#Bitkiler
Explore tagged Tumblr posts
nx1100 · 1 year ago
Text
Tumblr media
Bir kavganın, bir mücadelenin, çiçek açan hayatın, dilidir şiir...
Zülfü Livaneli
Poetry is the language of a fight, a struggle, a blossoming life...
Zulfü Livaneli
140 notes · View notes
bitkievi · 2 months ago
Text
Marginata (Madagaskar Dragon Ağacı)
Dracaena marginata diğer bir adıyla (Madagaskar Dragon Ağacı) ailemizde yeni katılan ve uzun zamandır beğendiğim ve evimde olmasını istediğim iç mekân bitkileri arasında oldukça popüler olan bir bitkiydi. Tropikal kökenli olan bu bitki, uzun ve ince yapraklarıyla dikkat çeker ve genellikle yeşil renkte olan yapraklarının kenarları kırmızı veya mor çizgilerle süslüdür, bu da ona estetik bir görünüm kazandırır. Marginata bitkisi iç mekanlarda boyu 1-2 metreyi bulurken, dışarıda 6 metreye kadar çıkabilir. Marginata bitkisi parlak ve dolaylı ışığı sever ancak düşük ışık koşullarında da dayanıklıdır. Bu özelliği onu çeşitli ortamlara uyum sağlayan bir bitki haline getirir. Marginata sulama konusunda dikkatli olunmayı gerektirir. Az sulamak kurumasına yol açabilecekken fazla sulamak da kök çürümesine neden olabilmektedir. Bu nedenle marginatayı toprağı kurudukça sulamak yeterli olacaktır. Orta nem seviyesi bitkinin sağlıklı kalması için idealdir ve oda sıcaklığında en iyi gelişimi gösterir. Ayrıca, bu bitki nadiren de olsa haşere problemleri yaşar; eğer böyle bir durumla karşılaşılırsa, sabunlu su veya uygun bitki ilaçları kullanılabilir. Dracaena marginata uygun koşullar sağlandığında uzun yıllar boyunca sağlıklı kalabilir ve evinize canlılık katabilir. Umarım bizim de ailemize yeni katılan marginatamız uzun yıllar boyunca sağlıklı olur ve hiç aramızdan ayrılmaz.
Tumblr media
2 notes · View notes
evliyacelebinintorunuu · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media
15 notes · View notes
heybemdekidusunceleer · 4 months ago
Text
Uykumuz açılsın ☕
4 notes · View notes
duygu-larr · 1 year ago
Text
Ne kadar iyi olursanız olun, yanlış yerdeyseniz, değersizsiniz.
Tumblr media
10 notes · View notes
opicalypso · 7 months ago
Text
Tumblr media
Peki;
ya tüm filmler çoktan yaşanmış, yaşanan ve yaşanacak olan hayatların projeksiyonlarıysa?
📽️ 🎞️✨
2 notes · View notes
dreamworldd2 · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Fungi's Symbiotic Relationship With Plants
The breaking down performed by fungus in the soil provides minerals to nourish plants, which develop quickly and become stronger than before. At the same time, the plant feeds this fungus by providing it with sugar, amino acids and other important organic substances. For example, orchids that fail to enter into such a partnership life with fungi soon die and many forest trees gradually come to the drying stage. When fungi and fungus spores are applied to them, they revert to normal growth.90 To put it another way, fungi are essential to the life of plants, one of the most important components of life.
The Mycorrhizae that enter the tree roots and supply them with food also help the roots cling to rocky places. Furthermore, this fungus protects the pine trees' roots from various diseases. The only thing this talented fungus, which fixes the tree in position, protects it from various diseases and extracts and releases phosphorus, other nutrients in the soil and water to share with the plant, receives in return is a quantity of sugar.
In this simple example, the illogicality of the false mechanisms of evolution are plain to see. According to evolution, each living thing should be engaged in an individual struggle for survival, but here, they actually strive to keep one another alive. Moreover, the way that a plant possessing photosynthesis, seeds, and leaves that are a major source of oxygen stands in need of fungal cells too small to be seen with the naked eye, is another serious question for Darwinists. Despite structural perfection in all regards, plants still depend on other tiny living things. Their very special and complex systems are unable to extract food from the soil by themselves. How can it be that this property does not occur in these superior species, but manages to occur in a microorganism?
As with the thousands of similar questions, Darwinists are in a state of grave doubt when it comes to answering this one. They propose an inconsistent process of evolution that never actually happened. Coming up with stories for such a fictitious process is hardly scientific. If microorganisms invisible to the naked eye accomplish what giant trees and different varieties of plant cannot, that exhibits the incomparable and superior intellect of Allah, Who created them.
Allah has revealed in the Qur'an:
That is Allah, your Lord. There is no god but Him, the Creator of everything. So worship Him. He is responsible for everything. (Surat al-An‘am, 102)
Mantarlar Bitkilerle Simbiyotik İlişki İçindedirler
Mantarın toprakta gerçekleştirdiği ayrıştırma bitki için mineral, yani besin sağlamaktadır. Bu şekilde hazır mineralleri ve organik bileşikleri elde eden bitki kısa bir süre içinde gelişir ve eskisinden çok daha sağlıklı olur. Bitki, aynı zamanda kendisi için besin üreten bu konuğunu şeker, amino asit ve diğer bazı organik maddelerle besler. Bu ilişki, tüm bitkiler için son derece büyük bir öneme sahiptir. Örneğin bu mantarlarla ortak bir yaşam içine girmeyen orkideler ölmekte, pek çok orman ağacı zamanla kuruma aşamasına gelmektedir. Söz konusu ağaçların bulunduğu alana uygun mantarlar ve mantar sporları yerleştirildiğinde ise ağaçlar normal bir büyüme evresine girmektedir.90 Başka bir deyişle mantarlar, canlılığın en önemli üyelerinden bitkilerin yaşamı için mutlaka gereklidirler.
Ağaçların köklerine yerleşerek onlara besin sağlayan Mycorrhizae, aynı zamanda ağaçların kayalıklarda tutunacak yer edinmeleri için de gereklidir. Ayrıca bu mantar, köklerine yerleştiği çamları çeşitli kök hastalıklarından da korumaktadır. Ağacı bulunduğu yerde yerleşik kılan, onu çeşitli hastalıklardan koruyan ve onunla paylaşmak için fosforu, topraktaki diğer besinleri ve suyu çekip çıkaran bu akıllı ve üstün yetenekli mantarın karşılığında aldığı yegane şey ise bir miktar şekerdir.
Evrimin sahte mekanizmalarının mantıksızlığı ve imkansızlığı bu ve bunun gibi çeşitli ortak yaşam örneklerinde açıkça ortaya çıkmaktadır. Evrime göre tek başına bir yaşam mücadelesi içinde olması gereken bu canlılar, evrim mantığının tam tersine birbirlerinin hayatta kalabilmeleri için çabalamaktadırlar. Üstelik; fotosentez özelliği, üstün bir bilgi bankası olan tohumu, oksijen ve su döngüsünün en önemli kaynağı olan yaprakları ile kusursuz bir canlı olan bitkinin yaşayabilmek için gözle görülmeyen mantar hücrelerine ihtiyaç duyması yine Darwinistlere göre büyük bir soru işaretidir. Çarpık evrim mantığına göre düşünüldüğünde, her yönüyle mükemmelliğe işaret eden değişimler geçirmiş olmasına rağmen bitkiler, en önemli ihtiyaçları için başka canlılara bağımlı kalmışlardır. Son derece özel ve kompleks sistemlere sahip olmalarına rağmen, topraktan kendi kendilerine besinlerini alamamaktadırlar. Bu üstün nitelikli canlılarda gelişemeyen bu özellik, nasıl olup da bir mikroorganizmada gelişebilmektedir?
Darwinistler kendilerine sorulan yüzbinlerce benzer soruda olduğu gibi bu sorunun cevabında da büyük bir tutarsızlık ve tereddüt içindedirler. Darwinistler hiçbir şekilde yaşanmamış bir evrim sürecini savunmaktadırlar. Yaşanmayan böyle bir süreç için hikayeler üretmek elbette bilimselliğe sığmamaktadır. Dev ağaçların ve birbirinden çeşitli bitkilerin yapamadıklarını, gözle görülemeyen mikroorganizmaların yapmaları ise, ancak onları yaratan Allah'ın benzersiz ve üstün aklını sergilemektedir. Allah Kuran'da şöyle buyurmuştur:
Gaybın anahtarları O'nun katındadır, O'ndan başka hiç kimse gaybı bilmez. Karada ve denizde olanların tümünü O bilir, O, bilmeksizin bir yaprak dahi düşmez; yerin karanlıklarındaki bir tane, yaş ve kuru dışta olmamak üzere hepsi (ve herşey) apaçık bir kitaptadır. (En'am Suresi, 59)
4 notes · View notes
dilbeste · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media
“Ben çizilmiş bir yaşama atanmışım gibi…”
5 notes · View notes
cagdasyatirim · 2 years ago
Text
Tumblr media
6 notes · View notes
nx1100 · 6 months ago
Text
Tumblr media
Derler ki unutmalı,zamana bırakmalı
Nasıl olsa sarılır yaralar bir gün
Ama benimki aşk değil,sen gibi taş değil
Benimki kalbine sürgün’
sözüm o’na.
Ang
They say you should forget, give it time
Wounds will be healed one day
But mine is not love, not a stone like you
Mine is banishment to your heart'
I'm talking to him.
9 notes · View notes
bitkievi · 2 months ago
Text
Paşa Kılıcı
Paşa kılıcı bitkisi, diğer bir adıyla da peygamber kılıcı (ben şahsen paşa kılıcı demeyi tercih etsem de annem peygamber kılıcı demek konusunda ısrarcı) dayanıklılığı ve şık görünümüyle benim çok beğendiğim bir bitki. Kalın, dik ve uzun yaprakları, yeşil tonlarıyla sarı veya beyaz kenarlarıyla dikkat çeker. Ama bence sarı rengi kötü gözükürken beyaz renk olanlar çok daha güzel ve ilgi çekici görünüyor. Paşa kılıcı çoğu ışık koşullarına uyum sağlarken sulama konusunda da oldukça rahattır. Toprağın üst kısmı kuruduğunda sulamak yeterlidir. Az bakım gerektirmesi ve dekoratif güzelliği sayesinde iç mekanlar için mükemmel bir seçimdir. Aynı zamanda evde sivri kenarları yüzünden kötü enerjiye neden olduğu söylenirken diğer bir bakış açısıyla da evde bakılan paşa kılıcının boyu çok uzadığında ev sahibi olunacağına da inanılır.
Tumblr media
2 notes · View notes
evliyacelebinintorunuu · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media
9 notes · View notes
sifabul · 2 years ago
Video
youtube
BU 8 BİTKİYİ NASA TAVSİYE EDİYOR! EVİNİZDE VEYA KAPALI ALANLARDA TUTARSA...
5 notes · View notes
dipnotski · 13 days ago
Text
Peter Tompkins, Christopher Bird – Bitkilerin Gizli Yaşamı (2024)
Bitkilerin dünyasını, insanlık ile bilimsel keşiflerin ortaya çıkardığı ilişkileri bağlamında inceleyen ‘Bitkilerin Gizli Yaşamı’, bitkilerin yalan dedektörleri ve ekolojik nöbetçiler olabildiği şeklinde şaşırtıcı ve dikkate değer bilgiler içermenin yanında; insan isteklerine uyumlanma yetenekleri, müziğe tepkileri, sağaltıcı güçleri ve insanlarla iletişim kurma yeteneklerini ortaya…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
bitkivecicekevi · 17 days ago
Text
Atatürk Çiçeği
Tumblr media
Atatürk çiçeği, çiçeklenme dönemi sonrası budanmalıdır. Budama işlemi, bitkinin boyunun kısalmasını ve daha gür bir şekilde büyümesini sağlar. Budama sırasında, solmuş çiçekler ve zayıf dallar kesilmelidir.
Atatürk çiçeğinin bilinen bir faydası bulunmamaktadır. Ancak, bitkinin öz suyu, bazı insanlarda cilt tahrişine neden olabilir. Bu nedenle, bitkiyle temas ederken eldiven giymek önerilir. Ayrıca, Atatürk çiçeği evcil hayvanlar için zehirli olabilir. Evcil hayvanların bitkiye ulaşamayacağı bir yerde bulundurulması gerekir.
Atatürk çiçeği, aslında kırmızı olan kısım yaprakları değil, brakte adı verilen değiştirilmiş yapraklardır. Bu brakteler, bitkinin kısa gün ve uzun gece döngüsüne maruz kalması sonucu renklenir. Yani, Atatürk çiçeğinin kızarması için günde 12-14 saat karanlık ortamda kalması gerekir. Bu süre boyunca bitki, fotosentez yapamaz ve klorofil üretimi azalır. Klorofil azaldıkça, braktelerde bulunan diğer pigmentler (kırmızı, pembe, beyaz veya krem rengi) ortaya çıkar ve bitki renklenir.
Atatürk Çiçeği Yazısı: https://www.bitkicicekevi.com/ataturk-cicegi-bakimi-anlami-ve-ozellikleri/
#AtatürkÇiçeği #AtatürkÇiçeğiBakımı #AtatürkÇiçeğiAnlamı #AtatürkÇiçeğiÖzellikleri #Bitkiler #Çiçekler #BitkiBakımı #ÇiçekBakımı #BitkiÇiçekEvi
0 notes
veronasluxury · 2 months ago
Link
https://www.veronasluxury.com/seflera-gold-capella-2-dalli-80-100-cm/
0 notes