Tumgik
#ŞuleGürbüz
mantikutayr · 2 years
Photo
Tumblr media
‘’yoruluyor kapıların artık açılmaktan / yazgın bile yadırgıyor tüm bu olanları / kendini çıkartamıyorsun bir camın ardından bakınca / ... herkes kendine dönüşür hikayenin sonunda’’
6 notes · View notes
uzunburakefendi · 2 years
Photo
Tumblr media
. "Kime, hangi dükkâna, hangi kahveye gitmiş ise eli, zihni, gönlü boş dönmüştü. Bir söz olsun yüzüne çarpmıyordu, bir tokat olsun yemiyordu, aç olan da tok olan da bir çizgide duruyor, hayat bir ipe dizilmiş gibi gün güne yapışık geçiyordu. Bütün bu kitapların, şiirlerin ideolojilerin, kahramanları, katilleri, yaralıları, muzdaripleri neredeydi? Hayat neredeydi, çıldıracaktı." syf.116 . "Hangi gözyaşı sahibinden başka bir yanakta kurudu, sonradan üzülmek değil mi zaten dünya laneti, sonradan anlamak değil mi aptallığın alameti? Her şey aslında ne küçük ve tesiri bilinmez bir zamana sarkacak, çiçeği bilinmez bir zamanda aniden açacak bir muamma." syf.141 . "İçine bir söz düşen insan bozuluyordu, kırılıyordu, kirleniyordu, bir şey işiten hemen kendinden dışarı çıkıyor, bir bozuk yuva görünce oraya hücum eden karınca gibi bozgunculuğa koşuyordu, azcık övülse gerneşiyor, azcık geri düşse güceniyordu." syf.324 . "İsim cisimdir, isim vücud bulur, vücudlanacağı ruh arar, seni buldu giydi, sen de tasvirini yaptın." syf.344 . "İnsan sınırı bu muydu? Üzülebilme sınırı, ağlama sınırı, durma sınırı, anlama sınırı, hissetme sınırı… Ne korkunç bir şeydi bu böyle! Hiçbir şeye hak ettiği kadar üzülemeyecek, ağlayamayacak, zaten anlayamayacak, hissedilenin istediği, aslında talep ettiği kadar hissedilemeyecek yaşamın kenarından ölümün ortasına inilecekti." syf.387 Aziz, dünyaya düşmüş bulundu. Bir şekilde kendine çıkış yolu bulmalı tıpkı biz gibi. Baba dağını, anne gölünü, toplum çölünü ve daha birçoğunu aşmak için arayışları onu tekkelere sürükler. Monologlar eşliğinde bir ışık bulmaya çalışır. #şulegürbüz #kıyametemeklisi #1 #iletişimyayınları #kitap #neokuyorum #okumakiptiladır #okumahalleri https://www.instagram.com/p/CkwCbnFtF79/?igshid=NGJjMDIxMWI=
5 notes · View notes
selcensuyadal · 3 years
Photo
Tumblr media
1 note · View note
tamirciciragii58 · 4 years
Photo
Tumblr media
Hayat rüyadır derler. Benim hayatım hiç rüyaları­ma benzemedi... #ŞuleGürbüz https://www.instagram.com/p/B-p1CysHKiy/?igshid=7ekua1fkdce2
1 note · View note
frannyninpaltosu · 6 years
Photo
Tumblr media
"Balığın suda kayışı da tavada yanışı da gayet acıklı idi de ummanın buna ses çıkarmayışı niye idi?" #coşkuylaölmek #şulegürbüz #frannyninpaltosu #başakçkütüphanesi https://www.instagram.com/p/Bth_TW5Fgel/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=g9v2tn6kf9zv
1 note · View note
necoart · 7 years
Video
undefined
tumblr
Solmak, kendiliğinden soluvermek bazen ne güzel, koklanmaktansa unutulmak ne güzel, belki hiç bilinmemek ne güzel, acaba hazine denilen bu mu, olup da hüküm sürüp de bilinmemek mi?
Şule Gürbüz / Zamanın Farkında
107 notes · View notes
kuslarinuctuguyer · 7 years
Photo
Tumblr media
"Bir çiçek gibi insan da açabileceğinin en güzeliyle açar ve solarmış. Hiçbir gül açtığından daha güzel açmazmış. Herşey ferden ferda imiş, başlar ve bitermiş. İnsan bir tanıkmış, kainat ve sır bir şiir gibi yazılı ve ancak öyle okunurmuş." #şulegürbüz #öylemiymiş #iletişimyayınları #vsco #vscocam #vscoturkey #bookstagram #book #bookshelf #kitap #like4like #likeforlike #instalike #followforfollow #follow4follow #edebiyat #birdahaoku #okumahalleri #kitaplaryolda #kitapvatani #kitapokumak #okuma #instagram #photography #aniyakala
8 notes · View notes
mimzedall · 5 years
Text
Kambur [Şule Gürbüz]
Tumblr media
Küçük kitaplardan büyük mutluluklar devşirmişliğim çoktur. Bazen yüz sayfayı bile bulmayan minik bir eser, hacminin çok ötesinde bir ağırlık taşır, okuyucuyu da şakın bırakır. Kambur adlı kitabı elime aldığımda böylesi bir beklentim vardı. Şule Gürbüz’ün bu ilk kitabı 1991 yılında yayınlanmış, yani yazarı henüz yirmi yaşında bile değilken.
Tumblr media
Kitap, anlatılabilir bir şey değil, o yüzden bahsedemeyeceğim. Bana biraz Kör Baykuş’u hatırlattı. Kitap anlatılabilir gibi değil zira bu kitabın okuyucusu ben değilim. Sadece şöyle bir üzerinden gittim diyebilirim, detayına vakıf olacak ruh durumu bende mevcut değil. Kambur’un zaman kavramı yok. Kambur’un insanlara bakışı biraz umursamaz, biraz nefret dolu. Kambur, bir yönüyle bu dünyanın dışında yaşamaya mahkûm olmuş bir insan. Bu yüzden kısmen alaycı baksa da derin bir vukufiyetinin olduğunun da altını çizmeden edemiyor yer yer. Kitabın bir bölümünde insanların hayatlarının bir şarkı olduğunu, cenazelerinde de bu şarkının çalınmasının güzel olacağını söylüyor anlatıcı. Kitapla birlikte bir de dinleme listesi olsaymış fena olmazmış diye düşündüm, insanlar gibi kitapların da bir müziği vardır bence. “Çünkü insana doğumundan ölümüne dek bir müzik eşlik eder.”  Biraz dalgalı bir müzikle sona eriyor Kambur. Şule Gürbüz’ün olgunluk çağı eserlerini de okumak lazım sanırım Kambur’a daha net bakabilmek için. Kambur’u İletişim Yayınları basmış, 92 sayfa. Read the full article
0 notes
tlyekm · 7 years
Photo
Tumblr media
"..İhtiyar coşkusuz ölür , genç eğer ölürse coşkuyla ölür.İtiraf edeyim , gençken ölmeyi çok isterdim.Coşkuyla ölmek isterdim. Kendi gözümde kendim ancak böyle tam ve gerçek olabilirdim.." #şulegürbüz#coşkuylaölmek
4 notes · View notes
tlnkrglu · 7 years
Text
Kaybolma isteğim kaybolduktan sonra, itiraf etmeliyim ki, başka birkaç isteğim daha oldu. Ama bunlara hiç yanaşmadım; elde etmek için uğraşmadım. Hâlâ isteyebildiğim bir şeylerin bulunması, içimde böyle şeyler saklayabilmem, hoşuma gidiyordu. İstesem elde ederdim, deme şansım da var. Ve ben, beğendiği şeylere el atmayan, hemen o yığınlardan birine katmaya çalışmayan insanları erdemli bulurum. Başka çarem de yoktur.
2 notes · View notes
legendekilevrek · 7 years
Photo
Tumblr media
"Bazı şeyler düşünerek değil, üzülerek öğreniliyor." #gününilkkahvesidubleolmalı #8nisan #izmir2017 #otdergi #şulegürbüz (İzmir, Turkey)
6 notes · View notes
mantikutayr · 2 years
Link
klinik felsefe podcast b.3: ‘’analitik psikoloji / insan ruhuna yöneliş ve ruh teorileri’‘  
''beden ruhtadır, ruh bedende değil.''
"sol eli başımın altında olsun, sağ da beni kucaklasın"  
filibeli ahmed hilmi   amak-ı hayal’i takdim ederken:‘‘bu kitabı, gerçeği bulabilme kaygısına arkadaş olmuş vicdanlar, zirve konuları seven insanlar zevkle okuyabilirler. bir asırdır, bu çevre ve bu millet hayli raciler yetiştirdi; ve daha birçoklarını yetiştirecek.’’ der.
bu bölüm için böyle bir takdim yazasım gelmedi değil.
ilaveten okunabilecek metinler ve kullandığım kaynaklar:
kitaplar: insan ruhuna yöneliş I carl gustav jung, ruh teorileri insan ruhu ve kişiliği I henri bergson, mısır ölüler kitabı, mısır’da ruh ve ölüm ötesi I manly p. hall, ruh sorusu I ahmet soysal, ruh I carl gustav jung, insan olmanın psikolojisi I abraham maslow, zen ve motosiklet bakım sanatı I robert m. pirsig, doğuş ve yeniden doğuş I mircea eliade, göz ve tin I maurice merleau - ponty, kendini bulmak I ihsan fazluıoğlu
filmler: kosmos I reha erdem, sex ve felsefe I muhsin mahmelbaf  
girişte şule gürbüz’ün kendi sesinden dinlediğimiz coşkuyla ölmek kitabından bir bölüm.
bio’da.
2 notes · View notes
uzunburakefendi · 2 years
Photo
Tumblr media
. "Ben ne isem başkaları da o, kendimi görebildiğim nispette başkalarını da görürüm, başkası da kendini görmeye ve ulaşmaya çalışması nispetindedir. Böyle bir gayreti ya da derdi yoksa kendi de yoktur ve var olmayacaktır. Kendimi bildikçe her şeyi bileceğim, hem de her şeyi işte her şeyden kastım da o. Hasılı kendini iyi anlayan ve anlatan kainatı resmeder, kalbine bakabilen olan olacak her şeyi seyreder. Zihninde sabah akşam gezintiye çıkabilen insan nedir ne değildir, ne kadardır diye aranmaz sormaz, yürüdüğü gördüğü her şeydir, adımını o an attığı kalbindeki kıvrımlı gıcırtılı şeydir. Ben sahip çıkabilsem kendime, tüm cihana da yeterim. Gözüm milyarların gözü, kalbimin atışı onların da kalbidir, bildiğim öğrendiğim her şey, "İşte ben," diyecekleridir, bilen herkes namına bilir, keşif herkes içindir," diye devam ediyor bu ruh yüksekliğine bir duvara tırmanınır gibi tırmanıyordu. Zaman her şeydi. İnsan, şu kozalanıp duran garip şey şimdi mesela Aziz'in uğruna titrediği şeye alayla bakan insan yani, bir gece tül perdesi aniden kendiliğinden oynasa, bir gece kalbi sıkışsa da nefes almada zorlansa, bir kere başı dönse de düşse, başka bir hayat arayacak kadar ucuz bir canlıydı. Beşer, kabalığı ve hamlığı ile sağı solu yıldırıyordu sadece. Düşünüyordu ki gerçek ve ihtiyaç olan şeyi keşfeden, buna işaret eden tesir kazanır, bunu da etrafına hiç bakmadan yapar. Tesir ise sahibini, arayanı elbet bulur ve söndürülemez." syf.187 İlk ciltte mürşid peşinde biraz olsun durulan Aziz bu ciltte İstanbul'da yaşayan bir memur olarak karısı ve çocukları ile daha sıradan bir insan. Bu kez etrafındaki insanların iç dünyasında sürüklenmeye başlıyoruz. Ama Aziz bu, içindeki fırtınadan sığınacak bir liman aramaya devam eder. Varoluş sancısı ve tasavvufla bezeli romanda, Şule Gürbüz'ün o güzelim edebi dili ile Aziz'e eşlik etmek keyifli olmanın ötesinde. Bir tablo yok önümüzde, doğrudan manzaranın karşısındayız ve bütün duyularımızla hissediyoruz okurken. #şulegürbüz #kıyametemeklisi #2 #iletişimyayınları #kitap #neokuyorum #okumakiptiladır #okumahalleri https://www.instagram.com/p/Ck6W10kN38w/?igshid=NGJjMDIxMWI=
1 note · View note
1kitap1fotograf · 8 years
Photo
Tumblr media
İnsan; ele avuca sığmayan, hiçbir kalıba uymayan, bazen kendini dahi anlamaktan uzak, zaaflarla dolu ama bunu kabul edemeyecek kadar da narsist. 'Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar' diyen büyüklerimiz, büyük ihtimalle, değil özeleştiri yapmaya, eleştirilmeye dahi tahammülü olmayan insanı düşünmüşlerdir bu sözü söylerken. Şule Gürbüz'ün 'Öyle miymiş' isimli kitabı da insana ve onun dünyasına dair eleştirilere yer veriyor. Öyle ki, buna tamamen hazırlıksız yakalanan okur bir tokat yemiş gibi sarsılıyor. Çünkü okuyucuya içeriği açıklayacak ne bir önsöz, ne de arka kapakta bir tek satır var. Zaten kitabı bir kaç cümleyle açıklamak da neredeyse imkansız görünüyor. İnsan da bir iki cümleyle açıklanamayacak kadar karmaşık bir labirent değil midir? Yaşam, inanç, doğa ve ölüm ekseninde dönen dört metin insanı tüm yönüyle gözler önüne seriyor. Şule Gürbüz'ün kendine has üslubu ve seçtiği kelimeler iğne oyası gibi özenle işlenmiş. Bu, ona has durum, konuyla birleşince anlaşılması bir o kadar zor olabiliyor. "Derler ya hani 'Bir inananın yaptığı gerek diğerlerini de kurtarır,' diye, kimse diğerini kurtaramadı, kurtlandırdı belki de. Bilgisi ile zeki ama varlığı ile ahmak insan varlığından habersiz yanan otlar, kokular arasında yine de sermest kaldı." ••• @ses.seda #oylemiymis #1kitap1tanitim #1kitap1fotograf #kitap @iletisimyayin #şulegürbüz (Gökdere Dağ Yolu)
51 notes · View notes
oya-lamaca · 8 years
Photo
Tumblr media
'Hayatta oturup uydurulmazsa konuşacak ne kadar az şey vardı' #şulegürbüz #coşkuylaölmek . . . . #train #trainstation #trenistasyonu #gar #haydarpasagari #streetart #graffiti #colors #historical #cami #skyline #clouds #trees #gezi #travel #mytravel #sehir #city #citylife #winter #ocak #walk #sehirhayati #istanbul #turkey #iloveistanbul (Haydarpasa, Istanbul)
1 note · View note
frannyninpaltosu · 6 years
Photo
Tumblr media
Bana derler ki "Verenin malı artar." Ben de derim ki "Malım artsın diye vermek, vermek midir, almaya hazırlık mı?" / Bana derler ki "Biz, bize verilenlerle böyle olduk." Ben de derim ki "Sizin gibi olmamak için her şeyimi vermeye de hiçbir şeyimi vermemeye de ahdettim." 🤭 Şule Gürbüz'ün kıvrak dilini çok sevdim! 💜 #başakçkütüphanesi #frannyninpaltosu #şulegürbüz #çoşkuylaölmek https://www.instagram.com/p/BtTt7LWl7Fx/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=cxvh11d5b504
0 notes