Text
Merhaba
Ben evlendim. 40 günlük bi gelinim hatta. Miss gibi 40'ı çıkmış bir gelin. Evet o benim. ☺
2 notes
·
View notes
Quote
Özlemek, ne derin bir duygu böyle. Özlemek, ne uzun bir mesafe.
A. Cahit Zarifoğlu
2 notes
·
View notes
Photo
Os-Man.
5 notes
·
View notes
Photo
192 notes
·
View notes
Text
Yâr. Önceden saçma gelirdi bu kelime. Anlam veremezdim. Sevmek, aşık olmak, güç almak, dayanmak, küsememek. Evet küsememek. Delicesine kızabiliyosun. Bağırabiliyosun. Hırçınlaşabiliyosun. Kendin olmaktan çıkabiliyosun ama küsemiyosun. Biraz boynunu bükse, gözünü devirse, başka yöne baksa saniyesinde pişman oluyosun. Başka yere bakmasın istiyosun, kızgında olsa sadece sana baksın. Dokunsun. Gelip sana dayansın istiyosun. Başını omzuna koymak ve ona kızgın olmana rağmen onunlayken rahatlamak istiyosun. Hep istiyosun. Hep onu istiyosun. İstiyorum. Mutsuzum. Kızgınım. Darıldım. Ama ona yaslanmak istiyorum. Omzuna yaslanıp söylene söylene ağlamak istiyorum. Özledim.
2 notes
·
View notes
Text
Canım her an sıkılmaya müsait. Biri bir kelime söylesede kendi kendime kurup, senaryo yazıp çoğaltsam modundayım bu aralar. Bunlar hep baba evindeki son ayım olmasından kaynaklı. Gidecek olmanın yanına, yeni ev kurma telaşlarıda eklenince insanın stres yumağı olması içten bile değil. Neyse ki, erkek ve kadın farklı yaratılmış. Düşünsenize bi, erkek cinside kadın gibi pimbirikli, takıntılı, ayrıntıcı, duygusal bişi olsaydı, nolurdu halimiz??? 2 Temmuz 2017
1 note
·
View note
Text
Ne yani? Papatyada bir yaprak daha olsa beni sevecek miydi?
0 notes
Photo
Tam saate bakmadım ama 1,5 saatten fazladır spor yapıyorum. Bunun 10 dakikası esnetmeydi. Squatgirl (dorisciğim😋) çalışmadım bugün. Onun yerine 35 dakika tempolu yürüdüm. Tabi 1,5 saatin içinde bu yürüyüş. Geri kalan kısımdada basen, karın çalıştım. Aerobiği çok seviyorum ve yaptıkçada, ilk yaptığım set sayılarının yetersiz olduğunu farkedip arttırıyorum. Pekiii ne demek bu? Kaslarım adam oluyor demek. İlk setler çerez gibi geliyor demek 🐣 Ramazanın son günü tabii. Susadım. El mahkum iftarı bekleyeceğim. Birazda düzemli beslendim mi tamamdır. Düğüne istediğçm kıvama gelirim. Sabretmem lazım. Zira dün gece sahura kadar uyumadım ve bu süreçte canım aşırıııı çikolata çekti (ki hala aklımda😷) ama sabrediyorum. Sabrı artıtıp, ziyanı en aza indirmem gerek. Sabr. Sabr. Sabr. Sabrın sonu selametse çekilen çile kutsaldır. 🐣
1 note
·
View note
Text
İnsanlardan korkuyorum. Daima sinirli ve mutsuzlar. Mutlu göründükleri an ise yapmacık. Kendi doğruları dışındakileri kabul edemiyorlar ve kabul edemedikleri her şey yalan ve yanlış oluyor doğal olarak. Başka bir insanda gördükleri olumsuz bir özelliği, sırf bi cümlesi/hareketi benziyor diye bambaşka bi insana yapıştırabiliyolar. Hakkında ileri geri konuşup, beni çaresiz bırakabiliyorlar. Halbuki yaşamak bu değil. Bu olmaması gerek. Milyarlarca insan var yeryüzünde. Herkes et sevse, herkes belgeselden hoşlansa, herkes konuşkan olsa, herkes çok güzel yemek yapsa çekilmez olurdu bu dünya. Birileri kötü yemek yapacakki, iyi yemeği bulduğumuzda mutlu olacağız ya da birileri sessiz olacak ki, bakışarak anlaşmayı öğreneceğiz. Kabullenebilmek gerek insanları. Herkesi olduğu gibi. Doktora nasıl zekasından dolayı hayranlık duyup teşekkür edebiliyorsak, el açan medet istemede arsız olan bi dilenciye de üzülüp dualar edebilmeliyiz. Bence bu ikisi kesinlikle aynı şey. Aynı kapıdan giriliyor bu olgunluğa. Doktora teşekkür ederken, dilenciye sövüp geçiyorsak olmamışızdır. Hamızdır henüz. Ve hamlar tatsızdır. Olgunluğuna hasret olup el attığımız ve tadında ümitsizlik barından ekşi bi eriktir. Bi silkelenelim. Bi sakinleşelim. Bi arınalım. Resulallah (sav)'in insanlara davranışını bi merak edelim, bi okuyalım. Bi örnek alalım. Bakın o zaman dünya nasılda daha yaşanabilinir bir yer olacak. 24 Haziran 2017
0 notes
Text
Yaşamak için motivasyona ihtiyacım var. Su gibi, aş gibi. Lakin "sen yaparsın, hadi kalk, yürü" gibi ittirmeli bir motivasyondan bahsetmiyorum. İnsanların olanı olduğu gibi idare ettiği, düşmesine sebep olmadığından bahsediyorum. Kendi kendimi neşelendirme gibi bi özelliğim var, kendi kendimi karasulara gömme gibi bi özelliğimin yanında. Son zamanlarda ilk olanı kullanmak için elimden geleni yapıyorum. Baktım, benim gemiler Karadeniz'in azgın sularına doğru kara kara gidiyo mu? Açarım bi şemmamme, halay çekerim. Ya da erik dalı ile ankara havası. Hiç olmadı dizi izlerim. Odamı olmıcak, illa ağlamam mı gerek, "ah şu oldu bu oldu" diye ağlamaktansa açarım dram türünde bi film, ona ağlarım. Kendimi kandırırım. "Mutluyum ben, film sebep oldu ağlamama." Zaten bi 10 dk damla damla döksem yaşları rahatlıyorum. Sırtımdaki tonlarca taşı atıyorum sanki. Ardından daha kolay oluyor motivasyonu yükseltip, kendi kendimi neşelendirmek. İşte ben bi şekilde tavan yapıyorum yani. Belki dışardan bakıldığında ayarsız görünüyorum ama mutluyum ben. Ancak, nolur yükseltme konusunda bi halta yaramayan şu insanoğlu, bari düşmesine sebep olma moralimin. Susun. Kapatın çenenizi. İçinizde yaşayın karanlığınızı, kendinize saklayın art niyetinizi, somurtkanlığınızı. Bırakın ben saçmalayayım ama mutlu olayım. Bırakın Allah'ınızı severseniz. 23 Haziran 2017
2 notes
·
View notes
Text
Bazı insanların, bazı insanlar hakkındaki düşüncelerine, gelecekte sergileyecekleri tavırlar için tahminlerine üzülüyorum. Hele ki o ikinci kısımdaki bazı insanların samimiyetine tanık olduysam. :( Onlar hakkında bir savunma yapıp "yok aslında öyle değil, yanlış yorumluyorsun" demek istiyorum. Bazende diyorum ama bu seferde birinci kısımdaki bazı insanlar, körü körüne savunduğumu, diğer tarafı tuttuğumu düşünüyor. Üzülüyorum. Moral olarak direk çöküyorum. Rabbim, insanları yanlış sınıflandırmaktan beni ve sevdiklerimi korusun. Tam mümin olabilmek için herkesin niyetinin salih olduğuna inanmak gerek...
0 notes
Photo
Can' uğramak. Haziran 2017
1 note
·
View note
Text
Yollar katettim bugün. Marmara bölgesinden, İç Anadolu bölgesine geçiş yaptım. Yarında katedecek yollar var. Şimdiden hazırlanmalıyım. Şehirlerarası evlilik zor yaw. Sevdiceğin yanı başında olacak. Yan apartman iyi. İyi.
1 note
·
View note
Text
Güne 77 kiloyla başlayacağım bugün uyandığımda ve düğünüme 55 gün var. Hesap ettim 1 ayda 8 kilo versem (en iyisinden) biraz daha iyi olur. Lakin Ramazan dolayısıyla kapalıyım diyete. ✋ Bayramdan sonra sıkı bi diyetle ben onu 10 kilo bile yaparım. Önemli olan inanç. Önemli olan benim şahsi mutluluğum. Şubatta 67-68lerdeydim. O zamanda seviyordum kendimi, şimdi de seviyorum. Lakiiiin bu 4 ay içinde insanlar hatr sormadan “aa kilo mu aldın sen?” dedi şaşkın gözlerle (😨) “hıhıııım” dedim bende napıyıım karalar mı bağlıyım? Çünkü nişanlım beni çikolatalarla besliyor 😂 kendi yoksa postacı geliyor bi ayakkabı kutusuyla (şaşkın eline ilk geçeni doldurup alelacele yolluyoo😋) eee el bebek gül bebek bakılırımda löp löp götürmem mi ben her bişeyi 🐣 götürürüm. Götürdüm de. 😋 ve sonuçta ortada 🙈 neyseki vücut denilen nesneyi tanıyorum. Ne yapılması gerek, nasıl davranılması gerek biliyorum. Önemli olan zayıflayıp vücutaki yağ oranını en az seviyeye indirmek değil, kas oranını arttırmak. Kas ne kadar artarsa vücut o kadar güzel şekillenir. Şu “çalı gibi” denilenlerden olmamak gerek, çünküü Türk kızı dediğin balık etli olur. 😂 neyseem, sevgili tumbik 7 gün sonraki diyet sürecime ve haftalardır devam ettirdiğim spor sürecime senide dahil etmeye karar verdim. Madem yıllar yıllar sonra, insanoğlunun torunlarına bu sosyal medyalar miras olarak kalıcak ve atalarımız neler etmiş diye buraları karıştıracaklar, bir azimli ata görmelerinin vakti gelmiştir. Canım torumlarım, sizi seviyorum, “edeb” kelimesi sözlüğünüzden çıkarıldıysa, durmayın araştırın bulun anlamını. Zira kendisi dünya hazinesidir. “One Piece” Sağlıcakla….����
19 June 2017
1 note
·
View note
Quote
Hayat seni güldürmüyorsa, espriyi anlamadın demektir.
0 notes