#24 ağustos
Explore tagged Tumblr posts
ilayyd · 4 months ago
Text
Sanki beni üzecekmiş gibisin.
22 notes · View notes
backtooblack · 4 months ago
Text
bugün yine yeni yeniden öğrenci kimliğimi geri kazandığım gün :)
19 notes · View notes
aktuelbul · 4 months ago
Text
0 notes
yeniyeniseyler · 4 months ago
Text
Star - Haftalık Yayın Akışı (19-25 Ağustos) (Özel)
Eylül ayına yaklaşırken yeni sezon yayın akışları da şekillenmeye başladı. Haftaya iki yeni programla başlayan Star TV‘nin haftalık yayın akışını (19-25 Ağustos) haberimizde bulabilirsiniz. Bu hafta yeni başlayanlar: Pazartesiden itibaren hafta içi her gün 09:45 Sana Değer (Songül Karlı – Uğur Arslan) Pazartesiden itibaren hafta içi her gün 13:00 Zahide Yetiş ile Yeniden Başlasak (Yeni…
0 notes
susmusgitmis · 4 months ago
Text
bugün çok uzun zaman sonra yazasim geldi
çok kötü şeyler oldu güzel de şeyler oldu ama bugün yine üzüldük üzdüler): ya da ben kasindim anlatmam gereken o kadar çok şey var ki yaz yaz bitiremem bu yıl toparlanmaya çalışıyoruz durumuna düştüm yine başarmam için sanali bırakmam ve Ömer hocaya dönmem lazım denicez. yeniden.
0 notes
bir-devrin-tarihcisi · 2 years ago
Text
Etiketler arasında dolaşırken bu posta rastladım.. beni yılllar öncesine götürdü, hüzünlendirdi... Kıymetli bir insanın hediyesi idi.. Bana farklı duyguları yaşatan şey ise anımsadığım kelamlardı.. Demişti ki :
" Biliyormusun daha önce hiç bir kimseye kitap hediye etmemiştim, edememiştim. Çünkü kitapları çok seviyorum kıskanıyorum ve kimseye hediye etmek istemiyorum(akabinde güzel iltifatlar sıralamıştı..) Ve sonuna eklemişti ;
"...Seven sevdiğine kitap hediye eder."
Tumblr media
“İstediğin kadar saksağanı vur vurabilirsen ama unutma bülbülü öldürmek günahtır”
37 notes · View notes
yazan-kalem-siyah06 · 4 months ago
Text
Tumblr media
1970’li YILLARDA TUNCELİ’DE GÖREV YAPMIŞ, EDİRNELİ KADIN ÖĞRETMEN
"Boşuna uğraşmayın, ne derseniz deyin... Ne yaparsanız yapın, beni vaz geçiremeyeceksiniz" diyorum.
"Ama sen çok güzelsin " diyor Annem..
-Ne olmuş güzelsem!!!..
-Seni orada rahat bırakmazlar!!
Malum... Erkek egemen toplumda, güzel kadın olmak suç... Erkeklerse. Pürü pak... Kadın olmaktan kaynaklı bir olumsuzluk yaşandığında; eee.... o da o kadar güzel olmasaydı gibi, saçma sebepler aranabiliyor.
Yıl 1976 Ağustos....20 li yaşların başındayım...Yeni mezun genç ve güzel Matematik öğretmeniyim.. Atamam Tunceli Endüstri Meslek Lisesi’ne yapılmış... Ailem gitme diye diretiyor... Edirne nere... Tunceli nere diyorlar. Hem sen Edirne gibi çağdaş bir şehirde çok rahat ya-şamaya alışmış bir genç kızsın...orada yapamazsın.. hem rahat bırakmazlar.. seni..
Kim bırakmaz???..
Erkekler..
Oysa ben, hiçbir mecburiyetim... devlete hiçbir borcum olmamasına karşın.. İdealist bir nefer olarak, ülkemi tanımak adına, bir köy okuluna bile hazırlamıştım kendimi. Her ne kadar şehirde doğup büyümüş olsam da... Ama zaten atamam şehir merkezine yapılmıştı.
Anneme göre .... Trakya’dan ötesi...tu.. kaka şeklinde..
Hııııh!!.. işte ... Anadolu... çünkü en uzak mesafesi. İstanbul anneciğimin.
Sanmayın ki; bu düşüncede olan sadece annem... Öğretmenlerim de aynı düşüncede... bir belge almak için gidiyorum okula..
"Gel bakalım, seninle biraz konuşalım, gideceğin okul, yetişkin erkek öğrencilerin eğitim aldığı bir okul.. sen de çok dikkat çekicisin...şöyle giyin.. böyle davran.." gibilerden uyarılar.
Kimsenin uyarılarını dikkate almıyorum...ben kendimden eminim.. Gidicem ve öngörülen hiçbir olumsuzluk yaşamıycam..
Kararlılığımı gören babam; Adliyeci olmanın getirdiği bağlantıları kullanarak. HAMİLİ KART YAKINIMDIR... tarzında..tüm yönetim kademelerinden.. selamlar.. mektuplar.. kartlar topluyor.
Validen .. vali yardımcısına, Emniyet amirinden ..
emniyet amirine, başhekimden.. Başhekime,
savcıdan ...savcıya,. Hâkimden... Hâkime.
Hani kızıma, göz kulak olsunlar oralarda... babından...
Ailecek çıkıyoruz yola... İstanbul’dan öte yolculuk yapmamış biri olarak, yolculuk çok yorucu gerçekten. İstanbul’dan 24 saat... Gözümü kırpmadan iniyorum otobüsten... Sarhoşluğun ne demek olduğunu anlamış biçimde...
Çok iyi karşılanıyoruz. Tuncel’inin en güzel okulu, şehrin göbeğinde... Lojmanları da var. Ama şöyle bir sorun var.. Lojmanda tek başıma kalmam gerekecek...
Çünkü okulda benden başka DİŞİ ..SİNEK BİLE YOK!!!.
Bol öğretmenli.., bol öğrencili...büyük ve yatılı bir okul. Eğitim binası, atölyeler, yatakhane, yemekhane, geniş yeşil alanlar..40 dönümlük bir alana yayılmış.. dört tarafı ana yollarla çevrili.. Adeta bir kampüs. Ama dedim ya...dişi olarak benden başkası yok!!!... koca okulda.
Ana yola ve atölyelerin bahçesine cepheli lojmana yerleşiyorum. Bütün ev ihtiyaçları zaten yatılı olan okuldan karşılanıyor, yemeklerimi okulda yiyebileceğim söyleniyor. Okulun karşısında..(.sonraki yıllarda koli tartıcısında kızımı da tartmak zorunda kalacağım...)
Şehir postanesi...200 metre mesafede Devlet Hastanesi...yani hayal ettiklerimin çok..çok..ötesinde.
Annem biraz ikna olmuş gibi...Babam hamili kart görüşmelerini de yapınca .. beni bırakıp dönüyorlar.
Okullar açılıyor...el bebek, gül bebek tarzındayım.. Hani yaz gecelerinde, bir ışık kaynağının etrafında dönen pervane kelebekleri vardır ya...aynı o şekil....herkes etrafımda pervane...her şey çok güzel... hiçbir olumsuzluk yok.. Evli olan öğretmen arkadaşlarımın, eşleriyle de arkadaş oluyorum, zaten hepsi lojmanlarda. Her gece, başka biri beni yemeğe alıyor.. Ama halktan henüz uzağım.
Tunceli’de de düşünce değişmiyor. .arkadaşlarımın eşleri; "Seni ilk gördüğümüzde ..saçtığın ışıltıdan korkmuştuk...ayyy...bu hoca hanım bu kadar genç delikanlının içinde ne yapacak, bari bir önlük giyse üzerine de...derse girerken demiştik,.. bir sabah evden beyaz bir önlükle çıktığını görünce rahatlamıştım.. ama...aynı gün önlüklü halinle kapımı çaldığında...ışıltının daha da çoğaldığını gördüğümde.. yapacak bir şey yok!!! Allah vergisi... dedim" diyordu. İşte...ister doğu.. ister batı.. her toplumdaki fikir; erkeği eğitmek yerine.. hep kadının kendini kollaması üzerine kurulu.
Ama ..ben ne yapıyorum...
"Hocam....valeybol turnuvamız var seyretmeye gelirsiz?? dediklerinde.." Ne demek seyretmek beni de oyuna alın" diyorum.. Hepsinin gözleri faltaşı...
Hocam siz valeybol oynirsiz???..oynuyorum elbet deyip sınıf öğretmeni olduğum sınıfın takımında turnuvaya katılıp kazanıyoruz sınıfça... Hiçbir erkek öğretmen arkadaşımın ilgilen-mediği turnuvalarla çok ilgiliyim..
Başka bir gün...öğle arası.. nöbetçiyim.. bütün anahtarlar bende.. bir öğrencim;
-Hocam...masa tenisi odasının anahtarıni verin de oyniyalim ..diyor
- Bir şartla ..beni de oynatırsanız..
- Ne dirsin hocam!! ping pong oynirsiz???
-Oynuyorum elbet...hem de ..derslerimi kırıp... oynayacak kadar hastasıyım...
Gene şoktalar...hepsini de kırıp geçirince.. NAMIM alıp yürüyor ..hem okulda.. hem Tunceli’de..
Hem çok güzel...hem spordan anlir!!!
Artık neredeyse cinsiyetsizim gözlerinde..
Hepsinin sevgili öğretmeni, arkadaşlarımın kardeşi, neredeyse emeklilikleri gelmiş, muhasebecimiz Mahmut Amca’nın ve aşçıbaşımız Bekir Amca’nın kızıyım...
Bana onlardan zarar gelmesini bırakın...etrafımda görünmeyen ...ama.. hissettiğim.. koca bir koruma ordum var.. Hattâ...erkeklerden çok.. kadınların ilgisini çekiyorum.. Siyasi yanları ağır basan, başka okullardaki bayan arkadaşlarım.. hafta sonları mahallelerde kadınlarla yapacakları toplantılara beni de götürmek istiyorlar..
-"Senin de geleceğini duyan kadınlar.. seni görmek için olsa da toplantıya katılıyor.. ne olur bu sefer de gel bizimle...sen olunca kolayca toplanıyorlar.." diyorlar.
Öğrencilerimin anneleri okula gelip "Hoca hanim!! bizim oğlan, bi anlatir...bi anlatir...seni.. merakımdan görmeye geldim".. diyor.
Sonuçta;
hakkımda yapılan öngörülerin hiçbiri gerçekleşmiyordu...en ufacık bir rahatsızlığım dahi yoktu.. ne bir olay...ne bir söz..
Tunceli bambaşka bir şehir çünkü...adi suç oranı SIFIR diyor, hakim tanıdığımız.. sadece siyasi suçlar var..
Eğitim düzeyi en yüksek seviyedeki illerimizin başında geliyor... Ayrıca siyasi yanlarından kaynaklı Devrimci bir yüksek ahlâk seviyesine sahipler.
Tek başına yaşayan bekâr ve dikkat çekici ben, evlenip eşim 18 aylık askerlik görevini yaparken de.. gene tek başına evli bir bayan olarak.. En ufacık bile olsa beni rahatsız edecek bir olay asla yaşamadım.
Tunceli hakkındaki bütün önyargılar yıkılmıştı artık ..
O, yüksek ahlâk sahibi Tuncelililer.. halâ kalbimin en güzel yerindeler..
Haaa!!!!...hamili kartlar ne oldu diye merak ediyorsanız söyleyeyim... onların hemen hemen hepsi.. EVLİLIK TEĶLİFİ OLARAK dönüş yaptı.. Vali muavininden başlayıp sırasıyla hakimi, doktoru, mühendisi...sıraya girdi.. Sanırım yanlış anladılar.. Babacığım. Hani göz kulak olun babında demişti ama...onlar işi tek başlarına sahiplenmeye kadar götürdüler..
Rahatsız ettiler mi???..Asla..
Red cevabı aldıklarında.. YA BENİMSIN ..YA TOPRAĞIN DEMEDİLER... Hepsi de çok beyefendiydi de.. benim evlenmek gibi bir derdim yoktu..
Yıllarca evimizde espri konusu oldu, teklifler...
-Baba bak!!!...kıymetini bil...Annemi ne doktorlar.. ne mühendisler... ne hakimler.. ne valiler istemiş te ..o seni seçmiş.
Karşı saldırı gecikmiyor..
-Siz biliyor musunuz ??...bana kaç tane kız Aşk mektubu yazdı da. Ben Annenizi seçtim...
Önyargıları yıkmak ..atomu parçalamaktan zordur ..denir ya...ben inanmıyorum... Yeter ki yıkmak isteyelim...
Selâm olsun...Tunceli’ye ve yüksek ahlâklı Tuncelilere..
Naciye Akay Ocak 2021 Urla
12 notes · View notes
yasamsallik · 10 months ago
Text
Tumblr media
O HÜZÜNLÜ BAKIŞIN KAYNAĞI
Dünyanın en çok okunan haber ve politika dergisi Time, 1923’te Newyork’ta iki haftalık haber dergisi olarak yayımlanmaya başlamıştır. Derginin yayın hayatına girmesinden kısa bir süre sonra 24 Mart 1923 tarihinde Time dergisinin kapağında Mustafa Kemal Paşa’nın fotoğrafı yer alır.
Time dergisi 21 Şubat 1927 tarihli sayısında ikinci kez kapakta Mustafa Kemal Paşa’nın fotoğrafına yer verir. Mustafa Kemal Paşa’nın cumhurbaşkanlığı dönemine ait bu fotoğraftan yansıyan bir hüzün de gözlenmektedir.
Büyük Zafer’in kazanılmasından sonra savaş meydanını gezen Mustafa Kemal Paşa, şehitler arasında düşman topçu mermisinin açtığı çukura gömülmüş ancak toprağın üstünde katılaşmış kolu ile sancağı dimdik tutan bir asker bedeni görür. Şehit askerin sancağı elinden bırakmaması onu derinden etkiler. Burada yapılacak anıtla bu tablonun ölümsüzleştirilmesini ister. Şehit askerin kimliği ve künyesi bulunamadığı için “Meçhul Asker” olarak adlandırılacak bu anıt için çalışmalara başlanır.
Büyük Zafer’in ikinci yılında (30 Ağustos 1924) Dumlupınar‘daki savaş meydanına giden Mustafa Kemal, Dumlupınar‘da gezerken adeta o kanlı çarpışmaları yeniden yaşar, savaş meydanlarında kaybettiği silah arkadaşlarının üzüntüsünü derinden hisseder. Yüzüne yansıyan bu hüznü, o an en yakınında bulunan fotoğrafçısı Esat Nedim ölümsüzleştirir.
Esat Nedim’in çektiği bu fotoğraf, çekildikten üç yıl sonra Time dergisinde kapak olarak kullanılır. Ancak bu fotoğraf, Time muhabirlerinin eline nasıl geçtiği ve neden özellikle o fotoğrafın kullanıldığı bugün bile hâlâ bilinmiyor...
31 notes · View notes
gunes-topla-benim-icin · 1 year ago
Text
Ülkemizin yaşadığı büyük felaketlerden biri olan
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin 24. yılında ve geçtiğimiz Şubat ayında yaşanan
Asrın Felaketinde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımızı rahmetle yad ediyorum.
Rabbim Milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın.
Tumblr media Tumblr media
59 notes · View notes
ilayyd · 4 months ago
Text
Tumblr media
I have fallen in love with you.. 25.08.24'✨️
15 notes · View notes
oguzatayinruhu · 4 months ago
Text
Tumblr media
Ağustos 24
9 notes · View notes
aktuelbul · 4 months ago
Text
0 notes
yeniyeniseyler · 4 months ago
Text
NOW - Haftalık Yayın Akışı (19-25 Ağustos) (Özel)
Eylül ayına yaklaşırken yeni sezon yayın akışları da şekillenmeye başladı. Haftaya iki yeni programla başlayan NOW TV‘nin haftalık yayın akışını (19-25 Ağustos) haberimizde bulabilirsiniz. Bu hafta yeni başlayanlar: Pazartesiden itibaren hafta içi her gün 10:00 Çağla ile Yeni Bir Gün Pazartesiden itibaren hafta içi her gün 13:30 Kadir Ezidi ile En Hamarat Benim   * Yayın akışında değişiklikler…
0 notes
icimdekimelodii · 4 months ago
Text
Bugün 24 Ağustos ve ben seni çok özledim
10 notes · View notes
kadifecicegigibi · 5 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
6 ağustos 24, salı
17 notes · View notes
herlastwords · 5 months ago
Text
7 Ağustos, 24
Yeni yüzümüzle tekrardan karşınızdayız 🐣
Depresyon ve cebelleşmeleri döneminden çıkmayı başardığım için kendimle gurur duyuyorum.
4 notes · View notes