#14 Şubat Sevgililer
Explore tagged Tumblr posts
photographss-world · 11 months ago
Text
Tumblr media
Açalım yüreğimizin kapılarını sonuna kadar
Sevelim sevelim sevelim
Sevebileceğimiz kadar....
Bedri Rahmi Eyüboğlu...
494 notes · View notes
insanzee · 11 months ago
Text
Eğer sadece hızlı yürümek istiyorsanız
yalnız yürüyün.
Ama uzağa yürümek istiyorsanız
beraber yürüyün....
Sevgililer gününüz kutlu olsun
❤️🤍💙💞
32 notes · View notes
icselhisler · 11 months ago
Text
..
Bugün seninle birlikte olmak, sevgimizi ve birbirimize duyduğumuz saygıyı kutlamak için özel bir gün. İçimdeki hisleri kelimelere dökmek zor, ama seninle geçirdiğim her anın değerini bilmek istiyorum.
Seninle olan yolculuğumuzda, aşkımızın gücü, sevgimizin derinliği ve birbirimize olan bağlılığımız her geçen gün daha da anlam kazanıyor. Sana minnettarım çünkü benimle birlikte bir yol yürüyorsun, beni anlıyorsun, empati gösteriyorsun ve hayatımı renklendiriyorsun.
Seninle birlikte olmak benim için bir ayrıcalık ve seninle geçirdiğim her an bir hazine.
İyi ki varsın, sevgilim.
Sana olan sevgim hiç bitmeyecek.
Seni çok seviyorum...
26 notes · View notes
jokerbeyinharleyquini · 2 years ago
Text
Günüme ışığım✨, hayatıma anlam kazandıranım, gülüşleriyle içimi ısıtanım, İYİ Kİ VARSIN AŞKIM ADAM. Böyle güzel bir sevgili olduğun için,Her anlamda böylesine güzel bir eş olduğun için,Böylesine güzel mutluluklar yaşattığın için.
Teşekkür ederim kalbim benim🫀🥰🧿.
Benim canım sevgilim bu günümü ve her günümü güzelleştirenim her günümü özel yapanım iyi ki varsın sen iyi ki benimlesin iyi ki hayatımdasın iyi ki benim sevgilimsin♥️. Bu seninle beraber 4 sevgililer günümüz. Nicelerine inşallah sağlıklı huzurlu yıllara aşkım benim. Yan yana ne zaman kutlayabilecegiz onu bilmiyorum ama 🥺. Kutlabilcegimiz günler yakın inşallah Allah'ın izniyle tabi. Hayallerimizi gerçekleştirebileceğimiz bir yıl olur kalbim benim birbirimizle daha çok zaman geçirdiğimiz anılar biriktirdiğimiz fotoğraflar biriktirdiğimiz günler olur inşallah. 🥺🙏♥️. Seni çok seviyorum güzel adam öyle çok seviyorum ki varlığın eksik olmasın ömrümden. Sevgililer günümüz kutlu olsun aşk adam nice mutlu sağlıklı huzurlu sevgi dolu yıllarımızın olması dileğiyle. Yanımdan kalbimden gözümün önünden eksik olma. İyi ki varsın. İyi ki her gün yeniden doğalım birlikte..♾🤍🎈🕯🥰♥️🫀❤️✨💫😘
37 notes · View notes
nobilityintheblueocean · 11 months ago
Text
14.02.2024 bu gece bu güne,bilmem kaçınçı kez sap girişimm😎
5 notes · View notes
siyahtanda-koyu · 2 years ago
Text
Sevgililer gününü sevmemin tek sebebi ,indirimlerden bir sap olarak yararlanıyor olabilmek.
18 notes · View notes
donedonemevlana · 11 months ago
Text
olm sevgililer gününü niye günler öncesinden kutluyorsunuz lan iyi misiniz kaç tane sevgiliniz var bir gün yetmiyo mu size
0 notes
imarpanosu · 11 months ago
Link
Bugün #14Şubat #SevgililerGünü İnternette #Aşk Ararken Dolandırılmayın!.. Dolandırıldığınızdan Şüphe Ediyorsanız Bunları Yapın... #AlevAkkoyunlu'nun Önerileriyle #Detay #Haber İçin Tıklayın...
0 notes
rota-olusturuldu · 11 months ago
Text
Aaaaaa bugünn Sevgiler Günüymüşş..
0 notes
birgecebirdesen · 11 months ago
Text
Bir 14 şubatı daha tek geçireceğiz...
"İyi geceler."
1 note · View note
ozgurkedi · 11 months ago
Text
bugünün 14 şubat sevgililer günü olduğu aklıma gelir
Tumblr media Tumblr media
374 notes · View notes
nefss-blog · 11 months ago
Text
Bu yazıyı yazan adamı yüreğinden öpüyorum ❤
Biz kadınları hiç sevmedik!
Saçlarını sevdik, hele bir de sarışınsa daha çok sevdik
Ağızlarını sevdik, hele bir de dolgun ise daha çok sevdik.
Bacaklarını sevdik, hele bir de sütun gibiyse bayıldık.
Gerçekten güzel vücutlu ve “çıtırsa” daha çok sevdik…
Yolda, arabada, televizyonda, internette onlara hep “baktık”
Her yerlerine iyice ve dikkatle baktık.
Pek iyi görememiş olacağız ki bir daha baktık.
Bir daha ve bir daha…
Kadınların her yerlerine baktık ama gözlerine ya hiç bakmadık ya da baktığımızda çok geç olmuştu…
Biz kadınlara çok dokunduk! Onlar istese de istemese de dokunduk.
Son yıllarda dini motiflerden güç bulanlarımız oldu.
Eh! Yozlaşan toplum ve geç gelen hatta hiç gelmeyen adalet olunca da 13-14 yaşındaki çocuklara bile dokunmaya başladık! Sapık damgası yemeyi göze alanlar bile şaşırdı çünkü sapık diye haykıran ne kadar azdı!
Kadınlara dokunmada dünya sıralamasında üst yerlere geldik… 2009 itibariyle rakamlar oldukça “umut verici!!! “
% 40 ını sürekli dövdük
%45 ine duygusal şiddet uyguladık (küfür, hakaret, küçük düşürme)
%16 sına zorla sahip olduk (ve olmaya devam ediyoruz)
Tüm bunlara maruz kalan her 3 kadından biri intihara kalkıştı ama biz hiç oralı olmadık (hem bize ne değil mi? Fener ya da Cimbom maç kaybedince çok üzüldük ama kadınlar söz konusu olunca pek oralı olmadık)
% 9 una daha masum birer çocukken bile dokunduk.
Ama onlar hep sustular. Çünkü konuşsalar kimse inanmazdı. “kim bilir neler yaptın ki sana tacizde ya da tecavüzde bulundu amcan ya da komşun” bu da sana ders olsun, türünden tepkiler görecekti.
Ama bu ders o kadar acıdır ki biz erkekler bilemeyiz. Bizlere sorduklarında %25 imiz “bazı durumlarda kadın dövülür” demeyi doğal bir ��ey gibi dile getirdik.
% 51’i erkekler ile tartışmayı bile “saygısızlık” sanıyor artık. %36’sı kendisi para kazansa bile parasını nasıl harcayacağına karar veremeyeceğine inanmış ya da inanmak zorunda kalmış. % 52’si “erkek kadından sorumludur” diyecek kadar kadınlığını unutmuş ya da unutturulmuş. % 49’u “erkek ne zaman isterse bana sahip olabilir benim itiraz hakkım olamaz” diyecek konuma gelmiş ya da getirilmiş!
Hal böyleyken kabul edelim biz kadınları kullanmayı çok sevdik. Evde, işte, siyasette, okulda kısacası her yerde…
Parti kongrelerinde sözde liderler konuşurken arka fonda 3-4 kadın vardı hep. Onlardan vitrin yaptık, imaj yaptık. Başörtülü, normal türbanlı, modern türbanlı ve türbansız…
"Cennet anaların ayakları altında" diye diye büyütüldük ama anaları hep ayaklarımız altında çiğnedik, ezdik, tepikledik…
14 şubat sevgililer günü ya da anneler gününde bir kaç saat ara verdik ama sonra yine ezmeye devam ettik.
İş verirken bile onları hep düşündük! İş yerinde gözümüz gönlümüz açılsın ya da malum niyetler ile bayan eleman aranıyor ilanı vermeyi çok sevdik.
Bu ülkede kadın olmanın ne kadar zor olduğunu biz erkekler bilemeyiz. Çünkü artık konuşmuyorlar, konuşamıyorlar, konuşturulmuyorlar.
Bu ülkenin kurucusu Atatürk 1930’lu yıllarda Türk kadınına dünyadaki birçok çağdaş ülkeden önceden hak ettiği hakları verdiğinde umutlanmıştık. Çünkü o Atatürk’tü ve Kurtuluş Savaşında bebeğinin kundağında mermi taşıyan anayı ya da cephede erkeği ile göğüs göğüse savaşan bacısını unutmamıştı. İhanet edemezdi ve etmemişti de. Ama biz ihanet ettik! Türkiye nereye gidiyor? Diye soruyor herkes birbirine.
Oysa cevap ne kadar da açık değil mi? Türkiye hızla ve şevkle karanlığa gidiyor. Hatta koşuyor…
Çünkü kadın yok oluyor, yok ediliyor…
Benim annem, kız kardeşim, sevgili kızım yok oluyor…
Kadını yok olan ülkenin gideceği yol bellidir. Karanlık ve onursuz bir gelecek…
#Kadınhayattır
19 notes · View notes
bogurtlenrecelii · 11 months ago
Text
14 Şubat Sevgililer Günü'nüz kutlu olsun. 💕
13 notes · View notes
aynodndr · 1 year ago
Text
Bu yazıyı yazan adamı yüreğinden öpüyorum ❤
Biz kadınları hiç sevmedik!
Saçlarını sevdik, hele bir de sarışınsa daha çok sevdik
Ağızlarını sevdik, hele bir de şehvetli ve dolgun ise daha çok sevdik.
Göğüslerini sevdik…
Bacaklarını sevdik, hele bir de sütun gibiyse bayıldık.
Kalçalarını sevdik…
Gerçekten güzel vücutlu ve “çıtırsa” daha çok sevdik…
Yolda, arabada, televizyonda, internette onlara hep “baktık”
Her yerlerine iyice ve dikkatle baktık.
Pek iyi görememiş olacağız ki bir daha baktık.
Bir daha ve bir daha…
Kadınların her yerlerine baktık ama gözlerine ya hiç bakmadık ya da baktığımızda çok geç olmuştu…
Biz kadınlara çok dokunduk! Onlar istese de istemese de dokunduk.
Son yıllarda dini motiflerden güç bulanlarımız oldu.
Eh! Yozlaşan toplum ve geç gelen hatta hiç gelmeyen adalet olunca da 13-14 yaşındaki çocuklara bile dokunmaya başladık! Sapık damgası yemeyi göze alanlar bile şaşırdı çünkü sapık diye haykıran ne kadar azdı!
Kadınlara dokunmada dünya sıralamasında üst yerlere geldik… 2009 itibariyle rakamlar oldukça “umut verici!!! “
% 40 ını sürekli dövdük
%45 ine duygusal şiddet uyguladık (küfür, hakaret, küçük düşürme)
%16 sına zorla sahip olduk (ve olmaya devam ediyoruz)
Tüm bunlara maruz kalan her 3 kadından biri intihara kalkıştı ama biz hiç oralı olmadık (hem bize ne değil mi? Fener ya da Cimbom maç kaybedince çok üzüldük ama kadınlar söz konusu olunca pek oralı olmadık)
% 9 una daha masum birer çocukken bile dokunduk.
Ama onlar hep sustular. Çünkü konuşsalar kimse inanmazdı. “kim bilir neler yaptın ki sana tacizde ya da tecavüzde bulundu amcan ya da komşun” bu da sana ders olsun, türünden tepkiler görecekti.
Ama bu ders o kadar acıdır ki biz erkekler bilemeyiz. Bizlere sorduklarında %25 imiz “bazı durumlarda kadın dövülür” demeyi doğal bir şey gibi dile getirdik.
% 51’i erkekler ile tartışmayı bile “saygısızlık” sanıyor artık. %36’sı kendisi para kazansa bile parasını nasıl harcayacağına karar veremeyeceğine inanmış ya da inanmak zorunda kalmış. % 52’si “erkek kadından sorumludur” diyecek kadar kadınlığını unutmuş ya da unutturulmuş. % 49’u “erkek ne zaman isterse bana sahip olabilir benim itiraz hakkım olamaz” diyecek konuma gelmiş ya da getirilmiş!
Hal böyleyken kabul edelim biz kadınları kullanmayı çok sevdik. Evde, işte, siyasette, okulda kısacası her yerde…
Parti kongrelerinde sözde liderler konuşurken arka fonda 3-4 kadın vardı hep. Onlardan vitrin yaptık, imaj yaptık. Başörtülü, normal türbanlı, modern türbanlı ve türbansız…
"Cennet anaların ayakları altında" diye diye büyütüldük ama anaları hep ayaklarımız altında çiğnedik, ezdik, tepikledik…
14 şubat sevgililer günü ya da anneler gününde bir kaç saat ara verdik ama sonra yine ezmeye devam ettik.
İş verirken bile onları hep düşündük! İş yerinde gözümüz gönlümüz açılsın ya da malum niyetler ile bayan eleman aranıyor ilanı vermeyi çok sevdik.
Bu ülkede kadın olmanın ne kadar zor olduğunu biz erkekler bilemeyiz. Çünkü artık konuşmuyorlar, konuşamıyorlar, konuşturulmuyorlar.
Bu ülkenin kurucusu Atatürk 1930’lu yıllarda Türk kadınına dünyadaki birçok çağdaş ülkeden önceden hak ettiği hakları verdiğinde umutlanmıştık. Çünkü o Atatürk’tü ve Kurtuluş Savaşında bebeğinin kundağında mermi taşıyan anayı ya da cephede erkeği ile göğüs göğüse savaşan bacısını unutmamıştı. İhanet edemezdi ve etmemişti de. Ama biz ihanet ettik! Türkiye nereye gidiyor? Diye soruyor herkes birbirine.
Oysa cevap ne kadar da açık değil mi? Türkiye hızla ve şevkle karanlığa gidiyor. Hatta koşuyor…
Çünkü kadın yok oluyor, yok ediliyor…
Benim annem, kız kardeşim, sevgili kızım yok oluyor…
Kadını yok olan ülkenin gideceği yol bellidir. Karanlık ve onursuz bir gelecek…
9 notes · View notes
dolunay66 · 2 years ago
Text
Sevgililer Günü'nün gerçek hikâyesi
3. yüzyılda Roma İmparatoru II. Claudius her erkeğin asker olmasını istiyordu. Her erkeğin asker olmasını sağlamak için tüm imparatorlukta evliliği yasaklamıştı.
II. Claudius imparatorlukta Hristiyanlığı da yasaklamış ve Hristiyanlar için ölüm emri çıkarmıştı.
Bu emre uymayanlar arasında sonradan aziz olarak anılacak olan Valentinus vardı. Valentius hristiyan olduğu için yakalanmış ve hapse atılmıştı.
Hapishane gardiyanlarından biri Hristiyanlar arasında anlatılan mucizelere inanarak kardeşi olan doğuştan gözleri görmeyen Julia'yı, gözlerini açabilir umuduyla Valentinus'un yanına gizlice getirdi.
Julia zeki ve güzel bir kızdır. Valentinus'u ziyaretleri sayesinde roma tarihi, doğa ve Hristiyanlık konularında pek çok şey öğrenir. Bu ziyaretlerden birinde Julia sorar:
- "Valentinus, Tanrı gerçekten dualarımızı duyar mı? Her sabah ve her gece ne için dua ettiğimi biliyor musun? Görebilmek için dua ediyorum, senin bana anlattıklarını görmeyi çok istiyorum."
Valentinus:
- "Tanrı bizim için en iyi olanı yapar, yeter ki buna inanalım."
Beraberce duaya başlarlar. Birden hücrenin içersi altın renkli bir ışıkla aydınlanır ve Julia haykırır;
- "Valentinus, görüyorum, görüyorum."
Ertesi gün Valentinus'un ölüm emri gelir, Aziz Julia'ya son bir not yazar, Tanrı'ya hep yakın olmasını öğütler ve notun altını "Senin Valentine'ından" diye imzalar.
Mektup, ertesi gün Julia'ya ulaşır, o günün tarihi 14 Şubat 270'dir.
Aziz Valentine, Claudius'un hükümdarlığı zamanında Roma'da yaşayan bir papazdı. Kendisi gibi papaz olan Aziz Marius ile birlikte Claudius'un yasağına rağmen gizlice çiftleri evlendirmeye devam etti.
Ancak imparator bu durumu bir süre sonra öğrendi. Aziz Valentine insanları evlendirmeye devam ettiği için tutuklandı ve yaptıklarının cezası olarak sopa ile dövülerek öldürüldü. MS 270 yılının 14 Şubat günü Hristiyan şehitliğine gömüldü.
Aradan 226 yıl geçtikten sonra Vatikan, Valentin'e "aziz" ünvanı vermiş. Valentin'in ölüm günü, böylece Sevgililer Günü olmuştur.
Tumblr media
29 notes · View notes
stardogspositivetraining · 11 months ago
Text
Sevgililer Günü'nün Sevgi Günü olarak kutlanması, ilişkilerimizi ve sevgiyi daha geniş bir perspektiften değerlendirmemizi sağlar. Bu sayede, 14 Şubat sadece romantik ilişkilere adanmış bir gün olmaktan çıkararak, sevdiklerimizle ve tabi ki sevgisini bizlerden hiç bir koşulda esirgemeyen patili canlar ile bağlarımızı güçlendirmek için bir fırsat olarak görebilmemizi sağlar.
Sevgi gününde ne yapılabilir?
🐾Hayvanları birer obje gibi ticaret ürünü haline getirmek yerine, onlara, hediye (top, ip,oyuncak) objeler armağan edilmelidir.
🐾Patili dostunuz yoksa, sokakta binlerce sevgisiz yaşayan hayvanlara biraz ilgi, biraz mama belki de sıcacık bir yuva vererek mutlu edebilirsiniz.
🐾Evde ki patili dostlarınıza ise harika ödüller verip ve en sevdiği aktivitelerden yaptırabilirsiniz.
❤️Unutmayın, sevgi evrenseldir her canlı sevginin ve pozitifin dilinden anlar.
#POKED #StarDogs #14şubat #sevgigünü #valentinesday
Tumblr media
2 notes · View notes