Text
Saçlarını tarayacağım tanıdık
Veya hiç duyulmamış mırıldanmalarla
Sesinin sırtını titreyişini dinleyeceğim
İnce mavi damarlarında gezinen kızıl hayat suyunu, kızıl saçlarına..
Bir defa olsun yanağına değsin dudaklarım,
İşte o zaman bir yanardağı anlarım
İşte o zaman izlediğimiz dağları..
Bir piyanoda hiç basılmamış notayı,
Uçamadan ölen kuşu,
Canı suya değmemiş kayığı,
Hiç gülmemiş çocuğu,
Hiç ağlamamış erkeği,
Hiç güvenememiş kadını..
Sevgilim!
Nedir bu dünyayı döndüren şey?
Sevgilim!
Nedir beni sana döndüren?
2 notes
·
View notes
Text
İnsanın içindeki boşluk da bir patlamayla başlar. Sonra zaman geçtikçe genişler. Genişler de dolduracak gezegen bulamaz.
0 notes
Text
Yaşamanın bu kadar zor olabileceğini düşünmemiştim. Sanki her şey çığırından çıkmış gibi. Ne kadar çabalasam da daha çok çukura batıyor gibi hissediyorum.
0 notes
Text
Terkedilmiş fabrikalardan gelen güvercin uğultuları, binlerce yıl önce kaydedilmiş ses kayıtları. "Baba, beni neden terkettin?" Anne, neden doğurdun beni? Neyi bekliyorsun üflemek için?
1 note
·
View note
Text
Mavi bir saksıda umut çiçeği veriyorum yalnızca. Ona nasıl bakarsanız siz bilirsiniz elbette. Bildiğim en eski toprak bu içindeki. Adem'e yardım etmedi, size eder belki.
0 notes
Text
Eğer siz de ilk defa yaşıyorsanız, bu dünya sizin için de fena sayılmaz. Sonraki gelişleriniz için çokça hata yapın, çokça öğrenin. Gerçi tekrar tekrar gelmek zorunda değilsiniz hiçbiriniz.
0 notes
Text
Bağışlayamadığım şeylerin yükü yalnızca benim omuzlarımda sanki. Bir gün bağışlamayı ümit ediyorum. Bir yere varmış gibi hissetmeden eve dönmeyi ümit ediyorum bu yolculuktan, fakat hiçbir yere varmadan eve dönmeyi...
2 notes
·
View notes
Text
Kimsesiz ve hiçbir şeysiz olmanın özgürlüğü, kimsesiz ve hiçbir şeysiz olmanın kaygısından sonra mı başlıyor?
0 notes
Text
“Son zamanlarda dünyayla tek bağlantım, şu bilinmeyen karşı pencere. Bana hep aynı müzikle karşılık veren.
Kim bu? Nasıl biri?
Bir sabah, onu bulmaya çıkmıştım. Ama sonra bir daha düşündüm. Belki de bilmemek ve hayal etmek daha iyidir. Benim gibi bir münzevi olabilir miydi? Ya da belki küçük bir kız çocuğu okula gitmeden önce bilinmez bir oyun oynayan. Her şey bizi kış gelmeden önce, teknelerin gölgeleri üzerine vuran uykudaki güneşin aniden açmasını sağlayarak, ışıkları dışarı uğratan riyakar baharın verdiği sözlere inanmaya itiyor.”
4 notes
·
View notes
Text
Kalbim seni yaşattığım yer. Kırık, dökük bir yerde sen de yaşamak istemezsin, ben de yaşatmak...
1 note
·
View note
Text
You are not alone my biggest friend. 🌸
1 note
·
View note
Text
Düşler, yalnızca düşlemek içindir ve aslında yarın da söylendiği kadar kısa bir gündür.
1 note
·
View note
Text
...
Alacakuş!
Üzerinde süzül göğsümün
Kanatlarınla yardığın mavi cismi
Döküver gökyüzüme
Koparabilirsem,
Kanatlarımdan tüyler vereceğim sana
.
Alacakuş!
Üzerinde süzül avuçlarımın
İki çizgi arasındaki mesafe
Bir uçtan bir uca sarar dünyayı
Hatırlayabilirsem,
Uçmayı nasıl unuttuğumu anlatacağım
.
Alacakuş!
Üzerinde süzül kederimin
Biri çocuk, diğeri kocaman çocuk
Yüzme bilmediği için boğuldu
Anlayabilirsem,
Çocukları seven bir tanrı yaratacağım
.
Alacakuş!
Üzerinde süzül çocukluğumun
Bir uçak ve peşisıra ince şerit bir bulut
Rüzgarla eğlenen asılı çarşaflar
Dokunabilirsem,
Bir kavak dokusu göğsümü yumuşatırdım
.
Alacakuş!
Üzerinde süzül düşlerimin
Biri büyük diğeri Beyaz iki kız
Yanaklarımdan öpsünler ben gülünce
Büyütebilirsem,
İkisini de kalbime sığdırabilirim.
.
Alacakuş!
Sen oniki yaşından onyedi yaş büyüksün
Altı üstü altıkuş
Seni affetse de altıkuş
Unutamamakla dolup yırtılan geçmişini
Kim affedecek Alacakuş?
1 note
·
View note
Text
...
Yüzünde gezinmeyi özledim. Biliyor musun, bunu hiçbir seyahate değişmem.
1 note
·
View note