Tumgik
#Fatih Çeviker
altinovaguncel · 7 months
Text
Oral, yol arkadaşıyla kahvaltıda buluştu
Altınova Belediye Başkanı Metin Oral, ilçedeki esnaflarla kahvaltıda bir araya gelmeye devam ediyor. Düzenlenen kahvaltı programlarında Başkan Oral, haftanın belli günleri esnaf dükkânlarında kahvaltı yaparak görüş alışverişinde bulunuyor. Başkan Oral, güne Fatih Çeviker ile kahvaltı yaparak başladı. “Yol arkadaşım” Başkan Oral son olarak, kendisine uzun yıllar makam şoförlüğü yapan Fatih…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
elazigsurmanset · 6 days
Text
Mobilyacılar Sitesi’nde Kriz ”5 yıldır tek Başıma Mücadele Ediyorum
Tumblr media
Elazığ Mobilyacılar Derneği (EMOSDER) Başkanı Muhammet Fethi Dilek, Mobilyacılar Sitesi ile ilgili kamuoyunu aydınlatmak amacıyla çarpıcı açıklamalarda bulundu. Dilek, son günlerde yoğun tartışmalara neden olan kooperatif süreci ve karşılaştığı engellere dair önemli bilgiler paylaştı. Mobilyacılar Sitesi’nde Kriz Başkan Dilek, Karalama ve İftira İddialarını Yargıya Taşıdı! Mobilyacılar Sitesi’nde Şok İddialar: Dilek, Engellemeleri ve İftiralara Karşı Savaş Açtı! Dilek’ten Sert Çıkış: ‘Mobilyacılar Sitesi Projesi İçin Engeller Kasıtlı Olarak Koyuluyor! Mobilyacılar Sitesi Kooperatifi eski başkanı Elazığ Mobilyacılar Derneği (EMOSDER)Başkanı Muhammet Fethi Dilek, Mobilyacılar sitesi ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Son günlerde kamuoyunun gündemini meşgul eden Mobilyacılar Sitesi ile ilgili açıklamalarda bulunan Elazığ Mobilyacılar Derneği (EMOSDER)Başkanı Muhammet Fethi Dilek kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla bu açıklamayı yapmak zorunda kaldığını ifade etti. Kamuoyunun yanıltılmasına ve kişisel itibar zedelemeye yönelik karalama kampanyalarına karşı mücadele edeceğini vurgulayan Dilek, projede emeği geçen herkesi projenin başarılı bir şekilde tamamlanması için ortak çaba göstermesi gerektiğini söyledi. *5 YILDIR TEK BAŞIMA MÜCADELE EDİYORUM Yaklaşık 5 yılı aşkın bir süredir mobilyacılar sitesi arazi ve inşaatının yapımı için tek başıma mücadele ettiğini ve Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı oluru ve Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın onayıyla Elazığ Belediyesi ile kooperatifimiz arasında protokol yapılarak arsa tahsisi gerçekleştirildiğini ifade eden Dilek; “Protokolün imzalanmasının ardından bir taraftan arsa üzerinde hafriyat çalışmalarını başlatırken diğer taraftan da üye kayıt işlemlerine hızlı bir şekilde devam etmekteydik.  Yaklaşık 1 yıl önce İbrahim Kavaklı, Erkan Taşkın ve Ömer Ekşi beyler yanıma geldiler kendileri ve ortaklarının 10 adet mağazayı nakit satın alacaklarını paranın Erkan Taşkın'ın hesabında olduğunu beyan ettiler. Bizler de sözlerine itibar ettik, tek şartlarının ise yönetim kuruluna girmek olduğunu söylediler. Bende o dönem yönetimdeki arkadaşlarla istişare ettim ve tekliflerini kabul ettik. Biz kendilerine verdiğimiz sözleri yerine getirirken yukarıda açıkladığım isimler tarafından verilen sözlerin hiçbiri maalesef tutulmadı, bu isimler kendi üyelik ücretlerini dahi ödememişlerdir.”dedi. *İFTİRALARLA BAŞKANLIĞI ELE GEÇİRDİLER “Şahsım hakkında mesnetsiz iddialarla şahsıma çirkin iftiralar atıldı.”diyen Muhammet Fethi Dilek; açıklamasında şu ifadelere yerverdi; “Bu arkadaşlar yanlarına birkaç ismi de alarak bize karşı bir blok oluşturdular ve kooperatifin işleyişini çıkmaza soktular. Yaklaşık 7 ay önce benim ofisimde yukarıda adı geçen arkadaşlarla beraber Sümeyya Bayram,Burhan Bayram,Fatih Serdar Çevik,Osman Avcıl,Kerem Aslan,Nurullah Selçuk,Mustafa Karatepe dahil olmak üzere bir araya geldik. Bana yine iftiralarda bulundular başkanlıktan istifa etmemi, adları geçen grubun yönetime geçeceklerini ifade ettiler.”dedi. VERİLEN SÖZLERİN HİÇBİRİ TUTULMADI “Maddi manevi hiçbir emek vermeden hazıra konup istedikleri gibi yöneteceklerdi bu oyunu gördüm ve ben de sinirlendim ve artık ‘bu saatten sonra daha fazla fedakarlık yapmayacağım’ dedim. Osman Avcıl ve diğerleri de benim kooperatiften tüm alacaklarımı bugünkü değerle vereceklerinin sözünü verdiler tutanak altına alıp imzalaştık. Fakat bu güne kadar yine verilen sözler tutulmadı. Kurban Bayramından önce Erkan Taşkın’ın dükkanına gittim diğer arkadaşlar da geldiler, sözünüzü tutmadınız dedim, sürüncemede bırakarak bir yere varılmayacağını net bir dille söyledim. Durumdan memnun değilseniz bugüne kadar kooperatife ödeme yapan kendi arkadaşlarının ödediği paraları ödeyeyim siz kooperatif üyeliğinden ayrılın kooperatifin faaliyetlerini daha fazla kilitlemeyin teklifini yaptım onu da kabul etmeyip niyetlerini açık ettiler.” BENİM HABERİM OLMADAN 24 KİŞİYİ ÜYE YAPTILAR “Erkan Taşkın ve arkadaşları kooperatif karar defterini benim haberim olmadan alıkoyup, sonrasında yakın dost, eş ve akrabalarından oluşan 24 kişiyi kooperatif üyesi yapmışlardır. Yaptıkları bu üyeler bırakın mobilyacı olmayı vergi mükellefi bile değillerdir. Kooperatifimizin kendi adresinde toplantı salonumuz olmasına rağmen gazete ilanıyla, sadece yeni üyelerin haberi olacak şekilde İbrahim Kavaklıya ait olan balık restoranında 30.06.2024 saat 09.30 da toplantı kararı almışlardır. Bu konularla alakalı 25.06.2024 tarihinde Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundum.” BU İSİMLER TARAFINDAN MOBİLYACILAR SİTESİ İÇİN VERDİĞİMİZ MÜCADELE AKAMETE UĞRATILMIŞTIR “Uzun süren uğraş ve mücadelemize, yaşadığımız sıkıntılara ve maddi kayıplarımıza rağmen Mobilyacılar Sitesi için verdiğimiz mücadele yukarıda isimlerini açıkladığım şahıslar tarafından akamete uğratılmıştır. Kooperatifimizin 2023 yılı hesapları yapılan genel kurulda oy çokluğuyla ibra edilmiştir. Buna rağmen şahsımız ve kooperatifimiz hakkında ileri sürülen tüm iddia ve iftiralar tarafımızdan yargıya taşınmıştır. Tek amacım yıllardır hep konuşulan ama bir türlü hayata geçirilemeyen Mobilyacılar Sitesi’ni şehrimize kazandırmaktı. Bu uğurda verdiğim maddi ve manevi mücadele ortadadır.” MOBİLYACILAR SİTESİ’NİN EMİN ELLER TARAFINDAN YAPILMASI İÇİN GEREKEN MÜCADELEYİ VERECEĞİM “Mobilyacılar Sitesi’nin yapımı için benim verdiğim mücadelenin önüne set çekenlerin, Mobilyacılar Sitesi’nin yapımını geciktirilenlerin amacı da gayesi de bellidir. Mobilyacılar sitesinin yapılması için bugüne kadar emek sarfeden benden önceki başkanlarımızın, dernek üyelerimizin ve şahsımın emeklerinin süreci akamete uğratanlar tarafından yok sayılmasına müsaade etmeyeceğimizi ve şehrimizin yıllardır beklediği Mobilyacılar Sitesi’nin emin eller tarafından yapılması için gereken mücadeleyi vereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.”dedi. Read the full article
0 notes
bernamegeh · 2 months
Text
Fatma Belgen Kimdir Hayatı
Oyuncu Fatma Belgen, 16 Haziran 1949 tarihinde Manisa’da dünyaya geldi.İlkokul öğrenimini Manisa Ali Rıza Çevik İlkokulunda, ortaokul öğrenimini de Manisa Fatih Anadolu Lisesinde gördü. Ardından İstanbul’a yerleştiler.Nişantaşı Kız Lisesi’nden mezun oldu.Bir ablası bulunmaktadır.1971 senesinden önce bir bankada çalışmaktayken; 1971 senesinde Ses Mecmuasının açtığı Artist Yarışmasında ikinci…
0 notes
pazaryerigundem · 3 months
Text
ERÜ’de yenilikçi projenin açılışı gerçekleştirildi
https://pazaryerigundem.com/haber/179338/erude-yenilikci-projenin-acilisi-gerceklestirildi/
ERÜ’de yenilikçi projenin açılışı gerçekleştirildi
Tumblr media
Erciyes Üniversitesi (ERÜ), Kayseri Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu (TENMAK) ve Gazi Üniversitesi işbirliğinde yürütülen TÜBİTAK 4005 destekli “Bilsem Öğretmenlerine Yönelik Yenilikçi Havacılık ve Uzay Teknolojileri Eğitimi ve Uygulamaları” Projesi’nin açılış toplantısı ERÜ ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Mehmet UZEL / KAYSERİ (İGFA) – ERÜ Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen projenin açılışına; AK Parti Kayseri Milletvekili Dr. Murat Cahid Cıngı, ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun, TENMAK Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Uğur Çevik, Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nafiz Kahraman ile akademisyenler ve bilim ve sanat merkezlerinde görevli öğretmenler katıldı. Programda konuşan AK Parti Kayseri Milletvekili Dr. Murat Cahid Cıngı, savunma sanayii ve uzay çalışmalarının öneminden bahsetti.
 Milletvekili Dr. Cıngı, “Dünyadaki bütün teknolojik ve Ar-Ge gelişmeleri hep havacılık çalışmaları neticesinde ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmalar ülkemizdeki teknolojik alt yapıyı da teyit edecek ve kuvvetlendirecektir” dedi. ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun da konuşmasında projenin önemli bir iş birliği birlikteliğinin göstergesi olduğunun altını çizdi. Şehirlerde kurulan ihtisas organize sanayi bölgelerinin savunma sanayisine yönelik olarak kurulmasının önemine dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Altun, şunları kaydetti: “Kayseri ilkleri başarmış ve havacılık ile savunma sanayiinde yakışan yaklaşımlar içerisindedir. Kayserimize bu alanlarda destek olunmasını canı gönülden arzu ediyorum. Özellikle yeni kurulacak organize sanayi bölgelerinde ihtisas organize sanayilerinin, savunma sanayilerine yönelik olması da bu şehirde birçok konunun kendiliğinden çözüleceğinin de habercisi. Şehrimizde havacılık kültürü oturmuş durumdadır.”
ERÜ Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nin alanında etkin çalışmalar yürüten önemli bir fakülte olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Altun, “Üniversite olarak ülkeye ve tüm insanlığa katma değeri olan çalışmalar içerisinde olmamız en temel görevlerimizdendir. Üniversite olarak her alanda varlığımızdan hissettiriyoruz ve hissettirmeye de devam edeceğiz” diye konuştu. 
TENMAK Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Uğur Çevik ise konuşmasında “Uzay alanında yeni araştırmalar yapmak tüm ülkelerin en önemli özelliklerinden olmuştur” dedi. Prof. Dr. Çevik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Son yıllarda ülkemizin yerli ve milli imkanlar ile geliştirmekte olduğu başta insansız hava aracı ve uydu teknolojileri olmak üzere havacılık ve uzay alanında ortaya koyduğu büyük gelişmeler bu yarışta ülkemizi öncü konuma getirmiştir. Özellikle son birkaç ay içindeki milli astronotlarımızın yapmış oldukları uzay görevleri ve milli muharip uçağımız Kaan’ın yaptığı ilk deneme uçuşları bu alandaki rekabet gücümüzü ortaya koymaktadır. Tüm bu gelişmeler başta gençlerimiz olmak üzere tüm toplumun ilgisini bu alana çekmiştir. Son yıllarda TEKNOFEST ile ortaya çıkan ilgi tüm kesime yayılmış özelde de bilim sanat merkezlerinde de ayrı bir edinmiştir. Uzay ve havacılık alanındaki bu gelişmeler bilim ve sanat merkezlerinde öğrenim gören öğrencilerin atölye çalışmalarına olan talebi de artırmaktadır.”
Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nafiz Kahraman da konuşmasında etkinliğe ev sahipliği yapmaktan dolayı mutlu olduklarını belirterek, fakülteleri hakkında bilgi verdi.
Proje yürütücüsü Dr. Mehmet Yükseksöylemez de yaptığı konuşmasında proje hakkında bilgi verdi. Konuşmalarından ardından proje ekibine belge takdiminde bulunuldu.
Farklı illerden bilim ve sanat merkezlerinde kadrolu fizik, fen bilimleri, bilişim teknolojileri, teknoloji ve tasarım alanında eğitim veren 36 öğretmenin katıldığı etkinlik, öğretmenlerin havacılık ve uzay bilimleri alanındaki bilgi ve becerilerini artırmak, atölye, laboratuvar, tasarım ve üretim gibi deneysel ve uygulamalı çalışmalarla tecrübelerini artırmak amaçlanmakta. 
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
futbolpenceresi · 4 months
Text
GS FB
Galatasaray sıfır, Fenerbahçe bir
Fenerbahçe deplasmanda Galatasaray'ı 1-0 yenerek son haftaya az da olsa ümitli girmeyi başardı. Galatasaray ise kenar yönetiminden oyuncularına, maç hazırlığından zihinsel donanıma kadar sıfırdı
Her şey T24'ten Aylin Hanım'ın bana e-posta atarak Galatasaray-Fenerbahçe maçına ilişkin skor tahminimi sormasıyla başladı denilebilir. Skor tahminim biraz spektakülerdi, çünkü Fenerbahçe'nin Galatasaray'ı 3-1 yeneceği yolunda bir tahminde bulundum. Ama bu nihayetinde skor tahmini, kanımca hiçbir önemi yok. Önemli olan temel öngörümün Galatasaray'ın kendi sahasında Fenerbahçe'ye yenileceği yolunda olmasıydı.
T24 yazarları ve editörlerinin skor tahminlerinin dün yayınlanmasının ardından ciddi anlamda mesaj bombardımanına uğradığım kolayca tahmin edilecektir. Hem e-posta yoluyla, hem de mobil telefonumdan birçok mesaj aldım. Çoğu insanın merak ettiği şey "totem" yapıp yapmadığımdı. Totem değildi elbette. İki nedenden ötürü, ilkin böyle inançlarım hiç yoktur. İkincisi, Fenerbahçe'nin maçı kazanacağına ilişkin öngörümün belli dayanak noktaları vardı. Bu nedenle Galatasaray'ın yenileceği yönündeki öngörümü muhafaza ettim.
Ads by Kiosked
Şimdi bu öngörümün arka planını paylaşmak istiyorum. Aslında her şey Aylin Hanımın bana skor tahminimi soran e-postasıyla değil, geçen hafta oynanan Fatih Karagümrük-Galatasaray ve Fenerbahçe-Kayserispor maçlarına sakin kafayla seyredince başlamıştı.
Analizimin iki dayanağı vardı. Bunlardan ilki Fatih Karagümrük teknik direktörü Tolunay Kafkas'ın Galatasaray'ın nasıl yenilebileceğine ilişkin ligin diğer teknik adamlarına önemli bir kopya verdiğini düşünmemdi. Kafkas geçen hafta Galatasaray'ı yenmek için yapılması gerekenleri açıkça göstermişti: Bütün Galatasaraylı futbolcuları bire bir almak. Galatasaraylı oyuncuların hatlar arasına sızabileceği boşluklar bırakmamak. Hareketli ve çok hamleli bir savunma kurgulamak. Topu kazandıktan sonra da doğru ve hızlı biçimde karşı hücuma çıkmak.
Karagümrük bu oyunu sayesinde Galatasaray karşısında birçok gol pozisyonu yakalamış, ancak oyuncu kalitesinin Galatasaray'ın altında olması nedeniyle maçı son anlarda yediği golle yenik kapatmıştı.
İkinci dayanak noktama gelince. Fenerbahçe aslında geçen hafta kendi sahasında Kayserispor'a karşı oynadığı maçta ciddi anlamda Galatasaray karşılaşmasının provasını yapmıştı. Burada ilginç olan Tolunay Kafkas'la İsmail Kartal'ın geçen hafta takımlarını aynı stratejiyle sahaya sürmeleriydi. Gerçekten de Fenerbahçe Kayserispor karşısında temel stratejisini savunma hatları arasında rakibin sızabileceği boşlukları bırakmamak ve topa sahip olduktan sonra mümkün olduğunca hızlı biçimde hücuma çıkmak üzerine kurgulamıştı. Özetle, bu iki veriyi üst üste koyarak Fenerbahçe'nin Galatasaray'ı yeneceği yolunda bir öngörüde bulunmam birçok insanı şaşırmış olsa da benim adıma çok şaşırtıcı değildi.
Fenerbahçe'nin doğruları
Bu yazıda temel olarak Fenerbahçe'nin neleri doğru yaptığı üzerine odaklanacağım.
Fenerbahçe açısından bu maçın temel konsepti hareketli çeviklikti. İsmail Kartal'ın hareketli çeviklik konseptini seçmesinin nedeni kanımca çok basit; zira Galatasaray 11'i hareketli çeviklik konusunda Fenerbahçe 11'inin oldukça gerisinde.
Bunu biraz açmak istiyorum. Hareketli çeviklik anlamında Galatasaray'da sıra dışı sadece iki oyuncu var; Barış Alper Yılmaz ve Davinson Sánchez. Diğer Galatasaraylı oyuncular hızlı ve çevik olmadıkları gibi çok hamleli de değiller. Yani ardışık hareketleri belirli bir çeviklik standardında yapamıyorlar. Ki çoğu da zaten tek hamleli. Bu nedenle de hamle başarılı olmayınca oyun dışı kalıyorlar. (Tek hamleli bu oyunculara hızlı bilinen Derrick Köhn de dahil kanımca.)
Ads by Kiosked
Buna karşın Fenerbahçeli oyuncular, çeviklik ve ardışık hareketleri yapabilme konularında oldukça iyiler. (Sayacak olursam başta Bright Osayi- Samuel, Jayden Ooosterwolde, Fred olmak üzere Ferdi Kadıoğlu, Sebastien Szymanski, Çağlar Söyüncü ve Michy Batshuayi şeklinde uzuyor liste.)
Kartal'ın iki stratejik hamlesi
Fenerbahçe'nin üstün olduğu bu ana konsept dışında İsmail Kartal'ın Okan Buruk'a oranla takımını stratejik bir planla sahaya sürdüğüne şahit olduk. Bunu iki alanda gözlemledik. Kartal ilk olarak maça önde baskıyla başlayarak Fenerbahçe'nin hantal ve hazırlıksız oyunculara sahip Galatasaray'a karşı sahada psikolojik üstünlüğü eline almasını sağladı. Nitekim Alexander Djikou çift sarı karttan kırmızı kart görene kadar Fenerbahçe maçtaki momentumu tamamen elinde tuttu (aşağıdaki grafik).
Maçın ilk yarısında momentumun kimin elinde olduğunu gösteren grafik. Mavi renk Fenerbahçe, yeşil ise Galatasaray. (Kaynak).
Fenerbahçe'nin ön alan baskısı yapması Galatasaray'ın öngörmediği bir şeydi. O kadar ki Galatasaraylı oyuncular Fenerbahçe 10 kişi kalana dek bu ön alan baskısı karşısında çaresiz kaldılar.
İsmail Kartal'ın bir diğer doğru stratejisi de Galatasaray'ın kanatlarını, burada oynayan Galatasaraylıları savunma yapmaya iterek neredeyse etkisiz hale getirmesiydi. Galatasaray'ın kanatlarda oynayan futbolcuları Fenerbahçe'nin kanatlar üzerinden seri biçimde çıkmasını önlemek amacıyla maç boyunca hücumdan çok savunma yapmak zorunda kaldılar. Bunu gösteren iki grafiği paylaşıyorum.
Maçın ilk yarısında iki takımın ısı haritaları böyleydi. Görüldüğü gibi Fenerbahçe hücumlarını kanatlar üzerinden gerçekleştirirken Galatasaray savunma yapması nedeniyle üçüncü bölgeye geçememişti. (Kaynak).
Görüldüğü gibi özellikle maçın ilk yarısında Galatasaray kanatları Fenerbahçe'ye teslim etmiş durumda. Galatasaray ceza sahası içindeki yoğunluk ve üçüncü bölgenin büyük ölçüde renksiz kalmış olması, Galatasaray'ın ağırlıklı olarak savunmada kaldığını ve hücum yapamadığını gösteriyor bize.
Futbol analizi
Burada Fenerbahçe'nin yaptığı başarılı savunma sonrasında hızla hücuma çıkarak yarattığı tehlikelere ilişkin üç örnek vereceğim.
İlk örnek; dakika 17,01. Galatasaray aut atışı sonrasında topu oyuna sokarken Fenerbahçe'nin yaptığı ön alan baskısı (aşağıdaki fotoğraf) nedeniyle Muslera üzerinden uzun oynamak zorunda kalıyor.
Fenerbahçe'nin maçtaki ilk tehlikeli hücumunun 28 saniye öncesine bakıyoruz. Fenerbahçe'nin yaptığı ön alan baskısı nedeniyle bütün oyuncular kapatıldığı için Muslera topu uzun oynamak zorunda kalıyor. (Kaynak).
Muslera'nın oynadığı uzun topa Dries Mertens dokunamayınca sahipsiz kalan topu ceza sahası dışına çıkan Dominik Livakoviç kontrol ediyor ve hemen hemen Ooosterwolde'ye oynuyor, o da dikine Fred'e. Lucas Torreira Fred'i rahatsız ediyor, ama Fred gerideki Ferdi Kadıoğlu'na oynayarak hemen çizgiye kaçıyor. Topu aldıktan sonra da bahsetmiş olduğum o hamleli çevikliği sayesinde Torreira'nın baskısına rağmen Tadiç'e oynuyor ve ileriye doğru koşusunu sürdürüyor. Tadiç Kaan Ayhan'ın yakından markajına rağmen topu ilerideki Fred'e aktarmayı başarıyor. Bu hücumda Torreira ve Kaan Ayhan geride kalınca Fenerbahçe 5'e 4 sayısal üstünlükle atağa çıkıyor (aşağıdaki fotoğraf).
23 saniye sonrası. Kaan Ayhan ve Lucas Torreira'dan sıyrılan Fred ve Ferdi ikilisi soldan Galatasaray kalesine akarken boş durumdaki Szymanski de hücuma katılıyor. (Kaynak).
Fred merkezdeki Szymanski'ye oynuyor. Ancak onun şutu kale direğinin yanından dışarı çıkıyor.
Fenerbahçe'nin bu hücumunda tek hamleli Galatasaraylı oyuncuların çevik Fenerbahçeliler karşısında nasıl etkisiz kaldıkları çarpıcı biçimde görülüyor.
Galatasaray hücumunda golü kaçıran Fenerbahçe oldu
İkinci örnek; dakika 40,10. Muslera aut atışını Nelsson'a kullanıyor. Sánchez ve Köhn üzerinden top çizgi üstündeki Barış Alper Yılmaz'a geliyor. Rakibi Osayi-Samuel'den kurtulan Yılmaz ceza sahasına gönderiyor topu. Sivasspor maçında olduğu gibi Icardi yine topun üzerinden atlıyor, ancak bu kez arkasında kimse yok (aşağıdaki fotoğraf).
Galatasaray hücumunda Icardi, Barış Alper Yılmaz'ın ceza sahasına gönderdiği topun üzerinden atlıyor, ancak arkasında hiçbir Galatasaraylı yok. Bu sahipsiz topu Tadiç kontrol ediyor. (Kaynak).
Bu topu Ziyech'ten önce kazanan Tadiç hemen Mert Hakan Yandaş'a oynuyor, o da gerideki Szymanski'ye bırakıyor. Szymanski hemen ilerideki Batshuayi'ye yüksek oynuyor. Bu topu kontrol eden Batshuayi Torreira ve Sánchez'in arasından Szymanski'yi görüyor. O da topu sağdan bindiren Yandaş'a aktarıyor. Böylece Fenerbahçe 5'e 3 sayısal üstünlükle tehlikeli bir hücum geliştiriyor. Yandan daha sonra soldan bindiren Fenerbahçelilerin önüne atıyor topu (aşağıdaki fotoğraf).
15 saniye sonrası. Galatasaray'ın baskısını kıran Fenerbahçe topun sağdan bindiren Mert Hakan Yandaş'a aktarılmasıyla 5'e 3 hücuma çıkıyor. (Kaynak).
İki saniye sonrası. Mert Hakan Yandaş'ın pasıyla ceza sahasında topla buluşan Fred'in yaptığı vuruş Muslera'nın solundaki direğin dibinden dışarı çıkıyor. (Kaynak).
Bu hücumda gördüklerim şöyle:
- Bu hücum Galatasaray'ın gol yiyene kadar gerçekleştirdiği tek ciddi atak olarak geçti kayıtlara. Ancak bu hücumda Galatasaraylı futbolcular rakip ceza sahasında sayısal üstünlüğe sahip olmadıkları gibi atomize biçimde hareket ettikleri için birbirlerinden çok ayrılar.
- Eski fit görünümünden çok uzun süredir uzak olan Icardi Barış Alper Yılmaz'ın pasını soluyla şutlamak yerine üzerinden atlayınca hücum inisiyatifi Fenerbahçe'ye geçmiş oldu.
- Galatasaray hücumunda Tadiç'in rakibini takip ederek kendi ceza sahası çizgisine gelmesi çok önemli. Nitekim Fenerbahçe sahipsiz topu kazanan Tadiç üzerinden hücuma çıktı.
- Fatih Karagümrük maçında olduğu gibi yavaş hareket eden tek hamleli Galatasaraylı futbolcular hızlı Fenerbahçe hücumunu önleyemediler ve geride takım arkadaşlar��nın eksik yakalanmasına neden oldular.
- Burada Djikou'nun atılmasından sonra orta sahada tek başına kalan Fred'in takım savunmasına yardımcı olmasının dışında takımının en uçtaki oyuncusu olarak gol kaçırması Fenerbahçe'nin takım savunması ve hücum anlayışını çok iyi gösteriyor.
Yine Mertens
Üçüncü örnek, dakika 63,02. Livakoviç'in uzun topunda Kaan Ayhan'ın kafasıyla uzaklaştırdığı topu Kerem Demirbay Köhn'e kazandırıyor. Köhn, Barış Alper Yılmaz, Demirbay, tekrar Köhn ve Torreira üzerinden top Mertens'e geliyor. Bu paslaşmalar maç boyunca Galatasaray'ın yaptığı en hızlı paslaşmalar ve bu sayede ilk kez üç Fenerbahçeli geride kalıyor. Tam bu sırada Barış Alper Yılmaz öne koşu göstermiş durumda (aşağıdaki fotoğraf).
Galatasaray hücumunda Mertens kimse tarafından rahatsız edilmeden topla buluşuyor. Soldan Barış Alper Yılmaz koşuya başlamış durumda. (Kaynak).
Ancak Mertens gelişine Barış Alper Yılmaz'ı kaçırmak yerine kontrol etmeye çalışırken top kaybı yapıyor (aşağıdaki fotoğraf).
Bir saniye sonrası. Mertens yavaş hareket edince top kaybı yapıyor. Fenerbahçe hücumu başlıyor. (Kaynak).
Hızlı hareket eden Oosterwolde topa dokunuyor ve Fred'e kazandırıyor. Fred, Szymanski'ye veriyor. Kendi etrafından topu kaybetmeden dönen Szymanski sol çizgideki Tadiç'e veriyor ve sonra yine alıp ceza sahasına boş koşu gösteren Fred'i kaçırıyor. Fred'in dokunuşunu son anda Muslera kurtarıyor (aşağıdaki fotoğraf).
18 saniye sonrası. Szymanski'nin pasıyla buluşan Fred'in yaptığı vuruşu son anda Muslera önlüyor. (Kaynak).
Bu hücumda gördüklerim şöyle:
- Geçen hafta Fatih Karagümrük'ün ikinci golüyle sonuçlanan Galatasaray hücumunda kendi yarı sahasında topu kaptıran isim Mertens'ti. Bu hücumda Mertens yine benzer biçimde önünde arkasında kimse yokken yavaş ve hatalı oynaması nedeniyle top kaybı yaptı.
- Burada kritik olan Ferdi Kadıoğlu'nun ve Fred'in Galatasaray ceza sahasına yaptığı topsuz koşulardı. Kadıoğlu'nun koşusu Ziyech tarafından takip edilirken Fred'i kimse takip etmedi. Oysa Demirbay tarafından takip edilmeliydi.
- Görüldüğü gibi bu kritik hücumda golü kaçıran yine Fred oldu. Yani Fenerbahçe'nin orta sahada tek kalan ismi.
Tartışma
Maça biraz ileriden ve retrospektif bir açıyla bakınca sanki Galatasaray'ın yenilmesi bir kadermiş gibi geliyor insana. Ama değil. Bunu biraz açmak istiyorum.
Galatasaray'ın temelde en önemli karakteri yaptığı ön alan baskısı ve hızlı hücumlarıydı. Ancak Galatasaray giderek bu alanda gerilemeye başladı ve Alanyaspor maçının ikinci yarısından itibaren pas ve kontrole dayanan yeni bir futbola yelken açtı. Bu değişimde biz Kerem Aktürkoğlu yerine Hakim Ziyech'in ilk 11'e girmesi gibi bireysel nedenlerden daha çok Galatasaray'ın son dönemde ön alan baskısından uzaklaşmasının yapısal nedenleri üzerinde durmalıyız.
- Galatasaray'ın forvet hattının (4231 formasyonun 3+1'ini oluşturan ön dörtlü) etkili bir ön alan presi yapabilecek fizik kaliteden artık oldukça uzak. Icardi, Mertens ve Ziyech enerjilerini artık, hücumda önlerine gelen şansları daha iyi değerlendirmek amacıyla harcıyorlar. Bu denkleme Barış Alper Yılmaz'ı da ekliyorum, zira Yılmaz oyunun hücum tarafında bir anlamda takımını sırtında taşırken oyunun savunma kısmında (bire bir adam takibi ve takımın yaptığı ön alan baskısına iştirak etme) istikrarlı bir oyuncu değil.
- Galatasaray orta sahası, ön alan baskısına katılmasını asgari düzeyde mümkün kılan hızdan uzaklaşmış durumda. Bunu en çarpıcı biçimde Torreira özelinde görüyoruz. Eskiden rakip altı numaraları yıldıran ve sık sık top kazanan Torreira kısa metrajdaki hızını yitirdiği için artık bu görevini yerine getiremiyor.
- Demirbay'a gelince; onun durumu biraz daha farklı. Çoğu insan Demirbay'ın bazı maçlarda kötü oynadığını düşünüyor. Ben bu fikirde değilim. Demirbay aslında hep aynı oyunu oynuyor. Değişen şey rakiplerin oyunu aslında. AC Sparta Praha, Fenerbahçe gibi tempolu oynayan rakipler Demirbay'ın temposuz yapısının kolayca göze çarpmasına yol açıyorlar. Temposuz oynayan rakipler ise Demirbay'ın bir futbol kahramanına dönüşmesine neden oluyorlar. Oysa değişen o değil, rakipler.
- Stoperler ve sol bek Köhn bire bir adam takibi konusunda artık keskinliğe sahip değiller.
- Bütün bunların üst üste gelmesi sonucunda çevik hareket eden rakip takımlar Galatasaray'ın temposuz baskısına hiç yakalanmadan geriden kolayca oyun kurarak hızlı hücumlar gerçekleştirebiliyorlar.
- Kontrol ve pasa dayalı set hücumları ise başka bir futbol felsefesine sahip olmayı gerektiriyor. Elbette Galatasaray'ın bu konuda bir mesafe kat ettiği çok açık. Ancak Galatasaray'ın bu konuda şimdiye kadar kat ettiği mesafe takım halinde ortak hareket etmekten çok bireysel yıldızlarının maçları çözebilme kapasitelerinin yüksek olmasıyla ilintiliydi.
- Fatih Karagümrük Galatasaray'ın bireysel yıldızlarının kapasitesini oldukça geriletti. Fenerbahçe ise bu futbolcuların kapasitelerini kullanmalarına hiç izin vermedi.
Okan Buruk faktörü
Galatasaray'da tartışılması gereken ikinci konuyu Okan Buruk'un maç boyunca yaptığı hamleler oluşturuyor. Bazen futbolcularla konuşmak onların zihinlerinde bazı şeyleri değiştirmelerine yol açabilir. Ancak bazen de takıma mesaj vermenin tek yolu devre arasında oyuncu değişikliklerine gitmektir.
Okan Buruk dün ikinci yolu neredeyse hiç denemedi. Bir anlamda birçok Amerikalının 11 Eylül 2001 baskını sırasında gökdelenlerde çizgi romanlardan ve filmlerden tanımış oldukları süper kahramanların devreye girerek kendilerini kurtarmalarını beklemeleri gibi Okan Buruk da bazı yıldızlarının devreye girmelerini ve takımı kurtarmalarını bekledi. Olmadı tabii. (Buruk'un Galatasaray'ın 1-0 geriye düşmesinden sonra yaptığı değişikliklerin ise rasyonel bir anlamı olduğunu düşünmüyorum. Bu değişiklikler oyuncuların zihinsel bakış açılarını toparlayarak hücum güçlerini artırmaktan çok takımın sistem dışına çıkmasına yol açtı.)
Sonuç
Fenerbahçe yenilgisi sonrasında Galatasaray şampiyonluk yolunda ağır bir darbe aldı. Ancak yine de ümidini sürdürüyor. Zira Konyaspor'a karşı alacağı bir puan şampiyonluk anlamına geliyor. Burada iki düşünce geliyor aklıma.
İlki; dün gördük ki şampiyon olsa bile Galatasaray'ın gelecek sezon için kadrosunda ciddi bir revizyon yapması yerinde olacaktır. Nedeni basit. Bu kadro Türkiye'de şampiyon olunması için değil, Avrupa'da başarılı olunması için oluşturuldu. Ancak bu kadroda yer alan temposuz, yaşlı ve yavaş birçok oyuncuyla Avrupa'da başarılı olmak çok mümkün değil. Galatasaray'ın hızlı biçimde genç bir proje takımına dönüşmesi gerekiyor.
Ayrıca şunu da unutmamak lazım. Düşmüş meleklerden oluşan bir takım maçlarının büyük bir çoğunluğunu kazanabilir, ancak maçları kazanmak o takımı bir proje takımı yapmaz. Yapmıyor.
İkinci düşünce. Konya'da ikinci bir yol kazasına uğramamak için Galatasaray'ın yeniden ön alan baskısına dayanan ana futboluna dönmesi gerekiyor. Bu da ilk 11'de revizyon gitmek demek.
0 notes
gundemarsivi · 8 months
Text
Tumblr media
Diyarbakırlı Ramazan Hoca Cinayetinin Düşündürdükleri
✍🏻 Osman Akyol
https://www.gundemarsivi.com/diyarbakirli-ramazan-hoca-cinayetinin-dusundurdukleri/
Sosyal medyada “Diyarbakırlı MalcolmX” ya da “Diyarbakırlı Ramazan Hoca” olarak ünlenen Ramazan Pişkin, Cerrahpaşa’da bulunan işyerinde uğradığı bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Adi bir cinayet gibi görülen ölümünün ardından ise bir yığın soru işareti bıraktı.
Sosyal medyada “Diyarbakırlı Ramazan Hoca” olarak ünlenen Ramazan Pişkin dün (31 Ocak Çarşamba) Cerrahpaşa’da Kocamustafapaşa Caddesi üzerinde bulunan işyerinde ölü olarak bulundu. İstanbul Valiliği’nin bu gün yaptığı açıklamada katil zanlısının yakalandığını duyurdu. Buraya kadar her şey normal ancak son zamanlarda peş peşe gelen hadiseleri bir arada düşündüğümüzde cinayet, yanıtlanması gereken bir yığın soru işaretini de içinde barındırıyor
İlki: Bu cinayet adi bir cinayet mi, yoksa siyasi bir cinayet mi? Cinayetin perde arkasında kimler var?
Örneğin son zamanlarda İsmailağa Cemaati’nin başını çektiği tarikatçı yapılar, “Ehl-i Bidat İmamlar” başlığı altında bir çalışma içindeler ve “ehl-i bidat” olduğunu düşündükleri; İhsan Eliaçık, Mustafa Karataş, Yaşar Nuri Öztürk, Bayraktar Bayraklı, İsmail Nacar, Muhammed Nur Doğan, Hayri Kırbaşoğlu, Emine Şenlikoğlu, Mustafa İslamoğlu, Abdülaziz Bayındır, Alpaslan Kuytul, Süleyman Ateş, Hayrettin Karaman, Adnan Oktar, Humeyni, Ali Rıza Demircan, İskender Evrenesoğlu, Zekeriya Beyaz, Ali Şeriati, Edip Yüksel, Ahmed Hulusi gibi ünlülerin de aralarında bulunduğu 40-60 kadar imamın adını o listelerde sayıyorlar ve bir anlamda bu kişileri bir yerlere hedef olarak gösteriyorlar. Onlardan biri de, “Ramazan Hoca, hoca değil şarlatan” diyen Hüseyin Çevik. Onun listesinde Ramazan Hoca son sırada sayılıyordu.
Bu detay polisin dikkatini çekti mi acaba?
Bkz. https://www.youtube.com/watch?v=AdA6mccog10&t=13s, Erişim Tarihi: 1 Şubat 2024
İkincisi ve belki de en önemlisi:
Hizb-ut Tahrirci bir kişinin Anıtkabir���de şeriat çağrısı yapması, ardından Fatih Camisi imamına suikast girişimi, sonra Gazze’ye destek için düzenlenen mitingden dönen ve hilafet bayrağı taşıdığı söylenen bir kişiye yapılan yumruklu saldırı, Santa Maria Kilisesi baskını ve son olarak da Ramazan Hoca’nın katledilmesi…
Bu olaylar silsilesini bir arada düşündüğümüzde bunlar doğal seyrinde ilerleyen olaylar mı, yoksa yaklaşan bir hibrit darbe planının ön hazırlıkları mı?
Üçüncüsü: Bu ülkede insanlar istedikleri fikri savunamayacaklar mı?
Mutlaka ölmeleri ya da yandaş mı olmaları gerekiyor?
Düşünce özgürlüğü ve eleştiri kültürünün yerleşmesi noktasında devletin yapacağı şeyler, alacağı tedbirler yok mu?
Bu kültürün oluşması için daha kaç insanın ölmesi lazım?
Dördüncüsü: İslam’ı; dini pratikleri ve inanç esasları açısından eleştiren pek çok yazı kaleme almış biri olarak zaman zaman ben de tehdit alıyorum.
Ölümün bir vakti saati olduğuna inanan biri olarak çoğunu ciddiye almıyorum elbette. Ama her şeyi siber gözüyle gören ve peş peşe operasyonlar düzenleyen devlet baba acaba bu ülkenin muhalif insanlarının da babası değil mi?
Bkz. İlahi Adalet Komünizm (Araştırma/İnceleme), Liman Yayınevi, Genişletilmiş ve Gözden Geçirilmiş 2. Baskı, Ankara, Nisan 2023
Osman Akyol
***
0 notes
musispoedmacarsiv · 10 months
Text
18 Kasım 2023 Bursaspor Zonguldak Kömürspor Maçı
*Yüzüncü Yıl Atatürk Sütaş Stadyumu'nda saat 14:00'te başlayacak olan TFF 2. Lig Beyaz Grup 14. Hafta maçı. Mücadeleyi Doğu Yılmaz yönetecek.
*Bursaspor YouTube (katıl) kanalından naklen yayınlanacak olan maç.
*34. dakikada Çağatay Yılmaz'ın penaltı golüyle Bursaspor 1-0 öne geçti.
*44. dakikada Serhat Taşdemir ağları sarstı ve Zonguldak Kömürspor 1-1'i buldu.
*İlk yarısı 1-1 sona ermiştir.
*52. dakikada Çağatay Yılmaz frikikten yazdı ve Bursaspor 2-1 ile tekrar üstün durumda.
*65. dakikada Fatih Bektaş golü buldu. Konuk ekip takipte; 2-2.
*70. dakikada Hakan Çevik penaltıyı gole yaptı ve Zonguldak Kömürspor 3-2'ye çevirdi.
*82. dakikada Çağatay Yılmaz hat-trick'i tamamladı. 3-3'lük denge söz konusu.
*83. dakikada Mustafa Genç direkt kırmızı kartı gördü. Bursaspor 10 kişi devam ediyor.
*3-3 tamamlanan karşılaşma. Bursaspor 13, Zonguldak Kömürspor 10 puan oldu.
0 notes
kamuweb · 1 year
Text
4 müdür görevden alındı
4 müdür görevden alındı 4 müdür görevden alındı İl Özel İdaresi’nde Genel Sekreter Yardımcılarının şube müdürlüklerinde de görev değişikliği yaşandı. Edindiğimiz bilgiye göre, bugün itibariyle Su ve Kanal Hizmetleri Müdürlüğüne Osman Duman’ın yerine Serdar Çevik, İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğüne Osman Türker’in yerine Ahmet Danlı, Plan Proje Yatırım ve İnşaat Müdürlüğüne Fatih Şahbaz’ın yerine... Devamı ve Detaylar için https://www.kamuweb.com/kamu-haberleri/4-mudur-gorevden-alindi.html?feed_id=32676 memur alımı kamu personel alımı
0 notes
kamuilanlari · 1 year
Text
4 müdür görevden alındı
4 müdür görevden alındı 4 müdür görevden alındı İl Özel İdaresi’nde Genel Sekreter Yardımcılarının şube müdürlüklerinde de görev değişikliği yaşandı. Edindiğimiz bilgiye göre, bugün itibariyle Su ve Kanal Hizmetleri Müdürlüğüne Osman Duman’ın yerine Serdar Çevik, İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğüne Osman Türker’in yerine Ahmet Danlı, Plan Proje Yatırım ve İnşaat Müdürlüğüne Fatih Şahbaz’ın yerine... Devamı ve Detaylar için https://www.kamuweb.com/kamu-haberleri/4-mudur-gorevden-alindi.html?feed_id=32677 memur alımı kamu personel alımı
0 notes
gundembuca · 2 years
Text
CHP izmir’de kimler milletvekili Aday Adayı?
Tumblr media
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), milletvekilliği aday adaylığı için belirlediği sürenin bugün dolmasıyla birlikte 210 kişinin başvurusunu kabul etti. Bu sayı, CHP tarihindeki en yüksek sayısı oldu. CHP, milletvekilliği aday adaylığı için erkeklerden 30 bin lira, kadınlar ve engellilerden ise 15 bin lira katkı ödeme istedi. CHP’li isimlerin arasında Atila Sertel, Tacettin Bayır, Murat Bakan, Ednan Arslan, Tuncay Özkan, Mahir Polat, Bedri Serter, Özcan Purçu, Kani Beko ve Kamil Okyay Sındır  bir önceki dönem Meclis’te görev almışlardı.
CHP'nin aday adayları
Rıfat Turuntay Nalbantoğlu, Gülseli Saatci, Safiye Zengin, Fecri Fikret Çelik, Tahsin Albayrak, Sema Pekdaş, Serpil Aşar, Kazım Yevimli, Tacettin Bayır, Murat Bakan, Ednan Arslan, Yusuf Serkan Çağlar, Eren Can Çelikkol, Güldem Atabay, Fulya Alçay, Sefer İpekci, Yaşar Erdoğdu, Adil Aydın, Ali Hıdır Uludağ, Menderes Çevrim, Gürsel Köse, Mürteza Çiçek, Birgül Değirmenci, Özgün Utku, Ahu Tahmilci Kalaycıoğlu, Mahir Alp, Mehmet Türkbay, Gürsel Özgür, Erkut Tamay, Saniye Nazik Işık, Zekiye Seda Sönmez, Sibel Uyar, İlker Alkız, Muhsin Kurt, Tapdık Emre Ökçün, Şahbal Aras, Serpil Öztürk, Devrim Barış Çelik, Mehmet Şakir Başak, Evren Laçin, Tuncay Özkan, Abdullah Cıstır, Ezgi Deniz Uranga, Şehmus Kayapınar, Ayşenur Demir, Kadircan Aydar, Nahide Demir, Musa Çam, Aydın Özcan, Selim Serdar Çağlı, Mehmet Sabri Fırat, Muhammet Ali Taşdemir, Birsel Yanılmaz Kaya, Kadir Çelenk, Ayşe Tuzlacı, Yüksel Yalova, Ali Yılmaz, Gökhan Yıldız, Misket Dikmen, Onur Utkan İlgi, Şevket Keser, Tahir Naci Akın, Canan Güllü, Mustafa Baydar, Zübeyde Nisa Karabacak, Ferhat Özmen, Levent Yetkin, Derya Tüjen, Haşim Koyun, Semiha Aslan Fletcher, Bekir Çakmak, Leman Deveci, Mahir Polat, Alev İldeniz, Nurgül Uçar Aktuğ, Selahattin Balta, Aytekin Yaz, Ekin Arık Özer, Hasan Sani Güneş, Emine Elgün, Murat Serdar Koç, Ebru Okay, Şener Akdemir, Umut Güngör, Armağan Tokdemir, Mustafa Ali Fırtına, Arif Fatih İlkeremek, Esin Doğan Metin, Mehmet Gönenç, Mahmut Eskiyörük, Ali Talay, Elfin Tataroğlu, Tanju Çelik, İsmail Altunkalem, Dursun Türkekul, Bedri Serter, Deniz Hozan, Engin Avunç, Çiğdem Kayacan, Özcan Durmaz, Fecri Alparslan, Ali Timis, Recep Çevik, Ilknur Ağaçdiken, Mehmet Can, Melike Özdemir Ballı, Emine Helil İnay Kınay, Filiz Taçbaş, Zeynel Tekin Hüseyin Şengül, Fisun Şenuzun Aykar , Rahmi Aşkın Türeli,  Nurşen Balçi, Ömer Mustafa Özal, Feyza Tiryaki, Melih Tiraş, Doğukan Demir, Taner Doğan, Sami Şen Kamil Okyay Sındır, Murtaza Çağlar, Hamdi Halis, Hakan Yazar, Öznur Kılıç, Alptuğ Sercan Gençtürk, Hüseyin Sabit Can, Bayram Ali Yukarı, Nehir Güler, Tanju Cenize,  Alaz Tan, Çeto Çamlıbel, Özgür Ali Karaduman, Muhammet Ibrahim Timur, Zafer Doğan, Ali Ihsan Akyol, Zekeriya Mutlu, Esma Armağan Ergün, Atilla Sertel, Mualla Akgün, Mustafa Kemal Öcal, Zeynep Altın, Nüsret Doğan Albayrak, Ismail Aysal, Turabi Değerli, Hüseyin Sezer, Cafer Konca, Alaaddin Kurt, Selma Saka, Ali Geyik, Emine Dendiz Başkurt, Hamdi Cemal Yilman, Faruk Bulut, Ayten Ekmekçi, Semra Canpolat, Şadiman Şenbalkan, Şafak Sol, Mehmet Salih Kadioğlu, Banu Özdemir Burak Kotan, Mehmet Necati Çetiner, Özcan Purçu, Hasan Arslan, Ayten Gülsever, Haci Ramazan Işıldak, Yaprak Yalçın, Osman Gölcük, Ibrahim Vural, Sevda Erdan Kılıç, Turgay Bozoğlu, Zeki Korkutata, Zait Yanar, Turgay Kaya, Ahmet Ersagun Yücel, Menekşe Ercan Pekel, Işıl Şanal Akgül, Halit Ensarioğlu, Erdoğan Çeçen, Aslı Ceren Tekışık, Dursun Yılmazkaraosmanoğlu, Ali Ercan, Ali Paşa Tan, Birsen Bayar, Aykut Teker, Mehmet Yıldız, Baran Seyhan, Serkan Demirel, Süleyman Sabri Polat, Mehmet Emin Nehrozoğlu, Kürşad Yılmaz, Onur Akın, Şevket Atalay Hakkaömeroğlu, Çağdaş Arslan, Nurettin Kizilkan, Deniz Yücel, Erdal Duman, Gülden Aslı Değirmenci Nilüfer Çınarlı Mutlu, Hüseyin Mutlu Akpınar Haydar Öztoprak, Nilay Kökkılınç, Altan İnanç, Sebahattin Özdemir, Hüseyin Saygili, Zeki Gürtürk Diyarbakir, Kani Beko,  Ibrahim Dönertaş, Yolcu Bilginç, Burak Akkol, Banu Gençkan, Orhan Selim Bayraktar. Read the full article
0 notes
altinovaguncel · 1 year
Text
Altınovalı Kamyoncular, genel kurulu yaptı
S.S. Altınova Kamyoncuları ile Yük taşıma Kooperatifi Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. S.S. Altınova Kamyoncuları ile Yük taşıma Kooperatifi Olağan Genel Kurulu, Altınova Belediyesi Halı Saha Spor Tesislerinde yapıldı. Kongrede Kooperatif Başkanlığına Gülhan Yıldızdal seçildi. Yönetim Kurulu S.S. Altınova Kamyoncuları ile Yük taşıma Kooperatifi Yönetim Kurulu Asil üyeliklerine; Gülhan…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
elazigsurmanset · 6 days
Text
Mobilyacılar Sitesi’nde Kriz ”5 yıldır tek Başıma Mücadele Ediyorum
Tumblr media
Elazığ Mobilyacılar Derneği (EMOSDER) Başkanı Muhammet Fethi Dilek, Mobilyacılar Sitesi ile ilgili kamuoyunu aydınlatmak amacıyla çarpıcı açıklamalarda bulundu. Dilek, son günlerde yoğun tartışmalara neden olan kooperatif süreci ve karşılaştığı engellere dair önemli bilgiler paylaştı. Mobilyacılar Sitesi’nde Kriz Eski Başkan Dilek, Karalama ve İftira İddialarını Yargıya Taşıdı! Mobilyacılar Sitesi’nde Şok İddialar: Dilek, Engellemeleri ve İftiralara Karşı Savaş Açtı! Dilek’ten Sert Çıkış: ‘Mobilyacılar Sitesi Projesi İçin Engeller Kasıtlı Olarak Koyuluyor! Mobilyacılar Sitesi Kooperatifi eski başkanı Elazığ Mobilyacılar Derneği (EMOSDER)Başkanı Muhammet Fethi Dilek, Mobilyacılar sitesi ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Son günlerde kamuoyunun gündemini meşgul eden Mobilyacılar Sitesi ile ilgili açıklamalarda bulunan Elazığ Mobilyacılar Derneği (EMOSDER)Başkanı Muhammet Fethi Dilek kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla bu açıklamayı yapmak zorunda kaldığını ifade etti. Kamuoyunun yanıltılmasına ve kişisel itibar zedelemeye yönelik karalama kampanyalarına karşı mücadele edeceğini vurgulayan Dilek, projede emeği geçen herkesi projenin başarılı bir şekilde tamamlanması için ortak çaba göstermesi gerektiğini söyledi. *5 YILDIR TEK BAŞIMA MÜCADELE EDİYORUM Yaklaşık 5 yılı aşkın bir süredir mobilyacılar sitesi arazi ve inşaatının yapımı için tek başıma mücadele ettiğini ve Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı oluru ve Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın onayıyla Elazığ Belediyesi ile kooperatifimiz arasında protokol yapılarak arsa tahsisi gerçekleştirildiğini ifade eden Dilek; “Protokolün imzalanmasının ardından bir taraftan arsa üzerinde hafriyat çalışmalarını başlatırken diğer taraftan da üye kayıt işlemlerine hızlı bir şekilde devam etmekteydik.  Yaklaşık 1 yıl önce İbrahim Kavaklı, Erkan Taşkın ve Ömer Ekşi beyler yanıma geldiler kendileri ve ortaklarının 10 adet mağazayı nakit satın alacaklarını paranın Erkan Taşkın'ın hesabında olduğunu beyan ettiler. Bizler de sözlerine itibar ettik, tek şartlarının ise yönetim kuruluna girmek olduğunu söylediler. Bende o dönem yönetimdeki arkadaşlarla istişare ettim ve tekliflerini kabul ettik. Biz kendilerine verdiğimiz sözleri yerine getirirken yukarıda açıkladığım isimler tarafından verilen sözlerin hiçbiri maalesef tutulmadı, bu isimler kendi üyelik ücretlerini dahi ödememişlerdir.”dedi. *İFTİRALARLA BAŞKANLIĞI ELE GEÇİRDİLER “Şahsım hakkında mesnetsiz iddialarla şahsıma çirkin iftiralar atıldı.”diyen Muhammet Fethi Dilek; açıklamasında şu ifadelere yerverdi; “Bu arkadaşlar yanlarına birkaç ismi de alarak bize karşı bir blok oluşturdular ve kooperatifin işleyişini çıkmaza soktular. Yaklaşık 7 ay önce benim ofisimde yukarıda adı geçen arkadaşlarla beraber Sümeyya Bayram,Burhan Bayram,Fatih Serdar Çevik,Osman Avcıl,Kerem Aslan,Nurullah Selçuk,Mustafa Karatepe dahil olmak üzere bir araya geldik. Bana yine iftiralarda bulundular başkanlıktan istifa etmemi, adları geçen grubun yönetime geçeceklerini ifade ettiler.”dedi. VERİLEN SÖZLERİN HİÇBİRİ TUTULMADI “Maddi manevi hiçbir emek vermeden hazıra konup istedikleri gibi yöneteceklerdi bu oyunu gördüm ve ben de sinirlendim ve artık ‘bu saatten sonra daha fazla fedakarlık yapmayacağım’ dedim. Osman Avcıl ve diğerleri de benim kooperatiften tüm alacaklarımı bugünkü değerle vereceklerinin sözünü verdiler tutanak altına alıp imzalaştık. Fakat bu güne kadar yine verilen sözler tutulmadı. Kurban Bayramından önce Erkan Taşkın’ın dükkanına gittim diğer arkadaşlar da geldiler, sözünüzü tutmadınız dedim, sürüncemede bırakarak bir yere varılmayacağını net bir dille söyledim. Durumdan memnun değilseniz bugüne kadar kooperatife ödeme yapan kendi arkadaşlarının ödediği paraları ödeyeyim siz kooperatif üyeliğinden ayrılın kooperatifin faaliyetlerini daha fazla kilitlemeyin teklifini yaptım onu da kabul etmeyip niyetlerini açık ettiler.” BENİM HABERİM OLMADAN 24 KİŞİYİ ÜYE YAPTILAR “Erkan Taşkın ve arkadaşları kooperatif karar defterini benim haberim olmadan alıkoyup, sonrasında yakın dost, eş ve akrabalarından oluşan 24 kişiyi kooperatif üyesi yapmışlardır. Yaptıkları bu üyeler bırakın mobilyacı olmayı vergi mükellefi bile değillerdir. Kooperatifimizin kendi adresinde toplantı salonumuz olmasına rağmen gazete ilanıyla, sadece yeni üyelerin haberi olacak şekilde İbrahim Kavaklıya ait olan balık restoranında 30.06.2024 saat 09.30 da toplantı kararı almışlardır. Bu konularla alakalı 25.06.2024 tarihinde Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundum.” BU İSİMLER TARAFINDAN MOBİLYACILAR SİTESİ İÇİN VERDİĞİMİZ MÜCADELE AKAMETE UĞRATILMIŞTIR “Uzun süren uğraş ve mücadelemize, yaşadığımız sıkıntılara ve maddi kayıplarımıza rağmen Mobilyacılar Sitesi için verdiğimiz mücadele yukarıda isimlerini açıkladığım şahıslar tarafından akamete uğratılmıştır. Kooperatifimizin 2023 yılı hesapları yapılan genel kurulda oy çokluğuyla ibra edilmiştir. Buna rağmen şahsımız ve kooperatifimiz hakkında ileri sürülen tüm iddia ve iftiralar tarafımızdan yargıya taşınmıştır. Tek amacım yıllardır hep konuşulan ama bir türlü hayata geçirilemeyen Mobilyacılar Sitesi’ni şehrimize kazandırmaktı. Bu uğurda verdiğim maddi ve manevi mücadele ortadadır.” MOBİLYACILAR SİTESİ’NİN EMİN ELLER TARAFINDAN YAPILMASI İÇİN GEREKEN MÜCADELEYİ VERECEĞİM “Mobilyacılar Sitesi’nin yapımı için benim verdiğim mücadelenin önüne set çekenlerin, Mobilyacılar Sitesi’nin yapımını geciktirilenlerin amacı da gayesi de bellidir. Mobilyacılar sitesinin yapılması için bugüne kadar emek sarfeden benden önceki başkanlarımızın, dernek üyelerimizin ve şahsımın emeklerinin süreci akamete uğratanlar tarafından yok sayılmasına müsaade etmeyeceğimizi ve şehrimizin yıllardır beklediği Mobilyacılar Sitesi’nin emin eller tarafından yapılması için gereken mücadeleyi vereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.”dedi. Read the full article
0 notes
deliklicinar · 2 years
Text
Merkezefendi’ye bir spor salonu daha
Tumblr media
Denizli’de, Merkezefendi Belediyesi tarafından Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ortaokulu’na kazandırılan ‘Çok Amaçlı Spor Salonu’nun açılışı gerçekleştirildi. Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, ilçeyi sporun merkezi yapmak için çalıştıklarını belirterek, “Spor ile iç içe olan; zeki, çevik ve ahlâklı gençler ile geleceğimize güvenle bakacağız” dedi. Merkezefendi Belediyesi, özellikle gençleri spora yönlendirmek için ilçeye kazandırdığı spor tesislerine bir yenisini daha ekledi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ortaokulu’na, yaklaşık 3 Milyon TL’lik maliyetle kazandırılan ‘Çok Amaçlı Spor Salonu’nun açılışı yapıldı. Merkezefendi’yi ulusal düzeyde temsil eden yetenekli sporculara ve bölgeye hitap edecek olan çok amaçlı spor salonundan bütün eğitim camiası faydalanabilecek. Standartlara uygun olarak yapılan 648 metrekarelik yeni spor salonunda basketbol, voleybol, futsal, badminton ve benzeri branşlarda eğitim gerçekleştirilecek.
“Merkezefendi sporun merkezi olacak”
Geleceğin teminatı olan gençlere yapılan yatırımın en doğru yatırım olduğunu söyleyen Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, “Merkezefendimizi ’Sporun Merkezi’ yapma hedefiyle çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bugüne kadar özellikle çocuklarımızın, gençlerimizin ve kadınlarımızın sporla iç içe olacağı birçok tesis ve alan kazandırdık, kazandırıyoruz. Hemşerilerimiz de spor faaliyetlerimize yoğun ilgi gösteriyor. İlçemizde yetenekli çocuklarımızın ve gençlerimizin olduğunu biliyor, onlar için çalışıyoruz. Onların yanında olarak, bizleri hem ülkemizde hem de uluslararası arenalarda temsil etmesini istiyoruz. Spor ile iç içe olan; zeki, çevik ve ahlâklı gençler ile geleceğimize güvenle bakacağız” diye konuştu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ortaokulu Çok Amaçlı Spor Salonu’nun açılışına, Merkezefendi Kaymakamı Dr. Adem Uslu, Denizli Gençlik ve Spor İl Müdürü Ömer İlman, Denizli ASKF Başkanı Ayşe Sarıkaya, Merkezefendi Gençlik ve Spor İlçe Müdürü İbrahim Kovan, Merkezefendi Belediye Başkan Yardımcıları Fatma Atıcı Bakcan ile Fatih Coşkun, meclis üyeleri, muhtarlar, birim müdürleri, Yukatel Merkezefendi Belediyesi Basket Takımı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ortaokulu idarecileri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Read the full article
0 notes
1kadehgece · 7 years
Text
Sen kadına sahip falan çıkma, dokunma yeter!
- Gazapizm (via @1kadehgece)
625 notes · View notes
marmalaise · 3 years
Photo
Tumblr media
İstanbul Medipol Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (SEM) bünyesinde 25 Eylül'de başlayacak olan ‘Kurumsal İletişimde Spor ve Medya Sertifika Programı'nın tanıtım toplantısı, spor medyasının yıldız isimlerini bir araya getirdi. Mihrabat Korusu'nda düzenlenen tanıtım toplantısında programın detayları hakkında bilgilendirme yapıldı.
İstihdama katkı sağlayacak
Program Koordinatörü Fatih Kuşçu, programın sadece cumartesi günleri olmak üzere 9 hafta süreceğini ve katılımcıların toplamda 72 saat eğitim alacağını söyledi. Kuşçu, şöyle konuştu: “Üniversitenin akademik kadrosu ve spor medyasının deneyimli isimleri programda bir araya gelecek. Kurumsal iletişim her sektörde spordan yararlanıyor. Biz de, bu program ile spor kültürüne sahip, medyanın nasıl çalıştığını ve nasıl fayda sağlanacağını öğrenmiş iletişimciler yetiştireceğiz. Bu sertifika, belediyelerden Gençlik ve Spor Bakanlığına, spor kulüplerinden tüm kurumsal yapılara donanımlı ve kalifiye istihdam olacağı sunacaktır".
Tumblr media
"Temel hedefimiz Türkiye'nin kalkınmasına hizmet etmek"
İstanbul Medipol Üniversitesi SEM Müdürü Selim Vardarbaş ise SEM'in eğitim olgunluğunu yüksek kalibreli bir kadro ile buluşturarak kurumsal iletişim ve spor medyası alanında önemli bir çalışmaya imza attıklarını söyledi. Toplantıda SEM'in genel amacı hakkında da bilgi veren Vardarbaş, “Ülkemizdeki bireylerin bilgi, beceri ve yeterliliklerini sürekli geliştirerek ülkemizin nitelikli iş gücüne katkı sağlamak istiyoruz. Eğitimin yaşam boyu süren bir etkinlik olduğu unutulmamalı. Bu düşünceyle üniversitemizin birikimini topluma yayarak Türkiye'nin kalkınmasına hizmet etmek istiyoruz” dedi. Toplantıda İstanbul Medipol Üniversitesi Rektörlüğü adına söz alan Doç. Dr. Rana Atabay Kuşçu da, “Kurumsal İletişimde Spor ve Medya Sertifika Programı çağdaş ilerlemeyi, deneyim ve birikimle birleştiriyor. Üniversitemiz adına, tüm eğitimcilerimize müteşekkiriz” ifadelerini kullandı.
Duayen isimler eğitim verecek
‘Kurumsal İletişimde Sporun Kullanımı', ‘Olimpizm ve Spor Öykücülüğü', ‘Gündem Belirleme', ‘Hitap, Beden Dili ve Röportaj Teknikleri', ‘Spor Muhabirliği ve Özel Haber' başlıkları da dahil olmak üzere 40 yakın alanda eğitimlerin yer aldığı programın kadrosunda duayen isimler yer alıyor. Eğitimciler arasında Alp Pehlivan, Atilla Türker, Atilla Gökçe, Aydın Güvenir, Barbaros Çıdal, Burak Gürkan, Bülent Tuncay, Can Mete, Ceyla Büyükuzun, Çağatay Çıtlak, Emrah Kayalıoğlu, Erbatur Ergenekon, Ersin Düzen, Fatih Çevik, Fatih Kuşçu, Gökhan Dinç, Gözde Güleryüz, Halil Özer, Halit Bolkan, Haluk Yürekli, İpek Özgüden, Mehmet Ayan, Mehmet Özdemir, Melih Gümüşbıçak, Murat Yığcı, Oğuz Yörük, Orçun Çetinaslan, Rana Atabay Kuşçu, Reha Tartıcı, Remzi Yılmaz, Tayfun Bayındır, Türker Tozar, Uğur Şeker bulunuyor.  
3 notes · View notes
onessdy · 6 years
Photo
Tumblr media
516 notes · View notes