Text
2 Ağustos 2024
Selamlar günlük. Uzun zaman oldu buraya yazmayalım. Her zamanki gibi. Sana sürpriz 2.5 ay sonra evleniyorum! Evet biraz şok bir dönüş oldu.
Mutluyum, ama nasıl o da bi ikilem. Her şey güzel olacak. İnanıyorum. Ya da inanmak istiyorum.
Hadi bi dahakine görüşürüz.
0 notes
Text
9 Nisan 2023
Buraya ne zaman yazsam hep olumsuz şeyler yazıyorum kabul. Hayatımda arada güzel şeylerde oluyor tabiki, ama buraya hep olumsuz şeylerde içimi döküyorum.
Bugün tekrar şunu anladım, hic kimse beni aslinda sevmiyor. Bi babaannem severdi, annemle kardeşim bi de. Şimdi babaannem mezarda, annem engelli ve çoğu şeye aklı ermiyor maalesef ve hisleri de azaldı diyebilirim. Yani hisleri azaldı derken çok değişik anlatarak anlatamam sanırım. Bi kardeşim kaldi, o da normalde de hep soğuk kanlı ve hislerini bana belli etmez ama beni sevdiğini biliyorum.
Çok şükür annemle kardeşim var. Ama bazen çok zor oluyor her şey. Mesela babamla erkek arkadaşım da var. Ama ikisi de hayatımı zorlaştırıyor ve beni yıpratmaktan başka bir işe yaramıyor. Babamdan kurtulamasam da erkek arkadasimdan ayrılıp yollarımızı ayırabiliriz mesela ama ondan da ayrılamıyorum iste. Iliskimizde hic mutlu hissetmeme rağmen.
Kafamdan o kadar çok şey geçiyor ki yazmak istediğim ama bazen yazması bile zor geliyor.
0 notes
Text
30 ocak 2023
Evet, yine her şey bombok.
Aldatildim ve gidip ona ikinci bir şans verdim.
0 notes
Text
Keşke ölsem de kurtulsam. Artık dayanamıyorum hayatıma. En büyük etken de babam, o kadar kötü bir insan ki. Bize bu çektirdikleri yüzünden asla hakkım helal değil. Babaannem, annem, kardeşim, ben. Bizim dışımızda herkese melek. Bize şeytan.
Artık dayanamıyorum ama. Her şey çok geliyor. Boğuluyorum
0 notes
Text
11 ocak 2023
Bi kac gün önce aldatıldığımı öğrendim. İlk ilişkim, ilk aşkım, ilk sevdiğim, ve bütün ilklerim. 19 aydır beraberdik ve o kadar seviyordum ki ben bu adamı. Adam da demek istemiyorum artık. Herkesten her şeyden çok seviyordum. Ne kadar desem de annem kardeşim önce geliyor diye son 1 senedir her şeyden önce koymustum onu. O kadar çok seviyordum ki onu. Kelimeler boğazımda düğümleniyor.
Kaç gündür yemeden icilmeden kesildim. 2 bir şey ağzıma çalışınca direkt kusmaya başlıyorum, midem almıyor bir şeyi ya da onun yaptıklarını demem daha doğru olur sanırım.
Şimdi geleyim ben size bu adamdan bahsedeyim biraz. Masmavi gözleri vardı, kumral, beyaz tenli uzun boylu poslu bir çocuk. Aslinda gayet sıradan normal bir tip abartılacak bir tipi yoktu ama benim gözümde dünyanın en güzel adamıydı. Ona bakınca karnımda kelebekler uçuyor gibiydi, o kadar heyecanlaniyordum ki onu görünce. Gördüğüm gibi sarılıp öpücük banyosuna tutmak istiyordum, hiç bırakmamak onu. Bir de öyle masum bir tipi vardi ki, bana çok güzel hissettiriyordu askerliginin ortalarına kadar. Sonrasında bizim ilk ciddi kavgalarımız başladı ve bana karşı çok sabırsız, sinirli, kin kusar hale geldi. Yalvarttiriyordu bana onla konuşmam için. Agliyordum bildiğin telefonda nolur bak böyle kötü olmayalım ben seni çok seviyorum iyi olalım istiyorum diye. Oysa ne aptalmisim. Bu adam beni aldatiyormus o sırada. Öğrendiğime göre 1.5 ay boyunca beni aldatmış, ama öncesinde de muhtemelen arıyordu birilerini. Aramak da demeyelim de niyetine girmişti aldatmanın. Öyle bir aldatmis ki bi de beni, aslında suphelenmistim ama konduramiyordum. O da yeminler ediyordu ağzıma siciyordu ne aldatması beni bunla nasıl suçların falan diye :D o kadar üzücü ki hepsi, bi duysanız cidden içiniz ciz eder. Benim de ciz etti, hatta benim direkt içimden geçti.
Duygularımı kelimelere dökmek o kadar zor ki. Daha neler neler anlatırdım da işte, fena oluyorum zaten sanırım burda bitirmek en iyisi olacak. Bilemiyorum.
0 notes
Text
Selam günlüğüm
İlişkim bitti. Geleceğe dair tek umudum mutluluk kaynağım oydu. Mutlu etmiyordu getci beni ne yazar ne arar ne ilgilenir sıfır yani. Benimle hiçbir zaman mutlu olmamış, ayrılmak istiyormuş da zaten. İstemiyormuş beni sevmiyormuş artık. Başkalarında arıyormuş benim ondan çaldığım neşesini. Bıkmış benden, bunaltmışım, yormuşum, sıkmışım onu. Hiç mutlu değilmiş benle, sikerken öyle demiyordu ama :D iste şerefsizlerin gerçek yüzü ne diyeyim. İlk askim, ilk iliskim, ilk her şeyim. Hepsi boşunaymış, artık benim için koca bir hayal kırıklığından ibaret. Yalancı
0 notes
Text
Allahim aklımı kaciricam. Babam o kadar lanet bir adam ki. İnsanların yanında bambaşka biri evdeyken bizimle bambaşka. Annem felcli olmasına rağmen durup durup ona sarıyor, kafanı patlaticam koparticam geberticem seni diye tehdit ediyor hasta kadını bile. O kadar çabalıyoruz ki kardesimle. Hem anneme bakiyoruz eve bakıyoruz, kardeşim okuyor bir yandan kendine bir gelecek kurmaya calisitor ben çalışıyorum evin ihtiyaçlarını gideriyorum. Babamın bu senaryoda herhangi bir vasfı yok. Emekliliği uyuşturucuya ve arkadaşlarına harcıyor, evde odasinda tüm gün çay kahve keyfi yapıyor ve bize sarıyor kavga ediyor sürekli. Biz kardesimle hayata tutunmaya annemi iyileştirmeye çalışıyoruz. 2.5 -3 yıldır böyleyiz ve ben artık tükendim, bıktım. Dayanamıyorum babama, nolcak böyle bilmiyorum. Allahim sen yardımcımız ol 😔
0 notes
Text
Ah burası.. benim ara ara içimi döktüğüm gizli yerim, kaçış yerim..
Yazmak bana iyi hissettiriyor mu bilmiyorum açıkçası, burası da iyi gelecek mi onu da bilmiyorum ama iste. Yine buraya geldim. Yazmaya.
Hayatımın yine bir çok kötü olayını yaşadığım evrelerinden birindeyim. Maalesef annem mayıs 2022den beri 5 kere beynine pıhtı atmasi ile hastaneye yatırıldı. Birinde yoğun bakıma yatmasıyla bir çok geri kazandığı işlevlerini ve üstüne hiç sıkıntısı olmayan yemesini, içmesini, öksürme yetisini, solunum sisteminin eski halini, dengesini kaybetti. Suan yine yatalak, ama baya duzeldi aslında. Yoğun bakımdan çıktıktan sonra maalesef tekrar atmıştı, yoğun bakımdan çıktıktan 2 gün sonra hemde.. annemin sesi o kadar az cikiyordu ki, kulağımı ağzına çok yakın koymama rağmen zor anlıyorum dediklerini. Yediremiyor ve iciremiyorduk, hemen oksurmeye başlıyor yutkunamıyordu hatta oksurmeye çalışırken bile oksuremiyordu.. tam şimdi toparlamaya gidiyordu bu akşam, aksama doğru daha dogrusu sağ gözünün ara ara kaydigini ve konuşmasının bozulduğunu fark ettim o saatten beri inanılmaz stresli ve korku doluyum. Doktor metabolizması bağlı olarak akşamları konuşmasının sabaha göre daha kötü ve bozuk olabileceğini söylemişti. Ama günlerdir hep iyiye gidiyordu, ve gözünde de bir sorun yoktu kayma olarak. O yüzden inanılmaz endişelendiriyor beni bu durum. Sabah hala devam ederse ya da Allah korusun daha kötü olursa hastaneye götüreceğiz. İnşallah buna gerek kalmaz ve annem sabaha çok daha iyi olur.
Annem yoğun bakımda yatarken annemin kalp yetmezligi de oldugunu ogrendik. Hatta kalp ve damarla alakali bilmedigimiz hastaliklari da oldugunu. Çok korkuyorum.
Belki babam daha sorumlu olsa, annemi,kardeşimi ve beni umursasaydi yine kolay olmayacaktı ama bazen arkamızda ve yanımızda babamızın oldugunu bilmek bizi bir nebze rahatlatabilir ve daha güvende hissettirebilirdi. Ama maalesef biz yalnızız. Sadece annem, kardeşim ve ben varız birbirimiz için.
Kardeşimle beraber anneme aklımızın erdiği gücümüzün yettiği ve elimizden geldiği kadarıyla bakmaya çalışıyoruz. Tabiki yanlışlarımız ve keşkelerimiz oluyor ama bazı şeyleri artık kabullendik. Her şeyi kurtaramayiz her şeye yetisemeyiz ve maalesef cidden bi bok bilmiyoruz. Cahiliz. Çok cahil hemde. Ben daha 25ime yeni girdim, kardeşim de daha 19 yaşında. Bana belki cahil değilsindir sen diyebilirsiniz ama çok cahilim bende.
Babam bizimle yaşıyor, ama babam bize sadece kaos kavga ve baskı yaşatıyor. Sürekli diken ustundeyiz. Anneme bile çok kötü davraniyor. Babamda uyuşturucu da var bu arada. Aslında üstünde yakalanmış ama serbest bırakıldı. Denetimli serbestlik daha dogrusu. Kardesimle nasıl öğrendiğimizde hikayesini de başka zaman anlatirim.. Babam bilmiyor bizim bildiğimizi. Bazen iyi davranir bize, bazen ama. Genelde çok kötü oluyor. Hep korkuyoruz, diken üstünde yaşıyoruz. Kardeşim de annem givi depresyonu ve anksiyetesi için ilaç tedavisine başladı mesela. Ne kadar işe yarıyor bunlar bilmiyorum, ama sanki bi tik daha iyi gibi gozlemledim. Olumsuz şeylere karşı biraz daha duygusuz suan bence. O da yavrum çok zor şeyler yaşadı bu küçük yaşında , çok büyük sorumluluklar aldı. Ben üniversitede son dönemine girip ardından iş hayatına atılınca çok sorumluluk bindi ona da. Ben bi yandan evi gecindirip, karnımızı doyurup Babamın borçlarını kapatmaya çalışırken o da üniversite sınavına bile bile geç kalarak girmedi ve anneme bakti bu süreçte. Aslında buralar da çok anlatılacak şeyler var, Babam çünkü onu parasını ödediğimiz halde canı öyle istediği için dershaneye göndermiyordu. Bazı günler de babamın bize ve anneme olan tehditleri yüzünden o evde kalıp annemi babama karşı bir şey olursa diye korumak istiyordu. Fedakar kardeşim benim. Annem gibi o da. Annem de hep bizim için yaptı her şeyi, bizim için dayandı onca zulme karşı. Çok ama çok anlatılacak şeyler var.
Bugün bir de erkek arkadaşım olacak kişiye not defteri kısmında ayrılık mesaji yazdim. Kendisiyle dün öğlen 12deki kavgamızdan beri konuşmuyoruz. Bana yazma dedi, çok cinsin de dedi ve yazmadım bende bunun üstüne. Bekledim aslında yazar özür diler diye ama yazmadı. İlk defa bu kadar uzun süre konuşmadık. Ben yine salak gibi yazdım ona neden yazmadın bana neden görmezden geliyorsun diye 1 saat önce. Hala dönmedi bana cevrimici olmuş olmasına rağmen. Şimdi bunları okurken onca dert arasında bi de annem kötü az once dedikten sonra buna mı dertleniyorsun diye söyleyebilirsiniz. Evet kesinlikle çok haklısınız. Sanırım onu kendime dayanak olarak gördüm, onda güç ve sevgi bulmaya çalıştım. Malim evet. Çok hemde. Suan bile buna da dertlendim. Ulan o ayrılık mesajını da yazdım ama ayrılmak da istemiyorum. O kadar bağlandım ki, bana kötü davraniyor aslında. Değer vermiyor bile, annem hastanedeyken aramadi yazmadı merak bile etmedi. Bana trip attı ben çünkü konuşmak için yalvarmistim ona ve bana vakit ayırmiyorsun demiştim. Sonradan güya pişman olmustu çünkü ben ona böyle bi durumda bile umursamadin falan demiştim. Ee ne değişti hala umursamıyor, siklemiyor bile beni. Belki ilk defa onla ilklerimi yaşamasaydım daha kolay ayrılırdim böyle bir durumda. Bakirelik benim kendim için çok önemliydi. Kiminle olacağı özellikle. Onunla oldu işte. O zaman çok ağlamıştım. Aslinda cok pismanim. Ama olan oldu iste. Tam da şunu yazarken whatsappa girdim 2 dakika önce görüldü atmış bana. Salağım cidden. Beni seviyor sanıyordum. Ben çok seviyordum çünkü. Suan da seviyorum. Neyse ne iste. Belki de ayriliriz bu gece, bilmiyorum. Aradım meşgule attı. Ayrıldı benden galiba suan. Mesajları çok kotuydu. Ben ama bunları hak etmedim.
Bugün günlerden 22 ağustos 2022, saat 23.06
0 notes
Text
bugün 11 temmuz 2021.
bugün bu dünyadaki en sevdiğim insan doğum günü. canımın canı, bitanem, her şeyim, dünyamın, minigimin doğum günü. onsuz ilk doğum günü. ona sarilamadan öpüp koklayamadan gecirdigim ilk doğum günü. göçüp gitti canımın en içi.
sensiz o kadar eksiğim o kadar yarımım ki. yapamıyorum. bir an önce yanına gelmek istiyorum. dayanamıyorum bu kötü dünyaya bu kötü insanlara. önceden olsa sana sarilmamla tüm o dertlerimi unuturdum. şimdi ama yoksun, ve sana kavuşmam imkansız artık. nur icinde yat her şeyim.
0 notes
Text
o kadar bıktım ki her şeyden. çok yoruldum. dayanamıyorum artık. bu son bir yılda hayatımda o kadar çok şey oldu ki. her seferinde canımı almaya daha da çok yaklaşıyorum. sanki git gide doluyorum bardak gibi. bi kaç kere birine anlatmaya çalıştım bunu, yani intihar etmeye çalıştığımı canıma ve bazı dönemler yine buna yaklaştığımı ama her seferinde kimse beni umursamadı. tabi umursuyormuş gibi davrandılar iki dakikalığına. insanları da suçlamıyorum gerçi, yani haklılar onlar da. ben kendime tahammül edemiyorken daha onlar niye bana etsin ki. bilmiyorum şuan buraya da bunları neden yazıyorum. sanırım insan illa bi paylaşma gereksinimi duyuyor. kimse görmüyor okumuyor tabi burda ayrı konu da işte. umarım canıma kıymam. bunu gerçekten istemiyorum ama her an her şey olabilir. özür dilerim kendimden şimdiden.
11 mayıs '21
0 notes
Text
güneşli günler göremedim. her şey daha da boğuk ve karanlık oldu. her geçen gün daha da boğuluyorum.
11 mayıs '21
1 note
·
View note
Text
13 ocak 2017, cuma
acaba bu kadar yalnız olduğum için mi düşüncelerimin beni boğmasına izin veriyorum? belki gün içerisinde farklı fikirlerin etrafımda olması beni kafamın içindekilerden koruyabilirdi. ama durum buna müsait değil. yani nasıl değil dimi? kalk. çık dışarı. arkadaşını ara. buluş. çok kolay bir şey bu, nasıl müsait değil? son birkaç aydır birileri ile iletişime geçmek beni mutlu etmiyor, daha da üzüyor. arkadaşlarımla düzenli aralıklarla buluşuyor olmama rağmen her buluşma sonrası içimde bir burukluk, bir üzüntü.. içimi kocaman bir boşluk kaplıyor. bir şey hissetmiyormusum gibi gelse de içten içe bu his/ler beni çürütüyor. demek ki böyle bir şeymiş yalnız kalmak uzun bir aradan sonra diyorum kendi kendime. sanki hayattan komple kopacak, yok olacakmışım gibi geliyor. "biraz daha sabret" diyorum kendimce. az kaldı. güneşli günlere çok az kaldı.
0 notes
Photo
L'Enfer (1994)
Dir. Claude Chabrol
107K notes
·
View notes
Quote
Have fun. Do whatever the hell you like. Spend the day in bed. Cry over films, and books, and music, and art. Smile at the grumpy man on the bus. Watch the old couple who walk hand in hand. Sing at the top of your lungs. Tell the person you like that you love them. Go out. Get wrecked. Dance. Kiss someone. Stay out all night. Fall over a few times. Make your friends laugh. Just fucking live a little! Even if you feel moody and miserable put a smile on your face because you’re here and you’re young and precious and alive. And my god, does it feel fucking good to be alive.
Advice from a girl with depression (via flamehs)
11K notes
·
View notes
Text
10 aralık, cumartesi günler o kadar çabuk geçiyor ki ‘16 nın biteceğini hâlâ kabullenemiyorum. hayatımı ne bir düzene oturtabildim ne de düzene oturtmak adına bir şeyler yaptım. uzun süredir her şeyi oluruna bıraktım. hani derler ya “zaman her şeyin ilacı” işte tam olarak bunu hayata karşı bakış açım haline getirdim. ama belirli bir dozda olmadı benimkisi. her şeyi koy verdim gitti. şimdi de toparlamaya çalışıyor gibi bi şeyim. '16 nın böyle boktan geçeceğini de düşünmemiştim. biraz umutlu bakmaya çalışmama rağmen cidden boktu yani dkjdjsjsjsjs evet şuan tüm ciddiyetimi bozdum, sorry. tam olarak emotional da kalamıyorum normalde de. illa böyleler oluyor. her neyse. hayatımda ufak ufak değişiklikler yapmamın zamanı olduğuna karar verdim. buna da odamı toplayarak başlıcam. nedense odam dağınıkken hiçbir şey yapamıyorum??¿?¿?¿ sizin için minnak benim için kocaman olan bu girişimime bu yazıyı bitirir bitirmez spotify den şarkı açarak başlıyorum. benim için çok kıymetli olan bir büyüğümün de dediği gibi “günler uzun, yıllar kısa” hoşçakalın
0 notes