Tumgik
#şikeli maçlar
woldemort1232 · 6 months
Text
Tumblr media
0 notes
futbolpenceresi · 7 months
Text
TURKIYE CUKUR LIGI
Ahmet T. Kuru gönderiyi yeniden yayınladı Suat KINIKLIOĞLU @kinikli88 Kendimizi kandırmayalım. Biz bir ulus değiliz. Biz birarada yaşamak zorunda kalan ve herbiri kendi yaşam biçimi ve değerlerini diğerlerine - gerekirse zorla - empoze etmeye çalışan farklı kabilelerin mütemadiyen birbiri ile savaştığı tuhaf bir uğultuyuz. Çoğumuzun Türkçe konuşuyor olması bizi ulus yapmak için yeterli değil.
Kitlelerin Bilgeliği - Bkmkitap
Kitlelerin Bilgeliği en uygun fiyat, hızlı kargo ve kapıda ödeme seçenekleriyle bkmkitap.com’da. Kitlelerin Bilgeliği avantajlı fiyatlarıyla
2002 yazında, tüm İtalyan ulusuna karşı büyük bir suç işlenmişti. Ya da en azından milyonlarca İtalyan futbol taraftarı, ülkenin ulusal takımı alt sıralardaki bir takım olan Güney Kore tarafından Dünya Kupası'ndan elimine edilince, buna kesinlikle inandı. Kesin favori olan İtalyanlar, Korelilere karşı maçın başlarında bir gol kaydetmiş ve oyunun büyük bölümünde 1-0'lık skoru korumuşlardı. Ancak sonlarda yedikleri beraberlik golü ve uzatmada yedikleri bir golle kupa dışında kalmışlardı. İtalyanların performansı en insaflı yorumla orta karardı. Fakat takım, hakemin bir gollerini vermemesi dahil, hayli kötü birkaç kararının kurbanı olmuştu. Hakem başka türlü karar vermiş olsaydı, İtalya'nın kazanması olasıydı.
İtalyan taraftarlar tabii ki Byron Moreno adındaki Ekvatorlu hakemi sorumlu tuttular. Ne var ki, çarpıcı bir şekilde Moreno'yu yetersiz olmakla ki(öyleydi) değil, kasti davranmakla suçluyorlardı. Taraftarların zihninde, takımları salt kötü bir maç idaresinden çok daha netameli bir şeyin kurbanıydı; İtalyanlar -belki dünya futbolunu yöneten FIFA örgütü tarafından onların hakları olan zaferden mahrum bırakmak amacıyla tezgahlanan- küresel bir komploya yenik düşmüşlerdi. Moreno, komplonun gereğini yerine getirmiş, emirleri mükemmelen uygulamıştı.
Örneğin, Milano'nun günlük gazetesi Corriere della Sera, "hakemlerin ... tetikçi olarak kullanıldıkları" bir sistemi protesto ediyordu. La Gazetta dello Sport başyazısında "maç sonuçlarının önceden kararlaştırıldığı ve milyonlarca dolarlık pazarlıklar yapılan o yerlerde İtalya'nın esamesinin bile okunmadığını" söylüyordu. Hükümetin bir bakanı, "Sanki masaya oturup bizi tasfiye etmeye karar vermişler", diye beyanat vermişti. İtalyan takımının yıldızlarından Francesko Totti, "Bu arzuladıkları bir eliminasyondu. Kimin parmağı var, bilmem, beni aşan şeyler var, ama bizim saf dışı kalmamızı istediklerini hissediyorum." diyerek bu komplo kuşkusunu en iyi şekilde yansıtmıştı. Oyundan sonraki haftalarda İtalyan gazetelerinin tüm çabasına karşın) İtalyan karşıtı bir fitne ya da Moreno'nun satılmışlığı hakkında hiçbir kanıt ortaya çıkmadı. Ancak taraftarlar karanlık güçlerin İtalya'nın emellerini yıkmak için birleştikleri kanısından vazgeçmediler.
Dışarıdan bir gözlemciye, yolsuzluk suçlamaları çılgınca geliyordu. Dürüst hakemler her zaman kötü kararlar verirdi. Moreno'nun farklı olduğuna inanmak için ne gibi bir neden vardı ki? Oysa İtalyan futboluna aşina olan herhangi biri için, bu suçlamalar tamamen tahmin edilebilir bir tavırdı. Çünkü İtalyan futbolunda yolsuzluk olağan bir şeydir. Her yıl, İtalyan futbol sezonu her hafta ortaya atılan şike iddialarıyla gölgelenir zaten. Takımlar hep bazı hakemlerin satıldığını ileri sürüp, kendi maçlarına o hakemlerin atanmamasını isterler. Futbol hakemleri ön sayfa haberidir. Her Pazartesi gecesi, Biscardi'nin Mahkemesi adında bir TV programında iki buçuk saat boyunca hakem hataları masaya yatırılır ve hakemler taraf tutmakla suçlanır durur.
Bütün bunların İtalyan futbol maçları üzerindeki etkisi iyi değildir. Oyuncular dünyanın en iyileri arasında olmasına karşın, maçlar bol faullü, toptan çok hakemlerle oynayan futbolcuların itirazlarıyla ikide bir kesilen olaylardır. Yenilgi hiçbir zaman adil bir mücadelenin sonucu olarak kabullenilmez. Hatta zaferler bile, belki de masa başında kurulan tezgahların sonucu oldukları düşüncesiyle gölgelenir.
Peki, İtalyan futbolunun kolektif karar alma ve sorun çözmeyle ne ilgisi var? Şöyle: Bir futbol maçında takımlar birbirlerini yenmeye çalıştıklarında aralarında çıkar çelişkisi olsa da, ortak bir çıkarları da vardır. Oyunların zevk vermesi ve taraftarları stadyuma çekmesi. Maçlar ne kadar ilginç olursa, insanların statlara gelmesi o kadar olası, gişe hasılatı o kadar büyük, reytingler (TV'de izlenme oranı) ve dolayısıyla klüplerin karları ve oyuncuların maaşları da o kadar yüksek olur. O halde, iki futbol takımı birbiriyle oynarken sadece rekabet halinde değillerdir. En azından teorik olarak, birbirleriyle- ve hakemlerle birlikte- keyif veren bir oyun sergilemek için işbirliği yapmaktadırlar. İşte İtalyan takımlarının yapamadığı tam da budur. Her iki taraf da çabasının adilane bir şekilde ödüllendirileceğine emin olamadığından, oyuncular kendi çıkarlarını korumaya gereğinden fazla zaman harcarlar. Oyun kalitesini yükseltmek için harcanması daha yararlı olacak enerji, zaman ve dikkat, hakemleri yerden yere vurmaya, gözlemeye ve manipülasyon çabalarına gider. Manipülasyon kendi kendini besleyen bir süreçtir. Çoğu oyuncu dürüst davranmayı tercih etse bile, sadece suistimale davetiye çıkarmış olacaklarının farkındadırlar. Avrupa şampiyonu Ac milan'ın kanat oyuncusu Gennaro Gattuso'nun 2003 Ekim'inde söylediği gibi, "Sistem doğruyu söylemenizii ve kendiniz gibi davranmanızı engeller." Bu haliyle sistemden memnun olan yok gibiyse de, sistemi değiştirebilen de yoktur.
İtalyan futbolunun başaramadığı şey, bu kitapta bir işbirliği sorunu olarak adlandıracağım şeye iyi bir çözüm bulmaktır... Kaldırımlardaki karı küremek, vergi ödemek, çevre kirlenmesini azaltmak gibi şeyleri içeren işbirliği sorunlarını çözmek içinse, bir grubun ya da toplumun üyelerinden daha fazlası beklenir. Kısa vadede karını azamiye çıkarmanın gerektirdiği dar açılı öz-çıkar tanımından daha geniş bir tanımı benimsemek ve çevrelerindeki insanlara güvenebilmek zorundadırlar, zira güven yokluğunda, sadece kısa vadeli öz-çıkarlar için uğraşmak tek akıllıca strateji olur.
On sekizinci ve erken on dokuzuncu yüzyılda Britanya ekonomisinin hatırı sayılır bir bölümü, Quaker'ler diye bilinen bir dini mezhebin üyelerince yürütülüyordu... Başlangıçta Quaker mezhebinin başarısı, kendi aralarında ticaret yapmanın sağladığı yararlar üzerine inşa edilmişti... Quakerler kredi bulmak veya ticaret yapmak istediklerinde diğer mezhep üyeleri arasında kolaylıkla ortak bulabiliyorlardı. İnanç birliği birbirlerine güven duymalarını kolaylaştırıyor; Quaker mensubu bir tüccar okyanusun öbür kıyısına sevkiyat yaptığında, mallar Philadephia'ya ulaştıktan sonra parasının ödeneceğinden emin oluyordu.
Bu skandalların en azından bir yorumu; sapmalardan ibaret olmadıkları, insanların -açgözlülük, kinizm, bencillik gibi- en kötü içgüdülerine hitap eden bir sistemin yan ürünü oldukları yolundadır. Bu sav akla yakın gelmektedir, çünkü kapitalist söylemler çoğu kez aç gözlülüğün ve işçi çıkartırken gösterdiği efsanevi insafsızlıkla ünlü "Elektrikli Testere" lakaplı CEO Al Dunlap'ın "aşağılık işler" dediği şeyin erdemlerini sık sık vurgular. Ancak kapitalizmin bu yaygın imgesi gerçek haline çok az benzer. Aslında kapitalizmin evrimi yüzyıllar boyunca daha fazla güven ve saydamlık yönünde olmuş; kişinin sadece kendi çıkarlarını gözeten davranış tarzı yönünde olmamıştır.
***
Yeni Sanayi Devrimi
Dünyanın en bilinen giyim markaları ürünlerini Bangladeş’te yaptırıyor. Bu zorlu coğrafyada bugün 3500 tekstil fabrikası var. Dört milyon Ba
Gazete Duvar
Yeni Sanayi Devrimi
Sanayi Devrimi fabrikalarını tanımlayan üç unsur vardı: Günde 16 saate varan çalışma temposu, düşük ücret ve sağlıksız bir ortam. “İnsanlık dışı” dedim ama neticede fabrikalarda insanlar çalışıyordu; dolayısıyla insanın insanla bir araya geldiği her yerde olduğu gibi dayanışma da oradan doğdu. Sosyalizm, fabrikalarda ve daha da beter koşullara sahip madenlerde büyüdü ve serpildi. Bu da başka bir hikâye…
Dönelim Bangladeş’e... 
Bu zorlu coğrafyada bugün 3500 tekstil fabrikası var. Dört milyon Bangladeşli, neredeyse hiç ara vermeden bu fabrikalarda çalışıyor. Dünyanın en büyük, en bilinen, hepimizin her gün kullandığı kıyafet markaları için tişört, pantolon, şapka, çanta, ayakkabı, aklınıza ne gelirse onu dikiyorlar. Bangladeş, Çin’den sonra dünyanın en büyük tekstil ihracatçısı. 
Neden böyle bir dev Bangladeş? Çünkü ucuz. İşçilerin aldığı para 8300 Bangladeş takası. Bugünkü kurda 2148 Türk lirası ediyor. Az para. Çok az para. Bu alanda çok düşük ücretlerle tanınan Vietnam’ın, Kamboçya’nın da gerisindeler. En gerideler. Piramidin en altındalar. En üstte uzay turisti, onun altında petrol sermayesi, altında Silikon Vadisi, altında ne ürettiği bilinmeyen dev tüketimcisi, altında denizaşırı gezebileni, altında kendi kendine yeteni, altında kıt kanaat geçineni, altında şehir cangılında her şeye rağmen mücadele edeni, en altta da Sanayi Devrimi’ni yaşayan Bangladeşli işçi… Aşağı doğru orantısız büyüyen bir piramidin temsilcileri.  
İşte burasına kadar gelen bu temsilciler, kazandıkları ücretin insani bir seviyeye çıkabilmesi için günlerdir, haftalardır, aylardır mücadele ediyor. 2100 lira, 70 euro, 8300 taka. Hiç olur mu? Olmuyor. İşçiler sokaklara dökülüyor. Üzerlerine açılan ateşte öldürülüyorlar. 
***
Bu evrim, kapitalistler doğuştan iyi insanlar olduğu için meydana gelmemiştir. Güven duygusunun yararları -yani, güvenir ve güvenilir olmak- muazzam bir potansiyele sahip olduğundan ve başarılı bir piyasa sistemi insanlara bu yararları görmeyi öğrettiği için meydana gelmiştir.
İktisatçı Thomas Schelling'in söylediği gibi: "dürüst ve vicdanlı insanlardan oluşan bir toplumun ne kadar olağanüstü bir ekonomik varlık olduğunu anlamak için, azgelişmiş bir ülkede dış yardımları idare etmenin ya da orada bir iş kurmanın ne kadar hüsrana yol açtığını düşünmek yeter."
O güven ortamını kurmak, kapitalizm tarihinin merkezi bir parçası olmuştur. Orta çağda insanlar kendi etnik veya yerel gruplarına güveniyorlardı. Tarihçi Avner Greif, Mağribi olarak bilinen Faslı tacirlerin 11.yüzyılda ticari kuralları çiğneyenleri cezalandırmak için kolektif yaptırımlar sistemi yaratarak Akdeniz bölgesinde nasıl bir ticaret sistemi kurduklarını göstermiştir.
Reputation and Coalitions in Medieval Trade: Evidence on the Maghribi Traders
Reputation and Coalitions in Medieval Trade: Evidence on the Maghribi Traders
academia.edu
Türkler derin güven bunalımı yaşıyor
Ipsos araştırmasına göre Türkiye 30 ülke içinde insanların birbirine duyduğu güvende en dipteki 3 ülke arasında yer aldı. Türkiye’de insanla
sozcu.com.tr
Türkiye’de insanların sadece yüzde 14’ü çevresindeki insanları güvenilir buluyor.
İnsanların birbirine en çok güvendiği 3 ülke ise Çin, Hindistan ve Hollanda. Araştırma, tüketici güveni ve halkların mutluluğu ile güven arasında birebir korelasyon olduğunu da ortaya koydu. Ülke vatandaşlarında tüketici güveni ve mutluluk seviyesinin, diğer insanlara duyulan güven oranı ile kesişiminin ortaya koyulduğu her iki grafikte de en dipteki ülkenin Türkiye olması dikkat çekti.
edisciplinas.usp.br
DOUGLASS C. NORTH Transaction Costs, Institutions, and Economic Performance Institutions and the way they evolve shape economic performance. Together with the technology employed, they, determine the cost of transacting and producing. Institutions are the rules of the game in a society; more formally, they are the humanly devised constraints that shape human interaction. In consequence they structure incentives in exchange, whether political, social, or economic. Because Western neoclassical economic theory fails to take account of institutions, it is of little help in analyzing the underlying sources of economic perfor mance. It is no exaggeration to say that although neoclassical theory is focused on the operation of efficient markets, few Western economists understand the institutional requirements essential to the creation of such markets; they simply take institutions for granted.
Kurumlar ve onların gelişme biçimleri ekonomik performansı şekillendirir. Kullanılan teknolojiyle birlikte işlem yapma ve üretim maliyetlerini de belirlerler. Kurumlar bir toplumdaki oyunun kurallarıdır; daha formal olarak bunlar insan tarafından tasarlanmış, insanlar arası etkileşimleri şekillendiren kısıtlamalardır. Sonuç olarak, ister politik, ister sosyal, ister ekonomik olsun, değişim karşılığındaki teşvikleri yapılandırırlar. Çünkü Batı Neoklasik iktisat teorisi kurumları dikkate almada başarısız olduğundan, ekonomik performansın altında yatan nedenleri analiz etmede pek yardımcı olmaz. Neoklasik teori etkin piyasaların işleyişine odaklanmış olsa da, çok az sayıda Batılı iktisatçının bu tür piyasaların yaratılması için gerekli olan kurumsal gereklilikleri anladığını söylemek abartı olmaz; onlar kurumları veri olarak kabul ederler. The Analytical Framework Transaction costs. It was Ronald Coase who pointed out that the neoclassical results of efficient markets obtain only in the absence of transaction costs. When transaction costs are significant, then institutions matter. A set of political and economic institutions that provide low-cost transacting makes possible the efficient factor and product markets underlying economic growth. What determines how costly it is to transact? One can think of transaction costs as all those costs incurred in operating an economic system.
İşlem maliyetleri. Neoklasik iktisattaki etkin piyasaların sonuçlarının ancak işlem maliyetlerinin yokluğunda elde edildiğine dikkat çeken kişi Ronald Coase idi. İşlem maliyetleri önemli olduğunda kurumlar önemlidir. Düşük maliyetle işlem yapmayı sağlayan bir dizi politik ve ekonomik kurum, ekonomik büyümenin altında yatan verimli faktör ve ürün piyasalarını mümkün kılar. İşlem yapmanın ne kadar maliyetli olacağını ne belirler? İşlem maliyetleri, bir ekonomik sistemin işletilmesinde ortaya çıkan tüm maliyetler olarak düşünülebilir.
İşlem maliyetlerinden önemliler söyle sıralanabilir:[1]
Araştırma ve bilgi alma maliyetleri: İstenilen mal veya hizmetin pazarlarda bulunup bulunmadığı, piyasa araştırması, bildirilen kalitelerin karşılaştılması, teklif edilen en düşük fiyatı bulma, o fiyatı açıklayan satıcının ünü vb.
Pazarlık etme ve karara varma maliyetleri: İki parti arasındaki kabul edilecek bir takas olması için yapılan müzakerelerin maliyeti, kontratın hazırlanma ve değişme maliyeti vb. Oyun teorisinde bu maliyetler özellikle kim daha önce korkup karara varacak oyunu (İngilizcesi: "game of chicken") için incelenmeleri gereklidir. Taşınmaz mallar piyasalarında ve piyasaların içsel bünyelerinin incelenmesinde bu maliyetler teklif fiyatı ile sorgu fiyatı arasındaki farkın fonksiyonudur.
Gözetme ve uygulatma maliyetleri: Bu maliyetler her iki tarafın da kontrat şartlarını kontratta bildirilenin aynıyla uygulamalarını sağlamak için yüklendikleri maliyetleridir. Örneğin malın tesliminden sonra kalite kontrolü. Eğer iki taraftan biri bu kontrata uyulmadığını iddia ederse bu iddianın doğru olup olmadığının kontrol maliyetleri ve uyulmaması halinde şartlara uymak için yeniden yüklenilen masraflar veya uyulmadığı açığa ortaya çıkarsa (gerekirse devlet adalet sistemini kullanarak) gereken yaptırım ve ceza maliyetleri.
Under the neoclassical behavioral assumption of wealth maximization, these three variables alone determine the cost of exchange; that is, individuals would maximize at every margin (if cheating pays, one cheats; it loafing on the job is possible. one loafs; if one could with impunity burn down a competitor, one would do so). Refahın maksimizasyonuna ilişkin neoklasik davranışsal varsayıma göre, bu üç değişken tek başına değişimin maliyetini belirler; yani, bireyler karlarını maksimize etmek için sineğin yağını çıkarırlar (eğer hile işe yarıyorsa, kişi hile yapar; işte aylaklık yapmak mümkünse yapar; eğer kişi cezasız bir şekilde rakibini yok edebiliyorsa, yok eder)
The way an economic system is organized determines the distribution of the benefits. Therefore it is in the interest of participants to organize the system so that it will benefit them, but in doing so there is no assurance that the resulting institutional structure will result in economic growth. It may result, and typically throughout history has resulted, in economies with high transaction (and production) costs that have prevented economic growth.
Ekonomik sistemin örgütlenme şekli faydaların dağılımını belirler. Bu nedenle sistemi kendilerine fayda sağlayacak şekilde organize etmek katılımcıların çıkarınadır, ancak bunu yaparken ortaya çıkan kurumsal yapının ekonomik büyümeye yol açacağına dair hiçbir güvence yoktur. Bu, ekonomik büyümeyi engelleyen yüksek işlem (ve üretim) maliyetlerine sahip ekonomilerle sonuçlanabilir ve tipik olarak tarih boyunca sonuçlanmıştır.
Ideology, consisting of the subjective "models" individuals possess to explain and evaluate the world around them, not only plays an essential role in political choices but also is a key to individual choices that affect economic performance.
Bireylerin sahip olduğu öznel “modellerden” oluşan ve çevrelerindeki dünyayı açıklamak ve değerlendirmek için kullandıkları ideoloji sadece siyasi tercihlerde önemli bir rol oynamaz, aynı zamanda ekonomik performansı etkileyen bireysel tercihleri de belirleyen bir anahtardır.
Efficient markets are a consequence of institutions that provide low-cost measurement and enforcement of contracts at a particular moment, but I am interested in markets with such characteristics over time.
Institutions consist of formal rules, informal constraints (norms of behavior, conventions, and self-imposed codes of conduct), and the enforcement characteristics of both. In short, they consist of the structure that humans impose cn their dealings with each other.
Etkin piyasalar belli bir andaki sözleşmelerin düşük maliyetli ölçümü ve uygulanmasını sağlayan kurumların sonucu olarak ortaya çıkar. Fakat şu anda bu tür özelliklere zaman içinde sahip olan pazarlarla ilgileniyorum. Kurumlar formel kurallar, informel kısıtlamalar (davranışlara ait normlar, gelenekler ve kendi kendine dayatılan ahlak kuralları) ve her ikisinin de zorlayıcı özelliklerinden oluşur. Kısacası insanların birbirleriyle ilişkilerinde dayattığı yapıdan oluşur.
Hırsızlar Mağarası Deneyi: Sineklerin Tanrısı Ve Survivor'a İlham Veren Araştırma
Hırsızlar Mağarası deneyi 1954 yazında Oklahoma’nın San Bois dağı eteklerinde 200 dönümlük bir kamp alanında gerçekleştirildi.
Matematiksel
Bir kişi size siz kimsiniz diye sorar ise bunu muhtemelen kimlik sorgulaması olarak düşünür ve kendiniz ile ilgili kayıtlı bilgileri sıralarsınız. Ancak aslında bizi biz yapan bir de sosyal kimliklerimiz vardır. Bu kimlikler ise ait olduğumuz gruplar çerçevesinde şekillenir.
Örneğin, belirli bir spor takımının büyük bir hayranı iseniz ya da mezun olduğunuz okula dair bir sosyal oluşum içinde iseniz farklı kimlikler geliştirirsiniz. Bir zaman sonra da kendinizi bu grup kimliğiniz ile özdeşleştirmeye başlarsınız.
Bu size önemsiz hatta keyifli bir durum gibi gelecektir. Ancak ne yazık ki bu sosyal kimlikler ayrımcılığın ve önyargının başlangıç noktasıdır. Kendimiz hakkında iyi hissetmenin bir parçası, ait olduğumuz gruplar hakkında iyi hissetme arzumuzdur.
Orta çağda insanlar kendi etnik veya yerel gruplarına güveniyorlardı.
Ipsos araştırmasına göre Türkiye 30 ülke içinde insanların birbirine duyduğu güvende en dipteki 3 ülke arasında yer aldı. Türkiye’de insanların sadece yüzde 14’ü çevresindeki insanları güvenilir buluyor.
Refahın maksimizasyonuna ilişkin neoklasik davranışsal varsayıma göre, bu üç değişken tek başına değişimin maliyetini belirler; yani, bireyler karlarını maksimize etmek için sineğin yağını çıkarırlar (eğer hile işe yarıyorsa, kişi hile yapar; işte aylaklık yapmak mümkünse yapar; eğer kişi cezasız bir şekilde rakibini yok edebiliyorsa, yok eder)
Madımak katliamının ardından hangi gazete ne yazmıştı?
İşte 2 Temmuz 1993'te Madımak Oteli'nin yakılmasının ardından gazeteler...
T24
Hürriyet: Sivas'ta 'Aziz Nesin' isyanı
Çorum'un tanıkları 'Katliam'ı anlattı
12 Eylül askeri darbesiyle ilgili soruşturma kapsamında, Çorum katliamı sırasında kentte valilik yapan Rafet Üçelli'nin ifadesine başvuruldu
cumhuriyet.com.tr
Alevilerin oturduğu Milönü Mahallesi ablukaya alındı. Olaylar 30 Haziran’a kadar sürdü ve tam yatıştığı düşünülürken, 4 Temmuz’da “Komünistler Alaattin Camisi’ne bomba attı” şayiası ile ikinci kıyım dalgası başladı. Polisin de taraflı davrandığı olaylarda 57 yurttaş öldü.
Maraş Katliamı ne zaman oldu? Maraş Katliamı'nda kaç kişi öldü? Maraş olayları neden çıktı?
Maraş Katliamı'nın üzerinden 45. yıl geçti
cumhuriyet.com.tr
Maraş Katliamı’nı başlatan olay, 19 Aralık’ta Çiçek Sineması’nda “Güneş Ne Zaman Doğacak” filminin gösterimi sırasında patlayan bir ses bombası oldu. Ülkücülerin izlediği film sırasında yaşanan patlama sonrası dışarı çıkanlar, “Solcular sinemayı bombaladı” söylentisiyle CHP il binası ve solcuların ev ve işyerlerine saldırdı.
19-26 Aralık 1978’de Alevi yurttaşlara yönelik gerçekleşen katliamda 111 kişi yaşamını yitirirken, yüzlerce kişi yaralandı. Olayın tanıklarına göre katliamda 500’den fazla kişinin yaşamını yitirdiği öne sürüldü.
Fatih Tezcan@fatihtezcan Öcalan’la röportaj yapan sen, Başörtülü öğrencilere Fahişe diyen sen, sen kime şerefsiz diyorsun lan? @fatihaltayli
uzi el chavo@Hayatsizimcano fahişe wanda izleyin gsli or evlatları
Özgür Özel’in kirli siyaseti tepki çekiyor! CHP oy uğruna PKK'nın safında - Yeni Akit
Yaklaşan yerel seçimler öncesi aradığı ittifak zeminini bulamayan ve ümidini terör örgütü PKK’nın siyasi kanadı DEM Parti’den gelecek oylara
yeniakit.com.tr
İsmail Arı@ismailari_ İktidarın yerel seçim stratejisi belli. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaptıkları gibi yapacaklar hatta vites yükseltecekler. Gelecek 3 ay boyunca CHP'ye ve adaylarına terörist diyecekler...
Levent Gültekin @acikcenk PKK’yı kontrol eden güçle ülke siyasetini dizayn eden güç aynı, o yüzden her seçim öncesi şehit sayısı artıyor Nasıl mı? Anlattım
metin cihan@metcihan
israil'in çelik ihtiyacını müsiad (içdaş) karşılıyor. israil ordusunun tedarikçisi (termal içlik götüren) zim shipping'i malezya yasakladı, yemen bombalıyor, müsiad ağırlıyor. israil'in çöpünü doğaya salan adanus plastik de müsiad yöneticisi. müsiad filistin mitingi düzenliyor. metin cihan metcihan dördü de müsiad şirketi *birincisi dünyada israil'e en çok çelik gönderen firma (çanakkale) *ikincisi dünyada israil'e en çok kablo gönderen firma (denizli) *üçüncüsünün rekoru yok inşaat malzemesi yolluyor (malatya) *sonuncusu israil'in çöpünü alıp suya toprağa salıyor (adana)
Murat AĞIREL @muratagirel
CHP 2.Bölge Milletvekili adayı Bülent Ütebay , CHP hakkında sahte broşür dağıtan kişilere suç üstü yapmış ve Polis nezaretinde suçunu itiraf ettirmiş. El broşürlerini dağıtan kişi Esenler TÜGVA ilçe temsilcisi ,Esenler Belediyesi çalışanı Şeref Yumurtacı broşürleri dağıttığını videoda da kabul ediyor.
https://www.birgun.net/haber/benim-oglum-yuzme-bilmez-ki-sozleriyle-taninan-anne-ayse-gokce-yasamini-yitirdi-493485 Karaman'ın Ermenek ilçesinde 9 yıl önce su basan maden ocağında hayatını kaybeden oğlu Tezcan Gökçe'nin arama çalışmalarında "Benim oğlum suda yüzme bilmez ki" sözleriyle tanınan 82 yaşındaki Ayşe Gökçe hayatını kaybetti. ÖMÜR evrenin en kıymetli ve paha biçilemez HAZİNESİDİR. Kabaca Anlamlı Hayat Seviyesi*Ömür Uzunluğuna denk olan ANLAMLI HAYAT büyüklüğünü AZAMİLEŞTİRMEK her bireyin, her insanın, her canlının HAKKIDIR. Bir gruba ya da bireye, türe ÖNCELİK VERMEK, AYRICALIK TANIMAK diğerlerinin HAKKINI YEMEK demektir.
https://www.diken.com.tr/hicbiri-gercek-musluman-degilse-gercegi-nerede/ Bir Müslüman, yalan söylemez. Yalanın, karşısındakini aldatmak ve aldatmanın bir ‘hak’ sorunu olduğunu bilir. Kul hakkıyla gitmek istemez, huzura.
Dolayısıyla bir Müslüman, hak yemez. Başkasının hakkına tecavüz etmez. Yaşamının her anında, her alanında. En önemsiz görünen yerde dahi. En basit, en düşünülmeyen yerde. Örneğin kırmızı ışıkta. Yalnızca bir kural olduğu için değil, aynı zamanda, bekleyen diğer araç sürücülerinin hakkını gözetmek zorunda olduğunu düşündüğü için, bekler.
Herhangi bir ‘kuyruk’ta, öne geçmeye çalışmaz ki diğerinin, çok önem verdiği ‘kötü’ bakış ve düşüncesiyle karşılaşmasın. Adil olsun. Adalet duygusunun kendisine verdiği değer nedeniyle, adil olmayı ister. Bir gün bana da gerekir çıkarcılığıyla koşmaz, adalet peşinde.
Adaletsizlikle karşılaştığında da, yine, inatla doğru olanı, doğru bildiğini savunur. İlkesini savunurken, ‘Ne derler?’ kaygısı gütmez çünkü. Kimin ne dediğiyle değil, zedelenecek çıkarını kolladığından değil, ‘hak’ duygusunu yitirmemek için, davranır.
#Youtube
0 notes
benimpencerelerim · 9 months
Text
TURKIYE CUKUR LIGI
Ahmet T. Kuru gönderiyi yeniden yayınladı Suat KINIKLIOĞLU @kinikli88 Kendimizi kandırmayalım. Biz bir ulus değiliz. Biz birarada yaşamak zorunda kalan ve herbiri kendi yaşam biçimi ve değerlerini diğerlerine - gerekirse zorla - empoze etmeye çalışan farklı kabilelerin mütemadiyen birbiri ile savaştığı tuhaf bir uğultuyuz. Çoğumuzun Türkçe konuşuyor olması bizi ulus yapmak için yeterli değil.
2002 yazında, tüm İtalyan ulusuna karşı büyük bir suç işlenmişti. Ya da en azından milyonlarca İtalyan futbol taraftarı, ülkenin ulusal takımı alt sıralardaki bir takım olan Güney Kore tarafından Dünya Kupası'ndan elimine edilince, buna kesinlikle inandı. Kesin favori olan İtalyanlar, Korelilere karşı maçın başlarında bir gol kaydetmiş ve oyunun büyük bölümünde 1-0'lık skoru korumuşlardı. Ancak sonlarda yedikleri beraberlik golü ve uzatmada yedikleri bir golle kupa dışında kalmışlardı. İtalyanların performansı en insaflı yorumla orta karardı. Fakat takım, hakemin bir gollerini vermemesi dahil, hayli kötü birkaç kararının kurbanı olmuştu. Hakem başka türlü karar vermiş olsaydı, İtalya'nın kazanması olasıydı.
İtalyan taraftarlar tabii ki Byron Moreno adındaki Ekvatorlu hakemi sorumlu tuttular. Ne var ki, çarpıcı bir şekilde Moreno'yu yetersiz olmakla ki(öyleydi) değil, kasti davranmakla suçluyorlardı. Taraftarların zihninde, takımları salt kötü bir maç idaresinden çok daha netameli bir şeyin kurbanıydı; İtalyanlar -belki dünya futbolunu yöneten FIFA örgütü tarafından onların hakları olan zaferden mahrum bırakmak amacıyla tezgahlanan- küresel bir komploya yenik düşmüşlerdi. Moreno, komplonun gereğini yerine getirmiş, emirleri mükemmelen uygulamıştı.
Örneğin, Milano'nun günlük gazetesi Corriere della Sera, "hakemlerin ... tetikçi olarak kullanıldıkları" bir sistemi protesto ediyordu. La Gazetta dello Sport başyazısında "maç sonuçlarının önceden kararlaştırıldığı ve milyonlarca dolarlık pazarlıklar yapılan o yerlerde İtalya'nın esamesinin bile okunmadığını" söylüyordu. Hükümetin bir bakanı, "Sanki masaya oturup bizi tasfiye etmeye karar vermişler", diye beyanat vermişti. İtalyan takımının yıldızlarından Francesko Totti, "Bu arzuladıkları bir eliminasyondu. Kimin parmağı var, bilmem, beni aşan şeyler var, ama bizim saf dışı kalmamızı istediklerini hissediyorum." diyerek bu komplo kuşkusunu en iyi şekilde yansıtmıştı. Oyundan sonraki haftalarda İtalyan gazetelerinin tüm çabasına karşın) İtalyan karşıtı bir fitne ya da Moreno'nun satılmışlığı hakkında hiçbir kanıt ortaya çıkmadı. Ancak taraftarlar karanlık güçlerin İtalya'nın emellerini yıkmak için birleştikleri kanısından vazgeçmediler.
Dışarıdan bir gözlemciye, yolsuzluk suçlamaları çılgınca geliyordu. Dürüst hakemler her zaman kötü kararlar verirdi. Moreno'nun farklı olduğuna inanmak için ne gibi bir neden vardı ki? Oysa İtalyan futboluna aşina olan herhangi biri için, bu suçlamalar tamamen tahmin edilebilir bir tavırdı. Çünkü İtalyan futbolunda yolsuzluk olağan bir şeydir. Her yıl, İtalyan futbol sezonu her hafta ortaya atılan şike iddialarıyla gölgelenir zaten. Takımlar hep bazı hakemlerin satıldığını ileri sürüp, kendi maçlarına o hakemlerin atanmamasını isterler. Futbol hakemleri ön sayfa haberidir. Her Pazartesi gecesi, Biscardi'nin Mahkemesi adında bir TV programında iki buçuk saat boyunca hakem hataları masaya yatırılır ve hakemler taraf tutmakla suçlanır durur.
Bütün bunların İtalyan futbol maçları üzerindeki etkisi iyi değildir. Oyuncular dünyanın en iyileri arasında olmasına karşın, maçlar bol faullü, toptan çok hakemlerle oynayan futbolcuların itirazlarıyla ikide bir kesilen olaylardır. Yenilgi hiçbir zaman adil bir mücadelenin sonucu olarak kabullenilmez. Hatta zaferler bile, belki de masa başında kurulan tezgahların sonucu oldukları düşüncesiyle gölgelenir.
Peki, İtalyan futbolunun kolektif karar alma ve sorun çözmeyle ne ilgisi var? Şöyle: Bir futbol maçında takımlar birbirlerini yenmeye çalıştıklarında aralarında çıkar çelişkisi olsa da, ortak bir çıkarları da vardır. Oyunların zevk vermesi ve taraftarları stadyuma çekmesi. Maçlar ne kadar ilginç olursa, insanların statlara gelmesi o kadar olası, gişe hasılatı o kadar büyük, reytingler (TV'de izlenme oranı) ve dolayısıyla klüplerin karları ve oyuncuların maaşları da o kadar yüksek olur. O halde, iki futbol takımı birbiriyle oynarken sadece rekabet halinde değillerdir. En azından teorik olarak, birbirleriyle- ve hakemlerle birlikte- keyif veren bir oyun sergilemek için işbirliği yapmaktadırlar. İşte İtalyan takımlarının yapamadığı tam da budur. Her iki taraf da çabasının adilane bir şekilde ödüllendirileceğine emin olamadığından, oyuncular kendi çıkarlarını korumaya gereğinden fazla zaman harcarlar. Oyun kalitesini yükseltmek için harcanması daha yararlı olacak enerji, zaman ve dikkat, hakemleri yerden yere vurmaya, gözlemeye ve manipülasyon çabalarına gider. Manipülasyon kendi kendini besleyen bir süreçtir. Çoğu oyuncu dürüst davranmayı tercih etse bile, sadece suistimale davetiye çıkarmış olacaklarının farkındadırlar. Avrupa şampiyonu Ac milan'ın kanat oyuncusu Gennaro Gattuso'nun 2003 Ekim'inde söylediği gibi, "Sistem doğruyu söylemenizii ve kendiniz gibi davranmanızı engeller." Bu haliyle sistemden memnun olan yok gibiyse de, sistemi değiştirebilen de yoktur.
İtalyan futbolunun başaramadığı şey, bu kitapta bir işbirliği sorunu olarak adlandıracağım şeye iyi bir çözüm bulmaktır... Kaldırımlardaki karı küremek, vergi ödemek, çevre kirlenmesini azaltmak gibi şeyleri içeren işbirliği sorunlarını çözmek içinse, bir grubun ya da toplumun üyelerinden daha fazlası beklenir. Kısa vadede karını azamiye çıkarmanın gerektirdiği dar açılı öz-çıkar tanımından daha geniş bir tanımı benimsemek ve çevrelerindeki insanlara güvenebilmek zorundadırlar, zira güven yokluğunda, sadece kısa vadeli öz-çıkarlar için uğraşmak tek akıllıca strateji olur.
On sekizinci ve erken on dokuzuncu yüzyılda Britanya ekonomisinin hatırı sayılır bir bölümü, Quaker'ler diye bilinen bir dini mezhebin üyelerince yürütülüyordu... Başlangıçta Quaker mezhebinin başarısı, kendi aralarında ticaret yapmanın sağladığı yararlar üzerine inşa edilmişti... Quakerler kredi bulmak veya ticaret yapmak istediklerinde diğer mezhep üyeleri arasında kolaylıkla ortak bulabiliyorlardı. İnanç birliği birbirlerine güven duymalarını kolaylaştırıyor; Quaker mensubu bir tüccar okyanusun öbür kıyısına sevkiyat yaptığında, mallar Philadephia'ya ulaştıktan sonra parasının ödeneceğinden emin oluyordu.
Bu skandalların en azından bir yorumu; sapmalardan ibaret olmadıkları, insanların -açgözlülük, kinizm, bencillik gibi- en kötü içgüdülerine hitap eden bir sistemin yan ürünü oldukları yolundadır. Bu sav akla yakın gelmektedir, çünkü kapitalist söylemler çoğu kez aç gözlülüğün ve işçi çıkartırken gösterdiği efsanevi insafsızlıkla ünlü "Elektrikli Testere" lakaplı CEO Al Dunlap'ın "aşağılık işler" dediği şeyin erdemlerini sık sık vurgular. Ancak kapitalizmin bu yaygın imgesi gerçek haline çok az benzer. Aslında kapitalizmin evrimi yüzyıllar boyunca daha fazla güven ve saydamlık yönünde olmuş; kişinin sadece kendi çıkarlarını gözeten davranış tarzı yönünde olmamıştır.
***
Yeni Sanayi Devrimi
Sanayi Devrimi fabrikalarını tanımlayan üç unsur vardı: Günde 16 saate varan çalışma temposu, düşük ücret ve sağlıksız bir ortam. “İnsanlık dışı” dedim ama neticede fabrikalarda insanlar çalışıyordu; dolayısıyla insanın insanla bir araya geldiği her yerde olduğu gibi dayanışma da oradan doğdu. Sosyalizm, fabrikalarda ve daha da beter koşullara sahip madenlerde büyüdü ve serpildi. Bu da başka bir hikâye…
Dönelim Bangladeş’e... 
Bu zorlu coğrafyada bugün 3500 tekstil fabrikası var. Dört milyon Bangladeşli, neredeyse hiç ara vermeden bu fabrikalarda çalışıyor. Dünyanın en büyük, en bilinen, hepimizin her gün kullandığı kıyafet markaları için tişört, pantolon, şapka, çanta, ayakkabı, aklınıza ne gelirse onu dikiyorlar. Bangladeş, Çin’den sonra dünyanın en büyük tekstil ihracatçısı. 
Neden böyle bir dev Bangladeş? Çünkü ucuz. İşçilerin aldığı para 8300 Bangladeş takası. Bugünkü kurda 2148 Türk lirası ediyor. Az para. Çok az para. Bu alanda çok düşük ücretlerle tanınan Vietnam’ın, Kamboçya’nın da gerisindeler. En gerideler. Piramidin en altındalar. En üstte uzay turisti, onun altında petrol sermayesi, altında Silikon Vadisi, altında ne ürettiği bilinmeyen dev tüketimcisi, altında denizaşırı gezebileni, altında kendi kendine yeteni, altında kıt kanaat geçineni, altında şehir cangılında her şeye rağmen mücadele edeni, en altta da Sanayi Devrimi’ni yaşayan Bangladeşli işçi… Aşağı doğru orantısız büyüyen bir piramidin temsilcileri.  
İşte burasına kadar gelen bu temsilciler, kazandıkları ücretin insani bir seviyeye çıkabilmesi için günlerdir, haftalardır, aylardır mücadele ediyor. 2100 lira, 70 euro, 8300 taka. Hiç olur mu? Olmuyor. İşçiler sokaklara dökülüyor. Üzerlerine açılan ateşte öldürülüyorlar. 
***
Bu evrim, kapitalistler doğuştan iyi insanlar olduğu için meydana gelmemiştir. Güven duygusunun yararları -yani, güvenir ve güvenilir olmak- muazzam bir potansiyele sahip olduğundan ve başarılı bir piyasa sistemi insanlara bu yararları görmeyi öğrettiği için meydana gelmiştir.
İktisatçı Thomas Schelling'in söylediği gibi: "dürüst ve vicdanlı insanlardan oluşan bir toplumun ne kadar olağanüstü bir ekonomik varlık olduğunu anlamak için, azgelişmiş bir ülkede dış yardımları idare etmenin ya da orada bir iş kurmanın ne kadar hüsrana yol açtığını düşünmek yeter."
O güven ortamını kurmak, kapitalizm tarihinin merkezi bir parçası olmuştur. Orta çağda insanlar kendi etnik veya yerel gruplarına güveniyorlardı. Tarihçi Avner Greif, Mağribi olarak bilinen Faslı tacirlerin 11.yüzyılda ticari kuralları çiğneyenleri cezalandırmak için kolektif yaptırımlar sistemi yaratarak Akdeniz bölgesinde nasıl bir ticaret sistemi kurduklarını göstermiştir.
Türkiye’de insanların sadece yüzde 14’ü çevresindeki insanları güvenilir buluyor.
İnsanların birbirine en çok güvendiği 3 ülke ise Çin, Hindistan ve Hollanda. Araştırma, tüketici güveni ve halkların mutluluğu ile güven arasında birebir korelasyon olduğunu da ortaya koydu. Ülke vatandaşlarında tüketici güveni ve mutluluk seviyesinin, diğer insanlara duyulan güven oranı ile kesişiminin ortaya koyulduğu her iki grafikte de en dipteki ülkenin Türkiye olması dikkat çekti.
DOUGLASS C. NORTH Transaction Costs, Institutions, and Economic Performance Institutions and the way they evolve shape economic performance. Together with the technology employed, they, determine the cost of transacting and producing. Institutions are the rules of the game in a society; more formally, they are the humanly devised constraints that shape human interaction. In consequence they structure incentives in exchange, whether political, social, or economic. Because Western neoclassical economic theory fails to take account of institutions, it is of little help in analyzing the underlying sources of economic perfor mance. It is no exaggeration to say that although neoclassical theory is focused on the operation of efficient markets, few Western economists understand the institutional requirements essential to the creation of such markets; they simply take institutions for granted.
Kurumlar ve onların gelişme biçimleri ekonomik performansı şekillendirir. Kullanılan teknolojiyle birlikte işlem yapma ve üretim maliyetlerini de belirlerler. Kurumlar bir toplumdaki oyunun kurallarıdır; daha formal olarak bunlar insan tarafından tasarlanmış, insanlar arası etkileşimleri şekillendiren kısıtlamalardır. Sonuç olarak, ister politik, ister sosyal, ister ekonomik olsun, değişim karşılığındaki teşvikleri yapılandırırlar. Çünkü Batı Neoklasik iktisat teorisi kurumları dikkate almada başarısız olduğundan, ekonomik performansın altında yatan nedenleri analiz etmede pek yardımcı olmaz. Neoklasik teori etkin piyasaların işleyişine odaklanmış olsa da, çok az sayıda Batılı iktisatçının bu tür piyasaların yaratılması için gerekli olan kurumsal gereklilikleri anladığını söylemek abartı olmaz; onlar kurumları veri olarak kabul ederler. The Analytical Framework Transaction costs. It was Ronald Coase who pointed out that the neoclassical results of efficient markets obtain only in the absence of transaction costs. When transaction costs are significant, then institutions matter. A set of political and economic institutions that provide low-cost transacting makes possible the efficient factor and product markets underlying economic growth. What determines how costly it is to transact? One can think of transaction costs as all those costs incurred in operating an economic system.
İşlem maliyetleri. Neoklasik iktisattaki etkin piyasaların sonuçlarının ancak işlem maliyetlerinin yokluğunda elde edildiğine dikkat çeken kişi Ronald Coase idi. İşlem maliyetleri önemli olduğunda kurumlar önemlidir. Düşük maliyetle işlem yapmayı sağlayan bir dizi politik ve ekonomik kurum, ekonomik büyümenin altında yatan verimli faktör ve ürün piyasalarını mümkün kılar. İşlem yapmanın ne kadar maliyetli olacağını ne belirler? İşlem maliyetleri, bir ekonomik sistemin işletilmesinde ortaya çıkan tüm maliyetler olarak düşünülebilir.
https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0%C5%9Flem_maliyeti
İşlem maliyetlerinden önemliler söyle sıralanabilir:[1]
Araştırma ve bilgi alma maliyetleri: İstenilen mal veya hizmetin pazarlarda bulunup bulunmadığı, piyasa araştırması, bildirilen kalitelerin karşılaştılması, teklif edilen en düşük fiyatı bulma, o fiyatı açıklayan satıcının ünü vb.
Pazarlık etme ve karara varma maliyetleri: İki parti arasındaki kabul edilecek bir takas olması için yapılan müzakerelerin maliyeti, kontratın hazırlanma ve değişme maliyeti vb. Oyun teorisinde bu maliyetler özellikle kim daha önce korkup karara varacak oyunu (İngilizcesi: "game of chicken") için incelenmeleri gereklidir. Taşınmaz mallar piyasalarında ve piyasaların içsel bünyelerinin incelenmesinde bu maliyetler teklif fiyatı ile sorgu fiyatı arasındaki farkın fonksiyonudur.
Gözetme ve uygulatma maliyetleri: Bu maliyetler her iki tarafın da kontrat şartlarını kontratta bildirilenin aynıyla uygulamalarını sağlamak için yüklendikleri maliyetleridir. Örneğin malın tesliminden sonra kalite kontrolü. Eğer iki taraftan biri bu kontrata uyulmadığını iddia ederse bu iddianın doğru olup olmadığının kontrol maliyetleri ve uyulmaması halinde şartlara uymak için yeniden yüklenilen masraflar veya uyulmadığı açığa ortaya çıkarsa (gerekirse devlet adalet sistemini kullanarak) gereken yaptırım ve ceza maliyetleri.
Under the neoclassical behavioral assumption of wealth maximization, these three variables alone determine the cost of exchange; that is, individuals would maximize at every margin (if cheating pays, one cheats; it loafing on the job is possible. one loafs; if one could with impunity burn down a competitor, one would do so). Refahın maksimizasyonuna ilişkin neoklasik davranışsal varsayıma göre, bu üç değişken tek başına değişimin maliyetini belirler; yani, bireyler karlarını maksimize etmek için sineğin yağını çıkarırlar (eğer hile işe yarıyorsa, kişi hile yapar; işte aylaklık yapmak mümkünse yapar; eğer kişi cezasız bir şekilde rakibini yok edebiliyorsa, yok eder)
The way an economic system is organized determines the distribution of the benefits. Therefore it is in the interest of participants to organize the system so that it will benefit them, but in doing so there is no assurance that the resulting institutional structure will result in economic growth. It may result, and typically throughout history has resulted, in economies with high transaction (and production) costs that have prevented economic growth.
Ekonomik sistemin örgütlenme şekli faydaların dağılımını belirler. Bu nedenle sistemi kendilerine fayda sağlayacak şekilde organize etmek katılımcıların çıkarınadır, ancak bunu yaparken ortaya çıkan kurumsal yapının ekonomik büyümeye yol açacağına dair hiçbir güvence yoktur. Bu, ekonomik büyümeyi engelleyen yüksek işlem (ve üretim) maliyetlerine sahip ekonomilerle sonuçlanabilir ve tipik olarak tarih boyunca sonuçlanmıştır.
Ideology, consisting of the subjective "models" individuals possess to explain and evaluate the world around them, not only plays an essential role in political choices but also is a key to individual choices that affect economic performance.
Bireylerin sahip olduğu öznel “modellerden” oluşan ve çevrelerindeki dünyayı açıklamak ve değerlendirmek için kullandıkları ideoloji sadece siyasi tercihlerde önemli bir rol oynamaz, aynı zamanda ekonomik performansı etkileyen bireysel tercihleri de belirleyen bir anahtardır.
Efficient markets are a consequence of institutions that provide low-cost measurement and enforcement of contracts at a particular moment, but I am interested in markets with such characteristics over time.
Institutions consist of formal rules, informal constraints (norms of behavior, conventions, and self-imposed codes of conduct), and the enforcement characteristics of both. In short, they consist of the structure that humans impose cn their dealings with each other.
Etkin piyasalar belli bir andaki sözleşmelerin düşük maliyetli ölçümü ve uygulanmasını sağlayan kurumların sonucu olarak ortaya çıkar. Fakat şu anda bu tür özelliklere zaman içinde sahip olan pazarlarla ilgileniyorum. Kurumlar formel kurallar, informel kısıtlamalar (davranışlara ait normlar, gelenekler ve kendi kendine dayatılan ahlak kuralları) ve her ikisinin de zorlayıcı özelliklerinden oluşur. Kısacası insanların birbirleriyle ilişkilerinde dayattığı yapıdan oluşur.
Bir kişi size siz kimsiniz diye sorar ise bunu muhtemelen kimlik sorgulaması olarak düşünür ve kendiniz ile ilgili kayıtlı bilgileri sıralarsınız. Ancak aslında bizi biz yapan bir de sosyal kimliklerimiz vardır. Bu kimlikler ise ait olduğumuz gruplar çerçevesinde şekillenir.
Örneğin, belirli bir spor takımının büyük bir hayranı iseniz ya da mezun olduğunuz okula dair bir sosyal oluşum içinde iseniz farklı kimlikler geliştirirsiniz. Bir zaman sonra da kendinizi bu grup kimliğiniz ile özdeşleştirmeye başlarsınız.
Bu size önemsiz hatta keyifli bir durum gibi gelecektir. Ancak ne yazık ki bu sosyal kimlikler ayrımcılığın ve önyargının başlangıç noktasıdır. Kendimiz hakkında iyi hissetmenin bir parçası, ait olduğumuz gruplar hakkında iyi hissetme arzumuzdur.
Orta çağda insanlar kendi etnik veya yerel gruplarına güveniyorlardı.
Ipsos araştırmasına göre Türkiye 30 ülke içinde insanların birbirine duyduğu güvende en dipteki 3 ülke arasında yer aldı. Türkiye’de insanların sadece yüzde 14’ü çevresindeki insanları güvenilir buluyor.
Refahın maksimizasyonuna ilişkin neoklasik davranışsal varsayıma göre, bu üç değişken tek başına değişimin maliyetini belirler; yani, bireyler karlarını maksimize etmek için sineğin yağını çıkarırlar (eğer hile işe yarıyorsa, kişi hile yapar; işte aylaklık yapmak mümkünse yapar; eğer kişi cezasız bir şekilde rakibini yok edebiliyorsa, yok eder)
Hürriyet: Sivas'ta 'Aziz Nesin' isyanı
Alevilerin oturduğu Milönü Mahallesi ablukaya alındı. Olaylar 30 Haziran’a kadar sürdü ve tam yatıştığı düşünülürken, 4 Temmuz’da “Komünistler Alaattin Camisi’ne bomba attı” şayiası ile ikinci kıyım dalgası başladı. Polisin de taraflı davrandığı olaylarda 57 yurttaş öldü.
Maraş Katliamı’nı başlatan olay, 19 Aralık’ta Çiçek Sineması’nda “Güneş Ne Zaman Doğacak” filminin gösterimi sırasında patlayan bir ses bombası oldu. Ülkücülerin izlediği film sırasında yaşanan patlama sonrası dışarı çıkanlar, “Solcular sinemayı bombaladı” söylentisiyle CHP il binası ve solcuların ev ve işyerlerine saldırdı.
19-26 Aralık 1978’de Alevi yurttaşlara yönelik gerçekleşen katliamda 111 kişi yaşamını yitirirken, yüzlerce kişi yaralandı. Olayın tanıklarına göre katliamda 500’den fazla kişinin yaşamını yitirdiği öne sürüldü.
Fatih Tezcan @fatihtezcan Öcalan’la röportaj yapan sen, Başörtülü öğrencilere Fahişe diyen sen, sen kime şerefsiz diyorsun lan? @fatihaltayli
uzi el chavo@Hayatsizimcano fahişe wanda izleyin gsli or evlatları
İsmail Arı @ismailari_ İktidarın yerel seçim stratejisi belli. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaptıkları gibi yapacaklar hatta vites yükseltecekler. Gelecek 3 ay boyunca CHP'ye ve adaylarına terörist diyecekler...
Levent Gültekin @acikcenk PKK’yı kontrol eden güçle ülke siyasetini dizayn eden güç aynı, o yüzden her seçim öncesi şehit sayısı artıyor Nasıl mı? Anlattım
youtube
metin cihan@metcihan
israil'in çelik ihtiyacını müsiad (içdaş) karşılıyor. israil ordusunun tedarikçisi (termal içlik götüren) zim shipping'i malezya yasakladı, yemen bombalıyor, müsiad ağırlıyor. israil'in çöpünü doğaya salan adanus plastik de müsiad yöneticisi. müsiad filistin mitingi düzenliyor. metin cihan metcihan dördü de müsiad şirketi *birincisi dünyada israil'e en çok çelik gönderen firma (çanakkale) *ikincisi dünyada israil'e en çok kablo gönderen firma (denizli) *üçüncüsünün rekoru yok inşaat malzemesi yolluyor (malatya) *sonuncusu israil'in çöpünü alıp suya toprağa salıyor (adana)
Murat AĞIREL @muratagirel
CHP 2.Bölge Milletvekili adayı Bülent Ütebay , CHP hakkında sahte broşür dağıtan kişilere suç üstü yapmış ve Polis nezaretinde suçunu itiraf ettirmiş. El broşürlerini dağıtan kişi Esenler TÜGVA ilçe temsilcisi ,Esenler Belediyesi çalışanı Şeref Yumurtacı broşürleri dağıttığını videoda da kabul ediyor.
https://www.birgun.net/haber/benim-oglum-yuzme-bilmez-ki-sozleriyle-taninan-anne-ayse-gokce-yasamini-yitirdi-493485 Karaman'ın Ermenek ilçesinde 9 yıl önce su basan maden ocağında hayatını kaybeden oğlu Tezcan Gökçe'nin arama çalışmalarında "Benim oğlum suda yüzme bilmez ki" sözleriyle tanınan 82 yaşındaki Ayşe Gökçe hayatını kaybetti. ÖMÜR evrenin en kıymetli ve paha biçilemez HAZİNESİDİR. Kabaca Anlamlı Hayat Seviyesi*Ömür Uzunluğuna denk olan ANLAMLI HAYAT büyüklüğünü AZAMİLEŞTİRMEK her bireyin, her insanın, her canlının HAKKIDIR. Bir gruba ya da bireye, türe ÖNCELİK VERMEK, AYRICALIK TANIMAK diğerlerinin HAKKINI YEMEK demektir.
https://www.diken.com.tr/hicbiri-gercek-musluman-degilse-gercegi-nerede/ Bir Müslüman, yalan söylemez. Yalanın, karşısındakini aldatmak ve aldatmanın bir ‘hak’ sorunu olduğunu bilir. Kul hakkıyla gitmek istemez, huzura.
Dolayısıyla bir Müslüman, hak yemez. Başkasının hakkına tecavüz etmez. Yaşamının her anında, her alanında. En önemsiz görünen yerde dahi. En basit, en düşünülmeyen yerde. Örneğin kırmızı ışıkta. Yalnızca bir kural olduğu için değil, aynı zamanda, bekleyen diğer araç sürücülerinin hakkını gözetmek zorunda olduğunu düşündüğü için, bekler.
Herhangi bir ‘kuyruk’ta, öne geçmeye çalışmaz ki diğerinin, çok önem verdiği ‘kötü’ bakış ve düşüncesiyle karşılaşmasın. Adil olsun. Adalet duygusunun kendisine verdiği değer nedeniyle, adil olmayı ister. Bir gün bana da gerekir çıkarcılığıyla koşmaz, adalet peşinde.
Adaletsizlikle karşılaştığında da, yine, inatla doğru olanı, doğru bildiğini savunur. İlkesini savunurken, ‘Ne derler?’ kaygısı gütmez çünkü. Kimin ne dediğiyle değil, zedelenecek çıkarını kolladığından değil, ‘hak’ duygusunu yitirmemek için, davranır.
0 notes
football-indy · 4 years
Photo
Tumblr media
Almanya Ligi'nde hafta sonu coşkuyu 3 maçla devam ediyor. Sporx iddaa takımı, Almanya'a oynanacak günün karşılaşmalarından hipotezlerini sizler için hazırladı. İşte pazar günü karşılaşmalarının bankoları. SPORX İDDAA SAYFASI İÇİN TIKLAYIN!  W. BREMEN - WOLFSBURG Almanya Ligi'nde Werder Bremen ile Wolfsburg karşı karşıya gelecek. Almanya'nın köklü ekiplerinden Werder Bremen, kümede kalma gayretinde puan olarak havlu atmadı ama moral, motivasyon anlamında dibe vurdular. İç sahada dahi puan almakta zorlanan Werder Bremen, UEFA Avrupa Ligi bileti almak için elinden geleni yapacan Wolfsburg'u misafir edecek. Nuri Şahin'in sezonu kapattığı Werder Bremen'in özellikle korunma anlamında Wolfsburg'u durduracağını düşünmüyorum. Seyircisiz maçların ardından dış sahada daha iyi oynayan Wolfsburg, Werder Bremen dış sahasında kazanacaktır. 2-3 gol seçimi de seçeneğimiz olabilir. MÜMKÜN 11'LER Werder Bremen: Pavlenka; Gebre Selassie, Veljkovic, Moisander, Augustinsson; M. Eggestein, Vogt, Klaassen; Bittencourt, Sargent, Rashica Wolfsburg: Casteels; Mbabu, Pongracic, Brooks, Gerhardt; Schlager, Arnold; Brekalo, Mehmedi, Victor; Weghorst
Tumblr media
UNION BERLİN - SCHALKE Almanya Ligi'nde Union Berlin ile Schalke karşı karşıya gelecek. David Wagner idaresindeki Schalke ciddi anlamda zahmetli günler geçiriyor. Ligde son başarısını 17 Ocak'ta alan Schalke o günden bu yana kazanamamış olması büyük skandal. Bu makûs yarıyılın ardından iddiasız kalan Schalke, Union Berlin gibi eforu muhakkak bir ekiple karşılaşacak. Küme düşme hattının azıcık üstünde yer alan Union Berlin fobiyi yaşıyor ve bu sebeple dibe vurmuş Schalke'den puanlar almayı amaçlıyor. Ancak Schalke gibi köklü bir ekibin artık tepki vereceğini düşünüyorum. Schalke kazanamayabilir ama bu hafta basit teslim olmayacaktır. Bol pozisyonlu geçmesini beklediğim maç 2,5 Üst bitecektir. MÜMKÜN 11'LER Union Berlin: Gikiewicz; Friedrich, Schlotterbeck, Subotic; Trimmel, Gentner, Andrich, Lenz; Ingvartsen, Bulter; Andersson Schalke: Nubel; Ozan Kabak, Sane, Nastasic; Kenny, Boujellab, Schopf, Oczipka; Caligiuri, Burgstaller, Raman AUGSBURG - KÖLN Almanya Ligi'nde Augsburg ile Köln karşı karşıya gelecek. Küme düşme hattından uzakta kalmak isteyen iki ekip Augsburg ile Köln bu hafta kozlarını paylaşacak. Bu karşılaşmada ayrıntıya geçmeden evvel Augsburg'un Köln karşısında son 10 maçtır kaybetmediğini belirtmekte fayda var. Ligdeki son 9 maçında 6 bozgun alan Augsburg geçtiğimiz hafta Hertha karşısında "bitik" vaziyette olduğunu gösterdi ancak bu vaziyet bir yerde son bulacak. Köln ise üç haftalık başarı serisinin ardından makûs bir sürece girdi ve son 5 haftadan başarı çıkartamadı. İki ekip de genel olarak skor eforu yüksek ekipler ve bu karşılaşmada da iki ekibin skor bulacağını düşünüyorum. 1.48 Gol Var seçimini değerlendirebilirsiniz. MÜMKÜN 11'LER Augsburg: Luthe; Framberger, Gouweleeuw, Uduokhai, Max; Baier, Khedira; Richter, Lowen, Vargas; Niederlechner Köln: Horn; Ehizibue, Leistner, Mere, Schmitz; Skhiri, Hector; Kainz, Uth, Jakobs; Modeste
0 notes
gununkuponu1 · 4 years
Text
Banko Maçlar
Tumblr media
Basit ve akıllı bir şekilde bahisten nasıl para kazanacağınızı merak ediyorsanız bu noktada verilebilecek en mantıklı öneri banko maçlar seçeneklerine yönelmeniz olacaktır. Bu türdeki maçların sonucu, genel olarak beklenildiği şekilde tamamlanır. Dolayısıyla pratikte 90 dakikadan kısa bir sürede nasıl neredeyse yatırdığınız miktarın çok daha fazlasını kazanmanız mümkündür. Banko maçlar birçok iddaa severin tercih ettiği türdeki karşılaşmaları içerir. İddaa oynayarak para kazanmak isteyen kişiler, bu web sitesindeki günlük kuponları takip edebilir ve bu kuponlar sayesinde ciddi miktarlarda kazançlar elde edebilirler. Banko maçlar sayesinde örnek ile açıklamak gerekirse, kısa sürede 100 TL gibi bir bakiyeyi iki takına katlamak mümkündür.
1 note · View note
wbgbahis-blog · 7 years
Text
#Bixbet Güncel Giriş
Bixbet güncel yeni adresi için tıklayın. Http://wbgbahis.com detaylar için; https://tahminburada.net
Tumblr media
0 notes
bankotahminler · 3 years
Text
Banko Tahminler
Tumblr media
Bahis her insanın bir dönem oynadığı ya da oynamak istediği oyunlar arasında yer alır. Bazıları bahis denildiği zaman yasal olan sistemleri tercih ederken bazıları ise illegal bahis sitelerine yönelerek daha fazla kazanmayı tercih ederler. Daha fazla kazanma denildiğinde bu sitelerin yasal olanlara karşı daha yüksek oranda bonuslar ve oranlar sunduğunu biliyoruz. Dolayısıyla iyi bir bahis sitesi seçtiğinizde artık sizde banko tahminlerde bulunarak gelir elde edebilirsiniz. İnternet üzerinden pek çok şeyi yapmaya fırsatımız olabiliyor, özellikle de koronadan dolayı sıkça evde kalmak zorunda olduğumuz şu 1,5 senelik dilimde bahis sitelerinden güzel paralar kazanılabilecektir. Garanti maç tahminleri her zaman insanlara avantaj sağlarken gelirlerine de ekstra destek olacaktır.
Garanti diyoruz, lakin burada garantiden kastımız olabilmek olasılığının çok yüksek olduğu durumlardır. Yani siz bir bahis oynayacaksanız önce kendinize, araştırmalarınıza ve şansınıza güvenmeniz gerekiyor. Doğru adımları atmadan ve güvenebileceğiniz bir bahis sitesi bulmadan yapabileceğiniz hiçbir şeyin de olmadığını söyleyebiliriz. Toparlarsak kısaca şöyle bir adım atabiliriz. Şikeli maçlar ya da diğer maç analizleri bu alanda hizmet veren siteler tarafından yapılmaktadır. Sizde kendiniz için doğru bir siteyi bulduğunuzdan emin olmak istiyorsanız o zaman kesinlikle sitemizi tercih etmeniz gerekiyor. Oranlardan tutunda bonuslara varıncaya kadar bahis sitelerinde her şeyin bir önemi vardır. Doğru adım ise sizi başarıya götürecektir.
1 note · View note
tahmingold · 6 years
Link
İddaa’da Şike Yapılıyor mu? Tüm Detaylar. https://kazanmakbasit.com/iddaada-sike-yapiliyor-mu/
0 notes
Link
İddaa’da Şike Yapılıyor mu? Tüm Detaylar. https://kazanmakbasit.com/iddaada-sike-yapiliyor-mu/
0 notes
rzaalt-blog · 7 years
Video
ORAN ŞİKESİ TAKTİĞİ 1,85-3,00-3,10 2017
0 notes
drybilisim-blog · 7 years
Link
Kaçak Bahis
0 notes
gununkuponu24-blog · 8 years
Text
Banko iddaa tahminleri
Banko iddaa tahminleri ve banko maçlar ile 11 mart cumartesi kazanın! Her gün hazır kuponlar ve banko kuponlar Günün Kuponu sitesinde yayınlanmaya devam ediyor!
İspanya 2. Ligi 2016/2017 Sezonu 29. Hafta mücadelesinde, 29 puan -7 averaj ile 20. sırada yer alan Mallorca, 37 puan 2 averaj ile 9. sırada yer alan Lugo ile karşı karşıya geliyor.
23.142 kişi kapasiteli Iberostar Stadı'nda oynanacak karşılaşmayı hakem Juan Luis Pulido Santana yönetecek.
İki Takım Arasında Oynanan Son 7 Resmi Maçta:
Mallorca 1, Lugo 4 galibiyet elde ederken 2 maç beraberlikle sonuçlandı.
Mallorca 6 gol atarken, Lugo 13 golle karşılık verdi.
2 maç 2,5 gol altında, 5 maç 2,5 gol üstünde tamamlandı.
5 maçta karşılıklı gol olurken, 2 maçta taraflardan en fazla biri gol atma başarısı gösterdi.
4 maç 2-3 gol aralığında tamamlandı.
Mallorca 4 ve Lugo 2 maçta ilk golü atan taraf oldular.
İskoçya Premier Ligi 2016/2017 Sezonu 28. Hafta mücadelesinde, 38 puan 11 averaj ile 4. sırada yer alan Hearts, 24 puan -13 averaj ile 11. sırada yer alan Hamilton ile karşı karşıya geliyor.
17.529 kişi kapasiteli Tynecastle Stadı'nda oynanacak karşılaşmayı hakem Craig Thomson yönetecek.
Ev sahibi takımda Aaron Hughes, Jamie Walker, misafir takımda ise Alexandre D'Acol, Darren Lyon, Jesus Tena, Shaun Want sakatlıkları nedeniyle karşılaşmada forma giyemeyecekler.
İki Takım Arasında Oynanan Son 10 Resmi Maçta:
Hearts 6, Hamilton 2 galibiyet elde ederken 2 maç beraberlikle sonuçlandı.
Hearts 21 gol atarken, Hamilton 9 golle karşılık verdi.
5 maç 2,5 gol altında, 5 maç 2,5 gol üstünde tamamlandı.
4 maçta karşılıklı gol olurken, 6 maçta taraflardan en fazla biri gol atma başarısı gösterdi.
5 maç 2-3 gol aralığında tamamlandı.
Hearts 6 ve Hamilton 3 maçta ilk golü atan taraf oldular.
Banko maçlar ile iddaa’da kazanın!
0 notes
yalcincatar · 8 years
Photo
Tumblr media
Sitemize "Son dakika : Ibrahim Afellay'dan iki yıllık imza!" konusu eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz.
0 notes
Şaibeli Maç Nasıl Bulunur?
Sosyal ağlarda sürekli karşımıza çıkan \"şikeli maçlar var. isteyen mesaj atsın.\" gibi safsatalar dönmektedir. Ve bu dolandırıcıların ağına hala takılan insanlar mevcuttur. Özellikle instagramda bu durum çok yaygındır. Neyse gelelim konumuza... Şikeli maçları nereden buluruz? gibi saçma sapan sorulara yanıt aramakla zamanınızı harcamayın. Şikeli maçları siz değil, şikenin yapıldığı maçtaki bir çok oyuncunun bile haberi olmaz sizin nasıl haberiniz olsun. Şaibeli ya da şüpheli maçları bulursunuz. Bu şike anlamına gelmez yanlış olmasın. Mesela bilmediğiniz bir ligdeki bir maçta deplasman takımının hocası açıklama yapar; \"A takımı ile yapacağımız maça yedeklerle çıkma kararı aldık\" \"A takımı ile yapacağımız maç öncesi takımdaki ekonomik sıkıntılar yüzünden as takımdaki 5 oyuncu kadro dışı bırakılmıştır.\" gibi açıklamalar ile rakip takım favori haline gelmektedir. Siz bu durumlardan habersiz maçlara bahis alır ve kaybedersiniz ya da şansınız var ise kazanırsınız. Bu tür maçları nasıl bulabilirsiniz onu size göstericem toplanın. Moneyway sistemini belki duyanlar vardır aranızda. Moneyway sistemi; Bir bahis sitesinde maçlara basılan bahis miktarlarını gösterir. Genelde Avrupanın en köklü bahis sitesinin verileri ile bu sistem işler. Sistemin çalışma şekli ise, anormal ligdeki bir maça anormal şekilde yüklü bahis alınmasıdır. Mesela popüler takımlardan Juventus takımına yüklü miktarda bahis alınması normaldir. Fakat Danimarka 2. ligindeki bir maça yüklü girilmesi kafalarda soru işareti bırakır. işte böyle maçları kovalayarak güzel fırsatlar elde edebilirsiniz. Her gün bu moneyway sistemini incelemeniz fırsat kollamanız gerekir. Örnek olarak bulgaristan liginde A takımına 670 euro basılmış, beraberliğe 500 euro basılmış ve deplasmana 20bin euro basılmış ise bu maçı kaçırmayın. Tabi deplasman takımının bariz favori olmadığını kontrol edin. Eğer deplasman takımı favori ve ev sahibi averaj takımı ise, deplasman takımının oranı da çok düşükse dikkate almayın. Bu sistemi çözerseniz güzel ekmek yersiniz. Önce analiz yapın sistemi çözün sonra bahis almaya, kuponlar yapmaya başlarsınız. Aşağıdaki linkten Moneyway sistemini inceleyebilirsiniz. NOT: Bilgisayardan giriş yaparsanız daha iyi görürsünüz. Mobilden giriş yaparsanız masaüstü görünümüne geçip o şekilde inceleyebilirsiniz. http://ufebahis.com/moneyway/
9 notes · View notes
gununkuponu1 · 4 years
Text
Günün Kuponu
Tumblr media
Günün kuponu her gün yenilenen ve özellikle de internet üzerinde aracılar üzerinden iddaa oynamak isteyen kişilerin tercihi olmaktadır. Sonuçta, çevrimiçi spor bahislerinden para kazanmak gerçekten mümkün müdür? Cevap evet, ancak bu süreç zaman alıcı olabilir ve çok fazla adanmışlık gerektirir. Günün kuponu ile spor iddaa seçeneklerinden kar elde etmek, yetenekli ve kendini adamış insanların diğerlerinden daha başarılı olma eğiliminde olduğu hayattaki her şey gibidir. Kesin bir bilim olmadığı için spor bahislerinden para kazanmanın kusursuz bir tekniği yoktur. Belirli bir spor hakkındaki bilginizle birleştiğinde ve günün kuponu tercihlerini uyguladığınızda başarılı bir şekilde bahis oynamanıza yardımcı olabilecek ve bir bahsi kaybetme riskinizi önemli ölçüde azaltabilecek yöntemleri denemiş olursunuz.
0 notes
beach-babess-blog · 3 years
Text
Bahis Siteleri
Bahis Siteleri ile sanal ortamda çevrimiçi bir şekilde spor ve şans oyunları oynayabilir ve birbirinden güzel şans fırsatları ile çevrimiçi bir şekilde para kazanma olanağı bulabilirsiniz. Ancak bu durum yasal olmadığı için çeşitli kurumlar tarafından bu imkânı sağlayan Bahis Siteleri engelleniyor ve bu nedenle bahis severler bu bahis sitelerine erişim sağlayamıyor. Tek yapmanız gereken Bahis Siteleri arasında biraz araştırma yapmak ve ideal bir bahis sitesinde karar kılıp bahis yatırımlarına başlamak. Uzun zamandır var olan bahis sitelerinin ülkemizde de oynana bilmesi ile bahis severler de artık tek maçlara ve canlı olanlarına da bahis yapabilmektedirler. Ancak iyi araştırdığınız zaman hem güvenilir hem de isteklerinizi karşılayabilecek bir site var. Yılda bazen bir iki defa sıklıkla genellikle ise önemli maçlar derbiler veya futbol turnuvaları öncesinde engelliler ile yapılan şirketlere Türkiye'den giriş yapanlara kapatılmaktadır. Oran karşılaştırması yaptığınız da karşınıza verimli sonuçları ile çıkan Bahis Siteleri üye yorumları ile de sosyal medya da birçok yer de adı olumlu geçen bir site olarak çok üye çekebilmiş ve bunu sunduğu olanaklar ile de pekiştirmeye devam etmektedir. Artık para kazanmaya odaklı çalışmalarınız da yüksek bir ekil de başarıyı elde edebileceksiniz. Güncel bir oran değeri ile dilediğiniz gibi maçlara canlı olarak da bahis yapmanın heyecanı sitemiz de sizleri bekliyor olacaktır. Çünkü canlı bahisler de çok bahis yapma imkânına sahip olunuyor. Bahis Tüyoları ile birlikte şikeli maçları sana güncel olarak sunuyoruz ve senin de artık sitemiz üzerinden bu maçların bilgileri ile birlikte kendinize fazla bir gelir kapısını aralamış oluyorsunuz. DNS ayarlarını ayarlayarak takılmadan bahis sitesi’ de Bu heyecana devam etme imkânı bulabilirsiniz. İngiltere'de devredilen lisans tarafından verilmektedir. Bahis Tahminleri sayesin de artık senin de yapacağınız her kupon ile birlikte maddi kazançlarınızı yüksek konuma taşıyacaksınız. Hepimizin bildiği gibi ülkemizde bir takım bahis çeşitleri yasaklanmış ve oynatılması dahi suç olarak kabul edilmiş durumda.
0 notes