#Alacahöyük Tarihi kısaca
Explore tagged Tumblr posts
Text
Çorum'un En Önemli Kültürel Mirası - Alacahöyük Antik Kenti
Çorum sadece leblebisiyle ünlü değil elbetteki.. Aynı zamanda birçok kültürel mirası ile de gezilip görülmesi gereken illerimizden biridir. İşte Alacahöyük Antik Kenti de Çorum’un en önemli kültürel miraslarından biridir. Bu makalemizde Alacahöyük Antik Kenti ile ilgili bilinmesi gereken önemli konuları sizler için araştırdık. Gelin bu eşsiz tarihi miras ile ilgili keyifli bir yolculuğa…
View On WordPress
#Alacahöyük önemi#Alacahöyük Hakkında bilgi#Alacahöyük hangi uygarlığa aittir#Alacahöyük Kral Mezarları#Alacahöyük nerededir#Alacahöyük Tarihi kısaca#Alacahöyük yol tarifi#İkiztepe nered
0 notes
Text
Anadolu'da Kurulan Medeniyetler ve Özellikleri - Böylesi Yok!
Anadolu'da Kurulan Medeniyetler ve Özellikleri https://goo.gl/RWC3c6
Anadolu'da Kurulan Medeniyetler ve Özellikleri
Anadolu, aynı Mezopotamya gibi verimli toprakları, su kaynakları ve ticaret yolları üstünde olmasından dolayı bir çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Öyle ki bu medeniyetler, bizlere bugün bile toplum arasında yaşayan inançları, kültürü miras bırakmışlardır. Medeniyetler beşiği olan Anadolu, bugün bile kıymetini korumaktadır. İşte sahibi olduğumuz Anadolu toprakları üstünde kurulan ve dünyanın da tanığı ilk çağ ve sonrasındaki medeniyetler:
Hattiler ( MÖ 2500 – 1700 )
Hititler ( Tunç Çağı )
Urartular
Frigler
Lidyalılar
İyonya Uygarlığı
Karia Uygarlığı
Likya Uygarlığı
Helen Uygarlığı
Roma Çağı
Bizans Çağı
1Selçuklu Çağı
1Osmanlı Çağı
Türkiye Cumhuriyeti
Bir noktaya temas etmek gerekir: İlk çağ uygarlıkları söylediğimiz uygarlıklar hakkındaki en önemli bilgiyi arkeolojik kazılarından alıyoruz. Bu kazılarda bazan koca bir kent, bazan bir tiyatro kalıntısı, bazan yazılı kaynak söylediğimiz tabletler bazan de ziynet eşyası veya aksesuarlar çıkabilmektedir. Bu bakımdan da bugün, Anadolu medeniyetleri hakkındaki bilgilerin kaynağı uzun ve yorucu bir çalışma temposundan sonra elde edilmektedir.
Biz bu yazımızda, önce özetle Anadolu tarihini, akabinde ilk çağ uygarlıklarını kısaca Hattiler, Hititler, iyonlar, Urartular, Frigler ve Lidyalıları işleyeceğiz. Bu yazımızla ilintili olarak diğer makalemiz de özellikle Hitit medeniyetinden bize kalan kültür kalıntıları olacak.
Anadolu Tarihi
Anadolu, dördüncü jeolojik vakit dediğimiz dilimde meydana gelen genç bir yapıdır. Ege Denizi, Kara Deniz bu jeolojik vakitde oluşmuş ve bize en önemli jeopolitik konumu sağlayan İstanbul ve Çanakkale de bu vakit diliminde meydana gelmiştir.
Anadolu’ya insan yerleşimi Paleolitik Çağ’da kısaca Eski Taş Devri’nde MÖ. 600.00 – 10.00, ki bu da günümüzden yaklaşık 2 milyon yol öncesine tekabül eder, zamanlarında olmuştur. İlk yerleşim kalıntısı da milattan önce 5.500 yılına aittir. Bu kalıntılar ise bugünkü Çatalhöyük ve Burdur yakınlarındaki Hacılar köyündedir.
Anadolu’da bulunan yerleşim genellikle şehir yerleşimidir ve yer adlarından da uzlaşılacağı üzere ( Halikarnasos, Lindos, Korinthos kent isimlerinin sonundaki sesler, o kent sitelerinin Ege bölgesinde kurulduğunu göstermektedir) bu yerleşim mekanları Ege – Anadolu kökenlidir.
Anadolu’da kurulan yerleşimler genellikle şehir anlayışındaki yerleşimlerdir. Bu kent iskanları bir “ Anadolu kültürü” oluşturmuştur.
Anadolu’ya yazıyı Asur ticaret kolonileri getirmişlerdir. Bu ticaret kolonilerin Anadolu’ya yazıyı getirme tarihleri de MÖ. 1900’lü yıllardır. İlk çivi yazılı tablette Kültepe’de bulunmuştur. Asurluların yazıyı Anadolu’ya getirmeleri önemlidir çünkü yazı Anadolu’ya geldikten sonra Anadolu’da tarihi çağların başladığı kabul edilmektedir.
Kısaca Eski Taş Devri’nde başlayarak bu çağa kadar Anadolu uygarlıklara sahne olmuştur. Bu uygarlıkların ilk yerleşim yeri İç Anadolu, Orta Anadolu ve Batı Anadolu’dur. Ayrıca yer Van Gölü ve çevresinde, Gediz ve Küçük Menderes hattında da medeniyetler kurulmuştur.
1. Hattiler
MÖ. 2500 – 1700 yılları arasında Anadolu topraklarına geldikleri tahmin edilmektedir. Bu medeniyete ait en önemli eserler Çatahöyük’te bulunmuştur. Bu medeniyetin MÖ 3000 yıllarında krallıklar ve beylikler durumunda yaşadıklarına dair deliller vardır. Alacahöyük kazılarında bu medeniyete ait süs eşyaları, yapılan kazılar sonucunda ele geçmiştir.
2. Hititler
Üzerinde en fazla duracağımız medeniyettir. MÖ. 1700 ile 700 yılları arasında uzun bir hükümdarlık dönemi yaşamışlardır. Kendilerinden önce o bölgede olan Hattiler ile kaynaşmışlar ve büyük bir medeniyet kurmuşlardır.
Hititler, önceleri küçük krallıklar durumunda yaşamışlar, yukarda da ifade ettiğimiz gibi yerli halktan sayılan Hattiler ile kaynaşmışlar ve M.Ö 1700 senesinde Anadolu’da bilinen ilk siyasi birliği kurmuşlardır. Hititler devletinin kurucusu Kral Labarna olarak bilinmektedir ve onun devlet için uygun gördüğü baş kent Hattuşaş kısaca Boğazköy’dür.
Hititler Asurlar ile de karşılaşmış ve yaklaşık 150 yıl Asurlular ile beraber yaşamışlardır. Bu dönem MÖ. 1974 – 1719 yıllarını kapsayan bir dönemdir. Eski ismi Kaneş ve Neşa olan şimdiki Kayseri bölgesinde 150 yıl beraber yaşayan Hititleriyle Asurlular arasındaki en önemli kültür alış verişi Hititlerin Asurlulardan yazıyı öğrenmeleridir.
Hititlerin dilinin oluşumu da bu bağlamda önemlidir. Hititler kendi dillerine Kaneşçe veya Neşaca adını vermişlerdir. İşin enteresan yanı, kendileri tek dilli millet deyillerdi: Uluslararası yazışmalarda o zamanın politika dili olan Akadça kullanırken kendi dillerini de iç yazışmalarda kullanmışlardır. Bu bakımdan da kendi kültürlerini günümüze en uygun şekilde taşıyan medeniyet olmuşlardır.
Hititler, “büyük devlet” konumunu kazanmış özel bir millettir. Sınırlarını Kuzey Mısır’dan Ege Denizi’ne kadar genişletmişlerdir. Hititler, MÖ. 1280 senesinde Mısır ile savaşarak tarihin ilk uzlaşmasını kısaca Kadeş Anlaşmasını imzalamışlardır.
Hititlerden bize bir çok yazı, tarihi eser kalmıştır. Bu bakımdan onların kültür yaşamına ait epeyce bilgiye sahibiz. Ancak bu konuyu, Hitit Kültürünün Anadolu’ya tesiri başlığında inceleyeceğimiz için kısa kesiyoruz.
Hititleri büyük ihtimalle Ege’den gelen deniz kavimleri yıkmıştır. Yalnız büyük devlet yıkıldıktan sonra gene küçük devletler şeklinde varlıklarını sürdürmüşlerdir. Bu çağa da tarihçiler Geç Hitit Çağı adını vermişlerdir. Bu küçük Hitit devletleri de daha sonra Asurlular tarafından yıkılmışlar ve Hititler de daha sonra Perslerin hakimiyetine girmişlerdir.
Hititler de kral hem baş kumandan hem de baş rahipti. Kraldan sonra gelen en yetkili isim ise ne kral yardımcısı ne de bir rahipti: Tavanna adını verdikleri kraliçeleriydi. Kraliçe kral kadar yetkiye sahipti. Kral savaşa gittiğinde devleti o yönetirdi, ayrıca dini törenlerden de o sorumlu olabiliyordu. Kral ve kraliçenin yetkileri daha sonraki dönemlerde Pankuş ismi verilen bir meclis tarafından sınırlandı. Kralın kararları artık asillerden oluşan Pankuş adındaki meclisten geçerek yürürlüğe konuluyordu.
Hitit halkı, asiller, rahipler, sanatçılar, köleler, orta sınıf kısaca memurlardan oluşuyordu. Hitit topraklarının hepsi Kral’a aitti ve kral istediği kişiye işlemesi için toprak verebilirdi.
Kadeş Anlaşması aynı vakitde ilk insan haklarını da içeren uzlaşmadır. Hititler, uzlaşmaya sığınmacıların mal ve can sağlığına zarar gelmemesi kuralını da eklemişlerdir. Bu durumu açıklayan uzlaşmanın maddesi şu şekildedir: Eğer bir insan Hatti ülkesinden kaçarsa veya iki insan veya üç insan ve onlar kardeşi Mısır ülkesi kralı Büyük Kral, Amon’un sevgilisi Ramses’e giderse, Mısır ülkesi kralı, Büyük Kral Amon’un sevgilisi Ramses onları yakalasın ve onları kardeşi Hattuşili’ye göndersin. Fakat onları, suçlarından dolayı cezalandırmasınlar. Onlar, onların gözlerini çıkarmasın veya dillerini koparmasınlar ve onlar, onların ayaklarını kesmesin veya kulaklarını koparmasınlar.”
Hitit toplumunda her ne kadar köle sınıfı olsa dahi köle hakları konusunda Mezopotamya medeniyetlerine göre daha insancıldılar.
Hititler, din olarak çok tanrılı dinleri tercih etmişlerdir. Ele geçen tabletlerde, Hititler bolca Tanrı ve Tanrıça sayarlar çünkü onlar, işgal ettikleri yerlerdeki halk inançlarını da kendi inançları saymışlardır. Ayrıca Tanrıları için kurban keserler.
Hititler ölülerini gömerler ve gömdükten sonra onlar adına kurban kesip kestikleri kurban etlerinden yemek yaparak bu yemeği dağıtırlar. Ölüleri için kestikleri kurbanın kemiklerini de ölünün mezarının üstüne sererler.
Hititler ayrıca yağmur duasına da çıkarlar. Ayrıca onlarda da aynı Anadolu’da olduğu gibi evlilik üç aşamada (sözlülük, nişan ve evlilik) gerçekleşirdi.
Kısaca Hititler’in tarihteki ehemmiyetini şöyle sıralayabiliriz:
Anadolu’da tarihi çağları başlayan ilk devlettir.
Anadolu’da yazı kullanan ilk devlettir.
İlk objektif tarih yazıcılığını başlatan millettir.
Anadolu’da ilk yazılı kanunları onlar oluşturmuştur.
Anadolu’da ilk “büyük devlet” unvanına sahip olan devlettir.
3. İyonyalılar
Akadlar tarafından kurulmuştur. Şuanki ismi ile İzmir’de olan Büyük Menderes nehri’nin Ege’ye döküldüğü alan eski çağlarda İyon ismi ile anılmaktaydı, buraya yerleşen uyarlığa da İyonyalılar dendi. Kaynaklara göre ilk çağlardaki en gelişmiş medeniyet onlara aittir. Bu medeniyet hem kültürel hem de hesaplı yönden en gelişmiş medeniyetlerden birisidir. Tabiki bu gelişmenin sebepleri vardır ama bu sebeplerde en önemlisi medeniyetin deniz kıyısında kurulmuş olmasıdır. Böylelikle İyonlalılar, ticaret kolonileri kurmuş diğer medeniyetlerle ilişki içine girmişlerdir. Ayrıca İyonyalılar bilim ve sanatta hür düşünceye ehemmiyet vermişlerdir. Bu bakımdan da gelişmeleri daha net ve hızlı olmuştur.
İyonyalılar ilim ve bilim konusunda Rönesans dönemini yaşamışlardır. Thales (Tales), Herodotos, Hipokrates (Hipokrat), Hythagoras (Pisagor) bu medeniyette ortaya çıkmıştır. Ve iyonyalılar bugünkü Avrupa kültürünün temelini atmışlardır.
Mimarlıkta da gelişmiştir. Kendilerine has bir mimari yöntemi ile isimlerini duyurmuşlardır. Buna “İyon düzeni” adını vermişlerdir.
Bugün İzmir’de bulunan Efes, Milet, Foça, Smyrna antik şehirlerin yaratıcısı da onlardır. Bu kentlerde tiyatrolar, ihtişamlı saraylar, okullar, heykeller bulunmaktadır.
Bugün kullandığımız Latin alfabesinin temeli de İyonlalılar tarafından atılmıştır. İyonyalılar önce Fenikelilerden alfabe almışlar, daha sonra bu alfabeyi geliştirmişlerdir. Bu İyon alfabesi daha sonra Yunanlılara geçmiş, ordan Roma’ya geçmiştir. Oradan da Latin alfabesi olarak tüm dünyaya yayılmıştır.
4. Urartular
MÖ 900 ile 600 yılları arasında şimdiki Van’da yaşayan medeniyettir. Onlar baş kentleri olan Van’a Tuşpa adını vermişlerdi. Urartular, Asurlulara en yakın medeniyettir ve bu bakımdan onların saldırısına en fazla uğrayan medeniyettir. Bu saldırılarının en büyük zararı gene Urartulara olmuştur çünkü kentleri ağır tahribata uğramış haldedir.
Ülke, Tanrı Kral adını verilen kişilerce yönetilirdi. Aslen Türklerdeki kut inancına benzer bir yapı bahis konusudur. Urartularda da Kral, ülkeyi yönetme erkini tanrı Haldi’den alır. Ayrıca çok tanrılı bir dine sahip olan Urartuların da en büyük tanrısı Haldi kısaca savaş tanrısı idi.
Urartular, krallar tarafından yönetiliyordu. Bu bakımdan da Anadolu’da ilk kez özerklik tipi yönetimi gerçekleştirmişlerdir.
Urartular, maden ve maden işlemeciliğinde Anadolu medeniyetlerinin üstüne çıkmışlardır. Ayrıca tarıma da ehemmiyet vermişlerdir ama Van ve çevresi sulama konusunda yetersiz kalınca Anadolu’daki ilk sulama kanallarını ve barajları onlar tarafından yapılmıştır.
Hititler de Urartular da âhiret yaşamına inanan uygarlıklardır. Urartular bu bakımdan ya ölülerini yakmış veya yakmadan oda şeklindeki mezarlara gömmüşlerdir.
Bugün, Urartu uygarlığından kalan çok fazla tarihi eser vardır. Elbette bunların geneli kaledir: Van, Çavuştepe ve Erzincan kaleleri bu tarihi eserlerden yalnızca üç tanesidir.
5. Frigler
MÖ. 800 ila 676 yılları arasında yaşayan bu uygarlık tarihçi Herodot’a göre Anadolu’nun en zengin uygarlığıdır. Batı Anadolu sahasında Kızılırmak havzasına kadar olan bölge onların hakimiyet alanıdır. Başkentlerinin ismi Gordion’dur ve bugün Gordion denen bölgede Ankara Polatlı bulunmaktadır.
Halı ve kilim işlemeyeceğinde hatırı sayılır bir yere sahip olan Frigler ayrıca Anadoludaki ilk kuyumculardır. Maden işletmeciliğinde çok ileri bir seviyeye ulaşmışlardır.
Frigler, ziraat ve hayvancılığa âzâmi ehemmiyet vermişler ve ayrıca çiftçiyi kanunlarla koruma altına almışlardır. Tarıma veya tarım yapana verilecek zararın cezası çok net bir biçimde ölüm olmuştur. Urartularda nasıl ki en büyük tanrı savaş tanrısı Haldiyse Friglerde de bereket tanrısı Kibele’dir.
Dini inanç bazında da Hitit medeniyetinden çokça etkilenmişlerdir. Çok tanrılı bir dine sahiptiler.
Bugün bizlere Polatlı’da Midas ve kentlerinde kayalara oyulmuş sığınaklar bırakmışlardır.
6. Lidyalılar
Gediz ve Küçük Menderes nehir havzalarında MÖ 687 ile 546 yılları arasında yaşayan ve şüphesiz İlk Çağ devrinin en zengin uygarlığı olan Lidyalılar, deniz kıyısında oldukları için ticarete ehemmiyet vermişlerdir. Tarihsel açıdan baktığımızda baş kentlerinin ismi Sardes’tir ve en parlak dönemlerini Krezüs zamanında yaşamışlardır.
Başkent olan Sardes bir bilim ve hayat merkezi haline gelmiş, bilim ve sanat bu kentte hem maddi hem manevi olarak desteklenmiştir.
Lidyalılar tamamiyle ticaret odaklı diyebileceğiz bir uygarlıktır. Takas usulüyle yapılan ticarete onlar son vermiş ve elektron ismi verilen ve şimdi bizim madeni para söylediğimiz şeyi bulmuşlardır. Elektron altın ve gümüş karışımından elde edilmiştir.
Hititlerde herkes askerlik yapmak zorundaydı ama Lidyalılar paralı asker kullandılar. Askerler ise bunu bir iş olarak gördükleri için maalesef Lidya devletinin yıkımı çabuk oldu. MÖ.546 senesinde Persler tarafından varlıklarına son verildi.
NOT: Tüm İlk Çağ medeniyetleri kendi hayat tarzlarına ve dini inanışlarına göre “en” unvanı alabildiler. Urartular savaşçı bir milletti ve en önemli tanrıları Haldi idi, Frigler zirai faaliyetlerde ileri idi en önemli tanrıları bereket tanrısı Kibele idi gibi.
Anadolu’da Kurulan İlk Medeniyetler Hangileridir? (Özet)
Anadoluda Kurulan Medeniyetler Hangileridir konusu. Sponsorlu Bağlantılar. Hititlerin ilk merkezi olan Kaneş (Kültepe)te bulunan çivi tabletler, Anadolu ’daki ilk yazı örnekleridir. üstünde kurulan ve dünyanın da tanığı ilk çağ ve sonrasındaki medeniyetler Anadolu ’ da kurulan yerleşimler genellikle şehir anlayışındaki yerleşimlerdir. Sponsorlu Bağlantılar. İlk Çağ Uygarlıkları Hangileridir . Anadoluda Kurulan Medeniyetler . HİTİTLER SİYASİ TARİH Anadolu ’ da ilk devlet kuranlar Hattiler’dir. Karşılıklı kültür alışverişleri Anadolu ’ da uygarlıkların gelişmesini hızlandırmıştır. Anadolu ’ da kurulan ilk medeniyetler ile alakalı genel bilgi (2). HiTiTLeR Orta Anadolu ‘ da kuruldular . Merkezi Hattuşaş’tır. Mezopotamya’ da kurulan ilk medeniyettir . Ur,Eridu, Uruk gibi Şehir devletleri durumunda yaşadılar. Anadoluda Kurulan İlk Medeniyetler . Yazar: Veli Kuzu Kategori: Ders Notları. (M.Ö. 1800). Devletin bilinen ilk kralı I.Hattuşil’dir(Labarna).
Böylesi Yok!
0 notes