derin ve karanlık bir istek belki de taşların fısıldadığı... taif "şehre kapısından gir ve dar yolda ilerle!" benden başka biri kaldı mı çölde? hepsi gitti dedi, kızıl deniz'e peki, bir yüz kumlara işlenmiş? hayır takip ettiğim izler boş bir ülkeye aitmiş.
Don't wanna be here? Send us removal request.
Text

soran kişi de o ortam da zihnimden siliverdi. yalnızca “neden” denilen tek kelime kaldı. kendi kendime acı bir şekilde güldüm.
neden?
hayatımın ortası neden bomboş acaba?
10 notes
·
View notes
Text
elim ayağım
başımdan geçenle aklımdan geçenin karıştığı bu masal
aşk her şeyi daha yavaş yapmaktır diye diye yürüdüğüm bir sokak
kalbinde tef ve delik
kalbinde dünya lekesi taşıyan bir çocuk resmi demişti
madem günde beş vakit kalkıp sana baktım
madem dünyanın bu kadar sabahını ben uyandım
ben uyudum bu kadar uykusunu
diledim dünyaya fena inanmış bir yüzüm olsun
kendimi seninle öldüreceğim dediğim feci bir kalbim...
10 notes
·
View notes
Text

gece göğüne taptığım gibi tapıyorum sana...
9 notes
·
View notes
Text

herkesin herkesten biraz almak istediği bu çağda, sen birinin her şeyi olmak istiyorsun, birinin ama her şeyi...
13 notes
·
View notes
Text

and i feel so lonely and so vulnerable and strange ...
19 notes
·
View notes
Text

ben senin sınırlı gövden ile beni sonsuz sarmanı diledim.
uykum seninle kışın kolları arasında devrilerek dönerek tamamlansın, içimde kuzeyin kuşları sussun istedim.
kışı ve kışın kalbimde ağırlaşan meyvesini, çiy düşmüş, soğumuş, donmuş bir dili hatırlamak için beni büyüleyen o kimyanın boşluğunda durup yalvardım:
beni bu siyah boşluğun içine bırakma, derin bir zaman istedim senden, ama bana onu verme!
ne kışa ne yaza uygun kalbim, çatlat aramızdaki donmuş dili, yokluğunun sebebini anlatamadım kendime, yokluğun ne vakittir karlı bir tepe gibi içimde.
ayağa kalk, yaklaş, dilini döndür ağzında de ki:
ben onunla denizin dövdüğü dilsizzz taşlar üstünde sustuydum.
22 notes
·
View notes
Text

sol’uğuma bir küçük kuş tünemiş.
seninse gölgen yıldız dolu.
gökyüzünden biçilmiş...
43 notes
·
View notes
Text

fotoğrafı, uzaktan çekilmiş - masamda karşımda. ona bir bakmam, varlığının o halini (betimlemeye çabaladığım halini) kavramam yeterliydi, yeniden onunla dolmak, ona gömülmek, iyiliğiyle kuşatılmak, istilaya uğramak için yeterliydi...
19 notes
·
View notes
Text
youtube
i"d give anything to hear you say it one more time
that the universe was made just to be seen by my eyes ...
15 notes
·
View notes
Text

dün gece sen uyurken
çiçeklere su verdim
ve insanların korkunç
öykülerini anlattım onlara
dün gece sen uyurken
yüreğim bir yıldız gibi bağlandı sana...
23 notes
·
View notes
Text

beni, söyleyemediklerim yaralıyor en çok, aradığım ne varsa bulamıyorum...
38 notes
·
View notes
Text
youtube
yağmurlu bir gece yarısı soyunup
çırılçıplak
kırık yıldızların
battığı
kara
bir denize koşar gibi
dinledim
bu şarkıyı...
10 notes
·
View notes
Text

nasıl tutayım ki ruhumu, değmesin diye seninkine...
33 notes
·
View notes
Text
şimdi burada güzel bir şafak. gene uykusuz,mutsuz,tedirginim. sana yazmak,yazmak,yazmak istiyorum... seni bütün şafaklarda, evrenlerin o ıssız ihanet saatinde öperim.
ve sen geçersin içimden. bitmek bilmezsin...
31 notes
·
View notes
Text

saçlarından bir orman başlıyordu; önce bir iki saç teli halka halka, sonra gittikçe sıklaşan kayalar, ağaçlar (gür, deli, kırılgan) dalgalar halinde; şurda yabanıl, burda kösnül, çılgın bir iniş; aşağılarda derinin bitimsiz korkunç beyazlığı durmadan belirip belirip kaybolan; sanki hem suçlu hem suçsuz(du), esmer mi esmer bir leke gibi düşüyor(du), sonra yukarılara uzanıyor, koylar, burunlar, adalar, takımadalar kuruyor(du).
38 notes
·
View notes