kubea

[kubea]

Sadece insanlarla değil, hislerle de vedalaşabilmeli insan.

[kubea]

Sevmeyi sevmek de acıtır oldu.

[kubea]

Ruhen yitirmişiz kendimizi.

[kubea]

Artık içimde verdiğim savaşların biteceğine olan inancımı da kaybettim.

[kubea]

Mahvolduk, ziyadesiyle.

[kubea]

Dünyevi şeylerin peşine takılmış gidiyoruz. Hoş, takılmamak elde değil.

[kubea]

Öyle bir haldeyiz ki biz evi değil ev bizi terkediyor.

[kubea]

Zihnimi sarmış düşünceler silsilesi.

[kubea]

Tam bir şeyler yoluna girdi derken en başa döndüğünü farketmek yoruyor.

[kubea]

Bir yerden sonra hayalleri için de çabalamayı bırakıyor insan. Çünkü biliyor. Sonu hüsranla bitecek.

[kubea]

Kendimle kendim arasına kendim kadar mesafe koydum.

[kubea]

Artık beni neyin üzdüğünü bilmiyorum. Her şey acıtmaya başladı.

[kubea]

Olmam gereken yerden çok uzaktayım. Belki de yoruldum, bilmiyorum. Öyle karışık, öyle yabancıyım ki bu aralar kendime bile gelemiyorum.

[kubea]

Alışmak.. Kolay. Asıl mesele geride bırakmaktır.

[kubea]

Bazı korkular hep ensemizde, bizimle.

[kubea]

Size iyi gelmeyen insanların hayatınızda kalması için direnmeyin.

[kubea]

Güvendiğiniz dağlara karlar yağdığında en güzel çare, dağ ile karı baş başa bırakmaktır.