#İbn Tufeyl

[avalonunezgisi]

Elias, Batı düşünce geleneğinde yaygın olan tekil birey imajını eleştirir. Bu imaj, bireyi dışarıya kapalı, dışarıda olan her şeyden bağımsız bir tür küçük dünya olarak tasvir eder. Bu tekil insan kendisi dışındaki dünya hakkındaki malumata kendi çabasıyla erişir, başkasından öğrenmeye de ihtiyacı yoktur (İslam felsefesinde de benzer bir yaklaşım mevcuttur, bkz. Hay Bin Yakzan, İbn Sina & İbn Tufeyl, 2019). Bu tekil insan imajında diğer bütün insanlar da birer kendi başına tekil insan (homo clausus) olarak görülür. “Onun bütün özü, varlığı, kendisi de aynı şekilde, diğer insanlar da dahil, dışarıdaki bütün şeylerden, içsel olarak mevcut görünmez bir duvarla ayrılmıştır” (Elias, 2023c, p. 45). Elias bu yaklaşımı ve türevlerini (homo philosophicus, homo economicus, homo psychologicus, homo historicus, homo sociologicus) sorunlu bulur ve gerek Descartes olsun gerekse de Weber ya da Parsons ve diğer sosyologlar olsun, hepsinin tekil insan imajının bu aynı tezgahta dokunduğunu ifade eder (Elias, 2023c, p. 45).