaltılmasına olumlu katkı yapabilir.
Prostat Kanserinin Belirtileri İlk evrelerde, prostat kanserinin hiç bir belirtisi olmayabilir. Hastalık ilerleme gösterdiğinde idrar kanalında tıkama etkileri, iyi huylu prostat büyümesine benzer şekillerde kendini gösterir:
Özellikle geceleri olmak üzere sık idrara çıkma,
İdrar yapmaya başlanmasında veya durdurulmasında zorluklar,
Güçsüz veya kesintili idrar akışı,
İdrara çıkarken veya boşalma sırasında ağrı veya yanma hissi.
Prostat Büyümesi mi Yoksa Prostat Kanseri mi? Erkekler yaşlandıkça prostat büyüyebilir, böylece bazen mesane veya üretra (idrar kanalı) üzerine basınç suretiyle, prostat kanserine benzer belirtilere neden olabilir. Bu rahatsızlığa, benign (İyi huylu) prostat hiperplazisi (BPH) denir. Benzer belirtilere neden olabilen diğer bir sorun ise prostatit (prostat iltihabı) tir. Prostatit kanser değildir, ilaç uygulamaları ile tedavi edilebilir.
Kontrol Edemeyeceğiniz Risk Faktörleri Hastanın Yaşı: 50’li yaşlar sonrasında ve özellikle 70 li yaşlar sonrasında prostat kanseri gelişimi hızla artar. Aile öyküsü: Erkekte prostat kanseri riskini artırır. Babasında yada erkek kardeşinde prostat kanseri olan erkeklerde risk 2-4 kat artar. Irk: Afrikalı-Amerikalılar yüksek risk grubu altındadır ve dünyada prostat kanserinin en sık rastlandığı popülasyonu oluştururlar.
Kontrol Edebileceğiniz Risk Faktörleri Diyetin, prostat kanseri gelişiminde bir rol oynadığı bilinmektedir. Et ve yüksek yağlı süt ürünleri tüketen ülkelerde daha yaygındır. Bu ilişkinin nedeni belirsizdir. Diyette yer alan yağ, özellikle kırmızı etten gelen hayvansal yağ, erkeklik hormonu düzeylerini artırabilir. Bu da kanserli prostat hücrelerinin büyümesini uyarabilir. Meyve ve sebzelerden yana çok düşük bir diyet de bir rol oynayabilir. Beyaz un, beyaz pirinç, çok yağlı kırmızı etler, salam ve sosis gibi işlem görmüş et ürünleri, diyette kaçınılması gereken besin türleri arasında sayılabilir. Ağırlıklı olarak, tam buğdaylı ürünler, bol yeşil ve renkli sebze türleri ile mevsimine göre çeşitli meyvelerin tüketilmesi önerilir. Ispanak, brokoli, domates, narenciye türü meyveler bunlara örnek olarak gösterilebilir.
Prostat Kanseri Hakkında Bazı Söylentiler Burada prostat kanserine neden olduğu kesin olmayan bazı şeyler şunlardır:
Çok fazla seks, vazektomi, ve mastürbasyon. Bunların hiçbiri ispat edilmemiştir.
Kişide BPH (iyi huylu prostat büyümesi) varlığı, prostat kanserine yakalanma riskininin daha fazla olduğu anlamına gelmez.
Alkol kullanımı, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, ya da prostatitin prostat kanseri gelişiminde rol oynayıp, oynamadığını halen araştırılmaktadır.
Prostat Kanseri Erken Teşhis Edilebilir mi? Prostat kanserinin erken tanısı için bazı tarama testleri kullanılabilir. Ancak testler, kimi zaman tedavi edilmesi gerekli olmayan yavaş gelişen kanserleri de tesbit edilebilir. Gereksiz uygulanan tedavilerde ciddi yan etkiler oluşabilir. Testler, doktor önerisiyle 40 yaşından sonra yapılmalıdır. Özellikle risk grubuna giren erkeklerde testler önem taşır. (Yaş durumu ve aile özgeçmişi gibi…)
Tarama: Rektal Muayene ve PSA Tayini Prostat parmakla rektal muayene (rektal tuşe) denilen yöntemle muayene edilir. Doktorunuzun yönlendirmesiyle, bir kan testi olan prostat spesifik antijen (PSA), testi yapılır. Bu test, prostat hücreleri tarafından üretilen bir proteinin ölçülmesi için yapılır. Testte çıkan bir yüksek değer, kanser olasılığı gösterebilir. Ancak her PSA yüksekliği prostat kanseri anlamına gelmez. Aksine durumda da, test sonucunda normal PSA değeri çıkmasına rağmen, prostat kanseri varlığı da mümkündür.
source https://saglik.kocaali.com/prostat-kanseri-nedir-prostat-kanserinin-tanisi-ve-tedavisi-2/
0 notes