#Anadolu Leoparı
Explore tagged Tumblr posts
Link
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek yapmış olduğu belirtildi, “58. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin beyazperde sanatına desteği geçen yıllarda şekillenmişti bu sene da devam ediyor. Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'na tercih edilen 10 film, 14 kategoride toplam 770 bin TL ödül için yarışacak. Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması filmleri 30 bin TL, Ulusal Biyografi Film Yarışması filmleri ise 60 bin TL'dir ki ödüller için Altın Portakal heyecanı bekleniyor” dedi. Mehmet Açar, Muammer Brav ve Sevin Okyay'dan sonra gelen seçici kuruldan gelen 44 başvuruyu değerlendirme sonucunda kaydedilen 10 film Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'na seçildi. buyruga Kayiş'içinde Anadolu Leoparı, Semih Kaplanoğlu'rahibe Bağlılık Hasan, Necip Çağhan Özdemir'içinde bembeyaz, Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu'rahibe Beraber Öleceğiz, Ali Tansu Turhan'içinde Diyalog, Selman Nacar'içinde İki Tan İçerde, Cemil Ağacıkoğlu'rahibe Kafes, Tayfun Pirselimoğlu'rahibe Kerr, Ferit Karahan'içinde Mektep Tıraşı ve Nazlı Elif Durlu'rahibe Zuhal adlı filmler bu sene Altın Portakal Ödülleri için yarışacak. İlk kez Antalya'da seyirci karşısına çıkacak yarış filmlerinden Beraber Öleceğiz, Diyalog, Kafes ve Zuhal'in hem dünya ilk gösterimleri Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde yapılacak. Festivalde ilk filmlerini gerçekleştiren yönetmenlerin aday olabileceği Behlül Dal En İyi İlk Film Ödülü için ise Anadolu Leoparı, Bembeyaz, Diyalog, İki Tan İçinde ve Zuhal yarışacak. Ulusal Kısa Metraj ve Ulusal Biyografi Film Yarışması'nda yarışacak filmlere, Doç. Dr.Ahmet Gürata, Senem Erdine ile Engin Palabıyık'tan sonra gelen seçim kurul kararı verildi. Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması'nda 151 başvuru arasında tercih edilen 12 film yer alacak. Seçici kurularak bakılırsa bu sene festivalde; Mazlum Demir'içinde Agna, Burcu Uğuz'un aile Tablosu, Muhammed Seyyid Yıldız'içinde Ajotin, Yasemin Demirci'nin Gece Kuşağı, Aziz Alaca'nın Göl Kenarı, Ali Tansu Turhan'içinde İkinci Gece, Okan Avcı'nın Kaya, Volkan Çenüp Eker'içinde Larva, Musab Tekin'içinde Rewşen, Elif Refiğ'içinde Siz Birazcık Irak Kaldınız, Adar Baran Kıymet'içinde Soğuk ve Can Merdan Doğan'içinde Stiletto: Pembe Bir Aile Trajedisi adlı kısa filmler gösterilecek. İlk vizyon Antalya'da yapılacak senenin en yeni belgesellerini bir araya getirecek olan Ulusal Biyografi Film Yarışması'na 49 başvuru arasından 9 film seçildi. Yarışmanın finalistleri Didem Şahin'içinde Istrap ve Tatlı, Ebru Şeremetli'nin Bir Kalır, Aslı Akdağ'içinde Bekleyiş, Ersen Çıra'nın “EDE” Bir Ayrılık, Bir Yoksulluk, Bir Ölüm, Volkan Üce'nin Onun Şeyiç, Ümran Safter'içinde Kapıyı Açık Bırak, Mehmet satınruğa Battal'içinde Muhtaç, Tayfun Belet'içinde Unkapanı: Bitmeyen Masal ve Esra Yıldız'içinde Vatansız adlı belgeselleri oldu.
0 notes
Link
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek yapmış olduğu belirtildi, “58. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin beyazperde sanatına desteği geçen yıllarda şekillenmişti bu sene da devam ediyor. Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'na tercih edilen 10 film, 14 kategoride toplam 770 bin TL ödül için yarışacak. Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması filmleri 30 bin TL, Ulusal Biyografi Film Yarışması filmleri ise 60 bin TL'dir ki ödüller için Altın Portakal heyecanı bekleniyor” dedi. Mehmet Açar, Muammer Brav ve Sevin Okyay'dan sonra gelen seçici kuruldan gelen 44 başvuruyu değerlendirme sonucunda kaydedilen 10 film Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'na seçildi. buyruga Kayiş'içinde Anadolu Leoparı, Semih Kaplanoğlu'rahibe Bağlılık Hasan, Necip Çağhan Özdemir'içinde bembeyaz, Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu'rahibe Beraber Öleceğiz, Ali Tansu Turhan'içinde Diyalog, Selman Nacar'içinde İki Tan İçerde, Cemil Ağacıkoğlu'rahibe Kafes, Tayfun Pirselimoğlu'rahibe Kerr, Ferit Karahan'içinde Mektep Tıraşı ve Nazlı Elif Durlu'rahibe Zuhal adlı filmler bu sene Altın Portakal Ödülleri için yarışacak. İlk kez Antalya'da seyirci karşısına çıkacak yarış filmlerinden Beraber Öleceğiz, Diyalog, Kafes ve Zuhal'in hem dünya ilk gösterimleri Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde yapılacak. Festivalde ilk filmlerini gerçekleştiren yönetmenlerin aday olabileceği Behlül Dal En İyi İlk Film Ödülü için ise Anadolu Leoparı, Bembeyaz, Diyalog, İki Tan İçinde ve Zuhal yarışacak. Ulusal Kısa Metraj ve Ulusal Biyografi Film Yarışması'nda yarışacak filmlere, Doç. Dr.Ahmet Gürata, Senem Erdine ile Engin Palabıyık'tan sonra gelen seçim kurul kararı verildi. Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması'nda 151 başvuru arasında tercih edilen 12 film yer alacak. Seçici kurularak bakılırsa bu sene festivalde; Mazlum Demir'içinde Agna, Burcu Uğuz'un aile Tablosu, Muhammed Seyyid Yıldız'içinde Ajotin, Yasemin Demirci'nin Gece Kuşağı, Aziz Alaca'nın Göl Kenarı, Ali Tansu Turhan'içinde İkinci Gece, Okan Avcı'nın Kaya, Volkan Çenüp Eker'içinde Larva, Musab Tekin'içinde Rewşen, Elif Refiğ'içinde Siz Birazcık Irak Kaldınız, Adar Baran Kıymet'içinde Soğuk ve Can Merdan Doğan'içinde Stiletto: Pembe Bir Aile Trajedisi adlı kısa filmler gösterilecek. İlk vizyon Antalya'da yapılacak senenin en yeni belgesellerini bir araya getirecek olan Ulusal Biyografi Film Yarışması'na 49 başvuru arasından 9 film seçildi. Yarışmanın finalistleri Didem Şahin'içinde Istrap ve Tatlı, Ebru Şeremetli'nin Bir Kalır, Aslı Akdağ'içinde Bekleyiş, Ersen Çıra'nın “EDE” Bir Ayrılık, Bir Yoksulluk, Bir Ölüm, Volkan Üce'nin Onun Şeyiç, Ümran Safter'içinde Kapıyı Açık Bırak, Mehmet satınruğa Battal'içinde Muhtaç, Tayfun Belet'içinde Unkapanı: Bitmeyen Masal ve Esra Yıldız'içinde Vatansız adlı belgeselleri oldu.
0 notes
Text
Anadolu Leoparı Filmi Hollanda'da En İyi Film Ödülünü Kazandı
Hollanda'da bu yıl 9’uncusu düzenlenen Kırmızı Lale Film Festivali'nde (RTFF), Emre Kayış’ın yönettiği 2021 yapımı Anadolu Leoparı, En İyi Film ödülüne değer görüldü. Hollanda'nın Rotterdam kentinde düzenlenen 9. Kırmızı Lale Film Festivali'nde “Anadolu Leoparı", En İyi Film seçildi. Törende, Türk ve Hollandalı jüri üyelerinin değerlendirmeleri sonucu birinci seçilen filmin yönetmeni Emre Kayış, 1000 avro ile ödüllendirildi. Festivalde, "En İyi Yönetmen" ödülünü "Okul Traşı" filmiyle Ferit Karahan aldı. Karahan, 750 avro ödül kazandı. "Yaşam Boyu Başarı Ödülü"nü kazanan Hale Soygazi'ye ödülünü Türkiye’nin Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal takdim etti. Törende konuşma yapan Ünal, sinemanın sınırları aşan, her kökenden, her kesimden insanı birleştirebilen çok güçlü bir sanat dalı olduğunu söyledi. Türk sinemasının dünya sinema tarihindeki yerini ilk günlerden bu yana aldığına dikkati çeken Ünal, “Sinemamız, Fuat Uzkınay tarafından 1914 yılında çekilen ilk Tük yapımı olma özelliğindeki “Ayastefanos’taki Rus Abidesinin Yıkılışı” adlı belgesel filmden bu yana çok yol aldı. Hepimiz Yeşilçam’ın hafızalarda yer eden ve bazı kanallarımızda halen keyifle izlediğimiz güzel filmleri ile büyüdük” dedi. Ünal, şunları kaydetti: “Türk sinemasının uluslararası düzeyde tanınması ve rağbet görmesinin yanı sıra, çok geniş coğrafyalarda kitleleri ekran başına toplayan Türk dizilerinin başarısını da unutmamak gerekir. Ancak, sinemanın yeri halen çok ayrı. Zira, dizilerimizin açtığı bu başarı kulvarında, ülkemizin insanı ve kültürünü en güzel biçimde yansıtıp tanıtan filmlerimiz günümüzde uluslararası üne sahip Cannes, Berlin, Venedik, Toronto gibi festivallerde gösterilerek övgü, beğeni ve ödül alıyor.” Ödül alan yapımcı ve sanatçıları gönülden tebrik ettiğini dile getiren Ünal, “Hollanda gibi çok kültürlü bir topluma sahip bir ülkede Kırmızı Lale gibi önemli bir etkinliğin dokuzuncu kez düzenleniyor olması, sadece Hollanda Türk toplumunun birlik ve beraberliğini desteklemekle kalmıyor; aynı zamanda çeşitli köken ve kültürlere mensup insanların ülkemizi, insanımızı ve kültürümüzü daha yakından tanımasına imkan sağlıyor” ifadelerini kullandı. HALE SOYGAZİ'YE ONUR ÖDÜLÜ Hale Soygazi ise, aldığı ödülün kendisini onurlandırdığını ifade ederek, “Çok memnun oldum ve çok güzel insanlarla tanıştım. Çok değerli insanlarla vakit geçirdim, onun için çok mutluyum, çok teşekkür ederim” diye konuştu. Kültürler arası iletişimin ve özellikle ülkelerin birbirini tanımasının sanat yoluyla olduğunu söyleyen Soygazi, “Tabii ki bu festival özelinde sinemayla. Ülkenin hayatı, yaşamı, değerlerini bir sinema yoluyla öğreniyoruz. Bu da o kültürü anlamamızı sağlıyor. Anlamak da ön yargıları yıkmak demek. Onun için bu festivaller pek yararlı. Umarım devam eder” değerlendirmesinde bulundu. Read the full article
0 notes
Link
Anadolu Leoparı iki ayrı bölgemizde yeniden görüntülendiğini sosyal medya hesabından duyuran Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, "İzini s...
0 notes
Text
’Anadolu Leoparı’ Danimarka’da sinemalarda…
’Anadolu Leoparı’ Danimarka’da sinemalarda…
Yönetmen Emre Kayış’ın ilk uzun metrajlı filmi olan ’Anadolu Leooparı’ 19 Ağustos tarihinden itibaren başkent Kopenhag ve Aarhus kentinde sinemalarda gösterime giriyor. KOPENHAG – Türk tv dizisi izleyicilerinin yakından takip ettiği yönetmen Emin Alper’in Alef dizisinin senaristi Emre Kayış’ın ilk uzun metrajlı filmi olan ve geçtiğimiz yıl Toronto Film Festivali´nde ’FIPRESCI’ ödülü ve Antalya…
View On WordPress
0 notes
Text
(Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz)
Panthera pardus tulliana; Yani Anadolu Panteri, ya da Anadolu Leoparı, ya da Anadolu Parsı. Anadolu panterleri, Ege Bölgesi, Toros Dağları, Köroğlu Dağları’nda doğal yaşamlarını sürdürmeye çalışırlardı. Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgelerinde ise boyutları daha küçük olan İran Parsı (Panthera pardus saxicolor) yaşardı. Sonuncusu Şubat 1970’te Hakkari / Uludere’de Şehit Şen tarafından vuruluncaya kadar Anadolu’da kaplan da (Panthera tigris virigata) yaşardı. Prof. Dr. Turhan Baytop’un araştırması ve bulguları, Nihat Turan’ın “Türkiye’nin Memelileri” kitabında da yer almış; bu son Hazer Kaplanı’nımızın kuyruğunun Irak’lı bir aşiret reisine kamçı olarak kullanılması için satıldığı belirtilmişti. Şu anda son kaplanımızın postu kuyruksuz olarak Ali Üstay Kolleksiyonu’nda bulunmaktadır.
#gallery-0-4 { margin: auto; } #gallery-0-4 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-0-4 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-0-4 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */
Yirminci yüzyıla doğru sayısız Anadolu panteri ülkemiz sınırları içinde katledilmiştir.
Mantolu Hasan olarak bilinen şahıs 1930- 1950 yılları arasında 15 tane sayılan Anadolu Panterinin ölümünden sorumludur. Sırf bu katliamın önüne geçmek için dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü Mantolu Hasan’a bir silah vermiş ve katliamı durdurmuştur. 5 mayıs 1937’de çıkan Kara Avcılığı Kanunu ile Panterlerin avlanmasının önü açıldı. İnsanlara zararlı memeli hayvanlar kategorisinde geçiyordu. Bu süreç zarfında en batıdan en doğuya kadar bir çok leopar kürkleri,postları ve kişisel zevkler için katledilmişti. 17 Ocak 1974 bu güzelim hayvan için adeta bir yok oluşun belirtisiydi. Son Anadolu Panteri ‘Benekli” Ankara Beypazarı Bağözü köyünde vurulmuştu. Oysa sadece o bölgede çiftleşmek için bulunuyordu. Avcılar bir defa onu gözüne kestirmişti ve onu 9 defa ateş ederek vurmuşlardı. Daha sonra 4000 lira karşılığında köylüler onu MTA ya sattılar. Postu doldurulup MTA Tabiat Müzesine konmuştu.
Peki günümüzde Hala Anadolu Leoparı Yaşıyor mu ? Evet umut edelim ki hepimiz yaşadığını düşünüyoruz ve bu güzelim hayvanın yaşamasını istiyoruz.Ama bu çalışmaları yürüten bilim insanları ve doğa severler gizli tutmayı yeğliyor.Bunun sebebi bir Beypazarı vakası tekrar yaşanmasının önüne geçmek olsa gerek. Bundan dolayı içimizden o sıcacık umudumuzu koruyoruz ve o bu güzelim canlının tekrardan ülkemiz topraklarında görülmesi ve koruma altına alınmasını umut ediyoruz. Olayların daha detaylı anlatımı için siteyi ziyaret edebilirsiniz. http://www.ergir.com/son_anadolu_panteri_yazi.htm
Bir Bilinmezlik Hikayesi- Anadolu Panteri
(Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz) Panthera pardus tulliana;
Bir Bilinmezlik Hikayesi- Anadolu Panteri
(Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz) Panthera pardus tulliana;
Bir Bilinmezlik Hikayesi- Anadolu Panteri
(Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz) Panthera pardus tulliana;
Bir Bilinmezlik Hikayesi- Anadolu Panteri (Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz) Panthera pardus tulliana;
0 notes
Text
(Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz)
Panthera pardus tulliana; Yani Anadolu Panteri, ya da Anadolu Leoparı, ya da Anadolu Parsı. Anadolu panterleri, Ege Bölgesi, Toros Dağları, Köroğlu Dağları’nda doğal yaşamlarını sürdürmeye çalışırlardı. Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgelerinde ise boyutları daha küçük olan İran Parsı (Panthera pardus saxicolor) yaşardı. Sonuncusu Şubat 1970’te Hakkari / Uludere’de Şehit Şen tarafından vuruluncaya kadar Anadolu’da kaplan da (Panthera tigris virigata) yaşardı. Prof. Dr. Turhan Baytop’un araştırması ve bulguları, Nihat Turan’ın “Türkiye’nin Memelileri” kitabında da yer almış; bu son Hazer Kaplanı’nımızın kuyruğunun Irak’lı bir aşiret reisine kamçı olarak kullanılması için satıldığı belirtilmişti. Şu anda son kaplanımızın postu kuyruksuz olarak Ali Üstay Kolleksiyonu’nda bulunmaktadır.
#gallery-0-4 { margin: auto; } #gallery-0-4 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-0-4 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-0-4 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */
Yirminci yüzyıla doğru sayısız Anadolu panteri ülkemiz sınırları içinde katledilmiştir.
Mantolu Hasan olarak bilinen şahıs 1930- 1950 yılları arasında 15 tane sayılan Anadolu Panterinin ölümünden sorumludur. Sırf bu katliamın önüne geçmek için dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü Mantolu Hasan’a bir silah vermiş ve katliamı durdurmuştur. 5 mayıs 1937’de çıkan Kara Avcılığı Kanunu ile Panterlerin avlanmasının önü açıldı. İnsanlara zararlı memeli hayvanlar kategorisinde geçiyordu. Bu süreç zarfında en batıdan en doğuya kadar bir çok leopar kürkleri,postları ve kişisel zevkler için katledilmişti. 17 Ocak 1974 bu güzelim hayvan için adeta bir yok oluşun belirtisiydi. Son Anadolu Panteri ‘Benekli” Ankara Beypazarı Bağözü köyünde vurulmuştu. Oysa sadece o bölgede çiftleşmek için bulunuyordu. Avcılar bir defa onu gözüne kestirmişti ve onu 9 defa ateş ederek vurmuşlardı. Daha sonra 4000 lira karşılığında köylüler onu MTA ya sattılar. Postu doldurulup MTA Tabiat Müzesine konmuştu.
Peki günümüzde Hala Anadolu Leoparı Yaşıyor mu ? Evet umut edelim ki hepimiz yaşadığını düşünüyoruz ve bu güzelim hayvanın yaşamasını istiyoruz.Ama bu çalışmaları yürüten bilim insanları ve doğa severler gizli tutmayı yeğliyor.Bunun sebebi bir Beypazarı vakası tekrar yaşanmasının önüne geçmek olsa gerek. Bundan dolayı içimizden o sıcacık umudumuzu koruyoruz ve o bu güzelim canlının tekrardan ülkemiz topraklarında görülmesi ve koruma altına alınmasını umut ediyoruz. Olayların daha detaylı anlatımı için siteyi ziyaret edebilirsiniz. http://www.ergir.com/son_anadolu_panteri_yazi.htm
Bir Bilinmezlik Hikayesi- Anadolu Panteri
(Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz) Panthera pardus tulliana;
Bir Bilinmezlik Hikayesi- Anadolu Panteri
(Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz) Panthera pardus tulliana;
Bir Bilinmezlik Hikayesi- Anadolu Panteri (Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz) Panthera pardus tulliana;
0 notes
Text
(Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz)
Panthera pardus tulliana; Yani Anadolu Panteri, ya da Anadolu Leoparı, ya da Anadolu Parsı. Anadolu panterleri, Ege Bölgesi, Toros Dağları, Köroğlu Dağları’nda doğal yaşamlarını sürdürmeye çalışırlardı. Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgelerinde ise boyutları daha küçük olan İran Parsı (Panthera pardus saxicolor) yaşardı. Sonuncusu Şubat 1970’te Hakkari / Uludere’de Şehit Şen tarafından vuruluncaya kadar Anadolu’da kaplan da (Panthera tigris virigata) yaşardı. Prof. Dr. Turhan Baytop’un araştırması ve bulguları, Nihat Turan’ın “Türkiye’nin Memelileri” kitabında da yer almış; bu son Hazer Kaplanı’nımızın kuyruğunun Irak’lı bir aşiret reisine kamçı olarak kullanılması için satıldığı belirtilmişti. Şu anda son kaplanımızın postu kuyruksuz olarak Ali Üstay Kolleksiyonu’nda bulunmaktadır.
#gallery-0-4 { margin: auto; } #gallery-0-4 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-0-4 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-0-4 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */
Yirminci yüzyıla doğru sayısız Anadolu panteri ülkemiz sınırları içinde katledilmiştir.
Mantolu Hasan olarak bilinen şahıs 1930- 1950 yılları arasında 15 tane sayılan Anadolu Panterinin ölümünden sorumludur. Sırf bu katliamın önüne geçmek için dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü Mantolu Hasan’a bir silah vermiş ve katliamı durdurmuştur. 5 mayıs 1937’de çıkan Kara Avcılığı Kanunu ile Panterlerin avlanmasının önü açıldı. İnsanlara zararlı memeli hayvanlar kategorisinde geçiyordu. Bu süreç zarfında en batıdan en doğuya kadar bir çok leopar kürkleri,postları ve kişisel zevkler için katledilmişti. 17 Ocak 1974 bu güzelim hayvan için adeta bir yok oluşun belirtisiydi. Son Anadolu Panteri ‘Benekli” Ankara Beypazarı Bağözü köyünde vurulmuştu. Oysa sadece o bölgede çiftleşmek için bulunuyordu. Avcılar bir defa onu gözüne kestirmişti ve onu 9 defa ateş ederek vurmuşlardı. Daha sonra 4000 lira karşılığında köylüler onu MTA ya sattılar. Postu doldurulup MTA Tabiat Müzesine konmuştu.
Peki günümüzde Hala Anadolu Leoparı Yaşıyor mu ? Evet umut edelim ki hepimiz yaşadığını düşünüyoruz ve bu güzelim hayvanın yaşamasını istiyoruz.Ama bu çalışmaları yürüten bilim insanları ve doğa severler gizli tutmayı yeğliyor.Bunun sebebi bir Beypazarı vakası tekrar yaşanmasının önüne geçmek olsa gerek. Bundan dolayı içimizden o sıcacık umudumuzu koruyoruz ve o bu güzelim canlının tekrardan ülkemiz topraklarında görülmesi ve koruma altına alınmasını umut ediyoruz. Olayların daha detaylı anlatımı için siteyi ziyaret edebilirsiniz. http://www.ergir.com/son_anadolu_panteri_yazi.htm
Bir Bilinmezlik Hikayesi- Anadolu Panteri (Editör notu: Yazınızda intihal yani kopyala/yapıştır yaptığınız tespit edilmiştir. Lütfen içeriğinizi düzenleyip tekrar gönderiniz) Panthera pardus tulliana;
0 notes
Photo
Anadolu leoparı.👍👍👍 https://www.instagram.com/p/Cg1KzCiL4j7/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
Photo
Türkiye'de ikinci kez ayrı bir pars görüntülendi, gerizekalı bir avcıya denk gelmemesi umuduyla. Iğdır'da bir ay arayla ikinci kez leopar yani kullanılan diğer isimleriyle "pars", "panter" görüldü. Bülent Aydın Karakolu'nun termal güvenlik kameralarına yansıyan görüntüler, Iğdır'ın Aralık Belediye Başkanı Mustafa Güzelkaya tarafından sosyal medyada bizzat paylaşıldı. Son leoparın yaklaşık bir ay önce yine aynı bölgede görüntülenen leopardan farklı olduğunun tahmin edildiği söylendi. Aslında leopar Türkiye topraklarının yabancısı değil. 1970'li yıllara kadar Türkiye'de çok az da olsa özellikle Toros Dağları ve Aydın ilinde görülüyordu. Ancak en son Ankara'nın Beypazarı ilçesinde gerizekalı bir avcı tarafından 1974 yılında leoparın vurulmasının ardından bir daha görülmeyince "Anadolu leoparı" olarak bilinen türün neslinin tükendiği düşünülüyordu. #pars https://www.instagram.com/p/CY1t3SdKSJ0ZoldxLwSTTYWc9bfYsRpdAV393g0/?utm_medium=tumblr
0 notes
Photo
başarılar.. Reposted from #repost @evrenselgzt 58. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde Ulusal Yarışma filmleri belli oldu: Anadolu Leoparı, Bağlılık Hasan, Bembeyaz, Birlikte Öleceğiz, Diyalog, İki Şafak Arasında, Kafes, Kerr, Okul Tıraşı ve Zuhal 🔗 Detaylar için link kodu: 442099 (Link kodunu kullanarak içeriğe ulaşmak ve nasıl kullanacağınızı öğrenmek için profildeki linke tıklayın) 📷 58. Antalya Altın Portakal Film Festivalinde yarışan yapımlar (Düzce) https://www.instagram.com/p/CThRrwCMfn1/?utm_medium=tumblr
0 notes
Quote
Prof. Dr. Nilüfer Aytuğ vahşi ve egzotik hayvanlar konusunda uzman bir veteriner hekim. IUCN Tutsak Ayılar Uzman Ekibi üyesi ve 15 yıl boyunca Karacabey Ayı Barınağı’nı yönetmiş. Şu an İzmir Vahşi Yaşam Parkı’nın danıimanlığını yapıyor, aynı zamanda Yakın Doğu Üniversitesi’nde öğretim görevlisi. Profesör Aytuğ yaklaşık on gün önce Diyarbakır’da öldürülen ve Anadolu Leoparı olduğu iddia edilen leopar ile ilgili Good Morning Turkey’in sorularını yanıtladı. Sizce Diyarbakır’da karşılaşılan leopar gerçekten soyunun tükendiği düşünülen Anadolu Leoparı mı? Öncelikle Anadolu Leoparı’nın, Pers Leoparı’nın bir alt türü olduğunu ve 19. yüzyıl başlarında güneybatı Anadolu’da bulunduğunu bildiğimizi söylemeliyim. Son dönemde Antalya civarında bulunan dışkı örneklerinin de Anadolu Leoparı’na ait olduğu düşünülmüştü. Öldürülen leoparın bir Anadolu Leoparı olabileceği ihtimalini yok sayamayız, ancak insan ve vahşi yaşam arasında süren çekişmenin yoğunluğu, bölgede insan yerleşimlerinin doğal alanları uzun zamandır hızla işgal ediyor olduğu gerçeği gibi faktörler düşünüldüğünde bugüne kadar çevrede başka hiçbir aile üyesine rastlanmamış olması da garip. Eğer Diyarbakır’daki leoparın bir Anadolu Leoparı olmaması ihtimali varsa sizce bölgeye nereden gelmiş olabilir? Suriye, İran ya da Gürcistan’dan gelmiş olabilir fakat daha kuvvetli bir ihtimal de var; yasadışı egzotik ve vahşi hayvan ticareti Orta Doğu ve Avrupa arasında oldukça yoğun, Türkiye de bu ticaret için bir köprü durumunda. Ayrıca Türkiye’de arazilerinde ya da bahçelerinde aslan, kaplan, ayı veya lynx besleyenlere rastlanabiliyor. Bu hayvanların bakan kişilerin elinden kaçtığı ve bu nedenle öldürüldüğü hikayeler de biliyorum. Örneğin böyle bir olay bir kaplanın başına gelmişti. Yani öldürülen leopar da yavruyken satın alınmış bir Pers Leoparı ya da, eğer gerçekten soyu tükenmemişse, öksüz kalıp insanlar tarafından bakılmış bir Anadolu Leoparı olabilir. Özellikle köylüler yavru bir ayı ya da lynx bulduğunda sevimli olduğunu düşünerek evlerine alıyorlar, ancak hayvan büyüyüp kontrol edilemez hale geldiğinde ya doğaya geri salıyorlar ya da barınaklara teslim ediyorlar. Otopside leoparın ayağında daha eski bir tabanca kurşunu bulunmuştu, sizce bu yaralanma leoparın sahibinden kaçmaya çalıştığı esnada gerçekleşmiş olabilir mi? Bir avcının tabanca ile avlanmayı tercih etmesi sık karşılaşılan bir durum değil, bu nedenle evet, sahibinden kaçmaya çalışırken de vurulmuş olabilir. Leoparın Diyarbakır’daki toprak sahiplerinden biri tarafından yavruyken satın alınmış, kaçmaya çalışırken vurulmuş ve doğada nasıl sağ kalacağını bilmediğinden, insan eliyle beslenmeye alışık olduğu için çobana yaklaşmış olabileceğini düşünüyorum. Normalde bir leopar mümkünse insanlardan uzak durmayı tercih eder, tabii insanlarla büyümediyse. Konu hakkında eklemek istediğiniz başka bir şey var mı? Şimdi yapılması gereken genetik sonuçları beklemek. Ancak ondan sonra yeni verilerin ışığında konuyu tekrar irdeleyebiliriz.
http://www.goodmorningturkey.com/tr/yavruyken-satin-alinmis-bir-pers-leopari-olabilir/
0 notes