#1 Mayıs 2018 Salı
Explore tagged Tumblr posts
Text
Son Feci Bisiklet - Pazar ve Ertesi (“Ufak Tefek Cinayetler” Dizi Müziği)
Son Feci Bisiklet – Pazar ve Ertesi (“Ufak Tefek Cinayetler” Dizi Müziği)
Başrollerini Tülin Özen, Bade İşcil, Aslıhan Gürbüz, Gökçe Bahadır, Mert Fırat, Selim Bayraktar, Yıldıray Şahinler ve Ferit Aktuğ’ın paylaştığı; yapımını Ay Yapım’ın üstlendiği, Star’ın sevilen dizisi “Ufak Tefek Cinayetler” in 1 Mayıs 2018 Salı akşamı yayınlanan 27.bölümünde Son Feci Bisklet grubunun seslendirdiği “Pazar ve Ertesi” isimli şarkı kullanıldı. Şarkı; grubun 2015 yılında yayınlanan “…
View On WordPress
#1 Mayıs 2018#1 Mayıs 2018 Salı#27.Bölüm#Ali Bilgin#Arzu#Asil Gök#Aslıhan Gürbüz#Ay Yapım#Bade İşcil#Bir de pazar ve ertesi olunca ben#Bu ev gözümde#Bu ev yanıyor#Cem Öget#Dizi Müziği#Dizi Müzikleri#Elektrot#Ferit Aktuğ#Gel öldür beni#Gökçe Bahadır#Gökhan Şahin#Görkem Oker#Günler geçti sevimsizleşti#Günler geçti ve sessizleşti#Hayal Köseoğlu#Hayal Köseoğlu (Derya#Huzur bulur kötü düşünemem#İşin özünde#Kanser rengi duvarlar#Klip#Komiser Derya
0 notes
Photo
İslam âleminin heyecanla beklediği, bin aydan daha hayırlı olan 11 ayın sultanı Ramazan ayı geldi. 2018 Ramazan ayı 16 Mayıs 2018 Çarşamba günü başlıyor ve ve 14 Haziran Perşembe günü ise Ramazan’ın son günü olacak. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın belirlediği 2018 takvimine göre Ramazan ayı orucu için ilk sahura 15 Mayıs 2018 Salı günü kalkacağız ve ilk iftarımız 16 Mayıs 2018 Çarşamba günü olacak. 2018 RAMAZAN TAKVİMİ Ramazan Ayı Başlangıcı: 16 Mayıs 2018 Çarşamba Kadir Gecesi: 10 Haziran 2018 Pazar Arefe Günü: 14 Haziran 2018 Perşembe Ramazan Bayramı 1. Gün: 15 Haziran 2018 Cuma Ramazan Bayramı 2. Gün: 16 Haziran 2018 Cumartesi Ramazan Bayramı 3. Gün: 17 Haziran 2018 Pazar
6 notes
·
View notes
Text
Sabancı Uluslararası Adana Tiyatro Festivali 22. Yılında Perdelerini Açıyor
22. Devlet Tiyatroları - Sabancı Uluslararası Adana Tiyatro Festivali Türkiye’nin birçok ilinden 18 oyunu ağırlayacak Sabancı Vakfı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları iş birliğiyle düzenlenen Devlet Tiyatroları-Sabancı Uluslararası Adana Tiyatro Festivali, 22’nci yılında seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor. Türkiye’nin en uzun soluklu tiyatro festivali, bu yıl 24 Mayıs’ta başlayacak ve 21 Haziran’da sona erecek. COVID-19 pandemisi nedeniyle bu yıl kısıtlı sayıda izleyicinin ağırlanacağı ve tüm önlemlerin alınacağı festivalde, bilet satışları 17 Mayıs Pazartesi’nden itibaren online olarak, 18 Mayıs Salı gününden itibaren ise gişelerde başlayacak.
Pandemi önlemleri alınacak Bu yıl festival boyunca Adana Merkez Park Amfi Tiyatro Park sahnesi ve Hacı Ömer Sabancı Kültür Merkezi sahnesi yarı kapasite bilet satışı ile kullanılacak. Daha küçük bir sahneye sahip olan Sabancı Oda Tiyatrosu bu yıl pandemi nedeniyle festivalde hizmet vermeyecek. Pandemi önlemleri kapsamında oyun temsilleri öncesinde seyircilerin ateşi ölçülecek, HES kodları kontrol edilecek ve biletlerdeki QR kodların okutulmasıyla seyirciler temassız bir şekilde salona alınacaklar. Oyun bitimine kadar seyircilerin maske ile oyunu izlemesinin zorunlu olduğu festivalde, görevli tüm personel de maske ve siperlik kullanacak. Salonlar, fuaye alanları, kantinler ve sıra bekleme olasılığı olan her yerde işaretlenen alanlar sayesinde sosyal mesafenin korunması sağlanacak, salonda ise birer aralık ile koltuk satışı yapılarak izleyiciler yarı kapasite ile ağırlanacak.
18 oyun seyirciyle buluşacak Adana Tiyatro Festivali, bu yıl Türkiye’nin birçok ilinden 9 devlet tiyatrosu, 7 özel tiyatro ve 1 şehir tiyatrosunun katılımı ile toplam 18 farklı oyuna ev sahipliği yapacak. Festivalin açılışında Tiyatro Kare’nin duygusal komedisi “Ağaçlar Ayakta Ölür” adlı oyunu sahnelenecek. Bu yıl Tiyatro Kare “Ağaçlar Ayakta Ölür”, Ankara Devlet Tiyatrosu “Anna Karenina”, Sivas Devlet Tiyatrosu “Kendime Kıyamam”, Tiyatro Kedi “Aşkımız Aksaray’ın En Büyük Yangını”, Semaver Kumpanya “Cardenio”, Bursa Devlet Tiyatrosu “Akide Şekeri”, İstanbul Devlet Tiyatrosu “Seksen Günde Devr-i Alem”, İzmir Devlet Tiyatrosu “Yıldızların Altında”, Kocaeli Şehir Tiyatroları “Macbeth” oyunları Merkez Park’ta sahnede olacak. DOT Tiyatro “Sesin Resmi”, Kumbaracı 50 “Muamma”, Ankara Devlet Tiyatrosu “Sonsuzluk Kitabevi”, Van Devlet Tiyatrosu “Penceredeki Atlar”, Kuzgun Yapım “Tuna Kıvrımı”, Diyarbakır Devlet Tiyatrosu “Kürk Mantolu Madonna”, Sadri Alışık Tiyatrosu “Dali’nin Kadınları”, İstanbul Devlet Tiyatrosu “Her Şey Yolundaymış Gibi” ve Kocaeli Şehir Tiyatroları “Otobüs Durağında Üç Bencil (ÇO)” adlı oyunları Hacı Ömer Sabancı Kültür Merkezinde sahnelenecek.
Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Başarı Ödülü Tiyatro sanatının gelişmesine önemli katkılarda bulunmuş ustalara minnet ve saygı duymak amacıyla 2005 yılından bu yana verilen “Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Başarı Ödülü” bu yıl usta oyuncu Nevra Serezli’ye festivalin açılış töreninde takdim edilecek. Bugüne kadar Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nü almaya hak kazanan ustalar şöyle: Cüneyt Gökçer (2005), Macide Tanır (2006), Bozkurt Kuruç (2007), Yıldız Kenter (2008), Genco Erkal (2009), Müşfik Kenter (2010), Gülriz Sururi (2011), Haldun Dormen (2012), Rutkay Aziz (2013), Prof. Zeliha Berksoy (2014), Cihan Ünal (2015), Erdal Özyağcılar (2016), Ayten Gökçer (2017), Ayla Algan (2018), Işıl Kasapoğlu (2019).
Festival 1 milyona yakın seyirciye ulaştı Her yıl yerli ve yabancı tiyatro gruplarını Adana’da seyirciyle buluşturan Uluslararası Adana Tiyatro Festivali, 21 yıldır 45 farklı ülkeden 117 yabancı tiyatro grubunu, yerli ve yabancı 6 binden fazla sanatçıyı ağırladı; bugüne kadar Türkiye’den şehir tiyatroları, özel tiyatrolar ve Devlet Tiyatroları’nın sahnelediği oyunlar da dahil toplam 406 oyun ve bine yakın temsil düzenlendi. Türkiye’nin birçok yerinden seyircinin ilgiyle takip ettiği Adana Tiyatro Festivali’nde sahnelenen oyunlar 1 milyona yakın seyirciye ulaştı. Bu yıl da pandemi koşullarına uygun olarak gerçekleştirilecek festivale ilginin yoğun olması bekleniyor. Read the full article
0 notes
Text
Korkmaz28
İkinci Büyük Labirent Kitabım (Türkçe) Kağıt Kapak – 1 Şubat 2018 Phil Clarke (Eser Sahibi), Fulya Koçak (Çevirmen) 5 yıldız üzerinden 5,0 1 değerlendirme Format ve baskı seçeneğinin tamamına bakınKağıt Kapak ₺19,05 1 Yeni Başlangıç Fiyatı: ₺19,05 Bedava kargo ile 11 Mayıs Pazartesi – 14 Mayıs Perşembe tarihinde teslim alın. Ödeme adımında daha hızlı olan teslimatı seçin ve 5 Mayıs Salı – 7 Mayıs…
View On WordPress
0 notes
Text
0 notes
Text
21 yaşındaki Avustralyalı genç yüz binlerce #Netflix ve #Spotify hesabını ele geçirip satmakla suçlanıyor.
Sidneyli bir adam, önemli bir kâr için yaklaşık 1 milyon ödün verilmiş hesap satmakla suçlanıyor. Netflix, Hulu ve müzik akışı hizmeti Spotify dahil olmak üzere abonelik akış hizmetleri için yüz binlerce uzlaşılmış hesap detayını sattıkları iddia edildiğinde bir Sidneyli adam tutuklandı. Bu süreçte yaklaşık 212.000 $ (300.000 $) kar sağladı. Avustralya Federal Polisi (AFP), WickedGen.com adlı, şimdi feshedilmiş bir hesap üreteci web sitesine yapılan soruşturmanın bir parçası olarak, geçtiğimiz Mayıs ayında FBI tarafından yürütülen 21 yaşındaki erkek faktörün iddia edilen faaliyetlerine atıldı. Bir AFP açıklamasına göre Salı günü tutuklandı ve mülkü basıldı . Suçlu, sahte kimlik ve siber suç kullanımı iddiasıyla ilgili suçlarla suçlandı; AFP, 120.000'den fazla kullanıcıyı tehlikeye attığına ve siber suç kariyeri boyunca küresel olarak yaklaşık bir milyon hesap detayı sattığına inanıyor. AFP'nin siber suç ve oyunculuk komutanı Chris Goldsmid'den yaptığı açıklamada, “Bu tutuklama, FBI ile ilişkimizin değerinin ve öneminin bir başka örneğidir” dedi . “Bu ortaklıklar - hem uluslararası hem de yerel olarak - hızla değişen ve giderek artan küresel suç türlerine cevap verebilmek için yasaların uygulanmasında kritik öneme sahip.” AFP, WickedGen'in yaklaşık iki yıl çalıştığını söyledi ve popüler çevrimiçi hizmetler için hesap detaylarını kaba baskı ve kimlik doldurma çabaları yoluyla topladı. Bu teknikler parola tekrar kullanımına bahse girer; Geçmiş veri ihlallerinde çalınan kullanıcı adları ve parolaların kombinasyonları, diğer hesaplarda otomatik olarak eldeki hesap için doğru kimlik bilgileri bulunana kadar denenir.
Talihsiz gerçeklik böyle son olarak kimlik doldurma saldırıları olmasıdır Dunkin Donuts olayı) artış olmuştur sıklığının artması sayesinde kimlik döker web üzerinde görünen çeşitli veri ihlalleri gelen. Dijital güvenlik ve operasyon müdürü Usman Rahim, “2018'de, hava yolculuğu, oteller, sosyal medya, eğlence, perakende satış, restoranlar ve kredi bildirimlerinde en tanınmış markaların bazıları veri ihlali ve ihlal haberlerini yaptı.” Medya Güven için, Threatpost'a söyledi. “Dünyada bir milyardan fazla tüketici etkilendi. Yalnızca AB’de, GSYİH’nın Mayıs 2018’de yürürlüğe girmesinden bu yana 60.000’den fazla ihlal bildirildiği bildiriliyor . Gerçek şu ki, dünyadaki birçok örgüt daha fazla tehlikeye atıldı , ancak büyük olasılıkla kimlik bilgileri, kimlik ve finansal bilgi." Tüm bunlar, giderek daha kazançlı bir yeraltı çalıntı hesapları sahnesini körüklüyor: “Çalınan şifreler, e-posta adresleri ve diğer kullanıcı veri yakıtı ve Karanlık Ağ'ı finanse etmek”, NuData Security'nin başkan yardımcısı ve kimlik doğrulama stratejisti Robert Capps Threatpost'a. “Bu, çalınan kişisel bilgileri para ve birçoğu için satan birçok işlemden sadece biri. Siber suçlular bu değerli referansları alırlar ve bunları hesapları ele geçirmek, ek bilgi çalmak veya mal ve hizmet satın almak için kullanan başkalarına satarlar. Gerçekleşen veri ihlallerinin sayısıyla birlikte, siber suç dünyadaki orman yangını gibi patladı. ” Cavirin'deki pazarlama başkan yardımcısı David Ginsburg, tüketicilerin, tehlikeye atılan hesap detaylarından kaynaklanan takip eden saldırıların sıcaklığını hissetmekten kaçınmak için basitçe geri dönmesi gerektiğini belirtti. “Bu en son sızıntı, kimsenin internet hesabı kimlik bilgilerinin güvenli olduğunu düşünmemesi gerektiği görüşünü pekiştiriyor. En iyi uygulamalar arasında siteler arasında şifreleri tekrar kullanmama, iki faktörlü kimlik doğrulama, hiçbir zaman kimlik bilgilerini paylaşmama ve basit, tahmin edilmesi kolay şifre kombinasyonlarından uzak durma ”şeklinde konuştu. “Artık pek çok tarayıcı, bir kerelik güçlü şifreler öneriyor. Bu iyi bir seçenek. ” Rahim'e göre, organizasyonlara gelince, web sitelerini ve mobil uygulamalarını, kullanıcıların giriş yapmak veya işlem yapmak için girdikleri hassas bilgilerin silinmesine yol açabilecek olağandışı veya yetkisiz faaliyetler için izlemeleri gerekir. “Yakında, tüketici bilgilerini sağlamayan kuruluşlar için ağır para cezaları veren veri gizliliği yasalarına girecekler” dedi. Kaynak : https://threatpost.com/cracked-netflix-hulu-spotify-accounts-arrested/142791/ Read the full article
0 notes
Text
CORENDON AIRLINES, ALMANYA’DAKİ TÜRK ETNİK PAZAR ACENTELERİ ve KONSOLİDATÖRLERİNE KENDİNİ TANITTI https://ift.tt/2KEQvTK
CORENDON AIRLINES, ALMANYA’DAKİ TÜRK ETNİK PAZAR ACENTELERİ ve KONSOLİDATÖRLERİNE KENDİNİ TANITTI!
2014 yılında girdiği Almanya pazarında istikrarlı bir büyüme grafiği çizen Corendon Airlines, bu ülkedeki etnik yolculara hitap eden acenteler ve konsolidatörler ile tanışma toplantıları düzenleyerek yeni iş birlikleri kurma yolundaki ilk adımını attı.
Hollanda ve Belçika’dan Türkiye’ye en fazla yolcu taşıyan havayolu Corendon Airlines, son 5 yıldır düzenli bir şekilde kapasite artırdığı Almanya pazarında iş modelini ve sunduğu hatları çeşitlendirerek büyümeye devam ediyor. Almanya’nın lider tur operatörleri ve acente zincirleri ile yaptığı iş birlikleri ve yürüttüğü başarılı operasyonlarla pazarda önemli bir marka değeri yaratan havayolu; Köln, Stuttgart, Hamburg ve çevre şehirlerindeki etnik acenteler ve konsolidatörler ile bir araya gelerek faaliyetlerini ve 2019’da sunacağı ürünleri tanıttı.
2019’da Almanya, Avusturya, İsviçre gibi ülkeler için 1 milyon 500 bin kapasite ayıran havayolu, geçtiğimiz günlerde Türkiye’de Antalya’dan sonra İzmir’e de uçmaya başlayacağını açıklamış ve bu açıklama sektörde büyük ilgi uyandırmıştı. İzmir uçuşları ile Almanya’daki etnik yolcular için Anadolu’da yeni hatlar açmaya başlayacağının sinyalini veren Corendon’un 2019 programı etnik acenteler tarafından da memnuniyet ile karşılandı.
Corendon Airlines Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer, Almanya’da geniş bir yönetim kadrosu ile birlikte katıldığı tanışma toplantıları esnasında etnik acentelerin taleplerini ve görüşlerini dinleyerek “Turizm sektörünün şampiyonlar ligi olarak tanımladığımız Almanya pazarında, Alman tur operatörleri ve seyahat acenteleri ile başarılı operasyonlar yürüterek kendimize haklı bir yer edindik. 2019 itibarıyla sadece turistik destinasyonlarda değil, Anadolu’ya da uçuş düzenleyerek operasyonlarımızı 12 aya yaymak niyetindeyiz. Bu sebeple etnik acenteler ile bir araya gelerek taleplerini dinlemek istedik. Sektörün nabzını tutan acentelerimiz ile iş birliği yaparak ve ihtiyaçları olan ürünleri ve rekabetçi stratejileri geliştirerek başarılı olacağımıza inandığımız bir yola çıktık. Almanya’dan, gördüğümüz ilgiden çok memnun olarak ayrılıyoruz” dedi.
2018 sezonu boyunca Almanya’dan Türkiye, Yunanistan ve Mısır’a uçan Corendon, 2019 Mayıs ayı itibarıyla bir uçağını Almanya’nın Köln/Bonn Havalimanına base ederek İspanya’daki Balear ve Kanarya Adalarına da uçmaya başlayacak. Corendon Airlines, 2019’da Almanya’nın 14 şehrinden Antalya ve Gazipaşa’ya haftada 58; İzmir’e ise Almanya’nın 7, Hollanda’nın 1 meydanından olmak üzere toplam 8 meydandan haftada 18 uçuş düzenleyecek.
Corendon Airlines’ın, 1 Haziran – 31 Ekim 2019 tarihleri arasında İzmir Adnan Menderes Havalimanına uçacağı noktalar ve uçuş günleri şu şekilde sıralanıyor:
Köln: Pazartesi, Salı, Cuma
Düsseldorf: Pazartesi, Perşembe, Cumartesi
Frankfurt: Salı, Cuma
Hannover: Cuma, Cumartesi
Hamburg: Çarşamba, Pazar
Stuttgart: Salı, Cuma
Münih: Pazartesi, Cumartesi
Maastricht / Aachen: Perşembe, Pazar
Corendon Airlines’ın Mayıs – Ekim 2019 tarihleri arasında Köln/Bonn Havalimanından yapacağı uçuşların günleri şu şekilde sıralanıyor:
Antalya: Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi, Pazar
Hurghada: Pazartesi, Perşembe
Girit: Pazartesi, Perşembe, Cumartesi
Rodos: Salı, Cuma
Kos: Çarşamba, Pazar
Kanarya: Çarşamba
Mayorka: Salı, Cuma
Tenerife: Cumartesi
Fuerteventura: Pazar
Corendon Airlines’ın Nisan – Ekim 2019 tarihleri arasında Antalya Havalimanına uçacağı noktalar ve uçuş günleri şu şekilde sıralanıyor:
Dresden: Pazartesi, Perşembe, Cumartesi
Düsseldorf: Pazartesi, Salı, Çarsamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi, Pazar
Erfurt: Pazartesi, Perşembe
Friedrichshafen: Çarsamba, Pazar
Karlsruhe/Baden: Salı, Cumartesi
Köln-Bonn: Pazartesi, Salı, Çarsamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi, Pazar
Leipzig: Çarsamba, Cuma, Cumartesi
Hannover: Pazartesi, Salı, Çarsamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi, Pazar
Hamburg: Salı, Perşembe, Cumartesi
Memmingen: Pazartesi, Cuma
Nürnberg: Pazartesi, Salı, Çarsamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi, Pazar
Paderborn: Pazartesi, Perşembe, Cuma, Cumartesi
Stuttgart: Çarsamba, Pazar
Berlin Tegel: Salı, Perşembe, Pazar
Corendon Airlines Hakkında
Kurulduğu 2005 yılından bu yana “Fark Yarat” sloganıyla girdiği havacılık sektöründe birçok örnek uygulamaya ve ilklere imza atan Corendon Airlines, Avrupa’da ilk “ISO 10002:2004 Müşteri Memnuniyeti Sertifikası” alan havayolu firması olmasının yanı sıra dünyada az sayıda havayolu şirketinin ulaşabildiği“IOSA” (IATA Operasyonel Güvenlik Audit) ve “ISO: 14001 Çevre Yönetim Sistemi” sertifikalarına sahiptir. Engelli yolcuların rahatlıkla uçabilmesi için gerekli şartları sağlamasıyla Türk Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından “Engelsiz Hava Taşımacılığı Belgesi”ni alan Türkiye’deki ilk havayolu şirketi olan Corendon Airlines, 12 Nisan 2005’te Amsterdam’dan Sabiha Gökçen’e ve 4 Nisan 2012’de Gazipaşa Havalimanı’na yaptığı uçuşlar ile bu meydanlara ilk kez yolcu uçağı indiren Türk şirketi olmuştu. Havacılıkta ilklerin şirketi olan Corendon 2011 yılında kurulan Hollanda tescilli Corendon Dutch Airlines ve 2017 yılında kurulan Corendon Airlines Europe ile 45 ülkede 145’ten fazla destinasyona uçuşlar gerçekleştiriyor. Corendon Airlines’ın filosunda 15 adet Boeing 737-800 ve 1 adet Boeing 737 Max 8 bulunuyor.
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2BF63Eg via IFTTT
0 notes
Photo
Bu postun gücüne inanıyorum 1 yıl sonra çok şey değişsin..
29 Mayıs 2018 salı 04.04
163K notes
·
View notes
Text
Ekonomiler açılmaya devam ediyor
*Yeşil ok olumluyu kırmızı ok olumsuzu göstermektedir.
Ekonomilerin açılmaya devam etmesi borsa endekslerine katalizörlük etmeye devam ederken, ABD vadelileri bu sabah %0,5 civarında alıcılı. Piyasalardaki iyimserlikle birlikte hisse senedi oynaklık endeksi VIX de cuma günü kritik seviye olan 30’un altına gerilemişti. Asya borsaları da bugün pozitif bölgede seyrederlerken, TL ve Gelişmekte Olan Ülke (GOÜ) para birimleri yatay. Bu fiyatlamalar kapsamında, BIST100 endeksi güne %0,5 civarında alıcılı bir görüntüyle başlayabilir. Geçen hafta bazı GOÜ borsalarıyla birlikte negatif ayrışan BIST100 endeksi, cuma günü de TL’deki toparlanma isteğine karşın baskı altında kaldı. Bugün de cuma gününe benzer fiyat hareketlerinin yaşanabileceğini düşünüyoruz. Endekste direnç 99,3bin, destek ise 96,4bin seviyesinde.
MAKROEKONOMİ
Daha çok ekonominin kademeli bir şekilde açılmaya devam etmesi, Fransa, İtalya ve İngiltere’de mart ayından bu yana salgın nedeniyle en düşük ölüm sayısının gerçekleşmesi, yayınladığı çeyreklik raporda Çin Merkez Bankası’nın ”piyasalara aşırı likidite sağlanmayacak” ifadesini çıkarması gibi faktörlerle haftaya pozitif risk iştahıyla başlıyoruz. Bu hafta Fed başkanı Powell başta olmak üzere birçok bölgesel Fed yetkilisi konuşma gerçekleştirecek. Çarşamba günü OPEC aylık petrol piyasası raporunu açıklayacak. Cuma günü ise nisan ayına ilişkin Çin sanayi üretimi ve perakende satışlar izlenecek. ABD-Çin yetkililerinin bu hafta birinci faz ticaret anlaşmasının uygulanmasına ilişkin görüşmeleri önemli olabilir. Mısır, Meksika ve Yeni Zelanda’nın faiz kararları bulunmakta. Yurt içinde bugün şubat dönemi işsizlik oranı ve Hazine ihaleleri, çarşamba günü cari işlemler dengesi, perşembe günü sanayi üretimi, cuma günü konut satışları, merkezi yönetim bütçe dengesi ve TCMB beklenti anketi açıklanacak. Cuma günü piyasaların, Fed’den negatif faiz fiyatlaması yaptığını dile getirmiştik. Fed yetkilerinin negatif faize dair olası açıklamaları yakından izlenecektir. Cuma günü ABD tarım dışı istihdam 20,5 milyon kişi azaldı, böylelikle %14,7 ile savaş sonrası ABD tarihinin en yüksek işsizlik oranına ulaşılmış oldu.
Veriye bakıldığında her sektörde iş kaybı olurken özellikle hizmet sektörünün etkilendiği görülmekte. Birçok eyalette normalleşme adımları atılmakta fakat hizmet sektöründe artık insanların tedbirlerini artırması da kısa vadede istihdamın hızlı yükselmesini engelleyecektir. Data da ilginç noktalardan biri de sağlık sektöründeki 1,5 milyonluk azalma. Son olarak, data nisan ayını kısmi içermekte, mayıs ayında işsizlik rakamının %20’lerin üzerine çıkması beklenmekte.
ABD imalat sektörü için önemli eyaletlerden olan Kaliforniya, Michigan ve Ohio mayıs ayıyla birlikte ekonomilerini açmayı planlıyor. Normalleşme adımları öncesinde cuma günü dip durumu resmedecek nisan ayı perakende satışlar verisi açıklanacak. Martta aylık %8,7 düşmüştü. Nisan ayı itibarıyla salgının merkezi haline gelen ABD’de bunun neticesinde tedbirler artmıştı ve tüketici harcamaları hem işyeri kapanmaları sebebiyle hem de işsiz sayısının artması sonucu düştü. Bu durumun da perakende satışlar verisine bu ay ve bundan sonraki aylarda da olumsuz yansıması beklenmekte. Beklentiler bu ay için %11 düşüş yönünde. Ayrıca cuma günü nisan ayı sanayi üretimi verisi de açıklanacak. Öncü PMI verilerinde ve çeşitli bölgesel Fed anketleri nisan ayı için olumsuz bir tablo çizmiş ve son küresel ekonomik krizden daha büyük bir krizle karşı karşıya olduğunu göstermişti. Ayrıca salı günü enflasyon verisi açıklanacak. Azalan talep ve düşük petrol fiyatlarının yıllık enflasyonu %1,5’ten %0,4’e çekmesi beklenmekte. Avrupa tarafında ise çarşamba günü Almanya’nın, cuma günü ise İngiltere’nin öncü GSYH büyüme verisi takip edilecek. 1.çeyreğe ilişkin ekonomik hasarın ne kadar olduğuna dair fikir verecek. Beklentiler iki ülke içinde çeyreklik bazda %2’nin üzerinde daralma olması yönünde fakat 2. çeyrekteki GDP rakamlarının 1.çeyreğe göre çok daha kötü olması beklenmekte. Çarşamba günü Euro Bölgesi mart ayı sanayi üretim datası açıklanacak. Kapanmaların şiddetlendiği mart ayında sanayi üretiminde yaklaşık %12 daralma beklenmekte. Çin tarafında data yoğun bir hafta bizi beklemekte. Çin’den son gelen PMI verileri tatmin edici olmadı ve 2.çeyrek büyümesinin seyri konusunda endişelere sebep oldu. Çin’de karantina tedbirleri yumuşamasına rağmen, dünyadaki küresel ticaret hacminin daralması sebebiyle Çin beklediği toparlanmayı henüz gerçekleştirememekte. Bu hafta Çin’le ilgili nisan ayı sabit sermaye yatırımları, sanayi üretimi, perakende satışlar, istihdam ve kredi verileri izlenecek ve Çin ekonomisinin gidişatına dair ipucu aranacak. Ayrıca Malezya ve Japonya’nın öncü 1.çeyrek büyüme verileri ve Hong Kong’un nihai büyüme verisi açıklanacak. Ek olarak salgının küresel ticarete etkilerini görmek açısından Endonezya ve Hindistan ticaret dataları da önemli olacak. Salı günü Çin nisan ayı enflasyon verisi açıklanacak, dünyadaki deflasyonist baskıya benzer şekilde enflasyon rakamlarının gerilemesi beklenmekte. Yıllık ÜFE’nin -%1,5’ten -%2,6’ya, yıllık TÜFE’ninse %4,3’ten %3,7’ye gerilemesi beklenmekte. Yurt içinde ise veri yoğun bir hafta bizleri beklemekte. Pazartesi günü şubat dönemi işsizlik oranı, çarşamba günü cari işlemler dengesi, perşembe günü sanayi üretimi, cuma günü konut satışları, merkezi yönetim bütçe dengesi ve TCMB beklenti anketi açıklanacak. Mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı, ocak döneminde (Aralık 2019, Ocak 2020 ve Şubat 2020 aylarını kapsamakta) %13’ten %12,6’ya gerileyerek Kasım 2018’den beri en düşük seviyesinde gerçekleşmişti. Veri aslında koronavirüsün etkilerinin pek fazla hissedilmediği son istihdam verisi olmuştu çünkü işsizlik verileri ortalama açıklanıyor. Ekonomik aktivitenin iyi seyrettiği ocak ve şubat ayı bugün açıklanacak veride yer alırken, mart ayının etkisi de bu veride görülebilecek. Mart ayı ortalarından itibaren salgına ilişkin tedbirler artmıştı. Hükümet’in bu kapsamda istihdama yönelik attığı adımların işsizlik rakamlarına etkisini de görebileceğiz. Nisan ayı İŞKUR verilerine baktığımızda kayıtlı işsiz sayısında anlamlı bir değişiklik görememekteyiz.
Çarşamba günü ise mart ayına ilişkin cari işlemler dengesi açıklanacak. Şubat ayı cari işlemler 1,23 milyar dolar açık vermişti, enerji ve altın hariç cari denge ise 2,6 milyar dolar fazla vermişti. Mart ayında beklenti cari dengenin yaklaşık 4 milyar açık vermesi yönünde. Sert gerileyen petrol fiyatları enerji ithalatımızı aşağı çeken bir faktör olmaya devam ederken, küresel salgının etkisiyle ihracat ve başta turizm olmak üzere hizmet gelirleri ise baskı altında kalmakta. Yurt içi talep ise ithalatımızı baskılayacak bir diğer unsur olarak öne çıkmakta. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre martta ihracat, geçen yılın aynı ayına göre %17,8 gerileyerek 13,4 milyar dolar olurken, ithalat %3,1 artışla 18,8 milyar dolara yükseldi. Söz konusu dönemde dış ticaret açığı da yıllık %182 artışla 5,4 milyar dolar seviyesine yükseldi. Mart ayında uçuş kısıtlamalarının etkisiyle turizm gelirlerinde de aşağı yönlü baskı belirginleşecektir. DHMİ istatistiklerine göre dış hat yolcu sayısı mart ayında aylık 2.857 bin kişi düştü.
Perşembe günü mart ayı sanayi üretimi verisi açıklanacak. Şubat ayında sanayi üretimi, yıllık olarak %7,2 artış beklentisinin hafif üstünde %7,5 artış sergilemişti. İmalat PMI’ın, şubat ayında 52,4 ile 2 yılın zirvesine çıkması ve şubat ayı reel kesim güven endeksinin Mayıs 2018’den bu yana en yüksek seviyesinde bulunması şubat ayı sanayi üretimine yansımıştı fakat mart ayıyla birlikte reel kesim güven ve ekonomik güven endeksindeki düşüş ve özellikle daralma bölgesine geçen ISO imalat PMI ise sanayi üretimindeki büyüme momentumunun hız keseceğini düşündürmekte. Nisan ayında da bu parametrelerde daha belirgin bozulmalar görmekteyiz. Mart ayında sanayi üretiminde düşüş olabilir ve bu trend nisan ayı ile belirginleşecektir fakat yılın ikinci yarısından itibaren normalleşme ile sanayi üretiminde artış beklenebilir. Cuma günü mayıs ayına ilişkin TCMB Beklenti Anketi yayınlanacak. Nisan anketinde katılımcılar küresel büyümenin salgın nedeniyle baskı altında kalmasının da etkisiyle Türkiye’nin bu yıla ilişkin büyüme tahminini aşağı yönlü sert bir şekilde revize etmişti. Arz ve talep endişeleriyle sert gerileyen petrol fiyatlarını, iç talep ve turizm gelişmelerini de dikkate alan katılımcılar enflasyon ve cari denge beklentilerinde de değişikliğe gitmişlerdi. Anket katılımcıları, dünyada artan dolar talebiyle gelişmekte olan ülke para birimlerine benzer şekilde baskı altında olan USD/TL kuru tahminin, yıl sonunda 6,93 seviyesine yükseltmişti. Seyahat gelirlerindeki keskin düşüş beklentisi ile ihracatımızdaki olası baskıya karşın enerji ithalatı ve zayıf iç talep kaynaklı toplam ithalatımızın baskı altında olmasıyla anket katılımcıları, cari açık beklentilerini 6,1 milyar USD seviyesine, yıl sonu büyüme beklentisi anket katılımcılarınca %3,33 seviyesinden %-0,60 seviyesine revize etmişlerdi. Cuma günü Merkezi Yönetim Bütçe Dengesi açıklanacak. Bütçe dengesi, mart ayında 43,7 milyar TL açık vererek, bütçe açığı GSYH’ye oranı %2,7 seviyesine gelmişti. Cuma günü açıklanan verilere göre Hazine nakit dengesi nisan ayında 46,2 milyar TL açık verdi. Hazine öngörülerle uyumlu olarak borçlanma miktarını artırmakta. Nisan ayında 53,2 milyar TL nette borçlandı. Son 4 ayın toplam miktarı ise 116,5 milyar TL oldu. Koronavirüs salgınının etkisiyle yavaşlamaya başlayan ekonomik aktivite ile ertelenen ve azalan vergilerin bütçeye nisan ayında baskı yapması beklenecektir. Harcamaların ise olağanüstü durumun varlığı nedeniyle kısmi arttığını, bu görüntü ışığında da bütçe dengesi /GSYH oranının %3’e doğru hareketini kısa vadede hızlandırabileceğini düşünebiliriz. Bununla birlikte küresel ekonomi ve yurt içi ekonomi en kötüyü geride bırakıp toparlanmaya başladıkça başta vergi gelirleri olmak üzere gelirlerdeki toparlanma ile kayıpların kısmi telafi edilebileceğini düşünüyoruz.
ŞİRKET HABERLERİ
AG Anadolu Grubu Holding (AGHOL, Nötr): Şirket’in 1Ç2020’deki ana ortaklık net dönem zararı 355,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket geçen yılın aynı döneminde 400,6mn TL ana ortaklık net dönem zararı açıklamıştı. Şirket’in bu çeyrekteki satış gelirleri Migros’un Mayıs 2019’dan itibaren konsolide edilmesinin de katkısıyla geçen yılın aynı dönemine göre %135,1 oranında artarak 12.443mn TL’ye yükselmiştir. Satış maliyeti %136,7 oranında artan Şirket’in 1Ç2020’deki brüt karı da geçen yılın ilk çeyreğinde göre %131,1 oranında artmış ve 3.315mn TL olmuştur. Operasyonel giderleri %119,3 oranında artan şirket, diğer faaliyetlerden 157,1mn TL gider kaydetmiştir. Ayrıca iştiraklerden giderler 1Ç2019’daki 152,4mn TL’den 70,7mn TL’ye gerilemiştir. Bunlara bağlı olarak faaliyet zararı %71,3 oranında azalmış ve 31,7mn TL’ye gerilemiştir. Yatırım faaliyetlerinden 1Ç2019’daki 6,4mn TL’lik gidere karşın 1Ç2020’de kur farkı geliri kaynaklı 243,1mn TL gelir kaydedilmiş ve finansman öncesi kar 211,5mn TL olmuştur. Finansman tarafında ise 893,6mn TL gider kaydedilmiştir. Tüm bunlara bağlı olarak vergi öncesi zarar 682,2mn TL olurken, 30,7mn TL vergi gideri sonrası şirketin ana ortaklığa düşen net dönem zararı 355,4mn TL olmuştur.
Deva Holding (DEVA, Pozitif): Şirket’in 1Ç2020’deki net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %149 oranında artmış ve 161,8mn TL’ye yükselmiştir. Şirket’in ilk çeyrekteki satış gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre %52,2 oranında artarak 484,1mn TL’ye yükselmiştir. Satış maliyeti %46,3 oranında artan Şirket’in 1Ç2020’deki brüt karı da geçen yılın ilk çeyreğine göre %57,7 oranında artmış ve 261,5mn TL olmuştur. Operasyonel giderleri %29,3 oranında artan şirket, diğer faaliyetlerden 31,4mn TL gelir kaydetmiştir. Buna bağlı olarak faaliyet karı %98 oranında artmış ve 188,9mn TL olmuştur. Finansman tarafında ise 26,7mn TL gider kaydedilmiştir. Tüm bunlara bağlı olarak vergi öncesi karı 162,9mn TL olmuştur. 1,1mn TL vergi gideri sonrası şirketin net dönem karı 161,8mn TL olmuştur.
İş Bankası (ISCTR, Nötr): İş Bankası’nın 2020 yılının ilk çeyreğindeki net dönem karı bir önceki çeyreğine göre %37,0 oranında azalarak 1.456mn TL’ye gerilemiş ve hem bizim beklentimiz olan 1.528mn TL, hem de piyasa beklentisi olan 1.675mn TL’nin altında gerçekleşmiştir. Tahminimizdeki sapmada karşılıkların beklentimizden yüksek gelmesi etkili olmuştur. Bu çeyrekteki net kar rakamı bir önceki yılın ilk çeyreğinde göre ise önemli bir değişim göstermemiştir. Ayrıntılar için tıklayınız…
Vakıfbank (VAKBN, Sınırlı Pozitif): Vakıfbank’ın 2020 yılının ilk çeyreğindeki net dönem karı bir önceki çeyreğe göre %34, bir önceki yılın ilk çeyreğine göre ise %163,5 oranında artarak 1.716mn TL’ye yükselmiş ve hem beklentimiz olan 1.645mn TL, hem de piyasa beklentisi olan 1.607mn TL’nin üzerinde gerçekleşmiştir. Tahminimizdeki sapmada bu çeyrekte temettü geliri kaydedilmesi etkili olmuştur. Ayrıntılar için tıklayınız…
Zorlu Enerji (ZOREN, Nötr): 06.08.2019 tarihli özel durum açıklamasına istinaden, Şirketin %99,7 hissedarı olduğu Zorlu Solar Pakistan Limited’te (“Zorlu Solar Pakistan”) sahibi olduğu 9.970 PKR (Pakistan Rupisi) nominal değerli payların tamamının %100 bağlı ortaklığı Zorlu Enerji Asia Holding Limited şirketine nominal değeri üzerinden devredilmesine ilişkin ilgili izin ve onaylar alınmış olup, devir işlemleri başlatılmıştır.
SEKTÖR HABERLERİ
Bankacılık: Reuters, bankacılık kaynaklarına dayandırdığı haberinde Ziraat Bankası, Halkbank ve Vakıfbank’a toplamda yaklaşık 20 milyar liralık sermaye enjeksiyonu planlandığını aktardı.
Otomotiv: Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre koronavirüs önlemleri kapsamında fabrikaların çoğunlukla faaliyet göstermediği nisan ayında otomotiv üretimi yıllık %91 düşerek 11.164 adete geriledi. Otomobil üretimi nisanda %88 düşüşle 9.661 adet olarak gerçekleşti. Ocak-Nisan sektör toplam üretimi %28, otomobil üretimi ise %24 geriledi. Toplam ihracat nisanda adet bazında %90, otomobil ihracatı ise %86 düştü.Değer bazında ihracat ise toplamda %77 düşüşle 614,4 milyon dolar, otomobil ihracatı ise %86 düşüşle 131,6 milyon dolar olarak gerçekleşti. Kaynak: Bloomberg
DiĞER ŞİRKET HABERLERİ
Banvit (BANVT, Negatif): Şirket 2020 yılının ilk çeyreğinde 34,2mn TL net dönem zararı kaydetmiştir. Bir önceki yılın aynı döneminde Banvit 13,6mn TL net dönem zararı kaydetmişti. Satış gelirleri ilk çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,9 oranında artan şirketin, satış maliyetleri ise %12,4 oranında artmış ve buna bağlı olarak brüt kar da %44,2 oranında gerileyerek 49,4mn TL’ye gerilemiştir. Aynı dönemde operasyonel giderler %11,9 oranında azalırken, diğer faaliyetlerden 12,6mn TL gider kaydedilmiş ve bunlara bağlı olarak 1Ç2019’daki 0,6mn TL’lik faaliyet karından 1Ç2020’de 22,7mn TL faaliyet zararına geçilmiştir. 16,1mn TL’lik finansman gideri sonrasında vergi öncesi zarar 38,8mn TL’ye yükselirken, 4,6mn TL’lik vergi gideri ardından şirketin net dönem zararı 34,2mn TL olarak gerçekleşmiştir.
Jantsa (JANTS, Sınırlı Pozitif): Jantsa’nın 2020 yılı 1. çeyrek net dönem karı 24,8mn TL ile 1Ç2019’un %46,5 üzerinde gerçekleşmiştir. Şirketin satış gelirleri 1. çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %18,8 oranında artmış ve 146,1mn TL’ye gerilemiştir. Satışların maliyeti ise aynı dönemde %21,7 oranında artmıştır. Buna bağlı olarak brüt kar %9,4 artışla 32,2mn TL olurken, brüt kar marjı 1,9 puan azalışla %22 olarak gerçekleşmiştir. Operasyonel giderler ise 1Ç2019’a göre %30,4 artmış ve 13,8mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden gelirler 1,6mn TL’den 6,4mn TL’ye yükselmiştir. Böylece 1Ç2020’deki faaliyet karı %21 artışla 24,7mn TL’ye ulaşmıştır. Faaliyet kar marjı da 0,3 puan artışla %16,9 olmuştur. 0,5mn TL’lik net finansman giderleri ve 0,7mn TL’lik vergi geliri sonrasında ilk çeyrek net dönem karı 24,8mn TL’yi göstermiştir. Net kar marjı da 3,2 puanlık artışla %17 olarak hesaplanmaktadır.
RTA Laboratuvarları (RTALB, Nötr): Şirketin Kayıtlı Sermaye tavanının 50mn TL den 100mn TL’ye arttırılmasına, ana sözleşmenin 6.nci maddesinin tadiline, Mevcudun oy birliği ile karar verilmiştir. FAİZ PİYASALARI
Cuma günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %8,37 seviyesinde sabit kaldı. Merkez Bankası piyasayı toplamda 175,7 milyar TL ile 145,4 milyar TL’si repo ihalelerinden karşılanacak şekilde fonladı. Geri kalan tutarın 30,3 milyar TL’si %7,75’den piyasa yapıcı bankalara kullandırıldı. Koronavirüs salgınına karşı alınan tedbirlerin ve karantina uygulamalarının ABD’de bazı eyaletlerde ve Avrupa ülkelerinde kademeli olarak gevşetilmeye başlanmasının yanında, ABD ile Çin’in, ticaret müzakerelerine ilişkin olumlu hamlelerinin etkisiyle risk iştahının artmasıyla ABD 10 yıllıklarının faizlerinin %0,70 seviyesine doğru yükseldiği gözleniyor. Yurt içi tahvil piyasasında, küresel çapta risk iştahının canlanması, doların kısmi zayıflaması ve TL dahil birçok GOÜ para biriminin dolar karşısında değer kazanmasının etkisiyle, cuma günü verim eğrisinin kısa tarafında 10-15 baz puanlık düşüş izlenirken, uzun tarafta ise yatay seyir gerçekleşti. Şubat 2021 vadeli kağıdın faizi günlük bazda 10 baz puanlık düşüşle %8,25 seviyesine gerilerken, Eylül 2021 vadeli kağıdın faizi günlük bazda 15 baz puanlık düşüşle %8,96 seviyesine geriledi. Öte yandan, Hazine ve Maliye Bakanlığı, bugün 2 tahvil ihalesi gerçekleştirecek. Buna göre, yapılacak birinci ihalede 1 yıl vadeli, sabit kuponlu devlet tahvili yeniden ihraç edilecek. Hazine, bugün yapacağı ikinci ihalede ise 7 yıl vadeli, 6 ayda bir kupon ödemeli, değişken faizli devlet tahvilinin ilk ihracını gerçekleştirecek.
GÜNLÜK ÖZET PİYASA VERİLERİ
Kaynak: Ziraat Yatırım Hibya Haber Ajansı
Hibya Haber Ajansı
The post Ekonomiler açılmaya devam ediyor appeared first on Kamu365 | Dünya Gündemi.
from WordPress https://ift.tt/3cp26n5 via IFTTT
0 notes
Photo
http://webcache.googleusercontent.com/search?q=cache:e_xiatazgAEJ:yeniozgurpolitika.com/mobile/index.php%3Frupel%3Dnuce%26id%3D86303+&cd=19&hl=tr&ct=clnk&gl=tr&client=firefox-b
1915 bir daha olur!
Türk Nüfus Mühendisliği’nin icraatı, Abdülhamid’in 1890’lara giden geçmişi olup, 1910’larda temellendirildi ve 1920’lerdeki inşasıyla bugüne kadar devam etti. Bu anlamda İttihat ve Terakki’den AKP’ye milim sapma olmamıştır, programatik bir bütünlük ve icraatta devamlılık vardır.
24 Nisan 2018 Salı |
Dizi
İSMET KAYHAN
Osmanlı’nın dağıldığı bir süreçte Ermeniler, modern Türk kimliğinin ve ulus devlet inşasının önünde engel olarak görüldükleri için soykırıma maruz kaldı. Nüfusun yüzde 20’sine tekabül eden Hıristiyan ve Museviler tasfiye edildi, geri kalanlar ise kovuldu. Böylelikle Anadolu’nun İslamlaşması ve Türkleşmesi tamamlanmıştı. 1914-1923 yılları arasında Hıristiyanların temizlenmesinde yedeklenen Kürtler, 1920’lerin başından itibaren hedef haline getirildi. Aradan 103 yıl geçmesine rağmen Kürtler bir kez daha tehdit altında. Türk sömürgeciliği Kürtleri topraklarında yaşayamaz hale getirmek istiyor. Mezarlarına saldırıyor, kentlerini yerlebir ediyor, Cizre bodrumlarında ve Sur’da temsili bir soykırım gerçekleştiriyor.
Kor Kitap’tan çıkan ve bugünlerde ikincisi baskısı yapılan ‘Türk Nüfus Mühendisliği’ kitabının yazarı Gazeteci Nevzat Onaran, Osmanlı’dan AKP’ye Türk Nüfus Mühendisliğinin nasıl yapıldığını titiz bir araştırmayla gözler önüne seriyor. Onaran, Türk Nüfus Mühendisliğini kapsamını şöyle tarif ediyor: Öteyi imha, asimilasyon, tarihi, coğrafi ve ekonomik varlığı Türkleştirmek. ‘’Sur ve Cizre’de 1930 model ‘Türk merkezi’ kuruluyor’’ diyen Onaran ile 1910’lardan bugüne Türk Nüfus Mühendisliğini konuştuk.
Öncelikle Ermeni Soykırımı ve Ermenilerin mallarının gasp edilmesine giden süreç nasıl oldu?
Ermeni soykırımının ekonomi politiğini şöyle tanımlıyorum: Bir, Ermeniler toprağından/yurdundan sürüldü. İki, Ermeni mallarına devlet adına el kondu ve bu gaspı yağmalama, transfer süreci takip etti. Üç, kültürel ve tarihi varlığı imha edildi. Çok milletli Osmanlı’nın Asya toprağında taleplerini gündeme getiren ve bunun mücadelesini veren Ermeni milletiydi. Bugün Sünni İslâmcıların parlattığı Abdülhamid, genelinde Hıristiyanları ve özelinde Ermenileri hedef alarak Hıristiyan-İslâm çelişkisi temelinde bazı Sünni Kürt aşiretlerden teşkilatlandırdığı Hamidiye Alaylarıyla Ermenilerin can ve mal güvenliğini tümden hedefledi;1895-96’da Ermeniler özellikle kırda katledildi, malı-mülkü yağmalandı. Dersim’den bazı aşiretlerin Hamidiye Alayı için başvurusu Abdülhamid’ten onay alamamıştır. 1909 Adana Ermeni katliamı ve soykırımın gerçekleştirildiği 1915’e gelindi. Osmanlı’nın 1850 sonrası maliye, adliye ve idari krizle boğuştuğu yıllardı. 1908 Devriminin yarattığı umut kısa vadeli oldu; çünkü İttihat ve Terakki devrimi derinleştirecek Saray oligarşisini al-aşağı etmek, milli ve toprak meselesini çözmeyi hedeflemeyerek, devrimi boğdu. Bu anlamda İttihatçılar, devrimin bir diğer gücü Ermenilerin partisi Taşnakları da yarı yolda bıraktı.
Ne kadar Ermeni malına el konuldu?
Böylesine bir konuda bütünlüklü bir miktar belirlemek zordur. Elbette tapu kayıtlarından ve nüfusun demografik dağılımından belli tahmin yapılabilir. Böyle bir çalışma yapıldı mı, bilmiyorum, ama Paris ve Lozan barış görüşmelerinde Ermeni delegasyonu belli rakamı ifade etmiştir. Bizzat sürgün kaydını ve sahipsiz bırakılan malları tasfiye etmekle görevli Tasfiye Komisyonlarının esas ve cari defterlerinden bir hesaplama yapmak mümkündür. Bugüne kadar Tasfiye Komisyonlarının tek sayfa evrakı gün yüzüne çıkmadı. Bu komisyonlar gerek 26 Eylül 1915 tarihli gerekse 15 Nisan 1923 tarih ve 333 sayılı kanunla hemen hemen her vilayette kuruldu.
1914-1940 yılları arasında nüfus mühendisliğinin uygulandığı yerlerde, mühendislik uygulanmadan önce ve şimdilerdeki kültürel yönelimler, siyasal duruşlar ve protest tutumlarla ilgili karşılaştırma yapabilir miyiz?
Türk Nüfus Mühendisliğinin kapsamını şöyle belirledim:
* Bir, Hıristiyan (ve Musevi) milletleri canıyla ve malıyla tasfiye etmek.
* İki, İslâm milletler ile Alevi-Kızılbaşları imha ve asimilasyonla, Türkleştirmek ve Sünnileştirmek.
* Üç, tarihi ve coğrafi varlığı Türkleştirmek.
Bence bunlar TC’nin gizli anayasası hükümleridir. Türk milliyetçiliğin ekonomi politiğini de, milleten Türk ve dinen Sünni İslâm olmayanın demografik ve ekonomik yapıdan tasfiyesi olarak tanımlıyorum. İki unsur var: Milleten Türk, dinen Sünni İslâm; aynı zamanda resmi ideolojinin temel iki unsurudur.
Bu anlamda son kitabımda sahalar bazında değil, milleten Türk ve dinen Sünni İslâm olmayanların demografik ve ekonomik yapıdan tasfiyesine yönelik politikayı ve bunun icraatı üzerinde durdum. Türk Nüfus Mühendisliğinin asırlık icraatını şöyle özetleyebilirim:
* Ermeni soykırımı,
* Anadolu’dan Rumların mübadele paketiyle tasfiyesi,
* Koçgiri imhası,
* 1930’larda Ağrı, Zilan ve Sasun’daki katliamlar,
* Trakya’da Yahudilerin kaçırtılması-kovalanması,
* Dersim kırımı,
* 1942’de Varlık Vergisi yağması,
* 1955’te 6-7 Eylül vurgunu,
* 1964’te İstanbul Rumların kovulması ve İmroz’un Rumsuzlaştırılması,
* 1978’de Maraş katliamı,
* 2015’te Sur ve Cizre imhası gibi…
Türk Nüfus Mühendisliğinin asırlık icraatıyla, 1927’de toplam nüfusta yüzde 2,8 olan Hıristiyan nüfus oranı, bugün binde 1’e geriledi. Elbette Kürdistan’da dil ve nüfus yoğunluğunun Kürtçe ve Kürt nüfusu aleyhine değiştiğini tahmin edebiliriz. Alevi-Kızılbaşların asimilasyonunda Sünnileştirilmesinde de benzer bir değişimi öngörebiliriz.
Nüfus mühendisliği yapılırken toplum-hafıza ilişkisi hangi politik uygulamalarla kuruldu? Mevcut sembolik iktidar itemlerinin yıkılışı ve yeni hegemonya çeperinde yeniden kuruluşu nasıl sağlandı?
Türk Nüfus Mühendisliğinin icraatı, Abdülhamid’in 1890’lara giden geçmişi olup, 1910’larda temellendirildi ve 1920’lerdeki inşasıyla bugüne kadar aynen devam ede gelmiştir. Bu anlamda İttihat ve Terakki’den AKP’ye milim sapma olmamıştır, programatik bir bütünlük ve icraatta devamlılık vardır.
Türk ulusalcılığı açısından soykırımı Cumhuriyetin veya günümüz modern Türk devletinin kurucu öğesi olarak tanımlamak mümkün mü?
İttihat ve Terakki Partisi, 1908 Devriminin Saray Oligarşisini al aşağı etme, milli mesele ve toprak sorununu çözmek gibi gündeminden uzaklaştığı oranda Abdülhamid’in imhacı politikasına sarıldı. Balkan Harbinin ardından İttihat ve Terakki, 1913-1914 başında Trakya’da ve Ege kıyısındaki Rumları hedef aldı. Celâl Bayar anılarında yazar, neler yapıldığını. 1914’te Birinci Paylaşım Savaşı öncesinde İttihatçı hükümet, Almanya ile yaptığı ittifak anlaşmasıyla maliyesini Alman markına, ordusunu Alman generaline teslim etti. Bunun için 1915 Çanakkale ezilen halkların emperyalizme bir direnişi değildir; çünkü iki emperyalist kampının çarpışmasıdır. Anlaşma imzalandığında Almanya-Rusya savaşı başladığı ve Almanya da zorlandığı, şarkta Rusya’ya saldırı planlandığı için, dâhilde Rumların kaçırtılması icraatı durduruldu ve öncelik Ermenilere verildi.
Yakın takip ardından 24 Nisan 1915 talimatıyla Ermenilerin beyin takımı parti yöneticileri, doktoru, gazetecisi, yazarı tutuklandı ve sürüldü; 250 Ermeni aydınından sadece 76’sı sağ kaldı. Devamında 1915 Mayıs ayı sonundan itibaren kitlesel Ermeni sürgünü başlatıldı. Harici harp, bir anlamda devletin dâhili harbiyle birleştirildi. Türk milliyetçiliğine karakterini/rengini veren bu ırkçı pratiktir. Osmanlının son 10 yılı, millî Türk devletini temellendirme dönemidir. Fiilen Türkiye, Osmanlı’nın devamı bir devlettir; Osmanlı’nın politikacısı ve bürokratı açısından da tam bir devamlılık vardır. Zaten 1922 Kasım başındaki TBMM kararıyla Türkiye’nin Osmanlı’nın devamı ve mirasçısı olduğu da resmileştirilmiştir. Elbette sadece şeklen değil, ekonomik politik açısından bir devamlılık vardır. Bunun gereği olarak 1914-1923’te Anadolu’dan Hıristiyanların temizlenmesinde yedeklenen Kürtler, 1920’lerin başından itibaren hedef haline getirilmiştir. Bugün de sisteme karakterini veren ırkçı politikaya aynen devam edilmektedir.
1914’e kadar gelen sürece baktığımızda, Ermeniler ile Türkler arasındaki ilişki nasıldı?
Osmanlı’nın saray oligarşi sisteminde millet-i hâkime ve millet-i sadıka ayrımı vardı. Millet-i hâkime, dinen Sünni İslâm olandı, ama 1850’ye kadar o günün konjonktürü gereği zayıf görünen millet yönü, özellikle 1850 sonrasında Türk olarak netleşti. Buna göre 1850’den sonrasında millet-i sadıka, Türk ve Sünni İslâm olmayandı yani Ermenilerdi, Rumlardı, Yahudilerdi, Bulgarlardı vesaire 1880’lerden sonra da Kürtlerdi. Osmanlı’nın Avrupa toprağında Balkanlarda Sırplar, Yunanlılar, Romenler, Bulgarlar millî taleplerini gündeme getirdi. Osmanlı’nın Asya toprağında millî talebini ilk gündemleştiren Ermenilerdi. Kitlesel talebin sözcüsü Patrikhane, Saray’la sorunları çözme gayretinde oldu. Ermeniler partileşmeyle mücadelesini sürekli kıldı. Sosyal Demokrat Hınçak Partisi, Ermeni Devrimci Federasyonu (Taşnaktsutyun) ve diğer partiler var oldu ve bunlar 1908 sonrasında hepsi legal birer partiydi. Abdülhamid istibdadına karşı Hınçaklar ve Taşnaklar, Avrupa’daki Türk teşkilatlarıyla yakın ilişkide oldu. 1908 Devriminin iki önemli teşkilatı Taşnaklar ve İttihatçılardı. Taşnaklar 1908 Devrimi sonrasında Eylül’de açıkladığı programda Osmanlı’nın toprak bütünlüğünde Osmanlı Ermenistanı’nda adem-i merkeziyetçi yönetim önerdi. Taşnaklarla Osmanlı devletini temsilen İttihatçılar arasındaki müzakerede, bilinen sorunlara ve ortak organlar kurmaya rağmen gelişme sağlanamadı. Sonunda 8 Şubat 1914’te bir reform paketi imzalandıysa da, imza sahibi İttihatçıların ayak sürümesiyle işlemez hale getirildi ve soykırıma giden politikaların icrasına başlandı.
1910’larda bir kısım Ermeni aydını hatta devrimcilerinin Kemalistlerin programına yakın oldukları, benzer önerileri olduğunu görüyoruz. O dönemki Ermeni siyasetinin daha doğru bir ifadeyle Taşnaktsutyun’un Osmanlı ile ilişkisini yakın dönemdeki ‘çözüm sürecine’ benzetmek mümkün mü?
Sorunuzun birinci cümlesi yanlış bilgiye dayanıyor. Ermeni devrimcileri, hiçbir şekilde 1920’lerin İttihatçısı Kemalistlerle benzerleştirilemez. Önceki soruya verdiğim cevapta kısaca değindiğim gibi, Ermeni-Osmanlı müzakeresinde Ermenilerin temsilcisi Taşnaklar, Osmanlı hükümetini de İttihat ve Terakki temsil etti. Bazı makalemde ve dostlarımla sohbetimde, 1915’le 2015 benzerliği noktalarına hep işaret ettim. Aslında talepleri kısaca şöyle formül ediyorum: Ermenilerin temel talebi can ve mal güvenliğiydi. Bu, TC’nin eşit vatandaşı olmanın temel talebidir. Bugün de aynen geçerlidir. Osmanlı Ermenistanı’nda kırın boşaltılması ve sonrası, Kürdistan’da kırın boşaltılması ve sonrası neredeyse vaka olarak birbirine benziyor. Elbette müzakere süreci de çok farklı değil. Oslo sürecinin mimarlarından MİT eski Müsteşarı Emre Taner’in 9 Kasım 2016’da TBMM’de Fethullah Cemaatini Araştırma Komisyonunda söylediği “Yol haritamız yoktu” ifadesi her şeyin itirafı değil mi? İttihatçıların görüşmesi de 1908-1913 dönemi böyle geçti, 1914’te reform paketini imzaladıysa da İttihatçılar imzasına sahip çıkmadı ve paketi berhava etti.
Son dönemlerde Kürtler arasında Ermeni Soykırımı yoğunca tartışılıyor. Bu hafızanın geri çağırılması nedeni ne olabilir?
Genel olarak solda, özelinde devrimci ve demokrat kesimde kitlesel veya hareket bazındaki soykırım tartışmasının, travmayla yüzleşme noktasında olmadığını düşünüyorum. Bana göre kitlesel algı daha da geridedir.
’’Bunlar gavur’’ kurgusu üzerinden Ermeni Soykırımı gerçekleşti. O zamanlar Kürtler ‘’dindaştı.’’ Devletin Alevi Kürtleri ötekileştirdiğini biliyoruz. Peki Sünni Kürtler üzerinde nasıl bir politika uyguluyor?
İdrisi Bitlisi’nin Kürdistan’da temellendirdiği ilişkinin, bugün de devletin önemli dayanağı olduğunu düşünüyorum. Bunun için Sünni Kürtlerin bazı aşiretleri devletin temel dayanağı olageldi ve bugün de o vasfında niteliksel bir değişiklik olmadığı kanısındayım. Hatta 1920-1930 döneminde Dersim özelindeki devletin dâhili harbinde böylesi bir arkan plan vardır. Alevi-Kızılbaş Kürtler hem Türkleştirmenin hem de Sünnileştirmenin, Sünni Kürtler de Türkleştirmenin hedefindedir. Bugün kırdan kente zorla göçen Kürtler, kent hayatında asimilasyon çarkında, kıra kıyasla daha kolaylıkla öğütülmektedir. Bunun için daha zorlu bir dönemdeyiz.
Ermeni Soykırımı aşamalı değil bir anda gerçekleşti. Ancak Kürtlere yönelik devletin politikasında aşamalı bir süreç görüyoruz.
a) Ermeni Soykırımı neden bir anda gerçekleşti?
b) İki, Kürtlere yönelik bastırma ve imha neden aşamalı gerçekleşiyor?
Ermeni soykırımı 1915’te oldu, ama öncesi 1870’lere gittiğini gözden ırak tutmamalıyız. Ayrıca Ermeni mülklerinin Türkleştirilmesi süreci 1930’lara kadar hatta sonrasında da devam etti. Bu anlamda Osmanlı’dan Türkiye’ye süreklilik vardır. Dar anlamda mülkiyetin geniş anlamda ekonominin Türkleştirilmesinin tüm sistemi 1920’lerde çıkarılan kanunlarla oluşturuldu ve icra edildi. Öyle ki 15 Nisan 1923 tarih ve 333 sayılı kanun, 8 Kasım 1988’e kadar yürürlükte kaldı. Hıristiyan-İslâm çelişkisinde Ermeni ve Rumlar 1914-1923 döneminde Anadolu’dan temizlendi, tek tük kalanlar da 1930’lardaki köyde oturmalarının yasaklanmasıyla kente kovalandı, kenttekiler de dışarıya gitti. Hıristiyanlara yönelik temel politika tasfiyeydi. İslâm milletlerine yönelik temel politika da asimilasyondur. Asimilasyon icrasında temel hedef dilin tasfiyesiydi, Kürtçenin yasaklanması yerine Türkçenin ikame edilmesine yönelik politikalar eğitimle, kırdan kente zorla göçle ve saire icra edildi ve ediliyor. Ayrıca asimilasyonun icrasında zaman zaman Dersim’de, Sur’da Cizre’de olduğu gibi imhanın kitleselleştiği dönemler de yaşandı.
Sizce, Cizre bodrumlarında ve Sur’da gerçekleşen temsili bir soykırım mıydı?
Devletin Sur ve Cizre’deki icrası, Dersim’deki gibi devletin bildik normal rutini dışında dâhili harp türünde bir icrasıydı. Efrîn işgalinden Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin tutuklanmasına, Ayşe öğretmenin cezaevine tıkılmasına hiçbir politik vaka tesadüf değildir. Devletin organik birimlerinin her tür faaliyeti, devletin ırki karakterinin gereği yapılmaktadır.
Kürt kentlerinin kamulaştırılması, yıkılıp yerine TOKİlerin yükselmesi… Kürtlerin mülksüzleştirilmesinin Ermeni mallarının gasp edilmesinden farklı ya da benzer yanları nedir?
1910’lardan bugüne Hıristiyan ve Yahudi milletlerin kitlesel mülksüzleştirilmesinin beş dönemini, 1913-1914 kaçırtmayla Rumlar, 1915’te sürgünle Ermeniler (ve Süryaniler), 1920’ler kovalamayla Rumlar (ve Nasturiler), 1934’te Trakya’da kaçırtmayla Yahudiler, 1960’larda yurtdışı edilen İstanbul ve İmroz Rumları olarak belirledim. Bunun dışında Varlık Vergisi vurgunu, 6-7 Eylül yağması gibi dönemler yaşandı, bunları göz ardı etmeden beş kitlesel mülksüzleştirme döneminden bahsediyorum. Hıristiyanların mülkiyle kopartılan ilişkisi bir daha kurulmadı, mülk başkasına transfer edildi ve tapulandırılarak Türkleştirme süreci tamamlandı. Kürtlerin durumu, Hıristiyan ve Yahudi milletleriyle esasta ve kısa vadede benzerlik göstermiyor. Fakat Sur ve Cizre’deki mülksüzleştirmenin yeni vaka olarak üzerinde durmak gerektiğini düşünüyorum.
Ablukalar döneminde tartışılan konulardan biri Kürtlerin tekrar kolonize edilme istemiydi. Türkler de oto-kolonize oldular ve milliyetçi dalga tekrar kabardı. Bu süreçte kendisini Türk olarak tanımlayıp oto kolonize olanlar ile ilgili ekonomi politik değerlendirmeyi nereden kurmalıyız?
Türk milliyetçi dalga, her zaman sokakta yeni açılan gazoz gibi köpürür. Hatun Tuğluk da böylesi ırkçı bir dalgayla mezarından çıkartıldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun karakolda zanlılarla fotoğraf çektirmesi neyin ilânıdır? Türk milliyetçilerin kendisi dışındaki herkese saldırı hakkını görmesi, doğrudan veya dolaylı resmi kanalın sağladığı meşruiyetle ilgilidir. 1970’lerde de böyle bir ilişkiyle sivil faşistler sokağa salınmış, yurtsever ve devrimcilerin yaşam alanları hedeflenmişti. 1978 Maraş’ta görevlendirilen sivil faşistlerin saldırısıyla Türk-Kürt Alevi-Kızılbaşlar katledildi, 1915’te de Ermeniler sürülmüş ve katledilmişti. Böylece Maraş, bugünkü ‘temizlenmiş’ kimliğine ulaştırıldı.
Pazarcık, Zara, Divriğ hattında Alevi Kürtlerin olduğu bölgelerde Suriyeli mülteci kampı kurulması girişimi nasıl değerlendiriyorsunuz?
İskân Türk devletinin nüfusu Türkleştirmeye göre belirlediği temel politikalardandır. Geçmişte muhacir ithali ve iskânıyla sürdürüldü. Kürt-Türk Alevi-Kızılbaş mıntıkasına Sünni Arapların iskânı, demografik yapıya dışarıdan ithal edilen nüfusla yapılan bir müdahaledir. Pazarcık’la başlandı, devamının da Sur ve Cizre’yi kapsayacak şekilde sürdürüleceğini düşünüyorum.
1925’teki Şark Islahat Planı hala yürürlükte mi?
Türk devletinin Kürtlere yönelik politikasının temel programı Şark Islahat Planı olup, 1930’lardaki müfettişlerle yapılan toplantılar ve 1934’teki İskân Kanunu ile kanun öncesi yapılan hazırlıklar da bir o kadar önemli materyaldir. İskân Kanunu, özünde ‘dilde ve kanda’ birlik projesidir.
Bir daha 1915 olur mu?
Devletin ırki icraatının bir sonucu olarak can ve mal güvenliği talebi asırlık taleptir; bugün de aynen geçerlidir. Sanıyorum, beş yıl öncesinde bugünün bu denli terör ortamında olacağını öngörene kuşkuyla bakılırdı, onun için Ermeni soykırımıyla temellendirilen Türkçü politikalar ilga edilemediği sürece iyimserlik kolaylıkla berhava edilmektedir.
0 notes
Text
Kanal 7 Medya Grubu’nun “Aileden Biri” sloganını kullanan yeni kanalı TVT; 1 Kasım 2017 Çarşamba gününden itibaren yayın hayatına başladı. Kanalın 30 Nisan – 6 Mayıs 2018 haftalık yayın akışına bu başlıktan ulaşabileceksiniz. Kanal 7’nin daha önceden yayınladığı, sevilen dizi ve programlarının tekrarlarından bir yayın akışı oluşturulan yeni kanalda; “Kalp Gözü”, “Kezban Yenge”, “Zeynep”, “Mihrali” , “İstanbul Hatırası” ve “İyi Aile Robotu” gibi yerli diziler; “Ezgi ile Şifalı Yemekler”, “İkbal’le Diyar Diyar”, “Gezebilsem”, “Oradan Oraya” , “Doğa’yla Haydi Bakalım”, “Deniz Toprak’la Hafta Sonu”, “Uçan Halı” gibi programlar ve de” İzzet Yıldızhan Şov”, “Latif Doğan Küstüm Şov”, “Boynu Bükük Şarkılar (Ferdi Tayfur)”, “Bülent Serttaş’la Çayda Çıra”, “Sümer Ezgü ile Nazar Değmesin” , “Sinan Yılmaz Karadeniz Şov” ve ” Mustafa Keser Sizlerle” gibi müzik eğlence programları yer alıyordu.
TVT – İz – Erkan Koç – Canan Çal – 22 Şubat
Tadı Damağımda Kalsın”, “Gün Bahane Altınlar Şahane”, “Ebru Yaşar’la Hergün”, “Ceylan Şov”, “Uğurlu Olsun”, “Bizim Turist” ve “Yabancı Yarim” ise; geçtiğimiz haftalarda başlayan programlar. Ayrıca; kanalın ilk canlı ve yeni programı olan “İz” de yayında. Radyo 7’nin programcılarından Erkan Koç ve halk müziği sanatçısı Canan Çal’ın birlikte sundukları ve Radyo 7’den de yayınlanan program perşembe akşamları saat 20:00’de ekranlara geliyor. Geçtiğimiz haftasonu ise “Deniz Toprak’la Haftasonu” yerine “Yetenek Avcısı” yayınlanmaya başlandı.
Ana Kuzusu – TVT
Geçtiğimiz hafta ise; “Gün Bahane Altınlar Şahane” yerine Mevlüt Acaroğlu ve annesi Naciye Acaroğlu’nun sundukları “Ana Kuzusu” yayınlanmaya başlandı.
TVT – Hint Dizisi – Benimsin 02
TVT – Hint Dizisi – Benimsin
Ayrıca geçtiğimiz haftadan itibaren “Benimsin” ve “Sensiz Olmaz” adlı Hint dizileri de kanalda yayınlamaya başlandı. En sevilen Hint dizilerinden biri olan “Benimsin” 5 Mart 2018 Pazartesi gününden itibaren her gün saat 18:30’da ve başrollerini Sanaya Irani ve Ashish Sharma‘nın paylaştığı efsane Hint dizisi “Sensiz Olmaz” ise; 5 Mart 2018 Pazartesi gününden itibaren her gün saat 20:00’de TVT‘de.
TVT – Hint Dizisi – Sensiz Olmaz 02
TVT – Hint Dizisi – Sensiz Olmaz
Geçtiğimiz hafta ayrıca kanalın ikinci canlı yayın programı olan; öğle kuşak programı “Pınar’la Tam Vakti” de hafta içi 13:30’da canlı yayınlanmaya başlandı. Geçen haftadan itibaren ise; gündüz kendi yapımları iki TV filmi yerine, iki Türk Sineması peşpeşe yayınlanmaya başlandı. Saat 17:00’de yayınlanan filmler genelde Kemal Sunal filmleri ve geçtiğimiz cuma günü ise özel olarak “Miraç Kandili Özel Programı” da ekranlarda olmuştu.
Pınarla Tam Vakti
Geçen hafta perşembe günü sona eren Hint dizisi “Sensiz Olmaz” yerine; yerli dizi “Zülfikar” cuma günü başlamıştı.
Zülfikar
Bu hafta ise; 1 Mayıs 2018 Salı gününden itibaren sevilen Hint dizisi “Yalancı Bahar” hergün 19:45’de ekranlara gelmeye başlıyor.
TVT – Yalancı Bahar
Yayın akışında oluşacak değişiklikler ve akıştaki eksiklikler; öğrendiğimiz anda akışa eklenecektir. Son dakika değişikliklerinden haberdar olmak için; hafta boyunca aktif olacak başlığımızı takipte kalın.
TVT – 30 Nisan – 6 Mayıs 2018 Haftalık Yayın Akışı [su_tabs] [su_tab title=”Pazartesi”] 06:45 Yerli Dizi “Kalp Gözü” 07:30 Yerli Dizi “Zeynep” 09:00 Yemek “Esra Özmen’le Yöresel Lezzetler” 10:15 İkbal’le Diyar Diyar 12:00 Türk Sineması 13:30 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Canlı Yayın) 15:30 Türk Sineması 17:00 Türk Sineması “Doktor Civanım” 18:30 Hint Dizisi “Benimsin” (57.Bölüm) 20:30 Berat Kandili Özel Programı 21:30 TV Filmi 23:00 Hint Dizisi “Benimsin” (57.Bölüm) (Tekrar) 00:20 Vuslat Vakti (Şakir Sabuncu) 02:00 Yemek “Esra Özmen’le Yöresel Lezzetler” (Tekrar) 03:00 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Tekrar) 05:00 Mukabele 05:45 Yabancı Dizi “Ashab-ı Kehf” (Tekrar) [/su_tab] [su_tab title=”Salı”] 06:45 Yerli Dizi “Kalp Gözü” 07:30 Yerli Dizi “Zeynep” 09:00 Yemek “Esra Özmen’le Yöresel Lezzetler” 10:15 İkbal’le Diyar Diyar 12:00 Türk Sineması 13:30 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Canlı Yayın) 15:30 Türk Sineması 17:00 Türk Sineması 18:30 Hint Dizisi “Benimsin” (58.Bölüm) 19:45 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (1.Bölüm) (Madhubala) 21:15 TV Filmi 23:00 Hint Dizisi “Benimsin” (58.Bölüm) (Tekrar) 00:20 Müzik/Eğlence “Söz ve Müzik” (Mehmet Ercan) 02:00 Yemek “Esra Özmen’le Yöresel Lezzetler” (Tekrar) 03:00 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Tekrar) 05:00 Mukabele 05:45 Yabancı Dizi “Ashab-ı Kehf” (Tekrar) [/su_tab] [su_tab title=”Çarşamba”] 06:45 Yerli Dizi “Kalp Gözü” 07:30 Yerli Dizi “Zeynep” 09:00 Yemek “Esra Özmen’le Yöresel Lezzetler” 10:15 İkbal’le Diyar Diyar 12:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (1.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 13:30 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Canlı Yayın) 15:30 Türk Sineması 17:00 Türk Sineması 18:30 Hint Dizisi “Benimsin” (59.Bölüm) 19:45 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (2.Bölüm) (Madhubala) 21:15 TV Filmi 23:00 Hint Dizisi “Benimsin” (59.Bölüm) (Tekrar) 00:20 Müzik/Eğlence “İzzet Yıldızhan Şov” 02:00 Yemek “Esra Özmen’le Yöresel Lezzetler” (Tekrar) 03:00 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Tekrar) 05:00 Mukabele 05:45 Yabancı Dizi “Ashab-ı Kehf” (Tekrar) [/su_tab] [su_tab title=”Perşembe”] 06:45 Yerli Dizi “Kalp Gözü” 07:30 Yerli Dizi “Zeynep” 09:00 Yemek “Esra Özmen’le Yöresel Lezzetler” 10:15 İkbal’le Diyar Diyar 12:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (2.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 13:30 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Canlı Yayın) 15:30 Türk Sineması 17:00 Türk Sineması 18:30 Hint Dizisi “Benimsin” (60.Bölüm) 19:45 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (3.Bölüm) (Madhubala) 21:15 TV Filmi 23:00 Hint Dizisi “Benimsin” (60.Bölüm) (Tekrar) 00:20 Müzik/Eğlence “Latif Doğan Küstüm Şov 02:00 Yemek “Esra Özmen’le Yöresel Lezzetler” (Tekrar) 03:00 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Tekrar) 05:00 Mukabele 05:45 Yabancı Dizi “Ashab-ı Kehf” (Tekrar) [/su_tab] [su_tab title=”Cuma”] 06:45 Yerli Dizi “Kalp Gözü” 07:30 Yerli Dizi “Zeynep” 08:30 Bir Yastıkta 40 Yıl 09:30 Kabe Yollarında (Dini) 10:30 Mustafa Karataş’la Cuma Sabahı (Dini) 12:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (3.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 14:15 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Canlı Yayın) 15:40 TV Filmi 17:00 Türk Sineması 18:30 Hint Dizisi “Benimsin” (61.Bölüm) 19:45 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (4.Bölüm) (Madhubala) 21:15 TV Filmi 23:00 Hint Dizisi “Benimsin” (61.Bölüm) (Tekrar) 00:20 Müzik/Eğlence “Mustafa Uğur – Uğurlu Olsun”” 01.30 Mustafa Karataş’la Cuma Sabahı (Dini) (Tekrar) 03:00 Kuşak Program “Pınar’la Tam Vakti” (Tekrar) 05:00 Mukabele 05:45 Yabancı Dizi “Ashab-ı Kehf” (Tekrar) [/su_tab] [su_tab title=”Cumartesi”] 06:45 Yerli Dizi “Kalp Gözü” 08:30 Gezi “Ana Kuzusu” (Mevlüt Acaroğlu – Naciye Acaroğlu) 10:00 Yerli Dizi “Kezban Yenge” 11:30 Gezi “Uçan Halı” 12:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (4.Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 13:30 Yerli Dizi “İnadım İnat” 15:00 Ezgi ile Şifalı Yemekler 17:00 Türk Sineması 18:30 Hint Dizisi “Benimsin” (62.Bölüm) 19:45 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (5.Bölüm) (Madhubala) 21:15 TV Filmi 23:00 Hint Dizisi “Benimsin” (62.Bölüm) (Tekrar) 00:20 Müzik/Eğlence “Bülent Serttaş’la Çayda Çıra” 02:00 Yarışma “Yetenek Avcısı” (Tekrar) 03:00 Yemek “Serdem’in Mutfağı” (Serdem Çoşkun) (Tekrar) 05:00 Mukabele 05:45 Yabancı Dizi “Ashab-ı Kehf” (Tekrar) [/su_tab] [su_tab title=”Pazar”] 06:45 Yerli Dizi “Hayat Dediğin” 08:30 Gezi “Ana Kuzusu” (Mevlüt Acaroğlu – Naciye Acaroğlu) 10:00 Yerli Dizi “Kezban Yenge” 11:30 Gezi “Uçan Halı” 12:00 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (5Bölüm) (Madhubala) (Tekrar) 13:30 Yerli Dizi “İnadım İnat” 15:00 Ezgi ile Şifalı Yemekler 17:00 Türk Sineması 18:30 Hint Dizisi “Benimsin” (63.Bölüm) 19:45 Hint Dizisi “Yalancı Bahar” (6.Bölüm) (Madhubala) 21:15 TV Filmi 23:00 Hint Dizisi “Benimsin” (63.Bölüm) (Tekrar) 00:20 Müzik/Eğlence “Sümer Ezgü ile Nazar Değmesin” 02:00 Yarışma “Yetenek Avcısı” (Tekrar) 03:00 Yemek “Serdem’in Mutfağı” (Serdem Çoşkun) (Tekrar) 05:00 Mukabele 05:45 Yabancı Dizi “Ashab-ı Kehf” (Tekrar) [/su_tab] [/su_tabs]
Kanalı; Türksat 4A Frekans 12095, Sembol 4800, Fec 5/6, Polorizasyon Yatay (Horz) ayarları ile izlemek mümkün.
TVT Frekans
TVT – 30 Nisan – 6 Mayıs 2018 – Haftalık Yayın Akışı Kanal 7 Medya Grubu’nun “Aileden Biri” sloganını kullanan yeni kanalı TVT; 1 Kasım 2017 Çarşamba gününden itibaren yayın hayatına başladı.
#"Ezgi ile Şifalı Yemekler"#1 Mayıs 2018#1 Mayıs 2018 Salı#1 Mayıs 2018 TVT Yayın Akışı#1 Mayıs 2018 Yayın Akışı#2 Mayıs 2018#2 Mayıs 2018 Çarşamba#2 Mayıs 2018 TVT Yayın Akışı#2 Mayıs 2018 Yayın Akışı#3 Mayıs 2018#3 Mayıs 2018 Perşembe#3 Mayıs 2018 TVT Yayın Akışı#3 Mayıs 2018 Yayın Akışı#30 Nisan 2018#30 Nisan 2018 Pazartesi#30 Nisan 2018 TVT Yayın Akışı#30 Nisan 2018 Yayın Akışı#4 Mayıs 2018#4 Mayıs 2018 Cuma#4 Mayıs 2018 TVT Yayın Akışı#4 Mayıs 2018 Yayın Akışı#5 Mayıs 2018#5 Mayıs 2018 Cumartesi#5 Mayıs 2018 TVT Yayın Akışı#5 Mayıs 2018 Yayın Akışı#6 Mayıs 2018#6 Mayıs 2018 Pazar#6 Mayıs 2018 TVT Yayın Akışı#6 Mayıs 2018 Yayın Akışı#Acele Koca Aranıyor
0 notes
Text
2019 Resmi tatil günleri: Nereye gidebiliriz?
2018 İçin geri sayıma geçtik: Yeni yıl bol tatilli günleriyle adım adım yaklaşıyor. Resmi ve dini tatil günlerine bakarak tatil planlarını kafanda kurmaya başlamışsındır. Tempolu bir yıl seni bekliyor: Arada bir şehirden kaçış şart. Ee haliyle resmi tatiller de bu konuda işini baya bir kolaylaştıracak. İşte sana gezeceğin yerleri belirlemen ve maddi durumunu kontrol etmen için bir fırsat. Öncelikle izinli olduğun günleri görelim; ardından Türkiye haritasında gezelim. Senin için birkaç kaçış önerim olacak. İŞTE 2019 RESMİ TATİL TAKVİMİN!
YILBAŞI TATİLİ: ULUDAĞ'IN ZİRVESİNDE Pazartesi gecesi 2018 yılının son günü, 2019 yılının ilk günü ise Salı günü olacak. Pazartesi günü izin alabilirsen 4 günlük bir tatil bekliyor. Tabii hafta sonu tatil olan bir işin varsa... Malum çalıştığın sektör sana bir gün mü yoksa iki gün mü izin tanıyor; değişir. Tek bildiğim; Yeni Yıl'ı bir dağ zirvesinde geçirebilmek için yeterince şanslıysan, 10’dan geriye sayarken alacağın keyfi tahmin edemezsin. Gecenin en iyi şekilde geçmesine yardımcı olmak için, Uludağ’ın zirvesinde olmak için uygun bir bilet al! Hem soluksuz bir kayak keyfi, hem de geri sayım için harika bir kış merkezi. Türkiye’nin en iyi kayak pisti olmasa da; bu geceyi en hareketli geçireceğin rota olduğu kesin.
OCAK'TA ALAÇATI MI? Alaçatı deyince aklına sadece deniz, kum ve güneş geliyor değil mi? Gelmesin; Ege’nin bu kendine has mimariye sahip beldesi, son birkaç yıldır yılbaşında düzenlenen sokak partisiyle de büyük ilgi görüyor. Alaçatı’nın dar sokaklarında ateşlerin yakıldığı, hep bir ağızdan şarkıların söylendiği bu eğlenceyle yılbaşı tatilini geçirebilirsin. 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI 23 Nisan, 2019 yılında Salı gününe denk geliyor. Yine 4 günlük bir tatil için Pazartesi izin aldığınız takdirde uzun bir tatil seni bekliyor. Çoluk çocuk keyifli bir ilkbahar seyahati için ne de güzel olur. Bu özel gün en başta çocuklarınız için bir hediye: Onlarla birlikte biraz eğlence, biraz farklılık olsun diye Darıca Hayvanat Bahçesi’ne gidelim. Birçok hayvanat bahçesinin yanı sıra büyük hayvanlarında bulunduğu parkta flamingolardan, dev zürafalara türlü türlü dostlar var. Burası yaş dinlemiyor: Dünya tatlısı hayvanlar herkesin yüzünü güldürüyor.
1 MAYIS İŞÇİ BAYRAMI 1 Mayıs, bu sene Çarşamba gününe denk geliyor. Hafta ortasında bir mola hiç yoktan iyidir. İşçi bayramları genelde eylemli, olaylı geçtiği için ailecek merkezi yerlerde bulunmanı pek önermiyorum. Takvimler daha kırsal kesimlerde güzel bir piknik için seni ve sevdiklerini çağırıyor. Hamağını, mangalını, topunu al, Polonezköy’e git. Piknik ve oyun alanlarındaki özel çardaklarda rezervasyonunu yaptırıp, eş dost güzel bir gün geçirin. Oradan Riva’ya gidip bir de sahil gezintisine çıkmak insanı gerçekten çok iyi hissettiriyor.
19 MAYIS: AİLE KAMPI? 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı 2019’da Pazar gününe denk geliyor. Tatil tatildir diyorum ve bu özel günde Datça’ya götürüyorum. İlkbaharın kum saati dolmak üzere; güneş hala bir yerlerde parlıyor. Neden kamp olmasın? Mayıs ayı Nisan gibi değil. Daha bir yaz havasını hissettiriyor. Ege’de güneş hala parıl parıl. Cuma akşamından çıkar, bütün hafta sonunu burada geçirirsin. Al çadırını, matını, topla en sevdiğin kankalarını kampa gel buraya. Köyceğiz Sığla Ormanları'nda kamp yapmak için de Mayıs ayı uygun bir zaman.
RAMAZAN BAYRAMI Bayram dedin mi akan sular durur; tatilin dibine vurulur. 11 Ayın Sultanı Ramazan Bayramı’nın arefe günü 4 Haziran Salı gününe denk geliyor ve bu da yarım günün tatil olması demek. 5 Haziran Çarşamba, 6 Haziran Perşembe ve 7 Haziran Cuma, bayramın diğer günleri. Ramazan Bayramı tatili bu sene de güzel. Pazartesi ve yarım günlük salı tatili ile 9 günlük tatil mümkün, 9 günlük bir tatil, düşünsene! Sen şimdiden rotanızı çiz, valizi hazırla, uçak biletini al, otelini seç; geriye bir tek gün saymak kalsın. En başta aile ziyaretlerini gerçekleştir; belki bir günlüğüne memlekete gider, oradan ailenle yola devam edersin.
Havalar ısınmış olacak. 14 Haziran okullar kapanacak. Seçeneklerin arttı ama ben sana bu aylarda en güzel yerleri önereyim: Alpler’den sonra dünyada en fazla oksijenin bulunduğu 2. yer olma unvanını gururla taşıyan Kaz Dağları’nda, meşhur testi kebabı ve gizemli yeraltı mağaraları ile Kapadokya mı, yoksa tarihi dokusu, damla sakızı aromalı lezzetleriyle güzel bir yaz tatili için Cunda Adası mı?
DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜKLER GÜNÜ 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü bu sene Pazartesi gününe denk geliyor; Cumartesinden başlayan 3 günlük bir gezi planı yapmak mümkün. O gün, İstanbul’da gerçekleşen 15 Temmuz Şehitlerini Anma törenini de kaçırma derim. Geçtiğimiz yıl boğaz köprüsünü kırmızıya boyamıştık. 15 Temmuz 2019’da da yine oradayız. Şehitlerimizi rahmetle andığımız bu özel günde manidar bir anıt ziyareti ve tarihi dokunuş için Çanakkale de güzel bir seçim. Yazlık tatil beldelerine yakınlığı tatiline bir bonus olacaktır. Hem tüyler ürperten şehitliğe gider, hem de bir Bozcaada kaçamağı yaparsın.
KURBAN BAYRAMI İşte en tatlı tatil günleri… Kurban Bayramı’nın arefesi 10 Ağustos Cumartesi gününe denk geliyor. 11 Ağustos Pazar, 12 Ağustos Pazartesi, 13 Ağustos Salı ve 14 Ağustos Çarşamba günler için güzel bir program yapabilirsin. Tatili 9 güne uzatmak yine senin elinde. Çoğu zaman denk geliyor; bu sene de 9 gün olması için duacıyız. Peki hava sıcaklığının bunalttığı bu günleri nasıl planlıyoruz? Tabii ki memleket ziyaretleriyle! İlk günler bayram aile ziyaretleri, kurban kesimi derken hızlıca geçiyor. Asıl gezmeler 3’üncü günden başlıyor. Uzakta olan akrabaların elini öpüp memleket hasretiyle yanıp tutuşanlar için Türk Hava Yolları’nın yurt içi kampanyalı biletlerine bir bakmalarını öneririm. Ben memleketim Rize'ye gidip, güzel bir bayram geçireceğim.
ZAFER BAYRAMI 30 Ağustos 2019’da Cuma gününe denk geliyor. Hafta sonu tatili olanlar bu sene gezmeye doyamayacaklar. 3 günlük güzel bir tatil daha… Hem de ağustos ayı! Deniz, kum, güneş çanları işte şimdi çalmaya başladı. Günleri söyledim, plan senin.
CUMHURİYET BAYRAMI 29 Ekim, 2019 yılında Salı gününe denk geliyor. Hafta sonu ile birleştirip Pazartesi de izin alabilirsen ne mutlu sana. Pazartesi gününün yarım günü de tatil. Yine totalde 4 günlük bir tatil edebilir. Bu özel günde Ankara'ya gidelim. Bulunduğun konuma göre hızlı tren sayesinde günübirlik bile gidip dönebilirsin. Cuma akşamından yola çıkıp, hafta sonu yorgunluğunu atıp, 29 Ekim sabahı erkenden Anıtkabir’in yolunu tut derim. Geniş bir Ankara gezi rehberi için bu linke tıkla; günün şenlensin! 29 Ekim: Ankara’nın büklüm büklüm yolları
ÖĞRENCİ TAKVİMİ: SÖMESTR TATİLİ 2019 sömestr tatili (yarıyıl tatili) ne zaman başlayacak? Senin kadar, öğrenciler de tatil günlerini dört gözle bekliyor. 2018/2019 eğitim – öğretim sezonunda öğrenciler 2019 yılında 21 Ocak günü yarıyıl tatiline başlayacak ve bu tatil 1 Şubat gününe kadar devam edecek. Kayak tatili için vazgeçilmez adres: Palandöken. Erzurum’a senede 50 gün yağıyor ve yağan kar 113 gün yerde kalıyor. Anlayacağın soğuk bir kış tatili seni bekliyor. Tarih yakın, hemen rezervasyonlar için kolları sıva.
Doğal güzelliği, ormanları, göl manzarası, acemi ve profesyonel kayakçıların faydalanabildiği 17 kilometre uzunluğundaki 21 pistiyle dikkati çeken Kartepe de, günübirlikçiler için birebir. Yüzde 65'i ormanlarla kaplı, 200'den fazla göl ile gölete sahip Bolu'nun kayak merkezi Kartalkaya ile doğal güzellikleriyle ünlü Gölcük, Abant ve Yedigöller tabiat parkları benim favorim. Peki 2019 yılında okullar ne zaman kapanacak? Okullar 14 Haziran 2019 Cuma günü sona erecek. Koca bir yaz tatil yapacak olan öğrenci arkadaşlar için geniş kapsamlı bir gezi rehberim olacak. NOT! Resmi tatil takvimi 17.03.1981 tarih ve 2429 sayılı ULUSAL BAYRAM VE GENEL TATİLLER HAKKINDA KANUN ‘a göre hazırlanmıştır. *27.04.2009 tarih ve 5892 sayılı ULUSAL BAYRAM VE GENEL TATİLLER HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN’a göre hazırlanmıştır. Read the full article
#2019#2019Resmitatilgünleri:Nereyegidelim?#23nisan#dünya#ensonhaber#haber#izin#kurbanbayramı#ramazanbayramı#resmitatil#resmitatilgünleri#SEYAHAT#türkiye#yılbaşı#zaferbayramı
0 notes
Text
10 Kasım Okullar tatil mi? (MEB) Hangi güne geliyor?
https://haberoldu.com/10-kasim-okullar-tatil-mi-meb-hangi-gune-geliyor
10 Kasım Okullar tatil mi? (MEB) Hangi güne geliyor?
Her sene Atatürk’ü Anma Günü olarak kutlanan 10 Kasım’da okullar tatil olacak mı? Tatil planını şimdiden yapan öğrenciler konunun ayrıntılarını araştırmaya başladı. MEB ise 10 Kasım’da okulların tatil olup olmamasıyla ilgili çalışma planını açıkladı.
10 Kasım Atatürk’ü Anma şiirleri 2018! 1, 2, 3 ve 4 kıtalık şiirler…
2018 yılı itibariyle 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü cumartesi gününe gelmesi sebebiyle okullar tatil olacak. Fakat resmi tatil uygulanmayacak. 9 Kasım cuma günü ise Türkiye’nin her yerinde ilkokul, ortaokul ve liselerde anma törenleri düzenlenecek, şiirler, mektuplar, makaleler ve şarkılar okunacak. Her sene olduğu gibi bu senede 10 Kasım resmi tatil olmayacak. Tüm kamu kuruluşları mesai saatleri içinde işlemlerine devam edecek.
2019 RESMİ TATİL GÜNLERİ! KAÇ GÜN İZİN YAPILACAK…
– 01 Ocak 2019 Yılbaşı (Salı günü) – 23 Nisan 2019 Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı (Salı günü) – 01 Mayıs 2019 Emek ve Dayanışma Günü (Çarşamba günü) – 19 Mayıs 2019 Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı (Pazar günü) – 04 Haziran 2019 Ramazan Bayramı Arefesi (Salı günü) – 05 Haziran 2019 Ramazan Bayramı (1.Gün) (Çarşamba günü) – 06 Haziran 2019 Ramazan Bayramı (2.Gün) (Perşembe günü) – 07 Haziran 2019 Ramazan Bayramı (3.Gün) (Cuma günü) – 15 Temmuz Darbe Girişimi ve Milletin Zaferi (Pazartesi günü) – 10 Ağustos 2019 Kurban Bayramı Arefesi (Cumartesi günü) – 11 Ağustos 2019 Kurban Bayramı (1.Gün) (Pazar günü) – 12 Ağustos 2019 Kurban Bayramı (2.Gün) (Pazartesi günü) – 13 Ağustos 2019 Kurban Bayramı (3.Gün) (Salı günü) – 14 Ağustos 2019 Kurban Bayramı (4.Gün) (Çarşamba günü) – 30 Ağustos 2019 Zafer Bayramı (Cuma günü) – 29 Ekim 2019 Cumhuriyet Bayramı (Salı günü)
Kaynak: HABER7.COM
0 notes
Text
Mutlaka Bilinmesi Gereken 28 Instagram İstatistiği
https://webional.com/mutlaka-bilinmesi-gereken-28-instagram-istatistigi/
Mutlaka Bilinmesi Gereken 28 Instagram İstatistiği
Instagram ilk olarak 2010 yılında fotoğraf paylaşma ve fotoğraflara dijital filtre ekleme seçeneği sunan bir uygulama olarak başlamıştı.
Yıllar içinde kullanıcı sayısı arttı, Facebook’a satıldı ve bugün dünyanın en büyük sosyal medya uygulamalarından biri oldu.
Bu gelişimi sayesinde özellikle dijital pazarlama sektörü için güçlü ve önemli bir araç haline geldi.
Platform büyüdükçe özellikler ve rekabet de hızlı bir şekilde arttı.
Bu kadar fazla kullanıcı içerisinde dikkat çekmek için neler yapılabilir?
Bu makalede, Instagram pazarlama stratejinizi geliştirecek 28 instagram istatistiğini öğreneceksiniz.
Genel Instagram İstatistikleri
Instagram’ın 1 milyardan fazla aylık aktif kullanıcısı bulunuyor
Aylık 1 milyardan fazla aktif kullanıcının kullandığı Instagram Eylül 2017’den Haziran 2018’e kadarki 10 aylık süreçte 200 milyon yeni kullanıcı kazandı.
Instagram’ın değeri 100 milyar dolar
Facebook 9 Nisan 2012’de Instagram’ı 1 milyar dolara satın almıştı. Bunun ne kadar doğru bir karar olduğu artık bariz bir şekilde belli oldu. Hatta 2020 yılına kadar Facebook gelirlerinin %20’sini oluşturacağı tahmin ediliyor.
Her gün 500 milyondan fazla kişi kullanıyor
Her zaman dediğim gibi ne kadar kullanıcınız olduğu önemli değil, bu kullanıcıların ne kadarının aktif olduğu önemlidir.
Instagram’ın Eylül 2017’deki günlük kullanıcısı sayısı 500 milyona kadar yükseldi.
Instagram Dünya’nın en popüler 3. Sosyal Ağı
Instagram çok hızlı büyüyor olsa da hala Facebook’a göre kullanıcısı sayısı yarısı kadar.
Temmuz 2018 itibariyle Instagram Dünya’nın en popüler 3. Sosyal Ağı olmayı başarmıştır. Aslında 2. Olarak Youtube sıralamaya girse de Youtube bir arama motoru olduğu için en popüler 2. Sosyal ağ diyebiliriz.
Facebook: 2.2 milyar YouTube: 1,9 milyar Instagram: 1 milyar Twitter: 336 milyon
Kullanıcıların %80’i ABD Dışından
Instagram, özellikle ABD dışındaki markaların ve uluslararası pazarda büyümek isteyen ve gelecek vaadeden işletmelerin önemli pazarlama kanalları arasındadır.
Bir Amerikan şirketi olmasına rağmen Instagram’ın kullanıcılarının %80’i ABD dışı ülkelerdeki kullanıcılardan oluşuyor.
Instagram Kullanıcılarının %61’i 18-34 Yaş Aralığında
Instagram kullanıcılarının çoğunluğunu “Milennials/Milenyum” jenerasyonu oluşturuyor.
Tam olarak Instagram kullanıcılarının %31’i 18-24 yaş aralığında ve %30’u 25-34 yaş aralığında bir kitleden oluşuyor.
İlginç olan bir diğer istatistik ise 13-17 yaş aralığındaki gençler yalnızca %7’lik bir kullanıcı verisi oluştururken 45-54 yaş aralığındaki kullanıcı yüzdesi 9’dur.
İşletmeler için Instagram İstatistikleri
ABD’deki İşletmelerin %71’i Instagram Kullanıyor
Instagram hızla büyüdükçe, Instagram’ı pazarlama aracı olarak kullanan işletmelerin sayısı da gün geçtikçe artıyor.
2016 yılında ABD’de şirketlerin yalnızca %48’i pazarlama amacı ile kullanırken 1 sene sonunda 2017 yılında bu işletmelerin yüzdesi 70.7’ye yükselmiştir.
Bu artışın, 2016 Mayıs ayında yapılan “ İşletmeler için Instagram” yani Instagram işletme profilleri ve yeni reklam modelleri güncellemelerinin bir sonucu olduğunu söyleyebiliriz.
Instagram İşletme Profillerini Kullanan 25 Milyon İşletme Var
Instagram’ın açıkladığı sayılara göre Kasım 2017’den itibaren Instagram’da işletme profillerini kullanan 25 milyondan fazla işletme bulunuyor.
Aslında bu istatistikler işletmeler için iyi bir haber. Çünkü bu sayı, 1 milyar aktif kullanıcısı bulunan Instagram içerisinde yalnızca %2.5’luk küçük bir yüzde demektir.
Instagram Kullanıcılarının %80’ini Bir İşletme Profili Takip Ediyor
Instagram’ı pazarlama aracı olarak kullanmak isteyen işletmeler için müthiş bir istatistik: kullanıcıların %80’i en az bir işletme profili takip ediyor.
Günlük 200 Milyondan Fazla Kullanıcı En Az Bir İşletme Profili Ziyaret Ediyor
Instagram’a göre, kullanıcılar işletme profillerini sadece takip etmiyor ayrıca günde 200 milyondan fazla kullanıcı her gün en az bir işletme profilini ziyaret ediyor.
Bu istatistiğe göre 1 milyar aylık kullanıcı arasından %20’lik bir kısım işletmeler hakkında bilgi öğrenmek için bu uygulamayı kullanıyor.
İşletme Profillerinin Ziyaret İstatistikleri Takip Etmeyenlerden Geliyor
Instagram, işletme profillerinin ziyaret istatistiklerinin 3’te 2’sinin işletmeyi takip etmeyenlerden oluştuğunu söylüyor.
Bu yüzden bu ziyaretçileri müşterilere dönüştürmek için Instagram profillerinizi optimize etmeyi unutmamalısınız.
Reklam İstatistikleri
Instagram Reklamlarını Kullanan Dünya Çapında 2 Milyondan Fazla Reklamveren Var
Instagram, Eylül 2017’de dünya çapında 2 milyondan fazla reklamverenin işletmelerini büyütmek için Instagram reklamlarını kullanıyor olduğunu açıkladı.
Instagram Reklamlar 2017 ikinci yarısında %28 arttı
Instagram reklamlar ilk olarak Ekim 2013’te kullanmaya başlanmıştı.
Klear’ın verilerine göre Temmuz 2017’de 134.000 reklam yayınlanırken Aralık 2017’ye gelindiğinde 171.000 reklam yayınlanarak 6 ayda %28’lik bir büyüme elde etti.
Instagram mobil reklam geliri 2018’de 7 milyar dolara ulaşacak
Statista verilerine göre, instagram reklam gelirleri 2018’in sonuna kadar 6.84 milyar dolara ulaşacağı bekleniyor.
Bu artış 2 yıl içerisinde neredeyse 5 milyar dolarlık bir artışı gösteriyor.
Bu hızlı büyüme, son zamanlarda yapılan Instagram Alışveriş ve Instagram hikaye reklamlarının da reklam modelleri arasına eklenmesinden kaynaklanıyor.
İçerik Paylaşma İstatistikleri
Günlük 95 Milyondan Fazla İçerik Paylaşılıyor
1 milyardan fazla aylık kullanıcısı olan bir uygulama için 95 milyon günlük içerik paylaşımı çok şaşırtıcı değil. Ayrıca kullanıcı sayısındaki artışa göre ilerleyen yıllarda da bu sayının artacağına emin olabilirsiniz.
Büyük Markalar Günlük Ortalama 1.5 İçerik Paylaşıyor
Instagram’da ne kadar paylaşım yaptığınız önemli bir istatistik ve Union Metrics’e göre büyük markalar günlük 1 veya 2 içerik paylaşıyor.
Bu araştırma, 55 aktif ve popüler marka profillerinin paylaşım zamanlaması, sıklığı gibi verilere bakarak, büyük markaların günde ortalama 1.5 paylaşım yaptığını ortaya koymuştur.
Paylaşımların %70’i Görünmüyor
Instagram içeriğinizi oluştururken harcadığınız zaman, çaba, emek ve para bazen yetersiz kalabiliyor.
Her gün 95 milyondan fazla yayın paylaşılıyor ancak yeni algoritmayla birlikte kullanıcıların ana akışında (zaman tünelinde) bu içeriklerin ortalama %70’i maalesef görünmüyor.
Bu yeni algoritmayla instagram, geçmiş profil etkileşimleri de dahil olmak üzere birçok faktörü değerlendirerek kullanıcıların gördüğü paylaşımları belirler. Temel olarak kullanıcılara daha çok sevdiği veya ilgilendiği içeriği gösterirken diğer içerikleri (daha az ilgilendiği) daha az gösterir.
Bu yüzden kaliteli içerik yayınlamak çok önemli hale geliyor, çünkü geçmişte paylaştığınız içerikler gelecekteki etkileşim oranını da etkiliyor.
Instagram Haftaiçi daha çok kullanılıyor
Günlük 95 milyon paylaşım yapılıyor ve %70’i düşük erişim sergiliyorsa ne zaman paylaşım yapmalısınız?
Öncelikle bu sorunun net bir cevabı maalesef yok. Çünkü bu konuyla ilgili zıt sonuçlar ortaya koyan birçok araştırma bulunuyor.
Sprout Social şirketi bu araştırmaları toplayarak genel bir değerlendirme yaptı ve ortaya aşağıdaki gibi bir sonuç çıktı.
Verilere göre Salı gününden Cuma gününe kadar 9.00 ile 18.00 saatleri arasında yapılan paylaşımların etkileşim oranlarının yüksek çıkacağı yönünde sonuçlar çıkmıştır.
Perşembe en yoğun gün olup, pazar günleri ise en az yoğun olan gün olarak ortaya çıkmış.
En yoğun saatler ise salıdan cumaya saat 05.00, 11.00 ve 3.00-4.00 saatleri sonucu çıkmış.
İçerik Oluşturma ile İlgili İstatistikler
80/20 Kuralı
Instagram’da 80/20 kuralı, içeriğinizin %20’sinin reklam ve tanıtım amaçlı olması, %80’inin ise kitlenize değer verdiğinizi hissettirecek eğitim veya eğlence içerikleri olması anlamına geliyor.
80/20 kuralı ile ilgili Barış Özcan’ın aşağıdaki videosunu izlemeyi de unutmayın. 80/20 kuralı sadece Instagram için değil hayatınızın her alanı için geçerlidir.
youtube
Gary Vaynerchuk bu stratejiye “Jab, jab, jab, right hook” diyor. Bunu ise “Ver, ver, ver, sonra sor (Give,give,give and then ask)” diyerek açıklıyor.
İnsan Yüzü olan paylaşımlar %38 daha fazla beğeni alıyor
İnsanlar, insanları izlemeyi ve görmeyi seviyor. Bunu anlamak için aslında TV sektörünün başarısına bakmamız yeterli. Başka insanları izlemeyi ve dinlemeyi seviyoruz.
Hatta bu teori Georgia Tech tarafından yapılan bir çalışmayla doğrulandı.
Bir yüz algılama yazılımı rastgele seçilmiş 1.1 milyon instagram fotoğrafını analiz ederek, insan yüzü olan fotoğrafların yüzde 38 daha çok beğeni aldığını gösterdi. Ayrıca insan yüzü kullanılan paylaşımların yorum alma olasılığı %32 daha fazladır.
En çok kullanılan Instagram filtresi Clarendon
Instagram’da fotoğraflarınızı düzenlemeniz ve efektler eklemeniz için 40 filtre bulunuyor.
Canva’nın anketine katılan 126 ülkenin 119’unda en popüler instagram filtresi Clarendon olarak belirlenmiştir. Türkiye’de en çok Clarendon filtresinin kullanıldığı ülkelerden biridir.
Canva bu çalışmasına ek olarak hangi tür paylaşımların hangi efektlerle daha çok kullanıldığını da araştırarak;
Doğa paylaşımları için: Valencia
Moda paylaşımları için: Kelvin
Yemek paylaşımları için: Skyline
Selfie paylaşımları için: Normal
Filtrelerinin daha çok kullanıldığını da ortaya çıkardı.
Instagram’da Video tüketimi %80 arttı
Son yıllarda internette video içerikler patlama yaşıyor, özellikle Vine’nın hızlı yükselişinden sonra daha hızlı bir şekilde video içerikler yayılmaya başladı. Instagram’da bundan geri kalmadı.
Instagram verilerine göre, uygulamada video izlemek için harcanan zamanda %80’lik bir artış görüldü.
Bu da video içerik üretmenin gerektiğini gösteriyor.
Fotoğraflar %36 daha fazla etkileşim alıyor
Her ne kadar video izleme süresi artmış olsa da fotoğraf içeriklerle etkileşim %36 daha fazla. Bunu, insanların iş yerlerinde, toplu taşımada veya kamuya açık alanlarda video izlemelerinin daha zor olduğundan, bu zamanlarda fotoğraf içeriklerle daha kolay etkileşim kuruyorlar olarak açıklayabiliriz.
Markalar Pazarlama çalışmaları için %80 oranla Instagram Influencer’larını Tercih Ediyor
Instagram markaların ve influencerların işbirlikleri için en uygun mecralardan biridir.
Ancak işin ilginç tarafı markalar işbirliklerinin %80’ini Instagram influencerlardan yana kullanırken %16’sını bloglar, yüzde 4 Youtuberlar, yüzde 2 Facebook sayfaları ve yüzde 1 Pinterest ünlülerinden yana kullanıyorlar.
Bu istatistik ABD ve İngiltere pazarlarındaki çalışmalarla ortaya çıkmış, ülkemizde Youtuberlar ile çalışma yapan markalar da bir hayli fazla ve ilerleyen yıllarda daha da fazla olacaktır.
Bunların yanında Twitch yayıncıları şu an markalar için en iyi seçenek olabilir.
Kullanıcı tarafından oluşturulan içerikler %4.5 daha yüksek dönüşüm oranına sahip
Kullanıcı tarafından oluşturulan içerikler markalar ve pazarlamacılar için birçok açıdan faydalı bir modeldir.
Öncelikle yeni içerik oluşturmak için zaman ve para maliyetini büyük oranda düşürür. Diğer en büyük avantajı ise kullanıcılarla doğrudan etkileşim kurmaya yarıyor.
Ayrıca, kullanıcılar tarafından oluşturulan içerik “social proof (sosyal kanıt)” olarak bilinen psikolojik algıyı da oluşturuyor. Hatta Gartner L2’nin yaptığı araştırmalarla bu sonuçlar doğrulandı.
Kullanıcı tarafından oluşturulan içeriği gören bir tüketici dönüşüme %4.5 daha yüksek oranla dönüştüğünü, hatta fotoğraf içerikler bu oranın %9.6’ya yükseldiği tespit edildi.
Instagram Hikayeler İstatistikleri
Instagram Hikayeler günlük 400 milyondan fazla kullanıcıya sahip
Haziran 2018’de instagram, hikayelerin günlük kullanıcı sayısının 400 milyondan fazla olduğunu açıkladı.
Instagram Hikayeler, Instagram’da geçirilen süreyi 28 dakika arttırdı
Instagram, hikayeler özelliği sayesinde kullanıcıların uygulamada geçirdikleri süreyi 28 dakika arttırdığını açıkladı.
En Popüler Hikayeler Filtreleri Köpek Kulakları
Mayıs 2017’de hikayelere eklenen çeşitli filtreler herkes tarafından kullanılmaya başlandı.
Bunlar arasında en çok kullanılanlar efektler ise;
Köpek Kulakları
Uyku Maskesi
Tavşan kulakları
Kalp şeklindeki dart okları
Koala kulakları
En çok kullanılan 5 etiket/çıkartma ise;
Anlık Konum Etiketi/çıkartması
Dijital Saat Etiketi/çıkartması
Beğeni çıkartması/etiketi
Hashtag çıkartmaları
Hava Durumu çıkartması/etiketi
Sonuç/Özet
Bu sonuçlara göre Instagram ilerleyen yıllarda daha da popülerleşecek izlenimini veriyor.
Ayrıca e-ticaret için önemli bir yer haline geleceği biliniyor. Bununla birlikte dijital pazarlama işi yapanlar ve markalar için sürekli takip edilmesi gereken bir uygulama.
Bu istatistikler arasında gerçekten ilginç veriler de bulunuyor, özellike kullanıcıların %80’inin ABD dışında olması gerçekten tahmin edilemez bir bilgi.
Sizin de ilginizi çeken bir istatistik varsa yorumlarda belirtmeyi unutmayın.
Bu yazı ilk kez oberlo blog tarafından ingilizce olarak paylaşılmıştır.
#bilinmesi gereken instagram istatistikleri#en çok kullanılan instagram efektleri#Dijital Pazarlama#İnternet Dünyası
0 notes
Text
Korkmaz27
İkinci Büyük Labirent Kitabım (Türkçe) Kağıt Kapak – 1 Şubat 2018 Phil Clarke (Eser Sahibi), Fulya Koçak (Çevirmen) 5 yıldız üzerinden 5,0 1 değerlendirme Format ve baskı seçeneğinin tamamına bakınKağıt Kapak ₺19,05 1 Yeni Başlangıç Fiyatı: ₺19,05 Bedava kargo ile 11 Mayıs Pazartesi – 14 Mayıs Perşembe tarihinde teslim alın. Ödeme adımında daha hızlı olan teslimatı seçin ve 5 Mayıs Salı – 7 Mayıs…
View On WordPress
0 notes
Text
Yetenek Taraması Devam Ediyor
2019-2020 Eğitim-Öğretim döneminde Türkiye genelinde tüm ilkokul 3. sınıflara uygulanacak olan Türkiye Sportif Yetenek Taraması ve Spora Yönlendirme Projesi 02 Mart-04 Haziran 2020 tarihleri arasında düzenleniyor. İlkokul 3. sınıf öğrencilerin katıldığı projede öğrencilerin boy-kilo, esneklik, kulaç uzunluğu ve oturma yüksekliği, geriye doğru sağlık topu atma, el kavrama kuvveti, sürat, çeviklik ve dikey sıçrama gibi 8 farklı istasyonda yetenekleri ile değerlendirilecek. Mayıs 2018'de başlatılan proje ile adım adım Türkiye'nin spor altyapı haritası oluşturuluyor. İllerde ve coğrafi bölgelerde hangi spor branşlarının baskın olduğu, taramaya katılan çocukların hangi spor branşlarına yatkın olduğu tespit edilmeye çalışılıyor. Bu projeyle, her yıl en az 1 milyon ilkokul 3'üncü sınıf öğrencisinin sportif yetenek taraması katılımı planlanıyor. Hedef, onları sporla tanıştırmak, sporu geniş kitlelere yaymak, topluma spor yapma kültürünü yerleştirmek, çocuk ve gençlere sporu sevdirmek, spora başlama yaşlarında olan yetenekli çocukları tespit ederek spor branşlarına yönlendirmek ve üst düzey sporcu yetiştirilmesini sağlamak. Proje kapsamındaki yeni aşama çalışmaları 3 Mart 2020 Salı günü Arifiye Bekir Sıtkı Durgun Spor Salonunda başladı. Ardından Sapanca ve Karasu İlçeleri ile devam etti.
source https://www.kocaali.com/spor/yetenek-taramasi-devam-ediyor-h15123.html
0 notes