ibrahimerata

[ibrahimerata]

Yeryuzunun sutunlari daglar ve dag gibi sutunlasan kayiplar

Hayat musterek ve zaman hepimiz icin akip geciyor, omurlerimizi torpuleyip adeta bizi ogutuyor. Sevdiklerimiz bu dunyadan tek tek ayrilip oteki aleme ucuyor. Giden gittigiyle kalkiyor, anilar, yasanmisliklar, hep baki kaliyor.

Kiminin kaybi o kadar buyuk oluyor ki aradan aylar gecse de yurekteki boslugu hic azalmiyor.

Gecen sene kaybettigim amcam, daha yeni kaybettigim kayin pederim...

Kimi haksizliklara dik durusuyla, sen sakrak ama bi o kadar dusunceli olmasiyla, kimisi hep hayirli islerin pesinde kosmasiyla, kimisi...

[ibrahimerata]

Sanki bir rüyadaymis gibi...

Sanki bir rüyadaymiscasina yasiyoruz hayati

Sanki gözümüzü acinca rüyadan uyanacakmis gibi

Sanki bu günler yasamin bir kesiti degilmiscesine

Sanki olaylari yasayanlar arasinda yokmusuz gibisine

Sanki varliginla yoklugunun arasindaki farki anlamaya calistigin bir hengamede

Sanki düsüncelere dalmis, ama düsünmüyor gibi de

Sanki akisina birakmis gibi hayati

Sanki bu gunleri yarinin merdivenine basamak yaparak

Sanki biraz da hayaller kuraraktan ufuktaki güzel günlere

Sanki yarinlar güzel ama cok güzel olacak derken

Sanki sis ve toz icindeki andan aydinlik yarinlara ulasmaya ramak kaldigini hissederken

Sanki aydinlik yarinlara ulasssan da farketmeyerekten ulastigini

Sanki yasiyoruz ama yasamiyoruz gibi de hayati

[ibrahimerata]

Yalanlar ve Vurdumduymazliklar - Don’t Look Up -Yüksek Ironili Film

Netflix’te yayinlanan, ironiler barindiran ve bircok ünlü simayi barindiran güzel bir film. Insanlarin vurdumduymazliklarini, ortadaki bariz gerceklere ragmen insanlarin basini kuma sokmasini, politikacilarin türlü alengerli sözlerle kendi taraftarlarini ötekilere karsi tampon yapmasi,,, 

Film özetle iki bilim insaninin, yaklasmakta olan ve dünyaya carpmasi kesin olan büyük bir cismin kesfini yöneticilere ve halka anlatma cabalarini ele aliyor. Yöneticiler, olayi ti-ye aliyor. Cikabildikleri bir TV kanalinda ise olay yine TV calisanlari ve halk tarafindan ti-ye aliniyor. Hatta gercekleri anlatan bu iki bilim adami türlü engellermeler ile karsi karsiya kaliyor, sanki uzay cismi dünyaya carpsa sadece onlar etkilenecekmis gibi. Sonra gelmekte olan uzay cismini imha icin onlarca roket atesleniyor ama bir müddet sonra tüm roketler etkisizlestiriliyor, cünkü sirketin biri uzay kütlesinde degerli madenler oldugu gerekcesi ile kücük parcalara ayirip dünyaya carpmasi halinde bu parcalarla büyük servetler elde edilecegi hesabini yapiyor.... Anlayacaginiz dünya yokolma tehlikesinde iken bir grup 3-5 kurus maddi cikarin pesindeler.

Sonunda gelen cisim dünyaya carpiyor, dünya mahvoluyor, herkes mefta. Ama yönetimdekiler, tüm bu yanlis kararlari alanlar atlayip bir roketle kaciyorlar. Dünya onlara kaliyor anlayacaginiz:)

Bu filmi izleyince aklima direk bi ülkede yasanilanlar geldi :) acaba neresi ola ki!

[ibrahimerata]

“Oglumun Uykusu Gelmis” Ninnisi

Bebe uyutma mevzusu bazen o kadar ciddi bir hal aliyor ki bir noktadan sonra kendi ninnini besteliyorsun farketmeden :)

Oglumu kucagimda sallarken kendi kendime mirildana mirildana ninni bestelemisim de farkinda degilmisim :)

Neyse ninniyi paylasayim... ama sacma bulup gülmeyin haa, önemli olan fanksiyonu. Gerci bu ninniyi duyan oglum uyutmayin diye köse bucak kaciyor:)

=================================================

Oglumun Uykusu Gelmis

Oglumun uykusu gelmis, oglumun uykusu gelmis, 

ogglumun, uuykusu, gelllmisss.

Dattuk oglumun uykusu, dattuk oglumun uykusu, 

suuu gelmis, ogglumun, uyyykusu, suu gelmis.

Oglum uyuyacakmis, oglum uyuyacakmis, ogglum, uyuya-caaakmis

Dattuk oglum uyuya, dattuk oglum uyuya-yacaaakmis

ogglum, uyuya-caaaakmis.

[ibrahimerata]

Sevdiceğime...

Aslanlar gibi kükreyen yumuşak kalpli yarim,

Bilir misin nasıl bilirim seni...

Çocuklarla afacanlar gibi şensin,

Ciddiyetin adam ürkütür.

Popilizmle hiç işin olmaz, 

Saf ve olduğun gibisin.

Bazen gözlerine soğan suyu kaçmıştır,  

Hüzün ve ıstırap seli için içini yiyordur

Bazense bir coşku bir kıyamet, evlere şenlik

Hüznün de sevincin de oldukça saftır.

İnce detaylar gözünden nedense kaçmaz:),

Haklı olduğun vak’a oldukça çoktur.

Kızdın mı kaçacak yer de pek yoktur:)

Dersen ki neyimi sevdin benim,

Derim işte bu saflığını sevdim senin.

[ibrahimerata]

Yangına giden yol 

Bir kıvılcımla başlarmış

Ya yürekteki yangın...

İçimdeki yangın...

Bir şaşkınlık içindeyim,

Ne oldu, nasıl oldu..

Bir bilmezlik içindeyim

Eller görmesin beni diye

Kaçıyorum kendime

Olanlar olmuş,

İncitmişiz yine bir gönül 

Nedir bu huzursuzluk deyip denörken

Yemişiz “duygusuz” damgasını

Bir fırtına kopmuş ki belli belirsiz

Gözlerimde dolu yaş ama neden akmıyor,

[ibrahimerata]

Bazen frekanslarımız tutmasa da

Tek sinyal kaynağım sensin aa, be kız

[ibrahimerata]

Çalkantılı Deniz ve Sakin Liman

Görenler sakin derdi bilmezlerdi halimi Fırtınalar kopardı içimde, başı sonu olmayan Avutsamda kendimi yıllardır, aradım sakin liman Yer yoktu limanlarda şu kalbime teselli Bir hüzünle dönerdim fırtınalı denize Kararlıydım bulmaya azmettim, inat ettim Tam tükeniş yaşarken bir patırtıdır koptu Buğulu sis açıldı, fırtınalar duruldu Aklın he dediğine kalbim de onay geçti Başladı bir macera, sabırla beklediğim Artık bulmuştu gemi, sığınacak limanı Artık bulmuş idim ben, gönlüm için cevheri

[ibrahimerata]

Sevgi neydi?

Sevgi iyilikti, dostluktu.

Sevgi emekti.

------------------------------------------

Üç satırlık dizede “sevgi”nin anlamı. Yeşil Çam’da ne büyük söz yazarları varmış arkadaş. Keşke bu tip replikleri bu günkü dizi ve filmlerde de görebilsek...

[ibrahimerata]

Hani insan ölse bile gönülde yaşar derler ya.

Neşet Ertaş da söylediği türkülerle gönüllerimizde yaşamaya devam edecek.

Bir türkü nasıl da bu kadar içten yorumlanır be Usta.

Rahmetle anıyoruz.

[ibrahimerata]

bazen duygularımızı anlatmak için kemençenin o ince ritmine sarılırız ya işte öyle bir şey.

hayat…

acı, tatlı, hüzünlü, sevinçli duygularımızla hayat…

hayatı hayat yapan da bence bu duygularımız.

duygusuz olsaydık makineden ne farkımız kalırdı?

[ibrahimerata]

Bağlanmak

Bağlanmak,

gönül bağıyla bağlanmak

ne tatlı bir bağdır o

dünyada iken yıldızlara adım attıran

imkansızı imkanlı gösteren...

Bağlanmak,

neden bağlandığını bilmeden

bağlandığın şey gözlerinin önünden süzülüp giderken

ellerini uzatıp yakalamak ister

sadece bakakalırsın ya

tam tuttum zannederken 

olanın zihnindeki bir serap olduğunu anlar

ama yine de yetinir

gerçekleri görmek istemezsin

halbuki acı gerçekler

kafanı kumlara sokmakla değişmez

karşındadır gerçek tüm benliğiyle

[ibrahimerata]

Gönlümdeki Küçük Çocuk

Gönlümde  bir çocuk var

yıllar büyütse de beni

o yine çocuktur orda

değiştirmek istemem onu

saf ve biriciğim olsun diye,

hayat...

kanlı dişlisiyle dişliyor onu

hançeriyle hançerliyor, tüm hırçınlığıyla

incitiyor gönlümdeki çocuğu,

korumak istiyorum onu

ama olmuyor

ağlıyor çocuk

neden diye bakıyorum etrafa

arıyorum bir suçlu suçlayacak

ve anlıyorum artık

çocuk çocuk olarak kalmamalı

büyüme artık

gönlümdeki saflığımla ben

[ibrahimerata]

Tumblr'da İlk Yazım

Merhaba dostlar. Tumblr nasıl bir şeydir, Blogger'dan farkı nedir ne değildir diye şöyle bir adım attım Tumblr ile blog yazımına. Yazı yazma yeri daha önce sosyal sitelerde de sıklıkla gördüğünüz hızlı ileti gönder formu gibi. Bakalım kullandıkça bende nasıl bir tat bırakacak. bekleyip göreceğiz.

Bu arada Karaman'daki Madencilerimize ve ailelerine geçmiş olsun dileklerimi ileteyim. Umarım kazasız belasız mahsur kaldıkları yerden kurtulurlar.