Tumgik
llusionnocturne · 1 month
Photo
Tumblr media Tumblr media
Michelangelo’s David / Mads Mikkelsen
27K notes · View notes
llusionnocturne · 4 months
Text
edepsizliğimi mazur gör, isimsiz, sen zihnimin en net kısmına cürretkarlıkla oturmuş, sırılsıklam bir tutkusun.
Tumblr media Tumblr media
25 notes · View notes
llusionnocturne · 8 months
Text
Tumblr media
2K notes · View notes
llusionnocturne · 8 months
Text
Tumblr media Tumblr media
"Saint Sebastian" statue by Giuseppe Giorgetti. (1671)
42 notes · View notes
llusionnocturne · 8 months
Text
Tumblr media
Aziz Thomas'ın İnançsızlığı- Rockox Triptik. (1613-1615)
Evanlejist Yahya'nın inciline göre İsa çarmıha gerilip öldürüldükten sonra dirilip Havarilerine görünmüştür. Bu görünüm anında ortamda bulunmayan Aziz Thomas, bizzat kendisinin İsa'yı görüp onun kutsal yaralarına ellerindeki çivi izlerine ve göğsündeki kesiğe dokunmadan dirildiğine inanmayacağını belirtir. Bunun üzerine İsa Havarilere bir kez daha görünur ve Thomas'ın yaralarına dokunmasını ister. Utanan Thomas itiraz etse de İsa onun elinden tutup yaraya dokundurur ve bu sayede Thomas dirilişe inanır. Bunun üzerine İsa, "Sen beni gördüğün için inandın, kutsanmış olanlar beni görmedikleri halde inananlardır" der.
Caravaggio'nun barlarda kavga çıkaran serseri kimliğinin yanısıra sağlam bir incil bilgisi olduğu da aşikardır. Nitekim, Thomas'ın şüpheciliğini gidermek adına yeniden görünmesine rağmen İsa'nın Thomas'a kızgın bir tavırla yaklaşmadığı açıkça betimlenmiştir İsa, Thomas'ın bu şüpheciliğine rağmen ona karşı sevgi ve şefkatini sunmuş ve yarasını incelemesine izin vermiştir. İsa'nın yüzü her ne kadar karanlıkta kalsa da duruşu ve Thomas'ın elini nazikçe tutuşundan ruh halindeki huzur ve şefkati rahatça anlayabiliriz. İsa'nın başında bir hale bulunmaması onun dirilişindeki bedenselliği, fiziksel varoluşunu vurgulamaktadır.
İsa'nın bu huzur içinde duruşuna tezat, Thomas ve diğer havariler şaşkınlık ve heyecan içindedir. Thomas, üzerindeki gerilimden dolayı şaşkın ve çekingendir. Kalkmış kaşları, kırışmış yüzü ve açılmış gözleri şaşkınlığının belirtileridir. Yaraya parmağını soktuğu anda bir yandan da diğer eliyle kendi gövdesini tutan Thomas, İsa'nın bedeni gibi sanki kendi bedeninin ama aslında inancının da delinmiş olduğunu anlamıştır.
Üç havari resimde bir daire oluştururken sıra ile izlenen yüzler seyirciyi sonunda yara izine yöneltir. Diğer havariler İsa'yı önceden bir kez daha dirilmiş olarak görmüş olmalarına rağmen yine de şaşkındırlar. Bu ifadelerle İsa'nın mucizesini yakından yeniden gözlemlemek için yönelmişlerdir.
39 notes · View notes
llusionnocturne · 9 months
Text
beden aracını kullandığı sürece ruha sağlıklı gözüyle bakılır. fakat ne zaman ruh evvelki özgürlüğüne geri dönmek isteyip de zindanın dan kaçmaya, zincirlerini koparmaya teşebbüs ederse, işte o zaman hastalıklı ruhtan söz edilmeye başlar.
29 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
ibrâhim, içimdeki putları devir, elindeki baltayla. kırılan putların yerine, yenilerini koyan kim? güneş, buzdan evimi yıktı. koca buzlar düştü. putların boyunları kırıldı. ibrâhim, evime güneşi sokan kim? asma bahçelerde dolaşan güzelleri, buhtunnasır put yaptı. ben ki zamansız bahçeleri kucakladım, güzeller bende kaldı. ibrâhim, gönlümü put sanıp da kıran kim?
103 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
Tumblr media
sei dolorosamente bella, marilyn monroe.
31 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
Aslanın pençesini körelt, acımasız zaman.. besle dünyayı kendi yavrularınla.. sök kaplanın o sivri dişlerini, yeniden dirilecek olan ankayı yak kendi kanında.
Biz, aynı hamurdan yoğrulduk belli ki ama hiçbir kitap yazmaz, hiçbir kader çizmez aramızdaki ilişkiyi. Biz kanlı bıçaklı iki düşman, üstünlük için kavga eden iki rakip, ya da sadece iş birliği yapan iki dost da olabilirdik lakin, Theodore. Sevdim seni. Belki yapabileceğim en korkunç şeyi yaptım. Hayatımın hatasını yaptım, bilmiyorum ama buna her şekilde değerdi. Hâlâ da değer, değersin. Her şeye değersin. Evâ olduğun için değil . Theodore olduğun için."
82 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
Tumblr media
faust: senin bu sözleri söyleyemeyeceğini sanıyordum. şimdi, çok eski bir zamanı ve büyücüler mutfağını mı hatırlıyorsun? dünya ile ilişkide bulunmak ve boşluğu öğrenmek zorunda değil miyim? kendi görüşümü mantıklı bir şekilde söylediğim zaman itirazlar iki kat şiddetle yükseldi. hatta beni rahatsız eden şeylerden kurtulmak için ıssız yerlere gitmek, ama sonra büsbütün unutulmuş bir halde ve yalnız yaşamamak için ne yazık ki kendimi şeytana teslim etmek zorunda kaldım.
mefisto: eğer okyanusu yüzerek geçip o sonsuz denizlerin içine inecek olsaydın, çok önemli şeylere şahit olurdun. o yeşil ve sessiz denizlerin içinde kayıp giden yunus balıklarını, güneşi, ayı, yıldızları ve geçen bulutları görürdün. oysa eskiden beri boş olarak duran bu uzak yerlerde şimdi hiçbir şey göremeyeceksin, adımının sesini bile işitemeyeceksin, üzerinde durup dinlenebileceğin bir şey bulamayacaksın.
faust: sen yalancı mürşitlerin başı gibi sözler söylüyorsun! ama tam ters yönde. beni, sanatımı ve kuvvetimi arttırayım diye, aslında bir hiçliğe gönderiyorsun. beni, aynen kediler gibi, senin istediğin kestaneleri kızıl ateşin içinden tırnaklarımla çekip çıkarmak için kullanmak istiyorsun. ama ben, kararımı verdim. bu işin bütün sırlarını öğreneceğim. senin o hiçliğinde ben her şeyi bulacağımı sanıyorum.
mefisto: ayrılmadan önce seni övmek istiyorum. Artık senin, şeytanı anladığını görüyorum.
Tumblr media
Johann Wolfgang von Goethe, Faust 1808.
50 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
Tumblr media Tumblr media
Lilith, Âdem ile zamanda ve aynı anda yaratıldığından Adem'in kendisine eşit olduğu görüşündedir. Adem'le birlikte olmayı şiddette reddeder. Adam ısrar ettiğinde ise büyü ile kaçar ve onu terk eder. Melekler geri getirmek için Lilith'i bulur kendisi Kızıldeniz ile birlikte olduğundan yüzden fazla cin çocuğu olduğunu ve bu nedenle artık Âdem ile birlikte olmayacağını belirtir. Bu arada Tanrı Lilith'i durdurmak için üç melek daha gönderir. Melekler Lilith eğer geri dönmezse iki günde bir çocuğunu öldüreceklerini söylerler, ve geri dönmediği Tanrı'ya ve Adem'e itaat etmediği hergün bir çocuğunu öldürürler. Bunun üzerine Lilith Âdem ve Havva'nın soyundan gelen çocukları öldürmeye başlar. Rivayete göre erkekleri doğduğundan sekiz gün, kızları ise yirmi gün içinde öldürmeye çalışır. Bugün Dünya'da var olduğuna inanılan cinler Âdem ile Lilith'in ve Kabil eşi Naama'ın birlikteliğinden meydana gelmiştir. Adem ile Havva'ın sınırlı hayat ile lanetlenmeden önce, cenneti terk ettiğinden ölümsüzdür. Lilith'den sonra Tanrı, ismi bilinmeyen bir başka eş daha yaratır ve Adem'de bu yaratılışı seyreder. Gördüklerinden çok etkilenir ve yeni eşi kabul etmez. Üçüncü olarak, daha sonra Adem'i uyutur ve kaburga kemiğinden Havva'yı yaratır. Havva, Adem'in bir parçasından yaratıldığından ona tabii olur. Lilith'in gizemli bir varlık olması onu birçok efsaneye ve mitolojiye malzeme yapmıştır. Lilith ilk olarak Gılgamış Desta'nda gecelere ve yeraltı karanlıklarına hükmeden kötü bir dişi karakter olarak karşılaşırız. Sümer, Babil ve Pers mitolojilerinde ise Lilith; vampir kadın, baykuş ve yılan olarak tesvir edilir. Ayrıca eklemek istediğim bir diğer inanışa göre; Lilith geceleri Adem ve Havva'ın soyundan gelen erkeklerin rüyasına girer. Onlara erotik rüyalar göstererek spermlerini çalar. Daha sonra bu spermleri, vampir, kurt adam, şeytan ve cin gibi kötü yaratıkları doğurmak için kullanır.
Tumblr media
59 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
onun gözünde değersiz bir günahkar olduğumu anladığım gün girdim bu şeytani kepazeliğin yuvasına. tüm kapıları üstüme kapadı şehvetli dudaklar. tanrı bile unuttu beni, zevkten çürümüş ve yüzyılların tozuyla ağırlaşmış bir mezarda.
31 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
theodore, kokun burnumda tütüyor.
ama yine de sen dönme çünkü bunları söylemek İstediğim için söylüyorum ve beni yanlış anlamanı istemiyorum.
hem, belki de birbirimizi görmememiz şu an için en doğrusu.
umarım mektuplarıma geri dönersin, neden bilmiyorum ama anlayamadığım bir biçimde sana yazma ihtiyacı hissediyorum ve yazarken ilginç bir biçimde daha rahat hissediyorum. Aslında tam karşına geçip söylemem gereken şeyler bunlar ama, talihsizliktir ki, yapamadım.
onca olaydan sonra, neden şimdi? diye sorabilirsin; hala geç olmadığını hissediyorum sana uzanmak için. Ama bilmiyorum, geç kalmış olsam bile söyleme ihtiyacı hissettim. Özür dilerim. Umarım bir şeyleri bozmuyorumdur.
diğer mektubumda daha açık olacağıma inanıyorum. Cevap verirsen sevinirim ve beklerim de ama... istersen boşver. Bunun için de seni yormamın bir anlamı yok. Belki öfkeden ya da üzüntüden hiç okumamış bile olabilirsin bu mektubu. Ben şansımı deniyorum, belki de zorluyorum.
eğer okumuyorsan, yapabileceğim bir şey yok.
ama eğer okuyorsan; Ben de seni özledim, seni görmek istiyorum. Söz geleceğim ama sana görünmeyeceğim eğer istemiyorsan.
seni seviyorum, Theodore.
yazmak daha kolay olsa dahi, bu iki kelimeyi yazarken ağırlığından ötürü, üç dakika otuz altı saniye boyunca duraksayıp dinlenme hissettim. Sadece yazmak bile bu kadar ağırlık veriyorsa yüreğime, dillendirmek imkansız olurdu herhalde. Ama buradan anladım ki, gerçek.
'sen aşktan, sevgiden ne anlarsın ki?' diyebilirsin ama bu konuda hiç bahtı olmayan biri olarak bence en iyi anlayacaklardan biri benim. Sen Tanrı'ya emanet ol, bırak yüreğin benim avuçlarımda kalsın.
ölü kalbim ve kara ruhumla, Jerome Jeon.
68 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
Taklit bedenlerinizde alıntı hayatlarınız…
15 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
aşk denilen şey cinayetten ibaretti. giden katildi, kalan maktul.
29 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
21 notes · View notes
llusionnocturne · 1 year
Text
Tumblr media
Hugues Merle - Mary Magdalene in the Cave. (1868)
24 notes · View notes