#26 Eylül 2018
Explore tagged Tumblr posts
pazaryerigundem · 2 months ago
Text
Bursa Devlet Tiyatrosuna yeni atama
https://pazaryerigundem.com/haber/187761/bursa-devlet-tiyatrosuna-yeni-atama/
Bursa Devlet Tiyatrosuna yeni atama
Tumblr media
Bursa Devlet Tiyatrosunda, Arzu Tan Bayraktutan’dan boşalan sanat yönetmenliği-müdürlük görevine Sezai Yılmaz getirildi.
BURSA (İGFA) – 26 yıldır, Bursa Devlet Tiyatrosunda sanatçılığının yanı sıra 2013-2014 ve 2018-2024 yılları arasında sanat yönetmenliği- müdürlük görevinde bulunan, sayısız oyunda rol almış, Bursa seyircisinin takdirini kazanmış Arzu Tan Bayraktutan, bundan sonraki sanat hayatını Ankara Devlet Tiyatrosunda sürdürecek.
Bayraktutan’dan boşalan koltuğa, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğünden yapılan atamayla 4 yıldır Erzurum Devlet Tiyatrosu Sanat Yönetmenliği- Müdürlük görevini yürüten, Erzurumlu oyuncu Sezai Yılmaz atandı.
Tumblr media
BUGÜN YAPILAN GÖREV DEĞİŞİKLİĞİ TÖRENİNDE DUYGULU ANLAR YAŞANDI
Arzu Tan Bayraktutan görev değişikliği sırasında yeni müdür Sezai Yılmaz’a duygularını şöyle ifade etti; “26 yıldır çalıştığım bu kurumdan ayrılmak benim için çok zor… Çok güzel, acı tatlı günler geçirdim burada… Eminim sen de çok güzel anılar biriktireceksin… Bursa Devlet Tiyatrosu çok özel, çok uğurlu bir bölgedir … Sana da çok uğur getireceğine eminim” dedi.  
SEZAİ YILMAZ KİMDİR?
1978 yılında, Erzurum’un Aşkale ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Aşkale, lise öğrenimini Erzurum’da tamamladı. Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Oyunculuk Bölümünden 2002 yılında mezun oldu. Aynı yıl Erzurum Devlet Tiyatrosunda mezun sanatçı statüsünde çalışmaya başladı. 2010 yılında Devlet Tiyatrolarının açmış olduğu sınavı kazanarak, sanatçı statüsünde göreve başladı. 2009-2012 yılları arasında Türkiye Dans Sporları Federasyonu Erzurum il temsilciliği görevini üstlendi. 2015-2016 tiyatro sezonunda Trabzon Devlet Tiyatrosunda görev yaptı. Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Oyunculuk Bölümünde; oyunculuk, diksiyon, hareket ve dans eğitmeni olarak çalıştı. 2017 – 2018 sezonu ve 2020 – 2024 sezonları arasında Erzurum Devlet Tiyatrosu Müdürlüğü yaptı. Bugüne kadar birçok oyunda oyuncu ve yönetmen olarak görev aldı. Ayrıca yurdun dört bir tarafında oyunlar sergileyip tiyatro eğitimleri vermektedir.
2024 yılının Eylül ayında Bursa Devlet Tiyatrosu Müdürlüğüne atanan Yılmaz, evli ve iki çocuk babasıdır.Oynadığı oyunlardan bazıları: Memurin Faslı, Scapin’in Dolapları, Kafkas Tebeşir Dairesi, Çıkmaz Sokak Çocukları, 12. Gece, Seksen Günde Devr-i Alem, Beğendiğiniz Gibi, Deli İbrahim, Medea, Kapan ve Dünyanın Eski Zamanlarında.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
yeniyeniseyler · 2 months ago
Text
CNBC-e Haftalık Yayın Akışı (26 Ağustos - 1 Eylül) (Özel)
10 Haziran 2024 Pazartesi günü yayın hayatına yeniden başlayan CNBC-e‘nin haftalık yayın akışını (26 Ağustos – 1 Eylül) haberimizde bulabilirsiniz. Müzik belgesel dizisi “Once in a Lifetime Sessions”ta 3. haftasında “Moby” özel bölümü yayınlanacak. 2018 yapımı belgesel dizi 8 bölümden oluşuyor. “The X-Files” dizisi 11 Sezon’u ile devam ediyor. “The X-Files”ın 11. Sezon 7. Bölüm’ü çarşamba…
0 notes
aykutiltertr · 3 months ago
Video
youtube
Rüzgar Gülü - Teoman ✩ Ritim Karaoke (Nihavend Minör Disko Rock Beste Te...  ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın  👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ⭐ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/Lmb75MbYpfQ ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Rüzgar Gülü - Teoman ✩ Ritim Karaoke (Nihavend Minör Disko Rock Beste Teoman) ❤ @RitimKaraoke Müzisyenlerin Buluşma Noktası.... ESER ADI           : RÜZGAR GÜLÜ SÖZ GÜFTE       : TEOMAN BESTE - MÜZİK : TEOMAN USÜL                  : 4/4 C DİSKO MAKAM - DİZİ   : NİHAVEND - MİNÖR ARANJÖR          :? Söz Müzik Teoman, Teoman'ın şarkılarından oluşan bir derleme/best of albüm de yer alır. Albümde şarkılar Sezen Aksu, Candan Erçetin, İzel,Hayko Cepkin gibi çeşitli sanatçılar tarafından seslendirilmiştir. "İstanbul'da Sonbahar" adlı şarkıda Nil Karaibrahimgil'e Teoman da eşlik ediyor.                             ŞARKI SÖZÜ ve AKORU Intro: Bm    G     D    F# Bm                             G Kır evinin verandasında                                            D Bir rüzgar gülüne rastladım                       F# İnsanmışçasına                             Bm Konuşmaya başladım   Bm                                       G Dedim benim kadar yalnızsan                                  D Tek gecelik bir aşksan                               F# Omuzlarına abanan                                 F#               Bir anıdan kaçıyorsan F# Dibe vurduysan ya da hala düşüyorsan   Bm                    A            F# Bir yaz günü bir yaz günü   Bm            A                    F# Hiç bu kadar üşüdün mü Bm                   A          F# Rüzgar gülü rüzgar gülü Bm             A                      F# Hiç ölümü düşündün mü?   Bm                              G Hayalimdeki adsız kadın                               D Sanki ağzımda tadın                        F# Eminimki sen de                             Bm Hep kendini aradın   Bm                                   G Evimin yolu beni unutmuş                                       D Otellerin soğukluğunda                                     F# Tüm bu garip duygular                          F# Bir tür iç kanama F# Dibe vurduysan ya da hala düşüyorsan Teoman Teoman, 2013 yılında İstanbul'da sahnede. Genel bilgiler Doğum 20 Kasım 1967 (56 yaşında) Beyoğlu, İstanbul, Türkiye Tarzlar Alternatif rock, pop rock Meslekler Şarkıcı, Söz yazarı, Besteci, Gitarist, Yönetmen, Oyuncu Çalgılar Vokalgitarukulelemızıka Etkin yıllar 1986-2011, 2012-günümüz Müzik şirketi İstanbulNR1Avrupa İlişkili hareketler Şebnem Ferah, Özlem Tekin, Mavisakal Resmî site teoman.com.tr Eş Ayşe Kaya (e. 2012; b. 2015)[1] Çocukları Zeyno Şazi Yakupoğlu[2] Fazlı Teoman Yakupoğlu[3][4] (d. 20 Kasım 1967, İstanbul[5]), Türk şarkıcı, söz yazarı ve bestecidir. 1997 yılından itibaren çıkardığı solo albümlerle Türkiye'de popüler rock müzik alanında tanınmış bir müzisyendir. Kariyerindeki ilk 10 albümünde kolay akılda kalan, akustik çalgıların baskın olduğu, sıkılgan ve melankolik şarkılar üreten Teoman,[6] 2021 ve 2023'te yayımladığı son iki albümünde ticari kaygılardan uzak konsept şarkılardan oluşan albümler üretmiştir.[7][8] Albümlerinin yanı sıra turne, film müziği ve düetleriyle, özel hayatı ve rock yıldızı imajını tamamlayan tavırlarıyla gündeme gelmiştir Diskografi Ana madde: Teoman diskografisi Teoman (1997) O (1998) Onyedi (2000) Gönülçelen (2001) Teoman (Teo) (2003) En Güzel Hikayem (2004) Renkli Rüyalar Oteli (2006) İnsanlık Halleri (2009) Aşk ve Gurur (2011) Eski Bir Rüya Uğruna... (2015) Gecenin Sonuna Yolculuk (2021) Aşık Bir Adam - cover albüm (2023) Ben, Zargana, Deus Ex Machina (2023) Yayınları Fasa Fiso (Nisan 2018) Sayın Bay Rock Yıldızı (Mayıs 2024) Kaynakça ^ a b "Ve Teoman boşandı". Radikal. 31 Mart 2015. 26 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. ^ a b "Teoman'ın kızına verdiği isim şaşırttı". Cumhuriyet.com.tr. 27 Aralık 2013. Erişim tarihi: 2 Ağustos 2022. ^ "Teoman'ın Kural'a açtığı davaya ret". 19 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. ^ "MÜYORBİR Asil Üye Listesi" (PDF). muyorbir.org. 19 Nisan 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. ^ "Teoman kitap yazdı: Fasa Fiso | NTV". web.archive.org. 1 Ağustos 2022. 1 Ağustos 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ekim 2022. Dış bağlantılar Vikipedi'nin kardeş projelerinden Teoman (şarkıcı) hakkında daha fazla bilgi edinin Commons'ta ara Commons'ta dosyalar Vikisöz'de ara Vikisöz'de alıntılar Vikiveri'de ara Vikiveri'de veri Resmî site Discogs'ta Teoman diskografisi
0 notes
aykutilter · 9 months ago
Video
youtube
2024 Mart Yerel Seçimler Belediye Seçimleri Aykut ilter  2024 Mart Yerel Seçimler Belediye Seçimleri Nasıl Oy Kullanırım Hazırlayan Aykut ilter 0532 322 2351 2024 Türkiye yerel seçimleri, Türkiye'deki yerel yönetimlerin belirlenmesi için 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimlerdir.[1][2] Seçim sonucunda belediye başkanları, büyükşehir belediye başkanları, belediye meclisi üyeleri, il genel meclisi üyeleri, muhtarlar ve ihtiyar heyetleri belirlenecektir. 🔆 YEREL SEÇİMLER (2024 Mart) Seçime katılan siyasi partiler 2 Ocak 2024 tarihi itibarıyla seçime katılma şartlarını yerine getiren partilere ilişkin genel bilgiler burada listelenmektedir.[29][30] Yenilik Partisi seçime katılmayacağını açıkladı.[31] 35 siyasi partinin oy pusulasındaki yerleri 27 Ocak 2024 tarihinde YSK tarafından açıklandı.[32] # Siyasi parti Kuruluş Lider Ulusal üyelik Üye sayısı[not 2] 1  AK Parti Adalet ve Kalkınma Partisi 2001 Recep Tayyip Erdoğan Cumhur İttifakı 11.041.464 azalış 2  İYİ Parti İYİ Parti 2017 Meral Akşener — 508.578 azalış 3  SOL Sol Parti 2019 Önder İşleyen Sosyalist Güç Birliği 5764 artış 4  BBP Büyük Birlik Partisi 1993 Mustafa Destici Cumhur İttifakı 112.277 azalış 5  Memleket Memleket Partisi 2021 Muharrem İnce — 66.738 artış 5  ANAP Anavatan Partisi 2011 İbrahim Çelebi — 24.240 azalış 7  DSP Demokratik Sol Parti 1985 Önder Aksakal — 25.570 azalış 8  Yeniden Refah Yeniden Refah Partisi 2018 Fatih Erbakan — 365.767 artış 9  DEM Parti Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi 2012 Tülay Hatimoğulları Oruç Tuncer Bakırhan Emek ve Özgürlük İttifakı 10.353 artış 10  TKP Türkiye Komünist Partisi 2001 Kemal Okuyan[not 3] Sosyalist Güç Birliği 7846 artış 11  ABP Anadolu Birliği Partisi 2020 Bedri Yalçın — 3142artış 12  Zafer Partisi 2021 Ümit Özdağ — 43.515 artış 13  HKP Halkın Kurtuluş Partisi 2005 Nurullah Ankut — 1016 azalış 14  TKH Türkiye Komünist Hareketi 2015 Aysel Tekerek[not 3] Sosyalist Güç Birliği 1179 azalış 15  BTP Bağımsız Türkiye Partisi 2001 Hüseyin Baş — 12.162 artış 16  Gelecek Partisi Gelecek Partisi 2019 Ahmet Davutoğlu Saadet ve Gelecek İttifakı 70.451 azalış 17  YTP Yeni Türkiye Partisi 2013 Engin Yılmaz — 10.620 azalış 18  CHP Cumhuriyet Halk Partisi 1992 Özgür Özel — 1.428.800 artış 19  EMEP Emek Partisi 1996 Selma Gürkan Emek ve Özgürlük İttifakı 5165 artış 20  HÜDA PAR Hür Dava Partisi 2012 Zekeriya Yapıcıoğlu — 13.741 artış 21  HAK-PAR Hak ve Özgürlükler Partisi 2002 Düzgün Kaplan — 1604 azalış 22  Ocak Ocak Partisi 2023 Kadir Canpolat — 4996 artış 23  AB PARTİ Adalet Birlik Partisi 2018 İrfan Uzun — 3573 azalış 24  DP Demokrat Parti 2007 Gültekin Uysal — 342.256 azalış 25  GBP Güç Birliği Partisi 2020 Ali Karnap — 3846 azalış 26  MİLLET Millet Partisi 1992 Cuma Nacar — 4536 artış 27  Milli Yol Milli Yol Partisi 2021 Remzi Çayır — 4618 artış 28  AP Adalet Partisi 2015 Vecdet Öz — 5546 azalış 29  GP Genç Parti 2002 Hakan Uzan — 23.466 azalış 30  ADP Aydınlık Demokrasi Partisi 2021 Zeynep Yıkarbaba — 7220artış 31  MHP Milliyetçi Hareket Partisi 1993 Devlet Bahçeli Cumhur İttifakı 486.896 artış 32  TİP Türkiye İşçi Partisi 2017 Erkan Baş Emek ve Özgürlük İttifakı 43.206 artış 33  DEVA Partisi Demokrasi ve Atılım Partisi 2020 Ali Babacan — 146.820 azalış 34  SAADET Saadet Partisi 2001 Temel Karamollaoğlu Saadet ve Gelecek İttifakı 243.312 azalış 35  VP Vatan Partisi 2015 Doğu Perinçek — 13.955 azalış Seçime katılabilen Büyük Türkiye Partisi, Ocak Partisi'ne katıldığını açıklamıştır.[33] İYİ Parti 6 Eylül günü İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in Fatih Altaylı ile yaptığı programda Akşener 81 ilde ittifaksız aday çıkaracaklarını açıkladı ve İzmir milletvekili Ümit Özlale'nin İzmir Büyükşehir Belediyesi başkanlığına aday olabileceğini açıkladı.[47] 18 Eylül'de Akşener "GİK'imizin de aldığı karar ki ben de aynı fikirdeyim, biz ittifak sisteminden vazgeçtik. Dolayısıyla ittifak sistemini reddediyoruz ve ittifak sistemiyle yol yürümeyeceğiz" açıklamasında bulundu.[48] 20 Eylül'de Akşener, Özlale’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday olduğunu açıkladı.[49] 5 Ekim tarihinde Akşener, Melih Aydın'ın Eskişehir Büyükşehir Belediyesi başkanı adayı olduğunu açıkladı.[50] Akşener, sonra da Kahramanmaraş Belediyesine Mesut Dedeoğlu'yu aday gösterdi[51] İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, şarkıcı Hakan Peker'e İYİ Parti rozetini takarken, Karabük'ün Safranbolu ilçesinden belediye başkan adayı olduğunu açıkladı.[52] 30 Kasım 2023'te CHP genel başkan Özgür Özel, İYİ Parti genel başkanı Meral Akşener'i ziyaret ederek iş birliği teklifi sundu fakat 4 Aralık 2023'te İYİ Parti, CHP'nin yerel seçimde iş birliği teklifini reddettiğini açıkladı.[43] İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Yücel Coşkun, İBB Grup Başkanvekili İbrahim Özkan'ın istifasının istendiğini açıkladı. İstifasının ardından Özkan, parti içi kararların nasıl değiştirilebileceği konusunda istişare yollarının kapanmadığını belirtti. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in talebi üzerine istifa eden İbrahim Özkan, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi (İBB) Grup Başkanvekili olarak yeniden seçildi.
0 notes
nekadarhaber · 1 year ago
Text
Mehmet Bostan ve Bülent Göktuna neden tutuklandı, olay ayrıntılar
Tumblr media Tumblr media
Mehmet Bostan ve Bülent Göktuna neden tutuklandı, olay ayrıntılar...Korkusuz Gazetesi Yazarı Can Ataklı, kişisel sosyal medya platformu üzerinden Mehmet Bostan ve Bülent Göktuna olayına dair birbirinden çarpıcı detaylar paylaştı. İşte o sözler: AKP tarihinde ilk defa kendilerine yönelik bir operasyon oldu. İkisi de kendi alanlarında çok önemli isimler. Biri Varlık Fonu'nun eski başkanı Mehmet Bostan diğeri de Turgut Özal'dan bu yana bütün iktidarlarla çok yakın ilişkileri olan, Tayyip Erdoğan'a da ona doktor bulacak kadar çok yakın bir isim olan Bülent Göktuna tutuklandılar. Hiç beklenmedik bir olayda. Her iki kişi de bunu beklemiyordu. Bir anda başlayan tutuklamalarla olay başka bir yere evrildi. Mehmet Bostan, AKP bürokrasisi içinde en namuslu olarak bilinen isimlerden biri. 57 yaşında devletin çeşitli kademelerinde çalışan ama asıl kendi işi olan biri. Sigorta işleri var, finans işleri var. Tayyip Erdoğan ile birlikte 2013'ten itibaren devlet katında da çalışmaya başlıyor. Ağustos 2013'ten itibaren Türkcell yönetim kuruluna getiriliyor AKP hakimiyeti olunca. 26 Şubat 2016'da da Özelleştirme İdaresi Başkanı oldu. O dönem Binali Yıldırım Başbakan. 15 Temmuz darbesi oldu. 26 Ağustos 2016'da Binali Yıldırım'a yani Başbakan'a bağlı olarak Varlık Fonu kuruldu. Kasım ayında Mehmet Bostan başkan oldu. O başkan olurken iki isim de yardımcısı oldu. Biri Tayyip Erdoğan'a tam teslim olan, biat eden Gazeteci Yiğit Bulut diğeri Kerem Alkin. 2017'de referandum yapıldı ve Türkiye'nin fişi çekildi. Erdoğan bu referandumla büyük bir yetki aldı. Cumhurbaşkanı bütün bu yetkileri aldıktan sonra 8 Eylül 2017'de Mehmet Bostan görevden alındı. O zaman da çok şaşırtıcı olmuştu çünkü bizzat kendisinin tavsiyesi ile o göreve getirilen Bostan bu kez yine kendisi tarafından görevden alındı. Neden alındı. O sırada bir sorun mu vardı, usülsüzlük mü vardı kimse bilmiyor. 29 Mart'ta Mehmet Bostan Turkcell'deki üyelikten de ayrıldı. 2018'de Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildi. 10 Eylül'de Varlık Fonu Cumhurbaşkanı Erdoğan'a bağlandı, başkanı kendisi oldu vekili ise damadı Berat Albayrak oldu. Bülent Göktuna ise 1980'lerin sonunda Turgut Özal'ın başbakanlığı döneminde ortaya çıkan, Londra merkezli şirketi olan, aynı Mehmet Şimşek gibi finans şirketleri ile bağı olan, danışmanlık yapan bir şirketi var. Özal'dan bu yana bütün başbakan ve cumhurbaşkanları ile özel ilişkisi olan bir isim. Turgut Özal bunu alıp Belek'e götürüyor ve buraya bir golf tesisi aç diyor. Üst düzey turistler için. Çok lüks bir alan kurdu ve İstanbul sosyetesinde de tanınır hale geldi. Bir anda kaymak takımının da çok tanıdığı bir isme dönüşüyor. Özal'dan sonra Demirel ile az, Çiller ve Mesut Yılmaz ile çok iyi ilişkileri oldu ve derken Tayyip Erdoğan ile devam etti. Neyi hallediyor bu bilinmiyor. Özellikle uluslararası finans konularında yardımcı olduğunu yakından biliyorum. Erdoğan'ın Cem Uzan'a ait Telsim'in satışında da yine o var. Çok ilginç bir isim Erdoğan ile tek bir fotoğraf karesi bulunmuyor. Hasan Yeşildağ'ı çok yakından tanıyor ki Yeşildağ Erdoğan'ın cezaevi işlerini organize eden biri. Bülent Göktuna o kadar yakın bir isim ki Tayyip Erdoğan rahatsızlanında Srilanka'dan doktor bulup onu Erdoğan ile tanıştıran bir isim. Geçen yıl bu zamanlar sessiz sedasız bir soruşturma başlıyor. Mehmet Bostan'ın, işadamı Bülent Göktuna ile Türkiye'ye yurtdışından gelen 25 milyar dolarlık bir krediden 25 milyon dolarlık bir komisyon almışlar ve bunu kendi üzerlerine geçirmişler iddianameye göre. Şimdi her iki ismin tutuklanması, bir takım yolsuzlukların açığa çıkarılması ve hesap verilmesi gerektiğine dair bir işaret olabilir. Ancak, kesin bir şey söylemek için henüz çok erken. İlerleyen günlerde daha fazla bilgi ortaya çıkacak ve durum netleşecektir. Read the full article
0 notes
nesrin-c · 5 years ago
Photo
Tumblr media
ÜMMETİN EVLATLARI
Adı: Ahmet Emin Söylemez…Yaşı 31. Daha 28 yaşında sağlık bakanlığı müşaviri oldu. Düğününde milyonluk Bentley arabaya bindi, çocuğu için Ihlamur Kasrı’nda ultra lüks mevlid okutup klip yaptı.
Ahmet Emin Söylemez’in babası Mavi Marmara saldırısında İsrail askerlerinin kurşunları ile ölen Uğur Süleyman Söylemez’di…
Yani efendim Ahmet Emin Söylemez “Ümmetin evladıydı”…
Adı: Yahya Üstün… Yaşı 34. Bulunmaz Hint kumaşıydı mübarek; Varlık Fonu’na bağlı tam 40 şirkette yönetim kurulundaydı ve buralardan maaş almaktaydı. Kendisi Bilal Erdoğan’ın Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden yakın arkadaşı oluyordu.
Yani Yahya Bey de “ümmetin evladıydı”
Adı: Burak Aksüs… Yaşı:38 Tam bir ticari deha (!) kendisi… Zaten gözlerindeki bu muhteşem dehayı fark etmiş olacak ki devlet kurumlarından TMSF de kendisine Ataşehir’de bulunan yüz milyonlarca lira değerindeki arsayı tek bir kuruş istemeden, ihalesiz devretmişti. Sayıştay bu devri “Muazzam zarar” olarak nitelese de Burak Aksüs’ün dehasına (!) zeval gelmemişti. Neden gelmemişti; zira Burak Aksüs sadece bir ticari deha (!) değil aynı zamanda Bilal Erdoğan’ın Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden sınıf arkadaşıydı.
Yani sizin anlayacağınız Burak Bey de “Ümmetin evladıydı”
Adı: Macit Mert Çetinkaya… Yaşı:41 Türkiye Macit Mert Çetinkaya’nın ismini ilk kez 2012 yılında daha 34 yaşındayken 10,5 milyon dolara satın aldığı 170 metre boyundaki Eternal Confidence isimli gemi ile tanıdı.
Geminin ismi “Sonsuz Güven” manasına gelmekteydi. Peki 34 yaşında bu milyon dolarlık gemileri aldıran “sonsuz güvenin” bir sebebi var mıydı derseniz vardı tabii… Zira bu genç girişimci “özel” bir isimdi. Bu gemiyi de çok değer verdiği bir arkadaşı ile birlikte kurdukları MB Denizcilik isimli şirket için almışlardı. “Kimdir bu çok değer verilen arkadaş?”diye soracak olursanız Macit Mert Çetinkaya’nın bu MB Denizcilikteki “özel” ortağı Burak Erdoğan’dı.Burak Erdoğan ile Macit Mert Çetinkaya’nın MB Denizcilik şirketindeki ortaklığı ise 2007 yılına kadar uzanıyordu.
Sonrasında zaten başka pek çok milyon dolarlık işte de Macit Mert Bey’i gördük ki zaten ailesi de Erdoğan Ailesi’ne çok yakın bir aileydi.
Yani efendim Macit Mert Bey de “Ümmetin evladıydı”
Adı: Ahmet Harun Baştürk… Yaşı:36 Ahmet Harun Baştürk de çok yetenekli bir arkadaşımız… Mesela 26 yaşında Türk Hava Yolları’na yönetici olarak atanıyor zaten şu anda da Türk Hava Yolları’nın Satış Başkanı. Ama dedik ya “yetenek” var, cevher parıl parıl parlıyor bu arkadaşımızda o nedenle öyle sadece bürokrat olarak yerinde sayacak hali yok ya.Ticaret hayatında da pek bir aktif kendisi,yeteneklerini,hünerlerini ticaret hayatında da en “mahir” biçimde sergiliyor.
Mesela kardeşi Fazıl Baştürk ile ortak oldukları bir şirkte var:RAST MÜHENDİSLİK LİMİTED ŞİRKETİ… Hey maşallah efendim bu şirketin işleri hep “RAST” gidiyor isminden mütevellit olsa gerek.
Bu şirket ile birlikte “yetenekli”,cevval arkadaşımız Ahmet Harun Baştürk, kardeşi Fazıl Baştürk ile birlikte AKP yönetimindeyken İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden 4 yılda tamı tamına toplam 1 milyon 845 bin 980 liralık ihale alıyor. Ama bitiyor mu? Hayır bir şirket daha kuruyor 2 muhteşem kardeş:DERYA MÜHENDİSLİK
E tabii bu şirkete de işler yağıyor maşallah “DERYA” deniz misali,7 yılda toplam 4 milyon 561 bin 274 TL’lik ihale alıyorlar İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden.
Şimdi tabii ufak bir detay var bu “yetenekli” kardeşlerin muhteşem başarısına eklememiz gereken… Bu işleri hep “RAST” giden Ahmet Harun Baştürk ve kardeşi Fazıl Baştürk’ün babaları kim dersiniz? Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı olduğu dönemde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Genel Sekreteri,AKP 2002’de iktidara geldiğinde AKP Kayseri Milletvekili olan,2009’da ise yeniden İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterliği görevine atanan Adem Baştürk!
Ha amcaları da eski TEMSAN Genel Müdürü Hilmi Baştürk.
Yani efendim Ahmet Harun Baştürk de Fazıl Baştürk de “Ümmetin evladı”
İşte bu “Ümmetin evlatlarının” sıralı tam listesini yapmaya kalksak ne günler yeter ne köşeler…
Şimdi biraz da başka tarafa çevirelim başımızı.
Adı: Emine Akçay… Yaşı:26’ydı… Eşi bir yıldır işsizdi. Ev kiralarını ödeyemiyorlardı,kira borcu 8 aylık olmuştu.Çocuklarına yedirecek ekmek bulamıyordu,açlardı.Kış bastırmıştı yakacak odunu kömürü yoktu.Çocukları üşüyordu… Daha fazla dayanamadı, çocukları biraz olsun ısınsın diye saç kurutma makinesini açarak çocuklarının yanına bıraktı.Kendisi yan odaya geçip intihar etti…
Emine Akçay “Milletin evladıydı”
Adı: Eyüp Hacıoğlu…. Yaşı:21’di. Ailesinin evinden düğüne gider gibi askere uğurlanmıştı. Fakir ailesinin en büyük gururuydu oğullarının askere gidişini görmek. Dağıtımda kendisine Hakkari Şemdinli çıktığında aklından bir saniye dahi “Acaba ne olur?” diye geçirmedi “Vatanın her karış toprağı kutsaldır” diyerek Jandarma Komando olarak görev yerine gitti.Hayalleri ve umutları vardı hayata dair,daha hayatının baharındaydı.
Bölgenin güvenliği için yol kontrolüne çıkmadan önce sosyal medya hesabına “Ne kimseye muhtaç olduk, ne de kimseye minnet ettik. Anamızın duasıyla geldik, hocanın selasıyla gideriz” yazdı içine doğmuşçasına şehit olacağı… Ve alçak teröristlerin yol kontrolü esnasında patlattığı bomba ile şehit oldu hayatının baharında……
Eyüp Hacıoğlu “Milletin evladıydı”
Adı: Recep Peker… Yaşı:59 Recep Peker emekli aylığıyla geçinemez olmuştu.Borçları birikmiş,icralar üst üste gelmişti. Ödeyemediği kredi kartı borcu nedeni ile emekli maaşına da el konulmuştu. Duruma itiraz edip mahkemeye gitti sonuç alamadı.Son dönemde artık yiyecek ekmek dahi bulmakta zorluk çekiyordu.
Recep Peker son noktaya gelmişti ve Ankara’nın göbeğinde Kızılay’da üzerine benzin bidonunu boca ederek çakmağı çaktı. Alevler içerisinde kalan Recep Peker son anda, güçlükle kurtarılabildi. Recep Peker kurtarıldığında sevinçten değil “ölemediği için” üzüntüsünden ağlıyordu…
Evet Recep Peker “Milletin Evladıydı”
Adı: Ramazan Aydar… İstanbul’a kalkıp gelmişti ama iş bulamamıştı.Tam 6 çocuk eline bakıyordu,bir göz yaşadıkları evlerine ekmek parası getirmek zorundaydı.Ramazan Aydar bile bile “ölüm sırasına” girdi.”Merdiven altı” kot taşlama atölyelerinde işe başladı.800 TL için “yavaş yavaş” ölüyordu…
Ölmeden 10 ay önce DHA’ya röportaj verdiğinde “Çocuklarıma baktığımda korkuyorum. Herg��n ölüm sırası ne zaman bana gelecek diye düşünüyorum” demişti.
“Sıranın” kendisine gelmesi uzun sürmedi, Ramazan Aydar önce kot taşlama işi nedeni ile slikosiz hastalığına yakalandı, kaldırıldığı hastanede kısa süre sonra,27 Eylül 2018 tarihinde hayata gözlerini yumdu,6 çocuğunu yetim bıraktı ve bu dünyadan sessiz sedasız göçüp gitti.
Ramazan Aydar da “Milletin evladıydı”
Hani “Ümmetin evlatları” için günler köşeler yetmez dedik ya ,milletin evlatlarını yazmaya kalksak değil günler yıllar yetmez.Zira bu “Milletin evlatları” yüz yıllardır aynı makus talihi yaşamakta…
Ancak özellikle AKP iktidarı döneminde “Ümmetin evlatları” genç yaşlarında milyonlarla oynayıp, saadet içerisinde yaşayarak “milletin” gözünün içine sokarcasına keyif çatarken “Milletin evlatları” ölmeye devam ediyor sefalet içerisinde…
Ve onlar bu şatafatlı,görgüsüzce yaşadıkları hayatı devam ettirebilsinler diye bu milletin sıradan,fakir,yoksul ve yoksun halkı çalışmaya devam ediyor…
Ve biz de yazımızı Tevfik Fikret’in meşhur Han-ı Yağma şiirinin dizeleri ile bitiriyoruz: “Bu sofracık, efendiler ki iltikaama muntazır Huzurunuzda titriyor bu milletin hayatıdır; Bu milletin ki mustarip, bu milletin ki muhtazır! Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır…
Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!”
C. Eren Çelik
88 notes · View notes
elestirikosesi · 5 years ago
Text
"Doğu Türkistan" yalanları ve gerçekler-6
Suriye'de Türk ordusuna kurşun sıkmaktan çekinmeyen ABD destekli ayrılıkçı terör, Çin'in Sinciang Uygur Özerk Bölgesi'nde 1990-2016 yılları arasında onlarca terör saldırısı düzenlendi. Başta Uygurlar olmak üzere yüzlerce sivil, memur ve din görevlisini katledildi. 
Eğitim Merkezleri sayesinde 40 aydır terör yok
Çin Devleti, Sinciang Uygur Özerk Bölgesi’ndeki bölücülüğün ve aşırı dinciliğin kökünü kazımakta sadece güvenlik tedbirleriyle yetinmiyorlar. Ekonomik kalkınma hamleleri, eğitim ve kültür hayatında çığır açan ilerlemeler, sağlık ve ulaşım alanlarında yapılan büyük yatırımlarla beraber Sinciang büyük bir dönüşüm yaşıyor. Bu süreçte ise kritik yapılanmaların başında Eğitim Merkezleri geliyor. Halkın eğitim merkezlerinde toplanarak eğitim ve çalışma içinde dönüştürülmesi, Çin’in geleneksel yöntemlerinden biri. Ancak bu modeliyle Eğitim Merkezleri, Çin’de sadece Sinciang Uygur Özerk Bölgesi’nde var. Eyalette birçok ilçede faaliyet yürüten merkezlerin kuruluşunda her bölgenin ve ilçenin kendi ihtiyacı esas alınıyor. Radikalliğin hedef alındığı eğitim merkezlerinde müfredat resmi dil bilgisi, hukuk ile mesleki becerileri kapsıyor. Merkezlerden mezun olanlar kendi işlerini kurabiliyorlar. Çin'in suçu oluşmadan önlemeyi hedeflediği sistemle vatandaşını aydınlatarak kazanıyor. Aydınlanmış Uygur, ayrılıkçı ve şeriatçı fikirlere kapılmıyor. Hakkını, hukukunu korumayı biliyor. Kendi ayakları üzerinde duruyor ve özgür yurttaş oluyor. Kamu güvenliğini tehdit eden olaylarda ciddi bir düşüş yaşandı. Sinciang’da halk mutlu ve kendini güvende hissediyor. Yönetime güveniyor. İşte bunun sonucu 40 aydır Sinciang Uygur Özerk Bölgesi’nde terör saldırısı yapılamıyor. İşte o eylemlerden bazıları:
- 5 Nisan 1990: Doğu Türkistan İslam Partisi üyesi bir grup terörist, hafif makineli tüfekler, tabancalar, patlatıcı cihazlar ve el bombalarıyla Kızılsu Korgoz Özerk Bölgesi, Akto İli, Baren Kasabası’nda 10 kişiyi kaçırdı, 6 polisi öldürdü ve 2 aracı havaya uçurdu. Hükümet binasına da saldırdı. - 5 Şubat 1992: Çin’in tamamı Bahar Şenliğini kutlarken bir grup terörist Urumçi’de 30 ve 52 numaralı otobüslerde patlattıkları bombalarla 3 kişiyi öldürdü, 23 kişiyi yaraladı. - 24 Ağustos 1993: Kaşgar ili, Yecheng ilçesinde 2 terörist Büyük Camii Başimamı Molla Abulizi bıçaklayarak ağır yaraladı. - 22 Mart 1996:  2 maskeli terörist, Aksu ili Şinhe kasabası İslam Derneği Başkanvekili ve bir caminin ikinci imamı olan Akemusidike Aji’yi vurarak öldürdü. - 12 Mayıs 1996:  Çin İslam Birliği Başkan Yardımcısı ve Sinciang İslam Birliği Başkanı Aronghan Aji ve Kaşgar’daki Id Kah Caminin hatibi camiye giderken 4 terörist tarafından 21 kez bıçaklandı ve ağır yaralandı. - 27 Ağustos 1996: 6 terörist Kaşgar ili Yecheng kasabası, Jianggelesi idaresine gelerek telefon hattını kesti ve bir başkan yardımcısıyla görevli polis memurunu öldürdü. Daha sonra 3 güvenlik görevlisi ve bir tesisatçıyı kaçırıp on kilometre uzaklıktaki çöle götürüp katlettiler. - 5-8 Şubat 1997: Doğu Türkistan İslam Partisi üyeleri Yining ayaklanması sırasında 7 kişiyi öldürdü ve siviller, kamu güvenliği görevlileri ve polis memurları da dahil 64'ü ağır 198 kişi yaradı. Saldırılarda 30'dan gazla araç hasar gördü ve 2 ev yakıldı. - 25 Şubat 1997: ‘Doğu Türkistan’ teröristleri Urumçi’de 2, 10 ve 44 numaralı otobüsleri havaya uçurarak 9 kişinin ölümüne, 68 kişinin ağır yaralanmasına neden oldu. - 6 Kasım 1997:  Yurtdışında konuşlu ‘Doğu Türkistan’ örgütünün komutası altındaki bir grup terörist, Çin İslam Derneği üyesi, Aksu İslam Derneği Başkanı ve Baicheng İlçesi Büyük Cami Başimamı Molla Younusi Sidike’yi vurarak öldürdü. - 27 Ocak 1998: Aynı grup, Baicheng İlçesi Büyük Cami İmamı Abulizi Aji’yi ibadet için giderken vurup öldürdü. - 23 Mayıs 1998: Doğu Türkistan Kurtuluş Örgütü tarafından ülke dışından Sinciang’a gönderilen eğitimli teröristler, Urumçi’deki alışveriş merkezleri, toptancılar ve oteller gibi kalabalık yerlerde kendi kendine ateşkes donanımına sahip 40’dan fazla yangın çıkaran cihazı yerleştirerek 15 mekanı kundakladı. - 24 Ekim 1999: Silahlar, bıçaklar ve patlayıcı cihazlarla donatılmış bir grup terörist, Kaşgar ili, Zepu Kasabası, Saili idaresinde polis karakoluna saldırdı. Karakolda yangın çıkarmak için molotof kokteylleri ve patlayıcı cihazlar attılar. Bir polis ve bir güvenlik görevlisi yaralandı ve polis karakolundaki 10 oda, 1 arazi aracı ve 3 motosiklet yandı. - 7 Mart 2008: Teröristler Urumçi’den Pekin’e giden CZ6901 sayılı uçuşa patlayıcı yerleştirdi. Saldırının son anda önlenmesiyle büyük bir faciadan son anda dönüldü. - 4 Ağustos 2008: Teröristler Kaşgar ili, Seman yolunda tatbikat yapan silahlı polis birliğinin üstüne çalıntı çöp kamyonunu sürerek atıkları el yapımı bombalarla 16 kişiyi öldürdü, 16 kişiyi de yaraladı. - 5 Temmuz 2009: Teröristler Urimçi'de tüm dünyayı şok eden kalkışmayı başlattı. Binlerce terörist Urumçi'de sivillere, hükümet organlarına, kamu görevlilerine ve polis memurlarına, konutlara, mağazalara ve toplum taşıma araçlarına saldırdı. 197 kişinin hayatını kaybettiği saldırılarda 1.700’den fazla kişi de yaralandı. - 18 Temmuz 2011: 18 terörist Hotan şehrinde bir polis karakoluna silahlı baskın yaptı. Bir güvenlik görevlisi ve iki kadın rehineyi bıçakladılar ve bir bomba ile başka bir güvenlik görevlisini öldürdüler. Saldırı, güvenlik görevlilerinin 14 saldırganı etkisiz hale getirmesiyle sona erdi. Türkistan İslam Partisi daha sonra saldırının sorumluluğunu üstlendi. - 30-31 Temmuz 2011: Kaşgar şehrinde bir dizi terör saldırısında en az 18 kişi öldü. Teröristler iki Uygur şoförü bıçaklayarak bir kamyonu kaçırdı ve kalabalık bir caddeye soktu. Kamyondan inerek insanları bıçaklamaya başlayan teröristler 8 kişiyi öldürdü. Saldırganların hedef aldığı sokaktaki vatandaşlar saldırganları püskürttü. İkinci gün, silahlı terörist grubu bir lokantaya saldırdı ve sahibi ile garsonu öldürdükten sonra lokantayı ateşe verdi. Daha sonra 6 sivili daha öldürüldü. Çıkan silahlı çatışma polisin müdahalesiyle sona erdi. Türkistan İslam Partisi (TİP) saldırının sorumluluğunu üstlendi. Şüphelilerden birinin Pakistan'da bir TİP eğitiminde yer aldığı görüntüler ortaya çıktı. - 28 Şubat 2012: Şingfu Yolu isimli terörist, Kargar'ın Yecheng ilçesinde vatandaşlara bıçakla saldırdı. 15 kişinin hayatını kaybettiği saldırıda 20 kişi de yaralandı. - 29 Haziran 2012: Altı terörist Tianjin Havayolları'nın GS7554 uçuşunu Hotan'dan Urumçi'ye kaçırmaya çalıştı. Kalkıştan on dakika sonra kokpite girmeye çalışan teröristleri mürettebat ile yolcular engelledi. 10 yolcu ve mürettebat yaralandı. - 23 Nisan 2013: Kaşgar ili, Bachı kasabası, Selibuya idaresine evlerinde patlayıcı üreten teröristler kendilerini ihbar eden üç işçiyi katletti. Olay yerine gelen güvenlik görevlilerine saldıran teröristler 15 kişiyi daha katletti, 2 kişi ağır yaralandı. - 26 Haziran 2013: Teröristler, Turfan İli, Shanshan kasabası, Lukekin idaresinde karakola, devriyelere, yerel yönetim görevlilerine ve inşaat şantiyelerine eş zamanlı saldırdı. 24 kişi öldü, 25 kişi yaralandı. - 26 Haziran 2013: Lukqun’da 17 terörist polis karakolu ve hükümet binasına saldırdı. 35 kişi hayatını kaybetti. - 28 Ekim 2013: 3 teröristi, 31 varil benzin, 20 ateşleyici, 5 bıçak ve çokça demir çubuk yüklü bir arazi aracını, Tiananmen Meydanı’nın doğusundaki yaya yolunda vatandaşların ve turistlerin üzerine sürdü. Altın Nehir Köprüsü’nün korkuluklarına çarparak duran teröristler, burada aracın üzerine benzin dökerek ateşe verdiler. Biri turist 5 kişi yaşamını yitirdi, 40’tan fazla kişi yaralandı. - 1 Mart 2014:  8 terörist Kunming Tren İstasyonu Meydanı ve bilet lobisinde yolculara saldırdı, 31 kişi öldü, 141 kişi yaralandı. - 30 Nisan 2014:  Urumçi tren istasyonunun çıkışında 2 terörist kalabalığa saklandı. Biri bıçakla insanlara saldırdı, diğeri bavulun içindeki bombayı patlattı. 3 kişi öldü, 79 kişi yaralandı. - 22 Mayıs 2014: Beş saldırganı taşıyan iki spor aracı (SUV), Urumçi'de kalabalık bir pazarına girdi. Araçların pencerelerinden alışveriş yapanlara 10'dan fazla patlayıcı atıldı. Araçları, alışveriş yapanların üzerine sürdüler. En son birbirleriyle çarpan araçlar patladı. Saldırganlardan 43 kişi öldü - 28 Temmuz 2014: Bıçak ve balta taşıyan teröristler, Kaşgar ili, Ailiksihu kasabası, Shache idaresi binasına ve polis karakoluna saldırdı. Yoldan geçen araçlar ateşe verildi. 37 kişinin öldüğü saldırıda 13 kişi yaralandı. 31 araç kullanılamaz hale geldi. - 30 Temmuz 2014: Sinciang İslam Derneği Başkan Yardımcısı ve Idgah Caminin imamı 74 yaşındaki Kıdemli Molla Juma Tayier’i sabah namazından sonra eve giderken 3 terörist tarafından vahşice katledildi - 21 Eylül 2014: Bayingol Moğol Özerk Bölgesi’nde bulunan Yangksia kasabasında polis karakolu ve çiftçi pazarı, Tierekebazha kasabasının polis karakolunu ve Luntai kasabasındaki bir mağazaya yapılan bombalı saldırıda 10 kişi yaşamını yitirdi, 54 kişi yaralandı, 79 araç hasar gördü. - 28 Kasım 2014: Yarkent’te bıçak ve patlayıcı madde kullanan militanlar sivilleri hedef aldı. 15 kişi öldü ve 14 kişi yaralandı. - 6 Mart 2015: Ellerinde pala taşıyan üç saldırgan Guangzhou tren istasyonunda sivillere saldırdı, 13 kişi yaralandı. - 24 Haziran 2015: Kaşgar’a bağlı Tahtakuruk’ta bir trafik kontrol noktasında polise saldıran teröristler 18 kişiyi öldürdü. - 18 Eylül 2015: Teröristler Aksu ili Baicheng kasabasında kömür madenine saldırarak aralarında polislerin ve işçilerin olduğu 50 kişi öldürdü. - 29 Aralık 2016: Moyu’daki Çin Komünist Partisi merkezine bombalı araçla saldırı düzenlendi. 3 kişi yaralandı ve bir kişi öldü. - 28 Aralık 2016:  Dört terörist Hotan ili, Moyu kasabası hükümet binasına araç içinde el yapımı patlayıcıyla saldırdı, 2 kamu görevlisi öldü. 3 kişi de yaralandı. - 4 Ağustos 2018: Teröristler, Kaşgar İli, Seman yolunda tatbikat yapan polis birliğinin üstüne çalıntı çöp kamyonunu sürerek attıkları el yapımı bombalarla 16 kişiyi öldürdü, 16 kişi de yaralandı.
Yarın: Sosyal medyadaki yalanlar ve gerçekler
9 notes · View notes
magazinesek · 6 years ago
Photo
Tumblr media
Sitemize "26 Eylül 2018 Medya Kritik Fuat Uğur & Cem Küçük |" konusu eklenmiştir. #magazin #haber #tbt #fotoğraf. https://www.dizimedya.com/26-eylul-2018-medya-kritik-fuat-ugur-cem-kucuk
0 notes
gulindede · 5 years ago
Text
2018-2019 bakiyesi
Geçen sezonun bakiyesini yeni sezon başlarken yayınlamak. :)
1. Kıyı, Moda Sahnesi, 29 Eylül, *** 2. Cadı Avı, Emek Tiyatrosu, 6 Ekim, *** 3. Frida, Küçük Salon, 13 Ekim, *** 4. Hakikat Elbet Bir Gün, D22, 17 Ekim, *** 5. Killology, Craft Tiyatro, 30 Ekim, *** 6. Pss Pss, Compagnıa Baccalà, 20 Kasım, ***** 7. Fourfold, Platform 0090, 22 Kasım, * 8. Hamlet, THEATRE OF NATIONS, Robert Lepage, 23 Kasım, *** 9. Beyaz Üzerine Beyaz, Kunst / Werk & Platform 0090, 24 Kasım, *** 10. Gece Sempozyumu, Zorlu PSM, 24 Kasım, *** 11.Yüzyılın evi, Galataperform, 25 Kasım, **** 12. Do-Ku-Man, Taldans, 26 Kasım ** 13. Dünyada Karşılaşmış Gibi, Krek, 26 Kasım **** 14. Zebercet, Talimhane Tiyatrosu, 28 Kasım, *** 15. Pixel, 4 Aralık, **** 16. Zengin Mutfağı, DasDas, 19 Aralık, ** 17. Unutulan, Yersiz Kumpanya,4 Ocak, *** 18. Kader Can, Bam İstanbul, 5 Ocak,  **** 19. Artık Bir Davan Var, BGST,  14 Ocak, *** 20. Aslan asker Swayk, Katot, 17 Ocak  ** 21. Nihayet Makamı, Altıdan Sonra, 22 Ocak, ***** 22. Güle güle Diva, DasDas, 9 Şubat **** 23. Küründen Kabare, 20 Şubat, *** 24.Tırnak İçinde Hizmetçiler, Hemhal, 23 Şubat *** 25. Mazgal, Tiyatro Obs, 13 Mart, ** 26. Benimle Gelir Misin?, B Planı, 30 Mart **** 26. Meçhul paşa, Tiyatroadam,13 nisan, **** 27. Fotoğraf51, Craft Tiyatro, 19 Nisan *** 28. Pleasant Island - Silke Huysmans & Hannes, Dereere/CAMPO, 13 Mayıs 29. Penelope sleeps - Mette Edvardsen, Kaaitheater, 14 Mayıs 30. Pillow Talk, Begüm Erciyes 31. Yaralarım Aşktandır, 28 Mayıs, ** 32. Araba Kullanmayı Nasıl Öğrendim, Oyun Atölyesi, 9 Haziran, ***
Kunstenfestivaldesarts kısaları
1.Presentation of workspacebrussels - Valérie Wolters 2.Showing Trails & Grooves - Cassiel Gaube 3.Talk Between Us - Anyuta Wiazemsky and Kim Snauwaert 4.Showing dddddddddduettttttttttttttttttttttttt - Dan Mussett and Laurent Delom 5.Talk Calculated Risk - Kasper Vandenberghe 6.Showing Bright Days - Groupe Pluton 7.Hyphen – Charlotte Vanden Eynde, Nicolas Rombouts 8.Kadrage - Jef Van gestel (Tuning People) 9.Ellipsis – Kevin Trappeniers 10.Tender Men – Koen De Preter 11.Man strikes back – Post uit Hessdalen 12.15419 FT – Post uit Hessdalen 13.Mia Fair – Stefanie Claes (Lucinda Ra) 14.Willard – Tom Struyf 15.Forced Labor – Ugo Dehaes 16.Tuning Things – Wannes Deneer (Tuning People)
Çocuk Oyunları
1. Her Kafadan Bir Ses, Moda Sahnesi, 21 Ekim, *** 2. Tavşan Aranıyor, Atta Fest, 28 Ekim, *** 3. Mira Miro, Atta Fest, 14 Aralık , **** 4. Yeni Dünya, Bir Uzay Macerası, Nilüfer Tiyatro, ***** 5. Zaman Makinesi 2, Albert Einstein , ** 6. Pi Hanımın Tarifsiz Kurabiyeleri, DasDas 9 Mart, *** 7. Göçebe, Primatölye, *** 8. Soğuktan Korkmayan Tek Kuş, ****
2 notes · View notes
pazaryerigundem · 3 months ago
Text
Turizmde ilk 6 ay rekor kırdık
https://pazaryerigundem.com/haber/185135/turizmde-ilk-6-ay-rekor-kirdik/
Turizmde ilk 6 ay rekor kırdık
Tumblr media
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, 2024 yılı ikinci çeyrek turizm rakamlarını Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenen basın toplantısında açıkladı.
İSTANBUL (İGFA) – Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, ilk 6 ayda 26 milyon 136 bin 764 ziyaretçiyi Türkiye’de ağırladıklarını belirterek, 2023 yılının aynı dönemine göre yüzde 13.91’lik bir artış sağlayarak tüm zamanların rekorunu kırdıklarını açıkladı.
Bakan Ersoy, ilk 6 ayda 23,7 milyar dolarla rekor turizm geliri elde ettiklerini ve 2024 yılı sonunda 60 milyon ziyaretçi ve 60 milyar dolar hedefimiz doğrultusunda ilerlediklerini kaydetti.
“YIL SONU HEDEFİMİZ OLAN 60 MİLYON ZİYARETÇİ ORANINI YAKALAYACAĞIMIZI ŞU ANKİ RAKAMLAR GÖSTERMEKTEDİR”
Almanya’daki “2024 Avrupa Futbol Şampiyonası” ve Fransa’daki “2024 Yaz Olimpiyatları” nedeniyle yaz döneminde Türkiye’ye yönelik ziyaretçi artış oranında hafif bir düşüş yaşandığına dikkati çeken Ersoy, “Eylül itibarıyla, yani bu turnuvaların etkisinin tamamen ortadan kalkmasıyla birlikte tekrar artış oranlarında yükselme göreceğiz. Ekim, kasım ve aralık rakamlarıyla birlikte yıl sonu hedefimiz olan 60 milyon ziyaretçi ve ortalama yüzde 6’lık bir artış oranını yakalayacağımızı şu anki rakamlar göstermektedir.” ifadelerini kullandı.
Ersoy, bu yaz Çeşme ve Bodrum’daki doluluk oranlarının azalmasına dair çıkan haberlere ilişkin ise şu değerlendirmelerde bulundu:
“Buradaki tek etken Avrupa’da turnuvaların olması değil. Yunan adalarının Türklere daha rahat vize veriyor olması etkili olmuş olabilir. Türk ziyaretçilerin geçen seneye oranla daha kısa süreli konaklıyor olması doluluklara etki etmiş olabilir. Ama burada konunun özü aslında Çeşme ve Bodrum bölgelerinde sezonun kısa olması, sezonun 12 aya yayılamamış olması ve ağırlıklı olarak tek pazar endeksli bir sektör oluşmuş olmasıdır. 2018’de biz göreve başladıktan sonra hayata geçirmek için oluşturduğumuz ilk proje, Ege Turizm Merkezleri projesiydi. Beraberinde Ege Turizm Merkezleri Çeşme ve Didim projeleri. Didim projesi aslında Bodrum Havalimanı merkezli bir projeydi. Yani havalimanı olarak Bodrum kullanılacaktı. Bu projeler bir sezonun 12 aya yayılması üzerine kurgulanmıştı. 12 aya yayılmak için gerekli olan spor aktiviteleri, kültür sanat merkezleri ve etkinlik performans alanları planlanmıştı. Bu proje gerçekleştiği zaman söz konusu merkezler, Antalya, İstanbul gibi direk uçuşlarla başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok noktasına bağlanıyor olacaktı. Ama projeye yerel yönetimler, biz her seferinde ‘lütfen bu projeye siyasi yaklaşmayın, bölgenin buna ihtiyacı var’ diye uyarmamıza rağmen siyasi yaklaştı. Birçok hukuki süreç başlatıldı. Projenin gelişimi yavaşlatıldı, önü tıkandı. Şu an çok yavaş da olsa ilerliyor. Ama eğer bu süreç bu şekilde tıkanmasaydı, 2018’de başladığımız süreç şu anda hayata geçmiş olacaktı ve biz bugün Çeşme ve Bodrum’la ilgili bir konuşma yapmak zorunda kalmayacaktık.”
Tumblr media
Turizmde kişi başı gecelik harcamayı önemsediklerini vurgulayan Bakan Ersoy, şu bilgileri verdi:
 “Bizi bugün rakip ülkelerle kıyaslıyorsanız, aslında yabancı ziyaretçi verileriyle kıyaslamanız lazım. 2017’de (yabancı turistlerde kişi başı gelirde) 80 dolarla devraldığımız rakam, 2018 ve 2019’da 87 dolara çıktı. 2020 Kovid kaynaklı 105 dolar ekstrem bir durum, 2021 itibariyle Kovid sonrası normalleşme başlıyor ve 75 dolar, 2022’de 95, 2023’te ilk 6 ayda 103 dolara çıkıyor, 2024’te de 109 dolar olarak açıklanıyor. Aslında 2018’de açıkladığımız nitelikli turiste geçiş stratejimizin başarıyla gittiğinin göstergesidir bu.”
Mehmet Ersoy, turizmde bu yıl ilk 6 ayda 23.7 milyar dolar rekor bir gelir elde edildiğine dikkati çekerek, “Bu yıl 3. ve 4. çeyreklerde de bu rekor devam edecek. İnşallah 60 milyar dolar yıl sonu hedefimizle uyumlu bir şekilde süreci götüreceğiz.” dedi.
Bu arada Kültür Yolu Festivalleri kapsamında bu yıl ayrıca birçok uluslararası ünlü sanatçının da konser vereceğini ifade eden Bakan Ersoy, bu isimler arasında Mariinsky Orkestrası, Deutsches Berlin Senfoni Orkestrası ve Chris Botti’nin yer aldığını aktardı.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
yeniyeniseyler · 6 years ago
Text
Kanal 7 Medya Grubu’nun “Aileden Biri”  sloganını kullanan yeni kanalı TVT; 1 Kasım 2017 Çarşamba gününden itibaren yayın hayatına başladı. Kanalın 24 – 30 Eylül 2018 haftalık yayın akışına bu başlıktan ulaşabileceksiniz. Kanal 7’nin daha önceden yayınladığı, sevilen dizi ve programlarının tekrarlarından bir yayın akışı oluşturulan yeni kanalda; “Kalp Gözü”, “Kezban Yenge”, “Zeynep”, “Mihrali” , “İstanbul Hatırası”  ve “İyi Aile Robotu” gibi yerli diziler;  “Ezgi ile Şifalı Yemekler”,  “İkbal’le Diyar Diyar”, “Gezebilsem”,  “Oradan Oraya” , “Doğa’yla Haydi Bakalım”, “Deniz Toprak’la Hafta Sonu”,  “Uçan Halı” gibi programlar ve de” İzzet Yıldızhan Şov”, “Latif Doğan Küstüm Şov”, “Boynu Bükük Şarkılar (Ferdi Tayfur)”,  “Bülent Serttaş’la Çayda Çıra”,  “Sümer Ezgü ile Nazar Değmesin” , “Sinan Yılmaz Karadeniz Şov”  ve ” Mustafa Keser Sizlerle” gibi müzik eğlence programları ilk açıldığı zaman yayın akışında yer alıyordu.
TVT – İz – Erkan Koç – Canan Çal – 22 Şubat
“Tadı Damağımda Kalsın”, “Gün Bahane Altınlar Şahane”, “Ebru Yaşar’la Hergün”, “Ceylan Şov”, “Uğurlu Olsun”, “Bizim Turist”  ve “Yabancı Yarim”  ise; sonraki haftalarda başlayan programlar. Ayrıca; kanalın ilk canlı ve yeni programı olan “İz”  de yayınlanmıştı. Radyo 7’nin programcılarından Erkan Koç ve halk müziği sanatçısı Canan Çal’ın birlikte sundukları ve Radyo 7’den de yayınlanan program perşembe akşamları saat 20:00’de ekranlara geliyordu. Haftasonları ise; “Deniz Toprak’la Haftasonu” yerine “Yetenek Avcısı” ve “Gün Bahane Altınlar Şahane” yerine Mevlüt Acaroğlu ve annesi Naciye Acaroğlu’nun sundukları “Ana Kuzusu” yayınlanmaya başlandı.
Ana Kuzusu – TVT
Doğa’yla Haydi Bakalım – TVT
Daha sonra; “Benimsin” ve “Sensiz Olmaz” adlı Hint dizileri de kanalda yayınlamaya başlandı. En sevilen Hint dizilerinden biri olan “Benimsin” 5 Mart 2018 Pazartesi gününden itibaren her gün saat 18:30’da ve başrollerini Sanaya Irani ve Ashish Sharma‘nın paylaştığı efsane Hint dizisi “Sensiz Olmaz”  ise; 5 Mart 2018 Pazartesi gününden itibaren her gün saat 20:00’de TVT‘de yayınlandı.
TVT – Hint Dizisi – Benimsin 02
TVT – Hint Dizisi – Sensiz Olmaz 02
Daha sonra ise;  kanalın ikinci canlı yayın programı olan; öğle kuşak programı “Pınar’la Tam Vakti” de hafta içi 13:30’da canlı yayınlanmaya başlandı. Gündüz kendi yapımları iki TV filmi yerine, iki Türk Sineması peşpeşe yayınlanmaya başlandı. Saat 17:00’de yayınlanan filmler genelde Kemal Sunal filmleri ve kandillere özel olarak “Miraç Kandili Özel Programı”  ile “Berat Kandili Özel Program��” ekranlarda olmuştu.
Pınarla Tam Vakti
1 Mayıs 2018 Salı gününden itibaren ise; sevilen Hint dizisi “Yalancı Bahar” hergün 19:45’de ekranlara gelmeye başlamıştı. Dizinin yayın saati 20:15’te ekranlarda olurken; cumartesi final yapan “Benimsim” isimli dizi de sonraki haftadan (7 Mayıs 2018 Pazartesi) itibaren saat 18:30’da tekrar yayınlanmaya başlandı. [“Benimsim” isimli dizinin yerine; geçtiğimiz haftalardan itibaren “Sensiz Olmaz”  isimli dizi tekrar başlamıştı.]
TVT – Yalancı Bahar
Geçtiğimiz haftalarda ise; pazartesiden itibaren; (27 Ağustos 2018 Pazartesi) her gün 18:30’da “Zor Sevda” (Qubool Hai) adlı Hint dizisinin yayınına başlandı.
TVT – Hint Dizisi – Zor Sevda
Yayın akışında oluşacak değişiklikler ve akıştaki eksiklikler; öğrendiğimiz anda akışa eklenecektir. Son dakika değişikliklerinden haberdar olmak için; hafta boyunca aktif olacak başlığımızı takipte kalın.
Zor Sevda
Yalancı Bahar
TVT  – 24 – 30 Eylül 2018 Haftalık Yayın Akışı [su_tabs] [su_tab title=”Pazartesi”] 06:00 Hayat Dersleri 06:40 Dini Dizi “Ashab-ı Kehf” 07:45 Yerli Dizi “Hayat Dediğin” 09:00 Hint Dizisi“Zor Sevda” (28.Bölüm) (Qubool Hai) (Tekrar) 10:30 Dini Dizi “Hz. Ömer” 12:00 Ezgi ile Şifalı Yemekler 13:00 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 14:30 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (144.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 16:00 Yarışma / Gün Bahane Altınlar Şahane 17:30 TV Filmi 18:30 Hint Dizisi “Zor Sevda”  (29.Bölüm) (Qubool Hai)  20:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (145.Bölüm) (Madhubala) 21:30 TV Filmi 23:00 Yerli Dizi “Eksi 18” 00:15 Dinleti “Gölge Sizlerle” (Talha Bora Öge) 02:15 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 04:45 Mukabele 05:25 Hayat Dersleri [/su_tab] [su_tab title=”Salı”] 06:00 Hayat Dersleri 06:40 Dini Dizi “Ashab-ı Kehf” 07:45 Yerli Dizi “Hayat Dediğin” 09:00 Hint Dizisi“Zor Sevda” (29.Bölüm) (Qubool Hai) (Tekrar) 10:30 Dini Dizi “Hz. Ömer” 12:00 Ezgi ile Şifalı Yemekler 13:00 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 14:30 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (145.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 16:00 Yarışma / Gün Bahane Altınlar Şahane 17:30 TV Filmi 18:30 Hint Dizisi “Zor Sevda”  (30.Bölüm) (Qubool Hai)  20:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (146.Bölüm) (Madhubala) 21:30 TV Filmi 23:00 Yerli Dizi “Eksi 18” 00:15 Müzik/Eğlence “Sinan Yılmaz Karadeniz Şov” 02:15 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 04:45 Mukabele 05:25 Hayat Dersleri [/su_tab] [su_tab title=”Çarşamba”] 06:00 Hayat Dersleri 06:40 Dini Dizi “Ashab-ı Kehf” 07:45 Yerli Dizi “Hayat Dediğin” 09:00 Hint Dizisi“Zor Sevda” (30.Bölüm) (Qubool Hai) (Tekrar) 10:30 Dini Dizi “Hz. Ömer” 12:00 Ezgi ile Şifalı Yemekler 13:00 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 14:30 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (146.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 16:00 Yarışma / Gün Bahane Altınlar Şahane 17:30 TV Filmi 18:30 Hint Dizisi “Zor Sevda” (31.Bölüm) (Qubool Hai)  20:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (147.Bölüm) (Madhubala) 21:30 TV Filmi 23:00 Yerli Dizi “Eksi 18” 00:15 Müzik/Eğlence “İzzet Yıldızhan Şov” 02:15 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 04:45 Mukabele 05:25 Hayat Dersleri [/su_tab] [su_tab title=”Perşembe”] 06:00 Hayat Dersleri 06:40 Dini Dizi “Ashab-ı Kehf” 07:45 Yerli Dizi “Hayat Dediğin” 09:00 Hint Dizisi“Zor Sevda” (31.Bölüm) (Qubool Hai) (Tekrar) 10:30 Dini Dizi “Hz. Ömer” 12:00 Ezgi ile Şifalı Yemekler 13:00 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 14:30 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (147.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 16:00 Yarışma / Gün Bahane Altınlar Şahane 17:30 TV Filmi 18:30 Hint Dizisi “Zor Sevda” (32.Bölüm) (Qubool Hai)  20:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (148.Bölüm) (Madhubala) 21:30 TV Filmi 23:00 Yerli Dizi “Eksi 18” 00:15 Müzik/Eğlence “Latif Doğan Küstüm Şov 02:15 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 04:45 Mukabele 05:25 Hayat Dersleri [/su_tab] [su_tab title=”Cuma”] 06:00 Hayat Dersleri 06:40 Dini Dizi “Ashab-ı Kehf” 07:45 Yerli Dizi “Hayat Dediğin” 09:00 Hint Dizisi“Zor Sevda” (32.Bölüm) (Qubool Hai) (Tekrar) 10:30 Mustafa Karataş ile Cuma Saati 12:00 Ezgi ile Şifalı Yemekler 13:00 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 14:30 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (148.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 16:00 Yarışma / Gün Bahane Altınlar Şahane 17:30 TV Filmi 18:30 Hint Dizisi “Zor Sevda” (33.Bölüm) (Qubool Hai)  20:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (149.Bölüm) (Madhubala) 21:30 TV Filmi 23:00 Yerli Dizi “Eksi 18” 00:15 Müzik/Eğlence “Boynu Bükük Şarkılar – Ferdi Tayfur” 02:15 Pınar’la Tam Vakti (Tekrar) 04:45 Mukabele 05:25 Hayat Dersleri [/su_tab] [su_tab title=”Cumartesi”] 06:00 Hayat Dersleri 06:40 Dini Dizi “Ashab-ı Kehf” 07:45 Yerli Dizi “Hayat Dediğin” 09:00 Hint Dizisi“Zor Sevda” (33.Bölüm) (Qubool Hai) (Tekrar) 10:30 Gezi “Gezebilsem” (Osman Yıldırım) 13:00 Fıkralarla Türkiye 14:30 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (149.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 16:00 Deniz Toprak’la Hafta Sonu 17:30 Doğa’yla Haydi Bakalım 18:30 Hint Dizisi “Zor Sevda” (34.Bölüm) (Qubool Hai)  20:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (150.Bölüm) (Madhubala) 21:30 TV Filmi 23:00 Yerli Dizi 00:15 Müzik/Eğlence “Bülent Serttaş’la Göster Kendini” 02:15 Deniz Toprak’la Hafta Sonu (Tekrar) 04:45 Mukabele 05:25 Hayat Dersleri [/su_tab] [su_tab title=”Pazar”] 06:00 Hayat Dersleri 06:40 Dini Dizi “Ashab-ı Kehf” 07:45 Yerli Dizi “Hayat Dediğin” 09:00 Hint Dizisi“Zor Sevda” (34.Bölüm) (Qubool Hai) (Tekrar) 10:30 Gezi “Gezebilsem” (Osman Yıldırım) 13:00 Fıkralarla Türkiye 14:30 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (150.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 16:00 Deniz Toprak’la Hafta Sonu 17:30 Doğa’yla Haydi Bakalım 18:30 Hint Dizisi “Zor Sevda” (35.Bölüm) (Qubool Hai)  20:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (151.Bölüm) (Madhubala) 21:30 TV Filmi 23:00 Yerli Dizi 00:15 Müzik/Eğlence “Ceylan Show” 02:15 Deniz Toprak’la Hafta Sonu (Tekrar) 04:45 Mukabele 05:25 Hayat Dersleri [/su_tab] [/su_tabs]
Kanalı; Türksat 4A Frekans 12095, Sembol 4800, Fec 5/6, Polorizasyon Yatay (Horz) ayarları ile izlemek mümkün.
TVT – Yeni Frekanslar
TVT – 24 – 30 Eylül 2018 – Haftalık Yayın Akışı Kanal 7 Medya Grubu’nun “Aileden Biri”  sloganını kullanan yeni kanalı TVT; 1 Kasım 2017 Çarşamba gününden itibaren yayın hayatına başladı. 
0 notes
aykutiltertr · 3 months ago
Video
youtube
Güldür Yüzümü - Berkay ✩ Ritim Karaoke (Kürdi Fantezi Minör 4/4 C Sebare...  ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın  👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ✩ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/MrYMts-Tvuw ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Güldür Yüzümü - Berkay ✩ Ritim Karaoke (Kürdi Fantezi Minör 4/4 C Sebare Beste Yavuz Taner) @RitimKaraoke Müzisyenlerin Buluşma Noktası.... ESER ADI           :  GÜLDÜR YÜZÜMÜ SÖZ GÜFTE       :  ALİ TEKİN TÜRE BESTE - MÜZİK : YAVUZ TANER USÜL                  :  4/4 C SEBARE VAHDE MAKAM - DİZİ  :  KÜRDİ FANTEZİ - MİNÖR Söz: Ali Tekintüre Müzik: Yavuz Durmuş Bm         C          Bm İnsanı yaşatan ümitler gibi Em          C          Bm Güneşi getiren saatler gibi Em                      D Gerçeğe dönüşen vaatler gibi C              Am       Bm Geliver yanıma güldür yüzümü Bm       C         Bm Bm       C         Bm Bm              C        Bm Olmaz hiç kederin olmaz hiç tasan Em                 C     Bm Şaşırır kalırdın aşkı tanısan Em                       D Beklemez gelirdim yerinde olsam C                 Am    Bm Geliver yanıma güldür yüzümü Bm           C         Bm Bahane arama yol uzun diye Em           C            Bm Red etme aşkımı son sözüm diye Em               D Böyle çok sevene bu nazın niye C               Am      Bm Geliver yanıma güldür yüzümü Bm       C         Bm Bm       C         Bm Bm                  C        Bm Olmaz hiç kederin olmaz hiç tasan Em                 C     Bm Şaşırır kalırdın aşkı tanısan Em                       D Beklemez gelirdim yerinde olsam C                Am    Bm Geliver yanıma güldür yüzümü Berkay Doğum Berkay Şahin 29 Aralık 1981 (42 yaşında) Ankara, Türkiye Tarzlar Pop, arabesk Meslekler Şarkıcı Etkin yıllar 2009-günümüz Müzik şirketi Poll Production · Avrupa Müzik Eş Özlem Katipoğlu (e. 2016) Çocukları 2 Berkay Şahin veya tanınan adıyla Berkay (d. 29 Aralık 1981, Ankara) Türk şarkıcıdır. Diskografi Stüdyo albümleri Ele İnat (2010, Poll Production) Aşk Melekleri (2014, Avrupa Müzik) Benim Hikayem (2015, Avrupa Müzik) Arabest (2016, Avrupa Müzik) Yansıma (2017, Avrupa Müzik) İz (2019, Avrupa Müzik) Single'ları Aşk Sadece (2012, Poll Production) Doksana Bir Kala (2013, Poll Production) Uygun Adım (2016, Avrupa Müzik) Ey Aşk (2017, Avrupa Müzik) Ben Sadece (2018, Avrupa Müzik) İsyanlardayım (Ahmet Selçuk İlkan Unutulmayan Şarkılar, Vol. 2) (2018, Poll Production) Deliler (2019, Avrupa Müzik) Deli Et Beni (Tepki ile düet) (2019, Avrupa Müzik) İki Hece (2019, Avrupa Müzik) Kırgınım Ona (2020, Avrupa Müzik) Dert Faslı (2020, Avrupa Müzik) Yeter ki Sen İste (2021, Avrupa Müzik) Karnaval (2021, Avrupa Müzik)[4] Yan (2021, Hiperaktif Müzik) Atma (Piyanist 2) (2022, DMC) Bal Badem (2022, Avrupa Müzik) En Güzelinden (2022, Hiperaktif Müzik) Sır (2022, Avrupa Müzik) Sonunda (2023, Hiperaktif Müzik) Anladım (2023, Avrupa Müzik) Şimşek Şimşek (2024, Hiperaktif Müzik) Kazandığı ödüller Yıl Ödül veren organizasyon Kategori 2010 14.İstanbul Fm Altın Ödülleri En İyi Çıkış Yapan Erkek Sanatçı 2011 17.Kral Tv Video Müzik Ödülleri En İyi Çıkış Yapan Sanatçı A.G.D Ödülleri En İyi Çıkış Yapan Sanatçı Türkiye Engelliler Derneği Yılın En'leri En İyi Çıkış Yapan Erkek Sanatçı 38. Altın Kelebek Ödülleri En İyi Çıkış Yapan Solist Taksiciler Günü Ödülleri En İyi Çıkış Yapan Sanatçı 2012 İstanbul Kültür Üniversitesi Yılın Pop Sanatçısı 2015 5.Engelsiz Yaşam Vakfı Ödülleri Yılın En İyi Albümü (Aşk Melekleri) 2016 5.TURKMUSC Ödülleri Yılın En İyi Erkek Şarkıcısı Kaynakça ^ "Berkay Şahin: Evlenmeyen erkek pişman olur". Hürriyet. 12 Eylül 2016. 9 Mayıs 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. ^ "Arda Turan tarafından darp edilen Berkay'ın hastane görüntüleri". Sözcü Gazetesi. 26 Kasım 2020. 7 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ekim 2020. ^ "Paramız yetmediği için bütün pizza yiyemezdik". MilliyetCadde. 26 Kasım 2020. 24 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Kasım 2020. ^ "News - Müzik Haberleri - Berkay'ın Merakla Beklenen Yeni Şarkısı "Karnaval" Yayınlandı - PowerApp - World of Music". www.powerapp.com.tr. 9 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Temmuz 2021.
0 notes
stnblmavi · 6 years ago
Text
Karadeniz'de bir gemisin,
Her gün fırtınalara dayanan,
Dalgalarla boğuşan,
Yağmurlarında ıslanan,
Hasret dolu türkülere adı yazılan,
Yaylalarını arşınlayan,
Karadeniz’e aşık,
Karadeniz’e bir can emanet eden,
Karadeniz’e kızgınlığı hiç geçmeyecek,
Denizlere olan hasreti hiç bitmeyecek,
Ve bir ömür boyu yası tutulacak hayallerini
Bir avuç toprağa gömensin...
//stnblmavi
'Karadeniz’e can verdim'
26 Eylül 2018 
28 notes · View notes
sertruzgarlar · 6 years ago
Text
26 Eylül 2014
26 Eylül 2018 🖤🙏
11 notes · View notes
yusufserkan · 6 years ago
Text
“Bu yıl içinde denizaltı gemilerimizi ülkemizde yapmayı başardık… Hava Kuvvetlerimiz için yapılmış olan üç yıllık program, büyük milletimizin yakın ve bilinçli ilgisiyle şimdiden başarılmış sayılabilir. Bundan sonrası için bütün uçaklarımızın ve motorlarının ülkemizde yapılması ve savaş sanayimizin bu temele göre geliştirilmesi gerekir.” (Atatürk, 1 Kasım 1937)
sinan-meydanTOMTAŞ Kayseri Uçak Fabrikası (1926)
Malumunuz, yeni bir havalimanı yapılıyor. Atatürk Havalimanı yıkılacak. Yeni havalimanına, “Abdülhamit Han” adının verileceği söyleniyor. Belli ki birileri, Türkiye'nin en büyük havalimanında Atatürk'ün adını görmek istemiyor. O birileri utanmasalar, Türkiye'de havacılık sanayini Atatürk'ün değil, Abdülhamit'in kurduğunu söyleyecekler.
İşte bu yazımda, 2018'de saman ithal edenlere, 1926'da uçak üretenlerin gerçek öyküsünü anlatacağım. Kim bilir belki yeni havalimanına neden “Atatürk” adının verilmesi gerektiğini anlarlar!
KIRIK KANATLAR MUCİZESİ
Sakarya Savaşı'nda Yunan ordusundaki 18 uçağa karşılık Türk ordusunda sadece 2 uçak vardı. Bu iki uçaklık Türk hava gücünün üssü, Polatlı-Ankara demiryolu üzerinde Malıköy'dü.
Nafız adlı uçağı Erzurumlu Nafiz Bey İtalya'dan satın alıp orduya armağan etmişti. Nafiz Bey, orduya daha sonra üç uçak daha hediye edecekti. Fakat Nafız bozuktu. Sürekli tamir gerektiriyordu. Pilot Behçet Bey yanında kibrit taşıyordu: Düşman eline geçmesin diye gerekirse uçağı yakacaktı. Nafız, bir gün havada ateş alıp yanarak düştü.
Diğer uçağın adı İsmet'ti. Yanlışlıkla Kuşadası'na inen İngiliz yapımı çift kanatlı bir Yunan uçağıydı. Uçak, parçalara bölünüp Muğla'ya taşınmış, bu sırada çok hasar görmüştü. Muğla'da Pilot Vecihi (Hürkuş) ve birkaç arkadaşınca onarılmıştı. Uçaktaki Yunan bayrağı kazınıp arka kuyruğa yağlı boyayla büyük bir ay yıldız yapılmıştı. Vecihi Bey uçağa “İsmet” adını vermişti. Nazar değmesin diye de kanat tellerine kocaman bir mavi boncuk bağlamıştı.
Atatürk, Büyük Taarruz öncesinde Fransızlardan 10 adet Bregue ve İtalyanlardan 21 adet Spat XIII uçağı aldı. Büyük Taarruz'da bu hava gücü çok işe yaradı.
Vecihi (Hürkuş) anılarında şöyle diyor: “O kutsal davada nasıl derme çatma uçaklarla düşmanla boğuşmuştuk. Yerde çürüyen ve havada yırtılan kanat bezlerini, paça jelatini ve nişasta karışımından yapılan madde ile gererek uçuruyorduk…”
Bu nedenledir ki Cumhuriyetin ilk yıllarında 30 Ağustos, “Zafer ve Tayyare Bayramı” olarak kutlanıyordu.
ATATÜRK VE GÖKTEKİ GENÇLİK
Tarih 10 Eylül 1910
Yer: Paris
Kurmay Yüzbaşı Atatürk, birkaç arkadaşıyla birlikte Picardie Manevralarını seyretti. Gelecekte savaşların en etkili araçlarının uçaklar olacağını o gün anladı. Daha sonra 1911'de Trablusgarp Savaşı'nda İtalyanların, 1912'de Balkan Savaşları'nda Bulgarların Osmanlı'ya karşı uçak kullandığını gördü. 1918'de Suriye-Filistin cephesindeki “Türk bozgununun” temelinde İngiliz Hava Kuvvetleri'nin (RAF) olduğunu gözlemledi. Önce Çanakkale'de, sonra Milli Mücadele'de elimizdeki birkaç kırık dökük uçakla yapılan büyük hizmetlere tanık oldu.
Atatürk, cumhuriyetin ilanından sonra havacılık çalışmalarını başlattı.
1 Kasım 1924'te Meclis açış konuşmasında yurt savunmasından söz ederken “Hava Kuvvetlerine Yüce Meclis'in özellikle ilgisini ve dikkatini çekmek isterim” dedi.
3 Mayıs 1935'te Türk Hava Kurumu'nda yaptığı konuşmada da şöyle dedi: “Türk çocuğu, her işte olduğu gibi havacılıkta da en yüksek düzeyde, gökte, seni bekleyen yerini az zamanla dolduracaksın…”
Atatürk, Türkiye'de havacılığı geliştirmek için çok uğraştı: Yurt dışından uçak aldırarak hava kuvvetlerini güçlendirdi. Havacılık eğitimi için yurt dışına öğrenciler gönderdi. Havacılık sanayinin temellerini atmak için 16 Şubat 1925'te Türk Tayyare Cemiyeti'ni (Türk Hava Kurumu'nu) kurdu. 10.000 lira bağış yanında, Nutuk'un telif gelirini de bu kuruma bıraktı. Herkesi bu kuruma yardıma çağırdı. Yapılan yardımlarla THK, birçok uçak aldı. 1933'te Devlet Hava Yolları'nı, 1935'te Türk Kuşu'nu kurdu. Manevi kızlarından Sabiha Gökçen'in pilot olmasını sağladı.
Uçak fabrikalarının kurulmasını istedi.
TAYYARE MOTOR TÜRK ANONİM ŞİRKETİ (TOMTAŞ) VE KAYSERİ TAYYARE FABRİKASI
Atatürk, “Uçağımızı, paraşütümüzü, yedek parçalarımızı kendimiz yapacağız…” diyordu. (Sabiha Gökçen, Atatürk'ün İzinde Bir Ömür Böyle Geçti, s. 192-193).
7 Eylül 1925'te Bakanlar Kurulu kararıyla 3.5 milyon TL sermayeli TOMTAŞ kuruldu. Hisselerin %51'i Türk Milli Savunma Bakanlığı'nın % 49'u Alman Jankers Uçak Fabrikası'nındı. THK da 125.000 TL sermaye ile TOMTAŞ'a katıldı. TOMTAŞ, Kayseri'de ve Eskişehir'de birer uçak fabrikası kuracaktı. Kayseri'de üretim, Eskişehir'de tamir, onarım yapılacaktı.
Kayseri Uçak Fabrikası için gereken malzeme Almanya'dan getirildi. 6 Ekim 1926'da devlet töreniyle açılan fabrika, 6 hangarda 50 Türk, 120 Alman işçiyle üretime başladı. Türk personel Almanya'da eğitim aldı. Fabrika, kurulduğunda dünyanın büyük uçak fabrikalarından biriydi.
Fakat Alman Jankers'in bazı sözlerini yerine getirememesi, yönetim sorunları, Türk ve Alman personel arasındaki anlaşmazlıklar vb. nedenlerle TOMTAŞ 1928 yazında çalışmalarını durdurdu. 21 Ekim 1928'de Jankers, hisselerini 520.000 TL karşılığında THK'ya devretti.
Kayseri Uçak Fabrikası 1930'da tekrar açıldı. 1931'de Milli Savunma Bakanlığı'na devredildi. 1931'de Amerikan Curtis Uçak ve Motor Campany İnc ile 1936'da Alman Gother Waggonfabrik AG ve Polanyalı Panstwowe Zaklady Lotnicze ile birer sözleşme imzalandı. 1940'ta da İngiliz Philips and Powis Aircraft Ltd ile bir lisans antlaşması yapıldı.
Kayseri Uçak Fabrikası'nda 1926-1942 arasında 7 ayrı modelde toplam 212 uçak üretildi.
Burada üretilen ilk Fledgling marka uçak, Atatürk'ün emriyle 1932'de İran'a hediye edildi.
1932'de de Eskişehir Tayyare (Tamir) Fabrikası kuruldu. Bu fabrikada 1933'te Selahattin Reşit Alan, Milli Müdafaa Vekâleti-1 (MMV-1) kodlu bir eğitim ve keşif uçağı yaptı. Selahattin Alan, çift kanatlı, iki kişilik, tek motorlu bu uçağa amblem olarak bir kağnı figürü koydu. Dün, kağnıyla kamyonu yenenlerin bugün uçak yapacak hale geldiklerini herkese göstermek istiyordu.
Demem o ki, 1923'te üç beyaza; una, beze, şekere muhtaç olan Türkiye Cumhuriyeti, 1926'dan itibaren uçak üretmeye başladı.
THK ETİMESGUT UÇAK FABRİKASI
THK Etimesgut Cumhuriyet, 4 Mayıs 1935 Uçak Fabrikası (1942)THK Etimesgut Uçak Fabrikası (1942)
Atatürk, 1 Kasım 1937'deki Meclis açış konuşmasında şöyle dedi: “Hava Kuvvetlerimiz için yapılmış olan üç yıllık program, büyük milletimizin yakın ve bilinçli ilgisiyle şimdiden başarılmış sayılabilir. Bundan sonrası için bütün uçaklarımızın ve motorlarının ülkemizde yapılması ve savaş sanayimizin bu temele göre geliştirilmesi gerekir…”
1941'de Ankara'da THK Etimesgut Uçak Fabrikası kuruldu. Burada daha önce kurulmuş atölyeler genişletilerek fabrikaya dönüştürüldü. Fabrika, 1942'de 113 mühendis, 221 teknisyen ve işçiyle üretime başladı. Fabrikada Türklerin yanında 35 Polonyalı mühendis ve teknisyen de görev aldı. Fabrikanın, yerli ve yabancı toplam personel sayısı 878'di. 1948'den sonra yabancılar ülkelerine dönecek ve fabrika tamamen Türk personelden oluşacaktı.
THK Uçak Fabrikası'nda yurt dışından alınan patentli uçakların üretimi ve montajı dışında tamamen yerli tasarım uçaklar da geliştirildi. Bu iş için 21 kişilik bir birim oluşturuldu. Bu birim 1942-1952 arasında 16 farklı tip uçak tasarladı. Fabrikada 1942-1952 arasında 126 adet Türk tasarım uçak üretildi.
Bu projeler arasında özellikle öncü teknolojiye ve tasarıma sahip “THK-13” kodlu “Uçan Kanat” adlı deneysel planör ve ambulans uçağı olarak tasarlanan “THK-5A” adlı uçak çok dikkat çekiciydi. 1951'de 1 adet THK-5A uçağı Danimarka'ya satıldı… Danimarka, 1953'te 26 uçak siparişi daha verdi. Ayrıca Avrupa'dan 30 adet sipariş daha alındı. Ancak bu siparişler –değişik nedenlerle- teslim edilemedi. THK-13 ve THK-5A tasarımları Paris Havacılık Fuarı'nda sergilendi ve büyük ilgi gördü. (Osman Yalçın, Türk Hava Harp Sanayi Tarihi, s. 149-151) Bu fabrikada 1949'dan itibaren THK-15 “Uğur” adlı eğitim uçağı seri üretilmeye başlandı. Bu uçaklardan toplam 84 adet üretildi.
THK, Etimesgut Uçak Fabrikası 1952'de Makine ve Kimya Endüstri Kurumu'na (MKEK) devredildi.
THK GAZİ UÇAK MOTORU FABRİKASI
Atatürk, 1 Kasım 1937'deki Meclis konuşmasında sadece “uçaklarımızın” değil, “motorlarının” da ülkemizde yapılmasını istemişti. Bu doğrultuda, 1945'te Gazi Orman Çiftliği'nde THK Gazi Uçak Motoru Fabrikası kuruldu. Fabrika, 30 Ekim 1948'de açılıp üretime başladı. İlk açılışta fabrikada toplam 141 personel görev aldı. Fabrika, bina, makine ve tüm teçhizatlarıyla birlikte 9 milyon liraya mal oldu. Makineler İngiltere, Amerika ve İsviçre'den alındı. Fabrika “Gipsy Major-10” uçak motoru üretti. 1948-1949'da bu fabrikada Yüksek Mühendis Şükrü Er ve ekibince ilk yerli Türk motoru yapıldı. Fabrika, 1952'de Makine ve Kimya Endüstri Kurumu'na devredildi.
Atatürk Cumhuriyeti'nde sadece devlet değil, özel teşebbüs de uçak fabrikaları kurdu. Vecihi Hürkuş'un kurduğu “Vecihi Faham Tayyare İnşa Fabrikası (1930-1942)” ve Nuri Demirağ'ın kurduğu “Nuri Demirağ Tayyare Fabrikası (1936-1943)” çok sayıda özgün tasarım uçak üretti.
THK Etimesgut Cumhuriyet, 4 Mayıs 1935Cumhuriyet, 4 Mayıs 1935
ANKARA RÜZGAR TÜNELİ
THK Etimesgut Uçak Fabrikası'nda yapılan uçakların aerodinamik testleri için 1947-1949 arasında Ankara Rüzgâr Tüneli (ART) kuruldu. Dönemine göre dünya ölçeğinde bir teknolojiye sahip olan Ankara Rüzgâr Tüneli 1950'de kullanıma hazırdı. Ancak 1950'lerde uçak fabrikaları kapatılınca rüzgâr tüneli de uzun yıllar işlevsiz kaldı
UÇAK SANAYİ NASIL YOK EDİLDİ?
Türkiye, II. Dünya Savaşı'ndan sonra, 1947'de Truman Doktrini, 1948'de Marshall Planı ile ABD etkisine girdi. ABD, II. Dünya Savaşı sonrasında elinde kalmış savaş araç ve gerecini uygun fiyatla Türkiye'ye satmaya ve hibe etmeye başladı. 1946-1952 arasında 1905 adet Amerikan uçağı Türk Hava Kuvvetleri envanterine girdi. (İsmail Yavuz, Mustafa Kemal'in Uçakları, s. 191, 193). Bu süreçte ABD, Türkiye'yi ağır sanayiden ve uçak üretiminden vazgeçirmek için elinden geleni yaptı. Örneğin, ABD Dışişleri Bakanlığı Petrol Danışmanı M. W. Thornborg'un 1949'da hazırladığı raporda bu yönde telkinler vardı. THK Motor Fabrikası'nda çalışan Şükrü Er'in aktardığına göre dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı, “Amerikan yardımından bedava uçak almak dururken uçak fabrikanıza parayla sipariş verirsem, yarın bu millet beni asar” dedi.
Bir takım güç odakları, Türkiye'nin kendi uçağını kendisinin üretmesine karşı ittifak yaparak harekete geçmişti.
Türk uçak sanayinin yok edilmesinde, dünyada jet motorların yaygınlaşmasıyla Türkiye'deki pistonlu uçak motor sanayinin önemini yitirmesinin de etkili olduğu söylenir. Fakat 1948 tarihli bir raporda belirtildiği gibi buna önlem alınabilir ve fabrikalar kapatılmayabilirdi.
Özetle, Hava Kuvvetleri'nin, 1946-1947'den itibaren yerli uçak fabrikalarından uçak almak yerine Amerikan uçaklarına yönelmesiyle yerli uçak fabrikaları kapanma sürecine girdi. Kayseri Uçak Fabrikası 1950'de Hava İkmal Merkezi'ne dönüştürüldü. THK Uçak ve Uçak Motoru Fabrikaları ise 1954'te traktör fabrikasına dönüştürülüp kapatıldı. (Yalçın, s. 158, 166, 257, Yavuz, s.130).
Devletin uçak fabrikalarının yaşamadığı bir ortamda, özel teşebbüsün uçak fabrikalarının yaşaması pek mümkün değildi: Vecihi Hürkuş'un bürokratik engellerle karşılaşması, Nuri Demirağ'ın ise ürettiği uçakların devletçe satın alınmaması, onların da kendi uçak fabrikalarını kapatmalarına neden oldu.
Atatürk'ün isteğiyle Genç Cumhuriyet, 1926-1949 arasında biri onarım olmak üzere üç uçak fabrikası, bir uçak motoru fabrikası ve bir de rüzgâr tüneli kurdu. Ancak bu fabrikalar, II. Dünya Savaşı sonrasında ABD etkisiyle tamamen kapandı. Böylece aslında cumhuriyetin kanatları kırıldı.
Demem o ki, Türkiye'de havacılık ve uçak sanayi, Atatürk'ün teşvik, yönlendirme ve destekleriyle gelişti. Türkiye'nin en büyük havalimanına, donanmayı Haliç'te çürüten Abdülhamit'in değil, Kayseri'de uçak üreten Atatürk'ün adı yakışır.
7 notes · View notes
benimpencerelerim · 3 years ago
Text
NASIL BATTIK
Para bol bulamaç olunca, yatırımcı ne yapar?
Güven Sak, Dr.17 Eylül 2018 www.tepav.org.tr
Her şey bundan 10 yıl önce  başladı. Türkiye kendini, kendi planlamadığı, kendisinin yönetmediği,  dinamiklerini anlamakta bugün bile zorlandığı bir iktisadi sürecin  içinde buldu. Şimdi içinde bulunduğumuz sıkıntının tohumları bundan 10  yıl önce atıldı. Doğrusu ya, o gün olup bitenlerin bugünlere yol  açabileceğini daha düşünmüyorduk. Dert başka bir yerdeydi. Küresel  ekonominin bileşik kaplar gibi işlediğini pek güzel gördük. Vaşington’da  Amerikan ekonomisi ile ilgili olarak alınan kararlar, bugün Türkiye ve  Arjantin ekonomilerindeki riskleri biriktirdi. Gelin bakın nasıl oldu?
Wall Street sarhoş olunca, kamu eliyle ayıltılması gerekti
15 Eylül 2008’de Amerikan yatırım  bankası Lehman Brothers iflas kararı aldırmak için resmen başvuruda  bulundu. Böylece tarihin en büyük iflası kayda geçti. Amerikalılar daha  kısa bir zaman önce yine önemli yatırım bankalarından birini, Bear  Stearns’ü kurtarmıştı. Lehman Brothers’ı kurtarmadı. Neden ilkini  kurtardılar da ikincisi patladı? Daha o bile açık seçik belli değil. Ama  oldu.
30 Eylül 2008’de, Amerikan Kongresi,  Başkan Bush’un 700 milyar dolarlık banka ve şirket kurtarma paketini  reddetti. Ortalık daha da karıştı. Krizin daha da derinleşerek,  Amerika’nın üretim ve istihdam kapasitesine kalıcı hasar vermesi  ihtimali güçlendi bir nevi. 1929 buhranına benzer bir iktisadi daralma  süreci artık bir ihtimal değil, gerçek oluyordu.
Bunun ��zerine, aynı Kongre, aynı  kurtarma planını kısa bir süre sonra Ekim 2008’de onayladı. Neyse ki,  Vaşington’da ülkenin neyle karşı karşıya olduğunu bilen yetişkinlerden  oluşan bir yönetim vardı. Amerikan Merkez Bankası (FED) parasal  genişleme sürecini başlattı. İşte bizim gibi gelişmekte olan ülkeleri  bugünlerde olumsuz  etkileyen süreç, bundan 10 yıl önce böyle başladı.   Halbuki hadise hiç de bizimle alakalı gibi durmuyordu.
Wall Street’i ayıltma operasyonu, Türkiye dahil pek çok gelişen piyasa ülkesinde özel şirket ve banka borçlarını patlattı
2008’den 2018’e küresel borç stoku,  yüzde 75 büyüyerek 250 milyar dolara ulaştı. Her şey hep o 2008  Eylülünden sonra oldu. Başkan Bush’un Temmuz 2008’deki ifadesiyle “Wall  Street sarhoş” olmuştu. Şimdi “akşamdan kalmaydı” ve bir önce  “ayılmasında” fayda vardı. (https://www.youtube.com/watch?v=bT29fq0slGc)
Parasal genişleme süreci işte Wall  Street’i ayıltma operasyonunun bir parçasıydı. Ne oldu? Hemen herkes  düşen faiz oranlarından borçlandı. Herkesin borçlanma kısıtı gevşedi.  Yetmedi. Küresel borç stoku içinde, gelişen piyasalara sahip (emerging  markets) ülkelerin payı 2008’den 2018’e yüzde 7’den yüzde 26’ya çıktı.
Ne oldu? Küresel borç stoku içinde  Türkiye, Arjantin, Güney Afrika, Brezilya gibi ülkelerin payı arttı. Ne   oldu? Başka ülkelerle kıyaslandığında, Türkiye ve Arjantin gibi  ülkelere daha çok para akıttı, uluslararası finansal piyasalar ve  Türkiye ve Arjantin gibi ülkelerin küresel borç stoku içindeki payı  arttı. En çok Türkiye ve Arjantin’in borçlanma kısıtı gevşedi. Başka  başka?
Ankara’da kimse şirketlerimize “Bu kadar çok borçlanmasanız…” demedi.
Bizim gibi ülkelerdeki özel şirketlerin  toplam borçlarının kendi milli gelirleri içindeki payı, 2008 yılında  yüzde 36 civarındaydı. 2018 yılında bu oran yüzde 105’e çıktı. Ne oldu?  Wall Street’i ayıltmak için atılan adımlar neticesinde dolar cinsinden  getiri oranları negatife yaklaşınca; bu getiri kıtlığı, kaynakları bizim  gibi ülkelere doğru akıttı. Bizim gibi ülkelerde finansmana erişim  kısıtı gevşedi ve finansmana erişim maliyeti düştü. Biz de işte aynı  dönemde her boş yere çimento dökmeyi rahatlıkla finanse edebileceğimizi  ve bu yolla büyüyebileceğimizi keşfettik. Şirketlerimizin ve  bankalarımızın yabancı para cinsinden borçları arttı. Borç verdiler, biz  de aldık. Hiç de nazlanmadık. Ankara’da kimse şirketlerimize “Bu kadar  çok borçlanmasanız…” demedi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB)  yalnızca, geçen hafta olduğu gibi, faiz oranlarını belirlemiyor. Aynı  zamanda ekonominin gidişatı ile ilgili son derece sağlam veri de  yayınlıyor. Yabancı para cinsinden borçlanma verileri orada topluca var.  Türkler paralarını Türkiye dışına çıkartıp nerelere yatırım yapıyor  orada yine var. Ne isterseniz var. Banka uzun bir süreden beri  Türkiye’nin net uluslararası yatırım pozisyonuna ilişkin verileri de  yayımlıyor. Bir ülkenin net uluslararası yatırım pozisyonu demek, o  ülkede yerleşik olanların yabancı para cinsinden yükümlülükleri ile  yabancı para cinsinden varlıkları arasındaki fark demek sonuçta. Bir  nevi, ülkenin yabancı para cinsinden açık pozisyonu nedir, bunu gün be  gün izlemek mümkün. Demem o ki, şirketlerimiz ve bankalarımızın ne  yapmakta olduğunu yöneticilerimiz gün be gün biliyorlardı. Şimdi öyle  “Ben bilmiyordum.” filan demek mümkün değil.
Halbuki TCMB Türkiye’nin şirketler ve bankalar eliyle nasıl risk biriktirdiğini gün be gün biliyor ve raporluyordu
2008 yılında Türkiye’nin net  uluslararası yatırım pozisyonu 200 milyar dolar civarındaydı. 2017  yılında net uluslararası yatırım pozisyonu 450 milyar dolar oldu.  Yabancı para cinsinden yükümlülüklerimiz ile yabancı para cinsinden  varlıklarımız arasındaki fark şimdilerde 400 milyar dolar civarında  dolaşıyor. Net uluslararası yatırım pozisyonunun milli gelir içindeki  payı da 10 yılda yüzde 25’ten yüzde 55’e çıkmış gibi duruyor, TCMB  verilerinde. “Türkiye, kendisini, kendi planlamadığı, kendisinin  yönetmediği, dinamiklerini anlamakta bugün bile zorladığı bir sürecin  içinde buldu.” dediğim bir nevi bu işte.
Bundan 10 yıl önce Wall Street sarhoş  olmuştu. Bir nevi, akşamdan kalmaydı. Sonra Amerikan yönetimi Wall  Street’i ayılttı ve bugün Amerikan ekonomisi yeniden istihdam yaratmaya  başladı. Şimdi bizim şirketlerimiz ve bankalarımız aynı durumda. Şimdi  bizimkileri de ayıltmak gerekiyor. Yeniden büyüme ve istihdam yaratmak  için kamunun adım atması, ülkenin üretim ve istihdam kapasitesini  koruması gerekiyor.
Para bol bulamaç olunca,  yatırımcılar, getirisine bakmadan ne bulurlarsa onu finanse ederler,  memleket verimsiz yatırım bataklığı oluverir
O aralar bir Afrikalı diplomat dostum  bana, “Türkiye bu yolları, bu binaları, köprüleri nasıl yapıyor?” diye  sormuştu. Doğrusu ya, derdi hiç de öyle eleştirmek, risk  biriktiriyorsunuz filan demek de değildi. Merak ediyordu çünkü benzer  işlerin kendi ülkesinde de yapılmasını istiyordu. “Yabancı para  cinsinden borçlandık.” demiştim cevap olarak. “Küresel finansal kriz  nedeniyle yabancı para cinsinden faiz oranları çok cazipti.” Şimdi böyle  anlatınca Nasrettin Hoca’nın kazan hikâyesine pek benziyor doğrusu.  Kazan önce doğurdu ama artık sizlere ömür.
Şimdi bir ülkenin borçlanma kısıtı,  kendi kontrolünde olmayan gelişmeler nedeniyle, gevşerse, ne olduğunu  biliyoruz. Para bol bulamaç olunca yatırımcılar, hangi yatırım projesini  bulurlarsa, getiri oranına pek bakmadan kolaylıkla finanse  edebiliyorlar. Bulunan kaynağa ödenmesi gereken bedel ne kadar yüksek  olursa,  yatırımcı ortadaki proje seti içinden, daha verimli projeler  seçmeye yöneliyor. Neymiş? Düşük faiz, memleketi kolaylıkla verimsiz  projeler bataklığına dönüştürebiliyormuş. Ekonomiyi yönetmek hakikaten  çocuk yetiştirmeye çok benziyor. Akerloff ve Schiller çok haklı.
Meraklılarına George Akerloff ve Robert  Schiller’ın Scala yayıncılık tarafından Türkçeye de kazandırılan “Animal  Spirits: How human psychology drives economy and why it matters for  global capitalism” (Hayvansal güdüler: İnsan psikolojisi ekonomiyi   nasıl etkiler ve bu küresel kapitalizm için neden önemlidir) başlıklı  çalışmasını öneririm. Kitap ilk 2009’da çıkmıştı. Sıcağı sıcağına ne  olduğunu anlatıyordu.
Bu köşe yazısı 17.09.2018 tarihinde Dünya Gazetesi'nde yayımlandı.
0 notes